[]

bir cümlelik çeviri

"they were going to get married, but much to everyone's surprise, they suddenly decided against it."

şu: but much to everyone's surprise ne ola ki?


 
herkesi şaşırtarak


  • cakabo  (08.07.14 16:48:58) 
'ama herkesi oldukça şaşırtan bir şekilde'

bu ve benzeri anlamda kullanılan bir kalıp sanıyorum.
  • bulmasi gercekten zor  (08.07.14 16:49:06) 
herkesin sandığının aksine, sanılanın aksine anlamına gelir.


  • thracian  (08.07.14 17:33:26) 
[]

Çevirin de Göreyim!

İddialı başlığım için kusura bakmayınız ama zor olduğunu düşündüğüm bir sorum var:

"Cereyanda kalmak" eylemini nasıl çevirirsiniz?

"Cereyanda durma hasta olursun" gibi...

 
catching a draft


  • naelektrisan  (08.07.14 01:59:59) 
Cereyan dediğimiz olayı gavur flow diye kullanıyor.
Ordan yürü.
Balık tut.
  • godless frog  (08.07.14 02:00:16) 
air corridor +1

ayrıca air flow
  • allanpoe  (08.07.14 02:01:27) 
draft. simdi sopranos izliyorum kacinciya, nasil denk geldiyse junior sikayet ediyor cereyanda usuyom amk diye :)


  • diabolus79  (08.07.14 02:05:54) 
[]

i'm on decisis

ne demek yau, lana del dinlerken fark ettim decision diyo orda sanıyordum demin lyrics çıktı yanda sözleri okunca anlamadım




 
decision'un latincesi.


  • she was my baby  (08.07.14 01:01:49) 
[]

2 kelime ingilizce çeviri

arkadaşlar selam

ingilizce bloglarında genelde showbiz-fun olarak kategoriler oluyor onu türkçe moda blogu kategorisi için direkt eğlence olarak mı çeviriyim yoksa çok mu liseli blogu kategorisi eğlence? başka öneriniz var mı? cümle saçma olmuş olabilir ama cevaplarınızı beklemekteyim :)


 
eğlence dünyası uyar mı


  • joy stick  (08.07.14 01:43:48) 
eğlence sektörü yaptım o da sığmadı üst tarafa direkt eğlence yazıcam heralde


  • fuerteventura  (08.07.14 01:44:39) 
magazin.


  • in search we trust  (08.07.14 02:14:17) 
[]

1 kelime ingilizce çeviri

arkadaşlar kadınların kullandığı tight diye bi şey varmış bu türkçedeki tayta mı karşılık geliyor direkt yoksa ben çok mu yanlış düşünüyorum




 
(bkz: tebrikler)

tight'in kelime anlami "dar" demek zaten.
  • she was my baby  (08.07.14 00:45:25) 
külotlu çorap olarak kullanılıyor daha çok.


  • groove salad  (08.07.14 00:49:37) 
fütursuzca güldüm bu duyuruya


  • mula  (08.07.14 00:51:20) 
[]

Scientific relevance?

What is the scientific relevance of this paper?

Elimde bir makale var bunu okuyup bikaç soru cevaplamam lazım.Şu şekilde bir soru var ne yapmam gerektiğini bilen var mı?çeviri olarak değilde tam olarak ne demek istiyor?


 
Bilime ne katıyorsunuz? Bu çalışma neden bilimsel? Bazı proposal'lar için böyle.

Bazıları devamında şunları da istiyor:

State-of-the-art'a göre çalışmanız nerede ve hangi literatür boşluğunu dolduruyor? Motivasyonunuz ve orijinalliğiniz nedir? İleriki çalışmalar için ne gibi kapılar açıyor?
Bunların cevapları scientific relevance.
  • aychovsky  (07.07.14 22:09:51) 
[]

Otobüs yolculugunda dinlemelik listening parçası

Sabahları 1 saat yolculuk yapıom da ölü geçmesin o vakit diye mp3ten bişe dinliim diyorum. Listeningim pek iyi değil o gelişir hem.

Ne dinliim? Müzik dinliip lyrics i mi çıkarayım? Düz metin olsa daha iyi olur sanki?

Var mı fikri olan?

 
www.bbc.co.uk gibi listening mp3 leri bulabileceğin güzel siteler var,


  • candanag  (07.07.14 21:51:27) 
bbc 4'un arkası yarınları var bir süre sonra konu içine çekiyor zaten seni,tavsiye ederim.


  • patates baskı  (07.07.14 21:51:37) 
dokunmalık reading var ama dinlemelik listening :/


  • rakicandir  (07.07.14 21:51:59) 
@candanag ya bunu biliyorum da şu en baştaki bbc learning english blablabla kısmına ayar oluyorum. 1dkkalık kayıt 10sn sürüyo giriş kısmı

@patates anlamadım ya bbc 4 arkası ney?

@rakican seni de anlamadım:/
  • akşemsettin  (07.07.14 21:59:10) 
sesli ebook indirsen?


  • sen git ben geliyorum  (07.07.14 22:09:00) 
şu abinin podcastlerini tavsiye ederim:

teacherluke.co.uk

bu arada "arkası yarın" dediği radyo tiyatrosu gibi bişeydir. eskiden dinlerdik, bunlar bittiğinde "arkası yarın" derlerdi galiba ya da kuşağın adı oydu galiba.
  • kül  (07.07.14 22:27:39) 
sesli dizi demek yani podcast şu adresten download edilebiliyor.

www.bbc.co.uk
  • patates baskı  (07.07.14 22:28:36) 
Bbc dekilerin textleri de var mı?


  • akşemsettin  (07.07.14 22:54:15) 
[]

şunu ingilizce nasıl derim

1-Maçın uzatmalara gitmesi nasıl denir ki?
misal " Tek istemediğim şey maçın uzatmalara gitmemesi"

2- " türkiye en fazla değer kaybeden ülkeler sıralamasında en üstlerde"

bu ikisi nasıl söylenir?
kiss you eyes

 
1- I don't want the match to go overtime.

2- Turkey is at the top of the countries list that lose the most value.
  • hiko seijuro  (07.07.14 21:41:43) 
go into overtime macin uzatmalara gitmesi. misal cok guzelmis yalniz. The only thing I don't want is the game to not go into overtime. ama yarak kurek bir cumle oldu yani kimse demez. turkcede de kimse demez gerci onu.

deger kaybeden? ne acidan hocam ona bagli?

not: @hiko hocam match mac demek degil game demek lazim.
  • babamasoliimbananickaldirsin  (07.07.14 21:45:13) 
  • hiko seijuro  (07.07.14 22:00:02) 
evet iyi sallamisim hahahahah. ozur diliyorum, birlikte yasadigim ecnebiler hep game game diyor match hic o anlamda kullanilmiyor oldugum yerde o yuzden direk olmaz demisim arastirmadan.


