[]

ispanyolca anlayan biri var mıydı?

rica etsem şu 16 saniyelik ses kaydını tercüme edebilir misiniz?

vocaroo.com


 
İlk 4 satırı buranın. yalnız senin linkte 2. satırı "despierta toda despierta" şeklinde söylüyor.
tuna.upv.es

  • ardinal  (28.01.16 12:14:34) 
bu kral david'in hakkında şarkı söylediği sabah,
güzel oğlanlara burada bu şarkıyı söylüyoruz (tam anlamadım)
uyan tolga uyan, bak gün ağardı bile, kuşlar şarkı söylüyor, ay battı.

en.wikipedia.org
birçok varyasyonu var bu şarkının anladığım kadarıyla.

idit: @ardinal orası toda diil, tolga sanırım:)
  • peggy  (28.01.16 12:21:36 ~ 12:23:18) 
[]

almanın biri youtube videoma yorum yapmış

Ihr wixer wie kann man sowas unterstützen diyor. küfür mü etmiş. kesin kötü bişey demiş.




 
ya internet diye bir sey cikmis bi cumleyi yaziyorsun mesela kendi dilinde cevirisini yaziyor, tam emin degilim nasil calisiyor ama bi kahvehanede falan sorustur bence


  • hjarteblod  (26.01.16 22:37:51) 
@hjar onu yazacağına anlamını yazman daha kolaydı. translate yazınca destekleme falan çıkıyor adam küfrettiyse nasıl çevirsin site.


  • her gece aç  (26.01.16 22:39:00) 
Translate dogru söylemis, wixer ne demek bilmiyorum ama o haric söyle bir sey, sizi wixer ler, bir insan böyle bir seyi nasil destekleyebilir.


  • bosver nicki  (26.01.16 22:42:31) 
@bosver kesin hakaret etmiş yoruma mı kapatayım yoksa o yorumu kaldırmamın bir yolu var mı.


  • her gece aç  (26.01.16 22:46:30) 
Sizi gidi osbirciler (tam kelime anlami bu ama oc ya da amina koduum gibi dusunebilirsin) nasil boyle bisi desteklenebilir?

Demis. Kufretmis yani
  • kuehles blondes  (26.01.16 22:50:55) 
wixer ingilizcede wacker.


  • thewizardofearthsea  (27.01.16 07:34:00) 
[]

ing to tr

The delay and need for new signatures are tasks and activities that strengthens and has strengthened the projects and the operational platform towards the companies.

burada ne diyor?


 
Gecikme ve yeni imza ihtiyacı, firmalara karşı projeler ve operasyonel platformları güçlendirmiş ve güçlendirmekte olan görev ve aktivitelerdir.


  • interview with the vampire  (26.01.16 10:44:48) 
bende öyle anladım ama gecikme neden projeyi güçlendirsin ki?


  • dedim dedim de kime dedim  (26.01.16 12:02:04) 
o da textin context inden anlaşılabilir belki. bu şekilde anlayamadım ben malesef.


  • interview with the vampire  (26.01.16 12:38:47) 
The delay and THE need for new signatures are tasks and activities that STRENGTHEN and HAVE strengthened the projects and the operational platform towards the companies.

Gecikme ve yeni imza ihtiyacı, projeleri ve işlevsel düzlemi (operasyonel platformu) şirketler doğrultusunda (şirketlere doğru) güçlendirmiş ve güçlendirmekte olan görev ve eylemlerdir (aktivitelerdir).

Muhtemelen anadili ingilizce olmayan birinin mazeret amaçlı yazdığı bir yazı, sanki bitirilmesi gereken bir iş vaktinde yetişmemiş ve daha önce bahsi geçmeyen imzalar talep edilmekte çünkü bir takım sorumluluklar alınıyor ve onay isteniyor. Yazanın da anadili ingilizce değil. Ayrıca delay'den sonra bir "of" da olabilir, bu durumda benim eklediğim ilk "the" kalkacak. İlk yazan kişiyi bulup sormak lazım. Ama işte özeti, adam gecikmeyi ve şimdi istediği imzaları, yaptığı projeyi güçlendirmek bahanesiyle yutturmaya çalışıyor.
  • whoami  (26.01.16 21:40:01) 
[]

Hangisi?

Almanca öğrenmek için kursa gideceğim, başlangıç seviyesi. İki tip var;

1) Intensive Course: 2 haftalık olan bu kurs günde 6 saat. Totalde 60 saat yani. Yalnız şöyle bir şey var; ilk 12 saatini kaçırmış olacağım.

2) Normal: Şubat'ta başlayıp Haziran'da bitecek. Bu da 60 saat toplamda ama haftada 1-2 gün.

Şimdi ben aslında 2 haftalığı istiyorum ama 12 saatlik ders kaçırmam bir problem olur mu diye düşünmeden edemiyorum. Sonuçta 20%'sini kaçırmış olacağım dersin.

Ne diyorsunuz?

 
telafi etmenin bir yolunu bulabilecekseniz 1. hocanıza durumu anlatıp notları ve alıştırmaları alın.
şubat-haziran çok uzun bir süre. uzun süreye yayılan dil öğreniminden verim alamazsınız.

  • ganbatte  (25.01.16 19:18:36) 
Almanca'da temel önemli. Artikel çekimleri vs öğretilir genelde ve bu çekimler oldukça önemli almanca konuşmak için. Bana kalırsa ilk kursu düşünmeyin ancak ikincisi de oldukça uzun bir süreye yayılıyor, tekrar yapmamanız halinde unutmak çok olası. Başka bir çözüm bulabilirseniz daha iyi olur.


  • extranonino  (25.01.16 22:20:12 ~ 22:21:04) 
[]

Almanca bilenler bi bakabilir mi ?

''Meine Finanzierung werde ich durch Zuschüsse und Erspartes gewahrleisten. Des witeren werde ich einer Erwerbstatigkeit nachgehen.''

Geçimimi hibe ile sağlayacağım, ayrıca çalışacağım ve de birikmiş param var demek istedim, doğru mudur?

Tenks şimdiden..

 
abi almanca yazdığınla türkçe yazdığın çok bağdaşmıyor ancak sanırım aşağıdakini demek istedin: (hibe'den kasıt olarak sanırım burs'u kastediyorsun değil mi?)

Ich werde meinen Lebensunterhalt mit dem Stipendien und meines Erspartes bestreiten. Gleichzeitig werde ich arbeiten, alle übrige Kosten zu erschwingen.

şunu demeye çalıştım: yaşam giderlerimi burs ve birikmiş param ile karşılayacağım. geri kalan harcamaları karşılamak için de eş zamanlı olarak çalışacağım.
  • KidLazer  (24.01.16 22:55:49) 
[]

İspanyolca başlangıç seviyesi kitap

Selamlar, İspanyolca öğreniyorum. İspanyola başlangıç seviyesi kitaplar okumak istiyorum. Hangilerini almalıyım?

Kitap, yayınevi adı soruyorum.

Not: İspanya'dayım. Türk yayınevlerinden ziyade yabancılara İspanyolca öğreten İspanyol yayınevlerini söylerseniz sevinirim.

 
Pepa Taxista serilerini okumuştuk biz, o kitaplar yeni başlayan için zor derseniz o yayınevinin diğer kitaplarına göz atabilirsin.


  • sheeper  (03.02.16 22:01:51) 
[]

Böyle İngilizce öğrenilir mi?

Şu an orta seviyeye yeni geçmiş bir İngilizce öğrencisiyim. Kendime 2016 boyunca devam ettireceğim bir plan yaptım. Dönem dönem optimize edip yıl boyunca devam etmeyi düşünüyorum.

Hedefim:

1. Günlük konuşmaları anlayabilmek ve konuşabilmek. (Şu an anlıyorum ama yanıt veremiyorum.)
2. Sektörümle ilgili gelişmeleri İngilizce takip edebilmek.
3. Sene sonuna doğru TOEFL’a girip başarılı olmak.


