Ekşi Duyuru

Şu sayfada ilgili soruların altında yazıyor: randevu.nvi.gov.tr

hayır öyle birşey olmaz. kredi kartı bir hesap değil borçlanma aracıdır.

evet, hiçbir spor branşında sporcu veya antrenörler hakeme "hakem, hakem bey" falan demez. hocam derler. spor camiasında genelde sporcular hariç herkes herkese hocam der. :)

Hakem, hoca, hakim kelimeleri genelde bir meselede karar verenler için kullanıyor.
Karar veya vermek için de ilgili konuda bilgi sahibi olmak gerek.
Bu sebeple olabilir.

Ayrıca,
Hakim görmediği, hakem gördüğü olaylar hakkında karar verir..
diyebiliriz.

Mahkemeye gidip kalemdeki memurlara sorun bence

evet dediğiniz gibi yapıp kalemle görüştüm. denetimli serbestlik bürosundan sizi ararlar dedi. bekleyin dedi. böyle bir sorunu olan olursa cevap bu şekildeymiş..

Banka personelleri genelde yoğun oldukları için bu tip işlere pek yanaşmazlar, size aşağıdaki gibi kanun , tüzük, vb. ne varsa kendiniz çıktısını alıp, mümkün olduğunca sakin şubelere ve yoğun olmayan ara günlerde gidip görüşmeye çalışın, eğer olumsuz bir yanıt verirlersede müdürüle görüşmek istediğiniz belirtin ve ısrarcı olmaya çalışın.

Örnek bir belge :

www.resmigazete.gov.tr

ucuz mu? aynı tarife telekomda yarı fiyatına.

Platinum tarifesine girmek mafyaya girmek gibidir girince çıkamıyorsun çok tavsiye etmem.

Nakit avansta çektiğin paranın hepsini ilk ekstede 1 aylık faizle ödersin.
Taksitli nakit avansta 6 taksitte ekstrene yansır ve taksitler halinde ödersin.
Kredi kartı limiti, kredi kartına bankanın senin için tanımladığı limittir.
Kullanılabilir limit, kart limitinden halen kullanmadığın ve kullanabileeceğin limittir.
Nakit avans limiti, kredi kartı limitinden daha düşük olarak bankanın sana vereceği nakit avans azami miktarıdır.
Kartı taktıktan sonra nakit avans veya taksitli nakit avans isteyip talimatlara devam edersen taksitleri ve faizi görebilir, son işlemi yapmadan iptal deyip kartını geri alabilirsin.

kredi limiti kartın toplam limiti herhalde. nakit avans limiti toplam limitin belli bir yüzdesi kadar olur yani daha az.

nakit avansı çekince bir sonraki ekstre döneminde hepsini ödemeniz lazım. taksitli olunca doğal olarak taksitle ödüyorsunuz. taksit kadar borç yansıyor ekstreye.

kredi limiti normal kredi gibi çekebileceğimiz bir limit mi yoksa kredi kartının limiti mi oluyor?

Kredi limiti: kartla harcama yapabileceğiniz limit. internetten, markette, giyim dükkanında vs. harcayabileceğiniz, mal ve hizmet alabileceğiniz limit.

Nakit avans limiti : nakit para olarak çekebileceğiniz limit.


.

ilki bence

Şu haliyle ikisi de olur çünkü anlam kapalı. Yazının genelinde anlamı açık eden bir nokta olabilir. Prospektüsü önlü arkalı çekip bir yere upload edebilirsiniz ya da ilacın adını verirseniz daha önce ilacı kullanmış birileri kendisinin nasıl kullandığını yazabilir.

Ancak en temizi kapanmadan en yakın eczacıya gidin. Sonuçta doktor belli bir kullanım önerisi vermemiş, prospektüsteki bilgiyi soruyorsunuz. Bunu da eczacı bilir.

Yazı doğrudan okununca günde üç kere üç ölçekten 9 ölçek içilmesi gerektiği anlamı çıkıyor ama bu alışılmadık bir miktar. Böyle olsa daha açık olmaları gerekirdi bence.

benzer bir prospektüste şöyle demiş;

Yetişkinlerde, 5 ml’lik 3 ölçek; 6 yaşından büyük çocuklarda ise 5 ml’lik 1-2 ölçek günde 4 kere yemekten sonra kullanılır.

