Ekşi Duyuru

Yanlış hatırlamıyorsam o özellik Evernote premium'da geliyor. Hem fotoğraflar hem PDF'ler içinde aradığın şeyi gösterebiliyor olması lazım.

Yani belki gereksiz olacak bi tavsiye vereyim. Direkt Google Keep'e geçin bence.
Yıllarca Evernote kullandım, zaman zaman premium aldım.
Google Keep'e geçince oh be dedim. Hem ücretsiz, hem de Evernote'ta yapabildiğin ve yapamadığın birçok şeyi yapıyor.

google'a güven olmaz yarın bir gün çat diye kapatır servisi kalırsın öyle. evernote iyidir.

MS OneNote'u tavsiye edebilirim. Ya da Google Keep

merhaba tekrar.
cevaplar için çok teşekkür ederim. evernote dışında diğer ikisini de yükledim az önce fakat Keep'te de aratıp bulduğum yeri işaretlemeyi göremedim, OneNote'ta ise aradığımı da bulmuyor. (edit: onenote ile office lens ile kullanılınca buluyor ancak yine tam yerini göstermiyor?)
farklı bir şey mi yapmam gerekiyor?
tekrar teşekkür ederim.

Piyasaya gore pahalı olduklari için yayınlamıyor olabilirler mi?

@kullanıcı adı,
aslında daha önceden birkaç defa bulmuştum, indirim sebebiyle güncelleme mi olmadı henüz diye düşünmüyor da değilim. bir de yatak öneri ekranında çıkıyor ama tümünü maalesef göremiyorum.

herhangi bir yatsan bayiine telefon acsaniz yarin sabah, eger illa bu gece gerekmiyorsa?

@mavicorap:
teşekkürler aklımdaki bir iki model olsa olur aslında ama hepsini görüp fiyata göre falan hareket etmek istedim. neyse yarın doğrudan bayiye gideceğim artık.

teşekkürler.

bi bankanın temassız ödeme işleminin uygulama kısmını ben entegre ettim. bu süreçte dediğin şekilde bir sürü böyle sorunlarla karşılaştık. şunu söyleyebilirim sorun senin telefondan kaynaklı değil. teb deki uygulamayı geliştirenler de belli ki bizim geçtiğimiz süreçlerden geçiyorlar. ama çözerler mi çözmezler mi orasını bilemem bizim sorunları tamamen çözmemiz baya zaman aldı.

ben british museum’i cuma gezmistim, 8:30’da kapaniyor aksam. sona birakmak kotu olabilir zira muze cok guzel, yorgunlukla gezmek zor olabilir.

1- Big Ben tadilatta, gidip gördüğün şeye değmeyecek bence. Transport Museum da özel ilgin varsa tamam ama onun dışında bence tırt bi müze. Diğerleri de işte git gör, çok ahım şahım değiller. :)

2- Katedralin tepesine çıkıp zaten Londra'ya kuşbakışı bakabilirsin. London Eye bence tam bir tourist trap. Öyle bir tepeden görme isteği varsa Primrose Hill de güzel bir yer. Science Museum hakkını vererek gezmek istersen 1 tam gün sürer ayrıca. War Rooms gitmedim fikrim yok.

3- Tower Bridge'e çok yakın borough market var dünya mutfağından değişik lezzetleri ucuza tatmak için şahane bir yer. Gidersen benim için de istridye ye. :)

4- Hepsini aynı günde yapman mümkün değil. Şöyle bir hızlıca görmek olur anca, ondan da pek bir şey anlaşılmaz heralde.

National Gallery ve National Portrait Gallery gezmeden dönülmemesi gereken yerler bence ama National Gallery tek başına 1 günden fazla sürüyor gezmesi.

en güzel 1. ve 4. gün olmuş bence. müzeleri tek bir güne sıkıştırmak zor, lokasyon olarak gruplamışsın ama ya hepsini hızlı hızlı geziceksin ya da eksik bir şeyler kalıcak.

Big ben in nesini görecen :)))

big ben 2021 e kadar kapalı. trafalgar squareın arkası national museum aynı güne koy. victoria and albertte fatihin portresini gör. hyde parka haftasonu gitme arabistanda pikniğe çıkmış gibi hissedersin. trafalgar gününün devamında buckinghamı gör zateng görüp geri dönersin yanında st. james park var hyde parktan daha zevkli.

oxford street camden town bölgeleride çok zevkli.

Naçizane tavsiyelerim:
- Müzeleri hafta sonuna bırakmayın, hafta içi ziyaret edin. Ücretsiz oldukları için turist artı Londralılarla birlikte hafta sonları ana baba günü oluyor. Şehir turist kaynıyor sonra dua edersiniz bana.

- 1. Gününüzde Trafalgar Square var, otonatik olarak Trafalgar Square’de bulunan ücretsiz olan National Gallery ve Portrait Gallery'e gitmemek eşeklik olur:) Listenize ekleyin. Transport müzesini de sallayın gitseniz de olur gitmeseniz de, her yeri gezdik bi o kaldı derseniz gidin, bi de ücretli 20 pound falandır o

- Victoria and Albert Museum, History Museum, science Museum yan yanadır. Hazır yan yana iken farklı güne bölmek mantıklı değil bence. Ama siz bilirsiniz. Londra’nın her müzesine bir gün versen yetmez.
- Tate Modern ve Tate Britain’ı da ekleyebilirsiniz gezilerinize, ikisi de ücretsiz. Tate Modern'in bina zaten mükemmel. Müzelere Imperial War müzesini de ekleyebilirsiniz ücretsiz. Ben sanattan anlamam mühendis adamım diyorsanız benim gibi Royal Air Force Museum var ücretsiz, merkezde değil ama, 3-4. Bölgede, ya da London Museum of Water & Steam bu da merkez dışında (ücretli)mühendisliğe ilgisi olan kişiler için harika yerler.
- Bir de Greenwich denen yer var tabi, araştırın ona da bir gün ayırmak isteyebilirsiniz. Dlr üzerindeki yine Canary Wharf var kodaman abilerin merkez üssü, gökdelenler, iş merkezleri, plazalar vs göreyim eksik kalmayım gelmişken diyebilirsiniz. Ama hafta içi çok kötü oluyor, herkes jilet gibi takım elbiseleri çekmiş, insan eziliyor biraz o bölgede

Zaman ayarının elle (Dügmeyle) yapıldığı ucuz modellerde keskin bir iş yapılamıyor. dijitallerde saniye cinsi süre tanımlamak önemli çogularına göre. watt'ına da bakın, düşük güçlü olanlar daha uzun süre harcıyor. ikisi de pahalılarda iyi yani.

Yemek pişirmek için değil de ısıtmak veya derin dondurucudaki bir şeyi bozdurmak için kullanacaksanız hemen hemen hepsi aynı, gözünüze hoş geleni, bütçenize uygun geleni alın derim. Ama yok ben mikrodalgada yemeği sıfırdan pişireceğim vs. diyorsanız watt'ı yükseklerden tercih edin daha kısa zamanda pişirirsiniz.

1- 13-14 saat

2- işe gidiş gelişlerde haber siteleri, sözlük, müzik. eve gelince duyuru, youtube'dan kısa videolar, bazen film izliyorum.

kendimi geliştirecek bir şey yapmam imkansız gibi bu tempoda.

3-3.5 yol. 9-6 işte. Evde tv aspor transfer raporu.

1- yol 1.5-2 saat arası sürüyor işle birlikte yaklaşık 12 saat gidiyor.
2- geldigimde genelde yorgunluktan ölüyorum, dus alıp sözlüğe bakiniyorum. Bazen ders çalışıyorum bazen televizyon izliyorum bazen aşka gelip yemek yapıyorum veya diğer ev işlerine bakabiliyorum.

Yaptıklarımın ne kadar verimli olduğu ise tartışmaya açık.

1- 8.30da evden cikiyorum. 5.30'da evde oluyorum.

