[]

wk nedir?

Romalılar,

The effects of exposure were reset by a blank of 1 wk or 3 wk.
ya da başka bir cümlede,

The stimuli and the procedure were identical to those
in the main experiment, except that we stopped after the 15th trial in each stimulus category. After a 1-wk or 3-wk delay, the subjectwas brought back, and the 16th–26th trials in each category were rerun.

wk kısaltması nedir? hafta mı? ama sanmıyorum olabileceğini.

not: bir akademik makalede geçiyor

 
week


  • esenboga  (29.07.12 19:14:37) 
week?
work veya workpiece`te olabiliyormus.

  • kakoy  (29.07.12 19:15:57 ~ 19:20:14) 
ya çok saçma olurdu deney düzeneyi week olsaydı =)
ama ben de başka çare göremedim.
teşekkürler
  • botamaniaensis  (29.07.12 19:17:17) 
ben direkt week diye dusundum.
simdi adam soyle demis orijinal deneydeki gibi stimuli ve prosedurler kullandik, fakat biz yaparken 15inci deneyden sonra durduk, 1-3 haftalik bir gecikme ile tekrar denekleri topladik, 16-26 arasi deneyler sonradan yaptik yani diyo....

  • mavicorap  (29.07.12 19:23:10) 
[]

Ingilizce!

It's just a notion of what she does for a living?

It's the notion of you're good but you're not good enough.

It's just a notion of

nedir bu notion ofun cümleye kattığı anlam?

 
göstergesi gibi kullanılmış buralarda. normalde de fikir, düşünce gibi anlamları var.


  • mystb  (29.07.12 16:40:50) 
[]

bir cümle türkçe-ingilizce çeviri ricası

"belki önümüzdeki yıl. ben gelemezsem siz gelirsiniz."

not: "bizi ne zaman ziyaret edeceksin?" sorusuna cevap yazmam lazım.


 
in case I may not be able to come over next year, then you may come here.


  • compadrito  (29.07.12 00:35:03 ~ 00:41:02) 
Perhaps next year. If I can't have the chance to come, you would come.

İkinci cümle çok mal oldu en iyisi başkası çevirsin.
  • fuerteventura  (29.07.12 00:36:05) 
not ekledim. o halde ilk cevap tamam mıdır?


  • novotni  (29.07.12 00:43:35) 
maybe next year. but if i couldn't come, you are welcome here.

olabilir bence.
  • nickinikaybetmisselanikyolcusu  (29.07.12 16:53:27) 
[]

"Am Ende bleibt etwas immer "

ne demek ki??




 
At the end there is always something (left).
(bir şeyin, bir olayın) Sonunda daima bir şey(ler) kalır..

  • bisse  (29.07.12 00:07:53) 
Sonunda hep bir şeyler kalır.


  • ermanen  (29.07.12 00:11:18) 
ne kadar sallarsan salla, son damla duser hep dona.


  • common of demons  (29.07.12 00:51:50) 
[]

"Askeri lojman" ı "military boarding" diye çevirsem doğru olur mu?

..




 
military housing daha uygun sanki.


  • trakyali gulyabani  (28.07.12 20:27:53) 
military lodging de olur


  • ermanen  (28.07.12 20:31:37) 
On-base Family Housing
Military Family Housing

  • commander64  (28.07.12 20:37:32 ~ 20:38:34) 
[]

"Dayanmak kaderi yenmektir." cümlesinin latincesi lazım...

"Dayanmak kaderi yenmektir."

latince çevirisi için şimdiden teşekkürler :)


 
Çok aradım ama bulamadım malesef. Merakımı mazur gör, dövme mi yaptıracaksın? :)


  • norek  (28.07.12 19:04:22) 
hayır. aslında bana da bir arkadaşım sordu. ben de tüm kanalları kullanayım dedim. :) şimdi de ben merak ettim. sorarım ona. öğrenince yazarım :)


  • matrix  (28.07.12 23:07:18) 
[]

İngilizce kesirler nasıl okunur?

Mesela 1/6 nasıl dersiniz?




 
one sixth


  • bad boy for life  (27.07.12 22:08:10) 
one over six diyoruz biz okulda.