1-2 ölçek 4'e bölünemeyeceğine göre sizin durumda 3x3 günde 9 ölçek gibi anlaşılıyor. yine de eczacı veya doktora danışmakta fayda var.

evet arada "6 yaşından büyük çocuklarda ise 5 ml’lik 1-2 ölçek" de yazıyor, ben 6 yaşından büyük çocuk olmadığım için orasını yazma gereği duymadım. cümle bütünlüğünü bozmadan kısalttım.

yani ayırıcı noktamız matematik mi? "çocuklardaki 1-2 ölçeği üçe bölemeyeceğimize göre" diye düşünerek mi doz ayarlayacakmışız?

Kağıthanede atolye furnitu'yu duydum ben gittim aldım kadife kaplamalı l koltuk. Ama henüz teslim edilmedi, ikea ürününü dönüştürmüşler.

Normod
Kedilerin tirmalamayacagi kadife kumas secenekleri de var. Showroomlarina gidip kumas parcalari da alabilirsiniz.

İlknokta İthaki'nin satış sitesi, şimdiye kadar hiç sorun yaşamadım. Diğerini ilk kez duydum.

ilknokta dan çok sipariş verdim edessa yı duymadım

O alanın altında birden fazla ismi virgülle ayırarak yazabilirsiniz yazıyor olmalı. Ali veli, Ayşe veli şeklinde yazabilirsiniz, rezervasyon onayında bu şekilde iki isim de görünür.

Yazdım fakat bu sefer de odf olarak yazdırabilir şekilde indir değince hiç birimizin ismi görünmüyor ama normalde ciktisiz halde görünüyor

Otelden konfirmasyon belgesi isteyebilirsiniz mail ile. Herkesin adının gözüktüğü konfirmasyon belgesi daha garanti olur.

aslında şunu beğendim ama boyundan inen şey biraz abartı geldi :)

www.zara.com

bu tarz bir şey arıyorum desen olsun, yapısı olsun..

illa desenli olsun demiyorsan bunun rengi yılbaşı için çok güzel:
www.beyyoglu.com

alternatif olarak siyah tişörtle giymelik:
www.hipicon.com

bu da joggerla fena olmaz: www.fashfed.com

hiç fiş almadım böyle şeylerde.

En fazla kartvizitinin arkasina kactan aldiginizi yazar.

bizim arkadaş lüksemburgtan çok hızlı almıştı ama ilk giriş yapacağınız ülkeden almanız lazım, aksi halde sorun yaşayabilirsiniz. lüksemburga uçup ordan bi yerlere kaçacaksanız olur.

Güncel durumu bilemiyoruz çünkü o aşamaya gelemiyoruz. 1 aydır Almanya İtalya ve Yunanistan'dan randevu bile alamıyorum. Çünkü boş gün yok. Özellikle Almanya'nın yaza kadar yok.

Ailem için Fransa;
Kasım sonunda Aralık ikinci haftasi için aldık
Bugün pasaport teslim edilecek eve
Kısacası totalde 1 ay sürmüş olacak.

2 Aralık idata pasaport teslim 13 Aralık multi vize-turisitik Almanya.
Aynı vizeyi 2023 Ocak ayında 30 günde almıştık.

ısıtma imkanı yoksa patatesli börek çok güzel gider

Vallaha börek kapış kapış giden bir şey. Benim hanım yapmıştı peynirli, deli gibi yendi.
Börek iyidir.

Ya Balkan ülkelerinden de birileri olduğu için illa ki börek yapan olur diye düşündüm; düz tepsi/ kol boregi vs. yerine farklı bir şey yapayım istedim.

evde yapılmış reçel türleri, demleme çay, pişi, semsek, muhlama

Pişi

Cig kofte

kisir- vegan yada vegetarisch etiketi de yazarsan üstüne kapis kapis gider. börek yine öyle. balkan taraflarindan sigara böregi gelmez gibi bence.