  • babamasoliimbananickaldirsin  (07.07.14 22:09:58) 
1- I seriously hope that this game does not go to extra time.

over time, fazla mesai anlaminda kullaniyor ingilizler.
sanirim mac icin kullananlar amerikalilar.
  • lutah  (07.07.14 22:13:55) 
game desende olur.
match'ta olur.
www.bbc.co.uk
www.bbc.com
  • lutah  (07.07.14 22:16:45) 
[]

İngilizce bir cümle kurmaca

tam cümle bile değil.

"Oral olarak verilen glukozun aynı miktardaki kan glukoz yükselmesine neden olacak kadar intravenöz glukoza göre daha belirgin insülin yanıtı oluşturması inkretin etkisi olarak bilinir."

bu cümledeki "aynı miktardaki kan glukoz yükselmesine neden olacak kadar intravenöz glukoz" kısmı ingilizce nasıl denir acaba?

 
Haydi gardaşlarım bir yardım. Aranızda bunu şıp diye söyleyebilecek kapasitede insanlar var biliyorum :)


  • the kene  (07.07.14 19:36:50) 
tüm cümleyi çevirejem :)))))

The phenomenon where orally administered glucose results in a more prominent insulin response than the the equivalent amount of intravenous glucose stimulating the same level of increase in blood glucose is called the incretin effect.

yani senin kısım "the equivalent amount of intravenous glucose stimulating the same level of increase in blood glucose" oluyor bu durumda.
  • inscrutable  (07.07.14 20:00:47) 
[]

rusça bir cümle

bu cümle ne anlama geliyor?

teşekkürler.


 
'Sen kendi kadınını bilmem ne yapabilir misin?' bilmem ne kısmı=zatnuk diye bi şey var da o ne oluyor bilemedim, argo filandır herhal.

edit: bi yerde fall asleep diye çevrilmiş o bilmem ne kısmı. başka bi sözlükte de bulamadım kendilerini.
  • en lüzumlusundan feyizli bir abiniz  (07.07.14 22:01:08 ~ 22:09:07) 
[]

şunu nasıl deriz

selamlar,

"bu kötü oldu" demek için "it was bad" dememiz doğru olur mu ? bu yazım "o/bu kötüydü" anlamına gelmez mi ?

teşekkürler şimdiden

 
oh, that's too bad!

derseniz olur gayet.
  • naelektrisan  (07.07.14 00:44:04) 
[]

ingilizceye kısa bir çeviri yardımı ricası :)

selamlar.
kolay ama aşağılamayın :) karşı tarafın cevap verme sıkıntısı olduğundan tek şeyde doğru şeyleri yazmamız lazım. o yüzden...

----

kabul mektubunu mail yoluyla aldım. şuan orjinali posta yoluyla geliyor mu?
geliyorsa veya gelecekse hangi adrese yollanacak? başvuru belgelerinde yazdığım adrese mi yollanacak?

son olarak,
yurt başvurusu yapmıştım, sonucunu ne zaman öğreneceğim?


---

yardımcı olduğunuz için teşekkürler.

 
I received the acceptance letter via e-mail. Is the actual document being delivered by post?
If so, what's the delivery address? Is it the one I provided in my application?

Also, I had applied for dormitory placement -- when will I be able to check the results?

---

hayırlı olsun bro
  • inscrutable  (07.07.14 00:33:54) 
I have received acceptance letter via mail/e-mail? (elder postaysa mail yani) Is the original one on the way? If so, which address will it be sent, the address that I filled in the application form?

finally,
I have applied for dormitory, when could I be informed about that?
  • naelektrisan  (07.07.14 00:34:39) 
[]

cümle çevirisi

"where steam is found underground, this can be trapped to drive electrical machinery"

bu ne ola ki?


 
buharın yeraltında bulunduğu yerlerde, (bu güç) elektrikli makineleri tahrik etmek için yakalanabilir.


  • yalnux  (07.07.14 00:01:55 ~ 00:02:34) 
(bkz: buharli makina calisma prensibi)

yer altinda sIkismis buhar bulunursa(varsa) bu elektrikli aletleri calistirmada kullanilabilir diyor.

(bkz: dinamo)
  • she was my baby  (07.07.14 00:03:05 ~ 00:03:26) 
vay arkadaş, ben de metroları falan düşünüp yer altında bulunan buhar elektrikli sürüş makinelerini bozabilir falan bir şeyler sallamaya çalışıyordum. teşekkürler.


  • kaya1453  (07.07.14 00:08:34) 
[]

İngilizce Çeviri

Biz tedarikçilerimizden AZO boyar madde içermediğine dair belge alıyoruz.

çevirisine ihtiyacım var, yardımcı olabilen olursa teşekkür ederim.


 
We obtain documents from our suppliers certifying that they are Azo dye-free.

cümledeki "içermediğine"'nin neye referans verdiği çok belli değil, benim de konu ile ilgili bilgim yok, "they" deyip geçtim.
  • inscrutable  (06.07.14 22:42:07) 
we take document from our suppliers which shows doesn't include AZO colorant.

çok basit durdu :)
  • allahinadiylaoku  (06.07.14 22:47:27) 
[]

sırpça üç kelime

şu heykelin altında ne yazdığını ya da heykelin ne olduğunu bilen?

i.imgur.com


 
we remember our originality.

Orjinimizi hatırlarız.

herhalde öyledir.
  • ateslizenci  (06.07.14 21:52:41) 
[]

ingilizce karışık geldi edilgen vs 1 cümle

İzmir dahilinde saflaştırılması ve çoğaltılması istenen küçükbaş ırklarının damızlık seçimlerini yapmak, bu konuda çiftçilere teorik ve fiziksel yardımda bulunmak.

can you translate plaese? (iş tanımım bu, garipseyenler için)

terimleri yazayım en azından

küçükbaş : ovine
damızlık : broodstock
saflaştırmak : purify olur sanki
ırk : species

 
to select broodstocks for the ovine species that are wanted to be purified and breeded, to help the farmers on the subject in theorical and physical ways.


  • tepedeki psychedelic adam  (06.07.14 21:39:50 ~ 21:41:25) 
tabii ben yapmak yazdım ama ayenci kullansak daha mı doğru

selecting broodstocks for the ovine spicies that are wanted to purified and breeded and helping the farmers on this issue in bla bla

ne diyorsunuz efendiler?
  • alm est  (06.07.14 21:47:45) 
selecting breeding stock for the ovine species designated for purification and breeding within İzmir, and providing theoretical and practical assistance pertaining to this activity to farmers.

