[]

Arkadaşımızın çocuğu için 0+ kan ve trombosit Eskişehir

Eskişehirde lösemi tedavisi gören, okulumda öğretmen arkadaşımın çocuğu için 0+ trombosit kan ihtiyacımız var.
Damar yapısı nedeniyle erkek bağışçılar kabul edilmektedir.
Koşullar
1 Son bir hafta içinde herhangi bir ağrı kesici ya da ilaç kullanmamış olmak.
2 Son 24 saatte alkol almamış olmak.
3 Son 6 ay içinde ameliyat, endoskopi geçirmemiş olmak.
4 Son 6 ay içinde kanamalı diş tedavisi, dolgu, kanal tedavisi yaptırmamış olmak.
5 Son 6 ay içinde hacamat yaptırmamış olmak.
6 Son 6 ay içinde dövme, piercing yaptırmamış olmak.
7 Son 1 ay içinde aşı yaptırmamış olmak.
8 Covid hastalığının negatife dönmesi üzerinden en az 1 ay geçmiş olması

ÖNCELİKLE KİŞİ LİSTESİ OLUŞTURULUP İHTİYAÇ DUYULDUĞUNDA İLETİŞİM KURULACAKTIR.
İrtibat no 0534 696 73 10 Emre EFE

 
[]

AB + kana ihtiyaç vardır / ANKARA

Gazi üniversitesinde yatmakta olan Hilal Arslan adına AB + kana ihtiyaç vardır.

(Bu isim adına Kızılay'a Verilebilecektir)


 
[]

Masum Öksüz Kedi Yuva Arıyor :(

Istanbul Anadolu yakasındaki hayvan severlere duyurulur. Masum bir yavrucuk tehlikeli bir yerde ikamet ediyor, evinde veya bahçesinde bakıp ilgilenebilecek varsa süper olur.

(git: shbd.io)


 
belki adını değiştirmek faydalı olur.


  • janderzel zartanyan  (15.05.24 13:10:21) 
yavruya yuva bulundu. ilginiz için çok teşekkürler.


  • karayip lordu  (16.05.24 04:11:58) 
çok sevindim, bahtı açık olsun inşallah.


  • kumandanim  (16.05.24 09:15:33 ~ 09:15:40) 
[]

bu mesaj tehdit içermiyor mu?

görsel ekleyemediğim için metni yazıyorum; “….., Etrafinda maalesef sana akli selim nasihat edecek kimse de yok belli ki. Protokolu kabul etmen senin icin en iyisi olacak. Yoksa gercekten cok uzun bir surec ve buyuk bir yuzlesme bekliyor. Hayatinda bir kez sagduyulu davran. Hic Vakit kalmadi bunun icin. Soyleyeceklerim bu kadar.“

devamlı aile çevreme (babamın arkadaşı vs) gidip protokolü imzalamam için (velayeti alana kadar çok zor süreçlerden geçtim ve ortak velayetli, kendi çıkarına göre bir protokol) baskı yapıyorlar. bu mesaj da çok normal bir mesajmış. daha önce de hayatımı bitireceğini söylediği mesajları var.


 
[]

Haydarpaşa limanındaki içi boş dev nesne nedir?

Üstünde Rusça yazılar falan yazıyor gri devasa bir platform.

Tam olarak nedir, ne için kullanılıyor?


 
[]

İstanbul anadolu yakası 19 Mayıs kutlamaları

selam gurular,
Kadıköy-üsküdar-ataşehir civarı gündüz vakti 19 Mayıs kutlaması var mı bildiğiniz? Akşam konserlerinden bahsetmiyorum. küçük yeğenimi götüreceğim, özellikle caddebostan sahilden umutluyum :)



 
[]

Hamur Eğitimi (Online)

Bildiğiniz güzel online eğitim var mıdır hamur (yemelik) konusunda? Teorik olarak en başından en sonuna kadar öğrenmek istiyorum ama düzgün bir kaynak bulamadım bu konuda videolu.

Nasıl yoğurulur, nasıl açılıri, hangi durumda hangi özelliği gösterir hamurlar gibi konularda olmalı içerik.


 
[]

Akhisar'da zeytinyağı

Alabileceğim, kandırmayacağından emin olduğunuz iyi bir zeytinyağı satıcısı var mıdır bildiğiniz?




 
[]

Kamu banka çalışanlarının kripto yatırımı yapması yasak mı?

X bankası genel merkezde bir arkadaşım var inatla bunu söylüyor, ben de hiç inanmıyorum açıkçası. En son bugün yine duyduğuna göre biri kripto yüzünden atılmış falan diyordu. Diyen kişinin kriptolar ile alakası 100 üzerinden 2 bile değil, ben de bilmediğin başka şeyler vardır deyip geçiyorum da böyle bir şey var mı olabilir mi?




 
Bankalar personelin kendisini maddi açıdan zor duruma düşürecek işlemler yapmasını pek istemez. Mesela yasal da olsa bahis de teftişten uyarı alma sebebiydi benim bildiğim birkaç bankada. Kripto varlıklar da volatiliteleri nedeniyle bu tür bir değerlendirmeye tabi tutulmuş olabilir.


  • salihdt  (18.05.24 17:37:01) 
kripto tavsiye etmesi falan olmasın yav? Kendi ne yaptığı kimi ilgilendirir ve banka onun hesap hareketlerini mi kontrol ediyor bunu bi sorsana? atıyorum kamu bankasında çalışıp Garanti bankası hesabından Btctürk'e deposit yapsa, bunu görüp atıyorlar mı :D çok saçma ve kvkk'ya aykırı olmalı bu.


  • nhk ni youkosu  (18.05.24 17:38:45 ~ 17:39:14) 
bankalar calisanlarinin duzenli olarak degil, supheli durumlarda hesaplarini kontrol ederler. sira disi hareket var mi diye. kripto varliklarin takibi zor veya imkansiz olacagi icin calisanlara yasaklanmis olabilir.

banka calisanlari tarafindan en cok yapilan dolandiricilik, yasli veya yurt disinda yasayan kisilerin hesaplarini bosaltip, cesitli alanlarda degerlendirip, sonra tekrar ana parayi yerine koymak seklinde yapilan dolandiricilik oluyor. nerdeyse her sene bu tarz haberler cikar. buna engel olmak icin de bankalar suphelendiklerinde calisanlarinin varliklarini takip edebilir. kripto varliklar hem parayi degerlendirmek hem de gizlemek icin en iyi yollardan biri. buna karsi bir onlem olabilir.
  • emrahday  (18.05.24 18:07:06 ~ 18:07:54) 
[]

suyla birlikte kaya tuzu içmek faydalı diyen var

Sizce? ben denemeye korkuyorum.




 
Böbreklerine bir kastın varsa yap tabi.


  • Mirket  (18.05.24 16:32:16) 
Aslında böyle cevaplarla da karşılaşacağımı biliyordum ama uzun yazmaya üşendim. Benim aradığım burda bunu savunan arkadaşlar vardı onların görüşlerini almaktı.


  • geveze yazar  (18.05.24 16:37:02) 
Belki mineral alımı için öneriyorlardır. Bunun yerine maden suyu icebilirsin belki. Direkt olarak tuzu tüketmek zararlı olabilir. Bir ne miktarda tuz tuketeceksin o da önemli.


  • rock n roll  (18.05.24 16:42:57) 
Kaya tuzu vs bilemem de ben spor salonuna su yaparken içine limon suyu ve tuz koyuyorum. Limon tadı için ama tuz spordayken terleme sonrası oluşan kayıp sebebiyle.

Faydalı vs demiyorum ama böyle alıştım. Acayip fantastik bir faydası olur diyen bence yalan söyler.

Misal ben yemek sonrası sıcak suya limon suyu koyup içiyorum ve bana iyi geliyor. Bilimsel kanıt yok ama sonuçta bana iyi geliyor.
  • logisticsmanager  (18.05.24 16:48:50) 
Kaya tuzuyla suyu karıştırıp sinüs temizliği yapmak çok daha mantıklı geliyor bana.


  • sekizdokuzon  (18.05.24 18:00:03) 
[]

Bu ilaç raporu hala geçerli midir?

Sağlıklı ve güzel bir gün dilerim.


Her gün düzenli kullandığım bazı ilaçlar var. Aydan aya muayeneye gidiyorum. 1 ay önceki muayenede doktor ilaçları yanlış yazmış sanırım. Günde 2 tane kullanmam gereken ilacı, günde 1 tane olarak yazmış. Haliyle, bu ayki ilacı alamadım, eczanede hala kullanıyorum gözüküyor. Ayrıca bu ilaç raporluydu ama doktor son reçeteleri raporsuz yazmış sanırım ezcane raporsuz dedi bana.

prnt.sc
Enabız daki görüntü bu. Bitiş tarihi yazmıyor. Bu raporun hala geçerli olduğunun kesin kanıtı mıdır? En olmadı aile hekiminden yazdırayım diyorum ilacı.

Teşekkürler.

 
E devletin arama motoruna ilaç kullanım süreleri yazıp bir de oradan bak. Raporlu ya da raporsuz ilacın bitiş tarihi yazar orada. diye biliyorum. En azından benimkiler öyle.

Ayrıca tüm raporların geçerlilik süresi 30 haziran'a kadar uzatıldı.

Ayrıca doktor raporda yazandan farklı bir ilaç yazmadıysa raporsuz yazdı diye bir şey olmaz.
  • Mirket  (18.05.24 15:21:39 ~ 15:25:10) 
[]

Ev satisi

Annemin uzun suredir satilik evine bir alici cikti. Kapora da verdi. Ancak parasini swiftle dolar olarak gondermek istedigini soyledi. Bankadan arastirdigimda para transferini onaylamayacaklarini ogrendim. Tapuda islem yapilmasina istinaden banka onay veriyormus. Biz de hesapta parayi gormeden tapu devri yapmak istemiyoruz. Bankanin hesaba parayi gecirdikten sonra tapu devrini yapmanin bir yolu yok mu?




 
onaylamamak ne demek? Neden?