İzleyeceğim yöntem:

1. İngilizce kursu: Hafta içi akşamlar 1.5 saat süren bir kurs. Konuşmayı da burada yapacağım.
2. Her gün 1 bölüm dizi: Önce Türkçe altyazı, sonra İngilizce altyazı ve sonra altyazısız olarak aynı bölümü seyrediyorum.
3. Seviyelendirilmiş İngilizce kitap okuma: Her seviyeden 5 kitap bitirmeyi planlıyorum. Her kitabı 1 haftada bitirmeyi planlıyorum.
4. İngilizce gramer çalışması: Bu önceliğim değil ama elimde çok güzel bir kitap var. Kitabı 300 konuya bölmüşler. Her gün 1-2 konu bitirmeyi planlıyorum.
5. İngilizce kelime ezberleme: The Oxford 3000’den her gün 20 kelime ezberlemeye çalışacağım. Memrise’dan ya da Quizlet’ten faydalanacağım.

1,5 (kurs) + 1 (dizi) + 0.5 (kitap okuma) + 0.5 (kelime ezeberleme) = 3.5 saat / gün ayırmayı düşünüyorum. Daha doğrusu 30 gün bu düzenle ilerleyebilirsem tamamını getiririm diye umut ediyorum.

En çok ilerlemek istediğim aşamalar kitap okuma ve kelime ezberleme olacak. Çalışan da bir insan olduğum için daha fazla zaman ayıramam.

Şunu yap/bunu yapma diyecek olan var mı?

 
Eğer bu yöntemi kusursuz uygularsan çok iyi. Çoğu insan uygulayamadığı için başarısız oluyor. Sadece dizinin aynı bölümünü üç kere izlemen saçma geldi. Bence türkçe altyazılı izle zaten şzledikçe insan kullanılan kalıpları ve diyalog şekillerine aşina oluyor. Onun dışında kitap okumanı şiddetle tavsiye ederim ve vocabulary çalış.


  • jegapw  (24.01.16 17:25:23) 
Kursu listeden cikar.


  • stavro  (24.01.16 17:41:09) 
bu işe günde 3.5 saat ayırmayı geçtim aynı bölümü 3 kez izlemek bile müthiş özveri:) böyle belki öğrenilebilir ingilizce ama çok fazla hayatınızdan çalacak gibi gözüküyor.


  • victum  (24.01.16 17:46:04) 
Bahsettiklerin gayet güzel ancak günlük hayatla ilgili haber makale vs okuman da özellikle sınav için faydalı olucaktır. ben şurayı takip ediyorum kendim çalışırken learningenglish.voanews.com

Onun dışında ben de temel akademik kelimeleri memrise üzerinden kendim ders olarak oluşturup çalışıyorum. oluşturma aşamasında bile çalışmış oluyorum aslında.

bir de ilginç bi çalışma istersen ios için (android bilmiyorum) language drill uygulaması var, sesli kitapları, ted videolarını altyazılı izleyip bilmediğin kelimeleri anında öğrenebilirsin.

son olarak aynı diziyi üç defa izlemek bi yerden sonra çekilmez olucak gibi geliyo, yapabiliyosan çok güzel ama ben şu an bir diziyi tek defa ingilizce altyazılı izliyorum, bilmediğim kelimeleri o anda bakıyorum (ororo.tv üzerinden).

benzer yöntemler kullanıyoruz aslında, paslaşabiliriz.
  • sheeper  (03.02.16 22:07:49) 
[]

İngilizce de "eşler arası" nasıl deniliyor?

bir araştırma yapıcaz. bir eşte aids varsa diğer eşte de görülme sıklığı için.

normal popülasyonda aids görülme sıklığı -atıyorum- yüz binde 1 se, eşinde aids olanlarda on binde 1 dir.

bunu nasıl aratıcam ingilizce? "eşler arasında aids görülme oranı" gibi mesela.

 
"rate of occurence among the couples" derdim ben olsam.


  • tepedeki psychedelic adam  (24.01.16 16:11:43) 
bi saattir düşünüyorum tepedeki abimiz çok güzel çevirmiş. Ama sadece couple'ın içinde bir kişi olduğu çok vurgulanmıyor ama öncesinde ve sonrasında vurgularsın.


  • ikametsiz  (24.01.16 16:13:32) 
[]

basit birkaç çeviri

aşağıdakileri en basit ne şekilde çevirebiliriz? çok detaylıca çeviri olmasına gerek yok, çok teşekkürler.

-
failure of the contractor to render services of professional standards shall result in either a pro rata abatement of the total costs or complete withdrawal by the client.

ve

if any provision of these standart business conditions is unlawful, it will be severed from these termss to the extent it is unlawful and unenforceable. the rest of these terms will remain in force.

 
çok güzel bir çeviri olmadı ama şöyle yaptım:

yüklenicinin hizmet standartlarını sağlayamaması, ya bununla orantılı toplam maliyet düşüşü ile ya da müşteri tarafından işin tamamının geri alınması ile sonuçlanır.

bu standart durumlarla ilgili herhangi bir koşul/hüküm yasal değilse, yapılacak iş bu koşulların yasal olmama ve uygulanamama ölçüsünde zarar görecektir. diğer koşullar yürürlükte kalmaya devam edecektir.
  • puc  (23.01.16 23:01:39) 
[]

cümleyi tercüme etmek için nasıl ayırmalı?

böyle uzun cümlelerde nereden başlamalı, nelere dikkat edilmeli?
b1 kısa hikayeler okumaya başladım da

now the king had a great many wise men who always got for him anything he wanted so he told his daughter that she could have the moon.

teşekkürler

 
who always got for him anything
now the king had a great many wise men
so he told his daughter that she could have the moon.

Ben olsam yukarıdaki sırayla çevirirdim.
  • otonom  (23.01.16 21:17:39) 
burada 'so' bağlaç. bu iki cümle ayrı ayrı düşünülebilir. ancak arada sebep-sonuç ilişkisi var.

so'dan önce de relative clause var. o da who ile bağlanmış. relative caluse konusuna kısa bir gözatman iyi olur. zaten basit ve kısa bir konu.
  • himmet dayi  (23.01.16 21:18:00) 
tam olarak ne demek istemiş peki?


  • sırtçantalı  (23.01.16 21:23:31) 
(Şimdi) kralın, istediği her şeyi yapabilecek çok sayıda (bilge) adamı vardı. Böylece kızına, (onun) aya sahip olabileceğini söyledi.


  • victum  (23.01.16 21:33:38) 
ben olsam çevirmezdim. dilini geliştirmek için okuyorsan çevirme. ingilizce düşünmeye çalış.


  • reavelyn  (23.01.16 22:43:04) 
[]

4 cümlelik İngilizce yardımı

Merhaba,

Aşağıdakileri nasıl derim?

1) Eğer kabul edilebilirsem 6 hafta içerisinde X’deki işe başlayabilirim.


2) 2. üniversiteyi okuyorum. Bu bir açıköğretim programı. Dersler ve sınavlar internet üzerinden yapılıyor. (Daha önce lisans ve yüksek lisans bitirdim.)



3) Haziran 2010’da mezun oldum.


4)Vergiler hariç net 2000 TL ücret bekliyorum.



Teşekkürler :)

 
1- If i am hired, i can start working at X within 6 weeks.
2- I study my second degree. This is an online course. I have already got my bachelor and master's degrees.
3- I graduated in June, 2010.
4- I expect to be paid 2000 TL monthly after taxes.
  • baldur2  (23.01.16 15:07:27 ~ 15:15:09) 
[]

çeviri desteği

bağlamı, öncesi sonrası hiç önemli değil. şu aşağıdaki başlıkların çevirilesimesine yardımcı olabilir misiniz? basitçe bir çeviri olabilir.

2 - General Obligations

The Contractor shall perform the services under the Contract with due care, efficiency, in accordance with the best professional practice.

3 - Assignability

An assignment is any agreement by wich the Contractor transfers its Contract of part thereof to a third party. The contractor shall not, without the prior written consent of the Client, asign the Contract or any part thereof, or any benefit thereunder.

4 - Subcontracting and Exclusivity
Any agreement by which the Contractor entrusts performance of a part of the services to a third party is considered to be a sub-contract. The Contractor must seek the prior written authorisation of the Client before entering into a sub-contract. This authorisation will be based on the services to be subcontracted and the identity of the intended subcontractor. No sub-contract can create contractual relations between any sub-contractor and the Client.

