[]

Acil ingillizce

Bir daha ki buluşma için sizden haber bekliyorum. İngilizce tercüme eder misnz?




 
I am waiting for the news from you for the next meeting


  • leyla3  (23.09.12 21:34:04) 
[]

öznesiz cümle

selamlar, ingilizcede öznesiz cümle kurabilir miyim yani şöyle. şimdi ben ders planı yazıyorum madde madde. her maddenin başında students will be able to yazıyorum, bu tekrarı yapmaktan sıkıldım, ilk cümlede bunu yazıp sonrasında direk ana fiille başlayabilir miyim, var mıdır böyle bir şey. örnek veriyim demek istediğimi

1.studens will be able to understand...
2.comrehend the concept of ....
3.explain ...

falan gibi.

 
şöyle yapmalısın:

students will be able to:

1. understand..
2. comprehend..
3. explain

veya

objectives:

1. understanding/to unerstand..
2. comprehending/to comprehend..

gibi...
  • ermanen  (23.09.12 21:13:56) 
onlar tamam da hani böyle bir kullanım var mıdır acaba? bazen görüyorum know diye başlıyor mesela cümle nedir ne değildir bu ondan sordum.


  • violethill  (23.09.12 21:16:40) 
evet mesela emir kipinde öznesiz cümle oluyor.

douglemoine.com
  • ermanen  (23.09.12 21:23:05) 
şunu mu kastediyorsun? mesela facebook'ta ve twitter'da adamlar "doing homework", "playing wow" "just finished watching the whole seasons of prison break" gibi durum cümleleri yazıyor. aslında bunların başında görülmeyen "I", "I am" ve "I have" öbekleri mevcut. sanırım bunları diyorsun. günlük konuşma hayatında yani resmi olmayan ve "informal" olarak tabir edilen dilde bunu kullanabilirsin tabii.

senin spesifik soruna gelince, türkçe gibi düşün. normalde de madde madde sıralasan her maddenin başlangıcına "öğrenciler" yazman gerekecek, değil mi? bunun üstesinden gelmek için ermanen'in dedikleri çok doğru. eğer yazdığın şey resmiyse (yani formal ise), ne bileyim bu yazdıklarını bir amirine vereceksen, objectives diye başlayıp madde madde yazman daha iyi olur gibime geliyor.

emir kipi kullanımı biraz daha değişik. mesela "give it to me" deyince "onu bana ver" demiş oluyorsun. burada hiç bir özne yok zaten. ama mesela birisine teşekkür edeceksin, "thank you!" diyorsun. burada dikkat edersen emir yok. aslında orada "(I) thank you" yani tam çevirisiyle "ben sana teşekkür ederim" diyorsun ama senin soruda sorduğun gibi özneyi atmış oluyorsun.
  • sensible soccer  (23.09.12 23:53:26) 
[]

...to lake into account a soup of....

"Most people may have to lake into account a soup of different factors such as family, healty, enjoyment, career, etc., when making a decision."

Çevirebilir misiniz? Başlıktaki kısmı anlayamadım.


 
take olacak o, lake degil..


  • nooneatall  (23.09.12 19:28:55) 
lake değil take idir muhtemelen...gerçi soup ne çözemedim :)


  • passion rules the game  (23.09.12 19:29:31 ~ 19:30:04) 
Çok sayın yazar arkadaş o şeyleri ingridient olarak alan bir çorbaya benzetmiş galiba seçimi.


  • Adram3lech  (23.09.12 19:31:14) 
"soup"un yanında "healty, enjoyment" gibi tercihlere bakınca yazan arkadaş türkmüş diyebiliriz.
aile, sağlık, neşe, kariyerden oluşan bir çorbayı dikkate almaktan bahsediyor:)

  • yalnux  (23.09.12 19:52:33) 
Yok Edward de Bono isminde, başarı üstüne kitabı inanılmaz başarılı olmuş bir adam yazmış :)


  • Adram3lech  (23.09.12 19:53:34) 
kelime kelime türkçe çevirisi bile anlamı veriyor:

pek çok insan karar verirken aile, sağlık, eğlence, kariyer gibi pek çok faklı etkenden oluşan bir çorbayı dikkate alır.

not: lake zaten doğrudan basım hatası, take into account olmalı.
  • hacipsilo  (23.09.12 20:26:07) 
[]

Çeviri (acil)

Bu cümle "This concern entails the determination,the investigation and the search for specific methods in solving problems which turn out to be rather complex and contradictory from time to time."
Çevirdiğim "Bu ilişki zaman zaman karmaşıklaşan problemlerin çözümündeki özel metodların belirlenmesini,incelenmesini ve araştırılmasını gerektirir." Çevirinin nesi yanlış?



 
"Bu ilgi zaman zaman oldukça karmaşık ve çelişkili hale gelen problemlerin çözümünde özel metodların belirlenmesini, incelenmesini ve araştırılmasını gerektirir." diyorum. Çevirmen değilim ama az buçuk İngilizcem var.

Senin çeviride rather ve contradictory sözcüklerini atlamışsın. Bi de concern ilişki değil de ilgi olmalı bence.
  • samterk  (23.09.12 11:58:25 ~ 12:00:27) 
[]

Fuck

fornication under the consent of the king mi yoksa
fornication under control of the king mi açılımı?



 
bildiğim kadarıyla ikisinin de bir gerçekliği yok tamamen şehir efsanesi ama asıl kökeni nedir bilmiyorum. belki yardımcı olur (bkz: fuck kelimesinin kökeni)


  • evandro roncatto  (23.09.12 04:05:35 ~ 04:05:46) 
almancada "fick". sanmıyorum öyle açılımlı olduğunu.


  • hjarteblod  (23.09.12 08:56:06) 
[]

işletme

"işletme açmak" ifadesindeki işletmenin resmi yazışmada kullanılan ingilizce karşılığı nedir?




 
işletme: business


  • himmet dayi  (22.09.12 15:05:11) 
establishment


  • heritage  (22.09.12 15:08:15) 
[]

Almanca kursu (istanbul)

Merhabalar herkese, benim anadolu lisesinden gelen bir almanca geçmişim var. hatta zamanına b1 ya da b2 sınavına bile girmiştim (tabi kazanamadım o ayrı). şimdi üniversiteden mezun olmaya yakın almancayı tekrar toplamaya karar verdim. kendim çalışmaya kalksam bir iki hafta sonra boşlayacağım o yüzden kursa gitmek istiyorum. sizce istanbulda hangi kurs iyidir/bana uygundur?




 
ben berlitz'te almanca'ya gidiyorum eğitimleri çok iyi kesinlikle öneririm. fiyatları biraz yüksek ama kıyarım paraya diyorsan değer.


  • bugunku antremanda goz dolduran futbolcu  (22.09.12 14:34:33) 
eğer çok para vermeden biraz forma girmek istiyorsan GSÜ dil kursunu önerebilirim.


  • avakado soslu portakalli pekin ordegi  (26.09.12 21:19:21) 
[]

flaky derelict - ne demek

soru başlıkta.




 
güvenilmez tembel kişi. argo galiba.
wiki.answers.com

  • yazik ziyan  (22.09.12 01:13:43) 
[]

çeviri yardımı - finans terimi

"shareholder’s loan" terimi türkçeye nasıl çevrilebilir?? hissedar kredisi?? çok saçma geliyor kulağa.. ifade ettiği kavram da iki a.şnin birleşmesi sırasında bir ortağın diğer ortağa verdiği kredi.. ama sözleşme metnine böyle yazamıyorum..




 
ordaki geyik şu olsa gerek, şirket ortağının şirket adına aldığı kredi


  • jfk  (21.09.12 18:42:17) 
ortakların borcu gibi emin değilim.