Fakat swifti başka sebepten kabul etmeyin. Hemen gelen bir şey değil, öğleden önce yapılırsa aynı gün gelebilir ama nasıl ve ne kodla yaptıklarına bağlı 1-2 iş günü de sürebilir. Parayı almadan da sakın evi vermeyin. Ayrıca swift'te size gelen paradan belli bi miktar kesinti olabilir (yine onların gönderim yöntemine bağlı. OUR kodlu gönderirlerse tüm masraf onlara ait oluyor)

Aynı bankada döviz hesaplarınız varsa o okey. Aynı bankadan aynı bankaya "havale" olarak döviz gönderilebiliyor ve anında hesaba geçiyor.

edit: onay falan diyince, sizinki bankanın aracı olduğu bir ev alım yöntemi mi acaba? Öyle bir şey vardı banka ev satılmadan parayı karşıya aktarmıyordu, para bankaya yatıp onay alınmadan da satışa gidilmiyordu falan.
www.ziraatbank.com.tr
  • nhk ni youkosu  (18.05.24 14:57:23 ~ 15:00:26) 
Onaylamamak, bankanin operasyon biriminin parayi annemin hesabina gecirmemesi demek. Bahsettiginiz 2 gunluk bekleme sureleri bankanin icinde bu islemin onaylanmasi sirasinda gecen bir sure sanirim. Banka paranin ne sebeple transfer edildigini sorguluyor. Makul bir gerekce yoksa da transferi bloke ediyor (mus) subedeki yetkili oyle soyledi. Ev satisi icin tapu makul bir gerekce ancak hesapta parayi gormeden de tapuyu devretmeyiz.


  • ati99  (18.05.24 15:10:27) 
türk vatandaşlarının dövizle alış verişi yasak. zaten burdan başlıyor yanlış. o yüzden normal prosedüre dönmenizi tavsiye ederim.
kafanız rahat olur. varsın bir süre daha satılmasın eldekinden olmaktansa.

  • artci sarsinti  (18.05.24 18:00:25) 
karşı tarafın hesabı hangi bankada ise orada döviz hesabı açın, banka içi döviz havalesi yapacak olsun, hemen hesabınıza geçer.


  • malheiros  (18.05.24 18:04:56) 
[]

Influencer'lar neden her şeye "#reklam" yazıyor

Devlet bunlardan vergi falan mı istemeye başladı?

1000 takipçisi olan bile masada görünen ıvır zıvırı reklam diye işaretlemeye başladı.

Daha çok takipçili hesaplar çok daha hassas davranıyor bu konuda.

 
www.mgc.com.tr

yazmayanlara ceza yazıyorlar çünkü. Hatta reklam değilse bile marka adı geçince garanti olsun diye reklam yazanları gördüm :D
  • nhk ni youkosu  (18.05.24 14:53:41) 
bunu ben de sormuştum ama sınırını anlamadım. durum biraz yanlış anlaşılıyor.

dizilerde falan araba logolarını, içecek şişelerini falan bantlamakla aynı durum.

adam diyor ki "reklam yapıyorsan örtülü yapamazsın, açık açık yapacaksın, reklam olduğunu söyleyeceksin. marka görürsem senin reklam yaptığını varsayarım. reklam olduğunu belirtmezsen de örtülü reklam yaptığını düşünüp cezayı basarım".

o yüzden adamlar reklam olsa da olmasa da marka gözüküyorsa #reklam #işbirliği falan yazıyor. çoğu gerçekten reklam oluyor ama adamlar korkudan kendi cebinden alıp gösterdiği şeye bile bunu yazmaya başladı.

dizinin başında "bu programda ürün yerleştirme uygulanmaktadır" diyor. adam bulaşık makinesine bulaşıkları dizerken "hem de hiç sudan geçirmeden koyuyoruz di mi aşkım" diyip ambalajı gösteriyor. "eyirfırayır hiç koku yapmadan ne de pratik bişirdi" diyip cihazı zumluyor falan. bütün dizi boyunca bantlı olan araba logosu, karakter "hem elektrikli, hem de çok konforlu di mi, ne kadar da sessiz gidiyor" derken açılıveriyor, o sahne geçince yine bantlı.

deli işi gibi anasını satayım.

ama işte ben 200 takipçili gariban kullanıcı, lokantada dürümümü çekip paylaşırken @götoğluaspava diye tag koyuyorum. hanım tırnak yaptırıp "@hedebeauty yine çok güzel oldu canımmmm" yazıyor. ulan reklam falan almadık, parasını verip dürüm yedik, tırnak yaptırdık. şimdi gelip adamı tag'leyip reklam yaptın diye ceza kesecekler mi? ya da hangi nıktasan sonra beni ceza kesilebilir adamdan sayacaklar?
  • kibritsuyu  (18.05.24 18:41:09) 
[]

Aşırı öfkelenince ne yapıyorsunuz

Merhaba. Soru başlıkta. Fitness, yüzme iyi gelir mi?




 
Hayatım boyunca aşırı öfkelenmedim ama koşmak her zaman iyi geldi.

Kahkaha atmak da iyi gelir. The Office aç random bir bölüm.
  • gabe h coud  (18.05.24 14:37:10) 
ben de hic asiri ofkelendigimi hatirlamiyorum. sinirlendigimde, kizdigimda filan cikar disarida dolasirim, gider bir parka otururum. fitness, yuzme vs. cok buyuk ihtimalle iyi gelecektir. yani kafayi dagitacak bir sey. mesela parnetim resim ciziyor.


  • Sour  (18.05.24 15:16:14) 
  • mhm  (18.05.24 15:36:02) 
Bulundugun ortami degistirmek en etkili yollardan birisi

Gecmiyorsa yuruyus yapacaksin

Yada banyo
  • Zetnikov  (18.05.24 16:04:51) 
Bu aralar çok gerginim her fırsatta uyuyorum ve arada sıcak duş almak iyi geliyor.
Arkadaşlarla da dertleşiyoruz bira veya kahve eşliğinde o da iyi geliyor

  • kararsızataletfilozofu  (18.05.24 16:15:23) 
bu arada uyumak ve alkolu onermem. bunlar aslinda ofkenizle basa cikamadiginizin, onu olumlu bir seye donusturemediginizin gostergesi olur. kisaca bilincinizi, algilarinizi kapatiyorsunuz.


  • Sour  (18.05.24 16:34:17) 
Yürüyüş yapmak iyi gelir. Bir de belki neden o olay neyse bu kadar öfkelendiğini araştırmalısın.


  • rock n roll  (18.05.24 16:40:10) 
Öfke nesnesinden uzaklaşıp o an tepki vermemek, sonrasında neden öfkelendiğin üzerine kafa yormak en sağlıklı tutum gibi geliyor bana. Öfkeli halimi çok sevmiyorum, kısmetse olur Melis'e dönüşüyorum öfkelendiğimde.


  • sekizdokuzon  (18.05.24 16:48:27) 
Nefesim kesilene kadar koşuyorum çünkü başka türlü o öfkeyi atamıyorum. Yorulunca sakinliyorum, öfkem diniyor :)


  • e mice  (18.05.24 17:32:49) 
Ben derhal bulunduğum ortamı değiştiriyorum. Açık havaya çıkıp derin nefes alıyorum.


  • burka  (18.05.24 17:59:56) 
artık sinirlenince içip sevdiğim şarkılarla sakinleşebiliyorum...
daha genç ve umutluyken ağırlık çalışır ve uzun vakit hızlı hızlı yürürdüm

  • gadlemler  (18.05.24 18:21:02) 
yıkıp döküyorum çok korkunç bi şey Allah kimsenin başına vermesin.


  • geveze yazar  (18.05.24 18:37:50) 
[]

Blender Önerisi

Blender önerisi alabilir miyim? Benimki artık kötü oldu ve blender benim için çok önemli. Tavsiyelerinizi bekliyorum. Teşekkür ederim.




 
Bende şu üçü var. Hepsinden memnunum.

El blenderi:
www.hepsiburada.com

Smoothie blender:
www.trendyol.com

Blender seti : Bunun düşük modeli var. Çok güzel tavuk köfte yapıyor.
www.hepsiburada.com
  • Mirket  (18.05.24 16:23:16) 
[]

zamundadan indirilebilecek en iyi oyun nedir

pcde alanım az boşa gitsin istemiyorum hayatımda sadece red dead redemption 2 bitirdim sizce ne ile devam etmeliyim?




 
Bioshock 1-2 oyunlarına bak, ben indirip oynamadım ama atmosferi değişik ve güzel


  • grimavi  (18.05.24 13:19:07) 
[]

teras için güneşlik

bu ürün kullanışlı mı sizce? bir yere monte etmek gerekmiyor sanırım, öylece duruyor mu ayakta anlamadım?

www.bauhaus.com.tr

en üst kat, terasın üstü tamamen açık, farklı güneşlik/tente fikirlerine de açığım. beğendiğim güneşlikler 8-9 bin, bir hevesle alıp sonra köşeye atmak istemiyorum, basit bir şey alıp geçeyim mi?

 
sizin terasta durmaz, bunu alttan ve üstten sıkıştırmanız gerekli. yani o boruları üstte sıkıştırabileceğiniz küçük bir çıkma falan varsa olur, ama duvarınız dümdüz yukarı çıkıyor ve çatıya dönüyorsa olmaz.


  • malheiros  (18.05.24 18:09:07) 
[]

İdari soruşturma süreçleri

Üniversitede 3-4aylık 4b sözleşmeli mühendisim, ihaleye çıkacak işlerde yaklaşık maliyet hazırlıyorum.
üst amirler hazırladığım yaklaşık maliyete uygun değildir yükselt dediler yükseltmedim.
Kendilerinin istediği fiyatı yazıp çıkmasına kanun izin veriyor onuda yapmadılar.
Genel sekreterin önüne çıkaracakmış büyük ihtimalle idari soruşturma açacak.
Yani açacağı konuyu bilmiyorum herhangi bir sebep bulup açılacak kurum da çok kişinin soruşturması var.

İlk defa başıma böyle bir şey geliyor süreç nasıl devam edecek ?
Sendikanın avukatıyla mı görüşmeliyim yada hukuk birimi karşı taraf olmasına rağmen yardımcı oluyor mu ?

 
Neticede devlet memuru kanununa tabisin anladığım kadarıyla.
Bir muhakkik atanıp ona ifade veriyorsun. O da dosyayı hazırlayıp bu adama ceza verilsin veya verilmesin diyor. Ceza verilmesin derse dosya kapanır fakat ceza verilsin derse bir üst kurula dosya sevk ediliyor onlarda özlük dosyana göre büyük çoğunlukla bu şekilde geçmişine göre istenilen cezayı veriyor ya da ilk defa bir soruşturma geçirdiysen ceza verilmesine yer olmadığına dair karar veriyorlar. Zaten ilk defa böyle bir durum olduysa kınama cezası ile sevk ederler en kötü ihtimalle.
Yani bundan bir şey çıkmaz ama işte kariyer açısından dosyana gorunmesi hoş olmaz
  • dedeminhirkasi  (18.05.24 13:17:19) 
Kariyer hedefim yok zaten.
Ne müdür ne başkanlık ne de başka bir şey.
Ya düz memur ya mühendis olarak görev yapsam yeter.
Zaten yeni bir kurumda alım olursa istifayı basıp geçmeyi planlıyorum.
Soruşturma sürerken nasıl olur bu işler bilmiyorum
  • kararsızataletfilozofu  (18.05.24 15:01:48) 
Sendika avukatınla görüş


  • Topalordek  (18.05.24 16:47:09) 
[]

Otomatik vites aracı nasıl kullanmak gerekir?

