[]

1 cumle ceviri, tam anlamadim

We won't be raising the rest of our finance round after December so your contractor salary is subject to increase post closing.

bi tam olarak cevirebilecek var mi ?


 
Aralıktan sonra finansal dilimimizin geri kalanını yükseltmiyor olacağız bu yüzden müteahhitlik maaşın kapanıştan sonraki artışa bağlı


  • inanmazsan inanma  (17.10.14 00:24:26) 
benim anladığım yıl sonuna kadar herhangi bir bütçe arttırımına gitmeyeceklermiş, bu nedenle maaş arttırımı yıl sonu kapanışından sonra olabilirmiş.


  • neyehbe  (17.10.14 00:26:40) 
müteahhitlik değil, sözleşmeli maaşı.


  • compadrito  (17.10.14 05:17:16) 
[]

Arapça Bilen Yardımcı Olabilir mi

www.youtube.com

şuradaki şarkıda ne diyor, bir de şarkının ismi nedir latin harfleriyle?


 
you'll stay mine :D


  • nickimi yermisin  (15.10.14 15:19:04) 
[]

fransiz kultur merkezinde hangi kitaplar okutuluyor

a1 ve a2 seviyeleri icin?




 
connexions olsa gerek.


  • tepedeki psychedelic adam  (15.10.14 11:35:14) 
[]

ingilizce'de mrs ten sonra isim gelir mi?

yani kadının soyadını bilmiyorum. adı ise ''Eve''.

normalde soyadı ile hitap edilir ya.

ama ben Mrs. Eve diyebilir miyim?

 
mantıken isim gelmez, diyemezsin. çünkü mrs. samimi olunmayan kişilere karşı kullanılan bir hitap şekli. e yine samimi olunmayan kişilere, resmi konuşurken vb. soyismiyle hitap edilir, isim kesinlikle tek başına kullanılmaz.

bu yüzden ya Mrs. Brown dersin, ya Eve Brown dersin ya da Eve dersin. samimiyet derecen neyse birini kullanırsın.

soyadını bilmiyorsan "Mrs ...?" deyip durakladığın zaman kendisi söyler zaten.
  • lesmiserables  (14.10.14 12:05:38 ~ 12:07:25) 
anlıyorum öyle düşünmüştüm ama net olarak bilemiyordum teşekkür ederim. :)


  • kupigometa  (14.10.14 12:13:14) 
İsim gelmediği gibi, eğer Mrs.den sonra illa bir isim kullanmak istersen, bu konuda inat edersen kocasının adını kullanıyorsun. Eve Brown'ın kocası Mahmut Brown olsun. Kadına Mrs. Mahmut Brown diyorsun, "Mahmut Brown'ın hayat arkadaşı, onun kadını, onun Mrs'i anlamında.


  • aychovsky  (14.10.14 12:22:51 ~ 12:23:17) 
bilgi için gayet iyi oldu. ama daha detay yok maalesef. teşekkürler.


  • kupigometa  (14.10.14 12:30:22) 
Ingiliz ingilizcesinde atıyorum üç bekar kız kardessiniz, en büyüğü miss bennet, diğerleri miss eve ve miss jane olur. erkekler için de aynı, evin babası mr. kupigometa olurken ogullari mr. mehmet kupigometa olur, kısaca mr. mehmet derler.

Bunun dışında abd'nin güney eyaletlerinde cok yaygınmis.
  • Lim5  (14.10.14 13:31:05) 
[]

TOEFL Çalışma Şekli ve Kaynak Tavsiyesi olan

Merhabalar, 8 Ekim tarihinde Toefl sınavına gireceğim, daha önce üniversite hazırlık geçme sınavından başka ingilizce seviye tespit sınavına girmedim. bu konuda internetten biraz kaynak indirdim ama baya karışıklar sizce sınav bölümleri düzeyinde (Listening, speaking, writing, reading) nasıl çalışmalıyım ve hangi kaynakları kullanmalıyım? bu sınava girmiş olan ve bilen arkadaşlar tecrübelerini biraz paylaşabilirlerse çok memnun olucam. bir aydan kısa bir süre zarfında puanımı yükseltmek için nasıl bir programla ve hangi kaynaklar üzerinden çalışılmalı sizce.
önerilerinizi bekliyorum canlar, şimdiden teşekkürler..
Not: hedefim 85 üstüne çıkmak, bu yolda bana destek olabilirseniz oldukça mutlu olacağım..


 
Youtube'daki notefull videolarini tavsiye ederim.


  • babamasoliimbananickaldirsin  (12.10.14 19:04:06) 
8 ekim gelecek yıl galiba. speaking aslında kolay, fikrinin olduğu konulardan gelirse gerçekten kolay. ama süre çok az. yani 45 sn-1 dk da ben notefulldaki kalıplarla 2 tane cümle söylüyorum hop süre bitti. bir dahaki girişimde kalıpları kullanmak yerine kalıpların akışına göre 3-4 cümle kurup geçicem.
konu başlıkları ile ilgili türkçe ya da ingilizce araştırma yap. yani atıyorum spor, doğa, küresel ısınma, moda, sanat, teknoloji vs. çünkü atıyorum writingte 2. kısımda spor mu? sanat mı? diyince yazacak bir şey bulamamakta var.
integrated essay nasıl yazılıyo iyice öğren. ben hala çözemedim.
listening te çok hızlı geçiyor. cevap süresi yanlış hatırlamıyorsam yarım dakika falandı.
readingte gelen kelimeler çok kolaydı. accurate, confirm gibi kelimeler gelmişti bana hep. okuduğunuda anlıyorsan kurtarırsın.
  • wishmaythşngs  (12.10.14 19:04:22) 
8 Kasım olacaktı o karıştırmışım pardon. Teşekkürler o zaman notefull youtube üzerinden incelenecek ve dediğiniz gibi speaking ve writing konuları üzerine alıştırma yapılcak. bir de Barron's, Cambridge gibi kitaplar indiriyorum bu kadar sürede bu gibi kaynaklara ne kadar ve ne şekilde dalmak lazım acaba?


  • ernesto guevara  (12.10.14 19:17:42 ~ 19:22:36) 
[]

İngilizce'de "namuslu kadın" anlamına gelen sözcük

vardı. bir kelimeyle çok benziyordu yazılış olarak. "yaprak" ve "yar*ak" örneğindeki gibi. neydi bu ya?




 
Prude?


  • buff  (12.10.14 18:08:22) 
homewife


  • gonul_isleri  (12.10.14 18:10:12) 
honour

honorable woman
  • razvan rat  (12.10.14 18:16:21 ~ 18:17:37) 
[]

ingilizce "bağlamında" nasıl denir ?

bu bağlamda, bilmem ne bağlamında veya bahsi geçen bağlamda gibi.




 
"In this context" denebilir.


  • aychovsky  (12.10.14 14:34:46) 
peki şöyle kullanılması nasıl olur. in the context of competition.


  • proletarier aller lander vereinigt euch  (12.10.14 14:35:58) 
in reference to
with reference to
with regard to
as for
Considering that
Given that

daha cok var, context i bilmek lazim.
  • atmaca.ged  (12.10.14 14:36:10) 
her zaman olmasa da bazen "therefore".
"In this context" sevmezsen belki "in this regards":

-...In this regards, the ongoing studies by the OECD/DAC and the Commission
on the added benefit and impact of further untying is to be encouraged.

örnek kullanımlara şu sayfadan bakabilirsin:
www.linguee.com


not: bu bağlamda benim kulağıma pek hoş gelmiyor, kullanmaktan kaçınıyorum genelde.
  • puc  (12.10.14 14:42:29 ~ 14:44:13) 
given the fact that .....


  • baldur2  (12.10.14 14:47:36) 
Bağlam hangi bağlamsa, onu tarif edip noktayı koyduktan sonra, That said, diye devam ederseniz, o hissi verirsiniz.


  • compadrito  (12.10.14 15:23:52) 
[]

duolingo'ya flamanca/dutch gelmiş

hali hazırda bulunduğum şehirde almanca kursuna gidiyorum, arada duolingo'da almanca çalışıyorum ama flamanca da ilgimi çekti. zor mu flamanca, artikel filan yokmuş, çalışmaya değer mi? öğrenmesi zevkli mi? ileride işime yarar mı?




 
ileride işine yaraması göreceli ama konuşması zevkli bir dil bence, ingilizce'ye oldukça benziyor, kolaylıkla öğrenirsin bence. artikeli var bu arada flamancanın da "de" ve "het".


  • diabolus79  (11.10.14 21:20:52) 
Simdi Flemenkce ozellikle Belcika bolgesinin konustugu bir dil, Dutch yani Hollandada konusulan dil ise Flemenkceden daha farkli ama birbirlerini anlayabiliyorlar.
Genel itibariyle ingilizce ve almanca karisimi bir dil gibi, yani almanca ve ingilizce biliyorsan ogrenmesi cok kolay.