  • artemiss  (21.09.12 18:46:32) 
[]

kısa bi çeviri

gümrükte problem olduğu için size geri yollanan paketi aldınız mı eğer aldıysanız lütfen paramı iade ediniz..




 
Did you recive the package that was send you back because of customs problem? If you did, please repay my money.

"Repay me." de olabilir sonu. emin olamadım.
  • himmet dayi  (21.09.12 12:04:44 ~ 12:06:50) 
Repay yerine refund daha uygun gibi sanki


  • apintmate  (21.09.12 12:13:32) 
kesinikle refund olmalı


  • artemiss  (21.09.12 12:19:05) 
[]

korece vs japonca

hangisi avantajlı? hangisini seçeyim okulda? japoncaya hep merakım vardı ama burada koreli elemanlarla tanışınca koreye karşı muazzam bi sempatim oldu. sırf onların hatrına korece dersi almak istedim.hem yardımları da olur. onların da türklere karşı sempatileri var bu arada.
neden bu dersleri seçiyorsun dersen 30 krediyi tamamlamak için diye pek hoş olmayan bi cevap vermek durumundayım. yani biraz işin eğlencesindeyim açıkçası.



 
korece öğren!
burada koreli firmalarda iyi maaşa part time çalışma imkanına sahip ve koreli arkadaşlara türkçe dersi vererek hayatını devam ettiren öğrenciler biliyorum. en kötü korece bilen ev arkadaşı arayan çok koreli var.

  • vaktiyle iyi biriydi  (21.09.12 01:22:23) 
korece ural altay dil ailesinden yani türkçeye akraba bir dil. öğrenmesi daha kolay olabilir.

ama ben olsam caponcayı seçerdim. nedeni daha fazla merak.
  • l ikta  (21.09.12 01:24:07) 
en mantıklısı şuan için çince.


  • raskolnikov2  (21.09.12 01:53:10) 
[]

güzel bir ingilizce türkçe sözlük programı

redhouse var ama fazla yüksek boyutu,indirmeye bıraktım ama daha düşük boyutlu program var mı bildiğiniz? arkadaşa friends atıyorum da,8.seoznun düzgün senkronlusunu bulamadım türkçe altyazı,arkadaşta internette yok,o yüzden anlamını bilmediği kelime olursa bakabilsin diye.




 
Tafra Sözlük var bende. 13küsür MB boyutu. Epey yarıyor işime. Bazı kalıpların bile karşılıkları var. Arayıp, bakın isterseniz.


  • djarwi  (20.09.12 20:33:53) 
goldendict


  • superb  (20.09.12 21:01:32) 
[]

evde ingilizce

merhabalar arkadaşlar. sorunum ingilizce öğrenmeyi isteyip de nereden başlayacağını bilmemek. bu konu hakkında bir şey bilmiyorum ve sorunlarımı üstünkörü anlatmak istiyorum anlayışınız için teşekkür ederim.
ingilizce hazırlık sınıfı okumadım. kurslara gitmedim, gitmek de istemiyorum. evimde oturup bu işi çözmek istiyorum. öneriniz nedir?
yani internet siteleri olur, hikaye, gazete, dergi olur,alıştırma kitapları ya da bunun gibi şeyler olur bildiğiniz ne varsa yardım etmenizi istiyorum.
teşekkürlerimi iletirim.

 
livemocha.com bu siteyi şiddetle öneriyorum. Hem İngilizce ders dinliyor, alıştırmaları çözüyor, pratik yapıyorsunuz, hem de dilerseniz sitedeki online kişilerle İngilizce konuşabiliyorsunuz.


  • mortingensitrayzee  (20.09.12 18:34:00) 
(bkz: ingilizce kelime ezberleme yolları/@compadrito)

bi de bana e-mail adresini yollarsan, sana gramerle ilgili iki Excel dosyasi yollayayim.
  • compadrito  (20.09.12 18:43:25 ~ 18:44:05) 
Grammer Kitabı olarak önerim:
ww.azargrammar.com/materials/index.html

Okuyarak ingilizceyi geliştirmek için: "Reader at work" serisi
ww.pegem.net/kitabevi/1469-Reader-at-Work-1-kitabi.aspx

Listening için BBC 6 minutes( bilgisayara download et)
ww.bbc.co.uk/worldservice/learningenglish/general/sixminute/

Kelime öğrenmek için(orta seviye için):
ww.kitapyurdu.com/kitap/default.asp?id=79611

Bilgisayar programı olarak :
ww.tellmemore.com/#&panel1-1
ww.rosettastone.eu/

KPDS-ÜDS İÇİN :
ww.uzmaningilizce.com/

Özel ders veya detaylı bilgilendirme için:
myasinpak@gmail.com
  • neyookki  (23.09.12 17:32:22 ~ 17:33:41) 
Konu zaman aşımına uğramadıysa,

A.J.Hoge , Effortless English ,
Oxford Practice Grammar
Kpds , ÜDS için
www.maksimumkitap.com
  • zivanadan cikmis balik  (01.01.13 21:18:07) 
[]

bi cümle çevirisi.

the listener is going to show it to the speaker.

sağolun.


 
dinleyici onu konuşmacıya (spiker) gösterecek. (ileri bir zamanda)


  • himmet dayi  (20.09.12 18:02:36) 
[]

eng->tr çeviri - tek cümle

bir makale başlığı. proposed development from kısmını anlamadım ne demek istiyor?

"Nonsebaceous lymphadenoma of salivary glands: proposed
development from intraparotid lymph nodes and risk
of misdiagnosis"

 
tıbbi terimleri araştırmadım üşendim ama şunu demek istemiş:

Nonsebaceous lymphadenoma of salivary glands öyle bi illetmiş ki rahatsızlığın intaparotid lenf düğümlerinden kaynaklandığı düşünülebiliyomuş ve yanlış teşhis riski varmış.
  • atesikus  (20.09.12 16:17:46) 
[]

iktisat ve matematik dersini ingilizce almak..

Arkadaşlar bu sene işletmede okuyacak kardeşim var. iktisata giriş ve matematik dersini ingilizce almayı düşünüyor. İngilizcesi fena değil ama yinede kararsız. Tecrübesi olan arkadaşlar yardım ederse sevinirim.




 
matematiği düşünmeden alsın. en azından sorular ve cevapları rakamlardan ibaret. ama ingilizce kredi toplama derdi yoksa hiçbir katkısı olmaz.

ingilizce cümle kurma sıkıntısı çekiyorsa, iktisatta sınavda cevap verme zorluğu çekebilir ama eğer zorlanmayacağını düşünüyorsa iktisatı ingilizce almak terimlerin ingilizceleri öğrenmek adına yararlı olur.
  • digital aga  (19.09.12 19:58:58) 
[]

Done right?

Blabla is blabla service done right.

Blabla nası bir hizmetmiş? done right ne anlama geliyor burada?


 
yamulmuyorsam başarılı bir şekilde bitti/yapıldı/oldu anlamında.


