Ekşi Duyuru

uçhisar’da the museum hotel var. akşam yemeği için restoranını öneririm mutlaka.

edit: adı lila restaurant imiş.

Klişe gelebilir, overrated diyenler de olacaktir ama sabah gun dogumunda balonlarin ucusunu izlemek bana cok zevk veriyor, balonla ucmak da ayrica cok ozel bir deneyim ama maalesef servet odemek gerekiyor onun icin.

Sadece bir gun kalindiginda vakit ayirmak zor ama yaz sicaginin ortasinda vadilerde agaclarin hisirtilari arasinda tatli ruzgarin serinligini yasamaya da paha bicilemez.

Restoran olarak onerebilecegim yerler, Göreme Seten Restoran, Uchisar Millstone Otel'in restorani.

Emin olabilirsin, Sütlüce'de inip biraz yürüyerek ulaşabilirsin.

Nasil ciger istiyorsunuz. Arnavut ciger mi, edirne yaprak ciger mi? Kuzu sis ciger mi?

@balpolen, Arnavut ciğeri.

E-10 ya da havabüs ile gidebilirsiniz

Gece 12 den sonra var mı acaba?

sabaha kadar var. sitelerinden kalkış saatlerine bakabilirsiniz.

e-5'ten geçen bir otobüs hattı var, iett'den bakarsınız. ünalan'a gidiyor. hatta varış istasyonu orası olabilir.

en en ennnn kötü ihitmalle herhangi bir kadıköy otobüsüne binersiniz, kadıköydenden de söğütlüçeşmeye giden bi otobüs bulursunuz.

bir de kadıköye gitme seçeneği için aklınızda olsun; havabüs mü ne işte saw'a giden özel otobüslerde istanbul kart geçiyormuş, aylık öğrenciniz varsa falan fyi.

Adapazarı çok alakasız. Bursa'dan Kocaeli'ye geçerseniz İzmit'ten belediyenin Kefken otobüsü var.

www.kocaeli.bel.tr

Hoş geldin. Konyaaltı, Beachpark ücretli ücretsiz bir çok yer var. Uzak değil. Taşlıdır biraz ama ve bugün biraz kalabalık olabilir.

youtubedan izlediğim kadarıyla gidenler doboo'dan baya memnun kalıyor.

leyli kesinlikle! yemek konusunda cok secici ve hassasim, cok lezzetli gercekten yemekleri

Akşam yemeği için eğlenceli bi mekan arıyorsanız Leyli. Oranın iyi mekanlarından. Martta kişi 200-300tl arasına çıkılıyordu. Rezervasyon yaptırın akşam için.

Daha salaş lokanta usulü bi yer için Sultan Sofrası. Karışık tabak yiyin. Biz Mardinde buralarda yedik.

leyli muse

kullanan kalmadı mı ya :)

var hala. güzergah da aynıdır herhalde.

AKM yenilendikten sonra sola alındı durak, gezi parkına doğru 50m yürüdüğünüzde göreceksiniz.

Fauna şu anda hakiki İstanbul gastronomi ilgilerinin en gözde mekanı. Kısıtlı sayıda rezervasyon almasının etkisi var ama o da olabildiğince butik bir hizmetin karşılığı. 2 sene önce "üff ataşehire kim gidicek" diyip gitmediğim günlerden şimdi gitmek isteyip rezervasyon denk getiremediğim dönemlere gelmek üzüci.
Git gide daha da duyulacak ve daha zorlaşacak, o yüzden listeye ekleyebilirsin.

Yeni lokanta fine dining konseptinin en mütevazı örneklerinden, kendi yorumlarına kattıkları mantı bence tabak olarak İstanbul'un en değerlilerinden.

Pizzeria il pellicano son dönem yükselen napoliten pizza geleneğinin ülkedeki ilk ciddi örneği. napolili salvatore ustanın mütevazı ama hakiki hizmeti göz dolduruyor. (iyice hürriyet kelebek köşe yazısına döndük hadi bakalım)

Balat sahil restoran şehirdeki en kaliteli meze-rakı deneyimini sunan bir işletme.

Helvetia'daki ev yemeğinin sıradan lokanta atmosferi dışında bulunabileceği en iyi örnek. Benzeri deneyim reşitpaşa'daki havan'dan'da bulunabilir, aynı zamanda vegan-vejetaryen seçenekler açısından tatmin edici.

Ordinary Bomonti zula ve batard'ın arkasındaki cihan kıpçak-üryan doğmuş ikilisinin son girişimi. Hiçbir şey türünün en iyi örneği değil ama kalabalık ve farklı seçenek isteyen gruplarla güzel atmosferde yiyip içmek için çok ideal.

