[]

speaking'i geliştirmek için?

neler yapılabilir? podcast önerisi kabulüm, dizileri de ingilizce altyazılı izleyeyim, başka ne olabilir?




 
effortless english der kaçarım.


  • sourtimes  (09.12.15 12:39:07) 
İngilizce konuş bir İngilizle


  • [silinmiş]  (09.12.15 12:46:08 ~ 14:36:14) 
dediklerinin hicbiri gelistirmez ki.


  • baldur2  (09.12.15 13:05:15) 
o dediklerin listeningi geliştirir speakingi değil.
birileriyle sohbet muhabbet etmen lazım speaking için. "speaking class"lar oluyor bazı yerlerde ya da couchsurfingden falan birilerini bul onlarla buluş.

  • sta  (09.12.15 13:08:35 ~ 13:08:49) 
eğer ingilizce konuşacak birini bulamıyorsan kendi kendine bir konu hakkında konuş, kaydet dinle geliştir vb. speaking için konuşacaksın sürekli başka çaresi yok.


  • eindaclub  (09.12.15 13:39:17) 
evine erasmus öğrencisi alabilir, yani bir odanı ona kirayabilirsin ya da couchsurfing olaylarına girişebilirsin mesela mesela. pek açıklayıcı olmadıysa bu olaylar nedir diye bi bakmanı öneririm google'dan :)


  • hsmbnl  (09.12.15 14:59:26) 
Verbling, Italki gibi sitelerden uygun fiyatli birini bulup surekli konusun. Poscast, dizi, film falan bir isinize yaramaz bosuna umitlenmeyin.


  • stavro  (09.12.15 20:09:36) 
[]

each other vs one another

bunlarin farki ne, hangisi nerede kullanilir? "veriler birbirinden etkilenmemeli" demek icin "data should not be affected by one another" mi yoksa "data should not be affected by each another" mi demeliyim?




 
each other : 2 kişi/şey arasında birbirlerine anlamı verir.
one another : 2den daha fazla kişi/şey olduğunda kullanılır.

one another kullanmanız daha yerinde gibi.
  • uuth  (09.12.15 12:34:30) 
each other birden fazla karşılıklı için kullanılıyor. one another bire-bir karşılıklılık için kullanılıyor diye biliyorum. yanlışsam düzeltin.


  • battal gemalmaz  (09.12.15 12:36:31) 
es anlamli kavramlar. fark yaratmak icin kasmaya gerek yok.


  • baldur2  (09.12.15 13:07:47) 
@baldur2 fark yaratmak icin kastirilma gibi bir durum yok, "daha yerinde gibi"den kastim zaten buna cok takilinmadigi. bu isin kitabi ne diyorsa onu soyledik, elbette hicbirimiz 5 cayina charlesgil'e gitmiyoruz.


  • uuth  (09.12.15 13:23:25) 
One another kullanmaniz daha uygun +1. Ortada a ve b verisi gibi bilinen 2 veri olsaydi bu iki verinin birbirinden etkilenmemesinden bahsederken "each other" kullanmaniz cok uygun olacakti.
uuth +1 whoami +1

  • stavro  (09.12.15 20:06:17 ~ 20:06:56) 
[]

ne diyor?

What didn't you get a chance to include on your résumé?

ne diyor hocam burada?
ayrıca bu ne biçim kalıp, vat didint yu? hiç görmemişem.

 
cv'ne koymadığın ekstra bir özelliğin falan var mı diyor?

atıyorum çok iyi poker oynarsın ama bunu cv'ye yazmak abes kaçar. yada cv'de sayfa sınırı varsa diğer özelliklerden hangisini koyardın diyor.

ben böyle anladım.
  • ayiadam  (08.12.15 21:34:40) 
What did you do?
What did you get?
What did you get a chance to do?
What did you get a chance to include?
What did you get a chance to include on your résumé?
What didn't you get a chance to include on your résumé?

Adım adım incelersen kalıbın doğru olduğunu görürsün.

Anlamı da "CV'ye koymaya fırsat bulamadığın ne var?" diyor.
  • harzem  (08.12.15 21:40:02) 
kalip degil zaten, olumsuz soru cumlesi. yapmadin mi etmedin mi vs.


  • baldur2  (09.12.15 13:10:13) 
[]

Sinopsis çevirisi

Filmin sinopsisini çevirebilecek, az çok nelerden bahsettiğini söyleyecek arkadaşları star wars filmine götürüyorum. Inarritu'nun son filmi de olur bak.

Metachaos, from Greek Meta (beyond) and Chaos (the abyss where the eternally-formless state of the universe hides), indicates a primordial shape of ameba, which lacks in precise morphology, and it is characterized by mutation and mitosis.
In fact the bodies represented in METACHAOS, even though they are characterized by an apparently anthropomorphous appearance, in reality they are without identity and conscience. They exist confined in a spaceless and timeless state, an hostile and decadent hyperuranium where a fortress, in perpetual movement, dominates the landscape in defense of a supercelestial, harmonic but fragile parallel dimension. In its destructive instinct of violating the dimensional limbo, the mutant horde penetrates the intimacy of the fortress, laying siege like a virus. Similar to the balance of a philological continuum in human species, bringing the status of things back to the primordial broth.

 
yunanca meta (ötesi) ve kaos (evrenin sonsuz biçimsiz halinin saklandığı boşluk) kelimelerinden gelen metakaos kesin bir morfolojiye sahip olmayan primordiyal (ilksel) bir amip şekline işaret eder.
aslında, her ne kadar görünüşte insan biçimli bir görünüşle karakterize edilseler de, metakaosta resmedilen bedenler gerçekte kimliksiz ve bilinçsizdir. devamlı hareket halindeki bir kalenin göküstünde bulunan, ahenkli ama kırılgan bir paralel boyutu savunurken çevreyi domine ettiği düşmancıl ve çöküş halindeki bir hiperuranyona (cennetin de ötesindeki mükemmel idealar evreni), şekilsiz ve zamansız bir hale sıkışmış durumda var olurlar. boyutsal arafı ihlal etmeye dönük yıkıcı bir içgüdüyle mutant sürüsü virüse benzer bir kuşatma kurar kalenin mahremiyet sınırlarını aşar, insan türündeki filolojik süreklilik dengesine benzer şekilde madde halini ilk çorbaya (hayatı meydana çıkaran ilk kimyasal yapı) durumuna geri döndürür.

anam bu nasıl filmmiş lan? filmin adını da çevirdik arada.
  • oxibrinth  (08.12.15 21:29:06 ~ 21:29:44) 
[]

nasıl denir ingilizçe

Hani bi resim vardır böyle dağın son noktasından aşağı düşmüş, o köşeye tutunmuş anca, öyle duruyor, düştü düşecek.
Bu resmi arıyorum da google'a keyword bulamadım.
DAha Türkçe'sini bile soramadım ki, of.
Nasıl denir?

 
"Hang in there" falan gibi bir şey mi acaba? Nasıl yani :(


  • olutaklidi  (08.12.15 20:45:03) 
www.thediabetesresource.com

buysa cliffhanger
  • ayiadam  (08.12.15 20:48:49) 
Holding on to the edge

Arat gugılda tam dediğin çıkıyor
  • i ve been mistreated  (08.12.15 20:49:08) 
  • 1adam  (08.12.15 20:49:18) 
Yardımcı olan, olmak isteyen herkeslere tik atmadan edemiyorum. Sağolunuz. Ama aradığım şey, holding on the edge kelimeleriydi. Danke şönler.


  • neynep  (08.12.15 20:54:20 ~ 20:56:30) 
[]

İngilizce Kursu Fiyatları

Yakın zamanda ingilizce için 1 kur fiyatı alan var mıdır? Neresi ve ne kadar fiyat verdi?




 
marmara üniversite 1 kur 800 tl ama uzak dur derim.


  • devrin basbakani  (08.12.15 12:53:31) 
[]

How would you define value to the client?

Management and Innovation in International Enterprises dersinden bir soru. Çeşitli yorum görebilmek adına sizlerden de cevap alabilir miyim?

Teşekkürler.


 
Cok mu sacmalamis olacagim bilemiyorum zira konu hakkinda bir bilgim yok, sadece sinirbilim alaninda calisan biriyim :)

Bir sey satiyor olsaydim, o urunu alabilecek potansiyele sahip kisilere o urunden elde edecekleri kazanci vurgulardim. Mesela return of investment kisa vadede mi uzun vadede mi, bu urunun onlarin musterilerine yapacaklari katkilar, marka adina katkilari gibi. Cesitli senaryolar hazirlayip bunlara ait senaryolari guclendirirdim.
  • lamira  (07.12.15 09:08:11) 
[]

inglizce telaffuzuma son dönemde bir şeyler olması

champix kullanıyorum, sigarayı bıraktım, buna yormak istiyorum, aksi durumdan ya da olasılıktan korkmadım değil. güzel konuşan adam gitti, hintli gibi konuşan bir adam geldi. ister istemez özgüven de azaldı, iyice saçmalamaya başladım. ofiste bunu fark edenler de oldu ''abi senin ingilizce'ye ne oldu?'' diyor yanımdakiler. ki aksanımı falan beğenirdi insanlar.

yani bu nasıl olur? unutmayı, kelime hatırlamamayı falan anlarım da aksan bozulması nedir?


 
beyinde duygu, bilgi, gudu, arzuyu tetikleyen yerler farklidir. muhtemelen kullandigin kimyasal, yiyecek, icecek vs..'ler o kismi koreltiyor. bi kac hafta yeni yaptigin herseyi birakip kontrol edebilirsin.