 
2 - Genel Yükümlülükler
Anlaşmayı üstlenen kişi, sözleşme çerçevesindeki hizmetleri önem ve verimlilikle en iyi profesyonel çalışmalara uygun şekilde sağlamalıdır.

3 - Devredilebilirlik
Devretme, tarafın (yani anlaşma taraflarından biri) kendi sözleşmesini üçüncü bir partiye transfer ettiği bir anlaşmadır. Anlaşmayı üstlenen kişi, müvekkilin kıdemli yazılı rızası olmaksızın sözleşmeyi ya da sözleşmenin herhangi bir kısmını ya da herhangi bir kârını/hakkını devredemez.

4 - Taşeronluk ve Münhasır Haklar/Kullanım Hakkını Verme
Tarafın, hizmetlerin bir kısmının performansını/işini üçüncü bir partiye ödünç vereceği herhangi bir anlaşma alt-sözleşme olarak düşünülür. Taraf, alt-sözleşmeye girmeden önce müvekkilin kıdemli yazılı yetkilendirmesini aramalıdır (elde etmelidir yani). Bu yetkilendirme, taşeronluşturulacak hizmetlere ve müstakbel taşeronun kimliğine dayalı olacaktır. Alt sözleşme, herhangi bir taşeronun veya müvekkilin arasında sözleşmeli ilişkiler yaratamaz.



basitçe bu şekilde çevirdim. belki düzeltecek olanlar da vardır.
  • m e b  (23.01.16 14:23:54) 
[]

bu nasıl cümle

and the doctor still has yet to call them back

benim anladığım doktor henüz geri aramamış. fakat cümle yapısı? var mı böyle bir kullanım? still yet falan


 
www.macmillandictionary.com

ell.stackexchange.com

doktorun araması gerekiyordu fakat henüz aramadı - araması gerektiği ve bunu yapmadığına vurgu için

linklere bir bakın.
  • cymbelina  (23.01.16 09:42:25 ~ 09:43:12) 
[]

Ingilizce eviri lazim

Bal mumundan bir sandala binmisis, gunese dogru kurek cekiyoruz. Cevirisi lazim :)




 
we are rowing towards the sun on a raft out of wax.

ustteki yanlis diye degil, farkli olabilir diye dusundum.
  • bohr atom modeli  (22.01.16 21:13:04 ~ 21:17:16) 
we get on a sandal made of beeswax and we are paddling towards the sun.


  • iddaaci  (22.01.16 21:13:41) 
bohr +1


  • anonymice  (22.01.16 21:21:54) 
bohr +1 ama sırası değiştirilebilir

we are on a raft made out of wax, rowing towards the sun şeklinde
  • yuto  (23.01.16 15:59:44) 
[]

20 soruluk mesleki ingilizce testi cevaplarını çözebilecek olan var mı ?

arka taraf pek net değil zaten,.çevirebilen olursa güzel olur. teşekkürler.




 
okunmuyor buradan.


  • bohr atom modeli  (22.01.16 17:35:04) 
dostum hiç okunmuyor ki :(


  • bir garip melek  (23.01.16 12:22:46) 
[]

el arabasıyla kağıt toplayanların ingilizcesi pls

Selamlar,

Sokakta el arabasıyla kağıt vs toplayanların ingilizce adı neydi?

Şimdiden teşekkürler..

 
scavenger falan olabilir

ingilizcesi var mı hiç bilmiyormu ki. türkiyeye özel şeylerden bir tanesi olmasın ?
  • liriamer  (22.01.16 10:30:44) 
aslında Türkiye'ye özgü değil, başka ülkelerde de var, ama Türkçesi bile olmadığını düşününce bilemedim..


  • euteamo  (22.01.16 10:36:00) 
  • thalamus  (22.01.16 10:37:54) 
statestimesreview.com

cardboard collector diye görmüştüm bir kaç kaynakta.
  • vatandasacartcurtyok  (22.01.16 10:42:28) 
super, çok teşekkürler


  • euteamo  (22.01.16 10:59:36) 
[]

İngilizce dil bilgisi

"miles to go before i sleep"

bu cümleden Uyumadan önce millerce yol gideceğim anlamı çıkar mı yoksa cümleyi bu şekilde mi kurmak gerekir?

"I miles to go before i sleep"

 
ilkinde "uyumadan önce gidecek miller var" demiş oluyorsun. ikincisi gramer olarak zaten yanlış. I got miles to go before i sleep diyebilirsin.


  • sertori  (22.01.16 01:30:29) 
Stopping by Woods on a Snowy Evening okuyoruz demek.

sertori +1.
  • i was made for you  (22.01.16 01:32:52) 
"Miles to go before I sleep" cümlesinin başında gizli bir "there are" vardır esasında. İngilizce dilbilgisinde 'gizli' muhabbeti çok kullanılmaz esasen (gizli özne, vs) . Ancak birkaç istisnai durum var. Misal:
"Nice to meet you"nun başında bir "It is",
"Pleased to meet you"nun başında bir "I am" vardır.

"Miles to go before I sleep"te de aynı durum var. Türkçeye moda mod çevirirsek "Uyumadan evvel gidilecek miller var" oluyor.

"I miles to go before I sleep" yanlış kullanım. Bunun yerine "I will go miles before I sleep" denebilir. Türkçeye "Uyumadan evvel millerce yol gideceğim" diye çevrilir.
  • psychedelic dreaming  (22.01.16 01:34:19) 
ikinci dediğin çok yanlış, hiçbir şekilde kullanılmaz.

ilk cümleyi doğru anlamışın zaten, uyumadan önce gidecek bisürü yolum var manasında.
  • eindaclub  (22.01.16 08:34:23) 
Birincisi aslında orjinali "I have miles to go before i sleep" gibi bir cümlenin kısa söylenmiş hali gibi duruyor. Bu haliyle anlaşılabilir. Ancak ikincisi olabilemez.


  • alessandro del pieroglu  (24.01.16 20:12:15) 
[]

Trados

Trados'tan anlayan bir arkadaş varsa el kaldırabilir mi? Bir iki sorum olacak. Şimdiden teşekkürler.




 
hangi sürüm?


  • niye ama  (22.01.16 00:10:41) 
Trados Studio 2015


  • normalisoverrated  (22.01.16 00:11:46) 
2006-2009-2011-2014 kullanıyorum ama soruyu alırsak cevap vermeyi denerim


  • niye ama  (22.01.16 00:12:49) 
Ben normalde Memsource kullanıyorum. Trados'u en son okul yıllarında görmüşlüğüm var. Müşterim de Trados ile çalışmamı istedi ve lisans verdi. Programdan çıkacağımda değişiklikleri kaydet diyor, kaydediyorum, orası tamam. Ancak bugün dosya üzerinde çalışırken bilgisayar kendi kendine kapandı. Sonra programı açtığımda kapanana kadar yaptığım çeviriler duruyordu, ancak sağ alttaki karakter verilerinde sadece son kaydettiğim kadarının çevrilmiş olduğunu gösteriyordu. Ben de kurcalarken sanırım yanlışlıkla bütün segmentleri translated durumuna getirdim, boş segmentler dahi translated konumda şu anda. Ctrl+enter yaptığımda boş segmente geçmiyor. Umarım derdimi anlatabilmişimdir.


