[]

LYS 5'e çalışmak

bayanlar ve baylar;

bu yaz lys 5'e girmek istiyorum. gramerim iyi. kelime bilgisini geliştirmek için neler yapmalı? neler önerirsiniz?


 
eski lys leri çıkar son 4-5 yılın onlara çalış iyi olması çok önemli değil biraz cümlenin akışından bulma felan tarzı sorular var
ben çalışmadan (gramer yok fransada yaşamıştım 5 yıl) girdim 3200 üncü felan oldum gramer olsada konuşma dili tarzı sorular var dikkatli ol kolay gelsin

  • kilimanjaro  (10.01.14 23:55:16) 
yayıncı söyleyemeyeceğim ama kırtasiyelerde falan olması lazım. vocabulary testi isteyin. her gün ondan 20 soru çözseniz mesela çoook rahat edersiniz. tabii ingilizce denemeler çözmek de genel olarak kavrayışı, kelime bilgisini geliştirir. ama özellikle kelime öğrenmeniz gerekiyorsa vocabulary testi çözün.

devlet insanları gerizekalı yerine koyduğu için lys-5'te çıkan kelime soruları genelde kolay oluyor. yani gidip kitap okumakla, bir şeyler izlemekle vakit kaybetmeyin tek amacınız lys-5'se. vocabulary testleri büyük ölçüde yardımcı olur.
  • der meister  (10.01.14 23:57:41) 
söylenmiş zaten tekrar edeyim, deneme çöz, vocab çalış, bir de reader at work 2 güzel olabilir okuduğunu anlama ve vocab çalışması olarak.


  • stereoseyfi  (11.01.14 13:53:25) 
YGS'ye de sıkı çalışın.


  • grgn  (11.01.14 14:00:12) 
[]

ingilizce ceviri

Sarkici oldugun kadar iyi bir ressamsin




 
bu cümlede anlatım bozukluğu var şarkıcılıkla ressamlık farklı şeyler elma olduğun kadar iyi bir armutsun denirmi? yada ben yanlışımda biri açıklasın

biraz kötü ama:
You are painting as well as singing

bence en doğrusu;
şarkı söylediğin kadar iyi resim yapabiliyorsun

you can paint as well as you can sing
  • kilimanjaro  (10.01.14 20:21:54 ~ 20:22:21) 
değişik bir yaklaşım sunmaya geldim.

"your art is as good as your music"
  • kül  (10.01.14 20:34:41 ~ 20:34:54) 
@kül

güzel demişsin fakat art çok genel olunca ressammı heykeytraşmı yani arkadaşa söylenir arada kayar giderde ciddi bişeyse diye yazdım öyle...
  • kilimanjaro  (10.01.14 21:10:41) 
your painting is good as much as your singing.

you are a good painter as much as you are a good singer.
  • mechtech  (11.01.14 02:33:59) 
You are a good artist as much as you are a singer


  • compadrito  (11.01.14 02:39:13) 
[]

boşanma kararı örneği (ingilizce)

ingilizce örnek bir mahkeme boşanma kağıdına ihtiyacım var. elinde böyle bir döküman olan varsa, yardımlarını beklerim..




 
  • truncus brachiocephalicus  (10.01.14 16:42:09) 
ingilizce derken, türkçe'den direkt çevrilmiş, türk mahkemelerince yazılmış bir örneği kastettim aslında. eksik ifade etmişim.


  • vercingetorix  (10.01.14 16:46:08) 
ne fark eder ki. zaten birebir ceviremezsin.


  • bigl0rd  (10.01.14 16:48:34) 
benim elimdeki türkçe belgeyle en ufak benzerliği yok bunların. çok şey fark ediyor demek ki :) türkçe ve türk menşeli bir orijinalin, ingilizce'ye çevrilmiş halini arıyorum özetle.


  • vercingetorix  (10.01.14 16:51:00) 
şöyle bir şey olmalı aşağı yukarı: www.gov.pe.ca


  • vercingetorix  (10.01.14 16:53:52) 
[]

without sms recovery guaranty ne anlama gelir tam olarak

Facebook ile alakalı bir şey almayı düşünürken şöyle bir yazı dikkatimi çekti acaba tam açıklaması nedir ?

without sms recovery guaranty


 
Sms' ler giderse geri getirme garantisi yok ona gore haaa diyor


  • bilan  (10.01.14 11:42:48) 
[]

ingilizce- sooner kelimesi

selamlar. kısa bir sorum olacaktı. sooner'ın karşılık geldiği gün sayısı var mıdır? mesela "a few days" 3-4 gün gibi algılanıyor sanırım forumlarda gördüğüm kadarıyla ama sooner için bir şey bulamadım. 1-2 gün ya da 1 haftadan uzun şeklinde bir yorumu var mıdır?




 
Herhangi bir gün karşılığı yok. 'earlier than expected' manasında kullanılıyor.


  • dessy  (09.01.14 12:48:45 ~ 12:49:04) 
Sooner tek başına belli bir sayı ifade etmez. Few de etmez aslında ama bir kaç olarak çevrilince üç dört gün denebilir, normaldir. Ama sooner tek başına kullanılmaz diye biliyorum. Kelime anlamı daha yakın, daha yakında, daha erken demektir. Sooner than ---. şeklinde bir kalıpla daha mantıklı olabilir. Eğer tek başına geçiyorsa da bir diyalog olmalı. Mesela siz dersiniz ki bir hafta sonra gel karşıdaki de der ki I will come sooner.


  • reinder  (09.01.14 12:52:04) 
teşekkürler, sağolun arkadaşlar. evet mailde benim sorduğum soruya cevaben verilen cümlede geçiyor. yani benim x tarihine kadar açıklanır mı gibi bir soruma x tarihinden erken açıklanır demiş adam. kötü oldu bu :) sağolun tekrar.


  • bukade  (09.01.14 12:59:24) 
sooner comparative bir zarf olduğundan, tek başına bir anlamı yok. karşılaştırdığınız diğer zarfa göre değişir.

ör.
- I plan to travel to America next year. but who knows, maybe I can do it sooner.
  • loveinaflipbook  (09.01.14 13:01:32) 
Daha oncesinde diyor vakit belirtmiyor. 1 gun once de olabilir 5 gun oncede.


  • bilan  (09.01.14 13:14:12) 
karşılık geldiği gün sayısı olmadığını,

the sooner the better deyiminden annayabiliniz.

nekkaa erken, okkaaa iy!
  • compadrito  (09.01.14 14:11:33) 
[]

çeviri

I guess we´ll upload our pictures these days ne demek ?




 
bugünlerde resimlerimizi upload ederiz sanırım.


  • tepedeki psychedelic adam  (09.01.14 09:48:27 ~ 09:48:49) 
sanırım bu günlerde fotograflarımızı yükleyeceğiz.


  • nwnd  (09.01.14 10:08:13) 
sanıyorum önümüzdeki günlerde fotoğraflarımızı yükleriz.


  • yazaman  (09.01.14 10:16:06) 
"Tahminimce bugünlerde fotoğraflarınızı yükleyeceğiz" diye anladım ben.


  • rubiks cube  (09.01.14 12:14:21) 
[]

amerika da dil eğitimi için f1 vizesi ve tekrar abd ye giriş

merak ettiğim şu genelde 5 yıl verilen f1 vizesini i-20 belgesini x dil okulundan alsak ve 4 ay sonunda türkiyeye dönsek 1 sene sonra tekrar x dil okulundan i-20 alsak vizeyi kullanabiliyor muyuz? yani vize üzerinde eski i-20 nin bilgileri falan var mı? yoksa aynı okula devam ettiğin için yeni i-20 yeterli oluyor mu?




 
vizede ilk gittiğiniz okulun ismi yazıyor. dolayısıyla yeni vize gerekiyor.

edit: aynı okul ise yeni vize gerekmez. soruyu yanlış anlamışım.
  • ozzyninpambukgotu  (09.01.14 02:31:00 ~ 02:31:39) 
Egitim bittikten sonra ulkeden cikman icin sana bir sure veriliyor. i20 gecerli oldugu surede, vizen gecerli. Sonrasinda yeni vizeye basvurman gerekir.