  • exla  (19.09.12 18:05:34) 
"olması gerektiği gibi yapılan" anlamında bir hizmet politikasından da bahsediyor olabilir, illa bir şeyin bittiği anlamına gelmeyebilir, cümlenin tamamına bakmak lazım.


  • kül  (19.09.12 18:20:00) 
[]

Almanca özel ders

arkadaşlar,
almanca özel ders almak istiyorum 2-3 aylığına.
ben verebilirim ya da ders veren tanıdığım var diyorsanız haftada kaç saat ders yapabileceğimizi ve saat ücretini yazabilir misiniz?
teşekkür ettim

 
hangi ilde olduğunu yazarsan yardımcı olabilecek insan çıkar illaki


  • hasmetizm1  (20.09.12 01:53:59) 
[]

ortalama bir alman ingilizceyi cok kisa surede ogrenir demek mumkun mu?

bizim zorlandigimizin onda biri ancak zorlaniyorlardir sanirim?

Hem yapilari benzer hem ortak kelime cok?


 
aynı dil grubundan oldukları için kolay öğreniyorlar da bizden dediğin şey kişinin kapasitesi ile alakalı.


  • reddediyorum  (19.09.12 09:19:13) 
yapıları benzer demek pek doğru değil, ama evet sonuçta aynı dil grubundan geliyorlar.

genelde çok kötü konuşsalar da, kolay öğreniyorlar.
  • blatta hiberna  (19.09.12 09:40:22) 
nispeten evet.

zorlanma olarak bizde sorun var birazda. calismayi sevmiyoruz.

ama simdi türkiyeden hic cikmadan da cok cok iyi ingilizce bilenler var, imkan cok.
  • serabetan  (19.09.12 11:21:21) 
[]

İngilizce öğrenmek için yardımınıza ihtiyacım var.

Dostlar merhaba.

Hukuk fakültesinden yeni mezun oldum uzman yardımcılığı düşünüyorum ve malum ingilizcem iyi değil. Anadolu lisesi mezunuyum yalnız ingilizceyi tam öğrenemediğim için bildiğim yarım yamalak bilgileri de unuttum. Şimdi benim sizden ricam ingilizce öğrenme sürecinde neler yapmalıyım? (Kpds'den en az 60 almam gerekiyor)

1) Kursa yazılayım mı? (Ankara'da oturuyorum)

2) Hazırlıkta bir kaç uygulama vardı hatırladığım mesela; Grammar in use veya benzeri( Kpds 1000 kelime gibi küçük not defteri şeklinde kitapcıklar görmüştüm) kitaplar alıp evde çalışayım mı? Bilmediğim kelimeleri defterlere not alayım mı? Yabancı çizgi film izlemek gibi?

3) Dizileri ingilizce altyazılı izlemem gerekir mi?

4) İngilizce Gazete okumam gerekir mi? Ya da yabancı haber kanalları izlemek?

5) Türkiye'de çok zor diyorsanız yurtdışına gitmem gerekir mi?

Bir yol gösterirseniz çok sevinirim. Kusura bakmayın konunun cahiliyim yardımcı olursanız çok sevinirim. Çok teşekkürler.

 
Türkçe'yi nasıl öğrendiyseniz İngilizce'yi de öyle öğrenin.Bebek gibi,hiç bir şey bilmiyormuşsunuz gibi.
-Gazetelerinizi ingilizce takip edin,
-Seviyenize göre kitaplar okuyun,
-Dizileri İngilizce altyazılı izleseniz mesela-bu zor biraz ama Türkçe de olur-
-Grammer en kolay iş önemli olan kuralları nerde kullanacağınızı vs öğrenmek,deneyimlemek.(bkz.Kitap okuma)
---Başta zorlansanız da yapmalısınız bunları.

KPSS içinse bilemem tabii.Taktik verirler,kural öğretirler kurs güzel olur.
  • botucat  (19.09.12 04:45:52 ~ 04:46:39) 
bu merette bence en hızlı şey konuşma. Becerebiliyorsanız belli bir noktadan sonra konuşma kursları vs. alın veya imkanınız varsa türklerin olmadığı bir yere gidin derim.


  • noluyo yaa  (19.09.12 05:05:57) 
  • compadrito  (19.09.12 06:39:56) 
Bu dedigin yontemlerle ingilizceni gelistirsen de kpss veremezsin. İyi turkce bilmek oss tukce kisminda nasil full cikarmamizi saglamiyorsa bu da ayni sekilde. Kurs takviyesi almalisin.


  • ceska  (19.09.12 07:18:44) 
Amaciniz ingilizce konusup derdinizi anlatmaksa cok fazla onerim olabilir. Fakat mesele sinav basarisi elde etmek ise kurs sart derim.


  • iste simdi oldu  (26.09.12 14:37:39) 
yol yordam çok ama sana uygun hangisi senin bileceğin işler

eskiden evde kendi kendime kasarak bilmediğim bir çok şeyi öğrenirdim. şimdi zor geliyor o yüzden benim gibi biri için kurs şart, fakat kardeşim kursa giden arkadaşlarından kitap isimleri aldı evde onunla takılıyor. işin içinden çıkamadığı yerde internetten ve benden yardım alıyor, mutlu mesut geçiniyor öyle.

bir başkası eskiden temelini almış ama çok şey unutmuş oluyor. biraz gramere göz atıp herşeyi hatırlayıp tek ihtiyacı olan şeyin unttuğu kelimeleri tekrar öğrenmek oluyor. onun için de türlü yollar var.

dizileri ingilizce seyretmek güzel ama yine de seviyeye uygun hareket etmek en güzeli. daha sayılar ve yes no ile başlayan biri ingilizce alt yazı ile hareket etmesi uygun olmayabilir, bir başkası için en iyi tekrar olur.

benim sorunum her zaman telaffuz olmuştu. ingilizce şarkıları sözlere bakarak söylemeye çalıştım, bir yandan da anlamlarını çıkarmaya çalıştım. ingilizce metinleri sesli söylemeye çalıştıydım. uğraştım ama hala bozuktur telaffuzum.

paran ve vaktin varsa yurt dışı harika bir seçimdir. birde yanında türk olmayınca, iletişim için ingilizceye mecbur kalmak var. en güzel yöntem olduğuna inanıyorum.

yine de dediğim gibi, her insan herşeyi aynı şekilde öğrenemez. bende işe yarayan sana yaramaya bilir, tersi de söz konusu o yüzden biraz da kendine uygun olan yöntemleri belirlemen gerek
  • kumdan kale  (26.09.12 14:46:18) 
[]

kısacık bir cümle çevirisi | ingilizce

bilemedim ben bunu. sanki aynı duyguyu veremiyoruz, hı?

'keşke gelseydim. gelebilseydim.' tarzı bir cümleyi pişmanlık dolu bir yapıda nasıl kurarız.


 
I wish I could be there... sondaki uc nokta veriyor pismanligi :P
Olaya gore I could have come filan da olabilir.

  • curt  (18.09.12 23:39:57) 
eğer günah çıkarmak istiyorsan gerekli pişmanlığı "I should have been there" ile de sağlayabilirsin. çevirisi "orada olmalıydım" olsa da verdiği anlam "allah belamı versin benim" şeklindedir.