2- spora gidiyorum, bisiklet biniyorum, mangal yapiyoruz vs. bazen gol kenarina gidiyoruz. genelde de 1-2 gibi yatiyorum

Toplam 10 saat evde yokum.(nşa)
İşten çıkıp bi işim varsa direkt oraya gidiyorum veya direkt arkadaşlarımla buluşuyorum(çok sık değil bu durum)

Direkt eve geldiysem bişeyler yiyip biraz tv veya telefonla vakit geçiriyorum. Sonra bi duş, sonrası zaten uyuma saati.

Ev işlerim varsa tv/telefonu çıkarıp o vakti gardrop-ütü-çamaşır vs. İçin ayırıyorum.

Kendimi geliştirecek bişey için zaman oluşturabilir miyim? Aslında evet. Ama o zaman nolur biliyomusun? Akşamki hafif atıştırmam, uyku düzenim, banyo saatlerim ve ev işlerim tamamen bozulur. O 2-3 saate o kadar çok ihtiyacım var ki kimseyle paylaşamam işte napıyım...

1. 11 saat
2. Senle aynı durumdayım. Baygın halde gelip mala bağlıyorum genelde.

1.12 saat
2.şu sıralar biraz salmış olsam da, kendimi geliştirme konusunda sürekli mücadele veriyorum. Kitap okumak, internetten kurs almak gibi şeylerden bahsediyorum. Çok verimli kullandığım tartışılır. Bazen arkadaşlarımla dışarıda oluyorum, yürüyüş yapıyorum. Başlıca engelleyiciler film, dizi, internet.

Yolda tartışma programı dinliyorum, o da bir şeyler katıyor.

günlük veya haftalık program yapıp onu takip etmek etkili oluyor. Habit tracker diye bir şey var ilgini çekerse. Alışkanlıklarını veya basitçe yaptıklarını takip etmeye yarıyor.

Aslında somut hedeflerin varsa, işin çok daha kolay. Çünkü nereye gittiğini biliyorsun, yaptığını neden yaptığını biliyorsun.

Bir dönem anksiyete sorunumu çözmek için haftada 5 gün 30 dk tempolu yürüyordum. Hiçbir engel tanımıyordum. Diz boyu kar yağıyordu veya yağmur. Kafama koyduğum için yapıyordum. Nasıl hissettiğimi umursamıyordum. O istek hiçbir zaman kalıcı olarak varolmuyor. Eve geldiğimde halim yoksa dahi giyinip çıkıyordum, 5 dk sonra vücut kendine geliyor. Yürüyüş bitip eve döndüğümde çok daha dinç oluyordum. Daha rahat bir uyku da sağlıyor.

Kendini yorgun hissetmeyle ilgili mevcut durumu inceleyebilirsin :

-işin fiziksel olarak çok yorucu mu? Tüm gün ayakta mısın? Bir şey taşıyor musun? Vb.
-stres yoruyorsa, onu azaltmanın yollarını inceleyebilirsin.
-yeterince uyumuyorsan uyku düzenini değiştirebilirsin. Uyku kaliten düşükse arttırabilirsin.
-yediklerinin arasında kalitesiz yiyecekler varsa, onlar da kötü hissettirir.
-uzun zamandır kafanda yer alan sorunlar varsa, bunlar bıkkınlık yapar, sırtta kambur olup moraline enerjine zarar verir.

1- sabah işe gidiş 15-20dk, akşam dönüş yaklaşık 40dk, totalde 1 saat yol diyebiliriz. 8.30-18.30 iş. 11 saat ediyor hepsi.

2-işten gelip hemen spora gidiyorum. spora gitmiyorsam genelde dinleniyorum, oyun, film, dizi, internette takılma şeklinde.

1- 6.20 evden cıkış 19.20 eve giriş.

2- dizi, film, müzik. yorgun değilsem kitap okumaya çok gayret ediyorum. haftasonu 1 günü tamamen okumaya,çğrenmeye ayırıyorum. diğer türlü vicdanım rahatlamıyor.

1- 10 saat toplam.
2- yorgun hissetmiyorum ama uykumu alamadığım zamanlar ki çoğu zaman böyle oluyor, erken uyumamaya çalışarak vakit geçiriyorum. uykum varken bir şeyler yapmaya hevesim olmuyor, hobilerimi yapamıyorum o yüzden. uykum yokken hobilerim konusunda kendimi geliştirmeye çalışıyorum ama uzun bir zamandır bir atalet içinde olduğum söylenebilir.

1,5 saat yol git-gel. şu an geçici olarak mesaim 8:30-17:30 ama 17:30da cıktıgım cok nadir.

gelir gelmez üstünü başını değiştir ve sakın beş dk suraya uzanayım vs deme. tv izleme.

Yol toplamda 40dk ya da max 1 saat sürüyor. Normalde 10 saat çalışıyoruz ama bazen bir kriz çıkıyor 17-18 saat çalışmış oluyoruz.

Kendimi sakatlamadan önce spora giderdim vakit buldukça, şimdi spor yapamadığım için çıkışta eve gitmiyorum yürüyorum, geziyorum, birileriyle buluşuyorum.

1-9 saat harcıyorum
2-spora gidiyorum bir ara ingilizce çalışıyordum sınavı geçince bıraktım metal maketlerimden yapıyorum

1-10.5- 11 saat (yol dahil)
2-bazen uyuyakalıyorum, bazen duş bile lüks olabiliyor ( saçlarım vakit alıyor.) eğer iş çıkışı bir programım varsa sabaha yorgun işe geliyorum. gencim ancak fiziken çok yorucu oluyor benim için.

eğer enerjim varsa, film- kitap. dışarıda haftaiçi aktivitem 1-2'dir. 3. gün de dışarıda olursam kendimi asla toplayamam.

8.30-8.40 evden çıkış, 19 gibi eve dönüş.

Haftanın belli günleri iş çıkışı spora gidiyorum. Gitmediğim zamanlar başka bir planım varsa dışarıda oraya gidiyorum, yoksa eve gelip uzun uzun yemek yapıyorum. Film, kitap, arkadaş vs bir şekilde geçiyor akşam. Çalışmanın ilk senesinde erkenden yatıp sabaha kadar bayılmış gibi uyuyordum. zamanla alıştım sanırım. şimdi her şeye zamanım ve enerjim var gibi geliyor.

yenisi alınmalı.

alırken çift kat istiyoruz deyin iş görür.

daha da iyileri vardır tabi araba parasına da var.

siz çift kat derseniz iş görür.

arka göbeği kaliteli bi şey almaya bakın.

üzerindeki göbek schimano olsun.

yazılışını yanlış yazmış olabilirim. bakarsınız netten.

çemberi telleri ve göbeği ayrı satılıyo çoğu jantın, sadece çemberi değiştirip bi de akord ettirirsen düzelir gibi geldi bana. en temizi eli yüzü düzgün bi bisikletçiye danış.

Bence kullanilir. İkeada var bir tane gözüme kestirdim. Cok rahat. Surekli oturulabilecek bir şey yani gidip deneyebilirsiniz.

ayakları itibariyle çok yer kaplıyorlar. Benim eski evimin salonu şimdiki evimin tamamından daha büyüktü, cam kenarında sallanan sandalyeyi, ufak bir sehpayı koyduğum vs bir okuma alanım vardı. Güzeldi.
Ama küçük bir odaya sığdırması mantıklı değil bence. Sık kullanılır mı bilemem, yani atıyorum misafiriniz falan gelse, muhakkak biri gider oturur, "aa sallanan sandalye" vs der, demeyen insan görmedim ben şimdiye kadar. Konforlu olmasına konforlu da, "şöyle eve gideyim de kendimi sallanan sandalyeme atayım" denecek gibi değil. Bir de ben ayaklarımı toplayarak oturmayı severim kitap okurken, öyle de zor, zira ayaklarınız yukarıdayken sallanamıyorsunuz. Falan filan.

Ben kendiminkini ablama vermiştim, o da geçenlerde elden çıkaracaklarını söyledi üç sene sonra. Şimdi çok yer kaplıyor gibi geliyormuş.