Bir başka ikilinin(derin arıbaş-kaan sakarya) son girişimi olan basta neo bistro adı üstünde, fransanın meşhur sokak arası bistro tarzının incelikli dokunuşlarla yansıtıldığı bir işletme. Dana yanak favorim.

Turk by fatih tutak bir şef restoranı, başta çok hypelandığı için soğudum ve gidesim gelmedi ama sonraları gidip beğenen fikri nazarımda değerli insanları gördükçe bi gitsem mi oldum. Fine dining çerçevesi içinde türk yemeği sunumu.

Maybe fenerbahçe'de artisanal kahvaltı deneyimi sunan minik bir işletme. Skandal sosis ismiyle sundukları tabak ilgi çekici.

An istanbul yine reşitpaşa'da, son dönemlerin en iyi burgercisi. Benim yediğim en iyi burger ekmeği buradaydı, eti artık herkes iyi kötü pişirmeyi öğrendi ama ekmek konusunda fark yaratan sayısı az.

Horo burger ülkedeki tek gerçek sloppy joe yapan yer olabilir. Köfteli burgerden sıkıldıysan burası tam senlik! İçeri girer girmez ovv yee Horo yee dersen indirim yapabilirler. Instagram hesaplarını takip etmek de zevkli.

Tarabya'daki ratatouille bir pastane-kafe. yemeklerini yemedim ama tatlıları kaliteli, mekan da şık.

Noy tayland mutfağı için çok iyi bir örnek diyorlar, henüz denemedim ama baktım abartıyorum, ekliyim dedim. Gidip beğenirsen dön bana.

Hadi şimdi de kuzey afrika mutfağına uzanalım...
Zeytuna Cihangir'de bulunan güzel atmosferli, kendine Akdeniz restoranı diyen ama Akdenizin güneyine yakınsayan bir işletme. Fette yedim bir tek ama bayıldım.


Çok bilinen yerleri yazmamaya çalıştım ama "bunlar da bişey mi sen asıl şuraya git" diyecek babayiğit varsa buyursun.

Osmanağa, Serçini Special Lokantası - Tencere yemekleri müthiş. Makul fiyatlar
Üsküdardaki Kanaat Lokantası - Tencere yemekleri + tatlı tezgahı çok güzel. Yüksek fiyatlar

Bizim millet Ağustos sonu Eylül başından itibaren ufak ufak Ege tarafına gitmeye çekinip Antalya tarafına kaymaya başlar. Ama yine de Ağustos sonu kalabalık olmayan yer anca kuzey ege olur, oranın da ulaşımı çok konforlu olmayabilir.

Benim tavsiyem çeşme veya kemer merkez. Otel çok fazla var, otel önerisinden ziyade bulduğunuz beğendiğiniz bir oteli sorarsanız bilgi veririm.

Dalyan değerlendir derim

Marmaris-İçmeler. Havaş ile 1,5 saatte Marmaris'e gideceksiniz. İçmeler'den Marmaris limana kadar harika bir sahil kenarı yürüyüş alanı var. Çevre koylara (incekum, akyaka vs) minibüsler ile ulaşabilirsiniz. Yangın sonrası görmediğim için doğası konusunda yorum yapamıyorum.

Kemer, yürüyüş alanı güzel. Antalya merkeze ulaşımı kolay.

Bodrum-Bitez, konaklama alternatifleri çok değil ama havası, suyu güzel. Gümüşlük vs diğer koylara minibüslerle geçersiniz.

Kalpazankaya Plajı / Burgaz Adası

Tatlıcı olarak Hafız Mustafa'yı tavsiye ederim. Kase tatlıları güzel.

Seç.

Şayan Baklava-4. Levent

Son zamanlarda favorim burası.

seç ve baklavacı mehmet yıldırım

Diyar

Pendik Gaziburma
Fatih Yaşar Usta
Üsküdar Emiroğlu

Gaziburna gayet iyi

hacibozan ogullari - yesilkoy

otobüs biraz gürültülü oluyor. Havaş şehirler arası otobüs gibi. daha rahat.

Havaş +1

40 liraydı Mayıs sonunda.

Edit:Zam gelmiş demek ki.

havaş 58tl şu an

Ehliyetiniz varsa Moov ya da Tiktak kullanabilirsiniz

e-10 numaralı otobüs 24 saat çalışıyor

Saraylar eklenebilir listeye.

