[]

Graduate past tense

I graduated ....
I am graduated....
I was graduated....

hangisi doğru kullanım?

thanks

 
ilki


  • passion rules the game  (01.01.16 22:06:13) 
answers.yahoo.com

forum.wordreference.com

''I have graduated'' daha doğru. I graduated de oluyor. daha basiti ve tercih edileni bu galiba.
  • kisa bisey olsun istemistim  (01.01.16 22:10:19 ~ 22:10:43) 
I have graduated doğrusu.


  • konskenkova  (01.01.16 22:13:13) 
tarih belirteceksen "I graduated from X in 2015".
tarih belirtmeyeceksen "I have graduated from X".

  • harzem  (01.01.16 23:28:53) 
[]

osmanlıca "yeni yıl"

"bedî sene" kullanılabilir mi?
ya da belli bir kelime öbeği var mı?

teşekkürler
iyi seneler

 
bedi eşsiz demek. estetik demek belki. bedi sene olmaz. özel bir kalıp duymadım. sene-i devriye manası en yakın bildiğim kalıp ki o da çok uzak.


  • hkaan  (30.12.15 14:04:40 ~ 14:04:55) 
'Sene-i cedid' diye kullanılır Muharrem'in ilk günü dualarda.
'Sene-i devriye' yıldönümü demek. 'Vefatının sene-i devriyesi' gibi mesela.
'Re's-i sene-i rumiyye' ya da 're's-i sene-i hicriyye' tamlamaları da var ama, bunlar rumi/hicri senenin başı demek, senenin başı kastediliyor. Sizin sorduğunuz şey, 'sene-i cedid' anladığım kadarıyla.
  • gayda  (03.01.16 12:03:50 ~ 12:13:29) 
[]

küçük bir çeviri yardımı

Aşağıdaki cümlenin çevirisi yapabilen biri olursa çok sevinirim.

'' The measurement of vertical angles throughout a survey allows for proper reduction of slope distances to horizontal distances as well as computation of elevation differences between stations sighted.''


 
bir survey'deki dikey eksenle yapılan tüm açıların ölçülmesi, görülen/karşılaşılan istasyonlar arasındaki eğimli mesafelerin, yatay mesafe ve dikey yükseklik farklarının hesaplanabilmesini doğru bir şekilde sağlar.

survey'in bildiğimiz klasik anlamının dışında özel bir anlamı var herhalde (haritacılık, meteoroloji ile ilgili birşey mi?)
  • puc  (30.12.15 11:23:26) 
[]

Tek Cümle Çeviri Yardımı

Arkadaşlar tek bir cümle için İngilizce çeviri desteğine ihtiyacım var;

2016 Yılında hem hayatınız hem alışverişleriniz keyifle dolu olsun.


 
we wish you full of joy both of your life and shopping? - slogan tırt bu arada


  • confessions of an adman  (30.12.15 09:34:19 ~ 09:34:35) 
[]

Küçük bir çeviri yardımı

To maximize diagnostic benefits, dentists must identify those clinical situations where radiographic examinations would provide additional information that is essential for diagnosis and management of the patient’s condition.

bu cümlede öbekleri nereye koyacağını tam bilemedim, yardımlarınızı bekliyorum.


 
teşhise ilişkin avantajları maksimuma çıkarmak için dişçiler radyografik muayenelerin, hastanın durumunun teşhisi ve yönetimi için zaruri olan ek bilgileri sağlayacağı klinik durumları tespit etmelidir.


  • oxibrinth  (29.12.15 19:07:44 ~ 19:08:24) 
kelime kelime çeviri şöyle oluyor gibi:
diş hekimi, etkili bir tanı için radyografik incelemenin tanı ve tedavide değerli/önemli bilgiler sağlayabileceği klinik durumları belirleyebilmelidir.

ya da diğer bir deyişle dişhekimi, radyografik tekniklerin tanı sürecinde ve tedavide ne tür klinik vakalarda işe yarayacağını, etkili olacağını bilmelidir.

management'i burada tedavi süreci olarak düşündüm, yanlış düşünmüş olabilirim.
  • puc  (29.12.15 19:13:19) 
[]

anlamlı ufak bir çeviri ricasi - minicik

efenim bi arkadaşım, kardeşim fransa 'da çektiği fotoğrafı İngiltere 'de bir sergide yayınlanmak üzere seçildi. fotoğrafta saksafon çalan bir zenci Paris sokaklarında işte sanatını icra ediyor. arkadaş da fena sayılmayacak bir poz yakalamış. fotoğrafın yanına kısa bir cümle eklemem için bana yardımcı ol dedi.

"Bir siyah müzik yapar, birkaç beyaz ona alkış tutar ve herkes huzur içinde yaşar. Yeni yılın barış ve huzur getirmesi dileğiyle. Paris, medeniyetlerin ve kültürün başkenti!"

böyle bir cümle düşündüm, fena da tınımadı. Cümle sizce nasıl olmuş? Çevirmeme yardımcı olur musunuz?

selamlar :)

 
black one makes music, a few white applaud him, and everyone lives in peace. i wish new year comes to you with peace. Paris, the capital of civilization and culture.

falan olabilir.
  • bohr atom modeli  (29.12.15 14:28:23 ~ 14:50:13) 
durust olmam gerekirse cumle olmamis. ozellikle black-white vurgusu yapilmasi hosuma gitmedi. medeniyetlerin baskenti tamlamasinin Ingilizcesi de cok emanet ve garip oluyor.


  • mushtopus  (29.12.15 14:42:25) 
yani her milletten insan mutlu mesut yaşıyo demek istedim çünkü fotoğrafta saksafon çalan mutlu bir kara çucuk var.


  • bana da mi lolo  (29.12.15 14:50:08) 
"capital of civilization" gayet kullanilan bir tamlama. internette ingilizce sayfalarda bulabilirsiniz.

misal:

Mosul, an ancient city that was a capital of civilization long before the rise of Islam

nationalinterest.org
  • bohr atom modeli  (29.12.15 14:53:34 ~ 14:54:36) 
"Bir siyah müzik yapar, birkaç beyaz alkışlar" kısmı ırkçı olarak algılanabilir, bana da garip geldi siz her ne kadar o amaçla yazmamış olsanız da.

Onun yerine "Bir sokak sanatçısının performansı/ Bir sokak sanatçısı sanatını icra eder ve çevredekiler alkışlar" gibi bir cümle daha yerinde olur bence. Gerçi o da sizin vereceğiniz mesajdan biraz uzaklaşmış bir yorum olabilir. Daha farklı şekilde ifade edebilirsiniz gene de söylemek istediğinizi.
  • cymbelina  (29.12.15 16:58:18) 
[]

ingilizce bir cümle

Unless you notify us of an action seeking a court order against the allegedly infringing member, the member may reactivate or repost the material specified in the counter notice in 10 business days, on .

burada ne demek istemiş bu arkadaş, toparlayamadım cümleyi bir türlü. deaktif olan bir item ile ilgili bir konuşma.

şimdiden teşekkürler.

 
deaktif olan item ne demek? belki çeviride faydası dokunur.


  • oxibrinth  (29.12.15 17:58:42) 
biri tasarladıgım ürünün aynısını online satış sitesinde kopyalamış. şikayet ettim ve kaldırıldı. akabinde site sahibinden böyle bir mesaj geldi.


  • inannas jofn  (29.12.15 18:58:58) 
eğer iddiaya göre kuralı ihlal eden üyeye karşı bir mahkeme kararına yönelik yasal işlemle ilgili olarak tarafımızı bilgilendirmezseniz, söz konusu üye 10 iş günü içerisinde karşı ihbarda bahsedilen materyali yeniden aktive edebilir ya da yeniden siteye gönderebilir.


  • oxibrinth  (29.12.15 19:06:05) 
[]

persons vs people

-There are 10 persons in the backyard.
-The elevator is for 4 persons.
-People are really strange.
-I see dead people.

Sayı varsa persons, herhangi bir sayı yok insanlardan genel bahsediliyorsa people.


Peki, daha başka kullanımlar (aksi durumlar, kurala uymayan) da var mı?

 
people daha public tarzda, dediğiniz gibi genel.

ama mesela özel bir grubu tanımlarken persons kullanılır. örnek olarak
persons who have been given access to an installation vs vs.
  • victum  (29.12.15 10:49:40) 
[]

I and my broken toys vs. Me and my broken toys

hangisi?
neden?

teşekkürler

 
Me and my broken toys


  • selci  (29.12.15 10:34:55) 
Cumlenin tamamina gore degisir. Sadece bu kelimeler kullanilacaksa, ikincisi. ama oyuncaklar yerine bir kisi olsaydi, o zaman onun isminin once gelmesi gerekirdi.