---

broodstock balık çiftlikleri/balıkçılık dahilinde kullanılıyor o yüzden küçükbaşlar için geçerli olamıyor, o yüzden "selecting breeding stock" dedim. "bu ne aq iki defa breeding demiş olduk" dersen direk "selecting stock" yap
  • inscrutable  (06.07.14 22:02:21) 
[]

Almanca öğrenenlere tavsiyeler

A1 seviyesi yeni bitti, yabancı dil öğrenen bir insanın ne yapması gerektiği konusunda asgari bilgiye sahibim. onun haricinde şöyle yapsan almanca özelinde faydalı olur dediğiniz şeyler var mı?

Almanca olarak internet üzerinde takip edebileceğim -seviyeme uygun olursa süper olur tabii- site falan var mıdır. Bir de sesli olarak yardımcı olabileceğini düşündüğünüz kaynaklar var mı, tv ve film izleme dışında?

Son olarak almanca iletişim kurmak istiyorum birileriyle -o imkana sahibim- ama hakikaten bir şey anlamıyorum, anlatamıyorum -çok basic kalıplar dışında tabii-. sadece kursa gitmek dışında pek ders çalışmaya fırsatım olmuyor açıksa bundan ötürü olabilir mi, zira kendimi aptal gibi hissetmeye başladım.

 
Deutsche welle'de gunluk bulten dinleyebiliyorsun. Mp3 ve pdf olarak var. Dinlerken metin takip etmek dinleme yetine cok yardimci olur.


  • kimse  (06.07.14 18:01:12) 
[]

ingilizce deyim

"sickness absence" nedri? türkçe bir karşılığı var mıdır literatürde?




 
Hastalık izni. Hasta olup işe gidemiyosun ya o işte.


  • green knight  (06.07.14 12:39:11) 
Hasta olduğu için işe/okula/bir yere gidememiş. Mazeret izninin bir alt kümesi. Raporlu gibi.


  • aychovsky  (06.07.14 12:39:34 ~ 12:39:56) 
ya öyle diyorsunuz da, bu cümleyi çevirmeye çalıştığımda tam oturmadı mantığı, ben mi anlamadım dedim:
having little control over one's work is particularly strongly related to an increased risk of low back pain, sickness absence and cardivascular disease.

ne diyosunuz?
  • shubulubapshubaptishaluva  (06.07.14 12:45:38 ~ 12:46:11) 
başka bi anlamı yok. hastalık iznini cümlenin sonuna koy, ve dolayısıyla hastalık izni kullanımının artmasıyla yakından ilişkilidir gibi.


  • trachemys scripta elegans  (06.07.14 14:25:21) 
tamam işte aynı mantık. az biraz çalışanlar üzerinde kontrolle, sırt ağrısı, kvs hastalıkları ve hastalık nedenli iş kaybı riski azalır diyo cümlede..


  • szz  (06.07.14 14:25:52) 
szz, öyle değil. bireyin işinin üzerindeki hakimiyetinin az olması özellikle sırt ağrısı ve kalp ve damar hastalıklarına yakalanma riskinin ve hastalık izni kullanımının artmasıyla yakından ilişkilidir.


  • trachemys scripta elegans  (07.07.14 12:34:16) 
@trachemys senin dediğin doğru. zaten çeviriyi yukarıdakilerin gelişinden dolayı öyle yapmıştım.


  • shubulubapshubaptishaluva  (07.07.14 14:08:05) 
[]

"take the door" ne demek?

benim kardeşim odasının kapısına TAKE THE DOOR!!! yazmış, ne kız bu diyorum, "bir de ingilizce bildiğini söylersin..." diye trip atıyor. kendimden şüpheye düşürdü sıpa. bir anlamı mı var yoksa cidden kapıda " al, götür kapıyı" mı yazıyor?




 
böyle bir şey yok ama olabilirde


  • soykhan  (05.07.14 22:00:33) 
İng. çıkarken kapıyı da götürseydin, ayı.


  • barbara herhalde barbara manken olan  (05.07.14 22:01:56) 
"kapıyı tut" gibi bi çağrışım yarattı ama sallıyo muyum bilmiyorum


  • m7rv7  (05.07.14 22:02:28) 
Google search'te yakaladığım avustralya gazetesindeki şu ipucu doğruysa;

"SİTTİR GİT!!!" yazmış

www.theaustralian.com.au
  • michael_knight  (05.07.14 22:05:20) 
al kapıyı mabadına sok demek


  • Sskywalkeremre  (05.07.14 22:05:31) 
Madem uydurmuş sen de altına şey yazsana "if I take till October, if I don't to my boner"


  • ron dennis  (05.07.14 22:10:24) 
sen kapıyı al, pencereleri ben kollarım anlamında aksiyon dolu bir kalıp.


  • bass solo take one  (05.07.14 22:31:00) 
bana da direk aksiyon filmlerini hatırlattı.

ama kapıyı kullan da olabilir.


neticede saçma yani ergen şeysi.
  • vendorth  (05.07.14 22:39:52) 
çıkarken kapıyı kapat anlamına geliyor diye biliyorum.


  • sttc  (06.07.14 00:37:04) 
"işten çıkarken adama İngilizce am günü yağ" demek


  • kalemtrash  (06.07.14 00:40:38) 
[]

nobody seems to mind this situation.

nedir bunun türkçe karşılığı?




 
kimse bu durumu umursuyor gibi görünmüyor.


  • diabolus79  (04.07.14 18:03:37) 
"Kimse durumla ilgilenmiyor gibi gözüküyor."
Kafamda oluşan ise "kimse sallamıyo lan olayı"

  • quaker  (04.07.14 18:03:42) 
Kimsenin umurunda değil gibi.
Kimse oralı değil gibi.
(görünüyor gizli fiil, joker)
  • aychovsky  (04.07.14 18:04:04 ~ 18:06:34) 
kimsenin umrunda değil gibi görünüyor.


  • yalnux  (04.07.14 18:04:33) 
[]

kısa ingilizce çeviri ricası

"X çalışmasını tamamladım. Güncel excel dosyası ekte yer almaktadır. Lütfen onu upload edin."

yardımcı olacak arkadaşa şimdiden teşekkürler.


 
I have completed the project. Please find attached the updated spreadsheet to be uploaded.


  • compadrito  (04.07.14 01:47:15) 
Download edin demek istedin heralde.