Gaza basıyorsun gidiyor, frene basıyorsun duruyor değil aradığım cevap.

1)Park ederken mesela önce n'ye al, el freni çek, sonra ayağı fren pedalından çek, sonra tekrar pedala basıp pye al ve kontağı kapat diyor çoğu kişi. Bu en doğrusu mudur?

2) Çalıştırırken de ayağı frene koyup marşa basıyoruz, yine pden nye alıp el frenini indirip sonra tekrar dye alıp fren pedalından ayağı çekip kalkıyor muyuz? Kalkarken yani son aşamaya kadar ayağımız hep pedal üstünde mi olacak?

3) Kırmızı ışıkta vs hiç nye almadan tamamen frende bekleyeceğim. Peki diyelim ki 3-5 dk birini bekleyeceğim. Aracı n ye alıp el freni çekip beklemek yeterli olmaz mı? P ye alın yazıyor İnternette.

4) Sürekli dur kalk olan yoğun trafikte nasıl kullanmali? Ayağı gazdan çekip yavaşlatmak mi yoksa frene basıp deviri düşürmek mi doğru olanı? Yani araba kavrama durumunda çok kalmasın istiyorum zarar vermemek için.

Ekstradan sizin önerileriniz varsa dinlerim m

Not: Araç otomatik polo dsg yeni model. El freni eksi usul cart diye çekmeli. Yokuş kalkış var.

 
1-Eğimli kısımlarda aracın ağırlığı şanzımana binmesin, frenlere binsin diye N ve el freni sırası takip ediliyor. Fren tertibatı idamesi şanzımandan daha ucuz.

2-Bunu hiç duymamıştım. P'den D'ye doğrudan geçilebilir bence (harekete başlayana kadar ayak frende).

3-Bunu yağlı ve kuru şanzıman farkından dolayı söylüyorlar. DSGlerin bazıları kuru tip. Yağlı olunca yağlamanın devam edebilmesi için D'de ya da P'de olması gerekiyor.

4-Burada frenden ziyade gaz kontrolü ile sürüş yapmak önemli. İleriyi öngörerek zamanında ayak gaz pedalından çekilerek yavaşlama sağlanabilir. Durmaya yakın da frene basılır.

Öneri olarak bu vites konularından bağımsız motor sıcaklığı optimum (90-110°C) noktaya erişmeden redline devir bandına zorlamayın.
  • heritage  (18.05.24 12:31:30) 
1- park ederken direkt d'den ya da r'den p'ye alıyorum. ama dümdüz bir şehirde yaşıyorum, yokuş yok. yokuşta n'yi ara kademe olarak kullanmak daha iyi olabilir.
2- kalkarken de p'den d'ye geçiyorum. fren basılıyken d'ye alıp el frenini indirip ilerliyorum. senin sorularını okuyunca n'yi neredeyse hiç kullanmadığımı fark ettim.
3- p'ye alıp el frenini çekerek bekleyebilirsin.
4- adım adım ilerleyen trafikte mecbur olmadıkça gaz kullanmıyorum. sadece fren kullanıyorum.
  • sir gawain  (18.05.24 14:18:28 ~ 14:18:47) 
[]

Türkiye'de yaşanılacak en ideal yer

Herkes için farklıdır, siz kendi önceliklerinize göre nasıl uygun görüyorsanız onu söyleyebilirsiniz. Internetten bakıp keşfedelim yolumuz düşer gezeriz belki. Benim için Kırklareli-Vize güzel duruyor. Çok sakin, civarda orman köyleri var ve İstanbul'a yakın.




 
Benim için yazları ılık ve serin olmalı. Kış önemli değil ama yazın nem ve sıcaklık çekemiyorum. O yüzden tüm kıyı bölgleri sizin olabilir.


  • geveze yazar  (18.05.24 11:40:52) 
vize de çok güzel, balıkesir de.


  • numlock  (18.05.24 11:45:24) 
Yazlarin bunaltici olmamasi, hayat pahaliliginin buyuk sehirler gibi uzmemesi, multecinin az olmasi, sosyal kulturel etkinliklerin tatmin edici olmasi, en onemlisi de insanlarin genel olarak cok gergin ve disarida gece vs de cok tedirginlik duyulmayacak bir yer olmasi benim icin onemliler. Bu nedenle eskisehir’deyim ve cok memnunum, burada olmasam sanirim yurtdisinda olurum. Herkese gore de olmayabilir tabi, ornegin deniz yok, kis aylari soguk malum, istanbul’a 2-2.30 saat mesafede hizli trenle, bir de kulturel etkinlikler acisindan istanbul’la kiyaslanmaz tabi. Ama huzur var bence.


  • gibicibicis  (18.05.24 11:46:11) 
Mahalle baskısının hiç olmadığı, herkesin gönlünce yaşadığı, önceliğin hoşgörü ve insana saygı olduğu bir yer olmalı.

Onun için de (aldığı göç ile dengeleri bozulmaya başlamış ise de) Karşıyaka diyorum.
  • Mirket  (18.05.24 11:48:01) 
balıkesir çanakkale tarafları en güzeli bence. izmir antalya falan hiç çekmiyor beni nedense.


  • nothing in my way  (18.05.24 12:05:03) 
Mirket +1
Bostanli, karşıyaka taraflarini izmir'de hep kiskanirdim. Bir kere tepe değil, yuruyebiliyorsun her yere. Gene her şey var ve deniz dibi (yuzemesen de). Göç kısmını bilmiyorum ama izmir'de heralde oralarda yasamak isterdim. Gene insan profili de daha iyiydi genele oranla. Bir de bütün sevgililer o yakada yaşardı:(

  • logisticsmanager  (18.05.24 12:09:56) 
Şu an paran varsa hala Antalya'dan ötesi yalan. Doğal güzellikler dibinde, güzel bir muhitte yaşarsan mis gibi olur.


  • kimlanbu  (18.05.24 12:11:02) 
tabiki antalya. hem büyük şehrin imkanları hem kasaba havası. trafik kalabalık derdin yok. tek sorun son bikaç senedir ev fiyatları uçtu ama o da normale dönüyor gibi. ev sorununu çözersen kesinlikle antalya derim.


  • entropik  (18.05.24 12:14:09) 
Yazları 40 derecede kavrulmayı seviyorsan Antalya olabilir evet.


  • Mcfly  (18.05.24 12:34:06) 
Benim için Ankara


  • bir fincan kahve ile film izlemek  (18.05.24 16:46:37) 
Mesleğim gereği birden fazla şehirde çalıştım. Memleketim İç Anadolu da o yüzden bu çevrede yaşamak güzel benim için. Ailem arkadaşlarım memleketimde ama hep orda olmak istemiyorum, uzak da olmak istemiyorum. İnsanları biraz yobaz ama Kayseri de hayat ucuz sayılır. Kiralar yüksek değil hem de büyükşehir imkanı fazla. Eskişehir evet güzel 4 sene yaşadım ama trafik resmen çile. Kiralarda yükseldi.Bide bende gürültüye karşı hassasiyet var. Üniversite öğrencilerinin olduğu yerlerde olursanız geçmiş ola. Karadeniz de Samsun u sevdim yaşamak isterdim. Çok soğuk olmasa Erzurum da da yaşanabilir imkanları iyi, konumu rize Artvin'e yakın ama kışları çok soğuk. Sıcak yerlerde asla yaşamak istemiyorum. Ege ve Akdeniz sahili sevmiyorum yazın çok kötü. Karadenizde yazın nemli ama ege ve Akdeniz gibi değil. Trakya ya hiç gitmedim bilmiyorum. Ama imkanım olsa büyükşehire yakın küçük bir şehirde yaşamak işim ve ekonomim için çok iyi olacak. Bolu mesela konumu iyi. Aksaray fena değil. Ankara da 2 sene yaşadım ama trafik çilesi ve mesai başlangıç bitişi heryerin tıka basa dolması gerçekten kötü.


  • Topalordek  (18.05.24 16:56:30) 
Ben uşak seviyorum. Uşaklı değilim ama konum, hava, şehir yapısı olarak sevdim. Hem Ege hem ucuz gibi.

Benim memleketim Ege’nin başka bir şehri. Ama o kadar sevmem.
  • yenibirgüzelnick  (18.05.24 16:57:25) 
[]

Müslümanlara bir soru

Dini meşgaleler yüzünden dünya işlerini boşladım. Eskiden zevkle çalışırken şimdi ne önemi var kafasına giriyorum ister istemez. Bunun aşırıya kaçmak olduğunu biliyorum. İslam'ın emrinin de bir denge kurmak olduğunu biliyorum ama yine de durum böyle. İlaç ve terapi dışında tavsiyelere açığım.




 
hakkı dinle, hakka önceliğin olsun. bir hastalık değil ki ilaç alasın, merhem dilenirsin. haktır doğru olan, yar ve yardımcı olan. önce bir tövbe namazı kıl, sonrası kolay.
ne zaman dertlenir, asileşirsen de bana yazabilirsin. bizim dinimiz ne şiddete, ne emre, ne mala mülke tabidir. sadece hakkadır.

  • numlock  (18.05.24 11:24:33) 
Tam da bunun için güzel bir söz var;
Hiç ölmeyecekmiş gibi Dünya işlerine, yarın ölecekmiş gibi ahiret işlerine çalışmak gerekir.

  • etna  (18.05.24 12:10:59) 
yarın öleceğimi bilsem dünya işlerine hiç çalışmam ki. tam da böyle oluyor zaten. ikinci cümleyi uygulayınca ilk cümle boşa çıkıyor.


  • shadra  (18.05.24 12:27:38) 
doğru olanı yapıyorsun. samimi şekilde dini inancı olan birisinin bu dünyayı düşünmesini anormal buluyorum. tüm vaktini ibadet ile geçirmesi gerekir.


  • abelardo  (18.05.24 13:34:08) 
cevap gerçekten ilaç ve doktor (terapi... sanmıyorum) istersen fetva hattını ara aynısını söyleyecek
fakat dini meşgale yüzünden dünya işini nasıl boşladın? pek inandırıcı gelmedi, günlük ibadet borcun 20dk sürüyor.