  • normalisoverrated  (22.01.16 00:16:42) 
TM'niz lokal mi sunucuya bağlanarak mı çalışıyorsunuz?
segment statüsü değiştirmeniz pratikte bişey değiştirmemeli atıyorum 12. segmente kadar gelmiştiniz gerisi çevrilmiş değildi 12. segmentten en sondaki segmente kadar seçip sağ tıklayıp segment status'ü tekrar draft ya da untranslated olarak seçerek değiştirebilirsiniz.
segment statüsü pek önemli değil
ama umarım yaptıklarınız TMde vardır :)
  • niye ama  (22.01.16 00:20:44) 
Şimdi cevap gelene kadar status kısmını hallettim, untranslated yaptım. Ancak bilgisayarın kendiliğinden kapandığı zamandaki çeviriler hala karakter sayımına dahil değil, asıl sorunum o. Teşekkürler cevap için :)


  • normalisoverrated  (22.01.16 00:25:45) 
kapanana kadar yaptığım çeviriler duruyordu, ancak sağ alttaki karakter verilerinde sadece son kaydettiğim kadarının çevrilmiş olduğunu gösteriyordu

ben tam anlamadım galiba ama şöyle mi
10. segmente kadar kaydetmiştiniz karakter olarak 100 karakterdi bunu yapılmış gösteriyor
ama siz 12ye kadar aslında çevirdiniz ve aslında 120 karakter olmalı sayım, mı?

eğer böyleyse neden bilmiyorum ama SDL bazen böyle şeyler yapıyor, tüm çeviri bitmiş bütün segmentler confirm edilmiş olmasına karşın alttaki sayım tam olmayabiliyor, başka bazı sebeplerden - lere de düşüyor.

dosyayı gönderken unconfirmed segment var mı bakıp (filtreleyip) yok olduğundan emin olursanız bir sorun olmaz diye düşünüyorum.
  • niye ama  (22.01.16 00:30:57) 
Evet, anladığınız gibi. O halde ben tüm dosyayı bitirdikten sonra bu karakter meselesiyle ilgileneyim. Bu arada TM'e de baktım, 220. segmentte olmama rağmen, 72. segmente kadar TM'de görünüyor. Memsource'un gözünü seveyim yahu, bu ne? :)


  • normalisoverrated  (22.01.16 00:37:28) 
trados bu konularda saçmalayabilme potansiyeline sahip. eksi rakam bile gösterebilir.
dosyayı seçip sağ tıklayarak, pre-translate ederseniz veritabanından gelenleri üzerine yazar, doğru rakamları gösterir genelde.
veritabanına girmediğini düşünüyorsanız bazı segmentlerin, o zaman da update translation memory yapın.

niye ama, naber? :)
  • yalnux  (22.01.16 00:53:21 ~ 00:55:44) 
@yalnux, bu şekilde halloldu. teşekkürler. :)


  • normalisoverrated  (22.01.16 01:55:13) 
[]

Acil, ufak ingilizce sorusu

İlk cümleden ne anlam çıkarıyorsunuz? Variable-interval one-minute schedule of reinforcement kısmında kafam durdu resmen. Biraz acil




 
sadece çok kısaca göz attım,

değişen aralıklı/değişken aralıklı bir dakikalık pekiştirme programı/planı/tablosu

güvercinlerin belirli bir konuda eğitilmeye çalışıldığı bir program sanırım.
  • cymbelina  (21.01.16 20:50:48) 
Ben güvercinlere bir dakikalık aralıklarla, süresi değişen (misal bazen 1 sn, bazen 3 sn.) ses sinyali dinlettiklerini anladım.


  • mikro patlama  (21.01.16 22:53:01) 
[]

yds kitap onerisi?

Iyi aksamlar duyuru sakinleri. Konu eksigim pek yok, deneme cozmek icin bir kitap ariyorum ama karar da veremedim. Var midir guzel bir yayinevi? Sorulari biraz daha zor olursa daha iyi olur tabi.

Tavsiyelerinizi bekliyorum.


 
cesur öztürk kitaplarını pek öneriyorlar.


  • devilred  (21.01.16 15:40:16) 
cesur öztürk proficieny for kpds kitabı.
(Bunda pek deneme yok,grammar-kelime-reading ağırlıklı)
soruları biraz daha zor diğerlerine göre.irem yayınları berbat,tek bir kitabını bile alma. geri kalanlar hakkında bir fikrim yok.

Bunun dışında deneme çözmek istiyorsan geçmiş yılların üds,yds,kpds sınavları internette var, çıktısını alabilirsin?
  • rakicandir  (21.01.16 15:42:36 ~ 15:45:00) 
[]

'Planlama ve Satınalma Uzmanı' nın ingilizcesi nedir

google translate Planning and Purchasing Specialist olarak cevirdi ama
planning kısma bana biraz chicken translate gibi geldi.



 
çeviri doğrudur.
pozisyonun içeriğine göre procurement coordinator da kullanabilirsin.

  • dijalli  (21.01.16 12:39:10) 
procurement coordinator nedir tam olarak?


  • all girls dream  (21.01.16 12:40:08) 
Satınalma Koordinatörü demek.

Kontrata dayalı işler daha fazla ise procurement daha az ise purchasing kullanılır.

Satınalma Koordinatörü ile Uzmanı arasında dağlar kadar fark var. İlk çevirdiğiniz şey doğrudur.
  • ihanet kac kisilik  (21.01.16 12:40:57 ~ 12:45:52) 
[]

Videoda Geçen Bir Kelime Hakkında Yardım

youtu.be

50:40'da The heavyweight champion of the world is on the ... dediği kısımda tam olarak hangi kelimeyi kullanıyor? Google'da aramalar yaptım ama alakasız şeyler çıktı, kelimenin yazılışını bir türlü çıkartamadım.


 
canvas, yerdeki malzeme


  • bir garip melek  (21.01.16 12:57:09) 
evet. canvas diyor.


  • zam sampiyonu domates  (21.01.16 13:40:42) 
[]

Fraction of Species'in türkçe karşılığı nedir ?

Fizik ve kimya ile ilgili bir terim.

denklemdeki değişkenlerden biri tanımlanırken

"φs is the species fraction of species s."

şeklinde kullanılmış.

 
φs, s türünün kesir olarak ifadesi


cikgukalai.blogspot.com
  • nucleon  (19.01.16 10:28:00) 
[]

pinch in/out

turkceye nasil cevrilebilir?




 
parmakları kısmak ve açmak


  • alperz  (19.01.16 04:05:18) 
kısmak / açmak

kıstırmak / bırakmak
  • safepassage  (19.01.16 08:27:06) 
[]

Hangi puani almak daha kolay? (ielts vs toefl)

Selamlar,

Ozellille daha onceden iki sinavdan birini almis olanlara soruyorum;
Toefl'da 120 uzerinden 100 almak mi daha kolay,
Yoksa ielts'te 9 uzerinden 8 almak mi?
Iki sinav icin de akademik degil, standart olan sinavi baz alabiliriz.

Daha onceden toefl ibt'de 80 puanim var ama yetmeyecek, bu iki sinavdan birine girip ilgili puanlardan birini almam gerekli.

Saygilar

 
Ben sadece TOEFL IBT'ye girdim (120 ustunden olan), Eksi Sozluk'teki onerileri okuyup girmistim, genel olarak zor bir sinav degil.


  • crown  (18.01.16 19:11:12) 
İkisine de girdim, IELTS daha kolay gelmişti bana.


  • fotrsapka  (18.01.16 19:37:54) 
toefl'dan 80 alirken hangi bolumden kac almistin? hepsi 20 ise calisarak 100 de alinir bence.


  • fakyoras  (18.01.16 19:32:52) 
[]

almanlar icin türkce

Türkce ögrettigim Avusturya'li bi ögrencim is sebebiyle en az 2 yil Istanbul'da yasayacak. Biz burda Türkce derslerine basladik ama su an kendisi Türkiye'de oldugu icin derslere orda devam etmek istiyor ve daha baslangic seviyesinde.
Yabancilar icin Türkce'yi ingilizce degil de almanca anlatan bildiginiz dil okulu, kurs vs var mi?

danke schön.

 
istanbul erkek lisesi ile alman lisesinin kendi alman hocaları için açtığı dersler var ama dışardan alıyorlar mı bilmiyorum. Goethe institut e sorun bir de.


  • yakuza123  (14.01.16 21:31:28) 
ismek'te bile var, yabancılar için türkçe diye aratın.


  • mesgul ve huzursuz  (14.01.16 21:39:23) 
taksimde şu resmi kuruluş var ya yabancılar için türkçe öğreten. kapısından bile geçmeyin. o kadar berbat. goetheye falan sorun yönlendirirler.


  • KidLazer  (14.01.16 22:10:42) 
Avusturya kultur ofisine sorun ya da kendisi avusturya lisesine sorsun.


  • kuehles blondes  (14.01.16 22:22:20) 
[]

nüans farkı

arkadaşlar 2 cümle var...aralarında anlamca bir nüans var mıdır?...yoksa yerine göre eşdeğer midirler?..bağlama göre değişir mi?..