  • doktor sagbirakmayan  (18.09.12 23:49:46) 
i wish i could come. I wish...
Daha cok keske gelebilseydim. Keske... gibin oldu ama ayni duyguyu verir.

  • ozzyninpambukgotu  (18.09.12 23:50:19) 
i wish i had come. i wish i could have come...


  • bugunku antremanda goz dolduran futbolcu  (19.09.12 00:16:58) 
[]

ingilizce basit bir çeviri

konuya öğrencilerin tarafından bakarsak şunları şunları görebiliriz cümlesini by looking the side of the students, we will find that... falan gibi çevirip devam edebilir miyim yoksa daha güzeli var mı?




 
''If we look at from the perspective of the students'' olabilir mi acaba, iddialı değilim ingilizcede pek ama side of yerine perspective kullanmak daha şık geldi.


  • buzbebek  (18.09.12 21:35:40) 
in students point of view, we see bla bla da diyebilirsin.
perspective güzelmiş ama.

  • goldentitan  (18.09.12 21:58:22) 
[]

Expansion in karsit anlami

expansion(genisleme) kelimesinin karsit anlamlisi hangi kelime olur tam olarak ?

soyle dusunun;
"there is a sudden expansion on the channel"-kanalda ani bir genisleme var demek. bense kanalda ani bir daralma var demek istiyorum.

 
Shrink


  • crown  (18.09.12 16:20:47) 
constriction

www.zargan.com

thesaurus.com

not: bu bahsettigin baglamda constriction demen daha dogru olur. cunku constriction bir kanalin, damarin buzulmesi anlamindadir. shrink ise yikanan kazagin cekmesi gibi kuculme anlamindadir.
  • compadrito  (18.09.12 16:22:31 ~ 16:29:31) 
contraction


  • even i say faith no more  (18.09.12 16:29:54) 
reduction


  • utkugunce12  (18.09.12 16:52:32) 
redüksiyon azaltmak-indirgemek demek. fr. reduire den gelir.


  • even i say faith no more  (18.09.12 17:13:24 ~ 17:14:42) 
contraction tam karşılığı.


  • piszenci  (18.09.12 18:42:31) 
[]

cümle yapıları hakkında yardım

paddling gingerly through the long grass, miss amy murgatroyd approached her friend.

that the paintings did have meaning to the paleolithic peoples who made and observed cannot, however, be doubte

çeviri istemiyorum, buradaki cümle yapılarını anlamadım. 2.sinde inversion kullanılmış gibi duruyor ama böylesini cidden görmedim. sitelerde de inversion adını çok sınırlı bilgi verilmiş.

 
2. cümle bir kere çok acayip çünkü o however çok alakasız orda. yapı olarak düzgün duruyor ama bir sıkıntı var yani. sonda doubted olacak galiba. hani cümleyi anlayabiliyorum ama böyle cümle kuramam.


  • ayiadam  (18.09.12 10:33:13) 
ikinci cümlede that'in başta olması "x olması, olduğu" gibi bir anlam veriyor.
That the paintings did have meaning to the paleolithic peoples who made and observed kısmını sadece "it" olarak alabilirsiniz, yani it can't be doubted diyor cümle.
paleolithic....observed kısmı relative clause - bunu yapan kişiler manasında.

"bu çizimlerin yapanlar için bir şey ifade ettiği kesin" gibi bir anlamı var.


İlk cümlede de bütün eylemleri yapan kişi aynı olduğu icin o şekilde yazılabilir. X yapan Miss Amy arkadaşına yaklaştı anlamında.
  • sopiro  (18.09.12 11:56:40) 
@sopiro'ya ek olarak şunu söyleyebilirim, 2. cümlede kafa karıştıran şey bence however'ın ortaya konmuş olması. bu cümleyi devrik yapmıyor, sadece farklı bir vurgu veriyor. türkçede yüklemi yine sonda olan ama baştaki öğe dizilimlerinde farklılıklar olan bir cümle gibi düşünebiliriz sanırım. şimdi aklıma gelmedi ama şiirlerde böyle kullanımlar illa ki vardır. düzgün yazılsaydı, "however, x cannot be doubted" olacaktı. ama dediğim gibi bu inversion değil biraz vurguyla oynamak gibi bir şey bence.

1. cümle ise gayet normal. "miss amy x yaparak arkadaşına yaklaştı". bunu şöyle de yazmak mümkündü, "miss amy murgatroyd approached her friend, paddling gingerly through the long grass." ama bu şekilde yazınca hem daha vasat duruyor hem de paddling yapan kişi amy mi yoksa arkadaşı mı tam belli olmuyor.
  • kül  (18.09.12 12:06:09) 
2. cümlede inversion yok. noun clause ile başlıyor ve bu noun clause'a dahil bir relative clause var. fiil öbeğinin arasına da bağlaç girmiş, tek şaşırtıcı tarafı o.


  • dehri  (18.09.12 15:38:45 ~ 15:39:17) 
birinci cümledeki hadise de "participles" başlığında öğretilir ve incelenir. buradaki present participle örneği. fiili çekip başa alırsınız, ilk virgülden sonraki isim tüm cümlenin öznesidir.


  • dehri  (18.09.12 15:40:47) 
[]

bazı terimlerin anlamı

qualified procedures




 
Bir ürün ve/veya araç gereçle ilgili Nitelik/özellik prosedürleri


  • secretcode  (18.09.12 07:47:24 ~ 07:50:42) 
[]

İzmir'de İspanyolca kursu

selam duyuru ahalisi. bu sene ispanyolca öğreneyim dedim. varmıdır izmirde bildiğiniz iyi bi dil kursu?




 
İyi midir bilmiyorum ama British Culture'da ispanyolca kursu var.


  • himmet dayi  (18.09.12 08:26:17) 
[]

has been, had been??

şimdi benim bayadır anlamadığım bir olay var, bu soruda bi daha karşıma çıktı...

Jack was talking with his parents this evening when his girlfriend from New York telephoned to let him know she had been engaged with someone else...(çalıştığım kitap biraz ''acıklı'')

burada neden has been engaged olmuyor da had been engaged oluyor, has been kullanılsa olmaz mı, gramer olarak hatalı mı, cevaplarsanız çok iyi olur.

yardımlarınız için şimdiden çok teşekkür ederim...

 
geçmişin geçmişi old. için.


  • japon askeri  (17.09.12 23:47:44) 
had ile geçmişte iki zaman karşılaştırılır. Has been gramer olark geçmişte başlamış etkisi halen süren durumlarda kullanılır genel olrak durum böyle.


  • turkishblue  (17.09.12 23:47:49) 
has been deseydi kiz arkadasi o konusmaya kadar biriyle nisanli olurdu, ama bu konusmada kiz arkadasi daha once nisanliymis, ama artik o noktada degil.

simdi ogrendigimizi calisalim. Jack, telefonda annesi ile konusuyor, Mary megersem bir de o adamdan hamileymis. Evet dinliyoruz:...
  • compumaster  (17.09.12 23:48:52) 
bu cümleden çıkan anlam, kızın başka birisiyle nişanlandığı değil mi, yani arıyor ve diyor ki; ''ben bi halt yedim, nişanlandım, haberin olsun...''

?
  • john petrucci  (17.09.12 23:53:37) 
she had got engaged with someone else
she has become engaged with someone else

şeklinde bitmeliydi ki zaten cümle gramer olarak öncesinde de hatalı.