  • otonom  (27.07.12 22:10:33) 
1/6 = one sixth
x > 1 ise x/6 = x sixths

  • bunlarolmaz  (27.07.12 22:18:21 ~ 22:18:33) 
1/2 a half
11/16 eleven sixteenth
1/3 a/one third
4 2/5 four and two fifths
1/4 a/one quarter
1/16 a/one sixteenth
236/407 two hundred thirty six over four hundred and seven
0.3 nought point three
0.527 nought point three seven five
8.9 eight point nine
1.5 one and a half
2.5 two and a half

englishresort.blogspot.com
  • jack of hearts  (27.07.12 22:21:09) 
Biz de okulda one over six diyoruz. Native hocalarım da aynı şekilde okuyor.


  • fuerteventura  (28.07.12 00:34:55) 
2-7 için two seven dersin, 7de 2 şeklinde oluyor. 2/7 için two over seven dersin. aynı kapıya çıkar.


  • noluyo yaa  (28.07.12 17:32:42) 
[]

I'm Nietzsche,

I'm Nietzsche,
Bietzsche !

Yukarıda yazanı biri Facebook'tan paylaşmış.Millette altına üstat süpersin filan döşenmiş,gülmüş 'like' ler havalarda uçmuş vs. . Ne demek istemiş ?
Şimdi kendim üniversite okumuş,dünyada o kadar yer görmüş biriyim ama gel gör ki hala cahilim, heralde (!)

 
niçe'yi bildin herhalde. o kadar okumuşsun.

biçe de "biyaaaaç"ın biçesi işte. komik bence de.

edit: bkz bitch.
  • fatihkkk  (27.07.12 20:50:47 ~ 20:51:03) 
kömikmiş yönetici kardeş deseydin sende hacı. gülmedim


  • fatihdr  (27.07.12 21:01:09) 
  • bunlarolmaz  (27.07.12 21:02:55) 
dünyanın en boktan espirisi bence.


  • pangea  (28.07.12 02:52:42) 
[]

"Devam" kelimesinin ingilizcesi ve fransızcası?

"Türkiye Cumhuriyeti Osmanlı İmparatorluğu'nun devamıdır" cümlesinde, devam kelimesi için her iki dilde de "continuation" kullanayım diyorum ama çok doğru olmuyor galiba, ne önerirsiniz? Teşekkürler..




 
ikisi için de descendant.


  • tepedeki psychedelic adam  (27.07.12 16:10:52) 
successor olabilir belki


  • partizan  (27.07.12 16:11:14) 
  • hollowlife  (27.07.12 16:11:46) 
continuation olur.


  • muk  (27.07.12 16:13:45) 
teknik bir karşılığı varsa bilemem ama sanki successor olur gibi ingilizcesi için.

varisi manasında.
  • saygilarefendim  (27.07.12 16:14:51) 
"Continuation" daha isabetli bence. "Descendant"; aynı soydan gelen, soyun devamı gibi bir manaya geliyor ama burada siyasi iktidarın, devlet isminin devamı.

- Todays Turkish people are descendants of Ottoman people. gibi...
  • muhatara icermeyen tefekkur mit  (27.07.12 16:16:46) 
successor olarak geçiyor wikipedia'da.


  • yvandal  (27.07.12 16:27:51) 
fr. suite


  • i ve been mistreated  (27.07.12 19:36:31) 
googledaki sonuçlar pek tatmin etmedi ama suivant da diyebilirsin belki.

continuation ise olmaz ya
  • marido  (27.07.12 19:42:37) 
fr. suite olmaz.


  • fatihkkk  (27.07.12 20:22:37) 
successor uygundur ingilizce için fransızcasını bilmiyorum. descendant daha çok kişi anlamında kullanılır successor ise devletler için daha uygundur diye düşünüyorum.
descendant: noun a person, animal, etc. that is descended from a particular ancestor.
successor:a person or thing that succeeds another.(thing olayın kilit noktası)
  • epinephrin burst  (28.07.12 01:27:32) 
Successeur fransızcası


  • joe dalton  (08.08.12 15:39:29) 
[]

iyi ingilizce öğreten internet sitesi

ingilizce grammar'i upper intermediate seviyesine kadar geliştirmek için kullanışlı, ücretsiz bir internet sitesi arıyorum bulamıyorum. bilen var mı?




 
livemocha.com diye bir yer var ama bi bak istersen.


  • bu nick tam yirmi alti karakter  (27.07.12 04:13:27) 
www.eksiduyuru.com

bir de bunlara bakıver bakalım.
  • başka bir kullanıcı  (27.07.12 04:21:30) 
[]

İngilizce bilenler bir bakabilirmi?