  • common of demons  (29.12.15 10:35:22) 
Ya öyle şeyler soruyorsunuz ki bazen '' elma mı armut mu'' diye. ikisi de diyemiyor insan bir gönül rahatlığıyla. Zira soru yok.


  • anonymice  (29.12.15 10:37:51) 
peki
I and Hakan mı?
Me and Hakan mı?
  • tuhaf sorular soruyorum ben  (29.12.15 10:38:04) 
i and hakan dersen, i ve hakan sözcükleri özne oluyor ve cümle devamında bir eylem bekleniyor. i and hakan ate. ya da i and hakan are fine....

me and hakan diyorsan bu sözcükler nesne oluyor.
kim kırdı pencereyi?
me and hakan.

gibi.

kısaca, sorduğun soru tam olarak ne ona göre cevap değişir.
  • dahinnotha  (29.12.15 10:41:22) 
Dedigim gibi, baska bir kimsenin de ismi verilince "kutalmis and I" ve "kutalmis and me" oluyor, kibar yolu budur. I-me cumleye gore degisiyor, aciklandigi gibi.


  • common of demons  (29.12.15 10:48:22) 
i and my broken toys have been effected.

it effected me and my broken toys.
  • victum  (29.12.15 10:51:13) 
My broken toys and I ...

Bu toplu kisi kalibini cumlede kullandigin yere normalde ne geliyorsa ona gore degisir. Cok acik olmadi fakat ozne ise

My broken toys and I (we) were on the ground.

ya da nesne ise

She looked at me and my broken toys (us).
  • mushtopus  (29.12.15 11:17:08) 
[]

3 cümlelik İngilizce çeviri yardımı

Premium API denen bir hizmet aldım ve hata alıyorum. Şunu demem lazım:

"Xxxxxxxxxx Premium key’imiz var, web sitesi ziyaret limitlerini aşmamamıza rağmen günün büyük bölümünde 401 hatası alıyoruz. Ekran görüntüsünü ekte paylaşıyorum.

Sorunu çözebilir misiniz?"


Çok teşekkürler.

 
We have the premium key XXXXX. We get the 401 error quite often, even though we don't exceed the daily visiting limits. I am sharing the screenshot as attached.

Can you solve the problem?
  • long live rock n roll  (29.12.15 10:05:38) 
We have the xxx Premium Key. Even though we do not exceed the visitin limits, we face 401 error throughout the day. Please see (ya da find) enclosed screenshot.

I appreciate it if you help me to solve this problem.
  • KidLazer  (29.12.15 11:29:39) 
[]

motherfucker tam olarak ne demek

baktım sözlüge tam tatmin eden bir cevap bulamadım.




 
Başkalarının ya da kendi annesiyle ilişkiye giren demek ama bu manada değil de lanet olsun, oç gibi manalarda kullanılıyor.


  • i ve been mistreated  (28.12.15 20:53:48) 
şarkıdan aklıma geldi ya

'ne o hava öyle seni seksi madafaka'
  • all girls dream  (28.12.15 21:10:02) 
allahın belası gibi


  • sttc  (28.12.15 21:10:56) 
anne siken


  • eksimeksi  (28.12.15 21:19:53) 
annesi sevişmiş demek


  • r_u_h  (28.12.15 21:22:02) 
[]

ingilzce yardim

Ceren hopes ... A good mother
Being be to be. Hangisi gelir?
What about ...to shopping?
Going go to go
Why dont we ... To music
To listen lstening listen
Lets ... Talking
To stop stop stopping
Let's go fishing cumlesi nasil tag questiona cevrilir?

 
1- to be
2- going
3-listen
4-stop

let's go fishing, shall we?
  • lesmiserables  (28.12.15 18:26:51) 
[]

fransızca dilbilgisi pdf

merhaba arkadaşlar,

fransızca dilbilgisi pdf kitabı arıyorum. elinizde veya sağda solda bildiğiniz fransızca dilbigisi türkçe olan pdf var mı? ben de ingilizce gramer kitabı var fransızcanın..ancak orada çok yavaş ilerleyebiliyorum.


 
Dün debeye giren entri vardı konularına göre tasniflenmiş e kitaplar diye orada fransızca kitaplar vardı baya


  • buffy de vampir sayılır  (28.12.15 16:11:21) 
[]

To kulllanimi

Come my room-Odama gel demek
Come to my room-Odama gel demek
Bu to'yu burda niye kullaniyoruz arkadaslar?Geregi ne


 
come my room diye bir şey yok.


  • yalnux  (27.12.15 20:42:54) 
yalnux +1


  • meyve parcacikli kadin  (27.12.15 20:43:35 ~ 20:48:21) 
Verdiğiniz iki örnekteki anlamlar farklı, ilk cümle odama gel demekten uzak; öyle bir cümle ancak kedi veya köpeğiniz adının my room olması halinde geçerli olur. ''come''dan sonra araya bir de virgül attınız mı, ''odam, gel!'' demek.

Burada to yön belirtmek için kullanılır
  • kaymaktutmayansicaksut  (27.12.15 20:45:02) 
come my room, doğru vurgu ile söylenirse 'odam gel bakim buraya, hanimiş' anlamında.
'to' bir preposition, -e -a eki gibi, burada odam+a ifadesinin oluşmasını sağlıyor.

edit: kaymak daha anlamlı açıklamış :)
  • manuel mandalina  (27.12.15 20:48:03 ~ 20:49:04) 
come my room diye bir şey yok, düz çeviri uygularsak come my room "gel odam" (my room - benim odam) oluyor, odama gel olması için "to" var arada.

meğer herkesler yazmış ben yazana kadar.
  • nimberjack  (27.12.15 20:48:25 ~ 20:49:05) 
Open the door ile
open to the door
ne farki var o zaman?
  • keegan  (27.12.15 20:50:03) 
hareket belirten fiillerde yönelme durumu varsa "to" kullanılır. buna istisna fiiler de vardır tabi. bazen bu istisnaları yaratan isim grubu kelimeler de olabiliyor.

go to school - okul-a git.
come to me - ba-na gel.
run to the sea - deniz-e koş

hug me - bana sarıl (istisna)
come home - ev-e gel (istisna)
  • lesmiserables  (27.12.15 20:50:25) 
open the door "kapıyı aç"
open to the door "kapıya aç" demek oluyor. (yön veriyor gibi yani, kapıya doğru aç gibi bir şey oluyor)

  • nimberjack  (27.12.15 20:51:11 ~ 20:52:13) 
open to the door diye de bir şey yok.

open the door var. çünkü open yönelme veya belirli bir yöne hareket belirten bir fiil değil.
  • lesmiserables  (27.12.15 20:51:26) 
open THE door = kapıYI aç
open TO THE door = kapıYA aç

  • der meister  (27.12.15 20:51:31) 
come from my room, not your room. var bir de.


  • solfej  (28.12.15 09:27:53) 
hahaha olm open to the door ne lan :D ciddi ciddi aiciklamaya calismissiniz bir de :D


  • baldur2  (28.12.15 09:32:19) 
[]

Bir cümlelik İngilizce çeviri

Who is it whom these virtues benefit?

Yardım ederseniz çok sevinirim.


 
"Bu erdemlerden faydalanan kim?"


  • m e b  (25.12.15 22:25:33) 
Bu erdemlerin kime yarari dokunuyor. Hatta daha dogrusu, bu erdemlerin yarari dokunan kimdir? Daha bir sairane(?) soylemek istersen, "Kimdir bu erdemlerin yararinin dokundugu?" mesela.

"Bu erdemlerden faydalanan kim / bu erdemlerden kim faydalaniyor?", Who benefits these virtues? olur.

Ha, sonunda kabaca ayni anlama gelir, o ayri. Ama ingilizce cumle ozellikle bu sekilde bir kalipla yazilmissa, ustte soylediklerim daha uygun ifade ediyor.
  • whoami  (25.12.15 23:40:24) 
[]

the more research the crazier you sound to ignorant people

Bu sözü anlayamadım.




 
cumlede bir hata var. muhtemelen typo, gecirirken atladin bir kelimeyi.

podros'un dedigi gibi olmasi icin, "the more YOU research" olmasi lazim.

su da olabilir, "the more THE research" demistir, o zaman da, "arastirma cok oldukca, cahil insanlara daha cilgin gorunursun"

bu ikincisi biraz sacma, ama cumle bu sekilde kurulmussa bu anlama gelir.
  • whoami  (25.12.15 23:46:39) 
[]

through

a new menu appears through which field angles are selected.

cümlede through varsa çeviremiyorum.

teşekkürler.

 
yeni bir menü alan açılarının seçilmesi vasıtası ile görünür. gibi bir çevirisi var


  • el cancer del besiktas  (24.12.15 16:44:26) 
yeni bir menu alan acilarinin secimine gore gorunur. derdim ben de.