çalıştığın kitabı değiştir bence.
  • kalinixta agapi mou  (17.09.12 23:57:25) 
have been de gecmisteki bir zamani anlatiyorsun, had been de ayni cumlede o gecmisteki zamandan da gecmis olani anlatiyor.


  • eindaclub  (17.09.12 23:59:30) 
daha önce biriyle nişanlanmış diye anladım ben.


  • aysiku  (17.09.12 23:59:47) 
nişanlanma eylemi yok burada. nişanlı olma durumu var. nişanlandığını değil de nişanlı olduğunu söylüyor. ve evet bu durum elemana telefon açmasından da öncesini ifade ediyor.

edit: orada his girlfriend öncesinde "he" varsa kötüymüş gerçekten.
  • sanat guresi  (18.09.12 00:07:06 ~ 00:08:56) 
ya zaten ne menem bi kitap almışsam artık, test attack diye bi soru bankası. üds kpds için...

kime sorsam yanlış diyor, diğer örnekler de sıkıntılı...

bu present perfectle past perfecti mala anlatır gibi anlatan bildiğiniz bi internet sitesi var mı?
  • john petrucci  (18.09.12 00:07:06) 
@sanat güreşi, orada he yokmuş, onu ben eklemişim, şimdi düzelttim


  • john petrucci  (18.09.12 00:12:48) 
Tartışmaya müdahil bile olamadım, o kadar anlamadım yani...biraz konuya çalıştığımda bu past perfect'in geçmişin de geçmişi olduğu gibi bi şey çıkardım.

o da muallak, bi ampul çakıyo, sonra başka bir örnekte yine sorun...
  • john petrucci  (18.09.12 14:05:14) 
john, tartışma olmadı, durup dururken gereksiz atarlananlara gıcıkım sadece.

has been yakın geçmiş zaman. yani süregelen geçmiş.
geçmiş zamanla şimdiki zaman arasında. cümelnin gelişinden anlayabilirsin.

had been kalıbı ise uzak geçmiş. geçmiş zamandan daha uzağa doğru giden zaman aralığı.

bol bol ingilizce kitap okuyup pratik yaptıkça zaten beynin otomatik olarak başlıcak doğru kalıbı kullanmaya.
başlarda hata yapmaktan korkma, okuya dinleye konuşa yerine oturucaktır.
  • kalinixta agapi mou  (18.09.12 14:36:50) 
tartışma derken, konuyu tartışmak manasında demiştim zaten. fikir teatisi:)

cevap veren herkese çok teşekkür ederim tekrar. uğraştırdım baya.
  • john petrucci  (18.09.12 14:43:43) 
simon diyor ki;

"had been" olmasının sebebi, ilk cümledeki "was"dır.

"was" geçmiş zaman.
was'dan önce olan bir şeyi de "had been" ile anlatacak.
  • holy diver  (18.09.12 17:13:53) 
sorunun cevabı:
cümlede hiçbir sıkıntı yok. bu kız günümüzde hala nişanlı olabilir veya olmayabilir, o bizi ilgilendirmez. orada had been kullanılması son derece doğrudur. şu an nişanlı olsa da olmasa da has been kullanılırsa tense uyumu bozulur. "has been engaged" olur diyen varsa tense uyumunu nasıl yakalayacağımızı söylesin.

  • sensible soccer  (19.09.12 18:34:26) 
Buradaki karmaşanın nedeni bir türkçede az önce olan bişe için de, geçen yıl olan bişe için de, geçen yıl olan bişeyi anlatırken kullandığımız geçmiş zaman için de aynı kalıbı kullanıyoruz. Ama ingilizcede öyle değil. Şu ana etkisi devam eden süreç şeklinde tanımladıkları perfect tense diye bir olayları var. Dolayısıyla geçmişte yaşanan bir olaydan zaten geçmiş zamanla bahsederken onun perfect halini de past perfect şeklinde kullanıp had been yapıyorlar. Yani annemle konuşurken babam aradı, parayı yastığın altına koyduğunu söyledi. Bizde hep di di di. Orda önce past, sonra past perfect. Hatta bir de past continious.


  • aranan hayvan  (20.09.12 17:36:19) 
[]

çeviri yardımı

Give the list of the reference documents related to the review?




 
incelemeyle ilgili/alakalı olan referans dosyalarının listesini veriniz?

documents'den sonra which is related ama kısatılmış gibi düşündüm.
  • goktrgelirdertbiter  (17.09.12 20:44:31) 
İncelemeye ait referans belgelerinin listesini veriver.


  • nevarki  (17.09.12 20:46:18) 
denetime ilişkin referans dosyaların listesini veriniz


  • Baatezu  (17.09.12 20:48:03) 
[]

kuccuk bir ceviri

there was such accumulated bitterness and contempt in the young man's heart, that, in spite of all the fastidiousness of youth, he minded his rags least of all in the street

bu cumlenin acık manası nedir, sanırım ben yanlıs yorumluyorum. bana gore:

genc adamın kalbinde o kadar cok birikmiş karamsarlık ve küçümseme vardı ki, gençliğinin titizliğine rağmen, ustundeki paçavraların sokaktaki herkesten daha kotu oldugunu dusundu.

ama boyle de anlamsız geliyor, misal gençliğin titizliği ne alaka, kucumseme de burda sacma duruyor gibi

 
Bence şöyle gibi; Genç adamn yüreğinde o kadar çok acı ve kibir birikmişti ki, gençliğin verdiği zor beğenme özelliğine rağmen, üstündeki paçavraların sokaktakilerden daha iyi olduğunu düşünyordu.

Yani adam genç olduğu için üstündekinden utanması gerekiyor ama o kadar kibirli ki yine de sokaktaki herkesten iyi giyindiğni düşünüyor.

Gibi geldi bana.
  • purpurum  (17.09.12 17:42:17) 
genç adamın kalbinde o kadar çok nefret, karamsarlık, öfke vs. birikmiş ki, genç olduğu için giyim kuşam meseleleri hakkında aslında kılı kırk yaran, zor beğenir bir tavrı olması gerekirken, yani o yaşlarda herkes bu konulara çok kafa yorarken, üzerindeki eski püskü kıyafetler umrunda bile değilmiş.


  • idyl  (17.09.12 17:44:43) 
sanırım son kısımda takılıyorsunuz:
sokaktakiler arasında üstünü başını en az umursayan oydu.

  • yalnux  (17.09.12 18:03:47) 
evet ya o minded....least kismini cozememistim, ama idyl sagolsun anlatti iice :) hepinize cok tesekkurler arkadaslar, cansiniz :)


  • b w n s p  (17.09.12 22:49:11) 
[]

kısa bi çeviri

'' paketim gümrükte kaldı ve size tekrar geri gönderiliyor lütfen size ulaşınca paramı geri iade edin.''




 
"My package has been detained by customs and is being sent back to you. Please refund me when you receive the package."


  • idyl  (17.09.12 12:36:59 ~ 12:37:11) 
[]

Kısa bir çeviri (ingilizce)

Selam,

Biri çevirebilir mi?

the world as i've been told
it would turn i get money
small feet in the hall
and i long for every moment


Edit: Fever Ray - dry and dusty şarkısından alıntı. hatun çok hisli söylüyor.

 
bana anlatıldığı kadarıyla dünya,
dönmeliydi, ben parayı alırım,
salonda küçük ayaklar
ve ben her an özlerim.

