[]

Almanca - Umarım herşey yolundadır nasıl derim?

Bir de mail bitiminde "iyi dileklerimle" nasıl derim?
Bilmiyorum bir fark var mı ama ne çok resmi ne çok samimi.

Teşekkürler

 
ich hoffe dass alles ist gut
ich hoffe dass alles ist OK
ich hoffe dass alles ist in ordnung
  • emrahday  (09.07.15 14:19:34 ~ 14:19:56) 
samimi isen, yani informal bi durumsa : liebe grüße

formal bir durumsa : viele grüße
  • wagner love  (09.07.15 14:22:52) 
ya da

mit freundlichen Grüßen
  • restlesss  (09.07.15 14:24:24) 
[]

Tiyatro Terimleri Yardım

stage movement and stage business

terimleri tiyatroda ne anlama gelir?


 
stage movement sahnede nereye yöneldiğini, nereden nereye hareket ettiğini belirten terimlerin üst başlığı.

stage business ise sahnede yaptığın "küçük işler" yani; sigara içmek, yemek yemek, kravet bağlamak vs.

imiş

campuses.fortbendisd.com
  • cokponcik  (09.07.15 13:51:22 ~ 13:54:25) 
[]

bir özel üniversitenin ingilizce hazırlık muhafiyet sınavından geçmek

Altyapım var. Ancak bu tip sınavlara daha önce girdim sayılmaz. Ne tür bi kaynaktan çalışmamı önerirsiniz, önümde 2 aya yakın bir süre ve gün içerisinde fazlasıyla boş zamanım var.




 
öğrendiğim ingilizce tamamen dizi ve filmlerden, okuduğum iyi sayılabilecek bi anadolu lisesinden değil. 100 üzerinden 60 baraj notu olan atlama sınavını 60 ile geçtim. altyapım var diyosun -ve senin de dizi film izlediğini varsayıyorum- bence geçersin. ama çalış mutlaka.

öneren çıkacaktır.

edit: bahçeşehirde okuyorum
  • foseptik çukuru  (08.07.15 20:39:17 ~ 21:00:19) 
[]

bu mesajdan ne anlarsınız? (ingilizce içerir)

bir işe başvurmuştum şöyle bir mail attılar:

We have reviewed the information you have provided and your application will next be evaluated against the qualifications of other applicants.
We will get back to you soon.


Kind regards,

şimdi öyle bi baktık, değerlendireceğiz size döneriz mi diyor?
başvurunuz iyi ve en yakın zamanda sizle görüşeceğiz gibi mi demek istiyor?

hangisi sizce?

 
değerlendirip döneceklermiş.


  • fanniversary  (08.07.15 17:21:14) 
seni diğer adaylarla kıyaslayıp geri döneceklermiş
başvurunun iyi olduğuna dair bişey yok

  • littlejack  (08.07.15 17:21:50) 
şunu da ekleyim. Bunlar ilk başvuruyu yaptığımda da zaten şöyle bir mail yollamışlardı. Bu otomatik mail muhtemelen.

Thank you for your interest in xxx. We have received your application and your skills and qualifications are currently under review.

If further information or action is required of you, a representative from our Recruiting team will contact you.

Kind regards,

bu iki maili birlikte değerlendirirsek de mı aynı sonuç çıkar peki sizce?
  • tellioglu  (08.07.15 18:08:49 ~ 18:33:05) 
evet iki emailde de kişisel hiçbir şey söylenmemiş, ikisi de otomatik / toplu cevap gibi görünüyor zaten.


  • lily briscoe  (08.07.15 18:16:28) 
[]

İngilizce Oyun ve Aktivite

Selamlar...

Ben bir üniversitede İngilizce Okutmanıyım. Bizim çocuklar 50 dk.'lık derslerde haliyle sıkılıyorlar. Kendim oyun aktivite yaratmaya çalışıyorum ama özellikle online oynanabilecek Voscreen tarzı siteler var mı bildiğiniz? Ya da kendi içeriğimizi yaratacağımız Kahoot tarzı siteler?

Ya da bir pdf önerebilir misiniz oyun aktivite içeren? Belki CELTA alan arkadaşlar yardımcı olabilir.

Şimdiden teşekkürler...

 
email adresinizi verirseniz pdf olarak bazı aktivite kitapları gönderebilirim.


  • edoras  (08.07.15 14:36:36) 
[]

Bu alman arkadaş ne demiş?

Üniversite grubunda bir ton like alan şu paylaşımda olay ne, otomatik çeviriler pek işime yaramadı:

Hey Ladies,
wer von Euch heute nachmittag mein einsam auf dem Bib-Klo chillendes Macbook an der VWL-er Pforte abgegeben hat:
Bitte zwecks Belohnung (Geld,Schnaps,Liebe...) melden!
Du hast meinen Tag, meine Masterarbeit und mein Menschenbild gerettet.
DANKE!!!

 
seneler oldu almancayi birakali ama sanirim macbook'unu kutuphanede unutmus, birisi de goturup guvenlige teslim etmis, bu kisi de hayatimi kurtardin gel de sana bir seyler ismarlayayim diyor. master tezini yaziyormus bilgisayarda. yamuluyorsam biri duzeltsin.


  • lily briscoe  (08.07.15 12:44:07) 
kütüphanenin tuvaletinde macbook'unu unutmus. gerisi lily'nin dedigi gibi


  • mamu  (08.07.15 23:13:35) 
[]

X şirketi iştiraki

başlıktaki ibareyi İngilizce'ye nasıl çevirebilirim? X company partnership/association/participation veya başka?




 
subsidiary diyebilirsin.

subsidiary of X şeklinde.
  • bugunku antremanda goz dolduran futbolcu  (07.07.15 22:22:28 ~ 22:22:50) 
joint venture diyebilirsin

X a joint venture of Y
  • exlibris  (07.07.15 23:34:08) 
[]

burada ne diyor?

wikileaks.org




 
ayşe önal, uzun yıllar boyunca türkiye siyaseti, organize suç ve orta doğu üzerine habercilik yapmış. körfez savaşı'nda habercilik yaparken ırak'ta gözaltına alınmış ve tutuklanmış. fanatik islamcılar tarafından tehdit edilmiş ve devrimci solun ölüm listesine alınmış.


  • ack3000  (07.07.15 12:39:20) 
organize suç ve hükümet arasındaki ilişkilerle ilgili haberleri sebebiyle, 1994'te bir türk çete tarafından vurulmuş ve yaranlanmış. bu olaydan sonra 3 ay boyunca saklanmış.


  • ack3000  (07.07.15 12:41:44) 
[]

yunanca bilen var mı, burada ne yazıyor?

i.imgur.com

Mikonos`a giden bir arkadaş hediye olarak getirdi. Goggles, Boutari Moschofilero olduğunu anladı ama diğer yazıları çeviremedi.


 
Akilli telefonunuz varsa Google Translate ile kameradan cevirebiliyorsunuz. Ozetle Mantinia bolgesinden, 650 metre yukseklikteki ozel bir toprakta yetisen uzumlerden elde edilmis.


  • crown  (06.07.15 19:32:25) 
marka gibi olan büyük yazının altında mantinia dan gelme felan yazıyormuş..

650 metre yükseklikteki üzüm bağlarından üretilen üzümle yapılmıştır diye anladım çeviriden ben :D
  • masa penisi  (06.07.15 19:35:58) 
şaraptır, içiniz diyor.


  • hasansabbah  (06.07.15 19:45:49) 
[]

Almanca bilenler kontrol edilmesi gereken kısa bir ödevim var!

400 kelime sınırında bir yazı yazdım. Acilen hocaya yollamam lazım. Gayet basit bir dilde yazdım. Normalde ev arkadaşım kontrol ederdi ama kendisi hala gelmedi, benim de hemen yollamam lazım.

Konu almanya klişeleri, günlük hayattan cidden basit bir şey. Ancak grammatiğim zayıf olduğu için kontrol edilmesine ihtiyacım var.

