[]
eski sevgiliye bilet hediye etmek
sevdiği bir gösterim uzun süredir yoktu ve yeniden gösterime girmiş.
Bunun için bilet hediye etsek ama tamamen temiz niyetle ayıp olur mu? yanlış anlaşılmasıyla ilgilenmiyorum bile.
Not: ben katılmayacağım. sadece hediye edeceğim bir arkadaşıyla yada kardeşiyle gitsin.
Bunun için bilet hediye etsek ama tamamen temiz niyetle ayıp olur mu? yanlış anlaşılmasıyla ilgilenmiyorum bile.
Not: ben katılmayacağım. sadece hediye edeceğim bir arkadaşıyla yada kardeşiyle gitsin.
Tamamen temiz niyetle "yeniden gösterime girmiş" diye haber verip geçseniz daha iyi olur. Durduk yere hediye almak ayrı dert, tarihi ona uyacak mı uymayacak mı bilemezsiniz, bu da ayrı dert.
- kobuzchu kiz (12.01.22 13:16:50)
Uzun zamandır gitmek istediğim etkinlik bu yüzden piç olurdu ve gitmezdim. Ne malum orada rahatsız edilmeyeceğim? Siz de belki iyi niyetlisiniz ama bu alttan alta bir takıntı bilin.
- ruhen hastayim ben (12.01.22 15:53:51)
kobuzchu +1
Bunun temiz olanı bu gösteriyi haber vermektir. Yeterince ince ve nazik bir hareket zaten bu. Ama bilet almak falan çok fazla. Karşı tarafta "Bu ne lan şimdi ! wtf?" tepkisi uyandırması muhtemel.
Eski sevgilinizin sevdiği gösteriye bilet alacak kadar ilgi gösterip değer veriyorsunuz ancak bunun yanlış anlaşılmasını umursamayacak kadar da önemsemiyorsunuz. Mmmehh, bilemiyorum Altan, kulağa duygularınızdan emin olamıyormuşsunuz, kafanız biraz karışıkmış gibi geliyor.
Bunun temiz olanı bu gösteriyi haber vermektir. Yeterince ince ve nazik bir hareket zaten bu. Ama bilet almak falan çok fazla. Karşı tarafta "Bu ne lan şimdi ! wtf?" tepkisi uyandırması muhtemel.
Eski sevgilinizin sevdiği gösteriye bilet alacak kadar ilgi gösterip değer veriyorsunuz ancak bunun yanlış anlaşılmasını umursamayacak kadar da önemsemiyorsunuz. Mmmehh, bilemiyorum Altan, kulağa duygularınızdan emin olamıyormuşsunuz, kafanız biraz karışıkmış gibi geliyor.
- thracia (12.01.22 16:19:20)
Cok gereksiz ve absurd bir hareket olur. Bayagi bir gereksiz. Yapmayin etmeyin.
- stavro (12.01.22 18:42:32)
Hos degil.
- sopiro (13.01.22 04:54:46)
[]
Kadınlar hakkında
Bugünkü sorum abim ile ilgili.Abim 35 yaşında birkaç aydır bir kadın ile görüşüyor. Kadın da 30 lu yaşların başında.Çalıştıkları şirket birbiri ile iş yapıyor bu şekilde tanıştılar. resmiyette tam sevgili gibi değiller ancak buluşuyorlar , kahve içmeye ,içki içmeye gidiyorlar sinemaya gidiyorlar ancak çok yakın iki arkadaş gibi diyebiliriz .Kadın tarafı abimle çok yakın iletişim kuruyor.Bir keresinde üçümüz buluşmuştuk , tavırları sohbeti çok keyifliydi.Yürürken abimin koluna girdi. Birçok defa abimle sarıldı vs. Fakat sorun şu ki kadın tarafının değişik bir iletişim şekli var.Örneğin abim mesaj atıyor herhangi bir konu hakkında bir mesaj olabilir bu, ancak karşı taraf 2 gün hiç cevap yazmıyor .sonra buluştuklarında ya kafam dalgındı , çok yoğundum vs diyor. Abim bazen gün içinde aradığında açmıyor,aradan 2 gün geçince kendisi arıyor .Hiç fark etmedim aradığını ne zaman aramıştın vs yapıyor. Geçenlerde buluştuklarında geç saate kadar dışardalardı, kadın da geç saatte araba ile evine döndüğü için abim eve varınca mesaj atar mısın demiş.Tabi bizimki yine yazmamış , abım de aradı bir sorun var mı diye.Yok ya eve vardım yorulmuşum hiç telefonu elime almadım falan demiş.Bu nasıl bir durum ,biz anlayamadık.Abim de kardeşi gibi kadınlar konusunda şanssız sanırım :)
Abin sevgili olmak istiyor, kadın takılmak. Abin takılmak istemiyorsa muhabbeti çok uzatmasın ya da sadece takılsın beklentiye girmesin.
- Bruce (12.01.22 00:33:46)
Kadın sevgilisini abinizle aldatıyor olabilir. İşin içinde sürekli iletişim olmadığı için yakalanmaktan kurtuluyor. Hem de tam adı olmadığı için istediği zaman arkadaş deyip geçebilir.
- dissendium (12.01.22 00:46:45)
Kadin kocasindan cekiniyor sanirim.
- brkylmz (12.01.22 01:04:21)
Kadın evli olabilir veya sevgilisi olabilir.
- pembe mezarlık (12.01.22 01:06:29)
Klasik evli cocuklu kadin hareketleri.
- divit (12.01.22 02:07:54)
Duzenli olarak etrafinda olmayan biriyle iliski yasiyor olabilir, mesela kocasi/sevgilisi kabin memuru veya pilottur hep uzaktadir, memurdur uzakta yasiyordur arada sirada iki uc gunlugune geliyordur, baska bir ulkede yasiyordur iletisimleri online olarak devam ediyordur gece gec saatte zoom yapiyorlardir falan filan boylece duzenli olarak abinizle sosyallesebilen, ama belirsiz bir pattern'da uzaklasmasini gerektiren kosullari vardir?
- sopiro (12.01.22 02:27:15)
kadın erkek farketmez.
klasik, sevdiğim başka sevenim başka olayı.
kadın takılıyor öylesine.
klasik, sevdiğim başka sevenim başka olayı.
kadın takılıyor öylesine.
- vizivozo (12.01.22 03:08:30)
belki altinda baska birsey vardir ama bence sevmiyor, takiliyor veya kullaniyor iste.
- wishmaythşngs (12.01.22 03:46:03)
abiniz kendine gelmezse çekeceği var, sevgiler.
- WithWorth (12.01.22 07:43:32)
2 ihtimal gördüm. İlki kadın eşini aldatıyor olabilir.
2. Kadın arkadaş canlısı bir tip ve cidden arkadaşı olarak görüşüyor. Bu nedenle akşam eve vardınmı muhabbetlerine falan gelemiyor.
2. Kadın arkadaş canlısı bir tip ve cidden arkadaşı olarak görüşüyor. Bu nedenle akşam eve vardınmı muhabbetlerine falan gelemiyor.
- poliamid (12.01.22 07:46:23)
Bruce +1
Kadın evli midir değil midir bilemem de, sevgili olmak istemiyor bu çok net. Abin ciddi düşünüyorsa vazgeçsin.
Kadın evli midir değil midir bilemem de, sevgili olmak istemiyor bu çok net. Abin ciddi düşünüyorsa vazgeçsin.
- himmet dayi (12.01.22 08:58:52)
Kadın tarafı evli/sevgilisi akıl yürütmesine hiç girmeden, çok bariz bir gerçek mevcut; hanım ablamız bu ilişkiye bir mesafe koyup sınır çiziyor ve bu sınırın geçilmesine izin vermiyor. Bunun sebebi, başkasıyla ilişkisi midir, abinin ilgisini bunaltıcı bulup geride tutmak istediği için midir başka bir şey midir bilemiyoruz. Bunlar hep varsayım ancak elimizde somut bir de gerçek var ki, kadın tarafı çizgiyi çekmiş.
Kadın ya da erkeğin birbirlerine ilgisi varsa, çizilen çizgi bir çember şeklinde olur ve her ikisi de çemberin içinde kalır. Ama taraflardan biri diğeri ile aynı şeyi düşünmüyorsa, o çizgi iki kişinin arasından geçecek şekilde çizilir. Her iki çizgiyi de anlamak çok kolay aslında ama çoğu zaman görmek istenmediği için bunun başkalarından duyulması gerekiyor.
Kadın ya da erkeğin birbirlerine ilgisi varsa, çizilen çizgi bir çember şeklinde olur ve her ikisi de çemberin içinde kalır. Ama taraflardan biri diğeri ile aynı şeyi düşünmüyorsa, o çizgi iki kişinin arasından geçecek şekilde çizilir. Her iki çizgiyi de anlamak çok kolay aslında ama çoğu zaman görmek istenmediği için bunun başkalarından duyulması gerekiyor.
- thracia (12.01.22 09:39:29)
Evet şimdi günah almayalım fakat en iyi ihtimalle kadının yaşantısı ile sizin yaşantınız arasındaki farklılıklar, sizin kadının hareketlerini yanlış yorumlamanıza sebebiyet vermiş olabilir.
Diğer bütün yorumlara katılmakla beraber, dediğim gibi en masum ihtimalle çoğu insan yanlış yorumlasa da kadın sevdiği, yakın gördüğü bir erkek arkadaşı ile kol kola girebilir, sarılabilir, eğlenebilir.
Abin sevgili gibi yaklaştığında da
"ööf bu da ne yapmaya çalışıyor" diyerek anlam veremeyip soğuk yapmaya çalışıyor olabilir. Yani ben aslında normal davranıyorum, bu neden sevgililik triplerine girdi diyerek o triplere girmesini engellemek için öyle davranıyor olabilir.
veya
"hmm kolay elde edebileceğim bir erkek, hemen yola geldi", diyerek sevgililik düşünse bile abin çabalamadan elde edebileceği bir insan olduğu için kıymetli gelmiyor olabilir. Yani taktik kasmak hoş değil ama abin cool davransa belki ileriki vakitlerde kadın bile yürüyebilir. Veya abini öyle görmüyordur, çok net.
En güzeli triplere girmeden ya o tarz bir arkadaşlığı sürdürmek, beklemek.
Beklenti içine girmeden devam da edilebilir tabi. O zaman hiç kafa yormanıza gerek kalmaz.
Ya da ben böyle yapamam, bu tarz şeyler olunca bir şeyler besliyorum diyerek duyguları açık etmek.
Diğer bütün yorumlara katılmakla beraber, dediğim gibi en masum ihtimalle çoğu insan yanlış yorumlasa da kadın sevdiği, yakın gördüğü bir erkek arkadaşı ile kol kola girebilir, sarılabilir, eğlenebilir.
Abin sevgili gibi yaklaştığında da
"ööf bu da ne yapmaya çalışıyor" diyerek anlam veremeyip soğuk yapmaya çalışıyor olabilir. Yani ben aslında normal davranıyorum, bu neden sevgililik triplerine girdi diyerek o triplere girmesini engellemek için öyle davranıyor olabilir.
veya
"hmm kolay elde edebileceğim bir erkek, hemen yola geldi", diyerek sevgililik düşünse bile abin çabalamadan elde edebileceği bir insan olduğu için kıymetli gelmiyor olabilir. Yani taktik kasmak hoş değil ama abin cool davransa belki ileriki vakitlerde kadın bile yürüyebilir. Veya abini öyle görmüyordur, çok net.
En güzeli triplere girmeden ya o tarz bir arkadaşlığı sürdürmek, beklemek.
Beklenti içine girmeden devam da edilebilir tabi. O zaman hiç kafa yormanıza gerek kalmaz.
Ya da ben böyle yapamam, bu tarz şeyler olunca bir şeyler besliyorum diyerek duyguları açık etmek.
- ananiyimioguz (12.01.22 09:53:49 ~ 09:59:26)
bu kesintili iletişimin bir sürü nedeni olabilir, evlidir, duyarsızdır, saygısızdır, bencildir, takılmak istiyordur vesaire vesaire. ama nedeni ne olursa olsun sağlıklı bir ilişki (arkadaşlık veya sevgililik fark etmez) yürütülmez böyle insanlarla. ne gerek var ki bu stresi yaşamasına abinizin? hele ki bir kaç aydır görüşüyorlar diyorsunuz, her şeyi geçtim bu saygısızlığı neden sineye çekiyor abiniz?
- Phoebe (12.01.22 10:00:11)
Ortada konuşulması gereken bir iey var bu kesin.
Abiniz "ben senle daha samimi bir şeyler düşünüyordum, senin de bunu denemek isteyenileceğin izlenimi aldım ama yanlış mı anladım?" Konuşması yapmalı.
Ya da kadın karşısındaki kişinin cevap beklediğini bildiği halde aptala yatmayı bıralıp (her şeyin farkında çünkü) bir açıklama yapmalı.
Bizim ülkede bu iş böyle, her şeyi ima yoluyla anlatmayı ya da herkesin anlayacağı şeyi kendi anlamasını bekliyoruz. Hiç tahammül edemiyorum buna, o yüzden flörtleştiğim dönemlerde düzenli olarak insanlardan soğurdum.
Demem o ki, ne kadar düşünseniz de boş. Abinizden taraf yapılacak iki şey var; ya kadını kendi bilinmezliğiyle baş başa bırakıp hayatına bakacak ya da gönlünden geçen neyse açılacak ve kadının istediğiyle kendi beklentisinin uyuşup uyuşmadığını görecek.
Abiniz "ben senle daha samimi bir şeyler düşünüyordum, senin de bunu denemek isteyenileceğin izlenimi aldım ama yanlış mı anladım?" Konuşması yapmalı.
Ya da kadın karşısındaki kişinin cevap beklediğini bildiği halde aptala yatmayı bıralıp (her şeyin farkında çünkü) bir açıklama yapmalı.
Bizim ülkede bu iş böyle, her şeyi ima yoluyla anlatmayı ya da herkesin anlayacağı şeyi kendi anlamasını bekliyoruz. Hiç tahammül edemiyorum buna, o yüzden flörtleştiğim dönemlerde düzenli olarak insanlardan soğurdum.
Demem o ki, ne kadar düşünseniz de boş. Abinizden taraf yapılacak iki şey var; ya kadını kendi bilinmezliğiyle baş başa bırakıp hayatına bakacak ya da gönlünden geçen neyse açılacak ve kadının istediğiyle kendi beklentisinin uyuşup uyuşmadığını görecek.
- akhenaten (12.01.22 14:29:04)
[]
aşka inanmak ne demek?
"aşka inanmak" derken ne kastediliyor anlamıyorum.
bana göre aşk diye bir şey var ve bu çocukça, gelip geçici ve fazlası zararlı bir şey.
aşka inanmıyorum diyenler aşk diye bir duygunun hiç olmadıgını falan mı iddia ediyor? ben aşık oldum diyen birisine, hayır olmadın falan mı diyorlar?
bana göre aşk diye bir şey var ve bu çocukça, gelip geçici ve fazlası zararlı bir şey.
aşka inanmıyorum diyenler aşk diye bir duygunun hiç olmadıgını falan mı iddia ediyor? ben aşık oldum diyen birisine, hayır olmadın falan mı diyorlar?
aşka inanmayanlar genelde bu duygunun saf şekilde yaşanacağına inanmıyorlar.
- rose parks (11.01.22 23:05:17)
İnsanlar bunu farklı anlamlarda söylüyor olabilir. Aklıma gelen birkaç tanesini özetleyeyim;
-Aşka inanmıyorum çünkü ben hiç aşık olmadım. ( Yani aşk olsa ben bilirdim, çünkü dünya üzerinde var olan bütün duyguları ben bilirim. Bilmiyorsam yoktur!)
-Aşka inanmıyorum çünkü bu duygu abartılmış bir balon. ( Yani ben yeryüzünde şimdiye dek varolmuş ve varolan herkesin hormon salgı seviyesini ve bunun duygu durumlarına nasıl etkilediğini hesapladım, çıkan sonuca göre aşk yok, dağılın şimdi!)
-Aşka inanmıyorum çünkü senin de hissettiğini sandığın şey aşk değil. ( Elbette senin ne hissettiğini senden daha iyi biliyorum çünkü biz biliriz, iyi biliriz. Benim hayat tecrübelerim tüm insanlık tarihinden daha kadim ve bu yüzden de hangi hissin ne olduğunun tanımı sadece bana sorulmalı)
-Aşka inanmıyorum çünkü inancımı kaybettim. ( çok fena aşık oldum ama kalbimi kırdılar, artık tüm inancımı kaybettim. Bu insanlardan bir bok olmaz, allah hepsinin belasını versin. Halbuki kızımız olacaktı )
- Aşka inanmıyorum, aşk ne yea ehuhe büyüyün artık. ( kendimi şöyle tepeye konumlandırıp alaycı görüneyim ki benim boş kafalı bir ahmak olduğum anlaşılmasın, belki birilerine havalı görünürüm de ordan ekmek yerim)
-Aşka inanmıyorum çünkü ben hiç aşık olmadım. ( Yani aşk olsa ben bilirdim, çünkü dünya üzerinde var olan bütün duyguları ben bilirim. Bilmiyorsam yoktur!)
-Aşka inanmıyorum çünkü bu duygu abartılmış bir balon. ( Yani ben yeryüzünde şimdiye dek varolmuş ve varolan herkesin hormon salgı seviyesini ve bunun duygu durumlarına nasıl etkilediğini hesapladım, çıkan sonuca göre aşk yok, dağılın şimdi!)
-Aşka inanmıyorum çünkü senin de hissettiğini sandığın şey aşk değil. ( Elbette senin ne hissettiğini senden daha iyi biliyorum çünkü biz biliriz, iyi biliriz. Benim hayat tecrübelerim tüm insanlık tarihinden daha kadim ve bu yüzden de hangi hissin ne olduğunun tanımı sadece bana sorulmalı)
-Aşka inanmıyorum çünkü inancımı kaybettim. ( çok fena aşık oldum ama kalbimi kırdılar, artık tüm inancımı kaybettim. Bu insanlardan bir bok olmaz, allah hepsinin belasını versin. Halbuki kızımız olacaktı )
- Aşka inanmıyorum, aşk ne yea ehuhe büyüyün artık. ( kendimi şöyle tepeye konumlandırıp alaycı görüneyim ki benim boş kafalı bir ahmak olduğum anlaşılmasın, belki birilerine havalı görünürüm de ordan ekmek yerim)
- thracia (12.01.22 10:42:27)
Aşkın matah bi halt olmadığını düşünenlerin tümcesi
- photo85 (13.01.22 00:05:47)
[]
Olmayan anınızı anlatın
Yaşanmamış bir çocukluk anısı anlatmanızı istesem 7-10 cümle ile, ne anlatırsınız?
Bi gün hava güneşli mehmet ile köyün dışındaki bi ağacın yanına gittik. ağaç arkut ağacıydı. ağaca çıktı 3-5 armut koparıp yere attık. sonra ağaçtan indik ve armutları yiye yiye köye geri döndük. köye döndükten sonra da meydanda biraz oyun oynayıp evlerimize dağıldık. eve geldiğimde annem nerdeydin diye sordu. dedim armut topladık ağaçtan. iyi çıkma dışarı baban gelecek yemek yiyeceğiz dedi. akşam babam geldi elinde gir sürü yiyecek vardı.
Psikolojik tahlil yapacaksan mesaj atabilirsin. ne için sorduğunu merak ettim.
Psikolojik tahlil yapacaksan mesaj atabilirsin. ne için sorduğunu merak ettim.
- çih (11.01.22 23:13:32)
akşam okuldan eve gelmişim. annem babam diyor ki artık okula gitmek zorunda değilsin bütün gün canının istediği herşeyi yapabilirsin. çok seviniyorum çantamı yere fırlatıyorum mutluluktan havaya zıplayarak dans ediyorum.
- theseachange (11.01.22 23:29:59)
Kırmızı bisikletimden düştüğüm günü anlatırım. Sanki tüm çocukların bisikletten düşme anısı varmış gibi gelir bana. Elbet ben de düşmüşümdür herhalde ama aklımda böyle bir anı yok. Ama uyudurulacaksa enbasit ve inanılacak durum bu gibi.
- kullanıcıadımbuolsun (12.01.22 10:42:22)
Kuzenimin sünnet düğünündeyiz; varoş bir mahalle, evin önündeyiz.
Misafirlerin alması için koca bir sinide dökme sigara mevcut. Ataride tsubasa oynamak varken :/ cingen çocukları sigaraları alıp kaçmasın diye bizi sininin başına dikmişler, bekliyoruz başka bir kuzenimle birlikte. Ortalık curcuna davul zurna kombosu eşliğinde. Koca bir teneke varilin içine soğusun diye buzlu suya sallanan maden suyundan almak için sininin başından ayrıldığımızda resmen pusuda beklemiş cingen çocukları hapaz hapaz sigara alıp kaçıyorlar. Biz bir şey olmamış gibi buz gibi maden sularını hüpletip bir şey olmamış gibi beklemeye devam ediyoruz.
Misafirlerin alması için koca bir sinide dökme sigara mevcut. Ataride tsubasa oynamak varken :/ cingen çocukları sigaraları alıp kaçmasın diye bizi sininin başına dikmişler, bekliyoruz başka bir kuzenimle birlikte. Ortalık curcuna davul zurna kombosu eşliğinde. Koca bir teneke varilin içine soğusun diye buzlu suya sallanan maden suyundan almak için sininin başından ayrıldığımızda resmen pusuda beklemiş cingen çocukları hapaz hapaz sigara alıp kaçıyorlar. Biz bir şey olmamış gibi buz gibi maden sularını hüpletip bir şey olmamış gibi beklemeye devam ediyoruz.
- lüzumsuz adam (12.01.22 10:47:10)
gözlerimi yüzünden kaçırdığım zaman. en azından son iki sevgilim de böyleydi. yüzüne bakmayacağım biriyle niye sevgili oldum, yokluktan sanırım, sosyal baskıdan. evli olmadığım için diğer seçeneği bilemem.
- çih (11.01.22 19:07:27)
Başta seviyorken sevginin bitmesinden bahsediyorum aslında @çih
- abuzer (11.01.22 19:10:29)
Buluşmaya giderken trafigi dusunup usenmeye başladığım zaman.
- stavro (11.01.22 19:19:17)
Öpülmekten rahatsız olduğumda.
- ruhen hastayim ben (11.01.22 19:25:40)
Buluşmak istemediğim ilk gün.
- ismailond (11.01.22 19:34:48)
tahammulum azaldiginda ve zorla konustugumu farkettigimde anladim. seste bi ton var hos gorunmeye calisan insan tonu, onu kaybetmistim
- ala09 (11.01.22 20:34:26)
son iliskimde;
artik kendimi hicbir sekilde ifade edememeye, anlatamamaya baslamistim. cok cabaliyordum ve havanda su dover gibi hissediyordum.
sonra dokunmak, sarilmak istememeye basladim. ve son asamada onun dokunmasindan rahatsiz olmaya baslayinca emin oldum.
artik kendimi hicbir sekilde ifade edememeye, anlatamamaya baslamistim. cok cabaliyordum ve havanda su dover gibi hissediyordum.
sonra dokunmak, sarilmak istememeye basladim. ve son asamada onun dokunmasindan rahatsiz olmaya baslayinca emin oldum.
- la lykia (11.01.22 20:46:04)
Bir aksam o gün hiç aklıma gelmedigini farkettigimde.
- encokbenisevinnolur (11.01.22 21:55:20)
Ya keske aldattigini ogrensem, baska birinden cocugu ciksa falan da rahatca ayrilabilsem diye dusundugumu ve bundan hic uzulmeyecegimi fark ettigim zaman.
- sopiro (12.01.22 02:23:46)
@sopiro, ilişkinin başında yogun sevgi duyduğun biri miydi bu
- abuzer (12.01.22 06:07:40)
Evet, yani hatta sacma bir sekilde insan olarak sevdigim icin, iliskinin basinda da gayet sevdigim icin vs benim onu ayrilip da uzmemdense o bir sebep bulsa da anlasilir sekilde ayrilabilsek falan gibi bir mantik yuruttum herhalde. Bilemiyorum :)
- sopiro (12.01.22 06:10:16)
Pandemi oldu evlere kapandık ve hiç özlemediğimi fark ettim. Kapanma bitince ilk görüşmede ayrıldım.
- rebecca (12.01.22 14:05:58)
[]
Başkasının kullandığı arabada kendini güvende hissedememek
Merhaba.
Kendi kullanmadığım araçta kendimi güvende hissetmemek, haliyle kontrolümün dışında olacak bir şekilde ölümcül bir kaza hadisesi yaşamak gibi gideremediğim bir kaygım var. Mesleği taksici gibi şoförlük olanlar veya şoförlüğüne kendim kadar güvendiğim yakın birkaç arkadaşım hariç geri kalanlar için bu durumdayım.
Pandemide arabamı sattım, şu an arabam yok ama mevcut kız arkadaşımın arabası var. Onun arabasıyla şehiriçinde bir yerlere gidip geliyoruz, o konuda kısmen sakin kalabilmeyi başardım. Ama şu günlerde arabasıyla şehirlerarası haftasonu bir yerlere kaçalım diyor. Uzun mesafeler söz konusu ve işte bu nokta sıkıntı, bu bana fazla gelen kısım. "Sen arabanı bana ver, ben kullanırım" gibi bir şey demek de istemiyorum, o pek hoş kaçmaz bence. Neticede araba onun arabası, o teklif etmedikçe ben demem.
Sizce durumumu açıkça böyle böyle, senin kullandığın araçta uzun yolda ben kendimi rahat hissetmem diye söylemem mi lazım? Böyle dersem de bir bozulur sanki. Bugün milli futbolcu Ahmet Çalık'ın trafik kazasında vefat ettiğini öğrenince kaygım daha da bir hortladı.
Kendi kullanmadığım araçta kendimi güvende hissetmemek, haliyle kontrolümün dışında olacak bir şekilde ölümcül bir kaza hadisesi yaşamak gibi gideremediğim bir kaygım var. Mesleği taksici gibi şoförlük olanlar veya şoförlüğüne kendim kadar güvendiğim yakın birkaç arkadaşım hariç geri kalanlar için bu durumdayım.
Pandemide arabamı sattım, şu an arabam yok ama mevcut kız arkadaşımın arabası var. Onun arabasıyla şehiriçinde bir yerlere gidip geliyoruz, o konuda kısmen sakin kalabilmeyi başardım. Ama şu günlerde arabasıyla şehirlerarası haftasonu bir yerlere kaçalım diyor. Uzun mesafeler söz konusu ve işte bu nokta sıkıntı, bu bana fazla gelen kısım. "Sen arabanı bana ver, ben kullanırım" gibi bir şey demek de istemiyorum, o pek hoş kaçmaz bence. Neticede araba onun arabası, o teklif etmedikçe ben demem.
Sizce durumumu açıkça böyle böyle, senin kullandığın araçta uzun yolda ben kendimi rahat hissetmem diye söylemem mi lazım? Böyle dersem de bir bozulur sanki. Bugün milli futbolcu Ahmet Çalık'ın trafik kazasında vefat ettiğini öğrenince kaygım daha da bir hortladı.
Bence dürüst olmak iyidir. Alınacak bir şey yok ama alınırsa da yapacak bir şey yok. Ben kendi adıma pek umursamazdım.
- lcha (11.01.22 17:07:18)
"Sadece seninle ilgili değil, arabayı kullanan ben olmadığım zaman ben kendimi rahat hissetmiyorum, sürekli sağ koltukta diken üstünde oturuyorum, sorun sende değil bende :)" derdim ben olsam.
- pispinti (11.01.22 17:13:18)
Sizin kadar yoğun hissetmiyorum bunu ama henüz acemi şoför olmama rağmen ehliyet almadan öncesi ve sonrası tutumum arasında fark çok büyük.
Önceden sadece yolcuydum, hiçbir şey anlamıyordum. Ehliyet alıp bir süre kullandıktan sonra insanların ne kadar emniyetsiz şerit değiştirdiklerini, trafiğin ne kadar öngörülemez olabileceğini anladığımdan beri dikenüstüyüm.
Sizin deneyiminiz de fazla olduğundan çok fazla nadir yaşanabilecek olay görmüş olmalısınız, haliyle normal bence temkinli olmak. Ama "asla başkasının arabasına binmem" düşüncesi insanın hayatını baltalayan bir düşünce. O açıdan sağlıklı görünmüyor. Sonuçta milyonlarca insan trafiğe çıkıyor ama milyonlarca kaza olmuyor.
Önceden sadece yolcuydum, hiçbir şey anlamıyordum. Ehliyet alıp bir süre kullandıktan sonra insanların ne kadar emniyetsiz şerit değiştirdiklerini, trafiğin ne kadar öngörülemez olabileceğini anladığımdan beri dikenüstüyüm.
Sizin deneyiminiz de fazla olduğundan çok fazla nadir yaşanabilecek olay görmüş olmalısınız, haliyle normal bence temkinli olmak. Ama "asla başkasının arabasına binmem" düşüncesi insanın hayatını baltalayan bir düşünce. O açıdan sağlıklı görünmüyor. Sonuçta milyonlarca insan trafiğe çıkıyor ama milyonlarca kaza olmuyor.
- akhenaten (11.01.22 17:15:17)
mesleği taksicilik olan kişiler de dahil olmak üzere böyle bir kaygım var, o yüzden sizi çok iyi anlıyorum. taksicileri ikaz etmekten bıkıp araç kullanmaya başladım öyle söyleyeyim.
arabayı ben kullanmıyorsam genelde arka koltuğa oturup kemeri bağlayıp kendimi yoldan soyutluyorum ama sizin durumunuzda bu çok olası bir çözümmüş gibi görünmüyor. bence dürüst olmanızda bir sakınca yok ama bu kadar düz bir dürüstlük için ilişkinizde hala biraz vakte ihtiyacınız olduğunu düşünüyorsanız arabayı ben kullanmıyorsam beni araba tutuyor gibi bir söylemle de olayı yumuşatabilirsiniz sanki.
arabayı ben kullanmıyorsam genelde arka koltuğa oturup kemeri bağlayıp kendimi yoldan soyutluyorum ama sizin durumunuzda bu çok olası bir çözümmüş gibi görünmüyor. bence dürüst olmanızda bir sakınca yok ama bu kadar düz bir dürüstlük için ilişkinizde hala biraz vakte ihtiyacınız olduğunu düşünüyorsanız arabayı ben kullanmıyorsam beni araba tutuyor gibi bir söylemle de olayı yumuşatabilirsiniz sanki.
- evde liyakat kalmamis (11.01.22 17:20:27)
Açıkça dersen bozulabilir de, o sana açıkça "binme o zaman" derse sen bozulmaz mısın? Kaygınız çok yüksek düzeyde değilse bence paylaşmanıza gerek yok.
- dissendium (11.01.22 17:25:39)
Arabayi ben kullanayim diye teklif etmekte ne sakinca var ki? Arabayi erkek kullnlanir zaten genelde yolculuklarda. Kizi oturtursun yolcu koltuğuna, arabayı sen kullanırsin erkek olarak. Kadina kapiyi tutmak veya kapi girisinde yol vermek gibi.
- stavro (11.01.22 18:56:59)
Bu kaygı durumunuzu bilmiyor mu kız arkadaşınız? Yani hiç bahsetmediniz mi daha önce? Bahsetmediyseniz eğer genel anlamda böyle bir sorununuz olduğundan bahsetseniz belki de kendisi teklif eder?
- hrvl (11.01.22 19:03:33)
Ben de aynı fikirdeyim, evet kız bozulur ama gerçek bu. Bence idare etmeye çalış kendini zorla derim. Ben taksiye bile binince ateşim çıkıyor resmen.
- roket adam (11.01.22 19:04:10)
@stavro Kendi arabam değilken kıza direksiyonu bana ver demem. Benim tercihim bu olmaz yani, başkası diyebilir tabii. Bana "Sen sürsene biraz da" demedi hiç, kendi teklif etmezse ben demem.
@hrvl Yok henüz hiç bahsetmedim.
@hrvl Yok henüz hiç bahsetmedim.
- Berck (11.01.22 19:08:26)
Trafikten ve araba kullanmaktan çok korkan biri olarak alternatif önereceğim.
1. Yol uzunsa "yolun yarısında yer değiştirelim istersen, sen de çok yorulma" diye önerebilirsiniz bence.
2. Copilot olma konumunu benimseyin, yola çıkmadan önce sandviçler alın, içecekler alın. Yolda yiyecek içecekle ilgilenerek, telefonunuzdan gideceğiniz yerle ilgili ilginç bilgiler bulup yüksek sesle okuyarak, "bak şöyle bir restoran varmış, mutlaka gitmek lazımmış" gibi planlar yaparak, yola özel müzikler seçip dj'lik yaparak vs... dikkatinizi yoldan başka bir şeylere yönlendirin.
1. Yol uzunsa "yolun yarısında yer değiştirelim istersen, sen de çok yorulma" diye önerebilirsiniz bence.
2. Copilot olma konumunu benimseyin, yola çıkmadan önce sandviçler alın, içecekler alın. Yolda yiyecek içecekle ilgilenerek, telefonunuzdan gideceğiniz yerle ilgili ilginç bilgiler bulup yüksek sesle okuyarak, "bak şöyle bir restoran varmış, mutlaka gitmek lazımmış" gibi planlar yaparak, yola özel müzikler seçip dj'lik yaparak vs... dikkatinizi yoldan başka bir şeylere yönlendirin.
- kobuzchu kiz (12.01.22 09:22:01)
Bu kaygı sadece araba için mi geçerli yoksa başka alanlarda da benzer durumlar mevcut mu? Yani mesela belli bir zamanda yetişmesi gereken bir işi, ekip arkadaşına anlatıp işi birlikte yapmak mı, yoksa ona anlatana kadar ben zaten işi yaparım hem onun hata yapıp yapmayacağı riskini de almak istemem mi?
Kontrolcü bir yapınız olabilir ve bu kaygı da onun bir sonucu olabilir gibi de duruyor sanki.
Yoksa sizin de bildiğiniz gibi kimse anasının karnından Michael Schumacher olarak doğmuyor. Sizin kadar iyi kullanabilmesi için sizin kadar tecrübe sahibi olması gerek. Eh bu tecrübe edinmenin yolu da araba kullanmaktan geçiyor. Bence bu gerçeğin farkındasınız ama buna rağmen kaygınızı engelleyemiyorsanız, travmatik başka bir sebebi de olabilir bu kaygının ve bu durumda belki bir psikologla da görüşmek iyi olabilir.
Kontrolcü bir yapınız olabilir ve bu kaygı da onun bir sonucu olabilir gibi de duruyor sanki.
Yoksa sizin de bildiğiniz gibi kimse anasının karnından Michael Schumacher olarak doğmuyor. Sizin kadar iyi kullanabilmesi için sizin kadar tecrübe sahibi olması gerek. Eh bu tecrübe edinmenin yolu da araba kullanmaktan geçiyor. Bence bu gerçeğin farkındasınız ama buna rağmen kaygınızı engelleyemiyorsanız, travmatik başka bir sebebi de olabilir bu kaygının ve bu durumda belki bir psikologla da görüşmek iyi olabilir.
- thracia (12.01.22 10:04:12)
[]
fotolarda embesil gibi çıkmak
saçına, kıyafetine falan dikkat eden biri olarak iş foto çekilmeye geldiğinde cidden budala gibi çıkıyorum.
bir ara dedim fotojenik olmayı öğreneyim her gün kendi fotomu çektim durduk yere işte belki 10.000 fotodan iki tane bunu instagrama koyayım bari diyebileceğim fotom vardır
vesikalıklar da çok kötü pasaportda vizelerde falan cins cins resimlerim var sosyal medyaya resim koyamıyorum doğru düzgün bu benim diye
nasıl oluyor bu iş? ne yapmalı?
erkek
bir ara dedim fotojenik olmayı öğreneyim her gün kendi fotomu çektim durduk yere işte belki 10.000 fotodan iki tane bunu instagrama koyayım bari diyebileceğim fotom vardır
vesikalıklar da çok kötü pasaportda vizelerde falan cins cins resimlerim var sosyal medyaya resim koyamıyorum doğru düzgün bu benim diye
nasıl oluyor bu iş? ne yapmalı?
erkek
dişlerin durumu önemli. temiz değilse, yamukluk varsa önce dişlerini düzelt.
sonra ayna karşısında çalış, fotoğraf çekilirken nasıl poz verdiğini, yüzünün şeklini aklında tut ve kendini kasma.
kafanı geriye doğru tutarak poz verme, gıdın çıkar öyle. 1-2 cm de olsa öne doğru, kameraya doğru boynunu deve gibi uzat.
kameraya sevdiğin birine bakar gibi bak. bu kişi birlikte şakalar komiklikler yaptığın biriyse onu düşün.
bir tavsiye daha, ya dişlerin ortaya çıkacak fotoğrafta ya da gözlerin. ikisi aynı anda çok zor. yarım yamalak bir şey olur. hangi tarafın daha fotojenikse onu ortaya çıkar.
sakalın fotoğraflarda nasıl gözüküyor, ona da bak. sakalın varsa, banyodan ya da yüzünü yıkadıktan sonra vereceğin poz ile biraz vücut yağınla şekil almış sakalın görüntüsü arasında çok fark vardır, gibi. kendini biraz keşfetmen lazım papito.
yapıcı eleştiri yapabileceğine inandığın yakın bir arkadaşın varsa, ona nasıl gözüktüğünü sorabilirsin.
sonra ayna karşısında çalış, fotoğraf çekilirken nasıl poz verdiğini, yüzünün şeklini aklında tut ve kendini kasma.
kafanı geriye doğru tutarak poz verme, gıdın çıkar öyle. 1-2 cm de olsa öne doğru, kameraya doğru boynunu deve gibi uzat.
kameraya sevdiğin birine bakar gibi bak. bu kişi birlikte şakalar komiklikler yaptığın biriyse onu düşün.
bir tavsiye daha, ya dişlerin ortaya çıkacak fotoğrafta ya da gözlerin. ikisi aynı anda çok zor. yarım yamalak bir şey olur. hangi tarafın daha fotojenikse onu ortaya çıkar.
sakalın fotoğraflarda nasıl gözüküyor, ona da bak. sakalın varsa, banyodan ya da yüzünü yıkadıktan sonra vereceğin poz ile biraz vücut yağınla şekil almış sakalın görüntüsü arasında çok fark vardır, gibi. kendini biraz keşfetmen lazım papito.
yapıcı eleştiri yapabileceğine inandığın yakın bir arkadaşın varsa, ona nasıl gözüktüğünü sorabilirsin.
- gabe h coud (11.01.22 15:04:49 ~ 15:31:57)
internette begendigin pozlari taklit et. illa selfie mi deniyosun? fotograf sadece sen degil ortamdaki isik, aci vs cok onemli. telefonu on kamerasiyla uzaga koyup timer acip poz deneyebilirsin ama evde degil de dis mekanda daha iyi olabilir. yuzunu, bakisini fotografta sevmiyorsa gunes gozlugu, uzaktan poz, yandan cekebilirsiniz
- ala09 (11.01.22 15:08:58)
ya instagram sayfası yapmayacağım elbette ama grup olarak foto falan çekiliyorsun ya yeni tanıdığın insanlarla falan işte oralarda baya kötü çıkıyorum.
yani oturup poz mu çalışmak lazım biri foto çekiyorum dediğinde o poza mı girmek lazım?
eleştiri genelde gelmiyor, iltifat geliyor çünkü normal halimde çok bir sıkıntı yok. resimde bambaşka bir insan oluyorum.
yani oturup poz mu çalışmak lazım biri foto çekiyorum dediğinde o poza mı girmek lazım?
eleştiri genelde gelmiyor, iltifat geliyor çünkü normal halimde çok bir sıkıntı yok. resimde bambaşka bir insan oluyorum.
- duyurukullanıcısı (11.01.22 15:14:14 ~ 15:15:25)
bazı kişiler doğal olarak fotojenik.
ben bu konuda şanslıyım mesela.
fotodan beğenip yanıma gelen hatun verdiği bilet parasına/yaktığı benzine kahreder.
ben bu konuda şanslıyım mesela.
fotodan beğenip yanıma gelen hatun verdiği bilet parasına/yaktığı benzine kahreder.
- lazpalle (11.01.22 15:14:54)
onları izledim, onlar fotoğrafçıların dikkat etmesi gereken şeyler
ben normal düz insanım yani
ben normal düz insanım yani
- duyurukullanıcısı (11.01.22 17:33:12)
O esnada fotograf cekildigini aklindan cikarilabilmryi basarirsan duzgun cikarsin. Fotograf cekildigini dusunmemen lazım.
- stavro (11.01.22 18:58:42)
@duyurukullanıcısı
izlememişsin :) tam tersine fotoğrafçıdan insanlara poz verme önerileri
izlememişsin :) tam tersine fotoğrafçıdan insanlara poz verme önerileri
- freebird5406_2 (11.01.22 19:31:04)
@freebird5406_2
hacı sen çenenin ne kadar önde olduğunu, alt göz kapağının ne kadar kapalı olduğunu günün herhangi bir anında farkında olabiliyor musun? yani o 1-5mm farkı anlayabiliyor musun?
o video headshot çeken fotoğrafçılar için ki modeli uygun şekilde istenilen konuma getirebilsin
biz normal insanız.
hacı sen çenenin ne kadar önde olduğunu, alt göz kapağının ne kadar kapalı olduğunu günün herhangi bir anında farkında olabiliyor musun? yani o 1-5mm farkı anlayabiliyor musun?
o video headshot çeken fotoğrafçılar için ki modeli uygun şekilde istenilen konuma getirebilsin
biz normal insanız.
- duyurukullanıcısı (12.01.22 12:47:56)
[]
İstanbul'daki en sevdiğiniz etkinlikler
ne yapıyorsunuz? nelerden keyif alıyorsunuz? arkadaş gruplarınız nasıl? sahiden eğleniyor musunuz?
En cok sahili seviyorum bisiklet, yuruyus. neresi cok sakinse orada olmaktan mutlu oluyorum adalarin sakin donemleri gibi yerler. bunun disinda ist bence tiyatro cenneti. uc dort ayda bir taksimden alisveris yapmak cok avantajli oluyor.
arkadaslarimin hemen hepsi buradan ayrildi kalanlarin evleri bana cok uzak. ise gittigim zamanlarda kisitli vakitte de olsa gorusuyorum delirmiyoruz ama evet egleniyorum
arkadaslarimin hemen hepsi buradan ayrildi kalanlarin evleri bana cok uzak. ise gittigim zamanlarda kisitli vakitte de olsa gorusuyorum delirmiyoruz ama evet egleniyorum
- ala09 (10.01.22 22:10:23)
Sakin ve kaliteli bir yerde zaman geçirmek. En sevdiğim etkinlik bu. Belli bir yaş üstü için arkadaş grubu falan olmuyor.
- garylineker (10.01.22 22:27:35)
Kalabalik ve hareketlilikten keyif alırım. İstanbul'da da var bu.
- stavro (10.01.22 23:07:20)
www.youtube.com
ormana gidiyorum. belgrad ormanı benim bebeğim.
"awe walk" deniyor. hayatta en sevdiğim şey.
www.linkedin.com
panaromik cam tavan araç var. çok keyifli. hava da açıksa, istanbul kazan ben kepçe, gezerim.
roket adam'la aynı şeyleri yapıyormuşuz.
ormana gidiyorum. belgrad ormanı benim bebeğim.
"awe walk" deniyor. hayatta en sevdiğim şey.
www.linkedin.com
panaromik cam tavan araç var. çok keyifli. hava da açıksa, istanbul kazan ben kepçe, gezerim.
roket adam'la aynı şeyleri yapıyormuşuz.
- gabe h coud (10.01.22 23:53:21 ~ 11.01.22 00:01:33)
caddebostan sahile iniş, yürüyüş bisiklet, scooter vs
bağdat caddesinde turlamaç
sevdiğimiz birkaç restoran var her türden, oralarda yemek yemece
şile'ye gidiş, ormanlık alanda yollarda kayboluş, balık ekmek yemece
kilyos tarafında deniz kenarında gezmece
ara ara yeni çıkan yerlere gitmece (geçen galataporta gittik hoşuma gitti mesela)
bağdat caddesinde turlamaç
sevdiğimiz birkaç restoran var her türden, oralarda yemek yemece
şile'ye gidiş, ormanlık alanda yollarda kayboluş, balık ekmek yemece
kilyos tarafında deniz kenarında gezmece
ara ara yeni çıkan yerlere gitmece (geçen galataporta gittik hoşuma gitti mesela)
- roket adam (10.01.22 23:58:29)
Sahil yürüyüşü
Kendimi date e çıkarma. (ayda bir yaparım)
Sultanahmet de pek bilinmeyen genelde boş olan bir teras biliyorum oraya gidip kitap okurum.
Birbirinden farklı çok arkadaş grubum var onlarla genelde ev, yeme, içme şeklinde geçiyor.
Kendimi date e çıkarma. (ayda bir yaparım)
Sultanahmet de pek bilinmeyen genelde boş olan bir teras biliyorum oraya gidip kitap okurum.
Birbirinden farklı çok arkadaş grubum var onlarla genelde ev, yeme, içme şeklinde geçiyor.
- jazzabel (11.01.22 00:12:47)
eskiden barlara konserlere gitmeyi severdim artık hem pandemi hem de yaşlandım galiba
- high hopes of the sozluk (11.01.22 00:14:54)
Burgazada'ya gidip yürüyüş, belli noktalarda termosta getirdiğim sıcak suyla çekirdek öğütüp taze kahve, sessiz sakin ortamda ya kendi başıma müzik açıp dinlenmek ya da arkadaşlarla gitmişsem sohbet muhabbet.
Beşiktaş-baltalimanı arası yürüyüş. Kadıköy iskeleden moda turuyla kalamışa yürüyüş. Şişhane-karaköy-eminönü yürüyüş. Tüm bu güzergahlarda aynı zamanda fotoğraf çekiyorum. Yine güzergah üzerinde yeme içmeyi sevdiğim noktalara uğruyorum.
Beyoğlu ve Kadıköy sinemalarında film, sonrasında ya da öncesinde civarda denemek istediğim yeme içme noktalarını ziyaret etmek.
Ben İstanbulun keyfini yalnız çıkarmayı seviyorum çünkü arkadaş gruplarım ya İstanbul ve kalabalığı sevmediği için sokak şeylerini sevmiyorlar ya da bu kadar çok aylak vakitleri olmuyor. Onlarla evde ya da belirli mekanlarda takılıyoruz.
Beşiktaş-baltalimanı arası yürüyüş. Kadıköy iskeleden moda turuyla kalamışa yürüyüş. Şişhane-karaköy-eminönü yürüyüş. Tüm bu güzergahlarda aynı zamanda fotoğraf çekiyorum. Yine güzergah üzerinde yeme içmeyi sevdiğim noktalara uğruyorum.
Beyoğlu ve Kadıköy sinemalarında film, sonrasında ya da öncesinde civarda denemek istediğim yeme içme noktalarını ziyaret etmek.
Ben İstanbulun keyfini yalnız çıkarmayı seviyorum çünkü arkadaş gruplarım ya İstanbul ve kalabalığı sevmediği için sokak şeylerini sevmiyorlar ya da bu kadar çok aylak vakitleri olmuyor. Onlarla evde ya da belirli mekanlarda takılıyoruz.
- Bruce (11.01.22 01:03:48)
ben de müze gezmeyi, onlarin kafesinde oturmayi seviyorum.
- Coma (11.01.22 06:14:49)
haftasonları 1-2 koşu rotam var, oralarda koşmak, her pazar 21 km koşmak - bunu özellikle atlamamaya çalışıyorum-
craft bira mekanlarına gitmek, menüdeki tüm biraları denemek.
craft bira mekanlarına gitmek, menüdeki tüm biraları denemek.
- kumandanim (11.01.22 09:01:57)
[]
Bu erkek personası evlilikte ne kadar mutlu eder.
Arkadaşlar ben kendimi anlatıcam biraz, kadınlar ile münasebetim kötü değil.
Genel olarak ilişkilerim kısa sürüyor çünkü ben ciddiye binmesine cesaret edemiyorum, bu nedenle çoğu ilişkimde karşı taraf günlük hayatımı yani “rahatsız edici” yönlerimi çok fazla göremeden iş bitmiş oluyor.
Bana rahatsız ediciymiş gibi gelen aşağıdaki yönlerimi özellikle kadınların bakış açısından duymak istiyorum. Büyütülecek bir şey olmayabilirler, ya da aksine deal breaker olabilirler.
1) diğer insanlarla ilişkide süreklilik açısından isteksizlik. Örneğin bir arkadaşımla şartlar dolayısıyla 1 yıl hiç görüşemeyecek olsam hadi ya kötü oldu demem. Arayıp sorma sıklığım da düşüktür, genelde hep arkadaşlarım arar.
2) pek kıskanç olmamak. Daha çok toplumsal normlar nedeniyle, olsa olsa kıskançlık rolü yapabilirim. Onu bile beceremiyorum.
3) bireyci olmak. Partnerimin hayatında ben hiç yokmuşum gibi kendi işini ve hayatını yönlendirebilmesini beklerim. Çünkü ben öyle davranıyorum.
4) aşırı özel alan isteği. Telefonum PC’im eğer mecburen ortak kullanmıyorsak ki artık herkesin kişisel cihazları var, mümkünse partnerimin elini bile sürmesini istemem.
5) özel gün ve benzeri şeyleri hatırlamamak değil önemsememek. Bu yaşıma kadar bir arkadaşımın doğum gününü bir yerlerde kendi isteğimle gidip kutlamadığım, var olan organizasyonların mecburen içine düştüğüm gibi genel olarak da özellikle sorulmadığı durumlar haricinde kendi doğum günümü vb. saklarım. Kutlanmasından da pek hoşlanmam.
6) kafama göre çıkıp bir kaç gün bir yerlere gidebilme isteği. Partnerimden izin almadan ama tabi ki bilgi vererek bir arkadaşımın yanına, bir başka şehire vb gidip takılabilme.
7) biraz fazla libido. Hani partner ok derse sıradışı sıklık ve ortamlarda dahi seks yaparım.
Yani uzun lafın kısası ben daha ilişkinin ilk günlerinde cinsellik dışında 20 yıllık evliler gibi olma özlemi duyuyorum. Bu nedenle de karşımdaki kadınları üzmemek için baştan ilişkiyi kısa kesiyorum
Sizce gereksiz bir durum mu bu. Kadınlar bunlardan hoşlana da bilirler mi?
Genel olarak ilişkilerim kısa sürüyor çünkü ben ciddiye binmesine cesaret edemiyorum, bu nedenle çoğu ilişkimde karşı taraf günlük hayatımı yani “rahatsız edici” yönlerimi çok fazla göremeden iş bitmiş oluyor.
Bana rahatsız ediciymiş gibi gelen aşağıdaki yönlerimi özellikle kadınların bakış açısından duymak istiyorum. Büyütülecek bir şey olmayabilirler, ya da aksine deal breaker olabilirler.
1) diğer insanlarla ilişkide süreklilik açısından isteksizlik. Örneğin bir arkadaşımla şartlar dolayısıyla 1 yıl hiç görüşemeyecek olsam hadi ya kötü oldu demem. Arayıp sorma sıklığım da düşüktür, genelde hep arkadaşlarım arar.
2) pek kıskanç olmamak. Daha çok toplumsal normlar nedeniyle, olsa olsa kıskançlık rolü yapabilirim. Onu bile beceremiyorum.
3) bireyci olmak. Partnerimin hayatında ben hiç yokmuşum gibi kendi işini ve hayatını yönlendirebilmesini beklerim. Çünkü ben öyle davranıyorum.
4) aşırı özel alan isteği. Telefonum PC’im eğer mecburen ortak kullanmıyorsak ki artık herkesin kişisel cihazları var, mümkünse partnerimin elini bile sürmesini istemem.
5) özel gün ve benzeri şeyleri hatırlamamak değil önemsememek. Bu yaşıma kadar bir arkadaşımın doğum gününü bir yerlerde kendi isteğimle gidip kutlamadığım, var olan organizasyonların mecburen içine düştüğüm gibi genel olarak da özellikle sorulmadığı durumlar haricinde kendi doğum günümü vb. saklarım. Kutlanmasından da pek hoşlanmam.
6) kafama göre çıkıp bir kaç gün bir yerlere gidebilme isteği. Partnerimden izin almadan ama tabi ki bilgi vererek bir arkadaşımın yanına, bir başka şehire vb gidip takılabilme.
7) biraz fazla libido. Hani partner ok derse sıradışı sıklık ve ortamlarda dahi seks yaparım.
Yani uzun lafın kısası ben daha ilişkinin ilk günlerinde cinsellik dışında 20 yıllık evliler gibi olma özlemi duyuyorum. Bu nedenle de karşımdaki kadınları üzmemek için baştan ilişkiyi kısa kesiyorum
Sizce gereksiz bir durum mu bu. Kadınlar bunlardan hoşlana da bilirler mi?