  • el cunub  (11.10.14 21:32:13) 
[]

turkce kursu

yabancilar icin turkce kursu olarak istanbul'da nereyi onerirsiniz? kazik olmayanlarindan bir de..




 
tömer'in kurslarını araştır. kadıköy'de, taksim'de vb. şubeleri var.


  • lesmiserables  (11.10.14 17:28:35) 
[]

Rusça çeviri -sadece iki kelime-

Rusça bilenler şu iki kelimeyi tercüme ederseniz çok yardımcı olursunuz.

На полях


 
tarlalarda.


  • lesmiserables  (11.10.14 17:24:05) 
[]

İngilizce rakam okumaca.

Selamlar,

Amerikan dizilerinde, filmlerinde falan telsiz konuşmalarında ör. "950" sayısını "nine or five zero" şeklinde okuyorlar. Sorum sayıyı rakam rakam okumaları değil oradaki "or" ne oluyor?


 
Or değil de ''o'' olmasın o?

905 misal; nine o five diye okunur.
  • shejia  (11.10.14 14:33:17) 
@shejia hayır direk 950.


  • mylord  (11.10.14 14:34:31) 
"Or" denildiğini hiç duymadım ama sıfır için "oh" da denildiğini hatırlatmak isterim. 905 için "nine-oh-five" denilir mesela...


  • cok sey hakkinda az sey bilen adam  (11.10.14 14:34:48) 
Yanlış duymuşsun, or denmez sayı okurken.


  • i was made for you  (11.10.14 14:36:40) 
nine yerine niner demiş olabilir. nato fonetik alfabesinde nine almanca nein ile karışmasın diye niner olarak kodlanır. en.wikipedia.org


  • peki madem  (11.10.14 15:12:48) 
@peki madem +1

niner five zero diyor.
  • bugunku antremanda goz dolduran futbolcu  (11.10.14 15:17:29) 
@peki madem

Harfler için kodlar olduğunu biliyordum ama rakamlar için bilmiyordum. "Niner"ı "Nine or" olarak anlamışım.
  • mylord  (11.10.14 15:51:37) 
[]

Kendi kendine Arapça

Arapça öğrenmek için online kaynak, kitap, uygulama vs. önerebileceğiniz kaynaklar nelerdir? Duolingo benzeri siteler, Youtube videoları, Android uygulamaları, basitçe anlatan alıştırmalı kitaplar vs. herşey olabilir.




 
android için "elifba" diye bir uygulama var, harfleri öğrenmek için çok faydalı. onun dışında quizlet'te iyidir.


  • tolga asp  (10.10.14 21:33:00) 
bende "arapçayı öğreten kitap" adında bir kitap var. onla gittim kursa. güzel kitaptır. gaziantep'teysen verebilirim sana.


  • siradisi00  (11.10.14 21:05:57) 
[]

Bu speaking nasıl geliştirilir? (ingilizce)

Yurtdışına gidecek maddi gücüm yok. Napmam lazım?

Speaking konusunda ağır vasatım. Bişeyler söyleyin:(


 
otellerde müşteri ile diyalog kurabileceğin bir işe gir, gayet etkili.


  • grimer  (10.10.14 00:55:36) 
Okul acayip zamanımı alıyor. Kafamı kaldıracak vaktim olmuyor genelde,


  • cemlemikonusuyorsun  (10.10.14 00:56:33) 
okulda yabancılarla konuş.


  • sckxyss  (10.10.14 00:58:11) 
Couchsurfing'e üye ol. Evinde ağırlamasan bile şehrine gelen turtistleri gezdirebilirsin. Merak etme onların da ingilizcesi tarzanca. Ben öyle yaptım uzun süre, çok işime yaradı


  • suicides underground  (10.10.14 00:59:13) 
online multiplayer bir oyuna basla ve bir gruba katil. (guild, clan vs) teamspeak tarzi programlarla iletisim kurarken once bocalasan da sonra bir bakmissin muhabbete dahil olmussun.


  • sAINT  (10.10.14 01:10:29) 
Bilgisayar oyunu ve film izleyerek ileri derece ingilizce öğrendim. Turistler ile rahat rahat muhabbet edebiliyorum.


  • cetoxim  (10.10.14 01:18:22) 
@cetoxim
İng altyazı mı, tr altyazılı mı yoksa altyazısız mı izledin?

  • sapkasiz cikmam abi  (10.10.14 01:20:35) 
Couchsurfing'in regular meetinglerine git. Oradan arkadaş edinip evinde ağırla. Bende Fransız bir çocuk 9 gün kaldı. Çok faydası oldu.


  • bengi tonyukuk  (10.10.14 01:31:46) 
@sapkasiz cikmam abi
önce türkçe altyazılı, sonra ingilizce türkçe altyazılı, şimdi de altyazısız izleyebiliyorum. çok güzel oluyor lan, dizi film çıktığı gibi altyazı aramadan izlemek şahane.

  • cetoxim  (10.10.14 10:46:35) 
[]

Burada ne yazıyor

Biraz uzun ama özet şeklinde önemli kısımları yazabilir misiniz ? Başına bir şey gelmiş ama tam olarak anlamadım





This is the hardest letter I have ever had to write; unfortunately I have very sad news. There is no easy way to tell it.. My dearest puppy Balzac crossed the rainbow bridge on September 24th. As you all knew, he was only 1,5 years old.
Since that Wednesday, I’ve been trying to accept the fact that he’s gone; and I believe, I owe you guys an explanation, so here it is..

It was a typical day and everything was just fine. I got back home from work, and took Balzac out for our evening walk. He was so happy, as usual, as he always been. He ran around in his own way, and played with a few dogs. Then, on our way back home, while he was sniffing the grass, a german shepherd kinda dog came behind us. Balzac was on leash, but that dog was NOT. It had a muzzle, and the minute it came and sniffed Balzac, it growled and took off the muzzle with just one head spin – and bit him on the waist. I had no time to cut in. Me and I guess some people around tried to stop it, I think that dog’s owner was trying that too; but sadly that dog didn’t stop biting until Balzac’s heart stopped. That dog didn’t open his jaw until he killed my Balzac. The second it left him, I took him in my arms – and screamed for a taxi. I still had hope to keep him alive. I took out his tongue out, and tried to let him breathe.
In the cab, I “heard” his last breathe – and saw his pupils were still. I didn’t want to believe that he passed away. I believed he was in a kind of shock or something. The minute we went to the ER of the pet hospital, the vet knew he was gone, and be never brought back again. He said his waist was broken, and his endocrine organs were torn badly.

There are no words to express or ease my pain. It is still hard to believe that this happened. All my life and plans were based on Balzac. We were going to travel together, grow up together, do EVERYTHING together. And now, he’s gone. And I’m here thinking about him all the time with heartache. All I want from you people is to believe me that I did everything I could to rescue him. But I didn’t have the power to open that dog’s fucking mouth.

It was NOT an accident. A person’s irresponsibility KILLED my little innocent puppy.

 
1,5 yaşındaki Balzac isimli köpeği çarşamba günü ölmüş.

köpeğini dolaştırmaya çıkarmış, sonra eve dönüş yolunda tasmasız ama sahipli bir alman kurdu benzeri bir köpek gelip boynunu ısırmış. sahibi hemen veterinere götürmüş ama maalesef bir şey yapamamışlar. boynu kırılmış. bir kaza değil, bir cinayettir diyor yaşananlar için son olarak.
  • sen git ben geliyorum  (09.10.14 20:39:51 ~ 20:40:17) 
Boynu değil beli bu arada.


  • heritage  (09.10.14 20:42:49) 
24 eylül'de 1,5 yaşındaki yavru köpeğini, balzac'ı kaybetmiş. çok üzgün.

tasmasız, alman çobanı cinsi bir köpek saldırmış balzac'a yürüyüş sırasında. bakzac'ın tasması bağlıymış, saldıranın değilmiş.

belinden ısırmış. balzac'ın kalbi durana kadar ısırmaya devam etmiş.

saldıran köpek balzac'ı bırakır bırakmaz balzac'ı kucaklamış. taksi bulmak için bağırmış. balzac'ın dilini dışarı çıkarmış nefes alabilsin diye. taksideyken son nefesini "duymuş". göz bebeklerinin kımıldamadığını görmüş. öldüğüne inanmak istememiş. hayvan hastanesinin aciline gittiklerinde vet. yapılacak bir şey olmadığını anlamış. belinin kırıldığını ve hayati organlarının feci zarar gördüğünü söylemiş.

acısını anlatacak ya da dindirecek kelime olmadığını, bu olana halen inanamadığını, bütün hayatının ve planlarının balzac'a odaklı olduğunu söylüyor. her şeyi beraber yapacaklarmış balzac'la. seyahate gideceklermiş, beraber büyüyeceklermiş. artık o yok diyor. onu hep büyük bir acıyla düşünüyorum diyor. sizlerden tek istediğim onu kurtarmak için elimden gelen her şeyi yaptığımı anlamanız diyor. ama o köpeğin lanet olası ağzını açacak güce sahip değildim diyor.

bu bir kaza değildi, benim masum yavrumu bir insanın sorumsuzluğu öldürdü diyor.