Eğer yardım edebilecek varsa çok müteşekkir olurum. Litfen. Bitte. :)

 
yaz buraya, bakar insanlar.


  • fayfim  (06.07.15 18:53:37) 
buraya koy özelden uğraştırma :)


  • masa penisi  (06.07.15 18:55:47) 
Yeeaaa utanırım!


  • okuyamıyom ben ya  (06.07.15 18:58:29) 
koyarsan ben de okurum


  • yuzır  (06.07.15 19:37:58) 
@masa penisi holley. baya bir düzeltme yaptı sağ olsun. ^^

Bize göre çok erken nasıl diyebilirim bilemedim. Natürlich für uns, Natürlich nach unserer Meinung, Natürlich als die Türken??

Metnin son hali budur, belki okumak istersiniz belki de bir katkınız olur (lütfen gülmeyin içeriğe ehe)

"Bevor ich hier gekommen bin, haben alle mir gesagt: “Du sollst vorsichtig sein. Du wirst allein in Deutschland sein.” Aber an meinem ersten Tag habe ich verstanden, sie irren sich. Deutsche sind nicht selbstsüchtig. Wenn ich zu Deutschen eine Frage gefragt habe, haben sie mir geholfen. Vielleicht sie sind nicht zutrauclih wie die Türken. Aber es ist mir egal.
Das andere Vorurteil ist das Bier. Manche Leute nachdenken, alle trinken immer das Bier in Deutschland. Eigentlich weiß ich nicht, wie können sie das nachdenken. Aber ja, das ist völlig Vorurteil. In Münster und in Deutschland habe ich mich viele Deutschen kennengelernt und sie trinken kein Bier oder andere alkoholoische Getränke. Dieses Vorurteil ist auch falsch.
Über Bier gibt es noch ein anderes Vorurteil. Bevor ich hier gekommen bin, haben sie mir gesagt “Das Wasser ist teuer als Bier.” Ich glaube, das ist richtig. Das Wasser ist sehr teuer. Aber das Bier ist nicht wie Wasser, es ist normal. Das heißt, Bier ist billig als Wasser.
Das andere Klischee ist über das Leben der Deutschen. Sie wachen sehr früh auf und sie schlafen sehr früh. Natürlich als die Türken. Vielleicht in anderen Ländern ist es normal. Aber für uns ist es sehr andersartig. Ich habe versucht, früh aufzustehen. Leider ist es unmöglich für mich. Ja, dieses Klischee ist richtig und sehr schön.
Ein weiteres Klischee ist “Deutsche Leute sind langsam.” Jetz bin ich zu meinem Haus. Es gibt eine Baustelle gegen dem meinem Haus. Es gab an meinem ersten Tag auch. Ich habe jeden Tag die Baustelle angesehen. Sie sind nicht sehr hektisch. Sie machen alle langsam, aber richtig.
Vielleicht am schwierigestens Klischee ist die Pünklichkeit. Deutschen sind sehr pünktlich. Leider bin ich nicht. Es ist ein großes Problem für mich, weil ich mich überallhin verspäten. Ja, dieses Klischee ist vollig richtig!
In der Türkei gibt es viele Klischee und Vorurteil über andere Landes. Weil wir faul sind. Wir können über etwas nur sprechen. Aber wir können nicht etwas machen. In Münster habe ich versucht, um die Kultur der Deutschen kennenzulernen. Ich glaube, dass ich einbisschen kennengelernt konnte. Jetzt ist die Kultur der Deutsche anders für mich."
  • okuyamıyom ben ya  (06.07.15 20:01:42) 
Wenn ich zu Deutschen eine Frage gestellt habe, ....
vielleicht sind sie nicht zuraulich ....
Ein anderes Vorurteil ist...
Manche Menschen denken nach, dass alle jeden Tag Bier trinken.
.., warum sie so nachdenken.
... mich mit vielen Deutschen kennengelernt.

benden bu kadar. gerisini de yuzır'a bırakıyorum :)
  • fayfim  (06.07.15 20:23:09) 
Natürlich doğal olarak filan demek erken ile bi alakası yok ki, orada acaba tabi ki Türklere göre? mi demek istediniz?


  • niye ama  (06.07.15 20:32:28) 
Ahahaha evet ya onu demeye çalışıyorum. Türklere göre tabii ki felam.

En son natürlich nach unserer meinungta karar kıldım. Bu da mı gol değil? :(

@fayfim çok teşekkür ederim. valla hatalarım düzeltildikçe hiii tabii ya aydınlanması yaşıyorum.

ama wie können sie das nachdenkendeki amacım "nasıl böyle saçma düşenebiliyolla" demekti. yine de warum yaptım. ^^

ha gayret alman klişelerini hep birlikte adam etmek üzereyiz!!!
  • okuyamıyom ben ya  (06.07.15 20:36:47) 
"Bevor ich hierher gekommen bin, haben alle zu mir gesagt: “Du sollst vorsichtig sein. Du wirst in Deutschland allein sein.” Aber an meinem ersten Tag habe ich gemerkt, sie irren sich. Die Deutschen sind nicht selbstsüchtig. Wenn ich ihnen eine Frage gestellt habe, haben sie mir geholfen. Vielleicht sind sie nicht zutraulich wie die Türken. Aber es ist egal.
Ein anderes Vorurteil ist das Bier. Manche Leute denken, dass alle in Deutschland ständig Bier trinken. Eigentlich weiss ich nicht, wie sie das denken können. Aber ja, das ist völliges Vorurteil. In Münster und in Deutschland habe ich viele Deutsche kennengelernt und sie trinken kein Bier oder andere alkoholische Getränke. Dieses Vorurteil ist auch falsch.
Ausser Bier gibt es noch ein anderes Vorurteil. Bevor ich hierher gekommen bin, haben sie mir gesagt “Das Wasser ist teurer als Bier.” Ich glaube, das ist richtig. Das Wasser ist sehr teuer. Aber das Bier ist nicht wie Wasser, es ist normal. Das heisst, Bier ist billiger als Wasser.
Das andere Klischee ist über das Leben der Deutschen. Sie wachen sehr früh auf und sie schlafen sehr früh. Natürlich im Vergleich zu den Türken. Vielleicht ist das in anderen Ländern normal. Aber für uns Türken ist es sehr andersartig. Ich habe versucht, früh aufzustehen. Leider ist es unmöglich für mich. Ja, dieses Klischee ist richtig und sehr schön.
Ein weiteres Klischee ist “Deutsche Leute sind langsam.” Jetzt bin ich in meinem Haus. Es gibt eine Baustelle auf der anderen Strassenseite. Es gab sie auch an meinem ersten Tag hier. Ich habe mir jeden Tag die Baustelle angesehen. Die Bauarbeiter sind nicht sehr hektisch. Sie arbeiten alle langsam, aber richtig.
Vielleicht ist das schwierigste Klischee die Pünklichkeit. Die Deutschen sind sehr pünktlich. Leider bin ich das nicht. Es ist ein großes Problem für mich, weil ich mich überallhin verspäte. Ja, dieses Klischee ist völlig richtig!
In der Türkei gibt es viele Klischees und Vorurteile über andere Länder. Weil wir faul sind. Wir können über etwas nur sprechen. Aber wir können nicht etwas selber machen. In Münster habe ich versucht, die Kultur der Deutschen kennenzulernen. Ich glaube, dass ich sie bis jetzt ein bisschen kennenlernen konnte. Jetzt ist die Kultur der Deutschen anders für mich."
  • shi aila  (06.07.15 20:45:19) 
Son cümlede ne demek istedin?


  • shi aila  (06.07.15 20:46:01) 
Sie wachen sehr früh auf und sie schlafen sehr früh.

Bunun yerine

Sie stehen morgens sehr früh auf und gehen abends sehr früh ins Bett.

Daha iyi.
  • shi aila  (06.07.15 20:55:36) 
Hoca alman kültürü sizin için farklı mı düşünceleriniz burada değişti mi diye sormuş da. Ben de işte artık farklı düşündüğümü belirttim kendimce :/


  • okuyamıyom ben ya  (06.07.15 21:03:50) 
Mittlerweile denke ich anders über die deutsche Kultur.
Böyle de.

