Ekşi Duyuru

ya bu macun şekeri olurdu ya sokaklarda. çubuğa sarıp verirlerdi. bunun ingilizcesi lazım bana. ne diye arama yapmalıyım?




 

Stajyerim ve işim hatalı olmasın yahu bi el atın. gözümden kaçan bir şey var mı?

"2012-2013 SONBAHAR-KIŞ SEZONU TEMALARI:
BACK TO SCHOOL:
Modern dizayn, 50’li ve 60’lı yılların okul temasına dönüş. Grafik ve fantezik stilin, genç ve şehirli tüketici için yeniden yorumu. Güncel, eğlence, grafik, stilize, şehirli gibi kelimeler bu temaya dair anahtar kelimeler olarak karşımıza çıkıyor. 60’lı yılları ve kollektif ruhunu referans alan bir anlayış.
Beyaz, bej, gri, grafit rengi gibi ana renkler yer alırken, nüanslarda ise sarı, turuncu, kırmızı, fuşya, mor, mavi, yeşil gibi gökkuşağı tonları sıklıkla karşımıza çıkıyor.
Çizgili, kareli, kurşun kalem efektli desenler, piktogram, cetvel, pergel gibi okul yaşamında kullanılan malzemelere dair desenlerin yanı sıra; sayı, harf desenleri, mesaj ve sempatik sloganlar hakim desenler arasında yer alıyor. Fotoğraf baskı, gazete sayfası gibi efektler ile sıklıkla karşılaşılıyor.
Pamuk, flanel, percale, geri dönüşümlü dokular, naylon, mikro-fiber, polikoton gibi malzemeler yer alırken, düğme, biye gibi motifler de kullanılıyor.
SWEET FOLK:
Yaz sonu bitişi temasını taşıyan daha yavaş ritimde kurgulanmış bir hava hakim. Folk ve anglosakson bir tarz. İyimser, şiirsel, doğal, bohem gibi kelimeler bu temaya dair anahtar kelimeler olarak karşımıza çıkıyor.
Gri pembe, bej, haki, gri, siyah gibi baz renklere, bordo, cam göbeği mavisi, turuncu, mavi, yeşil, pembe gibi tonlar eşlik ediyor.
Sonbahar çiçekleri (krizantem, dalia vb), çiçek ve sebze (üzüm, enginar vb) desenleri ön planda. Yanı sıra, kraft fon üzeri tüy desenleri, patchwork ve salyangoz, kurbağa, tavşan, tilki gibi hayvan desenleri karşımıza çıkarken, düğme, örme, brode ve aplikasyonlar da kullanılıyor.
Yün, pamuk, flanel, kadife şenil, gabardin gibi kumaşlar yer alırken, ponpon, düğme, dantel, makrome gibi malzemeler de kullanılıyor.
CASUAL PREMİUM:
İskandinavya’dan Japonya’ya esen bir rüzgar. Daha maskülen, azla yetinen ama kültürlü bir tüketiciye hitap eden bir tema ruhu...
Bej, amber, bordo, kırmızı gibi ana renklere, ekru, camel, karamel, kestane, kahverengi, küllü bej gibi tonlar eşlik ediyor.
Geometrik çiçek desenleri, geometrik ve optik desenler, derinlik efekti ön planda. Ekose, tweed, mozaik, çizgili desenler de yer alıyor.
Yün, pamuk, flanel, percale, merserize, alpaga, angora gibi dokular kullanılırken; kemik düğmeler, deri ponponlar gibi detaylar da sıklıkla uygulanıyor.


HİDDEN TREASURE:
19. yüzyıl sonu ve 20. yüzyıldan esinlenen bir tema. Mor, violet, safir mavisi, turkuaz ve bronz ana renklerine, bej, açık ve koyu yeşil, haki gibi tonlar eşlik ediyor.
İris, lotus, krizantem, orkide, lale gibi büyük çiçek desenleri, 3 boyut etkili dijital baskılar, egzotik hayvan ve çiçek desenleri hakim.
Saten, ipek, jakar brode, kadife, damas, percale, kaşmir gibi kumaşlar sıklıkla kullanılırken, ponpon, kurdele, tüy gibi detaylar da sıklıkla uygulanıyor."