  • bohr atom modeli  (24.12.15 17:14:02) 
seçilen alan açılarından yeni bir menü görünür.


  • bellbane  (24.12.15 17:45:52) 
[]

workhorse

workhorse ne demek?
matlab will be used as the main workhorse throughout this course.
teşekkürler..


 
bu süreç boyunca matlab ana ürün/program olarak kullanılacaktır.


  • lesmiserables  (24.12.15 02:11:55 ~ 02:20:59) 
[]

doktora için (yds vs ielts vs toefl)

merhaba arkadaşlar,

normalde ingilizce ile kendimce haşir neşir oluyorum (ingilizce altyazılı dizi , müzik, okuma falan) önümüzdeki bahar dönemi sonunda da doktora için ingilizce yeterlilik sağlamam gerekiyor. başvuracağım okul (itü) doktora için yds 65, e-yds 65, ielts-akademik 6 veya toefl 70 istiyor.

adam akıllı bir çalışma yapmadan hatta hiç çalışma yapmadım diyebilirim son yds'den 56.25 aldım. (belki çok kolaydır o yüzden böyle aldım) düz lise mezunuyum sadece üniversitede hazırlık okudum ve üniversite okurken ingilizce ders 1-2 tane gördüm.şarkı sözlerini anlayabiliyorum. oturup sözlerini dinler dinlemez yazabilirim kağıda %70-%80 doğru oluyor dinlediklerimden çıkardıklarım. herhangi bir yazı okuduğumda da çoğunluğunu anlıyorum. seviyem bu.

özellikle yds için ingilizceyi oturup test mantığı ile çalışamıyorum. mantığıma ters düşüyor benim ya da ön yargılıyım bilemedim.

mayıs sonu haziran başına kadar bu bahsettiğim sınavlardan hangisine girmek daha anlamlı olur ?

tavsiyelerinizle beni çok mutlu edersiniz. çok teşekkürler.

 
56.25 aldıysan 3 ay sonraki sınav için 65 alabilirsin (yds'den)
çıkmış soruları çözmen yeterli olacaktır.

  • rakicandir  (23.12.15 10:16:00) 
@rakicandır.

çıkmış soruları sadece çözmem yeterli olur mu gerçekten yav :S ne biliyim yds bana hep bir kasıntı geliyor. ya da ben kendimi acayip bir şekilde koşullandırmışım bu sınav hakkında.
  • sylcn  (23.12.15 10:35:39) 
eğer vaktin varsa 3 ay gibi bir süre içinde başımı sözlükten ve kitaptan kaldırmam dersen cesur öztürk'ün proficiency for kpds kitabiyle 65 değil 75 de 85 de alırsın.


  • rakicandir  (23.12.15 12:07:58) 
yds ingilizce bilgisini ölçmüyor diyolar.

itü kendi dil sınavını yapıyorsa ona girebilirsin. yıldızınki itüde geçerli oluyorsa o çok kolaydı geçen hafta girdim, tavsiye ederim.
  • yuto  (23.12.15 21:49:23) 
[]

iyi dileklerimizi ingilizce nasıl yazabilirim

çalıştığım yabancı arkadas iş yerinden ayrılmış yerine yeni birisi gelmiş.

ilk kez bu yeni kişiye email göndereceğim ama önce yeni işin hayırlı olsun seninle çalışmaktan memnuniyet duyarım veya benim için bir zevk olacak tarzında bişi yazayım istiyorum.

şöyle yazsam grameri ne kadar doğru olur veya sizin ingilizce önerilerinize de açığım.

First of all, it will be my pleasure to work with you from now and I wish you success in your new career.

 
I would like to welcome you and to wish you success in your new role here. It would be a pleasure to be working with you.

Diyebilirsin
  • interview with the vampire  (23.12.15 09:48:42 ~ 09:49:43) 
[]

ingilizce sorusu

scontent-fra3-1.xx.fbcdn.net

umarım herkes görebiliyordur.

cevap neden d olmuyor burada?

 
bence d de olur. informal olur ama olur yani


  • edy  (22.12.15 23:42:47) 
C de e de olur gibime geldi de d olmaz. Neden dersen d dersen firavun keopsun içinde olduğu başka piramitler de varmış ama bunların en büyüğü buymuş gibi olur.


  • i ve been mistreated  (22.12.15 23:47:22) 
yani kişinin dediği kadarıyla cevap anahtarı e diyormuş. ben netten buldum bir tane, onda da d yazıyordu. bir süre d'yi savundum. şimdi de e savunucusu bir arkadaş "piramit, kişiyi nasıl içersin yav" gibi bir açıklama getirdi. e hadi peki madem dedim. hala pes etmedim ama. "firavunu içeren piramit"in nesi var?

sorudan hazzetmedim.

@mistreated güzel bir bakış açısı. teşekkür ederim. ama c'de de en azından bir virgül gelse daha iyi olacakmış.
  • sanat guresi  (22.12.15 23:49:23 ~ 23:51:04) 
Novel contains x olmaz diye dusunuyorum contain sanirim daha cok somut nesneler icin kullaniliyor.


  • Traveller  (23.12.15 06:11:01) 
c olmaz çünkü contain eden yazar anlamı çıkar.
novel contain etmez diye düşünüyorum ben de, öyle bir kullanım görmedim ama d şıkkı da tatmin etmiyor çok beni, defining-non definig clause konularına bakıp açıklık getirebilirsin belki.

  • baba jo  (23.12.15 08:20:51) 
"which/that contains" olsaydı olurdu. containing ile bağlanmaz burda cümle. anlam olarak sıkıntı yok ama gramer olarak bir nüans var.


  • eindaclub  (23.12.15 08:20:52) 
cevap kesinlikle E diyorum.

"containing" diye başlayan cümle bir açıklama, niteleme cümlesi. "içeren, içerdiği, kapsayan, haiz, -li / -lı" vs. anlamlarını oluşturuyor.

containing diamond - elmaslı
containing acid - asitli
acid-containing - asitli
containing medicine - ilaçlı
containing violance - şiddet içeren

bir açıklama, niteleme anlamı oluşturduğundan hemen öncesinde neyi açıklıyorsa onun gelmesi lazım.

************

... containing the ancient Egyptian paraoh Cheops.

a- Many different and amazing stories were told among the students.
Öğrenciler arasında bir çok farklı ve inanılmaz hikayeler anlatılırdı (anlatıldı).

students'ı açıklaması lazım. direk yanlış.

şöyle olsa doğru cevap olurdu:
Many different and amazing stories, containing the ancient Egyptian paraoh Cheops were told among the students. (stories'i açıklıyor)

b- The current whereabouts mummy is unknown.
mumyanın şu an nerede olduğu bilinmiyor. (unknown'u açıklaması lazım. direk yanlış)

c- A history of the oldest country in the Near East was written by the historian Mathena. (mathena'yı açıklaması lazım. direk yanlış)

Yakın Doğu'daki en eski ülkenin (bir?) tarihi tarihçi Mathena tarafından yazılmıştır.

d- It is the world's largest and greatest pyramid.
(o) dünyanın en geniş ve en büyük piramidi. (pyramid'i nitelemesi lazım. niteliyor görünüyor, gramer olarak doğru. fakat anlam olarak yanlış. piramitler bir şey içermez, kapsamaz, firavunların mezarıdır. ve içinde firavun olduğunu belirtmek için "içerir, kapsar, içeren" diyemeyiz. çünkü piramitler firavunların zenginliğiyle, büyüklük ve diğer dünyada yaşama hırslarının sonucu yaptırılmıştır. yani piramit firavunu kapsamaz, ancak "Mısır tarihi, kültürü, inancı, firavunların büyüklük hırsları vs piramitleri kapsar" diyebiliriz.)

3- At the beginning of the 19th century, the British writer Jane Webb published a novel.
(novel'i açıklaması lazım. hem anlam hem gramer olarak cuk oturuyor. çok iyi de oldu çok güzel iyi oldu tamam mı)

(containing the ancient Egyptian paraoh Cheops.)