  • shi aila  (06.07.15 21:13:40) 
Çok teşekkür ediyorum herkese yardımları için. :)

Keşke not olacağım bir ödev olsaydı bu. Gitmediğim dersin devamsızlığının telafisi için olan bir ödeve bu kadar emek harcamak huyum değildi.

Ich liebe euch. <3
  • okuyamıyom ben ya  (06.07.15 21:18:07) 
shi aila döktürmüş :)


  • fayfim  (06.07.15 21:56:12) 
[]

almanca sözlük (site + application)

almanca üzerine kafa patlatan/patlatmış olan sözlük ahalisi; bana almanca bi sözlük sitesi ve application'u tavsiye edin. söyle örnek cümleli falan olsa çok süper olur.

şimdiye kadar bulduğum sözlüklerin hepsi çekimli yüklem kısmında cortladı. çekimli bir fiil arattırıyorum, çekimlenmemiş halini bilemiyorum, ama sözlük bulamıyor malesef. tavsiye edeceğiniz sözlükte umarım bu sorunu yaşamam.


 
  • acelemvar  (05.07.15 17:23:16) 
bab.la


  • yuzır  (05.07.15 17:24:35) 
uygulama: the free dictionary by farlex, uygulamanın adı dictionary olduğu için böyle yazdım. simgesinde gözlük var.


  • amugochi  (05.07.15 18:57:10) 
[]

almanca bilenler - tek cümle

Merhaba,

www.youtube.com

Şu videoda 01:50 veya 01:56'da geçen cümleyi öğrenmek isterim... İnternette çeşitli alternatifler çıkıyor ama doğru görünmüyorlar, tam hâlini yazabilen olursa çok makbule geçer.

İnternettekiler şunlar mesela:

Wenn mich wer blöd angeht, dann zünd ich mir a Zigarette an und blas ihn um.

...und wenn mir jemand auf die Zehen steigt, zünd ich mir eine Zigarette an und blas ihn um!

Und wenn sich jemand in meinem Weg stellt dann zünd ich mir einfach eine Zigarette an und blas ihn um.

Şimdiden teşekkürler.

 
Wenn mir einer auf die Füße steigt, dann rauche ich mal eine Zigarette an und blase ihn um.


  • ben de  (05.07.15 15:54:46 ~ 16:11:02) 
wann mir ana auf die Füß steigt, dann rauch i ma a Zigarett'n an und blas er'm um.

Bu da aksanlisi.
  • ben de  (05.07.15 16:08:50) 
[]

Rusca ceviri

Şu cümleyi ruscaya cevirebilir misiniz? Müşterilere jest olsun diye patron rica etti :/

"Rusya seyahatimiz süresince, göstermiş olduğunuz misafirperverliğiniz, ilginiz ve samimiyetiniz için kendim ve arkadaşlarım adına teşekkür ederim."

Şimdiden teşekkür ederim..

 
10 rubleye ceviririm....


  • pete payetti  (05.07.15 15:35:22) 
спасибо за гостеприимство, внимание и искренность от вас которые вы показали в течение наше посещение в россии.


  • lesmiserables  (05.07.15 17:27:51 ~ 17:28:37) 
[]

Günaydın.İngilizce guruları bir cümlecik çeviri yardımı pls...

Günaydın herkese. Yarına yetiştirmem gereken bir çeviri var fakat kafam durdu. bir şeyin olması tarzı cümle kuramadım iyi mi. Şu cümleyi çevirmeme yardım eder misiniz?

Rüzgârın atmosferde kendiliğinden oluşması ve rüzgâr enerji santrallerinin kolay kurulabilir olması, rüzgâr enerjisine yapılan yatırımları artırmaktadır


 
Wind being spontaneously formed in atmosphere and windpower plants being set up easily increase the investments in wind power.


  • cinsi kisi  (05.07.15 13:29:07) 
[]

XX Hoca beni başka bir hocaya yönlendirdi o da başka bir hocaya

Arkadaşlar selam.

"xx hoca beni başka bir hocaya yönlendirdi o da başka bir hocaya" bunu temiz ve doğal olarak nasıl ingilizceye çeviririz.

xx proffesor forwarded me to another professor and he/she forwarded me to another professor olur mu masala

ya da xx professor referred me back to another professor and he/she also referred me to another professor

ya da bunların hiçbiri mi

 
xx proffesor forwarded me to another professor who forwarded me to yet another professor olabilir ama yet kelimesi biraz sitemkar gibi durabilir. Koyup koymamak size kalmış


  • alicia dominica  (03.07.15 13:33:44) 
professor x referred me to professor y, who then referred me to professor z.


  • lily briscoe  (03.07.15 13:43:54) 
[]

doğru çevirebilmiş miyim? / kısa

Rules, Patterns and Words Grammar and Lexis in English Language Teaching İngilizce öğretiminde kurallar, desenler, kelime grameri ve sözcük bilgisi




 
Grammar of Words and Vocabulary deseniz daha güzel olur sanki.


  • neferkitty  (03.07.15 11:19:23) 
desenler yerine söz kalıpları; gramer yerine dilbilgisi.


  • kehanet  (03.07.15 11:20:58) 
[]

doğru çevirebilmiş miyim? / kısa

Rules, Patterns and Words Grammar and Lexis in English Language Teaching İngilizce öğretiminde kurallar, desenler, kelime grameri ve sözcük bilgisi




 
patterna neden desen dedin? kalıp daha uygun olur.


  • ack3000  (03.07.15 09:21:16) 
words grammar kısmı daha iyi çevrilebilir mi yoksa böyle iyi mi ?

teşekkür ederim
  • sen olmayan cocuk benim  (03.07.15 09:32:10) 
[]

çeviri yardımı

A comparative study on the effectiveness of task-based and traditional instruction of intermediate Italian: Findings on accuracy and fluency




 
Orta seviye İtalyanca'da ödev odaklı ve geleneksel öğretimlerin etkinliği üzerine karşılaştırmalı bir çalışma: doğruluk ve akıcılık üzerine bulgular


  • givemesomesubstance  (03.07.15 10:24:58) 
[]

ACİL - Allah rıza için Türkçe'den İngillizce'ye çeviri

Patron bir köşe yazısı okumuş, birilerine göndercekmiş, arkadaşlarına bana çevir dedi..

Ben de salak gibi ingilizce biliyorum şuan göt gibi kaldım.

ALlah rızası için bilenin 10 dakika ayırması yeterli, bir mesaj atsanız linki yollasam..irkaç paragraflık, nolur çok acil?

Var mı bir babayiğit, güzel ingilizcesiyle çavirecek, lonrdaya gidecek metin.

 
nolur ya biriniz el atın nolur


  • cccbehzatccc  (02.07.15 18:02:24) 
Yolla


  • 6 yasimdan beri metal dinliyorum  (02.07.15 18:51:39) 
ingilizce bilmiyom da birader madem bilmiyon ingilizce ne diye biliyorum diyosun hıamoına


  • losev bagiscisi  (02.07.15 18:53:09) 
[]

çeviri yardımı

“An investigation of multiple intelligences and self-efficacy in the university, English as a second language classroom”




 
''Üniversitede çoklu zeka ve öz yeterliliğe yönelik bir araştırma, ikinci bir il sınıfı olarak İngilizce''

Gibi bir şey çıkıyor ama daha anlamlı olması için kendinde de konu içeriğine göre oynama yapabilirsin.
  • neferkitty  (02.07.15 16:57:28) 
Üniversitede Çoklu Zeka ve Öz Yeterliliğe Yönelik Bir Araştırma - İkincil Sınıf Dili Olarak İngilizce


  • kababangaa  (03.07.15 06:35:17) 
[]

çeviri yardımı

An analysis of teacher self-efficacy, teacher trust, and collective efficacy in a southwest Texas school district




 
Güneybatı Teksas eğitim bölgesindeki öğretmenlerin öz-yeterliliği, öğretmene duyulan güven, genel(kollektif) yeterliliğe yönelik bir analiz


  • neferkitty  (02.07.15 17:02:15 ~ 21:33:02) 
[]

Bear with

İş başvurusu yaptığım bir yere başvurum size ulaştı mı teyit etmek istedim diye bir mail attım. Cevap olarak aşağıdaki cümle geldi. Kızdırmış mıyım kendilerini?