Türkcesi:İltifatın icin tesekkür ederim,sende öylesin.
İngilizcesi:?



 
thanks. so you are.


  • njtbcrn  (27.07.12 01:09:51) 
thank you for your compliment. you are the same.


  • bugunku antremanda goz dolduran futbolcu  (27.07.12 01:11:52 ~ 01:12:00) 
Thanks for your compliment, you (are like that) too.


  • ermanen  (27.07.12 01:12:41) 
thanks for your compliment. i think so too. olur gibi?


  • strangerinhere  (27.07.12 02:03:18) 
[]

ne diyor? (ing.)

ingilizcesini yazsanız da olur. robert abinin aksanı ağır geliyor bana.
video başladıktan az sonra, "black sabbath" hakkındaki kısım.



 
-...sabbath is up there
-yes absolutely spectacular. WHO?
-black sabbath, no?
-had a word with, no, nevermind
-ok. note to self.
-yeah.
- bilmemne bilmemne. and that bilmemne a lot of people in seattle
-heh heh. not a fan?
-sorry. lovely. great
-great?
-yeah and you know, what would you do with bobby goldsbilmemne as well.
  • zankoku  (26.07.12 22:26:02) 
[]

çok çok kısa bir cümle ingilizce çeviri

"daha önce gönderdiklerim yanlış olmuş lütfen bunları dikkate alın"

they have been wrong that ı send before, please consider this.

böyle mi olacak nasıl olacak

 
"The ones I have sent before were wrong, please consider these ones."
Böyle bir şey olabilir.

  • mystb  (26.07.12 11:06:51) 
gönderdiğin nedir ekli dosyada mı bir şey gönderdin? fotoğraf mı, belge mi ?


  • lepetitprince  (26.07.12 11:09:05) 
mail ile 3 link gönderdim yanlış link göndermişim.


  • karaden  (26.07.12 11:12:15) 
The links I previously posted were wrong, please ignore them and consider these ones:

-Yeni linkler.
  • sui  (26.07.12 11:14:55 ~ 11:15:25) 
sui doğru yazmış. ben ortaladım sui golü attı.


  • lepetitprince  (26.07.12 11:16:39) 
çok formal bir durum yoksa

ignore the previous mail please, correct ones are as below.

link
link
link
  • lazpalle  (26.07.12 11:18:42) 
[]

Çince 2 harf lazım ??

arkadaşlar çok önemli bir iş için ekteki ve linkteki resimde yer alan kırmızı daire içindeki 2 harfin kopyalanabilir versiyonu lazım. bulup buraya copy-paste yapabilecek var mı ??

i.imgur.com


 



  • compadrito  (25.07.12 08:59:47) 
未 来

balığı nasıl tutulur: lightshot programı ile harfin görüntüsünü alıp google pictures da arattım.
  • dieselsingle2  (25.07.12 09:14:50) 
[]

çevirebilir misiniz ki? (türkçe -ingilizce)

çeviren yiğide binlerce şükela...

"Günümüz modern dünyasında medyanın içimize kadar nüfuz edişinin ve insanlığı manipüle edişinin görselize edildiği bu film, bu konseptte medyayı baz alarak onun sahip olduğu hüküm verici tavrı, manipülatif ve denetleyici özelliklerini deneysel bir şekilde göz önüne sermektedir."


 
in today's modern world, this film, in which how media manipulate us and penetrate into us is visualized, empiricaly reveals the manipulative, judgmental and inspector features of media.

close enough huh?
  • bunlarolmaz  (25.07.12 08:51:50 ~ 08:53:07) 
görselize?


  • compadrito  (25.07.12 08:54:30) 
[]

"How many are us?" sorusu doğru mu ?

yoksa sadece "How many are we?" sorusu mu doğru ?

Bir de "How many of us are we?" var. Bu ne durumda?

not: referans olarak "Biz kaçız?" sorusunu sormak istiyoruz diyelim... (Biz kaç kişiyiz? anlamında ama "people" gibi yardımcı kelimeler kullanmadan sormak istiyoruz diyelim)

 
us are diye cevap veremeyeceğine göre öbürü daha doğrudur bence.


  • njtbcrn  (25.07.12 01:45:30) 
"How many are we" daha doğru.

Ama bu gibi soruları bizim kadar kısa sormayı sevmiyorlar...

