Ekşi Duyuru

Gastroenterolojiye git ve doktordan ikili antibiyotik tedavisi rica et yoksa tekrarlar durur

i.imgur.com win11'de bile kullanıyorum? nasıl bulamadın ki hep aynı yerinde ayar.

support.microsoft.com

cmd den shutdown -h komutunu da çalıştırabilirsiniz.

bir not defterine ilgili komutu yazıp .bat olarak kaydedebilirsiniz. sonra da o dosyaya hızlı ulaşım gibi bir adı vardı komut ekleyebilirsiniz.

mesela ctrl+alt+h tuşlarına basınca o dosya çalışır ve hazırda beklet komutu gider. ben yıllardır böyle kullanıyorum, windows 7-10-11 hepsinde.

bulamazsanız dosyama bakıp yazayım içeriğini, ama sanırım @inheritance yazdığı koddur.

bu uygulama üzerinden bahsettiğiniz dahil bütün ayarları toplu bir şekilde değiştirebilirsiniz.

apps.microsoft.com

kendiniz programlayacaksanız parse tree işinize yarar. ne kadar çok sayıda ve ne kadar büyük alt ağaçlar ortaksa iki ağaç o kadar benzerdir.

@inveniam viam; iliski tek yonlu olmadigi icin bu durumda "tree" kullanilmaz. tree olarak yazilabilmesi icin "directed acyclic graph" olmasi gerekiyor.

soruya gelisek, bu iliskileri graph olarak ifade edebilirsiniz. "graph similarity" olarak aratirsaniz istediginiz algoritmalari bulabilirsiniz.

adres.nvi.gov.tr

binayı bulup üzerine tıklayınca bina bölümlerinde görünüyor

zarar verir bence, şikayete gürültüden başlayın, istanbul' daysanız mesela ilçe belediyelerinin çevre koruma birimlerine şikayet edebilirsiniz. ikincisi ruhsat almış mı? normal şartlarda o iş için ruhsat verilmemeli, almadıysa ruhsat yönünden de şikayet edilmeli.

Zarar vermez fakat gürültüden şikayet edebilirsiniz. Binaya zarar verecek şiddetli olsa oradan insan çalışamaz zaten.

şiddetine ve frekansına bağlı olarak zarar verir. ancak sizin bahsettiğiniz cihazın bu kadar güçlü titreşim vereceğine emin değilim. eğer dava açarsanız bilirkişi gelip inceler.

Bundan önceki oturduğum evin altında metro istasyonu vardı ve her 3 dakikada bir uğultuyla birlikte binada titreşim oluyordu. Ciddi bir titreşim değil ama yere kulağımı dayadığımda hissedebiliyordum. Yaklaşık 10 yıldır bu şekilde metro var o binanın altında, bina 30 yıllık. 6.5'lik bir deprem atlattı ama durumu nedir bilemiyorum tabi.

kesinlikle zarar verir. yıllar önce katıldığım bir eğitimde demiryoluna yakın yüksek katlı evde oturmayın, satın almayın diye uyarmıştı eğitimci. Titreşim, salınımın zemin ve temellere zararından ötürü.

binanın altına iş yeri diye her iş yeri açılamaz. mesela fırın veya pavyon. hiç bakmadım ama tamirhane de kat maliklerinin izni olmadan açılmamalı. bunu bi araştırın

Kisa sureli kaldigim ev asagi yukari 50-60 yasinda, yaklasik 30 seritli ve gunde en az bin trenin gectigi bir yerde tam olarak tren yolunun duvarinin uzerine insa edilmis ince uzun bir bina. her tren gectiginde cok rahat sallandigini hissedebiliyorsun. 3.5luk bir deprem gibi.


soruna cevap verebilir mi bilmiyorum ama dunyada bu binadan fazla surekli titresim alan cok az yer vardir. umarim ben icindeyken yikilmaz

yeni kkm açamıyorlar diye biliyorum, hala kkm'si olan 2 tip var: kkm dönemi bitince, aynı gün tekrar kkm'ye atanlar, bunlara o hak tanınıyor (bunlara da kkm'den çıksınlar artık diye faiz alt sınırını kaldırdılar, yani koydukları para dolar neyse aynısını alacaklar) ve yurtdışında yerleşik bireyler, bunlara sıfırdan kkm açılmasına izin veriyorlar, bir hesap adı var yuvam hesabı mı nedir o...

başka bankaya geç

Kütüphane +1 tezin biir kopyasını kütüphaneye veriyorsunuz yazınca. Farklı şehirdeki bir üniversiteyse sorun oluyor tabi.