2 aylık deneme süresi içerisinde istediğiniz zaman işi bırakabilirsiniz. İnsan kaynakları bölümünü arayıp haber vermeniz uygun olur.

direkt gitmemenizi ben tavsiye etmem pek, onun yerine ikcı ile konuşun, 2 aylık deneme süresi içinde zaten karşılıklı fesih hakkı vardır. sizi biraz ikna etme yoluna gidebilirler çıkmamanız için. istifanızı verirsiniz ve çalıştığınız gün sayısının ücreti hesabınıza yatar.

tam 1 aya tamamlama imkanı varsa o tarihe göre istifa ediyorum dersin

yoksa da ik'ya sorabilirsin hangi gün için istifa tarihi belirliyim diye
iş bana uymadı ya da gerçek/hayal ürünü bir bahaneyle

mail, mesaj atıp gitmesen olur.

Gidip istifa dilekçesi verin.

Gitmezseniz, 3 gün üst üste tutanak tutarlar ve işe gelmediği için iş akdi iptal edildi derler ve bu SGK kayıtlarında gözükür.


.

Toplam kaloriyi hesaplaman gerek. Önemli olan o. Makrolar dengeli gibi.

Ekmeğin maya çeşidi ve buğdayın cinsinin diyetle bir alakası yok. Ayrıca kötünün iyisi olarak bir sağlıklılık içeriyor ama diyetin konusu içinde değil.

Mirket +1
Yani sağlıklı bir insan için oldukça normal bir yemek gibi. Ama sabah burger yaptiysaniz belki de ekmek sebebiyle fazla kalori aldiniz bunu biz bilemeyiz.

Ama makrolara ve kaloriye uyuyorsa ideal öğün. Ekmek yerine başka karbonhidrat olsa daha iyi olurdu ama neyse.

47bin x 90/365 olması lazım dörtte biri yani

%5 stopaj da kesilicek

arkadaşlar çok teşekkürler cevap için ama ortalık karışmış biraz :)

www.alternatifbank.com.tr

şu linkte ayrıntı var.

@4'ün hesabına göre 90 günde 22 bin lira getiriyor sanırım. doğru mudur?

90 günde 11bin lira getirisi olur

92 gün sonunda 11.254TL faiz geliri alacaksınız. Yalnız 100.000 ile 150.000TL arasında bir miktar yatırdığınız zaman banka 12.500TL'nizi vadesiz hesaba alcak (verdiğiniz linkte yazıyor) yani fiiliyatta 112.500TL yatırıp 92 gün sonunda net 11.254TL faiz alacaksınız.

Sizin istediigniz soyle bir sey herhalde: www.youtube.com
Gunluk olarak kanala yukleniyor sanirim

Kısa Dalga podcast çok iyi. 10-11dk.da günün başlıklarını özetliyorlar.

Haber videolarını canlı değil de sonradan ve 1.5x hızla izlemeye başladığımdan beri hayat kalitem arttı diyebilirim.

Tam dolu şarjla işe gittiysem dönüşte yine yüzde 65-70ler civarında seyreder. O gün iş yoğunsa eğer yüzde 85 dolaylarına yakındır.

%40-50 arası. sabah 7'de şarjdan çekiyorum, akşam 7'ye doğru eve geliyorum. iPhone.

iki telefonum var. biri %80 diğeri %40

işte de şarj ettiğim için %100, spora gidersem %80'e iniyor, takılırsam %60'larda

kuruluş masrafları %50 artacak.

İlk akla gelen defter tasdik ücreti. 2023 içinde kurarsan hem 2023 hem de 2024 için ödeme yapman gerekiyor. fistikthecat de dediği gibi 2024 te kuruluş masrafları artacak. En büyük konuda şirket kuruluş sermayeleri 2024 yılında yükseltildi. Limited şirket kuracaksan 2023 te en az 10.000 TL Sermaye lazım ama 2024 te kurarsan bu tutar 50.000 TL oldu ve 2023 te kurarsan sadece 10 gün için KDV,Muhtasar ve kurumlar vergisi beyannemesinin damga vergisi çıkar. Bence 2024 te kurulması daha mantıklı. ( Sermaye tutarını ödedikten sonra hesaba geri alıyorsun zaten o yüzden 50.000 olması korkutmasın seni)

On gün için fazladan kurumlar vergisi, geçici vergi vb. bunların muhasebeci ve vergi ücretleri , tasdik vb. tüm bunların maliyeti çıkar. Aciliyet veya farklı bir durum yoksa 2024 te kurmak daha mantıklıdır.