"How many people we are....."
gibi bir kalıp daha çok kullanılan ve kulağa oturan bir kalıp oluyor.
  • carpenoctem  (25.07.12 01:46:20) 
how many of us are there?


  • point me at the sky  (25.07.12 01:47:11) 
how many ile başladığın için yardımcı fiili özneden önceye almayı gerekli duymuyorum ben.

yani how many we are daha doğru olur gibi.
  • empty blank  (25.07.12 01:50:39) 
How many are we ? Olur
How many pepole are we ? Ollur Yada How many persons are we ? Dahada iyi olur

  • garagana  (25.07.12 01:50:39 ~ 01:53:52) 
[]

araklamak

ingilizce hazırlıkta, essay yazarken başka birinin yazısından bi bölümü kaynak belirtmeden kullanmaya verilen bi isim vardı. genel bi anlamı da olabilir bu kelimenin, izinsiz kullanmak, araklamak, fırsatçılık falan gibi.

p ile başlıyordu sanki. hatta pleasuring diye bişey hatırlıyorum sanki buna benzer bişeydi. kelimeyi bilen ya da tahmin edebilecek olan yazarsa sevinirim. şimdiden teşekkürler.


 
plagiarism


  • ermanen  (25.07.12 00:55:35) 
plagiarism doğru. türkçesi içinse (bkz: intihal)


  • anonim yazar  (25.07.12 01:11:16) 
[]

ingilizce tercüme - bi kaç cümle

mesela israilli bir yahudi,

biz filistinlileri öldürmüyoruz, onlar bizim sivillerimize füze ve roketatarlarla gerilla saldırısında bulunuyorlar. biz de istihbarat gelen yerleri -sizin pkk'yı bombaladığınız gibi- bombalıyoruz. israilli bir yahudi, türklere karşı dinlerinden dolayı önyargılı davranmaz. ama türkler israillilerden sadece dinlerinden dolayı nefret ediyorlar.


diye mesaj attıysa

siz de ona sebebin sadece din olmadığının kendilerinin kadın çocuk ayırt etmeden sivilleri öldürdüğünü, filistinin bir terör örgütü değil de bir ülke olduğunu.

ingilizce olarak mesaj atmak istiyor olsanız, nasıl anlatırdınız?

 
The reason is not only religion, your army killing the civils without thinking they are women or children. Palestine is not a terror organization, palestine is a country. Sınırlı ingilizcem ile boyle çevirdim :(


  • army14  (25.07.12 01:12:30 ~ 01:13:15) 
[]

imdb de syfall ın konusu bu türkçeye biri düzgünce çevirebilirmi

imdb de skyfall ın konusu bu türkçeye biri düzgünce çevirebilirmi
ben google çeviride çevirttim düşük cümlelerle çevirdi


Bond's loyalty to M is tested as her past comes back to haunt her. As MI6 comes under attack, 007 must track down and destroy the threat, no matter how personal the cost.

 
M'in geçmişi kendisine korku salmak üzere geri dönerken bond'un M'e olan sadakati sınanıyor. MI6 saldırıya uğrarken, 007 de, bedeli ne kadar kişisel olursa olsun, tehdidin izini sürmek ve onu yok etmek zorunda kalıyor.


  • sanat guresi  (24.07.12 22:51:41) 
[]

tek cumlelik ingilizce sorusu

uzaktaki sevgiliye masa saati armagan edicem. bakinca hatirlasin diye. on yuzunde yazi yazdircam. su soz uygun mudur? daha guzel tavsiyeleriniz varsa lutfen cekinmeyin.

here i am, there you are, why does it seem so far?


 
güzelmiş.


  • rony  (24.07.12 15:27:16) 
o sözün içerdiği anlam sizin duruma uymuyor.. birbirimize bu kadar yakınken(gerçek anlamda yakın) niye bu kadar uzağız gibi bi anlamı var..


  • buzzlightyear  (24.07.12 15:29:06) 
buzzlightyear+1


  • long live rock n roll  (24.07.12 15:47:13) 
hey gidi uzak mesafe zamanları. sitemkar olduğuna katılıyorum, umut ve iyimserlik önemli çok :)

tersine çevir mesela, I am there, and you are here. We're always together, no matter what.

gibi.
  • vortex  (24.07.12 15:52:43) 
[]

İngilizceyi yerinde öğrenmek

2 sorum var:

1-İngilizceyi geliştirmek için en doğru yolun, ilgili ülkeye gitmek ve orada bir süre yaşamak olduğunu düşünüyorum. Katılımıyor musunuz?

