[]

Yagmur damlalari..

Yagmur damlalari bazen kalin bazen ince oluyor, ayni siddete yagan yagmur olmasina ragmen biri daha az etkiliyor..(belki bana oyle geliyor tabi) Bunu belirleyen faktor nedir? Limit hiz ile bir alakasi var mi?




 
net faktör şudur diyemiyorum ama sadece bir görüş sunayım,
yağışı getiren kütlelerin hacimleri farklı olduğundan olabilir veya yağış öncesinde sıcaklık, nem miktarı, yükseklik vs gibi parametrelerin değişkenliğinde öyle bir "sistem koşulu" oluşuyordurki birinde yağmur ince taneli diğerinde kaba taneli oluyordur.

  • lejant  (28.09.08 11:03:13) 
Havadaki partiküller üzerinde yoğunlaşarak veya çok yağışlı ortamda damlaların birleşmesi sonucu daha büyük damlalar oluşuyor. Havanın niteliği yağmur damlalarının büyüklüğünü belirliyor. Bu büyüklüğe bağlı olarak yüzey gerilimi ve yer çekiminden dolayı 2 mm'den küçük damlalar neredeyse küre, 5 mm'ye kadar doughnot şeklinde oluyor. 5 mm'den sonra ise bölünmeye meyilli oluyor. Açıkçası tek faktöre değil, onlarca parametreye bağlı tüm bunlar. Yağmur damlaları üzerine Philipp Lenard'ın çalışmalarını inceleyebilirsiniz belki.

en.wikipedia.org(liquid)
en.wikipedia.org
  • paranormal  (28.09.08 12:08:18) 
bir de su dediğin şey havada damlalar halinde serbest düşüşteyken, yanyana geldiklerinde birleşme kabiliyetine de sahip.


  • delimine  (28.09.08 21:00:57) 
[]

[Finans] Bank Draft vs. Certified Cheque

Bank Draft ile Certified Cheque ayni seye mi tekabul ediyor ya da edebiliyor?




 
benzer anlamları var: ikisi de banka tarafından onay verilmiş bir paranın olduguna işaret ediyor. ama bank draft daha kolay: parayı bankaya götürmek yeterli. certified cheque ise, açık bir döviz hesabınız oldugunu ve bu hesapta da cekte yazan miktarın bulundugunu ima ediyor. benim bildigim kadarıyla böyle.

örnek: www.tdcanadatrust.com
  • 507  (28.09.08 00:11:14 ~ 00:11:31) 
[]

iki (2) Yildirim Carpisirsa/Cakisirsa ve ayni yere duserse, sonra beraber toprakta sevisirlerse ne olur...

Iki yildirim carpisirsa/cakisirsa ne olur? Sadece carpmis olmazlar heralde:)

Bir de iki yildirim ayni anda ayni yere dusebilir mi? Olasilik olarak olabilir belki fizik kurallariyla ilgili seyler vardir bu soruda, tam bilemedim...


 
her ne kadar "olmaz olmaz deme olmaz olmaz" ekseninde biri olsam da nafi; çarpış(a)mazlar...

Not: Şimdi yatıyorum döndüğümde beni yalanlamış olun, ama mantıklı bir açıklama ile...
  • late viper  (27.09.08 09:36:54 ~ 09:42:58) 
şimdi yıldırımın havadan topraga yada topraktan havaya yük boşalması olarak dusunursek (ki evet 2 turlude olabliyor) havada çarpısamazlar sanırım sonucta ikside aynı kutuplu yuke sahip itmesi lazım birbrni ki havada çarpışsalar onlar yıldırım değil şimşek olur(ki bence yine çarpısamaz). ama aynı yere aynı anda dusmemeleri için bi sebep goremiyorum. birde yıldırım deney ortamına alınıp incelenemediği için fzikçilerin bu konudada pek atıp tutacak bir seyinin olduğunu sanmıyorum


  • zapake  (27.09.08 09:47:05) 
havada çarpışmaları fiziksel olarak mümkün değil =) ki ortada çarpışacak bir şey de yok zaten...


  • mortifera  (27.09.08 11:01:44) 
Yıldırım çarpan arkadaşınız karınızla sevişmesin. Hoş bişi değil.


  • atomic punk  (27.09.08 16:50:16) 
iki yıldırım aynı noktaya düşerse, ikisinin de şiddeti (taşıdıkları yük miktarı) yarıya iner ve tek bir yıldırımınkine eşit olur. daha fazlası olamaz.


  • actionary  (28.09.08 03:54:57) 
[]

Digital Camera Nikon Coolpix

Nikon Coolpix S550 10 MP

nasil bilirsiniz bunu? Bunu muadili olarak daha iyi var mi?


 
Özelliklerini incelemedim ama böyle kredi kartı şeklindeki makineler rahat kullanılmaz. Ele oturmaz yani, rahatsız bi tutuş şekli vardır bunların.. Madem dijital fotoğraf makinesi alacaksınız ve bu fiyatlarda bir şey düşünüyorsunuz, o zaman Canon A580 tarzı şeyler düşünün. Kullanımı daha rahattır.. Yani en azından A580 tipinde makineler alın. Tutuşu kolay, taşıması daha rahat, vs.

Bu dediğim şeyi dikkate alın çünkü gerçekten önemli. Dümdüz aleti nasıl tutacaksınız, zoom tetiği bile çok kötü nikonun.. Canonu tek elle tutup aynı elle zoom yapmak falan varken.. Daha kullanışlıdır ne bileyim.
  • vita vinum est  (27.09.08 03:18:22) 
dpreview diye bir site olacaktı, bütün dijital makineleri inceleyen, amatör ve profesyonel görüşleri de içeren...


  • ashh  (27.09.08 23:38:48) 
[]

Portable MSN

Sirketteyken, Portable MSN'i, flash disk'ten kullanirsam farkedilir miyim yine de? Cunku Task Manager'da da gozukuyor islem...




 
evet.


  • bryan fury  (26.09.08 23:08:12) 
Illa beni arastirmasi mi lazim yoksa, belli bir yerde msnmsgr.exe acilmis diye gorur mu?


  • ermanen  (26.09.08 23:24:46) 
[]

MSN - Sirketten giremiyorum bari evde gireyim

Simdi sirketin verdigi laptop'ta MSN kurulmuyor. Kurmaya kalktigimda administrator hesabiyla girmelisiniz diyor. Neyse eve de goturuyorum bu mereti, dogal olarak ayni durum tabi ki. Sirketten gectim de, bari evde gireyim. Var mi bir yolu? Ayrica sirket de farketmesin sonra tabi, cunku sirketteyken girmeyecem zaten..




 
  • from brain to fingers  (26.09.08 07:44:51 ~ 07:48:36) 
Yok onlari biliyorum soylemeyi unutmusum

Ben Windows Live Messenger kurabilmeken bahsediyorum, ya da onu kullanmaktan:)

Muadilleri degil yani..
  • ermanen  (26.09.08 08:24:06) 
vista mı yüklü pc de?


  • from brain to fingers  (26.09.08 09:02:49) 
xp


  • ermanen  (26.09.08 09:08:26) 
admin parolası istiyor ise aklıma yapılabilcek birşey gelmiyor.umarım bilen birisi çıkar.


  • from brain to fingers  (26.09.08 09:11:26) 
bilgi işlemdekilere anlat durumu, verirler belki şifreyi


  • ravioli  (26.09.08 09:33:29) 
genelde program files ve windows klasorune yazma iznini kapattiklari icin yukleyemiyorsun. yukleme yapilacak klasoru degistirmeyi deneyebilirsin fakat buyuk ihtimalle yazilacak dosyalar illa ki windows klasorune gidecek. ama yine de denemek gerek..


  • paradoxical  (26.09.08 10:05:31) 
portable windows live messenger sana ilaç olabilir,
flash diskinden bile çalıştırabilirsin, iz falan bırakmaz yani,
www.imessengr.com
  • zalex  (26.09.08 11:09:15) 
www.logmein.com bunu bi dene, evdeki pc'ye kurup şifre veriyosun, sonra şirkette bu sayfadan kendi şifrenle girip evdeki pc'ni kullanıyosun. Tabi evdeki pc'nin açık olması lazım. Ben en son doom3 oynadım öğle tatilinde, şıkır şıkırdı.
Tek problem free versiyonu süreli, süre bitince biz de bitmiş sayılıyoruz.

  • orchant  (26.09.08 13:18:12) 
[]

Eldeki malzemelerle Yemek Tarifi

patates
sogan
mantar
taze fasulye
domates sosu
sarimsak
limon
siviyag
zeytinyagi (az var)

Ne yapilir bunlarla?

edit: tarifi kolay olsun ve acil lutfen

 
www.cookingbynumbers.com

bu siteden bakabilirsin. dolabındaki malzemeleri işaretliyorsun. sana onlara uygun yemek tarifi veriyor.
  • kahvegibi  (26.09.08 09:06:35) 
Aslinda yaptim cevap gelene kadar ama guzel siteymis, sagol...


  • ermanen  (26.09.08 09:09:31) 
@kahve gibi bu sitenin türkçe olarak bir benzeri yok mu bildiğin?


  • from brain to fingers  (26.09.08 10:43:07) 
[]

Sony Ericsson vs Motorola

Sony Ericsson K850i

Motorola ROKR E8

Hangisini alirdiniz? Ve niye?

 
belli basli farkliliklari,
*
k850 -> 5mp kamera, autofocus, dahili flash
rokr -> 2mp kamera
*
k850 -> 40mb dahili hafiza / sd kart yuvasi
rokr -> 2gb dahili hafiza / micro sd kart yuvasi
*
k850 -> 2.5g (edge) ve 3g destegi
rokr -> 2.5g (edge) 3g yok
*
k850 -> tft 256k 240x320 2.2" ekran
rokr -> tft 256k 320x240 2" ekran
*
k850 -> daha ufak boyutlar (102 x 48 x 17 mm) ~ 118 gr
rokr -> daha buyuk boyutlar, (115 x 53 x 10.6 mm) ~ 100 gr
**
k850i daha bi kullanisli gorunuyor ve sony ericsson..
rokr e8 daha bi sekilli, muzik calar isleviyle on plana cikmis ama motorola. sony ericsson motorola'ya gore bu tarz telefonlarda bir adim onde diyorum ben.
  • paradoxical  (25.09.08 23:48:04) 
[]

Ekvator - Guney/Kuzey Yarimkure - Mevsim farkliligi

Biraz once kendi cevabimdan soru buldum, alla alla..

Neyse, Kuzey yarimkurede yaz iken, Guney yarimkurede kis olur diyoruz. Ama Ekvatoru gecer gecmez anlayamayiz heralde, mevsim degisikligini ekvatordan ne kadar uzaklika anlariz? Mesela ekvatordan gecmis biriniz var mi, ulke, sehir, iklim ve sicaklik degisimleri ornekleri bazinda soyleyebilecek var mi?


 
karşıt paralellerdeki ülkeler (kuzey x güney x) karalara ve denizlere konumları benzese dahi aynı iklimi görmezler. güney biraz daha soğuk, eğimden ötürü tabi.

eh bir de güney yarım kürede deniz oranı kara oranından çok daha fazla olduğu için zaten sıcaklık değişimleri daha değişik oluyor.

genel olarak birkaç örnek haricinde "şu kuzey paraleli şu güney pareleline denk gelir" diyemeyiz yani.

ha tabi, 1 kuzey paraleli 1 güney paraleline denktir heh. şöyle arabayla azıcık yolculuk yapıyosun sonuçta...
  • mortifera  (24.09.08 22:39:49 ~ 22:40:35) 
mortifera guzel aciklamissin da tam olarak onu sormadim, yolculuk, ulke ve hava izlenimi gibi birsey soruyorum:)


  • ermanen  (24.09.08 22:45:23) 
hmm o zaman şöyle söyleyeyim, mevsim değişikliklerinin farkına en fazla dönencelerden sonra varılır. 23.5 kuzey ve güney paralelleri aşağı yukarı yani.


  • mortifera  (24.09.08 22:47:47) 
benim fikrime göre de kuzeyde yengeç, güneyde oğlak dönencesini geçtiğimiz civarlarda belli olur.teorik olarak doğruluk payı bulunsa da makroklima değişimleri yolculuk esnasında hissetmek zor olabilir.zira hissedeceğimiz daha çok mikroklima değişiklikleri olacaktır, yani özel konuma bağlı (yükseklik, nem...) iklim değişiklikleri.bunlar da sağlıklı bir veri ortaya atmayı zorlaştırır.örneğin ekvatordan kuzeye, 25-20-18-15... gibi gitmesini umarken özel konuma göre 25-20-23-18-9-13 gibi gidişat da görülebilir.


  • gabbelloto  (24.09.08 23:24:46) 
bildiğim kadarıyla şöyle;

ekvator sınırında sırt sırta duran iki adam olsun. biri kuzey yarım küreye, diğeri güney yarım küreye doğru büyük bir hızla gitsin. iklim değişikliği giderek artacak, dönencelerde maksimum olacak, sonra kutuplara yaklaşırken iklim yine aynı olacak.
  • deckard  (24.09.08 23:52:34) 
kusra bakmayın ama süper coşmuşsunuz. öncelikle zaten en basit seviyede olay bildiğiniz biz burada yaza girerken bizimle benzer paralelde öteki tarafta kışa giriliyor; keza sonbahara girerken bir taraf diğeri de bahara giriyor.

Eğimden dolayı güneyin aldığı güneş ışığı daha az enerji taşıyor olsa da güney ve kuzey arasındaki kara-su dağılımı eppey farklı olduğu için oluşuyor asıl güney kuzey farkı.
  • as if existed  (25.09.08 00:45:07) 
[]

Regular Mail

Toronto'dan, New York'a "regular mail" ne kadar surede gider? Zarf icinde sim kart sadece..




 
evet canadapost ile yaptim ve regular dedim, hata yaptim.. Hizlandirabilme sansim var mi hala?


  • ermanen  (24.09.08 22:01:27) 
[]

Bozuk para - Exchange - Finans

Bozuk para neden exchange edilmiyor? Kagit parayi exchange edince sana bozuk para veriyor da, neden tam tersi olmuyor.. Ya da belli bir bozuk para limitine kadar exchange saglayamazlar mi? Bununla ilgili finans hizmeti yapan yerler var mi?




 
şöyle bişi var ama... (git: 37313)


  • axijazz  (23.09.08 21:56:35) 
acilmiyor ne yazik ki, bize kapali ne yazik ki!


  • ermanen  (23.09.08 22:16:43) 
bakkala goturucen hacı.


  • bryan fury  (23.09.08 22:34:55) 
sigara ve büyük suyu sadece bozuk para ile alıyorum, faydası olacaksa bu cevabın.