Hope alkazar (istiklal'de)

Bayramda yapacaksaniz hic dert olmaz. Ayrica normalde de o kadar dert degil otopark yeri bulursunuz

Hacı Bayram'ın otoparkına bırakırsınız. 3-4 katlı bir otopark.

İpek Caddesi üzerinde Altındağ Belediyesi Müze Otopark'ı var.
Ayrıca bayramda Ankara boştur zaten.

goo.gl

Caddebostan civarında sessiz sakin kahveciler var. Onlardan birinde kitap da okursun.

Lizbon'da gunubirlik gidebilecek yerler var: Cascais, Sinatra, Costa da Caparica.

Portekiz'in guneyinde Algavre bolgesine gidebilirsin. Lisbon'dan Porto'ya geciste ters kaliyor gerci.

Ben surf ogrenmeni tavsiye ederim. Ben gittigimde 4 gun Porto'nun bir deniz kasabasinda suef ogrenmistim, sonra 3 gun merkezde kalmistim.

Lizbon’dan Porto’ya trenle gideceksen coimbra ya da uğrayabilirsin, 1 gün yeter. 3 saat falandı yanlış hatırlamıyorsam

burdaki tavsiyeler işinize yarar diye düşünüyorum.

oitheblog.com

Fethiye'de kamp alanları var. Likya yolu üstünde.

Bu sene her şeyin fiyatının çıldırması sonucu kampçılık ucuz tatilciliğin yolu olarak görüldü. Bunda 3 harflilerin ucuz kamp malzemeleri satmasının ve halkımızın genlerinde konar göçer hayatın bulunmasının rolü de büyük.
Dolayısıyla kamp yerleri mahşeri kalabalıklarla tanıştı.
Biraz bu yoğunluktan ve biraz da orman yangınları gerekçe gösterilerek kamp alanları dışında kamp yapmak bir çok şehirde valiliklerce yasaklandı.
Nereye gidersen git, gitmeden önce o kampın doluluk oranını telefonla kontrol et ve google yorumları ve puanını iyi incele.
İyi kamplar.

Şu harita da işine yarayabilir
www.google.com

fethiye kabak koyu güzel bir yer. ücretli kamp alanları da mevcut. birkaç sene önce orada bulunmuştum. ulaşım zor olduğu için çocuklu aileler genelde tercih etmiyor. ama bazen denizi çok dalgalı olabiliyor.

Metro ile zincirlikuyu metrobuse, metrobus ile uzuncayir durağına, oradan da harem-gebze minibüsü ile ulaşabilirsiniz kartal'a.

Bu arada son metro 12.10 civarında geçer taksim'den. Metrobus de sabaha kadar devam ediyor.

Haftasonu M2 hattı (taksim metrosu) da 24 saat çalışıyor. Normal şartlarda 12.10 son metro ise o saatten sonra çift bilet basıyor.

Belen'e çıkarsan Kurtoğlu'nda Balan Tava ye.

Uzun yıllar oldu iskenderuna gitmeyeli ama Karaagactaysan, beyaz saray , mikado, ismail köybaşının babasının mekanı şirinyer falan hep güzel yerlerdi. Yok iyice arsuz merkezdeysen uzak kalır ama...

Okudugun üniversitede Amerikan kültürü bölümü varsa sana en iyi referansi onlar verecektir. Yoksa da Ankara'daki konsolosluga konu ile ilgili mail atabilirsin. WAT artik ülkede yok gibi bir sey zaten.

Istanbul değil ama Ankara'da bu işin piri Yero. Ayrıca artık ülkede yok gibi falan değil millet çatır çatır gidiyor. Fiyatlandırması ile ilgili hiçbir fikrim yok. Yine de bir iletişime geçip bilgi alabilirsiniz.

otogarda yakın zamanda kalkacak başka otobüslerde yer yok mu hocam?

Yani sorun şu ki otogara çok geç varacaklar. O yüzden de iyice vakit kaybetmek istemiyorlar. 8de uçaklarıvar.

Bla bla Car uygulamasında o güzergahta ilan var mı bu bakın. Varsa mesaj atuo6daha yüksek bir para teklif edin.

garın içinde otopark var mı emin değilim ama 3-4 dk yürüme mesafesinde ispark'ın katlı otoparkı kesin var. ancak genelde garların içinde de ispark'ın otoparkı oluyor zaten.

dolmuş durağı tarfına doğru ara sokaklarda duraklama yeri bulursunuz, alt geçitin hemen yanında inşaat çalışması var orda yol tek şerit olduğu için zor, çarşı çıkışında da yollar gebelde tek şerit duraklama için uygun yer yok gibi.