2-İngilizce öğrenmek için gidilebilecek en doğru ülke hangisidir (hem maliyet hem de öğrenme durumları düşünülerek yanıtlanmalı)

3-Dil öğrenimi ile ilgili farklı görüşleriniz varsa de belirtebilirsiniz.

 
1- katılıyorum.
2- polonya
3- yurtdışına çıkmaktansa erasmus öğrencileri ile iletişime geçmek yahut couchsurfing'te düzenlenen haftalık meetinglere katılmak daha ekonomik olabilir.
  • rony  (24.07.12 08:44:10) 
1- Kismen katiliyorum.

2 ve 3- Maliyet/ogrenme/iyi vakit gecirme konusunda yasin 18-30 arasinda ise Malta'yi oneririm. Inanilmaz bir eglence hayati, ucuz ortam, bol genclik (herkes dil egitimine geliyor ve en az 6 ay boyunca kimsenin bir sorumlulugu yok - herkes saliyor hayati.) ve bu ortamda ingilizce ogrenememen mumkun degil. Ama boyle daha "akademik" stilde ogrenmek istiyosan Ingiltere'ye gitmen daha dogru. Ben sokakta ogrenmekten yanayim dilleri ve bu sekilde ogrenmek icin Malta bir numara. Zaten ulkede de Maltaca'nin yaninda Ingilizce konusuluyor ve herkes ing biliyor.

Basarilar.
  • barut  (24.07.12 08:45:47) 
3-Yanında Türkiye'den birini götürme
-Türk arkadaş bulmaya çalışma

  • coca cola  (24.07.12 09:22:53) 
bence de gitmeden önce belli bir seviyeye getirmek gerekir. burada öğrenebileceğin seviyeyi öğrenip, advanced level için, konuşma pratiği için gitmek mantıklı.


  • 1lisan1insan  (24.07.12 23:19:43) 
[]

ingilizce tercüme - bi cümle

"israilliler, filistinlileri neden öldürüyor?"




 
why israelians killing palestinian people?


  • oblitus  (24.07.12 00:22:56) 
Why do Israelis kill Palestinians?


  • 9kuyruklukedi  (24.07.12 00:23:03) 
Why Israelis killing Palestinians?


  • bir ileti paylastim  (24.07.12 00:23:19) 
why do israelis kill palestinians?


  • baldur  (24.07.12 00:23:33) 
[]

japoncaya başlıyorum ama kitap?

kitapları nereden bulabilirim?
ankaradayım.
ingilizce anlatım da olur.


 
kitap yerine bilgisayardan çalışabileceğin Rosetta Stone'u önerebilirim. Dinleme, konuşma, yazma..vb şeylerin hepsini uygulayarak level atlayarak öğreniyorsun...


  • spider03  (23.07.12 23:02:38) 
rosetta stone'un konuşma şeysi ne diyorr sizzz telaffuzu çoooook kötü. şiteyyymas yapıyo sinirlerimi zıplattıydı.

hocasız olmuyo hocam bu işler.
  • shiranai  (23.07.12 23:06:33) 
[]

çeviri!

2 saatten az sürede çeviri yetiştirmem gerekiyor ve beynim durdu, bir cümlede takıldım kaldım, devamını getiremiyorum, biri bakabilir mi bir? çok çok sevinirim.

Müşteri, talebi üzerine Banka’dan alacağı teminat mektubu ve kontrgaranti tutarları, komisyonları ve doğabilecek bütün hukuki ve mali sonuçlarından; mektubun muhatap tarafından iptali veya geri verilmesi, muhatabın mektuptan doğan yükümlülükleri ile ilgili olarak bankayı ibra etmesi, mektup veya kontrgarantinin iptali hakkında kesinleşmiş bir mahkeme ilamının Banka’ya tevdi edilmiş olması nedenleri ile Banka’nın ödeme yükümlülüğünün ortadan kalkmasına kadar sorumludur.

uzun sıkıcı ve zor olduğunu biliyorum ama 6 sayfa bundan çevirdiğim için bana uzun gelmiyor herhalde o kadar. yardımlarınıza -çok- açığım.

 
The client is ... responsible.

Ben başını sonunu getireyim dedim belki biri de aralarını doldurur :)
  • ikinci ihtimal  (23.07.12 14:21:31) 
bir şansımı denedim, bir takım yanlışlar var...

