[]

Cambly-Engoo Tarzı Siteleri Kullanan veya Kullanmış Olan Var Mı?

Merhaba arkadaşlar. Cambly, engoo vb. siteleri speaking geliştirmek veya öğrenmek için kullananlar var mı aramızda? Özellikle speaking konusunda temel seviyede olup da kullananlar gerçekten bu sitelerin faydasını gördü mü? Speaking konusunda gerçekten ilerleme kaydettiniz mi? Görüş bildirirseniz çok sevinirim. Şimdiden teşekkürler.




 
temel seviyede sonucu güzel olur, açılırsınız, konuşurken oluşan kabızlık gider ama ileri bi speaking için kullanılması gereksiz.
bu arada denemek için 15 dk kullanmıştım 2 farklı kişi ile ordan yaptığım çıkarımlar sonucu yazdım.

  • zebragibi  (18.05.18 15:21:39 ~ 15:22:11) 
@zebragibi Teşekkür ederim cevabınız için. Hangi sitede kullanmıştınız 15 dk sürenizi cambly mi?


  • bluedad  (18.05.18 15:24:24) 
[]

pedagojik formasyon (ingilizce öğretmenliği)

iyi akşamlar herkese.

mütercim tercümanlık mezunuyum. halihazırda da yazılı tercümanlık yapıyorum.

ilköğretim veya lise düzeyi olmasa da birkaç senedir kafamda üniversitelere başvurmak var. yabancı diller yüksek okulu okutman ilanlarına baktığımda bazı üniversiteler formasyonu şart koşarken bazıları talep etmiyor.

sertifikanın bana kağıt üstünde sağlayacağı fayda kadar eğitimin neler katabileceğini merak ediyorum aslında biraz da.formasyon eğitimin size kattığı şeyler, derslerin içeriği vb.konularda neler söyleyebilirsiniz?

programın içeriği beni esas ilgilendiren konu da olsa, sertifikaya sahip olmanın yukarıda yazdıklarım çerçevesinde ileride ne kadar işime yarayabileceğini de sorayım yine de.

 
Eğitim bilimlerine dair eğitim alıyorsunuz. Öğrenme psikolojisi, gelişim psikolojisi, ölçme ve değerlendirme, öğretin yöntem ve stratejileri filan. Öğretmen olmak istiyorsanız alanınıza ve kpss’ye faydası olacaktır. Eğer öğretmenlik ve öğretmenlikle ilgili herhangi bir meslekle ilgilenmiyorsanız size genel kültür olarak bir şeyler katacaktır. Bence alın ama akp başta oldukça artık öğretmen olarak atanmak ya da ünilere yerleşmek de çok zor.


  • cemallamec  (17.05.18 23:02:27) 
[]

4 senede fransızca'yı c1 seviyesine getirebilir miyim?

Merhabalar herkese şu an halihazırda Ankarada 1. Sınıf uluslararası ilişkiler okuyorum ingilizcem iyidir ama bölüm dolayısıyla ikinci yabancı dil olarak fransızca çok işime yarayacak. 4 senede fransızca'yı c1 seviyesine getirebilir miyim?




 
3 senede filan gelir düzenli kursa gidilirse


  • cedex  (17.05.18 15:51:35) 
Olur tabi.


  • chitosan  (17.05.18 15:52:24) 
Altı yedi ayda B2 oldum, her türlü olunur.


  • i was made for you  (17.05.18 15:55:41) 
i was made for you hadi be çok iyiymiş hocam kursa gittin mi peki gittiysen nasıl bi çalışma düzeni olusturdun.


  • hannibal094  (17.05.18 15:57:31) 
Gitmedim, entry'de anlattım nasıl yaptığımı.

eksisozluk.com

B2'yi de sallamıyorum sertifikam var eylülde Fransa'dayım.
  • i was made for you  (17.05.18 15:59:10) 
4 sene cok uzun bir zaman. Her turlu gelinir bence.


  • stavro  (17.05.18 17:07:09) 
Asıl tehlike gelememek değil senin istek ve arzularının şekil değiştirmesi


  • binder dandet  (17.05.18 19:31:35) 
[]

Ukraynaca

Будь обережний, я і в йобич можу прописати

можеш себе потягнути за волосся, шакал

Burada ne yazıyor?
2-3 çeşit Translate denedim, anlamadim

 
"sana önerim dikkatli olman. kendini saçından tutup sürükleyebilirsin"


  • lesmiserables  (15.05.18 19:55:18 ~ 19:55:46) 
Mobildeyim editleyemiyorum,

1. Ve 2. Cümle ayrı ayrı çevirebilir misiniz?
  • dieselsingle2  (15.05.18 19:58:57) 
[]

Çeviri

"On Monday, the first lady will launch policy initiatives focused on children."

"Policy initiative" için fikri olan var mı?

Metnin tamamı: www.theguardian.com

 
çanta ne ayak?


  • Photographer  (15.05.18 19:40:52) 
"Pazartesi günü First Lady, çocuklara odaklanan politika girişimlerini başlatacak"


  • luin 41  (16.05.18 12:10:40) 
[]

almanca birşey

Also morgen abend könnte ich aber nicht so lang. aşağıdakilerden hangisi:

çok uzun kalamam.

çok uzun kalamayabilirim.


teşekkürler.

 
çok uzun kalamayabilirim.


  • i was made for you  (14.05.18 20:58:01) 
[]

Çeviri

"I mean, it's kind of like leaving a paper trail on your way north and burning all your numbers."

İlgili cümleden mantıklı bir çıkarım yapamadım. Yapabilen varsa çok sevinirim.


 
"arkasında hemen yok olacak bir iz bırakıp ulaşabileceği bütün telefon numaralarını yakmak." emin değilim.


  • slow like honey  (13.05.18 16:03:48) 
[]

İngilizce Grammar kitabı

Els inside out mu dersiniz yoksa betty azar ın kitabı mı tavsiye edersiniz.in Use serisi çok hoşuma gitmedi konu anlatımı olarak.varsa başka tavsiyeleriniz onları da alırım.şimdiden teşekkürler.




 
murat kurt-english grammar today de iyidir.


  • rahat ya  (13.05.18 00:03:20) 
yusuf buz un kitabi


  • pythian  (14.05.18 12:38:32) 
[]

İngilizce kelime ezberleme sistemi?

Proficency için sınava yönelik ders kitaplarından, gramer kitaplarından ve okuduğum hikaye kitaplarından bilmediğim kelimeler için kelime defteri tutmak, düzenli olarak ezberlemek istiyorum kelimeleri lys edebiyat gibi fakat "kelime tutmak işe yaramaz, o kelimeleri cümlede kullanmak zorundasın" kuralı beni yıldırıyor, fazla zaman alıyor. Sınav intermediate seviyesinde olacağı için aşağı yukarı 5000 küsür kelime kapsamında olacaktır sanırım. Gerekirse 5000'inini bile ezberleyecek motivasyon var ama 10'unu cümle içinde yazacak bir iradeden yoksunum. Sadece test sınavı olacağı için cümle kurmaya üşeniyorum gerçi 20 puan da writing olacak.

Sadece kelime anlamlarını ve fiil zarf isim durumlarını bilsem hiç işe yaramaz mı sahiden?


 
Günlük hayatta kullanmadan kelimelerin anlamlarını öğrenmek bana şahsen bir şey katmıyor, unutulmaya mahkum oluyor o kelime.