Bizim evde var bir tane. Ablam bir ara hevesle aldı oturup kitap okurum diye ama evlenince evine bile götürmedi. Ilk sefer hevesle oturdu ama akibeti kenara atılmak oldu. Bizdekinin ayak kısmı demir oturma kismi ahşap. Demir olduğu için parke üzerinde ses çıkarıyor. Haliyle altinda halı /kilim vs olmali. Ayrıca ahsap kisimlar belli aralıklarla cilalanmali ki tahta kurusu oluşmasın.

Benim fikrim o tür sandale icin diğer dekorlarin da uyumlu olmasi lazim. Yani böyle bir orman/ çiftlik evi olacak ve şöminenin dibinde yer edinirse olur gibi düşünüyorum.

Ikeadaki gayet is goruyor da ayakligiyla beraber cok yer kapliyor. Eger oturma odasina yerlestirebilrseniz ne ala, diger odalarda atil kaliyor.

Biz yeni aldik,misafirlerin cok hosuna gidiyor. Bence iyi ama rahatligi fiyatiyla dogru orantili.yine de alin,degisiklik iyidir

Hic boyle planlamalari beceremem, kendim de plan yapmadan gezerim ama su soylemeye geldim: Barcelona'da Katalunya Arkeoloji Muzesi var, bircok yerde goremeyeceginiz kadar guzel tas aletler, Neandertal kalintilari falan gorebilirsiniz. Listenizde goremedim de ekleme yapayim dedim :)

Bisi olmaz o kadardan. Agirliga daha cok takiyo pgs.

bir iki cmden sorun olmaz.

bir üstteki duyurudan da alınan ilhamla:
www.imdb.com ve www.imdb.com

ekstra olarak son 2 yılı baz aldığımda bunu da çok sevdim: www.imdb.com

baby driver

popstar never stop never stopping
ingrid goes west

arkadasim 40-45 dk trenle gittikten sonra harika plajlar oldugunu anlatmisti. adini bilmiyorm

ben de töneticiyim elden alıp makbuz veriyorum. bankadan yatırma ısrarı niye ?

Aslında apartman adına bir banka hesabı açılıp tüm paranın orada toplanması, harcamaların da bu hesap üzerinden yapılması gerekiyor. Ancak pratikte bunu küçük apartmanlar uygulamıyor, site büyüklüğünde yerler yapıyor.

Banka hesabı açmak demek kurumsal hesap olduğu için hesap işletim ücreti masrafı, her para gönderimi için havale/eft masrafı, yönetici değişince bankaya gidip noter onaylı yönetici değişikliğinin bildirilmesi vs. bir dünya masraf oluyor. Bu yüzden genelde aidatlar elden toplanıp harcamaları yönetici yapıyor.

Aidat karşılığı makbuz alınıyorsa bir sorun görmüyorum ben. Neden banka yoluyla ödemek istiyorsunuz?

tabii ki olabilirsin. vakti ile dekontu kaybettiğim için (evet benim hatam), kapıcı tarafından ödememekle suçlandım. nitekim ispatlayamadığım için de mal gibi tekrar ödedim. haa bankadan ödemiş olsa idim, tertemiz dekontum olacaktı elimde.

@ giovanne

dekontlar çift taraflı. kapııcya ya da yöneticiye makbuz defterine bakıp nüsha duruyor mu durmuyor mu diye bakmalarını söylemeliydiniz

@oscar:
evet baktık ve öyle bir nüsha yok derlerse ne olacak?

birkaç problem var da o yüzden şahsın hesabına banka havalesi olabiliyor mu diye sormuştum. bu durumda anladığım kadarıyla ısrarcı olamıyoruz?

o saman kendileri de kaybetmiş oluyor ? siz de benim ödemediğimi ispat edin dersiniz

@oscar adamlar bizde de yok dedi. olmadığı için de haksız duruma düştüm. savunması da diğer dairelerin var olduğu oldu. o kadar deyin ki siz ben ödedim diye. en temizi banka. yıllarca dekontunu tutuyor adamlar, biri istedi mi çıkar ver, temiz.

iyi de banka havalesi'ni nereye yapacaksınız? zaten apartmanın hesabı varsa makbuz ısrarı anlamsız oluyor. yöneticinin hesabına göndermek daha sıkıntılı.

-kullanıyorum, tatil için inanılmaz iyi çünkü birden fazla kitap seninle oluyor.
-kindle, nedeni yok kobo da olabilirdi
-gece okurken ışığı olmasına
-yaratıyor, normal kitap da alıyorum
-iyi
-al bence

1-kullanıyorum
2-Amazon Kindle
3-wifi+dokunmatik ekran+Isık olmasına
4-Yaratıyor
5-bence kötü ama malum yerlerden bulursun, daha çok ingilizce okuyorum
6- naber?

- 5-6 senedir yoğun bir şekilde kullanıyorum

- kindle, şimdiki aklım olsa e-pub destekleyen herhangi bir marka alırdım (kobo, nook vs)

- bütçen sınırlıysa kesinlikle 2. el al derim. satanlar genelde bir hevesle alıp yüzüne bakmayanlar oluyor. 1. önceliğin dokunmatik olması olsun, altını çizme, kelimenin üstüne basıp sözlükten bakma vs için elzem. 2. wi-fi, kabloyla pc'ye bağlamadan kitap, internette gördüğün uzun yazıları falan atmak için pratik. 3. özelliği ise ışık. bendeki kindle ışıksız. ışık olsa fena olmazdı diyorum ama ışıksızları da çok ucuz, bütçeni denkleştiremezsen olmazsa olmaz bir özellik değil.

- ben tam tersini düşünüyorum. bilgisayarda inanılmaz bir arşivim var. sürekli bir şeyler okuyasım geliyor arşive bakıp bakıp.

- türkçe içerik pek çok insanın sandığından daha fazla aslında. eksi meritokrasi- müteferrika ağlarında 2000-3000 tane kitap var ama bunların haricinde forumlarda, bağımsız bloglarda ve yandex klasörlerinde kıyamet gibi arşivler paylaşılıyor. hiç ummadığın kitapları bulabiliyorsun. tabi bu içeriklerin hepsinin korsan olması can sıkıcı.

- kindle'dan kitap okumaya o kadar alıştım ki, basılı vs e-book'ta ilk tercihim her zaman e-book oluyor. etrafımdaki herkese tavsiye ediyorum, ederim.

Kindle paperwhite kullanıyorum.
Hiçbir boşluk yaratmıyor. Gece 3te bile ilgimi çeken kitaba anında ulaşarak, istersem kişiselleştirerek ve bütün kitaplarımı yer kaplamayacak şekilde yanımda taşımak ve eşya yükünden (manevi yükü kastediyorum) kurtulmak aksine duygusal bir boşluğu dolduruyordur varsa. (Minimalizm!)
Türkçe kitap okumuyorum, o yüzden aşina değilim içeriğe.

- evet
- kobo aura
- boyutu. geri kalan çoğu şey aynı.
- hayır, hatta yerden kazanıyorsun ve çok güzel bir fiziksel boşluk yaratıyor :)
- gayet güzeldir
- ingilizce de okuyorsan içerik derya deniz.

genelde metroda-otobuste ayakta okuyorum.

evdeyken yan yatip uzum yiyen roma imparatoru pozisyonunda veya yuzustu.

sürekli yatarak okurum. akşam vakti okuyorsam ışık arkadan ve tepeden gelmeli. diğer türlü rahatsız ediyor.

Evde koltukta dik pozisyonda oturup okuyorum. Işıkla gölge yapmaması haricinde çok fazla ilgilenmiyorum. Aydınlık olması kafi.

yayılarak/yatarak okuyamıyorum. çok dik de durmuyorum. koltukta, hafif yana yaslanarak, bazen de bacaklarımı toplayarak oturup okuyorum.
çok loş ya da aydınlık ortam değil.

Sirf isik gozumu rahatsiz etmesin diye ayakli lamba aldim. Sirt ustu yatarak, sagimdan los isik vuracak sekilde okuyorum. Isik arkadan veya yandan los vurmali. Yoksa okuyamiyo

şaka gibi gelecek ama 4 aydır elime kitap almadım. öncesinde evdeysem yatay pozisyonda, genelde metroda oturur ya da ayakta vazyetteydi.