19. yy'ın başlarında, ingiliz yazar Jane Webb bir roman yayınladı.
(eski Mısır firavunu Keops'u içeren / kapsayan / -roman olduğu için rahatça şunu da kullanabiliriz:- anlatan)

iki cümle peş peşe olduğunda, ingilizcenin gramer yapısına göre düzgün bir cümle oluşuyor. türkçeye çevirdiğimizde şöyle oluyor:

19. yy'ın başlarında, ingiliz yazar Jane Webb eski Mısır firavunu Keops'u içeren / kapsayan / -roman olduğu için rahatça şunu da kullanabiliriz:- anlatan bir roman yayınladı.
  • holy diver  (23.12.15 08:55:06) 
cevap veriyorum, soru yanlış.

sorunun 3 doğru cevabı var, A, D ve E. hepsi de cümleyi anlamlı ve doğru bir grammar yapısı ile tamamlıyor.
  • klassno  (23.12.15 09:45:15) 
bu soruda yapı olarak eleyebileceğimiz pek bir şey yok. "containing" kelimesi bir reduced relative clause'a işaret ediyor ve bu şekilde kısaltılan yapıların hemen öncesindeki kelime ya da kelime gruplarını niteleme zorunluluğu bulunmuyor (gerçi bence virgül kullanılsa daha iyi olurdu). bu yüzden soru kökü aslında a şıkkındaki "stories"i de niteleyebilirdi.

ekleme: buna uygun şöyle bir örnek buldum. "the engineer identified the problem, using the latest technology." yalnız görüleceği üzere a şıkkındakiyle arasında bir fark var: burada -ing yardımıyla kısaltılan relative clause özneyi yani engineer'ı niteliyor. a şıkkındaysa başka bir şeyi, nesne görevi gören stories'i. buradan kaynaklı bir hata olabilir a şıkkında.

d şıkkında illa which/that contains olmasına da gerek yok yapının. "pyramid containing" diye pekala bir reduced relative clause oluşturulabilir.

d cevabının yanlışlığına kanıt olarak en çok aklıma yatan açıklama i ve been mistreated'ınki oldu, anlam olarak çürüttü.

@baba jo evet doğru cevabın non-defining relative clause'ların reduction kurallarıyla bir ilgisi var. yeniden incelemem gerekiyor. ayrıca evet, bilgi aldığımda diğer hocalar da bir arada "contain" ve "novel" kelimelerinin eğretiliğinden dem vurdu. gıcık bir soru.
  • sanat guresi  (23.12.15 18:43:52 ~ 19:05:42) 
[]

ing mini çeviri

lan gece gece aklıma düştü
"bizde geri vites yok hacı" cümlesinin çevirisi nedir hocamlar? hani tam olarak aynı sertlikte aynı anlamı verecek şekilde



 
We do not have a reverse gear (dude, mate etc).


  • tezek  (22.12.15 05:43:35 ~ 05:43:54) 
in the hood, we make choices and we don't look back

bu da olabilir. in the hood bölümünden emin değilim, olmasa da olur gibi.
  • safepassage  (22.12.15 07:54:53) 
illa geri vitesi kullanacaksan (ki kullanilabilir de, kalip olarak oyle bir kullanim yok, ama senin ne dedigini anlarlar), I don't do reverse gear dersin (dikkat ettiysen tekil kullandim, cogul sahsin mafyatik agizla kullanilmasi ingilizcede yok). Buradaki "not do" bir kaliptir, kimse sacma sapan ziplamasin diye pesinen soyleyeyim, sonra milleti kizartmayayim dedim. misal, komedi filmine gitmek isteyen bir arkadasina, komedi filmlerine asla gitmedigini soylemek icin "I don't do comedies", ya da sinemaya gitmeyi sevmeyen bir insan olarak "I don't do theaters" derkenki gibi.

Yahut I don't believe in reverse gear, I don't believe in reversing the gear, I don't believe in backing down , vs. vs. de kullanabilirsin
  • whoami  (22.12.15 10:20:50 ~ 10:26:03) 
[]

İngilizce özel ders arıyorum

Selamlar,

İngilizce seviyemi ilerletmek için daha önce kurs paketi satın almıştım. Ancak kurs pek bana göre değil ve işlerden fırsat bulup pek devam edememiştim. Elde etmek istediğim seviye yurt dışına çıktığımda derdimi gerçekten anlatabileyim:)

Bu konuyu artık en hızlı şekilde çözmem gerekiyor. En uygun çözüm de çevremden de aldığım tavsiyelere göre özel ders almak.

Öğrenci veya anadili ingilizce olan erasmus öğrencisi bulsam süper olabilir. Hem benim bütçem için daha az sarsıcı olur hem de bir öğrenciye destek olmuş olurum.

Not olarak hafta içi çalışıyorum ve esnek bir programa ihtiyacım olacak. Özel mesaj ile iletişime geçilebilir.

Teşekkürler şimdiden.

edit: yer istanbul avrupa yakası

 
yer belirtirsen daha faydalı olur.


  • patiska  (21.12.15 19:16:20) 
yer bildirin sizi arkadaşımla görüştüreyim, yer olarak gerçekten uzaksanız zor olacağından hiç denemeyelim.


  • excespeace  (21.12.15 20:14:00) 
abi büyükçekmece de avrupa yakası beşiktaş'ta. spesifik belirtirseniz birkaç kişiyle görüştürebilirim.


  • klassno  (21.12.15 22:45:44) 
[]

Siyasete Girmek, Siyasete Atılmak'ın ingilizcesi

Nedir?




 
go into politics


  • himmet dayi  (21.12.15 18:01:16) 
get into -active- politics.


  • common of demons  (21.12.15 18:02:19) 
boyle turkce dusunup de ceviri istersen; o olabilir, su olabilir diye cevaplar gelir tabi. soylenenler de mantikli. ama siyasete girmek yerine misal siyasi bir kariyer takip etmek der adam, pursue a politicial career. ya da parlamentoya girmeye calisir, run for the parliament, ya da baskanliga oynar, run for president.

boyle kelime kelime ceviri yapmak yerine context bazli ceviri yapmak daha mantikli.

ha, yukaridakiler de kullanilabilir, eger henuz girmediysen ve girmeyi dusunuyorsan tavsiyem go into, eger girdiysen ve mesela gecmiste, su yaslarda girdigini, ya da su sepeplerle girdigini falan anlatiyorsan tavsiyem get (got) into.

venture dersen siyasete girme riskini aldim, kumarini oynadim gibi bir sey olur, bu tarz bir anlam iceren bir muhabbet degilse gereksiz kacar.
  • whoami  (21.12.15 18:32:20) 
zaten ne demisim

"venture dersen siyasete girme riskini aldim, kumarini oynadim gibi bir sey olur, bu tarz bir anlam iceren bir muhabbet degilse gereksiz kacar."

rahat bi godo
  • whoami  (21.12.15 19:04:02) 
ahahahahah XD

raadım raad. diyorum ki atılmak kelimesinde o anlam var, nüansı bu veya benzer bir kelimeyle vermeye mecburuk, yani o dediğin anlamı taşıyo bu. ve saygım da var. belirtmezsem önce please tell me who I am'li mantıklı supertramp şarkısını söyler sonra cevab veremedim diye sopanla kovalarsın diye korktum ;P
  • godoşu beklerken  (21.12.15 19:07:47) 
soyle diyeyim sana, dogal akisinda siyasete girmenin soz konusu oldugu bir durum varsa get guzel olur.

bir takim kosullari zorlayip, bazi fedakarliklari yapip (maddi dolur, kariyerini birakmak olur) gibi bir durum varsa venture guzel olur.

birebir kelime uzerinden ceviri mantigindan gitmemek lazim. bizde her siyasete atilmak kalibinin gectigi yerde risk unsuru yoktur. uc kusak milletvekili / siyasetci bir ailenin oglu da "siyasete atilir". gayet de garanti bir sekilde. bu sebeple, her siyasete atilmak venture olmaz. tam da bu sebeple "bu tarz bir anlam iceren bir muhabbet degilse gereksiz kacar" dedim. o anlami icerip icermedigine de kafadan "bu boyle cevrilir" diyerek karar veremeyiz.
  • whoami  (21.12.15 19:09:34) 
iste bunlar hep context :) zaten mantikli ve dogru cevap veren uc bes kisi var, ne kovaliycam :) yazik bu milletin cevap alma hakkina.