çikın tıransleyt! :D
  • nevrochaotica  (16.09.12 23:39:17) 
şarkı sözümüş bu ya. eğer sanatçının hayatından falan bölümlerle alakası falan varsa çevirmek için onlarıda bilmek lazım. şarkı sözlerinin tartışıldığı sitelerde araştırarak en azından ingilizce ne anlatmak istenildiğine ulaşabilirsin.


  • yazik ziyan  (16.09.12 23:50:08) 
[]

Almanca Türkçe çeviri

Bi el atın size zahmet, Teşekkürler.
Liebe Eltern,

das Gemeinsame Mittagessen im Kindergarten macht nicht nur jede Menge Spaß. Durch konzentrierten, schnellen und abwechselnden Bewegungen mit rechter und linker Hand, werden vielfältige Fähigkeiten trainiert. Diese sind Beispielsweise die Aktivierung und Vernetzung beider Gehirnhälften, die Auge-Gehirn-Hand-Koordination, die Konzentration und vieles mehr....

Eine ganz einfache Übung, um die Kinder zu fördern ist, mit Besteck zu essen.

Wir würden uns freuen, wenn Sie uns dabei unterstützen, indem Sie zu Hause mit Besteck (Gabel + Messer) essen!

Liebe Grüße
Mond-Gruppe

 
-biraz serbest çeviri olacak ama yeterli olur diye düşünüyorum-
Sayın aileler,
kreşte beraber yenilen öğle yemeği çok hoş olmasının yanında konsanstrasyon ile sağ ve sol el arasında hızlı değişim sağlama gibi çeşitli yeteneklerin geliştirilmesine katkı sağlamaktadır. Bu yetenekler arasında her iki beyin lobunun aktif kullanımı ve etkileşimi, göz-beyin-el koordinasyonun sağlanması, konsantrasyon gibi bir çok aktivasyon sayılabilir.
çocukların gelişimi adına basit alıştırmalardan biri olarak, kaşık-çatal-bıçak ile yemek yenmesi gösterilebilir.
bizlere yardımcı olmak adına sizler de evinizde kaşık-çatal-bıçak ile yemek yerseniz memnun oluruz.
sevgiler-saygılar... Mond Grubu
  • candanag  (16.09.12 18:53:31) 
[]

İngilizce öğrenen birine nasıl yardım edilir?

Merhaba,

ingilizce yüzünden bir türlü bölüm derslerine başlayamayan yani üniversite hazırlığı atlamada sorun yaşayan birine yardım etmem gerek. Bugüne kadar vakit buldukça dilbilgisi kurallarını anlatıp alıştırma çözdürüyordum ama bu pek işe yaramıyor. Tabi bunun Writing'i var Listening'i var, yani ben nereden nasıl başlayacağımı şaşırdım. Biraz da konsantrasyon sorunumuz var. Yani sevgili ekşi danışmanlarım, bu konuda önerebileceğiniz yaratıcı çözümler varsa çok mutlu olurum. Bir de işe yararsa o kadaaaaar güzel olur ki!
Şimdiden çok teşekkürler!

 
teşekkür ederim, kulağa güzel olacak gibi geliyor :)


  • dündensonrayarındanönce  (17.09.12 22:40:08) 
ilgili olduğu konuların wikipedia maddelerini simple english dilini seçerek okusun

örn simple.wikipedia.org

listening için www.eslpod.com

ayrıca altyazılı film izlemesini önermem. eşzamanlı olarak her şeyi anlamak değil maksat.

ayrıca quizlet.com
  • superb  (17.09.12 22:43:59 ~ 22:47:33) 
1)))

yıl oldu 2012, arap baharı geldi geçti iphone 26s çıktı hakan peker yaşlandı hala ve hala dil geliştirmek için film izleyin diyenler var.

=> ayakkabı nedir bilen var mı? kaç çeşidi var? neden acaba? hepsinin amacı farklı çünkü.

komando botu ayrı bale pabucu ayrı.

komandoya bale pabucunu giydirsen ne olur? veya tersi?

filmler de insanlar ingilizce öğrensin diye YA-PIL-MI-YOR. kaldı ki buradaki insan "ingilizcenin anasını ağlattım daha ne yapıyım da gelişsin" DEMİYOR.

YANİ: learning amacı taşımayan şeylerle learning olmaz. komandoya bale pabucu giydirmek gibi olur.

oturur film izlersin 2 salak kelime öğrenirsin öğrendim sanırsın. BAŞLANGIÇ AŞAMASINDAKİ birisine film tavsiye etmek bu konuda yapılabilecek 1 nolu fiyaskodur. daha ötesi OLAMAZ.

biret pit anjelina jol "yahu şu insanlar ingilizce öğrense fena olmaz mı" diye bir araya gelip film ÇEVİRMİYORLAR.

VE:

film 1 konu etrafındadır. gereksiz kelimeler çok olur gerekliler az olur. argo sokak ağzı olur olur da olur. bu adam daha bölüm dersine BAŞLAYAMAMIŞ. film kim o kim?

filmde meme vardır seks vardır senaryo vardır kurgu vardır kafa karıştırması vardır. amaç zaten ingilizce değil ki? amaç film izlemek olur.

---

bizzat kendimden örnek vereyim:::

zamanında bu saçma salaklığın peşinden gittim: esaretin bedeli'ni izledim.

1.çok uzun. 2.durmadan konuşuyorlar 3. cezaevi...

durdur, kelimeye bak, anla, kavra derken 1 haftada bitti film. o zamanımı (altta yazıcam) adam gibi learning listeninglerine ayırsaydım keşke...

sonuç:

-----> film ingilizce öğrenme amacı DEĞİLDİR. kaşıkla et doğranmaz. amaca aykırı.

-----> ileriki aşamalarda izleyeceksen de MUTLAKA ingilizce altyazılı izleyeceksin. ingilizce filmi türkçe altyazılı izlemek asla geliştirme amacı olamaz. AMA bu aşamaya da çok var.

-----> ayrıca ben artık bu işi, sabah akşam dizi - film izleyen izleyen eziklerin "yaaa ben ingilizcemi geliştiriyorum" diye kendilerini avutma amacı olarak görüyorum.

-----> ingilizceyi bırakın 1 tane mi yabancı arkadaşınız olmadı? yabancı bir adamın ortalama 1 türk dizisini anlaması kavraması için kaç sene bizzat Türkiye'de kalması gerektiğini hiç mi gözlemlemediniz?

az sonra devam edicem.
  • 4ekim  (17.09.12 23:43:20) 
[]

Almanca İngilizce.

Öncelikle merhabalar.

95 doğumlu liseli bir kardeşiniz olarak Ekşi sözlüğü yaklaşık 5-6 yıldır takip etmekteyim. (evet bencede oha) bunu başta belirtmek istedim bilmem neden.

neyse olaya gelmek istiyorum hemen.

2005 yılında babamın tayini nedeniyle Almanya maceram oldu. 4 sene boyunca hem Almanca hem İngilizce (tamamen) Fransızcanın grammer ve kelime bilgisini öğrenme fırsatı buldum. Üniversite yaklaşıyor ve ben halen Almanca-İngilizce arasında tercih yapamadım.