...

çok üzüldüm ben de okurken. kedilerim var, empati kurdum.
  • m e l t e m  (09.10.14 20:48:51 ~ 20:50:12) 
Yazdığım en zor mektup, maalesef üzücü haberlerim var. Söylemek hiç kolay değil. 24 Eylül günü sevgili puppy Balzac öldü. Bildiğin gibi sadece 1bucuk yaşındaydı.
Çarşambadan beri onun gidişini kabullenmeye çalışıyorum. Ve inanıyorum ki size bir açıklama borçluyum. İşte burada...

Sıradan bir gündü ve her şey iyiydi. İşten eve geldim ve Balzac'ı akşam yürüyüşüne çıkardım. Hep olduğu gibi çok mutluydu. Oraya buraya koşuşturdu ve birkaç köpekle oynadı. Sonra eve dönüyorduk, o çimleri koklarken, alman çoban köpeği arkamızdaydı. Balzac tasmalıydı ama köpek değildi. Apızlığı vardı ve Balzac'ı kokladı. Hırlamaya başladı ve kafasını bir anda sallayarak ağızlığı çıkardı. Ve Balzac'ı belinden ısırdı. Ben ve birkaç insan durdurmaya çalıştık. Sanırım köpeğin sahibi de durdurmaya çalışıyordu. Fakat maalesef köpek durmadı ve onu öldürene kadar ısırdı. Balzac'ımı öldürene kadar çenesini açmadı. Sonra bıraktı, hemen alıp taxiye bindirdim. Onu hayata döndürebileceğimizi umuyordum hala. Dilini dışarı çıkardım ve suni tenefüs yapmaya çalıştım.

Taksideyken onun son nefesini duydum ve göz bebeklerini gördüm. Onun gittiğine inanmak istemiyorum. Sanırım şoktaydı ya da öyle bir şey. Dakikasında hastaneye gittik, veteriner öldüğünü anlamıştı ve hiçbir zaman geri gelmeyecekti. Belinin kırıldığını söyledi ve organlarının kötü olduğunu.

Acımı anlatacak söz yoktur. Hala inanmak için çok zor bu yaşananlar. Tüm hayatım ve planlarımda Balzac vardı. Birlikte tatile gidecektik, birlikte büyüyecektik, her şeyi birlikte yapacaktık. Fakat şimdi o gitti. Hep onun iyi olduğu zamanları düşünüyorum. Tüm istediğim, her şeyi yaptığıma dair insanların bana inanması. Onu kurtarabilirdim, fakat o köpeğin siktiminin ağzını açacak kadar güçlü değildim.

Bu bir kaza değildi. Bir insanın sorumsuzluğu benim küçük, masum puppy mi öldürdü.
  • secilmis uye  (09.10.14 21:02:42 ~ 21:08:26) 
[]

duolingo'da kelimeleri aklımda tutamıyorum

italyanca öğreniyorum ama vedo voglio vs.. hepsi karışıyor. kelime bilgisinde, özellikle fiil çekimlerinde zorluk yaşıyorum. ne yapmak lazım?




 
ben duolingoyu genel olarak ya yolda ya da yatarken falan yapıyordum. ama geçemediğim bir bölüm olursa kalemi kağıdı alıp not tutuyordum. takıldığım yerde yazdığıma bakıyordum. sonra birkaç kere de yazdıklarımı baştan aşağı tekrar ediyordum. bir de bilgisayarda yapıyorsanız sanırım fiil çekimlerini falan hep gösteriyor. onlara da bol bol bakın. karışık alıştırmaları yapmayı da unutmayın. geçtiğiniz bölümleri hatırlamanıza yardımcı olur.

vedo voglio ne bilmiyorum ama ben almancayı duo sayesinden ilerlettim. almancada da her fiilin çekimi, her kelimenin artikeli değişiyor. bu şekilde atlattım o karışıklığı. italyancada da işe yarar herhalde.
  • okuyamıyom ben ya  (09.10.14 14:18:08) 
Duolingo üzerinden epey İtalyanca çalıştım. Başta çok iyi öğreniyormuşum gibi geliyordu fakat bir yerden sonra tıkandım kaldım. Duolingo için öncelikle başka bir kaynaktan altyapı edinmek gerekiyor. Doğrudan duolingo üzerinden sağlıklı dil öğrenmek bence mümkün değil. En azından İtalyanca için durum böyle. Ben şu an memrise üzerinden vocabulary çalışıyorum. Yeterli kelime haznesine sahip olunca gramer çalışacak bir kaynak kullanmaya başlayacağım. Bunun için bir kaç PDF indirdim bekliyorlar. En son bilgileri oturtmak için duolingo kullanılabilir.


  • creepy  (09.10.14 15:35:27) 
Yeterli dilbilgisi altyapısı olmadan genel anlamda dil öğrenmek haylı zor, öğrenilen veriler konumlandırılamıyor diyeyim basitçe.

Not: Dilbilim bölümü mezunuyum.
  • charlesbukowskiineksi  (09.10.14 15:37:46) 
è necessario leggere un sacco di libri.


  • merak ediyorum  (09.10.14 18:58:15) 
[]

goethe institut nasıldır

ankara'daki. ortam, hocalar, öğrenciler vs...sınıflar kalabalık mı? 2 yıl sonra anadilim gibi olur mu?




 
çift kur gidersen iki sene sonunda mittelstufe yani orta seviye olabilirsin.


  • mea maxima culpa  (09.10.14 14:11:38) 
[]

İspanyolca öğrenmelik basit online kaynak

selamlar,

i am
you are

seviyesinden tense'leri bitirecek kadar düzenli bir şekilde ispanyolca öğrenebileceğim basit anlatımlı bir internet sitesi arıyorum.

açıklamalar türkçe, fransızca veya ingilizce olabilir.

daha önce 2 sene boyunca ispanyolca dersleri aldığım için kendi kendime bakarak belli bir seviyeye gelebilirim diye umuyorum.

soft kaynak önerisi olan var mı?

 
pimsleur


  • sopiro  (09.10.14 13:31:19) 
duolingo'yu seviyorum ben


  • soso  (09.10.14 13:36:51) 
bulursan fluenz
yoksa duolingo+pimsleur+ güzel bir gramer kitabı

fluenz'i çok övüyorlar, amazon'daki yorumlar da iyi.
  • Sarix  (09.10.14 13:44:21) 
fluenz'i duymamıştım hiç, şimdi baktım da övüyorlar hakikaten. ancak kelime konusunda zayıfmış. daha çok yavaş ve sağlam ilerleyen bir yapıda sanırım kendisi. gramer için diğer hepsinden daha etkili olduğu söyleniyor.

dolayısıyla kelime için duolingo, gramer için de fluenz mantıklı olabilir. aynı zamanda michel thomas var tabii, ona da bakabilirsin.
  • soso  (09.10.14 14:01:31) 
0'dan öğrenmek için değil de her kur bittiğinde tekrar veya pekiştirme için notesinspanish.com'un podcast'lerini öneririm. Ben diye bir İngiliz adam ve Marina adında İspanyol bir kadın var, evli bunlar. İlk seviye için Marina ağırlıklı olarak İspanyolca konuşuyor, diyaloglar hariç Ben de Marina'nın söylediklerini uzun uzun İngilizce açıklıyor. Orta seviyeden itibaren sadece İspanyolca konuşuyorlar. Marina süper İspanyol aksanı öğretirken, Ben de yabancı olduğu için yavaş konuşuyor ve söyledikleri daha anlaşılır oluyor. Ayrıca Skype üzerinden konuşma dersleri de veriyorlar.


  • aychovsky  (09.10.14 14:06:29 ~ 14:10:39) 
duolingo'yla başladım en basitinden. sıkıcı görünmüyor. zamanla diğer önerilere de bakacağım.


  • esas itibariyle  (09.10.14 14:12:58) 
[]

Almanca çeviri

----

-Ulrich selam nasılsın ?
-teşekkür ederim ben de iyiyim.
-sistemden gayri resmi bir çıkış yapmalıyım bunun için kimden izin almalıyım?
-sorun olmaz değil mi? zaten bu son.
-sen bizim arkadaşlardan daha yardım seversin.
-tamam çok teşekkür ederim görüşmek üzere.
----


bir zahmet almancasını alıyım.teşekkür ettim..

 
1)Hallo ulrich, wie geht's?
2)Auch gut, danke
6)Danke schön, auf wiedersehen
  • LXXVII  (08.10.14 21:48:42) 
3) bu cümle için anlamını tam bilmek lazım bence. Çat pat olarak, Ich muss inoffiziell das System abschalten. Wen soll ich dafür um Erlaubnis bitten?
4) ist das kein problem, oder? es ist schon das letzte.
5) du bist hilfsbereiter als meine anderen Freunde
  • fayfim  (08.10.14 22:16:36 ~ 22:17:54) 
[]

kısa bir ingilizce çeviri

merhaba. online bir satış platformuna koymak üzere aşağıdaki cümlenin ingilizce çevirisine ihtiyacım var. Teşekkürler.