  • yetersiz veri  (09.01.14 06:36:24) 
[]

Un dramma borghese

ne anlama geliyor




 
Bir burjuva dramasi olabilir mi ya da bir burjuvanin drami, emin degilim


  • anconia  (08.01.14 23:39:12 ~ 23:40:51) 
borghese eski soylu bir italyan ailesinin adıymış. o yüzden "bir borghese draması olarak çevrilebilir. bir burjuva dramasi değil. borghese'in bi anlamı yok büyük ihtimalle.


  • tepedeki psychedelic adam  (08.01.14 23:42:08) 
  • liriamer  (09.01.14 01:04:01 ~ 01:04:31) 
[]

İngilizce sorusu (teknik bilgi içerir)

Arkadaşlar,

Hani bu kumanda ya da cep telefonu kapaklarını birbirine tutturmamıza yarayan tırnakları ingilizce nasıl ifade edebilirim? Çinli elemana kumandanın kapaklarını birbirine yapıştırmayın, tırnaklı şekilde olsun diyeceğim de diyemiyorum :(


 
nail bence yeterli olur ama garanti olsun diye dont stick it falan diye eklerseniz olayı netleştirebilirsiniz bence.


  • proletarier aller lander vereinigt euch  (08.01.14 20:32:47) 
"clip" kullansam anlamsız mı olur?


  • orijinal nick bulamadim  (08.01.14 20:42:20) 
clip de olabilir sizin bileceğiniz bir şey, isterseniz hem nail yazın hem clip uzun uzun açıklayın garantici olmak için. size kalmış.


  • proletarier aller lander vereinigt euch  (08.01.14 20:47:14) 
valla az önce benim de aklımdan aynı şey geçti. nail/clip diyip geçmeli. teşekkürler


  • orijinal nick bulamadim  (08.01.14 20:50:53) 
nail/clip değil de ikisini ayrı ayrı söyleyin önce nail deyin misal sonra clip.

nail/clip'i tırnak makası sanabilir...
  • proletarier aller lander vereinigt euch  (08.01.14 20:53:29) 
tırnak ''pawl'' olarak kullanabilinir. büyük ihtimal kumandayı yapıştırıcıyla bitleştiriyorlar ve siz tırnaklı sistemle kumanda yüzeylerini tutturmalarını istiyorsunuz. bu nedenle;

don't glue , please mount the remote controls with pawls.
  • ice age  (10.01.14 06:54:48) 
[]

komik olacak ama..

now it looks as thought their here to stay.

pratik yapıyordum, bir şeylere çevirdim ama emin değilim.

teşekkürler şimdiden..

 
Now it looks as though they are here to stay??


  • safsafinaz  (07.01.14 22:48:58) 
o da olabilir, yanlış anlamış olabilirim, şarkıda geçiyor da.


  • sistem enkazı  (07.01.14 23:00:22 ~ 23:02:20) 
neyi çevirdiğine bakmamızda sakınca var mı?


  • in search we trust  (07.01.14 23:07:52) 
yesterday.


  • sistem enkazı  (07.01.14 23:09:36) 
yesterday'de hani "all my troubles seemed so far away" diyor ya. bu cümleyi ondan sonra söylüyor.

eskiden dertler ona çok uzak sanıyormuş ama şimdi burada olduklarını ve kalıcı gibi göründüklerini söylüyor.
  • kül  (08.01.14 16:07:31) 
[]

İng-Türk Kısa Bir Çeviri Yardımı

An oppositional code is adopted at the moment of decoding, however, by someone with historical knowledge of how young people have committed crimes and been stigmatized by societies ( including mass media institutions ) since time immemorial.




 
lakin, çok eskilerden bu yana gençlerin nasıl suç işledikleri ve toplumlar tarafından (kitle iletişim kurumları da dahil olmak üzere) damgalandıklarına dair tarihsel bilgiye sahip birisi deşifre esnasında muhalif bir kod benimser. (edilgen yapıyı etkin hale getirdim)


  • sanat guresi  (07.01.14 21:08:27) 
[]

ne demek?

You'll just figure out a way to afford it.




 
elbet bunu karşılamanın (maddi olarak) bir yolunu bulursun.


  • theseachange  (07.01.14 20:02:29) 
karsilamanin bir yolunu bulursun/bulacaksin.


  • ben de  (07.01.14 20:02:34) 
Ustesinden gelmesinin/halletmenin bir yolunu akil edeceksin.


  • comptrol  (07.01.14 20:02:40) 
üstesinden gelebileceğin bir yol bulacaksın.

onu karşılayabilecek bir çözüm bulacaksın.
  • discopolice  (07.01.14 20:03:11) 
[]

tıp sözlüğü

Hatır belasına birine tıbbi bir makaleyi çevirme sözü verdim. Ama cardiology periooperative falan pek aşina değilim. Mümkünse Online bi sözlük önerisi lazım bana.




 
  • Lim5  (07.01.14 19:26:14 ~ 19:27:22) 
[]

Cumlelerde hata var mi almanca?)

Ich heibe leyla ich bin 15 jahre alt ich wohne in gaziantep ich bin schulerir ich liebe male ich habe 2 geschwester meine mutter ist nilgun sie ist hausfrau sie ist 40 jahre alt sie ist schone und sie liebt mein vater sie nicht liebt katzen
Mein vater ist lutfu er ist 42 jahre alt er ist ausser dienst meine mutter und meine vater tanzt mit musik meine schwester ist basak ozturkmen sie ist 22 jahre alt sie ist medizin schulerir sie ist intelligent sie habt hund
Mein bruder ist rasim ozter ist 19 jahre alt er ist schuler er ist hasst katze mein bruder und meine schwester spielt werpont meine familie ist glucklick


 
her cümle de ufak tefek hatalar var.
heibe-heiße
schulerir-schülerin
geschwester - geschwister
schone - schön
Sie liebt Katzen nicht.
er ist ausser dienst - bunu anlamadım kesinlikle
mit musik demeye gerek yok sanki
sie ist medizin studentin
sie habt - sie hat
er hat katze
glucklick - glücklich
  • zeytinyaglicinseddi  (07.01.14 16:21:20) 
Cok tesekkur etttim:) Nicht cumlede sona mi geliyor?


  • Lozturkmen  (07.01.14 16:38:20) 
Ich heisse Leyla. Ich bin 15 Jahre alt. Ich wohne in Gaziantep. Ich bin eine Schulerin.Ich liebe Male(Bu ne demek?) Ich habe 2 Geschwister. Meine Mutter heisst Nilgün. Sie ist eine Hausfrau und sie ist 40 Jahre alt. Sie ist schön und sie liebt meinen Vater. Sie mag keine Katze.
Mein Vater heisst Lütfü. Er ist 42 Jahre alt. Er ist ausser Dienst. Meine Mutter und mein Vater tanzen mit Musik.
Meine Schwester heisst Başak. Sie ist 22 Jahre alt. Sie studiert Medizin. Sie ist intelligent und sie hat einen Hund.
Mein Brude heisst Rasim. Er ist 19 Jahre alt und er ist ein Schuler. Er hat eine Katze. Meine Geschistern spielt Werpont (??!).
Ich habe eine glückliche Familie.