Bunların aksini isteyen/savunan pek yoktur ki zaten. Zorlama bir düşünce olmuş sizinki.
- ruhen hastayim ben (10.01.22 20:09:55)
Sana oldukca benzer durumdayim. Beni anlayan ve bircok konuda benzer bir insanla saglikli bir evliligim var ama disardan bakanlar "ne bicimsiniz siz" modundalar. Anlayan insanlar ise ne kadar mutlu oldugumuzu goruyor.
Onerdigim sey sudur, hayatina devam et, bol bol arkadas edin ve sadece iyilerini yaninda tut ve insanoglunun aslinda ozunde yalniz bir varlik oldugunu iyice benimse.
Bundan sonra iyi bir iliski karsina cikacaktir. Cikmazsa da zaten yalnizligi ozumsedigin icin mutsuz olmazsin.
Onerdigim sey sudur, hayatina devam et, bol bol arkadas edin ve sadece iyilerini yaninda tut ve insanoglunun aslinda ozunde yalniz bir varlik oldugunu iyice benimse.
Bundan sonra iyi bir iliski karsina cikacaktir. Cikmazsa da zaten yalnizligi ozumsedigin icin mutsuz olmazsin.
- cleric (10.01.22 20:10:40)
Yallah Avrupa'ya, Türkiye gibi bir ülkede kafana göre birini bulman zor kardeşim. Ama bu dediklerine okey kızlar var bulmak biraz emek istiyor
- olaylar olaylar (10.01.22 20:10:59)
senin " kadinlar"a mi ihtiyacin var bir kisiye mi?
ya neler neler var iliskilerde. bence de zorlama seyler bulmussun. hele kiskanc degilimi nefatif bi sey gibi anlatman kotu. sorun su ki karsindaki default olarak sana guvenmesini bekliyosun zorluk esas burda bence. tlf, pc gibi seylerde takintili gibi kacirmak ayri, oyun oynar gibi kurcalanmasindan hoslanmamak ayri. hafiften bi emek vermek istememek var o da iliski kurmak icin negatif bir tavir. her ne konuda isterseniz esneklik payina ihtiyaciniz var. ornegin ben erk arkadasimin pcsinde dizi acabilirim. telde spotifya girebilirim. bu sizin sandiginiz gibi bireysellik karsiti bir harrket degil yakinlik sadece
asil soruyu kacirmisim. mutlu ededebilir etmeyedebilir. daha dun esim sofra hazirliyo her gun diye ici huzursuzlanan bir arkadas vardi. yani bilemeyiz :)
ya neler neler var iliskilerde. bence de zorlama seyler bulmussun. hele kiskanc degilimi nefatif bi sey gibi anlatman kotu. sorun su ki karsindaki default olarak sana guvenmesini bekliyosun zorluk esas burda bence. tlf, pc gibi seylerde takintili gibi kacirmak ayri, oyun oynar gibi kurcalanmasindan hoslanmamak ayri. hafiften bi emek vermek istememek var o da iliski kurmak icin negatif bir tavir. her ne konuda isterseniz esneklik payina ihtiyaciniz var. ornegin ben erk arkadasimin pcsinde dizi acabilirim. telde spotifya girebilirim. bu sizin sandiginiz gibi bireysellik karsiti bir harrket degil yakinlik sadece
asil soruyu kacirmisim. mutlu ededebilir etmeyedebilir. daha dun esim sofra hazirliyo her gun diye ici huzursuzlanan bir arkadas vardi. yani bilemeyiz :)
- ala09 (10.01.22 20:15:58 ~ 20:17:35)
Şöyle bir ekleme yapayım o zaman.
Benim olumsuz mu acaba diye sormamın sebebi, bugüne kadarki ilişkilerinde de karşı tarafların bu saydıklarımın zıttı yönde eğilimleri olduklarını görmemdi. Genelleme olmaması açısından da tecrübe etmediğim insanları sormak istemiştim. Yoksa bunlar düzeltmek istediğim özelliklerim de değil, bence olması gerekenler. Sadece hep denk geldiklerim benden farklı düşündükleri için ortalama normlar hakkında fikir sahibi olmak istiyorum
Bu arada bu yaşıma kadar kardeşim bile telefonumu eline alıp fotoğraf bile çekmemiştir desem abartılı olmaz. Böyle bir evde büyüdüm ve tersine alışamıyorum.
Sofra hazırlıyor diye şikayet eden arkadaşa da biraz hak vermiştim okurken :)
Benim olumsuz mu acaba diye sormamın sebebi, bugüne kadarki ilişkilerinde de karşı tarafların bu saydıklarımın zıttı yönde eğilimleri olduklarını görmemdi. Genelleme olmaması açısından da tecrübe etmediğim insanları sormak istemiştim. Yoksa bunlar düzeltmek istediğim özelliklerim de değil, bence olması gerekenler. Sadece hep denk geldiklerim benden farklı düşündükleri için ortalama normlar hakkında fikir sahibi olmak istiyorum
Bu arada bu yaşıma kadar kardeşim bile telefonumu eline alıp fotoğraf bile çekmemiştir desem abartılı olmaz. Böyle bir evde büyüdüm ve tersine alışamıyorum.
Sofra hazırlıyor diye şikayet eden arkadaşa da biraz hak vermiştim okurken :)
- eksisozlukokuryazari (10.01.22 20:28:05)
Siz evlilik ve ciddi ilişki insanı değilsiniz.
Bi gün size hiç yüz vermeyen bi hatun ancak sizi bi miktar değiştirebilir ama bu da geçici olur
Şayet bu hatunu kaybetmekten hep korkarsanız ve o da sizin gibi özelliklere sahipse evlilik anca öyle yürüyebilir
Olumsuz özellik demiyorum ama siz evlilik insanı değilsiniz sanırım, herkes evlenmek zorunda değil
Bi gün size hiç yüz vermeyen bi hatun ancak sizi bi miktar değiştirebilir ama bu da geçici olur
Şayet bu hatunu kaybetmekten hep korkarsanız ve o da sizin gibi özelliklere sahipse evlilik anca öyle yürüyebilir
Olumsuz özellik demiyorum ama siz evlilik insanı değilsiniz sanırım, herkes evlenmek zorunda değil
- photo85 (10.01.22 20:45:00)
önce neden evlilik konusu düşünülüyor diye sormak lazım.
herkesin gönlüne göre yani beklentisine göre biri var sonuçta.
ancak siz birini sevmek, biri tarafından sevilmek istiyor musunuz cidden? önceki deneyimlerinize istinaden bunu yazıyorum. yürümediyse karşılıklı sevmediğiniz içindir. yoksa ilişki olsun diye veya ehh hadi evlenelim diye tonlarca alternatif bulunur. sürekli ilgilenmek isteyeceğiniz, merak edeceğiniz, yani ilginizi çekecek, sizi sevince, güzel bir söz söyleyince bir dokununca aşırı mutlu olacağınız biri yoksa zaten düzenli ilişki şart değil; hatta gerek yok. takılın keyfinize göre.
herkesin gönlüne göre yani beklentisine göre biri var sonuçta.
ancak siz birini sevmek, biri tarafından sevilmek istiyor musunuz cidden? önceki deneyimlerinize istinaden bunu yazıyorum. yürümediyse karşılıklı sevmediğiniz içindir. yoksa ilişki olsun diye veya ehh hadi evlenelim diye tonlarca alternatif bulunur. sürekli ilgilenmek isteyeceğiniz, merak edeceğiniz, yani ilginizi çekecek, sizi sevince, güzel bir söz söyleyince bir dokununca aşırı mutlu olacağınız biri yoksa zaten düzenli ilişki şart değil; hatta gerek yok. takılın keyfinize göre.
- rewlack (10.01.22 21:35:05)
@rewlack Ben öyle olmayınca daha çok seviyorum. Aile ile sevgililik ilişkisini kıyaslamak elbette saçma ikisinin yerleri ayrı ama ben mesela annem beni aramasa 1 ay falan aramadığım da oluyor. Ama tabi ki seviyorum kendisini. Yani bende sevgi ile ilgi birbiri ile korelasyonu olmak zorunda olan şeyler değil yukarıda da anlatmak istediğim gibi.
Bahsettiğiniz sevgi tanımını hiç kimseye karşı yaşamadım hayatımda. Güzel söz falan beni biraz geren şeyler. Ama nasıl anlatacağımı bilemediğim şekilde sevgi duyduğum , keşke hep hayatımda kalsa dediğim insanlar oldu.
Bahsettiğiniz sevgi tanımını hiç kimseye karşı yaşamadım hayatımda. Güzel söz falan beni biraz geren şeyler. Ama nasıl anlatacağımı bilemediğim şekilde sevgi duyduğum , keşke hep hayatımda kalsa dediğim insanlar oldu.
- eksisozlukokuryazari (10.01.22 21:48:34)
"Benim ozelliklerim bunlar, yersen" kafasi evlilige gelmez, yallah avrupa'ya falan demisler de elin hatunu senin bu huylarinla hic ugrasmaz. Yine bu kafada birini bulman lazim, buyuk ihtimal; 35 ustu, bu tarz kurallardan oturu evlenememis vs.
Ha bir de herkes evlenmek zorunda degil. Benim aynen bu kafada olup 40i gecen, gunubirlik iliskilerle goturen bir suru arkadasim var. Evlilik bir alttan alma, gormeme, sabir sanati. Iki tarafinda fedakarlik yapmasi lazim, yoksa ilk 5 seneyi goremezsin zaten.
Bir de 20 yillik evlilik ile 7 numarali istek pek uyusmuyor. Libidon icinde patlayiverir mazallah :)
Ha bir de herkes evlenmek zorunda degil. Benim aynen bu kafada olup 40i gecen, gunubirlik iliskilerle goturen bir suru arkadasim var. Evlilik bir alttan alma, gormeme, sabir sanati. Iki tarafinda fedakarlik yapmasi lazim, yoksa ilk 5 seneyi goremezsin zaten.
Bir de 20 yillik evlilik ile 7 numarali istek pek uyusmuyor. Libidon icinde patlayiverir mazallah :)
- cooperr (10.01.22 22:38:31)
bu bence "yanlış" bir soru.
insan sabit kalan bir şey değil.
üç yıl önceki benle şimdiki ben aynı değilim.
ilişki "ben buyum, sen de şusun" diye kurulmuyor, adım adım birbirine yaklaşırsın.
bazı şeyler törpülenebilir, bazısı törpülenemez.
bazı şeyleri hoşgörür, idare edersin, bazı şeyler kırmızı çizgindir.
verdiğiniz örnekten yola çıkarsak, mesela karşınızdaki kadın önem veriyor diye doğum gününü kutlamayı veya bu güne önem vermeyi bir şekilde öğrenebilirsiniz ama bilgisayarınıza yine dokundurmazsınız.
ilişki böyle bir şey zaten.
zaten insan hayatında "bununla olur ya" dediği en fazla 2-3 kişiye denk gelip, bunlardan biriyle ya da hepsiyle farklı zamanlarda evleniyor.
yani şimdi düşünsem ben de size böyle bir liste çıkartırım kendimle ilgili.
herkes çıkartabilir.
böyle bakacak olursak, kimse kimseye göre değil zaten.
şurada bir duyuru altına bile on kişi yazıyor, onu birbirinden farklı.
önemli olan kendine göre olanını bulmak.
bu sizinle aynı olmak demek değil, uyumlu olabilmek demek.
yani "ben böyleyim" diye lanetli gibi dolaşmanın anlamı yok.
o kadar da abartılı şey yok bu saydıklarınızda.
insan sabit kalan bir şey değil.
üç yıl önceki benle şimdiki ben aynı değilim.
ilişki "ben buyum, sen de şusun" diye kurulmuyor, adım adım birbirine yaklaşırsın.
bazı şeyler törpülenebilir, bazısı törpülenemez.
bazı şeyleri hoşgörür, idare edersin, bazı şeyler kırmızı çizgindir.
verdiğiniz örnekten yola çıkarsak, mesela karşınızdaki kadın önem veriyor diye doğum gününü kutlamayı veya bu güne önem vermeyi bir şekilde öğrenebilirsiniz ama bilgisayarınıza yine dokundurmazsınız.
ilişki böyle bir şey zaten.
zaten insan hayatında "bununla olur ya" dediği en fazla 2-3 kişiye denk gelip, bunlardan biriyle ya da hepsiyle farklı zamanlarda evleniyor.
yani şimdi düşünsem ben de size böyle bir liste çıkartırım kendimle ilgili.
herkes çıkartabilir.
böyle bakacak olursak, kimse kimseye göre değil zaten.
şurada bir duyuru altına bile on kişi yazıyor, onu birbirinden farklı.
önemli olan kendine göre olanını bulmak.
bu sizinle aynı olmak demek değil, uyumlu olabilmek demek.
yani "ben böyleyim" diye lanetli gibi dolaşmanın anlamı yok.
o kadar da abartılı şey yok bu saydıklarınızda.
- blatta hiberna (10.01.22 22:52:50)
Anlattiklarinda anormal bir şey yok. Anormal olan bu kriterlerine çimento karman...
İstediğin tüm özelliklere uyan bir meslek dali da biliyorum ;)
İstediğin tüm özelliklere uyan bir meslek dali da biliyorum ;)
- abuzer (10.01.22 23:59:32)
duyuruyu okuduktan sonra nicke baktım ben bunu ne ara yazdım diye. seninle tamamen aynı durumdayım. ilişkilerim max 2,5 ay sürüyor bu yüzden. sonra ilk fırsatta ayrılıyorum, kendimden soğutuyorum vs.
@abuzer merak ettim mesleği = )
@abuzer merak ettim mesleği = )
- amour fou (11.01.22 00:19:34)
"Bu nedenle de karşımdaki kadınları üzmemek için baştan ilişkiyi kısa kesiyorum"
Öyle bişey yok. Aksine tüm bu bahsettiğin "bahaneler" bir insanla düzgün bir ilişki yaşayamayacağından korktuğun için, tümevarım yöntemiyle bulduğun şeyler. Kendi kendine ördüğün o duvarı "süslemek" için bir şeyler arayıp bulmuşsun. Yüzeyde bu söylediklerin doğru olabilir ama sana bu kriterleri koydurtan şey savunma mekanizman.
O duvarların içinde o kadar çok kalmışsın ki kendi çalar kendi oynar halin sana özgüven vermiş gibi duruyor. Halbuki "kırılgan" yapınla yüzleşmeni engelleyen, aldatıcı şeyler.
Bahsettiğin şeylerin ilgi çekici geldiği kadınlar elbet olur. Ama bunların hepsine uyan bir insan bulsan dahi başka bahaneler yaratacaksın; o yüzden çok fark etmiyor.
Öyle bişey yok. Aksine tüm bu bahsettiğin "bahaneler" bir insanla düzgün bir ilişki yaşayamayacağından korktuğun için, tümevarım yöntemiyle bulduğun şeyler. Kendi kendine ördüğün o duvarı "süslemek" için bir şeyler arayıp bulmuşsun. Yüzeyde bu söylediklerin doğru olabilir ama sana bu kriterleri koydurtan şey savunma mekanizman.
O duvarların içinde o kadar çok kalmışsın ki kendi çalar kendi oynar halin sana özgüven vermiş gibi duruyor. Halbuki "kırılgan" yapınla yüzleşmeni engelleyen, aldatıcı şeyler.
Bahsettiğin şeylerin ilgi çekici geldiği kadınlar elbet olur. Ama bunların hepsine uyan bir insan bulsan dahi başka bahaneler yaratacaksın; o yüzden çok fark etmiyor.
- Bruce (11.01.22 01:16:29)
yazdıkların kendinin ciddi bir eleştirisinden çok hafiften methiye düzmek olmuş. net bir profilini çıkarmak için seni partnerlerine sormak gerek.
- zgrydn (11.01.22 06:22:11 ~ 06:22:54)
Evlenmek zorunda degilsiniz ki? Neden evlilikte mutlu edip etmeyeceginizi sorguluyorsunuz? Caniniz evlenmek istiyorsa 'ben boyleyim isine gelirse' zaten diyemezsiniz, esinizin beklentileri ve yasanmasi gereken, arzulanan hayatin gerektirdiklerine gore bir tavir ve aliskanliklar serisi gelistirmeniz gerekir. Uymuyorsa evlenmezsiniz.
Bunlar 'dealbreaker' olabilir diye dusunmeniz benim anlamadigim sey yani. Dealbreakerlar evrensel karar verilmis seyler degil, kisiden kisiye degisir. Benim dealbreaker listem var bes maddelik, tamamen bana ozel seyler kimsenin de onaylamasina veya anlamasina ihtiyacim yok, fikirlerini soracak degilim. Dolayisiyla sizin bu listede olmayan ozellikleriniz dahi birinin dealbreaker listesinde olabilir ve oyleyse oyledir, yapabileceginiz bir sey yok.
Kisaca, bence gereksiz bir sorgulama.
Bunlar 'dealbreaker' olabilir diye dusunmeniz benim anlamadigim sey yani. Dealbreakerlar evrensel karar verilmis seyler degil, kisiden kisiye degisir. Benim dealbreaker listem var bes maddelik, tamamen bana ozel seyler kimsenin de onaylamasina veya anlamasina ihtiyacim yok, fikirlerini soracak degilim. Dolayisiyla sizin bu listede olmayan ozellikleriniz dahi birinin dealbreaker listesinde olabilir ve oyleyse oyledir, yapabileceginiz bir sey yok.
Kisaca, bence gereksiz bir sorgulama.
- sopiro (11.01.22 07:06:22)
Evlenmek zorunda olmamak konusuna bir açıklık getirmek lazım. Evet kimse evlenmek zorunda değil, ben de evde kalacağım korkusu yaşayacak biri değilim. Hatta mümkünse evlenmemek hayatı daha güzel yaşamayı sağlıyor bunun da farkındayım. Ama bir de şu var, ben kimseyi uzun süre görmek istemiyorum, kimseyi asla sevmiyorum demiyorum. Benim de zaman zaman karşıma keşke hayatım boyunca yakınlarımda bir yerlerde olsa dediğim insanlar çıkıyor. Evlilik bunun bir örneği, beraber de yaşayabilirim tabi ki. Ama benim çekincelerim böyle kaybetmek istemediğim insanla beraber uzun bir yaşamda onunla ne kadar uyum gösterebileceğim. Ne kadar süre sorunsuz kalabileceğim. Ben zaten kimseyi 2 aydan uzun süre sevemiyorum demiyorum, hatta takılıp kalma huyum daha fazla.
Bir de bazı cevaplarda da genelleme yapılamaz denmiş ama sizce de yine de bazı genel normlar yok mu? Genel kabuller? Yoksa tabi ki sonsuz ihtimal ve seçenek var. Kabul. Ama herhalde ben hiç eve bile gelmem diyen adamla çok özverili olurum diyen adamın olumlu bir ilişkş yaşama ihtimalleri aynı değildir değil mi?
Bir de bazı cevaplarda da genelleme yapılamaz denmiş ama sizce de yine de bazı genel normlar yok mu? Genel kabuller? Yoksa tabi ki sonsuz ihtimal ve seçenek var. Kabul. Ama herhalde ben hiç eve bile gelmem diyen adamla çok özverili olurum diyen adamın olumlu bir ilişkş yaşama ihtimalleri aynı değildir değil mi?
- eksisozlukokuryazari (11.01.22 09:27:16)
Kıskançlık maddesini anladım ben, "sen beni kıskanmıyorsun, demek ki yeterince sevmiyorsun" diyen manyaklar var toplumumuzda. Hatta çok var. Ha, "biz niye hiç kavga etmiyoruz, ilişkimizde tutku eksik" diye kavga çıkaran da var.
Geçenlerde başka bir gönül işi sorusuna yazmıştım, ben ancak 'ortalama Türk erkeği toksikliği' olmayan biriyle tanışınca "aha evlenilir bu adamla" dedim. Kıskanç değiliz, romantik değiliz, ben de sizin gibi kendi doğum günümü (özellikle iş arkadaşlarımdan falan) saklarım, kutlamayı umursamam, eşim arkadaşlarıyla kampa gider, ikimiz de gerektiğinde hayatını tek başına idare edebilecek, elinden iş gelen insanlarız ama hayatı birlikte yürütmeyi daha çok seviyoruz. Yani müthiş insanlarız gördüğünüz gibi :))
Biz evlenirken inatla düğün istemedik, eşimin ailesinden "ya kobuzchu istiyordur, istemez olur mu, senden çekindiği için söyleyemiyordur" gibi şeyler söyleyenler oldu. Bu noktada @cleric'in ilk paragrafı +1
Özetle, bu saydıklarınızdan hoşlanmayacak çok kadın var (çok erkek de var ama siz kadınları sordunuz, o kısım sizi ilgilendirmiyor). Bu sitede bile çok var, "ne demek benim eşim benden ayrı şehir dışına gezmeye gidecek, olur mu öyle şey" diyenler, vs. Ama herkes böyle değil, sizin yaşantınıza uyum sağlayacak ve benzer ilişkiler arayan kadınlar da var, dolu. Arayıp bulmanız ya da denk gelmeniz lazım :)
Geçenlerde başka bir gönül işi sorusuna yazmıştım, ben ancak 'ortalama Türk erkeği toksikliği' olmayan biriyle tanışınca "aha evlenilir bu adamla" dedim. Kıskanç değiliz, romantik değiliz, ben de sizin gibi kendi doğum günümü (özellikle iş arkadaşlarımdan falan) saklarım, kutlamayı umursamam, eşim arkadaşlarıyla kampa gider, ikimiz de gerektiğinde hayatını tek başına idare edebilecek, elinden iş gelen insanlarız ama hayatı birlikte yürütmeyi daha çok seviyoruz. Yani müthiş insanlarız gördüğünüz gibi :))
Biz evlenirken inatla düğün istemedik, eşimin ailesinden "ya kobuzchu istiyordur, istemez olur mu, senden çekindiği için söyleyemiyordur" gibi şeyler söyleyenler oldu. Bu noktada @cleric'in ilk paragrafı +1
Özetle, bu saydıklarınızdan hoşlanmayacak çok kadın var (çok erkek de var ama siz kadınları sordunuz, o kısım sizi ilgilendirmiyor). Bu sitede bile çok var, "ne demek benim eşim benden ayrı şehir dışına gezmeye gidecek, olur mu öyle şey" diyenler, vs. Ama herkes böyle değil, sizin yaşantınıza uyum sağlayacak ve benzer ilişkiler arayan kadınlar da var, dolu. Arayıp bulmanız ya da denk gelmeniz lazım :)
- kobuzchu kiz (11.01.22 10:26:49)
bence bunlar anormal özellikler değil ama mesela ben bu kadar bireysel takılan biriyle evlenirsem çok mutsuz olurum, çünkü çizdiğiniz profilde ben çok yalnız hissederim. yalnız kalacaksam evlenmenin ne mantığı olduğunu bilmiyorum. annem ve babam 30 küsür yıldır, durmaksızın muhabbet edebilen iki insan. her şeyi de birlikte hatta ben ve kardeşimle de birlikte yapmış iki insan. dolayısıyla da “birlikte” olmaya alışkınım. evde tek başıma sıkılıp bunaldığım için ve şu anki sevgilim biraz sizi andırdığı için kedi sahiplendim. onunla paylaşıyorum hayatı. erkek arkadaşımıysa 10 gündür görmedim. bu gidişle de ayrılacağız çünkü yapamıyorum. ama illa ki sizin tarzınızda birlikte olabilecek kadınlar da vardır. sosyalizasyon süreçlerinin benzeşmesi meselesi.
- inanna (12.01.22 19:53:30)
[]
Yeni birilerini tanıma evresinden aşırı ötesi sıkılmak
İnsan doğası gereği karşı cinsten yeni birileriyle tanışıp yakınlıklar kurabilmeyi istiyor tabii, bunun için de hepimizin malumu olduğu şekilde dating app'ler revaçta.
Ama birileriyle eşleş, sohbet et -hep de benzer sohbetler-, yöneltilen merak sorularını cevapla, düzenli iletişim yürüt durumlarından gerçekten aşırı sıkılmış durumdayım ve bu "tanıma evresi" için zerre enerji hissetmiyorum kendimde. Birkaç aydır durum bu şekilde.
Hayatımda yeni birileri olsun, takılalım edelim istiyorum ama tanıma evresi için enerji hissetmiyorum kısacası, iki kelime yazışmaya bile inanılmaz üşeniyorum ve buna ayıracağım zaman dilimi gözümde büyüyor. Var mı benimle benzer durumda olanlar? Merak ettim.
Ama birileriyle eşleş, sohbet et -hep de benzer sohbetler-, yöneltilen merak sorularını cevapla, düzenli iletişim yürüt durumlarından gerçekten aşırı sıkılmış durumdayım ve bu "tanıma evresi" için zerre enerji hissetmiyorum kendimde. Birkaç aydır durum bu şekilde.
Hayatımda yeni birileri olsun, takılalım edelim istiyorum ama tanıma evresi için enerji hissetmiyorum kısacası, iki kelime yazışmaya bile inanılmaz üşeniyorum ve buna ayıracağım zaman dilimi gözümde büyüyor. Var mı benimle benzer durumda olanlar? Merak ettim.
Aynı durumdayım bu çok can sıkıcı bi olay olmaya başladı artık. Sanıyorum yalnızca sosyal medyada sosyalleşmek gibi bir seçeneğe sıkıştık o yüzden. Alakasız bir yerde alakasız bir zamanda bir şekilde karşılaşacak olsam daha çok heyecanlanacağım sanki
- olaylar olaylar (10.01.22 19:01:54)
Pek çok! Bu yüzden farklı mecralarda kendisini ifade ediyorsa oralardan bilgi edinmek hoşuma gidiyor. Twitter, sözlük vs
- kaptankedi (10.01.22 19:03:29)
+1. Normal bence.
- hot potato (10.01.22 19:03:43)
hep benzer süreçler yaşandığı ve günümüzde biriyle tanışmanın yolları sınırlandığı için monoton sohbetler oluyordur.
sıkılmanız normal.
ancak size farklı gelecek, ezbere konuşmalar yapmadığınız biri olursa heyecanlanırsınız, o zaman da sıkılmazsınız.
sıkılmanız normal.
ancak size farklı gelecek, ezbere konuşmalar yapmadığınız biri olursa heyecanlanırsınız, o zaman da sıkılmazsınız.
- blatta hiberna (10.01.22 19:03:51)
var. asla canim cekmiyor hele cafede falan yabanciyla oturmak oh no... ve app kullandim bilhassa yabancilar vs icin app e ihtiyac duymustum. sadece bir hemcinsimle konusabildim o da evime cok yakin oturuyor ve turkce bilmiyor benim iki yabanci dilim icin iyi olacagini dusundum. onun disinda ilk mesajdan oteye pek gidemedim zaten birinin benle ilgilenmesinden hic hoslanmam......:( sanirim date islerinde yokum gibi tavir olarak
- ala09 (10.01.22 19:04:36)
aynı. hatta bu yüzden en son milattan önce falan flörtüm olmuştu.
- ceylinf (10.01.22 19:12:03)
Bi yaştan sonra cidden sıkıyor bu
Aynı durumdayım
Aynı durumdayım
- photo85 (10.01.22 20:46:34)
Ek: app kullanmıyorum ama normal arkadaşlıklar için bile yeni insan yorucu
- photo85 (10.01.22 20:48:19)
online yerine yüzyüze daha iyi oluyor bu işler, en azından mimikler espriler falan eğlenceli geçiyor.
- selam (11.01.22 10:21:22)
[]
insanlarla zayıflıklarını paylaşmak
bu konuda bir yaklaşım zayıf taraflarınızı paylaşmanızın sizi rahatlatacağını, aynı zamanda bu konudaki yükten kurtulmanızı sağlayacağını söylüyor. ama bunun sizi ekstra strese sokacağını söyleyenler de var, mesela demin ekşi sözlükte şu cümleye rastgeldim: "insanları, kısa süre önce karşılaşılan önemli bir belânın kendilerine anlatılması ya da herhangi bir kişisel zayıflığın açıkça söylenmesi kadar keyiflendiren çok az şey vardır."
siz ne düşünüyorsunuz bu konuda? benim kendimce çözümüm zayıflıklarımı paylaşmak ama belli sınırlarda, her konuya girmiyorum.
siz ne düşünüyorsunuz bu konuda? benim kendimce çözümüm zayıflıklarımı paylaşmak ama belli sınırlarda, her konuya girmiyorum.
Karşı tarafın nasıl biri olduğu, bunların kime anlatıldığı önemli burada. Gün geldiğinde önemli konuların paylaşıldığı biri düşman olursa işler değişir.
Normal zamanlarda kişinin kendisi hakkında bu tür şeyleri paylaşmasını doğru bulmuyorum. Karşılıklı güvene bağlı şeylerdir ne de olsa.
Yine zayıflığını paylaşan kişilerin sarfettiği cümleler iyi anliz edilirse bunların temelinde intihar hissi bile yatabilir.
Normal zamanlarda kişinin kendisi hakkında bu tür şeyleri paylaşmasını doğru bulmuyorum. Karşılıklı güvene bağlı şeylerdir ne de olsa.
Yine zayıflığını paylaşan kişilerin sarfettiği cümleler iyi anliz edilirse bunların temelinde intihar hissi bile yatabilir.
- Erva (10.01.22 08:45:16)
Kiminle, ne kadarı...
En değişmez kural: işyeri arkadaşlarınızla zayıflıklarınızı asla ama asla paylaşmayın.
İkinci kural: bir şekilde rakip olabileceğiniz insanlarla (kariyer ya da romantik ilişkiler) zayıflıklarınızı asla paylaşmayın.
Üçüncü kural: ailenizle bile kritik zayıflıklarınızı paylaşmayın.
Kritik zayıflıklarınızı ancak anonim kalabileceğiniz mecralarda paylaşabilirsiniz. Ya da psikoloğunuzla. Bunlar haricinde dağa taşa bağırın da kimseye söylemeyin.
En değişmez kural: işyeri arkadaşlarınızla zayıflıklarınızı asla ama asla paylaşmayın.
İkinci kural: bir şekilde rakip olabileceğiniz insanlarla (kariyer ya da romantik ilişkiler) zayıflıklarınızı asla paylaşmayın.
Üçüncü kural: ailenizle bile kritik zayıflıklarınızı paylaşmayın.
Kritik zayıflıklarınızı ancak anonim kalabileceğiniz mecralarda paylaşabilirsiniz. Ya da psikoloğunuzla. Bunlar haricinde dağa taşa bağırın da kimseye söylemeyin.
- SiyamkedisiZorro (10.01.22 09:20:23)
sizi seven insanlarla paylasin. bu eksikleriniz konusunda destek olabilirler?
- buenosdias (10.01.22 10:02:03)
paylasmama karari aldim,
daha gecen basima geldi, bir arkadasimin(!) derdi vardi, üzmüsler bunu, bende bak biri benim konusmama söyle demisti, ben de böyle cevap verdim diye buna gaz vermistim.
sonra isteki bir problem, -tartisma bile degil- yanlis yapmissin diye anlattim, senin a'larin acik diye tak yüzüme söyledi, konuyla alakasi da yok, üstelik ona ben söyledim. sirf üste cikmak icin aklinca beni ezikledi.
bunu söyleyenin dislerinde problem var, sesleri düzgün cikaramiyor üstüne hatayli arap sivesi ile konusuyor.
ben de varoslukta sinir tanimayan bir insan olarak agzinin payini verdim ama dersimi aldim.
zaten paylasan biri degilim ama bu tür seylerde anlatirdim, onu da biraktim, zaten piskologlar var giderim onlarla paylasirim.
daha gecen basima geldi, bir arkadasimin(!) derdi vardi, üzmüsler bunu, bende bak biri benim konusmama söyle demisti, ben de böyle cevap verdim diye buna gaz vermistim.
sonra isteki bir problem, -tartisma bile degil- yanlis yapmissin diye anlattim, senin a'larin acik diye tak yüzüme söyledi, konuyla alakasi da yok, üstelik ona ben söyledim. sirf üste cikmak icin aklinca beni ezikledi.
bunu söyleyenin dislerinde problem var, sesleri düzgün cikaramiyor üstüne hatayli arap sivesi ile konusuyor.
ben de varoslukta sinir tanimayan bir insan olarak agzinin payini verdim ama dersimi aldim.
zaten paylasan biri degilim ama bu tür seylerde anlatirdim, onu da biraktim, zaten piskologlar var giderim onlarla paylasirim.
- Coma (10.01.22 14:12:50)
Mumkun olduğunca paylasmamak, hatta hicbir zayifligini baskalatiyla paylasmamak gerektigini siddetle savunuyorum. Anlatmanin anlik bir rahatlatici etkisi olabilir ama bunun yaninda bir suru zarari olur. Uzun uzun yazamadım şimdi bunları. Zayifliginizi, hangi konuda olursa olsun herhangi bir zayifliginizi anlatmayin dillendirmeyin icinizde tutun derim. Cok anlatmak istiyorsanız icinizde tutamiyorsaniz da - ki anlatmak da ister insan - boyle seyleri "karsilikli" paylastiginiz cok yakin dostunuz olan insanla sinirli tutun derim.
- stavro (10.01.22 16:16:27)
paylaşmamak daha iyi bence. kendi tecrübelerim ve gözlemim bu yönde.
- dafuq (10.01.22 21:31:44)
insanların zayıflıklarını bu denli gizlemesinden ötürü hasta olduklarını ve kalplerinin kabukla kaplandığını düşünüyorum. herkes çok güçlü, herkes mükemmel olduğu için kimse gerçek yumuşak benliğini göstermeye cesaret edemiyor.
ancak tabii ki yeni tanıştığınız kişiye de hayatta en utandığınız anları, sırlarınızı anlatmayın. ufak sızıntılarla başlamalı belki. karşıdaki de kalbini yumuşatırsa zamanla kanımca daha sağlıklı bir iletişim kuruluyor.
benim düsturum şu: eğer zayıflığından utanıyorsan ve anlatmak kötü hissettirecekse anlatma. zayıflığını aştıysan, katkı sağlayacaksa anlat.
umarım içten insanlarla karşılaşırız.
ps: işyeri, komşu, akraba konu dışı :)
ancak tabii ki yeni tanıştığınız kişiye de hayatta en utandığınız anları, sırlarınızı anlatmayın. ufak sızıntılarla başlamalı belki. karşıdaki de kalbini yumuşatırsa zamanla kanımca daha sağlıklı bir iletişim kuruluyor.
benim düsturum şu: eğer zayıflığından utanıyorsan ve anlatmak kötü hissettirecekse anlatma. zayıflığını aştıysan, katkı sağlayacaksa anlat.
umarım içten insanlarla karşılaşırız.
ps: işyeri, komşu, akraba konu dışı :)
- durme (10.01.22 22:28:59 ~ 22:29:46)
[]
Nazara inanmak
Nazara inanır mısınız? Ben bazen inanıyorum. Örnek olarak kız arkadaşımla Instagram'da fotoğraf paylaşınca sonrasında kavga edebiliyoruz bazen. Bilimsellik konusuna hiç girmeden soruyorum bunu. Bilimsel bir şey olmadığının farkındayım. Zaten mühendisim. Bilimin ne olduğunu biliyorum. Ben sadece inanıp inanmadığınızı, başınıza gelen olayları bu şekilde açıklayıp açıklamadığınızı soruyorum.
Bilimsellik konusuna girmeden soramazsin bence bunu :)
Hayır inanmıyorum çünkü BİLİM
encrypted-tbn0.gstatic.com
Hayır inanmıyorum çünkü BİLİM
encrypted-tbn0.gstatic.com
- abuzer (09.01.22 22:05:03)
İnanmıyorum. Çok saçma çünkü.
- himmet dayi (09.01.22 22:05:45)
Umut sarıkaya’yı çok seviyorum ama nazara inanıyorum, göz kalmasına da. Birkaç arkadaşım var maşallah dediği üç gün yaşamıyor, hatta bir tanıdığım var birkaç adam öldürmüşlüğü, kaza yaptırmışlığı ve pahalı Çekoslovak yemek takımlarını kırmışlığı var.
- Hallegadola (09.01.22 22:09:35)
enerjiye inanıyorum ben/
- aeroknight (09.01.22 22:10:02)
Yanlışlanması mümkün olmayan hiçbir şeye inanmıyorum. Nazar, astroloji, din, büyü, enerji, karma vs.
- signore (09.01.22 22:12:07)
Hayır. Nazara inanan insanlar kendini çok fazla önemseyen insanlar oluyor bence. Komiğime gidiyor açıkçası. Kimse kimseyi o kadar umursamıyor.
- pembe mezarlık (09.01.22 22:12:42)
enerjiye inanıyorum.
ayrıca maşallah dediği üç gün yaşamayan birkaç kişi de tanıyorum. +1
ayrıca maşallah dediği üç gün yaşamayan birkaç kişi de tanıyorum. +1
- blatta hiberna (09.01.22 22:16:14)
Ben sizi görsem ''aa ne kadar yakışmışlar'' desem, kesin ayrılırdınız hahaha. Ev arkadaşım Erasmus öğrencisi, kız okurken, erkek arkadaşı da remote çalışacaktı. Onları gördüğüm de aynen böyle ''ay ne tatlılar, yakışıyorlar'' dedim, hatta buraya konu açtım.
3 hafta sonra da ev arkadaşımın erkek arkadaşını aldatmasıyla ilgili duyuru açtım:) Nazarım değmiş olabilir.
edit:@Blatta'nın tanıdığı benim galiba
3 hafta sonra da ev arkadaşımın erkek arkadaşını aldatmasıyla ilgili duyuru açtım:) Nazarım değmiş olabilir.
edit:@Blatta'nın tanıdığı benim galiba
- barguzhale (09.01.22 22:18:13 ~ 22:18:53)
nazar değil;
bilinçaltından gelen minik göstergelerin insanlar üzerindeki etkisi
self sabotage
algıda seçicilik
gibi konular üzerine düşünmek yerine daha az efor sarfetmek, kolaya kaçmak ve nihai olarak, bu ne bilimsizlik sonucu nazar denen sonuca tüme varmak,
diyorum.
bilinçaltından gelen minik göstergelerin insanlar üzerindeki etkisi
self sabotage
algıda seçicilik
gibi konular üzerine düşünmek yerine daha az efor sarfetmek, kolaya kaçmak ve nihai olarak, bu ne bilimsizlik sonucu nazar denen sonuca tüme varmak,
diyorum.
- gabe h coud (09.01.22 22:23:36 ~ 22:24:39)
Signore +1 milyon
- Phoebe (09.01.22 22:47:41)
Enerji madde değil mi? Maddeyle açıklanamaz mı? İnsanların bir olaya gönderdiği enerji türüne göre olay etkilenemez mi? Konuşurken ses dalgası vs diyoruz da neden duygularımızla enerji yaydığımız durumu saçma oluyor? Bana bilimsel geliyor ve çok da mantıklı.
- damba (09.01.22 23:16:07)
Signore +1 ben böyle şeylerden bahsedenlerden ışık hızıyla soğuyorum ya.
- jazzabel (09.01.22 23:47:16)
Nazara inanmıyorum ama “güzel bir şeyi anlatınca gerçekleşme olasılığının düşmesi” diye gibi şeyler var:)) muhtemelen insanın farklı şeylere dikkat etmesi, değişkenlerin değişmesi vs etkilidir…
- her giriste sifresini unutan adam (10.01.22 09:22:44)
Nazara inanıyorum. Bazılarının ilaveten (ve kasıtlı) nazar ettiğine de çok inanıyorum.
- SiyamkedisiZorro (10.01.22 09:32:37)
nazar, fal, burçlar, enerji, aura, din vb. hiçbirine inanmıyorum. çünkü hepsi aşırı saçma geliyor.
- ceylinf (10.01.22 09:55:49 ~ 09:59:39)
inaniyorum ya,
üniversitede bir kiz vardi güzel dedigi herseyim söküldü.
üniversitede bir kiz vardi güzel dedigi herseyim söküldü.
- Coma (10.01.22 14:15:36)
[]
Boyuna yemek yapıyoruz
Biraz dertleşmek için yazıyorum.
Erkeğim, evliyim. Eşimle ikimiz de çalışıyoruz. Dışarıda yemek yemeyi hem ekonomik hem de pandemik sebeplerle minimuma indirdik.
Eşim sabahları menemen, peynirli omlet, değişik sandviçler falan yapıyor. Akşamları, illa ki çorba, yanına bir ana yemek (mesela patlıcan musakka), salata/cacık yapıyor. Ana yemek bazen birkaç aşamadan oluşuyor, önce etleri haşlamak, sonra bir yerde beşamel sos hazırlamak, sonra bunları beraberce fırına vermek gibi. Yemekten sonra bir portakal, kuruyemiş falan da koyuyor. Çok yemiyor, azar azar hepsinden. Yemekleri de az yapıyor zaten. Maksimum iki günlük.
Geçen eve kuşbaşılı pide siparişi verdik, kağıdında yemek istemedi, tabağa koyduk. Turşu çıkarmamı ve çatal bıçak getirmemi de rica etti.
Yemek işlerinde benden yardım istiyor. Yüzde 25 ben yardım ediyorum, şu gibi konularda:
- Ekmekleri tost makinesinde ısıtmak
- Çorbayı karıştırmak
- Patlıcan soymak
- Salata malzemeleri doğramak
- Limon sıkmak
- Ceviz kırmak
- Elma + portakal soyup doğramak
- Tezgahı silip bulaşıkları makineye dizmek
Gördüğünüz gibi pek bir şey de yapmıyorum. Ama bunların bazılarını da gereksiz görüyorum.
Ben tek başıma kahvaltı ederken hiç tabak çıkarmadan zeytin peynir tabağından 3 zeytin bir dilim peynir yiyorum, iki dilim de ekmek. Zeytin çekirdeğini direkt çöpe atıyorum. Daha da acıkırsam corn-flakes falan yerim. Kuruyemiş istediğimde kuruyemiş kavanozuna elimi daldırıp bir avuç alıyorum. Öğrenciyken nohut yemeği + pilav yapıp 4 gün yerdim. Elmayı da ısırarak yerdim.
Yine bir akşam yemeği sonrasında yoruldum da size yazayım dedim.
Sizde durumlar nasıl? Bizimkinde bir anormallik var mı?
Erkeğim, evliyim. Eşimle ikimiz de çalışıyoruz. Dışarıda yemek yemeyi hem ekonomik hem de pandemik sebeplerle minimuma indirdik.
Eşim sabahları menemen, peynirli omlet, değişik sandviçler falan yapıyor. Akşamları, illa ki çorba, yanına bir ana yemek (mesela patlıcan musakka), salata/cacık yapıyor. Ana yemek bazen birkaç aşamadan oluşuyor, önce etleri haşlamak, sonra bir yerde beşamel sos hazırlamak, sonra bunları beraberce fırına vermek gibi. Yemekten sonra bir portakal, kuruyemiş falan da koyuyor. Çok yemiyor, azar azar hepsinden. Yemekleri de az yapıyor zaten. Maksimum iki günlük.
Geçen eve kuşbaşılı pide siparişi verdik, kağıdında yemek istemedi, tabağa koyduk. Turşu çıkarmamı ve çatal bıçak getirmemi de rica etti.
Yemek işlerinde benden yardım istiyor. Yüzde 25 ben yardım ediyorum, şu gibi konularda:
- Ekmekleri tost makinesinde ısıtmak
- Çorbayı karıştırmak
- Patlıcan soymak
- Salata malzemeleri doğramak
- Limon sıkmak
- Ceviz kırmak
- Elma + portakal soyup doğramak
- Tezgahı silip bulaşıkları makineye dizmek
Gördüğünüz gibi pek bir şey de yapmıyorum. Ama bunların bazılarını da gereksiz görüyorum.
Ben tek başıma kahvaltı ederken hiç tabak çıkarmadan zeytin peynir tabağından 3 zeytin bir dilim peynir yiyorum, iki dilim de ekmek. Zeytin çekirdeğini direkt çöpe atıyorum. Daha da acıkırsam corn-flakes falan yerim. Kuruyemiş istediğimde kuruyemiş kavanozuna elimi daldırıp bir avuç alıyorum. Öğrenciyken nohut yemeği + pilav yapıp 4 gün yerdim. Elmayı da ısırarak yerdim.
Yine bir akşam yemeği sonrasında yoruldum da size yazayım dedim.
Sizde durumlar nasıl? Bizimkinde bir anormallik var mı?
Kadıncağız eve medeniyet getirmiş. Sabah öğle akşam birbirinden güzel yemekler yapıyor ama yaranamıyor erkeğine.
Bunları yapmasa ne diyecektiniz? Kadın size bir şey yaptırmıyormuş bile doğru dürüst. Bu bazı erkekleri anlamak mümkün değil. Eşinize, o siz mutlu olun evde sıcak yemek pişsin diye uğraştığı emeğe, arifliğine acıdım. Allah onun yardımcısı olsun.
Bunları yapmasa ne diyecektiniz? Kadın size bir şey yaptırmıyormuş bile doğru dürüst. Bu bazı erkekleri anlamak mümkün değil. Eşinize, o siz mutlu olun evde sıcak yemek pişsin diye uğraştığı emeğe, arifliğine acıdım. Allah onun yardımcısı olsun.
- Hallegadola (09.01.22 20:25:10)
+1 halle
Bazen uzuluyorum sirf evlenmek insan bunu kendine yapar mi.
Nutellayida catak bicak kirletmemek icin parmaklayin bence.
Bazen uzuluyorum sirf evlenmek insan bunu kendine yapar mi.
Nutellayida catak bicak kirletmemek icin parmaklayin bence.
- eja (09.01.22 20:31:20)
Haneke nin 7. kıta filmini anımsattı. Evlilik böyle bir şey değil mi zaten.
- olaylar olaylar (09.01.22 20:31:44)
tek başına olunca ben de minimum eforla kahvaltı yaparım. bulaşık çıkarmam. runner kullanmam. hafta sonu sevgiliyle kahvaltı yapacağımızda özeniyoruz ve çok zevkli buluyorum. şık bir masa kurmak, birbirini tamamlamak, güzel bir his. ben kenarda durmam, hatta çoğu mutfak işini ben daha iyi yaparım. bu iş sürekli olsaydı, iş günü mesela, benim de bir yerde canımı sıkardı. o yüzden, hak veriyorum.
- gabe h coud (09.01.22 20:34:20)
@hallegadola +1
Bazı kadınlar dünyaya çile çekmeye geliyor galiba.
İkiniz de çalışıyormuşsunuz, bence iş paylaşımınız adil değil. Daha çok iş yapmaya çalışın.
Bazı kadınlar dünyaya çile çekmeye geliyor galiba.
İkiniz de çalışıyormuşsunuz, bence iş paylaşımınız adil değil. Daha çok iş yapmaya çalışın.
- kaptan maydanoz (09.01.22 20:34:29)
Senin kafanı anlıyorum ama Halle+1
Zor olsa da bırak yorul fazladan.
Zor olsa da bırak yorul fazladan.
- kisa (09.01.22 20:35:07)
@hallegadola +1
Tek yaşıyorum ve kendime olan saygımdan insan içinde nasıl yiyorsam öyle yiyorum. Bir de ortadan alıp yemek, çekirdeği direkt çöpe doğru fırlatmak/atmak çok iştah kaçırıcı şeyler.
Tek yaşıyorum ve kendime olan saygımdan insan içinde nasıl yiyorsam öyle yiyorum. Bir de ortadan alıp yemek, çekirdeği direkt çöpe doğru fırlatmak/atmak çok iştah kaçırıcı şeyler.
- ruhen hastayim ben (09.01.22 20:39:07)
yüzde 25 yardım ediyorum dediğin de yüzde 5 bile değil fakat senin alışkanlıkların olmaması sebebiyle sana iş gibi geliyor, halbuki saydıkların ne ki, hiçbiri de yorucu değil, seninki alışkanlıktan gelen genişlik ehli keyiflik :)
- freebird5406_2 (09.01.22 20:39:16)
hallegadola +1
ama diğer yandan, siz de bu işe bir şekilde iştirak ettiğiniz için yorulmakta haklısınız.
yaptığınız iş az ama mutfağa girilince iş yapmasanız da işin tamamı bitmeden mutfaktan çıkamıyorsunuz.
bence burada yapılması gereken şey, hafta sonundan ya da vakit bulunan bir akşam fazladan 1-2 saat ayırıp iki günlük değil de, 3-4 günlük yemek yapmak.
artık tupperware ya da kilitli kaplar sayesinde yemekler uzun süre dayanıyor.
yani fazladan 3-4 çeşit daha yapılır, dolapta durur, yeneceği zaman ısıtma faslı olur sadece.
cacığı ve çorbayı bile tupperware'in sıvı yiyecek saklama kaplarına koyuyorum.
böylece 3-4 gün, hatta bazen daha bile uzun (buzdolabınız iyiyse) hazırlamama gerek olmuyor.
refika'nın çalışanlar için kavanozda pratik yemek hazırlama videoları var mesela, onlara bakın.
günü gününe yemek yapmak yorucu, daha pratik olmak lazım.
o zaman siz de daha az yorulursunuz, o da daha az yorulur, orta yolda buluşmuş olursunuz.
bu arada bulaşığı makineye dizmek ortalama 5 dakikalık falan bir iş, yani artık kadının pideyi tabakta yemesine de laf etmeyin.
ama diğer yandan, siz de bu işe bir şekilde iştirak ettiğiniz için yorulmakta haklısınız.
yaptığınız iş az ama mutfağa girilince iş yapmasanız da işin tamamı bitmeden mutfaktan çıkamıyorsunuz.
bence burada yapılması gereken şey, hafta sonundan ya da vakit bulunan bir akşam fazladan 1-2 saat ayırıp iki günlük değil de, 3-4 günlük yemek yapmak.
artık tupperware ya da kilitli kaplar sayesinde yemekler uzun süre dayanıyor.
yani fazladan 3-4 çeşit daha yapılır, dolapta durur, yeneceği zaman ısıtma faslı olur sadece.
cacığı ve çorbayı bile tupperware'in sıvı yiyecek saklama kaplarına koyuyorum.
böylece 3-4 gün, hatta bazen daha bile uzun (buzdolabınız iyiyse) hazırlamama gerek olmuyor.
refika'nın çalışanlar için kavanozda pratik yemek hazırlama videoları var mesela, onlara bakın.
günü gününe yemek yapmak yorucu, daha pratik olmak lazım.
o zaman siz de daha az yorulursunuz, o da daha az yorulur, orta yolda buluşmuş olursunuz.
bu arada bulaşığı makineye dizmek ortalama 5 dakikalık falan bir iş, yani artık kadının pideyi tabakta yemesine de laf etmeyin.
- blatta hiberna (09.01.22 20:40:40 ~ 20:42:10)
Diğer yazarlara kısmen katılmıyorum, geçmişte herkesle yaşadığım genelde yabancı dizilerdeki gibi tv karşısında yedik; ya da yemek yapsak bile tv karşısında kucakta değil sehpa üzerinde yedik vs. vs.
Tabii ara sıra ekstra bir yemek yapıldığında masada yemenin tüm kurallarına uyarak çok çatallı çok bıçaklı yemek yediğimiz de oldu ama nadir dediğim gibi. Daha pragmatik bakıyorum ben, zaten zamanımız limitli bir de aslında yapmamız çok gerekmeyen şeylere bu kadar zaman harcamalı mıyız?
Yine de eşiniz hep böyleymiş kişisel tercihine ben saygı duyuyorum. Sizin de kendisiyle konuşup ya kabullenmeniz ya orta noktada buluşmanız gerekiyor.
edit: hiç evlenmedim, şu an hatta single'ım ama bence dinamiklerin değişmemesi gerekiyor.
Tabii ara sıra ekstra bir yemek yapıldığında masada yemenin tüm kurallarına uyarak çok çatallı çok bıçaklı yemek yediğimiz de oldu ama nadir dediğim gibi. Daha pragmatik bakıyorum ben, zaten zamanımız limitli bir de aslında yapmamız çok gerekmeyen şeylere bu kadar zaman harcamalı mıyız?
Yine de eşiniz hep böyleymiş kişisel tercihine ben saygı duyuyorum. Sizin de kendisiyle konuşup ya kabullenmeniz ya orta noktada buluşmanız gerekiyor.
edit: hiç evlenmedim, şu an hatta single'ım ama bence dinamiklerin değişmemesi gerekiyor.
- aguen (09.01.22 20:45:42 ~ 20:46:38)
Bir yanlış anlaşılmayı düzeltmek istiyorum, ben bunların hiçbirini beklemiyorum ve istemiyorum. Bana biraz işgüzarlık gibi geliyor onca tabak kirletmek (özellikle pide mevzusunda). Zaten eşim tamamen kendi isteğiyle yapıyor, ben evde yokken de en güzel sofrayı kendisine kuruyor.
Bu arada bulaşıkları makineye dizmeden önce lavaboda hepsini sudan geçiriyoruz, üzerine cif sıkıyoruz. Öyle olmazsa olmuyormuş.