Bence sen o listeyi yine tut, o listeye bakarak bir konuşma grubunda cümleler kur, karşındaki de benzer bir seviye ve çalışma içinde ise birbirinizin kelimelerini de öğrenme şansı olur. Ama language cafe gibi bir şeyler yapmak lazım. Şahsi düşüncem bu, hatam varsa affola.
  • bos gezenin bos ustasi  (12.05.18 19:18:48) 
once ezberlersin
sonra kullanirsin

  • pythian  (14.05.18 12:42:50) 
İngiliz de ne konuşurken ne de yazarken 5.000 farklı sözcük kullanıyor. Okuduğunu anlayabilmek, tümceden anlamını çıkarabilmek çok önemli. Ana dilimiz için de öyle değil midir, kim 5.000 farklı sözcük kullanıyor? Bu nedenle yazma (İng. writing) için öğrendiğin her sözcüğü tümce içinde kullanmalısın anlayışı mükemmeldir. Yazma için önce kompozisyonun (İng. essay) dizgesini bilin ve bu dizgeye göre yazmaya çalışın. Sınava değin kompozisyonlar yazın.

Eş anlamlı ön adlar (İng. adjective), eylemler (İng. verb) ezberleyin. Okuduğunuz metinlerde bilmediğiniz tek tek sözcük ezberlemeyin. Eş anlamlarıyla ezberleyin ve not defterinize her birine bir örnek yazın.

Örnek:

İnanılmaz
Breathtaking: nefes kesen, inanılmaz breathtaking views
Spectacular: hârikulâde, göz alıcı, muhteşem, şahane, nefes kesici, hayret verici a spectacular success, a spectacular view, spectacular scenery
Magnificent: muhteşem, mükemmel, çok güzel, olağanüstü a magnificent view
...

Kolay gelsin.
  • kullanilamayan ruhumuzlar  (16.05.18 12:14:27) 
Dil öğrenmek zaman alan bir iş zaten. Olay düzenli tekrar etmek ve beyninize kazımak. Yazmak istemiyorsanız okuduğunuz hikaye kitaplarını tekrar tekrar okuyun(10-15 defa). O da beyninize kazır kelimeleri.


  • noluyo yaa  (16.05.18 12:21:04) 
[]

çeviri yardımı lütfen

Sosyal çalışma görevlilerinin tükenmişlik düzeylerine bakıldığında; duygusal tükenme alt boyutunda orta düzey, duyarsızlaşma alt boyutunda düşük düzey, kişisel başarıda azalma alt boyutunda ise orta düzeyde tükenmişlik olduğu sonucuna ulaşılmıştır.

burada orta düzey ve düşük düzey tabirleri içi en uygun ingilizce karşılık ne olabilir ?


 
mid-level, low-level?


  • n62  (11.05.18 23:00:49) 
[]

Gunluk B12 vitamin ihtiyacini "karsilar"daki karsilamak. TUR-ENG

Buradaki "karsilamak" kelimesini en yaygin kullanimi ile nasil cevirirsiniz arkadaslar? Tesekkurler.




 
Meet ile cevirebilirsin.


  • sckxyss  (10.05.18 02:05:56) 
supplement olduğu için supply diye düşünüyorum. ancak kelime karşılar değil sağlar oluyor.


  • o kadar da degil aga  (10.05.18 02:16:05) 
contribute ama cümle yapısını değiştirmen lazım.

edit: türkçeniz mi kıt diyen adam okuduğunu anlayamıyor daha. cümle yapısını değiştirmen lazım diye özellikle belirttim.
  • proletarier aller lander vereinigt euch  (10.05.18 02:21:37 ~ 02:29:54) 
Meet olur. Satisfy olur. Supply olmaz kesinlikle.


  • hot potato  (10.05.18 02:22:27) 
Contribute de olmaz abi, turkceniz mi zayif. 100 gram karaciger yetiskinlerde haftalik B12 ihtiyacini karsilar. Sorulan bunun cevirisi.


  • hot potato  (10.05.18 02:24:20) 
Meet kesin cevap.


  • devilred  (10.05.18 02:28:08) 
Meet
Account for
Make up
  • baldur2  (10.05.18 07:31:45) 
Meet tabisi!

www.google.com.tr
  • arvuti  (10.05.18 11:46:04) 
meet your daily b12 need


  • yetersiz veri  (10.05.18 22:34:01) 
[]

TUR -ENG (kisacik enerji icecegi uyari cevirisi)

Baskiya gidecegi icin en hatasiz nasil ceviririz arkadaslar, tesekkurler.

Uyari: Alkol ile karıştırılarak veya beraber tüketilmemelidir. Çocuklar, 18 yaş altı kişiler, yaşlılar, diabetikler, yüksek tansiyonu olanlar, gebe ve emzikli kadınlar, metabolik hastalığı olanlar, böbrek yetmezliği olanlar ile kafeine hassas kişiler için tavsiye edilmez. Sporcu içeceği değildir, yoğun fiziksel aktivite sırasında veya sonrasında tüketilmemelidir. Günlük 500 ml’den fazla tüketilmesi tavsiye edilmez. Tavsiye edilen tuketim tarihi ve parti no kutunun altindadir. Serin ve gunes isigindan uzak, kuru yerde muhafaza ediniz.


 
redbull ların üstünde ingilizcesi de yazıyordur heralde ya, en azından internette aratıp yurtdışında yazanları bulabilirsin.


  • acan99670  (10.05.18 13:10:39) 
[]

İngilizce çeviri

Arkadaşlar, bu cümle Ronald Reagon'a suikast düzenleyen abimizin Jodie Foster'a yazdığı mektuptan bir alıntı. Siz nasıl çevirirdiniz?
"If I could only win your heart and live out the rest
of my life with you, whether it be in total obscurity, or whatever."

Ayrıca aramaya inandım, anlamaya da inandım bir çok metne göz attım ama "luncheon address" ne anlama geliyor bulamadım. Bileniniz varsa çok memnun kalırım. Şuraya da örnek cümleyi bırakıyorum.
"Reagan is finishing a luncheon address at the Hilton."

 
address - konuşma, hitap
luncheon - nispeten resmi yemek

  • sopiro  (08.05.18 22:29:17) 
Diyor ki: karanlıklarda, belirsizlik içinde yaşayacak olsak bile keşke senin kalbini kazanabilsem ve hayatımın kalanını seninle geçirebilseydim.


  • i was made for you  (08.05.18 22:30:15 ~ 22:30:24) 
luncheon f. öğle yemeği yemek

IMHO: "Tamamen bilinmezlik içinde ya da her ne şekilde olsa da, senin kalbini kazanmak ve hayatımın geri kalanını seninle geçirmek isterdim."

Bu düz yazısı oldu. orada şiirleştirmişler biraz.
  • sarcophagus  (08.05.18 22:32:55) 
"ne ölümüm ne gamım, yüreğini ver bana senin olsun yaşamım." diye çevirirdim.


  • makarnavodka  (08.05.18 22:54:25) 
[]

Proje Abstract kısmı için yardım.

Merhaba arkadaşlar,
Hoca yaptığım çeviriyi beğenmedi, özetteki ifadeler yok dedi. Dile hakim biri düzeltme yapmam için yardımcı olursa sevinirim. Çok teşekkürler.