  • whoami  (21.12.15 19:11:59) 
peki ama bak şimdi sen de google'da arat, bak örneklere bir. hepsinde risk alındığı anlamı yok. kelimenin inglizcesinin birebir anlamını almıyor musun sen de, idiomatik bir tarafı yok mu bunun?

örneğin sonuçlarda ilk sayfada bir quora sorusu var: "What books should I read if I would like to venture into politics in the future?" şeklinde. şimdi bu insandan sen fedakarlık yaptığı duygusunu mu alıyorsun, sonucu belli olmayan bir işe girişeceği duygusunu mu? risk daha ziyade bununla alakalı bana kalırsa. siyasete atılmak garanti sonuçlanabilir ama atılmanın böyle bir anlamı yok. önemli olan olayın nasıl sonuçlandığından ziyade, siyasete girişirken senin ne konumda olduğun. atılmak da venture da aslında bu insanların daha önce aktif siyasetle alakası olmadığını yani deneme yaptıklarını anlatıyor. yanlış mıdır?
  • godoşu beklerken  (21.12.15 19:18:39) 
to be thrown into politics


  • anonymice  (21.12.15 19:22:31) 
venture:
noun - a risky or daring journey or undertaking.
verb - dare to do something or go somewhere that may be dangerous or unpleasant.

zaten sonucunun belli olmamasi duygusunu alman iste o riski getiriyor. o sozkonusu ise eyvallah. ama sen bana aydin menderes'in, tugrul turkes'in, rte'nin damadinin falan siyasete atilmasinin risk icerdigini soylersen onu kabul etmem iste. bu adamlar siyaseti secerler, gazete de "tugrul turkes de babasi gibi siyasete atildi" yazar. turkcede risk icerse de icermese de kullanilir bu kalip.

ayni seyi soyluyoruz, ama sen genellemeye gidiyorsun, ben ise kapsami context'e bakar diyorum.
  • whoami  (21.12.15 19:41:06 ~ 19:46:14) 
aynı şeyi kastedip duruyos peki neden anlaşamıyos.

sorun aydın menderes'in bilal gibi çocuğunda türkçeyi yanlış kulandığı için bence. onu dövelim. (başka bir örnek evrende)

bir de son cümleyi atlamışım:

ooo yo yoo, ben kontekst hastasıyımdır oysa ki. duygularımı incitmeyiniz buralarda.
  • godoşu beklerken  (21.12.15 20:00:24 ~ 20:03:41) 
o zaman anlastik, anlasamamaktan vazgeciyoruz

bosver, kimseyi dovmeyelim ama
  • whoami  (21.12.15 20:49:12) 
[]

almanca bilenler şu yazıda neler olup bitiyo söyleyebilir mi?

misafir öğrencilik için bir profla yazışıyorum. bana bu siteyi yolladı. kendi okullarının sitesi.
yazıda sanırım başvuru tarihleri gibi bir şey var fakat ben başvuruyu yapmıştım. başka bişey mi söylüyo yoksa?

translateler tarzanca gibi. hiçbir şey anlamadım.

www.hfk-bremen.de

 
Applications to attend lectures at the Faculty of Arts & Design and the Faculty of Music as a guest student must be lodged by: 1 April / 1 October of each year and within 4 days of the commencement of the lecture period.
Associate students and special auditors
Students enrolled at other institutions of higher learning are welcome to attend individual lectures as associate students for the duration of the semester if capacities allow. Applicants not enrolled at an institution of higher learning can register to attend individual lectures as guest students. Access is only provided to guests students if capacities allow and is restricted to specific lectures and for the duration of a single semester.
The following fee schedule applies for guest students:
€60 (2 hours per week, per semester)
€80 (4 hours per week, per semester)
€110 (6 hours per week, per semester)

yani en geç 1 Nisanda başvurunu tamamlaman gerekiyormuş ya da ders başlangıcından itibaren 4 gün içinde. sanırım bu ek dersler için.
misafir olarak da derslere katılabiliyormuşsun. ama bunun için ücret ödemen gerekiyormuş.
  • interview with the vampire  (21.12.15 15:13:41 ~ 15:14:54) 
teşekkür ederim, bilgiler için çok sağol. nerede çevirdin translate mi?


  • kupigometa  (21.12.15 15:15:23) 
yok hayır yukarıda english seçeneği vardı. :)
rica ederim

  • interview with the vampire  (21.12.15 15:15:52) 
:D yapma ya


  • kupigometa  (21.12.15 15:16:33) 
baska okullarin ogrencileri, bos yer olmasi sartiyla bir donem boyunca belirli derslere ek dinleyici olarak alinacaklardir. ogrenci olmayan basvuru sahipleri, bos yer olmasi sartiyla bir donem boyunca belirli derslere misafir dinleyici olarak alinacaklardir(bu ikincisi parali, altta yaziyor ne kadar).

yaz donemi icin mart sonuna kadar basvurulmaliymis. en fazla 2 derse kayit yaptirilabiliyormus.

peh :(
  • common of demons  (21.12.15 15:21:01 ~ 15:23:31) 
[]

Property-led

Örneğin "property-led regeneration", "invesment-led growth", gibi bir tanımlamada property led'i ya da invesment-led'i nasıl çevirirsiniz.. misal mülkiyet temelli ya da eksenli ya da yatırım temelli gibi mi uygun olur. saygılar




 
öncülüğünde daha uygun


  • masa penisi  (21.12.15 10:46:05) 
temelli-agirlikli


  • common of demons  (21.12.15 11:00:49) 
[]

NB

İngilizce bir yönetmelik standart gibi bir şeyde "NB" kısaltması var. kullanımı da şöyle, üstte bir kavramı genel olarak açıklamış daha sonra "NB: bu açıkladığı bu kitapçıkta nasıl kullandığını anlatmış."

Ne demektir bu NB?

Seviyorum sizi duyurucular.

 
Nota bene yani "not/burasını iyi not al" demek.


  • varg  (21.12.15 10:31:25) 
[]

İngilizce Tabir (Çağın Vebası)

İngilizce "çağın vebası" anlamına gelebilecek bir tabir bileniniz var mı ?

Atıyorum, "çağımızın vebası ekşiduyuru'dur" falan gibi bir cümleyle örnek verebilirseniz çok sevinirim.


 
a modern plague?


  • 386 dx  (19.12.15 21:36:38) 
benzer bir kullanım var mı diye merak etmiştim ama bu da göze hoş geliyor sanırım.


  • kegums  (19.12.15 21:44:11) 
Context'e gore farkli seyler kullanilabilir, konu disi da aklima bir sey gelmiyor.

Yukarida verilen ornek de mantikli, ama modern day plague ya da modern day's plague seklinde kullanirsan dogru olur. Yoksa yenilenmis, modernize olmus veba anlamina geliyor.
  • whoami  (20.12.15 22:19:42) 
[]

Almanca giyim kalıp dikiş vs terminolojisine hakim olanlar :(

Şu metnin başlığında ne diyor olabilir bir yardımcı olabilir misiniz? Komple metni yolladığıma bakmayın, belki yanlardaki çizimlerden bir şeyler çıkarabilirsiniz diye attım öyle. Bana sadece başlık lazım. Teşekkürler şimdiden.




 
form ütüsüz, ön ve arka katlanma yeri dikisli pantul.


  • shi aila  (19.12.15 16:26:41) 
oha çok teşekkür ederiiiiiimmmmmmmm


  • things will never be the same  (19.12.15 16:40:34) 
[]

ing. çeviri

Yet if as a good Muslim I started to condemn everything bad that is done by Muslims, I wouldn’t have any time left to say my five daily prayers, let alone make macaroni and cheese for my kids or take them to the park.

yet if as kısmını özellikle hiç anlamadım. let alone make ifadesini de ilk defa gördüm. şimdiden teşekkürler.


 
diyor ki;

yine de bir müslüman olarak müslümanların yaptığı tüm kötü şeyleri kınamaya başlasaydım günde beş vakit namazımı kılmaya, çocuklarıma peynirli makarna yapmaya ya da onları parka götürmeye zaman bulamazdım.
  • devilred  (19.12.15 00:23:47) 
ne dediğini anladım ama bire bir çevirisini merak ettim. ben yet if as ile cümle kurmak istesem nasıl kuracağım mesela?