Böylesi daha güzel.
  • letheavendangered  (07.01.14 17:09:49 ~ 17:11:07) 
Werpönt derken tabuyu kast etmistim ama tabu olarak yazsam ozel isim sonucta?


  • Lozturkmen  (07.01.14 17:18:26) 
Bence de. oyunun ismi tabu sonuçta.


  • letheavendangered  (07.01.14 17:43:44) 
[]

"commuted preferred" ne demektir?

lütfen bilenler
şöyle bir cümlenin devamında geçiyor. tek kişi için uygundur ya da commuted preferred.



 
biraz context vermen lazım. ilk olarak akla gelen, "ortak kullanım öncelikli" demek.


  • [silinmiş]  (06.01.14 09:23:37) 
to commute- yerine koymak/değiştirmek.(ceza, borç vs için kullanılıyor çokça)
commuted;
mesela şu cümlede cezası değiştirilmiş mahkümlardan dördü ilk seçeneği tercih ettiler diyor.
4 of the prisoners whose sentences were commuted preferred the first option.

context'e gore anlam farklılaşabilir.
  • nwnd  (06.01.14 09:59:58 ~ 10:06:53) 
[]

yds calisma teknigi

Pre intermediate hadi bilemedin intermediate diyebilirim ingilizceme. Tabi ki goreceli ama h.sonu yds kursu turevi bir seyle 80 alinir mi bu meretten? Ya da once 1 2 kur daha ingilizce kasip daha sonra mi ygs ye yurusem?

+ izmir içi kurs onerisine de acigim.


 
intermediate ile zor gibi, ama imkansız da değil. sadece azıcık zor.

kurs tavsiyesi vereyim ama gidip görmüşlüğüm yok. kulaktan dolma bilgilerim var. en azından bir fikir olur, gider konuşursunuz.

1- sunshine academy. sadece sınav ingilizcesine yönelik çalışıyorlar.

2- akın. yeni açıldı izmir'e. facebook'tan gördüğüm kadarıyla işlerini ciddiye alıyorlar. hatta kpds.org sitesi de onlara ait. reklamdır meklamdır ama hesapları sizinkine benzer bir başarı grafiği gösteren öğrencilerin teşekkür mesajlarıyla dolu. sitelerinde sağladıkları kaynaklardan daha önceden yararlanmışlığım oldu.
  • oxibrinth  (05.01.14 23:31:22) 
[]

Güvenilir, işe yarayan ve hesaplı yabancı dil kursu

Bayanlar baylar! Banka sınavlarına hazırlanan biri olarak fazla pahalı olmayan ve kaynak-soru açısından zengin, güvenilir, günlük hayatta da işime yarayacak bir yabancı dil kursu arıyorum.. Var mı tavsiye edebileceğiniz iyi bir kurs...




 
Şehir?


  • istinyede bekle  (05.01.14 22:41:41) 
Belirtmeyi unutmuşum

Şehir: İstanbul
  • Spot Işığı  (05.01.14 22:42:55) 
Bana da lazım ıstanbul icin


  • sevisgenturk  (05.01.14 22:54:59) 
Amerikan'ı eledik.. Peki neresi güvenilir, iyi? Toefl seviyesine kasmayacağım şu an için.. Banka sınavlarında başarılı olayım yeter...


  • Spot Işığı  (06.01.14 20:06:16) 
[]

küçük fransızca soru

ıls ont discipline souple. Les membres de dépendent pas au centre... cümlenin gelişi böyle.

ikinci cümlede ne demek istiyor tam olarak. üyeler merkezde değil, ama nerede? ne olmuş üyelere?


 
ilk cümlede, onlara yönelik uygulanan disiplin esnek demek istemiş. Onlar ile kastı üyeler mi bu alıntıda belli değil.


  • protector  (05.01.14 21:18:35) 
protector, kasıt üyeler evet ama ben ikinci cümleyi sormuştum. o konuda ne düşünüyorsun?


  • kırmızıkaşekaban  (05.01.14 21:22:32) 
birinci olarak görmüşüm.

bağlı üyeler merkezde değil... şeklinde ikinci cümle. Buradaki dépendent(bağlı) terim olabilir ve ona göre faklı anlamlar içerebilir. Anayasa hukuku ile ilgili bir metin mi ki?
  • protector  (05.01.14 21:31:55) 
cümlenin gelişine vurunca doksana gitmiyor. tamamı nerde :)


  • bilan  (05.01.14 21:40:51) 
ıls ont discipline souple. Les membres de dépendent pas au centre. ıls sont décentralisés,ils forment un capital régional. dans ce genre de parti, il n'y a pas d'hiérarchie organisationelle. Les contantes personnels sont importants.

kısım bu kadar. bu arada kelime dépendant değil, dépendent yazılmış. hadi bakalım bilan hepsini de yazdım :)
  • kırmızıkaşekaban  (05.01.14 21:44:34) 
Ne dependent pas olmasın o kısım?


  • pticolo  (05.01.14 22:40:16) 
evet sanırım öyle, merkezde değiller desantralize edilmişler diyor. metin güvenilirdi o yüzden yazım hatalarına ihtimal vermemiştim.


  • kırmızıkaşekaban  (05.01.14 22:48:13) 
metin pek güvenilir değil. tam çevirisi şöyle bir şeydir heralde:

esnek bir disiplin mevcut. Üyeler merkeze bağlı değil. Ademi merkeziyetçi bir yapı içinde bölgesel bir merkez oluşturuyorlar (öeeh). Bu tür bir partide örgütsel hiyerarşi yoktur. (Eğer "contantes" mutlu anlamındaysa cümle tamamen saçma, "constat"nın yanlış yazılmışıysa "kişisel tespitler ön plandadır" gibi bir anlam çıkarılabilir ama yine de fransızca'da pek kullanılacak bir kalıp olduğunu sanmıyorum.)
  • rainarc  (06.01.14 06:06:42 ~ 06:07:52) 
şaka maka bu baya kötü bi fransızca


  • rainarc  (06.01.14 06:42:43) 
[]

ingilizce bir cümle

"The upper 95th percentile of 150 pmol/L for both premenopausal and postmenopausal women is reported in the FDA package insert for the HE4 EIA Kit"

ne diyor tam olarak? üst 95. persantil her iki grup kadında da 150 mi çıkmış?


 
Ama o zaman abstract'taki şu bilgiyle çelişiyo:

The upper 95th percentile for HE4 levels was 89 pmol/L for premenopausal women, 128 pmol/L for postmenopausal women, and 115 pmol/L for all women.

Bibip: Hmm, 2009'da FDA, Fujirebio'ya bu kit için satış ruhsatı verirkene, kitin prospektüsünde o 150'lik ifade yer almış. Ama bu heriflerin bulduğu sonuçlar o ifadeynen çelişiyo.
  • compadrito  (05.01.14 16:35:48 ~ 16:40:56) 
[]

türkçe-ingilizce çeviri

pizzahatı ararım ve onu yerim

ı will call pizzahut, ı am eating it.
doğru çevirmiş miyim

 
sanırım 2. cümle de will'li olmalı. çok iyi derecede ingilizcem olmadığı için yanlış olabilir ama. bilen arkadaşlar düzeltir hatam varsa.


  • lionel andres  (05.01.14 13:56:10) 
I call pizza hut and I eat it.

Tabi bu cumle Turkce'de de pek olmamis, sanki pizza hut'i yiyorsunuz :)
  • ruhi mucerret  (05.01.14 14:06:15 ~ 14:06:25) 
I call pizza hut and I eat.