Yatarak, uzanarak okumayı seviyorum.
Oturarak okuyamam pek. Boynumu ağrıtıyor.

encrypted-tbn2.gstatic.com
Böyle okurum :)
Şaka bir yana şu pozisyonlarda
lh5.googleusercontent.com

encrypted-tbn3.gstatic.com

Yatarak okurken çok fazla ışık kullanmam.

Normal oda aydınlığında okuyorum. Uzanarak okuyunca kısa süre sonra uykum gelebiliyor, e24.vgc.no yatakta şu şekilde oturarak okumayı tercih ediyorum.

geçen ben de sormuştum, cevaplar burada: www.eksiduyuru.com

ben genelde sırtüstü uzanıp okuyorum.
masada okuyorum.
kanepeye yanlamasına uzanıp okuyorum.
hiçbiri rahat değil tabi.

sallanan sandalyeye benzer bir şey almayı düşünüyorum.

gün kısıtın yoksa hepsini gör derim, adam akıllı görmek için 1 hafta lazım ama. www.visitacity.com üzerinden nerelere gideceğini seçip kaç günde gezmek istediğini belirliyorsun, birbirine yakın olan yerleri bir arada gezmen için bir plan oluşturuyor, hem de kısa kısa bilgiler veriyor.

edit: sagrada familia'nın içi boş diyen insan için 4 gün yeter tabii. aldatıcı bir yorumdur dikkate alma derim; içine kesinlikle gir ve 4 günden uzun tut. acele gezersen hem yorulur hem de gördüğünden bişey anlamazsın.

Ben 8, 11 ve 20 hariç diğerlerinin tamamını 4 tam günde gezmiştim. Listedeki bütün müze ve evlere de girdim, yani öyle dışarıdan görmedim. Hatta akvaryuma da gitmiştim ben. En çok hoşuma giden yer Poble Espanyol olmuştu benim. Casa Battlo da mimari olarak çok ilginçti.

Ama ben sabahtan akşama kadar yürümüştüm, günde min. 25bin adım civarı yürümüşümdür. Daha relax bir yürüyüş ile 1 hafta gerekli.

Sagrada familianin ici bombos, hic bir ilgi cekici yonu yok. Tepeden barselonaya bakicam diyorsaniz girin yoksa disindan fotonuzu cekip plaja dogru gidin. Listeledigin yerleri 4 gunde cok rahat gezersin. Ama plaja yakin otel tutun. Asil olay la ramblas+markette tapas ve plaj bence.

Joan Miro'nun olduğu yer güzel tepede, yeşillik biyer. Biz casa mila'ya girdik, açıkçası beklentimin çok çok altında kaldı, bir de giriş 20-25€ gibi bişeydi, casa battlo'nun da girişi aynı para, değeceğini sanmıyorum. Koymaz gelmişken girelim derseniz girin tabi. Yoksa dışarıdan bakın, içine de google'dan bakın.

Sagrada Familia hoşuma gitti benim, içi bildiğin kilise değil, camlar mamlar hoşuma gitti, bi daha girmem ama gitmişken girin bence. Picasso da güzel picasso'ya da gidin.

Park Güell zaten güzel gezin. Ben bunlar arasından yani 1-2-3-4-7-8-9-13-14(zaten bir şekilde illa geçeceksiniz meydandan)-18 yaptım. 4 gün gezdim, ama koşturmadan rahat rahat gezdik, yetti. bol bol yürüdük, farkında olmadan çoğu yeri gezmiş olduk.

Mimarlıkla ilgilenirseniz mies van der rohe pavillon var, tavsiye ederim.Bir de hayvanat bahçesi de fena değilmiş galia, biz girmedik. Ben bir de mart gibi gitmiştim soğuktu plaj mlaj ortamı yoktu yani, siz haziranda gideceksiniz oralar daha cıvcıvlı daha güzel olabilir.

tüm büyük başlar var işte , adamların trafiği ters yönde hepsi uk'e özel arabasını yapıyori automotive industry in the uk, list of car manufacturer diye aratın.Ford'un Dagenham denen dandik yerde hayvani bir tesisi var, filmi falan da vardı

Toyota'nın da fabrikası var orada. Bazı modelleri orada yapıyorlar. Japonya'da da araçların direksiyonları sağdadır bu arada, ek bilgi olsun.

Opel'in de adi degisik bu arada. Vauxhall diye bir marka ismi var. Opel'in araclari bu marka adi altinda satiliyor. 2. dunya savasi'na uzanan bir hikayesi var.

Bentley, Aston Martin, Rolls-Royce, Morgan, Lotus, Jaguar, Caterham, Land Rover, MG Rover, Mclaren, Mini, Tvr

Genellikle ya ultralüks yaparlar ya da süperhafif ufak go-cart tipi pist canavarı yaparlar öyle severler.

İngilizlerin kendi sermayeleri olarak bir firma bile kalmadı. Hepsini yabancılar ele geçirdi;

www.wikizero.info


www.wikizero.info

Rover, hatta amblemi İngiliz kraliyet arması.

vermeyebilir. paribu ya da ledger de tut bence. ben ledgerda tutmaktayım.hem bunu burada sorma bence :) facebook grupları var oraya gel....

Bitcoin & Altcoin Türkiye
Bitcoin, Altcoin & Mining Türkiye

bonus: burayı takip etmeni salık veririm. : twitter.com

Ben visco yastığımı 4 sene önce falan almıştım henüz değiştirme ihtiyacım olmadı. Yanlış hatırlamıyorsam ben bellonadan almıştım. Ben çok faydasını gördüm tek kötü yanı yastığın bende bağımlılık yapması. Nereye gidersem yanımda, asla başka yastıkla uyuyamıyorum.

Anneme de yataştan aldık, o da aynı derecede memnun.
www.bellona.com.tr Benim yastığım bu sanırım. Tipi aynı ama kumaşı farklı.
Annemin yastığı da bu, m.n11.com

Bu arada alırken boyutlarına bakmak lazım bazılarının eni dar oluyor ben onları sevmiyorum. Benim yastığım kol boyuma eşit neredeyse. Kolum da çok uzun değil ama diğer yastıklara kıyasla epey büyük kalıyor yine :)

Hepsiburada da falan sık sık kampanyalar oluyor. Ama sıkıntı yatağı alıp baza başlığı ayrı almak falan. Ben 1200 e lokal bir yerden baza başlık yatak hepsi dahil aldım. 1 yıl oldu, memnunum. Haa çok fark var mı? Hayır.

Visco yataklar vücudu sarıp hava aldırmadığı için terletiyor. Yastığım visco, rahat ama boyun kısmım biraz terliyor. Yatak için visco biraz sıkıntılı, bünyeniz terlemeye müsaitse rahat edemezsiniz. Ben visco yastık + paket yaylı orta sert/sert yatak kullanıyorum.

Geçen cuma gecesi 23 feribotunu yakalayalım diyorduk bir baktık ki geliboludaki kuyruk çevre yoluna taşmıştı. Girmedik eceabata gittik. Yaklaşık 2,5 saat sıra bekledikten sonra binebildik.

Siz ters istikametten geldiğiniz için şanslısınız. Karşı tarafı boşaltmak için saat beklemeden doldur boşalt yapıyorlar. Karşıdan gelen feribotlardan anca 5-10 araba iniyordu.

Biz fransadan gelen gurbetçilerin saatine denk gelmişiz.

Evin darmaduman olmasından korkuyorsan depozito alma seçeneği var. Misafir çıktıktan sonra sen onaylarsan depozito iade ediliyor. Güven problemini aslında profile bakarak çözüyorsun. Hiç yorumu olmayan, düzgün fotografı olmayan insanları reddedebilirsin. Reddederken "I'm not comfortable with this guest" gibi bir seçenek çıkıyor. Ben yaklaşık 1 senedir kayıtlıyım, şimdiye kadar 10 kişi ağırladım ve hiç biri Türk değildi. İlk başlarda minimum gece sayısı belirlememiştim ve o zamanlar sevişmek için ev arayan insanlar çok fazla teklif gönderiyordu. Bu duruma uyanınca minimum 3 gece kalış şeklinde ayarladım ve o teklifler kesildi. Kullandıkça zaten kendi yöntemlerini geliştirirsin.

kişinin geçmiş referanslarına bakabilirsin. en başta bu bir sürü müşteriyi elemeni gerektirecek ama en azından kafan rahat eder.

türkiyede türke kiralamadıktan sonra sıkıntı çıkmaz bence. yabancılar bizim çomarlar gibi değil.