Başka bir seçenek de tezi yazan kişiye online olarak ulaşmak. Linkedin veya academia profili var mı diye bakabilirsiniz. Birçok kişi tezini academia'da da paylaşıyor zaten.

Kendi üniversitenizin kütüphanesine gidin, TÜBESS üzerinden diğer üniversite kütüphanesinden talep ediyorlar ve size dijital bir kopya sunuyorlar.

Aktarlarda, pazar yerlerindeki aktar benzeri tezgahlarda ve internette satılır.

Plastik ayakkabı kutusu içine yerleştirilmiş karton bardaklar içinde yeşertebilirsiniz. Ayakkabı kutusu sera etkisi yapar.

Karşıya geçerseniz mosır çarşısı civarında her çeşidi mevcut

Biber, domates, hıyar gibi meyveleri tohumdan yetiştirmek oldukça zordur. Özel bir alan, kap, ışıklandırma vs gerekiyor doğal şartlar olmayınca.

Mevsimi gelince bahar ayında biber domates ve hıyar için hazır fide alabilirsiniz, her yerde satılıyor zamanı gelince. Pazarlarda, bir milyoncularda vs.

Ama kış sebzelerini tohumdan balkonda saksıda yetiştirmek görece daha kolay olur. Aktarlar, bir milyoncular, elbetteki mısır çarşısı +1

Manuel vitesli çözüm:
m.youtube.com

Otomatik vitesli çözüm:
www.sordum.net

devlet üniversitelerinin öğretim elemanları da devlet memuru statüsündedir ve 657'ye tabidir.

1. doçent olana kadar, tüm öğretim elemanları sözleşmeli statüdedir. yani belli periyotlarla üniversite ile olan iş sözleşmeleri yenilenir. sözleşmenin yenilenmesi için, araştırma görevlilerinin her yıl, dr. öğretim üyelerinin 2 yılda bir, belli kriterleri karşılayan belli sayıda yayın yapması zorunludur. bu kriterler üniversiteler tarafından belirlenir. bazı üniversiteler saçma sapan bir bildiri yapılmasını yeterli görürken bazıları birkaç indeksli dergi makalesi ve-veya kitap bölümü isteyebilir. doçent ve profesörler ise daimi statüdedir, sözleşme yenileme yoktur. hedefinizdeki üniversitenin atama yükseltme sayfasında, sözleşme yenileme kriterlerinin neler olduğu yazar. siz ben bu kriterleri karşılarım derseniz risk yoktur. (kriterleri karşılamadığı için sözleşmesi yenilenmeyen bazı hocalar, eğer etik ihlal yoksa ve o dönemde ders vermişlerse demek ki ihtiyaç varmış diye düşünülerek idari mahkemeye gidip geri dönüyorlar bu arada)

maaş karşılığı en az 10 (12 miydi yoksa) saat, lisans veya lisansüstü derse girmek zorunludur. bunun üstü her saat ek ders ücretidir. ikinci öğretim varsa, 1 ders saati 2 ile çarpılır (yani 3 saatlik bir ikinci öğretim dersi 6 ders saati verilmiş gibi sayılır) ve asgari 10 saatin üstündeki kısımdan 2 kat ek ders alınır. lisansüstü eğitim varsa, 10 saat ders saati aşıldığı takdirde ek ders ücreti alınır. tez danışmanlığı üzerinden ayrıca ücret alınır, tezsiz yüksek lisans varsa daha iyi ücret alınır (bu yüzden her üniversite tezsiz program açmaya başladı, çünkü çok öğrenci varsa nerdeyse bir maaş ekstra oluyor)

ek derslerin ortalamasını kimse veremez çünkü programa kayıtlı olan öğrenci sayısına birimin kadrolu hoca sayısına göre bir katsayı belirlenir ve o katsayı üzerinden ek ders ücreti hesaplanır. illa bana sayı verin diyorsanız, temmuz ayında 4 tezli yls öğrencisinin tez danışmanlığı=2236 tl

Doçent değilsen işsiz kalma riskin var. Ayrıca şehir değiştiremezsin. Tayin isteme diye bir olay yok.

kalan anapara miktarı + belirli bir cezayı (%2 diye hatırlıyorum) ödeyip krediyi kapatırsın. Yinede kredi kullandığınız bankaya sorun

15.07.2023'te 60. taksitin vadesinin son günü. Bunu ödedin ve geriye 60 taksitin kaldı. 16.07.2023'ten itibaren 61. taksitin faizi işlemeye başlar.