Fotodaki siyah çizginin olduğu yerlerde var bir tane yer. www.hizliresim.com

istasyonun güney çıkışında duramazsınız, kuzey çıkışında da yer bulamazsınız. üstte paylaşılan haritada plevne caddesinde sancak eczanesinin oralar olabilir, müsait bir yerde durun. kardeşiniz çıkınca arasın sizi istasyon çıkışına inmeniz 30 saniye.

Evet, kötü.

Yakınından bile geçme :)

Gültepe tamamen yıkıldı her taraf site oldu. Kötü yorumlara çok takılma

sokullu sanırım oraya yakın, temiz, sakin bir muhitti.

marmaray söğütlüçeşme'den halkalı yönüne en son 23.52'de kalkıyor gözüküyor.
marmaray.gov.tr

istanbulkart ile biniliyor, biletmatik'lerden istanbulkart ya da birgeç alınabiliyor.

alternatif olarak yine söğütlüçeşme'den metrobüs ile küçükçekmece'ye gitmek mümkün (yine istanbulkart ya da birgeç almak gerekiyor) ama marmaray çok daha iyi bir opsiyon.

istanbulkart al. sarı makineye 50tl banknot atmalısın.
kart parasının kalanını da kartına yüklüyor.
sonra aynı yoldan döneceksen de 20 lira daha yükle
söğütlüçeşme küçükçekmece arası 14 durak, 9,86TL ediyor.
ilk kartından sabit 17 lira çekecek. sonra inince iade makinesinden kalanını iade alacaksın.

Antalya'da kadıköy'ün bir dengi yok. markantalya - kapalıyol - doğu garajı üçgeni olabilir belki.

Turist kazıklayan yerler sayılıyorsa markantalya, kapalıyol civarı olabilir.
Ne aradığına bağlı biraz.

Topuklu ayakkabı ariyorum

Avm dışında pek tavsiye olmaz, erasta, deepo falan daha iyi olacaktır. En azından sorun olursa satan kişiyi bulursun.

Bu arada kendi kendime konuşuyor gibi oldum. :)
Sözlüğe not. Alakamız yok.

Gümüş en son gramı 11 liraya kadar çıkmıştı bazı kuyumcular almaya başladı tabii daha ucuzundan.

Tabii gümüş Kaplama ise hiçbir işe yaramaz. Gerçek gümüşlerin üzerinde damga vardır. 925 vs gibi.

Kuyumcular sorabilirsiniz eğer kaplama değil ise.

"Foreigners in Transit through a French airport do not need VISAs as long as they do not leave the “international transit” area of the airport, as they'll not be entering French territory.

Senelerce ogrenci vizesiyle fransa uzerinden montreal'e uctum schengensiz, sikinti cikmadi.

yapilir, havaalani degistirmediginiz surece sorun yok.

@Mcfly paylastiginiz sitede soyle bir sey yaziyor:

"You do not require an airport transit visa if you are:
...
-A holder of a valid visa for a Member State of the European Union or the European Economic Area, Canada, the United States or Japan"

Yaptim ve kimse transit vize sormadi.

Bursaya kadar fix zaten. Lokasyona göre çanakkale yada feribotla devam.

En son motosiklet sürüşünde körfezi dönmek istemeyip paralı yoldan gelmiştim. Tutarı önemsiyorsanız körfezi dönüp biraz vakit geçirebilirsiniz.

Kazasız yolculuklar.

Tekirdağ'in hangi ilçesine gideceksiniz?

Ben ist için her zaman Sakarya üzerinden kuzey Marmara otoyolunu kullanarak gidiyorum. Fatih Sultan Mehmet köprüsüne bağlanıp Avrupa yakasına geçiyorum.
Parası çok gelmezse siz 3. Köprüden otobanı takip edip Tekirdağ 'a gidebilirsiniz. Merkeze gidecekseniz kınalı ayrımında otobandan çıkmanız gerekiyor.
Bursa üzerinden giderseniz hem osmangazi köprüsünü kullanmanız mümkün hem ayarlayabilirsiniz ido arabalı feribot ile doğrudan İstanbul yenikapiya geçmeniz mümkün.
Yok biz malkaraya gidecegiz derseniz Çanakkale üzerinden yine köprüyü kullanarak gidebilirsiniz.

tekirdağ üzerinden gideceksen yeni köprüden geçmeni öneririm. iki defa feribot sırası beklemeye üşenirdim ben şahsen. hava falan bozarsa 2-3 saatin boşa gider.