  • lambırcek  (18.05.24 13:37:55) 
hocam sürekli olarak zikir çekip, kuran okuyup namaz kılacaksan çalışmazsın zaten. eski evliyalar böyleymiş. işe göre değişir bu durum. memursan yapamazsın esnafsan yapabilirsin.


  • komando kani var bende  (18.05.24 14:05:41) 
Ahiret işleri dünya işlerinden önce gelir ve ahiret ibadet gibi hususlar aceleyle, dünya işleri ağırdan alınır.

Hiç olmazsa denge, dini işlerini aksatmayacak kadar dünya işleriyle ilgilenmek olmalı. Tamamen dünya işlerini de bırakmak olmaz.
Zamanı gelir bu kez de ihmal sebebiyle oluşan kaybı veya zararı telafi için zaman harcarsın.

Dünya işleri demişken zaruri şeyler olmalı. Mesela her akşam arkadaşlarla bir yerde buluşmak takılmakta uygun değil.
İleriye dönük her an lazım olan ve olabilecek şeyleri baştan belirlemek lazım.
  • diyecevaplandı  (18.05.24 14:33:40) 
Sen ozlemissin haci ;)


  • Zetnikov  (18.05.24 16:06:24) 
Dînî meşgaleler dediğin şeyler tam olarak neler? Seni dünya işlerinden bu kadar çok alıkoyan şeyleri merak ettim.

Benim bildiğim din insanın yaşayışı içerisinde bir duruş sahibi olmasıdır, bu duruşun rengi kokusu dokusu ışığı ağırlığı hacmi vs vs ne özelliği varsa bunların nasıl olduğu önemlidir.

Sevgi ilişkisi yaşarken kendine de karşındakine de zarar vermeyecek şekilde davranmak tam bir dînî meşgaledir mesela.

Ticaret yaparken muhatap alınan halkı kazıklamamak, kandırmamak, fahiş fiyat uygulaması yapmamak, ayıplı mal satmamak, dürüst ve sağlam bir tüccar olmak gerçek bir müslümanlıktır.

Eğitim verirken bilgiyi sakınmamak (anlar anlamaz demeden her önüne gelene saçmak demiyorum, sakınmamak diyorum), öğrenecek kişiyi aşağılamamak, onu eğitimden soğutmamak, araştırmasını wmeklerini ayaklar altında çiğnememek... tam bir müslümanlıktır.

Yani dînî meşgale dediğin budur benim bildiğim. Hatta namazı orucu bu odaktan ayrılmamak, sapmamak için yapılan şeyler. Kelime-i şehadet de, zekat da, hac da. Halbuki 3 ibadet şekli islamın şartı değil sadece kişinin kendi içindeki inancı sürdürmek ve güçlendirmek için kullandığı, kullanmasını Allah'ın tavsiye ettiği şeylerdir. Allah'ın emri olan şeyler ise başta okumak, düşünmek, anlamak, düşünmek, tebliğ etmek, anlatmak, düşünmek, düşünmektir. Bir de "emr-i bil maruf ve nehy-i anil münker" vardır, oradaki emir buyruk değildir, nehy de cezalandırmak değildir, vs.

Bilmiyorum vaktinizi sürekli namaz kılıp kuran okumakla mı geçiriyorsunuz ben anlamadım dünya işi dediğiniz nedir dînî yaşantı dediğiniz nedir sizin.
  • muhayyer divan  (18.05.24 16:08:11) 
[]

Macaristan'dan Sırbistana aktarmada vize gerekli mi?

Merhaba

Türkiye - Macaristan - Sırbistan olarak bir yolculuğum var.

Macaristan transit vize istiyor mu?

 
schengen ülkesi olduğu için isteyecektir.


  • neira  (18.05.24 13:39:41) 
[]

Emeklilik sisteminin kârlılığı

Varsayımlarımız şunlar olsun:

- Maaş değil ama sağlık açısından babasından güvencesi olduğunu düşünelim elimizdeki kişinin. Yani işin içine sağlık güvencesini katmayalım bile.
- 20 yıllık prim günü kalmış olsun. Emekli olduğunda da 20 yıl daha yaşayacağını varsayalım. Yani 20 yıl ödeyecek. 20 yıl da maaş alacak.
- Ülkenin durumu, 20 yıl sonra araplar bilmemne muhabbetlerini de bir an için unutalım.
- Şu an en düşük aylık dışarıdan prim ödemesi tutarı 6.500 TL. En düşük emekli maaşı ise 10.000 TL. Bu ikisinin arasındaki oranın sabit kaldığını varsayalım.

En düşük aylık prim ödemesi şu an 6.500 TL. En düşük emekli maaşı ise 10.000 TL. Enflasyonun ve dolayısıyla faizin sıfır olduğu durumda 20 yıl x 6.500 TL = 780.000 TL ödeyip 20 yıl x 10.000 TL = 1.210.000 TL geri alıyorsun. Bu da reel 55% ortalama getiri demek. Tabiki normalde ilk ödediğin 6.500 TL'den sağladığın getiri çok fazla iken son ödediğin 6.500 TL'den sağladığın getiri çok daha az. Fakat ortalama olarak yatırdığın paranın enflasyondan arındırılmış 55%'i kadar getiri elde ediyorsun eğer 20 yıl yaşarsan.

Yanlışım var mı? Benzer düşük riskli yatırımlarla kıyaslanınca daha avantajlı değil mi?

 
Biz bu hesabı niye yapıyoruz? Devlet saçmalıyor demek için mi? Bu iyi bir yatırımdır demek için mi?

O bir yatırım sistemi değildir. Sigorta sistemidir.
Sosyal devlet, halkına bakar. Bakmak, aç ve açıkta bırakmamak zorundadır. Ancak öyle bir bakıma muhtaçlık durumu söz konusu olduğunda (ki bu durum, bir kaza, bir kronik hastalık ile her an ya da yaşlılıkla olabilir), o günler geldiğinde, senin, varsa eşinin ve çocuklarının bir nebze daha iyi şartlarda hayatınızı idame edebilmek için girmek zorunda olduğun bir sosyal ve sigorta sistemidir.

Yatırım olarak değerlendirilmesi yanlıştır.
  • Mirket  (18.05.24 10:42:12 ~ 10:52:52) 
@Mirket Bu iyi bir yatırımdır demek için.


  • twelfth  (18.05.24 10:48:28) 
- Erkeklerde emeklilik yaşı 65. Beklenen yaşam süresi 75 yıl.
- Hesabında hata var 20 yıl boyunca ayda 6500 ödersen toplam 1.560.000 TL ödemiş oluyorsun. (6500*20*12)

Senin bakış açına bu yeni bilgiler ışığında bakarsak;
1.560.000 TL ödeyip 1.200.000 TL geri alıyorsun (20 yıl prim ödemek - 10 yıl yaşam süresi)

Para toplu halde olunca sahip olduğu güç nasıl hesaplanır, açıklanır. Terimleri bilmiyorum ama toplu para aydan aya gelen paradan çok daha güçlüdür.
20 yıl o parayı biriktirmiş olsan onu değerlendirebileceğin farklı yatırım kapıları açılır.
  • michael_knight  (18.05.24 10:51:19) 
Hesabı 10 yıla göre yapmışsınız 20 yılda 1.56m ödeme yapıp kalan 20 yılda 2.4m ödeme alırsınız. Oran doğru ama, %53,85.

Ancak gerçek şu ki evdeki hesap çarşıya uymuyor. Emeklilik maaşı hiçbir zaman kârlılık üzerine kurulu değil. Emeklilik maaşı = güvence. Emekli maaşları her zaman için minimum hayatta kalma gereksinimlerini karşılamaya yaklaşıyor. En düşük emekli maaşının üstünde bir maaş da alsanız bugünkü gibi bir kriz ortamında zamlar oransal değil taban yükseltilerek yapıldığı için aldığınız maaş gittikçe asgariye yakınsıyor. Yani sizin birikiminiz eriyor bir yerde. Neticede emekli maaşı size stabil bir satın alma standardı vermiyor. Sadece hayatta tutuyor.

Yani anlatmak istediğim aslında emekli maaşı bir birikim değil. Böyle bakmayın. Emekli maaşı "hak kazanılan" bir şey. Hak kazandığınız şey ölene kadar minimum standartlarınızı karşılayacak bir devlet güvencesi elde etmek.

Bunun olumlu ve olumsuz yönleri var, en büyük olumlu yönü ölene kadar maaş alacak olmak. En büyük olumsuz yönü paranın işleyişinin kontrol edilemiyor olması.

Bu açıdan emekliliğe hak kazanmak her halükarda önemli, ancak bunu kârlılık açısından değerlendirebilir miyiz bilemedim. Bence şu soruyu sorun, "Ölene kadar minimum gereksinimlerimi karşılamak için 20 yıl boyunca her ay belirlenecek tutar kadar ödeme yapmayı ve bugünkü standartlarımı bu ödemenin eşdeğeri kadar kısmayı istiyor muyum?"
  • akhenaten  (18.05.24 10:54:30 ~ 11:14:59) 
@Mirket, teşekkürler açıklamalar için
@michael_knight haklısınız 20 yıl yerine 10 yıl ile çarpmışım. Ama aynı hatayı hem cash inflow için hem de cash outflow için yapmışım. Yani aynı noktaya geliyor. Parayı toplu ödemediğim için ve toplu halde de almayacağım için ikisinin etkisini aynı sayabiliriz diye düşündüm.
@akhenaten Teşekkürler. Evet hata yapmışım hesapta. Sonucu etkilemiyor dediğiniz gibi.

Arkadaşlar SGK'nın ne olup olmadığını biliyorum. Finansal bir hesap olarak sorduğumu düşünün bunu lütfen. Yoksa zaten SGK'lıyız allaha şükür. Maaşımızdan bir miktarını semi-aktif yöneceğimiz şekilde yatırıma mı yönlendirsek yoksa SGK primi olarak mı yatırsak diye karar vermeye çalışıyoruz sadece. O yüzden ceteris-paribus tarzında diğer değişkenleri sabit tutarak sınırlı ve çerçeveli bir modelde bu reel getirinin makul olup olmadığını anlamaya çalışıyorum.

Özetle soru şuna evriliyor: Kimi dönemde yıllık enflasyondan arındırılmış %100 getiri bile sağlayabilirsiniz. Kimi dönem de tüm yatırım enstrümanlarının getirileri enflasyonun altında kalır ve yatırımlarınız reel olarak erir. Fakat 20 yıl boyunca her yıl enflasyondan arındırılmış kesin %2.7 (%53.85 / 20 yıl) getiriyi hiç fon yönetimi yapmadan sürdürmek harika bir şey midir diye anlamaya çalışıyorum.