  • cedilla  (24.09.08 00:42:11) 
Allah Allah.. Ben yılardır merkez bankasına bozuk para bütünletiliyor diye biliyorum?


  • mabl  (24.09.08 02:04:00) 
Banka sahte bozuk paraları almayabilir. piyasadaki 50 Ykr'lerin çoğu sahte. Bankaya götürüp elinizdeki paradan olmayın.


  • vita vinum est  (24.09.08 18:24:53) 
[]

Ulke sINIRI - deniz, gol, akarsu sINIRI - okyanus sINIRI

Ulkelerin sudan (denizden, golden, akarsudan vs.) gecen sinirlari nasil belirlenmistir? Mesela Kanada ve Amerika dusundugumuzde, gollerden ve akarsulardan oyle sinirlar geciyor ki hangi mantiga gore belirlenmis, dusunsem bulamam... Kara siniri mantigi belki daha kolay anlasiliyor bana gore sonucta karada yasiyor insanlar ve tarihte de kara sinirlarindan bahsediliyor genelde, ama su(h2o) durumu kafami karistirdi biraz...Ama kara siniri durumunu da ilintili olarak anlatabilirsiniz ki onu arastirdigim kadariyla biliyor gibiyim...

Bir de genis su kutlelerinin yani denizlerin veya okyanuslarin ne kadari ulkelere ait olabiliyor, ne kadari adalarin sinirlari dahilinde olabiliyor, ne kadari butun dunyaya ait olabiliyor falan...sInIrlarI zorladim sanki...


 
sular için şöyle bir şey var (bkz: kıta sahanlığı)


  • vincenzo  (23.09.08 01:16:17) 
burada devreye uluslar arası hukuk girmektedir bu hukuka göre ise;
iç sular, kara suları olarak ayrılırlar bunların ölçülerini tam olarak hatırlamıyorum ancak hatırladığım kadarıyla iç sular zaten körfezler vb gibi girintiler olmaktadır

kara sularının sınırı ise iç suların bittiği noktadan başlar ve 12 deniz mili kadar bir mesafeye kadar uzanır (12 mil konusunda emin değilim 6 da olabilir çok değişikliğe uğradı bunlar)

eğer ki karşılıklı olarak iki ülke birbirine yakınsa türkiye-yunanistan gibi bu durumda 12 mil kuralı işlemez ve yarı yarıya ayrılır.

kıta sağanlığı dediğiniz şey ise bir ülkenin kara parçasının denizin altında gittiği son noktayı ifade eder.

edit: bir de açık sular vadır ki bunlar kimsenin değildir ortaktır : )

not olarak :neden bu kadar kafanıza takıldı bu konu merak ettim açıkçası.
  • from brain to fingers  (23.09.08 02:31:32 ~ 02:34:51) 
[]

Local Area Connection - Ag Adresi Aliniyor

Ben de 2 tane Local Area Connection gozukuyor, oyle ki:

Local Area Connection
Speed: 100.0 Mbps
Status: Connected

Local Area Connection 2
Speed: 100.0 Mbps
Status: Acquiring network address

1.'si normal bagli ve onu kullaniyorum ama ikincisi hep yukarda yazdigim sekilde kaliyor, sag alt kosedeki baglanti simgesinde kucuk sari top durmadan gidip geliyor yani, baglantiyi kapatamiyorum da, silemiyorum da.. Yeni network kablosunu takar takmaz olustu bu durum, onceden yoktu...

Bu aga girer girmez spyware yemis olamam heralde, nasil oldu o zaman bu?

 
Makinede iki tane ethernet karti varsa mumkundur, lakin tek ethernet varsa mumkun degildir diye dusunuyorum. Muhtemelen driverlarla alakadar bir sorundur. Ethernet kartinin driveri kaldirilip tekrar kurulursa duzelir gibie geliyo.


  • polifonik osuruk  (23.09.08 00:22:09) 
şöyle ki.
eski kablonu çıkarttın mı? hâla eski kablondan ip alıyor olabilirsin.. modemin aynı makinaya 2 ip atayamıyor olabilir.

  • godless frog  (23.09.08 02:14:55) 
eski kablo tabiki cikti:)

wireless agda yapmiyor mesela ya da baska wireline bir agda da yapmiyor
  • ermanen  (23.09.08 02:47:02) 
Alakalı mı bilemedim şu an ama Hamachi gibisinden yazılımlar ağımsı şeyler oluşturuyor, arada sorunumsular çıkarabiliyorlar gibisinden.


  • colonizer  (23.09.08 09:53:18) 
[]

Multilingualism

Oncelikle:
en.wikipedia.org

Bir insan nasil bu kadar cok dil ogrenebilir, butun hayatini vermesi mi gerekir bunun icin, yoksa genc yasta da boyle seviyeye gelebilir miyiz, tamamen mukemmel olmasa bile ve en azindan 10-15 dilde mesela...

Ayrica aranizda 10'a yakin dil bilen var mi, belki daha fazla?:)

 
ben turkce dahil 5 dil biliyorum. 2. yabanci dilini ogrendikten sonra her sey cok kolay olmaya basliyor. bir de diller birbirine benziyor ve sen disardan bakan biri olarak bir sure sonra bilmedigin bir dili bile kagit ustunde anlamaya basliyorsun. bende boyle en azindan.


  • kayranin kedisi  (21.09.08 20:55:03) 
peki @kayranın kedisi sen kaç yaşında öğrendin? yoksa anne babandan birisi yabancı mıydı? ben de meraklı çıktım valla.


  • mea maxima culpa  (21.09.08 21:13:31) 
ikinci dili öğrenirken onu öğrenmenin ne kadar kolay geldiği de bir ipucu olabilir. daha ne kadar gideceğine dair bir fikri oluşur kendi içinde.herhalde bu amcanın hiç fikri oluşmamış freni patlamış kamyon gibi önüne kattığını öğrenmiş.

+ kobaylar kampı isimli bir bilim kurgu romanında da sözlük okuyarak 1 gecede bir dili çözen insanlardan bahsediyordu.belki tamamı ile ayrı birşeydir
  • yurdum insanı  (21.09.08 21:23:28) 
  • comptrol  (21.09.08 21:30:32) 
annesi ermeni babası arap olan, dolayısıyla ermenice, arapça ve türkçe bilen, fransız lisesini bitiren, genel kültür olarak ingilizce bilen ve almanca dilinde eğitim veren bölüme giren bir tanıdığım var.
şans işi :)

kayranin kedisi doğru söylemiş, bazı diller var ki onu öğrenince diğer diller çok yakın geliyor ve çözebiliyorsun.(fransızca-italyanca gibi) dil ve kelime bilgisi olarak belli bir noktayı aştığın zaman çok daha kolay oluyor durum.

ingilizce biliyorken fransızca öğrenmeye kalkışsan bile inanılmaz katkısı oluyor. kelimeler ve cümle yapıları ipucu verebiliyor bazen.
  • exexex  (21.09.08 21:34:42) 
Biz buna metodoloji de "language aptitude" diyoruz.
birden fazla dil öğrenme ( 2 yada 3 dil değil en az 6 -7 dil) özel bir yetenek gerektirir(latent abilities).bunun öğrenen bunun bilincinde olmaz,kolay öğrendiğinin bilincindedir yalnızca.küçük yaşlardan beri birden fazla dile maruz kalanlarda genellikle görülür 10a yakın dil..tabi birçok insan multilingual olabilir ancak;küçük yaşta öğrenmeye başlayanlar daha etkin kullanabilir dili.

  • lavitaebella  (21.09.08 21:44:07) 
bir de;
eğer aynı dil ailesinden başka bir dili öğrenmeye başlıyorsanız;söylendiği gibi; öğelerin dizilişi,kelime yapıları,sesletim,eklerin dizilimi gibi dile özel durumlar da öğrenmeyi kolaylaştırır.Halihazırda mevcut öğrenme yeteneğini destekleyici unsurlar yani.

  • lavitaebella  (21.09.08 21:48:06) 
ya ben de
1999 arapça 2 kur
2002 ingilizce 1 yıl hazırlık
2004 almanca 3 kur
2005 fransızca 3 kur
2008 rusça 4 kur
2009 ispanyolca almayı dusunuyorum.
benimkisi sadece basitce okudunu anlayabilmek konusabilmek ve kulturleri hakkında fikir edinmek için.
  • manonflier  (22.09.08 01:04:17) 
babaannem rus ve evet cocuklugumdan liseye gelinceye kadar turkiyede degildik; gocebe yasadik biraz amerika,asya,avrupa'da bulunduk. cocukken ogrenmek cok daha kolay ve kalici tabii ki. sokakta oynarken farkinda olmadan bile ogreniliyor, sonra bir bakmissin ki o dilin aksaniyla dusunup konusabiliyorsun. ayrica rusca biliyorsan rus kokenli dilleri de cok rahat ogrenebiliyorsun, cunku dusunce yapisi ayni oluyor. turkce-azerice gibi.


  • kayranin kedisi  (22.09.08 01:59:10) 
[]

Domates ketcabi ve diger ketcap cesitleri

Simdi bazi ketcap markalarinin uzerinde neden "domates ketcabi" (genelde 'tomato ketchup' olarak) yazdigini merak ettim ve arastirdim. Oyle ki muz ketcabi ve mantar ketcabi da varmis. Bunlar deneyeniniz oldu mu, tadlari guzel mi?




 
heinz'ın yeşil biber mi yeşil bilmemne mi ne, öyle bir ketçabı vardı ama türkiye'de hiç görmemekle beraber sebebin bu da olduğunu sanmam.

bence yasal bazı yükümlülükler vardır yapılış şekline göre. meyva suyu- meyva nektarı gibisinden. bilemedim ama vardır :)
  • mortifera  (20.09.08 11:51:46) 
[]

Siteyi refresh etme sayisi

Bir siteyi kac kere refresh ettigimiz ogrenilebilir mi? Mesela site sahibi, siteye giren kisilerin ne zaman ve kac kere refresh ettigini bilebilir mi?




 
ama ayni olmayan durum da var

kullanici adimi ve sifremi girerek giris yaparim, log off olurum, tekrar girerim gibi..

ya da hala oturum acik iken refresh yaparim...

ikisi farkli olarak anlasilacak yani..
  • ermanen  (19.09.08 23:11:47) 
"siteye en cok giris yapanlar" istatistiginde, refresh etme de mi dahil ediliyor yani?


  • ermanen  (19.09.08 23:24:53) 
siteye göre değişir ama refresh sayısına bakan bir site olacağını sanmıyorum gerçi refresh ile abuse edilme olasılığı olan bir sistem falansa olabilir.


  • yuto  (20.09.08 00:25:34) 
[]

Araba Surerken Kontrolden Cikma Korkusu

Asagida bir soru gordum de ordan geldi aklima.. Nadiren de olsa araba surerken kontrolden cikma korkusu yasayabiliyorum.. Ama hemen cikariyorum aklimdan.. Dusunmesi bile etkileyebiliyor.. Bu durum, etrafta gordugum birseyden ya da daha once gordugum trafik kazalarindan veya izledigim filmlerden kaynaklaniyor olabilir.. Aslinda tehlike olusturacak bir dusunce degil gibi ama diyemedim gecemedim.. Size de oluyor mu mesela, bunun icin fobiler sozlugunde bir kelime var mi:)




 
bana araba kullanirken degilde tren yada metro beklerken arkadan birileri iticekmis gibi gelir hep o yuzden arkada beklerim genelde oturmamak pahasina.. manyaklarla yasiya yasiya 3.sayfa haberleri falan okuya okuya bu hallere geldik heralde:)
araba konusuna gelince.. ilk kullanmaya basladigimda bendede vardi oyle bisey ya ben kontrolu kaybedicem ya insanlar ustume cikicak diye bir tedirginlik vardi.. sizinkide zamanla gecer.. ama gecene kadar siz yinede fazla hiz yapmayin :)

  • orange coffee  (19.09.08 21:07:04) 
Acemi degilim aslinda, ilk zamanlarim degil yani, belirli zamanlarda aklima gelebiliyor bazen elimde olmayan nedenlerden dolayi, guzel seyler dusuneyim di mi:)


  • ermanen  (19.09.08 21:08:50) 
kendine guvenirsen korkun falan kalmaz emin ol.. guven kendine;)


  • orange coffee  (19.09.08 21:18:52 ~ 21:19:20) 
Kendime guvenim sonsuz, o yuzden hala yasiyorum:)


  • ermanen  (19.09.08 21:36:57) 
not: metro gelirken on taraflarda durmak zaten ister istemez daha riskli bir durum:)


  • ermanen  (19.09.08 21:42:35) 
bence orange coffee ile ttg birbirine yaklaşmasın :)

@ermanen, dev ekran bir tv karşısında direksiyonla bir araba yarışı oyna, dilediğince yoldan çık, arabalara çarp, kaos yarat, tüm enerjini boşalt oraya derim ben.
  • deckard  (19.09.08 22:20:29) 
150km/s ile virajda savruldum ve büyük bir kaza yaptım. Yolda güçlü bir araba gördüğümde kapışırdım, virajlara limitlerde girerdim, hatta kontrollü olarak kaymasına izin verirdim.

Şu an ödüm bkuma karışa karışa giriyorum virajlara, araba her an altımdan kaçacakmış gibi geliyor, kaç sene oldu hala atamadım üstümden bu korkuyu.

Bilimsel adı var mı bilmiyorum ama geçmiyor bu korku, can kıymetli...
  • kimlanbu  (20.09.08 02:16:00) 
180le viraja dalıp araca tam 540 derecelik açı yaptırdım.

şimdiye dek irili ufaklı 6 kaza yaptım aracın şasesini yoğurduğum dahi oldu, üç defa ölümden döndüm vs vs.

hala, özellikle tek başıma kullanırken, kalp atışlarımı hızlandırmadan edemiyorum. bariz yanlayan aracın içinde kahkahalar atmadan, oversteeringin understeeringin uçlarında kullanmadan edemiyorum. araçta biri varken ya da trafikteki diğer sürücüleri korkutacakken oldukça sakinim ama bir başıma kaldım mı inanın kendimi zaptedemiyorum.

neyse lafı uzatmayayım tüm bunlara ragmen 200le dümdüz yolda giderken şimdi ben bu diresiyonu tam tur çevirsem kaç takla atarım ulan diye düşünürken kendimi terlemiş buluyorum, insanın aklında daima boyle sapıklıklar oluyor. uçurum kenarında ulan atlarım ben burdan diye debelenmek ya da bahsettiklerin...
  • agk  (20.09.08 03:22:57) 
oluyor. mesela sol seritten giderken, orta bariyere fazla yaklasmisim ve carpacakmisim hissine kapiliyorum hizli bir sekilde virajlara girerken. birkac saniye sonra geciyor, epey urkutucu bir duygu oldugunu eklemeliyim.