  • mayeskuel  (06.12.15 12:39:34 ~ 12:40:50) 
[]

duyuruda çeviri yaptırmak

yasal mı? baslık acmak filan yani. ona göre projemi turkce yazıcam kasmicam hiç




 
Yasal.

Ekstra: kalibina uydurursan her sey serbest burada.
  • floydian  (06.12.15 00:02:15) 
Parasız yaptırıyorsan yasal, paralı ise yasak


  • aychovsky  (06.12.15 00:15:37) 
[]

Paypal UK reklamı

www.youtube.com diyalogları türkçeye cevirebilir miyiz?




 
+hey şuna bak... kablosuz, 360 derece ses, 15 saat batarya ömrü .........
+hayatım gördün mü?
-evet
+tamam sıkıldın sen, hadi gidelim
-evet.. gidelim.


.......: arada bi şey diyo aksandan anlamadım. ingilizce seviyem başlangıç.
  • Ufuk  (05.12.15 20:22:36 ~ 20:23:23) 
o noktaladigin yerde "that's banging" diyor. turkceye modern argoyla "ates ediyor" diye cevirebilirsin.


  • whoami  (05.12.15 21:38:58) 
[]

Bunu çevireni hacca gönderecem

Bunu yazan adama harf başı küfür ettim fikir bile yürütemiyorum.

The “right degree of trust” in the system capabilies permits the operatör to exploit the benefits of a system whilst being aware of its limitations. Both over-trust and under-trust can lead to unwanted effects and should consequently be avoided. Similar to trust between people, trust in automation develops over time and has three interwoven aspects: predictabily (the degree to which the operator is able to predict the behavior of a machine/human agent); dependability (the degree to which the operator feels he can depend on the agent’s behavior);and faith (the degree to which the operator assumes the agent’s intent and capacity to work cooperatively and reliably)


 
çevirilmeyecek bişi değil ama teknik duruyor biraz. yanlış çeviriyi kontrol edecek kimse yok.

ayrıca hacca da kura ile gidiliyor. o yüzden geçmiiş olsun
  • ayiadam  (05.12.15 20:09:04) 
otomasyonda öngörülebilirlik, güvenilirlik ve imanın faziletlerinden bahsediyor muhterem. artık bi eyüp sultana gönderirsin hiç olmazsa.


  • kargn  (05.12.15 20:12:48) 
Haklısın. O zaman karıya gönderelim hacıt.


  • blt  (05.12.15 20:14:30) 
töbe bismillah.

3 senedir hac kurası bekleyen adama dencek laf mı bu?
  • ayiadam  (05.12.15 20:18:22) 
sisteme 'doğru ölçüde güven' operatörün, sistemin faydalarını açığa çıkarırkeken sistemin sınırlarının da farkında olmasını sağlar. Hem aşırı güvenmek hem de gereğinden az güvenmek (sisteme) istenmeyen sonuçlara yol açabilir ve bundan kaçınılmalıdır. İnsanlar arasındaki güvene benzer şekilde, otomasyona olan güven zamanla gelişir ve 3 içiçe geçmiş hali vardır: tahmin edilebilirlik (operatörün makine/human agent ın davranışlarını tahmin edebilme derecesi) güvenilirlik (operatörün agent ın davranışlarına güvenerek hareket edebilme derecesi) ve inanç (operatörün agent ın birlikte/uygun olarak çalışabilme niyet ve kapasitesini kabul etme derecesi)


profesyonel çeviri değildir.
  • alice practice  (05.12.15 20:19:46) 
çok çok çok teşekkürler alice. Ama hacca kura ile gidildiğini öğrendim az önce bi çekiliş hakkın benden :)


  • blt  (05.12.15 20:24:05) 
alice'in çevirisi +1

ayrıca hac seçeneğinden sonra "karı"ya göndermek..
  • herseysoyledigimgibioldu  (05.12.15 21:09:59) 
Bir kalıp, deyim ve espri olarak "karı" yahu. Öyle tırnak içine alıp yazınca üzücü oluyor.


  • blt  (05.12.15 21:13:33) 
Bunlar hacı hoca, geh biz gidek blt.


  • zbrs  (06.12.15 10:23:27) 
[]

"PMI'ın" mı, "PMI'nın" mı doğru?

PMI, İngilizce bir kısaltma oluyor.
bence birincisi ama... emin olamadım.



 
pemei'nin.


  • fortisvita  (03.12.15 18:17:27) 
Pemei'nin. Yani PMI'nin.

Aksini iddia edenlere uygun fiyatli turkce dersi verilir.
  • floydian  (03.12.15 18:18:30) 
son kararınız mı :( bunun kuralını yazan bir yer yok mu yav, bulamadım ben..


  • vercingetorix  (03.12.15 18:22:16) 
Zamaninda arastirdim tdk pmi'nin diyordu en son. Ha tdk paso degistirir fikrini ancak genellikle hep boyle kullanilir artik kural nolursa olsun.


  • floydian  (03.12.15 18:29:39) 
Evet söyledikleri gibi. Pmi'nin şeklinde. Bakın çok ilginç Pmi'ın şeklinde yazanların yaklaşık %47'sinde aşağılık kompleksi ve özgüvensizlik mevcut. "dur pmi'ın yaziim de pe me i şeklinde okuduğumu sanmasınlar bunlar yaa :/"


  • ssiradanbirigibi  (03.12.15 19:05:57) 
Eğer puan vs gibi bir şey elde edeceksem bu sorunun sonunda, floydian +1. TDK'ye (TDK'ya değil mesela -.-) göre Türkçe okuyacaksın.

He elde klavye bir yere yazıyorsam, PMI'ın derim. AVM'in demem ama mesela, çünkü Türkçe. İngilizce kısaltmaysa tabi ki PMI'ın derim lan, ne kompleksi ameka.
  • gunde 3 litre kola icen adam  (03.12.15 19:15:39) 
TDK'nın böyle dediğine dair kaynak göstermesini rica edebilir miyiz Türkçe dersi verecek arkadaşlardan? Hususi olarak Türkçe olmayan kısaltmalara dair yani.

Ben şahsen Türkçe olmayan bir kısaltmanın Türkçe okunarak ek almasında bir mantık göremiyorum. "Piyemay'ın" diye ek alması mantıklı olur diye düşünüyorum.

Buna alternatif olan kullanımlar "İmefe" gibi örneklerdir. "Ayemef" değil de "İmefe" denegeldiği için "IMF'nin" yazarız, "IMF'in" değil. Ama bu tip genelgeçer kullanımlar haricinde "PMI'ın" olmalı diyorum.
  • bir garip melek  (04.12.15 12:28:30 ~ 13:21:01) 
@melek

Türkçe olmayan bir kısaltmanın İngilizce bir kavramın kısaltması olduğunu nereden biliyorsun peki? Senin "piemay" diye okunduğunu zannettiğin bir kelime "pemöy" diye okunuyorsa ne olacak?

Diyelim ki "piemay" diye okunuyor, anadili İngilizce olmayan hiçbir ülkede insanlar harflerin İngilizce telaffuzunu bilmek zorunda değil.

Evet, İngilizce bilen insanlar olarak günlük kullanımda tercih ettiğimiz telaffuzlar bizi yazı dilinde de aynı şekilde hareket etmeye zorluyor. Fakat yazı dili, kuralları olan ayrı bir dünya. Kesinlikle "PMI'nın" yazmalısınız.
  • pulsartgr  (04.12.15 13:20:50) 
olm kisaltma ingilizce kelime olsa ne olur ya?
p harfi pi degil pe diye okunur turkcede.
adamlar pkk'ya pikeykey diyor, turkcesi buymus diye dert etmiyolar, bir tek bizde bu var bu eziklik. herkes dogal olarak kendi diline cevirip oyle okuyor, biz ise yok kuyt, yok kejman, yok fan persi. ya adamlar rustuye rustu mu dedi yillarca veya hakan sukurun soyadini nasil okudular? turkcede okundugu gibi mi okudular? bunun icin cabadilar mi? hayir, sukur diye okudular, hatta sukur diye yazdilar, adamlar orijinaline sadik kalmayi birak, adam isminin yuzde 60ini cevirmisler. biz ise alex i aleks olarak yazmiyoruz formaya, alex olarak yaziyoruz x diye bir harf olmamasina ragmen.

ben anlamiyorum bizi.
  • baldur2  (04.12.15 15:23:19) 
Sevgili Arkadaşlar,

Konu ciddi ve kafama göre yazabileceğim bir metin değil. Bana kalsa ben ne yapacağımı biliyorum ama ciddi bir metin, her tür dil kuralına özen gösterilmesi gereken ve kişisel fikirlere göre karar verilmemesi gereken bir metin. Tartışmak gerekli bence de bu konuyu ama rica etsem cevap verenler belli bir kaynak gösterebilirler mi acaba? Dil bilgisi kuralları ile ilgili, TDK gibi sitelerden mümkünse tabii... Bak burada böyle yazmışlar şeklinde değil de...

Teşekkürler.
  • vercingetorix  (04.12.15 19:10:11 ~ 19:10:50) 
pmi'nin diye yazılır
piemay ın diye okunur.

  • cenkertem.afc  (04.12.15 19:12:00) 
Bu arada "pemei'nin" diyen arkadaşlar: o sondaki harf büyük ı ama bizde, neden "i" diyoruz peki? adamlar i diyor diyeyse, o zaman kuralın tüm özü şu an çöktü.