  • diffarensiyel  (19.12.15 00:26:01) 
Yet i ayri dusun her seyin basina tek basina gelir. Onu bunu birak da, yine de vs gibi anlamlari var. Sonra if var bildigin eger sonra as a good muslim kismini okumadan gec bi sikinti yok di mi heh iste o aradaki as a good muslim kismi ara cumle gibi bisi hani onu boyle parantez ici veya tire icinde gibi dusun -as a good muslim-.


  • floydian  (19.12.15 00:29:08) 
kurduğu cümle "yet, as a good muslim, if i started to..." ile aynı.

yukarıdaki çeviride "iyi bir müslüman olarak"taki iyi kelimesini gözden kaçırmışım, onu da düzelteyim bu vesileyle.

başka yanlışım varsa düzeltsinler.
  • devilred  (19.12.15 00:29:38) 
fakat, eğer iyi bir müslüman olarak müslümanlarca yapılan herşeyi kötü diye nitelendirmeye başladıysam, çocuklarıma fırında makarna yapmak ya da onları parka götürmek şöyle dursun, 5 vakit namazım için bile vaktim yok demektir.

as: olarak
let alone: x şöyle dursun, x i bırak y bile yok

prayer ı namaz olarak düşündüm başka anlama da gelebilir.
  • siyah gece  (19.12.15 00:31:22) 
vakit bulamazdım daha iyi bir çeviri


  • siyah gece  (19.12.15 00:34:28) 
[]

Fransızca - Yalnızca 1 cümle çeviri kontrolü

Alışveriş sitelerinde mesajlaşma yoluyla destek verecek bir çevrimiçi (online) satış temsilcisi olması hoşuma gider.

Sur les sites d'achats en ligne, j'aimerais voir un conseiller qui répond à mes questions sur les produits.


Yukarıdaki çeviri nasıl iyileştirilebilir? Tam karşılamıyor. İngilizcesini şöyle çevirmiştim:

I would like the availability of an online shopping assistant to provide support via instant messaging in online shopping websites.

 
I would Like to see an advisor on online shoppoing sites who is going to reply my questions on productions


  • cenkertem.afc  (18.12.15 17:30:50) 
J'aimerais voir un conseiller sur les sites d'achats en ligne, qui peut répondre en direct aux questions que je pose à propos des produits.
gibi bişeyler...

  • luchetti  (18.12.15 18:37:37) 
[]

2 cümle resmi yazışma çevirisi

Merhaba yazma konusunda çok zayıfım üstelik resmi yazışmaların üsluplarını falan da hiç anlamıyorum. bazı basit şeyler bile çok değişik çevriliyor bana göre. yardım ederseniz sevinirim.

kontrol eder misiniz? son cümlede "sizce" ne diye çevrilmeli?

merhaba Mrs Schmidt,

Mrs von Maltzahn bilgilendirdim. Fakat portfolyomu göndermedim. sizce göndermeli miydim?

Teşekkürler.

hello Mrs Schmidt

I informed Mrs von Maltzahn. But i did not send my cv/portfolio.

not: ve en başa hello mu gelmeli hi mı?

 
Dear Mrs Schmidt,

I have informed Mrs von Maltzahn. However, I have not sent my portfolio. May I ask your opinion whether I should send it or not?

Thank you for your attention.

Kind regards,
kupigometa
  • wetu  (18.12.15 13:08:09) 
çok çok teşekkür ederim , eline sağlık, alakası bile yokmuş.


  • kupigometa  (18.12.15 13:10:59) 
[]

kolağası

ingilizce metinde ne diye aratmalıyım?




 
yüzbaşı captain olabilir belki


  • cimmiwhite  (18.12.15 12:47:04) 
[]

şu filmin altyazısını bulamıyorum

fransızca loin des hommes, yani far from men, yani insanlıktan çok uzakta
adlı filmin türkçe altyazısını bulmamız mümkün mü? ben beceremedim.



 
Ben de bekliyorum bir aydır. Hala çıkmadı. Zaten çıksa ilk olarak opensubtitles'a falan düşer. Orayı takip edin.


  • bir fincan kahve ile film izlemek  (18.12.15 10:57:10) 
şunlar olur mu?

şurada türkçe dublaj;
www.filmifullizle.org

şunlar da altyazılı;
www.hdfilmcehennemi.com
www.filmlobisi.com
  • holy diver  (18.12.15 12:31:00) 
[]

Policy Maker

tam türkçesi ne olaki bunun? siyasetçi diyemeyiz dimi?
Saygılar sevgiler.



 
politikacı


  • masa penisi  (17.12.15 20:04:56) 
"politika yapıcılar" diye kullanıldığı olmuş.


  • sanat guresi  (17.12.15 20:06:26) 
hocam birkaç makalede denk gelmiştim bu ifadeye. oradaki anlamı şu gibiydi.

seçmenler oylarıyla policy maker'ı etkileyebilirler. yerel seçimler yereli, genel geneli. yani, yerel yönetimin yürütme kanadı, ve genel yürütmeyi (bakanlar kurulu) ifade ediyordu bu şekilde.
  • dead and broken  (17.12.15 20:07:03 ~ 20:07:19) 
[]

ingilizce gurulari, "proactive" kelimesinin yerine uygunlugu

su cumlede olmus mu?

"dealing with chaos by focusing on the details in it in order to structure the data or tasks I am given in my own efficient, proactive way to process them is a fun challenge for me rather than being a stressful situation."

illa ki proactive kullanmam lazim bir yerde. buraya sikistirdim ama kelimenin kendisinden nefret ettigim icin nereye koysam sanki egreti durmus gibi oluyor.

 
öngörü gibi bir kelime kullanılabilir.


  • orijinal nick bulamadim  (17.12.15 13:28:31) 
bence burada çok yerinde kullanım değil gibi. proactively dense nasıl olur şöyle?

"dealing with chaos by focusing on the details in it proactively in order to structure the data or tasks I am given in my own efficient way of processing them is a fun challenge for me rather than being a stressful situation."
  • cinsiikinoktaustustesapik  (17.12.15 15:34:02) 
Orijinal, kelime anlamini sormadim. Cumle icindeki kullanimiyla ilgili fikir istedim.
Cinsi, cogzel oldu boyle tesekkur :)

  • letheavendangered  (17.12.15 17:51:08) 
[]

ingilizce ceviri?

Neyi istedigine karar ver cumlesini ingilizceye cvirecek olursak
Decide to what do you want olur mu ya da duzeltir misiniz



 
Decide what you want to do.


  • 6 yasimdan beri metal dinliyorum  (16.12.15 18:24:16) 
O ne yapmak istedigne olmuyor my acaba? Ben fiil olarak degil isim olarak kast edersek decide what you want olur deil mi


  • Lozturkmen  (16.12.15 18:32:11) 
sonda "to do" yok. "ne yapmak istedigine karar ver" diye sorulmamis.


  • hopeless  (16.12.15 18:32:50) 
decide, goddamit.


  • timmie  (16.12.15 18:35:25) 
Decide what you want

eğer nesneler hakkında soruluyors:

Decide which one you want.
  • eindaclub  (17.12.15 12:23:06) 
[]

addressed

kelimeye bir standartta rastladım. adres anlamı dışında bir anlamı var sanki?




 
`Gösterilen", "işaret edilen" ya da "parmak basmak", "değinmek" gibi bir anlamı da var. Sıfat olarak mı, fiil olarak mı kullandığını bilmiyorum. İçeriğe göre de anlam değişebilir.
"He addressed to this issue in the meeting" değince "Toplantıda bu konuya/soruna da değindi" gibi bir anlama gelebilir.

  • aychovsky  (15.12.15 14:52:16 ~ 14:54:33) 
hitap etmek manasına da geliyor


  • i ve been mistreated  (15.12.15 14:59:00) 
teşekkür ederim hitap etmek manası oturdu:)


  • nedendir bilinmez  (15.12.15 15:02:27) 
[]

ing - okulu terk etmek, yarıda bırakmak

dropped out mu kullanılıyor daha çok, left quit vs mi?

teşekkürler


 
dropped outta college man


  • eindaclub  (15.12.15 13:16:25) 
drop out daha cok
quit de olur, withdraw da olur.

  • baldur2  (15.12.15 13:18:53) 
bi de bizdeki "üniversite terk" gibi "college dropout" şeklinde kullanım da var, aklında bulunsun.