Ayrıca elmayı ısırarak yiyince daha lezzetli oluyor bence.
Bu arada bulaşıkları makineye dizmeden önce lavaboda hepsini sudan geçiriyoruz, üzerine cif sıkıyoruz. Öyle olmazsa olmuyormuş.
Ayrıca elmayı ısırarak yiyince daha lezzetli oluyor bence.
- kanepeee (09.01.22 20:45:52 ~ 20:47:20)
@hallegadola +1
3-4 yıldır yalnız yaşıyorum. Eşinizin kıymetini bilin derim. Ne güzel uğraşıyormuş. Siz de az ucundan tutuverin.
3-4 yıldır yalnız yaşıyorum. Eşinizin kıymetini bilin derim. Ne güzel uğraşıyormuş. Siz de az ucundan tutuverin.
- reactionic (09.01.22 20:46:28)
yani ben de karsi tarafa bi uzuldum ne olursa olsun emegi gormezden gelen bi haliniz var AMA; gercekten yemege bu jadar duskun olmamak guzel olur muydu? evet. ben cok duskun biriyim, sofraciyim. her gun baska tabak seciyorum siparis de gelse ayrica tabakliyorum vs. eski erkek arkadasim yemek yemese de yasayan biriydi. asla damak tadi da yoktu aksam yemeginde bira icer doyardi. bu muthis kolaylikti benim icin. ben istiyorsam evet ondan daha fazla emek harcardim ama onun yemegi onemsememe huyu bana da gecmisti. bence bazen yememeyi siz deneyebilirsiniz yani sofra kurmayalim de ilgisizligini belirt. o kadar da acikamazsin ya bazen yogunluktan ogun atlanabilir. kahvaltida cay peynir zeytin yerine bi tatli tikistirir kahveyle de idare edebilir insan. gabe 'in dedigi gibi bi haftasonu olur kahvalti hazirlanir ama her gun her gun yapilmasi... ben arkadaslarimin evinde goruyodum aksam yemekleri tatlilar hamur isleri vs sabahtan aksama kadar mutfakta oturulur. bizde de oyle seyler yok muthis enerji ve zaman kaybi. diyet miyet de ne bileyim sandvic hazirlayin burda is size duser bence. asilayabilirsiniz her gun yapmak zorunda olmadiginizi
- ala09 (09.01.22 20:49:04)
birader sen kaşınıyorsun :)
yenge daha napsın sana. sen mağara adamı gibi yaşamaya devam etmek istiyorsun demek ki
yenge daha napsın sana. sen mağara adamı gibi yaşamaya devam etmek istiyorsun demek ki
- dafuq (09.01.22 20:49:34)
Dünyanın en güzel derdi bu olabilir. Çok ciddiyim.
- mezarkabul (09.01.22 20:50:16)
Eşiniz de çalışıyorsa neden yükün %75’ini ona yüklediğinizi anlayamadım. Asıl sorulması gereken soru bu. Anlattıkların arasında gereksiz gelen tek şey bulaşık makinasına koymadan önce ciflemek, bu biraz abartı. Ama dışarıdan gelen yemeğe bile özeniyor eşiniz insan gibi tabakla yiyin istemiş, ne mutlu size yani. bence mutlu olmanız lazım. özene özene yaşayan bir insanla berabersiniz yani, yoksa size 5 gün nohut pilav dayasa belli ki şikayet edecek bir yapınız yok, ona rağmen uğraşıp emek veriyor yani.
- roket adam (09.01.22 20:55:04 ~ 20:57:16)
Ben eşimin emeklerine kesinlikle saygı gösteriyorum ve yemeklere çok yardım ediyorum. Ama benim için bir noktadan sonra yemekle bunca uğraşmak çok farketmiyor.
Ben kasaptan köfte alalım diyorum, o kıyma alalım evde yapayım diyor. Kasabın köftesinin oranları güzel değilmiş, maydanozu soğanı ekmeği o daha iyi ayarlıyormuş. Bence ikisinin tadı aynı bu arada. E ama köftenin soğanını ben doğruyorum.
Terbiyeli çorba ile terbiyesizini ayırt edemiyorum ama ona da ayrı bir tava kirleniyor. "bunu direkt tencereye döksek" diyorum, "asla olmaz tadı çok kötü olur" diyor.
Ben kasaptan köfte alalım diyorum, o kıyma alalım evde yapayım diyor. Kasabın köftesinin oranları güzel değilmiş, maydanozu soğanı ekmeği o daha iyi ayarlıyormuş. Bence ikisinin tadı aynı bu arada. E ama köftenin soğanını ben doğruyorum.
Terbiyeli çorba ile terbiyesizini ayırt edemiyorum ama ona da ayrı bir tava kirleniyor. "bunu direkt tencereye döksek" diyorum, "asla olmaz tadı çok kötü olur" diyor.
- kanepeee (09.01.22 20:58:14 ~ 21:00:44)
eşinize günlük olarak “ellerine sağlık, ellerin dert görmesin, yprulmuşsundur az sırtını ovaliyim mi?” gibi şeyler deyin. bu arada derdiniz şu: o bu kadar özenli davranırken siz kendinizi sorumlu ve yetersiz hissediyorsunuz. bunu eşinizle konuşun. yemek konusunda olmasa da siz de farklı konularda onun işime yarıyorsunuzdur. yaramanızı isteyip de siz üşengeçlik ettiğinizde de kavga ediyorsunuzdur zaten.
ha kendisine şunu da sorun: Bu kadar uğraşmaktan kendisi memnun mu? Memnunsa sorun yok ama sorf size yaranmak için ya da aileden böyle gçrüp böyle devam ettirmezse yetersiz bi eş olacağını düşündüğü için yapıyorsa “boş ver bebeğim yapmaman sorun değil, ben seni yemek yapıyosun diye sevmiyorum sen her halinle yeterlisin” deyin. o da rahat eder siz de edersiniz.
ha kendisine şunu da sorun: Bu kadar uğraşmaktan kendisi memnun mu? Memnunsa sorun yok ama sorf size yaranmak için ya da aileden böyle gçrüp böyle devam ettirmezse yetersiz bi eş olacağını düşündüğü için yapıyorsa “boş ver bebeğim yapmaman sorun değil, ben seni yemek yapıyosun diye sevmiyorum sen her halinle yeterlisin” deyin. o da rahat eder siz de edersiniz.
- inanna (09.01.22 21:01:32)
hocam kadın yemek konusunda zevk ve damak tadı sahibi sende bunlar yok hepsi aynı ve gereksiz geliyor, herkes anlayacak damak tadı olacak diye bir şey yok ama anlamadığın noktalar var işte :D
- freebird5406_2 (09.01.22 21:02:04)
@hallegadola +1
Eşinize üzüldüm gerçekten. Ne hayatlar var...
Eşinize üzüldüm gerçekten. Ne hayatlar var...
- himmet dayi (09.01.22 21:02:50)
elmayı siz ısırarak yemeyi seviyorsanız siz ısırarak yiyin, kendisi keserek yesin.
eğer buna müdahale ediyorsa o zaman sorun büyük ve başka demektir.
edit:
bu arada bulaşık makinesine koyulan bulaşığı sudan geçirmek bile su israfı.
kaliteli deterjan kullanırsanız zaten buna gerek yok.
hadi bazen gerekli diyelim ama cif sıkmak falan çok lüzumsuz.
böyle bir şey yaptırıyorsa tabak saymakta haklısınız.
eğer buna müdahale ediyorsa o zaman sorun büyük ve başka demektir.
edit:
bu arada bulaşık makinesine koyulan bulaşığı sudan geçirmek bile su israfı.
kaliteli deterjan kullanırsanız zaten buna gerek yok.
hadi bazen gerekli diyelim ama cif sıkmak falan çok lüzumsuz.
böyle bir şey yaptırıyorsa tabak saymakta haklısınız.
- blatta hiberna (09.01.22 21:26:32)
Benim bir sandviç yaparken bile aynı bıçağı hem peynire hem tereyağına vs sokmadığımı ve en az 3-4 bıçak kirlettiğimi görseniz "manyak galiba" diye uzaklaşırsınız kesin.
Bulaşıkları su ve cifle temizlemek dışında (gereksiz su israfı) eşinize -ve @hallegadola'ya- katılıyorum ben de.
Bulaşıkları su ve cifle temizlemek dışında (gereksiz su israfı) eşinize -ve @hallegadola'ya- katılıyorum ben de.
- kobuzchu kiz (09.01.22 21:31:33)
Ben de eşiniz gibiydim. Sonra baktım karşı taraf sürekli yapmasan da olur, dışarıdan yiyelim, bulaşık çıkıyor, vb. modunda. Zamanla benim de düzgün yemek yapma hevesim kırıldı. Zaten işten koştur koştur eşimden önce gelmeye çalışıp yemek yapıyordum. Şu anda bıraktım. Kendisi 1 senede 1 beden kilo aldı, artık göbeği var. Evde yemek pişmiyor. Ben akşam yemeği yemiyorum, kendisi pide/dürüm türevleri tüketiyor.
- marla is in my head (09.01.22 21:40:06)
Valla usengecin halinden sanirim usengec biri anlar. O yuzden senin durumunu tamamiyla anliyorum. Esinin yaptigi teoride guzel bisey gibi gozukebilir ancak direkt olarak olayi domine edip senin isteklerini gormezden geliyor. Bu haliyle bence de sikinti var.
Kendi istiyor diye surekli olarak seni de kendi istedigine zorlamasi guzel bisey degil. Sen nasil ki onun isteklerine gore hareket edip yardimci oluyorsan arada o da senin isteklerini dikkate alip ona gore hareket edebilmeli. Diger durumda yapilan sey guzel gibi gozukse bile direkt olarak seni etkisiz eleman kildigi icin bu duruma bir tepki gosterebilirsin. Mesela disaridan pide siparis ettiyseniz ve o kagidinda yemek istemiyorsa kendi payini gidip tabaga koyabilirdi ancak tamamini tabaga koymayabilirdi.
Neyse, ikili iliski bazinda dusunursek evet bir sikinti var ortada. Senin isteklerin direkt gozardi edildigi icin huzursuz olman normal bence. Bunu esinle konusup cozmelisin.
Kendi istiyor diye surekli olarak seni de kendi istedigine zorlamasi guzel bisey degil. Sen nasil ki onun isteklerine gore hareket edip yardimci oluyorsan arada o da senin isteklerini dikkate alip ona gore hareket edebilmeli. Diger durumda yapilan sey guzel gibi gozukse bile direkt olarak seni etkisiz eleman kildigi icin bu duruma bir tepki gosterebilirsin. Mesela disaridan pide siparis ettiyseniz ve o kagidinda yemek istemiyorsa kendi payini gidip tabaga koyabilirdi ancak tamamini tabaga koymayabilirdi.
Neyse, ikili iliski bazinda dusunursek evet bir sikinti var ortada. Senin isteklerin direkt gozardi edildigi icin huzursuz olman normal bence. Bunu esinle konusup cozmelisin.
- j r r tolkien hayrani (09.01.22 21:41:47)
Bence sorun var. Siz sonuçta bunları talep ediyor değilsiniz. O sebeple az bile yardım ediyorsun, her şeyi kadına yüklemişsin gibi eleştirilere hiç katılmadım. Kimse akşam işten gelip saatlerini mutfakta harcamak zorunda değil. Eşiniz de değil ama o öyle tercih ediyor demek ki. Herkes istediği tarzda Yesin demek de olmaz.
Şöyle olabilir, sağlıklı lezzetli ev yemekleri yemek güzel oluyor ama bunu her gün yapmak beni yoruyor, sen de yorulma belirli günlerde böyle yapalım, diğer günler daha pratik yollar bulalım diyebilirsiniz. Hayır böyle olacak diye diretirse de kendisi bilir. Biraz kendi tercihlerinizi de ortaya koyun. O tabakta değil bu tabakta yemek istiyorum, ekstra servise ihtiyacım yok sen kendine al istersen gibi. Sen böyle uğraştıkça ben kötü hissediyorum ama senin kadar uğraşmak zorunda da hissetmiyorum açıkçası diyebilirsiniz. O halinden mutluysa sorun yok.
Şöyle olabilir, sağlıklı lezzetli ev yemekleri yemek güzel oluyor ama bunu her gün yapmak beni yoruyor, sen de yorulma belirli günlerde böyle yapalım, diğer günler daha pratik yollar bulalım diyebilirsiniz. Hayır böyle olacak diye diretirse de kendisi bilir. Biraz kendi tercihlerinizi de ortaya koyun. O tabakta değil bu tabakta yemek istiyorum, ekstra servise ihtiyacım yok sen kendine al istersen gibi. Sen böyle uğraştıkça ben kötü hissediyorum ama senin kadar uğraşmak zorunda da hissetmiyorum açıkçası diyebilirsiniz. O halinden mutluysa sorun yok.
- aquarium (09.01.22 23:40:06)
Usengecin halinden usengec anlar +1
Gotu basi 1 elma yiycez diye 4 tabak, 2 catal kirletip sonra iki saat bunlari yikamanin luzumu yok.
Ha hanim da bir salarsa pir salar ama soyliyim.
Bi ara temizlik konusunda boyle bi tartisma yasamistik. Evden 1 hafta elini etegini cekti, evi gormen lazim :)
Velhasili bazi seylerin degerini kaybedince anliyorsun. Orta yolu bulmak lazim.
Gotu basi 1 elma yiycez diye 4 tabak, 2 catal kirletip sonra iki saat bunlari yikamanin luzumu yok.
Ha hanim da bir salarsa pir salar ama soyliyim.
Bi ara temizlik konusunda boyle bi tartisma yasamistik. Evden 1 hafta elini etegini cekti, evi gormen lazim :)
Velhasili bazi seylerin degerini kaybedince anliyorsun. Orta yolu bulmak lazim.
- brkylmz (10.01.22 00:31:26)
Esiniz belli ki gorgulu bir kadin. Bu tur seyler aileden gelir, aileden ne gorursen sen de onu uygularsin.
- oscar (10.01.22 00:31:26)
Yazik kiza. Erkegin kalbine giden yol midesi, el oglu pilavina bakar vs geyikleriyle zehirlemisler kizi. Yorgun argin isten gelip her aksam yemekle ugrasilacak kadar uzun degil hayat. Rahat ol, kasma bu kadar de. Aksamlari hafif yemek lazim, kilo yapar falan diye gir hic olmadi.
- speedy (10.01.22 00:35:12)
Ortada bir sikinti yok bence. Gereksiz ariza cikarmayin. Millet nelerle ugrasiyor, "esim yemek yapiyor arada ben de yardim ediyorum" diye bir sorun olamaz.
- hot potato (10.01.22 04:36:41)
Yahu cehennem gibi hayat, gelen cevaplara bak :)
Ortada dayatilan bir hayat var, ama medeniyet gelmis, kadin ugrasmislar havada ucuyor. Kadin kendisi icin ugrassin adami bi salsin o zaman guzel kardesim. Birakin adam elmayi isirarak yesin medeniyetin bunla ne ilgisi var? Pideyi kutusunda yesin, bunun icin tabak catal bicak kirletmenin ozen gostermekle ne alakasi var? O kadar tantana arasinda iki gunde degil de, bazen 3 gunde yemek pissin. Bazi sabahlar aceleyle edilsin kahvalti ne var yani?
Hayat musterekse herkesin istedigi biraz olacak guzel kardesim, yok ne guzel hanimin var biz cok yalniziz, yemek yapanimiz yok falan bunlar gereksiz dert yanmalar. Acikca esiniz fazla takintili, ben de oyleyim yer yer ama bunu sevgilime esime dostuma dayatmam, dayatamam.
Bulasiklari akitmadan makinaya koymam, ama sabun surmedi diye kimseye de hayati zindan etmem. Asgari kosullarda uzlasilabilir.
Medeniyet asil asgari kosullarda uzlasabilmektir. Tabak catal kullanip her seye ozen gostermek degil.
Ortada dayatilan bir hayat var, ama medeniyet gelmis, kadin ugrasmislar havada ucuyor. Kadin kendisi icin ugrassin adami bi salsin o zaman guzel kardesim. Birakin adam elmayi isirarak yesin medeniyetin bunla ne ilgisi var? Pideyi kutusunda yesin, bunun icin tabak catal bicak kirletmenin ozen gostermekle ne alakasi var? O kadar tantana arasinda iki gunde degil de, bazen 3 gunde yemek pissin. Bazi sabahlar aceleyle edilsin kahvalti ne var yani?
Hayat musterekse herkesin istedigi biraz olacak guzel kardesim, yok ne guzel hanimin var biz cok yalniziz, yemek yapanimiz yok falan bunlar gereksiz dert yanmalar. Acikca esiniz fazla takintili, ben de oyleyim yer yer ama bunu sevgilime esime dostuma dayatmam, dayatamam.
Bulasiklari akitmadan makinaya koymam, ama sabun surmedi diye kimseye de hayati zindan etmem. Asgari kosullarda uzlasilabilir.
Medeniyet asil asgari kosullarda uzlasabilmektir. Tabak catal kullanip her seye ozen gostermek degil.
- bosver nicki (10.01.22 04:49:03)
Yani eger evde yemek olmadiginda falan sikayet ediyor olsaydiniz veya kilo aliyorum muhakkak duzgun yemek yemeliyim o zaman bariz haksiz olurdunuz. Simdi az haksizsiniz bence. Esiniz bunlari dayatiyorsa, istedigi gibi yapmadiginizda surat asiyor, hatir gonul koyuyorsa o da haksiz.
Kuruyemis kavanozuna elinizi daldirmak falan biraz gorgusuz seyler sanki gerci. Ayrica limon sikmayi bir is olarak saymaniz da yetiskin bir insan icin cok cok komik, tam memnun etmenin mumkun olmadigi erkekler gibi konusmussunuz.
Insanlar bazen bir iyilik dayattiklarinda sirf iyi bir sey oldugu icin bunun kabul edilmesi gerektigini dusunuyorlar. Bazi kisiler icin bu 'yardimci olan, detay dusunen kisi olmak' cok onemli, karakterleri oyle sekillenmis. Misal, yakin zamanda kardesim cocugunun dogumgununu annemin evinde yapacakti. Ozellikle dekorasyona ve yemeklere karismamasini, kendisinin aklinda bir plan oldugunu soyledi. Annem yine de gitti susleri asti, yemekleri yapti vs. Sorsaniz iyilik, onlara kolaylik olsun diye yapilmis bir sey. Ama aslinda gereksiz bir dayatma ve karsinizdaki kisinin tecrubesini etkileyen bir karar.
Sizin probleminiz de konusarak rahatlikla cozulebilecek bir sey bence ama aklinizda olsun, bu konuda bir degisiklik etmek istemek bir daha sonsuza dek yemek, saglikli beslenme, kilo verme vs gibi seylerden sikayet etme hakkinizdan feragat etmek demek. Hem o hem o olmaz zira.
Aklima gelen cozumler:
- Meal prep denen hadise: sebze dograyacaksaniz, limon sikacaksaniz, salata yapacaksaniz falan bunlari bir pazar gunu iki saatte yapip hafta boyunca rahat edebilirsiniz. Ben de salatayi mesela cok fazla yapip hava almayan kavanoz veya buzdolabi posetinde sakliyorum dolapta. Sosunu vs sonradan koyuyorum yiyecegim zaman.
- Haftanin gunlerine yemek atamak: Misal pazartesileri makarna gunudur, sali carsamba saglikli ev yemegi gunudur, persembe kahvalti gunudur, cuma disaridan soylenir gibi seyler. Boylece bir kismini onceden hazirlayip bir kismini o an yapip is yukunuzu duzenleyebilirsiniz.
- Slow cooker edinebilirsiniz: turkcede buna ne deniyor bilmiyorum. Bende bu arkadaslardan var, sabah evden cikarken et sebze vs icine atiyorum, yaklasik 7-8 saatte kendi kendine pisiriyor ben isteyken. Boylece et haslamak, et suyu yapmak, sebze yemekleri veya corbalar gibi seyler isten sonraki kisa ve yorgun zamanlarda hizla yapilmasi gereken seyler olmaktan cikar, eve geldiginizde yemeklerinizin buyuk kismi hazir olur.
- "Ben bunu boyle yemek istemiyorum canim, sagol, yorulma bosuna. Isirarak yiycem elmayi. Optum.' deyin yani. Buna da bozuluyorsa problem.
Kuruyemis kavanozuna elinizi daldirmak falan biraz gorgusuz seyler sanki gerci. Ayrica limon sikmayi bir is olarak saymaniz da yetiskin bir insan icin cok cok komik, tam memnun etmenin mumkun olmadigi erkekler gibi konusmussunuz.
Insanlar bazen bir iyilik dayattiklarinda sirf iyi bir sey oldugu icin bunun kabul edilmesi gerektigini dusunuyorlar. Bazi kisiler icin bu 'yardimci olan, detay dusunen kisi olmak' cok onemli, karakterleri oyle sekillenmis. Misal, yakin zamanda kardesim cocugunun dogumgununu annemin evinde yapacakti. Ozellikle dekorasyona ve yemeklere karismamasini, kendisinin aklinda bir plan oldugunu soyledi. Annem yine de gitti susleri asti, yemekleri yapti vs. Sorsaniz iyilik, onlara kolaylik olsun diye yapilmis bir sey. Ama aslinda gereksiz bir dayatma ve karsinizdaki kisinin tecrubesini etkileyen bir karar.
Sizin probleminiz de konusarak rahatlikla cozulebilecek bir sey bence ama aklinizda olsun, bu konuda bir degisiklik etmek istemek bir daha sonsuza dek yemek, saglikli beslenme, kilo verme vs gibi seylerden sikayet etme hakkinizdan feragat etmek demek. Hem o hem o olmaz zira.
Aklima gelen cozumler:
- Meal prep denen hadise: sebze dograyacaksaniz, limon sikacaksaniz, salata yapacaksaniz falan bunlari bir pazar gunu iki saatte yapip hafta boyunca rahat edebilirsiniz. Ben de salatayi mesela cok fazla yapip hava almayan kavanoz veya buzdolabi posetinde sakliyorum dolapta. Sosunu vs sonradan koyuyorum yiyecegim zaman.
- Haftanin gunlerine yemek atamak: Misal pazartesileri makarna gunudur, sali carsamba saglikli ev yemegi gunudur, persembe kahvalti gunudur, cuma disaridan soylenir gibi seyler. Boylece bir kismini onceden hazirlayip bir kismini o an yapip is yukunuzu duzenleyebilirsiniz.
- Slow cooker edinebilirsiniz: turkcede buna ne deniyor bilmiyorum. Bende bu arkadaslardan var, sabah evden cikarken et sebze vs icine atiyorum, yaklasik 7-8 saatte kendi kendine pisiriyor ben isteyken. Boylece et haslamak, et suyu yapmak, sebze yemekleri veya corbalar gibi seyler isten sonraki kisa ve yorgun zamanlarda hizla yapilmasi gereken seyler olmaktan cikar, eve geldiginizde yemeklerinizin buyuk kismi hazir olur.
- "Ben bunu boyle yemek istemiyorum canim, sagol, yorulma bosuna. Isirarak yiycem elmayi. Optum.' deyin yani. Buna da bozuluyorsa problem.
- sopiro (10.01.22 05:56:09)
Yemeklerin uzun sürede olması sizin çok acıkmanıza sebep olduğu için fazlaca acikip canınız sıkılıyor olabilir mi?
Bir de eşiniz öğretmen mi?
Eşinize birkaç hobi bulursanız bu günlerinizi özleyebilirsiniz bile.
Bir de eşiniz öğretmen mi?
Eşinize birkaç hobi bulursanız bu günlerinizi özleyebilirsiniz bile.
- buffy de vampir sayılır (10.01.22 07:24:11)
Sevgilim de sizin eşiniz gibi çok düzenlidir bu konularda. Aynı sizin gibi düşünüyorum. Fakat tek farkla bunları şikayet etmeyerek severek yapıyorum. Hatta çoğu zaman öğle yemeğini kendim hazırlayıp iş yerine bıraktığım oluyor öğlen birlikte yiyoruz vs. Bulaşık konusunda sonuna kadar haklısın. Ayrıca ev işlerinde yemekten sonra vs 1-2 güzel söz söyleyip gönlünü alabilirsin. Belli ki bu konuda yavaş yavaş eşinize söyleneceksiniz hiç söylenmeyin.
Bazen iş yapmaktan kaçmak istediğim zaman markete diye kaçıyorum ya da tuvalete diye koşup oyalanıyorum:))
Bazen iş yapmaktan kaçmak istediğim zaman markete diye kaçıyorum ya da tuvalete diye koşup oyalanıyorum:))
- Boris (10.01.22 11:25:44)
mutfakta zaman geçirmeyi sevmiyorsun sanırım ama ortak zevkler önemli tabi zorla da olmaz
zaten sıkılırsın
o mutfakla ilgilenirken sen temizlik çamaşır vs. uğraşabilirsin daha çok hoşuna gidiyorsa
zaman daha verimli kullanılmış olur
ikiniz de çalıştığınız için
anormallik* sende, eşin beraber vakit geçirmek istiyor hoşuna giden bir iş yaparken
edit*: tarafsız yazamadım çünkü yemek benim de kırmızı çizgim
bulaşıkları ciflemek filan bilimsel değil, her açıdan zararlı
cif değildir ya onla lavabo, wc filan ovuluyor
zaten sıkılırsın
o mutfakla ilgilenirken sen temizlik çamaşır vs. uğraşabilirsin daha çok hoşuna gidiyorsa
zaman daha verimli kullanılmış olur
ikiniz de çalıştığınız için
anormallik* sende, eşin beraber vakit geçirmek istiyor hoşuna giden bir iş yaparken
edit*: tarafsız yazamadım çünkü yemek benim de kırmızı çizgim
bulaşıkları ciflemek filan bilimsel değil, her açıdan zararlı
cif değildir ya onla lavabo, wc filan ovuluyor
- bir soru sorcam (10.01.22 16:41:44 ~ 16:47:28)
şu an yoğun bir süreçteyim ve 2 gibi yatıp, 8 de auto uyanıyorum her gün.
normalde ise 3-3,5 gibi yatıp 6 gibi auto uyanırım.
normalde ise 3-3,5 gibi yatıp 6 gibi auto uyanırım.
- baldan kaymak (09.01.22 20:16:54)
değişiyor. şu sıralar 7.00-8.00 arası kalkıyorum. gece 01.00'e doğru yatıyorum.
hafta sonu da erken kalkarım.
hafta sonu da erken kalkarım.
- gabe h coud (09.01.22 20:17:55)
22.30 gibi yatağa girerim. Sabah da 08.15’te kalkarım.
- ruhen hastayim ben (09.01.22 20:33:07)
23 gibi yatar 05 de uyanırım.
- allah yazdiysa bozsun (09.01.22 20:44:54)
1 gibi uyurum, 8.30 gibi kalkarım.
- roket adam (09.01.22 20:57:31)
ooo anket. ev sevdiğim.
uyanma:
evden çalıştığım günler 07.55
ofise gideceğim günler 04.45
uyuma:
ertesi gün ofise gideceksem 23.00
evdeysem 00.00 - 01:00 arası
hafta sonları da sabah 7-8 gibi uyanırım gelende.
uyanma:
evden çalıştığım günler 07.55
ofise gideceğim günler 04.45
uyuma:
ertesi gün ofise gideceksem 23.00
evdeysem 00.00 - 01:00 arası
hafta sonları da sabah 7-8 gibi uyanırım gelende.
- himmet dayi (09.01.22 21:05:14 ~ 21:06:02)
benimki arastirmaya giremez cunku bir duzen yok. iki gun once 15:00te uyanmistim bugun 5:30da da... islerimin ve keyfimin durumuna gore degisiyor. ha biraksan kaca kadar uyurum ise soru 12-1 arasi olur. alarmla 10:30 olur
- ala09 (09.01.22 21:14:07)
Bu ay ortalama 2.30 gibi uyuyup 8.30 gibi uyanmışım. Erken uyumaya çalışıyorum ama genellikle beceremiyorum.
- kobuzchu kiz (09.01.22 21:36:56)
kaçta yatarsam yatayım 7-7:30 gibi kalkarım. dün gece, daha doğrusu bu sabah uyuduğumda 5'i geçiyordu, 06:50'de uyandım, bir daha uyudum 9'da uyandım. normalde 12-1 gibi yatıp sabah 07:00 - 07:30 gibi kalkarım, bozmamaya çalışırım ama aralık son hafta izne çıkınca bozdum, 3 gibi yatıp 7:30 gibi kalkıp sonra tekrar yatıyorum.
- rahip janick (09.01.22 22:34:21)
2:30-3:00 gibi yatıp 10:30-11:00 gibi kalkıyorum. Evden çalıştığım ve kendi işimi yaptığım için zaman konusunda rahatım. Gece daha verimli çalışılıyor.
- chavezding (09.01.22 23:40:39)
Karışık.
Ofise gideceksem 1 gibi yatip 7.30da uyanıyorum. 8.40'da evden çıkıyorum.
Evden calisiyorsam 1.30-2 arası yatiyorum, 8.15-8.30 arası uyanip 9da başlıyorum.
Ofise gideceksem 1 gibi yatip 7.30da uyanıyorum. 8.40'da evden çıkıyorum.
Evden calisiyorsam 1.30-2 arası yatiyorum, 8.15-8.30 arası uyanip 9da başlıyorum.
- logisticsmanager (10.01.22 02:12:02)
henüz yatmadım. 5:40 servis ve uyku sorunum var.
- unabomber (10.01.22 02:18:32)
2 de yatar 7:45 de kalkarım
Ofis günlerinde 1 de yatar 5:30 da kalkarım
Ofis günlerinde 1 de yatar 5:30 da kalkarım
- eksisozlukokuryazari (10.01.22 20:20:35)
[]
Gecenin Köründe Gürültülü Sevişen Komşu Şikayet Edilir Mi?
Gece 01:00 gibi oluyor çoğunlukla.
Dün mesela sabaha karşı 04:00'da coşmaya başladılar.
Hani bir yandan insani bir durum diye düşünüyorum ancak rahatsız da ediyor beni. Üstü kapalı bir şekilde bu durum hakkında şikayetçi olmalı mıyım sizce?
Dün mesela sabaha karşı 04:00'da coşmaya başladılar.
Hani bir yandan insani bir durum diye düşünüyorum ancak rahatsız da ediyor beni. Üstü kapalı bir şekilde bu durum hakkında şikayetçi olmalı mıyım sizce?
Oklavayla vurmak veya kalorifer cubuguna vurmak denenebilir. Ben denerdim
- EasyTiger (09.01.22 14:01:03)
Edilmez.
- her giriste sifresini unutan adam (09.01.22 14:09:41)
Seyrek olsa sorun etmem hadi bir gece için ama senin durum düzenli bir gürültüye döndü rahatsızlık verdiğine göre
Kapılarına not bırakırım ertesi gün, adımla daire numaramla, açıkça yazmam ama anlayacakları şekilde izah ederim belirli saatten sonra aşağıya çok gürültü geliyor gibi
Kapılarına not bırakırım ertesi gün, adımla daire numaramla, açıkça yazmam ama anlayacakları şekilde izah ederim belirli saatten sonra aşağıya çok gürültü geliyor gibi
- freebird5406_2 (09.01.22 14:10:04)
kapıya not bırakma veya zilini çalıp kaçma yöntemlerini kullanabilirsin. farkında olmayabilirler durumun gerçekten de.
- roket adam (09.01.22 14:22:11)
Bir süre sonra biteceği belli olan bir gürültüyü hoş karşılarım ben. Ama çocuk, müzik, komşu sesleri için aynı tahammülü göstermem. Bu nedenle şikayet etmem. Etmiyorum da zaten. Yoksa kaç kere inleme sesine uyanmışlığım var.
- ruhen hastayim ben (09.01.22 15:12:28 ~ 15:12:58)
Daire kapısının önüne prezervatif bırakarak eylem yapmak en doğrusu. Hani "madem bu kadar içine girdik sizin seks hayatınızın, bari çorbada bir tuzumuz olsun" anlamında. Ya da eğer çok kavgacı tipler değillerse apartman içinde karşılaştığınızda "ee naber, nasıl gidiyor şevişme mevişme işleri ehe mehe" diye takılarak utandırıla da bilinir.
- Kayzer1919 (09.01.22 15:14:14)
Ne kadar rahatsizlik? ciglik atar gibi mi yoksa duz tonda konusma seviyesi de gece sessizliginde belirgin mi geliyor? ben olayin kontrol edilebilirligine gore sikayet edebilirim. seni uykundan mi uyandiriyo? yatak gicirtisini sikayet edemezsin ama not birakip en azindan bilgilendirme olabilir gece sesten rahatsiz oluyoruz daha dikkatli olursaniz seviniriz seklnde. utandirmayi gerektirecek hicbir sorun yok sanki bangir bangir muzik mi acmis? asil sorun iyi yalitim olmamasi
- ala09 (09.01.22 16:08:59)
her gün olmuyordur. her gün olmuyordur deyin :(
şikayetçi olmayın ya, aynısı sizin başınıza gelse çok üzücü bir durum.
şikayetçi olmayın ya, aynısı sizin başınıza gelse çok üzücü bir durum.
- gabe h coud (09.01.22 19:39:08)
Bina yöneticiyle konuş giriş veya asansör önüne gece geç raatlerde rahatsız edici sesler duyulduğunu, kat malikleienin bu durumdan şikayetçi olduklarını, devam etmesi halinde kat mülkiyeti ve tck uyarınca gerekli yasal işlemleein yapılacağına dair bir ihtar koy
- deepfear (10.01.22 14:16:36)
[]
Sevgiliyle pandemide yaşam tarzı farklılıklarına sahip olmak
Ben pandemide restoran, cafe gibi toplu bulunulan yerlere gitmeyi tercih etmiyorum şahsen. Yani şöyle; bu anlamda bir ara dönemim olmuştu, gitmeye başlamıştım ama kendimi gerçekten hiç rahat hissetmediğimi fark ettim ve rahatsız hissettiğim bir ortamda bulunmanın da manası olmadığı fikrine vardım, gitmiyorum. Omicron falan bu derece patladıktan sonra gideceğim varsa da gitmem zaten.
Şu an kız arkadaşım olan kişi benim gibi değil, o daha rahat bir insan. Gezip tozmak, mekanlarda yiyip içmek istiyor. İlk aylarda durumuma anlayış gösterdi ama artık "Nereye kadar bu böyle gidecek" noktasında, memnuniyetsizliğini dile getirmekten geri durmuyor.
Benim önceliğim; sağlığım. Onun önceliği hayatın keyfini daha yüksek viteste çıkarabilmek olabilir elbette. Şayet günün sonunda bir çıkar yol bulamazsak, ikimiz de birbirinin pandemiyi yaşayış tarzlarına saygı duyup gereken finali yaparız. Ama akıl akıldan üstündür diyerek buraya yazmak istedim; aklınıza gelen bir çıkar yol var mı? İki tarafı da iyi hissettirebilecek bir formül?
Şu an kız arkadaşım olan kişi benim gibi değil, o daha rahat bir insan. Gezip tozmak, mekanlarda yiyip içmek istiyor. İlk aylarda durumuma anlayış gösterdi ama artık "Nereye kadar bu böyle gidecek" noktasında, memnuniyetsizliğini dile getirmekten geri durmuyor.
Benim önceliğim; sağlığım. Onun önceliği hayatın keyfini daha yüksek viteste çıkarabilmek olabilir elbette. Şayet günün sonunda bir çıkar yol bulamazsak, ikimiz de birbirinin pandemiyi yaşayış tarzlarına saygı duyup gereken finali yaparız. Ama akıl akıldan üstündür diyerek buraya yazmak istedim; aklınıza gelen bir çıkar yol var mı? İki tarafı da iyi hissettirebilecek bir formül?
Uyum sağlamaktan başka çıkar yol yok. Benim de erkek arkadaşım tatilindeyken plaja gitmeye sıcak bakmamıştı, ona uyum sağladım ben de. Uyum sağlanmadığı noktalarda da ayrı ayrı vakit geçirilebilir.
- ruhen hastayim ben (08.01.22 18:28:57)
Ruhen+1
Açık havalı yerleri deneyebilirsiniz. Her yerde ısıtıcı var artık..dipdibe olmamak baya riski azaltan bir şey.
Açık havalı yerleri deneyebilirsiniz. Her yerde ısıtıcı var artık..dipdibe olmamak baya riski azaltan bir şey.
- kisa (08.01.22 18:32:12)
Biz açık hava restoranlarında yiyip içiyoruz artık. Geçenlerde bir ingiliz üniversitesinin yaptığı araştırmaya denk gelmiştim; en az riskli yerler olarak açık hava restoranlari gösterilmişti (AVM, sinema, konser, kapalı alan restoranlari gibi yerler vardı). Aşırı kalabalık olmayan, açık havadaki yerlerde risk o kadar yüksek değil muhtemelen. Bulursam eklerim buraya.
He avmlere gidin, tıklım tıkis yerlerde oturun demiyorum tabii ama kız arkadaşınızla ortak bir noktada bulusabilirsiniz zira evli olmayan ya da aynı evde yaşamayan bir cift için hele bir de aile evlerinde yasiyorlarsa bulusabilecekleri yerler sınırlı zaten.
Virüsü hafife alin demiyorum, bulaşmaz demiyorum asla yanlış anlaşılmasın. Sadece konuşarak ortak nokta bulabilirsiniz.
He avmlere gidin, tıklım tıkis yerlerde oturun demiyorum tabii ama kız arkadaşınızla ortak bir noktada bulusabilirsiniz zira evli olmayan ya da aynı evde yaşamayan bir cift için hele bir de aile evlerinde yasiyorlarsa bulusabilecekleri yerler sınırlı zaten.
Virüsü hafife alin demiyorum, bulaşmaz demiyorum asla yanlış anlaşılmasın. Sadece konuşarak ortak nokta bulabilirsiniz.
- fraise (08.01.22 19:19:56)
"Pandemiyi yaşayış tarzı" bir kırmızı çizgi haline getirilecek bir şey mi sizce? Şu açık ki cafe ve restoranlara gitmediği halde hasta olan çok kişi var. Birçok kişi hayatta kalmak için çalışmak ve bunun için de toplu taşıma kullanmak zorunda. Bu kişi siz de olabilirdiniz, hala olabilirsiniz. Eğer çalışma şekliniz bunu gerektirirse bunu yapacaksınızdır da. Çünkü para kazanmalısınız. Kız arkadaşınız toplu taşıma kullanmak zorunda kalacağı bir işte çalışıyor olabilirdi, bu durumda onunla görüşmeyecek miydiniz iki yıl? Görüşüyorsanız risk anlamında bunun restoranda oturmaktan çok da bir farkı yok açıkçası.
Böyle bir konunun kişisel alanınıza saldırı olarak gördüğünüz bir hale dönüşmesine göz yumarsanız işiniz zor bence.
İki tarafın mutlu olacağı bir senaryo mümkün görünmüyor çünkü anlattığınız göre siz tamamen kırmızı çizgi çekmişsiniz burada. Kız arkadaşınız sizinle bu zamana kadar ortaklaşmış görünüyor, şimdi bundan sonra cevap sizde; ortaklaşmak için siz ne yapabilirsiniz? Gitmeye başladınız ve sonra bundan vazgeçip artık bunu yapmamaya karar verdiniz, peki sonra? Yani iki yıl geçmiş, belki bir bu kadar daha zaman geçecek bu belirsiz bırakmak için çok uzun bir süre ve bu kişi sizinle birlikte durmuş.
Tabi ki sağlığınız önemli, ancak şunun farkında olmanız da bence önemli; kovid hayatımızda kalıcı. Bir aşamada evde kalmaktan vazgeçeceksiniz, bence bunu değer verdiğiniz bir ilişkinizi kaybettikten sonra yapmayın.
Kız arkadaşınız haklı görünüyor.
Benim erkek arkadaşım sizin gibiydi, ben de sizin kız arkadaşınız gibiydim. yazımdaki dilden anlamışsınızdır zaten. neticede o covid geçirdi, bense hasta bile olmadım iki yıldır. hastalık aile arasında çok daha rahat bulaşıyor. ailenizde dikkatsiz tek bir kişi olması yeter. dışarda sosyal mesafeye ve sosyal mesafenin korunamadığı yerde maske kullanımına dikkat ederseniz sorun olmuyor. elimizden tek gelen bu.
Böyle bir konunun kişisel alanınıza saldırı olarak gördüğünüz bir hale dönüşmesine göz yumarsanız işiniz zor bence.
İki tarafın mutlu olacağı bir senaryo mümkün görünmüyor çünkü anlattığınız göre siz tamamen kırmızı çizgi çekmişsiniz burada. Kız arkadaşınız sizinle bu zamana kadar ortaklaşmış görünüyor, şimdi bundan sonra cevap sizde; ortaklaşmak için siz ne yapabilirsiniz? Gitmeye başladınız ve sonra bundan vazgeçip artık bunu yapmamaya karar verdiniz, peki sonra? Yani iki yıl geçmiş, belki bir bu kadar daha zaman geçecek bu belirsiz bırakmak için çok uzun bir süre ve bu kişi sizinle birlikte durmuş.
Tabi ki sağlığınız önemli, ancak şunun farkında olmanız da bence önemli; kovid hayatımızda kalıcı. Bir aşamada evde kalmaktan vazgeçeceksiniz, bence bunu değer verdiğiniz bir ilişkinizi kaybettikten sonra yapmayın.
Kız arkadaşınız haklı görünüyor.
Benim erkek arkadaşım sizin gibiydi, ben de sizin kız arkadaşınız gibiydim. yazımdaki dilden anlamışsınızdır zaten. neticede o covid geçirdi, bense hasta bile olmadım iki yıldır. hastalık aile arasında çok daha rahat bulaşıyor. ailenizde dikkatsiz tek bir kişi olması yeter. dışarda sosyal mesafeye ve sosyal mesafenin korunamadığı yerde maske kullanımına dikkat ederseniz sorun olmuyor. elimizden tek gelen bu.
- akhenaten (08.01.22 19:38:47 ~ 19:59:10)
ben işim gereği zaten genelde evde bulunduğum için bundan faydalanıp çaktırmadan karantina uyguluyorum bu tip pik dönemlerinde.
görüş farklılıkları olabilir tabii ki, yani "ne olacaksa olsun" falan da diyebilir insan ama mesela şu andaki gibi istanbul'da her şey kıpkırmızıyken hâlâ "nereye kadar?" falan demek de biraz cehalet bence.
sizin yerinizde olsam, benim için asıl mesele bu olurdu.
yani bu süreçte salgının seyrine göre sosyalliği arttırıp azaltacağız mecburen.
herkesin dediği gibi açık hava ve buna uygun restoranlar diyorum ama sabah orada, akşam burada bulunup sonra sizinle açık havada otururken gelip sarılıp öpecekse, o da anlamsız.
görüş farklılıkları olabilir tabii ki, yani "ne olacaksa olsun" falan da diyebilir insan ama mesela şu andaki gibi istanbul'da her şey kıpkırmızıyken hâlâ "nereye kadar?" falan demek de biraz cehalet bence.
sizin yerinizde olsam, benim için asıl mesele bu olurdu.
yani bu süreçte salgının seyrine göre sosyalliği arttırıp azaltacağız mecburen.
herkesin dediği gibi açık hava ve buna uygun restoranlar diyorum ama sabah orada, akşam burada bulunup sonra sizinle açık havada otururken gelip sarılıp öpecekse, o da anlamsız.
- blatta hiberna (08.01.22 20:05:19)
Biraz daha detay gerekiyor bence tam anlamak icin. Yani dısarı cıkmak istememeniz sevgilinizle gorusmeyi de reddettiğniz anlamına mı geliyor? Bu bir problem. Ya da gorusuyorsunuz ama evde oturuyorsunuz ve yemegı yapmak, kahveyi hazırlamak falan onun ustune mi kalıyor? Bu da bir problem. Evde takılıyorsunuz ama her gorusmeniz birbirinin aynısı bir “yemek/netflix” tarzı döngü mü? Bu da buyuk bir problem.
Siz de haklısınız ama yaklaşım ve yaratıcılık önemli burda. Kız arkadaşınız suslenip hazırlanıp dışarı çıkmayı özlüyor olabilir. Çözüm - açık havalı teraslı bahçeli restoranlar mesela.
Sürekli yemek ve is yapmaktan bunalmış olabilir. Çözüm - sizin bunları devralmanız veya başka şekillerde çözmeniz olabilir.
Sürekli evde oturmaktan bıkmış olabilir. Çözüm park, bahçe, orman, kahvenizi alıp deniz kenarında yürüyüş gibi şeylerin her buluşmaya yedirilmesi olabilir.
Yani tamamen uzlaşma isteğinize kalmış bir şey.
Siz de haklısınız ama yaklaşım ve yaratıcılık önemli burda. Kız arkadaşınız suslenip hazırlanıp dışarı çıkmayı özlüyor olabilir. Çözüm - açık havalı teraslı bahçeli restoranlar mesela.
Sürekli yemek ve is yapmaktan bunalmış olabilir. Çözüm - sizin bunları devralmanız veya başka şekillerde çözmeniz olabilir.
Sürekli evde oturmaktan bıkmış olabilir. Çözüm park, bahçe, orman, kahvenizi alıp deniz kenarında yürüyüş gibi şeylerin her buluşmaya yedirilmesi olabilir.
Yani tamamen uzlaşma isteğinize kalmış bir şey.
- sopiro (09.01.22 06:53:42)
[]
freelance çalışanlar nasıl sosyalleşiyor?
veya sürekli home office çalışanlar.
bu tarz çalışmanın sosyal yaşamınıza etkisi nedir?
bu tarz çalışmanın sosyal yaşamınıza etkisi nedir?
Freelance degilim ama home officeim.
Sosyallesemiyorum. Kiz arkadasim olmasa kafayi yerim.
Sosyallesemiyorum. Kiz arkadasim olmasa kafayi yerim.
- floydian (08.01.22 14:05:03)
Freelance olmayan homeoffice çalışanım 2017'den beri. Floydian+1 sosyalleşemiyorum. Ortak çalışma alanı veya arkadaşların ofislerine yancı olmayı düşünüyorum arada bir.
- curukturpkokusu (08.01.22 15:24:27)
homeoffice, sosyalleşemiyorum +1
işten başka sosyalleşme ortamımız yokmuş resmen, ne acı.
işten başka sosyalleşme ortamımız yokmuş resmen, ne acı.
- akil kupuru (08.01.22 15:38:10)
ofissizler diye bir oluşum vardı, farklı meslek ve disiplinlerden freelance çalışan insanlar bir araya gelip ortak bir mekanda çalışıyorlardı, pandemide ne yaptılar sekteye uğradı mı bilmiyorum fakat bi araştır istersen
- freebird5406_2 (08.01.22 15:43:40)
Geçen sene "adı üstünde iş arkadaşı, arkadaş değil" cümlesini kurmuş biri olarak şimdi hem ayrıldığım hem de işyerimiz kalıcı uzaktan çalışmaya geçtiği için ben de dertliyim :D
Haftada bir işyerinden birkaç kişi "iş çıkışı bar kültürü" bunu diriltmeyi planlıyorum. Board game'leri öğrenip oradan sosyalleşmek de istiyorum ama hem türk hem nerd insanlardan korkuyorum.
Haftada bir işyerinden birkaç kişi "iş çıkışı bar kültürü" bunu diriltmeyi planlıyorum. Board game'leri öğrenip oradan sosyalleşmek de istiyorum ama hem türk hem nerd insanlardan korkuyorum.
- aguen (08.01.22 16:39:33)
haftada belirlediğimiz bir gün ofise gidip, sonrasında da beraber içmeye gidiyoruz genelde. işteki kişiler kafa insanlar, beraber bir şeyler yapmak keyifli oluyor. bir de yine üniversiteden konuştuğum bir iki arkadaşım var, onlarla görüşüyorum.
- sarahkerrigan (08.01.22 18:07:58)
ha bi de geçen bi iş görüşmesinde home office çalışıyorum keşke ara sıra ofise gidebilsem deyince billur geçtiler. mesafe çok uzak tabii falan dedim, yoo bizim de burada çardağımız var horozlarımız var falan diyorlar.
ne full ev, ne full ofis. hybrid çok ideal geliyor bana şu an.
ne full ev, ne full ofis. hybrid çok ideal geliyor bana şu an.
- floydian (08.01.22 18:33:26)
iş harici arkadaşlarımla görüşüyorum iş dışında. ya da karşı cinsle buluşmalar işte.
işten hiç arkadaşım olmadı zaten.
bi insanın tüm sosyalliği işten ibaret olmamalı ki zaten bence iş sosyallik değil.
işten hiç arkadaşım olmadı zaten.
bi insanın tüm sosyalliği işten ibaret olmamalı ki zaten bence iş sosyallik değil.
- jelly bear (08.01.22 18:58:37)
Arkadaşlar Tinder Okcupid öcü değil. Eğer düzgün fotoğraf koyup amacınızı yazarsanız gayet de arkadaş bulabilirsiniz. Ben asıl arkadaş grubu kurmak için bir app bekliyorum böyle 5 kişilik gruplara karakter özelliklerimizle aday olup, gruba neler katabileceğimiz vs içe dönük dışa dönüklükle karma, her gruba en fazla 1 tane çapkın kadın veya erkek olsa. Bir grupta en fazla 1 adet sevgili gibi basit kurallar. Yok hiç basit değilmiş :) Ama bir nevi casting tadında keyifli olabilir. Çok seçici olduk, içinde farklı dinamikleri olan arkadaş gruplarımı özledim.
- sadegazoz (08.01.22 19:05:25)
yoga stüdyosuna kaydoldum, oradan arkadaş buldum. ama o olmasa sosyalleşme gruplarına girecektim artık ankara’daki activuss, friend active vs. (6 senedir home office)
- inanna (08.01.22 23:21:07)
Hayır bir de sosyalleşme uygulamaları berbat. Zamanında meetup kurdum, 7/24 elon musk paylaşıp grind mindset falan yazıp duran çöp insanların grupları vardı sadece ankara'da.
@sadegazoz Ayrılmamdan ve sevgilimden önce Tinder'dan tanıştığım 4-5 kişiyle hala arkadaşım, ama zaten en yakın arkadaşlarım da kadındı, çok yakın erkek arkadaşım yok resmen bir tane var. O platformlarda da standart arkadaş aramak için tercihlerini değiştirip gereksiz erkek flörtüne maruz kalmak istemez kimse :/
@sadegazoz Ayrılmamdan ve sevgilimden önce Tinder'dan tanıştığım 4-5 kişiyle hala arkadaşım, ama zaten en yakın arkadaşlarım da kadındı, çok yakın erkek arkadaşım yok resmen bir tane var. O platformlarda da standart arkadaş aramak için tercihlerini değiştirip gereksiz erkek flörtüne maruz kalmak istemez kimse :/
- aguen (08.01.22 23:27:55)
Pandemi sayesinde home office tadına baktım ve bırakamıyorum. Asla dönmek istemiyorum ve yavaş yavaş işe çağırmaya başlayacakları için remote iş arayışına girdim. Benim sosyalleşmeme eksi bir yönü yok hatta çok büyük artı. Mesai bitince hemen sahile iniyorum, 10dk sonra arkadaşlarımla buluşuyorum, yarım saat sonra sporda oluyorum. İşe gidiyor olsam tüm zamanım trafikte geçecekti. Yöneticimle de bu süreçte iletişimi koparmamak için iş çıkışı yemeğe çıktık hep. Sonsuza kadar böyle devam edebilir.
- jazzabel (08.01.22 23:57:55)
öncelikle normal ofis hayatına göre daha çok zaman var, bu zamanı yine insanlarla tanışmak için kullanmaya çalışıyorum. mesleğim için olan sosyal medya platformları, facebook grupları çok işe yarıyor. yine mesleğim ile alakalı olan her türlü etkinliğe katılmaya çalışıyorum, konunun ilgimi çekmesi çok farketmiyor. tanıştığım insanlara birlikte çalışabileceğimiz projeler veya gidebileceğimiz yeni etkinlikler öneriyorum, bu durumda genelde arkadaşlarını da davet ediyorlar, grup genişliyor vs.
- william morris (09.01.22 00:23:19)
Evden çalışıyorum, yazın mesela kız arkadaşım yoktu, sahilde sokakta muzik yapanlara katilmistim ben de soylemistim. Duyan geldi gören geldi derken kalabalik olduk.
Sonra ben bir arkadasla ayrildim beraber calip soyledik, yine kalabalik olduk.
E pek tecrubem olmasa da tinder falan yukledim ilk defa seks veya sevgililik dusunmeden. Bazi arkadaslarim oldu mesela sirf fotograf cekmek icin cikiyorduk, o konulardan sohbet ediyorduk.
Birisi pc oyunlarina sarmis mesela onunla sohbet sarmadi, benim yasim gecmis herhalde sacma geliyor artik yoksa oynarim 6 yasindan beri pc oyunu.