özet
Bu çalışmanın amacı ilerleyen teknoloji ve yükselen rekabet nedeniyle iktisattaki kıt kaynaklardan daha fazla pay almak isteyen bankaların durumunu incelemek ve bu baskının banka karlılığını ne yönde etkilediğini ve çalışanlar üzerindeki etkilerini anlayabilmektir. Bir fikir oluşturması açısından literatür taraması ve banka çalışanları ile yüz yüze ve uzaktan iletişim kurulmuş ve fikirleri alınmıştır. Üst yöneticilerle görüşülememesi sınırlılık olarak kabul edilmektedir.

abstract
The purpose of this study to examine the banks which are looking for bigger share from scarce recources due to progressing technology and high competition and to understand how this pressure effects the profitability of the banks and the effects on the employees. To create an opinion literature researches has been done and contacted with bank employees both face to face and by long distance communications. Not being able to contact with senior executives can be accepted as the deficiency of this project.

 
the purpose of this study is to examine the case of banks which aspire to acquire more margin from scarce resources in economy due to the increasing competition and technological progress. Furthermore it is also aimed to be knowledgeable about how this pressure affects the profitability of the banks and effects the employee. to get rough idea of this study, literature review has been made and not only face to face communication but also remote communication has been reached. infeasibility of contacting with senior executives can be accepted as the deficiency of this study.


  • bugisme  (07.05.18 20:08:03) 
yardımcı olmak isterim yalnız öncelikle Türkçe metindeki bir problemi açıklığa kavuşturalım: - buna dangling modifiers diyoruz normalde - ilerleyen teknoloji ve yükselen rekabet, iktisattaki kaynakların kıt olmasının sebebi mi yoksa bankaların paylarını artırmak istemelerinin sebebi mi?


  • jason bourne seksapeli  (07.05.18 20:50:10) 
[]

livemocha benzeri bir site arıyorum

merhabalar,

livemocha kapanınca ikamesini bulamadım bir türlü, ingilizce speaking pratiği yapabileceğim, karşılıklı olarak birbirimize bir şeyler öğretebileceğimiz bir mecra arıyorum.


 
tandem uygulamasi var


  • cedex  (07.05.18 14:59:17) 
@cedex, teşekkürler. tandem'i araştırırken, hellotalk isimli başka bir uygulama da buldum. başlık ile ilgili arkadaşlar için yazmak istedim.


  • chess.is.my.life  (07.05.18 15:44:32) 
(bkz: italki) var, ucretsiz kismi cok canli degil ama yine de denenebilir.


  • salihdt  (07.05.18 16:24:36) 
[]

rusça bilen bir arkadaşa çok ufak sorum olacak(görselli)

oynadığım oyun rusça. fakat ben bunu ingiliççeye çevirmek istiyorum. sanırım ayarlar sayfasını buldum. attığım resimlerde dil seçeneği var mı? varsa hangisi?

hizliresim.com
hizliresim.com
hizliresim.com

 
английский

bunu ara.
  • proletarier aller lander vereinigt euch  (04.05.18 20:26:57) 
игра, управление ve ввод sekmelerini kontrol et. diger ikisi ses-goruntu zaten. bulman gereken kelime "язык". varsa eger bu saydigim ucunden birinde olmali.


  • der meister  (04.05.18 20:36:06) 
[]

Basit bir İngilizce sorusu

Arkadaşlar merhaba,

İngilizce de Elektriksel bir Yükten bahsetmek isteseniz hangi kelimeyi kullanmanız en doğrusu olur?

Burden
Load
Charge

teknik bir katalog içinde burden olarak kullanılmış. kafama takıldı. sormak istedim.

 
sanki ilgili şemada gösterilenler akım trafosu gibi görünüyor.

eğer öyle ise akım trafosunun burden'ı olabilir.
  • ackapaackapaartema  (04.05.18 12:09:07) 
elektriksel yük icin charge kullanılır benim icin. burden daha farazi bir yük kelime karsılıgı değil mi? charge +1


  • cagdassalur  (04.05.18 13:24:56) 
electric charge doğru olur.


  • eindaclub  (04.05.18 14:03:59) 
Charge. Load -> trafo, elektrik iletim hatti falan gibi seylerin tasidigi elektirik icin kullanilir.


  • hot potato  (04.05.18 17:28:43) 
[]

'use' kelimesine alternatif

Arkadaşlar iyi geceler. 'use' kelimesi yerine ne kullanabiliriz? thesarus'a baktım ama yok istediğim gibi bir alternatif bulamadım. Mesela şu cümledeki use yerine hangi kelimeyi getirsek böyle cuk diye oturuverir?

Suprasegmental is defined as a term used in phonetics and phonology to refer to ‘‘a vocal effect which extends over more than one sound segment in an utterance, such as a pitch, stress or juncture pattern (Crystal, 2003, p. 446)’’.


 
"Suprasegmental is defined as a term commonly encountered in phonetics..."

Valla boş bulundum aklıma ilk geleni yazdım. Kullanılan yerine sıklıkla karşılaşılan dedim; ama found da olur muydu emin olamadım.
  • g man  (04.05.18 01:41:14 ~ 01:44:11) 
......... term deployed in .....


  • susadım çeşmeye varmaz olaydım  (04.05.18 01:44:16) 
utilized


  • cooperr  (04.05.18 02:10:33) 
defined?
yani _as a term used_ kısmını silsen?

  • sadegazoz  (04.05.18 02:33:50 ~ 02:41:28) 
Prefer


  • baldur2  (04.05.18 06:06:12) 
direk use yerine "is defined ... in" kismini degistirebilirsin.

"is a term in phonetics ... that refers to "a ..." gibi.
  • tanaka  (04.05.18 06:47:35) 
"used"u o cümleden direkt çıkar. pek fazla birşey kaybetmezsin.


  • eindaclub  (04.05.18 12:57:16) 
yukarıdaki arkadaşa katılıyorum, use'a hiç gerek yok orda.


  • jason bourne seksapeli  (07.05.18 20:54:32) 
[]

İngilizce did/ed/were hk

Who did invent paper?
Who invented paper?

Neden ikinci olan doğru, mantik ne?

Where did you born?
Where were you born?

Ayni soru...

 
İlk sorunda "who" sorusu ile doğrudan o eylemi gerçekleştiren ÖZNE'yi sorduğun için soru o şekilde oluyor. Diyelim ki bir başka who sorusunda sorduğun kişi nesne, o zaman did ile sorarsın. Mesela:
- Who did YOU (Esas özne sensin) call last night?
+ I called my friend Mike. (Arkadaşın Mike nesne konumunda yani soru ile nesneyi sordun).

İkinci sorun ise doğma eylemi İngilizcede edilgen bir fiil. Yani ben bilmem nerede doğdum değil de doğuruldum gibi algılıyorlar dilde o olayı. O yüzden cümleyi passive voice ile kuruyorlar.
  • congratulations  (03.05.18 09:21:58) 
"Who DID invent paper?" da yanlis degil ki, vurgu farkli sadece. "x icat etmedi, y icat etmedi, e peki KIM icat etti ulan?" anlami var.


  • common of demons  (03.05.18 11:29:05) 
[]

their xxx level was/were karışık ingilizce sorular

their perception level was xxx mi? (bu doğru mu?)

their perception levels were xxx mi?


 
context dependent.


  • e haliyle  (02.05.18 23:54:47) 
[]

İsveççe bilen var mı?

Merhaba, İsveççe bilen varsa bir ödev için yardımını almam gerek, kısa bir şey. Şimdiden teşekkürler.




 
Pm


  • bos gezenin bos ustasi  (02.05.18 15:57:02) 
[]

ispanyolca bilenler bakabilir mi?

allah aşkına şu metin beginner seviyesinde mi kafayı yiyeceğim?

www.learnpracticalspanishonline.com

yani ingilizce bilen biri olarak metnin ingilizcesine bakıyorum, bence beginner seviyesinde değil? ya da ben beginner seviyesinden başka bir şey anlıyorum

 
değil ancak beginner seviyesini hızlıca atlatmak için iyi bir seviyede. dual olduğu için de iş görür beginner için.