Ücret karşılığı hepsi alıyordu yıllar önce

konsolosluk girişinin hemen karşısında cafeler var, oralar emanet alıyor. beklerken çayınızı içer, tostunuzu yer içeri girerken de emanetlerinizi bırakırsınız.
sadece telefon değil, üzerinizde metal, çanta vs ne varsa bırakmanız lazım, güvenlik çok sıkı.

peki nerede yaptirilir bu? turkiye saglik sistemine biraz uzak kaldim.

ya git acile yaptır. asm özel kasmaya gerek yok. çoğu hastane acilinde var aşı. 2 gün ateş ağrı yapar.

Aşı olun mutlaka.
Grip, corona gisi insandan insana bulaşmıyor tetanos. Bu mikrop paslı demirde yaşıyor, o yüzden paslı demir bir tarafımızı keser veya çizer de kan çıkarsa, bu mikrop girebilir ve basit bir çizikten ölüme gidebilirsiniz

En son ne zaman tetanoz aşısı oldunuz? Belki de hala koruma süresi içindesinizdir, ama koruma sürenizi bilmiyorsanız evham yapmayın gidin ve aşı olun. Her ASM ve hastanede var, ücretsiz.

Nr.A (Numara A): Bu kısım, belgenin numarasını ifade eder. Her belgeye özgü bir numaradır.

Nr.L (Numara L): Bu kısım, belgeyi düzenleyen makamın numarasını gösterir.

Nr.D (Numara D): Bu kısım, belgeyi düzenleyen makamın tarihi veya belgenin geçerlilik tarihini belirtir.

Aradığınız text to speech uygulamaları sanırım.

kasko yaptırını mutlaka, trafik zaten yapılıyordu.
0 araç için hiç bir şey bilmenize gerek yok, aracı zaten size anahtar teslim olarak veriyorlar.
çalıştırın ve keyfini sürün, kazasız belasız.

unutmadan 1 hafta içinde hgs başvurusu yapın, kredi kartına bağlayın.

Kasko için bayinin anlaşmalı sigortasına hemen razı olmayın, araştırın diğer firmaları da. Hatta trafik sigortası için de kasko için de araştırma yapın ve her firmadan fiyat alın.

HGS alın +1

Bir de malum ülkemizde çok karşılaşılıyor, aracı teslim almadan önce "şu boya ölçüm cihazınızı bir getirin de arabanın tüm parçalarını bir gösterin bana" diyin.

Utanmayın, hatta bir hikaye uydurun "daha geçen ay arkadaşımın aldığı sıfır araçta iki parça boyalı çıktı" vs gibi bişey sallayın.

Cihazı getirip ölçsünler her parçanın boyasını, böyle bir boyama tamirat yapıldıysa (nakliye esnasında olabiliyor) geri dönüşü zor artık ama en azından hediye kasko, bakım filan bişeyler alırsınız.

Kampanyalı kredi olduğu için sigorta ve kaskoyu onlar yapmak isteyecek, razı olmama hakkınız var ama zorlarlar açıkçası geçen yıl bana iyi teklif vermişlerdi o yüzden kredinin de avantajı ile öyle zorlama gibi bir duruma sokmadım, kaskoda sıfır araç klozu isteyebilirsiniz, fiyatı baya oynatabilir ama ilk yıl içinde araç pert olursa ikinci el değeri değil o anki sıfır değerini öder kasko.

tarihi bir çarşı vardı, orada simit poğaça yesinler. bir de tavçe gravçe dedikleri bir yemek var köfte tarzında. 12-13 sene oldu ben gideli ama aklımda kalanlar bunlar yemek olarak. ohrid'de alabalık çok methettiler ama gittiğimde mevsimi değilmiş, şimdi nedir durum bilmiyorum.

Çarşısı var, birçok esnaf Türk, köfteciler çok başarılı, cevapi mutlaka denenmeli. Üsküp'te gezilecek pek bir yer yok maalesef, 4 gün sıkılırlar. Ohrid'e gidebilirler, otobüsle 3 saat sürüyor sanırım, Ohrid çok güzel ama kışın nasıl olur bilmem.

memorial iyidir.

medicalpark kullanıyorum ben ama sigortam var fiyatları bilmiyorum

Ben de hastalıktan 2 hafta sonra Devlet Göğüs Hastalıklarına gittim, tutulumu görebilmek için 1 ay geçmesi gerekiyormuş, varsa eğer. Röntgen çektirdim bir şey cıkmadı

küçükyalı rizmanlar optik saat

ümraniye - doğu saat

malzemenin ucuzuna kaçılmış gibi eğer kayıt cihazı varsa. tek kamera ise imou wifi kamera takıp içine hafıza kartı taksan yeterdi.