  • delifaruk  (04.07.14 01:47:25) 
[]

Uluslararası ilişkiler okuyan bir öğrenci için dil öğrenimi

Merhabalar. Ben uluslararası ilişkiler okuyorum. Öğretim dilimiz zaten %100 İngilizce. Ancak hem kendi isteğimden dolayı hem de ileride bana büyük katkı sağlaması açısından bir dil öğrenmek istiyorum. hedefim diplomatlık veya yurt dışındaki devlet temsilciliklerinde görev yapmak.
bu sebeple hem diğer rakiplerimden sıyrılmamı ve tercih edilmemi sağlayacak, hem de kendi imkanlarımla öğrenebileceğim derecede zor olmayaak bir dil önerir misiniz?


ben ispanyolca meraklısıyımdır ve pimsleur seti ile öğrenmeye de çalışıyorum. ancak ispanyolca bilmek beni aranabilir bir kişi yapar mı diplomatik anlamda?


ek: bu arada, diplomatlığın ulaşılması çok zor bir hedef olduğunu ben de biliyorum. sadece bu noktaya takılmayın lütfen.

 
bölüme 50 kişi ile başladım herkes diplomat ateşe falan oluyordu ilk yıl, şimdi mezun oldum ben dahil herkes bir yere gireyim de çalışayım diyoruz. hiç bir alanı olmayan sikik bir bölüm IR bölümü.

bu arada çok çok iyi bir üniversite de okumuyorsan diplomat olman zor demiyorum imkansız, anca dışişlerinde işe başlarsın çok pis torpil dönüyor öle hemen girebileceğin olabileciğin bir şey değil muhtemelen 1. veya 2. sınıfsın ilerde ne demek istediğimi anlaycaksın, gerçek bu maalesef,

dil öğrenmek için tek etkili yol yurtdışı yazın git, erasmusa kesin git, türkiyede bir ispanyolca kursuna yazıl biraz geliştir sonra dil okulu ile yurtdışında ispanyolca öğrensen güzel olur tadından yenmez.
  • soykhan  (03.07.14 16:03:50) 
konuyla alakasız ama Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi bölümüyle Uluslarası İlişkiler bölümünün farkları nelerdir aynı okulun Uluslarasını geçen sene 0,7 gibi bişilerle kaçırıp Siyaset ve Kamuya girdim herkes sallıyor bunlar benzer felan... biri aydınlatabilirmi?


  • kilimanjaro  (03.07.14 16:07:02) 
ispanyolca ogrenmek iyidir. size yararli olacaktir.
diplomat olmak ise diger mesajlarda da belirtildigi gibi cok zordur. ancak hic bir sey imkansiz degildir ve diplomatlar zaten imkansiz gibi gorunenleri gerceklestirmek icin vardirlar.

iyi calisin ve cok iyi bir cevre edinmeye bakin, derim.
  • for the record  (03.07.14 16:54:48) 
bence öncelikle havuzuna bir kaç tane dil at.hepsine belli bir süre bak hangisine daha yatkın hissedersen kendini ona odaklan.kendini de sadece ispanyolca ile kısıtlama.şunlara bir göz gezdir öncelikle mesela,

fransızca
italyanca
almanca
rusça
korece
çince
japonca

belki sana daha uygun bir şey çıkar.bunların hepsi de iş yapacak diller neticede.bazıları sınırlı bazıları daha geniş orası öyle tabi ama dil dildir.italyanca mesela çok tutulan bir değil ama bir farkın olur.kaç tane italyanca bilen adam var memlekette öyle düşün.hatta sırpçaya bile bakabilirsin.öğrendiğin taktirde avrupadaki bir çok ülkeyle uyum sorunun olmaz.(sırbistan,hırvatistan,bosna,karadağ,makedonya,slovenya) rusçayı da kolay öğrenirsin bunun yanında.

neyse başarılar.
  • mesa  (03.07.14 17:20:15) 
Rakiplerinden siyrilmak icin degil. Meslek memuru olman icin biri ingilizce omak sartiyla 2 yabanci dil isteniyor zaten. Imkansiz mi degil mi orasini bilmem.
Ben de aciktan okuyorum bu bolumu laf olsun diye..

www.mfa.gov.tr
eksisozluk.com
  • delifaruk  (03.07.14 18:01:30) 
[]

get, getting nedir bu mesele yahu?

sorum özellikle konuşma dilindeki kullanımı. get sick falan deniyo getting kullanıyolar. get i tam olarak nerde nasıl kullanıyolar? "become" anlamında mı kullanıyolar?




 
evet, bi nevi o manada kullanılıyor, bazen hazırlanmak/yapmak üzere olmak anlamında, varmak, anlamak gibi çok değişik anlamlarda da kullanılıyor. siz de kullanıldığı yerleri görüp kopya etmek suretiyle kullanabilirsiniz.


  • nereye bu gidis  (03.07.14 13:40:54) 
get ingilizcede joker gibi bir kelimedir, çok anlama gelir. tam listeye şuradan bakabilirsiniz:

www.oxforddictionaries.com
  • fengari  (03.07.14 13:45:59) 
[]

ingilizce çeviri

Would you be issued a certificate confirming that you have finished bachelor degree? If yes you may manage to enter for Autumn 2014 semester

benim durumum şöyle diplomamı eylül başında alacağım bundan dolayı diploma belgemi sonra vereceğim, bu duruma istinaden cevap yukarda.


 
'Lisans dereceni bitirdigine dair bir belge gosterebilecek misin? Eger gosterebileceksen 2014 sonbahat somestrina girebilirsin.'


  • tormentorius  (02.07.14 14:21:39) 
Senden istedikleri şey öğrenci işlerinden alacağın geçici mezuniyet belgesi. Diploma çıkana dek verilir o.


  • sen git ben geliyorum  (02.07.14 14:37:43) 
Geçici mezuniyet belgeleri de geç çıkar ayrıca. Bir ay sürer. Hemen yarın gidip dilekçe yazıp iste.


  • sen git ben geliyorum  (02.07.14 14:38:37) 
[]

çeviri

Pre-publishing is considered a thumbnail operation

evet oldukça basit bir cümle ama gece vakti artık düşünemez durumda olduğumdan bunu bile anlayamaz hale geldim. araya bir 'by' koysalar anlardım. o olmadan çaresizce cümleye bakıp duruyorum.


 
basım öncesi (süreci); kısa bir işlem olarak addedilir.
basım öncesi sürecinin kısa bir işlem olduğu düşünülür.