  • tebelles  (02.05.18 01:31:41) 
İspanyolca bilmiyorum ama İngilizcesine bakınca bence de bildiğimiz beginner seviyesinden bi tık ileri.

Yalnız şu sayfalarına bakınca Absolute Beginner diye bir alt seviyeleri var, yani o zaman mantıklı.

www.learnpracticalspanishonline.com
  • senolll  (02.05.18 01:36:18) 
ahahaha oha:

"Me gustaría casarme de nuevo para que mis hijos tuvieran un padre."

beginner falan değil abi bu cümle naptınız
  • reavelyn  (02.05.18 02:16:37) 
işte bana göre de absolute beginner metinleri aslında beginner. tamam metinlerin içinde bazı cümleler beginner ama @reavelyn'in de örnek verdiği gibi hiç de bütün olarak öyle beginner değil bence. neyse içim rahatladı.


  • pilavmaker  (02.05.18 02:53:48) 
b2 seviyesinde birisi olarak bu metnin a2-b1 arası bir yerde olduğunu düşünüyorum. sayabildiğim kadarıyla 4 tane zaman kipi kullanılmış, kelimeler de öyle beginner kelimeler falan değil


  • ordinov  (02.05.18 03:16:36) 
bence beginner değil. ayrıca bu nasıl sayko metin ya, "eşim beni fitnısçı garı için bıraktı, umarım evlenirim de çocuklarım babasız kalmaz" falan ahaajsjfsk


  • der meister  (02.05.18 03:19:32) 
[]

denizli'de rusça kursu.

denizli'de rusça kursu arıyorum. daha önce bu tarz bir kursa giden, deneyimi olan varsa tavsiye verebilir mi? hangi kurs iyidir?




 
denizlide iyi bir kurs yok. ancak rus hocaların olduğu kurs bulursan gidebilirsin.


  • mikahakkinen  (30.04.18 22:27:30) 
rus hocaların olduğu bir kurs var mı ya da özel ders? tanıdık bildik?


  • emir bin omar  (30.04.18 22:53:17) 
[]

public intellectual kavramı

public intellectual: Akademik sorunlardan çok kamu soru ve sorunlarına yönelen entelektüel kişi

public intellectuel kavramının türkçede bir karşılığı var mıdır? ne denilebilir?


 
"Akil İnsan" aslında buna çok güzel oturmuyor mu?

Uygulamadakine değil, terimsel karşılığına bakınca. Aslında teoride düşünülen fikirle de örtüşüyor bir bakıma.
  • g man  (30.04.18 00:06:03) 
türkçede karşılık olarak kamusal entelektüel kullanılıyor. bazen kamusal aydın olarak da geçiyor fakat aydınla entelektüelin aynı şey olmadığı yönünde fikirler olduğu için birincisi özellikle tercih edilebiliyor. kamusal entelektüel diye gugıllarsanız sonuçlarda göreceksinizdir. halk entelekteli ve halk aydını biçiminde kullanımlar da mevcut.


  • microfiction  (30.04.18 00:42:15 ~ 00:43:04) 
kamu malı.


  • idonthaveatvset  (30.04.18 07:23:08) 
[]

ikwiw

ingilizce'de nasıl telafuz edilir?

ayk-wayw ?

iyk-wiw ?

 
ayk-vi

google translate'e yazıp sol alttaki hoparlör butonuna basabilirsin okunuşu için.
  • himmet dayi  (29.04.18 14:15:45 ~ 14:16:25) 
[]

Fransızca çeviri

“İstediğin şeylerin sahip olduğun şeyleri unutturmasına izin verme “ nasıl deriz Fransızca?
Ekte de İngilizcesi var.



 
ne laisse jamais les choses que tu veux te faire oublier les choses que tu as ?


  • air  (28.04.18 23:47:39) 
ne laisse pas ceux que tu veux te faire oublier ceux que tu as.


  • feel the blanks  (28.04.18 23:53:28) 
Teşekkürler


  • pln  (29.04.18 00:00:10) 
"tu veux" yerine "tu désires" derdim ben.


  • pinocchio  (30.04.18 00:20:53) 
[]

İngilizce B2 Seviyesi

Merhaba sevgili kullanıcılar. B2 seviyesindeki bir tanıdığım için İngilizcesi'ni geliştirmeye yönelik önerebileceğiniz site/kaynak var mıdır?
Cevaplar için çok teşekkür ederim.



 
cambly


  • a man alone  (27.04.18 19:05:36) 
[]

Ingilizce kontrol

resimyukle.xyz
Doğru mu kontrol eder mısınız



 
doğru


  • bugisme  (24.04.18 00:01:25) 
dogru


  • pythian  (25.04.18 21:05:38) 
4'ü neden "a" yaptın ki?


  • der meister  (25.04.18 21:10:36) 
[]

biannual

"yılda iki defa gerçekleşen" mi yoksa "iki yılda bir gerçekleşen" midir ?




 
yılda iki defa.

iki yılda bir olan "biennial"
  • carabelli  (20.04.18 14:17:59) 
@carabelli +1


  • tabirimekruh  (20.04.18 14:19:37) 
[]

Şu cümledeki anlam?

These granules define the lowest-level, atomic unit of both time and space in which an application is interested.

Şimdi sorum:

Application'in ilgilendiği granules mi yoksa time and space mi?

 
Time and space


  • baldur2  (20.04.18 12:03:19) 
[]

Arapça: buradaki yazılar hangi ayet?

Tam olarak bu; funkyimg.com




 
yunus - 107


  • fragile lady  (19.04.18 13:22:47 ~ 13:22:52) 
[]

ingilizce i was born ve i borned farki nedir

nedir acaba?




 
borned diye bir sey yok sanirim

bear/bore/born
  • cedex  (19.04.18 12:19:04) 
I borned diye bir sey yok.

I was born esasen “dogurtuldum” “doguruldum” anlamina geliyor.

I bore da “dogurdum” ama i gave birth diye kullaniliyor daha cok.
Bear a child filan da oluyor bu arada.
  • kuehles blondes  (19.04.18 12:21:20) 
ben de I borned u kullanmıyoruz diye biliyorum
her ne kadar I was born doğurtuldum diye çevrilse de doğdum demek için kullanıyoruz
benzer bir şey kill de de vardı sanki
  • serbest gezen koala  (19.04.18 12:30:56) 
pardon o zaman sorumu guncelliyim. cumle icinde

was + ed' li yuklem
direkt ed'li yuklem nasil bir fark yaratiyor.
  • buenosdias  (19.04.18 12:31:00 ~ 12:31:33) 
ups güncellemeyi kaçırdım.. biri edilgen biri etken oluyor yani sadece ed li cümlede yapan kişi sensin ama was ed li olunca sen etkilenensin mesela araba temizlendi derken was ed arabayı temizledim derken direkt ed


  • serbest gezen koala  (19.04.18 12:34:30) 
Kisi mantik olarak kendi kendine dogamaz, o yuzden ingilizcede ve bircok baska dilde passive dir bunun ifade edilisi. Biz turkcede “dogdum” diyoruz.

Update ini gordum ama born cok yanlis bir ornek bunun icin. Yani yanlis demiyim de kafa karistirici.

I bought the tickets = biletleri aldim.
The tickets were bought = biletler alindi

Ozne farkli ikisinde. Biri active, oteki passive.
  • kuehles blondes  (19.04.18 12:55:45) 
i was drinked (icildim. hello ben portakal suyu)
i drinked (ictim)

passive voice
  • alperz  (19.04.18 12:58:45) 
@alperz

Conjugation ogretmediler mi?? I drinked nedir yahu.
Irregular verb drink.