 

ramazan ayında ortaya çıkan maddi külfetler neler? dini olarak değil sadece memlekete gitmek de sayılır.




 

sikko başlık için kusura bakmayın. şimdi bana öyle bir şey lazım ki, bu şeyden bir parçasını filan aldığımızda büyümesini devam ettirecek. mesela ağaç budarız da yine de büyümeye devam eder ya o şekil.




 

okumayı öğrendiği anda disney'i disnep diye okuyan, hala da okurken doğrusunu bir an düşünen bir tek ben mi varım? disnep yazıyor lan orda.

freedisneyclipartsite.com


 

küçükken bendeki tübitak kitaplarından birinde anlatılıyordu nasıl yapılacağı. pet şişeye 3cm ince kum 4cm toprak 10cm çakıl vs.. gibi tarif ediyordu. bunun gibi bir anlatımı bulamıyorum şu an. kum dökün işte yea yazmış netteki kaynaklar. ama çöker öyle olmaz ki. neyse bilen eden tecrübesi olan var mı?




 

bana bu tarz müzik lazım. adı nedir bunun? Ya da direkt tavsiye de alabilirim.

Aha: www.youtube.com


 

kuyruk sokumumun az üstünde, sol tarafta bir noktada (resim) sürekli sakatlık yaşıyorum efenim. ufak bir ters harekette oraya bir acı giriyor(ağrı değil) ve sol bacağımı ileri hareket ettiremiyorum, çekme yapıyor. fıtık diye gittim idrar kaçırıyor musun dedi hayır dedim zorlamışsın dedi. hakkaten de hep seyahatlarimden sonra oluyor(bavul çekmek) ama hep aynı noktada olması garip geldi. yarın işe başlıyorum ve sol bacağımı hareket ettiremiyorum. geçmesi 1 hafta sürüyor. panikledim biraz açıkcası. bir panol içtim şimdi. cevaplarınızı bekliyorum.




 

ben bu sözü anlamıyorum. başlığını filan okudum yine yok. muazzam ayar filan denmiş ama... bi açıklayın yahu.




 

buradaki shouldn't un nasıl bir anlamı var da olmayabilirdim oluyor çevirisi? bildiğimiz should öneri meli malı sı değil miydi? e o zaman da yaşamıyor olmalıydım gibi bir şey oluyor.




 

sizde de çöküp duruyor mu?
"Sorry, messages are temporarily unavailable. Please try again in a few minutes."



 

coconut battery diye bir program indirdim. orada kapasitenin %92sinin kullanıldığı yazıyor. daha alalı 2 ay oldu yahu bu hızla giderse yakında elime alacam pili. bütün gün bilgisayar açık ve sürekli tak çıkar yapıyorum doldukça. var mı bir tavsiyesi olan?




 

did-you-kno.tumblr.com




 

9gag.com
googleda arattım yok. tineyede yok. poster yapmalık büyük halini nasıl bulabilirim?



 

www.hurriyet.com.tr

Bu haberi 4 ay önce okudum ve ara ara aklımda döndürdüm. ikna etmeye çalıştım kendimi ama pes ediyorum. lan arkadaş böyle bi şey mümkün olabilir mi? kazmayla kürekle yok ebesinin...
12000 yıl önce de dünyadaki tüm insanları toplasan böyle bir şey yapamazsın. herkesin mükemmel işbirliğiyle yapıldı desem o da mümkün değil o zamanlar mesafeler daha uzun.
türkiye'den eleman kalkıp iskoçya'ya "hadi siz ordan biz de burdan kazalım" deme imkanı yok.
tek tek o zamanki yarı göçebe toplumlarla konuşup imece usülü yaptılar desek yine imkansız nerden buluyosun da konuşuyosun.
ayrıca şimdiye kadar keşfedilmemiş olması da bir garip geliyor. parça parça keşfedersin tamam da bir bütün olduğunu ortaya çıkarmak bu kadar mı zordu?

bi yardım edin kafam duman attırmak üzere.

 

bu haftasonu gittiğimiz kampta bir akarsu vardı. porsuk nehrinin başları oluyor. orada kıyı boyunca ufak su böcekleri vardı. böyle kambur gibi kıvrılmış belden aşağısı ıstakoz gibi eklem eklem 6-7mm boyunda. kerevit yavrusu mu acaba bunlar? kerevitin porsukta ne işi var ama. netten de baktım pek benzemiyor.