Thank you for your email.

I can confirm that I have received your application. Please bear with us, we are receiving a high volume of applications, and will be in touch shortly.

Kindest Regards

 
başvuruyu almışlar falan..Sabırlı olun diyor, diğer başvuruları da topluyorlarmış herhal.Kısa zaman da sizinle irtibata geçecekler.


  • tsubasa  (02.07.15 14:43:37) 
eksisozluk.com
azıcık sabredin tadında cevaplamışlar. ik'cılar arasında sık kullanılan bir terimmiş diyorlar.

  • shubulubapshubaptishaluva  (02.07.15 14:45:06) 
bear with me diye bi kalıp var, üzerime gelme anlamında. Acaba kızdırdım mı diye düşündüm. Bi mail yüzünden güzelim iş kaçarsa üzülürüm valla.


  • qui gon  (02.07.15 14:51:23) 
yok hayır kızdırmamışsın. sık kullanılan normal bi' kalıp, az sabret kardeş diyor ama kibarca.

ekleme: görüşmeden/konuşmadan/başvurudan çok kısa bir süre sonra olmadığı sürece bu tarz mailler oldukça normal. kimse de kızmaz, kızamaz. hatta üst düzey pozisyonlar olmadığı sürece bu tarz mailler artıdır.
  • ack3000  (02.07.15 14:54:33 ~ 14:55:41) 
bu kalıp oyle bi anlama sahip değil, hatta tam tersi "mahcubuz" anlamı bile çıkar bazı kullanımlarında. bir süre bize tahammül etmenizi rica ederiz" gibi.


  • kül  (02.07.15 15:27:20) 
"Mazur görün" daha uygun bir çeviri. "Çok fazla başvuru alıyoruz mazur görün, en kısa zamanda ulaşıcaz" demiş.


  • alicia dominica  (02.07.15 15:47:18) 
Kibar kalip o
İlk gördüğümde ben de sok gecirmistim zamaninda ama yerli yersiz herkes kullaniyor.

  • kosun lan mevzu var  (02.07.15 15:58:28) 
[]

RAM Bilgisi çevirisi

16 GB of 1066 MHz ECC memory in a single processor card

şunun çevirisi nedir?

tek bir işlemci kartında 16'lık 1066 Mhz ECC bellek

doğru mu?

 
bu gibi teknik çeviriler yaparken az da olsa örnekleri araştırmanızı öneririm. aksi takdirde jargon dediğimiz duvara çarpmanız olasıdır. türkçe donanım sitelerini gezin misal bu örnek için.


  • astaroth  (01.07.15 23:57:11) 
[]

Perde dugmesi'nin ingilizce veya almancasi

Lazim cok acil. Gulmeyin.




 
Tipine göre bak bakalım, curtain track button carrier diyor ama hook'lu filan da oluyormuş.
www.fabricdaddy.com

www.sailrite.com

www.sailrite.com

www.sailrite.com

tavandaki korniş de şu galiba:

Ceiling Curtain Track
  • neferkitty  (01.07.15 21:01:20 ~ 21:07:56) 
Sagolun, direkt almancasini buldum. Gardinengleiter'mis.


  • letheavendangered  (01.07.15 21:32:40) 
[]

Resmi Yazışmada Hanımlara Hitap

İngilizce resmi yazışmada evli olup olmadığını bilmediğimiz bir hanıma ne yazmalı?

Dear Miss Brown

Dear Mrs. Brown?

hangisi?

 
Ms. kullanılır
en.wikipedia.org

  • masa penisi  (30.06.15 21:42:47) 
Unknown Status or Name
In a business letter to a woman whose marital status is unknown, you may address her as "Ms." followed by her last name. If you are unsure of a person's gender, use the entire name in a business letter, such as "Dear Jordan Jones." If you are sending letters to a female target market and you do not have individual names, address your letter to "Dear Madam." However, you may have a better response to your solicitation if you use the name of the person, instead of a generic substitute.

  • repentance  (30.06.15 21:43:40) 
"Miss" ya da "Mrs." kullanmayın zaten resmi yazışmalarda. Kadının evli olup olmamasıyla yazışmanın bir alakası yok zira. Hani iş arkadaşınız filan olur, bir samimiyetiniz olur o zaman söylerseniz tuhaf kaçmaz ama diğer türlü tuhaf kaçar.

Zaten bildiğiniz üzere erkekler için böyle farklı hitaplar yok ve bu yüzden kadınlar için var olan bu farklı hitaplar kadınlara karşı ayrımcılık gibi algılanıyor haklı olarak; yani "politically correct" de olmuş olursunuz kullanmasanız da, ayıp olmaz. Hep "Ms." kullanmak en iyisidir. Hep "Ms." kullanın derim.
  • whimsical  (30.06.15 21:46:33) 
[]

şu çeviriyi yapabilecek arkadaş var mı ?

without shaft power which is produced by using electricity..




 
elektrik enerjisi kullanarak üretilen mil gücü olmaksızın
diyor.

mil gücü de pompa/motor ile alakalı sanırım.
  • neferkitty  (29.06.15 23:38:23) 
peki devamında some machines like refrigerators and mixers may not function dese


  • ramazanali  (29.06.15 23:41:21) 
memetali bey harf alayım, tam cümleyi alırsam daha iyi olacak, cümle eksik olursa hatalı anlam çıkabilir sizin için daha iyi olur. eğer tam cümle buysa:

without shaft power which is produced by using electricity some machines like refrigerators and mixers may not function

buzdolabı ve mikser gibi bazı makineler elektrik enerjisi kullanarak üretilen mil(motor) gücü olmaksızın çalışmayabilir

anlamı çıkar.
  • neferkitty  (29.06.15 23:42:18 ~ 23:44:40) 
without shaft power which is produced by using electricity some machines like refrigerators and mixers may not function tam cümle bu


  • ramazanali  (29.06.15 23:44:45) 
buzdolabı veya karıştırıcı gibi bazı makineler elektrik kullanılarak üretilen şaft gücü olmadan çalışmazlar.


  • kababangaa  (03.07.15 06:38:18) 
[]

Türkçe'den İngilizceye çeviri lazım. 5-6 cümle

Rusça makalem için İngilizce özet istediler. İngilizce burada da karşıma çıktı. Şu cümleleri İngilizce yazabilecek olan var mı?

"Osmanlı İmparatorluğu 13. Asrın sonunda kuruldu ve hızlı bir şekilde gelişti. İstanbul’un fethinden sonra büyük bir devlet haline geldi. 1. Selim ve oğlu Süleyman zamanında büyümeye ve güçlenmeye devam etti. Aktif bir şekilde dış politikayı takip ettiler ve dünya siyasetini yönlendirdiler. Şah İsmail’in ortaya çıkması Selim’in doğuya yönelmesine, 5. Charles’ın ortaya çıkması da Süleyman’ın batı ağırlıklı bir politika uygulamasına sebep oldu. Bu esnada ortaya çıkan Martin Luther ve Lutheran’lar Süleyman için politikası için bir silah olarak görüldü ve bunu değerlendirmek için bazı girişimlerde bulunuldu."