I was drunk
I drank

Bu da mesela kafakaristirici, portakal suyu diyorsa ok ama drunk ayni zamanda sarhos demek.
  • kuehles blondes  (19.04.18 13:04:02) 
"I was drinked" nedir!

Su Ingilizceden bir b*k anlamayip orada burada baskalarinin hatalarinin duzeltmeye calismalarindan nefret ediyorum. Cahile cahilligini nasil anlatcan ki!
  • Traveller  (19.04.18 13:30:51) 
Senin merak ettigin sey farklari.
Fiili degistirelim de daha aciklayici olsun.

I was running>ben kosuyordum
I ran>kostum

was ing gecmis genis zaman
v2 li eylem ise direkt gecmis zaman

bir de bunlarin perfect leri var da siktiret simdilik.

Bir de edilgenlik kismi var.

I was fucked....(by bla bla olabilir olmayadabilir)
I fucked x

farki anladin mi?
  • bos gezenin bos ustasi  (19.04.18 15:25:17 ~ 15:27:21) 
[]

ielts-listening

ielts-listening testi youtube'taki The IELTS Listening Test kanalındaki videolara benziyor mu? zorluk vs. olarak değilde tarz olarak.
www.youtube.com



 
cambridge ielts kitapları gerçek ielts testlerinden alınarak yapılmış. 1'den 12'ye kadar. son kitaplardan birini (...10..11.12) listening dosyalarını da içerecek şekilde edin ve çalış.

şuradan indirebilirsin:
ieltsmaterial.com
  • tabudeviren  (19.04.18 00:44:13) 
[]

neler cevap verilir bu soruya?

do we use the internet in a right way or in a bad way?




 
We're human. We do both.


  • taktikmaktikyokbambambam  (18.04.18 09:47:06) 
right ve wrong ne ki arkadaşım diye sorgulanabilir. Bir şeyi eğlence için mi, öğrenmek için mi kullanınca right oluyor? Bir fayda aldığımızda mı right oluyor gibi tartışılabilir.

Right'ı veya wrong'u kendinizce anlamlandırarak iki tarafı da tartışabilirsiniz. (balanced argument)
Right'ı veya wrong'u kendinizce anlamlandırarak birini seçerek tartışabilirsiniz.

- research purposes
- quick access to information/ being better informed about our options
- pretty much no excuse to say "i don't know" anymore
- education access: Khan Academy, coursera,other online platforms

- keeping kids busy with online videos
- cyberbullying
- social media addiction

falan filan.
  • sopiro  (18.04.18 10:41:52) 
Aksine bazı bağlamlarda herhangi bir taraf belirtmemeniz bir penalty'e sebep olabilir, yani "lazım" demek yanıltıcı olabilir.

Önemli olan hangi fikri seçerseniz seçin iyi savunabilmeniz, dürüstlüğe veya doğruluğa değil, tartışma becerisine bakar bu sorular. Yapılması gereken odur yani.
  • sopiro  (18.04.18 11:31:50) 
bu soruya bir kompozisyon cevap yazilir. hos bir soru, begendim


  • tomcruise  (18.04.18 11:32:54) 
[]

Ingilizcemin daha iyi olmasi icin

Bazi degisiklikler yapma karari aldim.
Mesela turkce hicbir sey yok artik. Film, muzik vs.
Telefonumu ingilizce yaptim.
Gunluk notlarimi falan bile ingilizce aliyorum.
Sizin oneriniz var mi?
Tesekkurler.

 
İngilizce haber izle/dinle mutlaka. Facebook'ta BBC, ABC, Fox News... sayfalarını takip ediyorum. Haberleri çok özenli bir şekilde hazırlıyorlar. Akılda kalıcılığı iyi oluyor. Canlı yayın takip edersen iyi olur. Film ve müzik kişiyi olayın içine tam çekemiyor maalesef. Haber, spor müsabakaları, televizyon programları bu konuda daha etkili.


  • dissendium  (17.04.18 00:44:09) 
Film ve dizi izlemek.
Üzerine tanımam.

  • chitosan  (17.04.18 00:47:37) 
-----
Mesela turkce hicbir sey yok artik. Film, muzik vs.
> tamamen kesmene gerek yok. komple ingilizce dolu bir dünyaya evrilirsen seni çok boğabilir. azalt ama tamamen yok etme.
-----
Telefonumu ingilizce yaptim.
> bu da internette çok yazılan bir öneri. bilgisayarı falan da ingilizce yapman tavsiye edilir. gereksiz demiyorum ama, bunların ingilizce geliştirmene etkisi sıfıra yakındır. boş iş.
-----
Gunluk notlarimi falan bile ingilizce aliyorum.
> bu güzel. yazma becerilerini geliştirir. devam et.
-----

önerim: bol bol dinleme yap. konuşulanı anlayabileceğin içerikler seç.
bol bol ingilizce yazı oku. ama seni boğucu ve bilmediğin kelimelerle dolu yazılar olmasın. rahat oku ve okurken keyif al.
  • tabudeviren  (17.04.18 02:11:18 ~ 02:12:20) 
bana vaktinde yardımcı olan, çok sevdiğim film ve müzikleri, TEKRAR TEKRAR, dinlemek ve izlemek olmuştu. yani noktasını virgülünü, içerikte anlamadığım hiçbir şey kalmayıncaya kadar ezberlemek, içselleştirmek. daha derin anlamaya yardımcı oluyor böyle yapınca.


  • mewthree  (17.04.18 02:11:20 ~ 02:59:08) 
bütün bu yaptıkların güzel ama,

imkanın varsa git 2-3 ay ingilizce konuşulan bir yerde yaşa. bunların hiçbirine gerek kalmayacaktır.
  • eindaclub  (17.04.18 13:26:15) 
kitap okumanin faydasini ihmal etmemek gerekiyor, yaninda ufak ince kitaplar bulundur, ilgini ceken konularda okumalar yapmani tavsiye ederim, kelime dagarcigini ve farkinda olmadan guzel cumle kurmana yardimci olur.


  • tresrichesheures  (17.04.18 14:14:07) 
[]

ingilizce

ingilizce 10 üzerinden 2 puan nasıl söyleniyor? 2 out of ten mi? bir sayının 3'te birini ifade etmek için ne söylemek gerekiyor? one third mü? bir de scissors kelimesinin telaffuzu ne şekilde yapılıyor? selamlar, saygılar.




 
2 out of 10 ya da “two on a scale of one to ten”
One third doğru.
Sizırs diye telaffuz ediliyor.
  • bugunku antremanda goz dolduran futbolcu  (14.04.18 19:36:40) 
2 out of 10 / one third / si(ğ)zırs.


  • fin  (14.04.18 19:36:52) 
[]

çok ufak fransızca çeviri ricası

fransa'da konuşulan fransızca gerekiyor bana. Fas ile Fransa'da konuşulan fransızca nasıl değişiyor aklım almıyor :(

Aşağıdakiler;
-markaya uzak hissediyorum
-markaya yakın hissediyorum

çok çok teşekkür ederim

 
-Je me sens attirée par la marque.

Yakın hissetmek bu. Uzak hissetmeye bir şey diyemedim.
  • i was made for you  (13.04.18 21:15:46) 
Bu bir pazar arastirmasi mi ? Öyle ise "je me sens proche de cette marque" (yakin hissediyorum) daha uygun bence ; "je me sens attiré" çekicilik fikri içeriyor ki biraz daha kuvvetli. "Kendimi bu markaya uzak hissediyorum" (Türkçesi böyle) kelimesi kelimesine çevrilmiyor fransizcaya ama "je ne me sens pas proche de cette marque" (kendimi bu markaya yakin hissetmiyorum") yeterli bence. üstelik eril ve disil hâli degismiyor.