 

çektirmediğim 20lik dişim apse yaptı. top gibin böyle. şimdi ben onu iğneyle patlatırsam çok mutlu olacakmışım gibi bir his var içimde. onun içinden sivilce gibi bi sıvı çıkacak ve acı geçecek. doğru mu bu his?




 

evdeyim hiç dışarı çıkasım yok ve tek çakmağım yanmıyor. kıvılcım çıkıyor, gaz var ve çıkıyor ama yanmıyor amına koduumun. sebep ne olabilir?




 

Apple'ın amına koyayım. Pratik filan değil bu alet.
-----------------------Apple'cı sinirlendirme oltası---------------------------------------------
Pratiklik filan derken masaüstünü göstermenin kısayolunu unuttunuz hadi. izleme dörtgeninde masaüstünü göster(başparmakla 3 parmağı açmaca) isimli olayı beceremiyorum. hadi arada oluyor. onda da masaüstünü filan göstermiyor. 4 parmak yukarı yaptığımda bütün pencereleri dashboard u bütün açık pencereleri ve masaüstünü seçebiliyoz. ama masaüstünü seçtiğimde masaüstünü göstermiyor. üzerinde açık pencerelerle birlikte filan gösteriyor. hafiften sinirlenmeye başladım. apple hastaları göt edin beni.


 

pc'de farenin ortasındaki tekerlekle internette gezinirken hem bir bağlantıyı yeni sekmede açabiliyor hem de sekmenin üstüne gelip sekmeyi kapatabiliyordum. azıcık bakındım ama bunu trackpad de nasıl yapacağımı çözemedim. bir yardım ediverin beah!




 

neden çok çukur?




 

Selamlar;
Bilgisayarım dakika başı kilitlenmeye başladı. Takılıyor her şey donuyor. Fare bile kıpırdamıyor. Video filan oynuyorsa o anda ses cızırtılı gelmeye başlıyor. 5-6 saniye sonra da açılıp devam ediyor. Bu arada videoda takılı kaldığı anları hızlıca geçiyor. Arada chrome simge durumuna gelip sonra normale filan da dönüyor takılınca. Neden olur ki bu?

Not: combofix demeyin 64bit.

 

bağlarda 4+2, 5+2 ev bulabilme imkanımız var mı? çok heveslendik bir tane bulduk ama o da tutulmuş. öğrenci için olacak bir de.




 

Selamlar;
Şimdi bizim bir videomuz var vimeoda. Bunu kimlerin paylaştığını filan görebiliyor muyuz? bit.ly bir nebze iş görüyor kısaltılmış linkler için. ama o da twitter için, facebookta paylaşanları göremiyoruz.



 

Yahu bulduk bir yerden 2 gündür kanser etti tüm evi. bir türlü dik indiremiyoruz hep yanlamasına değiyor yere. çocukken deli gibi çevirirdik unutmuşuz. bi' bilen tarif etse ya?
topaç şunun gibi:
www.nilinci.com


 

Boşta?

Edit: com olacak. bir de şurada sorgulamak gerekiyor. sahibi olup kullanmayanlar oluyor.
www.turhost.com

 

uçurtmanın erişebileceği maksimum bir yükseklik var mı? biz bir deneyelim dedik bir süre sonra yükselmeyi bırakıp ileri doğru gitmeye başladı. yani şöyle izlediği yol.

/----------------------------
/
/
/

Bunun sebebi nedir?

 

videonun aramalarda çıkmamasını nasıl sağlarım? bütün etiketleri sildim yine de başlıktaki kelimeleri filan girince çıkıyor aramalarda. sadece linke sahip olanlar girebilsin istiyorum.




 

"What would be the one thing all those answering the call would like to hear from the Future Lion so close to the submission deadline ?" ?




 

iphone alarm seslerinden eski telefon adlı ses dosyası lazım bana. internette bulamadım. bi buldursanıza be?




 

köpek itlafından kalan kemikler orada mı hala? 30.000 köpeğin kemiği yok olmuş mudur?