Sürekli ben de Bursa üzerinden gidiyordum yeni yolu bir deneyeyim dedim 2 sefer ceza yedim. Ben yandım sen yanma modu.

Geçen sene eşim ve çocukla Artemis Suites'de kalmıştık. Ayaş civarında olması lazım Kızkalesine gelmeden. Yine o civarda Liparis var biraz eli yüzü düzgün.

açılın Mersinli geldi :)
benim en sevdiğim Olbios, Queenaba, Mavi Beyaz ve Altınorfoz'dur. Hepsinin sahili kum ve geniş bahçesi bulunur.
diğer otellere nazaran fiyatları yüksektir, eskiden bu durum gelen insanların daha kaliteli olmasını saglardı. Son iki yılda etkisi Türk misafirin azalması oldu maalesef. Bu yıl duyduğuma göre bol bol ruslar varmış.
biraz daha uzaga gidebilirim derseniz yılların Intermot Boğsak, bir de Bozyazı'da Marvel Tree tavsiye ederim.

Şirince açık hava AVM'si var.
Oraya kadar gitmişken görmeye değer.

güzelçamlı da dilek yarımadasının denizi çok güzel, ayrıca zeus mağarasında da suya girebilirsin, farklı bir tecrübe olur.

antik kent seviyorsanız klaros var yakınlarda, menderes/ahmet beyli'de. ya da tam ters istikamette arka arkaya sökeyi geçtikten sonra tepede prienne antik kenti, az daha ileride düzlükte millet, daha ileride didimde didyma antik kentleri var.

milli park+ 1. ilk koy içmeler; denizi ılık, sığ ve kumdur ama kalabalık olur. diğer koyların (galiba) hepsi taşlıktır. en en en sonda kavaklı koy var, arabanız yoksa gidemezsiniz ama milli park içindeki en sessiz sakin ve doğayla baş başa olacağınız koy burasıdır. denizi soğuk, taşlık ve çabuk derinleşir. bir de milli park içinde kanyonda vadi yürüyüşü yapıp en tepeye çıkabilirsiniz. hatta yürüyüşü seviyorsanız tepeyi aşıp aşağı sallanıp doğanbey köyüne kadar inebilirsiniz.

milli park gitmeden de doğanbey köyüne gidip gezebilirsiniz (eski doğanbey ya da yukarı doğanbey köyü, yenisi değil ya da yukarı doğanbey değil) biraz yorucu olsa da söke tarafındaki antik kentlerle aynı günde hepsini birden gezebilirsiniz.

doğanbeye gidecekseniz aynı yolda söke çıkışında outlet mağazalar var.

pamucak sahilinde de denize girilebilir. diğer uçta ise milli park (dilek yarım adası) var. bir gün oraya bir gün buraya gidilebilir.

şirince bayramda çooook aşşşşırı kalabalık olacaktır. şirince'ye gidildiğinde nesin matematik köyü ve nişanyan evlerini görmeden dönenin ayağına deniz kestanesi batsın inşallah.

Maltepe'nin ne tarafında? Beşçeşmeler'de güzel meyhaneler var. Kebap ya da döner için Küçükyalı'da minibüs caddesi üzerinde Kebap Hocası var, menülerindeki her şeyi çok güzel yapıyorlar. Yine minibüs caddesinde Bostancı'ya doğru giderseniz Altıntepe'de Konyalım Etli Ekmek, az ilerisinde Paçacı Hikmet var. Adatepe'de yine minibüs caddesi üzerinde Çınaraltı Dürüm var. AVM olursa Hilltown'da açık alanda Big Chef's, Happy Moon's, Midpoint vs var.

Cinaralti dürüm de adana dürüm...

Kızılaya yürüyüp Hosta da döner yiyebilirsiniz.

üni kazandırmada iyi, ingilizce hazırlık ve dersleri olan güzel bir okula vermeli tabii ki.
yurt dışı işi çoğu zaman yalan olur, ki zaten astarı yüzünden pahalıya gelir.
yabancı dil en iyi orta okulda, hadi bilemedin lisede öğreniliyor.
özellikle ingilizce için üniversite çok geç.
o yüzden muhakkak ingilizce hazırlık okumalı çocuk.

tabii ki kimseyi yargılamak kimseye düşmez ama işte çocuk yapılırken bunlar planlanmalı.
kardeşinin varlığı çocuğun istikbaline engel olmamalı.
çocuğu geride tutmanın anlamı yok, gerekirse okul masrafı için ev satılır.
çocuk okutmak böyle bir şey.
kardeşinin zamanı geldiğinde de onun için şartlar zorlanmalı tabii ki.

not/edit:

bizim zamanımızda hiçbir ilkokulda yabancı dil öğretilmiyordu, şimdikiler tabii ki daha şanslı ama çevremdeki tüm okul arkadaşlarım orta okul ve lise döneminde dil öğrendiler, şakır şakır yabancı dilleri var.