Hayvan haklari toplulugugu buldum onlarin etkinliklerine katildim, yeni insanlar tanidim.
Belediyenin veya meb'in ucretsiz kurslari oluyor ilgi alanlariniza gore. Onlara kayit olup cevre edinilebilir.
Ama kış + pandemi olunca sanirim zor olurdu yine belki meeting uygulamari imdadima yetisirdi.
Sonra ben bir arkadasla ayrildim beraber calip soyledik, yine kalabalik olduk.
E pek tecrubem olmasa da tinder falan yukledim ilk defa seks veya sevgililik dusunmeden. Bazi arkadaslarim oldu mesela sirf fotograf cekmek icin cikiyorduk, o konulardan sohbet ediyorduk.
Birisi pc oyunlarina sarmis mesela onunla sohbet sarmadi, benim yasim gecmis herhalde sacma geliyor artik yoksa oynarim 6 yasindan beri pc oyunu.
Hayvan haklari toplulugugu buldum onlarin etkinliklerine katildim, yeni insanlar tanidim.
Belediyenin veya meb'in ucretsiz kurslari oluyor ilgi alanlariniza gore. Onlara kayit olup cevre edinilebilir.
Ama kış + pandemi olunca sanirim zor olurdu yine belki meeting uygulamari imdadima yetisirdi.
- ananiyimioguz (09.01.22 01:49:30)
Biz de evden çalışıyoruz pandeminin başından beri. Yakın oturan birkaç iş arkadaşım var bazen beraber bir yere gidip çalışıyoruz, sonra da bir yere gidip içiyoruz, muhabbet ediyoruz. Bir değişiklik oluyor.
Açıkçası bir de bence yeni insanlar tanıma isteği ile halihazırda tanıdığın ve bir hukukun olduğu insanlarla berber olma isteği farklı. Ama biliyorum ki ilkini yapmadan ikinciye ulaşamıyorsun, büyük sorun gerçekten.
Açıkçası bir de bence yeni insanlar tanıma isteği ile halihazırda tanıdığın ve bir hukukun olduğu insanlarla berber olma isteği farklı. Ama biliyorum ki ilkini yapmadan ikinciye ulaşamıyorsun, büyük sorun gerçekten.
- peki madem (09.01.22 11:27:42)
2 yıl dolmak üzere. Artık kafayı yemeye başladığımı hissediyorum. Eski ofis arkadaşları da dağıldı. Zaten %90 evli herkes. Bir şey yapmak şart ama ne..
- qwe35 (20.01.22 15:55:47)
Evit
- photo85 (07.01.22 19:07:08)
Bunu tam olarak bilemeyiz bence. Biri diğeri kadar sevgi göstermiyor olabilir ama o kişinin bırakıp gitmemesi de bir sevgidir bana göre. Sadece görünür sevgiye odaklanmamak lazım. Bütün oklar o kişinin daha az sevdiğini gösteriyor olabilir ama belki o kişi sevgilisine böbreğini verecek sevgiye sahip. "Hep" diyemiyorum bu nedenle. Bir de ilişkiler canlı, sabit değil. Bazen biri daha çok sever, bazen de diğeri daha çok sever.
- dissendium (07.01.22 19:12:41)
Aslında hep bir taraf çok sevmiyor. Sevgiye aç olan kişiler, bunun farkında olanlar tarafından kullanılıyor. Gözlemlerim bu yönde. Bazen insanlar istenmediğini karşı tarafa belli ediyor ama ''çok seven'' taraf yalnız kalmak istemediğinden ilişkiyi bitirmiyor.
- barguzhale (07.01.22 20:00:08)
hiç şüphesiz evet. @dissendium'a şu konuda katılıyorum; her zaman aynı kişi daha çok seviyor değil. ilişkiler de evrim geçiriyor. örneğin bir erkek aylarca peşinden koştuğu bir kadın için dağları delebiliyorken, ilişki ilerledikçe kadın da seviyor ve belki de daha çok seven kişi oluyor. ilişkilerde zaman birçok şeyi değiştiriyor. ancak kesinlikle biri daha fazla seviyor.
- ilgeru (07.01.22 21:09:11)
Eşit olamayacağına göre hep bir taraf çok sever.
Limit önemli. Yani bekki birnyerden sonra kiminndahancok sevdiği önemli olmamalı. Önemli olan o sınırın üzeri mi altı mı
Limit önemli. Yani bekki birnyerden sonra kiminndahancok sevdiği önemli olmamalı. Önemli olan o sınırın üzeri mi altı mı
- kisa (07.01.22 21:39:26)
ayakları yere basmayan çok sever
öğrencek çok şeyi olan çok sever
taraflar denk ve birbirini tamamlıyorsa daha dengeli olur
karşılıklı adımlar atılır bu pazarlık değildir içten gelmeli
ve her şeyde ölçülü olunmalı
öğrencek çok şeyi olan çok sever
taraflar denk ve birbirini tamamlıyorsa daha dengeli olur
karşılıklı adımlar atılır bu pazarlık değildir içten gelmeli
ve her şeyde ölçülü olunmalı
- bir soru sorcam (07.01.22 21:53:05)
Valla en son iliskimde ikimiz de birbirimizi 'eh iste' seviyorduk bence.
- hot potato (07.01.22 22:40:24)
Hayır. "Hep" diyemeyiz, iki tarafın da deliler gibi aşık olduğu ilişkiler çoğunluktadır. Ama değişiyor ilişkiler. Birbirini gerçekten çok sevmiş insanlar ayrılıyorlar, yani sorunuza net bir cevap veremeyiz.
- aguen (08.01.22 16:46:14)
Hayır, ama genelde bir taraf daha talepkar olur. O kişi daha çok sevdiğini sanır.
- sadegazoz (08.01.22 19:00:15)
Tabi ki, ama şunu biliyorum çok seven her zaman en çok üzülen oluyor.
- bbb_1 (09.01.22 00:56:33)
[]
Kontrolcü kayınpeder
Kayınpeder kızını kendi memleketine getirmek, araştırma görevlisi için başvursun diye teklifte bulundu. Sorun şu ki ne eşim akademisyenlik istiyor(du). Ne ben oraya ev taşımak istiyorum. Doktora yapıyorum. Bulunduğumuz yerden memnunuz. Eşim memur.
Baban ararsa söyle ‘psmstc’ şehir değiştirmek istemiyor. doktoram bu şehirde diyor de dedim.
konuyu uzlaşarak kapattık. Fakat akşam yine aynı konuyu açtı. Olmaz mı diye benim ağzımı yokluyor. Babası baskıcı bir adam. İstekleri olmayınca küsen, psikolojik şiddet uygulayan biri.
Hanımı da anlıyorum, topu benim üzerime at arada kalma diyorum. O zaman sen kötü olursun vs diyor.
Millet kayınvalideden çeker biz burdan
Kayınpederle oldukça net konuşacağım. (Ara ara böyle sınırımı ciddi şekilde belli ettim, çekildi, fakat kızını aramaya baskı hadiselerine devam ediyor, huylu huyundan vazgeçmiyor)
Benzer durum yaşayan, önerisi olan var mıdır?
Baban ararsa söyle ‘psmstc’ şehir değiştirmek istemiyor. doktoram bu şehirde diyor de dedim.
konuyu uzlaşarak kapattık. Fakat akşam yine aynı konuyu açtı. Olmaz mı diye benim ağzımı yokluyor. Babası baskıcı bir adam. İstekleri olmayınca küsen, psikolojik şiddet uygulayan biri.
Hanımı da anlıyorum, topu benim üzerime at arada kalma diyorum. O zaman sen kötü olursun vs diyor.
Millet kayınvalideden çeker biz burdan
Kayınpederle oldukça net konuşacağım. (Ara ara böyle sınırımı ciddi şekilde belli ettim, çekildi, fakat kızını aramaya baskı hadiselerine devam ediyor, huylu huyundan vazgeçmiyor)
Benzer durum yaşayan, önerisi olan var mıdır?
Burda sorunlu olan kayınpederden daha önemli olan sorun evli bir yetişkin olan, kendi çekirdek ailesi bulunan eşinizin ebeveynine bunları söyleyecek alanı açık bırakması, sınır çizememesi. Bu şehir değiştirme konusunu bir şekilde çözseniz bile eşiniz yetişkin olduğunu babasına deklare etmediği sürece daha çok ve daha ciddi sorunlar yaşarsınız. Siz değil, eşiniz çözmeli bu konuyu.
- Phoebe (06.01.22 20:10:04)
Sınava girsin, boş kağıt versin. İlla babasının kalbini kırmak istemiyorsa.
- geçerkenugradım (06.01.22 20:15:31)
Offf karın çizecek bu sınırı. Babayı ne sokuyor hayatınıza artık siz ve sizin kendi aileniz varken iki kişiden oluşan. Kocam izin vermiyor desin geçsin. Tabi bunu diyecek bilinçteyse.
Kadınım bu arada. Her zaman derim bizimkilere siz artık ikinci plandasınız diye.
Kadınım bu arada. Her zaman derim bizimkilere siz artık ikinci plandasınız diye.
- Hallegadola (06.01.22 22:28:50)
Pardon da eşek kadar kadın. Üstüne evli. Nerede yaşayacağını, ne iş yapacağını babasını ne ilgilendirir? İstemiyorsa bir zahmet babasına açık açık istemiyorum, ben bu şehirde yaşamaya bu işi yapmaya devam edeceğim desin. Sizin yapmanız ya da konuşmanız gereken bir konu yok.
- rose parks (06.01.22 23:25:47)
Phoebe+10000
Ne alaka yani?
Hadi babası ailesi alışmış bell ki.. eşiniz demiyor mu çüş artık manyak mısınız diye?
Ne alaka yani?
Hadi babası ailesi alışmış bell ki.. eşiniz demiyor mu çüş artık manyak mısınız diye?
- rewlack (06.01.22 23:58:31)
Eşinin arastirma gorevlisi olmak istemediginden emin misiniz? Bana babasinin degil sizin tepkinizden çekiniyormuş gibi hissettirdi yazdiklariniz.
- instant crush (07.01.22 08:39:11)
Kayınpederiniz "referansları" sağlam biri galiba. Ne kolaymış öyle kendi memleketine gidip de akademisyen oluvermek.
Sınır her şeydir. Sınırı siz de eşiniz de korumalısınız.
Sınır her şeydir. Sınırı siz de eşiniz de korumalısınız.
- chihirovekohaku (07.01.22 23:31:27)
[]
Diğeri ile aramızdaki korkunç kopukluk?
Oturmuş hayaller kurarken birden bunu hissettim. Kimse kimseyi anlamıyor ergenliği değil bahsettiğim müsaadenizle açıklayayım:
Eşinizle birbirinizi anlayabilirsiniz, seneleri devirmiş olabilirsiniz, artık ifadeleriniz tepkileriniz birbirine benziyor bile olabilir vesaire vesaire ama yine de diğeri çok öngörülemez bir şey değil mi? Birine aşık olması ya da ayrılmak istemesi değil mesele, bunlar vakit ve zaman isteyen bir anda olmayan şeyler çoğu zaman, benim bahsettiğim mesela eşinizin bir sabah kalkıp intihar etmesi ya da uçağa atlayıp bambaşka bir hayat kurmaya yola çıkması.
Bunlar bana olmayacak şeyler gibi gelmiyor. Bence kimse bunu yapmayacağının taahhütünü de veremez. Başıma gelse çok üzülürdüm ama bir şey diyemezdim mesela, böyle bir şeyi asla yapmam da diyemiyorum kendi adıma. Çok düşük ama düşük olduğu kadar boktan bir ihtimal ama araba kazası gibi bir şey de değil; muallak var, boşluk var, kopukluk var ve suç yok.
Hiç böyle bir olay duydunuz mu daha önce?
Siz ne düşünüyorsunuz, benzer bir şeyi hissettiğiniz oldu mu?
İç bayan bir fransız filmi tadı da veriyor bu hissiyat, filmi çekilmiştir kesin, aklına gelen?
Eşinizle birbirinizi anlayabilirsiniz, seneleri devirmiş olabilirsiniz, artık ifadeleriniz tepkileriniz birbirine benziyor bile olabilir vesaire vesaire ama yine de diğeri çok öngörülemez bir şey değil mi? Birine aşık olması ya da ayrılmak istemesi değil mesele, bunlar vakit ve zaman isteyen bir anda olmayan şeyler çoğu zaman, benim bahsettiğim mesela eşinizin bir sabah kalkıp intihar etmesi ya da uçağa atlayıp bambaşka bir hayat kurmaya yola çıkması.
Bunlar bana olmayacak şeyler gibi gelmiyor. Bence kimse bunu yapmayacağının taahhütünü de veremez. Başıma gelse çok üzülürdüm ama bir şey diyemezdim mesela, böyle bir şeyi asla yapmam da diyemiyorum kendi adıma. Çok düşük ama düşük olduğu kadar boktan bir ihtimal ama araba kazası gibi bir şey de değil; muallak var, boşluk var, kopukluk var ve suç yok.
Hiç böyle bir olay duydunuz mu daha önce?
Siz ne düşünüyorsunuz, benzer bir şeyi hissettiğiniz oldu mu?
İç bayan bir fransız filmi tadı da veriyor bu hissiyat, filmi çekilmiştir kesin, aklına gelen?
Birisyile sevgili olunca, hel hele evlikik olunca, karşı kişiye aslında bşr taahhüt vermek oluyor bennce. Sevgililik sözlü, evlilik ise resmi bildiğimiz kanunda karşılığı olan. Ben böyle bakıyorum bu duruma.
İntihar etmek psikolojik bir durum olduğu için onu geçiyorum. Ama eşinizin bir sabah uçağa atlayıp gitmesi ve sizi terketmesi durumunda üzülmekten başka şeyler de yapmak lazım bence. Çünkü olrtada resmi bir anlaşma bir karı koca olma durumu var. Sevgiliktw yapamayız ama evlilik başka.
Bunun haricinde sizin düşünceniz bana biraz sağlıksız geldi. Paranoyaklık gibi. Hayatta 5 dk sonra bile ne olacağını bilmiyoruz. Ama sırf bu yüzden 'ya bunlar olursa' korkusuyla nasıl yaşanır ki.
Bu soruya bunkadar uzun cvp yazma sebebim ise, bugun bunu yaşamam. İstersen özel msjdan ispatlayabilirim. kız arkadaşım bi msj ile benden ayrıldı. Durup duruken. Ergen de değiliz. Kendisi 30 yaşında. Şimdi beni düşün. Ne haldeyim tarif edemem.
İntihar etmek psikolojik bir durum olduğu için onu geçiyorum. Ama eşinizin bir sabah uçağa atlayıp gitmesi ve sizi terketmesi durumunda üzülmekten başka şeyler de yapmak lazım bence. Çünkü olrtada resmi bir anlaşma bir karı koca olma durumu var. Sevgiliktw yapamayız ama evlilik başka.
Bunun haricinde sizin düşünceniz bana biraz sağlıksız geldi. Paranoyaklık gibi. Hayatta 5 dk sonra bile ne olacağını bilmiyoruz. Ama sırf bu yüzden 'ya bunlar olursa' korkusuyla nasıl yaşanır ki.
Bu soruya bunkadar uzun cvp yazma sebebim ise, bugun bunu yaşamam. İstersen özel msjdan ispatlayabilirim. kız arkadaşım bi msj ile benden ayrıldı. Durup duruken. Ergen de değiliz. Kendisi 30 yaşında. Şimdi beni düşün. Ne haldeyim tarif edemem.
- saturn (06.01.22 20:07:42)
Evet hayatın gerçekleri bunlar. Anne babalar var çocuklarını terk edip arayıp sormayan.
Bir tek kendi kendimizi terk edemiyoruz. "İnsanlar hiçbir şeye değmez" ya da "tek özel olan benim" veya "herkes kendini bana ispatlamalı" gibi insanların meseleyi tersinden anladığı popüler ruh hallerine girmeden nihayetinde kendiniz dışında herkesin geçici olabileceği gerçeğini aklınızın bir köşesinde tutup kafanızdaki gerçeklik algısını buna göre şekillendirmek faydanıza olacaktır.
Yalnız şu da bir gerçek ki eğer çizgiyi aşıp "zaten herkes bir gün terk edecek" şeklinde hatalı bir fikre saplanırsanız fark etmeden davranışlarınız da bununla senkronize olacağından gerçekten de herkes bir gün sizi terk eder.
Aslında en iyisi insanın bu kadar derinlere hiç el sürmemesi. Bazı şeyler otopilotta kalmalı.
İnsanların size verdiği sözler o sözü verdikleri zamanki samimi temennileri olarak değerlendirildiğinde güzeldir. Aynı zamanda bu sözler bağları da sıkılaştırır. Kişi sizin aleyhinize karar verecekse bunu iki, üç kez düşünür belki sizin için bir şeylerden feragat eder, bilemeyiz.
Neticede sözlere söz olmalarından öte ilahi bir anlam yüklemek hatalı, söz vermek değil.
Bir tek kendi kendimizi terk edemiyoruz. "İnsanlar hiçbir şeye değmez" ya da "tek özel olan benim" veya "herkes kendini bana ispatlamalı" gibi insanların meseleyi tersinden anladığı popüler ruh hallerine girmeden nihayetinde kendiniz dışında herkesin geçici olabileceği gerçeğini aklınızın bir köşesinde tutup kafanızdaki gerçeklik algısını buna göre şekillendirmek faydanıza olacaktır.
Yalnız şu da bir gerçek ki eğer çizgiyi aşıp "zaten herkes bir gün terk edecek" şeklinde hatalı bir fikre saplanırsanız fark etmeden davranışlarınız da bununla senkronize olacağından gerçekten de herkes bir gün sizi terk eder.
Aslında en iyisi insanın bu kadar derinlere hiç el sürmemesi. Bazı şeyler otopilotta kalmalı.
İnsanların size verdiği sözler o sözü verdikleri zamanki samimi temennileri olarak değerlendirildiğinde güzeldir. Aynı zamanda bu sözler bağları da sıkılaştırır. Kişi sizin aleyhinize karar verecekse bunu iki, üç kez düşünür belki sizin için bir şeylerden feragat eder, bilemeyiz.
Neticede sözlere söz olmalarından öte ilahi bir anlam yüklemek hatalı, söz vermek değil.
- akhenaten (06.01.22 21:53:08 ~ 22:00:17)
[]
Şu saç rengi yakışır mı?
Saçları kahverengi; ten rengi ise ne esmer ne beyaz, standart bir insana yakışır mı?
www.instagram.com
www.instagram.com
yakışır. hatta zaten ne beyaz ne esmer tam ortalarda olana en çok yakışacak tarzda bence.
- rose parks (06.01.22 18:46:56)
alt tonuna gore ya küllu tercih edersin ya da sicak. kaslar simsiyahsa biraz rengi kirinca tam olur.
- ala09 (06.01.22 18:50:41)
Güzel renkmiş. Sanırım yakışır ama bence bunu zor tutturur kuaförler çok gördüğüm bir renk değil doğal kumral saçlar dışında.
- pembe mezarlık (06.01.22 21:30:37)
Kişisel fikrim bu renk tarif ettiğiniz ne esmer ne beyaz kişiyi boğar. Saç orta tonlarda, cilt orta tonlarda hiçbir kontrast oluşturmuyorsa sıkıcı görünüyor benim gözüme. Yani çirkin durmaz belki ama bence kamuflaj işlevi görür kişi için.
Bunun bir istisnası çok öne çıkan bir göz rengi varsa olabilir. Mesela gri gözleri varsa o monoton saç-ten sırf gözlerin sergilendiği bir kadife yastığa dönüşebilir. Ama üstüne gözler de kahverengiyse oldu olacak bir de cildiyle aynı tonda giysi seçip dolaşsın. cık.
Bunun bir istisnası çok öne çıkan bir göz rengi varsa olabilir. Mesela gri gözleri varsa o monoton saç-ten sırf gözlerin sergilendiği bir kadife yastığa dönüşebilir. Ama üstüne gözler de kahverengiyse oldu olacak bir de cildiyle aynı tonda giysi seçip dolaşsın. cık.
- akhenaten (06.01.22 22:07:25 ~ 22:12:13)
Standart insan saçı zaten
- abuzer (07.01.22 00:04:15)
[]
Özdisiplin sorunları
Özdisiplin konusunda son derece başarısız bir insanım. Zorunda olduğum şeyleri bile yapmayıp erteliyorum. Çalışmıyorum. Günlük işlerimi bile düzenleyemiyorum. Hiçbir şey yapmıyorum. Depresyonda değilim sanırım çünkü hayatım boyunca genelde böyle bir insandım. Başarılı olmak için buna ihtiyacım olduğunu biliyorum, mantıken disiplinli ve iradeli bir insan olmak istiyorum ama içimden bu gelmiyor. Canı gönülden hiçbir şeyi istemiyorum. Hiçbir şey için emek vermek ve çaba harcamak bana cazip gelmiyor. Gerçekten de hiçbir şey yani... Bu arada istanbulda iyi bir okulda yüksek lisans yapıyorum ama yapamıyorum onu da, 2 yıldır tez dönemindeyim. Hiçbir şey çok da ilgimi çekmiyor. Bunun ölü olmaktan ne farkı var bilmiyorum açıkçası. Sadece telefonla ve bilgisayarla vakit geçiriyorum. Napabilirim yaşamayı istemek için acaba? Lütfen bilgili insanlar yorum yapsın, kendi kendimi zaten yeterince yargılıyorum. Teşekkürler.
bu da bir tür depresyon aslında.
diğer yandan bilinçaltında yetişkin olmamak, yetişkin olmayı reddetmek, sorumluluktan kaçmak, çocuk kalmayı istemek, hayatı kabullenmemek, hayatı yaşamaktan korkmak veya fazla mükemmeliyetçi olmak (ki kendinizi yargıladığınızı da söylüyorsunuz, bu onun bir işareti), asla mükemmel olamayacağına inanıp başlamadan yenilgiyi kabullenmek (başarısızlık korkusu) gibi şeyler var muhtemelen ama bunun daha derinine inmek lazım.
muhakkak bir nedeni ve hayatınızdaki başka şeylere de yansıması vardır.
diğer yandan bilinçaltında yetişkin olmamak, yetişkin olmayı reddetmek, sorumluluktan kaçmak, çocuk kalmayı istemek, hayatı kabullenmemek, hayatı yaşamaktan korkmak veya fazla mükemmeliyetçi olmak (ki kendinizi yargıladığınızı da söylüyorsunuz, bu onun bir işareti), asla mükemmel olamayacağına inanıp başlamadan yenilgiyi kabullenmek (başarısızlık korkusu) gibi şeyler var muhtemelen ama bunun daha derinine inmek lazım.
muhakkak bir nedeni ve hayatınızdaki başka şeylere de yansıması vardır.
- blatta hiberna (05.01.22 15:08:49 ~ 15:10:23)
@blatta +1
ben de böyleyim ve farkında olmasanız da saydığı şeylerden birisi/birileri vardır muhakkak. iyice düşünüp kaynağını bulmanız lazım.
ben de böyleyim ve farkında olmasanız da saydığı şeylerden birisi/birileri vardır muhakkak. iyice düşünüp kaynağını bulmanız lazım.
- rose parks (05.01.22 15:19:38)
maalesef bir şeyi entelektüel düzeyde bilmemiz, onu içselleştirip dönüştürebilmemizi sağlamıyor.
yani adını koymaktan ziyade, bunun yaşantınızdaki kökenini bulmanız lazım.
mesela ailenizde kim mükemmeliyetçiydi?
kimi örnek alıyor ya da taklit ediyor veya tam zıttı olmaya çalışıyorsunuz?
bu halinizle kime karşı geliyor ya da kimden onay alıyorsunuz?
ailenizde sorumlulukla ilgili sorun yaşayan biri var mıydı?
varsa kimdi ve davranışlarının sonucu ne oldu?
çok çalıştığı halde sonu kötü olan, hayatını yaşayıp sonra felakete sürüklenen birilerine şahit oldunuz mu?
annenizle-babanızla aranızdaki ilişki dinamikleri nasıl?
hırslı insanlar mı, başarıya mı değer veriyorlar?
doğduğunuz dönemde nasıl bir psikolojik ortam varmış?
plansız bir hamilelik miymiş, planlanarak mı hamile kalınmış?
küçükken iyi veya kötü not aldığınızda ebeveynlerinizin tepkisi ne oluyordu?
negatif veya pozitif motivasyonla sizi daha başarılı hâle getirmeye çalışan oldu mu?
birbirleriyle nasıl bir ilişkileri var?
mesela siz çocuk olmayı bırakırsanız annenizle babanızın bir arada kalmayacağına inanıyor musunuz?
gibi onlarca soru var.
bunları kendi hikayenize göre düşünmelisiniz.
bu tip sorularla belli bir farkındalığa ulaşırsanız onun az da olsa etkisi olur.
hep en dibe gitmeye çalışın, yani lisede olan bir olay değil, tam kökenini hatırlamaya çalışın.
aile dinamiklerinizi düşünün.
isimlerin, peter pan sendromunun falan önemi yok, kendi kök inançlarınızın önemi var.
size yardım edecek olan bu yani.
yani adını koymaktan ziyade, bunun yaşantınızdaki kökenini bulmanız lazım.
mesela ailenizde kim mükemmeliyetçiydi?
kimi örnek alıyor ya da taklit ediyor veya tam zıttı olmaya çalışıyorsunuz?
bu halinizle kime karşı geliyor ya da kimden onay alıyorsunuz?
ailenizde sorumlulukla ilgili sorun yaşayan biri var mıydı?
varsa kimdi ve davranışlarının sonucu ne oldu?
çok çalıştığı halde sonu kötü olan, hayatını yaşayıp sonra felakete sürüklenen birilerine şahit oldunuz mu?
annenizle-babanızla aranızdaki ilişki dinamikleri nasıl?
hırslı insanlar mı, başarıya mı değer veriyorlar?
doğduğunuz dönemde nasıl bir psikolojik ortam varmış?
plansız bir hamilelik miymiş, planlanarak mı hamile kalınmış?
küçükken iyi veya kötü not aldığınızda ebeveynlerinizin tepkisi ne oluyordu?
negatif veya pozitif motivasyonla sizi daha başarılı hâle getirmeye çalışan oldu mu?
birbirleriyle nasıl bir ilişkileri var?
mesela siz çocuk olmayı bırakırsanız annenizle babanızın bir arada kalmayacağına inanıyor musunuz?
gibi onlarca soru var.
bunları kendi hikayenize göre düşünmelisiniz.
bu tip sorularla belli bir farkındalığa ulaşırsanız onun az da olsa etkisi olur.
hep en dibe gitmeye çalışın, yani lisede olan bir olay değil, tam kökenini hatırlamaya çalışın.
aile dinamiklerinizi düşünün.
isimlerin, peter pan sendromunun falan önemi yok, kendi kök inançlarınızın önemi var.
size yardım edecek olan bu yani.
- blatta hiberna (05.01.22 17:22:21 ~ 17:23:19)
@Mossy
Üniversitelerin Psikolojik destek birimleri oluyor; okulunuzdaki bu birimden yardım alma şansınız olamaz mı?
"Uzman" desteği gerekli, bir Klinik Psikolog ya da Psikiyatrist mümkünse.
Üniversitelerin Psikolojik destek birimleri oluyor; okulunuzdaki bu birimden yardım alma şansınız olamaz mı?
"Uzman" desteği gerekli, bir Klinik Psikolog ya da Psikiyatrist mümkünse.
- dreamnesiac (05.01.22 18:03:54)
Nacizane yorum yapmak için girdim, ilk yapmanız gereken o ilk adımı atmak.
Kendinizi sorlayıp dışarı çıkıp adım atın, yürüyün, bi' şey düşünmeden bol bol yürüyün, görece temiz havası olan bi' yer mümkünse.
Kendinizi sorlayıp dışarı çıkıp adım atın, yürüyün, bi' şey düşünmeden bol bol yürüyün, görece temiz havası olan bi' yer mümkünse.
- kumandanim (05.01.22 19:01:23)
Hemen bu iki 2 kitabı okuyorsun. Bu sorunu aşmanda çok faydası olacağına inanıyorum.
Ali Fuat Başgil - Gençlerle Başbaşa
Jules Payot - İrade Terbiyesi
Ali Fuat Başgil - Gençlerle Başbaşa
Jules Payot - İrade Terbiyesi
- levent bilgen (05.01.22 19:06:31)
dreamnesiac teşekkür ederim, okulun destek birimine talep oluşturdum. böyle bir imkan olduğunu bilmiyordum. çok sağ olun :)
kumandanim deneyeceğim, teşekkürler
levent bilgen irade terbiyesini okudum, diğerine de bakayım. okuyorum böyle şeyler aslında bol bol ama etkileri kısa sürüyor maalesef.
kumandanim deneyeceğim, teşekkürler
levent bilgen irade terbiyesini okudum, diğerine de bakayım. okuyorum böyle şeyler aslında bol bol ama etkileri kısa sürüyor maalesef.
- Mossy (05.01.22 19:20:53)
@Mossy Süper, çok sevindim :)
- dreamnesiac (05.01.22 19:24:40)
"kendi kendimi zaten yeterince yargılıyorum" kilit cümle bu. Kendi kendini yargılamak, bir insanın kendine yapabileceği en kötü şey, ve asla ama asla sonuç vermez. Bin tane araştırma var bununla ilgili, sonuç verme olasılığı ihmal edilebilecek kadar düşük.
Benzer süreçlerden geçip çoook uzun süreler terapi görmüş biri olarak çareyi "mindful self compassion" denen şeyde buldum, farkındalıklı öz şefkat diye çevirmişler. Prensibi sana gelip derdini anlatan, sorun yaşayan veya hata yapan bir dostuna nasıl yaklaşıyorsan, kendine de aynı anlayış ve destekle yaklaşman üzerine kurulu. Modern dünya bizi robot olmaya itiyor ama biz robot değiliz, yaşadığımız duyguları tanımlayıp, kabul edip, bu sıkıntıları herkesin yaşadığı gerçeğinin farkına varmak ve kendine gereken desteği vermek gerek.
Christopher germer diye bi abinin bununla ilgili bir kitabı var, youtube'da çeşitli videolar da var. Bi dene, işe yaramazsa gel bana kükre.
Not: bu arada sendeki şemaların aynıları bende de çok baskındı, yıllarca kök sebepleri eşeledim ancak durumu daha da kötü yaptı. Çare kendini kabullenmek, otomatik olarak düzeliyor zaten.
Benzer süreçlerden geçip çoook uzun süreler terapi görmüş biri olarak çareyi "mindful self compassion" denen şeyde buldum, farkındalıklı öz şefkat diye çevirmişler. Prensibi sana gelip derdini anlatan, sorun yaşayan veya hata yapan bir dostuna nasıl yaklaşıyorsan, kendine de aynı anlayış ve destekle yaklaşman üzerine kurulu. Modern dünya bizi robot olmaya itiyor ama biz robot değiliz, yaşadığımız duyguları tanımlayıp, kabul edip, bu sıkıntıları herkesin yaşadığı gerçeğinin farkına varmak ve kendine gereken desteği vermek gerek.
Christopher germer diye bi abinin bununla ilgili bir kitabı var, youtube'da çeşitli videolar da var. Bi dene, işe yaramazsa gel bana kükre.
Not: bu arada sendeki şemaların aynıları bende de çok baskındı, yıllarca kök sebepleri eşeledim ancak durumu daha da kötü yaptı. Çare kendini kabullenmek, otomatik olarak düzeliyor zaten.
- galileo figaro magnifico o o o o (06.01.22 17:03:21 ~ 17:07:24)
[]
davranış şekline denk geldiniz mi
ben daha önce de denk geldim belli belirsiz ama bu çok belliydi. konu ortama yeni gelen kadın kişisinin kadınları görmezden gelmeye çalışıp erkeklerle daha iyi anlaşmaya çalışması durumu. daha önce de belli belirsiz böyle bişey gözlemlemiştim( başka ortam başka kişi) ama yılbaşında çok net bir gözlemim oldu ve bu yaygın mı yoksa ben mi boyle dusunup abartıyorum bilmek istiyorum.
bir arkadaş grubu düşünün kadınlı erkekli. yıllardır tanışıyorlar. içerde bazıları çift zaten evli. bu ortama bir kişi yeni kız arkadaşını da getiriyor.
yeni gelen kız ortamda tüm erkeklerle muhabbete giriyor çok çok samimi ama kadınlarla mutfakta dahi karşılaşsa muhabbet etmiyor. sadece herkesin içinde birkaç cümle kuruyor kadınlarla.
bu kadar sıcakkanlı samimiyet içinde olan birinin bunu cinsiyet gözeterek yapması neden olabilir?
ortam zaten çift ağırlıklı, kendisi de bir partner olarak gelmiş. bir amac uğruna olamaz o nedenle.
bir arkadaş grubu düşünün kadınlı erkekli. yıllardır tanışıyorlar. içerde bazıları çift zaten evli. bu ortama bir kişi yeni kız arkadaşını da getiriyor.
yeni gelen kız ortamda tüm erkeklerle muhabbete giriyor çok çok samimi ama kadınlarla mutfakta dahi karşılaşsa muhabbet etmiyor. sadece herkesin içinde birkaç cümle kuruyor kadınlarla.
bu kadar sıcakkanlı samimiyet içinde olan birinin bunu cinsiyet gözeterek yapması neden olabilir?
ortam zaten çift ağırlıklı, kendisi de bir partner olarak gelmiş. bir amac uğruna olamaz o nedenle.
Böyle bir şey kesin var ya. Sebebini tam bilmiyorum ama ben de denk geldim.
- basubadelmevt (04.01.22 15:39:35)
insanları ve insan davranışlarını bu şekilde kategorize etmek doğru dğeil diye düşünüyorum. bunun cinsiyetle bir ilgisi neden olsun? belki o insanlar rahat hissettirmedi onu, diğerleri daha iyi anlaştı vs vs. veya tam tersi o, ortamdaki kadınlara konforsuzluk verdiğini düşünüp mesafeli davranıyordur, size soğuk yapıyor gibi yansıyordur.
sadece iyi anlaşamamış veya kendini iyi ifade edememiş olabilir. sevmemiş der geçerdim, abartacak bir durum yok.
insanların hele bir de kadınların bu şekilde ("şöyle mi, böyle mi") düşünülmesi çok yorucu ve demode.
sadece iyi anlaşamamış veya kendini iyi ifade edememiş olabilir. sevmemiş der geçerdim, abartacak bir durum yok.
insanların hele bir de kadınların bu şekilde ("şöyle mi, böyle mi") düşünülmesi çok yorucu ve demode.
- rewlack (04.01.22 15:40:00)
Bu ben olabilirim:) ama şöyle; bazen kadinlar kendi hemcinslerine selamsiz sabahsiz olabiliyor. Erkekler de daha kibar oluyor. Diger kadinlarda bu duruma sinir oluyor.
Diger bir olasılık da, kadinin kendini diger hemcinslerinden ustun gormesi, erkeklerin ilgisinden hoslanmasi. Bu kasitli bir sey ve normal degil. Neyse ki, ben 2.cisi degilim.
Diger bir olasılık da, kadinin kendini diger hemcinslerinden ustun gormesi, erkeklerin ilgisinden hoslanmasi. Bu kasitli bir sey ve normal degil. Neyse ki, ben 2.cisi degilim.
- geçerkenugradım (04.01.22 15:49:58)
şöyle aslında bana hep tam senin kafa dengin çok iyi anlaşırsınız dendi ondan ben de çok tanışmak istiyordum. hatta kendisine ve diğer kadın arkadaşa ayrı bir hediye almıştım. ama bana o kadar mesafeli ve soğuk davrandı ki iletişim kuramadım ve zorlamadım. hediye için de diğer arkadaş teşekkür etmesine rağmen o sadece hımmm sagol diye tepki verdi.
- tuborg yesili (04.01.22 15:57:25)
içgüdüsel davranış olabilir ya da ortamın çift çift olması sebebiyle, ortama da yeni gelinmiş, erkeklerin beğenisini kazanıp, bu beğeniyle kadınların arasında kendine üstlerde yer bulma vs. aman yoruldum yazarken.
içgüdüsel, bilinçaltının yönlendirdiği davranış diyorum.
içgüdüsel, bilinçaltının yönlendirdiği davranış diyorum.
- gabe h coud (04.01.22 16:02:00)
bi tür savunma mekanizması geliştirmiş de olabilir(olumlu taraftan bakarsak çünkü olumsuz taraftan bakma yapılmış)
genelde ortamlarda kadınlar birbirlerine aşşşşırı samimiyetsiz davranır. bu böyledir genellikle. o tavırdan çok bıktıysa kendi çevresinde, yeni ortama girince oh be erkek deyip daha "harbi" bir sohbet için onlara yanlamış olabilir.
genelde ortamlarda kadınlar birbirlerine aşşşşırı samimiyetsiz davranır. bu böyledir genellikle. o tavırdan çok bıktıysa kendi çevresinde, yeni ortama girince oh be erkek deyip daha "harbi" bir sohbet için onlara yanlamış olabilir.
- floydian (04.01.22 16:42:48)
benim denk geldiklerim, sadece erkeklere karsi degildi, onlari yeni biriyle tanistirdigimda da ayni seyi yapiyor ya da daha iyi konumda olan insanlar varsa onlara daha yakinmis gibi davraniyorlar.
ben, asagilik kompleksi var galiba diye düsünüp yol veriyorum.
ben, asagilik kompleksi var galiba diye düsünüp yol veriyorum.
- Coma (04.01.22 21:03:19)
Ortamdaki erkeklerin gözüne girmek istiyor. Çok kafa kızım gibi kendilerini beğendirme çabaları oluyor.
- anais (04.01.22 22:32:30)
pick me girl deniyor bunlara. erkeklerle kanka olurum, kadinlarla olamam tarzinda muhabbetlerinin yarisi diger kadinlari gommek olan kadinlara deniyor.
- 2oda1salon (05.01.22 14:39:06)
ben bunun çiftsiz olan versiyonuna çok denk geldim, "şu kız da sadece erkeklerle muhabbet ediyor" gibisinden ama çiftli ortamda dikkatimi çekmedi. garip sanki ama erkeklerin de hoşuna gidebilir.
- hlot (05.01.22 15:07:31 ~ 15:22:52)
2oda1salon +1
Tipik bir "pick me" hareketi. En belirgin özellikleri, başka kızlar gibi olmadıklarını düşünmeleridir ve hemcinsleriyle hep kendilerini kıyaslarlar. Ben kadınlarla hiç anlaşamam abi hep erkekler en yakınımdır yaa ben diğer kadınlar gibi değilim... böyle uzar gider.
Tipik bir "pick me" hareketi. En belirgin özellikleri, başka kızlar gibi olmadıklarını düşünmeleridir ve hemcinsleriyle hep kendilerini kıyaslarlar. Ben kadınlarla hiç anlaşamam abi hep erkekler en yakınımdır yaa ben diğer kadınlar gibi değilim... böyle uzar gider.
- kostüm çok güzel prenses misiniz (05.01.22 21:50:27)
Sadece kadınlar için böyle değil bu, yeni bir ortama ilk gittiğinde herkes flört potansiyeli taşıyan gruptan kişilerle taşımadığı kişilere göre daha farklı bir ilişki geliştiriyor.
Bu bazen onların ağzının içine düşerek bazen tam tersi, hiç yüz vermeyerek oluyor ama hep oluyor. Siz de yapıyorsunuzdur emin olun. Sonra kişiler tanışıp ilk heyecanı, o yabancılık dönemini attıkları halde aralarında bir şey olmadıysa orası sizin "arkadaş ortamınıza" dönüşüyor.
Ayrıca ülkemizdeki kadın-erkek ilişkileri buna çok müsait. Erkekler kadınlara karşı belli davranış pratiklerini uygulamak konusunda şartlanmış halde. Haliyle ortama yeni gelen bir kadın genel olarak kendisine erkeklerin kabalık edemeyeceğini, kadınların ise böyle bir kaygısının olmadığının farkında. Haliyle ortama alışırken ters tepki almayacağı yerde kalmak istiyor, burayı daha güvenli buluyor. Normal bir şey bu bence.
Bu bazen onların ağzının içine düşerek bazen tam tersi, hiç yüz vermeyerek oluyor ama hep oluyor. Siz de yapıyorsunuzdur emin olun. Sonra kişiler tanışıp ilk heyecanı, o yabancılık dönemini attıkları halde aralarında bir şey olmadıysa orası sizin "arkadaş ortamınıza" dönüşüyor.
Ayrıca ülkemizdeki kadın-erkek ilişkileri buna çok müsait. Erkekler kadınlara karşı belli davranış pratiklerini uygulamak konusunda şartlanmış halde. Haliyle ortama yeni gelen bir kadın genel olarak kendisine erkeklerin kabalık edemeyeceğini, kadınların ise böyle bir kaygısının olmadığının farkında. Haliyle ortama alışırken ters tepki almayacağı yerde kalmak istiyor, burayı daha güvenli buluyor. Normal bir şey bu bence.
- akhenaten (07.01.22 09:47:38 ~ 09:48:46)
[]
Sosyal medya gizliliğini çok mu abartıyorum?
Kendimi bildim bileli sosyal medyada gerçek adımı kullanmıyorum, fotoğraflarımı paylaşmıyorum. Bir ara üniversitenin verdiği gazla kendi adım ile Instagram hesabı açıp bir kaç fotoğraf koydum, arkadaşlarımı falan ekledim, kendi fotoğraflarım ile storyler attım ama o gaz bitince hepsini sildim. Arkadaşlarım toplu fotoğraflarımızı paylaştığında bile geriliyorum kim bilir nasıl tiplerle takipleşiyor ya başıma bela olursa korkusu basıyor.
Dediğim gibi kendimi bildim bileli böyleydim ama bi kızın sosyal medya fotoğraflarının alınıp başka birinin bedenine shoplandığı ve kızın hayatının karardığı konulu gerçek hayattan uyarlanmış bir film izlediğimden beri daha da arttı sanki. Belki ego diyeceksiniz kendini o kadar önemseme diyeceksiniz ama televizyonda ayda 2-3 tane reddedildiği için öldürülen kadın haberi çıkıyor hangi takıntılı psikopatın hayatımı kaydıracağını bilemiyorum. Evimi, odamdaki eşyaları paylaşırken bile geriliyorum.
Sizde çok mu abartıyorum yoksa korkularımda haklı mıyım?
Dediğim gibi kendimi bildim bileli böyleydim ama bi kızın sosyal medya fotoğraflarının alınıp başka birinin bedenine shoplandığı ve kızın hayatının karardığı konulu gerçek hayattan uyarlanmış bir film izlediğimden beri daha da arttı sanki. Belki ego diyeceksiniz kendini o kadar önemseme diyeceksiniz ama televizyonda ayda 2-3 tane reddedildiği için öldürülen kadın haberi çıkıyor hangi takıntılı psikopatın hayatımı kaydıracağını bilemiyorum. Evimi, odamdaki eşyaları paylaşırken bile geriliyorum.
Sizde çok mu abartıyorum yoksa korkularımda haklı mıyım?
Instagram’ı gizli yapabilirsin. Tanımadığın kimseyi eklemez, mesaj kabul etmezsin. Senin tercihin tabii ama sanki biraz abartıyorsun.
- gabe h coud (04.01.22 01:16:17)
Psikopatın hayatını kaydıracağı alan sosyal medya olmadığı için evet, abartıyorsun. Başka sebeplerden kullanmamayı anlarım ama takıntılı psikopat fotonu beğenip de peşine mi düşücek ki.
Ki öyleyse sokağa çıkmaman, işe okula gitmemen lazım. Yolda kafana saksı düşüp ölme ihtimalin bahsettiğin ihtimalden daha fazla.
Ki öyleyse sokağa çıkmaman, işe okula gitmemen lazım. Yolda kafana saksı düşüp ölme ihtimalin bahsettiğin ihtimalden daha fazla.
- Bruce (04.01.22 01:16:28)
Çok kelimesi az olmuş. Çok çok abartılı. Açıkçası biraz da garip.
- dissendium (04.01.22 01:26:01)
internete gercek ismimizi ve fotolarimizi vermezdik zaten.
2007'ye kadar boyle gitti sonra facebook isim vermeye zorladi.
Bu ama paranoyadan degildi, niye verelim kafasiydi.
Benim hala oyle mesela.
Ne foto yuklerim ne ismim var dogru duzgun.
O dedigin manyakligi sen bir yere uye olmasan da yapabilir zaten.
2007'ye kadar boyle gitti sonra facebook isim vermeye zorladi.
Bu ama paranoyadan degildi, niye verelim kafasiydi.
Benim hala oyle mesela.
Ne foto yuklerim ne ismim var dogru duzgun.
O dedigin manyakligi sen bir yere uye olmasan da yapabilir zaten.
- divit (04.01.22 01:28:25)
Instagram'ı gizli yapsan bile bazı uygulamalar ile hesap içeriğini görebiliyorsun. Bilmiyorum sosyal medya inanılmaz korkutucu bir yer gibi geliyor.
- ceann deas (04.01.22 01:36:23)
korkularında haklısın ancak korunma yöntemin çok işe yarayacak bir yöntem değil. siparişini getiren de manyak olabilir marketteki görevlide. tehlike her yerde ve her an var. eğer vaktin ve enerjin varsa savunma sanatları ile ilgilen bu daha etkili bir yöntem olur.
- selam (04.01.22 01:42:40)
instagramı gizli yapar da, instagramdaki arkadaşın seni yanındaki arkadaşına gösteriyor, birlikte tartıyorlar senin profilini o nasıl olacak
ayrıca evet evinin cephesini, sokağını, konum içeren fotoğraflarını atarsan, sapık olmasa da hırsızın biri dadanabilir.
ayrıca evet evinin cephesini, sokağını, konum içeren fotoğraflarını atarsan, sapık olmasa da hırsızın biri dadanabilir.
- comp (04.01.22 01:46:27 ~ 01:48:53)
Abartmıyorsun ülkenin manyağı çok, yani evet sokakta başına bir şey de gelebilir bu ülkede, ona da bir şey yapamazsın, sen sadece olasılıklardan birine karşı önlem almışsın, bir de başına sosyal medya sorunu çıkmasın diyerek
- freebird5406_2 (04.01.22 02:11:00 ~ 05:09:08)
Olması gereken bu aslında. En basitinden her gittiğiniz yeri herkese açık şekilde paylaşırsanız bir nevi izlenmiş oluyorsunuz. Sizi sevmeyen ve hakkınızda bilgi edinmek isteyen insanlara da bu fırsatı vermiş oluyorsnuz.
Yaptığınız %100 doğru.
Yaptığınız %100 doğru.
- garylineker (04.01.22 03:11:23)
Kendinizi onemsemeyip de kimi onemseyeceksiniz ki? Tabii ki koruma ihtiyacı hissetmeniz cok normal.
Ben de neredeyse hic kendi fotografımı paylasmadan kullanıyorum sosyal medyayı. Sadece Instagramda hesabım var, onda da bir sekilde iliskim olmayan insanları eklemiyorum.
Biz okulda cocukları bu tarz konularda egitmek icin o kadar cok korkutucu vaka duyuyoruz ki her turlu onlem mantıklı gelıyor. Isminizi, calıstıgınız yerı ve evinizi net sekilde belli olmayacak sekilde paylasımlar yapmanız onemli. Bazı insanlar garip bir sekilde kapısının onunde poz veriyor “atasehir doga sitesi” diye de lokasyon ekliyor, aklım almıyor.
Ben Istanbulda yasarken soyle bir olay basıma geldi: ben bir performans aktivitesine katıldım. Bu aktivitede biri ufak bir video cekip story atmıs. Bu kısıyı tanımıyorum, seyircilerden biri. Storyde de olumlu birsey soylemis, atıyorum “haha bu kız komik” falan gibi. Bu tanımadıgım kisinin tanımadıgım bir arkadası bu storyı gorup ilgilenip bana mesajlar attı, tanısmak istedi. Ilgilenmedigimi soyledim, bu biraz surdu. Bir gun evime yakın oldugu icin hep gittiğim kafede yanıma yaklasıp merhaba dedi biri. O adam! Cunku bakın, zamanında postlarımda kafeyi etiketlemisim, etiketlemesem de bardakta falan adı yazıyor. Sonra kafeden “evime yakın oldugu icin sık sık okuma yapmak icin geldiğimi” vs soylemisim. Semti belli.
Siz bir kadınsanız eger durum biraz daha hassas bariz guvenlik sebepleriyle. Paranoyak olmaya gerek yok da tedbirli olmaya gerek var.
Ben de neredeyse hic kendi fotografımı paylasmadan kullanıyorum sosyal medyayı. Sadece Instagramda hesabım var, onda da bir sekilde iliskim olmayan insanları eklemiyorum.
Biz okulda cocukları bu tarz konularda egitmek icin o kadar cok korkutucu vaka duyuyoruz ki her turlu onlem mantıklı gelıyor. Isminizi, calıstıgınız yerı ve evinizi net sekilde belli olmayacak sekilde paylasımlar yapmanız onemli. Bazı insanlar garip bir sekilde kapısının onunde poz veriyor “atasehir doga sitesi” diye de lokasyon ekliyor, aklım almıyor.
Ben Istanbulda yasarken soyle bir olay basıma geldi: ben bir performans aktivitesine katıldım. Bu aktivitede biri ufak bir video cekip story atmıs. Bu kısıyı tanımıyorum, seyircilerden biri. Storyde de olumlu birsey soylemis, atıyorum “haha bu kız komik” falan gibi. Bu tanımadıgım kisinin tanımadıgım bir arkadası bu storyı gorup ilgilenip bana mesajlar attı, tanısmak istedi. Ilgilenmedigimi soyledim, bu biraz surdu. Bir gun evime yakın oldugu icin hep gittiğim kafede yanıma yaklasıp merhaba dedi biri. O adam! Cunku bakın, zamanında postlarımda kafeyi etiketlemisim, etiketlemesem de bardakta falan adı yazıyor. Sonra kafeden “evime yakın oldugu icin sık sık okuma yapmak icin geldiğimi” vs soylemisim. Semti belli.
Siz bir kadınsanız eger durum biraz daha hassas bariz guvenlik sebepleriyle. Paranoyak olmaya gerek yok da tedbirli olmaya gerek var.
- sopiro (04.01.22 05:28:28)
Tedbir güzel paranoya normal değil. Bu mevzu biraz tedbiri de aşmış paranoyaya ilerlemiş.
Bununla birlikte, malesef günümüzde sosyal medya çoğu arkadaşla iletişim kurma platformu oldu. Uzak durunca bağ da kopuyor. Bu endişe bir diğer yandan seni yalnızlaştırabilir - ki fotoğraf koymaktan endişe ediyorsan sokakta yürürken ne kadar rahatsın?Belki profesyonel bir destek yardımcı olabilir.
Bununla birlikte, malesef günümüzde sosyal medya çoğu arkadaşla iletişim kurma platformu oldu. Uzak durunca bağ da kopuyor. Bu endişe bir diğer yandan seni yalnızlaştırabilir - ki fotoğraf koymaktan endişe ediyorsan sokakta yürürken ne kadar rahatsın?Belki profesyonel bir destek yardımcı olabilir.
- lcha (04.01.22 09:27:39)
Sokakta yürürken de başıma bir şey tabiki gelebilir ama insanlar artık sokaktan daha çok sosyal medyada. Ayrıca sokakta tipinden kıllandığın insandan uzaklaşabiliyorsun fakat sosyal medyada öyle bir şansın yok engellesen bile seni buluyor.
- ceann deas (04.01.22 09:54:01)
Yaşadığınız durum sıradan değil. Sosyal medya kullanmamayı seçmek ile bundan bu derece korkmak farklı şeyler.
Sokakta birinden uzaklaşıp sosyal medyada uzaklaşamayacağınızı söylüyorsunuz. Yani tehditleri artık normal değerlendiremiyorsunuz belli ki. Yüksek bir kaygı duyuyorsunuz öyle anlaşılıyor. Destek almakta fayda var.
Sokakta birinden uzaklaşıp sosyal medyada uzaklaşamayacağınızı söylüyorsunuz. Yani tehditleri artık normal değerlendiremiyorsunuz belli ki. Yüksek bir kaygı duyuyorsunuz öyle anlaşılıyor. Destek almakta fayda var.
- kullanıcıadımbuolsun (04.01.22 10:03:43)
Gereksiz ve aşırı evham. Bence de destek almalısınız.
- himmet dayi (04.01.22 10:46:04)
Yani evet biraz abarti da geriliyorsan icin rahat etmiyorsa kullanma zaten kendini niye sikintiya sokasin? Cok elzem bir şey değil sosyal medya, kullanmasan veya ismini esgalini vermesen bir sey kaybetmezsin.
Ama korkun gereksiz herhangi bir sapigin manyagin sana ulasmasi icin senle iletisime gecmesi lazim, fitograftaki suratina bakarak adresini tespit edemezler.