PS: Böyle bir karşılaştırma yapmak için de 2024 yılındaki 10.000 TL'nin en kötümser hesabı vereceği bariz. Çünkü emekli hiç bu kadar fakir olmamıştı. Dipteyiz yani. Bu dibe rağmen iyi getiri ise her türlü iyidir diye düşündüm.
  • twelfth  (18.05.24 13:52:47 ~ 14:03:07) 
Dipte değiliz.


  • Mirket  (18.05.24 14:15:05) 
@twelfth parayı toplu ödüyorsun sayılır. İlk yıl değil ama 20.yıla geldiğimizde eğer paraları kenara atsaydın toplu para sahibi olacaktın.
Bu arada gerçek hayatta aylık prim ödememiz çok daha yüksek oluyor ama emekli maaşı bir süre sonra en düşük emekli maaşı haline geliyor.

Emekli maaşında dipte değiliz şu anda 310 dolar. 169 dolara düştüğü zaman olmuş daha birkaç yıl önce.
cdn.kisadalga.net
  • michael_knight  (18.05.24 14:42:47 ~ 14:43:00) 
@twelfth Ne kadar kazanıyor olduğunuz da önemli aslında. Burada konuşuyoruz ama temayı bilmiyoruz tam. Ayda 6.500tl sizin için önemli bir tutar değilse tabi ki mantıklı. O parayı harcamak yerine bunu yapabilirsiniz. Ancak emekliliğinizi "ana yatırım planı" olarak kurgulamaktan bahsediyorsanız ve diğer yatırımları kısmanız gerekecekse bence bir daha düşünün.

ben sizi anladım aslında, muhtemelen diğer arkadaşlar da anladı ancak tekrar vurgulamakta fayda var, sanırım anlatmakta zorlandığım şey şu;

Emeklilik (sgk emekliliğinden bahsediyorum, bes'lerden ya da sizin kişisel olarak emekliliğinize yönelik yaptığınız yatırımlardan bahsetmiyorum) bir yatırımdan daha çok bir hizmet alımı aslında. Yukarda @mirket sigorta demiş, ben de güvence derken bunu vurgulamaya çalışıyordum.

Şimdi bu neden önemli?

Eğer çalışarak emekli olamıyorsanız ancak dışardan prim ödeyerek emekli olmak mantıklı mı diye soruyorsanız tabi ki mantıklı olur. Neden yapabiliyorken ölümünüze kadar devlet güvencesi almayasınız?

Eğer zaten çalışarak emekli olabilecekseniz ve emekliliğe ekstra kaynak ayırıp prim ödeme tutarınızı artırmak istiyorsanız ben kişisel olarak önermezdim. Neden böyle yapasınız ki? Yani yüksek emekli maaşı da alsanız zaten bu ister istemez oransal olarak değer kaybedecek ve muhtemelen 20 yıl yaşamanız da bir şey fark ettirmeyecek çünkü siz 10. yılda falan baya eritmiş olacaksınız maaşınızı. Yani yaptığınız bütün o ödemeleri yapmasaydınız da neredeyse o kadar maaşı yine alıyor olacağınız bir senaryoya ilerleyeceksiniz. Bunun böyle olmaması için varsayımınızdaki senaryonun ciddi ciddi gerçekleşmesi gerekiyor.

Ek olarak bunu @michael_knight'ın da söylediği bir şey için yani düzenli maaş ödemesi için yapcaksınız. Toplu para ya da eşdeğeri ev, arsa vb. varlıklarınızdan kısmış olacaksınız. Yani emeklilik dışında yapacağınız potansiyel birikimin de önemli bir kısmını yaşlanınca maaşınızı nispeten yüksek tutmak için kullanmış olacaksınız.
  • akhenaten  (18.05.24 15:27:33 ~ 15:28:33) 
@michael_knight En düşük derken, 10.000 TL'nin alım gücünü kastettim. Emekli maaşının geçinmeye "bu kadar" yetmediği bir dönem oldu mu emin değilim. Fakat dolar cinsinden emekli maaşı, bu durumu net olarak açıklamaz.

"Bu arada gerçek hayatta aylık prim ödememiz çok daha yüksek oluyor ama emekli maaşı bir süre sonra en düşük emekli maaşı haline geliyor."

demişsiniz ya tam olarak tartışmaya çalıştığım konu bu. Şu anki 6.500 TL'lik aylık prim ödemesi ile 10.000 TL'lik emekli maaşı oranının (65%) ne yönde ilerleyeceğini anlamak çok değerli olur. 10.000 TL'nin alım gücünün yerlerde olduğunu biliyoruz. Fakat yine de 6.500 TL'den daha yüksek. Bu oran mı daha iyi yoksa portföy tutmak mı? (toplu parayı elde tutma avantajını gözardı edelim.) Bu oran gelecekte hangisinin lehine değişecek?

@akhenaten Güzel noktalara değindiniz ama iş böyle karışmasın diye finansal bir analizden ibaret tutmaya çalışmıştım. Şöyle açıklayayım. Maaşım yüksek, yüksekten ödenen SGK'm var, ben ve ailem için ömürboyu devam edecek geniş kapsamlı özel sağlık sigortam var, bireysel emeklilik sahibiyim, ayrıca gayrimenkul yatırımım ve finansal yatırımlarım var, SGK'lıyım ve 6.500 TL'yi ödemek konusunda bir zorluğum yok. Burada eşim için ekstra bir 6.500 TL ödemek ile bunu dışarıda yatırıma yönlendirmek arasındaki marjinal farkın ibreyi nereye doğru ittiğini anlamaya çalışıyorum. Eşimin de finansal ve sağlık sigortası anlamında riskli bir durumu yok. Yani aç açıkta kalma riski oldukça düşük. Bu nedenle konuyu devletin ömürboyu vatandaşına bakması vb. parametrelerinden uzağında tutarsak bile 20 yıl öde, 20 yıl geri al şeklinde bir yatırım düzeneği finansal olarak mantıklı geliyor, katılır mısınız? 6.500 TL'yi harcamakla SGK'ya ödemek arasında bir karşılaştırma tabiki anlamsız olur bu arada. 6.500 TL ödemek ile karşılaştırılabilecek en mantıklı "rakip plan" uzun vadede enflasyonun her sene ortalama 2.7% kadar üstünde getiri sağlamasına rağmen riski sıfıra yakın bir yatırım planı olmalı diye düşündüm. Böyle bir plan da var mı çok emin değilim. SGK planının yumuşak karnı ise 6.500 TL ödemeler çok artarken 10.000 TL maaşların daha az artması olur, ki bunu da tam kestiremiyorum açıkçası.
  • twelfth  (18.05.24 16:19:12) 
[]

Uçak kabin bagajı

Bugün Ajetle Antalya'ya uçağım var. Yanımda bir kabin bagajı bir de kılıfında takım elbise var. Takım elbiseye sıkıntı çıkarırlar mı acaba?




 
Çıkarmazlar.


  • numlock  (18.05.24 08:32:09) 
[]

Çalışmayan kişi için dışarıda SSK prim ödemesi

E-devletteki bu ekran görüntüsündeki "4B Istege Bag Ilk Tescil Kaydi" ile mi yapılıyor bu iş? Bilen var mıdır?

i.ibb.co


 
Evet


  • nihayet  (18.05.24 05:04:50) 
[]

Okan bayülgen ansiklopedisi intro şarkısı

Shazam bulamadı bilen var mı?

www.dailymotion.com


 
Judas Priest - Breaking the Law.


  • xportant  (18.05.24 02:29:52) 
[]

İngilizce küçük bir soru

To the directorate of Mehmet Akif Ersoy vocational and technical anatolian high school mu doğrusu yoksa Mehmet Akif Ersoy to the directorate of vocational and technical anatolian high school mu doğru?




 
ilki doğru.


  • sir gawain  (18.05.24 02:37:51) 
[]

Beylikdüzü-Büyükçekmece araç pratiği?

Araç kullanmayı öğreniyorum. Nerelerde araç pratiği yapabilirim?




 
[]

Yanmayan kaloriferden zonklama sesi geliyor

apartmanda doğalgazlı merkezi sistem kalorifer var. yanmıyor ama zonkluyor. 2 dakka ara verip tekrar devam ediyor. bir de sanki biri vuruyor arada tak diye ses çıkarıyor. apartmanın doğalgazı da kapalı. bu ses nereden geliyor? yatağın dibinde uyutmuyor. 2 gündür 7/24 böyle




 
bazi merkezi sistemlerde dairelere sıcak suyu pompalayan harici bir pompa oluyor. ısıtma sistemini kapatsalar bile o harici pompayı açık unutmuş olabilirler. soguk da olsa peteklerin içine sürekli su basıyordur. o yüzden petekler o sirkilasyonun yaptıgı hareket ve enerji yüzüne bu sesi çıkarabilir. evinize giren kalorifer tesisatının vanasını kapatıp deneyin. eger öyle bir vana yoksa yatagınızın dibindeki petegin vanalarını kapatıp deneyin


  • limonlu eksi  (17.05.24 23:33:06 ~ 23:34:14) 
[]

mavi kot değişimi?

Maviden aldığım kotun ağ kısmı yıprandı ve yırtıldı diyeyim.Değişimde bana aldığım zamanki fiyatın üstüne farkı ödeyerek değişim yapabileceğimi söylediler.Hep o şekilde değişim yapıyorum.Ama internette direkt kot değişimi yapanlar var sanki bir yerde öyle okudum.Garantiden değişim yapan var mı aramızda ?




 
[]

Eski Türk lirasından borç çıktı

eksiup.com
iyi geceler sayın duyuru sakinleri,

zamanında dedemiz evi yaparken çalıştığı firmadan borç almış ve onlar da şerh koymuş tapuya. köylü bir adam tabi kimbilir ne imzaladıysa kaymakamlıktan yazı geldi, evi müteahhite veremedik.
Bu parayı geri ödemiştir dedem asla kimseye borçlu kalmazdı ama kanıt olarak elde hiçbir şey yok.

biz bu parayı ödemek istesek ne kadar ödeyeceğiz Burada yazan rakam bugünkü parayla ne kadar oluyor ben tam anlamadım. 15 bin mi?

 
6 sıfır atınca 0.015 tl oluyo :) faiz vs işler tabi vardır tabi. alacaklıyla çözersiniz sanırım bu işi.


  • entropik  (17.05.24 23:54:54) 
15 kuruş.


  • Mehmettheslim  (18.05.24 00:11:49) 
ETL iski tl demekse 15 kuruş yapıyor. Dede küsuratlı olduğunu düşünemeyip tam /yuvarlak bir değer ödemişse 15 kuruş ondan kalmış olabilir.