Client is responsible to the collateral letter and counter guarantee fees, commissions and all other legal and financial liabilities that could arise, letters cancellation or return by the interlocutor, interlocutors relieve of the bank for liabilities of the collateral letter, until The Bank's obligation to payment is abolished by court order stating collateral letter or counter guarantee canceled is received by the bank.
  • spy of soul  (23.07.12 14:46:48 ~ 14:52:50) 
[]

Tam olarak ne demek istemiş burda?

tam bi çeviri lazım arkadaşlar.

But I'm a paranoid that stays between play and work
Cautious and aware, 'cause I'm afraid of being hurt
Which brings me to the issue
And that would be this:
How often must I ask myself why I exist?
I feel like a freak, this world is a circus
Just trying to find myself as well as my purpose

 
ama ben bir paranoyağım işi ve oyunu arasında kalan
dikkatli ve bilinçli, çünkü ben zarar görmekten korkuyorum
buda beni esas soruna getiriyor
ve buda şöyle olurdu ki:
ne sıklıkla, niye var olduğumu kendime sormalıyım?
kendimi bi ucube gibi hissediyorum,bu dünya bir sirk
sadece kendi amacımı bulmayı deniyorum
  • berginyonbaenre  (23.07.12 04:45:43) 
ikinci satir: temkinli ve farkindayim, cunku incinmekten korkuyorum
son satir: sadece kendimi ve amacimi bulmaya calisiyorum

  • compadrito  (23.07.12 06:36:16 ~ 08:27:40) 
[]

havyar son kullanma tarihi

ukrayna malı olduğuğu sandığım bir konserve geçti elime, fakat son kullanma tarihinin ne zaman olduğunu çözemedim bir türlü.




 
12.12.2011?


  • loveinaflipbook  (22.07.12 17:12:41) 
ben de öyle olduğunu varsaydım zaten fakat yazıları anlayamadığım için emin olamadım.


  • kullerdeki sir  (22.07.12 17:24:52) 
üretim tarihi midir diye düşündüm ama bilemem, ikinci resimdeki yazıları gugıldan çevirseniz?


  • saatgeceninonikisi  (22.07.12 17:32:00) 
[]

yine ceviri yine ingilizce

Bunu duyduguma uzuldum. Ama tabi ki salburg u aileni arkadaslarini ve diger herseyi ozlemissindir. Umarim sadece 2 gunlugune degil daha sik gelebilirsin... Aslinda gitmeden belki bulusabilirz. Metin budur tesekkurler.
En kisa zamanda da bi kursa baslycan insallh



 
temennimiz önce türkçe öğrenmen yönünde olsa da yardımcı olmaya çalışalım:

"i'm sorry to hear that. of course you missed salzburg, your family, friends etc. i hope, you often come here, again and again. in fact, we can meet before you go."

tarzancası bu. ingilizce pek bilmediğim için tarzancaya çevirdim ama anlar bunu.

tarzancası daha iyiydi bence. hıh.
  • nasilsin tisikkirlir  (22.07.12 16:34:56 ~ 16:43:31) 
Sorry to hear that but of course, you must have missed Salzburg, your family, friends and everything else. I hope you will be able to come again not only for two days but more frequently. Actually, we may meet before you leave.


  • compadrito  (22.07.12 16:39:20) 
[]

İngilizce "kısacası" nasıl denir?

Mesela uzun uzun anlattınız bir şeyi, şöyle bağlamak için ne dersiniz: "Kısacası tüm bunlar keyfimi kaçırdı"? Teşekkürler..




 
for short, all those annoyed me.


  • fuerteventura  (22.07.12 13:53:44) 
cümlenin sonuna in brief getir.


  • hope ender  (22.07.12 13:54:35) 
anyway


  • avamys  (22.07.12 13:55:11) 
long story short, all these pissed me off..

@avamys'in bulduğu da güzel:"anyway"
  • elif gorse mertek sanan ordinaryus  (22.07.12 13:55:52 ~ 13:57:23) 
shortly olabilir. shortly my joviality is gone because of these.
keyif kaçması tam türk işi çevirildi.