çocuk liseye gelmişken, en kötü lisede yabancı dil öğrenirse öğrenir.
zaman makinesi yoksa ve çocuğu ilkokula döndüremiyorsak, yapılacak en iyi şey lisede yabancı dile boğmak.

bu arada orta okulda ingilizce, lisede almanca birer yıl hazırlık okudum.
ikisi de tüm derslerin yabancı dil olduğu okullardı.
üniversite sınavında dil sınavından tama yakın not aldım, alanım filoloji.
15 yıllık çevirmenim.

dil konusunda ne dediğimi biliyorum yani.
yabancı dili asla üniversiteye bırakmayın.

Ben bir eğitim derneğinde fizik öğretmenliği yapıyorum, bu 4 yıllık lise hayatı gerçekten çok önemli bir insan için. İyi, kötü alışkanlıkların kazanıldığı, eğer iyi bir arkadaş çevresi ve iyi bir eğitim alınırsa ahayatta 3-0 önde olacağı bir süreç. Özel liseye vermek istemesi çok normal. Biz eğitim derneğinde ihtiyaç sahibi, başarılı öğrencilere ücretsiz ders veriyoruz, benim öğrencilerim çok iyi anadolu liselerinde okuyan, sorumluluk sahibi çocuklar ama okulları maalesef kötü, dersleri hiç verimli geçmiyor. Eğer devlete verirseniz mecburen ek ders, etüt merkezi, dershane ihtiyacınız olacak. Zaten devlet lisesine gidenler son 10 yıldır açık liseye geçmeye başladılar, açık liseye kayıt olup dershane ile çalışıyorlar.

Doğa kötü bir okul, size bir faydası olmaz. Bu tip özel okullarının eğitim faydası pek olmuyor, sadece çevre açısından avantajlı. İstek vakfı da öyle. İstek in tek iyi yanı, istek'ten mezun öğrencinin yeditepe'de okurken indirim kazanması. İtü vakfının belirli çalışma alanlarında olan ailelere indirimleri oluyor.

Ya da final temel lisesi gibi temel liseler var. Ben olsam evime yakın olan temel liseleri araştırırdım. Bunlar dershane mantığında çalışıyorlar, özel okula göre daha avantajlı, finalin İstanbul'daki bazı şubeleri çok iyi, çekmeköy final, kadıköy final, altıntepe final var, bunların yöneticileri de iyi. Bu yıl burada okudu diye bir sonraki yıl indirim yaparlar. Öğrenci ve öğrenci veli açısından da temiz. Temel lise olduğu için de daha uygun ücreti var.

lisede en iyi yere bile gönderse, her çocuk kendi kapasitesi kadar yaşar. o kapasiteyi yükseltmek daha önemli diye düşünüyorum.
alakasız görünecek, ama kişisel fikrim şu: o çocuğu özel okula göndermek yerine her hafta çocuğu ile bir biletli etkinliğe gitse, daha çok faydasını görür. baba ile gidilen bir tiyatro oyunu, beraber izlenilen bir bale çok daha etkili olur. çocuğun karakteri değil asıl söylediğim, derslerine de daha çok etkisi olur. çocuk özel liseye-üniversiteye gittiğinde ailesine karşı kendisini borçu hissetmiyor (ki, öyle hissetmesini istememiş de olabilir baba) ya da "daha çok çalışayım, ailem bana çok güveniyor" demiyor. ders çalışma bir farkındalıktır. instagram keşfetinde gezinmek eğlenceli gelmiyor çocuklara. o harcayacağı parayı çocuğun üst başı için marka kıyafetleri için harcasa dünyanın en mutlu çocuğunu görebilir karşısında. o da birkaç ay sonra normalleşir, ayrı konu.

şunu demeye çalışıyorum: özel okul üniversite için bir basamak değil. iyi bir üniversite kazanmak istemek, üniversitenin önemini bilip, eğitimi sevmek önemli. üstelik, zenginler arasında okuyunca daha da zengin olana özenme ihtimali daha fazla.

ben olsam çocuğa eğitimin önemini göstermek, yine de buna inanmayıp vasat bir yerde kalırsa onu kendialanında desteklemek isterdim. büyük konuşmanın kralını yapıyorum, özel okula göndermedim, göndermem de. nişantaşı üniversitesi mezunu birini işyerinde yüceltmem. ama odtü iyidir, boğaziçi iyidir. boğaçiçi kazanamamış, niğde'de okumuş biri de boğaziçi mezunundan daha iyi enstrüman çalabilir, ya da daha karizmatik olabilir. bunların ayrımını yapmak ve çocuklara fazladan para dökmemek gerektiğini düşünüyorum.