  • vercingetorix  (04.12.15 19:12:12 ~ 19:27:27) 
SON KARAR: Dayanamdım artık ve işverene sordum. Gelen cevap şudur arkadaşlar (elbette ki büyük ı konusunda tereddüt etmekte haklıymışım):

"PMI'nın
PMI'yı
PMI'ya
PMI'da
PMI'dan"

Yani "nin" değil, "nın"...
Herkese sevgiler, saygılar.
  • vercingetorix  (04.12.15 19:18:09 ~ 19:45:23) 
işverenin yanılıyor,


IMF'yi IĞ ME FE diye okuyor muymuş sorar mısın.
  • cenkertem.afc  (04.12.15 19:53:58) 
cevap olarak örneğini vereceğim şey zaten söylenmiş. kısaltmanın türkçe telafuzu ne ise o şekilde yazılır tabiki. konuşma dilinde telafuz edilen ortama göre değişebilir. ortamda kısaltma nasıl biliniyorsa o şekilde ekleme yapıyor insan doğal olarak. ama yazı olunca kimin okuyacağını bilemeyeceğin için türk dil kurallarına uygun yazmakta fayda var.

zaten karı görünce çok çok seviniyor insan.
  • vapurlarfalan  (04.12.15 20:28:12 ~ 20:34:26) 
sevgili cenkertem, şahsen ben iğmefe diye okuyorum onu. ama geçerli bir dil bilgisi kaynağın varsa, söz, senin dediğini yapacağım. şimdilik elbette ki işvereni dinlemem en doğrusu olacak.


  • vercingetorix  (04.12.15 20:53:40) 
sevgili @vercingetorix

Cenk ile Erdem burda değiller ama söz görürsem dediklerini onlara ileteceğim.

"ama geçerli bir dil bilgisi kaynağın varsa, söz, senin dediğini yapacağım" demişsin ama ben de senin işverenine katılıyorum. yazdıklarımdan farklı bir şey mi anlaşılıyor yoksa?
  • vapurlarfalan  (04.12.15 21:17:16) 
vapurlarfalan,

dostum cenkertem derken benden bahsediyor.
  • cenkertem.afc  (05.12.15 14:39:29) 
Bizim tikler kalkmış ama istenen süper resmi kaynağı da belırtmemıs kimse.

Bunu kanıt olarak sunabılecegım hiç aklıma gelmezdi ama, geçen sene YGS'ye girdim lan ben! En az 10 kez TDK (2009 veya 2012) alıntılı bir şekilde bunun üzerine basıldığını gördüm, ve sorularda çözdüm. İmla kılavuzumu da atmasaydım bakardım da tartışmalar çok kıl bir eksende dönmüş, pek uğraşasım da gelmedi.

Haksız yere alınan tik konusunda takıntılıyım ben. Verin ulen tikimi!
  • gunde 3 litre kola icen adam  (07.12.15 02:18:22) 
[]

ingilizce lisans ve yüksel lisans terimleri için yardım

ben şu üniversitenin x bölümünden lisans mezunuyum. üniversitenizde yüksek lisans yapabileceğim programlar var mı demek istiyorum.

çok teşekkürler şimdiden


 
I graduated from "x" university with bachelor degree in "y". I would like to know if there is any graduate program which related to my major at your university?

Bu olur sanırım. Ama bunu mail atmak yerine kendin öğrensen daha iyi olur bence. Üniversitelerin sitelerinde graduate courses kısmında yazar bütün programlar
  • protector  (03.12.15 17:38:52 ~ 17:41:55) 
[]

davutoğlu"nun ingilizcesi nasıl sizce

okuması yazmasını bilemem de telaffuzu berbat gibi geldi bana.lise öğrencisinin telaffuzu gibi.sizce nasıl.




 
telaffuz önemli değil. hele hele aksan hiç önemli değil. herkes amerikan aksanı ile konuşmak zorunda değil. bence grameri genelde doğru ama seviyesini anlayabilecek kadar çok izlemedim konuşurken.


  • bu nick tam yirmi alti karakter  (03.12.15 01:12:11 ~ 01:12:58) 
Başbakan olarak yeterli bence.


  • eloharp  (03.12.15 01:31:23) 
en az, herhangi bir anadili ingilizce olmayan başbakanın ingilizcesi kadar iyi diyebilirim. ooo diyeceğimiz bir aksanı yok ancak bu akıcı olduğu gerçeğini değiştirmiyor.

yalnız ecevitin ingilizcesinin yanına yaklaşamaz. o ayrı.
  • cokponcik  (03.12.15 02:50:17 ~ 02:50:47) 
Yederli


  • ssiradanbirigibi  (03.12.15 03:36:21) 
ben türkçesine ayrı hayranım. bi cümleyi hatasız kursun ya illa bi yerinde hızlanıp harf yutuyo ya da iki kelimeyi birleştirip fazladan harf ekliyo. hızlı konus, bagır ne dedigin mühim değil dediler herhalde berbat ya adamın türkçesi. kimse de demiyor aga bu nedir?


  • libertine  (03.12.15 07:15:31) 
mükemmele yakın. senin gibi bir boku beğenmeyen artistler yüzünden insanlar ingilizce konuşmaya utanıyorlar rezil olurum duygusuyla.


  • yazar yazmaz yazan yazar  (03.12.15 07:58:10) 
hacı ne artisliğimi gördün de öyle dedin yahu.isteyen istediği dili konuşsun,benim yüzümden utanacaksa bi daha kimsenin diline laf söylemem.yeter ki konuşsun yahu.


  • izole  (03.12.15 19:58:48) 
ingilizcesi iletişim için makûl düzeyde, ama olağanüstü akıcı ve engin olduğu da söylenemez. konuşma tarzına çok takılmamak lâzım; neticede ana dili değil. ne ingilizceler duydu bu kulaklar!..

bu nick tam yirmi alti karaktere katılıyorum bu arada...
  • mamma mia gli turchi  (03.12.15 21:17:25) 
[]

acil ingilizce bir cümle çevirisi

in addition, until 31 december 2016, volkswagen is expressly forgoing the right to plea on the grounds of statutes of limitations in respect of any warranty or guarantee claims due to the software installed in vehicles with ea189 engines, as long as the rights to make any such claims have not already expired.




 
ek olarak, 31 aralik 2016ya kadar, volkwagen ifade ettigi gibi, ea189 motorlu araclara yuklenen yazimlimlardan dolayi ortaya cikan garanti ve tahahhut haklarina dair sinirlama durumlarini temyize goturme hakkindan vazgeciyor, bu gibi taleplerde bulunma hakkinin suresi dolmadigi muddetce.


  • baldur2  (03.12.15 12:53:33) 
teşekkürler...

ben de şöyle çevirmiştim:

ilave olarak, 31 aralık 2016 tarihine kadar, volkswagen, süresi geçmemiş garantiler için, ea189 motorlarının yazılımları konusundaki teminat ve garantilerinin zaman aşımı sürelerine yönelik haklarından kesinlikle feragat etmektedir.
  • mamma mia gli turchi  (03.12.15 21:11:25) 
[]

bana bir blog adı bulalım mı?

Selamlar,

Şu ara blog yazmaya merak saldım.

Zaten yazıp ilgili kişilere e-mail ile gönderdiğim yazılarım yayınlanacak.

Konu: Patent. Bunun yanında marka, tasarım, inovasyon, triz.

Bana bir isim bulsana sözlük.

P.s. İsim babasına/anasına bira ısmarlamayı vaadediyorum. Nerede olursa olsun fark etmez.

 
patent-im geldi aklıma.
beceremiyorum galiba bu işleri lan.

  • xin zhao  (02.12.15 14:08:21) 
bir tasarımcı olarak içinde hayal kelimesi geçmeli diye düşünüyorum. patent marka tasarım hep hayatımda olan şeyler ne nedense bana bunlar her zaman, düşün karar ver hayal et bu emirleri veriyor o yüzden içinde hayal olsa güzel olabilir gibime geliyor


  • mantarliborek  (02.12.15 14:11:54) 
@xin zhao: patently-o var. pek beceremiyor gibi değilsin aslında.

tam olmadı henüz isim ama. ne koysam adını abiler?
  • eksi sozluk e bir daha geldim  (02.12.15 14:17:05 ~ 14:53:49) 
patent fikri ya da fikri patent. fikri mülkiyetten yola çıktım. marka, telif vs. içerir baabında. :)


  • rachel  (02.12.15 15:10:32) 
[]

ain't ne demek bilale anlatır gibi anlatacak olan?

bi ingilizce örnek bide onun karşılığını söyleseniz yeter :/




 
isn't
aren't.
ve binbir türlü yardımcı fiil.

aynı. sokak dili gibin.

I ain't gonna live this fucking life.
  • she was my baby  (01.12.15 21:26:11 ~ 21:26:57) 
"değil" gibi, veya başka çeşitlerde olumsuzluk anlamı katıyor.

ain't no sunshine when she's gone.

gittiğinde güneş parlamaz.
  • king lizard  (01.12.15 21:30:48 ~ 21:33:06) 
  • emekli intihar komandosu  (01.12.15 21:31:43) 
Be ve have manasına geliyor

I ain't your nigga
I ain't got money boy

Şeklinde yarı zenci yarı güneyli garip bir kelime.
  • i ve been mistreated  (01.12.15 21:32:04) 
  • dedim dedim de kime dedim  (01.12.15 21:36:19) 
www.youtube.com nigga ain't worried about nothin


  • only  (01.12.15 21:46:42) 
olumsuz. havent da olur.

"i aint never been to europe."
  • eindaclub  (02.12.15 08:18:13) 
Herkes anlatmış zaten ben de şarkı paylaşayım lkjsdfg :)

(bkz: ain't my bitch)

www.youtube.com
  • kimlanbu  (02.12.15 10:25:12) 
[]

''uzaktan erişim''

through long distance mi
yoksa sadece long distance mi demem lazım?



 
remote access dir uzaktan erisim.


  • eksi sozlukte eksiyen adam  (01.12.15 10:45:11) 
[]

Sayin varank burada ne diyor, anlayamadim.