Ama korkun gereksiz herhangi bir sapigin manyagin sana ulasmasi icin senle iletisime gecmesi lazim, fitograftaki suratina bakarak adresini tespit edemezler.
- stavro (04.01.22 11:29:41)
Paranoyaklık ile gerçeklik arasında müthiş bir yerdesiniz bence; o yüzden net bir cevabı yok. Abartıyor mu acaba dedim ama kesinlikle abartmıyorsunuz. Saçma sapan tipler, her olasılığa açık saçma toplum üyelerimiz.. Yapınız bunları görmezden gelmenize izin veriyor mu vermiyor mu?
- lüzumsuz adam (04.01.22 12:20:50 ~ 12:21:31)
Çok abartıyorsunız. Neden diye soracak olursanız herkesin günlük yaşamında yer etmiş bir konuyla alakalı kaygı oranınız çok yüksek.
Gerçekten birisi sizin fotoğraflarınızla bir şeyler yapmaya çalışabilir mi? Evet. Teknik olarak imkanlı ve mümkün bir şey bu.
Ancak yolda yürürken kılıçla öldürülebilmeniz de mümkün, bunu gördük değil mi? Peki ne yapalım, evden dışarı çıkmayalım mı? Eğlenmek için öylesine gittiğiniz bir cafe'de kredi kartınız kopyalanabilir mesela, ne olacak?
Kişisel bilgilerimizi ortalığa yaymamız kötü bir şey çünkü firmalar bu bilgilerle bizim üstümüzden kar elde ediyor. Ama hayatım altüst olacak düşüncesi sadece size zarar. Hiç sosyal medyada bulunma amacı hissetmiyor olsanız aman da illa kullan demem, ama cafe örneği gibi; eğer orada fotoğraf paylaşmak sizi eğlendiriyorsa ve bundan sırf başıma iş gelir korkusuyla uzak duruyorsanız bu normal değil.
Gerçekten birisi sizin fotoğraflarınızla bir şeyler yapmaya çalışabilir mi? Evet. Teknik olarak imkanlı ve mümkün bir şey bu.
Ancak yolda yürürken kılıçla öldürülebilmeniz de mümkün, bunu gördük değil mi? Peki ne yapalım, evden dışarı çıkmayalım mı? Eğlenmek için öylesine gittiğiniz bir cafe'de kredi kartınız kopyalanabilir mesela, ne olacak?
Kişisel bilgilerimizi ortalığa yaymamız kötü bir şey çünkü firmalar bu bilgilerle bizim üstümüzden kar elde ediyor. Ama hayatım altüst olacak düşüncesi sadece size zarar. Hiç sosyal medyada bulunma amacı hissetmiyor olsanız aman da illa kullan demem, ama cafe örneği gibi; eğer orada fotoğraf paylaşmak sizi eğlendiriyorsa ve bundan sırf başıma iş gelir korkusuyla uzak duruyorsanız bu normal değil.
- akhenaten (04.01.22 13:32:51)
sosyal medyada pek aktif olmayan, fotoğraf paylaşmayan biriyim ama kendi adımı kullanıyorum.
bunun nedeni tamamen mahremiyet ve önüme gelen yemeği yemeden önce fotoğrafını çekmeyi akıl edemiyor oluşum.
yani instagram'ı, sürekli öz çekim yapmayı falan sağlıklı bulmuyorum.
diğer yandan da, ayak uyduramıyorum gerçekten.
ama arkadaşlarımla falan paylaşımlar yapıyorum yeri gelince.
fakat sizin bahsettiğiniz tamamen ayrı bir şey.
fotoğrafların farklı şekilde kullanılmasından korkmak, kendi adını kullanmamak, eşya paylaşırken bile gerilmek falan.
evet internet tehlikeli olabilecek bir ortam ama diğer yandan da, kimse sizin peşinizde koşmuyor, kimse varlığınızın farkında değil genel olarak.
hesap gizliliği ayarlarınızı ona göre düzenleyip en azından arkadaşlarınızla belli şeyleri paylaşmak gayet normal bir şey.
ne tür bir korku olursa olsun, sürekli korkularla, olabilecek kötü senaryolarla yaşamak ve bunları düşünerek hayatı düzenlemek psikolojik destek almayı gerektiren bir şey.
bunun nedeni tamamen mahremiyet ve önüme gelen yemeği yemeden önce fotoğrafını çekmeyi akıl edemiyor oluşum.
yani instagram'ı, sürekli öz çekim yapmayı falan sağlıklı bulmuyorum.
diğer yandan da, ayak uyduramıyorum gerçekten.
ama arkadaşlarımla falan paylaşımlar yapıyorum yeri gelince.
fakat sizin bahsettiğiniz tamamen ayrı bir şey.
fotoğrafların farklı şekilde kullanılmasından korkmak, kendi adını kullanmamak, eşya paylaşırken bile gerilmek falan.
evet internet tehlikeli olabilecek bir ortam ama diğer yandan da, kimse sizin peşinizde koşmuyor, kimse varlığınızın farkında değil genel olarak.
hesap gizliliği ayarlarınızı ona göre düzenleyip en azından arkadaşlarınızla belli şeyleri paylaşmak gayet normal bir şey.
ne tür bir korku olursa olsun, sürekli korkularla, olabilecek kötü senaryolarla yaşamak ve bunları düşünerek hayatı düzenlemek psikolojik destek almayı gerektiren bir şey.
- blatta hiberna (04.01.22 14:36:39 ~ 14:38:10)
Bence de abartı geldi. belki destek alman gerekebilir. kullanmamak ayrı korkmak evham yapmak apayrı şeyler
- all girls dream (04.01.22 17:56:02)
Abartiyorsun net
- lost aci soyler (06.01.22 01:21:55)
[]
Evlilik içi sürekli tartışmalar bitkin hissettiriyor mu?
Küçük bir ilçede eve hapsolmuş durumdayız. Onun bir iki arkadaşı var. Benimkiler memlekette.
3-4 gün epey tartıştık. (Büyüklerin karışkanlığı sebebiyle) Artık ağzımızı açacak mecal kalmadı. İki taraflı bir bitkinlik hali var.
Nasıl aşıyorsunuz bu süreci?
edit: eve hapsolma sebebimiz kış, pandemi, sosyal olanakların küçük ilçede kısıtlı olması gibi
3-4 gün epey tartıştık. (Büyüklerin karışkanlığı sebebiyle) Artık ağzımızı açacak mecal kalmadı. İki taraflı bir bitkinlik hali var.
Nasıl aşıyorsunuz bu süreci?
edit: eve hapsolma sebebimiz kış, pandemi, sosyal olanakların küçük ilçede kısıtlı olması gibi
ailelerin evliliğe karışması çok sakıncalı. buna izin vermemeniz gerekiyor. taraflardan birini bile izin vermesi süreci daha çok içinden çıkılmaz bir hale sürükleyebilir. karışan kendi aileniz ise ve siz bunu istemiyorsanız bunu ailenize söyleyin. eşinizin ailesi ise bunu şu an eşinize karşı dile getirmek tartışmanın fitilini tekrar ateşleyecektir.
eve hapsolma sebebiniz nedir? covid pozitif misiniz? bu sorunun cevabına göre devam edeceğim.
eve hapsolma sebebiniz nedir? covid pozitif misiniz? bu sorunun cevabına göre devam edeceğim.
- beter mi (03.01.22 11:33:56)
Her evliliğin dinamiği tabii ki farklıdır ancak biz tartıştığımız her durumda sakinleştikten sonra mutlaka konuşuruz, yani karşı tarafın hangi davranışının beni incittiğini söylerim aynı şekilde ondan da söylemesini beklerim asla içimize atmayız iletişimde kalmak çok önem taşır muhakkak sakin bir şekilde meramınızı dile getirin derim.
- mirty (03.01.22 11:49:04)
Git yanına biraz sarıl, gözlerine bak gülümseyerek. Aşılmayacak sorunlar değil. Bu meseleyi tatlı tatlı konuşalım mı de.
Sonra konuşurken isim vermeden genel olarak konuş, işte aileler evliliklere bu kadar müdahil olmamalı gibi genel cümlelerle. Siz karı kocasınız, evliliğin ilk günlerini bi hatırla, ne kadar mutlu olduğunuzu vs. Hakkaten aşılmıyacak bi sıkıntı değil. Ama konuşmayıp üstünü kapatma yoluna gitmeyin sakın, daha sonra daha büyük patlak verir. Konuşmaya da mümkünse neticeye kavuşturmadan ara vermeyin, ya da bitirmeyin..
Sözee başlarken güzel bi cümleyle (seni çok sevdiğimi biliyorsun vs)başla, bitirirken de yine güzel bi cümleyle bitir.
Hallolur, merak etme.
Sonra konuşurken isim vermeden genel olarak konuş, işte aileler evliliklere bu kadar müdahil olmamalı gibi genel cümlelerle. Siz karı kocasınız, evliliğin ilk günlerini bi hatırla, ne kadar mutlu olduğunuzu vs. Hakkaten aşılmıyacak bi sıkıntı değil. Ama konuşmayıp üstünü kapatma yoluna gitmeyin sakın, daha sonra daha büyük patlak verir. Konuşmaya da mümkünse neticeye kavuşturmadan ara vermeyin, ya da bitirmeyin..
Sözee başlarken güzel bi cümleyle (seni çok sevdiğimi biliyorsun vs)başla, bitirirken de yine güzel bi cümleyle bitir.
Hallolur, merak etme.
- antihero (03.01.22 11:55:56)
Her ilişkide sanırım senede en az 1-2 kez böyle dönemler oluyor, tartışma girdabından birkaç gün çıkamıyorsun. Eğer elle tutulur bariz bir sorun yoksa ortada biz tartışma konusunu tekrar gündeme getirmeyip rutine dönmeye çalışıyoruz. Ama ortada hiçbir sorun yokmuş gibi de davranmıyoruz. Sizin durumunuzda mesela "İkimiz de çok bunaldık, paso birbirimize patlıyoruz." deyip tartışma konusunu hiç açmadan bu ara sürekli tartıştığımız gerçeğini geyiğe vururdum sanırım.
Bir de ek olarak "ben dili" diye bir şey var. Atıyorum mesela "Çok dağınıksın, hiçbir şeye elini sürmüyorsun." şeklinde saldırmak yerine "Evi sürekli tek başıma toplamak beni çok yoruyor." diyerek olayı kendine çeviriyorsun. Ya da "Hep başkalarıylasın, bana hiç vakit ayırmıyorsun." demek yerine "Az vakit geçirmemiz beni üzüyor, kendimi yalnız hissediyorum." gibi yine kendinle ilgili bir yorumda bulunarak sıkıntını dile getiriyorsun. Tartışmalarınızda bundan yararlanabilirsiniz. Benim çok çabuk öfkelenen eşimde bile işe yarıyor.
Edit: "İçinize atmayın, sorunları konuşun." önerilerine ben de katılıyorum. Yukarıda söylediklerim en ufak şeyin büyüyüp tartışmaya döndüğü dönemler için geçerli. Sürekli birkaç farklı sebepten tartışıyorsanız bu psikolojiktir. Ama sürekli aile sebepli tartışıyorsanız tabii ki de konuşmak gerek.
Bir de ek olarak "ben dili" diye bir şey var. Atıyorum mesela "Çok dağınıksın, hiçbir şeye elini sürmüyorsun." şeklinde saldırmak yerine "Evi sürekli tek başıma toplamak beni çok yoruyor." diyerek olayı kendine çeviriyorsun. Ya da "Hep başkalarıylasın, bana hiç vakit ayırmıyorsun." demek yerine "Az vakit geçirmemiz beni üzüyor, kendimi yalnız hissediyorum." gibi yine kendinle ilgili bir yorumda bulunarak sıkıntını dile getiriyorsun. Tartışmalarınızda bundan yararlanabilirsiniz. Benim çok çabuk öfkelenen eşimde bile işe yarıyor.
Edit: "İçinize atmayın, sorunları konuşun." önerilerine ben de katılıyorum. Yukarıda söylediklerim en ufak şeyin büyüyüp tartışmaya döndüğü dönemler için geçerli. Sürekli birkaç farklı sebepten tartışıyorsanız bu psikolojiktir. Ama sürekli aile sebepli tartışıyorsanız tabii ki de konuşmak gerek.
- jacque (03.01.22 13:29:28 ~ 13:31:05)
her ilişkide yaşanan her tartışma yorucudur.
yapıcı olmaya çalışarak aşmanız lazım, yoksa ilişkiler yürümez.
kim daha az sinirliyse, onun diğerine yaklaşması gerekir.
önemli olan sizin ilişkiniz.
büyüklerin bu ilişkide çevresel faktör olmak dışında bir işi olmamalı.
yapıcı olmaya çalışarak aşmanız lazım, yoksa ilişkiler yürümez.
kim daha az sinirliyse, onun diğerine yaklaşması gerekir.
önemli olan sizin ilişkiniz.
büyüklerin bu ilişkide çevresel faktör olmak dışında bir işi olmamalı.
- blatta hiberna (03.01.22 14:07:22)
psikoloji kaldıysa sevişilerek aşılır
karakter farklılıklarına bağlı sorunlar ayrı kategori ama anlık yaşanan kötü olaylara bağlı sorunlar daha çok hatalı tarafın çabasıyla çözülmeli
bu olmazsa "intikam" "karma" devreye giriyor zaten
karakter farklılıklarına bağlı sorunlar ayrı kategori ama anlık yaşanan kötü olaylara bağlı sorunlar daha çok hatalı tarafın çabasıyla çözülmeli
bu olmazsa "intikam" "karma" devreye giriyor zaten
- bir soru sorcam (03.01.22 14:08:42)
[]
ne yapayım? fikirlere açığım
yeni tanıdığım yaşça büyük kadın kişisi var. arada bir ilgisini belli eder gibi ama sonra yine mesafeyi çat diye koyuyor. aşağıda çok güncel örneklerle paylaşıyorum, vakit ayıranlara teşekkürler.
ilk örneğimiz yılbaşından. yılbaşında çevresindeki kimsenin erişemeyeceği kadar yüksek bir yere koydum çıtayı. isimsiz gönderdim ama anlamış da benim gönderdiğimi. açıklayınca eli ayağına dolaştı heyecanından. yılbaşında ne yapıyorsun diye sorup durdu, pek renk vermedim kesin planı vardır diye. planım iptal oldu dedi, buluşalım dedim adım attım gülümsemiş ve covid var riske etmeyelim yazdı. sonra bir gün evvel covid'e yakalandım. öğrenir öğrenmez aradı. bugun yine aradı merak etmiş. Dün'e göre daha kısa tuttu ve kapadı. Bazan muhabbet de ediyor ama sonra oto-kontrollü oluyor ve çekiyor kendisini hemen. dolayısıyla bende bir yandan dengesini bozuyormuş gibi de hissediyorum.
hazır aklıma gelmişken sadece 1 kez sert bir yanıt verdi. o'nun da sonradan kıskançlıktan olduğunu öğrendim.
"aa böyle yazdı, adım atmamı bekliyor" diye düşünüyorum. adım atıyorum ama bir duvar ile karşılaşıyorum. soft bir duvar ama. sonra kendi adım atıyor ama aklı karışıyor gibi hissediyorum. bir kaç sefer bu döngüyü hissedince sormak istedim. ne yapmalıyım yani seviyor ve aklı mı karışık yoksa başka birşey mi? aslında onu olumsuz etkiliyorsam şu aşamada durmak çok kolay benim için. ama içimden bir yanım da onu sürekli yanımda istiyor.
ilk örneğimiz yılbaşından. yılbaşında çevresindeki kimsenin erişemeyeceği kadar yüksek bir yere koydum çıtayı. isimsiz gönderdim ama anlamış da benim gönderdiğimi. açıklayınca eli ayağına dolaştı heyecanından. yılbaşında ne yapıyorsun diye sorup durdu, pek renk vermedim kesin planı vardır diye. planım iptal oldu dedi, buluşalım dedim adım attım gülümsemiş ve covid var riske etmeyelim yazdı. sonra bir gün evvel covid'e yakalandım. öğrenir öğrenmez aradı. bugun yine aradı merak etmiş. Dün'e göre daha kısa tuttu ve kapadı. Bazan muhabbet de ediyor ama sonra oto-kontrollü oluyor ve çekiyor kendisini hemen. dolayısıyla bende bir yandan dengesini bozuyormuş gibi de hissediyorum.
hazır aklıma gelmişken sadece 1 kez sert bir yanıt verdi. o'nun da sonradan kıskançlıktan olduğunu öğrendim.
"aa böyle yazdı, adım atmamı bekliyor" diye düşünüyorum. adım atıyorum ama bir duvar ile karşılaşıyorum. soft bir duvar ama. sonra kendi adım atıyor ama aklı karışıyor gibi hissediyorum. bir kaç sefer bu döngüyü hissedince sormak istedim. ne yapmalıyım yani seviyor ve aklı mı karışık yoksa başka birşey mi? aslında onu olumsuz etkiliyorsam şu aşamada durmak çok kolay benim için. ama içimden bir yanım da onu sürekli yanımda istiyor.
Onun adı duvar değil, ilgi alma kapısı. İhtiyacı olunca açıp istediği kadarını alıyor, sonra kapatıyor.
Sen tüm ilgiyi yavaş yavaş kesiceksin, onun sana yaptığı gibi adım atıyor gibi yapıp geri yapıcaksın. Gerçekten ilgisi varsa buna karşılık verir elbet ama muhtemelen sana ilgisi yok, o yüzden bunu yaptığında muhabbetin sonlanma ihtimali yüksek.
Sen tüm ilgiyi yavaş yavaş kesiceksin, onun sana yaptığı gibi adım atıyor gibi yapıp geri yapıcaksın. Gerçekten ilgisi varsa buna karşılık verir elbet ama muhtemelen sana ilgisi yok, o yüzden bunu yaptığında muhabbetin sonlanma ihtimali yüksek.
- Bruce (02.01.22 22:33:33)
Sana ilgisi olan insan böyle yapmaz. Oyuna gerek yok. İlişki olayı basit. İster veya istemez. Gerisi senin kafanda kurduğun komplike düşünceler. Yok duvar, yok dengesini bozuyormuşsun vs diyerek kendini yüceltmene de gerek yok. İlgiyi kes, önümüzdeki maçlara bakalım.
- Amory Lorch (02.01.22 23:54:33)
Covid var riske etmeyelim çok güzel bir bahane. ego şişiricisin.
ayrıca onu olumsuz etkiliyorsam durayım ne, sana ne ondan, kendini düşün. kadın seni oyuncak yapacak sen ama o ne düşünür diye kendini yorma
ayrıca onu olumsuz etkiliyorsam durayım ne, sana ne ondan, kendini düşün. kadın seni oyuncak yapacak sen ama o ne düşünür diye kendini yorma
- KaraSakall (03.01.22 11:13:46)
ego booster olmanın yanı sıra, yaş farkınız 1-2 yaştan fazlaysa bunu kafasına takıyor olabilir.
eğer bu tip şeylere önem veren biriyse, çocukça davranışlarınız olduğunu düşünüyorsa, olmaması gereken bir şey olarak görüp uzak durmaya çalışıyordur.
yine de arada bir yaklaşıp kendini tatmin etmekten de geri durmuyor tabii, o ayrı.
eğer bu tip şeylere önem veren biriyse, çocukça davranışlarınız olduğunu düşünüyorsa, olmaması gereken bir şey olarak görüp uzak durmaya çalışıyordur.
yine de arada bir yaklaşıp kendini tatmin etmekten de geri durmuyor tabii, o ayrı.
- blatta hiberna (03.01.22 14:04:07 ~ 14:19:45)
[]
İlişkinin ilk haftasında sevgiliyi aileyle tanıştırmak
Bir erkeğin bu davranışı sizce garip mi, yoksa gayet normal mi?
Çevremde bunun olması gereken bir hareket olduğunu, erkeğin ilişkiye ciddi baktığının belirtisi olarak yorumlanacağını söyleyenler oldu da biraz garipsedim açıkçası.
Önemliyse bahsi geçen şahıs kırk yaş üstü. İlişkilerinin beşinci günü, kadınla tanışmasının da üçüncü haftasıymış kadını ailesiyle tanıştırmaya götürdüğünde.
Çevremde bunun olması gereken bir hareket olduğunu, erkeğin ilişkiye ciddi baktığının belirtisi olarak yorumlanacağını söyleyenler oldu da biraz garipsedim açıkçası.
Önemliyse bahsi geçen şahıs kırk yaş üstü. İlişkilerinin beşinci günü, kadınla tanışmasının da üçüncü haftasıymış kadını ailesiyle tanıştırmaya götürdüğünde.
Biri götürmek istemiş öbürü de gitmiş. Bize laf düşmez :)
- naksidil (02.01.22 21:29:31)
hayir ben tanismayi kabul eden kisiyi de garipserim.
- ala09 (02.01.22 21:30:00)
Bana da garip geldi. Tesadüfen denk gelince tanıştırılır da 5. günden tutup aileye götürmek tuhaf yani.
Totalde 3 hafta falan görüştüğüm biri daha 2. görüşmemizde ailesine benden bahsettiğini söylemişti ve çok saçma bulmuştum o zaman da. Bahsetmeyi de geçip aileyle tanıştırmak aşırı saçma geldi bana.
Totalde 3 hafta falan görüştüğüm biri daha 2. görüşmemizde ailesine benden bahsettiğini söylemişti ve çok saçma bulmuştum o zaman da. Bahsetmeyi de geçip aileyle tanıştırmak aşırı saçma geldi bana.
- ms brownstone (02.01.22 21:30:19 ~ 21:31:33)
Valla her iliski farkli. Bazisinin 1 yil sonra bile ailesiyle tanisasin gelmez bazisiyla cart diye olur.
- hot potato (02.01.22 21:37:55)
Adam ailesinden “evlen artık” diye ciddi baskı görmekte ve kendince uygun bulduğu ilk kadını hemen “aha buldum sizce de münasip midir?” —diye ailesinin önüne çıkarmış. %97.5 olay böyle.
- kaptankedi (02.01.22 21:41:10)
Tek başına olayın kendisi üzerinden bir şey söylemek zor, ancak beş günde birini ailesiyle tanıştıran birisi büyük ihtimalle fevri davranmaya yatkın biridir.
Benim gördüğüm hızlı gelişen ilişkiler genellikle bir o kadar da hızlı bitiyor. Aşırı ağırdan alınan ilişkiler de nihayetinde bir yere ulaşmıyor. Ortasını bulmak gerek. Zaten olağan davranış da bu değil mi? Yani bir insanın tüm yönlerini tanıyacak kadar süre geçirip, eğer uyuştuysanız hayatınıza buna göre yön verecek kararları alabilmeli, uyuşmadıysanız da sakız etmeden kendi yollarınıza gidebilmelisiniz. 1 ayda kimse kimseyi tanımaz. Belki tanıdıkça sever, ama tanıdığını iddia edemez. Ben şahsen tanımadığım insanları ailemle tanıştırma eğilimi olan biri değilim. Böyle biriyle de gerilirim. Dolayısıyla bu ilişki benim için yürümezdi.
Ama herkes ben değil sonuçta. Herkes farklı bir şey bekliyor. Onun için uyuştuğumuz birini bulabilmek için yıllar harcıyoruz.
Benim gördüğüm hızlı gelişen ilişkiler genellikle bir o kadar da hızlı bitiyor. Aşırı ağırdan alınan ilişkiler de nihayetinde bir yere ulaşmıyor. Ortasını bulmak gerek. Zaten olağan davranış da bu değil mi? Yani bir insanın tüm yönlerini tanıyacak kadar süre geçirip, eğer uyuştuysanız hayatınıza buna göre yön verecek kararları alabilmeli, uyuşmadıysanız da sakız etmeden kendi yollarınıza gidebilmelisiniz. 1 ayda kimse kimseyi tanımaz. Belki tanıdıkça sever, ama tanıdığını iddia edemez. Ben şahsen tanımadığım insanları ailemle tanıştırma eğilimi olan biri değilim. Böyle biriyle de gerilirim. Dolayısıyla bu ilişki benim için yürümezdi.
Ama herkes ben değil sonuçta. Herkes farklı bir şey bekliyor. Onun için uyuştuğumuz birini bulabilmek için yıllar harcıyoruz.
- akhenaten (02.01.22 21:58:35)
kırk yaş üstünden bildiriyorum, hiç normal değil.kırk yaş üstü yetişkin olmaları beklenen iki kişi bu yollara sapıyorlarsa kendi içlerinde çok ciddi sıkıntılar var demektir. bunun ciddiyetle falan alakası yok. o yaşta iki kişi birbirlerinin ciddiyetini zaten anlar karşılıklı. bunun için aile bireylerine ilişkiyi meşrulaştırma derdine düşüyorlarsa yaşlarının insanları değiller.
bu arada kadın tarafı kendisini manipülatif bir erkeğe hazırlasın. önce love bombing, ardından gaslighting ve mansplaining, hemen arkasından da ghosting gelecek. etrafımda böyle üst perdeden başlayan erkeklerde bir defa bile şaşmadı bu sıralama, hiç istisna görmedim şahsen.
bu arada kadın tarafı kendisini manipülatif bir erkeğe hazırlasın. önce love bombing, ardından gaslighting ve mansplaining, hemen arkasından da ghosting gelecek. etrafımda böyle üst perdeden başlayan erkeklerde bir defa bile şaşmadı bu sıralama, hiç istisna görmedim şahsen.
- Phoebe (03.01.22 01:09:00)
iyi işler uzatmaya gelmez. böyle zeytinyağı gibi akar o işler.. bu kişiler de bunu hissetmiş olmalılar.. allah mutlu etsin. ben de garip bulmuyorum. insana dair konular formüle edilmeye gelmez..
- füt (03.01.22 08:53:17)
ikisi de belli bir yaşın üstündeyse kendilerini tanıtmak konusunda önemli noktaları dikkate alacak tecrübedelerdir
bu yüzden hızlı ilerler, hayatları, işleri oturmuştur
ikisi arasındaki uyumla alakalı
bu yüzden hızlı ilerler, hayatları, işleri oturmuştur
ikisi arasındaki uyumla alakalı
- bir soru sorcam (03.01.22 09:18:37)
[]
Gezmek istediğiniz yerler
Şu an bir milyon liranız olsa gideceğiniz ilk yer neresi olurdu?
Ben Brezilya, Amazon Ormanları demek istiyorum. Amacım canlı çeşitliliğini görmek.
Sizin gideceğiniz ilk beş yer neresi olurdu ve neden?
Ben Brezilya, Amazon Ormanları demek istiyorum. Amacım canlı çeşitliliğini görmek.
Sizin gideceğiniz ilk beş yer neresi olurdu ve neden?
Istanbul
- haysiyetsiz nane (01.01.22 22:46:49)
Kuzey ışıkları - O görsel şöleni görmeden ölmek istemem, para sorunum olmazsa en güzel görebileceğim yeri araştırıp oraya gitmek isterdim (şu ana dek araştırmamı gerektirecek bir durumum olmadı).
Safari - Sistemi tam bilmiyorum gitme ihtimalim olmadığı için araştırmadım ama hayvanlara gerçekten dışarıdan müdehale yoksa çok isterim.
Uzun gemi seyahati - Şöyle minimum bir aylık bir gemi seyahati isterim, öyle küçük bir geçi değil ama kocaman gemiler oluyor ya içinde havuzu diskosu kumarhanesi her şey var, bu deneyimi yaşamayı çok isterim.
Kabile ziyareti - Ölüm tehlikemin olmayacağının %100 garantisini alarak gelişmemiş kabileleri gezmeyi insanlarını gözlemlemeyi çok isterim.
Mısır - Piramitler de ölmeden görmek istediğim yerlerden. (Bunu beşi tamamlamak için yazdım belki sonradan aklıma daha çok merak ettiğim bir şey çıkarsa değiştirebilirim)
(Galiba param bitti borçlandım ama hayal işte deyip geçiyorum.)
Safari - Sistemi tam bilmiyorum gitme ihtimalim olmadığı için araştırmadım ama hayvanlara gerçekten dışarıdan müdehale yoksa çok isterim.
Uzun gemi seyahati - Şöyle minimum bir aylık bir gemi seyahati isterim, öyle küçük bir geçi değil ama kocaman gemiler oluyor ya içinde havuzu diskosu kumarhanesi her şey var, bu deneyimi yaşamayı çok isterim.
Kabile ziyareti - Ölüm tehlikemin olmayacağının %100 garantisini alarak gelişmemiş kabileleri gezmeyi insanlarını gözlemlemeyi çok isterim.
Mısır - Piramitler de ölmeden görmek istediğim yerlerden. (Bunu beşi tamamlamak için yazdım belki sonradan aklıma daha çok merak ettiğim bir şey çıkarsa değiştirebilirim)
(Galiba param bitti borçlandım ama hayal işte deyip geçiyorum.)
- mutekebbir (01.01.22 22:51:36)
Edinburg, Prag, Tokyo, Guatemala
- bahçedekisandal (01.01.22 22:56:29)
bangkok, tibet, cape town, mexico, california, ibiza, kabul, paris, tokyo. ilk istediklerim bunlar allahim nasil et be
- ala09 (01.01.22 23:13:22)
İlk beş sürekli değişiyor’
Machu Picchu, Peru
Tokyo
Hindistan
Karayip Adaları
Moskova ordan kuzey ışıkları.
Bonuslar; Büyük Avrupa turu :)
Sydney
Machu Picchu, Peru
Tokyo
Hindistan
Karayip Adaları
Moskova ordan kuzey ışıkları.
Bonuslar; Büyük Avrupa turu :)
Sydney
- intihar etsem de kendime gelsem (01.01.22 23:14:44)
Vietnam, Moğolistan, Laos ve civar yerler. Nedeni bilmiyorum ama Asya taraflarını merak etmeye başladım.
- put it in your appropriate place (01.01.22 23:42:32)
hmmm havadan 1 milyon lira gelse yine de seyahat etmezdim ev alirdim.
Illa seyahat etmem gerekiyorsa japonya olabilir.
Illa seyahat etmem gerekiyorsa japonya olabilir.
- hot potato (01.01.22 23:47:50)
Katmandu özelinde Nepal, Kamboçya ve o tarafa gitmişken diğer görülesi yerler de olur.
- Bruce (02.01.22 00:03:23)
Orta Asya'da, Altay Cumhuriyeti sınırlarında Katun Nehri diye bi nehir var, fotoğraflarını gördüm aşırı hoşuma gitti. Bu aralar gidip orayı görmek isterdim.
- plutongezegendegilmi (02.01.22 00:05:25)
Önceden gezdim ama hanımı da götürmek için saint Petersburg.
Amerika ama genel olarak doğal güzelliği olan yerler. Bir de new york.
Tokyo
Mısır piramitler
Martinik (hanımın memleketi diye)
Amerika ama genel olarak doğal güzelliği olan yerler. Bir de new york.
Tokyo
Mısır piramitler
Martinik (hanımın memleketi diye)
- logisticsmanager (02.01.22 00:14:19)
1) Macaristan- Budapeşte. Erasmus yapma sebebim bile sırf Budapeşte’ye seyahat edebilmekti. Sebebi Pal Sokağı Çocukları romanı. Erasmus’tayken gidip pal sokağı çocuklarının heykellerini de ziyaret etmiştim. Budapeşte çok büyüleyici bir yer. Yerleşmek istediğim şehirdir, net.
2) Uruguay- Montevideo. Buna da sebep biraz Eduardo Galeano. Dünyaya bakış açımı değiştirmiş yazardır.
3) Avustralya- Sidney. Hep küçüklüğümden beri Avustralya bana dünyanın son noktası gibi gelmiştir, hatta dünyadan kopuk bir yer gibi. Oradaki oksijen bile aynı değilmiş gibi geliyor jgjgjfjf görmeyi çok isterdim.
4) İtalya- Pompei. Malum felaketten ötürü orayı görmeyi çok isterim. Çok etkileyici geliyor hikayesi.
5) Dibimizde olmasına rağmen hala göremediğim Yunanistan. Antik kentlerinde o havayı solumak, sokaklarında dolaşmayı çok isterim.
2) Uruguay- Montevideo. Buna da sebep biraz Eduardo Galeano. Dünyaya bakış açımı değiştirmiş yazardır.
3) Avustralya- Sidney. Hep küçüklüğümden beri Avustralya bana dünyanın son noktası gibi gelmiştir, hatta dünyadan kopuk bir yer gibi. Oradaki oksijen bile aynı değilmiş gibi geliyor jgjgjfjf görmeyi çok isterdim.
4) İtalya- Pompei. Malum felaketten ötürü orayı görmeyi çok isterim. Çok etkileyici geliyor hikayesi.
5) Dibimizde olmasına rağmen hala göremediğim Yunanistan. Antik kentlerinde o havayı solumak, sokaklarında dolaşmayı çok isterim.
- bir fincan kahve ile film izlemek (02.01.22 00:29:13)
Havadan gelmis bir parayla, tabii ki Paris ve Londra´nin en iyi restaurantlarinda birkac arkadasimla yer icerim. 60-70 bin euro ile en fazla bir hafta unicorn sarap icilir, iyi hotelde de kalinir. Bir hafta sölen havasinda yasar, sonra evime geri donerim.
3. New York, 4. Kophenhagen, 5. Tel-aviv. Hepsi o parayla, tatilde aradigim her seyi sagladigindan. Güclü yeme-icme kültürü, ilgimi ceken kültür hayati ve gorece yakininlarindaki dogal güzellikler.
Az parayla bu saydigim sehirlerde ancak azap cekerim.
3. New York, 4. Kophenhagen, 5. Tel-aviv. Hepsi o parayla, tatilde aradigim her seyi sagladigindan. Güclü yeme-icme kültürü, ilgimi ceken kültür hayati ve gorece yakininlarindaki dogal güzellikler.
Az parayla bu saydigim sehirlerde ancak azap cekerim.
- buf-e kür (02.01.22 00:41:01 ~ 00:48:54)
Tropik bir yere giderim, Andaman Adaları gibi.
- gabe h coud (02.01.22 01:56:42)
İstanbul +1 :)
Pandemi bitsin, Beşiktaş bile olur :)
Pandemi bitsin, Beşiktaş bile olur :)
- dreamnesiac (02.01.22 01:58:31)
grand canyon, abd. engin manzaralara sahip coğrafi/doğal güzelliklerin hepsini görmek isterim.
- erenderk (02.01.22 10:48:48)
Yaklaşık bir sene süren dünya turu yapan cruiselar var. Onlara harcarım.
- jazzabel (02.01.22 11:34:03)
O kadar param olsa direkt ful dünya turu yaparım. 2017 parasıyla 30 küsur bin ile (Dolar 3,5 idi) Japonya'ya kadar Asya turu yaptım. Tabi kendi masrafım da ona göre. Hostelde kalış, uçak harici araç kullanımı, sokak yemekleri. Bitiminde para bile artırırım.
- d max (03.01.22 14:26:30)
[]
yapılan yemeği beğenmeyince nasıl davranıyorsunuz?
yemeye devam ediyor musunuz? yoksa bırakıyor musunuz? bıraksanız da güzel şeyler söyler misiniz?
anneannemlere gittik. üzümlü pirinçli bi börek yapmış. misafir gelince düğün olunca falan yapılan bi şeymiş normalde. özenmiş yani. ama hiç sevmedim. o kadar uğraşmış diye zorladım kendimi yedim ve güzel şeyler de söyledim. aslında sorsalar "yemem ya nolacak, sevmeyebilirim, çok normal" vs artist artist konuşurdum. ama meğerse öyle diyemiyormuşum.
anneannemlere gittik. üzümlü pirinçli bi börek yapmış. misafir gelince düğün olunca falan yapılan bi şeymiş normalde. özenmiş yani. ama hiç sevmedim. o kadar uğraşmış diye zorladım kendimi yedim ve güzel şeyler de söyledim. aslında sorsalar "yemem ya nolacak, sevmeyebilirim, çok normal" vs artist artist konuşurdum. ama meğerse öyle diyemiyormuşum.
Bırakırım hemen. Midemden, psikolojimden daha önemli değil. Ama bu demek değil ki kötü olmuş, iğrenç diyeyim. Gelmeden önce yemek yemiştim, yeterli geldi deyip ya da midem rahatsız deyip bırakmakta bir sorun yok bence.
- dissendium (01.01.22 20:42:15)
illa söylemek istiyorsan ertesi günü bekleyip söylersin
çünkü o da senin gelişin hakkındaki fikirlerini söyleyebilir. belki o da seni beğenmedi kendi evinde ama hoşgeldin falan diyor.
sevmiyorum lan seni gelme bir daha bu eve hıyar!
da diyebilir sana ama demiyor. yemek yapıyor.
herşeyin bir adabı var.
çünkü o da senin gelişin hakkındaki fikirlerini söyleyebilir. belki o da seni beğenmedi kendi evinde ama hoşgeldin falan diyor.
sevmiyorum lan seni gelme bir daha bu eve hıyar!
da diyebilir sana ama demiyor. yemek yapıyor.
herşeyin bir adabı var.
- bebekbebesi (01.01.22 20:47:53)
Bana lütufen yapılan bir yemekse söylemem beğenmediğimi, mümkünse bitirmeye çalışırım. Baktım yiyebilecek gibi değilim, sağlık diyet ya da aç olmama gibi bahaneler ararım.
Birine yemek yapmak benim için değerli bir hareket, o yüzden ayıp etmek olur diye düşünüyorum.
Birine yemek yapmak benim için değerli bir hareket, o yüzden ayıp etmek olur diye düşünüyorum.
- Bruce (01.01.22 20:54:07)
Vallahi hep yemeğe maruz kalacaksam direkt doktor bu ne, insan yiyecek bunu insan derim. Ama bir kerelik oradaysam ağız tadıma uymadı eminim seveni vardır deyip bırakırım. Bahane bulmam.
- velvetmorning (01.01.22 21:40:16)
Bende sizin gibi özel olarak yapildiysa begenmeesemde eline sağlık vs der yerim diğer türlüsü ayıp olur
- all girls dream (01.01.22 21:52:16)
Valla ben yemeği tadına göre yeme olayını unide bıraktım, birakmasaydim hep aç kalırdım. Dolayısıyla benim için yemek yemektir. Tadını sevsem de yerim sevmesem de.
- j r r tolkien hayrani (02.01.22 01:39:43)
Valla ben sırf ayıp olmasın diye değil, ziyan da olmasın diye bitirme veya en azından yiyebileceğimin en fazlasını yeme eğilimindeyimdir. Bu böreği ben de sevmezdim herhalde, üzüm varmış. Tahminim kuş üzümü olduğu. Ne zaman bunu içeren bir yemek olsa üzümlerini ayıklarım. Bu durumda da böyle yapardım şahsen. Ki benim aile çevresi bunu bilir, önermezler bile.
- d max (03.01.22 14:31:32)
Yiyebileceğim kadarını yiyip bir bahaneyle bir kısmını bırakabilirim. Yüzüne "peh olmamış bu" denmez. Emeğe saygı. Kimse yokken de "senin bir x yemeğin vardı, bak o (daha/süper) güzel, bir dahakine ondan isterim" derdim. Büyükannelere artistlik yapılmaz.
- SiyamkedisiZorro (03.01.22 16:28:29)
[]
Arkadaşlık ilişkileri sorusu
Diyelim ki iş yerine giderken arabanizla goturdugunuz karşı cins bir iş arkadasiniz var. Hatta yani arkadaslarinizdan kim denk gelirse birlikte gidip geliyorsunuz. Sonra bu karşı cins arkadasinizin bir sevgilisi oluyor (sonra nisanlaniyor) ve sevgilisi kiskandigi için artık sizin ve diğer iş arkadaslarinin arabasina binmiyor. Yürüyor iş yerine. İş yeri de 15 dk yürüme mesafesinde. Ayrıca arabaya binmemekle kalmayip karşı cins arkadaslariyla iletisimi de minimuma indiriyor. Bu kisinin yaşı da 27-28.
Ek olarak iş yerinde de bencil bir tip. zaman zaman yakindiginiz bencil davranislari var.
Gel zaman git zaman sevgilisinden ayrılıyor ve iş yerine gitmek için sizi arayip "kaçta cikiyorsun?" gibi bir soru soruyor. Bu durumda tavriniz ne olur?
Ek olarak iş yerinde de bencil bir tip. zaman zaman yakindiginiz bencil davranislari var.
Gel zaman git zaman sevgilisinden ayrılıyor ve iş yerine gitmek için sizi arayip "kaçta cikiyorsun?" gibi bir soru soruyor. Bu durumda tavriniz ne olur?
Almam.
- himmet dayi (01.01.22 16:09:37)
Ne kadar sevdiğime göre değişir. Genelde bu tip davranışları pek umursamam ama almayana da alndemem.
Coknsinir bozucu bir tavır. sopa atılsa müdahale etmem
Coknsinir bozucu bir tavır. sopa atılsa müdahale etmem
- kisa (01.01.22 16:11:56)
Almam ve nedenini açıkça söylerim. Kişiliğine göre laf sokarak dalga geçerek söylerim ya da ciddi ciddi açıklarım. Bi şekilde söylemeden duramam, öyle bahane üretmeye falan gerek yok, alma ve direkt söyle.
- Bruce (01.01.22 16:13:32)
@bruce, bunu ben yasamadim. Ama yasasaydim o kisiyi asla tekrar arabama almayacagimi, karaktersizce davrandigini belirtecegimi soyledim. Bunu yasayan kisilerden birinden "sinirlarimin çok keskin oldugu" şeklinde yorum aldim.
O yüzden diger insanlar ne düşünüyor merak ettim
O yüzden diger insanlar ne düşünüyor merak ettim
- abuzer (01.01.22 16:17:48)
Erkek arkadaşına saygı duymuş, ne var bunda? Yukarıda olumsuz yorum düşünenler şunu düşünmüş muhtemelen, ''ben sapık mıyım, bana güvenmiyor mu''.
Beni iş çıkışı bekar, evli iş arkadaşlarım bırakırdı. Güvendiğim insanlardı, eşleri de beni bilirdi ama bir süre sonra bu insanlar farklı tekliflerde bulunmaya başladılar. Herkes böyle değildir ama erkek arkadaşıyla tartışmak istememiştir.
Beni iş çıkışı bekar, evli iş arkadaşlarım bırakırdı. Güvendiğim insanlardı, eşleri de beni bilirdi ama bir süre sonra bu insanlar farklı tekliflerde bulunmaya başladılar. Herkes böyle değildir ama erkek arkadaşıyla tartışmak istememiştir.
- geçerkenugradım (01.01.22 16:19:52 ~ 16:22:30)
Yahu çok keskin olucak tabii, manitası istemiyor diye 15 dk araba yolculuğunu bile kesen karaktersize keskin yaklaşmayıp napıcan.
- Bruce (01.01.22 16:21:55)
Sınırların keskin olabilir ne var ki bunda?
- kisa (01.01.22 16:24:29)
Ters yapmam bahane uydururum işim var farklı bir yere uğrayacağım şeklinde kesinlikle almam iş yerinde pas vermem
- shredd (01.01.22 16:26:11)
@gecerken, soylediklerine katilmamakla birlikte; o zaman sevgilisinden ayrilinca da donmeyecek o arabaya? Yurumeye devam etsin. Belediye otobüsü mu bu? İstediginde binicen, istemediginde selam vermicen
- abuzer (01.01.22 16:27:59)
Almam. Sevgilisi kıskanç olabilir, kız dedikodu çıkarabilir. Bunlar işyerinde problem çıkarır işinden olursun. Bi bahane bulup kızı sepetlemek gerekir
- komando kani var bende (01.01.22 16:31:50)
@geçerkenugradım
Yoo ''ben sapık mıyım, bana güvenmiyor mu'' diye düşünmekle alakası yok. Aramızdaki arkadaşlığı sevgilisi istemiyor diye rahatça bitirme noktasına geliyorsa toplu ulaşımı kullanmaya devam edebilir. Sevgilisi istemiyor diye arabama binmemesi bir derece kabul edilebilir ama hiçbir şey yokmuş gibi "yarın kaçta çıkıyorsun" derse cevap bile vermem.
Yoo ''ben sapık mıyım, bana güvenmiyor mu'' diye düşünmekle alakası yok. Aramızdaki arkadaşlığı sevgilisi istemiyor diye rahatça bitirme noktasına geliyorsa toplu ulaşımı kullanmaya devam edebilir. Sevgilisi istemiyor diye arabama binmemesi bir derece kabul edilebilir ama hiçbir şey yokmuş gibi "yarın kaçta çıkıyorsun" derse cevap bile vermem.
- himmet dayi (01.01.22 16:49:28)
Neden soruyorsun?
- beni de alsana diyecektim, keh keh.
Alamıyorum kusura bakma.
- beni de alsana diyecektim, keh keh.
Alamıyorum kusura bakma.
- gabe h coud (01.01.22 16:49:56)
alırım, hatta derim ki "yeni sevgili yapınca arabayı sen sür ben yürüyerek gidip gelirim." gerçek kerizlik ay pardon arkadaşlık bunu gerektirir.
- erenderk (01.01.22 17:00:06)
Birlikte olduğum kişi istedi diye, eğer ilişkiye değer veriyorsam bazı şeyleri yapabilirim. Bu yaptığım şeyin kabalık olduğu gerçeğini değiştirmez, çünkü birlikte olduğum kişiye bunu anlatıp bana hak vermesini beklemek ya da yapamayacaksa kendi yoluna gitmesini izlemek yerine başka biriyle olan ilişkimi kesmeyi ben seçmişimdir. Ne var ki eğer bir şeyleri göze alıp yaptıysam ve sonra da o ilişkim biterse hiçbir şey olmamış gibi davranamam. Karakter paket halindedir. Bunu yapan, atıyorum kendisi zor durumda kalmamak için beni hedefe de koyar yeri gelir.
Kişi sizle olan ilişkisini kendi hür iradesiyle bitirmiş. Hiçbir şey için çaba harcamadan ne zaman çıkıyorsun diye sorması beni hepten soğuturdu bu kişiye karşı. Ben kendi adıma kaçta çıkıyorsam söyler, beni alır mısın diye sorarsa "ciddi misin?" yazar bırakırdım. Diretecek kadar da yüzsüzse kafa rahatlığını sevdiğimi söyler, bu kadar karmaşık işlere gelemediğimi belirtip bitirirdim konuşmayı.
Kişi sizle olan ilişkisini kendi hür iradesiyle bitirmiş. Hiçbir şey için çaba harcamadan ne zaman çıkıyorsun diye sorması beni hepten soğuturdu bu kişiye karşı. Ben kendi adıma kaçta çıkıyorsam söyler, beni alır mısın diye sorarsa "ciddi misin?" yazar bırakırdım. Diretecek kadar da yüzsüzse kafa rahatlığını sevdiğimi söyler, bu kadar karmaşık işlere gelemediğimi belirtip bitirirdim konuşmayı.
- akhenaten (01.01.22 18:58:49)
bu kızın yerine aynı şeyi bir erkek aynı şeyi yapsa sevgilisi istemiyor diye senin araca binmeyi bıraksa. daha sonra tekrar binmek istese bu soruyu sorar mıydın? bence senin yerinde olan çoğu erkek bu durumu normal karşılardı.
- kelepir (01.01.22 19:16:20)
@kelepir, erkek değilim ama hemcinsim uzerinden dusuneyim. Hemcinsim, sevgilisi istemedigi için arabama binmiyosa o daha da cehennemin dibine gidebilir. Karakteri oturmamis insanlarla iletişim sürdürmek istemem, ki bu iletisimin de ötesinde bir "hizmet" :)
- abuzer (01.01.22 19:47:25)
bir kere arabayla yolculuğu iyilik olarak yapıyorsunuz, bi bekletiniz yok?
bi insan bekarken farklı, ilişkideyken-evliyken farklı davranabilir
nakliyat ve muhabbet farklı konular
eskiden karşı cins arkadaşlarıyla sadece iş konuşuyorsa, flört yoksa yine tutarlı
yani burada seni taşıdım bana sadakat göstermelisin, ömrün boyunca x turizmi tercih edeceksin tribi yanlış
tabi bu davranış değişimininin çok tutarlı olduğu söylenemez ve yazdığın gibiyse uslubu da hoş değil
bi insan bekarken farklı, ilişkideyken-evliyken farklı davranabilir
nakliyat ve muhabbet farklı konular
eskiden karşı cins arkadaşlarıyla sadece iş konuşuyorsa, flört yoksa yine tutarlı
yani burada seni taşıdım bana sadakat göstermelisin, ömrün boyunca x turizmi tercih edeceksin tribi yanlış
tabi bu davranış değişimininin çok tutarlı olduğu söylenemez ve yazdığın gibiyse uslubu da hoş değil
- bir soru sorcam (01.01.22 19:48:43 ~ 02.01.22 16:42:43)
"Ayrıca arabaya binmemekle kalmayip karşı cins arkadaslariyla iletisimi de minimuma indiriyor. Bu kisinin yaşı da 27-28."
bunu yapmasa belki yine alırdım fakat böyle bir davranıştan sonra. kaçta çıkıyorsuna çıktığım saati cevap olarak atardım beni alır mısın derse de kusura bakma derdim.
bunu yapmasa belki yine alırdım fakat böyle bir davranıştan sonra. kaçta çıkıyorsuna çıktığım saati cevap olarak atardım beni alır mısın derse de kusura bakma derdim.
- belkider (02.01.22 01:15:58)
ciktigim saati söylerdim,
beni de birakir misin falan derse,
sevgilim olsun olmasin, sevgilim kiskaniyor kusura bakma derdim.
beni de birakir misin falan derse,
sevgilim olsun olmasin, sevgilim kiskaniyor kusura bakma derdim.
- wishmaythşngs (02.01.22 01:30:42)
Sevgilisiyle arası bozulmasın diye arabama binmiyorsa bana bir zahmet bunu efendice anlatsın. Diyeceğim tek şey "hayırlısı olsun"dur. Ama onun ötesinde iletişimini minimuma indirmişse, bencilse bence bu durumu değiştirir. Hele bir de sanki bir gün önce bu olaylar olup bitmiş de ertesi günü hiçbir şey olmamış gibi "yarın kaçta çıkıyorsun" diye arasa önce dalgamı geçer sonra da onu almayacağımı belirtirim. 15 dk. yürüyüversin. Düşünmek için vakte ihtiyacımız var hepimizin.
- SiyamkedisiZorro (03.01.22 16:35:30)
[]
yılbaşında uzaktaki anne babayı aramamak
bu normal bir şey mi sizce? arada herhangi bir soğukluk vs. yok. başka şehirde yaşayan bir kız kardeşim var, ben anne-babamla yaşıyorum. doğum günlerini hatırlatırım hep ara derim. yılbaşında da kendi arar herhalde benim dememe gerek yok dedim, aramadı. bana mı tuhaf geliyor bir tek bu durum? her şeyin çocuktan beklenmesine karşıyım, hep o arayacak diye bir şey yok ama resmen aklına gelmiyor yani, üzücü geliyor bana. annem babam arada der mesela x napıyo acaba vs. dün de dediler keza ama aramadı onlar da. neyse aman. eşek kadar kadına annemi ara babamı ara demek istemiyorum artık. kız kardeşim 28 yaşında, evli. bazen herkesin ailesi yanında benimki uzakta diye duygulanıyor üzülüyormuş ama icraate gelince bir telefon bile edilmiyor. samimi bulamıyorum o yüzden.
soru tam belli olmadı ama düşünceleriniz nedir bu konuda. teşekkürler.
soru tam belli olmadı ama düşünceleriniz nedir bu konuda. teşekkürler.
yani herkesin aile dengeleri beklentileri farklı ama kardeşin hem özlüyorum duygulanıyorum ayağına yatıp hem de özel bir günde aramıyorsa ben de bunu samimi bulamadım açıkçası. ben bir fırsat olsa da arasam diye fırsat kolluyorum.
- roket adam (01.01.22 15:36:49 ~ 15:36:58)
Yani playing star dediği gibi özel gunler benim icin de çok onemli değil, doğum günü dışında (kendi doğum günüm değil de baskalarinin).
Yalniz ben yurtdışında yaşıyorum, ailem ile haftada 2 kere en az konusuyorum. Whatsapptan da mesaj/foto vs. Aile iliskileri farklı olabilir ama benim kendi iliskim böyle. Esim de ailesi ile her cuma skype yapiyor.
Normal aile iliskisinde her hafta konuşmak normal gelir bana. Hic aramamak sormamak garip bence
Yalniz ben yurtdışında yaşıyorum, ailem ile haftada 2 kere en az konusuyorum. Whatsapptan da mesaj/foto vs. Aile iliskileri farklı olabilir ama benim kendi iliskim böyle. Esim de ailesi ile her cuma skype yapiyor.
Normal aile iliskisinde her hafta konuşmak normal gelir bana. Hic aramamak sormamak garip bence
- logisticsmanager (01.01.22 16:31:59)
annemi kaybettim, sesini unutacağım diye aklım çıkıyor. onunla yeniden telefonlaşmak için ömrümü verirdim. bence çok yanlış yapıyor kız kardeşiniz. böyle şeyler tabii ki çocuktan beklenir. araması gerekirdi...