  • kül  (15.12.15 13:32:54) 
[]

almanca - bayern song

www.youtube.com

yeriyor mu, övüyor mu?

neler diyor özetle? teşekkürler.

 
dalga geciyor Bayernle
wer leidet staendig unter Grössenwahn - Olli Kahn ...
Wer ist schon vor der Halbzeit hacke voll? - Mehmet Scholl
Wer schützt nur die Frisur und nicht den Sack? - Der Ballack
  • irobotist  (15.12.15 21:23:12) 
[]

I suck at apologies, so, unfuck you, or whatever

Arkadasima bunu attim komik fln diye, anlamadim dedi. Halbuki ingilizcesi de kotu degil. Anlatmaya calistim ama anlamadi. Nasil anlatabilirim? Acaba komik mi gelmedi ehueh.

cdn.someecards.com


 
Benim ingilizce cok iyi olmamak ve anlamamak.

Ne demek istedin :m
  • bir ileti paylastim  (15.12.15 00:09:38) 
Belki senin ingilizcen kotudur:)


  • stavro  (15.12.15 00:11:59) 
liseli değilse anlamıştır ama komik gelmemiştir, komik değil çünkü.


  • goodz  (15.12.15 00:14:19) 
ben sondaki "or whatever"a takıldım, bunu çıkarınca anlamda ne eksiliyor tam anlayamadım. belki o da buna takılmıştır, yoksa anlamayacak bir şey yok yani.


  • kül  (15.12.15 00:15:49) 
Komik derken, kahkaha atmalik diye degil zaten, oyle gulumsetmelik fln. Neyse zaten goreceli bir sey size komik gelmemis olabilir tabii ama arkadasima ozellikle sordum, anlamadin mi komik mi gelmedi diye, anlamadim dedi : (


  • yuzır  (15.12.15 00:16:54 ~ 00:17:29) 
Benim ingilizcem kotu olabilir, ihtimaller dahilinde, komik gelmemesi de ihtimaller dahilinde, ve diger tum seyler fakat ben soruda diyorum ki, NASIL ANLATABILIRIM


  • yuzır  (15.12.15 00:21:16) 
"Özür dilemekte iyi değilim. Yapabileceğim en iyi şey 'Fuck you'nun tersi olarak 'Unfuck you' demek..."

Bunu yaz, nebileyim.

Ayrıca önceden aranızda bizzat "fuck you" muhabbeti geçmediyse komik değil.
  • long live rock n roll  (15.12.15 00:31:28) 
sadece yapabileceğinin en iyisi olarak demiş gibi almadım ben bunu. fuck you demiş, üzgünüm hata ettim diyemiyor, unfuck you diyor. çok gıcıkmış ama nedense gülümsüyorum. so bad it's good kıvamında olabilir.

edit: son cümleye dikkat etmemişim laf edilmiş varsaymışınız zaten. neyse yani ben gülümsedim. gerçekten böyle olan karakterler var.


bizde böyle bir ek yok fiile gelen, yani bildiğimiz -mi -mü olumsuzluk eki yetmez tüm cümleye un'ı getiriyor sadece fuck'a da değil aslında. un"fuck you" olarak yazabilirsiniz. bunun yerine -un ekini anlatıp undo vs fiilleri cümle içeisinde kullandıktan sonra buna bir daha baktırırsınız.
  • godoşu beklerken  (15.12.15 01:09:20 ~ 01:22:22) 
Arkadasina turkce mi anlatmak istiyorsun bilmiyorum ama bunu tam olarak ceviremezsin kanimca. Unfuck kismini turkceye cevirirsen esprisi kalmaz. Bu haliyle komik gelmediyse unut gitsin:)

Bir de onceden "fuck you" muhabbeti gecmis olmasina gerek yok ki. Esprisi de orada zaten.
  • stavro  (15.12.15 01:20:28 ~ 01:20:56) 
@stavro: o da olur ama o zaman anlam biraz absürdleşiyor. apology demiş. özür dilemek bir küme olsun, dilememek o kümenin bütünleyeni oluyor yani illa unfuck you demesine gerek yok. ne zaman der, zaten fuck you demişse der gibi düşündüm. biraz thanks but no thanks tadı var. gerçi bu espriyi yapmak hatrına mantık bükülmüş olabilir. iki türlü de anlatmanın yolu bence un ekli fiillere örnek vermekten geçiyor.


  • godoşu beklerken  (15.12.15 01:28:25 ~ 01:30:29) 
komik gelmemiştir evet. komik değil.


  • bu nick tam yirmi alti karakter  (15.12.15 07:19:38) 
eheh valla bence sevimli :)

ama "fuck you" muhabbeti geçmediyse aranızda anlamlandıramamış olabilir belki.
  • loveinaflipbook  (15.12.15 07:30:28) 
Ergen tribi gibi şakadan ziyade, 9gag da görmüştüm önceden.


  • hasmetizm 2046  (15.12.15 09:34:47) 
[]

İspanyolca vs italyanca

İkisini de öğrenmek niyetindeyim fakat ilk hangisinden başlasam bilemiyorum. Dün biraz ispanyolcaya, bugün de biraz italyancaya göz attım. Baya benzedikleri aşikar, yani sayılar bile mesela birbirine çok benziyor. Şöyle bir sorun var:


İtalyancayı baya seviyorum, daha eğlenceli geliyor. modern latince falan denmesi ilgimi çekiyor (100'den fazla latince deyiş biliyorum haliyle bir çok latince kelime de biliyorum). Fakat dünyada çok fazla italyanca konuşulmadığını biliyorum. Buna karşılık ispanyolca ise çok fazla konuşulmakta, daha etkin bir dil. Hangisini seçsem şaşırdım.

Bu arada mesleki olarak da kullanmak istediğim için. İktisat okuyorum. Hangisi daha çok işime yarar iş hayatında?

Bu arada bazı notlar vereyim:
-İtalyancayı telaffuz ederken daha rahatım, daha çok hoşuma gidiyor.
-kelime ezberleme konusunda hafızam cidden çok iyi.
Asıl soru şu:
İkisini de öğrenmek istediğime eminim, önce hangisini öğrensem diğerini öğrenmek daha kolay olur?

 
dış ticaret alanında çok İspanyolca bilen arıyorlar.
İspanyolca İtalyanca'dan daha kolay.

  • reptillia  (14.12.15 14:19:33) 
Brezilya hariç Amerika kıtasının tamamında (Kanada ve Kuzey Amerika'nın bazı yerleri hariç) İspanyolca konuşabilirsin. Bu sebeple İspanyolca daha çok işine yarar.


  • kaptan memo  (14.12.15 15:00:27 ~ 15:00:33) 
italyada yasıyorum ve okuyorum. burda tanıstıgım arjantinli bi arkadas italyancanın cok zor bi dil oldugunu soylemişti. ki ana dili ispanyolca. buna karsın okulda yabancı dili isp olan italyan arkadasım ise ispanyolcanın cok kolay oldugunu hemen ogrendiğini soylemişti. ben italyanca ogreniyorum hala ve benim de 2. yabancı dilim ispanyolca onu da ogreniyorum. yani italyancam b2 ispanyolcam a1 ve gercekten cok zorlanmıyorum. benim cıkardıgım sonuc madem ikisini de ogreniceksin italyancayla basla sonra isp cok kolay gelicek. edit. karmasık gibi olmus sanki. ispanyolca bilene italyanca zor gelirken italyanca bilene ispanyolca kolay geliyor demek istemiştim.


  • slalom  (14.12.15 16:38:32 ~ 16:40:42) 
[]

ingilizcede kale (futbol terimi)

kale nasıl denir? kaleye konulan puanlar dicem? içinden çıkamadım :)




 
goal


  • sparkle kiddle  (13.12.15 20:36:58) 
goal


  • bohr atom modeli  (13.12.15 20:37:10) 
Goal Line.


  • maxim gorki  (13.12.15 20:38:40) 
[]

Freelancer'ın Bin Karakter'i kaça gidiyor?

Efendim merhabalar,

Bu freelancer tercüman arkadaşlar facebook'tan falan iş alıp alıp çalışıyorlar ya. Bunları bin karakteri 3 liradan başlayıp sky is the limit diye 20 liralara kadar çıkıyor mu?

Nedir bu piyasanın standardı?

5-10bin karakterli hukuki metine bin karakteri 6 lira küfreder gibi midir?
8 lira iyi midir?
10 lira mit midir?

50bin karakter verip al bunu üç günde yap deseler ne kadar istemek gerekir?

Teşekkür ederim şimdiden.

 
Çeviri dilinin İngilizce olduğunu varsayıyorum.

Evet.
Hayır.
Hayır. Bence hukuk çevirileri normalden yüksek olmalı.