  • gogu delen adam  (02.07.14 00:20:16) 
[]

şunu nasıl derim (ingilizce)

bir kişiyi havaalanından karşılayacağım " senin çıkacağın kapıda olacağım" diye nasıl derim




 
I'll be waiting at the exit
desen yeterli anlar.

  • cruseo  (01.07.14 16:44:48) 
i will be waiting at the door you will use to go out.


  • sir gawain  (01.07.14 16:46:27) 
i will be at the gate you will exit.


  • knight of cydonia  (01.07.14 16:46:36) 
Relax it's under my control de anlar o.


  • mike ehrmantraut  (01.07.14 16:52:57) 
knight +1


  • dusunuyorumoyleysevurun  (01.07.14 17:12:13) 
[]

Bu olmadı sanki bi yardım etseniz

Kentsel tasarım uygulamalarını yönlendirmek amacıyla X Mahallesi kamusal açık alan ve ulaşım sistemi tasarım ilkeleri ve standartları belirlenerek tasarım rehberi oluşturulmuştur. Bu rehberin kapsamında uygulamada kullanılacak detaylar ve malzemeler değerlendirilerek seçenekler oluşturulmuştur.

In order to guide urban design implementations, design guide has been created with determining design principles and standarts of public space and transportation system in the X District. Within the scope of guide options have been created by evaluating details and materials to be used in the application.

ben böyle çevirdim ama pek olmadı gibi. uzun süredir de ingilizceyle alakam yok. bi çeviriverseniz?

 
hangi dilden hangi dile çeviriyorsun anlayamadım. Türkçe metni ingiliceye mi çevirmeye çalışıyorsun?


  • mike ehrmantraut  (01.07.14 16:27:19) 
evet türkçeden ingilizceye. aslında belli oluyodur diye düşünmüştüm :))


  • blueprints and cigarettes  (01.07.14 16:32:14 ~ 16:32:58) 
"created with determining" belirlenerek dediği için sanırım orada edat olmalı gibi düşünüp with eklemişsiniz, ancak gerek yok. created determining demeniz yeterli.Başka bir hata göremedim.


  • istinyede bekle  (01.07.14 17:16:02 ~ 17:16:31) 
[]

Fransızca bilen?

Merhaba,
Elimde amatörce fransızcaya çevrilmiş iki kısa metin var. Bu metinleri okuyup fikir verebilecek olan birileri var mıdır? En azından anlatılan şeyin okuyan tarafından anlaşılıp anlaşılmadığından emin olmak istiyorum.
Yardım ederseniz çok sevinirim.


 
Buyrun yardımcı olmak isterim...


  • kilimanjaro  (01.07.14 03:50:34) 
gönderin


  • i ve been mistreated  (01.07.14 03:51:11 ~ 03:51:26) 
[]

İngilizce Eğitimi

Arkadaşlar merhabalar,

Şu an bir çeşit staj yaptığım yerde çalışan birisine İngilizce dersi vermem istendi, bunun için herhangi bir materyali istediğim gibi alabileceğim söylendi. Ben de damdan düşer gibi anlatmak istemediğimden bir tane İngilizce ders kitabı alayım diyorum. Elementary seviyesi için bildiğiniz, önerebileceğiniz bir kitap var mıdır?

Teşekkürler.

 
headway, new english file falan var. sahaflarda bulabilirsiniz ucuz versiyonlarını.


  • i ve been mistreated  (01.07.14 01:36:32) 
cambridge in turuncu kitabı


  • wishmaythşngs  (01.07.14 03:19:29) 
4 skill'i de birlikte verip genel İngilizce seviyesini yukarı çekmek istiyorsan language leader kullan. kişi video ve interaktif uygulamalardan hoşlanıyorsa speak out, national geographic yayınları ile ilgiliyse life kullanabilirsin.


  • azdan cok anarsik  (02.07.14 12:38:53) 
[]

şu almanca kelimenin anlamı nedir

Lolita am Scheideweg

www.imdb.com


 
Lolita dönüm noktasında/yol ayrımında


  • candanag  (30.06.14 22:06:04) 
[]

Rosetta Stone - Hangisi?

Dil İngilizce. Kulak ve telaffuz için kullanılacak. İngilizce için iki tercih var: Sizce British mi US mi?




 
US


  • she was my baby  (30.06.14 03:52:55) 
British. US dediğin amerikanca aslında, ben Amerika'da yaşadığım dönem alıştım ama hiç sevmedim netekim Kanada Fransızca'sını da sevmem.
Telaffuz konusunda bence kendini zorlayıp yüksek hedefler koyma, nicelerini görüyorum böyle bir türlü öğrenemiyorum diye yılıyorlar; lisan öğrenirken amaç ana dilinmiş gibi konuşmak değil yani fazla idealize etme, ingilizce öğren ve bir Türk gibi konuş ingilizceyi, kendini başarısızlığa mahkum etme.

  • tiny penny  (30.06.14 09:32:02) 
[]

harita teknikerinin uluslararası alandaki adı

bu harita teknikerlerinin tam ünavnı nedir uluslararası alanda? haydi romalılar kardeşlerim, destekleyin beni. (:




 
topoğraf?


  • robert pire  (29.06.14 00:23:04) 
cadastral mapping technician veya

cadastral survey technician değil miymiş?
  • uykusunu yakalayan adam  (29.06.14 00:26:26) 
onları ben de salladım değillermiş.
cartographer'miş

saolun yoldaşlar. (:


edit: cadastral da ejderha adı gibiymiş maşallah. :D
  • buzkran  (29.06.14 00:29:19 ~ 00:29:47) 
u.s datbase'sinde kartograf ve fotogrametrist diye geçiyormuş.


  • uykusunu yakalayan adam  (29.06.14 00:35:55) 
[]

Toefl vs Ielts

gençler hangisi daha rahat olur, yani toefl'a girsem hedef 100, ielts'e girsem hedef 7 civarı olacak. ielts'i tercih edecek gibiyim ama mal mal iskoç aksanı falan çıkar diye tırsıyorum.




 
IELTS kesinlikle.


  • sen git ben geliyorum  (28.06.14 22:08:39) 
ielts'ten 7.5 aldim, ayni performansla toefl'da hayatta 100'u goremezdim.


  • sAINT  (28.06.14 22:31:29) 
puan almak ielts'de daha kolay ama alacagin puani nerede kullanacagin da onemli. zira turkiye'de ielts denkligi yok artik. basvuracagin yerler yurtici ise iyice arastir her seye ragmen ielts'i kabul ediyorlar mi diye.


  • inevitable loser  (28.06.14 23:30:29) 
@sAINT ve sen git ben geliyorum,

neden peki? ne farklılığı var ki bunların?

