[]

Lise 1 ingilizce ödevi

5 adet yemek tarifi yazmam gerek yarına kadar yetiştiremeyeceğimden dolayı yazıyorum yardım ederseniz çok sevinirim




 
half a cup of powdered sugar
one quarter teaspoon salt
one knife tip turkish hash
half a pound butter
one teaspoon vanilla-sugar
half a pound flour
150 g ground nuts
a little extra powdered sugar
and no eggs

place in a bowl
add butter
add the ground nuts and
knead the dough

form eyeball-size pieces from the dough
roll in the powdered sugar

place on a greased baking pan and
bake at 200 degrees for 15 minutes
and no eggs

bake at 200 degrees for 15 minutes
  • hollowlife  (24.11.13 09:40:28) 
  • in search we trust  (24.11.13 10:17:43) 
[]

tek cümlelik ingilizce çeviri

iyi günler sözlüğümün insanları. şu cümleyi çevirirseniz ingilizce öğrenmekle cebelleşen bir genci çok mutlu edersiniz

"Although the world from which we derive our socialization practices has changed, there have been relatively few changes in the way we socialize our male and famale children."


 
Sosyalleşme alışkanlıklarımızı edindiğimiz dünya her ne kadar değiştiyse de, kız ve erkek çocuklarımızı sosyalleştirme şeklimiz pek değişmedi.


  • lexicographer  (23.11.13 22:05:52) 
lexi +1


  • Ruprect  (23.11.13 22:16:46) 
[]

Toefl

toefl'a nasıl hazırlanılmalı? kursa gitmek mi kendi kendine çalışmak mı? ya da kaynak önerisi yapabilecek olan var mı?




 
özel ders


  • EXXE01  (23.11.13 14:59:12) 
duyuruda "toefl" diye aratin cok kez soruldu bu tarz sorular

benim tavsiyem ingilizce iyi duzeydeyse soru tiplerine bakin yeter. onun icin de notefull videolarini izleyin youtubedan
  • babamasoliimbananickaldirsin  (23.11.13 15:01:02) 
bire bir denemeler var, bence giriş seviyesinde değilseniz ya da advanced kasmıyorsanız kendi kendinize çalışmak en iyisi.


  • kayranin kedisi  (23.11.13 15:09:31) 
toefl ibt ye girmiştim ben.
saçma gelebilir ama, sitesinde nasıl sorular çıkacağı nelere dikkat edileceği yazıyor.
hani biz türkçe komposizyonlarda "günümüzde insanoğlu" vb. gibi ezbere girişler yapardıkta, komik kaçardı ya; hah işte toefl writingde mesela aynen bunu istiyor. ne bileyim bir fikir ile ilgili bir kompozisyon istiyorlarsa, 3 tane evet bence öyle 1 tane ama tam tersi de olabilir içerikli paragraf ( arada mutlaka nevertheles, however gibi tezat belirten edatlar kullanın ) bi de 2sini mukayese eden bir çözüm yazdın mı writingde 30 üzerinden temiz 22-23 puanın var.

reading zaten seçmeli, keza listeningde, writing i özetledim, bi speaking kaldı, o da genelde yurt arayan öğrenci ve güncel bir olay üzerine konu oluyor.

yanisi edebiyat parçalamayan, okuduğunu ve dinlediğini anlayan biri çok rahat 90/120 yapar.
  • joe dalton  (19.12.13 16:17:12) 
[]

fransızca'dan fransızca'ya

selamlar,

2.bp.blogspot.com

şu resimde franızcada SMS atarlen kullanılan kısaltmalar yer almış. bizde "slm, nbr, kib, nys msglsn sn ii gcler" tarzı şeyler bi kısmını anlayabildim sadece.

salut, ça va? ........ oui, et toi?
... .................
je ne sais pas, laisse tomber, quoi de boit? ........... ba, rien. tu dis un cinema?
oui, le quel film? ......... star wars
ok, on se dit randez-vous á 2H ......... aprés, on fait qoui?
on verra............... ok salut.

2. satırı anlayamadım. 3teki de yanlış oldu galiba?

 
sanırım non...pourquoi ve qu'est-ce que c'est passe?


  • kediebesi  (23.11.13 09:46:54) 
non -> pourquoi, qu'est-ce que tu as sanırım


  • joe dalton  (19.12.13 16:20:20) 
[]

çeviri gibi

şunu çevirip aynı zamanda anlamını da açıklayabilir misiniz:

''i've been worse before, but it was in the future.''


 
daha önceden daha kötü oldugum (hissettiğim) zamanlar olmustu, fakat bu gelecekteydi.
yani şu an en kötü zamanında, daha önceden hiç bu kadar kötü olmamış
ancak gelecekte olabilir(olacak) bu, demek istiyor. Felsefesi bu gibi, zaten özlü söz, ben böyle anladım, yanlışım varsa (ya da başka fikri olan) düzeltirler.
  • sluggish  (22.11.13 23:59:21) 
"kendimi kötü hissettiğim zamanlar olmuştu. ama bunlar gelecekte kaldı."

şeklinde kısaca çevrilebilir. zamanda yolculuk ya da rüya alemi, hayal dünyası gibi metafiziki bir gerçeklik söz konusu.

alışılmışın dışında, absürt bir mantık silsilesi izlediği için şiirsellik de akıyor hafiften. bence ver kurtul. herifin kayış koptu kopacak.
  • kmtetrfn  (23.11.13 00:23:09 ~ 00:58:35) 
"yetmez, ama evet"


  • yalnux  (23.11.13 00:35:49) 
daha kötü hissettiğim zamanlar olmustu, fakat bu gelecekteydi. gayet açık gibi geliyor bana anlamı, gelecekte daha kötü hissettiği zamanlar olacak (buna inanmış, edebiyat burada), şu anda da en kötüsünde( ya da kısaca kötü hissediyor).


  • sluggish  (23.11.13 00:47:12) 
benim de aklıma ilk zaman yolculuğu geldi nedense. doctor who'yu fazla kaçırdım zaar.


  • falafila  (23.11.13 01:59:40) 
[]

ingilizce - kaç clause var

arkadaşlar kaç tane clause var, bunlar hangileri, hangisi hangi soruya cevap verir




 
cevap vermek istiyorum ama veremiyorum. clause dediğin nedir tam olarak?