  • imfhh  (22.07.12 13:58:12) 
eğer essay den bahsediyorsak,


in conclusion denir.
  • habula  (22.07.12 14:00:31) 
ustteki cevaplarin bazilarinda hatalar var. dogrulari:

in short
long story short
to be brief
to sum up

in short, all these stuff made me upset.
  • tom riddle  (22.07.12 14:00:54) 
to sum up(özetle)


  • sıfırbir  (22.07.12 15:21:50) 
consequently


  • ack3000  (22.07.12 16:40:01) 
bottom line


  • compadrito  (22.07.12 16:42:42 ~ 16:42:53) 
[]

ingilizce soru?

she is .... succesfull in the class.


noktalı yere a mı gelir the mı gelir?

 
ikisi de gelmez.


  • galadnikov  (22.07.12 12:56:38) 
she is a succesfull GIRL in the class.
ya da

she is a succesfull STUDENT in the class.

olabilir belki.
  • elif gorse mertek sanan ordinaryus  (22.07.12 13:04:10) 
zorlarsan the gelir. önceden konuşmuşsan onla ilgili ve sınıfta başarılı olan o şeklinde bir şey demek istiyorsan. Ama yine de hafif saçma durur tabi.


  • noluyo yaa  (22.07.12 13:06:30) 
şu da önemli ki "succesfull" değil "successful".


  • demcan  (22.07.12 13:08:47) 
she is so successful veya she is very successful tarzı şeyler olabilir ama dikkat et tek l iki s var.

a veya the olması için isim veya isim tamlaması olması lazım.
  • bunlarolmaz  (22.07.12 13:11:02) 
seçeneklerde

a , an , the , may vardı?
  • patos64  (22.07.12 13:14:03) 
o zaman @noluyo yaa'nın işaret ettiği kullanım dolayısıya "the" gelmesi gerekir. yani önceki cümlede o sıfatı kullanmışsınızdır bir isimle, sonra da sadece o sıfatı kullanırsınız ismi kullanmadan aynı şeye gönderme yapmak için.

türkçede de var bu: "En çok kırmızı kalemimi severim. Çantamda fazlasıyla kalem var ancak bugün kırmızıyı okula getirmemişim."deki "kırmızı"nın kullanımı gibi.

ancak şunu da belirteyim ki bir türk tarafından hazırlanmış bir kitaptan ya da sorulardan çalıştığınıza da kalıbımı basarım.
  • demcan  (22.07.12 13:19:17 ~ 13:20:31) 
a gelebilmesi için successful kelimesinden sonra bir isim gelmeli. a/an isimleri tanımlar, dolayısıyla kendinden sonra gelen sıfat değil isim özelliği taşımalı. burada successful ile bir isim tamlaması yapabiliriz a kullanmak için.
"She is a successful student in the class."

Boşluğa the konabilir elbette, ancak anlamın sınırlı olacağı kesindir. Yani "She is the successful in the class" dediğimizde sınıfta başarılı olan odur (ona sorun) gibi bir anlam oluşuyor.

Eğer "sınıfta başarılıdır" anlamında kullanacaksak "She is successful in the class" dememiz yeterli, boşluğa bir sözcük getirmeye gerek kalmıyor.
  • marikaki  (22.07.12 13:21:16 ~ 13:22:21) 
the nası gelecek bilader?

en azından succesful'dan sonra bi "one" getirilirse olur belki.

she is THE succesfull ONE in the class.

anca böyle the gelir.
  • elif gorse mertek sanan ordinaryus  (22.07.12 13:31:40) 
Oraya so gelecek dostum


  • fuerteventura  (22.07.12 13:42:06) 
she is the most successful girl in the class nası olur?


  • imfhh  (22.07.12 14:01:39) 
"very" veya "quite" gelebilir


  • yuto  (22.07.12 16:14:24) 
"-the successful-" olabilir

sınıftaki -başarılı- idi şeklinde. velhasıl saçma olduğu gerçeğini değiştirmiyor.
  • yuto  (22.07.12 16:15:27 ~ 16:15:48) 
@elifi mertek görse..
az da olsa öyle bir kullanım bulunuyor, başına the alan adjective ya bir grubu kast ediyor ya da buradaki gibi spesifik bir tanımlama belirtiyor.