  • coldbound  (20.09.08 15:05:47) 
[]

Sirket - Tuvalet - Kamera!

Sirket tuvaletlerine guvenlik icin kamera koyabilirler mi? Koysalar veya koymasalar bile boyle bir haklari var mi? Bunu yapan sirket var midir? Ya da sirketi gectim, herhangi bir yer?




 
tuvalete zannedersem hic bir sekilde kamera yerlestirilemez. ozel hayata en derinden girmek olur bu.
hatta tuvalete kamera vs diye aratildiginda google'da orda burda gorunur ki, bunu yapan ya da yaptigi dusunulenler hakkinda suc duyurusunda bulunulmus veya hapis cezalari verilmis.

tuvalete girmeden, tuvalet kapsiinin oldugu koridora konabilir sanirim ancak.
  • la traviata  (19.09.08 21:12:42) 
sanmam


  • orange coffee  (19.09.08 21:13:43) 
Peki tuvalet guvenligi nasil saglanir? (bkz: soruya bak ya) :)


  • ermanen  (19.09.08 21:16:55) 
belki lavabolarin ustundeki aynalarda olabilir.. yada klozetlerin oldugu tarafa degilde lavabolara bakan yerde yukarida olabilir.. benim lisede vardi sigara icenleri yakalamak icin koymuslardi hey allahim !


  • orange coffee  (19.09.08 21:21:41) 
avrupa da denemıslerdi eroin fln cekiyorlar onleyecez diye de baslarına yıkmıslardı. olmaz o dedigin.


  • bryan fury  (19.09.08 21:24:11) 
bi sirket okul yada bunun gibi kapali alanda bulunan kurumlar falan koridora bile kamera koysa uyari yazisi asmak zorundalar bildigim kadariyla. bunu gectim tuvalete koyarlarsa ole bisey sende bunu gorursen git mahkemeye ver, zira ozel hayata direk tecavuz bu.


  • sanio  (19.09.08 22:31:50) 
madem böyle bir soru sorulmus, cok uc bir cevap verecegim. teknik olarak koymak tabi ki mümkün, yalniz bu yasal degil diye biliyorum. parantez icinde bir (fakat), cok cok özel durumlarda gizli kameralar bence kullanilabilir."yani kullanan olabilir" lakin bu (gizli) kelimesi piyasa manasi ile 300-400 dolarlik bir kameranin gizliligi degil tabi. nasil bir yalan, yalan oldugu anlasilana kadar, dogru ya da gercek olarak kabul ediliyorsa, gizli kelimesinin icinde yatan bilinmeyen özelligini koruyan sartlar saglandigi müddetce yapilabilir. belirtmek isterim ki yapiliyor demiyorum yapan olabilir diyorum. ama bunu öyle cok önemli bir ortam disinda yapan olacagini sanmam. yani böyle sirketlerde falan olmaz diye düsünüyorum.


  • tekne  (19.09.08 23:17:28 ~ 23:19:19) 
@divit denk geliyorsun sadece, normal ve paranoyak sorularim bi arada gelince yanlis anlasilmasin, sadece kendi durumumu sormuyorum, genel olarak aklima gelen seyleri sormaya calisiyorum, biliyorum uc sorular sordugumu, merak sadece...


  • ermanen  (19.09.08 23:27:58) 
ne kadar kanun falan bilmemne olsada bazı ilköğretim okullarında ve liselerde var. duymadım gördüm.


  • kucukkiz  (19.09.08 23:44:32) 
hayır koyamazlar, şikayet etme hakkınızda var ayrıca. kamera sisteminin amacı genel alanları güvenlik altına almaktır. özel alanlara müdahele hem etik değil hemde hukuki olarak yasak.


  • bebekizle  (17.09.12 23:49:21) 
[]

Discilik, Alt Dallari ve Dunya'daki Dis Hekimleri

Turkiye'de hepimizin bildigi gibi bir suru dis hekimi var. Tabelalarda da hep dis hekimi yazar ama pedodontist, endodontist olanlar nerdeler? Dis hekimleri disle ilgili herseyi yapan kisi mi oluyor illa, belli bir konuda uzmanlasmis olanlar yok mu? Ya da uzmanlik alani olmasina ragmen herseyi mi yapiyorlar? Nedir durum Tukiye'de ve Dunya ile karsilastirirsak?

Simdi discilik uzerine konustum ama diger tip dallarinda da ayni konu olabilir..

Not: Tamamen yok degil tabi sadece cok nadir goruyorum ya da tabelalara kucuk olarak yazdiklarini goruyorum

 
cerrahi ve ortodonti dışındaki dallarda dişhekimi tedavilerin çok büyük bir kısmının üstesinden gelir. bu iki dalda yetkisi olsa da birçok şeyi yapamaz. hastayı yönlendirir. üniversite hastaneleri, özel hastaneler, özel muaynehanelerde bulunabilir bu hekimler. verdiğiniz örnekteki endodontist, kanal tedavisi uzmanıdır. herhekim kanal tedavisi yapmasını bilir. tabi yapmak istemediği vakalarda, ya da kaybetmek istemediği ve kendi yapacağı tedaviye güvenemediği durumlarda endodontiste yönlendirebilir. pedodontist ise çocuk diş hekimi manasına gelir. şimdi çocuklara da dişhekimleri tüm tedavileri yapabilir. tabi bu dünyadaki en zor işlerden biridir. sizden deli gibi korkan, iğneden korkan bir çocuğun ağzına biryerlere iğne yapıyorsunuz, tedavi yapıyorsunuz. ani bir harekette yaralanmalar oluşabilir. yani bu abartısız çok ama çok zor bir iştir. hekim bunu yapabilir ama pedodontiste hastayı yönlendirebilir. sonuçta pedodontist sinirleri çelik gibi sağlam çocuklarla iletişimi gelişmiş kişidir bu işin üstesinden daha kolay gelebilr. dünyada da türkiye ile durum aynıdır. abd ile geri kalan dünya arasında uzmanlık ve doktora farkı vardır buda zaten sadece uzmanlık yapan kişiyi ilgilendirecek ekstra bir bilgidir.


  • leontes  (19.09.08 21:49:01) 
o ekstra bilgiyi de aciklayabilir misin mahsuru yoksa

Hasta yonlendirme ve yetkiler neye gore belirleniyor? Yonlendirmeden kendim endodontisti nasil bulurum mesela?

Biraz ayrintiya iniyorum kusra bakmayin
  • ermanen  (19.09.08 21:53:32 ~ 22:00:17) 
ülkemizde ve genel olarak diğer ülkelerde uzmanlık ve doktora aynı anlamda oluyor. yani uzman dişhekimi doktorası olan dişhekimi manasına geliyor. fakat abd de uzmanlık ve doktora farklı. atıyorum bir bölümün uzmanı olmak için 2 sene gerekirken, akademik doktoranız olması için üstüne tez falan yazıyorsunuz. yayın falan hazırlıyorsunuz. uzmanlıkta ise doğrudan tez hazırlama derdi olmadan ilgili bölümde kendizi geliştiriyorsunuz. ama türkiye de böyle bir uzman olma olasılığı yok. illa doktora yapmak şart.

endodontist birisinin tabela asıp dişhekimliği yapması biraz nadir rastlanır. sonuçta herkesin yaptığı bir tedavidir. genelde bu bölüm uzmanları akademik kariyere devam eder. ya da birçok branşın bir arada olduğu hastanelerde ya da lüks kliniklerde çalışırlar. yaşadığınız şehire bağlı bir endodontist bulma şansınız. büyükşehirlerde çok vardır ama bazı illerde bulunmayabilir de.
  • leontes  (19.09.08 22:36:25) 
eğer diş hekimi olarak bir uzman arıyorsanız üniversite hastanelerine gitmenizi tavsiye ederim.

önce oral diagnoz bölümüne girersiniz, burada dişinizle ilgili her türlü sorun kağıda dökülür ve sonra ilgili bölümlere sevk edilirsiniz. ayrıca dişimi öğrenci yapacak diye korkmayın, her halükarda hocalar tarafından kontrol edileceğinden sağlam işler yapılır.
  • kahvegibi  (19.09.08 22:41:37) 
türkiyede diş hekimliği 2.5 yılık stajyerliği de içeren 5 yıllık bir eğitim sonunda kazanılıyor ve bi anlamda yükseklisans eşdeğerinde. uzmanlık dalı olarak kabul edilen 2-3 bölüm var cerrahi ortodonti ve protez bildiğim kadarıyla. diğer bölümlerde de istenirse akademik doktora yapılabiliyor. bazı ülkeler uzmanlık ve doktora konusunda farklı düzenlemeler yapmışlar.genel olarak şikayetlerde tek bir dişteki ağrı gibi algılansa da yapılacak uygulamalar ağız, diş ve çene bölgesi ve hatta komşu bölgeleri etkileyecek olduğundan tıp uzmalıkları kadar keskin sınırlamalar belirtmekte zorlanılabilir. hekim kendi yetkinliğine, elindeki malzemeye imkanlara, sorunun büyüklüğüne göre uzmanlık yada doktora yapmış başka bir hekime yönlendirebilir yada gereken tedaviyi uygulayabilir. aynı şekilde bir ortodonti uzmanı da diş çekemez yada dolgu yapamaz diye bir şey yok. tabelalar konusu ise tamamen yasal düzenlemelerle ilgili bir durum. doktora sonrasında dr ünvanı kazanıyor ancak uzmanlık eğitimi sonrasında yasal olarak belirlenmiş standartlarda uzmanlık alanınızı tabelaya yazdırabiliyorsunuz. benzer tabela standartları diş hekimleri için de bulunmakta-font büyüküğü renk vs gibi-


  • lilith.979  (20.09.08 14:02:13) 
[]

Kelime uydurma sanati

Arkadaslar oyle bir durum var ki sanki kafamda uydurdugum her kelimenin anlami varmis gibi geliyor, bu Turkce, Ingilizce veya herhangi bilmedigim baska bir dile de ait olabilir diye dusunuyorum.. Tabi dillerin kelime yapilarina gore de destekli atiyorum.. Yani "ggdsygayjwe" gibi seyler degil ki bu dahi hirvat dilinde falan anlami olabilir belki:)

Simdi daha genis aciklamam gerekirse, pasaparolada imkansiz kelimeler diye bir bolum vardi orayi da dusunun, aklimiza gelemeyecek garip kelimeler olabiliyor tabi Turkce olmasa bile anlamli kelime sonucta..

Veya Ingilizce scrabble oynarken kelime uydurabiliyorum, bakiyorum ki anlamli cikiyor bazen, tabi bazen de "exepirotize" gibi uydurdugum anlamsiz bir kelime olabiliyor ama belki genis kapsamli bir sozlukte anlami olabiliyor falan..

Bilmem anlatabildim mi.. Benim gibi dusunen var mi yoksa sorun mu var bende:) Ve butun dilleri dusundugumuzde uydurdugumuz kelimenin anlamli olma olasiligi fazla mi sizce de?

 
biraz arastirdim da bu var biraz sanki:

en.wikipedia.org

Edit:

Dedigimle ilintili olarak buraya da bakabilirsiniz:
en.wikipedia.org
  • ermanen  (18.09.08 23:04:16 ~ 23:07:03) 
kelime hiçbir ülke vatandaşına birşey ifade etmese de en azından beyin jimnastiği yapmış oluyorsun. faydalı yani


  • salvador dayı  (18.09.08 23:11:17 ~ 23:25:51) 
belki de vardır,kimbilir. belki de toplayıp bir sözlük yazarsın.
ne keyifli olur be, en azından senin için. uydurduğun kelimelerle karşılastıkca da daha keyifli bir hal alabilir.
yok canım ne sorunu, beyin jimnastiği senin ki ben de yaparım ama uydurmak değilde farklı oyunlar ama kelimeler üzerine ilk duyduğum bir kelimenin kökünü, anlamını ve nece olabilecegine dair falan hatta bunun için Fransızca sözlük bile aldım ki hiç Fransızca bilmiyorum ama kelime biliyorum,bilmedigim dili okumayı bile deniyorum, tüm diller arasındaki bağlantıları da cok seviyorum.cocukların suya agu dediklerine cok kez de sahit olmusumdur evet bu diyenine de ama eau-su-agu-aqua-agua- water
sayı dizileri gibi gelir bunlar da bana
  • gdduman  (19.09.08 09:53:45) 
söylemeden gecmisim,gecmeyeyim kelime uydurma sanatı deyince baslıkta, Ferhan Sensoy da okuması ve izlemesi (köhne bizans) özellikle uydurma kelimeler acısından da ayrı keyiflidir.
kelimeler iyi oyuncaklardır, yaratıcılık bu keyfini cıkarın
tabi bir de isminizle falan alakası olabilir ki o da apayrı bir mevzu.
  • gdduman  (19.09.08 09:59:49) 
Ismimle alakali olabilir?


  • ermanen  (19.09.08 18:34:57) 
size konan isminiz efendim
tam adınız soyadınız ve ordaki harflerle

  • gdduman  (04.08.09 17:42:45) 
[]

Internet gecmisini geri getirilemez sekilde silmek ve sirket kontrolu

Simdi daha once de sordum ama tam cevap alamadim, biraz daha ayrintili sorayim ve sorularimi genisleteyim...

1. Internet gecmisini geri getirilemez halde silebilir miyiz? Recovery programlari bile ise yaramasin yani...

2. Mesela CCleaner ile sildik diyelim, geri getirilebilir mi? Getirilebiliyorsa baska ne yontem var?

3. Sirkette internet gecmisini kontrol ederler mi, mesela sirkette internet bankaciligina girsem, risk ihtimali var mi?

4. Sirkette web messenger kullandigim anlasilir mi, fiziksel olarak gormekten baska tabi...

 
Sistem yöneticisi, şifrelenmemiş şekilde yollanan her türlü veriye senin bilgisayarına dokunmadan ulaşabilir. Buna mailler, mesajlar, girdiğin siteler, yazdığın şifreler dahil.

Tabi bilgisayarın internete "direk" olarak çıkmıyorsa, ki şirket ortamında pek böyle olmaz. Bir network vardır router üzerinden çıkıyorsundur.

edit: soruların için şöyle ayrıntıya gireyim...

1) evet, geçmişin tutulduğu klasörün içindeki dosyaları manual olarak dosyayı silmeden önce üzerine rastgele veriler yazıp sonra silen programlarla silebilirsin.