"İlginiz için teşekkür ederiz. Başvurunuz tarafımıza ulaşmış olup en kısa zamanda sizinle iletişim kurulacaktır."


 
Thank you for your attention. Your application is recieved and will be contact with you soon.


  • piotr  (08.10.14 14:09:09) 
Thank you for your attention. We have received your application and will be in contact with you soon. (soon yerine as soon as posible da olabilir ama o biraz 'mümkün olan en kısa zamanda' anlamı katar)


  • himmet dayi  (08.10.14 14:20:58) 
[]

Web üzerinden grammar çalışmak

gençler günaydın.

ingilizce grammar çalışmalıyım, aslında tekrar çalışması, kitap aldım ama ilerleyemiyorum.

bildiğiniz güzel sayfalar var mı ingilizce çalışabileceğim, grammar olmasa da olur genel anlamda ingilizce.

gerekirse 3-5 dolar aylık ödeme de yaparım.

kolay gelsin.

 
(bkz: duolingo)


  • inheritance  (08.10.14 09:10:01) 
english-hilfen


  • mayeskuel  (08.10.14 09:11:16) 
bu duolingo beni sarmadı, nasıl bir olayı var ben mi çözemedim ?


  • kulustur  (08.10.14 09:47:46) 
[]

Özel isimlerin ingilizcesi..

Çeviri superstarları merhaba, bazı özel isimlerin de ingilizce çevirilerinin olduğunu görüyorum etrafımda. Mesela Türkçe: Kariye Camisi iken İngilizce: Chora Mosque demişler. Aynı şekilde T: Topkapı Sarayı, İ: Topkapı Palace diyorlar. Ben neyin ing., neyin türkçe olması gerektiğini nasıl anlayacağım ?
not: çok cahilim biliyorum :(



 
Evet mesela Londra'yi da London diye cevirmis adamlar ozel isim olmasina ragmen. Hayat zor...


  • crown  (07.10.14 22:22:11) 
Özel isimleri hem Türkçe'de hem İngilizce'de var olan mekanlar genelde tarihi mekanlardır ve tarihin bir noktasında el değiştirmişlerdir(örneğin hristiyanlardan müslümanlara geçmiş).

Çok ciddi araştırma falan yazmıyorsan, google.co.uk'ye güvenip arayabilirsin. İngilizcesi varsa çok büyük ihtimalle karşına çıkacaktır.
  • megafon  (07.10.14 22:22:39 ~ 22:23:08) 
churchill kilise tepesi ecevit


  • murtazaaaaaa  (07.10.14 22:22:41) 
birincisi cami, saray gibi nesnenin tanımı olan kelimeleri bir çevir. mosque, palace..
ikincisi de, aslında alfabetik olarak değişim olmuyorsa adını orjinal bırakman esastır fakat orjinal dilinde biri arap biri latin alfabesi kullanıyorsa, orjinal dilindeki okunuşunu çevirdiğin dildeki alfabeyle nasıl ifade edebiliyorsan öyle yazacaksın. kariye-chora mevzusu oradan geliyor. aya sofya, agia sophia misal..
son olarak, mekanlar çok eski olunca, coğrafyalar da ünlüyse o mekana yabancıların taktığı isimler olabiliyor. o zaman orjinal adı yerine turistler daha rahat tanısın diye takılan adı ile de hitap edebilirsin: sultanahmet-blue mosque gibi. trivia notu: mavi çinilieri yüzünden mavi cami olarak bilinirmiş
  • shubulubapshubaptishaluva  (07.10.14 22:30:01) 
@megafon Topkapı Sarayı da tarihi bir mekan ama Türkçe kalmış, kafam güzelleşti.
@crown hadi lokasyonları anlarım onları öğrenmeliyiz ama diğerleri :(

  • myra  (07.10.14 22:32:56) 
Evet Topkapı Sarayı'nın 'Topkapı'sı Türkçe kaldı, çünkü hiç yabancıların eline geçmedi.

Şöyle anlatayım: Hagia Sophia hristiyanlar tarafından yapıldı, Bizanslıların elindeydi ve adı Hagia Sophia'ydı. Osmanlı ele geçirince, Hagia Sophia'ya kendi dilinde Aya Sofya adını verdi.

Fakat Topkapı Sarayı müslümanlar tarafından, Topkapı Sarayı olarak yapıldı ve hep Osmanlı'da kaldı. Dolayısıyla adı değişmedi.

Yani bir mekan farklı dili konuşan bir grubun eline geçerse, o grup insanlar mekanın adını kendi dillerine çevirebiliyorlar. %100 her el değiştiren mekanın adını değiştirmişler diye bir şey de yok ama.
  • megafon  (08.10.14 01:48:16 ~ 01:51:05) 
[]

ingilizce ceviri/edebiyat okuyan arkadaslar

Merhabalar,

bir tercumanlik ogrencisinin ozellikle ceviri odevlerini yaparken faydalanabilecegi, bolumdaslariyla fikir danisabilecegi vs gibi aktif olan bildiginiz internet siteleri var midir acaba?
Cok tesekkurler simdiden...

 
www.ceviriturk.com


  • murtazaaaaaa  (07.10.14 17:54:34 ~ 17:54:44) 
[]

İngilizcedeki şu cümle en anlamlı şekilde nasıl çevrilir...

...The flat was on the seventh floor and Winston, who was thirty-nine and had a bad
knee, went slowly, resting several times on the way.



 
daire yedinci kattaydı ve otuz dokuzundaki winston sakat diziyle pek çok defa durarak çıktı merdivenleri.


  • namus ninjası  (06.10.14 16:29:38) 
1984 mü bu?


  • mesgul ve huzursuz  (06.10.14 16:45:21) 
Daire yedinci kattaydı ve dizi sakat olan otuz dokuz yaşındaki winston yoluna yavaşça, pek çok kez dinlenerek devam etti.


  • lesmiserables  (06.10.14 16:54:09 ~ 16:54:35) 
yanlış hatırlamıyorsam evet 1984. ve doğru çevrilmiş. 7.kat ve 39 yaş kafayı karıştırmış muhtemelen.


  • megafon  (06.10.14 17:54:11) 
[]

Bir cümlelik başvuru yazısı ingilizce. IT'vi biri yardım edebilir mi?

During my work as an IT Administrator for many years I reduced the IT expenses of Halil pazarlama Turkey by %30. I also lead a project to modernize all the network system of my office with Microsoft and Linux software and made all system work compatible and high performance with the branch of Atlanta USA. Apart from those my ordinary duties were optimization regarding performance and usage of backup infrastructure, 2nd level support for trouble ticket handling, problem fixing, IT Operations and coordination with outsource companies.


Yanlış bir şey var mıdır burada?
Biraz acil arkadaşlar, çok teşekkürler

 
"... and made all system work compatible and high performance with the branch of Atlanta USA." kısmında "tüm sistemlerin performansını ve Atlanta şubesiyle uyumluluğunu arttırdım." demek istemişsin sanırım.

o kısım "... and increased the performance of all systems and their compatibility with the branch of Atlanta, USA." şeklinde olabilir. bunun dışında bir şey göremedim ben, bu da çok büyük sorun değil gibi.
  • edy  (06.10.14 01:02:12) 
[]

bir kelime ingilizce

bir menüde şöyle bir ifade var

salata (tek kişilik)

buradaki "tek kişilik" için ne denir? "single" denmez, for 1 person belki? ama çirkin gibi bu da... var mı özel bir terim bu tarz bir kullanım için?

 
"porsiyon" kullansanız? zaten anlamı tek kişiye diye biliyorum ama atıyor da olabilirim.


  • avifa  (06.10.14 00:10:49) 
tam o anlamı vermiyor gibi sanki porsiyon. yani aslında benziyor da daha ziyade boyut tanımlıyor. kişi belirtmeli gibi geliyor


  • xenderoth  (06.10.14 00:15:04) 
Menulerde 1 serving diye yazildigini gordum.


  • latios  (06.10.14 00:15:39 ~ 00:16:23) 
@latios

tam olarak buydu aradığım. çok teşekkürler!
  • xenderoth  (06.10.14 00:22:17) 
[]

Hele şunu bi çevirin...

...arkadaşlar: Winston Smith hurried home to Victory Mansions with
his head down to escape the terrible wind.



 
Winston Smith Victory Malikanelerindeki evine korkunç rüzgardan kaçınmak için başı önde bir şekilde acele ederek gitti.

Gözlerinin hastası , çevirilerin ustasıyım.
  • anonymice  (05.10.14 17:40:11 ~ 17:41:57) 
usta çevirmen, başı önde bir şekilde demez sadece başı önde der. ayrıca acele ederek gitti demez aceleyle der. ayrıca kaçınmak için demez, kaçmak için der. yağmurdan kaçarken'deki kaçmak. kaçınmak avoid'ın Türkçesi. Victory Malikâneleri'ndeki evini de, gitti den hemen önce yazar.