@inevitable loser
yok tamamen yurtdışı üniversitelerine başvurmak için kullanacağım, avrupa(başta uk olmak üzere) sonrası da amerika kanada avustralya..
  • noluyo yaa  (28.06.14 23:59:35) 
Sistemi daha güzel. En azından bilgisayar başında değilsin. Ayrıca toefl 4 saat mi ne sürüyor. Ielts 2.40 + başka bir gün sadece speaking.


  • sen git ben geliyorum  (29.06.14 08:37:44) 
Ayrıca speaking bir insanla oluyor ielts'te. Native biri ile yapıyorsun. Seni yönlendiriyor, karşılıklı konuşma oluyor. Toefl'da mikrofona konuşuyorsun.


  • sen git ben geliyorum  (29.06.14 08:39:11) 
[]

İzmir'de Arapça Kursu?

Ya ben çeviri bile yapabilecek kadar arapça öğrenmek istiyorum. İzmir'de Arapça öğreten başarılı bir kurs var mı ya da böyle özel ders veren biri?




 
İlahiyat fakultelerine sor. Orda hocalardan ders veren vardır


  • efruz  (28.06.14 18:34:53) 
Biraz ilgi alaka gösterirsen kendin de öğrenebilirsin, ilk başta zorlar ama mantığını kavradın mı okyanus gibidir, gittikçe gimek istersin


  • eates  (03.07.14 04:21:19) 
[]

şunu ingilizce nasıl derim

"x kurumu benim ekonomic bacground'ımı çalışmalara aktarabileceğim bir yer olduğu için burası benim için uygun diye düşünüyorum" nasıl derim?




 
önce türkçesini söylesen aga ?


  • oğlum çok zor lan  (28.06.14 00:18:38) 
I think X fits me best since it allows me to transfer my economic background to my future works.

Idare eder oldu ancak. Kusura bakma.
  • sen git ben geliyorum  (28.06.14 00:41:55) 
Because the x corporation is the workplace that I can implement my economical background to the studies, I think that the x corporation is the suitable place for me.


  • eskiden sizofrendim simdi iyiyiz  (28.06.14 00:42:02) 
x is the most convinent organization for me to put account my economic education and backround


  • camino real  (28.06.14 01:05:24) 
[]

9gag espri

9gag.com

espri nedir?


 
diğer uçak bize meydan okuyor.kemerlerinizi bağlayın bu saçmalık gerçek olacak diyor.


  • cancan  (28.06.14 00:09:39) 
Kırmızı ışıkta kapışmaya karar veren apaçiler gibi pilot da diğer uçakla kapışacakmış.


  • onexey  (28.06.14 00:10:11) 
[]

dostum hiç mi öneri yok bu soruya

yds için kelime sorularında sözlükten tek tek bakmadan yapamıyorum.kelime bilgim de kısıtlı.ama sözlüksüz yapamamak canımı sıkıyo ve çok zaman harcıyorum ayrıca verimli olmuyormuş gibi hissediyorum.
bu soru türlerinde ne yapabilirim


yds kelime soruları için öneri istiyorm sadece :/

 
iyi de tamamen yabancı olduğun bir kelimenin anlamını kendi kendine sezinleyemezsin ki? hadi cümle içinde anlamdan çıkarırsın falan da yds kelime soruları için imkansız ve çok abuk bir şey bu dediğin. mecbur bakıp öğreneceksin o kelimenin anlamını. binlerce kelime var, verimli olmuyormuş gibi gelmesini anlıyorum ama yabacak bir şey yok. çok çıkan kelime listeleri falan dolanıyor her yerde, tek tek uğraşmak istemiyorsan onlara bak ama yeterli olur mu bilmiyorum.


  • mayaa  (27.06.14 16:27:58 ~ 16:28:04) 
dün başka bir duyuruya yazmıştım buraya kopyalayayım.

kelime ezberlenip sınavda sorunun yapılabileceğine inanmıyorum. oturup yds hazırlık kitabının kelime bölümlerine bakıyorum, bilmediğim veya anlamını unuttuğum kelimelere sözlükten bakıyorum. emek sarfetmek önemli. mesela profound kelimesinin anlamını hep unuturum, kafamda artık okyanus ve dağla özdeşleştirdim artık unutmam. sınavlardan önce de bir iki kere latin önek/son ekleri tekrar ederim, kafam rahat olur.

normalde altyazılı bir şey izleyeceksem dili ingilizce seçtiğimi ve çok okuduğumu vs. söylememe gerek yok onlar olmadan ingilizce olmuyor zaten. alışkanlık kazanınca da kelime sorusunun cevabı hiç bir tanesinin anlamını bilmesem de bağırıyor.
  • irbat  (27.06.14 16:28:19) 
[]

kısa bir çeviri yardımı

arkadaşlar aşağıdaki metnin ingilizceye çevirisi için yardım edebilir misiniz?

Taraflar arasındaki ihtilaflarda SİGORTA ŞİRKETİ defter ve kayıtları esastır. Taraflar aralarındaki borç ve alacak ilişkilerinin SİGORTA ŞİRKETİ defter ve kayıtlarından başka delil kabul olunmayacağını kabul eder.


 
In case of any dispute between the parties, the INSURANCE COMPANY books of accounts and records will be referred to. The parties agree upon that no other evidence will be accepted other than the INSURANCE COMPANY books and records in their relationship between payables and receivables.


  • compadrito  (27.06.14 14:03:55 ~ 14:08:48) 
[]

kadebostany nasıl okunuyor.

böyle bir grup var, şarkıları çogzel. kadebostani diyorum ben, nedir doğrusu?




 
garip bir isimmiş. değişik bir olayı yoksa "keydboosteni" diye okunur.


  • lesmiserables  (27.06.14 01:23:53) 
caddebostanı.
doğrusu kadıbostanı imiş:(

  • yalnux  (27.06.14 01:28:23 ~ 01:30:04) 
doğru okuyorsunuz.

bu arada madem seviyorsunuz şöyle bir şey var:
www.biletix.com
  • violetsky  (27.06.14 01:31:10) 
[]

Şu şarkının sözlerini çıkaramadım

www.youtube.com

Listeningim kötü olduğu için tam anlayamadım sözleri. biri çıkartabilir mi acaba? internette yok sözleri.