  • aguilas negras  (05.01.14 14:09:55) 
I order from pizza hut and eat it


  • lesmiserables  (05.01.14 14:12:56) 
evet cümle doğru değil gibi. sanki pizzahut'ı arıyor ve onu yiyormuşuz gibi oluyor türkçe düşünürsek. lakin arkadaşlar birşey sormak istiyorum. burda geniş zaman yerine (I call pizza hut and I eat it) I'll call pizza hut and I'll eat it dersek yanlış olmaz sanıyorum. doğru muyum?


  • lionel andres  (05.01.14 16:20:35) 
[]

küçücük bir ingilizce türkçe çeviri ricası...

ıf ı will continue without good rest I will poison my life and life of people surround me. ı am really exsosted and will react only screaming and scandaling.




 
Soyle yazmalisin: If I continue without well-resting, I will poison(destroy?) my life and the lives of others around me. I am really exhausted and will only react screaming and scandaling(bu kelime ile ne anlatmak istedin, ingilizcede boyle bir kelime yok).

Kafandaki seyin turkcesini bir yaz istersen bir de oyle bakalim.
  • common of demons  (05.01.14 11:52:42) 
Eğer yaşamına iyice dinlenmeden devam edeceksem kendi hayatımı ve etrafımdaki insanların hayatlarını zehirleyeceğim. Gerçekten çok yorgunum ve sadece başırarak ve skandal yaratarak tepki vereceğim.
Exsosted dediği exhausted olmalı ve sanırım tenselerde biraz sıkıntı var.

  • legolasin son oku  (05.01.14 11:54:18) 
[]

çok acil çeviri yardımı sadece tek cümle

selam,

şöyle bir sorumuz var:

How much notice do you require before leaving for a placement with your company?

interviewer burada tam olarak ne demek istemiş olabilir?

 
zorunlu isten ayrılma ihbar suresini soruyor.


  • nwnd  (04.01.14 14:37:37) 
1- bence zorunlu işten ayrılma, ihbar süresini sormuyor. zorunlu süre zaten değişken bir şey değil, kanunla belirlenmiş durumda. ayrılırken süreyi konuşabilirsiniz o ayrı, aranızda hallediyorsunuz.

2- benim anladığım: şirketin yapacağı görev ataması için ayrılmadan evvel ihtiyacınız olan bildirim süresini soruyorlar. sanki atama bekliyorsunuz ve bunun için düzeninizin (şehir dışı, ülke dışı, departman değişikliği vb.) değişmesi gerekecek ve bunu size haber verecekler diye anlıyorum.
  • m e l t e m  (04.01.14 23:50:28) 
bildiğim kadarıyla yasal süreden ayrı şirketin kişiyle yaptığı kontrata göre ihbar süresi değişebiliyor.
yasal ihbar süresi iki tarafıda korumak için sabitlenmiş min süre.
ki kontrat içeriğinde belki zorunlu sebeplerden ayrılıyorsa şu kadar ihbar süresi, iş değişikliği için ayrılıyorsa şu kadar ihbar süresi diye detaylandırılmış olabilir. amerikalılar bu konularda fazlasıyla detaycı.

onun için de burdaki "palecement" şirket işi bir pozisyon değişikliğinden çok. iş değiştirme durumu kastediyor.

iş değiştirme durumunda çalıştığın şirketin zorunlu kıldığı ihbar süresini soruyor. diye ilk cevabımı detaylandırmış oluyim.
  • nwnd  (05.01.14 03:04:56) 
[]

Resimde ne yazıyor?

pbs.twimg.com :large




 
hayvan varlığının gerisini köleleştirdik ve de kürklü ve tüylü uzak kuzenlerimize o kadar kötü davrandık ki şayet bir din formüle edebilselerdi şüphesiz Şeytanı insan formunda betimlerlerdi.


  • oxibrinth  (04.01.14 00:14:59) 
[]

"ağırlıklı" ingilizce

sıfat olarak, bir faktörün bir sonuçtaki ağırlığı, belirleyiciliği anlamında ağırlık nasıl çevrilir?




 
dominant

predominant
predominantly
  • compadrito  (03.01.14 23:15:56 ~ 23:16:58) 
Onda yine weight kullanılıyor, hatta i. faktörün ağırlığı wi ile gösteriliyor. i burada subscript olacak. Karar vermede weighted product, weighted sum gibi yöntemler mevcut. Örneğin, en.wikipedia.org

faktörler genelde factor olarak kalıyor. Bir faktör bir diğer faktörün bir belirleyici ise, belirleyici olana da determinant deniyor.

DOminant şunun için kullanılıyor: Elinde faktör değil, birtakım faktörler taraafından belirlenen seçenekler varsa (Örneğin araba alıyorsun Mazda ve BMW), faktörlerin de fiyat ve hız ise, BMW her faktörde Mazda'ya göre tervih edilirse (atıyorum, hem ucuz hem hızlı) BMW dominates Mazda, BMW is dominant olur. Fiyat hızı belirliyorsa, fiyat hız için bir determinant'tır. Fiyat ve hızın karar vermedeki ağırlığı weight'tir.

Sonuç olarak seçenekler arası bir baskınlık varsa dominance, faktörler arasında bir etkilenme varsa determinance, faktörlerin ağırlığı varsa weight kullanıyoruz. Ağırlık rakamsal bir değerdir. Biri diğerine göre sözel olarak daha önemli ise importance kullanılır terim olarak. Ağırlıklar da importance'lar karşılaştırılarak bulunur. Bu buna göre ne kadar daha important, diye sorularak ağırlıklara erişilir.
  • aychovsky  (03.01.14 23:18:36 ~ 23:26:10) 
teşekkür ederim,

@aychovsky gerçekten emek harcamışsın bilgilenecek herkes adına teşekkür ederim.
  • adukyuedines  (04.01.14 00:29:01 ~ 00:31:48) 
Rica ederim ama tam uyumadan önce yazdığım için aslında eksik bile yazmışım. Factor yerine criterion veya attribute da kullanılabilir.


  • aychovsky  (04.01.14 07:51:16) 
[]

küçücük bir çeviri..

"Actually nothing is important if love of humans is lost. The most essential thing is love. Everything depends on it."




 
aslında insanoğlundaki "aşk" biterse, gerisi mühim değil. en önemli şey "aşk". diğer her şey ona bağlı.


  • aradaki uzaklik  (03.01.14 15:16:37) 
eğer, insanların aşkları kaybolura, hiç bir şeyin kadir kıymeti yoktur! EN kallavi şey, aşktır. Herşey, ona bağlıdır, aşkın dışındakiler fasa fisodur....


  • pangea  (03.01.14 15:54:48) 
[]

İzmir (alınık) ingilizce özel ders;

Var mı İzmirde olupta özel ders veren..?




 
seviye nedir? bir de ingilizce özel ders neden okul için mi? yoksa sıfırdan ben öğreneyim durumu mu var ?

ingilizce kendi kendine öğrenilebilir. hayatımızın içine o kadar çok girdi ki. diziler filmler falan. ben ilk öğrenmeye başladığımda sözlük okuyordum. (golden dictionary). daha sonra okulda derslere bile girmedim hocalardan rica ettim .şu anda çok şanslısınız diziler var internet var. önce oradan kavrayın derim. sonra çok gerekirse pratik yapmak için turistik yerlere yada yabancıların gittiği mekanlara takılırsın. öyle basit bir dil ki . sadece konuşmak yetmiyor. anlamak önemli. bak marsa giden ablaya konuşması off side ama belli ki anlama süper. kib.
  • illegalstar  (03.01.14 15:24:03) 
  • jackies  (03.01.14 15:38:35) 
[]

2014 ingilizcede nasıl okunur?

Twenty fourteen diye mi,two thousand fourteen diye mi?




 
ikisi de.


  • baldur  (03.01.14 13:52:05) 
iki şekilde de okunur. ancak ikincisi için "two thousand and fourteen" daha uygun sanki.