evet

Tek kamera,kayit cihazi var hdm mi ne diyorlar. Baska yere sordum o da 4000 demisti.

malzeme markasına göre durum değişir. dvr ise pahalı nvr ise normal.

tp link tapo 900 tl civarı sd kart 300 desen hadi 300 te ustaya delik açması için versen normal bir ev sistemi güvenlik kamerası 1500 tl mal oluyor, 2 katından bile çok olduğu için ve kayıt cihazının ederni bilmediğim için çok vermişsin diyorum

kayıt cihazı kaç kanal; marka model ne
kamera ip mi ahd & hdcvi mı marka model ne
kamera kaç mp
kayıt cihazı içindeki hdd kapasite ve model ne, 1tb wd purple disk 1200tl civarı,

yukarıdaki sorulara göre cevabı değişir, montaj işi için 1200-1300 tl yazsalar kalan rakam cihazlar için çok abartı değil.

Adam duvarı da patlattı. Başkalarına baktım kablo belli değil bu aşağıdan yukarı çekmiş. Neden böyle yapmış olabilir ki?

iş bitmiş , ödemeyi yapmışsınız. Bu saatten sonra hayırlı olsun demek düşer.

Bu durumda gelip sormanızın çok bir anlamı yok bence, daha önce yazıp marka, fiyat, tavsiye alabilseydiniz, insanlar size en doğru şekilde yardımcı olmaya çalışırdı.

Bundan cihaz hizliresim.com

Tiny House da bir tür çekme karavan zaten, pek de çekip gezdirilmediği, genelde sabit park edildiği için daha büyük ve daha oturaklı yapılıyor sadece. Çok da seyyar değil, ama istenildiğinde çekilebiliyor.

Evet koyabilirsiniz, ama sabit olmadığını, emanet durduğunu ispatlamanız lazım kolluk ile başınız belaya girerse.

Elektrik su çekmemeniz lazım, kanalizasyon sistemi kurmamanız lazım kanunen. Yani hakikaten oraya partk etmiş tekerlekli ve hareket edebilen bir römork olmalı.

Daha iyi bilen birileri mutlaka cevap verecektir, ama bu işin membsaı gezenbilir forumu.

tarlalarda oturum amaçlı 250 metrekareyi geçmemek şartı ile arazinin toplam büyüklüğünün %5i kadar bağ evi yapabilirsiniz. ayrıca tarla olduğu için elektrik ve su aboneliği de alabilirsiniz.

karavan için herhangi bir sınır yok. ama iki tane tiny house olursa problem olur. bunları yan yana konumlandırıp metrekareyi de geçmeden tek bir yapı gibi gösterebilirseniz problem olmaz.

düzeltme: iki tane tiny houseun problem olmasının sebebi arazinin %5i olarak yapılsa dahi sadece bir yapıya bağ evi olarak izin verilir. 2 yapı olursa ruhsat alınmaz

kısacası işin mantığı şu mobilitesi olan evler izne tabi değildir. ancak o evi bir yere park edip sürekli orada kullanacaksanız izin almak zorundasınız.

konuyla ilgili %100 doğru bilgi ve belgelendirme için araziyi satın almak istediğiniz belediyeye gidip imar emlak bölümündeki şeflerden birisi ile görüşebilirsiniz. gerçekten çok yardımcı oluyorlar ve yapmanız gereken her şeyi söylüyorlar. en azından benim karşılaştıklarım öyleydi. bölgelere ve belediyelere göre uygulamada farklılık olabiliyor ayrıca kat konusunda da çeşitli uygulamalar mevcut.

koyarsınız da yola cephe olması lazım tarlanın. elektrik ve su çok zor alırsınız. eskiden alınıyordu, artık mesela elektrik için kuyu vurmanız lazım, kuyu için izin almanız lazım falan, inek içti, inek nerede, dağa kaçtı, dağ nerede meselesi. tarım konutu için de artık eskisi gibi izin veriyorlar mı bilmiyorum.

ayrıca tarla yola cephe değilse, içerilere karavanı koymak, sonra sizin oraya girip çıkmanız falan komşu tarla sahipleriyle sizi papaz eder. bir de yağmur yağınca çamur içinde kalırsınız, batarsınız falan.