2) ccleaner ne tam olarak bilmiyorum ama dosyanın üzerine bir kaç kere rando mveri yazılırsa geri getirmek imkansız olur. Fakat hiç bir sistem yöneticisi zaten bilgisayarında çok geçerli bri sebebi(bir emir) olmadığı sürece recovery kasmaz.

3) Edebilirler, fakat banka arayüzleri genelde şifrelenmiş bağlantılar kullandıkları için sanıyorum ki keylogger falan kullanamdan bilgisayarından şifrelerine ulaşamazlar. fakat bankaya girdiğin görükür.

4) bu yukarıda en başta yazdığım gibi, BÜTÜN bağlantın monitor edilebilir. sadece encrypted olanlar çözülemez(banka girişleri falan). Bunun dışında her şeyine bilgisayarına dahi bakmadan ulaşılabilir, raporlanabilir olabilir böyle şeyler. Patron "bütün çalışanların aylık internet hareketlerini istiyorum" derse sistem yöneticisi gereğini yapabilir.
  • kurukafa  (18.09.08 19:17:51 ~ 19:25:02) 
Peki ayni dizustu bilgisayari sirkette, sirket network'unden degil de evde kullansam ve evdeki kullanimimdan dolayi olusan internet gecmisine de bakabilirler mi? Tabi daha sonra yeniden sirket network'une bagliyorum. Hem sirkette hem evde kullaniyorum yani...

Ya da sunu da sorim, girdigi siteden sorun yasayan biriyle karsilastiniz mi hic, mesela web messenger sitesine girdigi icin?


@kurukafa
1 ve 2'de bahsettigin seyleri hangi programlar yapiyor?
  • ermanen  (18.09.08 19:57:47 ~ 20:08:53) 
1.si icin spybot'un gelismis modunda "secure shredder" diye bi arac var. Hani belki bilgisayarda yukludur, baska program yuklemeye gerek kalmaz.


  • ainothia  (18.09.08 20:27:52 ~ 20:28:23) 
ermanen, hayır, bahsettiğim şey şirketten kullandığın internet ile ilgili olarak olabilir. yani sen www.facebook.com a girdiğin zaman(şirketteyken), bu isteğin internete çıkmadan önce şirketteki kimi cihazlardan geçer. oradan da bu verileri toplamak mümkündür. evden girdiğin şeyler oradan geçmeyeceği için bir sorun olmaz.

fakat tabi dosya paylaşımı falan var ise networkten dosyalarına erişilebiliyorsa, yine bilgisayarındaki veriler başkaları tarafından edinilebilir demektir.
  • kurukafa  (18.09.08 21:51:00) 
sirkette isa server varsa; sen istedigin kadar sil, tüm bilgiler ana bilgisayarda saklanir.


  • trimpot  (18.09.08 22:35:57) 
[]

Eczaci - Doktor - Kotu (okunaksiz) yazma

Neden eczacilar, doktorlar (ve baska hangi meslek varsa) kotu/okunaksiz yaziyorlar? Saglik sonucta bu, daha dikkatli olmalari gerekmez mi?

Not: Baska duyurunun icinde de sordum da pek gorulmedi heralde


 
(bkz: doktor yazisi)


  • trimpot  (17.09.08 18:03:58) 
Yazilanlardan hangisi dogru peki: ogrencilik zamaninda cok not yazmaktan mi, ilacin adini tam bilmemekten mi, sirf meslegin cilvesi olsun diye mi, aceleden mi?


  • ermanen  (17.09.08 18:20:53) 
çok güzel yazan bir uzman doktor tanıdım zamanında. çirkin yazan laboranta bozuk atıyordu hatta.
el yazısı da değil, adam resmen köşeli yazıyordu.

  • supergirl  (17.09.08 20:39:36) 
"font" sahibi doktorlar da var ;-)


  • hlathguth  (17.09.08 20:55:30) 
derste tutacağı notu yetiştireyim derken 6 sene de boyle oluyor heralde. şimdilik not tutmuyorum yazım da baya guzel hadi bakalım. ha bir de tukenmez kalem olayı var. minimum 6 sene bu arada


  • alperen4  (17.09.08 22:34:17 ~ 22:34:44) 
ahaha ilacın adını tam olarak bilmemek? Yok öyle birşey,nereden çıkarıyorsunuz? Olay tamamen çok fazla kağıt işiyle uğraşmak,aynı şeyleri günde yüz defa yazmak. Zaten öğrencilik hayatından itibaren varolan kümülatif yazı yazma yorgunluğundan kaynaklanıyor


  • october swimmer  (17.09.08 23:52:39) 
[]

Eksi Duyuru'da Silinen duyurularimiz

Eksi Duyuru'da silinen duyurularimiz gerekcesiyle birlikte e-mail'imze gelse iyi olmaz mi?




 
o kadar cok duyuru siliniyor, editleniyor ki her birine gerekce verecek olunsa hic bir is yapamayiz. Duzgun kullanin isteyi.


  • compumaster  (17.09.08 19:35:20) 
buraya bakarak bir tahminde bulunabilirsin: (git: 6274)


  • insanimsi  (17.09.08 19:42:41) 
"benim nikime benzer nik" diye bir konu acmistim, gayet normaldi. O kisi silindi diye mi duyuru da silindi mesela yoksa baska birsey mi?


  • ermanen  (17.09.08 19:43:29) 
Duyuru kaldirilma sebeplerini biliyorum da bazen istisnalar ya da benim anlamadigim bir sebep oluyor, sadece amacim nedenini ogrenmek yoksa silinsin. Burda zaten kurallari ihlal etmeye calisan biri degilim, taniyorsunuzdur az cok:)


  • ermanen  (17.09.08 19:45:42) 
evet o soruya ben de cevap yazmıştım ama sanırım garbage cevap'tı. silindiğini görünce heralde benden sonra tartışmaya meğilli bir ortam oluştu diye düşündüm. ermanen belki sen soruyu kontrol edene kadar ermanan adlı kişi bikaç şey yazdı tartışmaya meğilli bi ortam yarattı falan. olur olur yani.


  • deckard  (17.09.08 20:08:56) 
Evet iste okuyamamistim hicbirseyi, meraklandim o yuzden :)

Yazilanlari okuma sansim var mi mesela?

Israrci gibi gozukmek istemiyorum ama merak etmez misiniz siz de:)
  • ermanen  (17.09.08 20:18:48 ~ 20:20:22) 
ayni nickte insanlar olabiliniyor denmis, gerisi geyik.


  • compumaster  (18.09.08 03:06:48) 
[]

Hayvan Akrabaligi

Birbirinden alakasiz hayvanlar nasil akraba olabiliyor? Tamam DNA benzerligine gore oluyor ama DNA benzerligi fiziksel benzerligi etkilemiyor mu? Bazen cok benzer hayvanlar da akraba oluyor mesela ama bir bakiyorsun alakasiz da oluyor. Bir de bununla ilgilenen bilim dali geneoloji (genealogy) mi?




 
seks yapıyorlar ehehehehe of.


  • ophelia  (17.09.08 08:04:29) 
geneloji diye bir bilim var mı bilmiyorum ama filogenetik diye bir bilm var. onlar bakıyorlar bu akrabalık müesseselerine yamulmuyorsam


  • tribal enfexion  (17.09.08 16:30:00) 
[]

Papagan Turlerini Konusturabilmek

Butun papagan turlerini konusturabilir miyiz? Hepsinin taklit yetenegi var mi?

edit: 350 tur varmis bu arada ama cogu turun arastirmasi yapilmistir belki


 
muhabbet kuşundan gri yani jako papağana kadar tüm kuş cinslerinin konuşma kabiliyeti var. ancak jakoların yüzlerce kelime ezberlemeye kadar yetileri var. amazonlar ki renkli olanlar da evet konuşabiliyor ama o kadar başarılı değiller. beyaz kakadular var. az kelime söyleyebiliyorlar ama çok net konuşuyorlar. bunun dışında dandirik pakistan ve sultan papağanları da, yani yeşil ve sarılar da konuşuyorlar ama 10 kelime filan. sizin eforunuzla çok paralel. sonuçta anneannemin muhabbet bayağı seminer filan veriyor. tabi anneannem kaynaklı olmasını yadsıyamayız :)


  • yedek ruh  (16.09.08 23:50:00) 
[]

Internet gecmisi ve girilen siteler

Internet gecmisini ozel programlarla silsek bile yine de daha once hangi sitelere girdigimiz tespit edilebilir mi? Edilirse nasil edilir?




 
edilir.


  • from brain to fingers  (16.09.08 03:55:28) 
edilir ee?

nasil edilir?:)
  • ermanen  (16.09.08 05:10:16) 
sanırım aynen dosya kurtarmada oduğu gibiedilir. bunlar da sonuöta dosya olarak tutuluyor. silince siliniyor ama iz bırakıyor. recovery programları da buluyordur haliyle.


  • kibritsuyu  (16.09.08 09:22:14) 
hard diskteki boş yerleri iyice temizleyen programlar var, silinmiş dosyaları geri döndürülemez hale getiriyor. belki bu şekilde izler tamamen silinebilir.


  • edge_nabby  (16.09.08 12:13:44) 
[]

En ölümcül / En tehlikeli spor

En olumcul spor hangisi? Boks, Jai Alai ve Golf arasinda kaldim.. Belki boga guresi ya da rodeo.. Ama hangisi daha olumcul, belki aklima gelmeyen de var...




 
nascar da olabilir.


  • blackworld  (16.09.08 01:01:02) 
base jumping olsa gerek.


  • henry gale  (16.09.08 01:36:32) 
golf ne sekilde bir olumculluk sergiliyor ?


  • no christ requiress  (16.09.08 02:50:20) 
  • egotm  (16.09.08 02:54:13) 
@egotm

egotm zaten arastirdim hatta "the deadliest sport" diye de arastirdim ama tek bi sonuca ulasilamiyor.. Sizin daha derin arastirmalarinizi ve fikirlerinizi merak ettim

@nochristrequiress

cevabini bulmak icin egotm'nin verdigi link'e bak

ya da ipucu vereyim: yildirim!
  • ermanen  (16.09.08 05:13:44 ~ 05:14:06) 
dağcılık olabilir


  • chavezding  (16.09.08 07:22:53) 
hakikaten golfü merak ettim nasıl ölünüyor golfle? kafaya top gelmesi, yandaki aceminin sopayı ense köküne geçirmesi, deliğe giderken uçurumdan yuvarlanma, golf arabası tarafından ezilme gibi riskleri dışında gayet sakin bir spor. onlar da pek denk gelmiyordur sanırım.


  • kibritsuyu  (16.09.08 09:28:14) 
Bence en ölümcül sporlar motor sporları. Her ne kadar extreme sporlar da tehlikeli sporlar arasında yer alsa da, bence motor sporları hayati riskin en üst düzeyde olduğu eylemler.


  • trawmatolog  (16.09.08 10:31:28) 
motocross, dağcılık, yamaç paraşütü ve istanbul trafiğinde manuel vitesli araba kullanmak derim ben. (debriyaja basıp vites değiştirmek de spordur bence, evet)


  • suursuz deve  (16.09.08 11:19:19) 
bilinen en tehlikeli spor mağara dalışı diye b iliyorum ben, düşününce çok da ölümcül galiba; lakin mağaraların su altında kalmış yerlerinde tüple fenerle dalıyorsunuz, üzerrinde hava bulunmayan karanlık bir deniz, üfff, adamı harcar...


  • gregory rasputin  (16.09.08 13:58:50) 
golfte yıldırım çarpması da olağan bir risk.


  • cedilla  (16.09.08 16:42:55) 
golfte yildirim carpma olasiligi daha fazla


  • ermanen  (16.09.08 18:04:56) 
[]

Eksiduyuru vs. Eksisozluk moderatoru

Eksiduyuru'ya eksisozluk moderatoru giriyor mu, soru sorup cevap veriyor mu hic? Ozellikle yeni yazar danisma burosuna, gozumden kacmis olabilir, hepsini okumadim...




 
evet cevap veriyorlar. yeni yazar danışma bürosunda da cevapları var, normal sorularda da var.


  • deckard  (15.09.08 23:19:32) 
ssg bile cevap vermis, simdi farkettim


  • ermanen  (15.09.08 23:27:45) 
danışma bürolarında kays el mecnun, kimi raikkonen, kaamos ve gerrain'in cevapları mevcut. ssg de microsoft ile, windows ile ilgili sorulara cevap verdi birkaç kere.


  • kibritsuyu  (16.09.08 09:31:19 ~ 09:32:11) 
[]

Eksiduyuru - Praetor

Eksiduyuru'da praetor var mi? Eksisozluk'teki kadar olmasa da, gerekli gibi gozukuyor ama gerek yok diyorsaniz da ne ala...




 
Yok, moderatörler praetor görevi görüyor yeri geldiğinde.


  • colg fusion  (15.09.08 22:21:53 ~ 23:32:13) 
preator isteyecek entry girenleri direk uçuruyoruz.


  • compumaster  (16.09.08 19:09:23) 
[]

Daha once hic gormedigin ama varolan seyi ruyada gormek

Daha once hic gormedigi ama varolan birseyi ruyada nasil gorur insan? Nasil mumkun olabiliyor? Neye alamet?




 
daha önce gördüğüne ve hatırlamadığına alamet.


  • s e ff a f  (15.09.08 20:22:11) 
bence de ya hayalgücünden ya da daha önce görmüş olup hatırlamamaktan kaynaklanabilir.


  • think martini  (15.09.08 20:26:40) 
daha önce görmediğinden emin olamazsın


  • dumur  (16.09.08 00:09:32) 
yani herhangi iki şeyi kendi beynin mutasyona uğratıp ondan yeni bir şeyde üretmiş olabilir.illa ki senin hatırlamadığın ama bilinçaltından fırlayan birşey olmasına gerek yok.Nasıl ki rüyadan görüp aşık olduğumuz kız aslında senin aradığın tüm özelliklerin bileşkesi ise gördüğün ayakkabı ya da klozette öyle olabilir.


  • edip  (16.09.08 01:10:08) 
[]

Metrodaki oturaklarin karsilikli olmasi

Metrolarda oturaklar (oturma duzeni) genelde neden karsilikli? Diger toplu tasima araclarinda ise genelde arka arkaya oluyor...




 
teorim: metroda koltuklar çok fazla ve hızlı bir şekilde sahip değiştirdiğinden(diğer toplu taşıma araçlarına kıyasla), ikili ikili arka arkaya almak zor bu sefer diplere oturanların inmesi binmesi zor. inme-binme işlemi en hızlı şekilde olacak şekilde dizayn edilmişler bence. her koltuktan, başkasının ayağa kalkıp yol vermesine gerek bırakmadan kalkıp inebiliyorsun, veya binince oturabiliyorsun yani.

teklileri ise arka arkaya yaparsan daha fazla alana ihtiyacın var. o yüzden yanyana.
  • kurukafa  (15.09.08 02:43:35 ~ 02:44:29) 
ayakta daha cok yolcu tasinabilsin diye de olabilir.