  • loveinaflipbook  (03.01.14 13:54:16) 
www.englishforums.com

şurada dediğine göre o konuda kesin bir fikir birliğine varılamamış. 2020'den sonra yalnızca twenty twenty şekline geçilecekmiş.
o zamana kadar insanlar karışık okuyabilirmiş.

kanadada exchange yapan bir arkadaşım twenty fourteen diye okunması gerekiyormuş demişti. ama dizilerde fln hiç öyle geçtiğini duymadım.
  • goldentitan  (03.01.14 13:55:11 ~ 13:55:24) 
okulda "2000'den itibaren yıllar türkçedeki gibi iki bin on dört şeklinde, öncesindeyse ikili ikili (1940 için 19-40 gibi) okunur" şeklinde öğretmişlerdi bize.

ikisi de doğru ama ben two thousand diyen kimseyi duymadım, twenty fourteen iyidir.
  • der meister  (03.01.14 13:55:12) 
formal olarak ikincisi, genel kullanımda birincisi.


  • armagan  (03.01.14 14:06:30) 
evet formalı ikincidir ama bu demek değildir ki ilki informal.


  • baldur  (03.01.14 14:09:31) 
[]

The complex became known as the Googleplex

The complex became known as the Googleplex.

Gençler bu cümleyi soru haline getirmem gerekiyor ama .... ?
How was the the complex known mu, What was the new complex known mu ya da her 2 sorunun sonunda "as" kullanmalı mıyım ?

 
what was the complex known as?


  • winston  (02.01.14 17:45:13) 
[]

lütfen bizi ... 2014 fuarında ziyaret edin

please visit us
-on
-at
-in

2014 ....

hangisi gelir araya ?

biraz acil thank you so much

 
bir in de benden.

edit: aşağıyı okuyunca dank etti. at diyorum. comic con için google fight yaptırdım, at açık ara galip geldi.
  • kül  (02.01.14 17:04:07 ~ 18:39:52) 
Eger standimizda ziyaret edin denecekse "visit us at our spot in 2014 expo" vs vs


  • fortisvita  (02.01.14 17:08:44) 
Please visit us at booth veya our booth


  • cizgilipijama  (02.01.14 17:32:55) 
bana "at" gibi geliyor. Please visit us at CES 2014 mesela. preposition'dan sonra yıl gelecekse in olur tamam da, fuar için "in" mi kullanılıyor ondan emin değilim. benim aklıma ilk olarak "at" geldi hastane, kafe gibi bi' şey olduğu için, yani fuarı öyle düşündüm.

ama benim fikrim bu. yoruma açık olmayan, kuralı olan bi' şey olabilir. yanılıyor olabilirim. allah benim belamı versin, kesin yanılıyorumdur.
  • der meister  (02.01.14 17:37:58) 
der meister e katılıyorum. at olması gerek. örneklendirme açısından:

please visit us at expo 2014 on January in Antalya.
  • ice age  (03.01.14 07:11:17) 
[]

ingilizce soru

"Fransizlar sanki sex yapiyormus gibi konusuyor"nasil denir? Demek i stedigimi bi anlatamadim yahu cocuga.




 
french sound like having sex
falan da denebilir belkim.

  • screamshot  (02.01.14 17:02:11 ~ 17:02:30) 
[]

"başörtülü"nün ingilizcesi

"kerchiefed" demiş bir sözlükte ama uygun mudur? sekülarizm üzerine akademik bir makalenin çevirisinde geçiyor. "wearing a headscarf" yerine daha kısa bir tabirle karşılamak daha uygun olacak. kerchiefed'e ilk kez rastladım hayatımda, ne kadar karşılıyor bilmiyorum.




 
konuşma dilinde headscarfed şeklinde duymuşluğum var.


  • neyleyim  (02.01.14 14:44:41) 
hijab diye de geçer. hepsi olur.


  • r_u_h  (02.01.14 14:47:52) 
hijab da diyorlar. arapçasını yani.


  • dafuq  (02.01.14 14:48:13) 
covered diyorum ben ki kullanılıyor da sanırım.


  • jimjim  (02.01.14 14:49:59) 
headcover :)


  • Kresto  (02.01.14 14:58:15) 
headscarfed.


  • baldur  (02.01.14 14:59:24) 
turban diyen bir iki encebiyle konuşmuşluğum var. ama literatürde de kabul görüyor mu türban bilemiyorum.


  • nickimin hakkini veremedim  (02.01.14 15:03:50) 
başörtüsünün turban, hijab, veil gibi çeşitli kullanımları da mevcut ve yaygın ingilizcede, evet. ama ben "başörtüsü"nün değil "başörtülü"nün karşılığını arıyordum:) headscarfed en uygunudur gibi duruyor evet.
teşekkürler cümleten.

  • idyl  (02.01.14 15:07:23) 
turend diye bi site yapmışlar dehşet:
tureng.comürbanlı
tureng.comşörtülü

edit: linkler yarım yamalak çıkıyor gibi ama arama şeysinden halledersin.
  • sensible soccer  (02.01.14 15:20:31 ~ 15:21:14) 
who wears hijjab olarak kullanmıştım birkaç konuşmada.


  • armagan  (02.01.14 18:54:28) 
[]

2013'ün en iyi sevgilisi...

tam olarak nasıl ingilizceye çevrilir bu cümle.

bi görsel hazırladım da, yanlış yazmayalım.


 
best valentine of 2013


  • loveinaflipbook  (02.01.14 10:03:53) 
erkeğim ;)


  • pelin 19  (02.01.14 10:34:01) 
Best lover of 2013.


  • volkanaydin152  (02.01.14 12:33:50) 
@sadegazoz ya google çeviriye baktım da valentine sevgililer günü lover sevgili,aşık diye geçiyor ben mi karıştırıyorum ? :)


  • volkanaydin152  (02.01.14 14:49:19) 
best boyfriend/girlfriend of 2013 de diyebilirsin tabii ki.


  • loveinaflipbook  (02.01.14 15:19:47) 
kesin bi kanıya varamadık arkadaşlar :)
bi tasarım yapıyorum kız arkadaşıma da bi türlü bulamadım tam çevirisini.

son kararınız nedir?
  • pelin 19  (02.01.14 16:47:08) 
en romantik olanı valentine


  • mutevazi  (02.01.14 16:51:49) 
[]

İngilizce bilgi tazeleme

Arkadaşlar intermediate -upper arası bir ingilizce bilgisine sahibim.ilk yabancı dilim almanca olduğundan ingilizceyi ilk kez universitede gördüm diyebilirim.çeşitli kurslarla birlikte en son geçtiğimiz yaz bir aylığına ingiltere'ye dil okuluna gittim.konusma yazma seviyem çok kötü değil ama bir çok gramer bilgisini kullanmadığımdan unuttum.ne yapıp edip toparlamak istiyorum.
Bir kursta sınırsız conversation club hakkım var.konuşma kısmını böyle ilerletmek mantıklı.
Diğer yandan eksik olan gramer vs için önerilerinizi bekliyorum.
Teşekkürler...

 
  • compadrito  (02.01.14 01:56:46) 
Mutlaka ders kitabi olarak ne kullaniyorsan her partin belli bir konusu vardir. Mesela part 1 shopping part 2 gender differences gibi. Öncelikle konuyla ilgili bulabildigin kadar kelime bul. internette her konuda mini quizler var. Bu kelimelerden kendine quiz yap. Sonra youtube veya ted den bu kelimeleri içeren lecture lar bul. Dinlerken kelimeleri yakalamaya çalış gerekirse on kez baştan al. Son olarak buldugun kelimeleri kullandigin önceden belirledigin tenselerden birer paragraflik yazilar yaz. Yapabiliyosan feedback al sonra tekrar yaz. Böyle böyle oturur.