Eğer 14.08.2023'te kredini kapatırsan 61. taksitin faizini de işletmiş olursun. Yani 61. taksiti faiziyle beraber, 62'den 120'ye kadar olan taksitleri sadece anapara + erken ödeme cezasıyla ödersin. İmkanın varsa taksit günü gelmeden kapamayı yap, ne kadar erken o kadar iyi.

Sorunun cevabı evet 14.08.2023'te kredini kapatmaya kalkarsan Ağustos taksitinin 29 günlük faizi + anaparasını ödersin. Üzerine 59 aylık anapara + erken ödeme cezasını alırlar.

güncelleştirmeleri düzenli olarak alıyorsanız font güncelleştirmeleri de beraberinde geliyor. eğer almıyorsanız sizin güncelleştirmeniz gerekir. ancak bu değişiklikler çok nadir olur. yani bir problem yaratmaz.

C sürücüsünde Windows klasörüne geçin.
Fonts klasörü içinde alfabetik olarak sona doğru ilgili yazı tipine tıklayın üstte sürüm numarası yazar.

Win7 de daha eski
Windows 11 de daha üst sürüm olabilir.

Belediyeyi arayıp şikayet etmek lazım sanırım. Gece çalışma ruhsatları yoksa gerekli yaptırımları yaparlar. Biz benzer bir durumda polisi ariyorduk birkaç defa polis geldi bunları susturdu en son telefondaki polise sorduk her gün böyle sizi mi aricaz diye adam bizi belediyeye yönlendirdi. Tabi bu 10 sene öncesinin olayı şimdi nasıldır bilemem.

Karcher'in var ama öyle Dyson gibi bataryalı değil. Gayet güzel temizliyor.

www.turkiye.gov.tr

Ben değil, bir arkadaşım şu cihazı kullanıyor:

www.logitech.com

Kendisi memnun, gerisi sizde.

Jbl flip 7 kullaniyorum, memnunum

twitter.com

bu tür hesaplar var bir göz atın ama İstanbul'da pek değişmez esas küçük illerde daha mantıklı sanırım.

@nhk ni youkosu, ben bu arkadaşın marmara ve ege için paylaştıklarını okudum ama biraz TİP'i harcamış gibi geldi. Mesela İstanbul 1. bölgede CHP değil de TİP daha kritik. 1 mv çıkarabilmesi için %2,6 falan alması lazım. Bir de hangi anketi baz alıyor? Onu da açıklamamış.

@santimantal, İstanbul da önemli bence. Hatta çoğu küçük şehirden daha önemli. Ben İstanbul 1. bölge için yukarıda bahsettiğim gibi bir fikre sahibim. 2. ve 3. bölgeleri bilemiyorum ama eminim ki 1 oy bile kritiktir.

outdoor tecrübem yok ama rahat ve hafif kriterse cevap skechers.

DVD 4.7 GB
Rip 50 mi :)

Tekrar ripleyip ayarları değiştirmek gerekir. Ezbere bir şey diyemiyorum, hatırlamıyorum da.

handbrake ile encode edebilirsin.

www.leawo.org

hevc/h265 format en iyisi kayıpsız için.

hocam yadırgansın veya yadırganmasın. direkt gidip acile yaranıza bakım yaptırın.

Yara enfeksiyonu tehlikelidir. Herhangi bir acile gidin bence.

dövmecilerin dövmelerin üzerine yapıştırdıkları ince şeffaf bir bant var, aklıma o geldi google da dövme bandı yazınca bir sürü seçenek çıkıyor. su geçirmez olanları vs. var. ama çıkarırken kabuğuna zarar verir mi onu bilemedim. gerçi dövmenin üzerinde bir hafta kalıyor iyileşmesi için aynı mantıkla hiç çıkarılmaya da bilir. bir dövmeciye sorun bence :)

Eczaneden su gecirmez yarabandı alıp rahat edebilirsiniz.