  • atmacaged  (15.09.08 08:37:32) 
aynı trenin hem önünde hem arkasında makinist kabini olması, metro gittiği yoldan geri gelirken U dönüşü yapmaması, sadece makinistin ön taraftan arka tarafa geçip treni ilk gidiş yönünün tersine doğru kullanması nedeniyledir. A'dan B'ye giden metroda herkes düz otursa, aynı tren B'den A'ya giderken herks ters ters gider. insan gözünde canlandırınca çok komik oluyor.

bir de yan yan koymak çok yaygın.
  • kibritsuyu  (15.09.08 09:13:25) 
metroların amacı yolcuyu kısa sürede gideceği yere ulaştırmaktır. kısa süreli bir araç olduklarından çok yolcu taşırlar. e onları da çiftli koltuklara oturtup, ayaktaki kişi sayısını az tutamayacağına göre, en pratiği bu şekilde olmuştur.


  • deckard  (15.09.08 09:23:06) 
[]

En cok sasirdiginiz

Gorup de en cok sasirdiginiz sey veya o seyin rengi ve diger ozellikleri neydi? Bunu somut olarak soruyorum... Bir de sizi en cok sasirtmis durum veya olay?

soyle birsey buldum mesela:
(bkz: yasanabilecek en dumur olaylar)

burda cok fazla yazilmis ve birden fazla yazanlar da var sanirim, daha cok somut seyle ilgileniyorum ve eksiduyuru'nun cevaplarini merak ettim...

edit: mesela gezip gordugunuz yerlerden de yazabilirsiniz, hatta yazin yahu...

 
vajina. ufaciktim, komsu teyze kizinin altini degistirirken gormustum. hala saniye saniye gozumun onunde. (gayet ciddi bir cevaptir)


  • turkish tekila  (14.09.08 22:17:21) 
ekşi sözlük v2.0

demin gördüm çok şaşırdım.
  • mortifera  (14.09.08 22:39:16) 
aksaray-havaalanı metrosunda bir kadının bir adama götü ile fort yapması.


  • insanimsi  (15.09.08 00:00:34) 
Arabayı alalı 1. sene flndı. Babamla Zekeriyaköy taraflarında denize giderdik.
Yine aynı gün denizden gelirken (ki babamın ilk arabası ve acemiliği hala geçmemişti neyse) baya bi hızlıydı araba 90 flndı otobanda ilerliyorduk, babam 4. vitesten 5. e takmaya çalışırken birden araç hakimiyetini kaybetmeye başlamıştı. Otobanın en sol şeridindeydik. Ve araç zigzag çizmeye başladı. Nasıl olduğunu anlamamıştım ama bariyerlere rama kala direksiyonu çeviriyordu babam. Sonra yolun tam ortasındasağa doğru araç kayarak durdu. Karşıya benim tarafıma bakarken Kocama şehirler arası otobüsü ve bir dolu aracın üstümüze doğru geldiğini gördüm. Heralde o an herşeyin artık bittiğini düşündüm. Babam vitesi 1 e takmaya çalışıyordu ama her seferinde araç geriye gidiyordu. Çünki Renoların vitesinin altındakini çekeceğin 1 e taktığın halde bazen tam tersi geriye gittiği olmuştu.(yani sen 1. vitese takıyorsun ama geri vitese takmış gibi oluyor araç ve geri gidiyorsun) O an gözlerimi kapattım. aradan yaklaşık 5 veya 10 saniye geçmişti... Yolun sağında bulduk babamla kendimi. Babam nasıl yolun sağına geçtiğini hatırlamıyor. Ben bişey yapmadım oğlum der ne zaman anlatsa. VE bende gözümü kapattığım için o an neler olduğunu göremedim ve hatırlamıyorum.

Yaşanmıştır ve gerçektir. Saygılar.
  • onyetele  (15.09.08 00:02:41) 
somut değil ki bunlar. ben çeşmeden akan suyun rengini gördüğümde çok şaşırmıştım.

(bkz: #14007407)
  • arwear  (15.09.08 00:20:37) 
valla, "en" sıfatına layık değildir ama "çok" şaşırtmıştır.

rott-kurt kırması "çıtır" kızım, 2-3 aylıkken, ben yokken evde gazete paralamıştı, eve gelince, eeh diye söylenerek kağıt sepetini aldım, içine doldurmaya başladım paralanmış gazeteleri. hayvan baktı, baktı, sonra ağzıyla o da toplayıp sepetin içine atmaya başladı ki, oldukça şaşırtmıştır.

bu, somut.

genel anlamda ise hep şaşırtan şey, memlekette torpilli adamdan bol birşey yokken, hem özelde, hem kamuda, işler nasıl oluyor da bir şekilde yürüyor, ona hep şaşırırım.
  • cedilla  (15.09.08 00:41:06 ~ 00:41:35) 
Ziraat Bankasi ambleminde Z ile Byi ayirt edmi$tim gecen sene, 5 dakike baka kaldığımı biliyorum (; Hep bildiğin buğday ba$ağı zannederdim, bravo adamlara.


  • kr4z33  (15.09.08 00:43:32) 
Arkadaslar gezip gordugunuz yerlerden cevap gelir diye dusunuyordum ama israrla cinsellik daha cazip geliyor heralde:)


  • ermanen  (15.09.08 02:01:08) 
1.şahsen görmedim ama google a kanatlı kedi yazıp görsellerde arat istersen baya şaşırmıştım
2.didimde yüzerken biraz açılmıştım sonra şöle denizin üstünde hafif hafif kıpraşan acayip bişi gördüm alla alla çocuk mu boğuluo acep die hızla yanına yüzdüm ve 5 metre falan yakınında 1 çift gözle karşılaştım.Allahım bir yaratık hem bu kadar çirkin hem bu kadar güzel olabilirdi o bir yolunu şaşırmış Caretta carettaydı !!!

  • chaud  (15.09.08 02:03:43) 
want2die merak etme kabul ediyorum cevabini:)


  • ermanen  (15.09.08 02:23:42) 
gökkuşağı...her gördüğümde şaşırtır.


  • ezeriko  (15.09.08 12:58:01) 
ayasofya... o kadar yüksek olabileceğini sanmıyorudum. mübarek mekana besmele yerine mınıski çekerek girdim.


  • dursunkaptan  (15.09.08 13:20:44) 
[]

eksisozluk / eksiduyuru prime time

eksisozluk ve eksiduyuru'nun "prime time"i ne zaman, yani en cok kisi hangi zamanda giriyor?




 
sozluk icin: istatistikler -> en cok giris yapilan saatler
su an icin 00:00 - 1:00 arasi onde gozukuyor.
eksi duyuru'yu bilmiyorum, compumaster'a sormak lazim herhalde :)
  • layouter  (14.09.08 19:40:02) 
ekşi duyuru için gece, 12-1 den sabah 3e kadar olan zaman
ekşi sözlük için 10 ile 1:30 arası

  • mortifera  (14.09.08 21:42:49) 
evet divit, o zaman ne zaman peki?


  • ermanen  (14.09.08 23:26:51) 
genelde gece kuşları. 22:00-04:00


  • insanimsi  (15.09.08 00:39:54) 
[]

Dogustan Sahip Oldugumuz Seyler

Dogustan sahip oldugumuz seyler neler? Vucuttaki organlari ve bilesenleri sormuyorum tabi.. Manevi seyleri, durumlari ve yapabildigimiz seyleri.. Bosaltim, solunum gibi sistemler de tamam.. Goz kirpma refleksi var aklima gelen.. Dogusta bellegimiz ne kadar mesela boyle seyleri de merak ediyorum.. Hadi dogalim yeniden..

edit: 5 duyumuz da var tabi, bunlarin seviyesi ne durumda mesela dogusta, en iyi duyumuz hangisi falan.. Ayrintili durumlar geliyor aklima ama kafamda sekillendirip hepsini yazamiyorum..


 
  • insanimsi  (14.09.08 08:16:57) 
anne-babadan gelen bazı huylar.


  • baldur2  (14.09.08 09:56:55) 
masturbasyon yapma ihtiyacı özellikle okul öncesi çocuklarda bu bizim zamanımızda taburelere sürtünerek yapılırdı .ne zevkliydi heytt breh


  • raskolnikovvari  (14.09.08 13:12:26 ~ 13:13:07) 
yeni bir araştırmanın sonucuna göre "yürüme" de refleksmiş, doğuştan getirdiğimiz.
yeni doğmuş bebekleri yürüyebilecek gibi yere tuttuğunuz zaman yürümeye çalışıyorlar, yani ayaklar yerden kalkıp kalkıp iniyor. sadece bedenlerini taşıyacak güçleri veya gelişmiş koordinasyonları olmadığı için yürüme "işlemi" oluşamıyor. ama refleks var.

  • delimine  (14.09.08 13:40:21) 
gülmek de doğuştan geliyormuş, sonradan öğrenilen bir şey değilmiş. hatta bir araştırmacı kendi yeni doğmuş bebeği üzerinde denemiş. bir süre bebeğin etrafında kimse gülmemiş, güldürmemiş. sonrasında bebek gülmüş (bravo).


  • girl in a coma  (14.09.08 14:34:19 ~ 15:02:34) 
zaman ve mekan algısı. gerisinden çok emin değilim :)


  • uzunbinik  (14.09.08 14:55:39 ~ 15:49:56) 
(bkz: pelvic thrust) yani cinsi münasebet için erkeklerin yaptığı şu belden "ileri geri" hareketi, insanlarda ve kimi hayvanlarda doğuştan ön tanımlı. Ufak yaşta bir tedavi için bri miktar hormon alması gereken bir "bebek" bile, aldığı hormonun etkisi ile bu hareketi yapmaya başlayabiliyor. veya henüz çiftleşme nedir görmemiş köpeğiniz de bu hareketi yapabilir.


  • kurukafa  (14.09.08 16:19:48 ~ 16:21:42) 
aglamak


  • turkish tekila  (14.09.08 18:31:45) 
[]

Sevgi Felsefesi ve...

Klasik gelebilir sorular ama derin cevaplar ariyorum sanirim..Bir kisiyi sevdiginizi ona nasil gosterirsiniz? seni seviyorum demek degil tabi, herhangi bir ani sormuyorum, her zaman olan, olusmus veya olusacak dogal durumu soruyorum.. Bir de bir kisinin sizi sevmesini nasil saglarsiniz, bu da zorla olacak bisey degil biliyorum, yine bu durumun dogal olarak meydana gelmesini saglayan faktorleri soruyorum..Kaliplasmis cevaplar degil de isin felsefesi, kimyasi nedir sizce..

Bir de bonus soru olarak sorayim, dunyadaki her milletin kabullenecegi ya da dogal olarak benimsedigi genel yaklasimlari da yukarda sordugum sorular dahilinde soruyorum


 
www.vimeo.com

şunu izleyin fakat somut düşünmiyin lütfen. kırmızı kutuy sevgi gibi düşünerek izleyin. işte böyle gösterilir bence.

sevgi eşittir emektir. emekten kastım da "karşındaki insanı mutlu etmek adına verilen emek".
  • bodom  (14.09.08 00:46:47) 
mutlu son yok ama:)


  • ermanen  (14.09.08 02:39:10) 
[]

En Kullanisli MSN

Normal MSN sirketten girilmiyor, buraya kadari tanidik gelmistir cunku daha once soruldu biliyorum ama diger yontemlerden en kullanislisi hangisi? Simdi ebuddy gibi duruyor ama kisi ekleme seysi sinir etti mesela, ebuddy'den daha iyi var mi?




 
meebo.com


  • passion rules the game  (12.09.08 22:17:30) 
meebo da cok kucuk gosteriyor herseyi, onu da denemistim


  • ermanen  (12.09.08 22:19:31) 
e arkadaşım aç meebo'yu Ctrl ve + tuşlarına bas bir iki kez. al sana büyük büyük yazılar. firefox için sölüyorum tabi.


  • bodom  (12.09.08 23:51:10) 
webmessenger.msn.com lisanslı


  • enter saltman  (13.09.08 00:42:19) 
yazilar degil sadece, avatar kismi, pencereler falan hersey kucuk


  • ermanen  (13.09.08 00:48:52) 
ctrl+ sadece yazıyı büyütmez, bütün görüntüyü büyütür. en azından opera'da öyle yapıyor.


  • sallayancay  (13.09.08 01:00:13) 
www.ebuddy.com

www.iloveim.com
  • arche  (13.09.08 01:37:45) 
o zaman da cozunurluk gidiyor, yazilar kayboluyor

herseye cevap yetistiriyorum ben de:)


@arche yazdiklarimi hic okumadin heralde
  • ermanen  (13.09.08 02:13:57 ~ 02:14:43) 
@sallayancay
firefox 2'de sadece yazılar büyüyordu. firefox 3'le birlikte her şeyi büyütebiliyoruz artık. sadece yazı büyütme olayı da var.

webmessenger.msn.com kullanmıştım ben de official olduğu için. opera'daki görüntüsünü daha çok beğenebilirsin.
  • edge_nabby  (13.09.08 06:22:49) 
[]

Anket Lan Bu !!!! ve Yonlendirme Mantigi

Bazi anket tarzi basliklar, anket lan bu basligina yonlendiriliyor, ama daha cok anket gibi duran veya daha sacma basliklara bakiyorum yuzlerce cevap var. Neyse sorum hem bunu hem de baska yonlendirmeleri kapsiyor. Sozlukte yonlendirme bu kadar esnek mi, yonlendirmenin belli ilkeleri var mi?




 
kanımca anket lan bu lar 2. veya 3. entry falandı. ayarı alanlar sildiler.
birde anket başlıklara yazdığın komik entrylerin en beğenilenlere girmesi kolay oluyor kanımca. insanlar artık ne gelirse akıllarına yazıyorlar. misal porno dizi başlığı gibi

  • gholeman  (12.09.08 21:19:15) 
bildiğim bir kural yok, istediğiniz gibi yönlendirme yapmanız mümkün(ilk olmanız şartı ile). Misal "abuzittin kesekağıdı" yazdınız bomboş, altına "ahmet lan bu" diye bakınız verince yönlendirilmiş olur. Birileri çıkıp sizin bakınızın altına bir şeyler yazana kadar da öyle kalır. Ha bunu yaparken verdiğim örnekteki gibi saçmalamak pek mantıklı değil elbet.
Ben çoğunlukla filmler için yapardım; misal l4yer cak3'i layer cake'e yönlendirmek gibi...