Ben de kaynak yapayım soruya. Genelde evi merkezi yerlerde olanlar bu sistemle kiraya veriyor değil mi evini ? Evi merkezden uzak olanlar tercih edilmez doğal olarak diye zannediyorum. Dovu mu Samet?

@fusha

Kısmen doğru, merkezi yerdeki evler haliyle daha fazla turist çekiyor. Ama mesela bir arkadaşım Büyükçekmece'deki evini kiraya veriyor, tüyap'a fuara katılmaya gelen insanlar arada sırada kiralıyormuş. Airbnb'yi iş için kullanan da çokça insan var.

bir saniye düşünürsem aklımdan şüphe ederim.

ben giderim. ukrayna'ya yerleşmeye gidip gtüne baka baka geri dönmüş biriyim; yurtdışında yaşamayı tecrübe dahi etmeden ne kadar zor bir şey olabileceğini gördüm. buna rağmen benzer bir imkânım olsa yine kalkar giderim açıkçası. üstelik benim standartlarım feci şekilde düşüyordu orada, sırf ülkeden kaçayım diye gitmiştim ama gidince "ulan değmez" deyip döndüm.

benzer standartlarda yaşayabileceksem arkama bile bakmam. kolay olmayacaktır kesinlikle ama insanız sonuçta, zamanla alışıyoruz. ben gitmek, yaşamak hayaliyle öldüğüm sibirya için bile, şu gün önüme vizemi ve işimi koysalar, deseler ki "gel knk seni çelyabinsk'e atalım, güzel para da kazanacaksın", yine bi' düşünürüm. kolay mı tek bir insan tanımadığın, tamamen yabancı bir şehirde/ülkede yaşamak?

yine de sonuç olarak çektiğin çileye değer bence her türlü. türkiye korkunç bir yer oldu maalesef. standardım aynı olacaksa basar giderim ben.

Direkt giderim, gittim de.

ben giderim ama insanların yurtdışı deneyimleri genelde birbirinden farklı oluyor. benim aile, arkadaş gibi konularda öyle derin zaaflarım yok mesela. bu yüzden başka ülkede hiç zorluk çekmedim. ancak sende bu tip hassasiyetler varsa ki olabilir, çok doğal, zorlanabilirsin de. onun dışında da genel itibariyle yabancılık da çekebilirsin, kendini yeni ülkene ait hissetmeyebilirsin. bunlar da mümkün. özetle, bilemeyiz.

İşimden memnunum, parasından memnunum, hayatımdan memnunum, ailem sevgilim herkes yanımda... bu durumda İngiltere'ye gitmek için bir neden göremiyorum ben. Yani ne bileyim İngilizlerin de en az Fransızlar kadar dallama olduğunu düşününce, bu seçimim bana çok makul geliyor.

İş, aile ve çevreden memnunsam benzer standartlar için rahatımı bozmam.

Memnunsam yasamimdan neden gideyim ki? Sirf gitmek icin gidilir mi? Sacma.

Ne orada olmak için cazip bir motivasyon kaynağı ne de burdan gitmek icin bir olumsuzluk varken, anlamsız bence de

sen gitmek istemiyorsan ben gideyim ? hayır anlamıyorum nasıl gitme imkanına sahip olduğunuzu açıklarmısınız

Oyle direkt atlamamak gerek diye dusunuyorum. Onemli bir karar iyi dusunmek lazim. Aidiyet hissinin yerini doldurabilmek kolay olmuyor. Turkiyede yasamak cok zor ama yine de aidiyet hissiniz varsa yikilsa da burayi ozluyorsunuz ve yeri dolmuyor. Mesela bazi seyleri sadece kendi dilinizde anlatabiliyorsunuz. Insanin kendi evi gibisi yok derler ya ulke icin de oyle.

Biraz gelecekte ne yapmak istediğine bağlı.

İşimi çok seviyordum, arkadaşlarımla çok iyi ilişkilerim, çok geniş bir çevrem vardı, rahatım yerindeydi, uzun yıllardan sonra borçları tamamen kapatıp hiç görmediğim artılı rakamlara geçmiştim, ailem kışın yanımdaydı, yazın onların yazlığına gidip keyif yapıyordum ve şu an öğrencilik şartlarına geri dönecek şekilde terk edip geldim.

İşimi çok seviyordum ama cemaat ve AKP kadrolaşması yüzünden azaldıkça azaldık. Millet istifa etti, bir kısmı kovuldu. İş yerine rekor sayıda dava açıldı. Darbeden sonra KHK'larla kovulan arkadaşlarım oldu. Gelmesem belki ben de kovulacaktım, bugün olmasa yarın. Bir arkadaşım bir yıldır işsiz ve en son Fransa'ya politik sığınma talebinde bulundu. Sıfır Fransızca ile.

Arkadaşlarımla aram çok iyiydi, yavaş yavaş yurtdışına taşınmaya başladılar bir şekilde. 5-6. arkadaştan sonra ben taşındım. Benden sonra 3-4 kişi kaldı. Muhtemelen kalsam, 3-4 sene sonra tek ben kalacaktım. Hatta, bu ülkede 5 kişi olduk. Birbirimize gidip gelme planları yapıyoruz.

Ailemle olmak çok güzel ama ölene kadar onlara sığınamacağım. Kendim için karar vermem gerekiyor. Aile dediğin her gün Skype'tır, Whatsapp'tır görüşülüyor zaten. Normalde annem yaptırmıyordum yemeğimi zaten. O konuda değişen bir şey olmadı.

Sonuçta geldiğime pişman değilim ama daha düzenimi oturtamadım, yerleşemedim. Başka bir kültürde zorlanıyorum ama ilerisi için bu kararı şimdilik güzel bir karar olarak görüyorum.

İyisi ne, kötüsü ne?

Metrobüse binmiyorum. Sinirli insanlar yok. Hayatıma karışan insanlar yok. İstediğim zaman istediğimi giyiyorum. O tarz konularda kafam aşırı rahat. Hayatımda stres çok az.

Kötüsüne gelince, vatandaş değilim ve kendimi kanıtlamak için çok çalışmak zorundayım. Hayat standardım düştüğü için tek başıma bir evde kalacak kadar kazanmıyorum. Ev arkadaşları/sahipleri çılgın çıkabiliyor. Kimseyi tanımadığım bir yere geldim, kapkalabalık arkadaş çevresinden konuştuğum 3-4 kişiye düşünce sudan çıkmış balık gibi hissediyorum. Birileriyle konuşmak istediğimde beklemek zorunda olmak ve birilerini arayamamak, sosyal hayata yetecek kadar kazanamamak garip geliyor. Ciddi ciddi değil ama hafiften de bir kültür şoku yaşadığımı fark ettim. Bu konuda rehberlik alıyorum.

İstanbul her zaman orada geri dönülmek istese. Türkiye yerli yerinde duruyor. İstenilse, başka ülkede yapılamasa dönülüverir ama canım istediğimde Türkiye'den ayrılamam. O yüzden, bu fırsat benim için değerli idi ve bu şekilde değerlendirdim. Yukarıdaki sıkıntılar birkaç sene içinde yenilebilecek, aşılabilecek sıkıntılar. Bu fırsatı bunları düşünerek değerlendirdim. Arkadaşlarımdan da 'Tam zamanında gittin, çekilmez oldu buralar' mesajları alıyorum.