Bir çocuğun gelişimindeki en önemli yer lise bence. İyi bir liseye giden biri kendini her yerde belli ediyor. Meslek lisesinden alıp boğaziçine koyduğun çocukta hep bi şeyler eksik kalıyor.

akademik başarı istiyorsa bilfen, dil ögrenmesini istiyorsa ted'e versin. diger özel okullarin birbirinden farki yok, hatta en pahali en iyi diyeceginiz okullarda akliniza hayalinize gelmeyecek sorunlarla karsilasirsiniz.

oncelikle kullanicilardan birinin dedigi gibi yabanci dil orta okulda, en kotu lisede ogrenilemiyor maalesef. o ise ilkokulda baslanacakti ya da "en kotu" orta okulda.
cocugun kapasitesine de bagli olmakla birlikte lise cok gec yabanci dil icin. o yuzden oyle cok pahali okula gerek yok cunku bir anda cocuk muthis bir seviyeye gelemeyecek.

yabanci dile onem veren, kalifiye yabanci ogretmen calistiran ortalama bir okul yeterlidir.

bunun yaninda okulun sadece ticarethane mantiginda olmadigindan da arastirarak emin olun. ornegin kultur koleji cok ucuk degildir diye dusunuyorum ve bir hayli yeterli bi okuldur.

ayrica uni sinav basarisi da cocugun kapasitesine bagli yine. anadoluda, bize gore koy gibi olan kucuk sehirlerden istanbulda okul kazanip gelen cocuklar sayica azinlik degil. ama ozel lise hep bir ayricalik saglar tabii ki. yine demek istedigim illa cok ucuk rakamliya gerek yok.

22 yıllık bir eğitimci olarak "lovemyself"e sonuna kadar katılıyorum. Kişi öğrenmeyi sevdikten sonra köy okuluna bile gitse başarı onu bulacaktır. Bu konuda Jean-Jacques Rousseau'nun Emilie adı kitabını okumanızı şiddetle tavsiye ederim.

Şu veya bu kesin öneride bulunamıyorum ama bir noktaya değinmek isterim.
Lise yılları çocuğun ergenliğe girdiği kişiliğinin şekillendiği yıllar. Özü ne kadar iyi olsa da insanoğlu bozulmaya meyilli. Parayı üniversiteye saklayıp mahallenin lisesine verirseniz ve orası da serseri yuvası olursa illa ki etkisi olacaktır. Özel okullarda da tabela olup serseri yuvası olan var elbet. Bu noktada özel veya devletten ziyade düzgün ortamı olan okul bulmak gerek. Bunu da ancak eş dost referansı ile bilirsiniz. Ne özel liseler oluyor barajı anca geçiyor öğrenciler, ne devlet liseleri var veli profili düzgün çocuklar iyi yerler kazanıyor.

Çocuk anadolu lisesine girsin özel ingilizce kursuna gitsin o parayla da yurtdışında master yapsın

Edit : anadolu lisesi olmuyorsa düz lise

Açıkçası yaptığınız şey kumar oynamak. Çocuğa milyon dolar da dökseniz belki iş imkânı çok az olan bir bölüm okumak isteyecek, okuyacak. İngilizce konusu da abartılıyor. Ben üniversitede öğrendim. Yeterli seviyede İngilizceyi üniversitede de öğrenebilir. Shakespeare düzeyinde olmaya gerek yok. Ben kendini hiç kasmadan Türkçe konuşur gibi İngilizce konuşan fabrika müdürü tanıyorum. Her şey çok iyi olmalı düşüncesi sizi gerçek hayattan uzaklaştırır. Birçok şirkette girişte İngilizce mülakat yapılırken işin kendisinde 10 saniye İngilizce kullanılmıyor. Bir de üniversite artık bir hedef değil. Sınava 3 milyon kişi giriyor. İyi üniversite, iyi bölüm artık eskide kaldı. Ne okursan oku, nerede okursan oku, tonla rakibin oluyor. Çok iyi liselere gidip kötü üniversite, kötü bölüm kazanan çok insan var.