- tarla 5000 m2 den küçükse koyamazsınız
- tarla 5000 m2 den büyükse koyacağınız/yapacağınız evin alanı hariç en az 5000 m2 olması lazım
- tarla olsa bile kadastral yolu yoksa koyamazsınız
- tarla sit alanı ise koyamazsınız
- tarla, devletin sınırlarını belirlediği bir ova içinde ise koyamazsınız
- evin konteyner/prefabrik vs olması önemli değil. yapı kayıt belgesi alınmamışsa ciddi cezalar ödeyebilir, hatta hapis cezası ile karşılaşabilirsiniz.
- bu işe girişmeden önce mutlaka tarlanın içinde bulunduğu belediye ile, çevre şehircilik ile, tarım müdürlüğü ile görüşüp bilgi alınız. sonra canınız yanmasın

Tekerlekliyi kolarsan hiç sorun yokmuş.

Tinyhouse O1 veya O2 ruhsatlı ve plakalı taşıt ise koyabilirsiniz. Veya plakalı ve karavan ruhsatlı karavan da koyabilirsiniz.

Bunun dışında her türlü yapı için projelendirme gerekir. İçinde insan yaşayan her türlü yapı için iskan gerekir. Kanunen böyle.

Aksi halde ceza gelir, yıkın veya sökün derler (muhtemelen seçimden sonra). Yıkma veya sökme masrafı size aittir, ceza ayrı tutardır. Cezayı yerim, gerekirse sökerim, yine de kiradan iyidir derseniz ... o da olur.

cevaplar için teşekkürler. zaten sadece plakalı karavan için sormuştum. size güvenip koyuyorum karavanları çaya kahveyebeklerim:)

Binaların hangi ilçede olduğu da önemli.

Bu hikayede 3 katlı olan bana daha güvenli gibi geldi.

Bence muhit önemli mesela kıyı şeridi riskli alanlarda iseniz iki bina da sorun olabilir ama daha kuzeydeniz ikisi de belki sorun olmayabilir. Lokasyon vermek istemezseniz kuzeyde mi kalıyorsunuz ya da boğaz iç kesimine doğru mu? Anadolu- Avrupa? john +1

karyolayı yataş'tan, yatağı ikea'dan almıştım. yatak ikea'nın hafızalı sünger dedikleri yataklardan biriydi, yaylı yataklara göre çok daha rahat geldi bana.

yataş'ın teslimat problemi var başlığına bir bak derim.

bende döndüm dolaştım yatsan'dan aldım çok memnunum ama sertlik derecesi falan kişiye göre değişen bir şey o yüzden mağazada denemeni tavsiye ediyorum benim aldığım model : Yatsan Uykucu Elite Pillow Top Visco şuan pahalı ama indirime girer belki.

Yatsan

Polyester malzeme yüzüne oluyor. Daha da nefes alan malzemeden yapılmış montlar giymelisiniz. Ayrıca tavsiyem kışın kat kat giyinin. Sonra ortamın sıcaklığına göre çıkarın veya giyin. Mesela ben içime bir tane kısa kollu tişört giyerim. Üstüne hırka tarzı şeyler onun üstüne mont. Hava yandımı montu çıkarır hırkayla dururum. Kapalı yere girdim mi kısaya geçerim

çok mantıklı kat kat giymek. çok fazla içi polyester olan mont var :(

komple polyester nefes almayan bi kumaş olduğundan daha çok terletir

içi polarlı mont da kullanma hocam, kat kat ince pamuklu şeyler giy hocam

var mı öneriniz peki

önerim istanbul havası için olacaktır. Ben tişört üzerine giyerek bu şekilde 4 mevsim idare edebiliyorum. Aynı markalar-modeller olmasa da bir bakın, belki işinize yarar.

içinize güzelinden bir polar: rb.gy

üzerine de yağmura da dayanlıklı, inca ama sağlam bir üst layer: rb.gy

konu teknik şeyler ise konuşulan konuyu en az karşındaki kadar iyi bileceksin
konu genel ise retorik skill'ini geliştireceksin

büyük ihtimal sorun ikna etmek değil
terapide ortaya çıkar ya da geliştirirsiniz

kitap okuyup kendine anlatma, ses kaydını alıp dinleme ->aklına sonradan gelen şeyleri çözer

bir de karşı taraf ikna olmuyor aslında, onun mantığına uyan ya da mantığını değiştirecek kadar çarpıcı bir şey ortaya çıkarsa fikri değişir
tabi gurur yapmıycak, çıkarlarına uygun olacak filan