 

sabah uyandığımızda ya da güneş doğduğunda salgılanan bir hormon vardı. uykuda salgılanan hormonları nötr lüyordu da uyanabiliyorduk. adı ne bu hormonun?

ek: melatoninin tam tersi yani.


 

2 metrelik bir uçurtma yapmaya niyetlendik. koçtaşta var mıdır o incelikte çıta? sözlükte yazmışlar yapımarketlerde bulabilirsiniz diye de o kadar yolu boşuna gitmeyelim.




 

birkaç ay önce sokakta bulduğumuz bir yavru kediyi sahiplendik. sağlık sorunları vardı iyileşti çok şükür filan ama benim derdim başka. karakterini beğenmiyorum hayvanın.
şu klişe fıkra anlatmama yardım eder sanırım. Bilmeyenler için:
"Adamın biri bir gün kafede arkadaşlarını beklerken Kadir İnanır'ı görmüş. Yanına gidip "Abi az sonra arkadaşlarım geldiğinde bana bir selam ver de havam olsun. Yap bu güzelliği n'olur. Tamam demiş Kadir İnanır.
Adamın arkadaşları gelmiş. Kadir İnanır gruba yaklaşıp:
-Naber arkadaşım?
-Yaa Kadir bi siktir git yaa"

Lan durumumuz aynı bu. Kediyi sevmeye kalkıyosun dönüp bakmıyor bile. Eğilip geçip gidiyor. Zorlarsan omuz silkip devam ediyor yoluna. Zorla kafasını tutuyoruz göz teması için, bir saniye bakıp ya bi siktir git bırak diyip kaçmaya çalışıyor. Aç kaldığında evcil hayvan gibi davranmaya başlıyor. Mamasını verene kadar sevdiriyor bile kendini. Koyuyorum mamayı "çekil amua koim" dermiş gibisine kaba yöneliyor acıkana kadar öyle. ne ihanetler gördüm bu kadar kullanılmış hissetmedim ben kendimi lan.
Sürekli aksiyon aramalarda. bir kere oturduğunu görmedim hayvanın. bi sıçarken duruyor da görüyoruz kendisini. Kapı açıldığında sokağa fırlıyor. Sonra bir köşede pısıp kurtarmam için miyavlamaya başlıyor. sayısız oldu bu. Ne illet hayvan çıktı lan bu.
Sorum şu: Bir benim kedi mi böyle yoksa hepsi mi?

 

bi' yerimize taksak bi aleti mesela o süreler arası harcanan kaloriyi gösterse? niyetimiz yalan dolan olmaması. var mı böyle bir şey akıllı ayakkabılar filan?




 

geçenlerde bir yerde görmüştüm. çok ender rastlanıyormuş. ama iki ayrı gözde farklı renkler değil dediğim. gözün merkezinden farklı bir renk dışı kahverengi filan oluyor. umarım anlatabilmişimdir.

ek: alkfjlksd adı nedir?


 

ne anlama geliyor ingilizcede. pro-gay ne demek mesela?




 

2 haftadır hongkong'dan bir paket bekliyordum. bir alışveriş sitesinden yaptığım için işlemi, biraz sorun çıktı. belli bir süre içinde onaylanması filan gerekiyordu, mesaj attım dedim uzun sürecek gelmesi. şimdi satıcı her gün mesaj atıp paketiniz şurada, paketiniz burada filan diye mesaj atıyor. paket gelmiş 2 gün önce ama beni evde bulamamışlar. paket de anasının nikahındaki bir şubede. alma imkanım gözükmüyor şu sıralar. bir çözüm önerin bana yahu? tekrar dağıtıma çıkartsalar eve filan gelse?




 

2 yıldır uğraştığım portfoliom ve belgeler vardı son derece yüksek önem taşıyan. masaüstünde duruyordu bunlar. hiç de yedeklemedim. bugün dizüstünün fişi oynamış pili çıkıktı puf dedi kapandı bilgisayar. tekrar açtığımda windows başlatılamadı dedi bir şeyler yükledi neyse açıldı . her şey tastamam. portfolio yok olmuş. belgeler olan klasörü de d: de bir dizinin altyazı klasöründe buldum. ne saçmalık yahu bu? yangında ilk kurtarılacak bu klasör nereye kayboldu? kurtarma şansımız nedir?