(1) x defining y is z.
(2) x that defines y is z.

yani ''x'i tanımlayan y z'dir'' diye çevirebileceğimiz iki cümle...

farkı nedir arkadaşlar?

 
bence fark yok.


  • kaputt  (14.01.16 14:22:29) 
1. nüans farkı, anlatım bozukluğudur, kelimelerden yalnızca birini kullanınız.

2. cümleler bence de aynı. ama x'i tanımlayan y değil; y'yi tanımlayan x, z'dir şeklinde.
  • pandispanya  (14.01.16 14:26:57) 
Fark yok. İlkine reduced relative clause deniyor. Ama pandispanya'nın dediği gibi çeviri yanlış.


  • i was made for you  (14.01.16 14:31:34) 
Reklamın iyisi kötüsü olmaz diyerek hususi olarak anlatım bozukluğu yaptığını düşünüyorum, amacına da ulaşmışsın. :) Cevap vermişler zaten.


  • yirmisantim  (14.01.16 15:00:42) 
[]

blokaj?

Millar and colleagues show that when released from blockade of Wnt signaling, hair follicles rapidly reenter the growth phase.


ne diyor bu cümlede? abluka etmek? yani blok mu ediyor wnt sinyallemeyi?

 
wnt sinyallemesinin engellenmesinden kurtulduğunda, kıl keseleri yeniden büyüme evresine girer diyor.


  • sertori  (14.01.16 13:22:33 ~ 13:22:55) 
[]

göze batan çeviri var mı? varsa düzeltme ricası (kaynak başlıkları)

*Örgütsel adaletin iş görenlerin örgütsel bağlılık düzeylerine etkisi
*The effect of the employees' organizational justice on their organizational commitment (levels).

*İşe alıştırma eğitiminin örgütsel bağlılığa etkisi
*The effect of orientation education on organizational commitment.

*Ölçüm, örgüt kültürü ve örgütsel bağlılık
*Metage, organizational culture and organizational commitment

*Yönetimde yeni bir paradigma: Örgütsel bağlılık
*A new management paradigm: Organizational commitment

*İnsan kaynakları yönetimi
*Human Resources Management

*İşletme yöneticiliği, yönetim ve organizasyon, organizasyonlarda davranış: Klasik-modern-çağdaş yaklaşımlar.
*Business management, management and organization, behavior in organizations: Classical-modern-contemporary approaches.

*İşletme yöneticiliği
*Business management


*Öğretmenlerde örgütsel bağlılık, örgütsel yabancılaşma ve örgütsel vatandaşlık
*organizational commitment in teachers , organizational alienation and organizational citizenship.

*Algılanan örgütsel destek ile örgütsel bağlılık arasındaki ilişkilerin belirlenmesine yönelik bir araştırma.
*A study on determining the relationship between perceived organizational support and organizational commitment.

*Eğitim, örgütsel bağlılık ve işten ayrılma niyeti arasındaki ilişkilerin incelenmesi
*Investigation of relationship between education, organizational commitment and intention to quit the job.

*Personel yönetimi
*Personnel management

*Örgütsel iletişimin örgütsel bağlılığa etkisi
*The effect of organizational communication on organizational commitment.

 
4- "A new paradigm in management" daha iyi olur. onun dışında iyi görünüyor.

bi de, ne örgütmüş arkadaş :)
  • eindaclub  (14.01.16 08:28:56) 
ölçüm metage olmaz measurement falan de.
ikincide on yerine in de.

  • sckxyss  (14.01.16 08:55:51) 
[]

Acil bi cümle

Yükleme nereden yapılacak

Nasıl denir ingilizce
Teşekkür ederim

 
Where will the loading take place?

Yüklemenin bir mal yüklemesi olduğunu düşünerek yazdım.
Yerine göre farklı kelimeler gerekebilir, yazılım yükleme, para yükleme gibi işlemler için.
  • cakabo  (13.01.16 16:58:23) 
Shipment kullanılıyormus, o şekil nasıl olur


  • neynep  (13.01.16 17:04:12) 
Where will the shipment take place? olur o zaman.

Ama shipment gönderim demek, yükleme değil.
  • cakabo  (13.01.16 17:43:55) 
Shipment sonrası. yani yüklenen malın taşınması, nakliyesi yani 'delivery' kısmı. türkçede sanırım karşılığı 'kargo'ydu.

edit: ancak bu yapılan nakliye uluslarası nakliye.
  • air  (13.01.16 17:46:09 ~ 18:11:22) 
[]

Beni ben yapan hersey

ingilizcesi nedir?




 
everything what makes me myself.


  • emfuzi  (12.01.16 20:18:08) 
the thing that makes me.


  • anonymice  (12.01.16 20:26:10) 
everything what makes me who i am olabilirmi?


  • duyurumvar  (12.01.16 20:27:01) 
@duyurumvar bence en doğrusu seninki


  • neynep  (12.01.16 20:38:43) 
Yazılanların hepsi hatalı. Everything that makes me who i am olacak.


  • bugunku antremanda goz dolduran futbolcu  (12.01.16 20:44:20 ~ 20:55:58) 
everything what makes me demeyin.

Everything that makes me "me"...

Aklınızdaki cümleyi ve nerede geçeceğini de yazarsanız daha net cevaplar gelir.

everything that makes me who ı am - me yerine who ı am: bu da olur gibi ama gene de açık kapı bırakıyorum.
  • cymbelina  (12.01.16 20:46:28) 
everything that makes me who I am, dogru olan da bence. lakin bu cumle genelde beni ben yapan şey yada tek şey diye kullanılır gibi.


  • yazdiklarimin hepsi hayal urunudur  (12.01.16 21:53:55) 
[]

şarkının şu kısmında tam olarak ne demek istiyor?

if i had a chance to join your dance
i wouldn't like to bet that your game is something yet
oh what a shame ain't natural for you


 
eğer dansına iştirak etmem için bir şansım olsaydı
(bu satır değişik) henüz bahse girmek istemezdim diyor dansın için -kabaca-
ah çok yazık, bu senin için olağan/doğal/normal bir durum değil
  • cekilmis gayfe  (12.01.16 00:34:09 ~ 00:35:17) 
o ortadaki satırın anlamını tam kavrayamadım. yani olumsuz bir şey mi yoksa olumlu mu?


  • erotik militan  (12.01.16 00:36:14) 
ortadaki satırın devrik cümle olduğunu düşünecek olursak;
senin oyununa bahse girmezdim(yani senin tarafında olmazdım diyor)
aaa şaşırdın mı gülüm pek alışık değilsin tabii diyor sonra da öyle. demet akalın mı yazmış şarkıyı? olumsuz yani bence.
  • biyik  (12.01.16 00:40:01 ~ 00:40:59) 
One more coffee
One more cigarette
One more morning trying to forget
If I had a chance to join your dance
I wouldn't like to bet that your game was something yet!
It's a shame
Ain't natural for you
Baby, It's a sin
But, you know you just can't win
When you are in
Yeah when you are in



önceki satirlarda önemli burda

seninle dans edebilme şansi kazansam diye değil
seninle ayni oyunu oynasaydik yada ayni şeyi yapiyo olsaydik diye değerlendirmek lazim cümleyi bu durumda da

eğer ayni şeyi yapma şansim olsaydi
senin henüz bunu başarabilceğine bahse girmezdim(olumsuz)
yazık, bu senin için normal değil bu bir günah
bu oyunun bi parçasi oldukça kazanamiyacağini sende biliyosun
  • berginyonbaenre  (12.01.16 00:48:31) 
[]

38 sayfa ingilizce yazi ne kadar sürede ezberlenebilir?

Tahminler neler?




 
20 saatten fazla. konstanre olunmuş yirmi saat bile yetmez bence. tabi ki yeteneğe bağlı, metne bağlı .

ben kendime adıma konuşaym 25 saatte falan anca ezberlerdim heralde.
  • buffy de vampir sayılır  (10.01.16 22:22:31) 
25 saat mi? 1 saatte 1.4 sayfa ezberlerim diyorsun yani.