  • abbabaabbaababbabaababbaabbabaab  (18.05.24 14:32:00) 
[]

Kayip airpods 1. nesli bulmak?

Selamlar.

Benim 1. nasil normal bi airpods vardi nerede bulamiyorum. Cihaz cevrimdisi. Son konumu bilsem yeter aslinda firmada mi evde mi yoksa garajda mi bulurum sonrasini. Nerede? Den üstüne tikliyorum cihaz c. Disi diyor.

Rota olustur gibi bi secenek var ona basarsam internette son konuma götürür diyor ama ben de aktiv degil tiklayamiyorum.

Son konumu ögrenmenin baska imkani yok mudur?

 
[]

40-50 yaşından sonra alkolik olan gördünüz mü hiç?

enteresan bi soru olabilir ama bu akşam aklıma geldi.

şu veya bu sebepten hayatı boyunca hiç içmemiş yahut çok az içmiş bir insanın 40-50'li yaşlar ve sonrasında alkolik olduğuna şahit oldunuz mu? illaki "alkolizm" pençesine düşmekten söz etmiyorum. yani böyle her akşam içecek, içkiyi çok sevecek noktaya gelmek kastım.


 
Benim tanıdığım var, Ege tatil kasabasında denize sıfır harika bir villada yaşıyor ama her gün sarhoş olana kadar içiyor. 71 yaşında. Son 5 yıldır böyle.


  • gabe h coud  (17.05.24 23:15:47) 
Genclik yillarini Fransa'da gecirmis, su an Tr'de yasayan bir mimar tandigim var. Sabah'tan aksama kadar iciyor.


  • thetruenorthstrongandfree  (17.05.24 23:26:44) 
50 yaşından sonra alkole ve hatta uyuşturucuya düşen de var. olur neden olmasın yaşı yok bu işin. 70inde de olur.


  • entropik  (17.05.24 23:55:53) 
Evet böyle bir tanıdığım var. 40 yaşından sonra başlamış içmeye 55 yaşında bir alkolik şu an.


  • yenibirgüzelnick  (18.05.24 14:41:04) 
[]

Bu ülkede mutlu değilim

Burada yaşamak istemiyorum. İnsanlarından uzak durmak, oldukları yerde bulunmamak için çaba sarf ediyorum. Artık her şey gözüme batar oldu. Başka bir ülkeye gitsem yaşadığım sorunlar vardır mutlaka ama işte sevmeyince gözüme batıyor. Yani benim sorunum bu insanlarla... Burada kalmak istemiyorum hocam ya. Adaletsizlikten, saygısızlıktan, köylü kurnazlığından, yalancılık, duzenbazlik her şey var. Hal böyle olunca istemiyorum abi burada yaşamak. Bu durumda da ne varsa beni strese sokuyor. Artik kendi kendime sokakta konuşur oldum sinirden stresten. Bir meziyetim de yok alıp başımı gitsem. Ne yapılır nasıl çıkılır bu işin içinden.




 
kendine ait suni bir dünya kuracaksın, toplumdan, toplumun dertlerinden, toplumun adaletinden, toplumun farkındalığından, toplumun insanlarından kendini soyutlayacaksın. bir anlamda hayata karşı "salla başı al maaşı" takılacaksın.


  • numlock  (17.05.24 22:50:42) 
Kendine meziyet edin. Yoksa diğerlerinden bir farkın olmaz.


  • kaptan maydanoz  (17.05.24 23:01:04) 
Meziyet bulacaksiniz; Dil bilmenin yaninda, hemsirelik okuyacaksiniz, zanaat bileceksiniz, Tir kullanacaksiniz... Sorun cozen bir is yapmaniz gerekiyor.

Artik Bati uyandi gocmenlik politikalari degisiyor. "Ise yaramayani almiyoruz." temelli politikalar uygulanmaya basladi bile.

Bazi kestirme yollar var.Kestirme yol derken bazi birkac haftalik %100 is bulduran egitimler var. Gecmiste burda birkac kisiye yardimci oldum. Artik ugrasmak istemedigim icin detay vermek istemiyorum. Biraz arastirirsaniz ilgi alaniniza gore bir seyler bulabilirsiniz.

Haritada Avrupa'dan saga dogru gidildikce, yolsuzluk, yalan soyleme, gorgusuzluk artiyor. Aksini iddaa eden bu savi kanitlamis olur :)
  • thetruenorthstrongandfree  (17.05.24 23:20:48 ~ 23:21:43) 
Hocam Yiğit Özgür'ün çok güzel bi karikatürü var konuyla ilgili :)


  • plutongezegendegilmi  (17.05.24 23:28:04) 
kimsenin umrunda olmadığınızı fark ederek başlayabilirsiniz sanırım.

yanlış anlamayın ben de bu ülkede mutsuz olan bir gencim ama özellikle son birkaç yıldır bu trendden gerçekten sıkıldım. millet market videosu izleyerek kafayı yedi.

kaçabiliyorsanız kaçıp gidin abi. yoksa da kendinize görece izole, güzel bir dünya kurmaya çalışın.

bu dünya 20 yıldır yok. binlerce senedir tüm halklar ne eziyetler, ne problemler gördü. her şey tıkırındayken bir gün düşman saldırısıyla yok olan milyonlarca aile oldu.

kimse bize borçlu değil, kimsenin de umrunda değiliz.

sosyal medyanın pompaladığı bu "daha iyisini hak ediyorsun" saçmalığından sıyrılırsak mental olarak daha iyi bir noktaya geleceğimizi düşünüyorum.
  • mark greg sputnik  (17.05.24 23:29:14) 
Bugün benzer hisleri iliklerime kadar hissettiğim bir gündü.
Devlet hastanesine gittim insanlar asansöre binmek için itip kaktı birbirini, otoparkta herkes kafasına göre bir yer bulup arabasını koyduğu için oto mezarlığı gibiydi çıkışı bulamadık. Doktor, başka doktorun hastasını ona verdiler diye söylenip sekreteri azarladı, hemşireler işlemden kaçmak için topu birbirilerine attı en son carladığım için bir tanesi yapmak zorunda kaldı.
Kontrol muayenesi için bekliyorken uzun yıllar önce kapı komşumuz olan bir teyze konuşmak istemediğim halde bunu sesli belirtmeme rağmen benimle konuşmaya çalıştı ve annemin ölümünden bahsedip bize çok üzüldüğünü falan söyledi klasik türk insanı draması. Niye böyleler bilmiyorum ama bir kesim ısrarla size geçmiş kayıplarınızı acılarınızı hatırlatıp üzüldüğünü alenen söylüyor. bunu yapanların çoğu yaşlı ama bu çabaları midemi bulandırıyor.

Bunlar bir gün içinde olanlar. Buna çocuğum olsa olacakları katınca kafayı yiyecek gibi oluyorum.
Buram buram ortadoğu. ama gitmek de uzak ihtimal. Çok izole bir hayat planlamamız lazım şimdiden nerede mümkünse orada. Gitmenin zamanı yok her an gidecek gibi hazırlanmak ve meziyet kazanmak gerekiyor. Em önemlisi dil. Mümkünse ingilizce dışında ikinci bir öğrenmek gibi gibi.
  • Kediyi üzdün  (17.05.24 23:35:20) 
Neden mutlu değilsiniz? Biri karikaturu atabilir mi?


  • Kahvedesu  (18.05.24 13:15:00) 
[]

Numaralı gözlük sorusu

Saçma bir sorun yaşıyorum.
Özetle bir gözümde katarakt var, diğerinden ameliyat oldum. Kataraktlı gözün ölçümünü yapamıyorlar, ayrıca tek göz için sorun olabilir diye gittiğim pek çok göz doktoru gözlük yazmadı. Ancak ameliyatta takılan yapay mercek sebebi ile sağlam gözümle de ne uzağı ne yakını göremiyorum, sadece orta mesafe.

Neyse esas soruya geçelim. Ben şimdi bir optiğe gitsem, hocam bana bi uzak bi yakın gözlüğü ayarla desem, onlarda zaten halihazırda numaralı camlar oluyodur, uygun olanlardan yap bisiler desem bana gözlük yapar mı?

 
Göz konusu önemli. Eğer gidersen optisyenler de aynı şeyi söyleyecektir de, doktoruna danışmadan hiçbir şey yapmamanı öneririm.


  • Mirket  (17.05.24 22:01:54) 
Yapar ama atasuna falan gitme mahalle içi ya da sirkecideki optikcilere git


  • Mcfly  (18.05.24 12:38:10) 
[]

yaşlanıp elden ayaktan düştüğünüzü nasıl farkedeceksiniz?

geçenlerde biri teyzenin birini yazmıştı yaşına bağlı normal olmayan davranışlar sergiliyor ama bunu farkedemiyordu, belli yaşa gelince bende de buna benzer durumlar olunca ben şöyle yapcam birkaç kişiye daha sorcam, sen iyi değilsin geveze derlerse huzur evine gidecem. ordakilere de sorarım, nasılsa hiçbirimiz iyi olmayacağız orda.




 
Soracak durumda olmazsan yani o derece kendinde olmazsan ne yapacaksın? Yaşlanınca ben de huzurevine gitmeyi düşünüyorum. Beni de ailede falan uyarırlar herhalde abuk sabuk davranıyorsun diye öyle bir durumda.


  • rock n roll  (17.05.24 22:00:48) 
bilmiyorum evi barkı çok dağıtırsam, işlerimi göremeze hale gelirsem gideyim diyorum ama bazen evim şimdiden alzaymırlı evi gibi olur ama sonrasında temizlerim. o nedenle ne yaprsam yapayım düzeltemezsem gideyim. dediğiniz gibi yakınlar çok önemli onların bildirimiyle... evet


  • geveze yazar  (17.05.24 22:03:36 ~ 22:04:50) 
'Ben bu odaya niye gelmiştim?' sorusunu kendine sormaya başladığın zaman

Keyifle bir şeyi anlatmaya başladığında sözünü kesen arkadaşının 'Bunu daha dün anlatmıştın ya.' dediği zaman
  • Mirket  (17.05.24 22:58:03) 
Hemen hemen herkesin bir kirilma noktasi oluyor; bizim bir komsu -25 derecede sokakta gecelikle ve ciplak ayaklaydi. Gazete almaya gittigini soyledi bana. Hemen acil olmayan polis telefonunu arayip, kadinin iyi gorunmedigini soyledim. Ayni gun ambulansla hastaneye, ordan da alzaymirlilarin kaldigi bir huzur evine yerlestirildi.