Lisede IB veya AP gibi uluslararası müfredatları öğreten okullardan birini tercih edin. Hazırlık ve 9/10da bir pre-IB programı veya IGCSE öneriyor olabilirler, bunlar da iyi, en azından İngilizce bilgisi ilerleyebilir. IB diploması ile yurtdısında üniversite secenekleri daha çok artmış olur. Tek koşul değil tabii ama çok yardımcı.
Doga koleji bayagı kötü bir okul, öğretmenlerine doğru düzgün ödeme yapmaması ile meshur. Yani bıkkın, her an gitmeye isyan etmeye yakın bir eğitimci grubu veya yeni mezun tecrübesi cok olmayan kişilere denk gelebilirsiniz.

Bunlar ısın mekanik kısımları. Cocugunuza yapacagınız en büyük iyilik kendisine spor, sanat gibi alanlarda fırsatlar yaratmanız, bir şeyler denmesine destek olabilmeniz. Okumayı, öğrenmeyi sevmesinde rol modeli olabilmeniz.

Yani okulda at binme saati olması lüzumsuz bir şey, cocukların çeşitli kulüp aktivitelerine, iyi bir rehberlik servisine, işinden bezmemiş kurumundan tiksinmeyen öğretmenlere erişime ve araştırmayı ve eleştirel düşünmeyi destekleyen bir müfredata ihtiyaçları var. Daha az önce bir kitapta okudum, iyi çocuk yetiştirmenin en önemli kriterinin iyi yetişkin rol modellerine erişim olduğu, iyi okulun cok daha az öneme sahip bir kriter olduğunu gösteren bir araştırmadan bahsediyordu.

Ben olsam eğer çocuğumu uluslararası müfredat öğreten ortalama bir liseye verir, burdan tasarruf ettiğim parayı da hobi, terapi, dil eğitimi, seyahat ve tasarruf gibi başka alanlara yönlendirerek çocuğumun daha açık fikirli ve kültürlü bir insan olmasına yardımcı olurdum. Okul her sey degil.

(20 senelik eğitimciyim, uluslararası okullarda ingilizce edebiyat öğretiyorum.)

Arkeoloji müzesi

Siz nerede yasiyorsunuz ve nelerden keyif aliyorsunuz? Bu da onemli bir ayrinti

anadolu yakasındayım, aslında müze falan pek sevmem, yeni sokakları caddeleri keşfetmeyi severim

Anadolu Yakasında:

Kuzguncuk olabilir. Geçende gezdim, güzel yerler. Kuzguncuk bostanı var, Ekmek Teknesinin de çekildiği yerler, boyalı eski cumbalı evler var.

İlk önce Beylerbeyi Sarayına gidebilirsiniz. Müze kart ile gezin sonra İETT ile 10 dakikaya Kuzguncuk'a geçin.

Diğer önerim Beykoz ama arabasız zor. Otobüs ile Küçüksu Kasrı'na gidebilirsiniz. Ama müze kart ile gidilen yerler genelde akşam 5 gibi kapanır haberiniz olsun.

Yani gideceğiniz yerin saat kaçta kapandığına dikkat edin. Ben Kuzguncuk diyorum. Beylerbeyine giderseniz Çengelköy de olabilir.

Altın Yunus, Radisson vb. otelleri es geçerek aklıma gelenleri bölge farketmeksizin yazıyorum;

Bu üçlü favorilerimden;
Mark Warner Phokaia
Paloma Pasha
Club Marvy

Daha alt segment olarak;
Cactus Club Yalı
Hanedan Beach
Labranda Lebedos

3'de çıkarsanız yetişirsiniz belki.

400 tl civarı tutar 1. köprü mantıklı trafik yoksa

İstanbul havalimanından direkt kadıköye havaist var onu tercih edebilirsiniz. İlla taksi derseniz de 1. Köprüyü kullanın o saatte trafik olmaz.

500

Evet gidebilirsiniz, ancak yürüyerek de gidilebilir ve kesintisiz yürüyüş yolu var. Otogarın karşı caddesine geçip, devlet hastanesinin önünden başlayan yoldan dümdüz gidiyorsunuz sadece (2,5km civarında düz gideceğiniz kısım)

Otogar içerisinde de minibüsler var, ücret konusunda yanıltmayayım bu aralar çok değişmiştir, ama özel bir hat değil öyle. Uçuk bir ücretle karşılaşmazsınız.

Minibüs 10 lira, 20 dakikada bir kalkıyor. Salı günü gittik, fiyat bilgisi güncel. Etkinlik çıkışında da indiğiniz yerde bekleyen minibüsler bulacaksınız.