Dövme mandı uygun olmaz. Dövmeciler onu yara hava almasın, kabuklanmasın, kurumasın diye yapıştırıyor.

Senin durumunda yara hava almalı, kabuklanmalı, kurumalı.
Ama eczanede sana göre bantlar var.

Ameliyatlardan sonra kullanılan su geçirmez bantlar var, kenarları yapışıyor, ortası yapışmadan yarayı koruyor. Yaraya uygun ebatta alabilirsiniz. Ama komple suya girince kurtarmayabilir.

komple suya girince içine su almayacak hiçbir şey yok. inşaat izolasyon malzemesi bile sürseniz su alır. o su geçirmez çözümler duşa girince falan su değmesin diye.

çözüm, yara iyileşene kadar havuza girmemek.

support.microsoft.com

numaralandırılmış bölümlere, bölüm denilebilir.

kökeni... yani yazılı eserlerine birinci ikinci üçüncü diyen ilk kişidir.

Deprem testi diye birşey yok. Bu konuda çalışan Mühendislik proje firmaları var. Yapıya ait, çizim, hesap, ruhsat, belediye belgesi ne varsa toplar, bir de yerinde inceler, gerek görürse bir iki kolon kirişten 20 cmlik örnek alırlar. Mevcut yapıyı güncel deprem normuna göre değerlendirip, durumu anlatan rapor yazarlar. Belki duymuşsunuzdur; yapı çürük çıktı yıkılacak, kentsel dönüşüme girecek vs derler.. bu süreçler sonucu karar veriliyor. Bina güçlendirme projesi, mühendislik firması diye nette aratın, portföyü iyi olan biri ile konuşup fikir alabilirsiniz. Maalesef fiyat hakkında bilgim yok.. 99 öncesi yapının mevcut deprem normuna göre güvenli çıkması pek mümkün değil.

boyun egzersizleri ekleyin. boyun düzleşmesi için internette egzersizler mevcut. ama öncesinde fizik tedavi veya spor hekimine görünün isterseniz. yanlış bir şey yapıp daha kötü hale getirmeyin.

Mekik vs ile boyun acıtmak ünlüdür sebebi de hareketi yanlış yapmaktır.
Doğru yaptığınızdan emin olun ilk once.

Sen bize neden mekik çekmek zorunda olduğunu söylersen sana alternatif çözümler de sunabiliriz belki, çünkü mekik çekmek omurganın doğal anatomisine uygun bir hareket modeli olmadığı için vücuttaki hiçbir sorununun çözümü de mekik çekmek olamaz. Ha ama ille de mekik dersen yarım crunch yapmayı dene.

Mekik çekme zaten de (Bu kısım söylenmiş :) )
Yine de çekerken elleri ensede kenetleyip kafayı asılarak mı kendini kaldırmaya çalışıyosun da boynun zorlanıyor yoksa :)
diye sormadan edemedim.

Alim Şerif Onaran'ın iki ciltlik "Türk Sineması" kitabı geçmişi detaylı anlatıyordu. Fakat 90 sonrası için başka kitap bakman lazım.

Özet bir tarih için de "Türk Sinemasının Kilometre Taşları" (Şükran Kuyucak Esen) olabilir.

TÜRK SİNEMA FİLMLERİ ANSİKLOPEDİSİ
www.academia.edu

Vakti zamanında aldığım YL dersinde şu kitaplar üzerinden işlemiştik

Nijat Özön - Türk Sineması Tarihi (1896-1960 arası)
Ali Karadoğan - Modernist Estetik (1896-2000 arası)

Mail adresini mesaj olarak yazabilirsen sana pdf atabilirim. Başlıca eserlerin pdfleri bende var :)

herhangi bir bölümün yönlendirmesi lazım. direkt randevu alamazsınız. dahiliyeden randevu alıp doktora söylersiniz bizi diyetisyene yönlendirin diye.

aile hekimi

bende doğrudan diyetisyene giremeyince o hastanedeki aile hekimine muayene olup o yönlendirmişti. ama devletteki diyetisyen hiç bir şey yapmadı kilo boy sordu, hazır kağıtlarda liste vardı onu verdi. girip çıkmam 2 dk sürmedi.

armani
emporio armani?
www.armani.com

Bu parayı veriyorsanız m1 macbook air bakın derim. Hem taşınabilirlik hem de şarj konusunda mükemmel.

oyun bilgisayarı alırsanız her şey çözülür

Bu makine yeter de artar bile dediğiniz işler için. Bu fiyat bandında matebook d16, Macbook air ve diğer markaların ince, hafif şarjı uzun giden makinelerine bakılabilir.