Vay arkadaş, 3 aydır uğraşıyorum ezberleyemedim. Hafızam cidden kötüymüş demekki.
  • bigl0rd  (10.01.16 22:26:07) 
kendi adıma sayfa başına bir saat veririm en az. dolayısıyla min 38 saat yapar. Günde maksimum on saatini buna ayırsam ancak dört günde biter. ki büyük ihtimalle daha da uzun olur.


  • sen git ben geliyorum  (10.01.16 22:27:12) 
çok abartmışım ben yahu. 50 saatte bile ezberleyemezdim :)


  • buffy de vampir sayılır  (10.01.16 22:32:46) 
eğer düşündüğüm metin ise ezberleme. sadece kağıtta anlatmak istediklerini aklında tutmaya çalış. ingilizce zaten biliyorsun, aklında kalır. metni okurken kafanda türkçeye çevirme tabi.


  • lesmiserables  (10.01.16 22:34:51) 
valla benim genclige hitabeyi ezberlemem bile birkac saatimi almisti ilkokulda. ezberleyemem ama ezberle deseler bi iki ayimi alir herhalde.


  • bohr atom modeli  (10.01.16 22:37:45) 
metnin içeriğine, sayfa boyutuna, puntoya göre değişir. konulu, kafiyeli falan bi şey bile olsa 1 sayfa 1 saatten uzun süre. günde 5 sayfadan sonrası karışır. canını dişine taksan bi hafta lan!


  • kaledekiyalnizlik  (10.01.16 23:43:17 ~ 23:45:17) 
lesmiserables +1

ancak belli bir ahenkle okursan ancak o kadar sayfayı ezberleyebilirsin ama öbür türlü kendine eziyet. lesmiserables'in dediği mantıklı.
  • bilemiyorum altan  (11.01.16 21:54:17) 
[]

ing. mâl olmak

bu nane 6 kıtaya mâl olmuş bir nanedir.
bu maydonoz, tarihe mâl olmuş bir maydonozdur.



 
"this is a parsley that made history" :P

"to make a mark on the world" kalibi de olur bence, yakin.
  • common of demons  (10.01.16 11:55:38) 
this mint, is a mint which made a mark on the six continentals!


  • bohr atom modeli  (10.01.16 12:49:50) 
:) kimin sözü bu, ibrahim saraçoğlu'nun mu acaba :) böyle şirin bir şeyi de çevirmek zor. ancak common ve bohr'un dediği gibi olur herhalde. ben gördüğümde "cevab veremedi" moduna geçtim :D çok dile özgü bu kullanım. direkt mal olmak o şekilde yok ingilizce'de. go maydonoz go!!

@humancentipad: kusura bakmayın gülme aldı beni, öyle dummy bir cümle koyduğunuza kafam basmadı, "yüce allah'ım, maydanoz yok mu o maydonoz, tarihe mal olmuştur o maydonoz" direkt saraçoğlu temsilindeki insanlar kümesi, kurabiye canavarı falan ne bileyim aklıma bunlar geldi.
  • godoşu beklerken  (10.01.16 12:56:19 ~ 13:10:51) 
söz kimsenin değil yahu. aradığım kelime mal olmak. nane ve maydonozu şimdi uydurdum öylesine.

x tarihme mal olmuş bir kişidir mesela gibi.
  • humancentipad  (10.01.16 13:03:14) 
[]

Hi guys!

Neyse buradan ileri gitmek amac.

Iki ay gibi kisa sureligine amerikaya geldim. Dil okuluna gidiyorum saat dorde kadar. Sonra napayim da hizli hizli gelistireyim.

Cik konus diyenler. Biliyorum. Umuyorun ikinci ay daha cok olur fakat cok da cikip konusacak durumum yok su an.

Evet biliyorum iki ay az. Ama ne kadar ilerlesem o kadar iyi. Seviyem upper intermediate.

Tavsiyeler?

 
Acilen yabancı arkadaşlar yapıyorsun kendine, mümkünse has amerikalı ve turistliğin hakkını vererek fellik fellik geziyorsun onlarla.


  • afush  (10.01.16 02:40:51) 
dizi izle film izle hemen izle hd izle


  • 386 dx  (10.01.16 02:49:38) 
dil okulu cikisi elemanlarla bara gitmekten baska acilmaz dilin


  • only  (10.01.16 10:07:01) 
Turklerle muhatap olma.


  • stavro  (10.01.16 10:15:01) 
O kadar cok arap var ki:/

Yanlis anlamayin irkcilik yapmiyorum. Sadece gunluk rutinlerimiz uymuyor.

Ne ben namaz kiliyorum ne onlar her yerde yemek yiyor. Alkol onemli degil hadi de amerika sonucta herkes barda.

Bu yuzden okuldan arkadas biraz daha sorun oldu. Dizi film izliyorum da amerikaya gelmisken odada film izlemek cok mantikli gelmiyor. (Su an onu yapiyorum)

Yabanci arkadas bir de amerikali olsa daha ne isterim. Ama nerden denk getiririm.

Kurs olayi da sanki beni zorlar gibi geldi. Dil anlaminds
  • bir ileti paylastim  (11.01.16 00:53:29) 
sen hangi eyalettesin ? genelde dil kurslarinda ya rus vardir ya da turk. arap nerden cikti ?


  • only  (12.01.16 18:55:10) 
[]

Kitap (2. El) ya da pdfi aranıyor...

Şu kitabı bulmakla ilgili bir fikri olan var mı?

Pledges of Jewish Allegiance
Yazar: David Ellenson, David Gordis

 
  • lesmiserables  (09.01.16 14:57:29) 
[]

çeviri yardımı

DKK1 is one of the most upregulated genes in androgen-potentiated balding, with DKK-1 messenger RNA upregulated a few hours after DHT treatment of hair follicles at the dermal papilla in vitro. Neutralizing body against DKK-1 reversed DHT effects on outer root sheath keratinocytes.[8] DKK-1 expression is attenuated by L-threonate in vitro, with the latter a metabolite of ascorbate

cümle uzayınca kelimeleri bilmeme rağmen kafam karışıyor -_-
şimdiden teşekkürler

 
Androjenle tetiklenen kelleşmede en sık upregüle* olan genlerden biri, dermal papiladaki kıl köklerine in vitro DHT uygulanmasından birkaç saat sonra mRNA'sı upregüle olan DKK1'dir**.


Vücudu DKK-1'e karşı nötralize etmek dış kök kılıflarındaki keratinositlerdeki DHT etkisini tersine çevirdi. Askorbatın metabolitlerinden biri olan L-threonate ile DKK-1 (gen) ifadesi in vitro azaldı/zayıfladı.

*niye ama'ya teşekkürler: upregulate direkt upregüle imiş.

bir de kelime anlamı niye ama'nın sözleriyle: "genel olarak herhangi bir uyaran (hormon, toksin, başka maddeler) sayesinde (ya da bu sayede oluşan bir ihtiyacı karşılamak için), sayıca çoğalma yönünde yapılan herhangi bir düzenleme demek .reseptör sayısı artabilecğei gibi, RNA sayısı, enzim miktarı, gen expresyonu vs. de artabilir." (kendisi bayağı güvenilir bir kaynak, yani ona sormıcanız da kime sorcanız durumu var ;) )

** mrna'sının bu şekilde upregulate olmasıyla kendi upregulate olan babında sanırım, oradaki with'in fonksiyonundan -nedensellik var mı spontan ve doğrudan bağlantılı olmayan iki durum mu var anlamında- emin olamadım, onu siz anlarsınız alanınız ise
  • godoşu beklerken  (09.01.16 16:02:09 ~ 10.01.16 12:42:58) 
[]

1 cümle ingilizce çeviri.

"Limitin hayal gücü olması birçok insanı heyecanlandırdı."
Being'le falan kurmaya çalıştım ama beceremedim.



 
- For imagination to be the limit excited most of (the) people.

- The imaginatination is/was the limit and that made most of (the) people excited.

- For imagination to be the limit made most of (the) people excited.

- Most of (the) people were excited about imagination being the limit.
  • psychedelic dreaming  (07.01.16 12:16:21 ~ 12:20:10) 
for many people it was exciting that imagination is the limit.


  • mavicorap  (07.01.16 12:57:41) 
Limitin hayalgücü olması yani neredeyse bir sınırsızlık söz konusu, bu yüzden the sky is the limit kullanılabilir bence.