Konuyla ilgili dünya çapında şöhreti olan bir kitap:

www.kitapyurdu.com

Bazen karşıdakiler doğru söyleseniz bile bazı konularda abarttığınızı düşünüp ikna olmuyor genelde anksiyeteli kişilere karşı böyle bir tavır gelişiyor, terapide ortaya çıkar +1

Konuya hakimiyet ve bilincsel esneklikle ilgili olabilir. Ikisi de gelistirilebilir.

@mantik, @titanic terapiden kastiniz nedir? Psikologlarin yaptigi terapiyle bu durumu pek bagdastiramadim.

Satış teknikleriyle alakalı kitaplar okumak iyi olabilir. Ürününü çok iyi bilip, karşı tarafın ne istediğini ve hassas noktalarını anlayarak fikrini satabilmen lazım.

@krmzbvl: kendini daha kolay fark edip geliştirmek ile ilgili

manipulasyon yeteneği.

ikisinin kesimi de aynı ikisinin pamuk elastan oranı da aynı, renkte ton farkı var sadece, ben olsam ilk linktekini alırım

iki rengi de çok sevmesem de ilki

ilk pantolondan bende var çok rahat tavsiye ederim.

İlkinin fiyat iyiymiş.
Acaba aynı indirim mağazalarda da var mı?

Bir nevi zorunlu tasarruf sağladığı için güzeldir, mantıklıdır.

Hangi fonlara yatırım yapmanın mantıklı olduğu değişik zamanlarda değişiklik gösterebiliyor. Onun için de değişik periyodlarda yatırım tercihini değiştirebiliyorsun.
Şu an için en azından yerel seçimlere kadar para piyasası fonlarını tercih etmek uygun gibi görünüyor.
Fonları TEFAS'ın sayfasından takip edebilir fonlar arası kıyaslama yapabilirsin.

www.tefas.gov.tr

İleriye yönelik devlet katkılı ve üzerine koyan bir kumbara olarak görerek ben de girdim. Mantıklı aslında

agesada birikiyor benim. fon seçimini standart olarak devam ettiriyorum. yanlış değilsem 1e1 kazanç verdi şuana kadar.

Kendi saşınıza biriktirebilecekseniz altın, dolar vb alıp sonra da arsaya yatırın

Ancak hayvansever stklara iletilip ifşa edilebilir diye düşünüyorum

Selamlar,
öncelikle kartalkaya otelleri gereksiz pahalı. Yılbaşı veya özel bir gün kutlamayacaksanız oralara o paraları vermeyin. Hele de aracınız varken.
Bu mevsimde kartalkayaya çıkmak için araç sorunu olmaz, kar o kadar çok yağmadı.
Konaklamayı Bolu'daki şehir otellerinde yapabilirsiniz. Köroğlu otel iyidir. 1-2 farklı iyi otel daha var. Kartalkaya haricinde gezmek isterseniz de mantıklı olan şehir oteli olacaktır.
Kayak kursu için, yol üstünde kiralama hizmeti verenler olsa da en düzgünü internetten araştırıp bulmak. Kartalkaya'da bulunan otellerin eğitmenleri de var ama ücretleri nedir bilmiyorum.
İyi tatiller.

Kartal otele gitmiştim epey memnun kaldım. Otelde eğitmen ayarlayabilir ve ekipman kiralayabilirsiniz.

Peki teşekkürler.
Bir takım bloglarda, aracınızla bir yere kadar gidin sonra taksiyle gidin demişler ama tam nereye kadar gidip, aracımızı nereye bırakabileceğimizi bulamadık. Siz biliyor musunuz?

Sokakta yatmanız bile mümkün olmaz.

Calisabilmek icin vize tipinin buna (okul disinda calismaya) olanak saglamasi lazim. Bir de yeterli maddi kaynak gostermeyince vize cikmaz.