  • marikaki  (22.07.12 20:18:56) 
[]

Fransızca şarkıda söylenenler

Ne diyor bu şarkıda? youtu.be




 
  • bunlarolmaz  (22.07.12 02:10:36) 
[]

cok acil : ) ingilizce çeviri

so much work in salzburg üzerine bunu yazıcam.eleman memleketine dönüyo..
" türkiyede de yapılacak cok iş vardır.türküyede'deki tüm işler bitti mi ki ?belki kalman için daha cok iş çıkarmalıyız( yaratmalıyız* ne biliyim işte) böylece dönüşünü ertelemiş oluruz... peki bundan sonra tekrar ne zaman gelirsin (henüz gitmedi 2 güne gidicek) seni görememekten hoşlanmıycam.


bir de
aslına bakarsan eğer abc'de calısmaya devam edersem okul baslamadan önce salzburg!a gitmeyi düşünüyorum. oradaki abc'yi ve sistemini cok merak ediyorum. tabi ki salzburg'da... budur metin canım abilerim güzel ablalarım . bi rica bi sevap

 
it's possible to work in turkey, too? I wish i could make it possible to create a new area to work here, so that you'd be able to stay longer. if it is not okay, when can you come back? soon? your leaving hurts me deeply. kafam birazcık tatlı ama, böyle yazardım.


  • adriana go go go diyen adam  (22.07.12 01:29:04) 
hikaye flnsa genelde present tense ile yapılır.

there is so much work to do in turkey too. maybe we should do better than what we do today(değiştirdim biraz) so that we can delay your return... well when are you going to come again?(dönüşü planlamış mı planlamamış mı) your absence wont be liked.

biraz çalakalem oldu ama idare edersin artık :)
  • bunlarolmaz  (22.07.12 01:33:12) 
2. kisim

actually, If I continue to work at abc I will to go salzburg before the school starts. I am very curious about abc and its system especially in salsburg.
  • irbat  (22.07.12 01:37:40) 
[]

ingilizce çeviri?

bunları eşleştirmemiz lazım. teşekkürler.

1-profit margin
2-investment
3-bankruptcy
4-a dividend
5-pre-tax profits
6-annual turnover

a) a part of a company's profits paid to he owners of shares.

b)the difference between the price of a product or service and the cost of producing it.

c)money which people or organisations put into a business to make a profit.

d)the amount of money which a business obtains.

e)when a person or organisation is unable to pay their debts.

f) the money a business makes before payment to the government.

 
1-b
2-c
3-e
4-a
5-e
6-d
  • croswell  (21.07.12 22:35:29) 
[]

tek cümle, ingilizce-türkçe

yahu beynim durdu, toparlayamadım. bi el atan olsa ne güzel olur... teşekkürler şimdiden!

"This goes to show you that far from being a dated and stodgy art form, classical music has constantly evolved the times, and continues to due so in the present day."


 
Bu klasik müziğin modası geçmiş, monoton bir sanat formu olmanın aksine,zamanı geliştirmiş ve günümüze kadar da geliştirmeye devam etmekte olduğunu gösterir.


  • inthechaos  (21.07.12 21:36:36) 
[]

"snapback" ile "fitted cap" aynı şapka türü mü? Türkçesi ne peki?

snapback:
shoppittsburghnow.net

fitted cap:
cdn.hypebeast.com

 
her ikisi de türkce'de beyzbol sapkasi diye geciyor.

snapback olanlar arkasinda citcit veya baska bir düzenek ile ayarlanabilir olanlar.

fitted olanlar biraz daha yüksek ve arkasi kapali.
  • shi aila  (21.07.12 21:36:42) 
beyzbol şapkası daha oval ve önü kıvrımlı olan değil mi ama?

genel anlamda "baseball cap" olarak geçiyor bi de o.
  • ermanen  (21.07.12 21:42:13 ~ 21:42:38) 
baseball cap/sports cap bu tür kasketlerin genel adi diye biliyorum ben. snapback ve fitted'ler de alt kategorileri.
türkce'de de alt kategoriler icin ayri isim oldugunu sanmam. ayarlanabilir beyzbol sapkasi denebilir en fazla.

  • shi aila  (21.07.12 21:56:25) 
fitted olanlara türkcede rapci sapkasi da deniyor olabilir, bilemedim :/


  • shi aila  (21.07.12 22:00:49) 
1 ... • ... • 150 • ... 156   « Önceki  Sonraki »
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler angelus, Artibir, aychovsky, baba jo, basond, compumaster, deckard, duyulmasi gerektigi kadar, fader, fraise, groove salad, kahvegibi, kaymaktutmayansicaksut, kibritsuyu, monstro, pandispanya, robin, ron dennis
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır. Skimlinks ile linkler üzerinden yönlendirme payı alınmaktadır.