İguarem gibi bir sey cikiyor agzindan ama anlayamadim, ankaysbileniniz var mi?


video.twimg.com

 
"you wanna?"

mene eyle gelir..
  • ula  (01.12.15 00:18:15) 
"you are not ..." sanki

edit: bi daha dinledim sanki "you, do not make a scene" sanki
  • antepaunovic  (01.12.15 00:43:13 ~ 00:47:28) 
you wanna diyor,
dayak mi istiyorsun olsa gerek turkcesi.

  • baldur2  (01.12.15 22:51:03) 
[]

yds için dilmer mi? / itü yabancı diller mi?

iyi akşamlar herkese

arkadaşlar, hızlandırılmış kurs bakıyorum. ama ben öyle çok güvenmiyorum halihazırda bulunan americanlar, britishler, english time lara falan. iyi ya da kötü neyse, önyargı diyelim. bu yüzden üniv.lerin kursu güvenilir geliyor.

baktığım kadarı ile, istanbul üniv in ve itü nün yakında başlayacak. ama herhangi bir bilgim yok, hangisi daha verimli olur diye. giden arkadaşlar var mı burda? yorumları, fikirleri ne olur acaba diye buraya danışmak istedim. ve dilmere gidenler varsa, hangi şubesi daha kalitelidir?

teşekkürler

 
Hızlandırılmış kurslar pek yararlı olmayacaktır. İyi bit kurs arıyorsan British Side, ITI, International House'u araştır.


  • Traveller  (30.11.15 21:18:40) 
hiçbir bilgim yok değil yalnız, ya da önceden kursa gitmemişliğim. önceden de yine başka ilde üniv in yabancı dillerine gitmiştim. o şekilde sorayım.


  • evc  (30.11.15 21:23:09) 
online ders veren hocalara bakmanı tavsiye derim. benim önerim remzi hoca. kaç puan hedeflediğini bilmiyorum ama 60-70 hedef ise kelime ezberlemeye ağırlık vermeni tavsiye ederim çok faydasını görürsün. daha yüksek puanlar için gramer e biraz daha yüklenmek gerekiyor.


  • boyu ayarlanamayan kravat  (30.11.15 21:41:50) 
[]

Thank you for facilitating this workshop.

Bir workshop için hazırlanmış, "Liderin El Kitabı" gibi bir kılavuzun girişinde geçiyor başlıktaki cümle. Burada facilitate'in kolaylaştırmak olmadığını düşünüyorum. Bire bir Türkçe karşılığı nedir bu öbeğin? "Katıldığınız için" ya da "bu atölyenin gerçekleşmesini sağladığınız için" gibi bir şeyler sanki?




 
facilitate olanak tanımak, imkan sağlamak manasında kullanılmış.


  • baba jo  (30.11.15 19:16:48 ~ 19:18:03) 
arkadaşlar bence öyle değil.. çünkü "workshop facilitator" diye bir görev/iş varmış. şimdi onun tam türkçe karşılığı "atölye idarecisi/yürütücüsü" müdür, onu anlamam lazım..


  • vercingetorix  (01.12.15 12:08:15) 
[]

spirit animal

.. nasıl tercüme edilebilir? Süper güçlerden filan bahseden bir konuşma.
What's your superpower ... or spirit animal?



 
şöyle geldi bana,

o gücü aldığı hayvan. mesela power rangersların da vardı ya böyle özdeşleştikleri hayvanlar öyle

ya da mesela beybladelerde vardı çıkardı özel güçler bazen ayısıydı kaplanıydı. mesela ayı dayanıklıydı kuş hızlıydı falan
  • cokponcik  (29.11.15 21:30:05 ~ 21:32:15) 
"In pagan religions and systems, a spirit animal or totem is meant to be a representation of the traits and skills that you are supposed to learn or have. Online, saying something or someone is your spirit animal is a statement that said person or thing is a representation of you or what you want to be."

bire bir tercümesi yok sanırım. "temsili hayvan" denilebilir sanki.
  • deckard  (29.11.15 21:32:31) 
erk hayvanı şeklinde çevrilebilir belki.


  • denne  (29.11.15 21:42:46) 
"tabiatını yansıtan hayvan" diye açıklayıcı bir şekilde çevirebilirsin, çünkü "güç hayvanı" dersen "superpower" ile bağlantı kurulabilir.


  • whimsical  (29.11.15 22:04:20) 
tılsımlı hayvanı?


  • fallopian  (29.11.15 22:07:05) 
belki bahsinin gectigi yerde gucunu aldigi bir hayvan olabilir de' aslinda oyle bir sey degil.

kendini ozdeslestirdigi hayvan anlamina geliyor. misal nazli ve ilgi seven fakat cok ilgi gostermeyen elemanlar genelde kendini kediyle ozdeslestirir, ya da sinsiler yilanla, ekip olarak takilanlar kurtla falan ozdeslestirir.
  • whoami  (29.11.15 22:51:10) 
kedi deli gibi ilgi gösteren, hatta kedi sevmeyenlerce "yavşak" diye tanımlanabilen bir hayvan yalnız, o yanlışı düzelteyim. :)


  • whimsical  (30.11.15 01:00:13) 
star trek voyager'da vardi, akuci moya diyince beliren ruh hayvani gibi. filmin turkce alt yazilarina bakin bence.


  • bir varmis bir yokmus  (30.11.15 01:33:33) 
[]

nor did i ne demek?

orn;

Nor did they see them.


 
onlar da onları görmemiş.


aslında "neither i nor they saw them." şeklinde olur. "ne ben ne de onlar gördüler" gibi.

ya da bir diyalog esnasında:
+ i didn't see them. - (onları görmedim.)
- neither/nor did they (see them). - onlar da (onları) görmemiş.
  • tepedeki psychedelic adam  (29.11.15 10:21:14 ~ 10:30:37) 
ingilizce'de nor gibi olumsuzluk ifade eden birkaç yapı(hardly, scarcely) cümle başında kullanılınca cümle devrik yapılıyor, ondan biraz değişik gibi geliyor yapı olarak. "they didn't see them, too" demekle aynı manası var.


  • baba jo  (29.11.15 11:03:35 ~ 11:04:24) 
@baba jo: they didn't see them, either desek daha güzel olur.


  • reavelyn  (29.11.15 12:06:36) 
either/or kalıbının olumsuzu. ne ben gördüm ne de onlar anlamında.


  • KidLazer  (29.11.15 12:14:12) 
nor did they see them demen icin, neither did they hear, nor did they see them gibi bir sey lazim. yani "ne duydular ne gorduler" diyorsun o zaman. they didn't see them either dediginde "onlar da gormediler" diyorsun. konusmanin/yazinin genel gidisatina bagli.


  • shadayim  (29.11.15 22:49:06) 
[]

Çeviri

Transkript, öğrenci belgesi vs birkaç kağıdı Almanca tercüme ettirmem lazım ama bir tercüme bürosu 480 lira istedi tansiyonum düştü. Benim uygun fiyata bu tercümeyi yaptırma şansım olur mu bir şekilde, yardım :(




 
belgelerin hepsini tara, büroların mail adreslerine netten bak, küçük yerdeysen ankara- istanul gibi yerlere bak ama o zaman kargo ücreti doğar.
çeşitli yerlere at, acele değilse uygun fiyat veren olur

  • niye ama  (29.11.15 00:56:15) 
[]

almanca?

almanca öğrenebileceğim adam akıllı bir site var mı?
telaffuzu yazması dinlemesi olan.



 
Merhaba ben de almanca ogreniyorum.istersen mesaj at beraber pratik yapip calisabiliriz.skype face time y da istersen bulusuruz.


  • eclipsed moon  (28.11.15 21:36:45) 
Duolingo'da Türkçe bilenler için Almanca dersleri yakında başlayacak. Kursun %99'su tamamlandı. Eli kulağındadır açılması :)


  • coder85  (29.11.15 20:40:13) 
[]

alman aksanı

almanya'dayım, almanca dil kursuna da gidiyorum da dikkatimi çeken bir şey var. bize ich = "ih" olarak öğretiliyor. hangi bölgenin aksanı oluyor bu? ve genel olarak almanya'da geçerli olan aksan mıdır? değildir elbet fakat kursta bu şekilde öğretilmesi dolayısıyla hani "güzel" almanca budur diyebilir miyiz?

misal farklı bir alman ile sohbet etmeye çalıştığımdaysa "iş" dendiğini duyduğum oluyor. bunu "ih" diyen hocaya söylediğimdeyse genelde türklerin "iş" dediğini söylüyor, hatta şakayla karışık "iş liebe diş" deyip güldü. garip geliyormuş bu aksan ona. ancak birçok alman'dan da duydum ben "iş"i. onun dışında, berlin'de yaşıyorum ben. berlin insanı da "ik" olarak telaffuz ediyor zannedersem. yahu ben nasıl alıştırsam kendimi? zamanla yerleşir sonuçta bu, tam öğrenme aşamasında buna dikkat etsem iyi olacak diye düşündüm.


 
dogru kabul edileni veya en populeri kullan.


  • baldur2  (28.11.15 13:42:10) 
türkiye'de goethe enstitüsü'nde öğretilen hannover almancası diye biliyorum. bizim hoca da berlinlilerin "ik" dediğini söylemişti.


  • zawisza  (28.11.15 13:42:37) 
İ(k)h gibi bi ses o. Melih ya da ihbar gibi ih değil. İş duymadım ama sanırım demek istediğin sesi anladım. İ(y)h gibi çıkıyor. İh ama sanki belirsiz bir s varmış gibi. Bak ben de yazıya dökemedim.