Ama herkes için durum böyle olmak zorunda değil. İşinde bir gelirin ve tehdit edilmeyen bir ortamın vardır. Geleceğini Türkiye'de görebiliyorsundur ve çok kişinin yaşadığı bazı sıkıntıları yaşamıyorsundur. O zaman terk etmenin anlamı yok. Değerlendirilecek kısım şu, şu anın güzelliği ne kadar sürecek? 10 yıl sonraya bu güzellikler kalacak mı? Bu güzellikler kalacaksa güzel, madem mutluysan değerlendirmek zorunda değilsin ama bu güzellikler kalmayacak gibi görünüyorsa 10 sene sonrası için bir B planın var mı?

Giderim. Bu kulturde dogdum ama bir turlu alisamadim, belki o kulture alisirim:) Alisamasam da alisirim. Pisman olmam.

uzun yollu düşünürüm. ailemin burada yalnız kalması yüzünden. öyle büyük bi sülale değiliz. bir ihtiyaçları olduğunda hemen koşup gelebilmem, icabında bir süre yanlarında kalabilmem gerektiğini hissediyorum. şimdiye kadar çok şükür olmadı böyle b'şey ama yaşlar ilerliyor. ingiltere'de "sen git oğlum ihmal etme ana babanı" gibi bir esnekliği bana sağlayacak bir işverenim olacaksa benim için olay büyük ölçüde çözülür.

sizin yaşlar gençse, benimki gibi bir kaygı ufukta yoksa ve kırsalda bi çiftlikte toplumun genelinden izole yaşamayı düşünmüyorsanız (öyle olsa burada da gayet rahat yaşanır bence) karar vermek daha kolay. uzun vadeli sonuçlar çok bariz çünkü. daha doğru ve huzurlu bir yaşam, evlilik ve çocuk olursa eğitimleri ve topyekün kişisel gelişiminiz gibi. adapte olana kadar büyük çaba harcıyorsunuz ancak gelecek nesile de bırakabileceğiniz şeyler elde ediyorsunuz.

eskiden gitmek istiyordum. artık istemiyorum. bu toprakları seviyorum. insanının tümünü olmasa da dilini, toprağını, ezanını seviyorum. gitmek istemiyorum.

Bu soruyu sorana kadar valizi toplamıştım.

work & travel yapmadan önce silikon vadisinde çalışma hayalim vardı, fakat gidip görünce vazgeçtim o hayalden. göründüğü gibi değil hiçbir şey. bir de ingilizler çok ırkçıdır. sosyal anlamda sıkıntı çekebilirsiniz.

Düşünmeme gerek yok, anında giderim.
Yurt dışında çok yaşamadım toplamda bir buçuk seneyi biraz geçkin yaşadım ama oralardan döndüğüme çok pişmanım.

ilacini veriyoum iobitten start menu isimli programi indir.

1- Başlat simgesine tıkladığında This PC - Bu bilgisayar kısayolu ile bilgisayarım'a gidebilirsin.

2- Sol alttaki Windows simgesine sağ tık --> Bilgisayarı veya oturumu kapatın --> Bilgisayarı kapat yapıyorum ben, oldukça kullanışlı.

Programa gerek yok, alışkanlıklarını güncelleyebilirsin.

2) windows 10 nasıl bilmiyorum ama windows 7 de bilgisayarı kapatmak için kapama düğmesine bilgisayarı kapat özelliği verirsen kapatabiliyorsun. ben hep oraya basarak kapatıyorum bilgisayarımı.

win+x kısayolunu deneyin

1. başlat menüsünde bu bilgisayar yoktu, biraz uğraşıp ekledim sonunda.

2. win+x kısmı da fena değilmiş.

teşekkürler herkese.

Mimaride bulunulması hayati tehlike arz eden yerlere çıkılıp gerekli gözlem ve tespitlerin yapılması sağlanabilir bir kere

Emlak satışlarında bir de şöyle evlerimizz mevcut diye gösterilebilir.

Kendi sektörümden, makina robot eğitimlerinde kullanılabilir.

youtu.be

Tıp öğrencilerini eğitmede de kullanılabilir herhalde. Sanal ameliyat falan

ben cranium oynadım ama pek zevk almadım
daha çok travial, tabu, monopoly den zevk aldık hep.

kısaca cranium pek zevkli değil

usb üzerinden film filan seyrediyorsan samsung. çok fazla formatı tanıyor.
ama alacağın mağaza vatan bilgisayar olmasın. işin yetkili servise düşerse hayattan soğursun.

Hocam ben samsung'un renklerini aşırı yapay buluyorum. Benim tercihim lg olurdur. Bence en iyisi usb'e örnek bir kaç video atıp gidip yerinde denemeniz.

1 ve 2 : kansızlık olmalı

kan testi yaptır.

Google da iyi de, doktor diye bişey varmış, onu da önerebilirim. Aile hekimine anlat, kan testi yapacaktır. Bu türlü şikayetlerde demir, b12, d vitaminlerinde eksiklik çıkabiliyor. Sırt için ortopediye sevk eder belki. Yine de tüm bunların nedeni yalnızca depresyon dahi olabilir. Özetle ezberden gitmemek, doktora gitmek gerek.

1-2 için kan testi olsa iyi olur.
3-4 uyku veya yatak sorunu olabilir. Kiloluysan, burnunda sıkıntı varsa horluyorsan uyku apnen varsa. uykunu alamamış şekilde kalkarsın. Akıllı telefonun varsa sleep as android isimli programı kur. gece horlayıp horlamadığını test et öncelikle.

2-3-4'ün sebebi boyun düzleşmesinden kaynaklanıyor olabilir. boynuna baktır. tabi önce kan değerlerini ölçtür.

su an calismiyorum ama calistigim donemde saat 9.30'da mesai basliyordu ben 6.15'te kalkip 1 saat yuruyuse cikariyordum. aksam da eve geldigimde 8 gibi tekrar cikariyordum bu sefer sadece tuvalet amacli 5-10 dk kadar. gece tekrar esim cikariyordu o da 5-10 dk.
ama tum gun sizi gormediklerinden surekli ilgi bekliyorlar. aksam once onlarla oynuyordum evde. ondan sonra diger isleri hallediyordum.
calisirken bakmasi evet zor, evet hayvana yazik oluyor. ama ote yandan barinakta 1 metrelik zincire bagli 15 sene gecirmesindense sicak bi yuvada sahibini beklemesi cok daha iyi. sahipleneceginizi varsaydim umarim oyledir :)

Ananem hasta oldugu icin annem gecici bir sure ona bakmaya gitti. O yuzden kopegimizi evde 13 saat yalniz birakmak zorunda kaliyorum ben de ise gittigim icin. Her sabah 5:45 te kalkip disari cikartiyorum ise gitmeden. Butun gun evde duracak cunku. Aksam eve gelince de hemen disari cikariyorum, ilgi gosterip oynuyorum. Cunku hayvancagiz cok mutsuz oluyor evde tek kaldigi icin. Ne kadar yorgun da olsam onu seviyorum oynuyorum. Gece tekrar disari cikariyorum, o yuzden cok erken de yatamiyorum.
Gecici bir durum bu ama gercekten ikimiz icin de hic kolay degil. Kopek sahibi olmak, daha dogrusu mutlu bir kopek sahibi olmak icin kendinizden ciddi fedakarlik yapmaniz gerekiyor. Ben cok sevdigim icin elimden geleni yapmaya calisiyorum. Cocuk sahibi olmaktan pek farkli degil yani.
Calisiyorsaniz ve butun gun evde yalniz kalacaksa kopek yerine kedi (hatta iki tane) sahiplenmenizi tavsiye ederim. Kopek butun gun yalniz kalmak icin uygun bir hayvan hic degil.

farklı açıdan yorumlamak istiyorum ama doğru tabir edemeyebilirim, kusura bakmayın. 4 yıldır şu canavar ile birlikteyiz ailecek. www.dogbreedslist.info

Bu canlılar insan evladı gibi düşünemiyor, senin işe gitmen gerektiğini para kazanman gerektiğini anlamıyor. sadece onu terkettiğinizi düşünüyor. :) sırf bu yüzden babam işi bırakıp bütün gün onunla ilgileniyor.