  • pinocchio  (14.04.18 11:26:28) 
[]

Have/Don't have

We have not (got) oil for lamp
We don't have oil for lamp


Bu ikisi arasındaki fark nedir aynısı does'li özneler için de geçerli

 
ilki geçerli bir cümle değil. ilk cümlede fiil yok. oradaki have, present perfect tense'in şeysi. "var olmak" anlamındaki bir fiil değil.


  • kibritsuyu  (13.04.18 12:47:15) 
Basit gibi görünmesine rağmen nedense tüm bildiklerimi çorba etti bu örnek belki baş ağrısından. Araya Perfect tense girince kafam karıştı sanırım


  • siyah giyen adam  (13.04.18 13:00:03) 
Onu sormamışsın ama şu hâliyle ikinci cümle de yanlış, determiner ve article'ı unutma, any oil ve the lamp demen gerekiyor.

We haven't any oil diyebilirsin teknik olarak ama yaygın bir kullanım değil, deme o yüzden.

Bir de ne zaman böyle tırt bir soru olsa aynı cevaptan elli tane geliyor, azıcık zor bir şey olunca kimseyi göremiyoruz.
  • i was made for you  (13.04.18 13:05:48 ~ 13:25:24) 
Iki cumle de gramatik olarak dogru ve ayni anlama geliyor. Ilki British English'de yayginken ikincisi American English'de daha cok kullaniliyor. Fakat ilk cumleyi We haven't got ... seklinde yazarsaniz daha dogru olacaktir.

Edit: Article'lar var tabii ki.
  • voyager 1  (13.04.18 13:07:23 ~ 13:09:13) 
bu cümleler sanki doğru değil ya

ben olsam
-we've got no oil for the lamp
-we don't have any oil for the lamp
derdim

Bunların anlamları tamamen aynı, have got informal bir kalıptır konuşurken söylenir diğeri ise daha formaldır yazarken böyle yazılır.
  • yakuza123  (13.04.18 13:12:07) 
ikisi de dogru ve ayni anlama geliyor.
we have not got seklinde de yazabilrsin, yanlis olmaz.
akademik anlamda zaten dont have demezsin, do not have dersin.
  • baldur2  (13.04.18 13:14:31 ~ 13:15:09) 
Kafanı karıştırma.

Have sahiplik şeysinin tersi haven't değil have no veya don't have böyle bil.

I have no idea about this.
I don't have any idea about this.

Bunlar olur. Ama havent olmaz. O kadar.
  • bos gezenin bos ustasi  (13.04.18 13:22:30) 
cümleler doğru ancak don't have konuşmada, haven't got yazımda daha çok kullanılır. kesin belli bir ayrım yoktur. bir ingilizce öğretmeni olarak ben don't have'i öğretiyorum. sahip olmak fiilini don't ile olumsuz kılıyorum. klasik sip. present tense mantığı. don't have/ doesn't have....


  • bugisme  (13.04.18 13:23:04) 
Cevaplarınız için çok teşekkür ederim şimdi kafama oturdu tam olarak. ☺


  • siyah giyen adam  (13.04.18 14:09:02) 
Bir farki yok. Ayni anlama geliyor.
Kurs ingilizcesi ogrenirsen kafan karisir ve bir sey de ogrenmezsin. Her hangi bir native'e bu cumlelerden birini soylersen gayet de anlar ne dedigini.
Yanlis da degil, eksik diyebiliriz.
  • stavro  (13.04.18 14:12:19) 
İngiliz ingilizcesi: we haven't got any oil

Amerikan ingilizcesi:we don't have any oil
  • eindaclub  (13.04.18 14:25:38) 
[]

Şu cümleyi birebir nasıl çevirirsiniz ?

please let yourself be guided by the situations listed below.

Bu cümleyi nasıl çevirmeli ?


 
lütfen aşağıda yer alan durumları kendinize kılavuz edinin.


  • bugisme  (11.04.18 23:43:54) 
lütfen asagidaki durumlarda kendi basinizin caresine bakin.


  • lifeframe  (12.04.18 10:16:43 ~ 10:17:37) 
[]

dili basit yerli dizi

komsum turkce'yi yeni ogreniyor. su an 2. kurdaymis. dinleme konusunda oldukca zayif oldugunu soyledi. pratik yapmak icin dili nispeten sade, anlasilir olan hangi yerli diziler var? ya da podcast vs gibi her tur tavsiyeye acigim.




 
çocuk çizgi filmeleri izleyebilir aslında. niloya falan var ya. evet büyükler için çok saçma olacak ama bizim de öyle dizimiz yok ki pek :/


  • c1b2k3  (11.04.18 22:21:53) 
Türkçe dublajlı filmler de olabilir. İlla yerli olsun diyorsan ufak tefek cinayetler, aşkı memnu falan diksiyonları ve anlaşırlıkları iyi genelde


  • helena  (11.04.18 22:54:38) 
[]

ingilizce çeviri

şunu anlayamadım. zahmet olmazsa ne diyor?

"Fremaux’s need to satisfy the French film industry may not mean much to Netflix, but it speaks to broader questions about how a country that has treasured the art of cinema for generations can adapt to new models that marginalize the role of theatrical distribution."

özellikle şu kısmı hiç anlamadım. "Fremaux’s need to satisfy the French film industry may not mean much to Netflix"
fremaux'ın fransız film endüstrisini tatmin etme ihtiyacı netflix'e çok anlam ifade etmiyor gibi bir şey anladım. freamaux'tan sonraki 's neyin s'i? o kafamı karıştırdı.

 
Tam olarak öyle diyor. "Freamux's" daki 's iyelik eki. Fremaux'nun gibi.


  • brane  (08.04.18 22:45:26) 
Çeviri konusunda bir iddiam yok ancak kabaca şöyle diyor:

Fremaux'nun, Fransız film endüstrisini tatmin etme ihtiyacı Netflix' pek bir anlam ifade etmiyor olabilir ancak bu ihtiyaç, sinema sanatına nesiller boyunca çok büyük önem atfetmiş bir ülkenin tiyatral dağıtımı önemsizleştiren yeni modellere nasıl adapte olabileceği hakkındaki daha geniş sorulara hitap etmektedir.
  • brane  (08.04.18 22:49:52) 
[]

schadenfreude

youtu.be

şadenfroyde diye okunuyor diye biliyordum cok az almancamla ama bu video scooty fruity falan diyor? serdar kuzuloglu scooty fruti diye okuyunca kendimden suphe edip youtube'a yazdim bu video cikti. bu video troll falan mi?


 
Aynı kanal frappacinoyu da böyle okumuş...

www.youtube.com

durum gayet açık bence.

edit. ayrıca S.Kuzuloglu bunu gerçekten o şekilde okduysa ciddi ciddi trollük yapmadan çok gülücem ki o da kesin trollüyordur diye düşünüyorum. O video neyse o kısmı paylaşır mısın rica etsem?

edit2. teşekkür ederim izledim. ciddi imiş. Diğer terimleri Almanca telaffuz edip bunu o şekilde söylemesi komik olmuş :D
  • AlsterWasser  (08.04.18 19:17:49 ~ 19:53:23) 
video değil de direkt kanal troll. elemanın sesini şuna çok benzettim, aynı kişi sanırım,

www.youtube.com
  • der meister  (08.04.18 19:22:48) 
kelime, isim okunuşları için forvo'yu kullanın.

forvo.com

şadınfroydı diyor male from germany.
  • anonim yazar  (08.04.18 19:24:20) 
youtu.be

Bu videonun bir yerlerinde diyor.
  • 000000  (08.04.18 19:37:56) 
Videoyu izlemedim, troll olup olmadığını da bilmiyorum ama burada yazan okuma şekline bakılırsa troll olabilir. Almanca' da 'Şadınfroyde' diye okunur.