Kıyısından köşesinden kırpılabilir çok mühim değil ancak şunu ingilizce yazabilirsek çok memnun olacağım. Tarzanca ingilizcem yetmedi bunu çevirmeye :)

 
Daha iyisi yazılasıya kadar ya da düzeltilesiye kadar ben yazayım:

"Ottoman Empire was established at the end of 13th century and developed quickly . After the conquest of Istanbul, it became a big state. It continued growing and gaining power during the time of I.Selim and Süleyman. Emperors spryly pursuied foreign policy and steered the world politics. Emergence of Shah Ismail caused Selim's eastward orientation and the emergence of Charles the 5th also led pursuing a policy mainly western-focused by Suleyman. In the meantime, the emergences of Martin Luther and Lutheran were seen as the weapons against Suleyman regarding his policy and some attempts were made to consider . "


Edit: bir yeri yanlış yazmışım düzelttim bir de @godosu beklerken bir kaç ilave yaptı onları editledim :3
  • neferkitty  (29.06.15 22:10:56 ~ 22:54:58) 
[]

İngilizce yardım, bu cümleyi nasıl oluştururum?

Merhaba şu cümle için yardım edebilir misiniz, söylemek istediğim şey:

Sağlıklı yaşam standardını promote eden kampanyalar hazırlanması, sadece insanları negatif etkilemekle kalmaz, aynı zamanda istedikleri hayata ulaşamayacakları için onların mutsuzluğuna yol açar.

Türkçe anlama bakmayın atmasyon bir cümle, sadece bu cümleyi kurmak istiyorum:) Şöyle yazdım ama olmadı..

Creating campaings to support healthy life style, will not only affect people on negative way, also will make them unhappy because they would not reach the life that they are seeking.

Olmuşsa da güzel olmadı, nasıl daha iyi ifade edilir böyle bir cümle. Teşekkürler şimdiden!

 
Organizing a campaign to promote a standardization for healthy life style will not only influence people negatively but also will lead to unhappiness since they would not be able to reach a life style which they desire.


tense olarak will de olur, simple present da.

organize a campaign daha uygun olur.

edit: infernal majesty ufak bir yeri düzeltti şimdi daha güzel oldu :3
  • neferkitty  (28.06.15 20:51:20 ~ 21:12:06) 
nefer'i düzeltmek bize düşmez ama not only.. but also daha etkili :)


  • Mcfly  (28.06.15 21:12:15) 
süper:) çok teşekkürler!


  • maymuncuq  (28.06.15 22:05:15) 
lead yerine cause diyebilirsin.


  • baldur2  (29.06.15 11:33:03) 
[]

Kaynak yardımı

Mütercim tercümanlık okumaktayım. Çeşitli çeviriler için kaynak arıyorum ancak nasıl bulunabileceğini öğrenebilmiş değilim. Sözlüklerde bulamadığım kelimeler, terimler vs. Hocalar sürekli dil portallarına, forumlarına bakın diyor ama bu portal ve forumları bir türlü bulabilmiş değilim. Çeviri yapan kişiler nerelere bakıyor/danışıyor?

İyi geceler herkese!


 
  • parola58  (28.06.15 01:35:56) 
proz.com diye bir site var. üyeleri profesyonel ve amatör çevirmenler. forumları da var, çeviri / terim örneği arayabileceğin bir veritabanları da.


  • d max  (28.06.15 01:41:00) 
[]

Tek cümlelik bir çeviri Ing > Tur

And suddenly you just don’t feel at home in your skin or in your house and you just want home but “Mom’s” probably wouldn’t feel like home anymore either.

Nasıl çevirdiniz?


 
Ve birden bedenine ya da evine ait değilmişsin gibi hisseder ve bir yere ait olmak istersin ancak '' ana kucağı'' bile sana yuva gibi gelmez artık.

derdim ben.
  • neferkitty  (27.06.15 21:04:10 ~ 21:29:00) 
feel at home çok rahat etmek, huzurlu olmak anlamına gelir. yani:

neferkitty'yi takip ederek söyleyim:

Ve birden bedeninde ve evinde rahat, huzurlu hissedemezsin kendini, sadece evini istersin fakat "ana kucağı" da sana huzur vermez artık.

derdim ben
  • tellioglu  (27.06.15 21:59:26 ~ 22:00:01) 
[]

Çince - Rusça - Japonca

Beyler sizce hangisini öğreneyim? Uzun vadede epey para kazandırabilecek ve o dili bilen eleman sayısının kıt olduğu dil hangisi:

strawpoll.me


 
hangi sektörde kullancaksın? sektöre göre değişkenlik gösterir bu iş.

inşaat mühendisliğinde mesela en çok bilinen ing, rusça, arapça. sektörden sektöre de baya fark vardır diye düşünüyorum.
  • b1019  (26.06.15 23:53:54) 
Rusça hemen her sektörde geçerli sanırım, öte yandan da vahşi kapitalizme ayak uyduran Çin sayesinde Çince de yükselişe geçti diyorlar. Ben de Japonca'yı egzotik bir dil olarak gördüğüm ve Türkiye'de Japonca bilen eleman kıtlığı yaşandığını tahmin edebildiğim için öğrenmek istiyorum. Bir türlü seçemediğim için sordum.


  • sage hide  (27.06.15 00:22:03) 
[]

Bir Cümlelik Çeviri İçin Yardımınıza İhtiyacım Var

From renowned director Peter Bogdanovich, SHE'S FUNNY THAT WAY is a screwball comedy featuring the interconnected personal lives of the cast and crew of a Broadway production. When established director Arnold Albertson (Owen Wilson) casts his call girl-turned-actress Isabella "Izzy" Patterson (Imogen Poots) in a new play to star alongside his wife Delta (Kathryn Hahn) and her ex-lover Seth Gilbert (Rhys Ifans), a zany love tangle forms with hilarious twists. Jennifer Aniston plays Izzy's therapist Jane, who is consumed with her own failing relationship with Arnold's playwright Joshua Fleet (Will Forte), who is also developing a crush on Izzy.

Arkadaşlar yukarıdaki paragrafta "When established director Arnold Albertson (Owen Wilson) casts his call girl-turned-actress Isabella "Izzy" Patterson (Imogen Poots) in a new play to star alongside his wife Delta (Kathryn Hahn) and her ex-lover Seth Gilbert (Rhys Ifans)" kısmında casts his call girl-turned-actress derken ne kast ediyor? Sözde cinsiyet değiştirmiş kadın oyuncu Isabella olarak mı çevirebiliriz bu kısmı? Call ve girl-turned burada tam olarak ne manaya geliyor?


 
"call girl"


  • pokemonk  (26.06.15 22:53:46) 
"call girl" telekız demek. "telekızlıktan oyunculuğa terfi eden" anlamına geliyor. mesela mankenlikten oyunculuğa terfi eden birisi için de "model-turned-actress" de diyebiliriz.


  • sage hide  (26.06.15 23:13:43) 
telekızlıktan artist yapılmış demek call girl turned actress. Telekız'dan bozma artist gibi de diyebilirsin biraz daha sokak kullanımı bir çeviri olacaksa.


  • advice duck  (26.06.15 23:22:24) 
Teşekkürler arkadaşlar.


  • kilisenin imami  (27.06.15 13:37:29) 
[]

deyim

İyi sabahlar. yabancılar olağanüstü güzel bir yeri tanımlarken 'bu dünyaya ait olamaz' gibi bir deyim kullanıyolar. Aklıma düştü ama ingilizcesini hatırlayamadım. Nasıl deniyor bu?




 
out of this world :)


  • mushtopus  (26.06.15 03:18:06) 
belki extraterrestrial da olabilir ama o çok terimsel bi şi.


  • reavelyn  (26.06.15 03:29:46) 
extraordinary, out of the ordinary, out of the common, in a class by itself

hangisi işini görürse
  • sage hide  (26.06.15 23:50:18) 
[]

ne demek istiyor?

the team will systematically review the producers currently being used.




 
"takım halihazırda kullanılan üreticileri düzenli olarak gözden geçirecektir."

ama bence yazım yanlışı var, procedures yeride producers yazmışlar sanki. doğrusu şöyle olur o zaman:

"takım halihazırda kullanılan prosedürleri düzenli olarak gözden geçirecektir."
  • neyehbe  (25.06.15 03:56:13) 
producer insansa;

ekip hali hazırda iş yapılan üreticileri sistematik olarak değerlendirecek.

producer dediği cihaz ise;

ekip hali hazırda kullanılan üreticileri(cihaz vs neyse ) sistematik olarak inceleyecek.