  • gorusmekuzereefenim  (10.01.14 22:59:35) 
[]

transmission verification report ne demek?

soru başlıkta?




 
"ileti dogrulama raporu"


  • parcxerox  (03.01.14 01:27:04) 
[]

yaşlı amcanın İngilizce verdiği ayar

youtu.be

şu videoda görülüyor amca bizimle threesome yapmak istermisin sorusuna "i've got more than threesome" diyor. ne demek istemiş, ayar nedir?


 
bana başta yaşını da söylemiş ya, yok istemem senin bu thresome'ından daha güzel şeylerim var benim mealinde demiş gibi geldi.


  • nwnd  (01.01.14 01:12:52) 
daha çoğunu da gördüm geçirdim diyo yani


  • loser blueser  (01.01.14 01:12:53) 
'86 yaşındayım ve senin yapmaya çalıştığın threesomedan fazla orgye girip çıkmışlığım var' deyü


  • Mackinaw  (01.01.14 01:44:26) 
bence dayi asiri yasli oldugu icin anlamsiz bir cvp vermis. artis ne arar la bazarda olayi gibi.


  • mayeskuel  (01.01.14 02:12:53) 
[]

cümle sonunda with

Bazen denk geliyor anlayamıyorum az önce bir yorumda gördüm sormak istedim.
örnek olarak şu cümle; Great thing to go public with.
bazen "of" olabiliyor vs..

bu gramerde ne olarak geçer sistemi nedir? bilen birisi aydınlatırsa sevinirim.

 
together with


  • bigl0rd  (31.12.13 22:19:09) 
[]

Fransızca çeviri! acil!

"Are you gonna fucking tell something?"

bunun fransızcası lazım


 
est-ce que tu vas dire quelque chose, putain :D


  • joe dalton  (31.12.13 07:39:05) 
"putain"in "dire"den önce gelmesi gerekmiyor mu?


  • ermanen  (31.12.13 07:47:41) 
bildiğim kadarıyla fucking tell gibi bir kavram fransızcada yok. bir şey mi dicen p.ç gibi bir çevrim oldu benimki, mana olarak en yakını bu oluyor.


  • joe dalton  (31.12.13 07:57:28) 
o fransız tonlaması ve surat ifadeleriyle

putain t'as quelque chose à dire ou pas?!.. gibi bir şey de olabilir..

est-ce que olayı biraz ağdalı frceye kaçıyor..
  • rainarc  (01.01.14 17:16:45 ~ 17:17:45) 
t'as quelque chose à dire, putain? mantıklı bi çeviri gibi duruyor.


  • eys of speyds  (02.01.14 13:17:09) 
[]

dil okulu

kuzenim amerika'ya yaz tatilinde dil okulu icin gelmek istiyor, bilgi alabilecegimiz websiteleri, hangileri guvenilir, masraf ne kadar olur bilen varsa paylasirsa sevinirim.




 
www.bilimevi.com

benim 2 arkadaşım bu şirketle gitti. biri ingiltere'ye biri amerika'ya bayağı da memnun kaldılar açıkçası. ara bilgi al istersen.
  • sukrug yu geayz eym gogin hogym  (30.12.13 23:54:30) 
Tesekkurler :)


  • databus  (31.12.13 15:25:45) 
[]

İngilizce Cümle kurmak

Arkadaşlar cümle kurmakla alakalı merak konularım var mesela siz bi cümle kurarken nasıl bi yol izliyorsunuz? Örnek bir cümle kurar mısnız?




 
This is a book.

S V O
  • compadrito  (30.12.13 20:38:53) 
*durum analizi
*karşıdaki cümleyi analiz
*karşıdaki cümlenin vocabularysini analiz
*kelime dağarcığından uygun kelimeleri bulma ve grammara oturtma.
*harmanlama

this situation requires extensive vocabulary but i do not want to build a long sentence so i use basic vocabulary.
  • anonymice  (30.12.13 20:43:50 ~ 20:45:02) 
cümle kurmakla ilgili merak konuların sadece ingilizcede değil galiba?

merak konuları?111
  • dibini gor  (30.12.13 20:45:04) 
@dibini gor, abi herşeyinde dibine inme bea :)


  • amed21  (30.12.13 20:52:00) 
[]

dil fakirinden bir ceviri yardımı

selam, ben ingilizceyi kendim öğrendim bu yaşa kadar, kursa falan hiç gitmedim. hiç bir gramer de bilmem, hatta bildiğim ingilizceye ingilizce biliyorum da diyemem çünkü bilmiyorum ama okuduklarımı az çok anlayabiliyorum en azından teknik döküman takip edebiliyorum. ne enteresan ki, lisede bile ingilzce görmeyip, sadece internetten, vaktinde chat vesaire yaparak kendi kendime öğrendiğim ingilizce ile, üniversite hazırlık sınavını aşıp üstüne de 4 yıllık bölümden mezun oldum. yani yeterli oldu. bu kadar özgeçmiş ve üzerine tekrar "gramer vesaire hiç bir şey bilmiyorum" u hatırlatarak şu cümleyi yazıyorum:

Angular is what HTML would have been had it been designed for applications.

ben böyle, would have been had it been falan hiç görmedim daha önce ilk defa karşıma çıktı ve biraz şaşırttı. ben kendi anladığımı şuraya yazayım..

Angular, uygulamalarda HTML ne yapıyorsa onu yapacak şekilde tasarlanmıştır.

Angular, uygulamalarda html nin yapabildiği şeyleri yapabilecek şekilde tasarlandı.



Anladığım doğru mu? Peki birebir çevirisi nedir?

Teşekkür ederim.

 
Angular uygulamalar için tasarlanmış olsaydı html olurdu gibi bi anlamı var


  • pticolo  (30.12.13 18:59:54) 
ben size bu cümleyi tersten yazayım:

if angular was designed for applications, it would be what html is.
  • kül  (30.12.13 19:30:25) 
Angular HTML'nin uygulamalar için tasarlanmış halidir. Verilmek istenen anlam bu. Birebir çevirisinde ise yaklaşık olarak şöyle bir şey çıkmakta; "eğer HTML uygulamar için tasarlanmış olsaydı, bu Angular olurdu."

Burada kafanı karıştıran şey had it been. Had it been anlam olarak "olsaydı" anlamına gelmekte, yani "if it had been designed" ile aynı şey ve bununla beraber devrik olarak kullanılan bir kalıptır. Bunu bilmediğinden ortalık karışmış.
  • pismis kofte  (30.12.13 19:35:37) 
Ben en kısa zamanda bir kurs falan yapayım bari..


  • sahipsiz  (30.12.13 19:39:45) 
Ayrıca benden önce yazan arkadaşlar "had it been" deki "it" i Angular olarak almışlar ama ben oradaki "it" in HTML'yi işaret ettiğini düşünüyorum. Yani Angular daha kapsamlı olanı gibi.


  • pismis kofte  (30.12.13 19:40:01) 
[]

ingilişce - everything is something happened

"insanlar bu günlerde her şeyin çabucak olmasını istiyorlar" demek isteyen ama diyemeyen bir insan var. bu tip cümlelerde altını çizdiğim kısımlarda acaip zorlanıyorum.

nowadays people want everything to be happen quickly

dedimm ama doğru mu bilmiyorum. doğru mu, yanlış mı, yanlışsa nerede yanlış var ve hangi bakış açısıyla bu cümle düzeltilir.

insanların sabırsız olduğunu söylemeye çalışıyorum bu arada ama motamot çeviri olsun istiyorum.