- hakikatler bosluga bakan aynalar miydi (01.01.22 16:43:47)
Ben bi hafta on gündür dağınık gene aradım yeni yıl icin
- all girls dream (01.01.22 17:49:57)
[]
Mutlu Yıllar!
Herkese mutlu bir 2022 dilerim. İçimden geldi :)
2021'de kalbini kırdığım birileri oldu ise affola.
2021'de kalbini kırdığım birileri oldu ise affola.
Mutlu yıllar dayıcım :)
İyi seneler…
İyi seneler…
- erty_ksk (31.12.21 21:13:21)
Sana da mutlu yıllar:)
- Amaranta ursula (31.12.21 21:16:51)
mutlu yıllar himmet, herkese mutlu ve huzurlu yıllar :)
- msb (31.12.21 21:28:37)
sağlıklı, mutlu, huzurlu bir yeni yıl diliyorum sana ve herkese :)
- Phoebe (31.12.21 21:45:30)
herkese mutlu yıllar dilerim.
sana da himmetciğim :)))
sana da himmetciğim :)))
- blatta hiberna (31.12.21 21:47:00)
Mutlu yıllar tabi ya :)
- kisa (31.12.21 21:49:14)
Mutlu yıllar!
- kobuzchu kiz (31.12.21 22:31:01)
Yok abi kirdiysan da sonuna kadar hak etmislerdir allagina gurban mutlu yillar
- floydian (31.12.21 22:37:17)
herkese sağlıklı mutlu kazançlı sevgi dolu bir sene dilerim. umarım her şey düzelir ve hepimiz mutlu oluruz. gönülden diliyorum.
- dafuq (31.12.21 22:37:36)
mutlu yıllar :) şahane bir yıl olsun 2022.
- engelbert humperdinck (31.12.21 22:43:30)
Mutlu yıllar herkese :)
- archmage mahmut (31.12.21 22:54:28)
Mutlu yıllar!
- jazzabel (31.12.21 23:07:51)
inşallah.
hepimize sağlık, mutluluk, huzur dolu seneler nasip etsin rabbim.
hepimize sağlık, mutluluk, huzur dolu seneler nasip etsin rabbim.
- alt4y (31.12.21 23:10:20)
Gelecek seneleri heyecanla beklediğimiz nice mutlu yıllara olsun.
- akhenaten (31.12.21 23:44:33)
Mutlu yıllar. Herkesin yılı güzel geçsin inşşş <3
- eazy (01.01.22 00:29:05)
Çok sağol hocam sana da. Sana kırılacak adam da ne bileyim oldukça nankör biridir herhalde. Duyurunun resmen tek kişilik dev kadrosusun.
- j r r tolkien hayrani (01.01.22 03:04:02)
zamlar kötü oldu ya. çok fena zam gelmiş elektrik ve doğalgaza. hem mesken hem sanayi inanılmaz.
- floydian (01.01.22 03:38:31)
He dayı he, Finlandiya da Erzurum gibi he
Happy New yearr!!!
Happy New yearr!!!
- abuzer (01.01.22 09:38:25)
Mutlu yillar xo
- hot potato (01.01.22 11:35:01)
herkese iyi seneler, umarim gelen gideni aratmaz.
- cooperr (01.01.22 11:52:03)
yasadigim en berbat seneydi daha yeni kendime geliyorum ama cok sey kattigini dusunuyorum bu yilin. huzurluyum
- ala09 (31.12.21 16:52:04)
bayağı kötüydü ya, hayatımın en kötüleri arasında yerini alır. bomboş, çoğu şeyin elimden kayıp gittiği, son yıllarda elde ettiğim kazanımların büyük bölümünü kaybettiğim, pek çok konuda başa sardığım saçmasapan bir yıl oldu. eğer dolmuşa binmeye çalışan bir yolcu olsaydı 2021'i kapıdan aldığım güçle çift depikle aşağı iterdim.
- der meister (31.12.21 16:54:00)
Bomboş.
Hala aynı yerimde sayıklıyorum. 2020 de 2021 de bok gibi geçti. 2022'den de pek bir beklentim yok.
Hala aynı yerimde sayıklıyorum. 2020 de 2021 de bok gibi geçti. 2022'den de pek bir beklentim yok.
- deveyidiken (31.12.21 16:59:38)
maddi olarak iyi geçti.
sağlık olarak berbat. bel fıtığı yaşama sevincimi yok etti. 2022 ameliyatlar senesi olabilir.
sağlık olarak berbat. bel fıtığı yaşama sevincimi yok etti. 2022 ameliyatlar senesi olabilir.
- lazpalle (31.12.21 17:09:13)
bu sene başında bu sene kendimi geliştirecek hiç bir şey yapmayacağım, birikim yapmayacağım, geleni harcayıp kafama göre gezeceğim, birikmiş izinlerimi kullanacağım demiştim. tam olarak öyle yaptım. iş açısından nispeten sıradan bi sene geçirdim yani kendi standartlarıma göre. malum sıkıntılı geçen bi 2020'den sonra iyi geldi bu boşluk.
- roket adam (31.12.21 17:10:56 ~ 17:35:11)
2020'nin nasıl geçtiğini anlamamıştım. 2021 de öyle oldu.
Tam bir "rat race".
Tam bir "rat race".
- pro9it9is9 (31.12.21 17:31:02)
daha demin 2019'daydım. öyle diyebilirim.
- floydian (31.12.21 17:40:21)
Ben biraz pişmanlık hissettim geçmişe doğru hep. Keşke üniversitede kendimi daha çok geliştirseydim dedim. Aslında üniversiteyi de it kopuk gibi geçirmedim ama niye böyle oldu bilmiyorum. Hep "yapılacak daha çok şey var" psikolojisi içindeyim.
Güzel şeyler tabii ki var ama Covid olduğu sürece normal kabul etmiyorum hiçbir yılı.
Güzel şeyler tabii ki var ama Covid olduğu sürece normal kabul etmiyorum hiçbir yılı.
- dissendium (31.12.21 17:59:02)
37 yaşındayım, 35 yaşıma kadar toplamda en fazla 1 hafta tatil yapmışımdır.
2021’de tüm izinlerimi bitirdim, efsane tatiller yaptım. İnsanlarla tanıştım, gezdim, gezdim. Mayıs’ta aldım yeni arabayı, home ofis olmamıza rağmen 20 bin km’yi geçtim. 15 bini tatildedir.
Kasım’dan itibaren ülkenin batmasıyla ben de finansal olarak etkilendim ama hala umudum var.
2021’de tüm izinlerimi bitirdim, efsane tatiller yaptım. İnsanlarla tanıştım, gezdim, gezdim. Mayıs’ta aldım yeni arabayı, home ofis olmamıza rağmen 20 bin km’yi geçtim. 15 bini tatildedir.
Kasım’dan itibaren ülkenin batmasıyla ben de finansal olarak etkilendim ama hala umudum var.
- gabe h coud (31.12.21 18:04:38)
8/10
- hayirsiz (31.12.21 18:05:52)
Maddi olarak kötüydü. İnşallah 2022 daha iyi olur.
Sosyal olarak da kötüydü, sosyal çevremden arkadaşlarımdan kendimi soyutladığım bir yıl oldu.
Sosyal olarak da kötüydü, sosyal çevremden arkadaşlarımdan kendimi soyutladığım bir yıl oldu.
- pena34 (31.12.21 18:13:37)
Valla oldukca normal bir yildi. Gerci su korona olaylari normalligin tanimi da degistirdi de yine de normaldi sanirim. Oyle cok ekstrem seyler olmadi.
- j r r tolkien hayrani (31.12.21 18:28:17)
köpek gibi calisarak gecti,
makalem icin ilk basta üzülüyordum, bu cok az diye ama simdi cok güzel bir yayin olacak ins.
kilo veremedim,
bana irkcilik ve mobbing yapan fransizlari, sinci planci ve kindar bir insan olarak en güzel sekilde hocanin önüne attim, özür dilettim, sonra da kovdum.. 'icimin yaglari eridigi icin kilo vermis olabilirim'. ve artik hoca herseyi bildigi icin bu bana onlara kötü davranma özgürlügünü verdi, aksi halde ben agresif olan olacaktim.
bir iki yer gezdim.
para birikitiremedim.
dil ögrenemedim.
ama ne ögrendim, hic kimseyi dislamayacakmissin. ne ekersen onu bicersin lafi cok dogruymus.
makalem icin ilk basta üzülüyordum, bu cok az diye ama simdi cok güzel bir yayin olacak ins.
kilo veremedim,
bana irkcilik ve mobbing yapan fransizlari, sinci planci ve kindar bir insan olarak en güzel sekilde hocanin önüne attim, özür dilettim, sonra da kovdum.. 'icimin yaglari eridigi icin kilo vermis olabilirim'. ve artik hoca herseyi bildigi icin bu bana onlara kötü davranma özgürlügünü verdi, aksi halde ben agresif olan olacaktim.
bir iki yer gezdim.
para birikitiremedim.
dil ögrenemedim.
ama ne ögrendim, hic kimseyi dislamayacakmissin. ne ekersen onu bicersin lafi cok dogruymus.
- Ley (31.12.21 18:48:48)
Her anlamda berbat bir yıldı. Kendimi kaybolmuş, boşa uğraşan ve beceriksiz hissettiğim başka bir sene daha olmamıştı.
Tüm yıl böyle bebek gibi mızmızlanarak geçti ona da ayrıca ayar oldum.
Şu halde bekliyorum yeni yılı
encrypted-tbn0.gstatic.com
Tüm yıl böyle bebek gibi mızmızlanarak geçti ona da ayrıca ayar oldum.
Şu halde bekliyorum yeni yılı
encrypted-tbn0.gstatic.com
- Bruce (31.12.21 19:43:21)
Kendi halinde.
Dün ve bugün, ne kadar karakterli, ahlak anlayışına sahip, birey olmayı başaran biri olduğumu anladım. Bu açıdan güzeldi.
Dün ve bugün, ne kadar karakterli, ahlak anlayışına sahip, birey olmayı başaran biri olduğumu anladım. Bu açıdan güzeldi.
- put it in your appropriate place (31.12.21 20:36:58)
zor başladı, çok sıkıştırdı, ikinci yarıda biraz rahatlattı, sonu da sürprizli oldu.
çok çalıştım, çok yoruldum.
yılın son günü, bu saatte bile çalışıyorum hatta.
2022 daha iyi olacak gibi, hadi bakalım.
çok çalıştım, çok yoruldum.
yılın son günü, bu saatte bile çalışıyorum hatta.
2022 daha iyi olacak gibi, hadi bakalım.
- blatta hiberna (31.12.21 20:45:27 ~ 20:46:12)
Güzel geçti benim ya, çocukluğumdan beri ilk defa ailemle birlikte yaşadım bi süre.
- antihero (31.12.21 20:58:09)
İyiydi ya kafamda olan baya bir şey vardı çoğunu yaptım. Böyle devam.
- jazzabel (31.12.21 22:25:36)
Fena degildi. En azindan sevdigim kimse ölmedi. Babam kalp krizi gecirip iyilesti. Senenin basinda teyzem kalp krizi gecirdi iyilesti. Diger teyzem kanseri atlatti. Korona falan olmadim hatta grip bile olmadim. Mide krambimi saymazsak hasta da olmadim. Umarim 2022 daha guzel olur en azindan sosyal anlamda. Ve umarim artik bir sekilde İstanbul'dan Ankara'ya tasinabiliriz artik
- matilda (01.01.22 13:49:45)
[]
Deliriyor muyum?
Sürekli başkalarını düşünüyorum. Empati duygum iyice hat safhada. Bunu takip eden, başkaları benim hakkımda ne düşünüyor? Düşüncesi. Ofisin içinde kafamdaki sorular:
1-Diğerleri ne yapıyor?
2-Nasıl böyle kendilerini oyalayabiliyorlar?
3-Benimde amaçlarım var ama niye amaçlarıma odaklayamıyorum?
4-Bir şeyler yapsam basit bir hareket dahil başkaları benim hakkımda ne düşünür? Şöyle davransam o ne düşünür?
5-aklımı mı kaybediyorum yoksa? (özellikle bu düşünceye kapıldım mı depresyon zamanları aklıma geliyor. Bir kere yaşadım 3 sene önce travma sonrası stres bozukluğu mu nedir?
Sonra geçiyor tabi sınav zamanları diye mi böyle anlamadım. Böyle arada bir modum düşüyor. Kendimi şu sanal dünyanın zamanına oynuyorum gibi hissediyorum. Sanki yaşama amacım elimden alınıyor gibi ne işim var olduğum yerde diyorum.
Özetle hislerimi dökmek istedim. Bu sürekli olan değil ama döngüler içinde olan bi durum. Birde kimi dinlersem dinleyeyim herkesle aşırı empati kuruyorum. Maç izliyorum örrneğin rakip takımın yenilmesine bi süre sonra üzülmeye başlıyorum. Kaleciyi düşünüyorum adam şimdi nasıl üzgündür vs.
Ulen böyle yazınca kendimden şüphe ediyorum. Not: Er Kişiyim.
1-Diğerleri ne yapıyor?
2-Nasıl böyle kendilerini oyalayabiliyorlar?
3-Benimde amaçlarım var ama niye amaçlarıma odaklayamıyorum?
4-Bir şeyler yapsam basit bir hareket dahil başkaları benim hakkımda ne düşünür? Şöyle davransam o ne düşünür?
5-aklımı mı kaybediyorum yoksa? (özellikle bu düşünceye kapıldım mı depresyon zamanları aklıma geliyor. Bir kere yaşadım 3 sene önce travma sonrası stres bozukluğu mu nedir?
Sonra geçiyor tabi sınav zamanları diye mi böyle anlamadım. Böyle arada bir modum düşüyor. Kendimi şu sanal dünyanın zamanına oynuyorum gibi hissediyorum. Sanki yaşama amacım elimden alınıyor gibi ne işim var olduğum yerde diyorum.
Özetle hislerimi dökmek istedim. Bu sürekli olan değil ama döngüler içinde olan bi durum. Birde kimi dinlersem dinleyeyim herkesle aşırı empati kuruyorum. Maç izliyorum örrneğin rakip takımın yenilmesine bi süre sonra üzülmeye başlıyorum. Kaleciyi düşünüyorum adam şimdi nasıl üzgündür vs.
Ulen böyle yazınca kendimden şüphe ediyorum. Not: Er Kişiyim.
(bkz: ders çalışmamak için yapılan anlamsız hareketler )
Valla sadece sinav zamanlarinda ortaya cikan biseyse takilma bu kadar. Hepimiz o donemlerde ders calismamak adina ne gerekiyorsa yaptik. Sende de kendini boyle gosteriyor demek bu durum.
Valla sadece sinav zamanlarinda ortaya cikan biseyse takilma bu kadar. Hepimiz o donemlerde ders calismamak adina ne gerekiyorsa yaptik. Sende de kendini boyle gosteriyor demek bu durum.
- j r r tolkien hayrani (31.12.21 11:59:36)
abi sıkıntı olduğu kesin de delirmiyorsun. her insanın başına gelebilecek, muhtemelen çözümü olan psikolojik/ruhsal sıkıntılar bunlar. deliren adam kendisine "deliriyor muyum?" diye sormaz çünkü, hasan mezarcı gibi 25 aralık'ta ben cizısım deyu doğum günü partisi filan düzenler. senin gerçeklik algında sorun yok; varsa bile bunu idrak edebilecek noktadasın, delirmek öyle kolay bir şey değil.
belli zaten canın sıkılmış, üstüne bir de deliriyor muyum diye gereksiz stres yaratma kendi üstünde. "şu an kontrol etmekte zorlandığım bazı duygu ve düşüncelerim var" diye düşün, mücadele etmesi de daha kolay olacaktır.
belli zaten canın sıkılmış, üstüne bir de deliriyor muyum diye gereksiz stres yaratma kendi üstünde. "şu an kontrol etmekte zorlandığım bazı duygu ve düşüncelerim var" diye düşün, mücadele etmesi de daha kolay olacaktır.
- der meister (31.12.21 16:04:59)
wellcome to the okb club. obsesif kompulsif bozukluk.
- vizivozo (31.12.21 16:59:51)
okb sadece takıntı olarak biliyordum. Kendimle ilgili arada gelen "ne yapıyorum ben" hissi garip. Ofiste işi olmadığı halde oyalanabilen insanları kıskanıyorum. Ben boş zamanımda sadece ofiste olduğum için hobilerime bile odaklanamıyorum. Keşke hemen eve ışınlansam diyorum. Sonra huzursuzluk kaplıyor içimi. kendimi gereksiz işlere veriyorum ve biraz rahatlıyorum. Benle dertleşen insanların kendisinden daha çok dertlendiğim içselleştirdiğim oluyor. Bu gereksiz empatiden kurtulmak istiyorum. Şimdi yazdıkça aklıma geliyor. Yaşıtlarım olan tanımadığım kızlar ortama girince extra kasıyorum kendimi bu da beni huzursuz yapıyor. Kasmaktan kastım durgunlaşıyorum. beğenilme arzusunun verdiği ilkel tepkiler mi anlamadım. Sanırım beni en çok korkutan şey davranışlarımın nedenlerini bilememek. Teşekkür ederim cevaplar için.
- sakince (31.12.21 23:55:28)
benim bildiğim, okb, genellikle olumsuz düşünceleri kafadan atamamak, kafanın bu düşüncelerle boğulması, oluyor. sadece belli fiziksel şeylere takıntı yapmak olmuyor.
- vizivozo (01.01.22 23:55:07)
[]
Aldığım hediyeyi beğenmediler
Öncelikle iş yerimden nefret ediyorum.
Aslında günüm çok iyi başlamıştı, gayet mutluydum.
Yılbaşı için çekiliş yaptık buradaki insanlarla (arkadaş diyemiyorum artık)
Herkes kendine çıkana bir hediye aldı. Bende küçük ahşap bir ev aldım hediye paketinde.
Herkes hediyelerini verdi sıra bana geldiğinde başta hediye aldığım kişinin arkadaşı olmak üzere herkes dalga geçti benimle.
Bu ne biçim hediye demeler, asıl hediye nerede çıkar demeler vs
Şu an aşırı üzgünüm ve ağlıyorum. Ben hata mı yaptım. Daha pahalı yada daha gösterişli bişey mi almalıydım. Zaten maddi durumum o kadar iyi değil öyle büyük büyük hediyeler alamam ki ben
Sadece biraz içimi dökmek istedim nefret ediyorum hediyelerden ve yeni yıldan:(
Suç bende mi gerçekten?
Aslında günüm çok iyi başlamıştı, gayet mutluydum.
Yılbaşı için çekiliş yaptık buradaki insanlarla (arkadaş diyemiyorum artık)
Herkes kendine çıkana bir hediye aldı. Bende küçük ahşap bir ev aldım hediye paketinde.
Herkes hediyelerini verdi sıra bana geldiğinde başta hediye aldığım kişinin arkadaşı olmak üzere herkes dalga geçti benimle.
Bu ne biçim hediye demeler, asıl hediye nerede çıkar demeler vs
Şu an aşırı üzgünüm ve ağlıyorum. Ben hata mı yaptım. Daha pahalı yada daha gösterişli bişey mi almalıydım. Zaten maddi durumum o kadar iyi değil öyle büyük büyük hediyeler alamam ki ben
Sadece biraz içimi dökmek istedim nefret ediyorum hediyelerden ve yeni yıldan:(
Suç bende mi gerçekten?
Yok ya boyle insanlar olduklarini bildigin halde fazla bile almissin. Corap alip gecmeliydin belki de.
- floydian (31.12.21 11:03:29)
gercekten yaptilar mi bunu :(
is yerinde ekip ici hediyelesme semboliktir, begenmesen bile tesekkur eder gecersin. hep birlikte laf edip dalga gecmeleri inanilmaz ayip olmus.
bir nevi mobbing, zorbalik bu.
su an dislanmis ve onurunuz kirilmis hissediyorsunuz buyuk ihtimalle ve hep birlikte oyle bir tepki vermelerini beklemediginiz icin sok olmussunuz tabii.
boyle bir davranista bulunan da davranisa istirak eden de iyi insan degildir. uzmeyin kendinizi. kendilerine yakisan sekilde davranmislar.
samimi oldugunuz insana espri yaparsiniz, takilirsiniz falan tamam da su hayatta gercekten en nefret ettigim davranislardan biri bir insan ile dalga gecmek.
is yerinde ekip ici hediyelesme semboliktir, begenmesen bile tesekkur eder gecersin. hep birlikte laf edip dalga gecmeleri inanilmaz ayip olmus.
bir nevi mobbing, zorbalik bu.
su an dislanmis ve onurunuz kirilmis hissediyorsunuz buyuk ihtimalle ve hep birlikte oyle bir tepki vermelerini beklemediginiz icin sok olmussunuz tabii.
boyle bir davranista bulunan da davranisa istirak eden de iyi insan degildir. uzmeyin kendinizi. kendilerine yakisan sekilde davranmislar.
samimi oldugunuz insana espri yaparsiniz, takilirsiniz falan tamam da su hayatta gercekten en nefret ettigim davranislardan biri bir insan ile dalga gecmek.
- la lykia (31.12.21 11:06:21)
of aynı bizim işyerinin toksikliği. böyle hadsizler yüzünden 4-5 senedir bıraktık hediyeleşme işini, zaten herkes herkesten nefret ediyor, iyi arkadaş olanlar her türlü birbirlerine alıyorlar. böyle gerizekalılar da kendilerinde gereksiz yorumlar yapma cüretini buluyorlar. bizde de en son salak bi kıza doğumgünü hediyesi olarak altın set almışlardı sormadan etmeden, kişi başına bölünce düşen para bir haftalık mutfak masrafına denkti. ben bu parayı vermem almadan sormadınız fikrimizi almadınız diyince peşimden millet de ayaklandı kaldırdık hediye olayını.
hediye olayının özü budur bu arada, içinden ne gelirse, bütçen neye elverirse onu alırsın. kimse kimsenin hediyesini yargılayamaz. ki zaten baştan maddi sınırlar da belirlenmeliydi en çok şu kadar diye, yoksa adaletsizlik kaçınılmaz. bir de zaten işyerindeki insanı ne kadar iyi tanıyıp da bayılacağı hediye bulabiliriz ki. yakın olduğum kişiler dışında kimseye hediye almayı sevmem bu sebepten, %90 beğenilmiyor çünkü.
üzülmeyin, hassas davranmayın o onların densizlikleri. düşünüp almışsınız maddi imkanınız olmamasına rağmen bu bence iyi niyetinizi fazlasıyla gösteriyor. eğer ki alt limit 200tl iken gidip 50 tl.lik bir şey almadığınız müddetçe ortada sıkıntılı bir durum yok bana göre, ki öyle bile olsa şu ekonomik durumda böyle şeylere bütçe ayıramamanız çok normal. biz çekirdek ailemizde bile kardanadamlı çorap, noel babalı çamaşır falan aldık bu sene valla, geçti pahalı hediye dönemi artık. devir hayatta kalma devri
hediye olayının özü budur bu arada, içinden ne gelirse, bütçen neye elverirse onu alırsın. kimse kimsenin hediyesini yargılayamaz. ki zaten baştan maddi sınırlar da belirlenmeliydi en çok şu kadar diye, yoksa adaletsizlik kaçınılmaz. bir de zaten işyerindeki insanı ne kadar iyi tanıyıp da bayılacağı hediye bulabiliriz ki. yakın olduğum kişiler dışında kimseye hediye almayı sevmem bu sebepten, %90 beğenilmiyor çünkü.
üzülmeyin, hassas davranmayın o onların densizlikleri. düşünüp almışsınız maddi imkanınız olmamasına rağmen bu bence iyi niyetinizi fazlasıyla gösteriyor. eğer ki alt limit 200tl iken gidip 50 tl.lik bir şey almadığınız müddetçe ortada sıkıntılı bir durum yok bana göre, ki öyle bile olsa şu ekonomik durumda böyle şeylere bütçe ayıramamanız çok normal. biz çekirdek ailemizde bile kardanadamlı çorap, noel babalı çamaşır falan aldık bu sene valla, geçti pahalı hediye dönemi artık. devir hayatta kalma devri
- kakamelsokoban (31.12.21 11:08:00)
ya nasıl insanlarla çalışıyorsunuz, hayret ediyorum. bir insan bir diğerine neden böyle bir şey yapma ihtiyacında olsun. arkadaşlarımdan da benzer ofis dramaları duyuyorum, inanılır gibi değil. beklentisi neymiş ki o arkadaşın, michael kors çanta mı istiyordu yani? bana da 2 sene önce bildiğin 1 milyoncudan alınmış meşrubat bira açacağı hediye geldi. bir kere birlikte bira içmiştik o arkadaşla, çok bira içtiğimi düşünmüş. yani çok saçma bir hediye ama neden böyle bir tepki vereyim ki.
şirket içi iletişimde bu tür alaycı durumlar şirkete ve ekibine bağlılık ve güven bağının koparılmasında son aşama. çalışanı kaybedersiniz ve geriye dönüşü de çok zor.
şirket içi iletişimde bu tür alaycı durumlar şirkete ve ekibine bağlılık ve güven bağının koparılmasında son aşama. çalışanı kaybedersiniz ve geriye dönüşü de çok zor.
- gabe h coud (31.12.21 11:15:37)
Cehennemden mi yazdın bunu?
Kötü karakterden başka izahı yok bence hiç canınızı sıkmayın, değmez :)
Kötü karakterden başka izahı yok bence hiç canınızı sıkmayın, değmez :)
- lüzumsuz adam (31.12.21 11:20:51)
suç sende değil. imkanın varsa acilen değiştir o işini.
- redskull (31.12.21 11:29:40)
yukarıda yazılanların hepsi +1
moralinizin bozulması normal ama bu onların ayıbı.
ağlamanız bitince yüzünüzü yıkayın, konuyu kapatın.
bundan sonra da hak ettikleri gibi davranırsınız.
kendinize acımayın, hayatta böyle şeyler olabilir.
kurban pozisyonuna geçmeyin.
ortada bir suç yok tabii ki.
moralinizin bozulması normal ama bu onların ayıbı.
ağlamanız bitince yüzünüzü yıkayın, konuyu kapatın.
bundan sonra da hak ettikleri gibi davranırsınız.
kendinize acımayın, hayatta böyle şeyler olabilir.
kurban pozisyonuna geçmeyin.
ortada bir suç yok tabii ki.
- blatta hiberna (31.12.21 11:42:23)
Hic katilmamak lazim bu cekilislere.
Evin fotosu var mi?
Evin fotosu var mi?
- divit (31.12.21 11:44:10)
Valla hediye olayinda yaptiklari sacma bisey olmus ancak bu duruma aglamak ve kendini hirpalamak da cok saglikli degil bence. Hadi sagliksiz demeyeyim de bence verilmesi gereken tepki degil diyeyim. Bilmiyorum belki cok asiri hassas birisin ya da bisekil bir sinir bosalmasi sonrasi bir patlama olmustur ancak her durumda pek iyi degil.
Is yeri oldukca sikintili ancak buradan ciksan bile ayni durumla baska yerde karsilasabilirsin. Insanlarin sacma davranislarina pasif tepki vermek ya da hic tepki vermemek yerine bir tepki vermek bence daha dogrusu. Misal o durumda bana laf atana ben de yerine gore ya hediyesine laf atar ya 'ehehe size de anca bu verilir' tarzi genel bisey soylerdim vs. Oyle susup bisey demedikce digerleri de birbirinden destek alip yuklenmistir. Yani bu tip durumlarda susmak iyi degil bence.
Neyse, kisaca uzulmeye gerek yok bu kadar. Yalniz bir dahaki sefere de tepkini ver.
Is yeri oldukca sikintili ancak buradan ciksan bile ayni durumla baska yerde karsilasabilirsin. Insanlarin sacma davranislarina pasif tepki vermek ya da hic tepki vermemek yerine bir tepki vermek bence daha dogrusu. Misal o durumda bana laf atana ben de yerine gore ya hediyesine laf atar ya 'ehehe size de anca bu verilir' tarzi genel bisey soylerdim vs. Oyle susup bisey demedikce digerleri de birbirinden destek alip yuklenmistir. Yani bu tip durumlarda susmak iyi degil bence.
Neyse, kisaca uzulmeye gerek yok bu kadar. Yalniz bir dahaki sefere de tepkini ver.
- j r r tolkien hayrani (31.12.21 11:52:02 ~ 11:53:00)
Aldığım hediyeyi birinin eleştirebilmesi için çok yakın arkadaşım falan olması gerekir onun haricinde verilen hediyeyi açık açık eleştirecek tinyetteki kişiler ile ilişkimi keserim, senin durumunda bu mümkün olmayabilir bu durumda da yaptıkları eleştiriyi takmamaya çalışırım. Bir sonrakinde salatalık hediye et, kartivizitinizi yaptırdım dersin.
- bartholomew87 (31.12.21 15:15:07)
bence alttan alma. çekingen biri misin bilmiyorum. tepkini koyamayabilirsin belki ama tepki göster. o iş yerinde de kalmak zorunda değilsin. hediyenin iyisi kötüsü olmaz. gönülden kopan bir şeydir ve beğenmemek ağır ucuzluktur. 10-15 yaşındaki çocuklar yapsa bile çiğliktir. iş güç sahibi olmuş insanlar yapıyorsa büyük bir karakter sorunu vardır. sende bir sorun yok. karşıdakiler karaktersiz.
- black mamba (31.12.21 15:20:39 ~ 15:20:53)
ya kafaya takmayacaksınız, yok ben kafama takmadan durmama derseniz gidip bir çorap alın, ama gri renkli erkek çorabı olacak, aynı arkadaşa gidip geçen gün aldığım hediye ile dalga geçmiştiniz, bu ne diye, haklıydınız, senin değerine uygun bir hediye almamıştım kusura bakma, buyur hediyeni deyip masasına bırakıp gideceksin gri erkek çorabını. ama bunu sesli bir şekilde söyleyeceksin ki herkes duysun. sonrasında bırak onlar kafalarına taksınlar.
- yemrem (31.12.21 16:12:57)
hediye bahane olmuş sizi çekemiyorlar veya kıskanıyorlar bence. mesela kadınsanız ve onlardan genç ve güzelseniz vurabilecekleri tek yerden vurmaya çalışmışlar. bunu aldığıma dua edin salatalık da alabilirdim deyip geçseydiniz.
- dadasalon (31.12.21 16:59:07)
gelen diğer hediyeler nasıldı ki? gerçi nasıl olursa olsun yaptıkları şey düpedüz terbiyesizlik. kesinlikle sizinle alakası yok, bu tür etkinlikler zaten hoşbeş için yapılıyor. bunda bile kalp kırma fırsatı bulanlara yazıklar olsun.
bence hediyeniz çok tatlı bu arada, bana gelse çok mutlu olurdum.
bence hediyeniz çok tatlı bu arada, bana gelse çok mutlu olurdum.
- south park in kapusonlu uyesi (31.12.21 17:00:14)
yılbaşı hediyeleşmelerinden nefret ederim. keşke hiç yapılmasa. zaten ben kendi işyerimde bunun yapılmamasını sağladım. bir dahaki sefere katılmak istemediğinizi söyleyin ve katılmayın.
size yapılan çok büyük bir ayıp olmuş. çiğ insanlar olsa gerek. bu kadar kafaya takmayın, taktığınızı belli etmeyin. olur böyle şeyler.
size yapılan çok büyük bir ayıp olmuş. çiğ insanlar olsa gerek. bu kadar kafaya takmayın, taktığınızı belli etmeyin. olur böyle şeyler.
- dafuq (31.12.21 17:44:50)
Sabah gördüm işyerinde yazamadım şimdi sırf bunun için girdim duyuruya.
Üzgünüm. Ama çöp iş arkadaşlarına sahip olduğunuz için üzgünüm. Hiçbir hatanız yok. Daha pahalı bir şey almış olsanız bu çöp insanlara daha çok para harcamış olacaktınız sakın pişman olmayın.
Zevkiniz uymaz vs. gelen hediyeyi beğenmezsiniz diyelim, yine de normal bir insan hmm beğenmedim demez. Kibarca kabul eder, teşekkür eder. Dalga geçebilecek kadar leş insanları hayal bile edemiyorum.
Üzgünüm. Ama çöp iş arkadaşlarına sahip olduğunuz için üzgünüm. Hiçbir hatanız yok. Daha pahalı bir şey almış olsanız bu çöp insanlara daha çok para harcamış olacaktınız sakın pişman olmayın.
Zevkiniz uymaz vs. gelen hediyeyi beğenmezsiniz diyelim, yine de normal bir insan hmm beğenmedim demez. Kibarca kabul eder, teşekkür eder. Dalga geçebilecek kadar leş insanları hayal bile edemiyorum.
- aguen (31.12.21 18:21:09)
bu gercek mi?
ortaokulda cekiliste, durumu da iyi olan bir arkadasim bana uyduruk bir kalem vermisti, arkadaslarim -iyy kalem mi almis demesine ragmen, begenmememe ragmen, hem cok güzel zaten ihtiyacim vardi dedim hem de onlari susturdum. bir ortaokul ogrencisi kadar olamamislar, sen hak edene hak ettigi degeri verip, daha iyi bir is ortamina bak.
ama ben olsaydim bunun altinda baska seyler arardim. kisisel ya da is ile ilgili bir kiskanclik vs.
ortaokulda cekiliste, durumu da iyi olan bir arkadasim bana uyduruk bir kalem vermisti, arkadaslarim -iyy kalem mi almis demesine ragmen, begenmememe ragmen, hem cok güzel zaten ihtiyacim vardi dedim hem de onlari susturdum. bir ortaokul ogrencisi kadar olamamislar, sen hak edene hak ettigi degeri verip, daha iyi bir is ortamina bak.
ama ben olsaydim bunun altinda baska seyler arardim. kisisel ya da is ile ilgili bir kiskanclik vs.
- durgunfoton (31.12.21 18:29:48 ~ 18:30:23)
Ya bu çekilişlerde zaten sikko sikko hediyeler alınmaz mi bana klasik gömlek almışlardı millete kartlik falan. küçük hediyeler alinir. millet tam hanzoymus. bir daha çekilişlere katilmazsiniz en sağlıklisi budur
- all girls dream (31.12.21 22:14:54)
Laf söyleyecek insanlar için ne aldığınızın önemli yok. Kendinizi boş yere üzmeyin. Sizi ve onları düşünmenizi hak etmiyorlar. İlk iş yerimdeki yılbaşı hediyeleşmesi geldi aklıma, o zaman çok üzülüp utanmıştım ama on sene sonra bakıyorum da esas üzülüp utanmaları gerekenler onlarmış. Bir senelik işsizlik sonrası işe yeni başlamıştım ve bir ay sonra yılbaşı çekilişi yapılmıştı. Kitap almayı düşünmüştüm ama az olur diye uyarmışlardı:)) Bütçem kısıtlı olduğu için dolanıp en sonunda mangodan hırka almıştım. Fişini de poşette unutmuşum. Yılbaşından sonraki bir sabah fişi masamda buldum:))) şimdi düşünüyorum da bunu yaptığında bana kendimi kötü hissetirmekten başka eline hiçbir şey geçmedi. Sadece kötü birine denk gelmiştim. İş hayatında her tipten insanla muhattap olunuyor. Değmeyecek insanlar için üzmeyin kendinizi. Benim gibi on sene sonra anar geçersiniz:)
- boyalı kuş (31.12.21 22:55:00)
[]
Yarının planı?
Merhaba,
Yarın gününüzü nasıl geçireceksiniz? Malum yarım Gün tatil.
İstanbulda olanlar ne yapmayı düşünüyorsunuz??
Herkese iyi seneler.
Yarın gününüzü nasıl geçireceksiniz? Malum yarım Gün tatil.
İstanbulda olanlar ne yapmayı düşünüyorsunuz??
Herkese iyi seneler.
evde probis yicem. yanına da sıcak süt. çalışıyorum maalesef.
- gabe h coud (30.12.21 23:54:28)
Market alışverişi planlıyorum. Abur cubur alacağım akşam için.
- dissendium (30.12.21 23:56:24)
Yarım mı? Devlet kurumları tam gaz devam :) Bu sebeple ben şahsen izin aldım ailemin yanına gidip keyif yapmak için.
- warmy (31.12.21 00:26:36)
5 günlük temaslı karantinası sonunda negatifliliğe bağlı olarak şekillenicek 8-)
- lüzumsuz adam (31.12.21 00:29:25)
bana tatil yok, çalışacağım.
akşam ufak bir akraba ziyareti, yemek, 1-2 saat kutlama olur o kadar.
size de iyi seneler.
akşam ufak bir akraba ziyareti, yemek, 1-2 saat kutlama olur o kadar.
size de iyi seneler.
- blatta hiberna (31.12.21 05:57:41)
Dün gece 2 arkadaş görürüm diyordum. Bugün gece plan yapılmış, inş bende giderim. Mesai yeni bitti.
- baldan kaymak (31.12.21 15:07:58)
tam gün çalışıyoruz. bankalar vs'de çalışıyor. akşam çıkışta korupark'a gidicem bikaç küçük işim var. sonra istikamet ev. ptt ile devam.
- naksidil (31.12.21 15:57:50)
[]
Duyurucular yılbaşında ne izleyecceksiniz?
Yılbaşını evde kutlayacak duyurucular; Youtube’da veya diğer dijital mecralarda yılbaşında izlenesi güzel program var mı? Tercihen canlı yayın olarak. Tv’de saçma sapan şeyler vardır diye es geçtim ama iyi bir şey varda tv de kabul. Onun dışında youtube, twitch netfliş blu tv hepsine açığız.
HBO Max Harry Potter 20. Yıl görüntüleri paylaşıyor bir süredir. Üye olsaydım onu izlerdim. Üyeyseniz bakabilirsiniz.
- dissendium (30.12.21 14:49:36)
cem yılmaz ın gösterisi gelecekmiş netflixe. onu izleriz.
- yazar yazmaz yazan yazar (30.12.21 14:50:15)
@dissendium 1 Ocakta gelicek diye biliyorum :(
- helena (30.12.21 14:52:25)
Ghostbusters: after life malum ortamlara düştü, bugün yarın da online sitelere yüklenir, ben izledim önerebilirim güzel olmuş eğlenceli
- freebird5406_2 (30.12.21 15:02:18)
Cem Yılmaz gösterisi 31 aralıkta netflixte, ama ben sonraki bir gün rahat kafayla izlerim şahsen.
Yılbaşı gecesi kanal kanal gezip dansöz arayacağız yine :)
Yılbaşı gecesi kanal kanal gezip dansöz arayacağız yine :)
- John Bloor (30.12.21 15:03:30)
Çocuk uyuduktan sonra Cem Yılmaz izleriz Nekflişten.
- Dr_Stat (30.12.21 15:05:02)
netflixte cem yılmaz
gain de doğu demirkol standuplarını izlicem
(gainde kampanya var bu arada yıllık 48 lira gibi bişi fyi)
gain de doğu demirkol standuplarını izlicem
(gainde kampanya var bu arada yıllık 48 lira gibi bişi fyi)
- rentts (30.12.21 15:38:02)
The Witcher'ın 2. sezonunu izleyemedim hala, ona başlamayı planlıyorum.
- peki madem (30.12.21 16:35:17)
cem yılmaz + gibi 2. sezon 1. bölüm. ikisi de 31 aralık'ta geliyormuş.
- ilgeru (30.12.21 17:25:50)
Bol ünlülü talk show eğlence vs arıyorsanız digitürkte kaan sekban - yekta kopan ikilisi var, ben ona bakarım bi 5 10 dk, sonra salarım :)
Mahsunlu, sibel canlı, acunlu yılbaşı programlarına gerek yok :)
Mahsunlu, sibel canlı, acunlu yılbaşı programlarına gerek yok :)
- savidan (30.12.21 18:12:14)
yılbaşında bile çalışacağım ama yine de cem yılmaz'a bir bakarım herhalde.
- blatta hiberna (30.12.21 19:15:02)
cem yılmaz
- avatar is back (30.12.21 19:22:49)
maalesef çalışıyorum. yine kenarda açık olur cem yılmaz vs.
- gabe h coud (30.12.21 19:25:13)
Bence gecenin yıldızı FOX TV'nin yayınlandığı "Ata Demirer Gazinosu" oldu. Harika şarkılar ve gösteri performanslarıyla, dolu dolu, çok eğlenceliydi.
Keşke burada veya başka bir yerlerde 31 Aralık'ta yayınlanacağına denk gelebilseydim diye hayıflanıyorum, bilmediğim için tekrarının ortalarından itibaren izleyebildim.
Keşke burada veya başka bir yerlerde 31 Aralık'ta yayınlanacağına denk gelebilseydim diye hayıflanıyorum, bilmediğim için tekrarının ortalarından itibaren izleyebildim.
- norules (01.01.22 14:52:32)
[]
Yılbaşı aktiviteleri İstanbul
Yılbaşında yapılabilecek önereceğiniz bir şeyler var mı? Herhangi bir şey olabilir konser vs. Aklıma bir şey de gelmiyor alternatif olarak konser harici :D
Konser, parti vs haricindekiler zaten pek yılbaşı gecesi etkinliği olmuyo, normal bi gecede yapılacak herhangi bi şey yapabilirsiniz :)
- savidan (29.12.21 22:22:33)
var tabi, evde oturmak. çünkülü;
yılbaşı diye kazıklanmıyoruz, 100 kişilik yere 300 kişi dolduran mekan sahipleri yüzünden sigara dumanında boğulmuyoruz, reina'da ki gibi bombalar patlamıyor ve virüs kapmıyoruz.
yılbaşı diye kazıklanmıyoruz, 100 kişilik yere 300 kişi dolduran mekan sahipleri yüzünden sigara dumanında boğulmuyoruz, reina'da ki gibi bombalar patlamıyor ve virüs kapmıyoruz.
- killerbee (29.12.21 22:33:11 ~ 22:47:40)
Valla yılbaşında İstanbul korkunç. 1 Ocak gecesi çık aynı fiyata 2 katı eğlen ye iç
- lcha (30.12.21 11:15:25)
[]
2022 yılı içinde türkiye'de güzel bir şeyler olma şansı nedir sizce
her anlamda ekonomi, hukuk,spor, eğlence vb. 2022 yılı içinde türkiye'de güzel bir şeyler olma şansı nedir sizce?
İşallah Covid belası biterse güzel şeyler olma şansını yüksek görüyorum. Geçtiğimiz yaz biz evde otururken yabancıların tatil yapmasına bayağı ayar olmuştum. Maskeler çıkmadan güzel şeyler oluyor demem.
- dissendium (29.12.21 19:48:51)
sıfıra yakın. yine de iyi dileklerimizi dileyelim, bilet almadan piyango kazanmayı dilemek gibi ama napalım.
- gabe h coud (29.12.21 19:55:56)
Erken secim olursa belki
- stavro (29.12.21 20:08:21)
ortadogu ortalamasi genelde dunya ortalamasinin altinda kaldigi icin ve dunyanin genelinde de durum pek parlak olmadigi icin oldukca dusuk bir ihtimal.
- cooperr (29.12.21 20:09:28)
%100. Böyle çok kapsamlı bir konuya başka bir yanıt verilemez bence. 1 yıl içinde, koskoca bir ülkede güzel bir şeyler elbette olacak ancak ne olacak ya da ömrü ne kadar olacak o bilinmez.
- j r r tolkien hayrani (29.12.21 21:01:29)
j r r tolkien hayrani +1
durumlara "öldük, bittik" diye bakmanın anlamı yok, biraz çocukça bir bakış açısı bu.
ülkelerin de, dünyanın da bazı süreçleri olur.
her şey ekonomi değil, ekonomisi iyi olan ülkelerde de başka sorunlar oluyor, onlar da onları çözmeye çalışıyor.
her şey gibi bu da bir süreç, öyle ya da böyle bir şekilde geçecek.
geçmişte de oldu, geçti, yine olacak, yine geçecek.
hayatta hiçbir şey aynı kalmaz, lineer bir düzlemde yaşamıyoruz.
yani bir şeyler değişsin istiyorsak, değişimin sancılarını da yaşamak zorundayız.
önemli olan bu zamanlarda manevi olarak kafayı suyun üzerinde tutabilmek.
durumlara "öldük, bittik" diye bakmanın anlamı yok, biraz çocukça bir bakış açısı bu.
ülkelerin de, dünyanın da bazı süreçleri olur.
her şey ekonomi değil, ekonomisi iyi olan ülkelerde de başka sorunlar oluyor, onlar da onları çözmeye çalışıyor.
her şey gibi bu da bir süreç, öyle ya da böyle bir şekilde geçecek.
geçmişte de oldu, geçti, yine olacak, yine geçecek.
hayatta hiçbir şey aynı kalmaz, lineer bir düzlemde yaşamıyoruz.
yani bir şeyler değişsin istiyorsak, değişimin sancılarını da yaşamak zorundayız.
önemli olan bu zamanlarda manevi olarak kafayı suyun üzerinde tutabilmek.
- blatta hiberna (30.12.21 13:04:39)
[]
"Ben evlenmeyeceğim" netliğinde olanlar var mı aramızda?
30'lu yaşlarında bir erkeğim. Şahsen evlilik hadisesine sıcak bakan biri hiçbir zaman olamadım, evlenmek gibi bir yaşam hedefim ve hevesim de hiç yok ama eş dost akrabadan dönem dönem "Hayat hep böyle gitmez, yaşlanınca kalırsın bir başına bak" psikolojik baskısını yiyince de bir huzursuzluk çöküyor yani.
"Ben evlenmeyeceğim" netliğinde olanlar var mı aramızda? Yaşlanınca işlerin nasıl yürüyeceği konusunda bir endişeniz var mı, o dönemleriniz için motivasyonunuz ne şekilde?
"Ben evlenmeyeceğim" netliğinde olanlar var mı aramızda? Yaşlanınca işlerin nasıl yürüyeceği konusunda bir endişeniz var mı, o dönemleriniz için motivasyonunuz ne şekilde?
Ben öyleydim. Daha doğrusu ergenliğimde ve genç yetişkinliğimde öyleydim, sonrasında o kadar katı değildim (bu katılığı açacağım) ama evlilik hedefim de olmadı. Sonra evlendim çünkü hayata aynı baktığım, evlilik konusundaki çekincelerimi (ortalama Türk erkeği toksik cinsiyetçiliği) bünyesinde neredeyse hiç barındırmayan bir adama aşık oldum. 30'ların ortasında/ikinci yarısında evlendik.
O kadar katı olmak orta yaşlara gelmiş insanlar için biraz saçma geliyor bana, ergen inadı gibi geliyor. (Ha evlenmeden de çocuk yapabileceğiniz, devletin sizi çift olarak kabul ettiği, partnerinizle birbirinizin sağlığı, resmi işleri vs konusunda aile saydığı bir ülkede yaşıyorsanız o ayrı.) Evliliği ulaşılması gereken bir hedef sayıp önünüze çıkan ilk kadınla evlenin, sizi evlendirmek isteyen akrabalar temiz aile kızlarıyla tanıştırsınlar demiyorum. Fakat "olsa da olur olmasa da olur, bir gün bir sevgilimle evlenmek istersem bakarız" yaklaşımı daha sağlıklı sanki.
Ha bir de, evlenince yaşlılığınızın eşinizle huzur içinde geçeceğinin garantisi yok. Gayet huzurla evliyken eşi erken ölünce 40'larında, 50'lerinde yalnız kalan çok insan var. Ne yapmak lazım o zaman, yalnız kalmamak için hemen yeni birini bulup evlenecekler mi?
O kadar katı olmak orta yaşlara gelmiş insanlar için biraz saçma geliyor bana, ergen inadı gibi geliyor. (Ha evlenmeden de çocuk yapabileceğiniz, devletin sizi çift olarak kabul ettiği, partnerinizle birbirinizin sağlığı, resmi işleri vs konusunda aile saydığı bir ülkede yaşıyorsanız o ayrı.) Evliliği ulaşılması gereken bir hedef sayıp önünüze çıkan ilk kadınla evlenin, sizi evlendirmek isteyen akrabalar temiz aile kızlarıyla tanıştırsınlar demiyorum. Fakat "olsa da olur olmasa da olur, bir gün bir sevgilimle evlenmek istersem bakarız" yaklaşımı daha sağlıklı sanki.
Ha bir de, evlenince yaşlılığınızın eşinizle huzur içinde geçeceğinin garantisi yok. Gayet huzurla evliyken eşi erken ölünce 40'larında, 50'lerinde yalnız kalan çok insan var. Ne yapmak lazım o zaman, yalnız kalmamak için hemen yeni birini bulup evlenecekler mi?
- kobuzchu kiz (29.12.21 14:28:08)
30 yaşındayım. Hayatımı birlikte geçirme niyetimin olduğu kadınla ilişkim geçen sene sonlandı. Uzun bir ilişkiydi. Bu da bana uzun vadeli plan yapmamın pek de anlamı olmadığını öğretti. Etrafımda evlenen çoğu insan da zaten bunu hedef edindiğinden değil öyle süregeldiği için evlendiler. O yüzden en fazla 8-9 gün sonrasını düşünüyorum galiba artık :)
Yalnızca kendi kontrolümüzde olmayan planların hayalkırıklığı hoş olmuyor.
Yalnızca kendi kontrolümüzde olmayan planların hayalkırıklığı hoş olmuyor.
- lüzumsuz adam (29.12.21 14:53:07)
bu baskının varlığı yalnızlığınızdan/düzenli bir ilişkinizin olmayışından mı yoksa bekar oluşunuzdan mı kaynaklanıyor?
@kobuzchu kiz+1
yakınlarınız hayat tek başına tatsız, birini sevince daha güzel demek istiyor da olabilir. yoksa tabiiki evlenmek bir hedef olmamalı, öyle olması saçma zaten.
çok küçük yaşlardan beri kendi kendine yetebilen biriyim, birey olmayı erken öğrenmiş biriyim. dolayısıyla "aile" ye aşırı anlam yükleyip ihtiyaç duymadığım gibi, aile olmak için evliliğe gerek olduğunu da düşünmüyorum. insanın tüm sosyal çevresi geleceğini şekillendiriyor aslında. sırf partneriz değil. motivasyonum bu konularda attığım, atacağım doğru adımlar. ancak yine de @kobuzchu kiz+1111
@kobuzchu kiz+1
yakınlarınız hayat tek başına tatsız, birini sevince daha güzel demek istiyor da olabilir. yoksa tabiiki evlenmek bir hedef olmamalı, öyle olması saçma zaten.
çok küçük yaşlardan beri kendi kendine yetebilen biriyim, birey olmayı erken öğrenmiş biriyim. dolayısıyla "aile" ye aşırı anlam yükleyip ihtiyaç duymadığım gibi, aile olmak için evliliğe gerek olduğunu da düşünmüyorum. insanın tüm sosyal çevresi geleceğini şekillendiriyor aslında. sırf partneriz değil. motivasyonum bu konularda attığım, atacağım doğru adımlar. ancak yine de @kobuzchu kiz+1111
- jimjim (29.12.21 14:57:19)
20li yaşlarımda evlilik için aile ve toplumun da etkisiyle belki diyordum, okul biter evlenir çocuk sahibi olur aile kurarım klasik düşüncesi vardı.
30 lu yaşlarıma gelince evlenmeyi gerçekten istemediğimi fark ettim, bunda 18 yaşımdan itibaren aileden ayrı, kendi başıma yaşamaya başlayıp kendi istediklerimi yapma özgürlüğünün ve kendimi tanımanın da etkisi oldu. aklımda tek soru biyolojik saatim işlemeye başladığında çocuk istersem ne olur acabaydı. yine şanslıydım ki bu da bende olmadı. çocuklara aşık bir insanım, birlikte vakit geçirmeye bayılıyorum ama kendi çocuğumun olması düşüncesi beni çok rahatsız etti. bu arada ablam da evlenip çocuk yapınca ailenin evlen baskısı da yok oldu, ben de çocuk sevgimi bu şekilde giderebilir hale geldim.
40a yeni girmiş bir insan olarak evlenme ve çocuk yapma konusunda almış olduğum kararlardan asla pişman olmadım. hatta tersi bir durumda olsam ülkenin de malum durumu yüzünden anksiyete krizleri geçirirdim, şu an kararlarımı tek başıma alıyorum, hayatımı nasıl sürdüreceğime, ne yapmak istediğime tek başıma karar veriyorum.
yaşlanınca ne olacağını açıkçası pek umursamıyorum, son 2-3 yıldır yaşanılanlardan sonra anladım ki önümüzdeki ay bile ne olacağı belli değil. bu konudaki mottom "tanrı'yı güldürmek istiyorsan ona planlarından bahset" sanırım.
evlenip aile kurup çok mutlu olan insanlar da var, yalnız yaşayıp ileriki yaşlarda bu durumdan pişman olmayanlar var, çocuklarının bakmadığı yaşlılar var. emekli maaşını verip huzurevinde yaşamak, ya da elden ayaktan düşene kadar kendi başının çaresine bakıp, gerekirse bakıcı ile son zamanları yaşamak bana rahatsız edici gelmiyor. yaşayıp göreceğiz modundayım.