Siz evden çıktıktan sonra üzülüyorlar, ciddi anlamda kaşları düşüyor mutsuz oluyorlar, stres yapıyorlar, sürekli camı pencereyi gözlüyorlar, bi tıkırtı duyduğunda biri mi geldi diye kapıya koşup kulak kesiliyorlar... Bi canlıya bu yapılmamalı bence.. Lütfen köpüşlerinizi evde tek bırakmayın :'(

konudan alakasız ama arkadaşlar o hayvan 12 saat çişini tutmak zorunda mı kalıyor ya, su falan içmiyor mu gün içinde, sıkıntı olmuyor mu? kedim var benim biz evde yokken en az iki kere kullanıyor kumunu.

@yue kendini rutine ayarliyor sanirim. cunku bazen cisi ya da kakasi daha once geldiginde kapiya vuruyor ya da agliyor o zaman erken cikariyoruz. gun icinde de su icmiyorlar. hep evde oldugumdan goruyorum.

benzer bişi sormustum gecen gun
www.eksiduyuru.com

15-26 yapmadan dönersen boşuna gitmiş olursun.

kesin git 1-2-6-7-8-9-10-11-13-15-21

1-6-1-6-6-6-6

kardeş amsterdam el kadar yer zaten. 5 gün fazla bile gelir buraya

1-2-3-4-5-6-7-9-12-13-14-25-26-30 istanbul'un taksimi gibi bunların hepsi çok yakın yerler 2 günde rahat rahat gezilir.

8-11 yan yana yerler mutlaka gör keyifli

15 kesin git, eğlenceli.

20-33 atmosferik bir yer keyfe keder gidilebilir

24 akıcı bir müze denizciliği hissettiriyor

21-22-27-29 boş muhabbet.

cassa roso

Alo 184 zabita ya da 155 polis ile memur cagirip tutanak tutturuyorsun. Bu ilk asamada biraz yildirma oluyor ve bir daha yapmiyorlar genelde. 3 kez uyardigimiz komsumuz gece 3'te icip icip hayvan gibi cosunca polis cagirdik tirsip ipe geldiler sonunda. Devam ederse tekrar zabita cagirip 250-550 tl arasi para cezasi odetiyorsun. Yoneticiye sikayet etme ve en sonunda sikayetci olup evden attirmaya kadar yolu var. Sunger filan care degil herkes medeniyeti zorla da olsa ogrenecek.

Zabita hatti 24 saat hizmet veriyor ve esas para cezasi yaptirimini zabita yapiyor. Yasal olarak saat 21'den sonra gurultu yasak ancak 23'e kadar genelde goz ardi edilir. Polis sikayetci olursan karakola goturuyor ya da sozlu olarak uyariyor. Tutanak tutulursa desibel olcum tutanagi ile savciliga basvurup kiraci ise evden attirabiliyorsun. (Zabitalar gurultu sikayetine desibel cihazi ile gekiyor ve olcum yapiyor). Tehdit filan olursa da ayriyetten tehdit davasi da ekletiyorsun. Yoneticiye de sikayet et ayriyetten sahidin olur.

Tüm iç güvenlik için gerekli yerleri arayın abi vurma ile çözülmez zaten neresi varsa bir güzel her seste şikayet edin.

1- hayır
2- kontuara beraber gitmeleri ve bunu görevliye bildirmeleri lazım

havayolu thy ise veya online check-in'de koltuk seçimine izin veren bir havayoluysa check-in yaparken seçersiniz.

pegasus gibi koltuk seçimine izin vermeyen havayolu ise kontuardan halletmek lazım.

1. çıkmaz.
2. online check-in'de koltuk seçim imkanı varsa oradan yapabilirler yoksa kontuardaki personele rica ederlerse yan yana koltuğu alırlar.

İki adı siz ayrı ayrı yazsanızda bilet üzerinde birleşik oluyor zaten. Muhtemelen siz ayrı yazdınız ve bilette birleşik görünüyordur o. Check in için söylemişler zaten online check in de koltuk seçimine izin veriyorsa beraber check in yapabilirsiniz, aksi takdirde kontuarda şansınızı deniceksiniz. Diyelim ki geç kaldınız ve yanyana yer yok dediler. o zaman da uçağa bindikten sonra iki taraftan birinin yanındakilere rica edebilirsiniz.

İş Bankası Kültür Yayınları varmış, daha fazlasına bakmaya gerek yok bence.

İş bankası tabii ki

Corendon vitality otel var. Ben gitmedim ama oraya gitmeyi planlıyorum. Rezervasyon yaptım yani. Şehre diğer otellere göre biraz uzak ama hemen önünde tramvay ya da metro var. Diğer otellere göre çok iyi görünüyor, fiyati da çok daha uygun

amsterdam station zuid ve amsterdam centraal metrosunun arasındaki bölgeler bence olabilir.

zaten museum plein ve vondelpark zuid'e daha yakın. diğer yerler de centraala daha yakın oluyor. müze biletlerini de www.tours-tickets.com büfelerinden alın hem sıra beklemezsiniz hem de indirimli oluyor.

fiyat veremeyeceğim ama, temiz, adam gibi çalışan bir sistem istiyorsanız referans isteyin yani yaptıkları bir işi gidip görün. Her işin cılkını çıkaran ülkemde bu işi de leş gibi yapan adamlar var. Sana uygun fiyat vereceğim diye kayıt cihazının en dandiğini takıyor, kameralar iyi gösteriyor diye sen farkı anlamıyorsun. Duvarlarda açtıkları delikler gelişigüzel, kabloları çakmakla yakarak ucunu takıyor, soketi geçiriyor falan.Kablolar açıkta, kabloya dokununca görüntü titriyor vs vs.. Ayıpta, terbiyesizlikte, seviyesizlikte sınır yok. Hani Almanların iş disiplini var ya, onun tam tersini düşün. Hay Allahım sinirlerim diken diken oldu bak herifi hatırlayınca.
*Ekranın akıbetini de konuşun, fiyata dahil olacak mı olacaksa nasıl bir ekran?
Herhangi bir bilgisayar ekranı veya yeni nesil televizyon işinizi görür. Elinizde boşta ekran varsa adama ekran üzerinden de para kazandırmanın anlamı yok.
*Harddiskin ne olacağını konuşun. Adamla 1 terabaytlık hdd için anlaşırsınız, getirir 700 gb lık takar, 500 gb lık takar. uyanık olun, güvenmeyin.
* Arayüzün kullanımını yani kayıt oynatma vb. konularda cihazı kullanmayı öğrenin yoksa yanlışlıkla kayıtları silersiniz, en lazım olan zamanda o kadar techizat boşa gider.

güvenlik kamerası alırken ek olarak software kısmına da özen gösterin zira çok ciddi güvenlik açıkları oluyor, evinize big brother almayın gereksiz yere.

Endülüs.

Valencia

Endulus diyecektim ben de. Ayrica barcelona.


Cadiz+sevilla kombinlemistim bu sene.
Ondan once malaga + granada.

Araba ve zaman varsa endulusu boyle ayirmaniza gerek yok.

bu konuda valencia nasıldır peki?

Endülüs'te Cadiz, Huelva, Malaga'da bunları yapabilirsiniz. Yalnız İngilize pek bilmez Endülüslüler haberiniz olsun.

Endülüs hakkında daha detaylı sorunuz olursa cevaplayabilirim.

google play gazetecilik var

(bkz: Bundle)

Kaynaklardan zete, 140journos, birgün ve cumhuriyet'i seçebilirsin.

Greenify +1

Arka plan verisini kısıtlayin. Root falan gerek yok.

Rodos oldukça büyük ve adada çok sayıda koy ve plaj bulunmakta. Her noktasına toplu ulaşım aracı bulmak imkansız. Ben araç kiralamıştım ve çok rahat etmiştim. Fiyatlar zaten Türkiye'ye göre oldukça uygun ve turistler genelde bu yöntemi tercih ediyor. Kiralama fiyatları günlük 20-30 Euro civarından başlıyor diye kalmış aklımda.