  • late viper  (12.09.08 21:54:01 ~ 22:15:56) 
[]

Yeni Yazar Danisma Burosu Devrilme Algoritmasi

Yeni Yazar Danisma Burosu ne zaman, nasil devriliyor? Belli bir cevap sayisi limiti mi var sorularda?




 
İlgilenen kişi "öeh amma çok oldu" dedikten sonra devriliyordur. Bu da 100 cevap civarı oluyor genelde.


  • colg fusion  (12.09.08 06:42:45) 
[]

Usumek ya da usumemek (iste butun mesele bu degil)

Daha karlar baslamadan usumeye basladim ben bu gavur sehrinde.. Ben 3 kat giyinmisim, elin adami tisort, sortla geziyor.. Hic usume belirtisi de yok sanki.. Nasil alisiyor bunlar, boyle bir iklimde yasadiklari icin genlerine mi islemis, modifikasyon falan mi yoksa.. Vucuda bunu nasil alistiririz, uzun sure yasayarak mi orda? Peki vucudumuz soguga alisik olmak icin nasil bi degisiklik gecirir mesela?




 
metabolizmayla ilgili. beslenme, genetik vs. psikolojik bile olabilir gurbet fln =)


  • point me at the sky  (10.09.08 01:15:08) 
seattle'a gelen herkes usur mesela, bende usumustum, 2 kis sonra alistim gayet, zamanla alisiliniyor.


  • compumaster  (10.09.08 07:55:31) 
ankara'ya ilk gittiğim sene kasım ayında 3 (üç) kazak üstüste giyip üstüne bir de mont çekip, bere, eldiven, atkı üçlüsüne abanıp, ayaklarıma da 3-4 çorap giyiyordum. İkinci senenin sonunda, şubat ayında bile ayağımda spor ayakkabılarımla, üzerimde sweat shirt'ümle gezer olmuştum.

zaman yani.
  • uzunbinik  (10.09.08 10:08:14) 
siz de abartmışınız yani iyice


  • 386 dx  (10.09.08 12:19:10) 
@uzunbinik

hocam ben daha beterim :D genetik bizimki sanırım, babam, dayım ve ben karda bile şortla gezip üşümeyen tipleriz. postumuz da yok yani espri yapacak arkadaşları uyarayım. çok kıllı insanlar da değiliz. sıcağa hiç gelemiyoruz işte kötü tarafı o. yazın ben evden dışarı çıkmam mesela. kış güzeldir.

@ermanen
uzunbinik'in dediği gibi, zamanla alışırsınız, uyum sağlayacaksınızdır oraya, merak etmeyin. baktınız olmayacak, doktora ve diyetisyene falan gidin, beslenme alışkanlığınızı düzene sokun, kontrollerinizi yaptırın, kansızlık vs. gibi sorunlarınız olabilir.
  • suursuz deve  (10.09.08 13:40:24) 
@386dx

siz onu atkımın üzerinde nefesimi buz parçacıklarına dönüştüren soğuğa söyleyin. asıl o abartmıştı o sene :)

@suursuz deve

sıcak daha büyük sorun hakikaten, kışın giyin giyinebildiğin kadar da yazın bi yere kadar soyunulabiliyor.
  • uzunbinik  (11.09.08 11:26:55) 
[]

Dunyanin en buyuk saati

Cevahir alisveris merkezinin tavanindaki saat dunyanin en buyuk saati olabilir mi? Kaynaklarda dunyanin en buyuk saati baska yaziyor biliyorum, kaynaklara gecmemis olabilme ihtimali var mi? Boyutlarini bilmiyorum tam olarak yaniliyor olabilirim tabi...




 
ben de dünyanın en büyük saati diye duymuştum.


  • szqnn  (08.09.08 05:03:17) 
şöyle bir şey var belki alakalıdır:
en.wikipedia.org

  • late viper  (08.09.08 08:25:22) 
dünyanın en büyük saat heykeli olabilir. çalışırken görmek kısmet olmadı.


  • gerrain  (08.09.08 10:26:34) 
olamaz


  • chrome  (08.09.08 11:49:17) 
@gerrain
"çalışırken" derken? Ben iki kere gördüm(en az 1 yıl ara ile), ikisinde de zaman doğru idi...

@chrome
"olamaz" da neye göre? Bu şekilde bir yanıt değeri yok bence, bir bildiğiniz varsa bizimle paylaşın...
  • late viper  (08.09.08 17:21:12 ~ 17:23:49) 
evet dünyanın en büyük saati diye yaptılar, iki gün sonra bozuldu. çalışmıyor şu an sanırım.


  • deckard  (08.09.08 18:29:36) 
[]

Domuz etinin (mamulunun) yasak olmasi

Domuz etinin Islam dininde yasak olmasi, sagliksiz oldugu icin mi sadece? Sagliksiz ise domuz yiyen ulkeler bunu bilmiyor mu, onlar neden yiyor? Bilimsel arastirmasina gore bilinmiyor mu mesela?




 
evet want2die o yonden dusunursek bir suru zararli sey var ama ben ozellikle bunu soruyorum


  • ermanen  (08.09.08 04:10:02) 
heh bazıları da "dişisini kıskanmayan tek hayvan" olduğu için diyor. mantıklı gelmiyo. tabi pislik yeme huyu vs de var, pis hayvanmış domuz.

sigara mekruh diye biliorum bi de.
  • infernal majesty  (08.09.08 04:10:13) 
sağlıklı sağlıksız kısmını bilmem ama, bir yasak sadece allah'ın emirlerine ne kadar iman edildiğinin görülmesi için de konulmuş olabilir (tam ifade edemedim kendimi). mesela hz. adem'in cennetten kovulmasına sebep olan elma hz. adem'e yasaktı ama bize elma haram değil şu anda.

bir not: bu yasağı açıklamak isteyen bazı kişilerin "domuz dişisini kıskanmaz" veya "domuz pislik yer" gibi sebeplerden dolayı domuz etinin günah olduğunu ileri sürmesi, onların da bu yasağı insan mantığına uygun bir çerçeveye oturtmak istemesindendir (bu argümanların doğruluğundan bağımsız olarak). halbuki bu yasakta sözkonusu olan, elma örneğinde olduğu gibi insanın nefsinin sınanmasıdır muhtemelen.

diğer bir not: bu meselenin "bug" olup olmadığı bakılan açıya göre değişir takdir edersiniz ki. bir müslüman buna "allah'ın hikmetinden sual olunmaz" veya "belki bugün bilmiyoruz ama ileride başka bir zararı ortaya çıkabilir" gibisinden cevaplar verebilirken müslüman olmayan bir kişi bunu sebepsiz görerek saçma bulabilir. yine aynı şekilde "dinde mantık aranmaması" da cevaplanabilir ("her şeyin bir sebebi vardır").
  • 704  (08.09.08 04:10:52 ~ 06:31:56) 
Din de mantık aranmaz sözü tam buraya göre bence. 704 ün söylediği tam olarak acıklıyor bence olayı tabi bizim gibi mazeret arayanlar icin pis bir hayvanın secilmiş olma olasılığıda yüksek.

(bkz: islam dinindeki buglar)
  • rurouni  (08.09.08 05:38:27) 
Konuyu sadece sağlık yönüyle ele almamak gerek. Misal Çin'de domuz, kedi, köpek, börtü, böcek ne varsa yiyorlar, e hadi buyrun bakalım adamlar tavşan gibi çoğalmakta, sağlıklar yerinde maşallah.

Bir de bu yalnız İslam'a ait bir yasak da değil; (bkz: kosher).
Bu konuda yetkili bir ağız olmamakla birlikte yamulmuyorsam; "şunlar şunlar(domuz eti, vs) haram"dan ziyade "şunlar şunlar helaldir" şeklinde tarif edilmekte ve o tarifin dışındaki hayvanat haram kabul edilmekte ki domuz da bunlardan biri, kedi de köpek de...

(bkz: yamuluyorsam düzeltin)
  • late viper  (08.09.08 06:33:19 ~ 06:37:16) 
"Allah, size ancak leş, kan, domuz eti ve Allah’tan başkası adına kesileni haram kıldı." (Bakara Suresi)

bu ayete yakın başka ayetler de var, ve yeni haram yiyecekler katmıyorlar. zaten helaller sayılıp kalanlar haramdır dense helal listesi bitmezdi.

kedi-köpek konusu da yöresel alışkanlıklara bağlı gibi duruyor bu ayet ışığında.
  • 704  (08.09.08 07:07:49) 
@704
Ben bir çift toynak kriteri duymuştum("çift toynak kriteri" komik oldu ya neyse), domuzun özellikle belirtilmesindeki neden bu toynak kriterine uyması olabilir mi?

  • late viper  (08.09.08 08:12:35 ~ 08:14:26) 
De ki: “Bana vahyolunan Kur’an’da bir kimsenin yiyecekleri arasında leş, akıtılmış kan, domuz eti -ki o şüphesiz necistir- ya da Allah’tan başkası adına kesilmiş bir (murdar) hayvandan başka, haram kılınmış bir şey bulamıyorum. Fakat istismar etmeksizin ve zaruret ölçüsünü aşmaksızın kim bunlardan yeme zorunda kalırsa yiyebilir.” Şüphesiz Rabbin çok bağışlayandır, çok merhametlidir. (En'am Suresi, 145. ayet)

Allah, peygamberinden böyle söylemesini istiyor. Dolayısıyla İslam'a göre bunlardan başka haram yiyecek yoktur denilebilir (biraz iddialı oldu sanki ama hadi bakalım).

Toynak kriterini ise ilk kez duyuyorum. Ancak toynaklı hayvanlardan sadece domuz belirtilmiş. Buradan bir genelleme çıkarmak (bütün çift toynaklı hayvanlar haramdır gibi) pek mümkün durmuyor. ama bu uygulamanın temelinde ne var onu bilmiyorum. belki bir hadis olabilir veya islam alimlerinin ittifak ettikleri bir karar vardır (içtihat mı deniyordu?).


(aklıma takıldı da ekleyeyim dedim: Kuran'da içki, yiyecek grubunda değil, fal, kumar gibi diğer günahlarla birlikte anılıyor.)
  • 704  (08.09.08 08:23:22 ~ 08:26:11) 
@704
Hocam genellemeyi yanlış anladınız; yenilebilen memeli hayvanın çift toynaklı olması gerek. Bakarsanız müslümanların yedikleri memeliler çift toynaklıdır. Ancak domuz, hem memeli, hem çift toynaklı. Yani kritere uygun(gibi), "domuzun özellikle belirtilmesindeki neden bu toynak kriterine uyması olabilir mi?" derken bunu kastetmiştim. Yani kritere uygun göründüğüne bakmayın, yemeyin der gibi...

Bir diğer kriter de "geviş getirmek" olmalı diye biliyorum, da nerden biliyorum? İşte onu bilmiyorum...
  • late viper  (08.09.08 08:32:11 ~ 08:43:40) 
tersten anlamışım kusura bakmayın.

bu çift toynak mevzusu kuran'da mı geçiyor? eğer öyleyse elbette dediğiniz gibi bir istisna sözkonusu olabilir. ama kuran'da geçmiyorsa zaten böyle çıkarımlara falan gerek yok gibi geliyor. ayetler gayet net zira.

belki bu çift toynak meselesi insanları kedi-köpek yemekten alıkoymak için ortaya atılmıştır (bunu şimdi uydurdum). muhakkak bu konular üzerine islam alimleri cilt cilt kitaplar yazmışlardır ama oturup araştırmak lazım.
  • 704  (08.09.08 08:45:21) 
şurada uzunca açıklanmış, kaynak diyanet.gov.tr imiş:

www.helal-gidalar.com

Ama uykusuzum, hepsini okuyamadım. Merak edenler bakar, ben de kalkınca bakarım artık...
  • late viper  (08.09.08 08:58:28 ~ 08:59:49) 
late viper ın verdiği linkte, tepedeki sosisler domuz sosisine benziyo :)


  • n v13c  (08.09.08 14:41:05) 
[]

Insan gozu icin en iyi (optimum) parlaklik

Insan gozu icin en iyi (optimum) parlaklik nedir, ortamda nasil olusturabiliriz? Disardan gelen gunes isigi, lambanin isigi ve tabi ayri konu olarak bilgisayar parlakligini nasil en iyi ayarlariz? Biraz deneme yanilma gibi duruyor ama bilimsel bir arastirma var mi mesela parlaklik konusunda?

(not: Soruda eksik kalan yerler olabilir mazur gorunuz, soruyu gelistirebilirsiniz boylece)


 
Monitörtün parlaklığı dediğinde Lcd ile Crt farklılığını unutmamalı.


  • inugard  (06.09.08 08:29:52) 
[]

Cok susamak ve diyabet

Cok susamak neden olabilir? Arastirdigim kadariyla diyabet (diabetes mellitus) olabilirmis, baska neler sebep olabilir?

Not: Tabi bunu cok yorulduktan sonraki cok susamak olarak sormuyorum, normal bir gun icerisinde


Ek soru: Doktora gitmeden diyabet oldugumuzu anlayabilir miyiz?

 
gece 4-5 kere tuvalete kalkıp su içmiyorsan sorun yok kardeşim...

(tabii ki diyabetle ilgili sorun yok diyorum başka bi kıllı yünlü mevzuu olabilir tabi)
  • hela gozlum  (05.09.08 00:00:46 ~ 00:02:07) 
Sorun diabetes insipidus da olabilir. Bu da bir tür diyabet, karakteristik özelliği çok su içme ve sık idrara çıkma. Doktora gitmeden anlayamazsınız.

Hipertiroidi de aklıma geldi. Bunda da terleme, sinirlilik, çok yeme gibi başka semptomlar da var.
  • there is nothing left for me  (05.09.08 00:07:15 ~ 00:08:41) 
terleme yok, gece tuvalete cikma ve su icmeye kalkma yok, sinirlilik de yok:) yeme istegi var, cok olsa yerim yani:)


  • ermanen  (05.09.08 00:17:21) 
Kesin bir şey söylemek için detaylı anamnez lazım :) Mesela yaşın 60 olsa, immobil olsan "acaba pulmoner emboli mi, buna bağlı ağız kuruluğu var ve bu yüzden mi susuzluk çekiyor?" diye düşünürdüm. Yani buradan bir yanıt alman çok zor.

O yüzden özellikle bu çok susamak son zamanlarda başına geldiyse doktora git.
  • there is nothing left for me  (05.09.08 00:32:23) 
Doktora gitmeden diyabet anlaşılmaz.(kesin olarak )
Ancak çok susamanın yanında sık idrara çıkma, cinsel organ ve çevresinde şiddetli kaşıntı, ağız kuruluğu, çabuk yorulma, çok uyuma gibi belirtiler var ise bunlar diyabet i işaret eder.