Bazi yaslilar dusuyor. Bir yerini kiriyor, bir daha toparlanamiyor. (Kuvette dusmek vb.) Dustukten sonra bagimsizliklarini kaybediyorlar. Cogu zaten tedavi icin gereken medikal operasyonu kaldiracak kadar guclu olmuyor.

Mesela benim kayinvalide yarim maraton kostuktan bir hafta sonra beyin tumoru nedeniyle hastaneye kaldirildi. Ayni gun sol tarafi felc oldu. Ordan direkt bakim evine gitti.

Yazdigim gibi yaslilari elden ayaktan dusuren bir kirilma noktasi oluyor. Farketmemek mumkun degil.

Sunu da ekleyeyim: spor yapmak, agirlik kaldirmak, vucut calismak, saglikli yemek... bunlarin kombinasyonu bu sureci uzatiyor. Bazi yaslilar tekrar bagimsiz sekilde hareket edebilecek sekilde toparlayabiliyorlar, kaslari ve denegeleri sayesinde kolay dusmuyorlar. Vucut calismak, kas yapmak iyi bir sey. Kendinize bakin.
  • thetruenorthstrongandfree  (17.05.24 23:35:31 ~ 23:39:14) 
[]

ev alma işleri

selamlar. bi ev alma durumumuz var. emlakçı tapuya gitmeden ödeme yapılır dedi. daha önce de aldım sattım hiç duymadım böyle bişey. gerçi benimkiler hep kredili olduğu için bankada bitiyodu işlem. bu sefer havale yapılacak hepsi. tapuda yapmak daha mantıklı değil mi imza sırasında?




 
imza sırasında yapılır.


  • theseachange  (17.05.24 21:50:52) 
Evet, çünkü aldığınız evin üzerinde hak sahipleri olabilir, borcu olabilir, bunları siz imzaya çağırılmadan bilemezsiniz. Satıcı imzaya gelirken ölebilir falan da falan... Bunu size diyen kimse birlikte bakkala bile gitmeyin.


  • malheiros  (17.05.24 21:53:27) 
Ben ev alırken benim emlakçı da aynı şeyi söylemişti de 'Bi yürü git.' demiştim. Benim en son güveneceğim meslek grubu.


  • Mirket  (17.05.24 22:04:24) 
peki imzayı attınız, tapu size geçti
sonra da bir arabaya atlayıp vın.
hatta şansınıza o gün yurtdışına uçuyormusunuz.

satıcı ne yapacak bu durumda?

bloke çek alternatifi düşünebilir.
ya da bazı büyük emlakçılar parayı satış günü kendi kasalarını koyuyorlar, kasanın başında ise hem satıcı hem alıcı tarafından biri nöbetçi kalıyor.
satış sonrası kasayı açıp ödeme yapılıyor.
  • nuisance2  (17.05.24 22:19:35 ~ 22:19:42) 
@nuisance2 açarım telefonu havaleyi ayarlarım imza sırasında göndere basarım zate 5 dakka içinde geçer para. imzadan sonra verelim demiyorum zaten parayı imza sırasında vereyim.


  • entropik  (17.05.24 23:03:57) 
Bloke çek ile ödeme yap. Imza atarken ver.


  • prole  (17.05.24 23:11:01) 
Taputakas.com.tr


  • 1917  (18.05.24 07:56:37) 
@1917 siteyi açamadım


  • entropik  (18.05.24 12:15:48) 
Tapuya gitmeden yapılmaz. Tapudayken yapılır +1. Ama bu karşılıklı güvenle de ilgili. Mesela biz aldığımız evin parasını imzalar atıldıktan sonra bankaya birlikte giderek yaptık.

En güvenilir tapu takas sistemi evet ama orada da tapuda düşük bedel gösteremezsiniz.
  • Mcfly  (18.05.24 12:36:40) 
[]

Hollanda’da derbi nerede izlenir?

Sb. Utrecht civarı daha iyi olmakla birlikte şehir farketmez. Şimdiden teşekkürler.




 
Champions Sportsbar & Grill


  • numlock  (17.05.24 23:05:41) 
[]

Gosterge ikaz lambasi anlami nedir? (Mondial terra 625 ATV)

Resimdeki uyari ikaz lambasinin anlami nedir? Kullanim kilavuzunda vs bulamadim.

(git: ibb.co )


 
Kullanım kılavuzunda vardır tekrar bakın.


  • doharkoman  (17.05.24 21:34:34) 
enjektör simgesi o.


  • illegalstar  (18.05.24 05:12:50) 
[]

19 Mayıs, İstanbul

Pazar gününe denk geldiğini biliyorum ama tatil olarak düşünüldüğünde İstanbul'da nereler gezilebilir?




 
Ne gibi şeyler ilgini çeker?


  • numlock  (17.05.24 20:37:56) 
numlock, Boğaz'da bir yer olabilir. Doğa olabilir.


  • dissendium  (17.05.24 20:50:28) 
Doğa için Nezahat gökyiğit botanik parkı (Anadolu yakası, ördekler, lazlar, deve kuşları VS de var).
Boğaz için de bişey diyemem, boğaz boğazdır. Bebek sahilde kahvaltı+yürüyüş olur, Anadolu yakasında hidiv kasrı olur (burası da çok güzeldir).

  • numlock  (17.05.24 21:19:47) 
Telefona bir tane bitki tanıma uygulaması indirin Atatürk arboretumuna gidin.

Plantnet güzel.
  • akhenaten  (17.05.24 21:20:03) 
Ha bir de unutmadan o gün gs-fb maçı var. Trafik vs onları da göz önünde bulundurun.


  • numlock  (17.05.24 21:20:18) 
[]

Neden iş bulamıyorum?

Grafik tasarımcıyım. Kurumsal şirketlere başvurduğum zaman hep olumsuz dönüş yapılıyor ya da dönüş yapılmıyor.Anca tabelacılar ya da baskı merkezleri veya diğer boş beleş işlerin yapıldığı yerler kalıyor. Gerçi bu ara hiçbir yer dönüş yapmıyor.
Boşuna zaman harcıyormuşum gibi geliyor. Sektörü bırakan var mı? 4 yıllık mezunum, 2 sene tecrübem var bence fena değilim ama bir türlü düzgün yerlere kabul edilmiyorum. Pes edip sektörü bırakmayı düşünüyorum. Bu alanda tecrübesi olanlar sizce de durum kötü değil mi?

Ya da ben bu konuda yeteneksizim

 
İki gün önce duyuruda bir yazar bana ui/ux designer olmayı dusunmemi söylemişti. Hatta figma programıyla başlamamı önerdi. Biraz araştırdığımda grafik tasarım bilgisi olanların bu işte çok daha başarılı olacaklarını öğrendim. Size de tavsiye edebilirim diye düşündüm. Geleceğin mesleği diyorlar.


  • sekizdokuzon  (17.05.24 19:56:04) 
kurumsal dediğin yerlere reklam ajansları da dahil mi?

mesela burada grafik tasarımcı ilanı var: bigumigu.com

ama genel olarak grafik tasarımcıdan artık, sosyal medya yönetimi, fotoğraf, video çekimi ve edit gibi şeyler de istiyorlar. belki onun etkisi vardır bulamamanda.

önerim video edit/youtube kurgu konusuna sararsan seni ayrıca öne çıkaracaktır.

sektör değiştirme konusuna bir yorumum yok maalesef.
  • the man with no name  (17.05.24 19:59:36) 
grafi tasarim artik yokolmaya yuz tutmus mesleklerden biri.
o yuzden tavsiyem marketing/satis islerine falan yonelmen.

  • cooperr  (17.05.24 20:04:37) 
generative ai senin işini senden iyi yapıyor. cooper'ın dediği gibi meslek değiştirmen lazım. hali hazırda iyi durumda değilsen farklı seçenekler ara


  • ferenc  (17.05.24 20:18:25) 
İş başvurularınızda farklı yöntemler, görseller, fikirler kullanıyor musunuz? Bir grafikerin iş başvurusu bir finansçı ile aynı olmamalı.

Grafik tasarım çok büyük bir disiplin. Siz bir alanda uzmanlaştınız mı? Bir uzmanlık alanınız olması tercih edilmenize yardımcı olabilir.
İngilizceniz var mı? İngilizce sayesinde yurt dışına iş yapabilirsiniz.

Grafik tasarım çok iyi kazandıran bir iş değil bugünlerde. Çalışma saatleri açısından da zorlayıcı.
Bu sektörde ilerlemek için özellikle de ilk yıllarınızda çok az paraya çok fazla çalışmanız bekleniyor. Eğer bunu yapmak istemiyorsanız hemen başka bir alana yönelin.
Yöneldiğiniz alanda da tasarım bilginiz işinize yarayacaktır.

Örnek veriyorum "Rive" adlı bir program var. Henüz yeterince yaygın değil ama çok işe yarar, sektörde talep edilecek özellikleri var. Bunun gibi bir programı öğrenip onun uzmanı olmak yoluna girebilirsiniz.
Artık yeni değil ama mesela Lottie animasyonları hazırlamak belki de size keyif verecek ona bakabilirsiniz.
Üstte saydıklarım sadece örnek, bunlardan daha iyi ve size uygun olanlar mutlaka vardır.

Yapay zeka grafik tasarım sektörünü çok değiştirecek gibi görünüyor. Mesela bir an önce prompt yazmayı çok iyi bilen bir grafiker olmayı hedefleyebilirsiniz.

Behance hesabınızı veya yaptığınız işleri herkesle paylaşıyorsanız biz de bakabilir miyiz?
  • michael_knight  (17.05.24 20:24:50) 
Grafik tasarım iyi bir meslek değil. İş bulma konusundan mühendisliği bırakma noktasındayım. Bu şekilde yaşanmaz. En kısa sürede kendine yeni yollar belirle.


  • dissendium  (17.05.24 20:28:29) 
İş seçtiğinizden dolayı olmasın? Boş beleş diye ifade ettiğiniz yerlerde belki kurumsal şirketlerden daha yüksek maaşlı veya daha rahat iş imkanları olabilir. Ayrıca internet üzerinden dünyaya açılmak varken neden kurumsal şirkette maaşlı çalışmak? Alanınızda kendinizi geliştirin, İngilizceniz yoksa İngilizce öğrenin arayan değil aranılan olun.


  • doharkoman  (17.05.24 21:33:12) 
Geç kalmadan meslek değiştirebilirsin ya da yatay geçiş gibi bilgi ve becerilerini kullanabileceğin başka meslekler düşünmelisin.


  • gabe h coud  (17.05.24 22:01:14) 
Bolumun tırt. O yuzden is bulamiyorsun.