  • knight of cydonia  (22.11.13 23:28:17) 
if clause, relative clause gibi ama tam emin olmak istiyorum. kaç taneler ve fiile hangi soruyu sorarak bunları bulabilirim


  • the elleh  (22.11.13 23:31:46) 
bir sürü clause var. sen ana cümleyi anladın mı geri cümle clausedur. bunun sorusu morusu yok...


  • inanmazsan inanma  (23.11.13 00:09:54) 
@inanmazsan inanma
bunu bende biliyorum ama vizede cümledeki clause'un hangisi olduğunu soracak hoca kişisi

  • the elleh  (23.11.13 00:22:13) 
1- Relative Clauses (who/which/that)
2- Noun Clauses (İsim Cümleleri)
3- Adjective Clauses (Sıfat Cümleleri)
4- Adverb Clauses (Zarf Cümlecikleri)
...

internette araştırın, detaylı ve açıklamalı örnekleri ile birlikte bir sürü sonuç alabilirsiniz. çok da zor değil, ama kalem kağıt alın elinize örnekleri bir araya getirerek aralarındaki farkların ayırdına daha iyi varırsınız.
  • kmtetrfn  (23.11.13 00:43:14) 
[]

Çok kısa bakar mısınız?

"To thine own self." ne demektir?

Cümlenin öncesinde bir karakter "kimse böyle bir şeyi sonsuza kadar kabul edemez." diyor. Karşısındaki adam da karşılık olarak bunu söylüyor.


 
kendini bilmek, kendin olmak, hayatını kendin için yaşamak ve yapmak istemediğin şeyler için başkalarının seni etki altına almasına izin vermemek, anlamlarında kullanılıyormuş :)


  • freebird5406_2  (22.11.13 16:17:02) 
Hamlet'te geçer bu cümle orijinal olarak. Anlamı da, "kendi fikrine göre karar ver, başkalarının ne düşündüğü önemli değildir" gibi bir şey kabaca.

"To thine own self be true, and it must follow, as the night the day, thou canst not then be false to any man." olarak geçiyor oyunda.
  • fengari  (22.11.13 16:17:46 ~ 16:19:37) 
hamlet'te geçeni mi soruyorsun?

hamlet'te geçen cümle "to thine own self be true" değil miydi?

eğer farklıysa anlamı farklı olur.

"to thine own self be true" ile "to thine own self" kalıplarının anlamları farklı.

"to thine own self" kalıbının "sana göre" gibi bir anlamı var gibi...
  • ermanen  (22.11.13 16:24:35) 
[]

Uzun zamandır birbirimizi görmüyoruz

Bunu ingilizceye nasıl çevirebiliriz ?




 
long time no see.

edit: daha formal istiyorsan: "we have not seen each other for a while."
  • sen git ben geliyorum  (21.11.13 22:30:34 ~ 22:32:14) 
it's been a long time since we last met

it's been a while since we last saw each other

it's been a long time since the last time we met

edit: letheavendangered'e teşekkürler, gece gece ancak bu kadar :)
  • loveinaflipbook  (21.11.13 22:31:43 ~ 22:39:32) 
It's been a while since we've seen each other.


  • deliverance  (21.11.13 22:34:53) 
@loveinaflipbook'un ilk cümlesinin ikinci kısmı "since we last met" olacak. since'ten sonra simple past gelir, present perfect değil.

edit: aynısı @deliverance için de geçerli.
  • letheavendangered  (21.11.13 22:35:11 ~ 22:35:43) 
@letheavendangered
bu kadar kesin bir ayrım olduğunu bilmiyordum, cümle gayet doğal geldi aslında bu haliyle.

  • deliverance  (21.11.13 22:40:26) 
@deliverance, konuşurken çıkıyor öyle ama doğru bir kullanım değil.

<present perfect'li cümle> SINCE <simple past'lı cümle>

simple past yerine direkt net bir zaman zarfı da gelebilir, 2001, last month, January, my childhood vs gibi. simple past'la kurulmuş herhangi bir cümlecik de net bir zamandan bahsettiği için öyle oluyor zaten.
  • letheavendangered  (21.11.13 22:44:11 ~ 22:45:08) 
letheavendangered haklı. since'ten sonra present perfect kullanılmaz. yani günlük dilde belki duyarsınız ama pek değil.

fakat zaten bu kadar karmaşaya gerek yok :) cümlenin tam çevirisi "we haven't seen each other for a long time"
  • nathanieltroy  (21.11.13 22:48:39) 
we haven't seen each other for a long time+1


  • el desaparecido  (21.11.13 22:49:34 ~ 22:51:55) 
[]

toefl'dan kaç alırım?

18 yıl ingilizce okudum. bunun 11'i tamamen 7'si yabancı dil olarak ingilizceydi.

hiç türkiye dışında yaşamadım.
bu yaz 5 ay gündüzleri sadece ingilizce konuştuğum bir iş yaptım.

toefl'a hiç çalışmadım. sadece soru tiplerini öğrendim.
yarın sınav var. bu verilerle kaç alırım :)

 
60


  • ganyotçu  (21.11.13 18:36:37) 
677 uzerinden 633 almistim pbt'den hic calismadan. toeflda en onemli seyler dikkat ve konsantrasyon. uds'den daha zor bir sinav degil


  • thracian  (21.11.13 18:41:43) 
56-57
sana kaç lazım.

  • colorwithnotexist  (21.11.13 18:43:25) 
55


  • EXXE01  (21.11.13 18:47:03) 
max 65


  • hope ender  (21.11.13 18:47:21) 
bana kaç lazım onu da bilmiyorum. spor olsun diye girdim.


  • enerji muhendisi  (21.11.13 18:47:49) 
ibt'ye giriyorsan 80'in altinda almaman lazim. 100'u gecersen iyi.


  • joelskellington  (21.11.13 18:48:24) 
ibt ise 85-105.


  • esas itibariyle  (21.11.13 19:33:48) 
kac aldin


  • joelskellington  (02.12.13 17:54:51) 
hala açıklanmadı :(

edit: 92 almışım
  • enerji muhendisi  (03.12.13 15:13:48 ~ 21:16:19) 
[]

ingilizce bir cümle

Moreover, individual clinical prognostication fares little better among critically ill neurological patients.


Bu cumledeki "prognostication fares" ne anlama geliyor?