Matebook d14, d15, 14 ve 15 serileri de olur 16 epey büyük ekranlı

- 32gb gereksiz, 16 yeterli
- 1tb hdd (mekanik disk) + 1 tb ssd total 2tb saklama alanı olacak. bu senaryoda mekanik
disk gereksiz ssd 512gb kadar düşebilir.

i5 hangi seri hızı nedir bilmeden yorum yapamayız ama diğer özelliklere bakılırsa güncel ve hızlı bir i5 olasılığı yüksek.

ben de 8gb ram, i5, 1tb ssd, w10 var dediklerini yapıyorum sadece. çok iyi fazlasıyla yeterli. huaweinin cihazı bende ki 2k ekranı var film izlemek büyük keyif.

paran varsa al gitsin tabi de, gerek yok anlattığın özelliklere. w10 w11 seni bağlamaz çok aldıktan sonra 1 saatte yükseltebilirsin ona takılma. 2tb'den daha geniş bir disk aramana da gerek yok zaten en üst seviye depolamalardan biri.

bu soruya +1 ekliyorum ben de merak ediyorum

Bahsettiğiniz şey mavi ışık gözlüğü ise evet, faydalıdır.

bir de mavi ışık kesici ekran koruyucular var. size uyar mı gerçekten işe yarıyor mu araştırmak lazım.

Bilgisayar ışığının gözlere zarar vermesini önlemek için tasarlanan gözlüklere "bilgisayar gözlüğü" veya "mavi ışık engelleyici gözlük" denir. Bilgisayarınızdaki, telefonunuzdaki veya tabletinizdeki gibi ekranlardan gelen mavi ışığı filtreleyen özel camlara sahiptirler.

Bazı insanlar bu gözlükleri faydalı bulurken, diğerlerinin pek bir fark görmediği doğrudur. Bunun nedeni, bilgisayar gözlüklerinin faydalarına ilişkin kanıtların hala karışık olması ve tüm çalışmaların etkili olduğunu bulmamış olmasıdır.

Size reçete edilen ve SGK tarafından ödenen gözlükler en iyi kalitede olmayabilir ve diğer markalar kadar etkili olmayabilir.

Bununla birlikte, mavi ışık göz yorgunluğuna, baş ağrısına ve uyku sorununa neden olabilir, bu nedenle özellikle ekranlara bakarak çok zaman geçiriyorsanız gözlerinizi bundan korumak iyi bir fikirdir.

Doktorunuzla tekrar konuşmanız ve sizin için daha etkili olabilecek başka marka veya türde bilgisayar gözlüğü önerileri olup olmadığını öğrenmeniz faydalı olabilir.

Tabletinizde veya telefonunuzda çok uzun süre oynadığınızda olduğu gibi, gözleriniz ağrımaya ve yorgun hissetmeye başlayabilir. Gözlükler gözlerinizi bu mavi ışıktan korumaya ve daha iyi hissetmelerine yardımcı olabilir.

Artık bilgisayar ve telefonlardaki neredeyse tüm işletim sistemlerinde mavi ışık sadece tek tık ile kapatılabiliyorken para tuzağı olduğunu düşünüyorum. Ne zaman gözlükçüye girsem bana normal lenslerin 2-3 katı fiyata bunlardan satmaya çalışıyor, ben cihazdan hallediyorum sağ olun diyorum.