 
Öncelikle nowadays people want everything to happen quickly'den
nowadays people want everything to happen rapidly'ye geçiş yaptım
Burada happen benim kafamı kurcalıyor, biraz ısırdı ama cümlede her şeyin çabucak olmasından kastedileni de pek aldılayamadım. Belki
nowadays people want to live hastily
gibi genel bir şey söyleyebilirim.
  • aychovsky  (29.12.13 23:16:51) 
to be done desek?

oradaki be gerekli mi? edilgen durum var mı?
  • clementine  (29.12.13 23:19:17) 
to be happened
onun dışında düzgün. (yalnız gerçekten be'ye gerek var mı emin olamadım.)
immediately daha uygun olur sanırım.

done olmaz.

nowadays people want everything to happen immediately.
sanırım bu iyi.
  • goldentitan  (29.12.13 23:54:31 ~ 23:56:06) 
Happen kullanıldığında be'lik edilgen bir durum yok. Happen zaten olayın olması, olayın oldurulması olamayacağından to be happened olmaması gerek.


  • aychovsky  (30.12.13 00:00:53 ~ 00:02:22) 
"everything to be done immediately" de denir. "to be done" da olur yani. İnsanların neye karşı sabırsız olduklarına göre değişir; geneli kastedeceksen, "to be done and happen" diyebilirsin. Her sabırsızlık için happen kullanılmaz çünkü.


  • jiyuu  (30.12.13 00:36:17) 
nowadays, people demand instant gratifications/results/occurrence.

ben bu temel kalıbı kullanırdım. sağından solundan çekerek istediğin anlamı yükleyebilirsin, güçlendirebilir, zayıflatabilirsin.
  • kuja  (30.12.13 01:00:43 ~ 01:04:34) 
evet o cesit cumle kurabilirim ama sorun bu tip motamot cevirilerde edilgenlik kisminda sicmam.


  • clementine  (30.12.13 01:08:19) 
[]

Yunanca okunuştan >> Yunanca >> Türkçe

Noktasında virgülünde sıkıntı var bir de üstelik. "den katalaveno ke monos mu ta to skefto/sketto oso pio grigoro yinete ./, ya/yo pio logo den estaname kala. nomizo ati/oti ke i dio: esi ke ego. arketi ime kuramenasta ta itela asinitistos ena i zoi ke perna/perno kati piso ine ya mas: snitizmenos ena i zoi."




 
yarım yamalak yunancamla (bi de auto correct desteğiyle) şu kadar çevirebildim yunan alfabesine, google translate'e bakılırsa okunuşta sorunlar var ya da ben bazı kelimeleri hiç çeviremedim. (bazı kelimeler de tabletin yunanca sözlüğünde yok ki, tonasyonları düzeltmedi. :/

Δεν κατάλαβε νέο κε μόνος μου τα το σκέτο όσο πιο γρήγορο ινετε. ια ιό πιο λόγο δεν έφτανε με καλά. Νομίζουμε ότι κε ι διο: έτσι κε εγο. Αρκετή ιμε κυραμεναστα τα τι ιτελα ασινιτιστος ένα ι ζοι κε περνά περνο κάτι πιστό ινε υα μας: σνιτιζμενος ένα ι ζοι.
  • kobuzchu kiz  (30.12.13 02:20:17) 
[]

Çeviri - Fantazi Futbol

Premier lig fantazi futbol oynuyorum. (fantasy.premierleague.com) Beraberlik halinde sırayla şu değişkenlere bakılır diyor:

1. Most goals scored in the Gameweek
2. Fewest goals conceded in the Gameweek
3. Virtual coin toss

Most goals scored derken ilk 11imdeki oyuncularımı kastediyor yoksa ilk 11imdeki oyuncuların takımlarını mı? Misal suarez takımımdaydı, liverpool gol attı ama suarez atmadı. Şimdi bu gol ilk şıkka etki edecek mi etmeyecek mi? Bir adamla berabere kaldım da kim tur atlayacak bilmiyorum, kafayı yedim. Çeviriden ziyade konuya hakim birisi cevaplasa daha iyi olur aslında.

 
Gameweek nedir? sanki takımdaki oyuncularla alakalı bir durum değil gibi. Gameweek dediği neyse, takımlar gameweek'de birden fazla maç yapıyorsa;
1. gameweek'de en çok gol atan
2. gameweek'de en az gol yiyen
3. yazı tura

oyunu bilmiyorum, mantık yürütmeye çalıştım.
  • xenophobe  (29.12.13 23:02:33) 
gameweek maç haftası. misal türkiye'de maçlar cuma ile pazartesi arası oynanıyor. bu sürede yer alan tüm maçlar.


  • hayley williams ile evlenecek genc  (30.12.13 03:00:47) 
[]

bir cümle listening

linkte 13. saniyede giren cümleyi anlayabilen çıkar mı acaba? meraktan sormuyorum, alt yazı için lazım :)

AMA's, how we feelin' baby? let's go

dedikten sonra, "... who we are" diye bir şey söylüyor.

www.youtube.com

 
ben de anlamadım. cevap gelmezse youtube'ta yorum bölümüne de yazabilirsiniz bunu. anadili ingilizce olanlar cevap yazar belki.


  • nathanieltroy  (29.12.13 19:50:47) 
We're gonna take this party up ever best cruise award gibi bir sey, party kismina kadar eminim; sonrasi biraz supheli.


  • comptrol  (29.12.13 19:51:16 ~ 19:57:02) 
ben de hep "who we are" diye duyuyorum :) şöyle olabilir mi acaba:

we're gonna take this party up. that's who we are
  • kül  (29.12.13 20:37:55) 
Buldum :

We're gonna take this party up here best cruise award.

Yok who we are demiyor. Videonun basligi zaten cruise award. Ayrica yaptigin islerden komisyon istiyorum artik ^_^
  • comptrol  (29.12.13 20:43:44) 
komisyon köpeen olsun da award diyor olamaz ya. şarkının adı cruise tamam. ama hem kelime award gibi çıkmıyı hem de bağlamda award olmıyı :)


  • kül  (29.12.13 20:47:50) 
[]

İngilizce çeviri

Selamlar. Bir siteden oyun aldım da, serial i yanlış diyor steamda işlerken... Bende mail attım onlara cevap vermişler, anlamadım bir şey. Bakarsanız sevinirim.


Unfortunately, the card you used on this order was rejected after purchase. The code was automatically cancelled and the card has not been charged.

I have no idea why it was rejected - card companies don't pass on that information - but it is normally due to 'suspicious activity' - purchase from somewhere 'outside customer's pattern', etc etc.

We don’t normally contact buyers in these cases because if it IS fraudulent use of a card, the person using the card may not be the card owner.

I have manually re-set your account. If you wish to try buying again, please feel free. Once rejected in this way, if there is a further problem you will know straight away before purchase completes.

 
sipariste kullandigin kart odemeyi reddetmis adamlar da key'i iptal etmis. kredi kartindan para cekilmemis.

muhtemelen supheli islem sandi banka o yuzden iptal etti

bu tur islemlerde kullaniciya soylemeyiz cunku kart sahibi olmayabiilrsin.

hesabini sifirlardim, istersen tekrar alabilirsin.
  • fakyoras  (29.12.13 18:53:55 ~ 18:55:19) 
satın alım sonrası kartın provizyon vermemiş.

neden olduğunu bilmiyorlar, kart firmaları bu bilgileri bize vermiyorlar diyor fakat genelde satın alma paterni dışında bir aktivite olduğunda bu sorun çıkyor diyor.

bu tür durumlarda da satın alan ile kontakt kurmuyoruz çünkü eğer satın alım aktivitesi gerçekten sorunlu ise, alan zaten şüpheli olacaktır.

hesabınızı tekrar düzenlemişler. eğer istiyorsanız tekrar satın almayı deneyin diyor. şu anki hali ile eğer tekrar sorun yaşarsan satın alırken, direkt bilgileneceksin.
  • kuja  (29.12.13 18:55:56) 
Maalesef bu sipariste kullandiginiz kart satin alamdan sonra reddedilmis.kodu otonatik olarak iptal edilmis ve yuklenmemis.