  • compadrito  (05.10.14 17:50:07 ~ 17:50:33) 
Compadrito'cuğum hayırdır editör olmuşsun? :))


  • anonymice  (05.10.14 17:53:29) 
usta çevirmen, aceleyle gitti demez seğirtti der bir de :)


  • atmaca.ged  (05.10.14 18:47:41) 
Ahhh o usta çevirmen...Ahh....bi çıksa meydana, diyeceklerim var ona :)))


  • anonymice  (05.10.14 18:49:23) 
atmaca sen hayırdır?

''Winston Smith korkunç rüzgardan kaçmak için başı önde aceleyle Victory Malikâneleri'ndeki evine gitti.''
  • air  (05.10.14 18:59:03) 
usta çevirmen korkunç değil korkutucu der, başı önde aceleyle demez ...


  • anonymice  (05.10.14 19:03:16) 
[]

hitap olarak "buster"

bizdeki neye benzetebiliriz? herif olabilir mi mesela. pek iyi anlamda bi hitap değil gibi anladım ama.




 
www.urbandictionary.com

burdan annadığım, yavşak, Meriç, dallama, puşt kibin bişey.
  • compadrito  (05.10.14 16:03:35) 
[]

murathan mungan

muslum gursesin de seslendirdigi ama aslen murathan mungana ait olan "nilufer" siirinin elinde hali hazirda ingilizce yada fransizcaya cevrilmisi olan var midir acep?
belki de ceviride ustad olanlardan biri ediverir?!
katalog icin lazimdir vellaha kiz tavlanmayacak, en azindan ilk asamada
saygilar sevgiler

 
the hand of the time touched us
everything's changed already
neither of us are the same
i gave a night to your weakness,
a water lily to your mistakes
a heart to your lack of love
give it back already
can't give back what you've taken
give it back already
no mistake can be given
entrust what's left from you
to my abscence
take everyting
give myself back to me
let me have a chance
another place, another time
let me have a lifetime without you
  • e a p  (05.10.14 23:07:17) 
[]

örnekli, ciltli ingilizce sözlük

böyle evladiyelik, elime alıp saatler geçirebileceğim bir sözlük lazım bana. macmillan'ın sitesi süper örnek cümleli, kullanımlı falan ama normal sözlükleri nasıl bilmiyorum. bulamadım da zaten. varsa bildiğiniz böyle ingilizce-ingilizce ve örnek kullanımları da gösteren evladiyelik ciltli bir sözlük tavsiyede bulunursanız sevinirim. teşekkürler.

not: kendim de ciltlerim önemli olan iç güzelliği tabi.


 
Longman var ben de bakarsan görürsün internette filan. Ben seviyorum.

Collins kullananlar da memnun.
  • kendi kendine yasayan yavrucak  (03.10.14 14:58:01) 
Örnek anlamında yani.


  • kendi kendine yasayan yavrucak  (03.10.14 14:58:13) 
[]

Teslim alındı???

Bir tür malzeme listesinde, elimize ulaşanlar için karşılarına "teslim alındı" ya da "elimize ulaştı" anlamında kısa bir ifade yazmak istiyorum. "delivered" ya da "received" tek başına eksik duruyor gibi, ne denmeli sizce?




 
collected derim ben genelde.


  • ezeriko  (02.10.14 16:45:39) 
received niye tek başına eksik dursun ki? "teslim alındı" için kullanılabilir gayet.


  • lesmiserables  (02.10.14 16:57:48) 
[]

Hint aksanı ile ingilizce konuşmak

Merhaba uzun süredir aklımda olan muazzam bir fikir bu. Nedeni ise Hintli kardeşlerimizin popülasyonu ve aksanlarının egzantirik havası. Evet önce bir konuş da sonra Hint aksanına kaydırırsın diyebilirsiniz. Ama ağaç yaşken eğilir. (23) öhöm. asdasd.

Yarı ciddiyim ama turizmde olmasa da akademik alanda da fena avantajı olacağını düşünüyorum. Konuşması rahat gibi geliyor, anlaşılması da rahat. Daha ne isteyeyim. Nası'fikir?


 
troll değilsen söyleyeyim, dünyanın en kötü fikri. hint aksanıyla ingilizce kesinlikle anlaşılmıyor -sınıfımda hintli, pakistanlı, iranlı arkadaşlar var, en anlaşılır konuşanları iranlılar ki çoğu zaman onları bile anlamıyorum! :( -


  • pasp  (01.10.14 12:23:14) 
Bu aksanla komiklik olsun diye konusanlar oluyor anca.


  • lutah  (01.10.14 12:27:32) 
türk olarak hintli gibi ingilizce konuşmak ne lan. buna kasacağına telaffuz kas, ingilizceni düzelt. daha çok fayda görürsün.


  • sir gawain  (01.10.14 12:31:04) 
Not: hybrid troll'üm.


  • mechanica  (01.10.14 12:54:09) 
English : "it is quarter to two"
Hingilişh : "eatis guardır du du"

bu mu anlaşılır :)
  • kimlanbu  (01.10.14 12:57:45) 
the bing bang theory'de raj kothrpali varya onun ingilizcesi çok sevimli mesela :) ama tam hintli gibi konuşmuyor galiba o dedikleri rahat anlaşılıyor çünkü. onun gibi konuşursan olur bence :)


  • yue  (01.10.14 13:07:14) 
nası bi avantajı olacak ki? bence aksanın bi avantajı olacaksa o aksan kesinlikle ingiliz aksanı olur. amerikalılar bile ingilizlerin aptalca konuştuklarında dahi aksanlarından dolayı anlattıklarının kulağa zekice geldiğini söylüyor :) hem bu aksanda ingilizcenin en doğru ve temiz hali var, illa taklit edecekseniz ingilizleri taklin edin derim.


  • nathanieltroy  (01.10.14 13:55:56) 
oncelikle konusmasi ve anlasilmasi rahat degil. konusmasi dogal gelmez, burnunuz kapali gibi konusmaniz lazim biraz bi de vurgulari cok farkli amerikan veya ingiliz ingilizcesinden. bir de itici bir aksan, kulaga hos gelen bir aksan degil. ayrica dalga gectiginizi dusunurler. niye avantaji olsun onu anlamadim.


  • babamasoliimbananickaldirsin  (01.10.14 14:13:06) 
fikir tabii ki berbat. ama illa böyle aksan yapacam diyosan the simpsons izle bol bol. ordaki hintli bakkal apu bu konuda mükemmel örnek.


  • gezgin rocker  (01.10.14 15:16:27) 
Akademide işe yarar ise bana da haber verin. Çoklar diye bunu seçmek istiyorsanız, Çinliler çok daha baskın. Çin aksanı Hint'e göre mantıklı olur ama o da dünyaca anlaşılmıyor işte.

Sonuç olarak Hint Aksanı ile ilgili zaten bir önyargı var, "Iyyy, ne biçim konuşuyor" diye ama önemli olan anlaşılır olmak ve bu da Hint aksanı ile zor.
  • aychovsky  (01.10.14 15:35:37) 
tuvaletteyken mi bunun iyi bir fikir olduğunu düşündün ahahaha.

gidin vatana millete yararlı olun, günde en az 3 kez hindistanla telefonda görüşüyorum ve hala herifleri anlamakta zorlandığım oluyor. bu kadar boktan bir ağız yapısı olamaz.
  • fallthepieces  (01.10.14 15:41:03) 
  • beholderrulez  (01.10.14 17:23:43) 
Igrenc bence


  • fistikliemenems  (01.10.14 20:41:18) 
illa aksan kasılacaksa ingiliz aksanı veya iskandinav aksanı kasılmalı. iskandinav amcalar tertemiz konuşuyor sıfır aksan. bir ara o kadar düzeltmiştim ingilizcemi şimdi kullanmaya kullanmaya paslandı yine

bir yıl boyunca hintlilerle çalıştım birini öldürmeden işi bıraktığım için çok memnunum. zibilyon tane aksan var birini anlasan diğerini anlayamıyorsun
  • argent dawn  (01.10.14 21:05:35 ~ 21:06:22) 
bizim şirketin operasyonel işleri hindistan, polonya ve filipinlerde yapılıyor. bütün gün bu ülkelerden adamlara laf anlatıyorum. hintliler ve polonyalılar en kötü ingilizce konuşanlar, en kötü aksanlar bunlarda. berbat bir fikir.


  • [silinmiş]  (01.10.14 21:08:19) 
[]

goethe institut vs ozel ders-almanca icin

amacim almanya'da is bulabilecek b2 duzeyjne gelmek, su an a2 duzeyindeyim.

goethe'nin saati 13 tl'ye geliyor, ozel dersin saati 45 tl. ama ozel ders daha hizli ilerletiyor.
Goethe'ye 1 yil devam etmem gerekiyor yaklasik 5 bin tl yapiyor.
ozel ders'le ne kadar surede gelirim bilmiyorum. Ozel ders hocasi alman dili mezunu, 2 yil almanya'da kalmis bir turk.

hangisi zaman ve para acisindan daha mantikli?

 
native speaker dan almanca özel ders daha mantıklı bence


  • matematik koyu  (01.10.14 09:05:28) 
b2 ile almanyada is bulabilecegin garanti mi?