Edit : prosedur cok daha mantikli bence de, arkadasimiza katiliyorum :3
  • neferkitty  (25.06.15 03:56:37 ~ 03:58:38) 
neyehbe evet yanlış yazmışım çok teşekkür ederim :)

neferkity teşekkürler. :)
  • kuzey li  (25.06.15 03:59:11) 
[]

Kısa çeviri

There is a good chance an accidient brought you into this world.Don't let one take you out.

Merhaba, az çok anladım ama tam olarak ne demiş üstteki cümlede?


 
Bir kaza sonucu bu dünyaya gelmiş olma ihtimalin yüksek. Başka bir kazanın seni bu dünyadan alıp götürmesine izin verme.

Türetilebilir tabi. Daha şairane varyasyonlar çıkar..
  • bulmasi gercekten zor  (24.06.15 22:12:21 ~ 22:14:26) 
Tesadüfen içinde bulunduğun dünyadaki var olan iyi şansın, kaçmasına,kaybolmasına izin verme.
(sanki içersinde bulunulan durum kastedilmiş)

He unutmadan, tahminimi yazdım.Yanlış olabilir..
  • tsubasa  (24.06.15 22:17:27 ~ 22:18:39) 
[]

Marmara Üniversitesi'nde Toefl Kursu

Alan var mi? Ya da yakini burda kursa giden? Ben toefl a girmek istiyorum ama hazırlanırken de universitelerin hazirlik programına gitmeyi düşünüyorum. O yuzden merak ettim burda var mi bu sekilde kursa giden diye. Varsa yardimci olursa en azindan fikir edinmis olurum. Degerlendirmeye çalışırım.




 
bir arkadaşım gitti bahsettiğiniz kursa. 1 ay sonra da bıraktı. türk hocaların dersi türkçe anlatması ve sorulan çoğu soruya cevap veremememsinden bahsediyordu.. zaten toefl kursa gidilerek çözülecek bir olay değil..


  • isleten adam  (25.06.15 20:55:16) 
[]

Alfabe tanımlama

(git: i.imgur.com )

Resimdeki taş Fransa'nın güneyinde doğa yürüyüşü sırasında bulunmuştur. Anlamını merak etmiyorum ancak hangi alfabe-dilde olabilir acaba?


 
Alfabeyi bilmiyorum ama eski bişey değil bu, turistik hediyeliklere benziyor.


  • manuel mandalina  (23.06.15 19:34:33) 
[]

Designing a new domain

Teknoloji konularından pek anlamıyorum, bunu "yeni bir domain dizayn etme" olarak çevirebiliyor muyuz? google'a baktım ama bu tarz bir şey göremedim. önerilerini alabilir miyim?




 
domain aynı zamanda alan, eksen anlamlarına da geliyor. Perspektif bile diyebilirsin.


  • alperz  (23.06.15 11:37:38) 
domain olarak bırakabilirsin. sistem mühendisliği terimi olarak kullanılan "domain" Türkçe'de "etki alanı" olarak geçer aslında ama "domain" olarak da kullanılır.


  • loveinaflipbook  (23.06.15 11:47:33) 
[]

rusça bilenlere basit bir soru

Ya soshla s uma şarkısında bir yerde " raz dva posli pyeti" diyor neden adin dva demiyor.
raz ile adin arasında ne fark var?



 
raz ve adin aynı şey zaten, ikisi de bir demek.
sayı sayarken genelde adin dva yerine raz dva diyorlar.

  • kayranin kedisi  (22.06.15 16:28:47) 
raz dva demek türkçe'de "son ki üç dört" demek gibi. "biiiir-ikiiii-üüüç, haydi" gibi uygun adım saymalarda "raz-dva-tri" diye sayılır.


  • lesmiserables  (22.06.15 17:49:21) 
Раз, два, после пяти
Мама, папа прости:
Я сошла с ума-а.
-----------------
herhalde mevzu bahis t.a.t.u sarkisinda gecen nakarat...genelde bi ritm veya uyum saglamak icin turkcedeki gibi- lesmiserables'in da belirttigi sekilde kullanilir. ayrica bir seyin katini belirtmek icinde soylenir: orngegin "dva raza (iki kere)" gibi.
  • hay sikfuck  (22.06.15 22:06:00) 
lesmiserables tamamen doğru açıklamış.o türden farklı bir 1 "raz"


  • emreyrn  (23.06.15 08:20:33) 
[]

27 haziran toefl

merhaba,

27 haziran'da izmir amerikan kültür'de toefl sınavına gireceğim. sınavla ilgili bazı ufak detaylar hakkında bilgi almak istiyorum:

-sınav tam olarak kaç saat sürecek? (4 ila 6 arasında değişen iddialar gördüm)
-sınava kendi kulaklığımızı götürmemiz mümkün mü?
-sınav benim için çok önemli dolayısıyla herhangi bir donanım problemine karşı kendi klavyemi falan götürecek manyaklığa erişmem gerekir mi?
-izmir amerikan kültür(karşıyaka) ortamı nasıl, sınıfların durumu ne alemde?
-sınav yeri çevresinde bir gece kalabilecek yer tavsiyesinde bulunabilir misiniz?

tecrübeli arkadaşlardan cevap beklemekteyim. cevaplar geldikçe yeni sorularım olacaktır :)

şimdiden teşekkürler..

 
5 saati bulur.
götüremezsin.
klavye de götüremezsin.
  • edgenabby  (21.06.15 16:15:40) 
[]

bir cümlelik çeviri

"A dedicated team making a world of difference " sloganı türkçeye en iyi nasıl çevrilebilir?




 
make a world of difference : büyük fark yaratmak, önemli bir etkiye sahip olmak gibi anlamları var bu bir deyim.

idioms.thefreedictionary.com

''büyük bir fark yaratan özel bir ekip'' diyebiliriz.

Edit: sloganmış bilemedim o zaman,daha güzel çeviri yapan çıkabilir.
  • neferkitty  (21.06.15 14:25:07 ~ 14:27:20) 
'' Fark yaratan özel bir ekip ''


  • omaggo  (22.06.15 18:14:32) 
[]

Bilgi düzeyleri

ya mesela photshopu yüksek seviyede biliyorum advanced yazdım illustrator'u orta düzeyde biliyorum buna ne yazacağım intermediate falan mı ?




 
ben olsam

proficient user (iyi)
independent user (orta)
basic user (başlangıç)

yazardım.
  • sen git ben geliyorum  (24.06.15 16:15:30) 
[]

Kısa bir İngilizce çeviri

1) Even though history would see me, if this were true, as the Pilate of the galaxies. Even so, I would prefer, as had many Romans, to risk a resurrection rather than have him here saying what he was saying.

2) He fared no better than he did leading the orchestra.

Evet, biliyorum bağlam falan yok ortada ama şu iki şeyin tam olarak ne anlattığını söyleyebilirseniz çok sevinirim.

Teşekkürler.

 
ilkini anlıycam diye beyni yakıyodum ama bence virgülleri yanlış yerlerde kullanmış o virgülün konumuna göre anlam değişir.

2) bu başarısı orkestrayı yönettiğindeki başarısından farksızdı demek istemiş. tam olarak karşılamıyo çevirmen olmadığım için çeviremiyom ama anlamca bu.
  • Mcfly  (20.06.15 20:38:02) 
1- tarihin beni seçkin toplulukların Pilate'si olarak gördüğü doğru olsa bile, ben tıpkı pek çok Romalının tercih ettiği gibi, onun burada olup söylediklerini dile getirmesindense yeniden dirilmeyi riske atmayı tercih ederim.

* Pilate İsa peygamberin çarmıha gerilmesini öneren kişiymiş.

Not: Yeniden dirilme ile kendisininkini mi yoksa İsa'yı mı kastediyor belli değil. Ben anlayamadım yani.