Hastalık prognozu mu, tanı koyarken hastaya verilen zarar mi? Nedir acaba?

 
teshis, tanı ücreti gibi geldi bana


  • cokponcik  (21.11.13 15:25:49) 
Makalede geçiyor pek ücret olaylarından bahsedeceklerini sanmıyorum ya.


  • the kene  (21.11.13 15:27:33) 
konu bana yabancı ama ben cümleyi ögelerine ayırayım, bilen biri çevirsin.

"individual clinical prognostication" "fares little better" among "critically ill neurological patients"

fare burada fiil, "to fare better" "onun için daha iyi oldu" gibi bir anlama sahip.
  • kül  (21.11.13 15:33:32) 
kül vermiş cevabı aslında ama:

bireysel kilinik prognoz, kritik durumdaki nöroloji hastaları için daha iyi oluyor(sonuç veriyor) gibi bir anlam.
  • neyleyim  (21.11.13 15:46:45) 
[]

bir cümlelik çeviri

"Dilimin ucunda kamera var"




 
There's a camera on the tip of my tongue


  • ganyotçu  (21.11.13 11:31:01) 
[]

ingilizce

"hegel clearly contrast the particularistic alturism of the family with the need for impartial reason in the state and cite this contrast in legitimating male rule in domestic sphere.

ne demek istediğini anlasam yeter :)

uygun olan, canı sıkılan, özel-kamusal alana ilgi duyan arkadaşlara bir iki cümle daha gönderebilirim..

tesekkurler..

 
Hegel acikca ailenin tikelci özgeciligi ile devletteki tarafsiz sebebe olan ihtiyaci mukayese eder ve ev ici ortamda erkek egemenliginin kanunlara uygun hale gelmesinde bu mukayeseyi temel alir.

tikel www.yeminlisozluk.com
alturizm (özgecilik)
  • el desaparecido  (21.11.13 10:47:48 ~ 10:48:22) 
hegel açık bir biçimde ailenin tikelci özgeciliğini (particularistic alturism), devletteki tarafsız saik ihtiyacı ile karşılaştırıyor ve bu karşılaştırmaya erkeği haklı çıkarma kuralında (legitimating male rule) domestik alanda atıfta bulunuyor.


  • m e l t e m  (21.11.13 11:48:19) 
[]

Bu cümlede yanlış giden bir şey var mı?

• THE HISTORY OF THE LOUIS VUITTON LABEL INCLUDING THE FOUNDATION TO WORLD WAR II, 1945 THROUGH 2000, 2001 TO 2011 AND 2012 TO PRESENT




 
var. bi garip geldi bana. ama ne bilmiyorum.


  • cokponcik  (21.11.13 00:57:41) 
the history of the louis vuitton label, including the founding of the company through ww2, 1945 through 2000, 2001 to 2011, and 2012 to the present.


  • yetersiz veri  (21.11.13 01:04:36 ~ 01:10:10) 
bu bi başlık herhalde di mi? tam bir cümle değil çünkü.
louis vitton'un kuruluşundan ikinci dünya savaşı 1945, 2000, 2001, 2011, 2012 ve günümüze kadarki tarihi.

illa from olmasına gerek yok orda. ama olsa olurdu tabii.
  • tepedeki psychedelic adam  (21.11.13 01:05:40 ~ 01:06:32) 
Bu bir cümle değil, başlık. Yüklemi yok.

"LV markasının tarihi: Markanın ortaya çıkışından 2. Dünya Savaşı'na, 1945'ten 2000'e, 2001'den 2011'e ve 2012'den günümüze kadar dahil olmak üzere" diye anladım ben.

Sorun yok bence bu nedenle.
  • m e l t e m  (21.11.13 01:06:49) 
Başlık demeliydim, teşekkürlerimi ileterek düzeltiyorum


  • wasmashing  (21.11.13 01:09:10) 
[]

Bunu nası çevirebilirim

Dosya sıkıştırma formatlarıyla ilgili bi makaleden alıntı. Katz dediği eleman .zip'in yaratıcısı.

"Using algorithms, Katz wrote programs that imploded information by telling it, for example, to take every "a-n-d" out of text. That would eliminate every "and," "hand," and "sand." A good program takes out these and thousands of other combinations of letters and restores them when needed."

çıkamadım işin içinden.

 
Katz, algoritmalar kullanarak, bilgiyi komut vererek "düşüren" programlar yazdı, örneğin; her "a-n-d" yi metinden çıkarmak gibi. Bu bütün "and", "hand" ve "sand" leri ortadan kaldırır. Iyi bir program, bu ve diğer binlerce harf kombinasyonlarını çikarır, ve istendiğinde yerine geri koyar.


  • el desaparecido  (20.11.13 23:58:41) 
[]

küçük bir çeviri ricası

burada tam olarak ne söylenmek istenmiş acaba.

"but STOP blaming me that i don't answer."


 
ama cevap vermediğime dair beni suçlamayı KES


  • neferkitty  (20.11.13 18:03:34) 
[]

2. sınıf çocuğuna uygun ingilizce ders materyali

merhaba. 2. sınıfa giden bir öğrenciye ingilizce dersi vermeye başladım. okul kitabı ve ödevleri haricinde materyallerle bir şeyler öğretmek istiyorum. küçük çocuklara öğretmenlik etmiş ve elinde bir şeyler olan birileri link vs. paylaşırsa benle, çok sevinirim.




 
  • bunlarolmaz  (20.11.13 12:12:59) 
ozmo dergisi? gerçi hal var mıdır bilmiyorum ama


  • feykalade  (20.11.13 13:04:05) 
Torrent'den o yaslardaki cocuklar icin yapilmis cizgi filmleri ingilizce olarak indirin. Hangileri su an uyuyor bilemiyorum ama o cocuk hangilerini severek izliyorsa onlari indirin iste, siz ders vermezken izlesin. Bence bu ise yarar zira daha 9 yasindayken, Turkiye'de lisede dil, universitede ingilizce bolum okumayan cogu kisiden daha iyi ingilizce konusan bir cucukla yasadim bir sure. Buyuk oranda cizgi filmler sayesinde yani.


  • common of demons  (20.11.13 14:43:08 ~ 14:43:46) 
Bbcnin keçili koyunlu hikayeleri var çizgi film şeklinde. Onlar olabilir.