  • İnatçılığın yeryüzündeki temsilcisi  (08.04.18 20:01:37) 
Batesmotelpro geyigini aklima getirdi. Bundan esinlenmis olabilirler.

youtu.be
  • japon askeri  (08.04.18 20:04:37) 
[]

İngilizcede " x konusu henüz türkiyede çalışılmadı " nasıl söylenir ?

Ya da araştırılmadı.




 
This topic has not yet studied in turkey. Olur mu ?


  • gölgede aynı  (07.04.18 23:53:25) 
The subject X has not been researched in Turkey yet.


  • leben  (08.04.18 00:13:50) 
researched uygun durmuyor.

There's no literature on x yet in Turkey olabilir gibi.

hasn't -been- studied yet olurdu ilk cevap olsa ama o da tam karşılamıyor gibi.

Ayrıca yet'i eklemeye de çok gerek yok, gereksiz vurgu oluyor.
  • Adramelekhh  (08.04.18 02:37:56 ~ 02:40:53) 
The field of x has not been studied yet in turkey


  • bihaber  (08.04.18 14:44:16) 
[]

ingilizcede baktım ama göremedim nasıl söylenir ?

ya da baktım ama bulamadım da olabilir.




 
I had a look but i couldn't find it.


  • baldur2  (07.04.18 10:41:59) 
"I looked but did not see" olabilir.


  • puc  (07.04.18 10:43:36) 
Ben olsam looked yerine i have checked derdim.


  • archmage mahmut  (07.04.18 12:34:28) 
[]

if you don't love me at my

if you don't love me at my
then you don't deserve me at my

bu ne demek? internetteki son geyiklerden. beni önceki halimle sevmiyorsan yeni halimi haketmiyorsun gibi bir şey demek istiyorlar sanırım. "at my" derken ne demek istiyor?

 
“I'm selfish, impatient and a little insecure. I make mistakes, I am out of control and at times hard to handle. But if you can't handle me at my worst, then you sure as hell don't deserve me at my best.”

― Marilyn Monroe

Buna istinaden geyik yapılıyor.
  • someonewalksalone  (07.04.18 10:05:57) 
"beni en kötü halimle kabul etmiyorsan en iyi halimle hak etmiyorsun demektir" anlamında kullanılıyor. cümlenin ciddi manalı hali çok kezbanesque ancak meme olan hali komiklik olsun diye yapılıyor.

"if you don't love me at my" diyip peşine kötü çıktıkları bir fotoğrafı ya da durumu koyuyorlar, öbürüne de iyi çıktıkları bir fotoğrafı ya da durumu koyuyorlar.
media0dk-a.akamaihd.net
  • Bruce  (07.04.18 10:20:09 ~ 10:21:48) 
my'lardan sonra görsel var. internet meme'i.


  • idonthaveatvset  (07.04.18 11:49:26) 
[]

almanca bilen !

merhaba aşağıdaki fotoğraftaki metni çevirebilir misiniz acaba




 
Vizeye basvurmussun red almissin. Kalacak yerin konusunda ve gezi amacinda tutarsizliklar gormusler.
Otel rezi sonradan iptal etmissin. Bu belge tarihinden itibaren bir hafta icerisinde itiraz edebilirsin. Basitce anlatılan olay bu.

  • japon askeri  (05.04.18 23:25:04) 
1 ve 2. paragrafin ozeti:C kategorisinde vizeye basvuruda bulunmussunuz, AB Vize Kodexi paragraf 2 geregince vize basvurunuz reddedilmis.

3. paragrafta planlanmis ziyaretinizi yeterli derecede kanitlayamamissiniz, bu anlatilmis. Ziyaretiniz ile ilgili evraklarda tutarsizliklar varmis. a-Otel rezervasyonunuz kontrol edilmis ve bu rezervasyonun iptal edildigi ortaya cikmis. b-Ayrica, gideceginiz yer de acikca belli degilmis.

4. paragraf sizin nasil itiraz edebileceginizi anlatiyor. Bu yazili belgenin size ulastigi tarihten itibaren bir hafta icinde yazili olarak, Almanca itiraz belgenizi sunabilirsiniz.
  • buf-e kür  (05.04.18 23:58:38 ~ 23:59:08) 
[]

anlayamadım

bugün çok anlamsız bir mesaj aldım. ne dediğini anlamıyorum, bana neden bu mesajı attığını da. ingilizcem çok iyi değil zaten. ne demiş burada? ve ben ne yazayım sürekli yanlış anladın diyor.

hahah no no, my question is how to put blue tag that says reveal hahah because when i post there, next to mine post it says oc titty drop, but i want it to say reveal because it is reveal. hope you understand what i want to ask haha


 
karşı tarafın niyeti bozuk.


  • sutlu nescafe  (05.04.18 21:28:44) 
Diyor ki yazıya nasıl mavi vurgulama eklenir.


  • bos gezenin bos ustasi  (05.04.18 21:32:17) 
bu yazışmanın birebir çevirisi nedir?

daha önce böyle bir şey geldi ben de ne demek istediniz yazdım?

hey i just have random question hahah how did you put blue 'reveal' on the forum titty drop?

sonra sorudaki mesaj geldi.
  • sayha  (05.04.18 21:34:25 ~ 21:34:52) 
reddit ya da benzeri bir yerde mi konuştun/ konuşuyorsun bu kişiyle?

it says oc titty drop: it says ''original content title dropped''

yani birisi onun oc title'ını kaldırmış ama o ''reveal'' title'ı(?) istiyormuş. bunun için ne yapması gerekiyormuş. benim eyyorlamam böyle.
  • air  (05.04.18 21:37:03) 
bu iki mesajda ne diyor ya bu? memelerini göster falan. erkeğim ulan ben. ne memesi göstereyim. anlamadım ki.


  • sayha  (05.04.18 21:37:07) 
o zaman sana yanlışlıkla atmış mesajı. memeni göster demiyor :D ilk yorumumu değiştiriyorum, bu tity drop içeriği paylaşmış. önce oc verilmiş sonra kaldırılmış. diyor ki bu aslında ifşa. ben de ifşa 'vurgusu' istiyorum postuma. nasıl yaparız bunu diyor.


  • air  (05.04.18 21:39:37) 
başka detay yok. iki mesajı da paylaştım. halen ne istediğini de ne dediğini de anlayamadım. siz de hiç yardımcı olmadınız. işin içine meme girince hepimizin ayarı bozuldu galiba :)


  • sayha  (05.04.18 21:51:47) 
abi nerede dönüyor bu konuşma, ah onu da söylesen bi keşke :) detay derken bunlar da dahil.

bak son haliyle kafamda canlanan senaryo;

www.reddit.com

böyle bi reddit'te titty drop subreddit'i var. bu eleman ya da hatun da (sanırım hatun reveal falan diyor) titty drop post'u paylaşmış ve iddiasına göre reveal yani ifşa imiş. yani kendini çekmiş ve koymuş. reddit de bu post'u, daha önce paylaşılmadığı için, hemen [OC] diye tag'lemiş. Yani original content olduğunu vurgulamış. Ancak gel gör ki bu hatun post'unun reveal şeklinde taglenerek content owner olduğunun vurgulanmasını istiyor. sonra konuyla ilgili aslında mod'lara ulaşmak istiyor ama yanlışlıkla sana mesaj atıyor.

sen de ona ''prove it'' yaz ve gönder, bu kıyağımı da unutma :D hatun sana kendi özel bir ifşa atacak böylece. sonra yazarsın nice tits but i am not a mod sorry ya da buna benzer bir şey.

ek. düşümde de, hatta çok eminim olayın böyle olduğuna. bu anlattığım senaryoya yerleştirirsek konuşmaları gayet mantıklı oluyor :)
  • air  (05.04.18 21:59:05 ~ 22:01:50) 
[]

Almanca bir yazı kontrol edebilir misiniz?