  • kucukharfler  (01.10.14 14:52:59) 
[]

iş ingilizcesi [çok_kısa]

arkadaşlar bir iş başvuru formunda kafamıza takılan iki soru var :

"supervisory responsibility" bölümüne ne yazmalıyız.

"name & title of immediate supervisor" bölümü..

2'incisine şef vb. adı ve ünvanını istiyor. ama birincisi ne,?
bu şefin yaptıüı iş mi ?

 
"supervisory responsibility", "denetimsel sorumluluk" demek. herhalde, denetimsel sorumluluklar üstlendiyseniz bunları belirtmeniz isteniyor.

ikincisi de amirinizin, yani size emir verme yetkisi olan kişinin adı ve ünvanı.
  • m e l t e m  (30.09.14 20:27:52) 
Eger bahsettiginiz akadamik bir is ise "supervisor (i.e. akademik danisman/tez danismani)" yani doktora, master vs gibi "tez danismanligi" anlamina da gelir.

Direkt olarak Line Management/amirligini yapmadiginiz ama sizin bilgi alaniniza giren bir alanda calisan birine yardim etmek, yonlendirmak, ve o kisinin gidisatindan sorumlu olmak anlaminda kulanilir.
  • parcxerox  (01.10.14 20:34:57) 
[]

arapça

arap rakamlarıyla 2015'i nasıl yazabiliriz? 2'yi 0'ı 1'i ve 5'i yanyana yazınca olur mu ki?




 
Arapça bilmiyorum ama 2'yi 0'ı 1'i ve 5'i yan yana yazınca 2015 olmayacağını tahmin ediyorum.


  • angelus  (30.09.14 19:55:47) 
tam olarak öyle yazabilirsiniz, arapçada harfler sağdan sola, rakamlar soldan sağa yazılır.


  • eksenhareketi  (30.09.14 20:16:52) 
valla ben de aksine öyle oluyor idye biliyorum :) ٢٠١٥
hatta zaten şu anda kullandığımız soldan sağa tek tek rakam yazmalı sistemi zaten araplardan almışız ingilizcede adına arabic numerals diyorar -diye biliyorum.

  • niye ama  (30.09.14 20:18:06) 
yazılar sağdan sola ama rakamlar soldan sağa.


  • tedirginlik hucresi  (30.09.14 21:09:42) 
[]

Kurum iskontosu nun İngilizcesi

Nedir acaba?




 
corporate discount?


  • exlibris  (30.09.14 15:56:56) 
[]

School leaver vs graduate

Bu ikisi arasındaki fark nedir?




 
ilki okulu bırakmış, öteki mezun olmuş.


  • reavelyn  (29.09.14 23:32:07) 
@reavelyn yok hocam leaver'daki illüzyona aldanma


  • speedy  (29.09.14 23:36:51) 
vay anasını tuzak soruymuş. şöyle yapalım o zaman:

www.merriam-webster.com

graduate de mezun zaten.
  • reavelyn  (29.09.14 23:39:37) 
Okulu bırakana drop out denmiyor mu? Bu okuması gereken minimum süreyi okumuş mesela türkiye'de liseyi bitirmiş, başka bir ülkede ortaokulu bitirmiş devam etmemiş. Okumayı bırakmış aslında yani.


  • Lim5  (29.09.14 23:42:45) 
graduate'in anlamında hem fikiriz.
@Lim5'in dediğine göre zorunlu eğitimden sonrasına devam etmeyen school leaver oluyor. Üniversiteyi bitirip de school leaver olan yok sanırım.

  • speedy  (29.09.14 23:52:31) 
"graduate" genellikle bir üniversiteden mezun olmak manasında kullanılıyor; "school leaver" ise üniversiteye veya yüksek öğrenime devam etmek yerine liseden veya ortaokuldan sonra okumaya devam etmeyenler için.


  • henry gale  (29.09.14 23:54:44 ~ 23:56:54) 
[]

Yabancı dil olarak ingilizce mi öğrensem yoksa kürtçe mi?

Çok kararsızım arkadaşlar sizce hangisini öğreneyim?




 
once ingilizce sonra kürtçe.

hele kürtsen kesinlikle peşini bırakma.
  • mayeskuel  (29.09.14 21:45:00) 
Kürtçe konuşulan yerlere gidip çalışma gibi bir olasılığın varsa, mesela inşaat vs falan öğren tabii. Diğer türlü ingilizce daha faydalı.


  • whoosie  (29.09.14 21:45:19 ~ 21:45:31) 
kuzey ırakta inşaat müh / müteahhitlik falan yapacaksan, kürtçe diğer türlü ingilizce


  • memories  (29.09.14 21:47:29) 
Kürtçe tabii! 5 sene sonra dünyadaki en geçerli dil olacak.


  • Dynamole  (29.09.14 22:19:53) 
yaptığın veya yapacağın mesleğe göre analiz et seç. ama her halükarda önce ingilizce.


  • razvan rat  (29.09.14 22:23:27) 
tabii ki kürtçe
4 milyon yıllık tarihi var boru mu

  • Fakin idiyıts  (30.09.14 00:40:08) 
Kürtçe ogrenip Kurdistana yerleş.


  • zaxurani  (30.09.14 00:56:28) 
[]

freud hk.

şu makalenin türkçesi var mıdır acaba?

www.simplypsychology.org


 
Psychoanalysisi anlatiyor ozet halde. Birebir bu yazi olmasa da benzerlerini googleda aratinca bircok turkce kaynakta bulursun.


  • sayns  (29.09.14 11:17:18) 
[]

won't - don't farklı veya ortak kullanımı

bazı yerlerde don't yerine won't kullanıldığını görüyorum. tabii ben bunu anlamdan çıkarıyorum ama böyle bir olay var mı yani won't kullanılabiliyor mu don't yerine ?




 
Mesela bilgisayarın bozulduysa "My computer doesn't work," demezsin de, "My computer won't work," dersin.
Bu örnekten hareket edelim: "My computer doesn't work," ne demek? "Bilgisayarım çalışmıyor," demek. Tamam, güzel.
Oysa "My computer won't work," cümlesi, "Çalışmıyor ve - bir şeyler değişmediği takdirde - çalışmayacak da," gibi bir anlam taşıyor.
Nüanslar işte.
  • actionary  (28.09.14 22:24:04 ~ 22:25:28) 
biz biraz türkçe kafası ile düşündüğümüzden öyle algılıyoruz bence. gelecek zaman kullanabiliyorlar zaman zaman bizim genel algımızdan farklı olarak.

daha iyi bilenler cevap versin elbette fakat wont=dont olduğunu düşünmüyorum direk olarak ben.
  • kendi kendine yasayan yavrucak  (28.09.14 22:24:11) 
evet aynen zaten benim de ilk aklıma gelen şey bilgisayar programları ile ilgili durumlardı. ben tatmin oldum.


  • proletarier aller lander vereinigt euch  (28.09.14 22:25:39) 
bana daha ziyade gerçekleşmesi için çaba harcandığı halde gerçekleşmeyen şeyler için kullanılıyor gibi geliyor.
yani geldin bilgisayarın power tuşuna bastın açılmadı: my computer doesn't work
kabloları kurcaladın kasayı yan yatırdın falan olmadı: my computer won't work
  • galadnikov  (29.09.14 00:13:12) 
[]

Fransizca bilen?

Comment Ariane avait-elle donc fait pour se passer de femme de ménage et conserver une maison de cette taille à peu près en ordre?
Son cumle tamam da ilk cumleyi bi turlu anlayamadim, yardimci olabilirseniz cok sevinirim. :)



 
"how did Ariane do to keep such a big house tidy without a maid?"

Burada sadece bir cümle var? o da yukarıdaki gibi. türkçesi de şu oluyor: "nasıl oldu da Ariane bu kadar büyük bir evi hiçbir hizmetçi olmadan bu denli düzenli tutabildi?"

not: fransızca'dan ingilizceye bir arkadaşıma çevirttim. ben bilmiyorum Fransızca.
  • sen git ben geliyorum  (30.09.14 10:51:59 ~ 11:11:40) 
-Hayret doğrusu; Ariane, böylesine geniş bir evi temizlikçi olmadan derli toplu nasıl bırakmış/tutmuş?