Almanca'dan atama olmuyor denilmiş sözlükte. Sayfalarca araştırdım.
İngilizce'den de çok talep var. Ve 2 kelime bilen biri bile İngilizce biliyorum diye dolaşıyor.

Bu konu hakkında yıllardır okuduğum sözlük yazarlarının bir görüşünü almak istedim. Şimdiden teşekkürler.

 
Bence Almanca'dan devam edip diğer yandan ingilizce kurs falan al. Almanca biliyorsun, bunu heba etme. Ben ettim sen etme:) İngilizce kurslarla vs devam ettirilebilir bir dil.


  • whoosie  (16.09.12 09:29:48) 
Ben de öyle düşünüyorum ayrıca ingilizceden yeterlilik belgesi alabilirsem faydalı olcağını düşünüyorum. Umarım imkanlar yeterlidir. (iş vs.) Cevabınız için teşekkür ederim. :)


  • aif  (16.09.12 14:56:42) 
[]

bizim yerimize ne demek ?

bizim yerimize iletiyorlar cümlesindeki bizim yerimize instead of us olur mu. yani they transfer those documents instead of us gibi




 
olur gibi ters durmuyor


  • digital aga  (14.09.12 17:12:49) 
on behalf of

ama ne demek istediğine de bağlı...
biz göndermiyoruz da onlar gönderiyorsa "instead of",
bizim adımıza, bizim için gönderiyorlarsa "on behalf of"
  • ermanen  (14.09.12 17:13:31 ~ 17:16:38) 
[]

ingilizce bir kelime (bulundu)

"wraps" kelimesi spa, masaj, terapi gibi alanlarda ne anlamda kullanılıyor?

ekleme: sanırım "body wrap" anlamında. o zaman ne olduğunu da kestiremedim...

buldum vücut maskesiymiş. teşekkürler.

 
yok şöyle bir şeymiş www.memorialmedikalestetik.com

ama türkçe'de terimsel bir kullanımı var mıdır onu merak ediyorum. mesela çok atıyorum "vücut boyama" gibi.
  • click here to see her naked  (14.09.12 00:38:54) 
@leman eminim ya benim aradığım şey linkini attığım olay.


  • click here to see her naked  (14.09.12 00:43:47) 
wrap diye düşünürsek sarmak, sarmalamak, örtmek anlamında maske vb. şeylerin uygulanmasında kullanılıyor olabilir.


  • 9kuyruklukedi  (14.09.12 01:58:01) 
"vücudu bir şeyle sarma" anlamında.

fırsat sitelerinden aldığım bir güzellik salonu fırsatı vardı. adı body wrap olarak geçiyordu. iç çamaşırlara kadar soyunuyorsunuz. dizlerden göğüs altına kadar vücudunuza çamur maskesi sürülüyor. ve sıcak suda bekleyen uzun sargı bezleri sıkılıp o çamur maskesinin üstüne sarılıyor, mumya gibi. x süre beklenip çıkarılıyor falan..
  • holy diver  (14.09.12 12:21:26) 
[]

karışık tense soruları

ingilizce tense lerle ilgili sorunum var.örneklerde hangi tense kullanacağımı sasırıyorum.elinizde karışık halde tense soruları ve tabiki cevapları var mı?ya da önerebileceğiniz site, kitap vb...tesekkurler.




 
betty schrampfer azar


  • jack in the box  (13.09.12 23:19:46) 
Şuraya yükledim bi kaç bişey. İçinde tense konu anlatımları dilko tense soruları var. Türkçe anlatımı da var. İşinizi görecektir, baya ayrıntılı anlatıyor.

s3.dosya.tc
  • kırmızıkalem  (13.09.12 23:25:59) 
azar iyidir bogaziçi hazırlıkta okutulan kitap.


  • bazardaki artis  (13.09.12 23:36:48) 
[]

italyanca bilen babayiğitler

gençler bendeniz kendi kendine italyanca öğrenmeye çalışan bir mühendis olarak şöyle bir gramer şablonu çıkardım yarı ingilizce yarı türkçe. doğru mudur ?

Indicativo

Presente geniş zaman + şimdiki zaman
Imperfetto past continious
Passato Prossimo past tense
Passato Remoto tarihi olaylar, distant past olaylar (kullanılmaz)
Trapassato Prossimo past perfect
Trapassato Remoto not common, similar to trapassato prossimo
Futuro will, going to
Futuro Anteriore future perfect tense (şu aşamada kullanmana gerek yok)


Congiuntivo

Presente düşünme ve düşündüğün olay günümüzde eş zamanlı
Imperfetto düşünme ve düşündüğün olay geçmişte eş zamanlı
( i was hoping that you would like gift)
Passato Prossimo I doubt that they went
Trapassato Prossimo I thought that you (had) left

 
imperfetto'nun past continuousdan biraz daha kapsamlı olduğunu belirterek genel olarak doğru diyebilirim. ama dildeki zamanları dil içindeki anlamıyla algılamaya çalışırsanız daha kolay yerleşir, yoksa sürekli kafanızdan çevirmek zorunda kalırsınız.
ek olarak bkz.
www.eksisozluk.com
www.eksisozluk.com
  • ahandanick  (14.09.12 12:20:47) 
[]

bu cümlenin çevirisi nedir?

remember always that all of us and you and i especially are descended from immigrants




 
"hepimizin, özellikle senin ve benim göçmen soyundan geldiğimizi hiçbir zaman unutma" gibi bir şey.


  • kül  (13.09.12 22:33:57) 
her zaman şunu hatırla ki hepimiz, özellikle sen ve ben, göçmenlerden geliyoruz. (soy olarak)


  • sopiro  (13.09.12 22:34:25) 
[]

velayet ne demek?

Almanca ya da İngilizce,
Velayet sözcüğünün karşılığı nedir?
örneğin çocuğun velayeti annesine verildi derken. (bu anlamda yanı)

teşekkürler

 
legal parenting ve/veya guardianship


  • hubris  (12.09.12 23:01:46) 
child custody


  • freefroglet  (12.09.12 23:09:32) 
alm. das Sorgerecht


  • shi aila  (12.09.12 23:12:52) 
[]

kısa bir cümle çeviri | ingilizce, birazcık acil.

Bu ürünü taksitle alabilir miyim?
Taksitli fiyatı, üzerinde yazan fiyat mı?


nedir bunların uygun çevirisi.

 
Can I purchase this product by multiple payments?
Is the price for multiple payment the same as the marked price?

  • long live rock n roll  (12.09.12 17:02:59) 
taksit installment dır


  • hot sauce  (14.09.12 23:21:42) 
can ı buy thıs product installment buying
.... $,£ is installment buying price or paid cash price da olabilir sanırsam

  • gündüz m  (14.09.12 23:29:28 ~ 23:30:03) 
[]

uzaktan eğitim sertifika kursları?

www.istanbulinstitute.com

şu kursa kayıt olmayı düşünüyorum. yıldız teknik falan diyor diye ilgimi çekti. işe yarar mı?


 
yaramaz. hatta böyle seylerle cv kabartma sekline girerseniz büyük sirketler bence direk eler.


  • serabetan  (12.09.12 14:47:22 ~ 14:47:51) 
cv için değil, zaten kendi işim var. asıl amacım elimde bir sertifika olması, mümkünse bir şeyler de öğrenmek falan. kursa gidecek vakit bulamam. o yüzden sormuştum.