  • betty puf puf  (05.09.08 09:45:13) 
[]

Yurtdisinda Calisirken Master Yapma

Yurtdisinda full time calisirken ayni zamanda master yapilabiliyor mu? Yapaniniz oldu mu hic, zor oluyor mu? Nasil oluyor maddi ve manevi acidan...




 
yurtdisi derken hangi ülkeleri düsünüyorsun ona göre cevap verelim. almanya´da mesela hem calisir hem master yaparsin tabii isini derslerine göre ayarlama sartiyla...ikinci ögretim diye birsey yok ama fernstudium var evden calisiyorsun istedigin zaman sinavlara giriyorsun ama bu okullarda master yapilir mi bilmem (bir de bu okullar normal üni diplomasi icin bile ayda 250 euro harc istiyorlar)


  • pembeli kiz  (03.09.08 09:47:06) 
Ulkeye, ise, okula ve kisiye gore degisir. Yapan var ama.


  • wpi  (03.09.08 12:36:04) 
almanyada mastır ile birlikte full time çalışmak yasak. öğrenci oldugu için statü haftada 20 saatten fazla çalışmaya izin verilmiyor.
ülkeden ülkeye farklılık gösteriyor

  • blackidom  (03.09.08 13:22:16) 
full time calisiyorum ve part time bir master programina kayit oldum. ornek vermem gerekirse, dersler hafta ici 2 gun aksam 6:30-9:30 arasi ve cumartesileri sabahtan aksama kadar. tahmin edilecegi uzere hafta ici sabahtan aksama da isteyim.

evliyim, cocuksuzum ama ps3'um var, e biraz zorlanacagim dogal olaraktan. diger adaylara basarilar.

maddi acidan ornek, masteri tamamlamak icin burada 11 ders + tez + yillik sabit ucret tarzi birsey var. toplam 6000 euro'ya falan geliyor part time icin. ancaak, full time'larda non eu odenecegi icin yillik 12000 euro eder ki zaten part time egitim icin ogrenci vizesi zor alinir ya da alinamaz tahminimce.

vizeniz ogrenci vizesiyse tam gun calisamazsiniz, 20 saate kadar izni var. ama calisma vizesi vs vvarsa 100 saat calisip 3 saat okuyabilirsiniz.

soyle ozetleyeyim, calisma vizen varsa part time egitim gorup eu ucretinden yararlanabilirsi. sirket burs veriyorsa (ki buyuk bir sirketse scholarship programlari falan vardir, takip etmek gerekir.) egitim bedavaya gelir.

bir de soyle birsey var, 3 yil bir eu ulkesinde yasadiysan, eu ucretlerinden faydalanabiliyorsun ki o da 1000 euro falan ediyor. (12000 euro nere 1000 nere)

not : bilgiler irlanda icin gecerlidir.
  • fdegir  (03.09.08 14:26:59 ~ 14:31:56) 
Kanada icin soruyorum


  • ermanen  (03.09.08 17:09:51) 
Biraz geç gördüm soruyu, o yüzden ancak cevaplayabiliyorum.
Kanada için:
Evet master yaparken çalışabilirsiniz ama full time international student olduğunuz sürece full time çalışamazsınız.
(git: www.cic.gc.ca) adresindeki working on / off campus work permit seçenekleri ile kampus içi ya da dışı part time çalışma hakkınız var.
Ayrıca post graduation kapsamında work permit alırsanız mezuniyet sonrası, normal master süreniz kadar kadar full time çalışma hakkınız var.
  • sitare durmus  (08.12.08 00:17:38) 
[]

Uzayli var mi?

Evet biliyorum klasik soru ama gercekten adam gibi cevap verebilecek varsa soruyorum, bir suru yerde bir suru sey yaziyor ama size gore nereye bakmak daha dogru olur, sozlukte de yaziyor biliyorum ama gercekten ilgilenen var mi aranizda, gercekten ugrasmis bir kisi, kaniti olan var mi bilebilir miyiz bunu mesela? Dalga gecilmeye de cok musait bir konu, lutfen civitmayalim:)

edit: bize benzer uzayli anlaminda soruyorum...

israrli not: ciddi cevaplar ve arastirmalar lutfen

 
geceleri gökyüzüne baktiğimda garip nesneler görüyorum uçak olmadiğina eminim. uzaylimi?... eğer uçak ise uzaysizmi? hepimiz uzayli değilmiyiz zaten?


  • 05  (02.09.08 00:07:41 ~ 00:09:57) 
daha ilk cevaplardan basladiniz pes yani:)


  • ermanen  (02.09.08 00:09:52 ~ 00:10:21) 
uzaylı geniş bir kavram sonuçta. uzaylı var mı sorusu uzayda dünyadakinden başka hayat var mı sorusu da olabilir.
bazı fikirler var mesela:
teorik olarak evrenin büyüklüğü ve gezegenlerin uygun koşulda bulunma ihtimallerine göre evrende birkaç hayat olması mümkün gezegen olmalı imiş.
ayrıca basında yer alan ufo haberlerinin yarısından fazlasının hükümet kaynaklı(amerika denir hep) sahte olduğu bariz haberlerden oluştuğu söyleniyor. ben elinde ufo olan biri olsam, ve bunu gizli tutmam gerekyorsa, kesinlikle böyle birşey yapardım. uçmuyor ip var orda diyen insanlar, gerçek bile olsa diğer görüntülere inanmıcaklardır.

benim şahsi fikrimce, dünyaya gelen giden yok. ancak bir yerde canlılar var. tek hücreli bile olsa.

edit: ben başlarken buralar dudluktu.
  • gholeman  (02.09.08 00:13:23 ~ 00:14:18) 
Aslinda hayat var mi diye sormadim o daha genis bir konu, bize benzer uzayli var mi anlaminda soruyorum ki kendimde arastirmis bulunuyorum, daha cok arastirmis biri var mi diye merak ediyorum, daha cok bilgisi vardir diye bu konuda...


  • ermanen  (02.09.08 00:17:42) 
bunun için daniken'den tanrıların arabalarını değil de carl sagan'dan cosmos'u okuyun derim ben. mars'taki olası yaşam üzerine yapılan çalışmalar ve üretilen teoriler niye başka yıldızların sistemlerinde olmasın? uzaylı dediğimiz şey spielberg'in tasarladığı iri gözlü rugby topu kafalı canlılar mı? karasal gezegenlerin kayalarının içinde yaşayan mikro-organizmalar bile uzaylıdır. samanyolumuzda kaç milyon yıldız var, onu geçtim en yakın galaksi 2 milyon ışık yılı uzaklıkta, orada kaç milyon yıldız var, o yıldızların hemen her birinde gezegen sistemleri var. niye bir tanesinde Dünya'da yaşam için sağlanılan koşullar mevcut olmasın? ki şurada iki galaksiden bahsettim. daha kaç tane galaksi ve hatta galaksi kümeleri var.


  • deckard  (02.09.08 00:23:54) 
dünya gezegeninin olu$umu(big bang) denilen olay uzay bo$luğunda ce$itli yildizlarda onlarca kez oluyor belki milyonlarca kere olmu$tur ama birtanesi cikipta bizimki gibi bir güne$ sistemi olu$turamadimi(zilyonda bir ihtimal olmadimi)?

belkide olmu$tur ancak bizlerin sahip olduğu kusursuz gezegen yapisina eri$emeden parcalanip yörüngelerinden cikmi$tir, ancak bu arada canli organizmalar olu$mu$tur, tabiki tek hücreli ve ex bir vaziyette(örn. mars yüzeyinde bulunan ölü-donmu$ bakteriler). vardir elbet ama eminimki birilerinin(tanri gibi) tutup g.tlerine tekmeyi basmadan bizlerinki gibi bir yapiyi olu$turmalarinin imkansiz olduğunu dü$ünüyorum.
-ancak yerin 7 kat(yer derken gökkube) olduğunu dü$ünürsek ve her katta ce$itli organizmalar ya$adiği varsayilirsa evren üzerinde de belki vardir, belkide yoktur bazisi türktür hatta. ama böyle bir durum var ise saklanabilicek bir olay değildir, çünkü dünya di$i varliklar gezegenler arasi yolculuk yapabilme gibi bir teknolojiye sahip olduklarini ve dünya gezegenini ziyaret ettiklerini varsayarsak tutupta bizlerin ürettiği paranoyalar gibi gidip sadece amerikan ulusal havacilik dairesi ile irtibat kuracaklarini zannetmiyorum gelselerdi bizim masum köylümüzede emeklimize ve i$cimizede bir selam verirlerdi, haliyle; bizler çıkıp marsa gidince gizli gizli dola$miyoruz onlarda gelip gizli gizli dola$mazlar herhalde olsalardi tabii. bu durumu böyle du$unursek dunya di$i varliklarin ya cok ilkel olduklarini(gezegenlerinde di$ari cikamayacak kadar) ya da dediğim gibi tek hücreli bakteriler(vs) $eklinde olduğunu dü$ünebiliriz.
  • 05  (02.09.08 00:32:47 ~ 00:34:41) 
@05, ilk cümleden faul. Dünya gezegeninin* oluşumu big bang ile başlamadı ki. big bang teorisi evrenin oluşumunu açıklamaya çalışır. Dünya ise nebula'dan kopan parça ile oluşmuştur.


  • deckard  (02.09.08 00:35:00) 
Geyik yapmayin demissiniz ama dayanamiyorum: Mustafa Topaloglu bir televole roportajinda "uzayliyim cunku dunya uzayda" demisti.

:)

(kaciyorum aynen)
  • vita vinum est  (02.09.08 00:39:20) 
@sofistike maymun

tabiki senin dediğin en geçerlisi nebuladan kopan parçaçıklar ve ilk olu$an gezegen güne$. konumuz o değil tabiki, ben yildizlarin yüzeyinde olu$an patlamalardan bahsediyorum.
  • 05  (02.09.08 00:50:15) 
@05, karıştırdın her şeyi :) gezegenler Güneş gibi kendi enerjilerini üretemez. bir yıldızın etrafında dönerler anca. Yalnız Güneş gezegen değil yıldızdır. hepsi için kullanacak tek bir terim arıyorsan en ideali gök cismidir. yıldızların yüzeyinde oluşan patlamalar ile canlı oluşumu arasında bir bağ yok. yaşam için en geçerli teori yaşamın kuyruklu yıldızlardan geldiğidir. bu da "diğer uzak galaksilerdeki herhangi bir gezegende niye yaşam olmasın ki?" sorusunu güçlendiriyor.


  • deckard  (02.09.08 01:00:23) 
güneş gezegen değil.


  • insanimsi  (02.09.08 01:01:19) 
@wikipedia'nin yalancisiyim :)


  • 05  (02.09.08 01:03:25) 
www.sabah.com.tr

gerçi vidyo var filan demiş ama sitede vidyo filan yok.
  • uz  (02.09.08 01:04:09 ~ 01:05:51) 
woody allen cevaplasin bunu.

"bizden daha ileride bir medeniyet olduguna inaniyorum uzayda. ama sadece 15 dakika ilerdeler. böylece randevularina da geç kalmıyorlar." (aklimda kalani yazdim. yanlis olabilir biraz.)

bu soruya verilmis en güzel cevaptir bence.
  • hakkibulut  (02.09.08 01:53:51) 
medyada yer alan ufo haberleri/ufo gerçeği tarzı, blur resimlerden oluşan kanıtları ciddiye almıyorum şahsen. ama bu konudaki yarıgım: niye olmasın? hakkında bilgi sahibi olmadığımız ortamlardaki yaşam koşullarını bilemeyiz. bizim öngörülerimize, gerekli olduğunu düşündüğümüz ısı koşulları falan şart olmayabilir. çok soğuk ya da sıcak gezegenlerde de yaşam olabilir. orda akıllı yaşam formları varsa onlar da 25 dereceye "ohaa o ısıda canlı mı yaşar" diyordur mesela. ufo, dünyamıza gelmeleri konusunda temel sorun ışık yılı mesafeden gelip gitmelerinin imkansızlığı. bence de mümkün görünmüyor ama adamlardaki teknolojiyi bilemeyiz. 500 yıl öncenin ibişlerine de bugünkü teknolojiyi anlatsaydınız muhahaha diye dalga geçerlerdi imkansızlığıyla. bizim ancak bilimkurgu eserlere malzeme ettiğimiz zamanda yolculuk, kara deliklerin birinden girip öbüründen çıkmak gibi mevzuları aşmış olabilir adamlar. diğer yandan nohutu düdüklüde pişirmeyi akıl edemiyor olabilirler. herşey mümkün.