Astigmatlı biri olarak gözlük varken daha uzun saatler sorunsuz çalışabiliyorum. Gözlüksüzken başıma ağrı giriyor, gözlerim kuruyor, çalışamıyorum. Astigmatla alakası var mı yoksa bilgisayar ışığını kırdığı için mi bu fark, bilmiyorum. Astigmatın yakına bakmakla alakası olmaması lazım sanırım, uzağı görmekte sorun çıkarıyor. Bu durumda gözlük bilgisayarda çalışmayı kolaylaştırıyor sanırım. Bilemiyorum

@kurbanlik koyun +1. Pandemide online ders verirken oluşan göz yorgunluğu/kuruluğu, akabinde baş ağrısı vb. gibi sebeplerle almıştım. hâlâ kullanıyorum, memnunum.

Çıkış yaparsanız bir daha giremezsiniz. Numara kapansa da wp açık kalır.

cevabını bilmiyorum. ama en sonuncu sorunuza cevap verebilirim. whatsapp sohbet yedeklerini günlük olarak alın. android kullanıyorsanız google drive'a, ios kullanıyorsanız da icloud'a yedekleyecektir. her ikisi için de şurayı okuyabilirsiniz:

faq.whatsapp.com

Abi yedek almak, web sürümünden giriş yapmak vs uğraşırsan sms sorduğu an patlar. Ayarları hiç ellemezsen sonsuza kadar kullanırsın.

birkaç aya başkasına satılır tel no. o wp kurduğu zaman erişimin kesilir.
tel no değiştirebilir, şimdiki wp ye şifre koyabilirsin.

Ben denk gelsem hmm derdim açıkçası.

Süper fikirmiş, tüm vucudumuzu çıplak görmek için ev içinde çıplak dolaşmaktan iyidir.

daha geniş bir duşakabinim olsaydı duşakabinin sabit düz cam hizasına boy aynası asmak isterdim. fakat duşakabinim ufak olduğu için sadece avuç kadar aynayla yetiniyorum.
sizin banyonuz kimin ne dediği kime ne, ben de kitaplık koymayı düşünüyorum mesela tuvalete...

Başlığı okuyunca hımmm dedim valla.

Ev senin, zevk senin. Kime ne.

Hocam fazla egzotik olurdu.

aslında neden asılmasın?
şimdi dikkat ettim de kişisel temizlikte veya bazı işleri yaparken doğrudan gözümüzün göremediği yerler var. bu işleri de banyoda kolayca yapmak kadar ne olabilir?

Ben duşakabinin içinde duvara asmıştım, traş olurken de rahat oluyodu kıl tüy. fonksiyonel bir şey kimin ne düşüneceğini umursamazdım.

oo seks. ıslak nemli buharlı seks. Düşer çarpar kırar mıyım diye düşünmüyorsanız başka bir şeyi düşünmeyin. yapın gitsin.

sob-bing

bebekse waaaaa ya da whaaaa oluyor

boohoo dictionary.cambridge.org

"bwaaaah"

kombi evdeki oksijeni kullanmıyor ki bacası ile dışarıdan temiz hava çekiyor

evin net metrekaresini kat yüksekliği ile çarparak ev hacmini bulup onun da yaklaşık %21'ini alarak yaklaşık oksijen hacmini çıkarabilirsin. kombi kaç m^3 oksijen tüketir onu hiç bilmiyorum ama hermetik kombiler havayı ev dışından çeker onu biliyorum.

Kombiden dışarı camdan ya da duvardan çıkan bir boru var ya hani, hani soğuk havalarda çalışınca borudan çıkan buharı da görürüz.

Hah işte o boru iki yollu aslında, iki tane boru iç içe. Dış çap yaklaşık 10 cm, içinde bir tane de yaklaşık 5 cm boru var.

Borulardan biri yanmış gazı dışarı atıyor, diğeri de temiz havayı içeri çekiyor.

Ev içindeki oksijeni kullanmıyor +1

mahkemelik falan olursa böyle durumlarda mahkeme tarafından imza örnekleri edinilip gerekirse incelemeye gönderiliyor diye biliyorum. ama uzmanı değilim. uzman olan arkadaşlar varsa düzeltsin.

Sözleşmeye kimlik fotokopisi falan eklerseniz, ya da ortam müsaitse yeni kimlik kartı da varsa görürseniz orada imza var zaten. Sahte imza olup olmadigi da görünce anlaşılır.

noterden imza tasdiği yapılıp, o imzadan atılması sağlanabilir.

sadece imza at geç olmamalı ismini de yazdırırsınız. isim soy isim imza gibi. isim yazımından çok net anlaşılır.