 
ön not: zormuş amk. aksanını sikeyim. bir de böğürüyor. ama şimdi tekrar tekrar dinleyip kaçırdığım yerleri yakalamaya çalışacağım.

no heroes today
no heroes today just cold and *anlamadım* (brave, brain falan gibi bir şey diyor)
I'm praying for time
praying for time to just stands *anlamadım* (dead olabilir)
no cause to plan tomorrow
lost in the spare I've been *anlamadım*
no time to beg all borrow
no love lost except for me
today

if I just had one more day
if I just had one more day in my life
for *anlamadım* laugh in myself
reaching for scores (stars da olabilir)
the *shining stars (emin değilim)* come my way

no time to drown in sorrow
make peace to face with my dyin' *anlamadım*
my soul for *bring up (emin değilim)*
no sacrifice I could not make to stay

if I just had one more day
if I just had one more
brave the
brave the *anlamadım* with my last
one last breath
*anlamadım*
*anlamadım* dying instead *anlamadım*
*anlamadım*
no time to *anlamadım*
no time to teach you all I know
my times don't *anlamadım*

tears fall
just one
just one *anlamadım*
cause I gone away
  • sen git ben geliyorum  (27.06.14 01:07:57 ~ 01:12:08) 
@sen git ben geliyorum

sağol. benim senin anlamadığım dediğin yerlerden çıkarttıklarım:

no heroes today just cold in grave (emin değilim)

praying for time to just stand still

lost in the spare i've been farewell

for tryin laugh in myself

reachin' for stars

the shiniest stars have come my way

no soul for freedom


brave değil breathe olacak onlar galiba.
breathe the ...
breathe the air within my life

my times don't heal

galiba
  • illuminatinin basindaki adam  (27.06.14 01:46:45) 
[]

akreditif şartı

merhaba arkadaşlar bir akreditif var tam olarak anlayamadım ne demek isetmiş açıklayacak varsa sevinirim.

TRUCK CONSIGNMENT NOTES SHOWING RIYAD BANK AS CONSIGNEE, INDICATING THE TRUCK PLATES NUMBER, MARKED "NOTIFY APPLICANT" AND "FREIGHT PAYABLE AT DESTINATION" SHOWING THE BENEFICIARY AS CONSIGNOR/SHIPPER.


 
Anladığım kadarıyla kamyon teslim belgesinde (konşimento gibi bi şey olsa gerek?) teslim edilecek taraf olarak Riyad Bank'ın gösterilmesi; kamyon plaka bilgilerinin belirtilmesi; navlunun varış yerinde ödeneceği ve ihbar kaydı bilgilerinin girilmesi; lehdar olarak ise malı gönderen tarafın yazılması istenmiş.


  • the queen of naked kings  (27.06.14 09:57:32) 
[]

Fiscal Year Firm

nedir bunun türkçesi?




 
şirket mali yılı gibi sanki. mali yıl şirket yani kelmeler.


  • cokponcik  (26.06.14 17:19:29) 
bütçe yılı demek. ancak bu illa 1 ocakta başlayıp 31 aralıkta biten yıl değildir. diyelim 26 haziran 2014 e göre göre şirketin bütçe yılı 1 yıl öncesi hesap açılışının olduğu aynı tarihten bugüne kadardır.


  • emininsel  (26.06.14 17:40:35 ~ 17:43:57) 
[]

Bir Cümlelik Çeviri

Merhaba,

"SPS'te Metal Katkısı İle Kolay Sinterlenebilir Bor Karbür Tasarımı"nı nasıl çevirebilirim? Ben "Design of Easily-Sinterable Boron Carbide With Metallic Additives at SPS" dedim ama bir garip geliyor kulağıma.


 
Evet, çünkü eksik yazmışım. SPS'te Metal Katkısı İle Kolay Sinterlenebilir Bor Karbür Tasarımı, demeye çalışıyorum


  • pet sise  (26.06.14 16:53:09) 
ingilizce çevirisinde metallic additive sanki boron carbide'ın bir niteliğiymiş gibi geliyor kulağa. türkçesinde de boron carbide'in değil de üretim sürecinin bir niteliği gibi duruyor. uyuşmazlık bundan olabilir mi? hangisi daha isabetli bu durumda (konuyu bilmediğim için soruyorum)?


  • inscrutable  (26.06.14 16:59:33 ~ 17:00:16) 
Şöyle ki metal ilavesi bor karbüre yapılıyor.


  • pet sise  (26.06.14 17:01:41) 
bence çeviride bir problem yok o zaman. sana neyi garip geldiydi belki öyle daha spesifik bir endişeyi gidermeye çalışabilirim.


  • inscrutable  (26.06.14 17:06:55) 
Yardımın için teşekkür ederim. Biraz "with"e takıldım. Metal katkısı eklediğimiz için bor karbür kolay sinterlenebiliyor. Onun için "by means of" mu desem dedim, o da hoşuma gitmedi.


  • pet sise  (26.06.14 17:25:18 ~ 17:25:35) 
"by means of" biraz hantal kalıyor evet. "using"'e ne dersin?


  • inscrutable  (26.06.14 17:31:49) 
Daha iyi oldu teşekkür ederim. :)


  • pet sise  (29.06.14 02:37:48) 
[]

çokça basit sorular

1-would, might, had to, could

bunlar daima geçmiş zaman mıdır? yoksa ne anlamlara gelip nerelerde kullanılır?

2-used to nerede kullanılır, bu da hep geçmiş midir, öyleyse neyin geçmişidir? eskiden sadece eski alışkanlıklarımı diye bilirdim ama her yerde görmeye başladım.

"bir yds öğrencisi"

 
1- had to hariç, hayır.
2- used to, yapardım, ederdim. geçmişte yapılan ama artık yapılmayan şeyleri tanımlamak için kullanılır.

  • baldur  (26.06.14 12:44:35 ~ 12:44:41) 
2 için; peki use to gibi bir kullanım var mı ya da used to geçmiş zaman ise bunun present hali var mı?


  • uzunuzunilgi  (26.06.14 13:00:01 ~ 13:23:27) 
used to her zmaan geçmiş zaman değildir. şu soruda örneğin:

- are you used to doing that? bunu yapmaya alışkın mısın?
- yes, im used to it. bunu sürekli yaparım.

used to nun zaman durumu bir önce gelen "am" varsa değişir.

I used to - dersen geçmiş zaman
I am used to - dersen şuan.
  • eindaclub  (26.06.14 13:11:59) 
@uzun
be used to, alışmak anlamına gelir. i am used to going to the school by bus dersen, okula otobüsle gitmeye alıştım olur. i used to go the school by bus dersen, okula otobüsle giderdim olur.

used to, evet geçmiş zaman, şimdiki zaman için present tense kullanabilirsin.
  • baldur  (26.06.14 13:12:58) 
@eindaclub, teşekkür ederim present halini biliyordum. used to kalıp olarak am-is-are olmadan geçmişi ifade ediyor, şu an anladım.
@baldur, ilk yanlış anlamışım tekrar teşekkürler.