-Hangi dağda kurt öldü de; Ariane, böylesine geniş bir evi temizlikçi olmadan derli toplu nasıl tutmuş?

tercümelerde oynama/düzeltme yapılabilir. aklıma ilk gelen bunlar.
  • zarp  (30.09.14 11:04:34 ~ 11:09:53) 
[]

kolay gelsinin ingilizcesi

?




 
may it be easy


  • exlibris  (28.09.14 19:57:57) 
good luck


  • razvan rat  (28.09.14 19:59:19) 
yok


  • atmaca.ged  (28.09.14 20:05:25) 
good luck+1


  • april12th  (28.09.14 20:11:30) 
ahh ah kanayan yaram, tam karşılayan bir şey yok


  • peki madem  (28.09.14 20:17:12) 
take it easy


  • mancinik  (28.09.14 20:33:11) 
take it easy dersen döverler :D


  • air  (28.09.14 20:41:17) 
minik donut canavarı +1 haha :)

ciddi cevap veriyorum şimdi. good luck en iyi karsilayan :)
  • kendi kendine yasayan yavrucak  (28.09.14 20:43:38) 
Tam karşılığı "may it be easy" dir. Bazı kaynaklarda "more power to you" şeklinde de geçer ama o deyim daha çok iyi bir iş başarmış kişinin o iyi işi devam ettirmesi için söylenir, tam kolay gelsin değildir.


  • once  (28.09.14 20:58:40) 
may the easiness be with you, this day, and always. amen. ingilisce ne garip dil aq 2 kelimelik seye bak bir suru sey soyletiyorlar.

ciddili cevap: yok ingilizcesi. good luck demisler de biz cigerciden cikarkene ustaya deriz kolay gelsin hayirli isler aggbi diye. aynisini amariga'da hot dog cuya de kolay gelsin niyetine good luck. ne good luck i amina koyim diye dusunmez mi adam? bence dusunur.
  • babamasoliimbananickaldirsin  (28.09.14 21:04:44) 
ben "have a nice day" diyorum çalışan işçiler falan görünce.


  • sen git ben geliyorum  (28.09.14 21:12:08) 
karşılığı yok.

Ofis arkadaşınız falan bazen sizi çalışırken görürse "don't work too hard!" falan diye laf söyler ama duvarcı ustasının yanından geçerken de "don't work too hard" demezsiniz.

Onun bunun işine karışmak, laf söylemek, birşeyler dilemek daha çok bizim kültürümüze has bir şey. Dengi diye ne söylerseniz söyleyin eğreti duracaktır.
  • sopiro  (28.09.14 22:41:04) 
easy comin easy go :P


  • delifaruk  (28.09.14 22:46:19) 
yok


  • ottoschmit  (29.09.14 12:45:33) 
take it easy denir bazen.


  • e a p  (06.10.14 17:36:38) 
[]

Japonca-Çince

Intermadiate seviye japonca bilen bir insan çince öğrenirken ne kadar zorlanır?




 
O kanjiler bitirir adamı. Ses tonlamaları falan çok farklı, çoğu kanjinin manası farklı. Çince intermediate olana kadar bir 3 sene geçer bence. Sadece kanji denen olayın ne olduğunu bilmek en fazla 2 ay kazandırır başka sanmıyorum faydası olabileceğini. N3 seviyesindeyim ben de bu arada.


  • shiranai  (28.09.14 17:35:25) 
intermediate iken bulaşmamalı.
japonlar bazı çince karakterleri olduğu gibi alırken bazılarında kafalarına göre değişiklikler yaptıkları için çok karmaşık gelecektir. yani kanjide olan bir karakter hanzida da olacak diye bir kural yok.
çince öğrenmek başlı başına bir macera, shiranai haklı. çok uzun zaman ve çok yazılı / sözlü pratik gerekiyor, çin'e gitmek şart.
japoncayla devam etmeni ve tamamına erdirmeni tavsiye ederim, daldan dala gidersen ikisi de imkansız olur.
  • lily briscoe  (28.09.14 17:46:35) 
[]

basit ingilizce boşluk doldurma soruları

A: I'm tired.

B: It's late. ..... to bed.

--------------

A: I'm hungry.

B: ..... a sandwich.

--------------

A: Where is our hotel?

B: It's over there. ..... here.

bu boşluklara şuradaki kelimelerden uygun olanı uygun şekilde gelecek:
be, go, have, park, read, speak, take, turn on

 
go
have
park
  • she was my baby  (28.09.14 16:06:08) 
go, take, park


  • intimate  (28.09.14 16:08:13) 
2. ye ben I have a sandwich. yazmıştım. direkt have a sandwich şeklinde mi olacak?


  • error522  (28.09.14 16:10:06) 
sorunun sekline gore degisir. have a sandvich dediginde, hazirla ya da ye manasini tasir. yani B adami A adamina diyor.

I have a sandvich dersen, benim bi sandvicim var anlamina gelir. kabul ediliyorsa ne ala.

ama direkt fiil halde yazilmasi gerekiyor sanirim, alistirmaya bakinca oyle anladim ben.
  • she was my baby  (28.09.14 16:12:56 ~ 16:13:07) 
B: ikinci sahislar degilmi?

go, take a sandwich de olur have a sandwich de.
  • intimate  (28.09.14 16:19:10) 
[]

Alfabeyi Değiştirip Özümüze Dönelim

Bu sıralar dinciler milli alfabemiz çalındı, 1000 yıldır kullandığımız harfler değişti, dedemizin mezarını okuyamıyoruz diyorlar...

ben de göktürk harflerine dönmek istiyorlar diye düşünüyordum, meğer bunlar arapçaya dönmek istiyormuş..

bu dinciler neden özlerini arap düşünüyor? madem özümüze dönceğiz göktürk'e dönelim işe. Adamlar arap olmak için neler düşünüyor ya.

 
mallık dicem ayıp olacak
kolay yönlendiriliyorlar diyelim.

  • basond  (28.09.14 01:26:08) 
onlar ezelden beri arapkafalıdır. özleri hiç yoktur ve olmamıştır zaten.
bu konuda düşünecek pek bir şey yok zira onlara insan muamelesi yapmak yanlış.

  • hkku  (28.09.14 01:30:56) 
Ya sokağa çıkıp 10 kişiyi çevirip sorsan, sekizi atalarımızın Arap olduğunu söyler. Ha tabii burada asıl sorun yine bizde; gidip Arapların dinini alırsan böyle olur; millet kendini Arap zanneder.


  • angelus  (28.09.14 01:44:41) 
Göktürkler de Araplar da umurumda değil, ne bu öz hayranlığı anlamıyorum, öz de öz öz de öz. Sanki çok bir bok var özlerinde, hiçbir şey yapmamışlar şimdi biz çekiyoruz ceremesini.


  • i was made for you  (28.09.14 01:53:35) 
cunku cuk kafalilar, cahil cuheyla ya da dini kullanan o.cocugu tayfa..insan cok merakliysa gider ogrenir, dedelerinin mezarini okumak icin oyle arapcaya yillarini vermeye gerek oldugunu dusunmuyorum. araplara karsi onyargim olmamasina ragmen, bu asiri dinci yobaz tayfanin bu tarz dusuncelerinden dolayi araplara karsi negatif dusuncelerim olmaya basliyor. bazen diyorum, araplarin ne sucu var, mallik bizimkilerde.


  • ubi dubium ibi libertas  (28.09.14 15:35:41) 
özü osmanlıdan ibaret sayıyorlar da ondan. geçen ay bunun üzerine kafa yordum. hiç tarih test kitaplarında osmanlı konusundan önce türkiye tarihi diye bir konunun varlığına dikkat ettiniz mi? 1071 Malazgirtle başlayan tarih. osmanlı türkiye tarihinin uzunca süren bir reklam arası oldu :)


  • lavazza  (25.01.15 02:43:23) 
[]

6. sınıf ingilizce kılavuz kitabı

Fotoğraftaki kitabın (evrensel iletişim yayınları) kılavuzu elime ulaşmadı. İnternetten bulup flash'a atayım dedim ama bir türlü bulamadım. Eğer sizin bildiğiniz bir site varsa indirmem için linkini atabilir misiniz?




 
  • oxibrinth  (28.09.14 09:25:52) 
[]

adam bana piç mi demiş? (italyanca)

hostelde aynı odayı paylaştığım italyan bir eleman yine aynı odada kalmış olan diğer italyan elemana facebook'tan şunu yazmış:

Oggi sul treno mi è venuta in mente la scena del turco che tenta di salire sul letto a castello! Ridevo da solo come un piciu ahaha!!

bunlarla bir gece içkilemiştik de acaba ranzaya mı çıkamadım lan ben o gece? bing'in çevirisinden bir şeyler anladım ama emin de olamadım. ne oluyor burada diye yazasım geliyor.

 
Sen de altlarına "ne konuşuyonuz lan aranızda avradını siktiklerim jajaja!" Yaz. Translate de çevirseler de bir şey anlayamasınlar. Öcünü al, yüzümüzü eğik koma.