İnkar edip mahkemeyle uğraştırmasın derseniz noter+1

Yoksa inkar etse de mahkeme sol ve sağ elinden örnek alıp yazının/imzanın kişiye ait olduğunu yazım karakteristiğinden çok net anlıyor. İnkar etme şansı mahkeme önünde yok yani

uzman değilim ama kendi imzamı atmayacaksam, ismimi de farklı bir fontla yazardım. yani amaç oysa ordan yakalanmazdım. neyse.

imza atılırken şahit olsa mı acaba?

Garantisi imza sirküsü istemek. Yeni kimlikten kontrol de mantıklıymış.

İşte bu yüzden resmi işlerde (tapu/noter vs) sadece imza işe yaramaz. Mutlaka ad soyadınızı elle yazmanız, ve hatta "okudum anladım" vs gibi elle yazıp belirtmeniz gerekir.

Toplumda yanlış bir algımız var, elimizle yaptığımız karalama ve şekillere imza diyoruz. Aslında resmi olarak imza "kişinin ad ve soyadını kendi el yazısı ile yazmasıdır"

Kira sözleşmesi gibi sözleşmelerde mutlaka tarafların kendi el yazısı ile ad soyad yazmasını sağlamak gerekli.

Uzun yıllardır senetle iş yapmıyorum, ama yaptığım zamanlarda senedi borçluya doldurturdum, ama yanımda ve gözümün önünde.

Çünkü önceden doldurup getirdiği senedi/sözleşmeyi onun doldurduğunu ve imzaladığını bilemezsiniz.

bizim başımıza böyle bir şey geldi. paraf gibi bir şey attı karşı taraf sonra atmadım bu benim gerçek imzam değil demişti. mahkemelik olduk.
adamı çağırdılar dediler şu sayfaya şu metni sağ elinde 5 defa yaz sol elinle 5 defa yaz. sağ elinle imzanı at sol elinde imzanı at.
daha sonra parad dahi olsa ona ait olduğu ortaya çıktı.

Noter onaylı imza konusunu en uygun şu halde aslında. Yalnız, yeni kimlikteki/ehliyetteki imza örneği aklıma gelmemişti hiç. O güzelmiş ama en fazla "benzerlik" değerlendirmesi yapılır. Orada da yine bilirkişiye düşüyor yollar sanırım.

evet ortaya çıkabilir ama riske atmamak için imza sirküleri veya kimlik kartı ile karşılaştırabilirsiniz. mahkemede yapılacak imza incelemesinde ortaya çıkar ancak çok karakteristik olmayan bir imza atmışsa belli olmaz.

Helicobacter pylori tedavisinden sonra kalıcı gastritin birkaç potansiyel nedeni vardır. Bazı olası nedenler şunlardır:

1. Altta yatan diğer durumlar: Gastrit, otoimmün durumlar, bazı ilaçlar, alkol kullanımı ve viral veya bakteriyel enfeksiyonlar dahil olmak üzere çeşitli faktörlerden kaynaklanabilir. Altta yatan bu koşullar ele alınmazsa, H. pylori enfeksiyonu tedavi edildikten sonra bile gastrit devam edebilir.

2. H. pylori yeniden enfeksiyonu: Başarılı bir tedaviden sonra, özellikle de kişi iyi hijyen uygulama ve kontamine yiyecek ve sudan kaçınma konusunda dikkatli değilse, H. pylori'nin geri dönmesi mümkündür.

3. Tedavi başarısızlığı: Bazı durumlarda, H. pylori tedavisi tamamen etkili olmayabilir ve bakteri tedaviye rağmen devam edebilir. Bu durum kalıcı gastrite yol açabilir.

4. Diğer bakteri türleri: Streptococcus ve Staphylococcus gibi diğer bakteri türleri de gastrite neden olabilir.

İnatçı gastritin nedenini belirlemek ve en uygun tedaviyi belirlemek için bir sağlık uzmanına danışmak önemlidir. Bu, altta yatan nedenleri belirlemek için endoskopi veya dışkı örneği analizi gibi ek testleri içerebilir.