Not 2: Bok gibi cümle. Daha iyi bir İngilizce gerekiyor asıl anlamı verebilmek için.
  • sen git ben geliyorum  (20.06.15 21:38:46 ~ 21:42:07) 
[]

ingilizce de daha iyi okuma yapmak için nasıl çalışılmalı

paragrafı önüme koyup boş bir kağıda sırasıyla cümle cümle çeviriyorum. bilmediğim sözcüklere sözlükten bakıyorum falan.

daha hızlı çevirmek için ne yapmam lazım?
yoksa sadece okuyup geçeyim mi?
yani türkçe sini yazmaya gerek var mı?
ve bilmediğim her kelimenin anlamına sözlükten bakmalı mıyım? yoksa yorumlayarak mı çevireyim?

teşekkürler.

 
amacınız sınavların reading kısmı için mi? ona göre cevap vericem.


  • neferkitty  (20.06.15 17:31:24 ~ 17:31:39) 
evet işin aslı yds'ye hazırlanıyorum.


  • kupigometa  (20.06.15 17:32:29) 
o tarz sorularda okuma parçalarından önce şıkların tümünü okuyup sonrasında paragrafa dönme tavsiye edilir böylece cevaplarda bahsedilen konunun geçtiği kısımları paragrafta görüp aşinalığı yakalamak daha kolay olur. diğer türlü her şık için paragrafı baştan okumak zorunda kalacaksınız.
o yüzden önce tüm şıkları bir kere okuyun ve anlayın ondan sonra paragrafta söz konusu şıkkın geçip geçmediğine bakmak daha ''hızlı'' bir yöntemdir. paragrafta anlamadığınız cümleler illa ki çıkacaktır o yüzden şık üzerinden arama yapmak daha mantıklı bence. bir de şıklarla parafraftaki cümleler birbirinin tıpkısı aynısı olmadığından ''eş anlamlı'' kelime arayacaksınız. bir örnek göstereceğim bir saniye.

Edit:

While many drugs speed up pr depress the central nervous system, there is a class of drugs that distorts how we feel, hear, see, smell, taste and think. Called hallucinogens because users often hallucinate, or experience non-existent sensation these drugs are also known as mind-bending drugs. Some hallucinogens come from natural sources, examples of which are mescaline, psilocyhin, DMT and marijuana. Others are made in laboratories. Of all drugs, synthetic and natural, the most powerful is LSD, or lysergic arid diethylamide. Twenty micrograms, an almost infinitesimal amount, is sufficient to produce a hallucinogenic effect. The most pronounced psychological effects induced by hallucinogens are a heightened awareness of colours and patterns together with a slowed perception of time and a distorted body image. Sensations may seem to "cross over", giving the user a sense of "hearing" colours and "seeing" sounds. Users may also slip into a dreamlike state, indifferent to the world around them and forgetful of time and place to such an extent that they may believe it possible to step out of a window or stand in front of a speeding car without harm. Users may feel several different emotions at once or swings wildly from one emotion to another. It is impossible to predict what kind of experience a hallucinogen may produce. Frightening or even panic-producing psychological reactions to LSD and similar drugs are common. Sometimes, taking a hallucinogen leaves the user with serious mental or emotional problems, though it is unclear whether the drug simply unmasks a previously disorder or actually produces it.

One physical danger of taking the type of drugs described in the passage is that the user may ........... .

a- become deaf
b- think that he or she can smell colours
c- feel absolutely no sense of danger
d-have mild nightmares
e-lose his or her eyesight

Kaynak : www.sorukurdu.com

örneğin bu soruda önce soruyu okuyoruz ve halüsinojenlerin yan etkileri/riskleri ile alakalı bir şey sorduğunu görüyoruz daha parçayı okumadan , haliyle bu konunun dışındaki cümleleri tek tek anlamaya çalışmak zaman kaybı. Çünkü parçanın girişinde halüsinojenlerin kaynağı ne olduğu ne işe yaradığı gibi ekstra bilgiler de var. onları hızlıca okuyup geçiyoruz kafamızda çevirmeye gerek yok. Ta ki etkilerinden bahsedesiye kadar.

''. Twenty micrograms, an almost infinitesimal amount, is sufficient to produce a hallucinogenic effect. The most pronounced psychological effects induced by hallucinogens are a heightened awareness of colours and patterns together with a slowed perception of time and a distorted body image. Sensations may seem to "cross over", giving the user a sense of "hearing" colours and "seeing" sounds. Users may also slip into a dreamlike state, indifferent to the world around them and forgetful of time and place to such an extent that they may believe it possible to step out of a window or stand in front of a speeding car without harm. ''

Sorunun cevabı bu kısımda gizli siz sadece bu kısmı çevirip anlamalısınız mesela. soruyu ve şıkları önceden okumuş olmanın faydası bu.
Cevap da C şıkkı galiba, sitede verilmemiş ama.

halüsinojenler yüzünden kişinin tehlike algıları bozuluyormuş yani, pencerenin önünde dikilip, araçla hız yapabilirler örneğini vermiş mesela.
  • neferkitty  (20.06.15 17:36:44 ~ 18:06:28) 
peki sınavdan bağımsız olarak nasıl yapmalıyım bu işi?
merakım normal bir okuma yöntemi üzerine.

  • kupigometa  (20.06.15 17:38:37) 
Cevirmeyin cumleleri surekli. Oturup yazmayin da, cevirmen degilsiniz sonucta. Yani anlamadigim kadariyla degilsiniz :) Okuyun parcalari, bilmediginiz kelimeleri tahmin edin icerige gore. Eger cok kilit bir kelimeyse okurken bakin sozluge, degilse okuyup bitirdikten sonra bakin. Liste yapin hatta alfabetik, kendi sozlugunuz olsun o. Degisik konularda okuyun bir de, bilimsel bir seyler okuyun mesela, dergi yazilari okuyun falan. Boylece farkli alanlarin kelimelerine ve stillerine de alisirsiniz.


  • duma duma dum  (20.06.15 17:48:01) 
Anladigim kadariyla olacak o, cevaplarinizi da boylece karistirdim iyice :D


  • duma duma dum  (20.06.15 17:48:45) 
neferkitty ve duma duma dum yardımlarınız için teşekkür ederim.

soru çözüm mantığını anladım, çok sağ ol neferkitty. zaten bu tip zorular kavramak sınavın yarısını kurtarır.

çevirmen değilim ama ders aldığım hoca şu anda çeviri yaptırıyor ve ben de daha pratik olmaya çalışıyorum. ders online olduğu ve öğrenci sayısı fazla olduğu için ona da soramadım. sizlerden daha hızlı yanıt alırım diye düşündüm.

zaten farklı alanlardaki paragraflar üzerinde çalışıyorum. mesela şuan ki paragraf şu;
some people believe that meat consumption to famine and depletes the earth's natural resources. Indeed, it is often argued that cows and sheep require pasturage that could be better used to grow grain for starving millions in poor countries. Additionally, claims are made that raising livestock requires more water than raising plant foods. But both arguments are illogical and simplistic.

yds ayarında değil ama zamanla artık...

teşekkürler tekrar.
  • kupigometa  (20.06.15 18:06:14 ~ 18:07:22) 
uzun cümlelerin çevirisini anlamak için de relative clause, noun clause, reduction gibi konuları önce bir çalışın.

mesela kısaltma varsa neyi tanımlıyor, onu ayırt etmek için önemli. sizin paragrafta reduction örneği yok (hızlıca baktım varsa editlerim de) clause yapısı var, onlar çevirinin temelini oluşturuyor ona da örnek vereceğim birazdan :3

mesela şurada basit bir anlatım var:

www.ingilizceders.biz

The car which was used in the bank robbery has been found by the police .