  • geldiler  (02.09.08 01:55:06) 
bikaç ay önce meksikada yoğun ufo trafiği gözlemlendi
görenler birebir meksika hava kuvvetlerinin savaş pilotlarıydı sonrasına da televizyona çıkıp uzun uzun durumu anlatıp bilinçli haraket eden hızlanıp yavaşlayan bir çeşit uçan cisimlerle yarış yaplp uçtuklarını söylediler(kişiler birebir savaş pilotu olduğu için inanılırlığı tavan yapıyor)
hemen ardından amerikada teksas da 1000lerce kişi tarafından görülen bir cisim oldu amerikada hakkında programlar yapıldı..
iki olayıda google da bulabilirsin..
bu karşılaşmalar giderek artan bir ivme ile gerçekleşiyor ve daha da artması bekkleniyormuş
bir de dünya hükümetlerinin ufo gerçeğini açıklamak için 2012 gibi bir tarihi seçtiklerinden bahsediyordu haktan akdoğan ne kadar doğru bilemiycem
  • demlikposet  (02.09.08 02:14:05) 
biyofizik görmüş bir fizikçi olarak bu kadar büyük bir evrende dünya'dan başka bir yerde yaşamın olmayacağına ihtimal vermiyorum. ama uzak bir gezegende insan benzeri organizmalara rastlanabileceği ihtimalini de o kadar düşük buluyorum. mümkün, ama pek muhtemel değil. belki bakteri seviyesinde "uzaylılar" vardır, belki de insandan çok daha gelişmişlerdir. belki su yerine amonyak temelli bir yaşam ortamları vardır... ama bu konuda hiçbir şey bilmiyoruz.

araştırma çok ama kanıt yok, onu da ekleyeyim.
  • actionary  (02.09.08 03:05:21) 
ciddi bir arastirma degil yalniz soylemeden edemiyciim.

kiz arkadasim astro dersi alirken bi kac sohbetimiz olmustu. o zaman biraz biraz dusundum de, samanyolu'ndan gayri birrr suru degisik degisik galaksiler varmis. bu kadar buyuk bi evrende ben sanmiyorumki 6 milyarcik insan yasasin. hatta adim gibi eminim diyebilirim. vardir abi, kesin vardir baska yerlerde yasayanlar. bence.
  • osuruklu  (02.09.08 04:45:44) 
Biraz dini acidan yaklasinca soyle bir cevap de verilebilir:

Allah hicbirseyi bosuna yaratmamistir. Bunca evren, gezegen, galaksiler, yildizlar da elbette ki bosuna degildir, ve bu yerler uzerinde bizim henuz bilemedigimiz yasam formlari olmadigini soylemek de zor olur.
  • x daemon  (02.09.08 05:27:19) 
geçenlerde ufo belgeseli izlemiştim. ondan sonra uzaylıların olmadığını anlamıştım :)
uzaylıların olmadığını derken, en azında bizim dünya ya uğrayanların olmadığı demek istiyorum.

belgesel de gördüğünü iddia edenler, zaten tipte bir kere kaybediyorlar. davranışlarından, bakışlarından belli. deli bunlar :) ama akıllısı da var! ama onlarda şurada gördüm, burada fotoğraflarını gördüm. beni 3 kez kaçırdılar, bayıttıp incelemeler yaptılar. üstümde deney yaptılar v.b. şeyler diyor.

gördüğünü iddia eden kişiler bilerek yalan söylüyorlar demiyorum! bir şekilde kendilerinide ufo gördüğüne inandırmışlar. belgeselin adı "ufo gerçeği" izlerseniz ne demek istediği anlarsınız.

uzaylılar var mı yok mu bilmiyorum. bişeyler varsa bile bizim yakınlarımızda olmadığı kesin.
  • sql  (02.09.08 06:32:00) 
dünya'ya uğramıyor olabilirler ama başka gezegenlerde dünya'daki yaşamdan daha gelişmiş veya gelişmemiş hayat olduğuna bahse girerim


  • kokomichu  (02.09.08 11:10:41) 
yıllar önce yaşadığım bir olayı anlatıyım belki faydası olur. liseyi eskişehirde okurken gerçekleşmişti. bilen bilir eskişehir'de hava üssü vardır. benim okulumdan her ne kadar kalkış pisti gözükmesede kalktıktan hemen sonra tüm uçakları görebiliyorduk. bahar aylarıydı, gökyüzünde tek bir bulut bile yokken tam olarak pistin üstüne denk gelen yerde ufak bir bulut vardı ve altında da iki tane beyaz yuvarlak cisim. bir süre sonra bu cisimler bulutun içine girerek kayboldular. söylemek istediğim asıl kısımsa o sırada sınıfta milli güvenlik dersi hocası vardı ve kendisi yüzbaşı pilottu. tüm sınıfla beraber oda farketmişti bunları ve söylediği tek bir şey vardı, " bu cisimler bize ait değil, hergün uçuyorum ama daha önce böyle bir şey görmedim. meteoroloji balonuda değiller(ki bence de zaten bu imkansız çünkü nerdeyse bir ders süresi boyunca orada duruyorlardı), sanırım ufo gördük." daha sonra bu konuyla ilgili tek bir kelime dahi etmedi. ya başka dünyaya ait canlıların araçlarıydı ya da bizim bilmediğimiz bir teknolojiye ait araçlar.


  • turunun son ornegi  (02.09.08 12:15:53) 
uzay ortamına dayanabilen tek hücreli canlılar mevcut dünyaya hayatı da bunların getirildiği düşünülüyor hatta adı artu mu arti mi öyle bir şeydi unuttum şimdi ama yani dünya dışında hayat garanti var zeki hayat formları varmıdır bilemem ama abuk subuk şeyler görülüyor her gece göklerde olabilir yani


  • yuto  (02.09.08 13:30:49) 
[]

Google 'in Bulamadigini Bulan Sey

Google'in bulamadigini bulan arama motoru ya da baska birsey var mi? Tabi internet bazinda soruyorum soruyu.. Ha bi de eksiduyuru var tabi ironik olarak buraya soruyorum tabi ki...




 
spesifik bir web sitesi içerisinde, sitenin kendi arama motoruyla yaptığınız aramalarda google'ın bulamadığı sonuçları bulabilirsiniz. özellikte torrent, crack, warez gibi alanlarda böyle bu. hatta onlar için özel arama motorları filan da var çoğu rus menşeli olmak üzere.

ama ilginçtir ki, mesela ben çoğu zaman bir sitenin içinde sitenin kendi arama motoruyla yaptığım aramada bulamadığım sonuçları google'la bulabiliyorum.

neticede aramaya inanmak mühim :) "google bulamadıysa internet'te yoktur" diye bir mantık hatalı olur.
  • actionary  (31.08.08 05:30:20) 
(bkz: cuil)


  • sql  (31.08.08 13:02:28) 
efenim google ciplak fotograflari da buluyor. bunun icin tercihlerden guvenli arama filtresini kapatmaniz gerekir. guvenli arama kapaninca her $eyi veriyor google.

tek yapmamaniz gereken google'da tanriyi aramak.
  • eusebiodelaparma  (31.08.08 15:37:00) 
şöyle bir şey sormuştum, belki yardımcı olur:
(git: 37933)

  • late viper  (01.09.08 04:35:38) 
tabii ki google'ın bulamamasının siteyle hiçbir alakası yoktur. bu tamamen google'ın arama mantığından kaynaklanır. birçok şeyi de bulamaz. google bir şeyi bulamadıysa cuil ya da hakia.com'da arıyorum. bulamadığım bir şey olmadı şimdiye kadar bu üçü sayesinde. google tabii şimdilik vazgeçilmez..


  • forgotten hopes  (08.09.08 00:31:53) 
[]

duyurularin cabuk geriye gitmesi

duyurular/sorular cok cabuk geriye gitmiyor mu? Cevaplanma olasiligi azalmaya basladi sanki sorularin. Nufus artti ve sayfadaki duyuru gosterilme sayisi azaldi galiba, baska bisey var mi? paranoyak miyim yoksa:)




 
doğrudur, aynı şeyden ben de mustaribim. bu konuda çözüm önerilerim de var. mesela cevapla sekmesinde tersten sıralama özelliğinin olması gibi.


  • eskimo  (30.08.08 02:27:32 ~ 02:28:30) 
sayfada gosterilen duyuru sayisi 50'den 30'a dustu, ondan cabuk gibi, amacim herkese bugun sekmesinde iken onceki sayfalara da bakmalarini saglamak...


  • compumaster  (30.08.08 03:21:47) 
@compumaster: pek bakılmıyor sanırım. şunu 100 yapsak olmaz mı? bir de öyle deneyin bence;)


  • insanimsi  (30.08.08 20:51:04) 
[]

ingilizceye alismak

ingilizce bildigini sanarak gittigi (ingilizce konusulan) ulkede ingilizceye ne kadar zamanda alisir insan?




 
insan mecbur kalınca - eğer biliyorsa - bir haftada şakır şakır konuşur hale gelir yabancı bir dili.


  • actionary  (29.08.08 02:35:00) 
kendisine bagli eger ilk yabanci bir ulkeye gidisiyse ulan acaba ne diyo lan bunlar durumlari olabilir tabi ingilizce bilse de bilmese de. ama tavsiyem baslayip tek kelime de olsa tarzan gibi atlayip ziplayip konusmaktir ki insan aciliyor. sonrasi da gelir zaten. e bu da dedigim gibi kisisine gore degisecegi icin 1 ay da olur 3 ay da


  • bitterlemon  (29.08.08 05:34:46) 
genelleyerek konusuyorum:
bizde teori super, pratik sifir oldugu icin genellikle gunluk yasamda kullanilan esya isimlerini unutuyoruz, deyimleri bilmiyoruz, vs. dolayisiyla ilk gunlerde insan "catal-bicak yok mu?" diye soracakken "do you have silverware?" diyemiyor. "eaa, spoon? fork?" diyor. bir baska husus da baslarda birinin sana ne soruyor olabilecegini kestirememek. ilk fast food restorani siparisinde "forhereortogo?" sana bir sey ifade etmezken, bu sorunun gelecegini ogrendikten sonra otomatige bagliyorsun zaten. benim tavsiyem, 1. cekingen olma, kafasini gozunu yararak da olsa konus 2. karsi tarafin soyledigini anlamadiginda 3-5 kere tekrarlattirmaktan cekinme. sonunda yine anlamiyorsan anlamadigini belirt. her seye gulumseyerek kafa sallama. 3. insanlari dinle. adini bilmedigin seylere ne diyorlar, standart sorulara nasil cevap veriyorlar, kaydet kafanda. sonra da taklit et, ogrendigin deyimleri kullan. 4. iki haftaya kalmaz acilirsin:) kolay gelsin...

  • layouter  (29.08.08 08:16:48 ~ 08:17:51) 
Ne kadar ingilizce bildiğinize ve alışmaktan ne kastettiğinize bağlı tabii ki.


  • 386 dx  (29.08.08 14:02:09) 
ingilizceyi en azindan upper intermediate bildigimi varsayalim. evet bu seviye lisede ingilizce hazirlik gormus ve yetenekli birinin, her seyin ingilizce oldugu interneti kullanarak kolayca gelebilecegi bir seviye ulkemizde. haber sitelerini okuyor ve anliyoruz, oyunlari oynayabiliyoruz, oyle ki kimi zaman altyazisiz film-dizi bile izleyebiliyoruz. mamafih konusmaya gelince sacmaliyoruz.
ne zaman yurtdisina gitsem ilk 3 gun -hele ilk gun ultra duzeyde- sacmaliyorum. urettigim kelimeler ve kurdugum cumleler akla hayale sigabilecek turden degil. fakat en gec 1 hafta sonra fluent kivama geliyorum.

o degil de fluent olmak icin ille de zamana ihtiyac var. Toefl a gircegim zaman yine sacmalayip sicip sivamaktan korkuyorum.

eger bir kisi gunluk konusmalari yapabilecek seviyede ise, is sadece pratige bakiyor. orda sagdan soldan kaptigin cumleler, kelimelerde bir zaman sonra aklinda yer ediyor ve ilerliyorsun. her sey zaman yani..
  • no christ requiress  (29.08.08 14:57:22 ~ 14:59:05) 
[]

Kornişon

Kornişon ile salatalık aynı içeriğe mi sahip?




 
bildiğim kadarıyla evet. fark sanırsam domates ve cherry domates midir nedir o ikisi arasındaki fark gibi, çok büyük ölçüde görünüşten ibaret.


  • supercalifragilisticexpialidocious  (20.08.08 20:21:31) 
turşuları genelde kornişon dan yaparlar.


  • yuceonder  (20.08.08 22:18:37) 
kornişon hıyarın alt-türlerinden biri; vaşington portakal ya da o kokulu bir mandalin tipi var ya onun gibi işte... içerikleri arasında bir değişiklik yok, bildiğin hıyar işte.


  • bulanti  (20.08.08 22:48:28 ~ 22:48:52) 
hıyar ın küçüğünden yapılan turşuya verilen addır. ve tadı muhteşemdir :-)


  • anki06  (21.08.08 00:25:28) 
[]

Son Kullanma Tarihi Olmayan Ürün

Son kullanma tarihi olmayan ürün var mı? Veya bozulmayan ürün olarak soruyorum. Tabi biten ürünlerden bahsediyorum, gıda, içecek, temizlik ürünleri, kozmetik ürünleri gibi...Yoksa marketten aldığım mandalı sormuyorum tabi:) Mesela şimdi aklıma geldi; sabun ve şampuanın son kullanma tarihi var mı? Bir de gerçek bal bozulmazmış ama marketlerde satılanlar bozuluyor galiba değil mi?




 
şampuanın falan var son kullanma tarihi. sıvı sabunun da vardır sampuanın varsa. katı sabun durur diye biliyorum. gercek balsa bir şey olmaz ama marketten aldıgın balin sekeri dibine cokebilir veya kristallesebilir. prezervatifin, hatta suyun bile son kullanma tarihi var.

son kullanma tarihi olmayan bir kullanim maddesi yok sanki:/

edit medit: sucuk olabilir acmadigin takdirde. sofra sarabi degil de yillandirmaya uygun saraplar olabilir.
  • kayranin kedisi  (20.08.08 00:32:12 ~ 00:35:24) 
evet, katkısız bal bozulmaz. doğal olarak da son kullanma tarihi olmaz.


  • babatema  (20.08.08 00:37:02) 
alkol urunlerinde de yok sanki.


  • bryan fury  (20.08.08 01:05:53) 
Tuz da bozulmaz diye biliyorum ben ama.. Nemlenip kullanılmaz hale gelebilir tabii.


  • kobuzchu kiz  (20.08.08 01:09:43) 
hijyenik ped
çocuk bezi

bozulmuyodur heralde. gerçi süper emici tanecikler nem falan kapabilir bilemiyorum.
  • gholeman  (20.08.08 01:41:24) 
tuz, seker, cay(sanirim)


  • fdegir  (20.08.08 01:51:43) 
balin sekerlenmesini bozulmayla karistirma dostum. bal bozulmaz. gercek olsun cakma olsun. icindeki seker kristalize olur sadece. benmari usulu isitirsin, eski haline doner.


  • osuruklu  (20.08.08 03:58:29) 
tüzük müzük büzük (adı her neyse) gereği bozulmayacak da olsa gıda ürünlerinin son kullanma tarihi oluyor. istediğin kadar gerçek bal koy, sittin sene bozulmayacak olsun, yine de son kullanma tarihi olur onun. olmalı. suyun bile son kullanma tarihi var.


  • kibritsuyu  (20.08.08 08:42:53) 
Duzgun kapakli cam sise icindeki yuksek alkollu icki bozulmaz. Hic de son kullanma tarihi gormedim viskinin, votkanin uzerinde. Goren var mi?


  • wpi  (20.08.08 10:08:19) 
masamın üstündeki sigara paketine baktım. son kullanma tarihi yok..


  • hasnicktir  (20.08.08 13:07:53) 
askeriyenin soğuk hava depolarında olan herşeyin son kullanma tarihi yok.
mesela bakınız etler 1920lerden kalma :)
kutu yoğurtlar en az 5 senelik :)
  • omer460  (20.08.08 18:24:47 ~ 18:25:15) 
vazelin


  • sleep may be the enemy  (26.01.09 19:52:58) 
1 ... •282930313233343536   « Önceki  Sonraki »
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler angelus, Artibir, aychovsky, baba jo, basond, compumaster, deckard, duyulmasi gerektigi kadar, fader, fraise, groove salad, kahvegibi, kaymaktutmayansicaksut, kibritsuyu, monstro, pandispanya, robin, ron dennis
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır. Skimlinks ile linkler üzerinden yönlendirme payı alınmaktadır.