NRW'de ish gibi, sachsen anhalt'ta iyh gibi duydum. Kuzeyde bildiğin ih vardı. Arada bol bol ikh var. Tabii bunlar onların yerlilerine mi benim denk geldiklerime mi ait bilemedim. Daha bunun şehir-kasaba, köy-kent ayrımı var.
  • nawar  (28.11.15 13:44:05) 
@nawar, kedinin korktuğunda çıkardığı ses gibi sanki o dediğim ses. ya da yılan sesi :) iyhhhs. burada uzun zamandır yaşayan türkler ise direkt "iş" diyor zaten, ne yılan ne kedi.

doğru ve güzel almancayı arıyorum. hani bizim temelimiz olan istanbul türkçesi gibi. ya da almancada böyle bir şey yok mu?
  • soso  (28.11.15 13:48:04 ~ 13:58:14) 
@zawisza;

şimdi baktım da, evet, hannover almancası en saf, standart almanca olarak kabul ediliyormuş birçok kişi tarafından.
  • soso  (28.11.15 13:53:34) 
Hochdeutschta ch h diye telaffuz edilir. Almanyanın kuzeyinde hochdeutsch konuşulurken baveryada aksan değişir ve ch ş diye telaffuz edilir. Doğru olansa tabii ki hochdeutsch.
Hocanızın sadece türklerin öyle telaffuz ettiğini söylemesi saçma olmuş. Dediğim gibi güneydeki almanlar bu aksanla konuşuyor. Benim de iche iş diyen birçok alman tanıdığım oldu.

  • okuyamıyom ben ya  (28.11.15 13:57:46) 
Hochdeutsch dedikleri olay iste. Hochdeutsch'ta ch'ler h olarak telaffuz ediliyor. Ich-i(ğ)h München-Münyhın gibi. ik kuzeyde telaffuz ediliyor diye biliyorum ama ondan cok emin degilim, iş telaffuzuna da genelde koylu agzi diyorlar.

Hitler'in konusmalarini dinlerseniz daha net anlarsiniz, onunki hochdeutsch mesela.
  • yuzır  (28.11.15 13:58:43 ~ 13:59:21) 
turkiyeye gelen yabanciya, urfa turkcesi, mugla turkcesi veya rize turkcesi ogretilmiyor haci, sen de ona gore oranin istanbulunu bulmaya bak :)


  • baldur2  (28.11.15 14:03:53) 
Biz "gidiyor, geliyor" dediğimizde yabancılardan tekrar etmemizi istediklerinde "gidiyorş, geliyorş" diye tekrar ediyorlar. Yabancılar o bizim konuşurken duymadığımız ş sesini duyuyorlar.
(bkz: türkçede bazı r harflerinin rş sesi vermesi)

Belki hakkaten, onların kulaklarına göre iş diyoruzdur da, Türk aksanına alışkın kulaklarımız onu ih anlıyordur. Belki onların da Türklerin konuşmasındaki ich biraz daha az ş'li, Bayvera konuşmasında daha ş'lidir. O ayrımı anlatmaya çabalayıp becerememiş olabilir. Söylediklerimin bir dayanağı yok ama çok kişiden duyduysan belki haklılık payı vardır diye şey ettim.

Forumlarda Hannover diyor, diğer aksanların daha sert veya yumuşak olduğu; Hannover'ın nötr bir aksanı olduğunu söylüyor.
  • aychovsky  (28.11.15 14:14:13 ~ 14:42:13) 
kurslarda Hochdeutsch öğretilir keza bana da bu aktarıldı. bize de ih olarak öğretildi ancak almanya şive konusunda cennet gibi bi yer. mesela bayerne indiğinde insanlar ch'yi k olarak okuyor yani ik diyor genelde. türklerle alakalı olduğunu sanmıyorum ih'e iş diye n arkadaşım da var. sen pek tabiki ih demeye alıştır kendini dediğim gibi kurslarda her zaman Hochdeutsch öğretilir. Hochdeutsch'un en çok kullanıldığı eyalet de allahın siktir ettiği eyalet Thüringendir.


  • KidLazer  (28.11.15 14:36:48) 
"iş" direkt kölsch (köln aksanı) kölnde herkes iş der. Hatta zwanzig için "tswanziş" derler. Doğrusu "ih"


  • kucukharfler  (28.11.15 14:43:48) 
@soso İstanbul Türkçesi mi kaldı azizim? :D Göç ala ala İstanbul'un Türkçesi de yamuldu haliyle. Berlin'in de derdi bu mesela. Sonra gel de zenofobik* olma :) parantez içindekiler yok gibi ama var gibi vurgulu. hani tren gibi t(i)ren olarak ya da k(ı)ral gibi.

@aychovsky şimdi ben de o konuya dikkat ettim. r ile biten, r içeren kelime kullandım çıkmadı. fakat sonra rşh yaptığımda da kulağımı çok tırmalamadı. kesin arada kaçıyordur öyle. Alman bir arkadaşım neden k ile biten kelimeleri kh olarak söylüyor insanlar diye sormuştu. almakhh, gitmekhh gibi. kh de var. mesela yönlendirdiğin başlıktaki cüneyt arkın videosunda kelime sonunda değil, başında ve ortasında da kh, "khore savaşı" gibi. bak burada da başka cüneyt arkın videosunda duyuluyor.

www.youtube.com
  • nawar  (28.11.15 15:10:37 ~ 15:12:32) 
turkce bazi r harflerinin s sesi vermesi tamamen yanlis bir bilgi bu arada, oul bir sey yok. allah askina hanginiz onuru onus, omeri omes diye duyuyorsunuz ya,


  • baldur2  (28.11.15 23:34:24) 
@baldur2 balduş değil, baldurş gibi. Doğrudan çok vurgulu bir ş ile değil de, hafif ş koyarak söylüyorlar. Gidiyor'u, "Gidiyo" demiyorsan "Gidiyorş" duyuyorlar. Hiçbirimiz öyle demiyoruz, her r harfi de olmuyor zaten. Öncesinde gelen sesli harfler etkili mesela. Başka ne etkili bilmiyorum. "Teşekkürler" derken onunkinden oluyormuş, tekrarlamanı isteyince Teşekkürlerş diyorlar. "Ben ne zaman ş sesi çıkardım ki" diye kalakalıyorsun. Üç ülkeden 8-10 kişi öyle anladığını dehşetle gördüm. Hatta artık tanıştığıma ilk "Teşekkürler" dedirttiriyorum. Söylediğimde çevremden de duyuyorum. Her yabancı da öyle anlamıyor. r'yi motor gibi kullanan dillerin olduğu, r'nin bizim r ile aynı olmadığı ülkelerde öyle anlama daha yaygın gibi.
Hatta Türkçe öğrenilen bir iki İspanyolca yabancı dil forumunda "Türkçe r'si bizimki gibi değil. Sonunda hafif ş sesi var" diye uyarılar da var. Bir tane İngilizce de buldum.
forum.wordreference.com

"// Practice saying the Turkish "r," which is softer than the English "r." No matter where it appears in a word, the Turkish "r" is softly rolled, and similar in sound to the Spanish or Italian "r." At the ends of words, the Turkish "r" has a very slight /sh/ sound at the end, so the man's name "Ender" sounds like "ehn-dehrsh." /;/"

Gerçi burada İspanyollara benziyor demişler ama konuştuğum İspanyollar da "Teşekkürlerş" dedi.

Şurada biri de "Sonunda ya sh ya da zh var gibi duruma göre" tarzı bir şeyler demiş.
forum.unilang.org

Şurada geniş anlatılmış
www.quora.com
  • aychovsky  (28.11.15 23:44:57 ~ 23:50:05) 
Hochdeutsch öğretiliyor Türkiye'de. Hannover Almancası Almanca'nın en ideal hali. Hannover'e gittiğimde Almanca ne kadar güzel bir dilmiş demiştim. Genel olarak Aşağı Saksonya'da böyle güzel güzel konuşuyorlar. Doğu Almanya tarafından biri gelince kaba Almanca oluyor. www.youtube.com


  • Lim5  (29.11.15 00:11:11) 
[]

ne demek?

i like to desing stuff




 
ıvır zıvır şeyler tasarlamayı seviyorum


  • himmet dayi  (28.11.15 08:38:57) 
bişeyler tasarlamayı seviyorum.


  • manuel mandalina  (28.11.15 08:52:58) 
Bişeyler tasarlamayı seviyorum +1

Ivır zıvır anlamı yok. Bişeyler anlamı var.
  • harzem  (28.11.15 10:39:39) 
stuff'ın bir anlamı da ıvır zıvır demektir, yani ufak tefek, küçük şeyler, önemsiz şeyler.

bir şeyler tasarlamayı seviyorum denmek istenseydi tam olarak i like to design things denirdi.
  • himmet dayi  (28.11.15 11:13:09) 
ıvır zıvır anlamı yok, bir şeyler tasarlamayı seviyorum diyor, things tam aynı anlamı vermiyor.


  • r_u_h  (28.11.15 11:34:59) 
stuff burada ıvır zıvır / önemsiz yerine geçmiyor. bişeyler yerine geçiyor. adam bmw'de araba tasarlıyor da olabilir bu cümleyi kurarken.


  • harzem  (28.11.15 14:01:11) 
ayrica desing degil design.


  • baldur2  (28.11.15 14:11:33) 
Bir şeyler + 1
Ivır zıvır anlamında da kullanılır ama ayrıntıya girmek istemediğin zaman da yaptığın iş için ya da "things" yerine de "stuff" diyebilirsin. Örneğin, annem İngilizce konuşsa ve ne çalışıyorsun dese, içimden "Ooo, ben nasıl anlatayım şimdi teknik ayrıntıyı" der, "Stuff" der geçerim. Anlamı "Bir şeyler çalışıyorum işte, ayrıntıya girmek istemedim".