The car used in the bank robbery has been found by the police.

bu yapıyı bilmek esas fiili seçmeyi dolasıyla konuyu doğru anlamak için önemli.

used esas fiil değil relative clause kısaltması gördüğünüz gibi. ama bunlar hep okuyup karşılaştıkça gelişir tabi.
  • neferkitty  (20.06.15 18:08:42 ~ 18:13:56) 
ya süpersin :))
tam da bu cümlede debeleniyordum.

gerçekten yoksul ülkelerdeki milyonlarda aç insan için tahıl büyütmenin kullanımı iyileştirilmesi inek ve koyunun çayırda otlamaya ihtiyaç duyması sık sık tartışıldı.

gibi garip bi cümle çıkardım :)) rcl ve ncl yi tam kavrayamadım zaten ://
  • kupigometa  (20.06.15 18:13:59) 
suat gürcan ve rıdvan gürbüz'ün yds ya da eski basım üds kitapları var, 2. el bulup al o çok güzel tek tek reductionları, clauseları filan anlatıyor. belki eski basımı elinde olan vardır buradan ollayacak birisi bile çıkar. seneler arasında çok farkı yok çok temel düzeyde anlatıyor eski de olsa işini görür yani. bu konuları oturtmanı tavsiye ederim, cümleyi anlamada çok önemli.


  • neferkitty  (20.06.15 18:16:27 ~ 18:20:41) 
teşekkürler bakarım ona. çok sağ ol ;)


  • kupigometa  (20.06.15 18:20:16) 
[]

teknolojinin gözü kör olsun

nasıl denir ingilizcede, denir mi ya da?

ya da buna yakın bir şeyi nasıl diyebilirim.


 
iyi amacli mi kötü amacli mi?

hani boyu devrilsin gibi mi, yok sa allah iyiligini versin gibi mi?
  • kurnaz  (19.06.15 21:54:02 ~ 21:54:24) 
technology be damned!

edit: yok bu olmadı. ben de merak ettim şimdi :)
  • passion rules the game  (19.06.15 21:54:45 ~ 21:56:40) 
Teknology stevie wonder!


  • Tears of Devil  (19.06.15 21:57:33) 
"damn this technology" anlamca en iyi karşılayan cümle. "hay teknolojin batsın, lanet gelsin" anlamına geliyor biraz.


  • sage hide  (19.06.15 21:59:39 ~ 22:00:40) 
heeeee yyyoooo im tired of using technologyyyyy


  • el cancer del besiktas  (19.06.15 22:02:53) 
"damn this technology" anlamca en yakını gibi sanki. teşekkürler.


  • o degil dee  (19.06.15 22:25:26) 
[]

üç kelimelik çeviri

"go-live announcement" Türkçe karşılığı en doğru nasıl olabilir?




 
Yayıncılık içinse "yayın başladı anonsu" diyebilirsin.


  • alperz  (19.06.15 15:15:11) 
canlıya geçiş duyurusu


  • cirkinkizyokturazvotkavardir  (19.06.15 15:15:43) 
bir şirkette yürürlüğe girecek yeni İK hizmetlerinin duyurusu için konulmuş bu başlık.


  • angerona  (19.06.15 15:40:09) 
"Canlı Geçiş Duyurusu"


  • bykush  (19.06.15 15:44:28) 
[]

1,5 sayfalık (503 kelime) Çeviri yardımı (ücret verilecektir)

Arkadaşlar merhaba bir kurumdan yazacağım tezin ingilizce özetini istediler. Ancak şu an kendi iş yerimde yapacağım çok iş olduğundan ve akademik ingilizcem uzun süredir köreldiğinden çok süre alacak çevirmem.

o yüzden deneyimli arkadaşlarımdan ücret mukabilinde 1,5 (503 kelime) sayfalık özeti çevirmelerini isteyeceğim. Özelden ilgilenen varsa bana ulaşırsa sevinirim


 
özel mesaj yolladım.


  • sage hide  (19.06.15 22:01:28) 
[]

hatırlayıp geliştirmek için yapılması gerekenler?

ingilizcem eskiden iyiydi. evde ailemle rahat rahat sohbet edebiliyordum, yurt dışına çıksam hiç zorluk çekmezdim. yine büyük bir zorluk çektiğim söylenemez ama kelimeleri tamamen unutmuş durumdayım. hem bunu düzeltmek hem de biraz akademik ingilizcede kendimi geliştirebilmek için ne yapmam gerekiyor? şu kitaplardan çalış, bu videoları izle diye kaynak söyleyebilirseniz çok sevinirim.




 
ingilizceyi zaten biliyorsan, açıp kitap falan çalışmak aşırı sıkıcı olacaktır. aynı şekilde, "ingilizce konuşalım" temalı videolar da öyle. bu işin tek kolay ve eğlenceli yanı, oturup friends dizisini ingilizce altyazılı olarak izlemektir. sadece friends değil elbette, birtakım terimleri de öğreneyim dersen, daha farklı konulardaki sürükleyici ve uzun sezonluk dizilere (lost, prison break, big bang theory, fringe, house md. vs sadece aklıma gelen örnekler) başlamak acayip faydalı olacaktır. bu dizileri izlerken, özellikle kullaklık takarak izlersen ve daha önce de söylediğim gibi ingilizce altyazılı izlersen daha yararlı olur kanaatimce.


  • mrsmoon  (20.06.15 00:40:06) 
[]

ingilazca ufak birkaç kelime (olm ufacık tercüme bile ne zor işmiş yav :/ )

arkadaşlar elimde öğrencilere verilecek resmi bir belge var ve ingilizceye çevrilmesi gerekiyor. sözlükten bakınca anlamsız kaçıyor. şu an karşılık bulamadığım tabirler aşağıda. bi yardım eden olur mu bea ??

"yabancı diller yüksekokulu"
"öğrenci sınav durumu"
"sene içi başarı notu"
"başarı notu"
"başarı durumu"

bir de tıp fakültesinde okuyan biri için hem fakülte hem de bölüm kısmına "medicine" mı yazıyoruz ?

çok teşekkürler şimdiden.

 
yabancı diller yüksekokulu - school of foreign languages


  • i like dance and i like romance  (18.06.15 13:35:47) 
hocam onu biz de düşündük ama yüksekokul kavramını tam karşılamadığını söyleyenler çıktı. o yüzden tereddütte kaldık. keza diğer tabirler için de kilit olmuş bekliyoruz :)


  • kuul  (18.06.15 13:47:59) 
@kuul bende emin olamadım ama üniversitelerin yüksekokul sayfalarını (deü, ege, yaşar) ingilizce yapınca direk tanımı bu şekilde çıkıyor.
diğer tanımlarda ise zannediyorum okul okul değişebilir. kimisi "proficiency status" diyor kimisi "final grade". o yüzden adı geçen okulun web sayfasını ingilizce yapıp biraz kurcalamakda fayda olabilir.

  • i like dance and i like romance  (18.06.15 13:54:38) 
School of Foreign Languages ama sizin okulun yabancı diller yüksekokulu kendine başka bir şey diyorsa onu yazmak lazım.

Faculty of Medicine yazmış bizimkiler hem fakülte hem alan kısmına. Bence Faculty of Medicine - Medicine daha doğru.

Bunun dışında diğerleri neyi kastediyor bilmediğim için ceviremiyorum. Öğrenci sınav durumu ile başarı durumu arasında ne fark var? Harf notu olana letter grade, 4.0-3.5 olana grade point, vizeye midterm exam grade, sene sonuna final exam grade, atlayana proficiency exam status AA-BA diğer kutular boş. Bizimki buna benziyor.
  • Lim5  (18.06.15 15:03:12) 
[]

bir turnuva programı çevirisinde yardım

anlayamadığım bir kaç şey var :(
yardımcı olabilecek olan birine gönderebilirim...



 
çok uzun değilse bakabilirim. mesaj atabilirsin


  • otenazi isteyen elf  (18.06.15 19:09:52) 
1 ... •737475767778798081• ... 156   « Önceki  Sonraki »
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler angelus, Artibir, aychovsky, baba jo, basond, compumaster, deckard, duyulmasi gerektigi kadar, fader, fraise, groove salad, kahvegibi, kaymaktutmayansicaksut, kibritsuyu, monstro, pandispanya, robin, ron dennis
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır. Skimlinks ile linkler üzerinden yönlendirme payı alınmaktadır.