1995'te bir logo tasarimi minimum $500-$1000'di. Simdi dunya kadar online arac gerec var. Adama aninda yuzlerce logo hazirliyor, uzerinde oynuyor editliyor. Grafik tasarimciya gitse, ayni bolumde okuyan uni ogrencileri ucuza is yaptigi icin tasarimci da isini pahaliya satamiyor.

Ben yeteneksizim demissin ama hic alakasi yok. Isin yaraticilik kismi yalan dolan. Super yaratici, saatler alan calismalar yapiyorlar, musteri begenmiyor. Istedigin kadar yaratici ol, musteri ne istiyorsa o...

Biri bir sey yapiyor. Aninda binlerce kisi kopyaliyor. Ozgunluk de yok. Dunya kadar template var, filtre galerisi var. Musteri yeterli oldugunu dusunuyor...

Mesela bizim sirkette bir grafik tasarim isi var. Disaridan yaptirilacak. 5 tane sirketten fiyat aliniyor. 5 fiyatin birbiriyle alakasi yok. Biri $10.000 istiyor digeri $2.000'a yapmayi teklif ediyor.

Isin en kotu tarafi da bu isi yapanlarin cogunun diplomasi yok. Kimse de diploma sormuyor bu alanda.

Bence is bulduracak kisa bir egitim bak. CNC operatorlugu vs. gibi.
  • thetruenorthstrongandfree  (18.05.24 04:54:45) 
bölümün kötü falan değil. sadece bakış açın dar. lisans eğimi temel bir eğitimdir. üzerine farklı şeyler ekleyerek birçok alana yönelebilirsin. temel bir grafik-sanat-tasarım eğitimi almışsın. bu seni birçok yere taşıyabilir. özellikle 2024'te seni dünyaya entegre edebilecek ve yurtdışına çıkarabilecek belki türkiye'de dolarla kazandırabilecek bir iş.

benim bildiğim bazı alanlarda çalışan insanlar görsel tasarım mezunu. filmlerin görsel efekt departmanlarında çalışan insanlar. (türkiye'de yok ama yurtdışını hedefleyebilirsin zamanla) kullandığın telefondaki arayüzü tasarlayan insanlar. reklam sektörüne kayıp post prodüksyonda çalışıp kurgu, color vs. yapabilirsin. tabii uç örnekler ama bunlar da olabilir anlamında söylüyorum. grafik tasarım mezununu sadece kutu ambalajı tasarlıyor sananlar kötü bir alan sanabilir.

birçok mesleğe göre evrensel bir alan ve fırsat çok. aldığın eğitim temel bir eğitim. üzerine eklemen gerekir ama oldukça fazla seçenek sunuyor bence. sadece bu alanlara kaymak zaman isteyebilir.

bence bir alan seç. atıyorum kurgucu olucam diye karar ver. filmlerin jeneriklerine bak kurgucuları kimlermiş araştır. sosyal medyada takip et. ufak tefek amatör işler kurgula. bu işi yapan birçok kişiyi takip et. final cut vs. öğren. portfolyo hazırla ve başvuru yap. ya da izlediğin animasyon fimlerin animasyon departmanlarını google'la. kimler varmış, nasıl bu departmanlara girerim diye düşün. bu sistemi farklı alanlara da deneyebilirsin. bu bölümü okuyup kurumsalda çalışmak alakasız gibi geldi.

en kötü düğün fotoğrafı çek. temel tasarım eğitimi alan biri alayından iyi fotoğraf çeker ki reklam fotoğrafçılığı dersi vardır sanırım okulda.

bir de yeni aklıma geldi. mobil oyunlar çok revaçta mesela. birçok mobil oyun şirketi var. bu şirketin tasarımcı departmanlarına bakabilirsin. yurtdışına çıkmak istersen oyun tasarımı vs. gibi bir alanda yüksek lisans yapabilirsin.

not : bu alana dair tavsiye alacaksan(hatta herhangi bir alanda dair) sektör dışındaki insanlardan tavsiye alma. o kadar saçma tavsiyeler verilmiş ki...
  • blackkmamba  (18.05.24 09:14:25 ~ 09:31:20) 
bolumunuz kotu degil, bakis aciniz dar +1

ilk olarak portfolyonuz var mi? portfolyosu olmayan bir grafik tasarimciyi kimse ciddiye almaz. yeteneklerinizi nasil gostereceksiniz? bu sadece teknik bir alan degil, yaraticilik da gerekiyor. kurumsal sirket dediginiz tam olarak nedir? mesela banka, holding, sanayi, perakende filan gibi mi? bu zaten buyuk bir pazar degil. yapmaniz gereken edindiginiz bilgi ve yeteneklerle su an yukselen bir alana yonelmek. mesela unity ogrenip oyun veya yapay gerceklik sirketlerini hedefleyebilirsiniz.
  • Sour  (18.05.24 11:43:56 ~ 11:45:04) 
[]

Kadıköy eski salı pazarı İSPARK hk

Arada bir İSPARK uygulamasından bakıyorum da boş kapasite 0 gözüküyor.
Hakikaten doğru mu bu veriler?
Gerçekten full mu çekiyor orası maç olmadığı zaman vs?


 
normalde bu veriler doğru mu bilmiyorum ama kadıköy'de balonun ordaki ispark dışındaki bütün isparklar sık sık full çekebiliyor. eski salı pazarının kapısında da full yazısını çok gördüm.


  • gitdaddy  (17.05.24 22:33:36) 
Çok zor yer bulduğum zamanı hatırlıyorum.
Doğru olma ihtimali çok yüksek.

  • la traviata  (18.05.24 10:32:13) 
[]

kalabalık ortamlar sonrası ağır hasta hissetmek

size de oluyor mu, nazar mı bilemedim ne olduğunu ama yine de ne zaman öyle yerlere girsem fena oluyorum ya. ama gitmezsem olmuyor bak inanın. sadece tek ben miyim merak ettim.




 
Ağır değil ama kendimi iyi hissetmediğim doğru. Kapalı ortamları havalandırmaları, gürültüsü gibi şeyler iyi gelmiyor bence. İşin tabi artık bir de psikolojik durumu var. Bu duyuruyu açtığına göre kendini her kapalı ortamdan sonra hasta hissedeceksin :)) ben de uçak ve fuarlar için böyle düşünüyorum, ne zaman uçsam veya fuarlara katılsam kötü hissediyorum, kesin hasta oluyorum bu sefer diyorum ama bi şekilde geçiyor.


  • numlock  (17.05.24 19:09:50) 
@numlock, evet neye inanırsam oluyor onun da farkındayım ama kalabalık ve özellikle bazı insanlar beni olumsuz etkiliyor. büyücü teyzeler gibi de konuşmak istemem ama böyle bir şeylerin varlığından kendimi korumam gerektiğini hissediyorum. sizlerin de aklında bulunsun. tabiki akıl ve mantığımı da kullanan biriyim. bugünkü yaşadığım ikramlarda yediğim bisküvili pastanın ssonucu da olabilir.


  • geveze yazar  (17.05.24 19:21:14 ~ 19:21:51) 
Ne büyücüsü ya, %100 doğru. Beni bazı belli başlı spesifik evler/mekanlar bile böyle etkiliyor.
Günün sonunda hasta olmuyorsan sorun yok, demek ki psikolojik. Zamanla takmamaya bak, zor ama dene.

  • numlock  (17.05.24 19:23:17) 
Şu aralar çok popüler bir konsept bu, "Sosyal pilim bitti" diyorlar böyle durumlarda. Ben kendimi bildim bileli var, hiç hoşlanmam kalabalık, gürültülü yerlerden. İçe dönük bir insan olabilirsin ya da sosyalfobin vardır. Sürekli izleniyor, yargılanıyor gibi hissediyor da olabilirsin. Bayağı yaygın bir durum aslında.


  • sekizdokuzon  (17.05.24 19:29:52) 
Nazar gibi şeylere ben de inanıyorum, inanasım geliyor daha doğrusu. Ortamda mutsuz, sinirli, öfkeli, tatminsiz bir insan varsa -ki mutlaka vardır- o olumsuz enerjiyi sünger gibi çektiğimi hissediyorum mesela. Bunun arkasında herkesi memnun etme güdüsü, aynı ortamda bulunduğun herhangi birinin mutsuzluğunun sorumlusu hissetme gibi özgüven eksikliğine ve çocuklukta yaşananlara, başkalarının düşüncelerine verilen orantısız oneme işaret eden bir şeyler de mutlaka var.


  • sekizdokuzon  (17.05.24 19:34:33) 
@sekizdokuzon, aşırı güzel anlatmışın ve evet o psikolojilerin hepsi oluyor ben de ve birde şey oluyor, sevildiğimi hissedersem onu kaybedecem korkusu. tabiki çocukluktan geliyor.


  • geveze yazar  (17.05.24 19:37:42) 
Yalnız değilsin. Benim annemle babam çok kavga ederdi, çocuk kafasıyla senin yüzünden kavga ettiklerini düşünüyorsun. Çocukken her şeyin bizimle alakalı olduğunu düşünürüz, insanın gelisim özelliği bu. Onları mutlu etmeye çalışmakla başlıyor bu süreç, sonrasında çevrende mutsuz, keyifsiz kim varsa memnun etmeye çalışmakla, suistimale açık hale gelmekte devam ediyor. Bu yüzden kalabalık ortamlar bizim gibi insanlar için yorucu. Farkında bile olmadan herkesi dikkatlice gözlemleyip mutsuz, öfkeli, tatminsiz, anamiza, babamiza benzeyen kimse var mı diye kontrol ediyoruz. Böyle birini bulmak da zor olmuyor. Gerisini biliyorsun :) Ama farkındalıkla bütün bu davranış kalıplarını değiştirecek kapasitemiz de var.


  • sekizdokuzon  (17.05.24 19:44:12) 
Ben soruyu "kapalı ortamlar" diye okumuşum ya :))

Ama kalabalık ortamları ben de sevmem, daha doğrusu tanıdık insanlarla dolu kalabalık ortamları. Kendime ekstra dikkat etmeye çalışıyorum, sürekli pozitif olmaya çalışıyorum, herkesle aynı enerjide diyalog kurmaya çalışıyorum. Say say bitmez.
  • numlock  (17.05.24 19:48:47) 
bunun teknik adi sosyal yorgunluk (social fatigue)

kikwell.com
  • sttc  (18.05.24 14:27:10) 
1
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler angelus, Artibir, aychovsky, baba jo, basond, compumaster, deckard, duyulmasi gerektigi kadar, fader, fraise, groove salad, kahvegibi, kaymaktutmayansicaksut, kibritsuyu, monstro, pandispanya, robin, ron dennis
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır. Skimlinks ile linkler üzerinden yönlendirme payı alınmaktadır.