Muhtemelen ssri grubudur, seratonin geri alımını dengeleyen bir ilacı doktora gitmeden bırakmaya çalışmak hele ki buradan tavsiye alarak bırakmak sıkıntılı olabilir neden doltora gidemiyorsun bilmiyorum ama az bir şansın varsa git.

uzun aylara yayman gerekir
1 ay düştüğün dozla devam etmek gibi
bırakırken de doktor kontrolü gerekli fark edemediğin şeyler olabilir

25 20 15 10 5 gibi kırabiliyorsan daha sağlıklı
ilk doz düşürdüğün günler riskli olur

su damlatmayanı bilemeyeceğim ama ambalajlı sular kireçsiz oluyor, mümkün olursa ütü suyu olarak bunu denerseniz belki de çok pahalı bir şey almak zorunda kalmazsınız

Ambalajli Sular da Kireçli olabiliyor Örneğin bir saka kullanıyoruz ütüden deli gibi kireç çıkıyor Eğer alacaksan anti calc ozelligi guzel utulerde

şunu kullanıyorum 1 yıldır, ne su akıtma ne kireç lekesi. arada kireç haznesini temizle diye uyarıyor temizleyip hayatımıza devam ediyoruz. tavsiye edilir.

www.tefal.com.tr

www.amazon.com.tr

Sürekli seyahat eden birisi olarak, birisi gelip böyle bir ricada bulunsa asla kabul etmezdim. Ülke değiştiriyorsun neticede, adli bir vaka çıkabilir altından diye şüphelenir insanlar. Bence daha iyi bir yol düşünün.

küçük havalimanlarında 1-2 uçak olduğu için kim nereye gidiyor anlamak kolay ama sabiha'da tüm uçuşları aynı kontuardan alıyor firmalar genelde o yüzden işiniz baya zor. zaten insanlar da kolay kolay kabul etmezler tanıdık olmadıktan sonra.

yurt dışı uçuş checkinlerinin yapıldığı yerde dolanıp insanlara sormaktan başka yol gelmedi aklıma. genç, öğrenci birini bulup harçlık niyetine bir miktar teklif etmek işe yarayabilir belki.

Check-in sırasına girenlerden rica edebilirsin ama ben olsam ben de kabul etmezdim. Bir tanıdık eskiden (30 sene önce) ufak tefek acil gönderilmesi gerken şeyleri bu şekilde gönderdiğini anlatmıştı.

kontuar sırasında rica edebilirsin ama ben olsam iki sebepten dolayı kabul etmezdim. kimsenin de edeceğini sanmıyorum.

1. polis kontrolünde başıma iş gelebilir. belki bana kokain taşıtıyorsun, durduk yere neden bu riski alayım ki?

2. yurt dışına giderken valizler çantalar genelde ağzına kadar dolu olur. tanımadığım biri için çantamda valizimde yer açamam.

check-in sırası en mantıklısı ama uluslararası uçuşta kimse öyle bir şeyi kolay kolay kabul etmeyebilir. ben de etmezdim...

PTS ile gonderin

Azıcık bilinçli olan hiç kimse böyle bir teklifi kabul etmez.

Almamyadan donerken checkin sirasinda biri boyle gelmisti dokuz bavulunu tek tek siradakilere ekletmisti. Hala kabul edenlere sasiyorum. Hayatta kabul etmem buyuk risk.

Böyle bir şeyi asla kabul etmezdim +1

Havaalanında ricada bulunduğum 3 veya 4. kişiydi sanırım, kabul etti ve götürdü sağ olsun.

Xe.com

Dolar şeklinde aldıysanız o kişinin dolar satın alabileceği parayı vermelisiniz.
Onun kullandığı banka doları kaç liradan satıyorsa o kurdan.

Dolar borc ver kafan rahat olsun.

O günkü tcmb dolar satış kurundan vereceksin. Adam da o parayla gidip dolar alacak.

pipetle iç :)

Çay-kahveden sonra su iç

diş silgisi* diye bir aparat var. watsons gibi marketlerde kolayca bulunabiliyor. klinik bir müdahale isterseniz de diş cilası* yapilabilir.
bunu pek onermiyorlar ama leke tutmamasi ve tartar, curuk olusmasini onlemeye yardımcı olmasindan dolayi tercih ediyorlar.

www.artemisyayinlari.com

Mine Toker çevirisini tavsiye ederim.
ben de tavsiye üzerine almıştım.
Memnun kaldım.