30 lu yaşlarıma gelince evlenmeyi gerçekten istemediğimi fark ettim, bunda 18 yaşımdan itibaren aileden ayrı, kendi başıma yaşamaya başlayıp kendi istediklerimi yapma özgürlüğünün ve kendimi tanımanın da etkisi oldu. aklımda tek soru biyolojik saatim işlemeye başladığında çocuk istersem ne olur acabaydı. yine şanslıydım ki bu da bende olmadı. çocuklara aşık bir insanım, birlikte vakit geçirmeye bayılıyorum ama kendi çocuğumun olması düşüncesi beni çok rahatsız etti. bu arada ablam da evlenip çocuk yapınca ailenin evlen baskısı da yok oldu, ben de çocuk sevgimi bu şekilde giderebilir hale geldim.
40a yeni girmiş bir insan olarak evlenme ve çocuk yapma konusunda almış olduğum kararlardan asla pişman olmadım. hatta tersi bir durumda olsam ülkenin de malum durumu yüzünden anksiyete krizleri geçirirdim, şu an kararlarımı tek başıma alıyorum, hayatımı nasıl sürdüreceğime, ne yapmak istediğime tek başıma karar veriyorum.
yaşlanınca ne olacağını açıkçası pek umursamıyorum, son 2-3 yıldır yaşanılanlardan sonra anladım ki önümüzdeki ay bile ne olacağı belli değil. bu konudaki mottom "tanrı'yı güldürmek istiyorsan ona planlarından bahset" sanırım.
evlenip aile kurup çok mutlu olan insanlar da var, yalnız yaşayıp ileriki yaşlarda bu durumdan pişman olmayanlar var, çocuklarının bakmadığı yaşlılar var. emekli maaşını verip huzurevinde yaşamak, ya da elden ayaktan düşene kadar kendi başının çaresine bakıp, gerekirse bakıcı ile son zamanları yaşamak bana rahatsız edici gelmiyor. yaşayıp göreceğiz modundayım.
- hypathia (29.12.21 15:00:54)
Kritere bağlı olarak benim kriterlerime uyan biri olmadığında öyleyim.
- garylineker (29.12.21 15:08:40)
kobuzchu kiz +1
Hayatımın hiçbir döneminde evlenmeyi düşünmedim. Evlenmek, çocuk sahibi olmak hiç istemediğim şeylerdi. Ergenlik zamanında bu konuda çok keskin söylemlerim vardı ama insanların "aa öyle mi, peki" demek yerine sürekli seni ikna etmeye çalışmaları bi noktada o kadar bunaltıyor ki pes ediyorsun.
Son yıllarda "yoo düşünmüyorum" demekle yetiniyorum uzarsa da "bakalım hayat bu belli olmaz" diyorum.
33 oldum hala aynı fikirdeyim.
Yalnız kalma konusunda yine kobuzchu kiz +1 diyeceğim.
Hayatımın hiçbir döneminde evlenmeyi düşünmedim. Evlenmek, çocuk sahibi olmak hiç istemediğim şeylerdi. Ergenlik zamanında bu konuda çok keskin söylemlerim vardı ama insanların "aa öyle mi, peki" demek yerine sürekli seni ikna etmeye çalışmaları bi noktada o kadar bunaltıyor ki pes ediyorsun.
Son yıllarda "yoo düşünmüyorum" demekle yetiniyorum uzarsa da "bakalım hayat bu belli olmaz" diyorum.
33 oldum hala aynı fikirdeyim.
Yalnız kalma konusunda yine kobuzchu kiz +1 diyeceğim.
- mutekebbir (29.12.21 15:14:42)
Evlenmek ya da evlenmemek konusunda katı olmak gerektiğini düşünmüyorum. Bu kadar anlam yüklenecek bir şey değil evlilik. 34 yaşında bekarım, olursa evlenirim olmazsa meh dedim.. Hala da öyle diyorum. Evlenmem diye ciddi ciddi konuşanlar çocuk yapıyor şu an.
- lcha (29.12.21 15:23:16 ~ 15:23:40)
Evlenmeyeceğim değil ama çocuk doğurmayacağım netliğindeyim şahsen. Hoş, hayat bana "evlenemicen sen" netliği göstermeye başladı ama... bakalım.
- muhayyer divan (29.12.21 15:27:29)
hypathia +1
34 yasında, kadınım ne evlilik ne de cocuk isteğim var. buna katılık değil de soru baslıgındaki gibi "netlik" demek daha doğru. istemiyorsan istemiyorsundur, biri fikrimi değiştirirse evlenirim diyorsan ılımlısındır, istiyorsan da istiyorsundur. hiçbir zaman evlenmeyi dusunmedim ve istemedim.
34 yasında, kadınım ne evlilik ne de cocuk isteğim var. buna katılık değil de soru baslıgındaki gibi "netlik" demek daha doğru. istemiyorsan istemiyorsundur, biri fikrimi değiştirirse evlenirim diyorsan ılımlısındır, istiyorsan da istiyorsundur. hiçbir zaman evlenmeyi dusunmedim ve istemedim.
- suyin (29.12.21 16:02:02)
34 yaşındayım, son ilişkimi “benimle gelecek yok” cümlesi yüzünden bitirmek durumunda kaldım. evlenme niyetinde değildim, ama birlikte yaşamak da dahil hiçbir gelecek düşünememek de geri kalan kısımları yolunda giden bir ilişkiyi bitirmeme yetti. evlenmek istememeye sonuna kadar saygı duyuyor ve hak veriyorum. ama 30+ yaşında olan birinin en basit ilişkiye başlarken bile bunu karşısındakine söylemesi gerektiğini düşünüyorum. zira mevzu sadece imza atmak değil. şu yaşımda hayatımda biri varsa hafta sonumu kimle geçireceğim, tatile kimle gideceğim vs. düşünmeme gerek kalmamalı. “birlikte” olmak karşılıklı sorumluluk alabilmek istiyorum. imza olması ya da olmaması bu durumu değiştirmiyor. belli bir yaşta insanların bunu önceden konuşup üstünde anlaştıkları takdirde ilişkiye başlamaları gerektiğini düşünüyorum. + yaşlanınca yalnız kalma durumundan korkuyorum ama korkunun da ecele faydası yok. yalnız kalmayacağım diye de evlenilmez ya da birlikte kalınmaz olmadım biriyle.
özetle: kısmet.
özetle: kısmet.
- inanna (29.12.21 16:27:46)
hypathia +1
- olimpia (29.12.21 16:57:11)
25 yaşındayım, biraz daha gençken "aman ya ne evlenicem" kafasındaydım ama şu an oturup düşününce çevrenizde her ne kadar arkadaş, aile, sevgili vs. olsa da bir yaştan sonra yalnız kalmak ve bu durumun üzmesi kaçınılmaz. o yüzden şu an daha sıcağım, asla evlenmem demiyorum illa da evleneyim de demiyorum. kısacası uygun birisi olursa neden olmasın kafasındayım.
ama çocuk konusunda kendimi bildim bileli istemiyorum. hamile kalmak, doğurmak, bir çocuğun sorumluluğunu üstlenmek bana aşırı korkutucu ve zor geliyor.
ama çocuk konusunda kendimi bildim bileli istemiyorum. hamile kalmak, doğurmak, bir çocuğun sorumluluğunu üstlenmek bana aşırı korkutucu ve zor geliyor.
- candide (29.12.21 17:10:53)
Asla evlenmiş olmak için evlenilmemeli düşüncesinde biriyim. İnsanlar gerçekten birlikte yaşamayı ve aile kurmayı çok istediklerinde evlenmeliler bence. Yalnız kalmamak için yapılan evlilikler hep boşanmayla ve yalnız kalmayla sonuçlanıyor zaten.
Ek olarak 30 yaşına merdiven dayamış bir kadın olarak her zaman evliliği saçma bulmuştum. Şimdi sevdiğim insanla birlikte yaşamayı çok isteyen bir ruh haline büründüm.
Yani zaman ne gösterir bilinmez. Büyük büyük konuşmamak lazım hayatta.
Ek olarak 30 yaşına merdiven dayamış bir kadın olarak her zaman evliliği saçma bulmuştum. Şimdi sevdiğim insanla birlikte yaşamayı çok isteyen bir ruh haline büründüm.
Yani zaman ne gösterir bilinmez. Büyük büyük konuşmamak lazım hayatta.
- alaimisema (29.12.21 17:26:17)
%99: evlenmeyeceğim + %1: belki = kısmet ve olasılıklar.
- neynep (29.12.21 18:06:06)
Kesin ve net olarak evlenmeyeceğim(büyük çaplı bir felaket olmazsa), biriyle birlikte yaşayabilirim ama evlenmeyi düşünmüyorum. Yaşlanınca evli ve çocuklu olduğu halde eşi ve çocuklarının bakmadığı bir çok kişi biliyorum, üstelik bu kişiler çalışma hayatlarının tamamını eşi ve çocukları istediği gibi yaşayabilsin diye uğraşarak geçirdiler. Yaşlanınca eşiniz veya çocuğunuzun size bakacağının garantisi yok ama onlara harcayacağınız paraları kendinize ayırırsanız çok sağlam bir birikiminiz olabilir.
- bartholomew87 (29.12.21 18:23:21)
ben varım. 28 yaşında adamım. yaşıtlarımın çoğu evlendi, çocuğu oldu. hiçbirine özenmedim, aklımdan bile geçmedi evlilik. bana çok sıkıcı ve sıradan geliyor evlilik. en sevdiğim insanla bile evlenmeyi kırk kere düşünürüm. belki ilerde evlenirim ama büyük ihtimalle boşanacağımı biliyorum:) yaşlılıkta yalnızlıktan ise hiç korkmuyorum.
- nothing in my way (29.12.21 18:42:02)
Yas ilerdeikce bir cok konuda kafa yapımının degistigini gordukce artik hemen hemen hicbir konuda o kadar kesin konusmuyorum kendimle ilgili. Yarın ne olacagi belli olmaz. Dolasiyla hiçbir zaman evlenme heveslisi biri olmamakla birlikte kesinlikle asla evlennem diye bir iddaam yok.
- stavro (29.12.21 19:29:52)
33 erkek kişisi.
Zaman zaman sevdiğim biriyle evlensem, kendi halimizde tatlı bir aile olsak, kızım olsa diye düşündüğüm oluyor ve zaman zaman gerçekten de istediğim olur ama işin içinde çocuğun sorumluluklarını da düşününce bir ürpeme geliyor. Evlilik zaten başlı başına bir zor süreç, çocuk apayrı bir süreç. İlla evleneyim diye tabii ki bir düşüncem yok. Bazen iyiyim ya böyle dediğim de oluyor.
Öbür taraftan sanki hiç evlenecekmişim gibi geliyor. Ben seviyorum sevmesine ama tek taraflı kalıyor. Bir karşılık alamıyorum. Dediğim gibi illa evleneyim diye bir düşüncem yok.
Kısaca bilmiyorum.
Zaman zaman sevdiğim biriyle evlensem, kendi halimizde tatlı bir aile olsak, kızım olsa diye düşündüğüm oluyor ve zaman zaman gerçekten de istediğim olur ama işin içinde çocuğun sorumluluklarını da düşününce bir ürpeme geliyor. Evlilik zaten başlı başına bir zor süreç, çocuk apayrı bir süreç. İlla evleneyim diye tabii ki bir düşüncem yok. Bazen iyiyim ya böyle dediğim de oluyor.
Öbür taraftan sanki hiç evlenecekmişim gibi geliyor. Ben seviyorum sevmesine ama tek taraflı kalıyor. Bir karşılık alamıyorum. Dediğim gibi illa evleneyim diye bir düşüncem yok.
Kısaca bilmiyorum.
- put it in your appropriate place (29.12.21 19:52:26)
Benim evlenmem ülkemizde yasal değil. Açıkçası hayatım boyunca da bu durumun değişeceğini düşünmüyorum. Biraz da bu yüzden evlilik hiç gündemimde olmadı. Yanlızlığımı seviyorum, ama belki de tersini hiç yaşamadığım içindir onu bilemem. Yukarıdakilerin de dediği gibi hayatın ne getireceği bilinmez. Göreceğiz. Çocuk kesinlikle istemiyorum ama. Bu konuda kararımı asla değiştirmeyeceğimden adım gibi eminim.
- peki madem (29.12.21 22:54:32)
Erkek bakis acisindan bu evlilige direnme mevzusu da solculuk gibi, birisi parayi bulana kadar suruyor, oburu de dogru zamanda dogru hatunu.
Evlenmeyecegim kafasinda olan birsuru arkadas evlendi. Hemen evlenmeliyim diyenler evlenemedi hala bekliyor. Kimisi evlendi coktan bosandi, ikinciye evlendi. Hayat zaten cogunlukla sizin istediginiz kulvardan ilerlemiyor.
Ortada korkulacak birsey yok, uzerinde asiri dusunulup kafa yorulacak birsey degil. Herkes evlenmek zorunda da degil. Hayatin akisina birakin kendinizi, olursa olur, olmazsa olmaz.
Evlenmeyecegim kafasinda olan birsuru arkadas evlendi. Hemen evlenmeliyim diyenler evlenemedi hala bekliyor. Kimisi evlendi coktan bosandi, ikinciye evlendi. Hayat zaten cogunlukla sizin istediginiz kulvardan ilerlemiyor.
Ortada korkulacak birsey yok, uzerinde asiri dusunulup kafa yorulacak birsey degil. Herkes evlenmek zorunda da degil. Hayatin akisina birakin kendinizi, olursa olur, olmazsa olmaz.
- cooperr (29.12.21 23:08:28)
[]
Yılbaşı paketi mi hediye çeki mi?
Çeşitli içki, yiyecek gibi malzemelerden oluşan bir paket mi yoksa market hediye çeki mi sizi mutlu eder?
pakete ve çeke bağlı da, çek daha garanti
- passion rules the game (28.12.21 22:49:41)
Çek.
- Amaranta ursula (28.12.21 22:52:37)
hediye çeki
- roket adam (28.12.21 23:44:39)
Çek. Paketin içinde yemediğim tonla şey oluyor genelde.
- himmet dayi (28.12.21 23:48:57)
Hiçbiri, güzel bir zam :)
- dreamnesiac (29.12.21 04:25:46)
60 liralik ceki 100 liralik pakete tercih ederim.
- hot potato (29.12.21 05:14:52 ~ 07:56:02)
Çek.
- since1907 (29.12.21 07:31:14)
çek plz
- erenderk (29.12.21 08:33:35)
ben paketi alayim.
- posthuman (29.12.21 09:15:25)
[]
Kendine sarıp, durmak için duyuru cevaplamaya sarmak filan.
sevgili duyuru insanları, nasılsınız? iyi misiniz?
neden buradasınız? neden insanların sorularını cevaplıyorsunuz?
bugünlerde biraz kendime sardığımdan, kendimden uzaklaşmak için duyuruda bildiğim her konuda cevap yazar oldum. size de oluyor mu böyle şeyler ve bir şeylere dadanıyor musunuz?
sonra kendinizi nasıl olup da tekrar düzene sokuyorsunuz? ya da bu döngüden çıkmak için teknikleriniz filan var mı?
neden buradasınız? neden insanların sorularını cevaplıyorsunuz?
bugünlerde biraz kendime sardığımdan, kendimden uzaklaşmak için duyuruda bildiğim her konuda cevap yazar oldum. size de oluyor mu böyle şeyler ve bir şeylere dadanıyor musunuz?
sonra kendinizi nasıl olup da tekrar düzene sokuyorsunuz? ya da bu döngüden çıkmak için teknikleriniz filan var mı?
sıradan günlerde burst mode, bir giriyorum 3-4 soruya cevap, 3-4 saat sonra bir daha girip 3-4 soruya cevap, şakkadanak. bu süre zarfında fazla soru sorulmamışsa, ki artık duyuru eskisi gibi değil, sanki her soruya bir cevabım varmış hissi oluşuyor.
bunun dışında, önemli olayların öncesindeki sessizlik anlarında burada çok yazıyorum. sene kapanışı var 2 gün sonra. öncesinde biraz sakin zamanlardayız. kapanış zamanı 3-5 gün telsizleri kapatıp cebrail'e yol çekiyor, reks eyliyorum.
bunun dışında, önemli olayların öncesindeki sessizlik anlarında burada çok yazıyorum. sene kapanışı var 2 gün sonra. öncesinde biraz sakin zamanlardayız. kapanış zamanı 3-5 gün telsizleri kapatıp cebrail'e yol çekiyor, reks eyliyorum.
- gabe h coud (28.12.21 22:27:31 ~ 22:39:53)
canım sıkılıyor, tek sebep bu
- passion rules the game (28.12.21 22:44:49)
"Nasılsınız? iyi misiniz?"
Valla tiyatrodan çıktım keyfim yerinde az biraz, iyiyim, siz nasılsınız?
"Neden buradasınız? neden insanların sorularını cevaplıyorsunuz?"
Canım sıkılıyor bazen. Müzikle ilgili ya da bildiğim yerden soru gelirse cevaplıyorum. Artık gelenek haline getirdiğim üzere yılın ilk 6 ayı duyuruya girmiyor, ikinci yarısında sıkılmaya başlayınca tekrar giriyorum. Şimdi de malum yıl sonu diye yoğunluk başladı:D
"Kendinizi nasıl olup da tekrar düzene sokuyorsunuz?"
Kendimi isteyince düzene koyabiliyorum çok şükür otokontrol mekanizmam iyi seviyede:D
"Döngüden çıkmak için teknikleriniz filan var mı?"
Valla kendime biraz zaman tanıyorum boşlamak için, sonra zaten çok sürmüyor sıkılınca düzen arayışı başlıyor:D
Valla tiyatrodan çıktım keyfim yerinde az biraz, iyiyim, siz nasılsınız?
"Neden buradasınız? neden insanların sorularını cevaplıyorsunuz?"
Canım sıkılıyor bazen. Müzikle ilgili ya da bildiğim yerden soru gelirse cevaplıyorum. Artık gelenek haline getirdiğim üzere yılın ilk 6 ayı duyuruya girmiyor, ikinci yarısında sıkılmaya başlayınca tekrar giriyorum. Şimdi de malum yıl sonu diye yoğunluk başladı:D
"Kendinizi nasıl olup da tekrar düzene sokuyorsunuz?"
Kendimi isteyince düzene koyabiliyorum çok şükür otokontrol mekanizmam iyi seviyede:D
"Döngüden çıkmak için teknikleriniz filan var mı?"
Valla kendime biraz zaman tanıyorum boşlamak için, sonra zaten çok sürmüyor sıkılınca düzen arayışı başlıyor:D
- Amaranta ursula (28.12.21 22:46:17)
yoğun çalışıyorum, kafam dağılıyor. bir nevi kaçış noktası oluyor. çekirdek çitler gibi yazıyorum sonra işime dönüyorum.
- roket adam (28.12.21 23:45:03)
roket +1
ben yoğun çalışmıyorum gerçi. iki bilgisayar açık birinde işe bakıyorum, diğerinde binance'te trade yapıp arada buraya bakıyorum. her duyurunun altından çıkma sebebim bu.
saygılar.
ben yoğun çalışmıyorum gerçi. iki bilgisayar açık birinde işe bakıyorum, diğerinde binance'te trade yapıp arada buraya bakıyorum. her duyurunun altından çıkma sebebim bu.
saygılar.
- himmet dayi (28.12.21 23:52:51)
Roket +1
Benim için kafa dağıtmak demek dikkati başka şeye vermek demek. Kafam doluyken(genelde iş sebepli) pür dikkat buradaki sorulara odaklanmak tazeleyici oluyor. O yüzden okuyan için "yuh bu kadar detaylı cevap vermeye üşenmedin mi" dedirten cevaplarım var genelde. Bakınca işsizlik gibi duruyor ama aksine, soruyu soranın derdini dert ediniyor, empati yapıyor ve önemseyerek yaklaşıyorum; bu sayede dikkatimi başka şeylerden koparmış oluyorum. Burada verdiğim cevaplar için harcadığım vakti başka şeye harcayıp da bu kadar kısa sürede dikkat yoğunlaştıramıyorum.
Bi de işim gereği problem çözmek, çözüm üretmek, alternatif bulmak, başka açılardan bakmak standart düşünme şeklim, dürtü gibi bişey haline dönüştü. Bunu iş icabı değil kendi seçtiğim bir şey üzerine yapınca hem o dürtüyü tatmin etmiş hem de odağımı değiştirmiş oluyorum.
Benim için kafa dağıtmak demek dikkati başka şeye vermek demek. Kafam doluyken(genelde iş sebepli) pür dikkat buradaki sorulara odaklanmak tazeleyici oluyor. O yüzden okuyan için "yuh bu kadar detaylı cevap vermeye üşenmedin mi" dedirten cevaplarım var genelde. Bakınca işsizlik gibi duruyor ama aksine, soruyu soranın derdini dert ediniyor, empati yapıyor ve önemseyerek yaklaşıyorum; bu sayede dikkatimi başka şeylerden koparmış oluyorum. Burada verdiğim cevaplar için harcadığım vakti başka şeye harcayıp da bu kadar kısa sürede dikkat yoğunlaştıramıyorum.
Bi de işim gereği problem çözmek, çözüm üretmek, alternatif bulmak, başka açılardan bakmak standart düşünme şeklim, dürtü gibi bişey haline dönüştü. Bunu iş icabı değil kendi seçtiğim bir şey üzerine yapınca hem o dürtüyü tatmin etmiş hem de odağımı değiştirmiş oluyorum.
- Bruce (29.12.21 00:39:20)
Benim için paylaşım ve öğrenmek.
2000lerdeki forum dünyasının etkisinde kaldım sanırım.
Alışkanlık oldu.
2000lerdeki forum dünyasının etkisinde kaldım sanırım.
Alışkanlık oldu.
- Erva (29.12.21 01:06:14)
Ya maalesef şu an buradan iyi bir yer yok türkçe interwebzde. Maalesef burayı sevmediğimden değil, aksine muadili yok diye. Eski internet ruhu hala burada bir parça yaşıyor bence.
- aguen (29.12.21 01:35:12)
yaklaşık 10 yıldır bağımlıyım.
müptela olmadan kurtulun. :)
müptela olmadan kurtulun. :)
- jimjim (29.12.21 02:02:24)
Roket +1, 8 yıldır kopamadım.
- ananiyimioguz (29.12.21 02:06:07)
can sıkıntısına iyi gelmesi ve forumların son mohikanı olması görüşlerine katılıyorum.
- onemoremile (29.12.21 08:22:04)
fena değilim, siz de iyisiniz umarım kaptankedi.
buradayım çünkü bir işe yarama konusunda iflah olmaz bir dürtüm var. boşa düştüğümde hep önce buraya bakıyorum. gerçi artık eskiden aldığım keyfi almıyorum ve çok az süre geçiriyorum burada ama olsun. bunun dışında bazen hakikatten objektif fikir almam gerekiyor bazı konularda, sorumu soruyorum cevabımı alıyorum yoluma bakıyorum.
ek olarak zayıf anlarımda buraya bakıp başka dertlerle, sorunlarla oyalandığım, çözüm sunarak rahatladığım oluyor. siz böyle bir şeyden mi bahsediyorsunuz? eğer böyleyse bu bir ihtiyaç, öğrendiğiniz bir kendinizi güçlendirme modeliniz ve o döngü kendi kendine kırılıyor bence yeterince güçlendiğinizde. bir metodum yok maalesef. kendime zaman veriyorum, düzene giriyor.
buradayım çünkü bir işe yarama konusunda iflah olmaz bir dürtüm var. boşa düştüğümde hep önce buraya bakıyorum. gerçi artık eskiden aldığım keyfi almıyorum ve çok az süre geçiriyorum burada ama olsun. bunun dışında bazen hakikatten objektif fikir almam gerekiyor bazı konularda, sorumu soruyorum cevabımı alıyorum yoluma bakıyorum.
ek olarak zayıf anlarımda buraya bakıp başka dertlerle, sorunlarla oyalandığım, çözüm sunarak rahatladığım oluyor. siz böyle bir şeyden mi bahsediyorsunuz? eğer böyleyse bu bir ihtiyaç, öğrendiğiniz bir kendinizi güçlendirme modeliniz ve o döngü kendi kendine kırılıyor bence yeterince güçlendiğinizde. bir metodum yok maalesef. kendime zaman veriyorum, düzene giriyor.
- evde liyakat kalmamis (29.12.21 10:14:51 ~ 10:15:32)
tamamen seninle aynı sebepten buradayım diyebilirim. yapacak işim olmadığı esnada kendime sarmamak için soru cevaplıyorum. Kendimi oyalamaya çalışıyorum internette. Sözlükte entry, birkaç twit, instagram ve burası arasında mekik dokuyorum. Filme diziye odaklanmak dahi zor geliyor çünkü bazen. Ama bu kafanın da kendinden başka yere gitmesi lazım, kendime döndüğünde sıkıntı çıkarıyor. :)
- inanna (29.12.21 16:32:51)
ben gecerken ugruyorum, ya da bir soru soracaksam.
ama internete sardiysan en güzeli disari cikmak
ama internete sardiysan en güzeli disari cikmak
- durgunfoton (29.12.21 16:34:23)
[]
37 yaşında erkek, 26 yaşında kadın
Buradaki erkek tarafı ben oluyorum.
30'umdan itibaren hep yaşı kendime yakın, 30+ kadınlarla ilişkilerim oldu. Şu an ilk kez böyle bir durum denk geldi ve ben 37'mdeyken aramızdaki bu 11 yıllık yaş/yaşanmışlıklar farkı biraz kafamı karıştırıyor.
Kendisi bir şeyler için gayet istekli ve bunu hissettirmekten de hiç geri kalmıyor. Mutlu hissettiğini, bu derece çabuk alışmasına şaşırdığını sık sık dile getiriyor, güzel duygularını paylaşıyor. İleride şöyle yaparız, böyle yaparız diye uzun vadeli planlar yapıyor. Bunlar şu an hoşuma giden kısımlar.
Ama mesela daha önceki deneyimlerime nazaran farklılıklar gördüğüm bazı detaylar da oluyor şu an. Kendisi gün içerisinde yoğun iletişimde olmak istiyor. İş vakti olsun, gece olsun, birçok kez telefonla arıyor. Tabii ki konuşulur edilir ama zaten aktif iletişimde olunan whatsapp seçeneği de var yani. Bana fazla geldi bu iletişim yoğunluğu. Bu konuda bir şey desem bozulacağını da biliyorum, şimdilik demiyorum. Veya bazen samimiyet-dobralık-patavatsızlık arasında kalan pat diye söylediği sözleri oluyor, bir durup kalıyorum. Bunlara benzer dikkatimi çeken bir takım farklılık noktaları oluyor yani...
Dediğim şekilde ben hayatımda hiç bu seviyede bir yaş farkıyla bir şeyler deneyimlemedim ve içerisinde bulunduğum yeni durumla ilgili kafam karışık. Daha yolun başı, bu yolda ilerleyip de sonradan onu üzmek istemem, duygusal ve iyi bir kız.
"Yaşa ve gör, akışına bırak işte" mi, yoksa "Bu yaşlardaki 11 yaş fark sıkıntılı bir durum" mu? Ne dersiniz?
30'umdan itibaren hep yaşı kendime yakın, 30+ kadınlarla ilişkilerim oldu. Şu an ilk kez böyle bir durum denk geldi ve ben 37'mdeyken aramızdaki bu 11 yıllık yaş/yaşanmışlıklar farkı biraz kafamı karıştırıyor.
Kendisi bir şeyler için gayet istekli ve bunu hissettirmekten de hiç geri kalmıyor. Mutlu hissettiğini, bu derece çabuk alışmasına şaşırdığını sık sık dile getiriyor, güzel duygularını paylaşıyor. İleride şöyle yaparız, böyle yaparız diye uzun vadeli planlar yapıyor. Bunlar şu an hoşuma giden kısımlar.
Ama mesela daha önceki deneyimlerime nazaran farklılıklar gördüğüm bazı detaylar da oluyor şu an. Kendisi gün içerisinde yoğun iletişimde olmak istiyor. İş vakti olsun, gece olsun, birçok kez telefonla arıyor. Tabii ki konuşulur edilir ama zaten aktif iletişimde olunan whatsapp seçeneği de var yani. Bana fazla geldi bu iletişim yoğunluğu. Bu konuda bir şey desem bozulacağını da biliyorum, şimdilik demiyorum. Veya bazen samimiyet-dobralık-patavatsızlık arasında kalan pat diye söylediği sözleri oluyor, bir durup kalıyorum. Bunlara benzer dikkatimi çeken bir takım farklılık noktaları oluyor yani...
Dediğim şekilde ben hayatımda hiç bu seviyede bir yaş farkıyla bir şeyler deneyimlemedim ve içerisinde bulunduğum yeni durumla ilgili kafam karışık. Daha yolun başı, bu yolda ilerleyip de sonradan onu üzmek istemem, duygusal ve iyi bir kız.
"Yaşa ve gör, akışına bırak işte" mi, yoksa "Bu yaşlardaki 11 yaş fark sıkıntılı bir durum" mu? Ne dersiniz?
arkadasim yasadi benzer durumu. enerji seviyesi farkli dedi. sonra patladilar. bence kafalar uyuyorsa sorun yok. yasa ve akisina birak derim
- camussar (28.12.21 17:13:37)
19 - 30 deseniz epeyce bir fark olacaktı; üniversiteye yeni başlayan <-> artık işini gücünü eline almış gibi. 26 ise epeyce artık olgunlaşmış ya da olgunlaşılmış olması gereken bir yaş.
Bu bakımdan elbette farklılıklar olur ama eğer karşılıklı olarak güçlü duygular varsa, ve bu doğrultuda taraflar birbirini anlamaya ve uyum sağlamaya gayret ederse olur gider.
Mesela yoğun iletişim beklentisini yaşıyla değil de kişiliğiyle değerlendirmek daha yerinde olabilir. Bazı insanlar daha yoğun iletişmek, daha çok dokunmak, sarılmak vesaire isterken bazıları öyle değil. Yaşla çok ilgisi olmayabiliyor.
Bir başka örnek, siz bir ilişkinin içinde pat diye uzun vadeli planlar yapmaya girişmeyen biri olabilirsiniz. Ama karşınızdaki daha ilk görüşmeden gelinlik modelleri düşünmeye başlayan biri de olabilir.
Sizi çok rahatsız eden konuları açıklıkla konuşmanızı öneririm. Tabii açıklıkla deyince de keserle kafasına vurmayın, uygun bir üslupla konuşun :)
Biraz da akışına bırakırsanız ne güzel olup gider.
Bu bakımdan elbette farklılıklar olur ama eğer karşılıklı olarak güçlü duygular varsa, ve bu doğrultuda taraflar birbirini anlamaya ve uyum sağlamaya gayret ederse olur gider.
Mesela yoğun iletişim beklentisini yaşıyla değil de kişiliğiyle değerlendirmek daha yerinde olabilir. Bazı insanlar daha yoğun iletişmek, daha çok dokunmak, sarılmak vesaire isterken bazıları öyle değil. Yaşla çok ilgisi olmayabiliyor.
Bir başka örnek, siz bir ilişkinin içinde pat diye uzun vadeli planlar yapmaya girişmeyen biri olabilirsiniz. Ama karşınızdaki daha ilk görüşmeden gelinlik modelleri düşünmeye başlayan biri de olabilir.
Sizi çok rahatsız eden konuları açıklıkla konuşmanızı öneririm. Tabii açıklıkla deyince de keserle kafasına vurmayın, uygun bir üslupla konuşun :)
Biraz da akışına bırakırsanız ne güzel olup gider.
- kaptankedi (28.12.21 17:29:56)
tavsiye etmem, biz yapamadık.
akışına bırakma, başarılı olma ihtimali daha düşük bir ilişkiye emek verme, geriye alınmaz bu zamanlar.
akışına bırakma, başarılı olma ihtimali daha düşük bir ilişkiye emek verme, geriye alınmaz bu zamanlar.
- gabe h coud (28.12.21 17:39:27)
26 37 gayet normal, hiç takılmayın. olursa olur, olmazsa olmaz, aynı diğer tüm ilişkiler gibi. yaş farkınızın hiç bir önemi yok.
- killerbee (28.12.21 17:47:07)
klasik, sıkıcı "önemli olan sizin uyumunuz" cevabını vereceğim en başta ama bence böyle bir ilişkinin uzun vadede yürümesi zor. yapan yapar, asla olmaz diye bir kaide yok ama bence kolay değil.
kadınlara bakmayın, onlara kalsa zaten hepsi analarının karnından 70 yaş tecrübesi ve bilgeliğiyle çıkıyorlar... 26 dediğiniz yaş bugün üniversite, yüksek lisans yaşı. çoğu insan 30'una kadar doğru dürüst kariyer veya hayat planı bile çizememiş oluyor kendine. çok genç. kaldı ki ilişkilerim hep yakın yaş aralığında oldu diyorsunuz.
birbirini hoş bulan, iyi anlaşan insanların arası başlangıçta her zaman iyi olur zaten. bu bence çok ciddiye alınacak bir kriter değil. yani şöyle düşünün daha ilk günden aranız bozulacak olsa görüşür müydünüz? arada hoşlantı varsa ilk dönemler zaten hep iyi olur, yaşlar 25-50 olsa da aynısı olurdu. mesele bunun devamında böyle gidip gitmeyeceği. iş ciddiye bindi diyelim, uzun süreli ilişkiniz oldu, kadın 30'ların ortasına gelmemişken siz 50'ye yaklaşmış olacaksınız. bilmiyorum, ben erkek olarak çok rahat hissedemezdim böyle bir ilişkide, karşımdaki dünyanın en iyi insanı da olsa gözden çıkarılmaktan korkardım. siz yaşlı değilsiniz ama o çok genç. şahsi düşüncem 30-35 yaş altındaki neredeyse herkesin (kendim de dahil) gerizekalı olduğu. 37 yaşında olsam 31-32 yaş altıyla duygusal ilişkiye hiç bulaşmazdım sanırım.
kadınlara bakmayın, onlara kalsa zaten hepsi analarının karnından 70 yaş tecrübesi ve bilgeliğiyle çıkıyorlar... 26 dediğiniz yaş bugün üniversite, yüksek lisans yaşı. çoğu insan 30'una kadar doğru dürüst kariyer veya hayat planı bile çizememiş oluyor kendine. çok genç. kaldı ki ilişkilerim hep yakın yaş aralığında oldu diyorsunuz.
birbirini hoş bulan, iyi anlaşan insanların arası başlangıçta her zaman iyi olur zaten. bu bence çok ciddiye alınacak bir kriter değil. yani şöyle düşünün daha ilk günden aranız bozulacak olsa görüşür müydünüz? arada hoşlantı varsa ilk dönemler zaten hep iyi olur, yaşlar 25-50 olsa da aynısı olurdu. mesele bunun devamında böyle gidip gitmeyeceği. iş ciddiye bindi diyelim, uzun süreli ilişkiniz oldu, kadın 30'ların ortasına gelmemişken siz 50'ye yaklaşmış olacaksınız. bilmiyorum, ben erkek olarak çok rahat hissedemezdim böyle bir ilişkide, karşımdaki dünyanın en iyi insanı da olsa gözden çıkarılmaktan korkardım. siz yaşlı değilsiniz ama o çok genç. şahsi düşüncem 30-35 yaş altındaki neredeyse herkesin (kendim de dahil) gerizekalı olduğu. 37 yaşında olsam 31-32 yaş altıyla duygusal ilişkiye hiç bulaşmazdım sanırım.
- der meister (28.12.21 18:12:09)
11 yaş büyütülecek bir fark değil bence. Bahsettiğiniz şeyler yapı meselesi, yaş ile bir ilgisi yok.
- ruhen hastayim ben (28.12.21 19:07:30)
@ruhen hastayim ben Ya bence bu tip detayların yaşla da kesinlikle bağlantısı oluyor.
Kendi üzerimden gideyim; 26 yaşındayken ikili ilişkilerimde yaptığım bir sürü şeyi bugün yapmıyorum. Fevri olmamayı, yeri gelince yutkunabilmeyi öğrendim. İlişkide birbirine konfor alanı bırakabilmenin önemini, baskılayıp da bunaltmamayı öğrendim. Yıllar, yaşanmışlıklar, türlü tecrübeler, insanı bir miktar değiştirebiliyor. Demleniyorsun kaçınılmaz bir şekilde...
Kendi üzerimden gideyim; 26 yaşındayken ikili ilişkilerimde yaptığım bir sürü şeyi bugün yapmıyorum. Fevri olmamayı, yeri gelince yutkunabilmeyi öğrendim. İlişkide birbirine konfor alanı bırakabilmenin önemini, baskılayıp da bunaltmamayı öğrendim. Yıllar, yaşanmışlıklar, türlü tecrübeler, insanı bir miktar değiştirebiliyor. Demleniyorsun kaçınılmaz bir şekilde...
- Berck (28.12.21 19:21:44)
önceki ilişkileri yüzünden sana ihtiyaç duyup ilgi manyağı yapmadıysa sorun olmaz bence
"Bana fazla geldi bu iletişim yoğunluğu. Bu konuda bir şey desem bozulacağını da biliyorum"
ayrıca şu an kız seni üzüyor ama farkında değilsin
"Bana fazla geldi bu iletişim yoğunluğu. Bu konuda bir şey desem bozulacağını da biliyorum"
ayrıca şu an kız seni üzüyor ama farkında değilsin
- bir soru sorcam (28.12.21 19:22:22)
[]
hamilelere birtakım sorular
sorum sadece hamilelere, doğurmuş olanlara, hamileliğine şahitlik ettiği bir eşi/sevgilisi olanlara.
vücudunuzun içinde bir insan olmasından/büyüyor olmasından korkmuyor musunuz? özellikle bebek hareket ettiğinde ne hissediyorsunuz?
doğumdan korkmuyor musunuz? nasıl normal/sakin kalabiliyorsunuz?
eşi hamile olanlar eşinizin karnına dokunup bebekle bi nevi iletişime geçince ne hissediyorsunuz? hazır bi de iki canlıyken eşinize bi şey olur mu diye ekstra vesvese basmıyor mu?
vücudunuzun içinde bir insan olmasından/büyüyor olmasından korkmuyor musunuz? özellikle bebek hareket ettiğinde ne hissediyorsunuz?
doğumdan korkmuyor musunuz? nasıl normal/sakin kalabiliyorsunuz?
eşi hamile olanlar eşinizin karnına dokunup bebekle bi nevi iletişime geçince ne hissediyorsunuz? hazır bi de iki canlıyken eşinize bi şey olur mu diye ekstra vesvese basmıyor mu?
hepimiz bir hamileliğin sonucuyuz korkacak bir şey yok, bu doğal bir süreç diye düşünüyorum. bedenim bir insan yapabiliyorsa elbet onu da çıkarabilir diyorum doğum kısmı için. ondan da korkmuyorum. (kendi hamile olan kadın)
tabii ki çok beter hikayeler var. ama bu her şey için söz konusu. iyi ihtimallerin haberi yapılmaz, sıradan süreçler genelde coşkuyla aktarılmaz, onu hatırlamak lazım bazen.
tabii ki çok beter hikayeler var. ama bu her şey için söz konusu. iyi ihtimallerin haberi yapılmaz, sıradan süreçler genelde coşkuyla aktarılmaz, onu hatırlamak lazım bazen.
- kullanıcıadımbuolsun (28.12.21 15:12:03)
ilk haberi aldığımdan beri pek de dank etmemişti. kalp sesini duyunca ohaa insan yapıyorum laan diye biraz dank etti. tekmelere başlayınca hele cidden çok değişik bi duygu, nasıl anlatsam bilemedim şimdi. bi bebek dünyaya getireceğimi idrak ettiğimi sanıyodum hamileyken. ta ki doğum anına kadar. doğduğu zaman ilk kez gösterdiklerinde fark ettim ki o ana kadar dank etmemiş bana. ne zaman ki doğurtup gösterdiler yukardan, ohaa insan yaptım laan dedim. o zaman anladım tüm ağırlığıyla ve sorumluluğuyla her şeyiyle birden.
doğumdan korkmuyodum ya, olacak bitecek bi şey sonuçta. sonraki evre korkutuyodu beni. nasıl bakıcam, dayanıcam, uykusuzluk, bebek ağlaması vs. o kısmı da büyük ölçüde hormonlar hallediyormuş zaten onu gördüm. büyük ölçüde diyorum özellikle, zaman zaman çocuğu camdan atasım geliyor çünkü hormonum yetmiyor evet.
doğumdan korkmuyodum ya, olacak bitecek bi şey sonuçta. sonraki evre korkutuyodu beni. nasıl bakıcam, dayanıcam, uykusuzluk, bebek ağlaması vs. o kısmı da büyük ölçüde hormonlar hallediyormuş zaten onu gördüm. büyük ölçüde diyorum özellikle, zaman zaman çocuğu camdan atasım geliyor çünkü hormonum yetmiyor evet.
- pide (28.12.21 15:24:44)
henüz doğurmadım ama sorulara cevap verebilecek yerdeyim sanırım tam olarak :)
vücudun içinde bir insan olmasından korkmuyorum, sanırım bazı insanlara içlerinde "alien" var gibi geliyor olabilir :) ama bana hiç öyle gelmedi. hareket ettikçe mutlu oluyorum (zaten hareket etsin istiyor insan, etmedi mi sıkıntı). bazı hareketleriyle eğleniyorum. hele etkileşebilirseniz çok eğlenceli, en azından bana öyle geliyor. önceden de sağda solda gördüğüm böyle görüntüleri severdim, karnın içinde bir şey var, dışarıdan oynadığı gözüküyor falan. tüm süreç doğa belgeseli gibi :D
doğumdan da çok korkmuyorum açıkçası, yani bilinmez bir yer gibi görüyorum şimdilik. neler olabileceğini bilemediğiniz, çok bilinmeyenli denklem gibi bir zaman dilimi tüm doğum süreci. belki çok kolay olur, belki çok zor olur, belki sezaryen olması gerekir, belki acil durumlar çıkar, her şey olabilir, bilemeyiz şimdiden. doktora güvenip geçmekten başka çare olmadığını kabullendim, gidiyorum öyle. en azından doğum nasıl bir şeydir onunla ilgili bilinçlenmeye, bazı nefes teknikleri çalışmaya, egzersizle vücudu desteklemeye falan dikkat etmeye çalışıyorum. ama bunların hiç bir faydası da olmayabilir, herkesin süreci kendine özgü oluyormuş.
bir de insan bir çeşit memeli hayvan işte, hamilelik ve doğum da yapımızın normal bir parçası, normal dışı denebilecek bir durum yok. riskler var ama hep var ve her canlı için var. başımıza her an her şey gelebilir, korku belki o anlamda olabiliyor, "bebeğe bir şey olur mu" korkuları gibi, bebeğin kendisinden/hareketinden/büyümesinden korkmak gibi değil de. riskleri de kontrol etmeye, takip etmeye çalışarak ve en iyisini umarak süreçte ilerlemeye devam ediyorsunuz. gibi geliyor bana.
vücudun içinde bir insan olmasından korkmuyorum, sanırım bazı insanlara içlerinde "alien" var gibi geliyor olabilir :) ama bana hiç öyle gelmedi. hareket ettikçe mutlu oluyorum (zaten hareket etsin istiyor insan, etmedi mi sıkıntı). bazı hareketleriyle eğleniyorum. hele etkileşebilirseniz çok eğlenceli, en azından bana öyle geliyor. önceden de sağda solda gördüğüm böyle görüntüleri severdim, karnın içinde bir şey var, dışarıdan oynadığı gözüküyor falan. tüm süreç doğa belgeseli gibi :D
doğumdan da çok korkmuyorum açıkçası, yani bilinmez bir yer gibi görüyorum şimdilik. neler olabileceğini bilemediğiniz, çok bilinmeyenli denklem gibi bir zaman dilimi tüm doğum süreci. belki çok kolay olur, belki çok zor olur, belki sezaryen olması gerekir, belki acil durumlar çıkar, her şey olabilir, bilemeyiz şimdiden. doktora güvenip geçmekten başka çare olmadığını kabullendim, gidiyorum öyle. en azından doğum nasıl bir şeydir onunla ilgili bilinçlenmeye, bazı nefes teknikleri çalışmaya, egzersizle vücudu desteklemeye falan dikkat etmeye çalışıyorum. ama bunların hiç bir faydası da olmayabilir, herkesin süreci kendine özgü oluyormuş.
bir de insan bir çeşit memeli hayvan işte, hamilelik ve doğum da yapımızın normal bir parçası, normal dışı denebilecek bir durum yok. riskler var ama hep var ve her canlı için var. başımıza her an her şey gelebilir, korku belki o anlamda olabiliyor, "bebeğe bir şey olur mu" korkuları gibi, bebeğin kendisinden/hareketinden/büyümesinden korkmak gibi değil de. riskleri de kontrol etmeye, takip etmeye çalışarak ve en iyisini umarak süreçte ilerlemeye devam ediyorsunuz. gibi geliyor bana.
- nimberjack (28.12.21 18:19:51)
Hamile olduğumu ilk öğrendiğimde korkmuştum oha içimde insan mı var şimdi diye ama sonra geçti o korku birkaç güne
- sta (28.12.21 19:46:09)
[]
işimi kurdum, düzenimi kurdum artık evleneyim çoluğum çocuğum olsun.
çoğu insan bu cümleye harfiyen riayet ediyor. örnek; devlet kurumunda çalışıyorum buradaki insanlar kadroya geçer geçmez hemen evlendiler. böyle çok örnek var.
mesela işini kurup, düzenini kurduktan sonra evlilik harici başka bir şey yapılamıyor mu?
neden herkes bu kafada. ben hiçbir zaman böyle bir şey düşünmedim, tabi ki çok aşık olduğum bir insan olursa evlenirim ama kadroya geçip düzenim kuruldu hadi evleneyim falan diye düşünmedim, bana saçma geliyor.
kısaca insan hayatında zirve evlilik mi yani?
siz ne düşünüyorsunuz?
edit: yorum yazan arkadaşlar sanırım sadece başlığa göre yazıyor, dolayısıyla konunun özünü anlamayan çok insan olduğunu düşünüyorum.
evlilik kötü/kaka demiyorum, aşık olursam bende evlenirim hatta en çok ben evlenirim diyebilirim. ama bu şekilde evlenen insanlar sevdiği için değil o cümledeki sıra geldi diye herhangi birini bulup evleniyor. ortak bir işletme gibi bundan bahsediyorum.
mesela işini kurup, düzenini kurduktan sonra evlilik harici başka bir şey yapılamıyor mu?
neden herkes bu kafada. ben hiçbir zaman böyle bir şey düşünmedim, tabi ki çok aşık olduğum bir insan olursa evlenirim ama kadroya geçip düzenim kuruldu hadi evleneyim falan diye düşünmedim, bana saçma geliyor.
kısaca insan hayatında zirve evlilik mi yani?
siz ne düşünüyorsunuz?
edit: yorum yazan arkadaşlar sanırım sadece başlığa göre yazıyor, dolayısıyla konunun özünü anlamayan çok insan olduğunu düşünüyorum.
evlilik kötü/kaka demiyorum, aşık olursam bende evlenirim hatta en çok ben evlenirim diyebilirim. ama bu şekilde evlenen insanlar sevdiği için değil o cümledeki sıra geldi diye herhangi birini bulup evleniyor. ortak bir işletme gibi bundan bahsediyorum.
İşimi düzenimi kurdum, düşünmüyorum.
- ruhen hastayim ben (27.12.21 21:16:32)
çünkü insanların çoğu düşünüp sorgulamaz, sürüye uyar.
- candide (27.12.21 21:18:05)
Duzeni kursam da kurmasam da birine onunla evlenecek kadar guvenmem cok zor
- stavro (27.12.21 21:18:46)
çünkü çoğu insan için evlenmek liseden üniversiteye geçmek, üniversiteden sonra askere gitmek, askerden gelip işe başlamak gibi bir hayat basamağı... kadroya geçince de garantilemiş oluyorlar bir şeyleri...
- tabudeviren (27.12.21 21:23:53)
Herkesin hayatına kimse karışamaz. Belki de gerçekten evlenmek istedikleri için evleniyorlardır. Herkes böyle yapmak zorunda değil tabii ki. Kafa yapısıyla alakalı.
Bana mesela 1 milyon dolar da versen sapıtacak bir adam değilim. Finalde yine evlenmek isterim.
He bir de kadro olayı biraz farklı. Üniversiteler aynı soyadlı onlarca çift ile dolu. Sorsan torpil yapmadık derler. Bir çeşit kapak atma operasyonu da olabilir.
Bana mesela 1 milyon dolar da versen sapıtacak bir adam değilim. Finalde yine evlenmek isterim.
He bir de kadro olayı biraz farklı. Üniversiteler aynı soyadlı onlarca çift ile dolu. Sorsan torpil yapmadık derler. Bir çeşit kapak atma operasyonu da olabilir.
- dissendium (27.12.21 21:24:45 ~ 21:25:34)
evlilik zorla olan bi şey değil (genelde). isteyen evleniyor, istemeyen evlenmiyor. evlenenler için evlilik basamak da olabilir zirve de dip de anlamsız bi formalite de zevk de hobi de iş de gereklilik de. her şey olabilir yani. bazılarının bu kafada olmalarının bu kafada olmayanlara nihayetinde bir zararı yok. sözde bu basamakları uygulamak istemeyince büyük resmi görmüş, olayı çözmüş, saçmalamış veya mamış da olmuyor kimse. asıl bu kadar karşı olanlar/her fırsatta evliliği kötüleyenler evliliği çok büyütüyor gibi geliyor bana da.
kısaca bazı insanların hayatında zirve evlilik olabilir, bazılarında olmayabilir. biri diğerinden yeğ değildir.
kısaca bazı insanların hayatında zirve evlilik olabilir, bazılarında olmayabilir. biri diğerinden yeğ değildir.
- erenderk (27.12.21 21:33:27)
cocuk yaparsam yaslanip elden ayaktan dustugumde bana bakar, arada hatrimi sorar diye dusunuyorlar.
- hot potato (27.12.21 21:35:53)
Biraz yaşam tarzı ile alakalı. Ben aslında toplumun insana dayattığı gibi göründüğü ; üniversiteyi bitir ,iş bul ,evlen, çocuk sahibi ol döngüsünün yanlış olduğunu düşünmüyorum. Aksine kendime çok uygun buluyorum. Yaşım çok ilerlemeden çocuk sahibi olmak istiyorum. Benim anne-babam geç çocuk sahibi olmuşlar bu nedenle babamla öyle top oynamışlığım vs çok yoktur. Bu nedenle yaşım çok ilerlemeden çocuk sahibi olup, çocuğumla eşimle uzun uzun vakit geçirmek istiyorum
- bbb_1 (27.12.21 21:37:29)
Evlilik doğru kişiyle olursa gayet güzel bir şey. Daha güvenli bir yaşam ve ekonomik açıdan da daha rahat oluyorsun.
Ben özgür insanım, evlenmem diyenlerin zorlama evlilik yapma ihtimali daha yüksek. Birini tanıdın hoşlandın, ekonomik durumlarınız ve entelektüel seviyeniz de denk diyelim. Evlilik bu durumda gayet mantıklı
Ben özgür insanım, evlenmem diyenlerin zorlama evlilik yapma ihtimali daha yüksek. Birini tanıdın hoşlandın, ekonomik durumlarınız ve entelektüel seviyeniz de denk diyelim. Evlilik bu durumda gayet mantıklı
- garylineker (27.12.21 21:44:39)
Benim düşünceme göre evlilik, insanların doğup büyüdükleri ve beraber yaşadıkları aile hayatından sıyrılıp, kendi düzenlerini kurmalarında bir basamak. Belli bir yaştan sonra anne baba ile anlaşamıyor insan, e evlenip kendi evine geçmek hatta deyim yerinde ise kaçmak güzel bir seçenek oluyor. Tabi belli yaştan sonra yapılan evlilik baskısı da var. Ancak siz zaten kendi ayrı evinizde, kendi düzeninizdeyseniz evlilik düşüncesine ısınmak daha da zorlaşıyor. Açıkçası ben tam olarak bu durumdayım. Direniyorum hâlâ bakalım, ben genel kanıdan farklı düşünüyorum şimdilik; yalnızlıktan ölmeyeceksem, evlilik şart değil.