  • aychovsky  (28.11.15 14:17:34) 
[]

İngilizce Videoda Geçen Bir Kelime Hakkında Yardım

www.espnfc.com

Arkadaşlar bu linkte yer alan videonun 36. saniyesinde yorumcunun "It was very" dedikten sonra ne dediğini anlayamıyorum yardımcı olur musunuz?


 
Dismal endeavor.


  • sesee  (27.11.15 19:09:04) 
[]

anlayamadım

This observation led us to conclude that VPA-induced ERK pathway activation occurs via an increase in the stability of Ras, mediated by b-catenin signaling

şimdiden teşkürler ^_^


 
Yaptığımız gözlemler, bizi VPA ile uyarılmış ERK yolunun b-catenin sinyali aracılığıyla Ras stabilitesinin yükselmesi sayesinde aktive olduğu sonucuna ulaştırmaktadır.

*drops the mic*
  • quick draw  (27.11.15 14:33:08) 
Bu gözlem bizi VPA ile uyarilan ERK yolu aktivasyonun (etkinlesmesinin), b-catenin sinyallenmesinin de aracligiyla, RAS duraganligindaki artis sayesinde olustugu sonucuna ulastirmaktadir.

daha birebir

sinyallenmesinin mi sinyallemesinin mi tam bilemedim, konuya hakim olamadigindan. kendin yapiyorsan sinyalleme de, kendi kendine olusan bir sey ise sinyallenme kullan.
  • whoami  (28.11.15 00:01:51 ~ 00:10:05) 
[]

ingilizce - türkçe

i agree that my liability for this bill is not waived and agree to be held personally liable in the event that the indicated person, company or association fails to pay for any part or the full amount of these charges.




 
birebir çeviri değil ama diyo ki,

ilgili kişi, firma ya da kurum bu masrafları ödemez ise bunlardan (ödenmesinden) sorumlu tutulacak kişinin ben olduğumu kabul ediyorum. ayrıca bu senet için yükümlülüğümün kalkmadığının da bilincindeyim.
  • givemesomesubstance  (27.11.15 12:37:50) 
[]

" Bizi zor durumda bırakıyorsunuz " ingilizce nasıl ifade edilir?

sorum başlıkta.




 
you're putting us in a tough situation.
you're making things really hard for us.

  • loveinaflipbook  (27.11.15 10:07:29) 
you are putting us in a very difficult situation diye de ben sallim bi tane.


  • n62  (27.11.15 10:19:41) 
you are making things even more complicated for us diye de ben salliyorum. context önemli.


  • thewizardofearthsea  (27.11.15 10:39:47) 
dayum dude, chill the f*ck down your ass. shut the f*ck up and say nothing


  • air  (27.11.15 12:34:21) 
air +1 asljfdnaljsfnlajsdfn

şaka bi yana

you're putting us in a tough/difficult situation.

dallandırıp budaklandırmanın anlamı yok. istediğinin karşılığı tam olarak bu.
  • cokponcik  (27.11.15 12:51:06) 
[]

Technical Grade Ne Demek?

Türkçesini bilen varsa çok makbule geçer.
Teşekkürler.



 
teknik aşama
teknik puan
teknik tabaka
teknik derece

vs. olabilir kullanıldığı bağlama göre.
  • solskjaer  (27.11.15 09:25:32) 
eğim de olabilir


  • argent dawn  (27.11.15 10:06:03) 
[]

pdf halinde yds deneme

herkese iyi geceler;
kitap almak istemiyorum. unutmamak için deneme çözmek istiyorum. hangi site önerirsiniz?
ya da elinde olan var mı? varsa paylaşmasını rica edebilir miyim arkadaşlar?


 
Çıkmış sorular ösym nin sitesinde vardı.


  • buffy de vampir sayılır  (26.11.15 22:43:44) 
els deneme diye arat 10 deneme çıkar googleda.


  • gotic  (26.11.15 22:55:31) 
Bu site de işinize yarayabilir. İyi çalışmalar...
www.remzihoca.com

  • minduser  (26.11.15 23:03:10) 
Kitap şart değil ama ben yine de bulduğun pdf'leri bastırıp öyle çözmeni öneririm.


  • yirmisantim  (26.11.15 23:12:07) 
Els konu kitabı ve dergi seti

ELS English Grammar yadi.sk
Çalışma dergileri ELS 9.pdf yadi.sk ELS
8.pdf yadi.sk ELS
5.pdf yadi.sk ELS
6.pdf yadi.sk ELS
7.pdf yadi.sk ELS
34.pdf yadi.sk ELS
35.pdf yadi.sk ELS
4.pdf yadi.sk
ELS 33.pdf yadi.sk
ELS 32.pdf yadi.sk
ELS 31.pdf yadi.sk
ELS 3.pdf yadi.sk
ELS 30.pdf yadi.sk
ELS 29.pdf yadi.sk
ELS 27.pdf yadi.sk
ELS 28.pdf yadi.sk
ELS 26.pdf yadi.sk
ELS 25.pdf yadi.sk
ELS 24.pdf yadi.sk
ELS 23.pdf yadi.sk
ELS 21.pdf yadi.sk
ELS 22.pdf yadi.sk
ELS 20.pdf yadi.sk
ELS 2.pdf yadi.sk
ELS 19.pdf yadi.sk
ELS 18.pdf yadi.sk
ELS 17.pdf yadi.sk
ELS 16.pdf yadi.sk
ELS 15.pdf yadi.sk
ELS 14.pdf yadi.sk
ELS 13.pdf yadi.sk
ELS 12.pdf yadi.sk
ELS 10.pdf yadi.sk
ELS 11.pdf yadi.sk
ELS 1.pdf yadi.sk
  • d e j i n  (27.11.15 01:57:13) 
[]

ingilizce nasıl öğrenilir ?

soru net aslında, gramer yapısı olan ama çok kelime eksiği ve haliyle konuşma eksiği mevcut biri ne yapmalı şu dili öğrenebilmek için ?




 
TOEFL'a kendin hazirlan.

Sevdigin seyleri Ingilizce yap.
  • Traveller  (25.11.15 18:11:07) 
okuduğun kitapları ingilizce oku. çok ilerleme kaydedersin.


  • sayns  (25.11.15 18:16:58) 
Bi kindle al içinde ingilizce ingilizce sözlüğü olan, onda ingilizce kitap oku. Bilemediğin yerde tıkla kelimeye ingilizce anlamını öğren. Türkçesini bilme bile.


  • noluyo yaa  (25.11.15 18:52:50) 
malta'da dil okuluna git. kesinlikle türkçe konuşma. diğer türlü yıllar sürer


  • pacoquinha  (25.11.15 23:07:08) 
[]

Videoda Geçen Bir Kelime Hakkında Yardım

youtu.be

Burada I gotta be... kısmından sonra hangi kelimeyi kullanıyor acaba?


 
... seat A.

ilk koltukta ben olmalıyım diyor yani. ve akabinde yer değiştiriyorlar
  • asdasdas  (25.11.15 17:13:52) 
[]

"Bir doktorun sıradan/rutin günü nasıl geçer?"- Çeviri

ingilizceye nasıl çevirebilirim bu soru cümlesini?




 
What's the daily routine of a doctor like?


  • eindaclub  (23.11.15 08:14:46 ~ 08:14:57) 
one doctor's rouitine day how pass

:D
  • kudy  (23.11.15 08:33:22 ~ 08:33:35) 
How passes a doctor's daily routine?


  • cenkertem.afc  (23.11.15 08:45:24) 
3 çeviri de mantikli gelmedi baska fikri olan var mi?


  • merak ediyorum  (23.11.15 19:18:05) 
1. ve 3. çeviri doğru.


  • cenkertem.afc  (23.11.15 19:27:58) 
how does a doctor spend his/her ordinary day?
bunu beğendiniz mi efendim?

  • baba jo  (23.11.15 19:31:06) 
ben olsam ilk cevaptakini kullanirim.


  • stavro  (23.11.15 19:44:44) 
eindaclub +1


  • metalika  (23.11.15 19:53:11) 
soru edilgen gibi ama siz direkt 2. tekil sahis kabilinden cevirmissiniz. tam cevrilmemis gibi.


  • merak ediyorum  (23.11.15 20:03:37) 
soru edilgen değil. 3 tekil şahıs. öznesi sıradan bir gün o yüzden 1 ve 3 de doğrudur.


  • gotic  (23.11.15 20:25:01) 
[]

İngilizce Çalışma Alanı

Bir şirketin mesela veya kişinin çalışma alanı tekstildir, çalışma alanınız nedir diye nasıl sorabiliriz, özellikle şirket için, mesela beymen'in çalışma alanı nedir?
Working area doğru mu?



 
line of business+1
veya field of business

  • cokponcik  (22.11.15 21:36:59 ~ 21:47:40) 
[]

Videoda Geçen Bir Kelime Hakkında Yardım

youtu.be

Videonun 1:40 süresinde ne dediğini anlayamıyorum, bana bu konuda yardım eder misiniz?


 
"seem to late in"
sonlara gelinmiş gözüküyor... ilerde bir yerde daha geçiyor.

yanlışsam başka arkadaşlar düzeltsin beni.
  • theconqueror  (21.11.15 21:46:08) 
[]

41 kelimelik türkçe metni biri bana ingilizceye çevirebilir mi?

Yeni Yaptığımız Kek Tarifleri Uygulamamızı Denemek Ister Misiniz?
Düzgün Şekilde Kategorilendirilmiş Birbirinden Özel 1000'den Fazla Kek Tariflerini Deneyebilirsiniz.
Uygulama Size Özel Tamamen Ücretsizdir. Uygulamayı Kullanmak Için Internet Bağlantısı Gerekli Değildir.