@kullanıcı, soruyu kendi sorum haline getirmiş gibi hissettim kendimi afedersin :)

sırasıyla will, may, can için geçmiş olarak kullanılabilirler ama daima geçmişi ifade etmezler. mesela could ı go deyince izin isteme gibi bir anlama da geliyor.
  • uzunuzunilgi  (26.06.14 13:20:39) 
I wouldn't say that

(senin yerinde olsam) ben öyle demezdim.

I would do it - yapardım. şöyle şöyle olsa yaparım gibilerden.

I would have done it - yapmış olurdum. şöyle şöyle olmuş olsaydı, ben de böyle böyle yapmış olurdum.

I might join you (%25 ihtimalle) katılabilirim (sen naapıyosan ben de gelebilirim ama düşük ihtimal)
I may join you - ihtimal %50 gibi

I may have gone there - oraya gitmiş olabilirim

I had to do - I have to'nun geçmiş zamanı - yapmak zorundaydım, yapmak zorunda kaldım

I could do it - yapabildim.
I could have done it - yapabilirdim

I used to go there - eskiden oraya giderdim. (şindi gitmiyom)
  • compadrito  (26.06.14 13:41:19 ~ 14:07:47) 
[]

mail çeviri yardımı

için bi yardımsever arıyorum ben yetersiz kaldım kendisine maili kopyalacağım

bi yardım edin be :(



not: ingilizce

 
yapıştır, el atalım.


  • camino real  (25.06.14 17:39:37) 
dil nedir?


  • yazmamaya yemin eden adam  (25.06.14 17:40:01) 
[]

bu "beyond question" kalıplı cümlenin kullanımı doğru mudur

"Beyond question, one of the best albums I've ever heard of."

Herhangi bir anlam hatası var mı? Ya da anlamı daha iyi hale getirecek kelime değişikliği?


 
"Without question" olacak.

Ayrıca "heard of" dersen hakkında duyduğum olur. "Listened" dersen dinlediğim olur.
  • harzem  (25.06.14 03:02:51) 
beyond da without da olur.

hands down diyebilirsin ya da direk beyond question yerine.
  • babamasoliimbananickaldirsin  (25.06.14 04:01:49 ~ 04:02:00) 
beyond question olur ama heard of olmaz, öyle dersen bahsini duyduğum en güzel albüm manası çıkar. listen de onun yerine.


  • baba jo  (25.06.14 04:16:59) 
listen artı 1


  • vendorth  (25.06.14 09:09:01) 
[]

ne demek istemiş? "fucking lost it"

ne anlama geliyor ki? düşündüm ve aradım mamafih bulamadım. bi espri yapmıştım da yorumda, 3-4 kişi bayağı gülmüş bi tanesi böyle yazmış. geç mi anlamış, anlamamış mı, beğenmemiş mi? lost it ne demek ki? verecek mi?




 
kopmus. kendini tutamamis kaybetmis. cok gulmus.


  • f_d  (24.06.14 15:28:12 ~ 15:28:53) 
Espri neydi? O kadar komigime geldi ki gulmekten aklimi kaybettim ehuehue demis bence.


  • mukrime  (24.06.14 15:28:20) 
ing. S*kerken kayboldu :(


  • she was my baby  (24.06.14 15:28:47) 
kendini kaybetmiş, o da çok gülmüş yani.

espri neydi? merak ettim.
  • loveinaflipbook  (24.06.14 15:29:16 ~ 15:29:59) 
dota'yla ilgiliydi. anlaşılabilmesi için 3 sayfa açıklamam gerekir, esprisi kaçıyo öyle olunca da :/


  • pescador  (24.06.14 15:35:34 ~ 15:40:16) 
onu sikerek kaybetmiş


  • partizan  (24.06.14 15:44:42) 
kopmus. kendini tutamamis kaybetmis. cok gulmus. +1

Türkçedeki kendimi kaybettim'e denk geliyor, ama sadece "kaybettim" diye söylüyorlar. Fucking'in ne olduğu da malum.
  • harzem  (24.06.14 16:31:57 ~ 16:32:37) 
kahrolası lost dizisini hatırlamış.


  • yalnux  (24.06.14 17:50:05) 
[]

burada ne diyor acaba

FINIS TUI MEMENTO VIATOR. DOMUM TUAM HIC RESPICE EXTREMAM AD DEUM REDITO. QUI MISEREBITUR TUI


latince.

 
Yapılan bir lütfu kabul etmek, özgürlüğünü satmaktır.


  • angelus  (24.06.14 10:31:33) 
[]

breaking bad anlamı

sb




 
kafayı kırmak, yoldan çıkmak gibi bir şey.


  • yakuza123  (24.06.14 08:27:03) 
çok pis kırarım :P (taşşak geçme)


  • selam  (24.06.14 08:50:35) 
ing. al gırdın gırdın.


  • pandispanya  (24.06.14 09:30:10) 
uyku kaçıran


  • stunky  (27.06.14 12:28:04) 
[]

Gönül işi ingilizcesi

Gönül işi ingilizcesi nasıl söylenir. Hearts job diye mi?




 
tamamen yanlış anlamadan sonra gelen edit: affairs of the heart olacak o


  • curbed wings  (23.06.14 23:49:05 ~ 23:59:28) 
affair(s) of heart


  • lorrid  (23.06.14 23:50:17) 
love affairs de uygun olabilir.


  • vejeteryanvampir  (23.06.14 23:53:31) 
heartjob iyiymiş yalnız, biraz uğraşmak gerektirir ama denemek lazım aksjdlasd.
love affair olur.

  • baba jo  (23.06.14 23:58:17 ~ 23:58:46) 
Romance


  • compadrito  (24.06.14 00:00:43) 
curbed wings vermiş gereken cevabı edit'ten sonra. lorrid de öyle ama the eksik. diğerlerine kanmayınız.


  • inscrutable  (24.06.14 00:02:52 ~ 00:05:09) 
Romance daha uygun


  • mea maxima culpa  (24.06.14 00:34:28) 
1 ... •9596979899100• ... 156   « Önceki  Sonraki »
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler angelus, Artibir, aychovsky, baba jo, basond, compumaster, deckard, duyulmasi gerektigi kadar, fader, fraise, groove salad, kahvegibi, kaymaktutmayansicaksut, kibritsuyu, monstro, pandispanya, robin, ron dennis
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır. Skimlinks ile linkler üzerinden yönlendirme payı alınmaktadır.