- huzurlarinizda huzursuzluk (27.12.21 22:42:13)
çünkü daha iç rahatlatıcı. "doğru yapıyorum" hissi uyandırıyor insanda. hatta toplumun bazı kesimlerinde evlilik, askerlik, çocuk yapmak için uygun görülen yaşı geçtiğinizde bile kınanırsınız.
evlilik zirve değil ama çok önemli bir köşe taşı. evlilikten sonra gurur duyacağınız çocuklar yapmanız gerekiyor. sonra onların da hayatlarını sizin gibi toplumun standardına ve normlarına uygun bir şekilde yaşamaya zorlamanız gerekiyor.
bir de çok dışa dönük bir insan değilseniz evlenmeyip n'apacaksınız? :P insanın yaşı ilerledikçe partner bulması zorlaşıyor, bu yüzden yaş ilerlemeden hallediliyor sanırım bu işler.
evlilik zirve değil ama çok önemli bir köşe taşı. evlilikten sonra gurur duyacağınız çocuklar yapmanız gerekiyor. sonra onların da hayatlarını sizin gibi toplumun standardına ve normlarına uygun bir şekilde yaşamaya zorlamanız gerekiyor.
bir de çok dışa dönük bir insan değilseniz evlenmeyip n'apacaksınız? :P insanın yaşı ilerledikçe partner bulması zorlaşıyor, bu yüzden yaş ilerlemeden hallediliyor sanırım bu işler.
- rahip janick (27.12.21 22:43:37)
yapacak bir şey kalmayınca evleneyim bari diyor olabilirler.
- respect (27.12.21 22:45:21)
İki sebebi var. Birincisi insanlar çocuk yapmak istiyor. Bunun için mevcut toplum normlarında evlenmeleri gerektiğini düşünüyorlar.
İkincisi de insanlar yaşlandıklarında yalnız kalacak olmaktan korkuyorlar. Uzun dönemli karşılıklı bir bakım anlaşması olarak görüyorlar evliliği.
İkincisi de insanlar yaşlandıklarında yalnız kalacak olmaktan korkuyorlar. Uzun dönemli karşılıklı bir bakım anlaşması olarak görüyorlar evliliği.
- pispinti (27.12.21 22:46:47)
30 yas ustu bekarsan etrafinda kac tane adam kaliyor bir bak o zaman soruna cevap bulursun.
Ben soyleyim 1 tane bile kalmiyor.
Evlenen evine kapaniyor seninle gorusmuyor.
Kariyla kizla da arkadaslik bir yere kadar.
Normal cevrenden oyle kiz da bulamazsin.
Cogu insan mecburen evleniyor.
Yoksa 40 years old virgin filmindeki gibi evde maket boyuyorsun.
Ben soyleyim 1 tane bile kalmiyor.
Evlenen evine kapaniyor seninle gorusmuyor.
Kariyla kizla da arkadaslik bir yere kadar.
Normal cevrenden oyle kiz da bulamazsin.
Cogu insan mecburen evleniyor.
Yoksa 40 years old virgin filmindeki gibi evde maket boyuyorsun.
- divit (28.12.21 00:32:08)
Bunlardan bir kısmı zaten evlenebilmek için düzenini kurmayı bekliyor. Eğer evlenme hayaliniz yoksa bir dolu şey var tabii hayatta. Kadınlar için doğurganlık dönemi maalesef kısa, ama erkekler öyle değil.
- SiyamkedisiZorro (28.12.21 09:34:13)
Başka yapacak bir şey olmadığı için galiba. Bunu birlikte olduğu biri olmadığı halde bu şekilde dile getirenler bile var. Sanırım siz de onları kastediyordunuz sorarken. 4-5 yıl önce evliliği kötüleyen, saçmalığına dair vaaz veren arkadaslarimdan bile o cümleyi su aralar duyuyorum, 30'a yaklasildigi ya da geçildiği sıralar yani şu ara derken.
- encokbenisevinnolur (28.12.21 12:38:05)
[]
hoşlanılan kişiye nazar boncuğu almak?
Dostlar selam,
Hoşlandığım bir hanımefendi var. Nazar boncuğu alsam diyorum yeni yıl hediyesi olarak ama saçma mı olur yerinde mi olur bilemedim. Arasıra kendisine nazar boncuğu emojisi atıyorum.
sizin fikirleriniz nedir bu konuda?
Hoşlandığım bir hanımefendi var. Nazar boncuğu alsam diyorum yeni yıl hediyesi olarak ama saçma mı olur yerinde mi olur bilemedim. Arasıra kendisine nazar boncuğu emojisi atıyorum.
sizin fikirleriniz nedir bu konuda?
Güzel bir kolye ya da bileklikte olursa ben beğenirdim şahsen.
- candide (27.12.21 19:55:04)
hanfiniyi tanısak ona göre fikrimiz olur da tanımadığımızdan genel konuşucam. saçma olur.
- erenderk (27.12.21 20:28:05)
Nazar boncuğu gördüğüm en kıro şeylerden biri. Gördüğünüz gibi bizim fikrimizin bir belirleyiciği olamaz. Kıza sorun.
- ruhen hastayim ben (27.12.21 21:03:07)
cok kibar zevkli kolye ya da bileklik uclari var oncelikle. degisik formlarda yapiliyor nazae boncugu renkleriyle. modern yani.
bence bileklik en guzeli.
arti nazara inanmaya gerek yok.
ben begenirdim aranizda madem esprisi de var guzel olur bence
bence bileklik en guzeli.
arti nazara inanmaya gerek yok.
ben begenirdim aranizda madem esprisi de var guzel olur bence
- Kittie (27.12.21 21:17:25)
Arada nazar boncuğu emojisi attığınızdan hareketle güzel bir kolye ya da bileklikte bence de güzel olur. Nazar boncuğu güzel görünen bir şey bana kalırsa.
- pispinti (27.12.21 22:25:23)
Ben nazar boncuğunu nazarsavar olarak değil bir obje olarak çok beğenirim mesela. Neden olmasın.
- SiyamkedisiZorro (28.12.21 09:35:11)
Zarif bi nazar boncuğu baya da klas olur. Hele spritüel/doğu kültürünü beğenen biriyse. Yabancılar bile bayılıyor nazar boncuğuna.
- Deathrow (28.12.21 10:49:15)
İçine güzel bir notla çok hoş olur bence.
- inawen (28.12.21 11:03:36)
[]
"Erkek arkadaşım olmasaydı seni tanımak isterdim" ?
Merhaba duyuru.
Bugün Instagram'da tesadüfen denk geldiğim bir hanımefendi ilgimi çekti, kendisine bir mesaj göndermek istedim ve gönderdim. Onun profili açıktı, ben de beni görebilsin diye profilimi açtım. "Selam, nabers" tarzında basit bir mesaj yerine, kendisini tanıma isteğimi ve bu amaçla bir iletişim başlatabilmemiz isteğimi özenli bir dille ifade ettim.
Kendisi mesajıma kısa sürede döndü. Erkek arkadaşı olduğunu söyleyip teşekkür etti. Ben de olması gerektiği tarzda bir cevap yazıp, iyi günler diledim, o da bana diledi. Diyalog bittikten bir 20 dakika sonra ise "Erkek arkadaşım olmasaydı seni tanımak isterdim" şeklinde bir mesaj gönderdi. Çok anlam veremedim ve yazacak bir şey bulamadım.
Bu neydi şimdi? Böyle bir mesaja ne yazılır ki şimdi, ne diyorsunuz?
Bugün Instagram'da tesadüfen denk geldiğim bir hanımefendi ilgimi çekti, kendisine bir mesaj göndermek istedim ve gönderdim. Onun profili açıktı, ben de beni görebilsin diye profilimi açtım. "Selam, nabers" tarzında basit bir mesaj yerine, kendisini tanıma isteğimi ve bu amaçla bir iletişim başlatabilmemiz isteğimi özenli bir dille ifade ettim.
Kendisi mesajıma kısa sürede döndü. Erkek arkadaşı olduğunu söyleyip teşekkür etti. Ben de olması gerektiği tarzda bir cevap yazıp, iyi günler diledim, o da bana diledi. Diyalog bittikten bir 20 dakika sonra ise "Erkek arkadaşım olmasaydı seni tanımak isterdim" şeklinde bir mesaj gönderdi. Çok anlam veremedim ve yazacak bir şey bulamadım.
Bu neydi şimdi? Böyle bir mesaja ne yazılır ki şimdi, ne diyorsunuz?
başvurun reddedilmiş ama cv'n ileride oluşabilecek pozisyonlarda değerlendirilmek üzere kaydedilmiş.
- tabudeviren (27.12.21 16:44:43)
nasip ;) veya kısmet ;) veya "ne yazıldıysa o" diyip bırakabilirsin sonuçta bu işler nasip kısmet alın yazısı meselesi :)
- selam (27.12.21 16:57:20)
pohpohlanma ve ego ihtiyacım insta'da profilimi görüp "tanışmak istiyorum" yazan adama meyledecek kadar yüksek, üstelik ikiyüzlü ve çirkin karakterli birisiyim; bu yüzden kötü görünmek istemiyorum, aklımı çelemezsen zaten sorun yok ama çelebilirsen de sana çamur atıp kendimi bu işten sıyırırım diyor işte.
senin ilgini çekmiştir, mesaj atmışsındır filan ona bir şey diyemem ama böyle cevap veren bir kadından saniyesinde uzaklaşmak lazım diye düşünüyorum. yarın aranızda güzel bir şey yaşansa başka erkeklere aynı mesajı atmayacağına inanıyor musun cidden? "bi şey olmasına gerek yok sevişelim yeter" diyorsan da ilişkisi olduğunu söyleyen bir kadınla bu işlere girişmek çooook lüzumsuz bir risk. sevgilisinin nasıl bir tip olduğunu bilmiyorsun, durduk yere başına bir dünya iş alabilir hatta daha kötüsüyle karşılaşabilirsin.
"ilgin için teşekkür ederim ama bir ilişkim var, bu nedenle ilgilenmiyorum" veya "tanışalım kankito" işin doğrusudur bence, bunun ortası yoktur; öyle istemem yan cebime koy ayağı yapan sinsilerden hayır gelmez hiçbir zaman, hiçbir şey için.
senin ilgini çekmiştir, mesaj atmışsındır filan ona bir şey diyemem ama böyle cevap veren bir kadından saniyesinde uzaklaşmak lazım diye düşünüyorum. yarın aranızda güzel bir şey yaşansa başka erkeklere aynı mesajı atmayacağına inanıyor musun cidden? "bi şey olmasına gerek yok sevişelim yeter" diyorsan da ilişkisi olduğunu söyleyen bir kadınla bu işlere girişmek çooook lüzumsuz bir risk. sevgilisinin nasıl bir tip olduğunu bilmiyorsun, durduk yere başına bir dünya iş alabilir hatta daha kötüsüyle karşılaşabilirsin.
"ilgin için teşekkür ederim ama bir ilişkim var, bu nedenle ilgilenmiyorum" veya "tanışalım kankito" işin doğrusudur bence, bunun ortası yoktur; öyle istemem yan cebime koy ayağı yapan sinsilerden hayır gelmez hiçbir zaman, hiçbir şey için.
- der meister (27.12.21 16:58:07 ~ 17:54:13)
ah, tabudeviren'in cümlesini yazacaktım geç kalmışım.
yani cv'ni açmışsın, ön yazını eklemişsin, karşındaki de seni havuza atmış. allah bilir havuzda kaç kişi var. 10 mu 100 mü. gülüp geçmen lazım. dönmüyorlar zaten.
yani cv'ni açmışsın, ön yazını eklemişsin, karşındaki de seni havuza atmış. allah bilir havuzda kaç kişi var. 10 mu 100 mü. gülüp geçmen lazım. dönmüyorlar zaten.
- tey tey (27.12.21 17:07:24)
Instagram'dan erkek arkadaşının kim olduğunu bulup bu postu ona göndermeni istiyor
- kisa (27.12.21 17:07:27)
Sevgilisini seven bir kız mesaj isteklerini kabul etmez, anında siler, cevap yazmaz. Kız açısından bunun doğrusu mesaj isteğini silmekti. Kızın sana erkek arkadaşı olduğunu söylemesi gereksiz. Teşekkür etmesi de saçmalık. Gözü dışarıda olan biri işte. Ben bunu aldatma olarak da görüyorum aynı zamanda.
Senin açından bana göre doğrusu sevgilisi olduğunu bildiğin bir kızla iletişimi kesmek.
Senin açından bana göre doğrusu sevgilisi olduğunu bildiğin bir kızla iletişimi kesmek.
- dissendium (27.12.21 17:09:19)
dissendium +1
ne açıklama yapıp rapor sunuyor ki? saçmalık.
bugün sevgilisi varken sana rapor sunuyorsa, yarın sen sevgilisi olduğunda da başkasına rapor sunacak.
(bkz: hipergami)
ne açıklama yapıp rapor sunuyor ki? saçmalık.
bugün sevgilisi varken sana rapor sunuyorsa, yarın sen sevgilisi olduğunda da başkasına rapor sunacak.
(bkz: hipergami)
- tabudeviren (27.12.21 17:14:22)
Gel de aldatalim diyor ne diyecek.
Fotonda araban falan varsa hosuna gitmistir.
Fotonda araban falan varsa hosuna gitmistir.
- divit (27.12.21 17:28:38)
20 dakikalık bir scouting (stalk) aktivitesinden sonra yedek kadroya girebileceğine kanaat getirmiş.
- himmet dayi (27.12.21 19:41:28)
"Beni ikna edebilirsen, erkek arkadaşımı seninle aldatabilirim, çünkü seni beğendim." diyor.
- ilgeru (28.12.21 10:11:47)
İlgilenirsen sevgilimi seninle aldatabilirim diyor, böbrek.avi olabilir.
Sevgilisi mesajları görüp kendisi yazıyor ve buluşmaya gidersen dövecek de olabilir :D
Sevgilisi mesajları görüp kendisi yazıyor ve buluşmaya gidersen dövecek de olabilir :D
- r_u_h (28.12.21 12:49:52)
[]
Keşke farklı şekilde yapsaydım dediğiniz şeyler
Keşke farklı şekilde yapsaydım dediğiniz şeyler var mı, varsa neler?
Biraz daha açıklamaya çalışayım. Üniversitede seçmeli dersler vardı zorunlu. Ben de gidip birkaç dersi enerji alanından seçmiştim. İklimlendirme dersi gibi. Şimdi o alanda çalışmak istemiyorum. Keşke o dersi seçmeseydim, başka bir dersi seçseydim diyorum. Daha iyi olabilirdi.
Sizin de böyle küçük ya da büyük pişmanlıklarınız var mı? Puanınızın yetmesine rağmen tıp tercih etmemek gibi şeyler de olabilir.
Biraz daha açıklamaya çalışayım. Üniversitede seçmeli dersler vardı zorunlu. Ben de gidip birkaç dersi enerji alanından seçmiştim. İklimlendirme dersi gibi. Şimdi o alanda çalışmak istemiyorum. Keşke o dersi seçmeseydim, başka bir dersi seçseydim diyorum. Daha iyi olabilirdi.
Sizin de böyle küçük ya da büyük pişmanlıklarınız var mı? Puanınızın yetmesine rağmen tıp tercih etmemek gibi şeyler de olabilir.
İlk senemde ben kendime geleyim diye beni ana dal dersim olan Gitardan bıraktılar. Oysa fakülte içi geçişler çok kolaydı ve risksizdi Ses Teknolojileri bölümüne geçebilirdim. Gitar çalmaktan bezmiş bir hale gelmiştim emeğimin karşılığını vermeyen bir enstrümandı ve ortam gereği üzerimizde inanılmaz bir baskı vardı. Hem sosyal hayatımdan oldum, hem de panik atak hastası oldum. Günün sonunda sadece klasik müzik gitaristi oldum ve o da para etmiyor. Oysa müzikten anlamak bir tarafa dursun elektronik, coding ve donanım benim zaten nerd ü olduğum bir şeydi yerim tamimiyle Ses Teknolojileriydi. Bunun yanında mutsuzca sırf alışkanlık olduğu için süren ilişkim. Ailemin benim hayatıma karşı olan vurdum duymazlığı. Neyse gece gece açtı kutuyu zor kapanır.
- guitarissimo (27.12.21 02:07:52)
Ohoooo nereden başlasam
* AFL'yi kazanınca zekiyim ben yaparım her şeyi tanrıyım ben diye dolandım 1.5 sene, sonra kurtaramadım tabii.
* Yine de h*cettepe yerine yarı burslu da olsa bilkent gitmeliydim
* İlkokulda ailem gitar hocasıyla tanış bi, istersen ders aldıralım dediğinde gidip meh diyip reddetmem büyük hataydı.
* Anksiyete sahibi ama extrovert biriyken yıllarca kendimi introvert sanıp kandırmam da gelişimime zarar verdi.
* Yine korkup sevgili edinmeye uzun yıllar uğraşmadım. Sonra olaya acemi olduğum için ilk sevgilime çok aşırı abartılı sevgi gösterdim, bunaldı gitti; sonraki ilk ciddi ilişkimde de sevgimi yansıtamadım istediğim kadar, ondan gitti. Şimdi çözdüm gibi bilmiyorum.
* Yine lisede beden eğitimi dersi yerine kesinlikle müzik seçmeliydim.
* Ha bir de sivilcelerimle oynamamalıydım izler iyileşti bayağı ama psikolojik olarak hala o eski halindeler kafamda hkgfdlh
- - -
Sanırım büyük pişmanlıklarım bir tek ilişkiler konusunda. Diğer her şey yoluna girdi.
* AFL'yi kazanınca zekiyim ben yaparım her şeyi tanrıyım ben diye dolandım 1.5 sene, sonra kurtaramadım tabii.
* Yine de h*cettepe yerine yarı burslu da olsa bilkent gitmeliydim
* İlkokulda ailem gitar hocasıyla tanış bi, istersen ders aldıralım dediğinde gidip meh diyip reddetmem büyük hataydı.
* Anksiyete sahibi ama extrovert biriyken yıllarca kendimi introvert sanıp kandırmam da gelişimime zarar verdi.
* Yine korkup sevgili edinmeye uzun yıllar uğraşmadım. Sonra olaya acemi olduğum için ilk sevgilime çok aşırı abartılı sevgi gösterdim, bunaldı gitti; sonraki ilk ciddi ilişkimde de sevgimi yansıtamadım istediğim kadar, ondan gitti. Şimdi çözdüm gibi bilmiyorum.
* Yine lisede beden eğitimi dersi yerine kesinlikle müzik seçmeliydim.
* Ha bir de sivilcelerimle oynamamalıydım izler iyileşti bayağı ama psikolojik olarak hala o eski halindeler kafamda hkgfdlh
- - -
Sanırım büyük pişmanlıklarım bir tek ilişkiler konusunda. Diğer her şey yoluna girdi.
- aguen (27.12.21 03:55:31)
spor abi spor. çocukken hem futbolu hem basketbolu şahane oynardım, kulüplerden teklif almıştım ki basketbolda o zamanki Ülkerspor'un altyapı sorumlusu tarzı birisi ilgilenmişti ama ailem ne yazık ki hiç üstüne düşmedi. atlattık artık tabii ama ne zaman düşünsem çok üzülürüm. ben çekingen çocuktum, fazla yırtık değildim, o yüzden kendi başıma o işlere girişip kulübe yazılmak ve bu yolu zorlamak akıl edebildiğim bir şey değildi. bir de hoca kontrolünde oynamayı sevmiyordum, o yüzden kaçtım biraz.
annem babam bu yeteneğimin farkındaydı aslında. evde akşamları haber yerine basketbol maçı izlenirdi ki babam ters adamdır, normalde böyle şeylere kızar. akşam izlemeyi geçtim bazen ben rica edince gece 3'te nba maçına bile kaldırırdı, uyandırmazsa ertesi gün çok üzülüyorum diye kıyamazdı, "iyi madem ben gece uyumıcam boyum kısa kalıcak gelişemicem diyorsan izle pezevenk bana ne" derdi kdkdkdld. evde bile potam vardı, okulda zaten hep oynuyordum ama okul yoksa sürekli alıp götürürlerdi ya okula ya başka potaya, sürekli oynardım yani.
kısacası ben bilinçsizdim ve ailem de bu tutkumu profesyonelleştirmem için yardımcı olmadı, hiç "oğlum emeksiz başarı olmaz, koçla da oynaman lazım, canını dişine takıp bol bol azar yiyip her şeyin üstesinden gelmen lazım" demediler. halbuki çocuğum ben, ne kaba soksan onun şeklini alacağım zaten ama yok abi, biraz fazla serbest bıraktılar, maymun gibi herif oldum çıktım sonra.
bazen "sen o disipline gelemezdin, takıma soksalar da profesyonel oynayamazdın, karıya kıza uyuşturucuya düşerdin, hem zaten boyun uzun değil" diye avutuyorum kendimi...
ama diğer taraftan... belki çocuk yaşta kulüpte disipline edilseydim farklı bir gelişim süreci (hem mental hem fiziksel) geçirebilirdim. bunu hiçbir zaman bilemeyeceğiz.
şu an ayakta zor duran bir şişkoyum. iki üç sene önce okuldan arkadaşlarla biraz oynamıştım bir gün. çok şaşırdılar. oha aq sen 10 dakika yolu üç saatte yürüyen adamsın, nasıl böyle oynuyorsun, babam böyle pasta yapmayı nerden öğrendi muhabbeti olmuştu. gururum okşanmıştı, çok mutlu olmuştum ama eve geçince ağlayacaktım neredeyse.
bi jordan olmazdık belki ama royal halı gaziantep'te rotasyona girerdik be abi. yazık oldu. ailem hep sevdiğim şeyler için beni destekledi ama yönlendirmedi... olm ben 8 yaşındayım desenize oğlum seni kulübe verek, gitmiyorsan kurşuna dizeriz gitmen şart diye. anca "oo kralsın kamki yapıyosun bu işi haa" diye gazlayıp öyle kenardan izlediler. ünlü filozof uğur ışılak'ın da söylediği gibi... bu kafayla kurulamaz koalisyon.
kısacası çekingen olsam bile şu ana kıyasla çok daha az ürkek olduğum, dünyayı tanımayan bir çocuk olduğum dönemde cesaret edip "koç boyunduruğu" altına girme konusunda direnç göstermemiş olsam belki şu an her şey farklı olabilirdi. en büyük pişmanlıklarımdan, "acaba nasıl olurdu"larımdan biri, belki de en derini budur.
annem babam bu yeteneğimin farkındaydı aslında. evde akşamları haber yerine basketbol maçı izlenirdi ki babam ters adamdır, normalde böyle şeylere kızar. akşam izlemeyi geçtim bazen ben rica edince gece 3'te nba maçına bile kaldırırdı, uyandırmazsa ertesi gün çok üzülüyorum diye kıyamazdı, "iyi madem ben gece uyumıcam boyum kısa kalıcak gelişemicem diyorsan izle pezevenk bana ne" derdi kdkdkdld. evde bile potam vardı, okulda zaten hep oynuyordum ama okul yoksa sürekli alıp götürürlerdi ya okula ya başka potaya, sürekli oynardım yani.
kısacası ben bilinçsizdim ve ailem de bu tutkumu profesyonelleştirmem için yardımcı olmadı, hiç "oğlum emeksiz başarı olmaz, koçla da oynaman lazım, canını dişine takıp bol bol azar yiyip her şeyin üstesinden gelmen lazım" demediler. halbuki çocuğum ben, ne kaba soksan onun şeklini alacağım zaten ama yok abi, biraz fazla serbest bıraktılar, maymun gibi herif oldum çıktım sonra.
bazen "sen o disipline gelemezdin, takıma soksalar da profesyonel oynayamazdın, karıya kıza uyuşturucuya düşerdin, hem zaten boyun uzun değil" diye avutuyorum kendimi...
ama diğer taraftan... belki çocuk yaşta kulüpte disipline edilseydim farklı bir gelişim süreci (hem mental hem fiziksel) geçirebilirdim. bunu hiçbir zaman bilemeyeceğiz.
şu an ayakta zor duran bir şişkoyum. iki üç sene önce okuldan arkadaşlarla biraz oynamıştım bir gün. çok şaşırdılar. oha aq sen 10 dakika yolu üç saatte yürüyen adamsın, nasıl böyle oynuyorsun, babam böyle pasta yapmayı nerden öğrendi muhabbeti olmuştu. gururum okşanmıştı, çok mutlu olmuştum ama eve geçince ağlayacaktım neredeyse.
bi jordan olmazdık belki ama royal halı gaziantep'te rotasyona girerdik be abi. yazık oldu. ailem hep sevdiğim şeyler için beni destekledi ama yönlendirmedi... olm ben 8 yaşındayım desenize oğlum seni kulübe verek, gitmiyorsan kurşuna dizeriz gitmen şart diye. anca "oo kralsın kamki yapıyosun bu işi haa" diye gazlayıp öyle kenardan izlediler. ünlü filozof uğur ışılak'ın da söylediği gibi... bu kafayla kurulamaz koalisyon.
kısacası çekingen olsam bile şu ana kıyasla çok daha az ürkek olduğum, dünyayı tanımayan bir çocuk olduğum dönemde cesaret edip "koç boyunduruğu" altına girme konusunda direnç göstermemiş olsam belki şu an her şey farklı olabilirdi. en büyük pişmanlıklarımdan, "acaba nasıl olurdu"larımdan biri, belki de en derini budur.
- der meister (27.12.21 04:41:51 ~ 14:41:45)
keske o evlilik teklifini kabul etseydim. en buyuk pism. bu.
keske bana mobbing yapan kadini sikayet etseydim isten stifa edecegime.
keske o arkadasimla kusmeseydim.
keske bana ortalama ustu kazandiracak o isi kabul etseydim birkac yil once. is kolaydi da basarisiz olmam mumkun degildi. bu is bircok derdime kisa vadeli uzun vadeli dermandi.
keske bana mobbing yapan kadini sikayet etseydim isten stifa edecegime.
keske o arkadasimla kusmeseydim.
keske bana ortalama ustu kazandiracak o isi kabul etseydim birkac yil once. is kolaydi da basarisiz olmam mumkun degildi. bu is bircok derdime kisa vadeli uzun vadeli dermandi.
- Kittie (27.12.21 07:20:49)
Keşke sarışın kıza evlenme teklifinde bulunsaydım. Şimdi çoluğa cocuğa karışmıştım. Swh.
İşin aslı, böyle büyük bir keşkem yok. Çünkü keşke demeyeceğim şeyleri yaptım ve her fırsatı değerlendirip, denemeye gayret gösterdim. Bir ihtimal son ciddi ilişkimin böyle uzun sürmesine izin vermeseydim diyebilirim. Ama herşey bazan senin elinde olmuyor.
Düşünüyorum artık çember daraldı. 1 yıl içerisinde ya çok keşkem olacak ya da bu başlığı okurken gülümseyeceğim.
İşin aslı, böyle büyük bir keşkem yok. Çünkü keşke demeyeceğim şeyleri yaptım ve her fırsatı değerlendirip, denemeye gayret gösterdim. Bir ihtimal son ciddi ilişkimin böyle uzun sürmesine izin vermeseydim diyebilirim. Ama herşey bazan senin elinde olmuyor.
Düşünüyorum artık çember daraldı. 1 yıl içerisinde ya çok keşkem olacak ya da bu başlığı okurken gülümseyeceğim.
- baldan kaymak (27.12.21 09:09:26)
Yani bu butterfly effect olaylari biraz karisik. Ben de sorsan "keske 5 sene once ayrildigim sevgilime karsi daha ilgili davransaydim, daha fazla cabalasydim" diyorum ama o 5 sene icinde cok iyi arkadaslarim oldu, muhtemelen sevgilimin cevresinde kalsaydim muhtemelen onlarla tanismazdim. Ayrilmamin hayatima net olarak pozitif etkisi oldu sanirim ama ote yandan o zamandan beri tek bir iliskim bile olmadi, bir daha da ne zaman olur bilmem.
Gene klasik, universitede tip veya bilgisayar muhendisligi gibi dise dokunur bir sey okusaydim diyorum. 20'li yaslarimda hic zora gelemeyen bir yapim vardi, simdiki aklim olsa buyuk resme odaklanirdim hehe.
Diger yarismacilar gibi zamaninda bir spor ogrensem fena olmazdi. Yani hala gec degil de sifirdan baslamamis olurdum.
Gene klasik, universitede tip veya bilgisayar muhendisligi gibi dise dokunur bir sey okusaydim diyorum. 20'li yaslarimda hic zora gelemeyen bir yapim vardi, simdiki aklim olsa buyuk resme odaklanirdim hehe.
Diger yarismacilar gibi zamaninda bir spor ogrensem fena olmazdi. Yani hala gec degil de sifirdan baslamamis olurdum.
- hot potato (27.12.21 09:17:23 ~ 09:19:04)
o kadar çok var ki. hayatı baştan alsaydım daha iyi olurdu.
bir kaç tanesini yazayım:
üniversite sınavında derece yaptım, herhangi bir okulun herhangi bir bölümüne gidebilirdim ama saçma bir yere girdim. Girdikten sonra çok sevdim, okulu ve arkadaşlarımı ama başka bir yerde de oranın insanlarını ve ortamını severdim.
iş hayatında yaptığım yanlışlar var. 25 yaşındayken büyük bir bankanın iştiraklerinden birinde mali işler direktörlüğü görevini yaşım ve tecrübem yetmez diye geri çevirmiştim. aşırı saçma bir hareket.
2009'da fransız bir kız arkadaşın ilişki teklifini reddetmiştim: bu işlerde o kadar saçmayım ki, kız bana "beni lütfen incitme, çok incindim" dediğinde aslında ilişkimizin çoktan başladığını düşünmüş. ben sadece türkiye'de iyi vakit geçirmesi için empati yaparak ona destek oluyordum ama yanlış anlamış. uzak ilişki bana göre değil diyip hızlı bir şekilde çözdüm olayı ve kız da garip bir şekilde aynı gün dostluğa çevirdi ilişkiyi. ilişki mi, ne ilişkisi :) neyse öyle saçma bir şey. şimdi çok sevdiğim bir insan, evli ve 3 kız annesi, kızlar inanılmaz olağanüstü şirin şeyler ama bizim olabilirdi o kızlar. bizimki belki o kadar sarışın olmazdı :) ama güzel olurdu. ondan sonra yaşadığım o kadar dramaya da gerek olmazdı belki. ama aşık değildim, ilişki aklımdan bile geçmiyordu.
sonra sözlükten biriyle tanıştım, çok kültürlü biri, benden çok daha fazla kültürlü, bilgi birikimi olsun, zekası olsun, pırlanta gibi. profesyonel voleybolcu. benden epey uzun ve çok daha güçlü :) bi baldır var, benim koşucu baldırımın iki katı. ama kötü durmuyor, orantılı. yere öyle sağlam basıyor ki, iki kolumla kaldırmaya çalışıyorum ama ayağını santim hareket ettiremiyorum. aynı zamanda biontech kurucuları gibi araştırmalar yapan doktor. yurtdışında üniversitelerde araştırmalar yapıyor. adını koymadığımız bir kaç ay süren ilişkimiz oldu. sonra görüşmeyi kestik. orada minik bir keşkem var. bir sene sonra tekrar gördüğümde obez olmuştu. en az 30-40 kilo almıştı. tabii ki, benden kaynaklı diyecek egom yok ama belki bir şeyler yaşadı ve ben destek olabilirdim derim hep.
bir kaç tanesini yazayım:
üniversite sınavında derece yaptım, herhangi bir okulun herhangi bir bölümüne gidebilirdim ama saçma bir yere girdim. Girdikten sonra çok sevdim, okulu ve arkadaşlarımı ama başka bir yerde de oranın insanlarını ve ortamını severdim.
iş hayatında yaptığım yanlışlar var. 25 yaşındayken büyük bir bankanın iştiraklerinden birinde mali işler direktörlüğü görevini yaşım ve tecrübem yetmez diye geri çevirmiştim. aşırı saçma bir hareket.
2009'da fransız bir kız arkadaşın ilişki teklifini reddetmiştim: bu işlerde o kadar saçmayım ki, kız bana "beni lütfen incitme, çok incindim" dediğinde aslında ilişkimizin çoktan başladığını düşünmüş. ben sadece türkiye'de iyi vakit geçirmesi için empati yaparak ona destek oluyordum ama yanlış anlamış. uzak ilişki bana göre değil diyip hızlı bir şekilde çözdüm olayı ve kız da garip bir şekilde aynı gün dostluğa çevirdi ilişkiyi. ilişki mi, ne ilişkisi :) neyse öyle saçma bir şey. şimdi çok sevdiğim bir insan, evli ve 3 kız annesi, kızlar inanılmaz olağanüstü şirin şeyler ama bizim olabilirdi o kızlar. bizimki belki o kadar sarışın olmazdı :) ama güzel olurdu. ondan sonra yaşadığım o kadar dramaya da gerek olmazdı belki. ama aşık değildim, ilişki aklımdan bile geçmiyordu.
sonra sözlükten biriyle tanıştım, çok kültürlü biri, benden çok daha fazla kültürlü, bilgi birikimi olsun, zekası olsun, pırlanta gibi. profesyonel voleybolcu. benden epey uzun ve çok daha güçlü :) bi baldır var, benim koşucu baldırımın iki katı. ama kötü durmuyor, orantılı. yere öyle sağlam basıyor ki, iki kolumla kaldırmaya çalışıyorum ama ayağını santim hareket ettiremiyorum. aynı zamanda biontech kurucuları gibi araştırmalar yapan doktor. yurtdışında üniversitelerde araştırmalar yapıyor. adını koymadığımız bir kaç ay süren ilişkimiz oldu. sonra görüşmeyi kestik. orada minik bir keşkem var. bir sene sonra tekrar gördüğümde obez olmuştu. en az 30-40 kilo almıştı. tabii ki, benden kaynaklı diyecek egom yok ama belki bir şeyler yaşadı ve ben destek olabilirdim derim hep.
- gabe h coud (27.12.21 09:29:51 ~ 09:41:29)
Seo,dijital marketing, google analytics gibi konularda tum dunyanin cahil oldugu bir donem vardi.
Ben bunu daha amerika'da moda olmadan kesfetmistim. Google bile olayi anlamayip bedava veriyordu datayi.
Hatta google hesabim cok eski oldugu icin su an menuler bile calismiyor, google benim hesabi bozdu komple bug'da kaldi hesap.
O donem bu isten para kazanmayi kendime yediremedim.
Muhendisim illa kod yazicam diye dusunuyorum.
Cok aptalca ve cok basit geldi, menuden 2 tane degiskenle oynayip google'da onemli bir konuda ilk siraya geliyordum.
Benden 100 kat cahil arkadaslara gosterdim, simdi onlar silikon vadisinde villada yasiyor. yesil cimlerini bicip, sonra karisi jessica'yi opuyor.
haftasonu cocuklarinin beyzbol macini konusuyorlar.
Turkiye'de kalanlarin da 2 milyonluk arabalari 100bin tl maaslari var.
Ve bu heriflerin hic calismasi gerekmedi sadece menuden 2 yere tiklayarak head of marketing oldular.
Ben bunu daha amerika'da moda olmadan kesfetmistim. Google bile olayi anlamayip bedava veriyordu datayi.
Hatta google hesabim cok eski oldugu icin su an menuler bile calismiyor, google benim hesabi bozdu komple bug'da kaldi hesap.
O donem bu isten para kazanmayi kendime yediremedim.
Muhendisim illa kod yazicam diye dusunuyorum.
Cok aptalca ve cok basit geldi, menuden 2 tane degiskenle oynayip google'da onemli bir konuda ilk siraya geliyordum.
Benden 100 kat cahil arkadaslara gosterdim, simdi onlar silikon vadisinde villada yasiyor. yesil cimlerini bicip, sonra karisi jessica'yi opuyor.
haftasonu cocuklarinin beyzbol macini konusuyorlar.
Turkiye'de kalanlarin da 2 milyonluk arabalari 100bin tl maaslari var.
Ve bu heriflerin hic calismasi gerekmedi sadece menuden 2 yere tiklayarak head of marketing oldular.
- divit (27.12.21 10:09:32)
dogduguma pismanim diyebilirim ehehehhw
- ala09 (27.12.21 10:56:38)
yazılanları okudum hayatımı gözden geçirdim ve hiç bulamadım. :) hiç yok. hep ortalama bir hayatım oldu. ne en önde oldum ne sona kaldım. hep ortalarda oldum hayatım boyunca. :)))
- naksidil (27.12.21 11:01:49 ~ 11:02:46)
4 ay önce birine bir şey söyledim, üstelik 4/5 alternatifi düşündükten sonra en kötü seçeneği seçtim. bu sıralarki en büyük pişmanlığım. genel olarak hayat pişmanlıkları içerisinde pek bir şey yok. genel olarak böyle iyiyim. sadece bazen liseyi bırakmasaydım sosyal yeteneklerim çok daha iyi olurdu diye düşünüyorum o konuda ufak bir pişmanlığım var ama bu sadece sosyal zeka ve becerilerim için geçerli mesleki anlamda elbette faydası olurdu ama bu o kadar da önemli değil, internet lebiderya bilgi konusunda.
- selam (27.12.21 12:18:17)
İş hayatında daha "talepkar" işlere kariyerimin ilk yıllarında atılmaya çalışırdım. Aile firmalarında çok vakit harcadım.
- trixi (27.12.21 12:23:50)
Her şeye rağmen okumak için İstanbul'da kalmak yerine Ankara'ya gitmeyi göze alsaydım.
4 Haziran 2013'ü tekrar yaşayıp o gün verdiğim kararların tam tersini yapsaydım.
Bu ikisi şimdilik yeterli gibi.
4 Haziran 2013'ü tekrar yaşayıp o gün verdiğim kararların tam tersini yapsaydım.
Bu ikisi şimdilik yeterli gibi.
- south park in kapusonlu uyesi (27.12.21 17:23:26)
Birkaç keşke de benden gelsin:
- Lisede ve üniversitede 2. bir dil öğrenme şansım vardı keşke üzerine eğilseydim.
- Ailemden başka şehirde üniversiteye gitseydim.
- Bir arkadaşım ile kötü ayrıldık keşke öyle kesip atmasaydım.
- Ülkeden ayrılmak için daha erkenden çaba harcasaydım.
- Lisede ve üniversitede 2. bir dil öğrenme şansım vardı keşke üzerine eğilseydim.
- Ailemden başka şehirde üniversiteye gitseydim.
- Bir arkadaşım ile kötü ayrıldık keşke öyle kesip atmasaydım.
- Ülkeden ayrılmak için daha erkenden çaba harcasaydım.
- peki madem (27.12.21 18:18:01)
aslında ciddi anlamda yok öyle ah keşke dediğim şey ama soruyu okuyunca lisans son sınıftayken bi hocamın bana ve en yakın arkadaşıma "gpa'iniz yüksekmiş, amerika'da bütünleşik doktoraya başvurabilirsiniz. bunu bi düşünün." dediği an aklıma geldi. demek ki içten içe öyle yapsaymışım diyorum.
- erenderk (27.12.21 20:37:26)
yıllar önce çok samimi olduğum bir arkadaş grubu ile saçma sapan bir olaydan dolayı iletişimimi sonsuza dek kopardım. bende de onlarda da hata vardı. keşke o zaman krizi daha düzgün yönetseydim.
- iwillsee (28.12.21 13:50:42)
Yurtdışında kalmaya kassaydım keşke. 1 sene bitti mal gibi döndük hemen.
- d max (28.12.21 14:26:13)
bir cocuk vardi, bir is toplantisinda tanistik, bana yürümedi, kostu. Ben de cok rahatsiz olmustum, napiyo bu ya? sapik mi bu ? diye söylenip durmustum, daha sonra yine konusmaya calisti, teklif etti ama ben tanimadigim icin de kactim.
bu bugünlerde oluyor, o yüzden pismanligim, baska bir arkadasimla fotografini görünce ona sordum megerse tam benlik biriymis.
bu bugünlerde oluyor, o yüzden pismanligim, baska bir arkadasimla fotografini görünce ona sordum megerse tam benlik biriymis.
- durgunfoton (28.12.21 17:56:05)
sıgaraya hiç başlamamalıydım.
- marul hirsizi (28.12.21 18:05:08)
hangi birini sayayım.
arkadaş ilişkilerim,
üniversite tercihim,
kpss tercihim,
off offf
arkadaş ilişkilerim,
üniversite tercihim,
kpss tercihim,
off offf
- sizofren06 (29.12.21 12:31:01)
Valla pişman olduğum bazı şeyler var ama halen ne olduğunu tam olarak belirlemedim bir türlü.
2007 senesinde üniversite eğitimini İngilizce olarak seçmem, hayatımın en doğru kararıydı. Hazırlık sınıfını geçip, birinci sınıfa başladığımda iyi kötü bir İngilizce altyapısı vardı.
- Mallığım bu pişmanlığın üstüne koymamaktır. Ulan İngilizce seçmişsin, üstüne koysana mal mısın?
- Üniversite geçirdiğim 4+1 seneleri bir insan anca bu kadar boş geçebilir. Gerçi İngilizce ile ne kadar utangaç biri olduğumu hazırlıktayken fark etmiştim. Bu açından olumlu tabii ama bugün düşünce ne kadar mal olduğumu görebiliyorum. Dönüp dönüp ne kadar malmışım diyorum sürekli.
Daha fazla sinemaya gitseydim, daha fazla kitap okusaydım. Bir şeyler yapsaydım keşke.
- Valla bilmiyorum cidden. Ortada bir pişmanlık var ama çözemedim. Dur bakayım, halledeceğiz inşallah.
2007 senesinde üniversite eğitimini İngilizce olarak seçmem, hayatımın en doğru kararıydı. Hazırlık sınıfını geçip, birinci sınıfa başladığımda iyi kötü bir İngilizce altyapısı vardı.
- Mallığım bu pişmanlığın üstüne koymamaktır. Ulan İngilizce seçmişsin, üstüne koysana mal mısın?
- Üniversite geçirdiğim 4+1 seneleri bir insan anca bu kadar boş geçebilir. Gerçi İngilizce ile ne kadar utangaç biri olduğumu hazırlıktayken fark etmiştim. Bu açından olumlu tabii ama bugün düşünce ne kadar mal olduğumu görebiliyorum. Dönüp dönüp ne kadar malmışım diyorum sürekli.
Daha fazla sinemaya gitseydim, daha fazla kitap okusaydım. Bir şeyler yapsaydım keşke.
- Valla bilmiyorum cidden. Ortada bir pişmanlık var ama çözemedim. Dur bakayım, halledeceğiz inşallah.
- put it in your appropriate place (29.12.21 13:03:39)
[]
Bir erkeğin yeni sevgilisine sık sık eski sevgilisinden bahsetmesi
3-4 aydır birlikte olduğu kadına sık sık kendisini aldatan eski sevgilisinden bahseden, bu kadının adından tutun da yaptığı işi ve hatta oturduğu yeri bile yeni sevgilisine anlatan, evinde o kadının ona aldığı ve artık dökülmek üzere olan 6-7 yıllık eşyaları kullanan, bu eşyaları kullanırken ve hatta yeni sevgilisine kullanması için verirken de ''Bak, bu tabak onun hediyesiydi.'' gibi şeyler diyen bir erkek... Böyle birinin hakkında ne düşünürsünüz? Amacı ne olabilir? Ayrılmalarının üzerinden 4 yıl geçmiş.
Takıntılı biri gibi. Nasıl davranmadı gerektiğini bilmiyor.
Eski sevgilisini unutamamış gibi. Her eşyada aklına geliyosa ve konuşacak kadar aklına geliyosa aklında demekki hala. Ben 4 sene önceki sevgilimin bana aldığı hediyeyi hatırlamıyorum bile. Acil uzaklaşmanı öneririm.
Anlam veremediğin soğukluklar, suçlamalar ve saçma sapan davranışlarla karşılaşabilirsin. Çok bariz bi eski sevgiliyi unutamama durumu var gibi.
Eski sevgilisini unutamamış gibi. Her eşyada aklına geliyosa ve konuşacak kadar aklına geliyosa aklında demekki hala. Ben 4 sene önceki sevgilimin bana aldığı hediyeyi hatırlamıyorum bile. Acil uzaklaşmanı öneririm.
Anlam veremediğin soğukluklar, suçlamalar ve saçma sapan davranışlarla karşılaşabilirsin. Çok bariz bi eski sevgiliyi unutamama durumu var gibi.
- zimbirik (26.12.21 17:20:52)
Arkanıza bakmadan kaçın.
- kirmizipilotkalem (26.12.21 18:30:59)
Şu bahsettiğiniz detayların bir kadına iyi şeyler hissettirmeyeceğini bilecek olgunluğa ulaşamamış bir sevgiliniz var ne yazık ki.
Ne yapacağınız kısmı sizi ilgilendirir tabii ama net tablo bu şekilde.
Ne yapacağınız kısmı sizi ilgilendirir tabii ama net tablo bu şekilde.
- magni (26.12.21 18:41:06)
red flag
magni +1
magni +1
- la lykia (26.12.21 18:48:41)
kendisinin psikoloğa ihtiyacı olduğunu çünkü ayrılığının travmasını atlatamadığını düşünürdüm. sürekli bahsettiğinde kendimi rahat hissetmediğimi ama eğer üstesinden gelmek/durumu değiştirmek isterse psikolog konusunda onu destekleyeceğim önerisinde bulunurdum ama gitmek istemiyorsa, farkına varmak istemiyorsa o zaman kalbimize gömüp yol alıyoruz… çünkü bunu düzeltmek ya da tolere etmek bizim görevimiz değil.
- inanna (26.12.21 18:54:52)
Bunu yapan erkek maldir ve bundan baska bir suru sacmaligi da su yuzune cikacaktir zamanla. ayril +1
- hot potato (26.12.21 19:36:40)
Eski sevgili unutulamayabilir, olabilir.
Ama eski sevgiliyi yenisine sürekli hatırlatmak sıkıntılı bir durum. Yani bunun (en hafif tabirle) nezaketsizlik olacağını düşünmemek ayrı bir odunluk seviyesi.
Kadın-erkek farketmez, uzak durmak isterdim böyle birinden.
Ama eski sevgiliyi yenisine sürekli hatırlatmak sıkıntılı bir durum. Yani bunun (en hafif tabirle) nezaketsizlik olacağını düşünmemek ayrı bir odunluk seviyesi.
Kadın-erkek farketmez, uzak durmak isterdim böyle birinden.
- kaptankedi (26.12.21 19:38:48)
Adamın davranışı normal değil. Bu anlamda magni +1
Kadının 3-4 aydır bu durumdan rahatsızlık duyduğunu ve eski sevgilisinden bahsedilmemesini istediğini söylememesi de çok normal değil.
Kısaca "bana ne lan eski sevgilinden" diyerek savuşturulabilir. Buna rağmen devam ediyorsa o ilişkiden bir halt olmaz.
Kadının 3-4 aydır bu durumdan rahatsızlık duyduğunu ve eski sevgilisinden bahsedilmemesini istediğini söylememesi de çok normal değil.
Kısaca "bana ne lan eski sevgilinden" diyerek savuşturulabilir. Buna rağmen devam ediyorsa o ilişkiden bir halt olmaz.
- himmet dayi (26.12.21 20:15:47 ~ 20:16:41)
Bana ne lan eski sevgilinden +1
Bu rahatsızlık dile getirilmesine rağmen devam ediyosa onu psikoloğa yönlendirmek de sizin göreviniz değil, iyilik meleği filan olma niyetiniz yoksa şayet…
Ayrıca “eski sevgiliyi unutamamak normal…” gibi bakış açısına yeni ilişkiye başlanmışsa katılmıyorum, madem unutmamış o kadınla olmasaymış, onu yara bandı niyetine kullanmaya yeltenmeseymiş. O kadın acil bu adamdan kaçsın izini kaybettirsin derim.
Bu rahatsızlık dile getirilmesine rağmen devam ediyosa onu psikoloğa yönlendirmek de sizin göreviniz değil, iyilik meleği filan olma niyetiniz yoksa şayet…
Ayrıca “eski sevgiliyi unutamamak normal…” gibi bakış açısına yeni ilişkiye başlanmışsa katılmıyorum, madem unutmamış o kadınla olmasaymış, onu yara bandı niyetine kullanmaya yeltenmeseymiş. O kadın acil bu adamdan kaçsın izini kaybettirsin derim.
- kulaktan dolma biber (26.12.21 20:27:40)
adamı anlıyorum. seviyorsan azıcık dişini sık yok olacak eminim. sadece biraz sana güvenmeye ihtiyacı var ve güvendiğinde inan bana "bunları atalım mı ya" diye kendisi soracak. ama sen de söyleyebilirsin "çok fazla konuşmuyor muyuz hakkında?" diye ve bu durumdan hoşnut olmadığını belirtebilirsin. Şimdi cancel culture çok popüler kimle konuşsan sana harcatır elemanı ama onun da bir hikayesi var.
- guitarissimo (27.12.21 02:23:08)
monnie, diğer duyurularındaki aynı erkek arkadaşından bahsediyorsan kendine gerçekten yazık ediyorsun.
ayrılmalarının üzerinden 4 yıl geçtiği halde hala ayrıldıkları noktada pausede kaldıysa bunu anlayış/empati göstermekle falan çözemezsiniz. kim ne derse desin normal değil bir yetişkinin 4 yıl önce bitmiş bir ilişkiyi hala bu ölçüde hatırlaması ve kendi içinde yaşaması. amacı falan yok, zaten amaçsız biri olduğu için hayatına aldığı kişiye bütün bu şuursuz açıklamaları yapıyor.
ayrılmalarının üzerinden 4 yıl geçtiği halde hala ayrıldıkları noktada pausede kaldıysa bunu anlayış/empati göstermekle falan çözemezsiniz. kim ne derse desin normal değil bir yetişkinin 4 yıl önce bitmiş bir ilişkiyi hala bu ölçüde hatırlaması ve kendi içinde yaşaması. amacı falan yok, zaten amaçsız biri olduğu için hayatına aldığı kişiye bütün bu şuursuz açıklamaları yapıyor.
- Phoebe (27.12.21 10:21:54 ~ 10:27:03)
[]
Kış soğuklarında bira içiyor musunuz
Canim çok istiyor son zamanlarda ama kışın pek alışık değilim. Siz ne içiyorsunuz.
Sıcak çikolata
- dissendium (25.12.21 17:18:25)
İçiyorum, içiyoruz :D
- lüzumsuz adam (25.12.21 17:28:30)
1.5 litrelik ucuz kırmızı şaraplardan (evin, dimitri, akdeniz incisi vs) ve cappy vişne suyu alarak o an içeceğin kadar miktarda bir cezvede kendine sıcak şarap hazırlayabilirsin
Her akşam 1 büyük kupa içsen bir haftada biter, bu sürede dolapta bekleyen şarap da bozulmaz
Tatlandırma çeşnilendirme kısmı sana kalmış, tarçın, karanfil, yarım dilim kabuğu ile birlikte portakal vs damak zevkine göre
Her akşam 1 büyük kupa içsen bir haftada biter, bu sürede dolapta bekleyen şarap da bozulmaz
Tatlandırma çeşnilendirme kısmı sana kalmış, tarçın, karanfil, yarım dilim kabuğu ile birlikte portakal vs damak zevkine göre
- freebird5406_2 (25.12.21 17:30:49 ~ 17:34:06)
Valla alkolun mevsimi yok bende, hele biranin hic yok. Her daim icilirler.
- j r r tolkien hayrani (25.12.21 17:32:39)
biranin mevsimi yok+1 evde bi ton icki cesidi var duzenli olarak bira tuketmeye devam ediyorum :(
- ala09 (25.12.21 17:36:34)
Kış aylarında şarap içebiliyorum sadece :(
- Corpsebridee (25.12.21 19:17:40)
Ben her mevsim dizi, şarap, çerez yapabilirim.
Ama kışın bir de loş ışık, müzik, battaniye, sıcak şarap zevkimiz var. Yapması çok zor değil, ayrıca çok güzel uyku getiriyor. Tariflere bakabilirsiniz.
Ama kışın bir de loş ışık, müzik, battaniye, sıcak şarap zevkimiz var. Yapması çok zor değil, ayrıca çok güzel uyku getiriyor. Tariflere bakabilirsiniz.
- akhenaten (25.12.21 19:19:14)
İçiyorum ama yaz gibi olmuyor. Bira= yaz
- oyokbuyoknevar (25.12.21 20:35:50)
Beyaz şaraptan devam ama kışın kırmızı içilir. Hele bir de yanan ateş varsa off.
- msb (25.12.21 21:03:03)
Nerdeyse her gün içiyorum
- sta (25.12.21 21:14:17)
su dışında hiçbir şey içesim yok. artık mevsimden mi benden mi kaynaklı bilemiyorum.
- erenderk (26.12.21 00:39:04)
remy martin içiyorum. fransız konyağı. kışın soğuklara birebir. fiyatı biraz tuzlu ama tadı çok hoş. şiddetle önerilir.
- stavroqin (26.12.21 18:56:47)
Frankfurt ve Münih'e gittiğimde içiyorum. İstanbul'da daha çok şarap.
- gabe h coud (26.12.21 19:21:08)