  • Lim5  (20.11.13 18:05:26) 
[]

İngilizce → Türkçe

- forged rotor with ribs
- dam up flap on the end of the rotor

Teşekkürler

 
Kasnaklı dövme rotor (rib = rotoru yerinde tutan destek çubuklara denir, ben kasnak diye çevirdim, türkçe daha iyi bir karşılığı var mı bilmiyorum)
Manivela (inme kalkma/dönme) ucu desteklenmiş rotor

  • hiko seijuro  (20.11.13 11:12:45) 
[]

yine yeni yeniden ingilizce..

arkadaşlar daha önce ne yapmalı diye sormuştum ama olmadı işte.yani gayet istekliyim gerçekten öğrenmeyi çok istiyorum şu dili artık adam akıllı.

seviyemin ne olduğunu tam bilmiyorum ama iyi değil o kadarını biliyorum.

yahu napayım ben.
1-ilk başlarken grammer den mi sıfırdan başlamalı ilk olarak ? şimdi başlayayım diyorum ama ilk basit zamanları bildiğim için az çok sıkılıyorum hemen,burada sıkıntım bu.ama siz grammer derseniz bu defa tamam deyip grammer le başlayacağım.

2-elimde basit hikayeler falan var grammer i bırakıp onları okumaya çalışmakla mı başlayayım ? ya da listening falan da var basit düzeyde onlarla mı ?

3-kurs önerileri için maddi anlamda sıkıntı var 2 aya kadar gidemem açıkçası.ama bu konuda faydalı site link falan varsa çok da iyi olur.

sormayı unutup da vermek istediğiniz bilgi varsa alırım seve seve .
şimdiden teşekkür ediyorumm,iyi geceler..

 
kelime öğren. gerisi gelir.


  • proletarier aller lander vereinigt euch  (19.11.13 19:52:05) 
kelime, ve -turkce-altyazili -ingilizce-film.


  • parcxerox  (19.11.13 19:58:37) 
Kelimeleri ogrenirsen gramer zaten bi noktadan sonra fazla bi yere vermiyo kendini bikac tense ogreniyosun her sey hallolmus oluyo ama onun yaninda kitap ve filmler hem cumle yapilarini anlamakla kelime ogrenmeye yararken kulak dolgunlugu da yaratir


  • ozymandias10  (19.11.13 20:07:46) 
Devamlı oku. Okurken kelime öğrenmeye dikkat et. Yine oku. Yine oku. Kelime defteri yap. Kelimeleri öğren. Bunların yanında bir birim gramer desteği al. Ha bu arada oku.


  • iddaaci  (19.11.13 20:11:02) 
3-) Rosetta Stone, Pimsleur, livemocha, busuu


  • reavelyn  (19.11.13 21:00:23) 
[]

YDS Sınavı

Bu sınav için en çok alınan set veya kitap hangisi? En çok işe yarayan?




 
cesur Öztürk kelime için
bir de odtünün reading kitapları

  • rakicandir  (19.11.13 17:19:42) 
Akin dil egitiminin setleri.


  • halitkin  (19.11.13 17:58:44) 
[]

kisacik iki cumle var

After that sentence you draw the attention to your conversation / presentation as the market opportunities are too big. lt would be inefficient not to focus what really matters - finding and pleasing new customers




 
almanyadan bi mail geldi 2 saattir bu cumleyi uygun sekilde nasil cevirsek diye ugrasiyoruz


  • justinho26  (19.11.13 09:44:44) 
Cümleden sonra piyasa fırsatlarının çok büyük olduğunu konuşmanızda, sunumuzda dikkat çekin. Neyin önemli olduğunu vurgulamamak verimsiz olurdu - yeni müşteri bulmak ve memnun etmek açısından.


  • ateyist_  (19.11.13 09:55:55) 
ikinci cümle: asıl önemli olana -yeni müşteriler bulmak ve onları memnun etmek- odaklanmamak verimsiz olurdu.


  • ambrose pierced  (19.11.13 10:56:24) 
[]

başlık çevirisi

hastanedeki medikal cihazların kullanım süreçlerinin analizi ve cihaz veritabanı oluşturulması

başlığını ingilizce olarak nasıl ifade edebiliriz?

analysis of the process of the medical devices in hospital and creating a device database
dedik ama emin değiliz doğru olmuş mu

 
dogruya cok yakin bence..
- "kullanim" kismi eklenip
- verutabani gelistirme icin alternatif kelime kullanilinca soyle bir cevisiri e olabilir:

analysis of the operating processes of medical devices, and development of device database
  • parcxerox  (18.11.13 21:00:30) 
[]

çeviri

sleep arousal denen şeyin türkçe bir karşılığı var mı?
tanım olarak, kısa süreli uyanıklık, en az 3 saniye. EEG’de yükselme, otonomik kardiyak ve musküler aktivitelerde bir bilinç hali olmaksızın artış. Saatte 6 ila 14 kez, uyku halindeki beynin eksternal ve internal stimuluslara cevabı olarak görülür diye geçiyor.



 
vücut atması. :)


  • in search we trust  (17.11.13 18:33:25) 
[]

şu videoda geçen 2 kısa cümle?

aşağıdaki videoda geçen 1:39-1:44 ve 2:46-2:50 arasındaki cümleleri net olarak anlayamadım. ingilizce'sini text olarak ekleyebilecek var mı?

www.youtube.com


 
"she has cancer from her vagina up to her eyeballs. so i'm just squeezing her for a little extra insurance money til her liver falls out of her arse."

"so how do you feel really, apart from the tumor i can hear in your lungs?"
  • midesiz  (17.11.13 13:17:15) 
[]

İngilizcemi geliştirecek yardımcı kitap??

İntermediate seviyesini bitirdim kursda fakat asla bu seviyede değilim pre-int de felan kaldım ama yardımcı bir kitap almak istiyorum egzersiz yapıp hem de konuyu öğrenebileceğim..içerisinde cevapları da olmalıkı neleri dogru yanlış yaptıgımı görebileyim...Tüm seviyeleri kapsayan, detaylı bir kitap istiyorum aslında...




 
gramer kitabı öneremiyorum ama ingilizce kitap okumayı ihmal etmeyin. dili basit olan hikaye kitapları var, en fazla 50 sayfalık falan. oradan çok cümle, kalıp öğrenirsiniz.