Denemek Için Indiriniz

Özür Dileriz!
Verdiğimiz Kısa Rahatsızlık İçin Özür Dileriz.

 
Would you like to try our new cake recipes app?
You can try out more than a thousand properly categorized special cake recipes.
The app is completely free for you. Internet access is not required to use the app.

Download & Try Now

We're Sorry!
We would like to apologize for the brief inconvenience.
  • harzem  (20.11.15 23:38:53) 
[]

Şu iki resim için b2 seviyesi fransızca yeterli olur mu ?

mobilden girenler için; www.imgim.com

www.imgim.com

edit notu: soruya ekleyemedim direkt olarak nedense. hata verdi

 
bence yeterli. çıkarım yapabilir, cevabı bulabilirsin gayet.

fransızca bilmiyorum fakat çok rahatlıkla anladım soruları da cevapları da (ing. 10+/10, ita. 9/10). b2 seviyesindeki biri de rahatça anlayabilecektir diye düşünüyorum (yeterince geniş kelime bilgisini haiz olduğunu kabul ediyoruz tabi.)
  • no christ requires  (20.11.15 21:47:28 ~ 21:48:19) 
hahaha 15 sene öncesindeki fransızcamla diyorum ki, ben anlamakta zorlandım ama b2 biri anlar bence.


  • alice practice  (20.11.15 22:01:39) 
delf b2'im var bence yeterli


  • lesfeuillesmortes  (20.11.15 22:02:38) 
[]

Thanks for your mail what lenience are you talking about dont get you

biri bana ev kiralayacaktı. Gönderdiği resimler, tarzı filan pek hoşuma gitmedi. Nazikçe bu evin bana yaramayacağını yazdım ama sonra bana bu maili atmış. Tam olarak anlaamdım ne demek istemiş, sanki ayar verir gibi geldi. Sen iyilikten anlamıyorsun filan gibi. Sizce ne bu şimdi?




 
İngilizcesi kötü belli ki, o yüzden ayar verdi çıkarımını yapmak doğru olmaz. "Tam olarak demek istediğinizi anlamadım" demeye çalışmış ama "ne diyon lan dümbük" demiş gibi olmuş bence kötü dilinden dolayı.

İngilizcesi kötü olanların cümlesi net olarak hakaret falan değilse, ayar verdi çıkarımı yapmam ben. Söylemeyi beceremedi varsayarım.
  • harzem  (20.11.15 20:35:21 ~ 20:35:53) 
Adam Londra'da yaşayan biri. İngilizce seviyesi baya iyi


  • beholderrulez  (21.11.15 09:23:58) 
"Mailiniz için teşekkürler. Ne tarz bir müsamahadan (veya kolaylıktan) bahsediyorsunuz? Sizi anlayamıyorum" gibi bir şey söylemiş.

Konuyla ilgili "Bir güzellik yapın" şeklinde bir talepte bulunmuş muydunuz?
  • tam tahmin ettigim gibi  (29.11.15 22:57:46) 
[]

Almanca

Warum gibst du deinem großen Bruder dein neues Motorrad nicht?

Deinem grossen bruder in gramerini anlayamadım. Dein neues i de anlatırsınız bir cümleyle hatırlayacağım umarım


 
hocam almancada artikel değişikliğe uğradı mı ek de uğrar. kardeşine neden yeni bisikletini vermedin diyor cümlede. deinem dativ olduğu için o hali almış eğer akkusativ (ismin i hali) olsaydı deinen olacaktı. hem deinem hem de deinen halinde de gross kelimesi -en ekini alacaktı baştaki ifade ek aldığı için.


  • qui gon  (19.11.15 20:48:58 ~ 20:49:16) 
"deinem großen Bruder"
das Bruder, dativ hali "dem Bruder". doğal olarak
dein Bruder -> kardeşin
deinem Bruder -> kardeşine
dativ halde araya giren sıfatlar -en ile bitirilir

das Motorrad olduğu için dein neues Motorrad içinde das ın S i verilir sıfata. burada dativ değil akkusativ var. yani ismin i hali.
dein Neues Motorrad -> yeni motorbisikletini
deinem neuen Motorrad -> yeni motorbisikletine olurdu.

Konunun adı adjektiv deklination, aşağıdaki tabloyu incelersen anlarsın
i.hizliresim.com
  • masa penisi  (19.11.15 20:50:07 ~ 20:51:25) 
[]

Breaking Bad'de sık sık geçen "Yo" tabiri

Breaking Bad'i bilenler bilir ama bilmeyenler için şu videoyu yapıştırıvereyim şuraya: www.youtube.com

Sorum da şu: bu 'yo' tabirinin Türkçedeki en uygun karşılığı nedir?

not: ama sokak ağzını sormuyorum. yani "yea" ya da "şşş" gibi sokak ağzı karşılıkları değil de, yazı dilinde garip kaçmayacak karşılıklarını soruyorum.

 
Cümle başındaki için "hey", geri kalanı için de " ya / yea" uygun düşer sanırım.

Yo, what's up yo? = hey n'aber napiyosun yea?
  • loveinaflipbook  (19.11.15 17:50:41) 
peki, "lan" diye çevirmek çok mu yanlış olur? Sonuçta biri Amerikan İngilizcesi argosu, diğeri de Türkçe argosu...

(whats'up, yo? = n'aber lan?) ?
  • gino the original  (19.11.15 17:53:47) 
Evet hey = yo denebilir ancak olmaz. Sokakta kimse hey li konusmaz. "Şşş" bence daha sokak agzi.


  • floydian  (19.11.15 17:54:28) 
lan değil de la daha iyi bir çeviri olur sanki :) naber la?


  • burya  (19.11.15 17:54:54) 
Evet, "lan" da gayet güzel olur bence.


  • loveinaflipbook  (19.11.15 17:55:06) 
Lan daha iyi valla lan hic aklima gelmemisti. Bence super karsiliyor lan.


  • floydian  (19.11.15 17:55:25) 
çevirmeden de kullanılabilir. sonuçta hey gibi bir ünlem.


  • zinzinzibidi  (19.11.15 17:59:00) 
lan değil "la" olur ama.


  • yatagants  (19.11.15 18:00:42) 
Arkadaşlar, "-la, -ma" olmaz, tdk'da karşılığı olan bir kelime olması lazım. ben "lan" diyorum ama acaba daha iyi bir karşılığı var mıdır ki diye size de sorayım dedim.


  • gino the original  (19.11.15 18:02:38) 
yazı dili derken neyi kast ediyorsun anlamadım. lan tdk sözlüğünde olabilir ancak oraya pat diye girmedi sonuçta. bizim tdk da zaten argo sözcükler fazla yer almıyor. la ile lan arasında nasıl bir fark var sence yani? sokak ağzı yazı dilinde olmaz diye bir kural mı var?

lan oluyorsa la da olur. bence lan biraz daha sert bir anlam katıyor duruma göre. ancak yo daha bir ahbap çavuş ilişkisini barındırıyor. daha samimi
  • burya  (19.11.15 18:16:57) 
Breaking bad'i bilmem ama yo denilen sey 'you all'dan gelir. Cogul anlami var yani.


  • f_d  (19.11.15 18:17:16 ~ 18:17:32) 
şunu demek istiyorum; örneğin yabancı bir romanın çevirisini yaparken, bazı diyaloglarda oldu da karşımıza bu "yo" tabiri çıktı diyelim. Açıkçası -la, biraz daha bölgesel bir argo ve eğer ki bölgesel argoları da kullanmayı tercih edersem, örneğin karadenizlilerin ehr cümlesinin sonuna eklediği "daa!" tabirini de kullanmamda pek bir sakınca yok gibi olur ama ben bunu istemyorum. "lan", biraz da ulusal bir argo ve en azından tdk'nın kabul gördüğü bir kelime.

demek istediğim buydu... yani yabancı bir adamın kurmuş olduğu cümlesinini türkçeleştirirken "lan" tabirini kullanmak da biraz tuhaf geliyor belki kulağa ama "la" tabiri, tamamen tuhaf kaçıyor. tam bir iç anadolu delikanlısı gibi yapamam yani elin zencisini.
  • gino the original  (19.11.15 18:24:39) 
Dostum koy o zaman yerine, tam zenci uyarlaması olur.


  • baba jo  (19.11.15 18:26:57) 
o zenci lan dediğinde de zencilikten çıkıyor bence. ben karadenizliyim. kendimi bildim bileli la'yı kullanırım. la ille de iç anadolu diye düşünmemek lazım

edit: çeviri işinde olduğunuza göre bazı şeyleri ram olarak çevirmenin nerdeyse imkansız olduğunu biliyorsunuzdur zaten
  • burya  (19.11.15 18:27:18 ~ 18:28:13) 
olduğu gibi bıraksanız? breaking bad'de taşkano yanlış hatırlamıyorsam yo olarak bırakmıştı mesela, gayet de güzel durmuştu. çevrilecek şey var, çevrilmeyecek şey var. bence yo çevrilmese de olur.