That the sky/ imagination is the limit has made a lot of people excited.

That the sky/ imagination is the limit has excited a lot of people.

Belirli bir zaman belirtmediğiniz için Present Perfect kullandım, nasıl bir cümleden önce ve sonra geldiği, nerede nasıl bir metinde geçtiğine dair ipucu verirseniz daha da net yanıt gelir bence.
  • cymbelina  (07.01.16 13:07:26 ~ 14:14:24) 
Imagination being the limit got many people excited.


  • eindaclub  (07.01.16 16:39:59 ~ 16:40:13) 
[]

Şu kağıtta arapça ne yazıyor?

soru başlıkta.
link: i.imgur.com



 
hepsini okumaya üşendim ama solda "varak el-şam", yani şam varağı/kağıdı yazıyor.


  • shi aila  (07.01.16 10:10:52) 
Bu cigara kağıdı değil mi?


  • Simrug  (07.01.16 10:21:59) 
sigara kağıdı hocam bu,

ekşide arap kağıdı başlığına bak.
  • kurudu da  (07.01.16 10:39:52) 
[]

ingilizce türkçe ceviri HELP!

nowadays, the children have been gettin used to living with the tricks of computers gradually.

bu cümle

alışkın hale gelmektedir mi?

alışkın hale getirilmiş mi?

olarak cevrilir?Neden?

 
Alışmaktadır, senin deyiminle alışkın hâle gelmektedir. Present Perfect Continuous Tense çünkü. İşi yapan öznenin kendisi, edilgen çatı yok cümlede.


  • i was made for you  (06.01.16 17:01:06 ~ 17:02:08) 
[]

1 cümlelik İngilizce çeviri.

Sevgili dil guruları, şu cümleyi tam olarak çevirirseniz süper olacak:


While some Chinese scholars have cautioned to be more ambiguous in listing China's core interests, to leave room for maneuver, Chinese leaders have made it clear that sovereignty and territorial integrity are among China's core national interests.

Şimdiden teşekkürler. Dilinize sağlık.

Dipnot: Cümle, bir akademik makaleden.

 
cin aydinlari cin'in temel cikarlari konusunda, herhangi bir manevraya olanak saglamak acisindan, biraz esnek olmalari icin liderleri uyarirlarken; cin liderleri egemenlik ve toprak butunlugunun ulke cikarlarinin temel maddeleri arasinda oldugunda mutabiktilar.


  • bohr atom modeli  (06.01.16 00:19:17 ~ 00:20:31) 
bohr atom modeline katilmiyorum. "ambiguous" esnek degil belirsiz, şifreli gibi bir anlamda kullaniliyor burada. Ayrica mutabakat ile ilgili bir sey yok, "made it clear" diyor, yani acikca ilettiler / soylediler. Bu sebeple:

cin aydinlarinin, manevra icin alan birakmak adina cin'in temel cikarlari belirtirtilirken daha belirsiz (yuvarlak) ifadelerde bulunulmasi konusunda uyarilarina ragmen, cin liderleri egemenlik ve toprak butunlugunun en onemli ulke cikarlari oldugunu acikca ifade ettiler.
  • robokot  (06.01.16 03:31:05 ~ 03:31:41) 
[]

İngilizce

Switchteki butonun sertliği/uygulaması gereken baskı kuvveti nedir? İstediğim switchin baskı kuvvetinin fazla olmaması gerekiyor.

Nasıl cevirebilirim. Şimdiden çok teşekkürler.


 
How much pressure is required to switch the button? The switch that I want/need must not require high pressure.

Bence soft olsun istiyorum desen de olur.
  • Lim5  (05.01.16 22:41:29) 
[]

arrest, custody, detain farkı?

nedir bunlar arasındaki fark tam olarak. mesela türkiye'de polis sadece gözaltına alır. ardından mahkeme de tutuklar ya da serbest bırakır.

benim bildiğim anlamlara göre custody ve detain gözaltı, alıkoymak. polislerin işi bu değil mi? arrest de tutuklamak değil mi? polisler neden you are under arrest diyor? arrest mahkemenin işi değil mi?


 
mahkemede tutuklamaz, hüküm giydirir. mahkeme sürecinde kaçma ya da delil karartma ihtimali varsa tutuklar. onun dışında nöbetçi mahkemeye çıkıp davası görülecek ya da daha erken suçun cezası ifa edilecek ya da sadece şüphe varsa gözaltı olur.

arrest, tutuklama
custody, gözaltı
detain de gözaltı ama "nezarette kalacaksın delikanlı" gibi değil.
  • nawar  (04.01.16 19:54:23 ~ 19:56:06) 
yanlışım varsa düzeltin ama sanırım şöyle;
eğer polis gelip sizi evden alıp götürdüyse siz arrested oluyorsunuz

ama eğer mahkeme cezaevine yollarsa: remanded in custdy diyolar...
  • euteamo  (04.01.16 21:02:35) 
detain alikoymak, arrest tutuklamak, custody gozalti

misal havaalanina inersin, adam bir seyden suphelenir, seni alikoyar (detained), sonra polis gelir bakar, ariza bir sey var, seni tutuklar (arrested), tutuklu olarak goturuldugun yerde de gozaltina alinirsin (taken into custody), gerekirse gozaltin uzatilir (remain in custody), sonra dava sureci baslar vesaire, en sonunda da suclu bululnursan hukum giyersin (sentenced), sonrasinda da belki hapse atilirsin (jailed), belki para cezasina carptirilirsin ve kefaletle salinirsin (bailed), vs.

sen tutuklanmak ile hukkum giymeyi karistirmissin. polis tutuklar, mahkeme hukum verir, bu esnada tutuklu yargilayabilir mesela.
  • whoami  (04.01.16 21:14:13 ~ 21:21:51) 
[]

Ankara'da yabancı dil kursu? (İngilizce, İspanyolca)

Merhaba. İngilizcemi advanced seviyeye yükseltmek istiyorum. Şu anki seviyem intermediate. Bunun yanı sıra, ikinci yabancı dil olarak da İspanyolca öğrenmek istiyorum.

Ankara'da bu iki dilin eğitimini layıkıyla veren, ikinci yabancı dil almak isteyenlere de indirim veya taksit imkanı sunan bir kurum var mıdır?
Tavsiyeleriniz için şimdiden teşekkürler.

 
merhaba!

ispanyolca için tavsiye edebileceğim, IDEA isimli kurs olur. (www.ideaturkey.com)

İngilizce yok ama İtalyanca/İspanyolca sağlam. Ödemede taksit seçeneği sunuyorlardı diye biliyorum ama tabii sormak lazım.

İngilizce için de, klişe olacak ama altyazısız dizi maratonu yönteminin çok işe yaradığını gönül rahatlığı ile söyleyebilirim.
  • captainhaddock  (04.01.16 20:25:36) 
amerikan kültür
tömer

  • lahanalar  (08.01.16 12:08:23) 
[]

Relationships goals nedir

2 kadin 1 adam elele tutusmus altinda "relationships goals" diyor. Boyle bi foto gordum, ne anlama geliyor? Ne demek ?




 
ilişkideki hedefi/beklentisi gibi bişi


  • cekilmis gayfe  (04.01.16 18:05:59) 
otuzbirci 9gag weeb'lerinin çıkardığı bi şey. hani ilişkide zort zort osuruk yarışı yapacak kadar yakınlaşmak çok "sempatik" bi şey ya, ben de ilişkimde bu noktaya gelebilmek istiyorum diyolar. cekilmis gayfe'nin dediği gibi, ilişki hedefi/beklentisi olarak türkçeleştirilebilir.

senin de örnek verdiğin üzere bu relationship goals dedikleri şeylerin %90'ı, ilişkisi olan insanların zaten yaşadığı şeyler. genelde gerizekalılar yapıyor bunları. adamın "relationship goal"u sevgilisiyle yürümek falan işte.
  • der meister  (04.01.16 18:09:23 ~ 18:09:45) 
Menage a trois işte.


  • yirmisantim  (04.01.16 18:18:17) 
@meister hazzetmesem de 9gagten cikma degil. Tumblr kökenli. Daha eriskin humor icin lutfen imgur.