Kart sirketleri bilgi vermedigi icin neden reddedildigi hakkinda fikrim yok ama normalde supheli islem.nedeniyle filan olur.

Normalde bu tip durumlarda aliciyla irtibata gecmeyiz cunku eger bi uc kagit varsa karti kullanan kisi kartin gercek sahibi olmayabilir.

Ben manuel olarak hesabini resetledim. Istersen tekrar dene. Eger yine ayni sorun olursa satin alma tamamlamadan anlayacaksin zaten.
  • croupier  (29.12.13 19:03:07) 
[]

ingilizce site

iyi akşamlar. ingilizce kelime bilgimi ilerletmek istiyorum. ingilizce bi şeyler okumak iyi olur diye düşündüm sürekli internetteyim. sizler ingilizce hangi siteleri ziyaret ediyosunuz gün içinde? ayrıca içeriği makale, kültür sanat olan siteler tavsiye edebilir misiniz? teşekkür ederim şimdiden.




 
New York Times, Amerikan gazetesi - nytimes.com
The Guardian, Ingiliz gazetesi - theguardian.co.uk

  • wpi  (29.12.13 17:20:57) 
  • compadrito  (29.12.13 17:24:24) 
reddit


  • mosquera  (29.12.13 17:27:03) 
ted.com
ingilizce, zorlanırsam ingilizce altyazılı izliyorum.

librivox
şimdilik daha önce okuduğum kitapları dinliyorum.

onun dışında okuma için mimarlıkla ilgili yabancı siteleri takip ediyorum. (mimarlık okuduğumdan ötürü.)
  • goldentitan  (29.12.13 18:09:31) 
[]

rite of passage

rite of passage ne anlamda kullanılıyor?

bağlam:

"Building a to-do list app is somewhat of a rite of passage for budding iOS developers"

 
rüştünü ispat etmek gibi bir anlam çıkarıyorum ben bu bağlamda.

bir devrin bitip yenisinin başlaması için kullanılır. basamak atlamak gibi.

yani şu to-do list aplikasyonunu yapabilince artık "olmuş" sayılıyorlarmış.
  • neyleyim  (29.12.13 15:36:23) 
[]

bir cümle çeviri

dostlar ödev için gerekiyor bu googleu anlatırken dedim which developed a product and zamanın ruhunu yakalayan.tarzında bir şey yazıcam,çok karışık oldu yani "zamanın ruhunu yakalamak"ı nasıl çevirebilirim,sevgiler,teşekkürler.




 
and grasped the millenium's spirit?


  • reavelyn  (29.12.13 14:53:09) 
zeitgeist


  • partizan  (29.12.13 15:20:10) 
[]

küçük bir çeviri

iyi günler. erasmus kabul belgesi için karşı okula mail atacağım. ingilizce 'orijinal belgenin nerede olduğunu öğrenebilir miyim?' demek istiyorum. kendim biraz uğraştım çok doğru olmadı sanırım.

bi de belgem 3 haftadır yok bunlardan postanın barkod numarasını isteyebilir miyim doğru olur mu? isteyebilirsem onu ingilizce nasıl diyeyim?


 
may you please inform me where is the original copy of document. o belge ne belgesiyse açıklarsanız daha iyi olabilir ama bence.


  • proletarier aller lander vereinigt euch  (28.12.13 13:26:44) 
kabul belgesini bekliyorum


  • walser  (28.12.13 13:27:06) 
and could you send me the tracking number of my post?


  • pauldude  (28.12.13 13:28:12) 
@proletarier, olmaz öyle :)

çok güldüm.
  • [silinmiş]  (28.12.13 13:29:40) 
i have been waiting for my acceptance letter for three weeks and i was wondering if you could send me the tracking number of my post so that i can know where it is.
thank you
şöyle bir şey de yazabilirsiniz ama çok mu informal oldu?
  • pauldude  (28.12.13 13:33:49 ~ 13:34:24) 
I kindly request you to tell me where the original document is.
Sizden bana orijinal dokumanın nerede olduğunu söylemenizi rica ediyorum.

Do you mind telling me where the original document is?
Bana orijinal dokümanın nerede olduğunu söyler misiniz?

I haven't received your post for 3 weeks. I kindly request you to send me the shipment tracking number to check it myself.
3 haftadır gönderinizi almadım. Sizden kendim kontrol etmem için gönderi takip numarasını bana göndermenizi rica ediyorum.
  • on bir  (28.12.13 13:38:25) 
Greetings,

I am writing this email to ask a quick question:

Have you already sent my acceptance letter? If yes, can you please provide with the tracking number if avaliable?

Thank you very much in advance for your reply.

Kind regards,

elleriyi operem
  • compadrito  (28.12.13 15:42:11) 
O değil de çok eğleneceksin be :)


  • lazor  (29.12.13 01:49:21) 
[]

Fransızca garçon

Dualingo ile fransızca çalışıyorum fransızca cümle veriyor bana bende ingilizceye çeviriyorum cümle şu :
Vous étes une femme et je suis un garçon. oradaki garçon u boy olarak çevirince kabul etmiyor waiter yani garson olacak diyor nereden bilecem lan ben bu cümleden garson olduğunu ?



 
bence garson olsa bile mantık hatası var.
siz bir kadınsınız ve ben bir garsonum niye desin ki bir insan?

  • pauldude  (28.12.13 13:45:21) 
bende anlamadım öyle bir kural mı var fransızcada ya da uygulamanın hatası mı ?


  • volkanaydin152  (28.12.13 13:48:55) 
haha şimdi fark ettim de "i am a garçon" yazmışsınız? boy yazsaydınız kabul ederdi çok büyük ihtimalle. öyle bir deneseniz :)


  • pauldude  (28.12.13 13:55:40) 
aa hakkaten :D oha ya salak gibi hissettim şimdi :D ama yinede fotodaki kırmızı yerde boy yazması gerekmiyor mu ?


  • volkanaydin152  (28.12.13 13:58:23) 
bence de boy yazması gerekiyor. hata olmuştur :D


  • pauldude  (28.12.13 13:59:50 ~ 13:59:59) 
duolingo'nun almancası da böyle hatalı. takılmamak lazım.


  • heritage  (28.12.13 14:31:33) 
belki nerede problem varsa sadece o kelimeyi işleme soktuğu için waiter demiştir, yazılımsal bişeydir belki.


  • kül  (28.12.13 14:44:44) 
yok fransızcanın dil bilgisi fazla kurallı olduğu için herhalde bunda da bi kural vardır diye düşünmüştüm başta :)


  • volkanaydin152  (28.12.13 15:11:51) 
duolingo'nun bazı birimlerinde özellikle almanca'da çok mantık hatası var büyük bir şirket olmadıkları için dil kurslarını incubator dedikleri gönüllüler çeviriyor, bu yüzden bu tip buglar oluyor malesef.


  • zebragibi  (01.01.14 00:47:35) 
1 ... • ... • 110 • ... 156   « Önceki  Sonraki »
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler angelus, Artibir, aychovsky, baba jo, basond, compumaster, deckard, duyulmasi gerektigi kadar, fader, fraise, groove salad, kahvegibi, kaymaktutmayansicaksut, kibritsuyu, monstro, pandispanya, robin, ron dennis
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır. Skimlinks ile linkler üzerinden yönlendirme payı alınmaktadır.