  • nathanieltroy  (17.11.13 11:31:22) 
  • sabirstone  (18.11.13 10:37:09) 
[]

minnacik çeviri

what kind of bird are you?

ne demek?


 
ne tür bir kuşsun


  • female demon  (17.11.13 00:15:08) 
"ne tür bir kuşsun sen" ancak bu kullanım daha çok "ne tür bir .rrospu çocuğusun sen" türünde bir kullanım ve sanırım orijinalinde orada da bird yok zaten :D


  • iorveth  (17.11.13 00:27:42) 
how free are you?


  • in search we trust  (17.11.13 00:34:03) 
Sen ne tür bir kuşsun? +1. moonrise kingdom'da geçiyordu.

spoiler
çocuk kızın giydiği kostümü kastederek bu soruyu soruyor
kız da "I'm a raven" (ben bir kuzgunum) diyerek cevaplıyor.
spoiler
  • acemmi  (17.11.13 00:48:43) 
[]

İngilizce Listening için Videolu Bir İnternet Aktivitesi Vardı, Neydi O?

Hani video oynuyordu sonra ne söylendiğini buluyorduk? Güzel bir şeydi ama google'dan bulamıyorum biliyor musunuz adını?




 
  • kül  (16.11.13 13:38:49) 
[]

İngilizce kelime sorusu

Bir projenin geçmiş, şimdiki ve gelecekteki verileri üzerine bir sunum yapıyorum.

Past
Present
Future

diye ayırdım, ama present çok gözüme çarptı. Current situation desem bu sefer de o tek kelimelik seriye uymayacak. Ne diyeyim, present uyar mı sizce?

 
present uyar.


  • f_d  (16.11.13 11:05:54) 
present göze çarpmıyor bence. now da diyebilirsin.


  • ontheroad  (16.11.13 11:06:30) 
Current da diyebilirsiniz sadece.


  • neyleyim  (16.11.13 11:16:50) 
[]

Yine uzun ve çetrefilli bir makale cümlesi / kontrol amaçlı

"Assuming a drop-out rate of 20%, 63 women were required in each group to detect reduction in the rate of endometriyal pathology from 50% to 30% in women treated with levonorgestrel-releasing intrauterine system at 5 years after the tamoxifen treatment with a power of 80% and type I error of 5%."

**********

"%20 oranında çalaşmadan ayrılma olacağı varsayılarak düşünüldüğünde, %80 başarı ve %5 tip I hata oranı ile, tamoksifen tedavisin ardından intrauterin levonorgestrel-salınım sistemi kullanan kadınlardaki endometriyal patoloji oranının %50’den %30’a düştüğünü tespit etmek için, her gruptan 63 kadına ihtiyaç olduğu hesaplandı."

doğru mu çevirmişim?

 
mişim birleşik :((

5 yıl kısmını unutmuşsun. "tamoksifen tedavisinin ardından 5 yıl intrauterin levonorgestrel-salınım sistemi uygulanan kadınlardaki"

zor cümle.
  • spatzle  (15.11.13 15:56:20) 
@spatzle: mişim i kimse görmeden düzelteyim derken yakalandım arkadaş:) 5 yılı ekleriz sorun değil ama anlam tutarlı mı?


  • the kene  (15.11.13 16:00:00) 
:)) pis yakalarım.

anlam doğru. seninkiyle karşılatırarak gittim, bana doğru geldi. ıvır zıvırı geçiyorum. patloji oranının 50'den 30'a neden düştüğünü anlamak için 63 kadına ihtiyaç duyulmuş. böyle bakınca cümle anlamı doğru geliyor.

son kelime "hesaplandı" yerine "63 kadına ihtiyaç duyuldu" demek daha doğru olur.

ilk cümlede de "düşünüldüğünde" gereksiz kaçıyor. "varsayılarak" yeterli olur.
  • spatzle  (15.11.13 16:24:53) 
[]

Günlük İngilizce Dilinde "Table" Ne Demek

Arkadaşlar günlük konuşma dilinde, Amerikan aksanında, ya da argo/mecazi manalarının herhangi birinde; "table" kelimesi; yiyecek içecek kültüründen herhangi bir şeyin karşılığı mı?

urban dictionary'de yok böyle bir şey. fakat; yurtdışına gidenler bilir, çok kullanılır restaurant kültüründe.

mecazi bir manası var mı bildiğniz?

 
table yemek demek. aynı zamanda bir masanın etrafında oturanları tasvir etmede de kullanılıyor.


  • kullanici_adimiz  (15.11.13 15:12:34) 
bizdeki sofra kelimesi gibi düşünülebilir bazı anlamları.


  • yakuza123  (15.11.13 15:18:33) 
çok çok teşekkür ederim arkadaşlar.


  • aussteiger  (15.11.13 15:51:45) 
normal sözlükte yazıyor anlamları zaten. "slang" değil de mecazi anlam ya da yan anlam olarak düşün yani.

www.merriam-webster.com
  • ermanen  (15.11.13 16:03:39) 
[]

duyurunun biznis adamlari

Offers in the November 4 tender for the product were up by about 15% on prior purchases and the importer eventually elected to afford the original seller with an extension through November 20 to perform on the September 12 contract.

bu ne demek

bir de prior purchese neden fiyat yukseltir anlamadim

 
yanlış anlıyorsun, önceki alımlara göre %15 daha fazlaymış.


  • [silinmiş]  (15.11.13 11:49:22) 
prior purchase fiyat yukseltmiyor. Onceki arkadasin da yanitladigi gibi yeni fiyat eskisinden %15 fazla, bu da enflasyon vs gibi eskalasyon faktorleri ile ilgili olabilir.


  • parcxerox  (16.11.13 15:10:47) 
[]

bir cümle / neither nor

"Furthermore, regular endometrial surveillance, using hysteroscopy, of tamoxifen users appears to be neither cost-effective nor likely to reduce mortality from endometrial cancer."

şu neither nor'u bir türlü anlamadım.


 
ne-ne de anlamında. hem-hem de'nin tersi.