  • der meister  (19.11.15 18:32:19) 
yahu ben de doğma büyüme karadenizliyim, 18 sene orada yaşadım ama ankara'Ya taşınmadan önce "la" nedir, bilmezdik biz. "bebe" tabiri nedir, bilmezdik. "la" yerine "daa" derdik, "bebe" yerine de "uşak" derdik. tabii şimdi behzat ç. gibi popüler kültür ürünlerinine etkisiyle de ulusallaşmaya başladı "la"lar, "lu"lar...

neyse yahu, konu nerelere geldi.
çeviri işinde değilim, arkadaşım. orada "örneğin," diye başladım cümleye. ama evet, bazı kelimelerin tam karşılıkları yoktur ve ben de zaten bu yüzden birçok farklı fikir almak için sormak istedim bu "yo" meselesini sizlere.
  • gino the original  (19.11.15 18:33:56) 
nabaysın laaa lafını duymadın mı hiç karadeniz'de? nabaysın daaa denilmez sonuçta :)


  • burya  (19.11.15 18:37:53) 
=)
vallahi duymadım. şive ve söylem farklılıkları demek ki.
biz "nabaysın laa" yerine "ne yaptuy daa?" derdik.

yahu dur, konu iç anadolulu zencilerden nerelere geldi.
  • gino the original  (19.11.15 18:40:17) 
evet konu değişti biraz. ama sanırım sen trabzon'un batısında büyüdün. beşikdüzü vakfıkebir falan mı?


  • burya  (19.11.15 18:43:14) 
"yo"'nun karşılığı "lan" değil, ama yerine göre olabilir de.

mesela, jesse kankalarına "whast'up yo?" dediği zaman "n'aber lan?" diye çevirmek yanlış olmaz, hatta çok da güzel olur.

jesse kankalarına değil de yeni tanıştığı birine "whats'up yo?" dediğinde "naber lan?" çevirisi bayağı kaba kaçar, onun yerine "nabıyon dayı?" filan diye çevrilebilir o durumda.

"n'aber kardo" diye de çevrilse tuhaf olmaz. önemli olan o sokak ağzının avamlığını ve samimiyetini yansıtması çevirinin. bizde her her türlü ilişki için ayrı bir hitap, ayrı bir sıfat, ayrı bir soru olduğundan binbir türlü karşılığı var.
  • whimsical  (19.11.15 20:44:56) 
[]

İngilizce'deki gun kelimesinin

Argoda başka bir anlamı var mı? Bir yerde geçiyor da bildiğimiz anlamı pek mantıklı gelmiyor, diğeri cuk oturuyor. Eğer böyle bir şey varsa herkes tarafından rahatlıkla anlaşılabilir mi yoksa sadece bir grup genç tarafından mı kullanılır?

Teşekkürler.


 
  • masa penisi  (19.11.15 17:28:53) 
@masa penisi, bu sayfaya bakmıştım da mavi kısma hiç dikkat etmemiştim.


  • pike  (19.11.15 17:32:32) 
zenciler özellikle "gat" olarak kullanırlar argoda.


  • lesmiserables  (19.11.15 17:32:47) 
jump the gun dersen mesela erken hareket etmek olur (vaktinden erken)

gun, argoda kaslı kol için kullanılır (two tickets for gun show deyip biseplerini öpebilirsin mesela)

kral adam anlamına gelebilir yerine göre (he's a cool son of a gun)

kullanıldığı metni gönder, daha aklıma gelmeyen şeyler vardır illa ki
  • whoami  (19.11.15 20:50:45) 
[]

ing. idare etmek /

haftaya yokum, beni idare et lütfen.

manage, direct, lead gibi anlamları aramıyorum.

to keep one's head above water veya cover mı kullanılıyor?

cover the week for me / cover the situation ?

farklı kullanım duydunuz mu?

en sık kullanım nedir?

 
take care of ya da handle the situation olabilir

i wont be there in the next week, take care of my absence/handle the situation.
  • solskjaer  (19.11.15 16:03:38) 
I'll be absent next week, would you care to cover for me" gayet normal geliyo kulağıma. cover güzel bence. above water'ın heeeç alakası yok.

edit: could you take care of it for me de olur. handle'ı da kullanırsın ama bana en güzeli cover gibi geliyor. ek: evet, cover önüne koymamışım, polise arkadan beni kolla der gibi olmuş, şimdi koydum.
  • godoşu beklerken  (19.11.15 16:06:23 ~ 17:34:17) 
can you please take care of my absence olur,
would you be in charge for me/for my tasks and responsibilites/on behalf of me
de olabilir
  • baldur2  (19.11.15 16:09:33) 
cover +1

edit: @baldur2 be in charge olmaz. bdsm fantezi mi yapiyoruz abi asdgfasdfj
  • cilgin fantezilerin adami  (19.11.15 16:09:59 ~ 16:10:59) 
www.macmillandictionary.com

olur, in charge sorumlu olmak demek, bdsmye nasil bagladin merak ediyorum kanka.
  • baldur2  (19.11.15 16:14:04) 
Cover +1


  • vercingetorix  (19.11.15 16:38:05) 
cover abi cover.

direkt konuşma dilinde aşağıdakini dersin:

I wont be here next week, could you cover for me?
  • eindaclub  (19.11.15 16:40:26) 
@baldur2 tamam in charge sorumlu olmak da bu durumda kullanilmaz haci. benim icin sorumlu olur musun gibi bir sey oluyor. take care of my absence da olmaz hatta.


  • cilgin fantezilerin adami  (19.11.15 16:48:10) 
www.nasildenir.com

cover for somebody oluyormuş.
ayrıca bir işi idare etmek anlamında da handle something.
  • antepaunovic  (19.11.15 16:48:58) 
cover +1 demeye geldim


  • nucleon  (19.11.15 17:30:37) 
[]

Yeni - Efsane Olmaya Aday - Yabancı Dizi

Var mı önerebileceğiniz?

-into the badlands- harici


 
narcos var yeni dizilerden en iyisi

mr robot vardı o pek sarmadı
  • benim adim kerim hepinizi severim  (18.11.15 21:39:49) 
narcos +1


  • focke wulf  (18.11.15 21:45:42) 
Narcos , Mr Robot izlendi :(


  • hicunutmam  (18.11.15 22:14:09 ~ 22:14:21) 
Chicago Med
The Bastard Executioner
River (www.imdb.com)
Limitless
Scream Queens
  • kaledekiyalnizlik  (18.11.15 23:05:40) 
sense8


  • mrthany  (18.11.15 23:25:20) 
The Last Kingdom

Anime seviyorsan da One Punch Man
  • whoami  (18.11.15 23:32:28) 
[]

Korece bilen varsa şurada ne yazıyor söyleyebilir mi?

Ya da bir sembol filan gibi bir şey mi acaba?




 
korece değil, çince "kapat" yazıyor.


  • kibritsuyu  (18.11.15 11:13:52) 
[]

Çeviri Yardımı

Finans çeviri guruları toplanın :)

Ufacık bir yardıma ihtiyacım var; aşağıdaki cümleyi çevirebilecek olan var mı?

XYZ Corporation declares a 5% stock dividend on its 1,000,000 shares of outstanding 10 per common stock (5,000,000 authorized).

 
XyZ şirketi 5%lik stoğunu 1000000 kişiye paylaştıracağını belirtti


  • tirtpirt  (18.11.15 09:02:36) 
[]

acı'nın ingilizcesi

tad olarak acı. ama böyle biber acısı gibi değil, lahmacun acısı gibi değil. mesela rakıyı susuz içmeye yeltenen bireye "içme, acı olur öyle" derkenki acı. sek rakının acılığı mesela?




 
bitter?


  • devilred  (17.11.15 15:35:20) 
Too intense falan derim ortalama ing ile


  • high hopes of the sozluk  (17.11.15 15:37:13) 
bitter +1.


  • baba jo  (17.11.15 15:40:49) 
ahah bunu bilmiyorum, ama denk geldiğim bi ecnebi sek rakı için "worse than everything" demişti.

esasında acı'dan ziyade "sharp" denilemez mi?
  • uuth  (17.11.15 15:41:33 ~ 15:46:03) 
bizde ki gibi birçok anlama gelebilecek tek bir kelime yok acı için. bitter, hot, brackish, acid, peppery, acidulous gibi neredeyse her acı çeşidi için farklı farklı kelime var.

edşt: sek rakının acılığı için bitter kullanılabilir.
  • air  (17.11.15 15:43:07 ~ 17:50:25) 
Bitter diyenlere katılıyorum - sharp keskinliğe yönelik bir ifade, biber de sharp olabilir, intense de yoğunluğu belirtiyor.


  • ihan  (17.11.15 16:23:52) 
it has a strong taste diyebilirsin.

bitter de olur.
  • peggy  (17.11.15 16:53:41) 
bitter dayiko. kesin bilgi.


  • baldur2  (19.11.15 01:26:33) 
[]

Placebo'nun bir sozunun cevirisi

Aslinda bu talep ceviri isteginden daha cok beyin firtinasi istegi.

Bilenler bilir. Placebo - Pure Morning sarkisinda gecen;

"Our thoughts compressed, which makes us blessed" derken kastedilmek istenen sizce neydir ?


Bilmeyenler icin;

Sarki:
www.youtube.com

Sozler:
www.lyricsfreak.com

 
valla uykum var çok ama sabah editlerim sözleri açıp mobildeyim

şimdilik şöyle geldi,

düşüncelerimiz sıkıştırılmış yani çok yoğun bu da bizi kutsuyor
  • cokponcik  (17.11.15 02:11:18) 
düşüncelerimiz bastırıldı
bu da bizi kutsanmış yapıyor

diye yorum yapılabilir bence çünkü sonraki cümle "And makes for stormy weather" hani burda bastırılmış düşünceler patlıyor gibi.fırtınalı hava filan.
  • tilyus  (17.11.15 17:03:25 ~ 17:05:33) 
1 ... •666768697071727374• ... 156   « Önceki  Sonraki »
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler angelus, Artibir, aychovsky, baba jo, basond, compumaster, deckard, duyulmasi gerektigi kadar, fader, fraise, groove salad, kahvegibi, kaymaktutmayansicaksut, kibritsuyu, monstro, pandispanya, robin, ron dennis
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır. Skimlinks ile linkler üzerinden yönlendirme payı alınmaktadır.