  • orhan tv  (26.09.14 21:22:21 ~ 21:23:07) 
Bugün, trende, Türk'ün ranzanın tepesine tırmanmaya çalıştığı sahne aklıma geldi, salak gibi kendi kendime güldüm ahaha

Gibi bi şey anladım
  • gayda  (26.09.14 21:25:52 ~ 21:36:48) 
Piciu, salak, aptal gibi bi şey demek ama sana demiyor, kendi kendine gülmesine diyor, için rahat olsun


  • gayda  (26.09.14 21:27:01) 
ranzaya çıkışına gülmüşler. sarhoşsan belki yalpalamışsındır ya da düşmüşsündür falan. ana bacı yok, o an aklına geldikçe gülüyomuş onu diyo.


  • pescador  (26.09.14 21:28:32) 
vaffangculo tezda di cazzo mezzano bastardo.

Dememiş bir şey, ona sesli olarak yukarda yazdığımı söyle küfür etmek istersen.
  • yatagants  (26.09.14 21:32:03) 
(bkz: türk sen içme bokunu çıkarıyon) demiş gibi geldi.


  • bass solo take one  (26.09.14 21:33:42) 
  • düşünüyorum öyleyse vurun  (26.09.14 21:34:27) 
evet bing'deki çeviri de bunu söylüyordu. hostelde kalışımdan itibaren 1 ay oldu, nerden aklına geldiyse herifin. bana yönelik ana bacılık bir şey yoktur da (başlık latifeydi) işte tüm merakım acaba eleman benden mi bahsediyor, hedef ben miyim acaba diye düşünürken...

kesin benden bahsediyor lan bu. ne ara çıkmaya çalıştım da çuvalladım acaba bak şimdi de bu kafama takıldı. peeeee. yazıyorum ben iletinin altına. dayanamadım.

bu arada eyvallah da niye küfür edeyim abi... fotoğraf atacaktım, bu vesileyle onu da atayım.
  • sanat guresi  (26.09.14 21:35:01 ~ 21:37:19) 
[]

memuriyette yabancı dil tazminatı

merhaba.

1- bu tazminatın dilekçe vermeden önce, kendi kendine memuriyetin başlangıcıyla birlikte yatma şansı nedir?

2- a2 düzeyine verilen tazminatın a1'e verilenden az olması lazım. ama benim puan 95 olmasına rağmen internette gördüklerimden daha fazla, a1 düzeyinden tazminat alıyorum. bu neden olabilir? bir şey yapmam gerekir mi?

 
son zamanlarda bi değişiklik olmadıysa
1- sıfır çünkü işyeri amirinin -güya- evet evet bu arkadaşın yabancı dil bilgisinden yararlanıyoruz biz demesi gerekiyor- tabi ki herkes OK'liyor bunu ama prosedür bu.
2- a1 a2 tanımları ya da tazminat miktarları güncel değilse belki?
  • niye ama  (25.09.14 22:53:07) 
yabanci dil belgesini mutemetine veriyorsun, sen o belgeyi vermeden onlar ne yapacaklarini bilemezler, yapmak istemezler. 95 ve üzeri a1 diye biliyorum, o sebeple a1 den almanda bir yanlislik yok.


  • atmaca.ged  (25.09.14 22:54:22) 
2- Alacağın ücret, kurumun senin yabancı dilinden yararlanıp yararlanmamasına göre değişir. Puanın 95 ise a1'den alırsın.


  • foma  (25.09.14 23:12:51) 
bendeki durum şöyle: müdüre tazminat için dilekçe verdim ama maaşta herhangi bir değişiklik olmadığını gördüğümde e-bordro'dan kontrol ettim. memuriyete başladığım aydan itibaren dil tazminatı adı altında bir kalemin yattığına şahit oldum. ve miktar da, bildiğim kadarıyla 96-100 puan aralığını kapsayan a1 seviyesine verilen tazminatla aynıydı. anlam veremedim. kurum okul bu arada, ben de ingilizce öğretmeniyim.


  • oxibrinth  (25.09.14 23:13:08 ~ 23:21:57) 
mutemet sana kiyak gecmis, yanlis iş de yapmamis, sadece bir kac ay fazladan almissin. fazla kurcalama.


  • atmaca.ged  (25.09.14 23:15:42) 
Eğer hakettiğin tarihten önce de aldıysan söyle düzeltsinler ve geri öde. Sonradan bi sorun çıkmasın 50-100 lira için. Mutemete de sorabilirsin a1 seviyesinde olduğumu nerden biliyodun diye. Onun eline sınav sonucu falan bi şey gitmiş demek ki. Kafasına göre iş yapmaz yoksa.


  • foma  (25.09.14 23:55:10 ~ 26.09.14 00:00:24) 
[]

May contain traces of nuts

Yoğurdun ambalajında yazıyor: "May contain traces of nuts". Ne demek bu?




 
ceviz olabilir diyo içinde.


  • reavelyn  (25.09.14 22:27:45) 
ya ne cevizi hocam:) sade yoğurt bu, ah resmi: www.google.com.tr


  • speedy  (25.09.14 22:29:41) 
peanuts diyorsa eger fistik alerjisi olanlari uyariyordur.


  • atmaca.ged  (25.09.14 22:32:16) 
@atmaca.ged sadece nuts


  • speedy  (25.09.14 22:33:43) 
eser miktarda fındık türlerinden içerebilir diyor peanut, hazelnut vs
aynı üretim hattında fındık içeren bişeyler üretmelirnden dolayı sorumluluk almamak için -dendiği gibi alerji şeysinden dolayı

  • niye ama  (25.09.14 22:35:29) 
Ingiltere'de çoğu üründe görürsün. Onu yazınca birinin kabuklu yemiş alerijisinden zarar görmesi durumunda sorumluluktan kurtuluyorlar. Orada koca koca yerfıstığı, fındık paketlerinde bile görürsün :)


  • Haldamir  (25.09.14 23:04:42 ~ 23:05:12) 
[]

çok acil fransızca bilen biri yazabilir mi? tek bir cümle soracağım

ve informal yani öyle formal uzun bir cümle değil, sadece bir facebook yorumundaki günlük bir konuşmadan bir cümleteşekkürler




 
evet?


  • esas itibariyle  (25.09.14 23:28:52) 
"On se la coule douce biz"

birlikte poz vermiş bir kız ve erkeğin fotoğrafının altında yazıyor. nedir anlamı acep? google translator çok saçma bir sonuç veriyor ve "biz" i çevirmiyor.
  • bili  (25.09.14 23:32:50) 
yani bu iki kişinin arasında bir şey var imasına gelebilir mi? bu arada yorumu yazan kişi fotoğraftaki kişi değil, fotoğraf sahibinin arkadaşı.


  • bili  (25.09.14 23:41:33) 
[]

Penpal'e mektup :(

Dear Norman,
How are you in these days? I hope you are fine. If you ask me, I am tired because school started. My new school is better than old school. I love my teachers and lessons are usually enjoyable.
Blah blah...??
daha ne ekleyebilirim yaratici cumleler varsa yazabilir nisiniz ya da yanlislarimi duzeltebilir nisiniz?

 
"old school" diye bir sey yok tabi. the current one is better than the previous.


  • osuruklu  (24.09.14 22:07:50) 
I'm an old school motherfucker and we hang around the hood 24/7, the hood is love, the hood is life. Drop over my hood sometime, we'd love to hang around with you ma niggah. de. Peace dog. diye de bitir.


  • düşünüyorum öyleyse vurun  (24.09.14 22:18:30 ~ 22:18:52) 
Ciddi cevap verirseniz eger, onemli bir odev bu.


  • Lozturkmen  (24.09.14 22:39:45) 
bir de if you ask me demezsen iyi olur. türkçe düşünüp yazma. tek önerim bu şimdilik.


  • ironiden anlamayan dunyasiz  (24.09.14 23:08:48) 
Onemli bir odevse kendiniz yapacaksiniz, odevlerinizi biz mi yapacagiz?


  • düşünüyorum öyleyse vurun  (25.09.14 01:59:18) 
Size mi yaptiriyorum? Yazdim cevap bekliyorum yanlis var mi diye. Abi sen yazma okay.


  • Lozturkmen  (25.09.14 06:43:20) 
yanlis yapmalisin zaten. onda sıkıntı yok. bu seviyedeysen eger (yani bu yazdıklarını yazabiliyorsan ancak) bu aşamadasındır demektir. sorun degil.

düzeltme diyorsan;
ilk cümle in these days olmaz.
2. cümle ok.
3. cümle de if you as kme silinecek. school started olmaz.
4. than old school olmaz. my old school olabilir. (current/previous daha iyi ama seviye nedeniyle amator olmalı zaten)
5. normal.

çok takılma yani. derdini anlat. adım adım ilerler zaten.
  • sage  (25.09.14 11:23:37) 
1 ... •888990919293949596• ... 156   « Önceki  Sonraki »
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler angelus, Artibir, aychovsky, baba jo, basond, compumaster, deckard, duyulmasi gerektigi kadar, fader, fraise, groove salad, kahvegibi, kaymaktutmayansicaksut, kibritsuyu, monstro, pandispanya, robin, ron dennis
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır. Skimlinks ile linkler üzerinden yönlendirme payı alınmaktadır.