  • whoosie  (15.11.13 10:59:10 ~ 11:03:42) 
ayrıyetten tamoksifen kullanıcılarının düzenli endometrial takibi, histeroskopi kullanımı ne ucuz ne de endometrial kanser mortalitesini azalma açısından olası gözükmemekte. (cümle poizitif kurulsa da anlam negatif)

ben böyle anladım ama yanlış olabilir tabi.
  • neferkitty  (15.11.13 11:08:33 ~ 11:09:41) 
Yani "tamoksifen kullanılanlarda histeroskopiyle yapılan rutin edometrial kontrollerin, ne bedel etkin, ne de endometrial kanser mortalitesini düşürücü etkiye sahip olduğu görülmemiştir."

mi diyor?
  • the kene  (15.11.13 11:09:11) 
evet the kene ben öyle anladım eğer tıbbi açıdan da mantıklıysa tabi.


  • neferkitty  (15.11.13 11:10:13) 
hem ne-ne kullanıp hem olumsuz bitiremezsiniz ama. ingilizcedeki gibi bizde de aynen öyle yani.

"ne ucuz olduğu ne de ölüm oranını düşürdüğü görülmüştür."
  • neyleyim  (15.11.13 11:15:24) 
ne emmeye, ne gömmeye..


  • archmage mahmut  (15.11.13 11:59:05 ~ 12:01:33) 
[]

Ufak bir İngilizce çeviri

merhabalar sözlük sakinleri, elimde küçük bir paragraf var, çevirebilen olursa gerçekten çok müteşekkir olurum.

"Küreselleşme uygulaması, özelleştirme, işten çıkarma, sendikasızlaştırma, taşeronlaştırma, sosyal devleti küçültme, ücretleri düşürme, emeği koruyan araçları tasfiye etme, sosyal hakları kısıtlama gibi yöntemlerle hem gelişmekte olan ülkelerin yoksullaştırılmasına, hem de uluslararası sermayenin sınır tanımayan egemenliği sayesinde yoksul ülkelerden zengin ülkelere kaynak aktarılmasına yol açmaktadır."


 
Application of globalization causes both the developing countries to get poorer by privatization, termination of jobs, deunionization, sub-contracting, abbreviating the social government, lowering the wages, eliminating the tools that fight for the labor, and restricting the social rights, and also relocation of resources from poor countries to the rich countries thanks to the limitless domination of the international capital.


  • el desaparecido  (15.11.13 02:01:02) 
[]

Tax Filer & Tax Return Filer

bunların anlamı nedir?




 
ABD'de nisan ayında bir sürü vergi formu doldurup yollamak gerekiyor. Özellikle şirketler için tam bir işkencedir bu, çok fazla detayı vardır ve zaman alır.

Bu formları sizin adınıza dolduran tipler var, bunlara da tax filer deniyor.
  • metalik  (15.11.13 05:10:37 ~ 05:10:42) 
[]

Japonca öğrenmek ?

Japonca konuşmak istiyorum yazmayıda öğrenmem şart mı 3 farklı alfabesi var ? ve türkçeden japonca'ya tüm detaylarıyla öğrenebilceğim kitap cd kurs bildiklerinizle beni aydınlatırsanız çok sevinirim.




 
üniversiteden japon bir arkadaşım var japonca konuşabiliyor ama yazmayı öğrenememiş okul eğitimine orda başlamadığı için. orda okuduğu dönemde gazete okuyabilmesi için en az beş yıl daha çalışması gerektiğini söylemişler mecbur şimdi burda okuyor. bu kadar zor bir dil seçmeseymişin iyimiş.


  • mula  (14.11.13 18:44:44 ~ 18:45:39) 
hocam net bir şekilde söyleyebilirim ki çok mecbur değilsen hiç bulaşma.


  • fayfim  (14.11.13 19:13:33) 
mesleki olarak 2.bir dil istiyorum 2 senelik üniyi muhtemelen aöf ten uluslararası ilişkiler yada işletme gibi bişi bitireceğim,satış odaklı olarakta yetenekliyim bu yüzden erken yaşta ingilizce nin yanına japonca düşünüyorum hem kültürlerini vs çok seviyorum hemde ural altay dil ailesinde olduğu için yazması zor olsada konuşmak olabilir gibi gözüküyor; istanbuldayım bu arada kuzey li


  • cöptorbasi  (14.11.13 20:53:19) 
[]

Adım adım yabancı dil öğreten zamazingo

Birkaç kişiye İngilizce'yi temelden anlatan site - program önermem gerekiyor. Adım adım, eğlenceli olursa çok iyi olur. Gerisi için ben yardımcı olabilirim.




 
tell me more ve rosetta stone. ikiside torrentlerde vardır.


  • camiroquay  (13.11.13 13:54:39) 
Rosetta stone +1


  • sabirstone  (13.11.13 14:14:54) 
İngilizce olması şart değilse Duolingo da var.


  • m e l t e m  (13.11.13 15:58:22) 
[]

kısa almanca çeviri

arkadaşlar, almanya'daki bir arkadaşıma hediye göndereceğim. yazacağım kısa not için çeviriye ihtiyacım var. teşekkürler şimdiden!

"Bu paketi kendim getirmiş olmayı isterdim. Umarım hoşunuza gider. Yakında görüşmek üzere."


 
"Ich hætte gewünscht diese Packung selbst zu bringen. Ich hoffe es wird ihnen gefallen. Auf wiedersehen".


  • brotha b  (13.11.13 09:13:01 ~ 09:13:21) 
ich wünschte daha iyi olur. gerçekleşmemiş istek anlamında konjunktiv 2 galiba.


  • kaputt  (13.11.13 09:23:07) 
Yakında görüşmek üzere. = bis Bald


  • fleshbloodmore  (13.11.13 09:52:00) 
Ich wünschte Ihnen das Päckchen persönlich überreicht zu haben. Hoffentlich gefällt es Ihnen. Bis bald.

(Packung kelimesi gercekten kaba duruyor. Eger gercekten bu bir hediyeyse ve devasa bir sey degilse packchen kulaga daha iyi geliyor.)
  • tarhanazaptagerek  (13.11.13 11:32:18) 
[]

tek cümle çevirisi

"in solitude he pollutes himself, and with his own hand blights all his prospects for both this world and the next."

sb


 
yalnızlık içinde kendini kirletiyor/pisletiyor ve kendi elleriyle, hem kendi dünyasını(n geleceğini/umudunu) hem de diğerlerini(nkini) çürütüyor/ karartıyor.