Soruya cevap, ah ben de öyle olayim / iliskide ulasilmak istenen konum seklinde bir kullanimi var. Sarkilarda, instagram vs gibi popüler kültürün dibine vuruldugu yerlerde, buzzfeed vs gibi sosyal platformlara sokulmus, asiri kullanimi anlamsiz kalip. Bff goals diye baslayip rekt ve roast goals diye absürt 4chan örneklerine kadar gidiyor, cikis ama tumblrda milletin sevdigi dizilerdeki ana karakter/sevgili ikililerine özentilik yapmasiyla basladi. Gene snap ve twitterda bolca mevcut squad goals muhabbetiyle popülerlik kazandi.

Squad - arkadas grubu
Bff - en iyi arkadas
Roast - milletin ifsa yapip bana hakaret edin dedigi durum
Rekt - fail, lafi yemek, kaza gecirmek, parcalanmak ya da yaralanmak anlaminda kullaniliyor.
  • aynadakiyabanci  (04.01.16 18:20:44) 
threesome??


  • cetoxim  (04.01.16 18:21:04) 
@aynadakiyabanci, haklısın kökeni farklı olabilir, "çıkardığı" demem yanlış olmuş; ama ben 9gag dışında neredeyse hiç görmedim bunu. ordaki ilokullular bayılıyor bu tip post'lara.


  • der meister  (04.01.16 18:43:06) 
[]

Cambridge Movers Exam

Oğlum 10 yaşında, İngilizce Öğretmeni bu sınava girmesini istemiş. Nasıl bir sınavdır bu? Listening filan var mı sınavda?

Teşekkürler.


 
Merhaba sınava kesinlikle girsin:

www.cambridgeenglish.org

Umarım çocuğunuz devlet okulundadır ve devlet okulundaki İngilizce öğretmenleri de özel okullardakiler kadar kültürlüdür artık... Lütfen devlet okulunda deyin... Eğer öyleyse çok şanslısınız, birçok İngilizce öğretmeni İngilizce bile bilmiyor!
  • Traveller  (04.01.16 14:29:03) 
Evet, devlet okulunda. TPRS uzmanı bir arkadaşım, çocuğun ilgi alanı ne ise o konuyla ilgili İngilizce materyal bulmamı ve yönlendirmemi söylemişti.

Bizimki de Minecraft oyunu, Terminator ve Dr. Who manyağı. Ben de mincraft storymode oynamasına, Terminator ve Star Wars serilerini yalnızca Ingilizce izlemesine izin verdim. Önceleri isyan etti. Ama sonraları baktım, herif Terminator'ün youtubeda backstage videolarını filan izler oldu.

Yani ilgisi varsa, yabancı dil olsa da çocuk merak edip araştırıyor ve böylece farkında bile olmadan yabancı dil öğreniyor.
  • old possum  (04.01.16 14:48:00) 
[]

fransızca çok basit çeviri

doğal yaşamın, şehirden daha iyi olduğunu anlatan 3-5 cümlelik bir şey arıyorum.

şehir hayatı soğuk ve katı,
doğal yaşam sıcak ve canlı,
insan doğada kendini daha mutlu hisseder, gibi...

 
istediğiniz cümleleri türkçe halde yazın, çevireyim


  • tejeve  (04.01.16 12:43:37) 
pourquoi la nature en ville est un facteur qualitatif de la vie urbaine; pouvoir profiter d’un jardin, de frondaisons forestières, d’éléments naturels tels que soleil, ombre, vent, paysage? cette nature est totalement artificiel créé par les architectes de la ville probablement pour vous faire payer de plus pour les plus petites localités.
Le désir de cette nature se développe en même temps que se généralise le monde urbain comme si les forces de la culture devaient se connecter à celles de la nature pour que le monde reste habitable.
qu'est-ce que la vie urbaine vous rappelle? la politique, la police, les frontières, des bâtiments en pierre, embouteillage..
qu'est-ce que la nature vous dit?

böyle bir şeyler olabilir, kısmen internetten aldım araya bir şeyler ilave ettim falan.
  • tiny penny  (04.01.16 14:10:55 ~ 14:14:07) 
[]

İngilizce geliştiren çizgi film / film / dizi

listening geliştirmek için temiz ingilizceye yakın konuşulan çizgi film, film, dizi vs nelerdir ? Fikri olan var mı ?
Teşekkürler.



 
Avatar'ın ingilizcesi temizdir ama tabi ingiliz ingilizcesi değil pek.


  • xef6  (03.01.16 22:14:52) 
bence listening için en iyisi "how I met your mother" temiz ingilizce çok arama bence çünkü çoğu kişi temiz ingilizce konuşmuyor. Bunun yerine doğal olan konuşmaları anlayabilecek seviyeye gelmek daha önemli.


  • peace.on  (03.01.16 22:24:23) 
Friends de gayet anlaşılır. Tavsiye ederim.


  • in vino veritas  (03.01.16 22:35:06) 
  • theodor  (03.01.16 22:49:15) 
newsroom
the big bang theory.

  • baldur2  (04.01.16 11:10:26) 
friends kesinlikle. hatta siteyi de vereyim. ingilizce altyazılı izlersin.

sezonlukdizi.com
  • haistre  (05.01.16 18:06:10) 
[]

ingilizce kitap tavsiyesi

arkadaşlar ingiizce seviyem şöyle yds den 65 aldım. şimdi beni çok zorlamayacak anlamayabilirim ama sözlük kullanırım sorun değil ingilizce ilgimi çekecek bir kitap önerisi istiyorum. konu tarih olabilir, politik konulardan oluşan makaleler olabilir vs. böyle konularda anlatımı çok zor olmayan ve internetten satın alabileceğim bi kitap tavsiyesi istiyorum.
şimdiden teşekkür ederim.



 
Bi nebze zorlayabilir ama, The Picture of Dorian Gray'ın çok hoş bir üslubu var. Benim ilk okuduğum ingilizce kitaptı, büyük bir zevkle okumuştum.


  • perferil  (03.01.16 20:06:54) 
sherlock holmes un neredeyse tum seviyelerde kitaplari var.


  • foster  (03.01.16 20:10:58 ~ 20:12:10) 
hocam the picture of dorian gray ın konusu nedir yani ilgimi çekmezse yarım bırakmayayım diye söylüyorum.


  • ne olacak yau  (03.01.16 20:25:59) 
Dorian Gray var, portresi var. Portresi yaşlanıyor:)

Çok fazla olay yok, daha çok üslup ve tesbitler sürükleyici.
  • perferil  (03.01.16 20:39:03) 
Sherlock Holmes diyecektim tam ama demişler zaten.. Kolay pdf bulursunuz sherlock okursanız


  • buffy de vampir sayılır  (03.01.16 20:57:51) 
turunu sever misiniz bilmem ama harry potter serisinin dili cok basit ve surukleyici. filmleri de izlemisseniz konuya asina oldugunuzdan kolayca okursunuz diye dusunuyorum.


  • eksi kedi  (03.01.16 21:11:47) 
çok teşekkürler arkadaşlar yardımlar için.


  • ne olacak yau  (03.01.16 21:22:39) 
fitzgerald- great gatsby rahattır
salinger- catcher in the rye (ben 75 toefl ile zamanında anlamıstım)

  • botamaniaensis  (03.01.16 21:27:30) 
[]

öyp'nin ingilizcesi

bir çeviride çıktı karşıma vallahi bilemedim, kafama göre mi çevirsem yoksa resmi adı var mıdır bulamıyorum?




 
Valla yok galiba ya. Yurt dışında böyle bişi yok çünkü. Kaç senelik öypliyim hiç de duymadım İngilizcesini. Bence kafana göre çevir ama parantez içinde falan da orjinalini yaz.


  • buff  (02.01.16 19:21:22) 
1 ... •646566676869707172• ... 156   « Önceki  Sonraki »
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler angelus, Artibir, aychovsky, baba jo, basond, compumaster, deckard, duyulmasi gerektigi kadar, fader, fraise, groove salad, kahvegibi, kaymaktutmayansicaksut, kibritsuyu, monstro, pandispanya, robin, ron dennis
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır. Skimlinks ile linkler üzerinden yönlendirme payı alınmaktadır.