Piyasa standardı klasik bir çeviri için 10 lira civarıdır. 8'e yapanlar da var. Teknikse 15'e kadar çıkabilir. Şahsi kanaatimce ne olursa olsun 8'den aşağı kesinlikle düşülmemelidir.

Çok acele istenen her işten ekstra ücret isterim. Sert bir tavır gibi görülebilir ama çevirmeni insan olarak görmeyen birçok işverene az bile.
  • sesee  (13.12.15 11:23:09) 
Akademik çevirilerde 20 lira falan oluyor sanırım genelde.


  • buffy de vampir sayılır  (13.12.15 11:49:35) 
Önemli olan karakteri değil işlevi demeye gelmiştim ama on lira gibi bi ciddili cevap da vereyim ki çıkardığım komikli tespit boşa gitmesin.


  • bigbadabum  (13.12.15 12:09:13) 
Gözlemlerim:
1000 karakter 10 lira
teknik ve uzmanlık gerektiren alanlar daha yüksek.
10 bin veya 50 bin karakterlik metinler de yüklü miktarda metinler değiller.
  • stereoseyfi  (13.12.15 14:03:59) 
[]

"Whoever most recently dated goes first?" ne anlama geliyor?

Bir oyunun talimatlarında geçen cümle fakat anlayamadığım. En son doğan kişi birinci başlasın mı yoksa en yaşlınız mı ilk başlasın anlamı var?




 
Bence en son biriyle randevuya çıkan, randevusu olan diyor.


  • hala mi ceren yahu  (12.12.15 23:37:56) 
"En son kim biriyle 'çıktıysa' ilk o başlar" diyor.


  • whimsical  (12.12.15 23:40:19) 
en son kim mala vurduysa önden buyursun


  • glamdr1ng  (13.12.15 00:02:54) 
whimsical+1


  • cokponcik  (13.12.15 00:03:56) 
haklısınız sanırım ben date sözcüğünün bayat, eskimiş manasında kullanıldığını düşünmüştüm.


  • gezegen olan pluton  (13.12.15 15:00:43) 
[]

uçaklarda verilen dergilerdeki ingilizce metinler

thy, anadolujet ve pegasus'un uçaklarda verdiği dergilerdeki ingilizce metinler seviye olarak hangi seviyeye denk gelir?




 
özellikle basitleştirilmiş bir ingilizce kullanmıyorlar. metne göre değişir grammer ama kelime olarak daha basitlerini seçiyorlar gibi


  • cokponcik  (13.12.15 00:03:26) 
anadolujet'in cevirileri kötü. thy ninkiler ileri seviye diyelim.


  • thewizardofearthsea  (13.12.15 00:28:52) 
tutup da hiç ingilizcesini okumadım bak. bilemeyeceğim. ama metnin birebir karşılığı olmayacağını sanıyorum, anlamını koruyan bir şekilde paraphrase edilmişlerdir, çünkü o şekilde güzel olur bir metin. bir dilin kalıplarını, gramerini birebir diğer bir dilde ifade ederek kullanmanın sınırlayıcılığını dergilerine yansıtıp, yabancı okurları sıkmak istememişlerdir. ha, bu yorum ne kadar da gereksiz diyenler varsa, ingilizce öğrenmek amacıyla metinleri karşılaştırmalı okumak isteyenler bunu akıllarında bulundursun diye yazdım, sakıncası da yok bunun bu arada, anlamı çoğunlukla koruyacak şekilde çeviri yapmasını da öğrenirler. ama sonra "burada bunu demiyor ki" deyip kafa patlatmasınlar. amacın bu değilse de, aç national geographic oku, men's health oku falan, dandik uçak dergisiyle kendini ne bayıyorsun.


  • whoami  (13.12.15 06:50:53) 
[]

previous year's annual report filed with the local share market authorities

neymiş neymiş? geçmiş yılın yıllık raporu da, o ne biçim rapormuş?




 
geçmiş yıla ait finansal raporların yetkili sermaye piyasası mercilerine ibraz edilmiş olduğunu söylemiş.


  • hrskrs  (12.12.15 20:21:50) 
"filed with", "-ne ibraz edilmiş" mi demek? :/


  • vercingetorix  (12.12.15 20:22:47) 
evet :/


  • hrskrs  (12.12.15 20:29:33) 
iki dilde de birbirine bire bir karsilikli olacak ayni kelimeler oldugu sanrisindan vazgecin artik. file yeri gelir ibraz etmek (sunmak) olur, yeri gelir basvuru yapmak olur. sonucta verdigin bir belge/bilgi dosyalara giriyor, kayit altina aliniyor, mantik olarak file buradan geliyor. "file a complaint" demen gerekirme mesela, "şikayet başvurusu yapmak" ya da "şikayette bulunmak" diye çevirmek daha güzel olur.

ezberlemeye kalkmayin, koca bir dil ezberlenmez.
  • whoami  (12.12.15 22:13:33) 
sevgili whoami: evet, file'ın o anlamlarda da kullanıldığını biliyorum. "with" ile birleşince böyle bir anlam çıkmasına aşina değildim. hiçbir şeyi de ezberlemiyorum senelerdir dillerle alakalı, merak etme, dert etme, aklın kalmasın :) sevgiler.


  • vercingetorix  (12.12.15 23:33:14) 
Oh, simdi rahatladim diyecektim ama olmuyor iste. Tam da soyledigim seyi yapmadigini soylerken soyledigim seyi yapiyorsun. File zaten with ile kullanilir, hepsi ayni anlama gelir, ama ingilizcede (bkz: submit). Turkceye de yerine gore farkli sekillerde cevrilmesi daha guzel olur, daha onceki yazdigimda belirttigim gibi. Misal "I just filed a complaint with the dean on parking facilities provided for the students" dersin, yine with ile kullanilir, yine submit'tir, "sikayette bulundum" dersin mesela. Nasil kafaya takmissam, pazar sabahi 7:22'de ayaga dikildim bu yuzden, hakliymisim huzursuzlugumda bak.


  • whoami  (13.12.15 06:24:02 ~ 06:39:31) 
Allah başka dert vermesin kardeş, ne diyeyim :) (Allah kurtarsın da denebilir gerçi, evet.)


  • vercingetorix  (13.12.15 20:50:06) 
ben iyiyim sen raadol :)


  • whoami  (13.12.15 23:18:43) 
[]

Çok kısa Espanol Çeviri

Tünaydın Duyuru Sakinleri, aşağıdaki gibi bir cümleyi ispanyolcaya nasıl çeviririz?

1) "Arkadaşlarla x'i bekliyoruz."

Gracias

 
Esperamos a x con los amigos


  • i ve been mistreated  (12.12.15 12:25:54) 
[]

sunum hazırlıyorum videoyu türkçeye çevirmeme yardım eder misiniz

rica etsem inglizcesi olan bi arkadaş 10 dakikasını ayırabilir mi?
www.youtube.com



 
özelden mail adresi yolla panpa.


  • actionary  (10.12.15 01:13:44) 
1:43'e kadar yaptım. Mesaj attım.


  • stereoseyfi  (10.12.15 01:16:09 ~ 01:17:04) 
[]

charcoal türkçede hangi renk?

charcoal renkli bir giysiye türkçede ne diyorlar? antrasit rengi mi diyorlar yoksa füme mi?




 
Biraz karışık bir konu. Halk arasında füme diyorlardı, yaygın kullanım buydu ama tekstil sektöründe şirketten şirkete değişiyor. Penti, Altınyıldız ve doğrudan ürün kodlarını gördüğüm birkaç ünlü firma antrasit'i kullanıyorlar. Yani satış yaparken üstüne füme yazan veya ürün rengi veri tabanında füme olarak tutulan şirket saysı daha az, genelde ticari konuşmalarda antrasit diye geçiyor. Geçen bir blogda da antrasit diyordu, demek ki halka da inmiş antrasit. Takım elbiselerde "antrasit gri takım" veya "antrasit takım" diye geçiyor ama kadın elbiselerinde "antrasit elbise" de deniyor, "füme elbise de".


  • aychovsky  (09.12.15 18:25:00 ~ 18:26:44) 
1 ... •656667686970717273• ... 156   « Önceki  Sonraki »
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler angelus, Artibir, aychovsky, baba jo, basond, compumaster, deckard, duyulmasi gerektigi kadar, fader, fraise, groove salad, kahvegibi, kaymaktutmayansicaksut, kibritsuyu, monstro, pandispanya, robin, ron dennis
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır. Skimlinks ile linkler üzerinden yönlendirme payı alınmaktadır.