  • kediebesi  (13.11.13 00:36:43 ~ 01:39:01) 
yalnızlıkta kendini yozlaştırıyor/kendinden uzaklaşıyor ve dünyasının da yanıbaşındaki dünyayın da bütün umutlarını bizzat kendisi boşa çıkarıyor.


  • tedirginlik hucresi  (13.11.13 00:52:09) 
tabi "next World" öbür dünya anlamına gelmiyorsa, büyük sorun var demektir.


  • fempusay  (13.11.13 03:48:18) 
bence next world direkt öbür dünyayı kastediyor.


  • altikereyedi  (13.11.13 07:53:45) 
[]

yogurt enemas çevirisi

"yogurt enemas" ne demek?

enema lavman ile ilgili kelime anlayamadım acaba deyim gibi bisey mi?


 
yoğurt lavmanları

şöyle bir baktım google'a, yoğurtla yapılan lavmanlar da varmış.
  • ermanen  (13.11.13 00:24:50) 
googledan biraz bakındım.

yoğurt ve benzeri probiyotik ürünlerle, sadece lavman değil, aynı zamanda probiyotik etki ile bir nevi tedavi amacıyla yapılıyor gibi geldi.
  • ben bizzat kendim  (13.11.13 01:42:35) 
[]

stranger?

hani vahşi batı da teksas filmlerinde buralarda işin ne yabancı tarzı cümle kurarken "stranger" kullanıyoruz dimi?




 
  • yeni dunya duzeni  (12.11.13 21:43:38) 
bi de gringo var


  • ermanen  (12.11.13 21:50:08) 
japonlara falan da "gook" diyorlar.


  • kullanici_adimiz  (12.11.13 21:59:05) 
[]

Average Mean Square Distance

bu ne demek?




 
anlamlı kareli ortalama uzaklığı. tuikapp.tuik.gov.tr şuradan bakaran ve azcık istatistik kitaplarımı karıştırarak bunu uydurabildim.


  • kablelvuku  (12.11.13 16:46:18) 
Oradaki "mean", "anlam" manasında değil, "orta/lama" manasında.

Çeviri olarak "ortalama kare uzaklığı/farkı" denme ihtimali var. Tam bilmiyorum.
  • nevarki  (12.11.13 16:50:41) 
ortalama kare uzaklığı diyorum. tam metni koyabilirsen belki daha bi bişey olur..


  • hope ender  (12.11.13 16:59:37) 
average mean square (1/n)*(x1^2+x2^2+...+xn^2) demek distance da bunun karekök içine alınmış hali olabilir.


  • acemmi  (12.11.13 18:47:21) 
[]

Kendi başına İspanyolca öğrenme

gibi bir olaya girişeceğim.. Bunun için program olur torrentten eğitim olur.. var mı bi yardımcı olabilecek abiler ablalar ?




 
duolingo


  • goldentitan  (12.11.13 12:52:32) 
temel ingilizcen varsa pimsleur spanish ile yardır gitsin.


  • Sir Anthony Hopkins  (12.11.13 13:07:50) 
[]

zero bill

ne türkçe ne de ingilizce tanım bulabildim. ne anlama geldiğini bilen var mı?

maliye bağlamında. "zero bill handling" var ama bunu açıklayan bir metin yok. sadece bunu çevirmem gerekiyor.

yakınında "zero-time adjustment" ve "zero-time load adjustment" ifadeleri var alakalı olabilir. onları da anlamadım.

 
  • pauldude  (12.11.13 10:54:50) 
nerede geçiyor?
Maliye mi? Sağlık mı? Teknik mi?
zero bill ilk akla sıfır fatura/faturası olmayan geliyor tarzancadan çeviri ile.
  • basond  (12.11.13 10:55:15) 
zero bill house diye bir kavram var ama alakalı mıdır? faturaların olabildiğince minimuma indirildiği bir ev tipi oluyor bu.


  • bad boy for life  (12.11.13 10:55:35) 
[]

1 cümle çeviri

selamlar, şu cümleden ne anladınız?

..."yet as they attempted to take feminism beyond the realm of radical rhetoric and into the realm of american life, they revealed that they had not changed , had not undone the sexist and racist brainwashing that had taught them to regard women unlike themselves as others. "

tesekkurler

 
şunu anladım
feminizm lafta kalmasın, hayatımızın bi parçası olsun dediler ama seksist ve ırkçı beyin yıkamaların ötesine geçemediler, değişemedikleri ortaya çıktı...

  • kediebesi  (11.11.13 13:48:17) 
[]

ain't tam olarak ne demek?

afedersin soru başlıkta.




 
olumsuz demek.


  • sanat guresi  (10.11.13 21:30:22) 
isn't, aren't gibi fiileri kapsayan bir slang kullanım.


  • whoosie  (10.11.13 21:30:35) 
sadece isn't değil. is not, are not, has not, have not hepsinde kullanılır. fakat sokak ağzıdır, resmi şeylerde asla kullanılmaz.


  • nathanieltroy  (10.11.13 21:38:04) 
am not, are not, is not, have not, has not

argo değildir ama gayriresmi konuşmalarda kullanılır.

yani: nathanieltroy +1
  • m e l t e m  (10.11.13 23:28:21) 
[]

Osmanlıca Yardım

Ya şimdi elimde bir nüfus defterinden birtakım görüntüler var. Amatör olarak bunları okumaya çalışıyorum ama arada çözemediğim yerler var. Fotoğrafların linkleri aşağıda. Belgelerde kişilere tek tek numara verilmiş, bu numaralara göre okuyamadıklarımı aşağıda listeledim. Buna göre okuyup yazabilecek olan var mıdır. Biliyorum biraz uzun gibi ama yine de yardımcı olabilecek olanlara bir ömür duacı olurum.