 

bunun son 5 yıl yada son 10 yıl şeklinde gösteren bir grafik bulabilir miyiz?




 

bende bundan var. mesela şu an oturuyorum diz kapağımı sürekli oynatmak zorunda hissediyorum. kasarsınız da yukarı çıkar ya öyle. yerine oturmuyor gibi oluyor. bacaklarınızın 20dk arayla paslanmaya başladığını, hareket edince bu hissin kaybolduğunu düşünün. bunun için otururken filan hep aniden hareket ettiriyorum bacaklarımı. huzursuz bacak sendromunun belirtilerine baktım. batma uyuşma filan yok bende. sadece bir kamaşma ve bunu dağıtmak için hareket etme isteği oluyor yani. hareketsizlikten değil buna eminim. uyku anında uyandırmıyor pek etkilemiyor hatta gündüzleri daha çok rahatsız ediyor. otururken ederken filan. neyse durum bu. ne ki bu şimdi?




 

yaz tatilinde böyle bir şey mükemmel olur diye düşündük şimdi. öğrenciyiz. internette araştırdık biraz 400-500 lira istiyor aracı kurumlar. gönüllü proje için de para verilmeceğini akıl ettik. bize yol gösterebilecek birileri var mı? direkt başvurulmuyor mu?




 

www.eksisozluk.com
Bu entry'deki çıkarımları nasıl yapmış arkadaş anlamadım. Nasıl bu anlamları çıkarmış yani?



 

soru eklerken böyle bir kutucuk olsa ya?




 

Geçen hafta dişçiye gittiğimde film filan istedi, dişin yarısı çıkmamış ameliyat etmemiz lazım dedi. Bir de antibiyotik verdi de ben onu baya bir aksattım. N'olur bir bela gelir mi başıma.




 

5 yıl önce yapamayacağımız, ama şu an yapabildiğimiz neler var? Teknoloji öncelikli ama her şey olabilir. Örneğin hareket algılayıcı sensörler 5 yıl önce yoktu. Facebook vardı. Yer bildirimleri yoktu. Bu tarz.




 

laptopu açtıktan 1 saat sonra vuğğğğ takır takır takır tok tok diye sesler çıkartmaya başlıyor bir anda. böyle devrede olmayan bir şey devreye giriyor o an. bu çalışmaz haldeyken de bir performans düşüklüğü yok bir şey yok. bunu iptal edebilecek yazılım filan var mı? en azından yavaşlatsak.




 

Selamlar,
Özellikleri şu
Asus m50vc
img10.imageshack.us
3 yıl önce 1650 tl'ye almıştım. Tank gibi çıktı meret bir türlü bozulmuyor. İçine zeytinyağı döküldü, fanına kürdan sıkıştı ama çalışıyor hala. Dvd-rom u çalışmıyor. Windows tuşu oynuyor.
3 yılın ardından baya sesli çalışmaya başlamıştı. Bugün fanını değiştirttim güvendiğim birine. 130 lira verdim. "inşaatta mı kullanıldı bu, içinden çıkanlara şaşarsın" dedi. Neyse geldim eve 4-5 saat sessiz gitti sonra fandan sürtünme sesleri gelmeye başladı yine. Şu an başım çatlıyor ve satmayı düşünüyorum ciddi ciddi artık. Ederini bileyim de ona göre yeni bilgisayar bakayım.
Teşekkürler , saygılar.

Ek: Şarjı 2-3 dakika gidiyor.

 

Dün biri paylaşmıştı.
www.vatanbilgisayar.com

Herkes uygundur al filan demiş. Benim de aklıma yattı fakat sipariş verilmiyor. İnternet mağazalarında yok. Stokta bulunduğu şehirler arasında Bursa da var. Bu %25 indirim onun için de geçerli oluyor mu? Yoksa sadece internet mağazası için mi? Eğer öyleyse olmayan ürüne indirim yapmaları, yanına da son gün yazmaları saçma olmuyor mu?
Bu sorulara cevap arıyorum:)

 

Bilmeyenler için:
www.youtube.com

Ne ki bu ben bir şey anlamadım?