Ben 5 gece kalmıştım ne eksik ne fazla gelmişti. Deniz tatili olduğu için zaten insan sıkılmıyor.

www.dropbox.com

Dikkat etmeniz gereken ekran süresi, google play hizmetleri tüm androidlerde var, tam olarak olayını çözemesem de eskiden android sistemine entegre olan şeyler şimdi google play servisleri üzerinden çalışıyor galiba bu da onun öne çıkmasına sebebiyet veriyor olabilir.
S7 için de sanırım 5 saat üstü ekran süresi normal olacaktır.

hocam blki guncellemeler falan bu sıralar yogun kullanmistir
bir de senkronize edilen seyleri azalt
s7 iyidir ak gitsin.

bu konuda zorunluluk var. eğer bir şirket türkiyeye kendi giriyorsa mesela samsung ve apple gibi, bu şirketlerin uluslarası garantileri var, dolayısı ile aldığınız ülkeden tamamen bağımsız bir garantisi var, global yani.

mırın kırın ederler ise telefondan çıkan garanti kağıdını ve faturasını götürün.

touchwiz ne? bende s7 edge var anlatayım :)
g5'te çok fazla aksesuvar var. bende kısa sürede yalama olacak bir telefon izlenimi bıraktı.

bu ikisi arasında s7 alınır. yine de bu kadar pahalı bir telefona ihtiyacın var mı bir düşün derim.

gözünüzü seveyim telefon alırken mutlaka yetkili servis/değişim şikayetlerine de bakın. lg telefonum bozuldu değişim kararı çıktı tam 50 gün bekledim, rezil oldum. onu ya da bunu alın demiyorum ama satış sonrası hizmetlerini mutlaka araştırın. benim gibi başınıza geldikten sonra şikayetvar.com a girip bakmayın.

hocam s5 demissin.
samsung s5 ise cok memnunum.
alan bir iki arkadas da cok olumlu yorum yapti.
s7 ile sıkıntı yasamazsin.
androidin takılma sorunları cok eskide kaldi hocam ak gitsin.
5.0 üstü iyidir
s7 de alma sana tavsiyem s5 al kullan hic bir sıkıntı yok.
suya toza dayanıklı.
ve ucuz.
bir de ciplak gosteren gozluk app tarzi seyler kurmazsan hic bir şey olmaz.

Hemen hemen her terzi yapar, ama gömleklerin çok değerli değil ise yüzü astarını geçebilir, çok afaki paralar isteyebiliyorlar.

3. sorunun cevabı ise ütü kolası, ütülerken ütü kolası kullanmalısın. Bir de sık seyahat eden biri isen, bavula çantaya filan tıkarken dikkat et yakaları kolları kırılmasın.

Metal saatler asindirma yapar. Bunun cozumu saat takmamak ya da deri kordonlu saat.

Gomlek kolu ve yakasini ters duz yapar terziler. Her terzi yapar ama gomlek isiyle ilgilinen birini bulursan daha prof olur. Ucreti hakkinda bilgim yok maalesef.

Simdi acikcasi 3000 kazaniyorum ve haftanin 3 gunu gittigim bir isim var. Dersanede falan da calisabilirim ama istemiyorum. 4 gun bosum bu arada da calisip 5000 e tamamlarim belki isi ama yasamin amaci calismak olmamali diye dusunuyorum. Bu nedenle kararini verirken nerede nasil yasamak istedigini de dusun.

Yeni işime bağlı orda da huzurlu olacağımı düşünüyorsam değiştiririm

gideceğin şehir İstanbul değilse, geride bıraktığın şehrin de pek bir olayı yoksa evet. Diğer durumlar için şehir isimleri ve sadece yüzdeler değil rakamların kendisi de önemli.

bekarsam geçerim. ki bekarım.
:(

Fatura işi sana kalmış da, kiralar 800, bin civarı. Muhit genelde güzel, sakin yerler. Serbest bölgede maaşlar ortalamanın üzerinde. Çoğu zaten yurtdışı bağlantılı firmalar. Serbest bölgenin tam karşısında avm var. Aynı hizada birkaç restorant var. Alsancak izbanla yarım saat mesafede. İzbana da yakın serbest bölge.

Kira duruma göre 500 bin arası diyelim.

gaziemirden kirası ucuz bi yerler bakabilirsin.

ucuz dersen evka7 yok kardeş etraf önemli değil dersen beyazevler veya aktepe yok abi ben merkezi oturcam dersen gaziemir fiyat olarak sıralama yukselıyor yakınlık bakımından degerlendırdım izbana yakın olman avantaj saglar canın sıkıldıgında alsancak olsun baska yerler olsun gıdebılırsın alsancak sartları ıle konusmak gerekırse yeme ıcme oturdugun mekan ıle alakalı ornek tortuga da 1 lt fıcı bıra 15 tl :)

Patlayıcı madde kontrolü

Elinden ve eşyalarından analiz için swab alınmış.

Dediğiniz üzerine konuya google'dan baktım fakat orada çıkan yöntemler bizim denk geldiğimize pek benzemiyordu. Tam olarak o şeyin adı nedir ve nasıl çalışır?

Doruklu veya sarnıç'ta kahvaltı
Marina da kahve muhabbeti saat
Turistik bölgelere gidecekseniz şhrimerkezinden biraz uzak 1 saat yol mesafesi, kız kalesi, cennet cehennem, astım mağrası. adam kayalar.
Yemek için mutlaka tantuni yemeniz gerekiyor abidin veya memoş tantuni yi tercih edin.
Forum AVM nde gezebilir ve alışveriş yapabilirsiniz. forumun akrasında LOUNGE Sports Pub var mutlaka ziyaret edin selam söyleyin.
akşam için eğlence mekanı arıyorsanız, eller havaya coşalım için I See bar, viking bar, dolphin bar bulunmakta, rock müzik için stepp pub bulunuyor.

kalacak yer konusunda pozcu merkezde ve çarşıda bir çok otel bulunamkta.

aklınıza takılan bir konu olursa özelden yazın .

Bunların hepsi mersin'de mi? Adana'da inip doğrudan mersin'e mi geçelim?
Bir de hangi otel olur, evlilik cüzdanı sormayan?

orjinal olsa gerek

(ssl sertifikasi ve domain adresi Migros Ticaret A.S.ye ait gorunuyor)

o degil de ne sacma bi siteymis, migros bile unutmustur sanirim varligini.

Sitenin üstünde sanal market linki var aynı zamanda sanal markette de buranın.(kanguru logosu küçük, yeni üyelik linkinin solunda) Yani migrosa ait evet.

Kimse kullanmadığı için güvenilir olup olmadığını bilen yok sanırım :-)

Var, uygulamanın bir yerinde yazıyordu, sanırım genelde kazanım tarihinden itibaren 1 sene.

Kazanılan tarihten itibaren 1 sene içinde kullanılması gerekiyor.

Öncelikle kapısına bir not bırakın durum böyle böyle uyarmak istiyorum yoksa şikayet etmek zorunda kalacağız. İsterseniz isimli, isterseniz isimsiz. Düzeleceğini sanıyorum.

Düzelmez ise gece Zabıtası çağırıp tutanak tutturup savcılığa gidiyorsunuz. Gürültü yapanın Ev sahibi mi Kiracı mı olması da farklılık gösteriyor tabi şikayet derken.

Once uyardik sonra apartmana not yazdik yine anlamadilar. Bir gece iki kisi indik bagirdik bunlara apartmandakiler de duydu rezil ettik.

Ne yaptiklari bizi ilgilendirmez de gece yarisi sevgililerinin ciglik cigliga sevisme sesleri apartmanda yankilaniyor.

bunu kullanıyorum ve memnunum www.hepsiburada.com

fırça yeri tabak gibi olanlardan almıştım, sürüş kolaylığı açısından sıradan viledalara göre daha kötü. ayrıca o tabağa uyumlu fırçaların yedeği 10 tl falan. gerek yok, onun yerine kılı tüyü daha iyi toplayan dikdörtgen paspas ya da mop alın

mikrofiber mop. bezi değişiyor. 20 liraya bile satılıyor temizlikçilerde. çıkıyor yıkanıyor. kılı tüyü topluyor.

15 liraymış www.tekzen.com.tr