  • historien  (12.09.12 14:49:10) 
buyuk sirketler niye elesin allasen. bi yanda mal gibi oturup hic bir sey yapmayan adam; diger yandan kurs, seminer vs..kosturup sertifikalar kazanmis bir adam varsa elbette kendini gelistiren, mucadele eden adama verirler.


  • keltikfrost  (12.09.12 14:59:18) 
[]

Blanket - Medikal

Resimde görülebilecek "blanket"'ın Türkçesi nedir? Tıbbi bir cihaz.

Remove hoses and blankets diyor. Hoses için hortum demek mümkün. Fakat bu blanket nedir tıp cihazları terminolojisinde?


 
bu aramalarıma göre tıbbi bir cihaz değil. bu bir motorsiklet sürücüsü aksesuarı.

gimmickmotorsports.com
veya
goo.gl

egzosa veya oralara bi yere takılıp egzosdan yanmayı engelliyor ve/veya yağ sıçramasın vs..

motor sporları ile ilgim bilgim yok. çıkan siteye göre yorumladım.
  • ben smyrna  (12.09.12 11:54:30) 
[]

İstanbul İtalyan Kültür Merkezi kursları

İtalyanca kurslarının kur fiyatları ne kadar ? Yakın dönemde gitmiş kişilerden tavsiye ve bilgi de alabilirim.
Teşekkürler.
(Arayıp sormak da var tabi de acilen öğrenmek istedim.)


 
370 yada 390 tl ydi yanlış hatırlamıyorsam


  • euteamo  (12.09.12 07:25:15) 
[]

Rusça Hakkında?

Arkadaşlar okulumda ingilizceye ek 2. bir yabanci dil seçicem.lojistik yonetimi okuyorum*.aklimda ilk olarak rusça seçmek var ilerde potansiyeli olan bir dilmiş.ama bir yandanda birçok kişi ispanyolca veya italyanca almami soyluyorlar.tavsiye ve onerileriniz nedir ?




 
ispanyolca derim.


  • basond  (11.09.12 17:51:49) 
süper olur , bende uluslararası tic. ve lojistik istiyorum,
seçeceğim diller almanca ve ingilizceyi iyice ilerletmek , rusça , yanına da arapça
ticaret buralarda çünkü,
  • opeth  (11.09.12 17:53:01) 
Varmi başka oneri ve gorusu olan ?


  • estalus  (12.09.12 15:05:01) 
güncelll


  • estalus  (13.09.12 14:49:36) 
[]

ingilizce çeviri

şu iki cümleyi ingilizceye çevirmeme yardımcı olursanız beni google translateden ve büyük bi rezillikten kurtarmış olursunuz.

Başvurulmayan herhangi bir çözüm yolu bulunmamaktadır. İç hukuk yolları tamamen tükenmiştir.
A.İ.H.M’ den başka herhangi bir makama başvurulmadı.

 
There isn't any untried solution. All domestic remedies are exhausted. There is no application to any office except ECHR.

Çok doğru olmayabilir.

edit: application yerine appeal da olabilir.
  • himmet dayi  (11.09.12 16:51:49 ~ 16:53:08) 
"There is no solution way we didn't apply. All domestic remedies are completely exhausted. We do not apply the court's authority but The European Court of Human Rights."

Nacizane, kısıtlı İngilizce bilgimle bu kadar oldu.
  • cok sey hakkinda az sey bilen adam  (11.09.12 16:54:38 ~ 16:54:56) 
We have tried all possible solutions to resolve this issue. Domestic law has failed to solve it. Other than ECHR, we have not taken the issue up with any other international organization.


  • beriberi  (11.09.12 17:06:17) 
[]

Vize için acil gerekli arkadaşlar..

Merhaba arkadaşlar,

Aşağıda bilgileri verilen kadrolu şirket personelimizin ülkenize yapacağı hasta ziyareti için vize verilmesi rica olunur.

bunun ingilizcesi lazım. şimdiden teşekkürler .

 
we request you to issue our permanent staff, about whom we inform you below, with a visa for a visitation in your country.


  • dibini gor  (11.09.12 10:49:04) 
teşekkürler .


  • Bekir  (19.09.12 19:25:30) 
[]

Çeviri - Words are dropped

Words are dropped nedir? Ne olmuş sözcüklere? Bu bir hata mesajı.

şu tür bir yapı var:

if words are dropped, it is important to correct such cases.

Not: Makine Çevirisi programı. Fakat kullanıcılar düzeltmeler yapabiliyor. Bu da bu düzeltmeleri standartlaştırma yolunda bir rehber. Şu tür hataları düzeltin gibi.

 
kelime düşmesi olarak düşünecek olursak, yanlış çeviri gibi algıladım ben.


  • loveinaflipbook  (11.09.12 08:54:59 ~ 08:59:32) 
Words are dropped, replace anlamında kullanılmış olabilir. Eğer bir kelime filtre programı varsa (sex, porn gibi kelimeleri yakalayan), program bu tür kelimeleri siliyor\engelliyor\kaldırıyor olabilir. Tamamen atıyorum.


  • Raymond  (11.09.12 09:01:30) 
ses düşmesi gibi kelime düşüyor mesela "not" gibi ya da benzer kelimeler düşebiliyor. ama bunlar bazen cümlenin anlamını değiştiriyor. okuduğum örnek "He was found guilty" orada not düşmüş mesela, aslında adam suçlu değil suçsuz bulundu. o zaman bu durumda cümle düzeltilmeli.

ama neden ya da neye göre kelimeler düşüyor bilemiyorum.
  • clementine the tangerine  (11.09.12 09:02:18) 
burada anlatilmak istenen silinmek, cikarilmak gibi bir sey. tam olarak raymond'un ornekledigi sekilde.


  • entrapmen  (11.09.12 10:11:51) 
[]

How long have you been living in Madrid?

sorusuna cevap *in 5 years mı olur, *for 5 years mı?

2si de olur gibi geldi, tabi biri doğru. diğer şıklar *since 5 years ve * 5 years ago. bunlar hiç olmaz.
(dil konusunda böyle basit ayrıntılarda takılan zeka özürlünün biriyim. zorları daha kolay yapıyorum, belirtmek istedim:)

 
for 5 years kesinlike doğru olan cevap


  • zaugnakhaldun  (11.09.12 01:36:02) 
for 5 years

since 2007
  • dibini gor  (11.09.12 01:43:06) 
in 5 years, 5 yıl sonra gibi olmuş olur bu durumda hiç uygun olmaz. Kesinlikle for 5 years evet.


  • only alcoholica  (11.09.12 02:03:36) 
[]

latince

"sahip olduğum her şey yanımda taşıdıklarımdır" vb. latince bir cümleyi sözlükte okumuştum diye hatırlıyorum; bunun latincesi nedir bilen eden çevirebilecek olan var mıdır acaba?




 
  • shi aila  (10.09.12 18:59:44) 
1 ... • ... • 146 • ... 156   « Önceki  Sonraki »
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler angelus, Artibir, aychovsky, baba jo, basond, compumaster, deckard, duyulmasi gerektigi kadar, fader, fraise, groove salad, kahvegibi, kaymaktutmayansicaksut, kibritsuyu, monstro, pandispanya, robin, ron dennis
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır. Skimlinks ile linkler üzerinden yönlendirme payı alınmaktadır.