Okuyamadıklarım şöyle:
En başta köyün adı ve bu adın yanında yazan kırmızı yazılar. Sonra ise:
Kişi sırasına göre; (uzunca boylu, kısaca saçlı vs. gerek yok)
1- Bu kişinin sadece lakabı.
10- sadece isim?
14- isimden önceki ek ve altta yazan yazılar
16- Lakap?
18 Osman bin ....?
19- Lakap?
24-Lakap?
25- İsim ?
27- Komple okuyamadım
31- İsmin üstündeki yazılar
33- çizilen çizginin altındaki yazılar
40- alttaki yazılar
47- alttaki yazılar
50- Lakap?
54-Alttaki yazı?
55- İsim?
57- Altta yazanlar
58- ALtta yazanlar
66-Altta yazanlar
69-İsim?
70- Lakap?
75- Lakap?
79-Lakap?

www.hizliresimyukle.com
www.hizliresimyukle.com
www.hizliresimyukle.com
www.hizliresimyukle.com
www.hizliresimyukle.com
www.hizliresimyukle.com
www.hizliresimyukle.com

 
Bilgisayar yazisi olsa okurdum


  • cucuk remezan  (11.11.13 20:04:32) 
[]

yabanci dilde kac kelime bilmek iyidir

mesela gunluk kullanilan 1000 kelime bilyorsam a2 seviyeyim diyebilir miyim?

duolingoda 600 kelimeyi buldum da hedef koymaya calisiyorum.


 
1317


  • ben smyrna  (10.11.13 18:38:40) 
Bunu tahminen hesaplayan bir site vardi da, 15 bin orta seviyeydi yanlis hairlamiyorsam. Ingilizce'de 120bin civari kelime var. www.oxforddictionaries.com


  • comptrol  (10.11.13 18:57:17) 
5000 cok iddiali bi rakamdir. sakir sakir roman okur anlarsiniz.

15 binle yazar olursunuz.
  • compadrito  (10.11.13 19:08:02) 
2000 kelime genelde bir dönüm noktası oluyor. bundan sonra metinleri sözlük kullanmadan anlayabiliyorsun ve bilmediğin kelimeleri bağlamdan çıkarabiliyorsun. duolingo da yaklaşık 1800-2000 kelime öğretiyor. ağacı bitirdiğinde b1 seviyesine gelmiş oluyorsun.


  • neyehbe  (10.11.13 19:12:57 ~ 19:13:38) 
günlük hayatta kullanılan kelime sayısı 2000 diye okumuştum ben de.


  • goldentitan  (10.11.13 20:11:22) 
testyourvocab.com bu web sitesinde kaç kelime bildiğinizi küçük bir testle yaklaşık olarak ölçebiliyorsunuz. Söylendiğine göre ana dili İngilizce olmayanlar 5000 - 9000 kelime ortalamasında hazneye sahipmiş.


  • creepy  (11.11.13 13:24:33 ~ 13:25:23) 
kırayslır


  • cokponcik  (10.11.13 09:55:05) 
ben kıraysler diye okuyodum içimden ama google translate kıreyslır diyo
translate.google.com.tr

  • Ezequiel  (10.11.13 09:55:54) 
kırayzlır diye biliyorum.


  • geberix  (10.11.13 10:03:21) 
  • falafila  (10.11.13 10:20:41) 
kırayslır


  • baldur  (10.11.13 10:29:06) 
Kraysler


  • GibsonRules  (10.11.13 10:52:59) 
Kırayslır diye okunur.

Ama ben yine de Kıraysler derim. Volkswagen'e folksvagın demeyip de volksvagen demem de benzer bir şey.
  • aguilas negras  (10.11.13 11:06:22) 
[]

Burada ne yazıyor?

Sanırım rusça?

Foto ekte.


 
moğolca olabilir.


  • illegalstar  (10.11.13 02:13:59) 
One ring that find them all, and bind them in the darkness!


  • archmage mahmut  (10.11.13 10:52:06) 
@archmage mahmut

eyvallah. peh ben de bişi sanmıştım. bi arkadaşm kapak fotosu yapmış da merak ettiydim
  • raskolnikov2  (11.11.13 00:02:29) 
şaka yapmıştım o_o


  • archmage mahmut  (13.11.13 11:57:07) 
[]

"April the twenty fourth"

"April the twenty fourth" denildiğinde

1 - The twenty fourth day of the month April
2 - Twenty fourth April day
3 - Twenty fourth April

ifadelerinden hangisi gibi İngilizcenin kökeninde? Sanki o ayın günlerinin her birine April denmesi, ya da ayın bütününe April denmesi farklı şeyler.

Bilmem anlaşılır sorabildim mi...

(Alfred Hitchcock'un Notorious filminin başlangıcında geçiyor)

 
sorunu hiiiiç anlamadım ama april, twenty fourth - twenty fourth of april'a denk gelir.


  • kediebesi  (09.11.13 23:04:02) 
ben anladım galba. cevabım 1.

çıkış noktası "24th of april" sonuçta. bunu alıp ters çevirince başlıktaki ifade oluşuyor. yani "8. henry" demek yerine "henry the 8th" demek gibi. zannetmiyorum ki nisanın her bir günü de nisan olsun ve insanlar buna yirmi dördüncü nisan desin.
  • kül  (09.11.13 23:17:25) 
ben de anladım galiba ve cevabım 3. yirmidördüncü nisan. çünkü arada the var. o olmasa nisanın yirmidördü yani 1 olurdu.


  • mezzosprite  (10.11.13 00:40:34) 
[]

haricinde anlamı veren "but" kullanımı

Selamlar,
Şöyle bir cümle var:

...two but all of the car...

burada iki araba hariç hepsi gibi bir şey demek istiyorum. Bu şekilde doğru mudur? Yoksa "all of the car but two" gibi bir şey mi demek lazım. Kafam karıştı.

Teşekkürler.

 
all of the carS but two.


  • cokponcik  (09.11.13 20:48:56 ~ 20:50:41) 
all of the cars but two +1


  • zazazaraeta  (09.11.13 20:58:21) 
bak güzel bir örnek vardır, grup ismi: everything but the girl diye, bir dükkandaki her şey satılıkmış, tezgahtar kız hariç, onu anlatmak için kullanılan tabeladan almışlar isimlerini -en azından böyle bir geyik vardı diye hatırlıyorum- şu takıldığın konuda çoğu zaman yardımcı olur, hem hatırlaması da kolay.


  • pasp  (09.11.13 21:05:56) 
"all the cars but two"


  • m e l t e m  (10.11.13 02:17:16) 
1 ... • ... • 114 • ... 156   « Önceki  Sonraki »
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler angelus, Artibir, aychovsky, baba jo, basond, compumaster, deckard, duyulmasi gerektigi kadar, fader, fraise, groove salad, kahvegibi, kaymaktutmayansicaksut, kibritsuyu, monstro, pandispanya, robin, ron dennis
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır. Skimlinks ile linkler üzerinden yönlendirme payı alınmaktadır.