Almanca bir şeyler karaladım, almanca bilenler kontrol eder misiniz? Tuhaf gördüğünüz ya da düzeltmek istediğiniz bir yerler var mı?


Meine Schwester ist Betül .Sie ist zwei Jahre jünger als ich. Sie ist ledig wie ich und sie ist Chemiker. Sie hat für eine Weile in einem Chemiefirma gearbeitet, aber sie möchte Lehrerin werden, denn meine Eltern waren Lehrer/Lehrerin. Sie hat eine Prüfung genommen, um Lehrerin zu werden. Bald wird ein Jobinterview mit meine Schwester gemacht werden. Obwohl wir Geschwister sind, ist ihre Aussicht nicht wie meine. Wenn sie ein Kind war, hat sie viel zugenommen, weil sie viele Tabletten für ihre Krankheit genommen hat. Aber heute ist sie wieder gesund und sie hat alle Kilos abgenommen. Sie trägt eine Brille und sie mag die Farbe rosa. Sie geht gern spazieren. Manchmal geht sie die weite Orte zu Fuss. Ich hoffe, dass sie mit einem guten Mann heiraten und eines Tages möchte ich Onkel werden.

 
Cumleler hep ozneyle baslamis. Baglac eklesen biraz daha iyi olur.


  • ykyt  (05.04.18 20:44:34) 
Biraz fazla Türkce olmus metin.

Bazi yerlerde artikel hatali kullanilmis, grammer hatalari da var. Mesela gecmis zamanda "als sie ein Kind war (...)" olmaliydi "wenn" degil. Ya da fiil cekiminde, ücüncü tekil kiside "heiratet" olmali.

"Prüfung nehmen"? "taking an exam"den gelme sanirim. "Prüfung machen, an der Prüfung teilnehmen, eine Prüfung absolvieren vs. vs. Alternatifiniz cok o cümleyi düzeltmek icin.
  • buf-e kür  (05.04.18 21:58:10 ~ 21:58:25) 
[]

İngilizcemi geliştirmemin bir yolu var mı?

Yıllardır ingilizcemi düzeltmeye geliştirmeye çalışıyorum. Ama hem kendimi disipline sokamadığım hem de Türkiye'den çıkıp yurtdışında bir yaşantının içine giremediğim için bir türlü olmadı. Ama sürekli iş fırsatlarını kaçırıyorum. En azından kendimi ifade edecek, çekinmeden yanlış da olsa bir konuşma yapabilecek kıvama gelmek istiyorum. Aşağıda durumumu birkaç başlıkta özetledim. Nasıl çözebilirim bu Ingilizce sorununu?

1. 9-6 çalışıyorum
2. istanbulda yaşıyorum.
3. yabancı arkadaşlarım yok.
4. daha önce kursa gitmedim. (kimse önermiyor)
5. bir iki app indirdim, yine başarılı olamadım.

 
ben vakit buldukça gill ablayı izliyorum faydasını gördüm. www.youtube.com

ayrıca biraz sanal arkadaşlıkların içine girmenizi öneririm. mesela üniversiteden bir arkadaşım benim önerdiğim interpals aracılığıyla çok insanla tanışıp ingilizcesini geliştirdi. iki tarafında kafasında "uu beybe beybe ben bununla biraz konuşup skype'da şov yaptırırım" düşüncesi yoksa gerçekten dil öğrenmeye geldiyse siteye, interpals çok faydalı bir site. ama başlangıçta genelde tipe bakılıp karar verildiği için insanın aklı kayabiliyor. interpalsdan hemcinslerinizle konuşmanızı tavsiye ederim bu yüzden.

ilk fırsatta yurt dışına çıkmanızı da öneriyorum. mesela gelecek tatilinizi ingilizce konuşabileceğiniz bir şehirde yapıp şehri yürüyerek, insanlarla tanışarak gezerseniz büyük faydası olur.
  • golgi aygıtı  (05.04.18 00:40:55) 
English cafe bulman lazım. Yani ingilizce konuşulan bir toplantı ayarlanacak, seviyene yakın kişilerle o toplantıda ingilizce konuşacaksın. Duolingo'nun eventleri oluyor böyle en basitinden.

Yine Duolingo'da düzenli olarak her gün en az 3-4 egzersiz yani en az yarım saat bilgisayardan egzersiz öneririm. Mobilde daha kolay, pc de biraz daha kapsamlı.

Bunun amacı kelime geliştirmek ve basit gibi gelen bazı kelimeleri unutmayı engellemek. Ayrıca tabi ufak da olsa gramere katkısı var.

Bol bol İngilizce dizi film izlemek. Ama atıyorum tutup da The Crown falan izleyip de Buckingham sarayı ingilizcesini anlamaya çalışarak değil. Rick and Morty gibi, The Simpsons veya American Dad gibi hem humor hem günlük yaşamda kullanılan yarı argo slang şeyler içeren diziler öneririm.

Dizileri belli bir süreden sonra ingilizce altyazılı, sonrasında da altyazısız izlemeye çalışın.

Ted konuşması falan diyenler olacak, bana sıkıcı geliyor açıkçası. İlgine göre ingilizce belgesel de olabilir, belgesellerde temiz bir dil kullanılır ekseriyetle.
  • bos gezenin bos ustasi  (05.04.18 00:43:07) 
[]

ingilizce

merakla bekliyorum nasıl denir?




 
i am looking forward to it.


  • baldur2  (04.04.18 13:38:23) 
ben birine bir şeyin tarihini sormuştum da onu söylediler. cevap olarak "i am looking forward to it. thank you." uygun olur değil mi? ters bir cevap değil değil mi? :D heyecanla bekliyorum demek istiyorum aslında.


  • nick bulamadim  (04.04.18 13:42:06 ~ 13:42:26) 
onlarin sana bir sey soylemesini bekliyorsan
'i am looking forward to hearing back from you' diyebilirsin.

  • baldur2  (04.04.18 13:45:30) 
yok ben bir şeyin tarihini sordum. onlarda şu tarihte olacak dedi. ben de kuru kuru teşekkür ederim demeyim dedim. heyecanla bekliyorum. teşekkür ederim demek istiyorum.


  • nick bulamadim  (04.04.18 13:51:10) 
i am looking forward to it de o zaman. oturuyor tam olarak.


  • baldur2  (04.04.18 13:52:35) 
çok teşekkürler :)


  • nick bulamadim  (04.04.18 13:55:46) 
1 ... •373839404142434445• ... 156   « Önceki  Sonraki »
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler angelus, Artibir, aychovsky, baba jo, basond, compumaster, deckard, duyulmasi gerektigi kadar, fader, fraise, groove salad, kahvegibi, kaymaktutmayansicaksut, kibritsuyu, monstro, pandispanya, robin, ron dennis
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır. Skimlinks ile linkler üzerinden yönlendirme payı alınmaktadır.