Abi ben çalışan insanım, öğrenci değilim ben bile gidemem. Bir haftalık Japonya, Güney Kore turu 100 bin kira. Değişim programı gibi uzun sürelerin masrafı 500 bini bulur. İş bulmak çok zor. Japonca biliyor musun? Japonya nüfusu çok fazla. Sana nasıl sıra gelecek?

Work and Travel hâlâ varsa iş bulup git ama onda da uçak biletleri uçuk.

japonya çok pahalı. o parayla 1-2 hafta zor kalırsın.

Normal sartlarda öğrenci değişim programi ile gidip nasıl is bulacaksiniz ki?

Zaten vize alamazsiniz +1

Hong Kong ve Japonyada bir süre kaldım. İkisi de çok pahalı ülkeler, bir yolunu bulsan bile adapte olup para kazanana kadar eldeki parayı bitirebilirsin. Ama gözü karartıp illa gidecem dersen ben Hong Kong derim. Kovalayıp bir şekilde para kazanabilirsin, kolay kolay deport da edilmezsin. Japonyada biraz risk almaya başladığın anda sıkıntı yaşayabilirsin.
Eğer bir yeteneğin varsa sokak performansı yapabileceksen o tarz şeyler kazançlı oluyor. Falcı, kemancı, hint kınası dövmecilerin de çok güzel kazanç sağladığına tanık oldum. Ama hepsi değil elbette, başaranların özgün yanları vardı.
Hong Konga gidersen mesaj atabilirsin, ücretsiz duş ve yemek tedarik edebileceğin yerler önerebilirim. Ama bunlardan ziyade en büyük sorunu konaklama anlamında yaşayabilirsin.

hangi banka bu? bankanın çözebileceğini sanmyorum

banka kartı kullanıyorsunuz herhalde. kredi kartı ile deneyin.

Yapikredi ücretsiz nakit kart çıkart. Parayı aktar sanal kartla öde.

Kredi kartı kullanıyorum arkadaşlar, Vakıfbank.

Çok basit bir ürün. Eğer tam somon degilse böyle dilim ya da filetoysa çok basit ve lezzetli olur

Dilim somonu pisirmesi sahiden çok pratik. Tavada da çabucak pisiyor, fırında da. Güzel bir marinasyonla ben çok seviyorum.

dilim somon reimg-carrefour.mncdn.com

somon fileto images.migrosone.com

aldığını balık bu ikisinden biridir muhtemelen

çok kolay pişewn bir balık
tavada yaparsanız tavaya az biraz ayçiçek yağı koyun önlü arkalı kızartın. tereyağında da yapılabilir hafif şekilde ama ayçiçek yağı daha pratik olur

öncesinde marine edebilirsiniz.
bir kaseye bir kaç kaşık zeytinyağı, ince kıyılmış dereotu, tuz, karabiber, kekik, bir diş sarımsakkoyup sos hazırlayın. balıkları bu sosun içinde bekletin ya da kızartmadan önce her iki tarafını da bu sosu sürün.

www.youtube.com

afiyet olsun

ben geçen bim'de dondurulmuş görüp aldım, daha önce de yememiştim. tavanın dibine çok az sıvı yağ koyup arkalı önlü kızarttım. hayatımda yediğim en lezzetli balık diyebilirim. bir de hani tazesi falan olsa kim bilir nasıl süper olur.

fırında şu tarif hem basit, hem lezzetli: www.youtube.com

somon tavada birkac dakikada pismez.
firinda yarim saat kadar suruyor.

Biz Turkiyede hic somon yememistik diger alternatif baliklarimizin yayginligindan ve alismisliktan. Rusyaya gelince somonu bulduk bizim tanidik baliklardan olmayinca.
O gun bugundur neredeyse haftada bir fleto alip tavada kizartip yiyoruz. Isitma derecenize gore sanirim max 10 dakikada pisiyor ve lezzetli.

Zeytinyağı- pul biber—sarımsakla marine edip tavada yaptım valla süper oldu.

Aziz Nesin'in öykülerini sever mi mesela? Kelime oyunu pek olmaz, yalın yazar, kolay okunur bence. Bizim Memleket, Rıfat Bey Neden Kaşınıyor, Nazik Alet vs. Bunları direkt Nesin Yayınevi'nin sitesinden almanızı öneririm.
Gulyabani olabilir, çağdaş Türkçeyle güncellenmiş baskıları var. Mesela: www.babil.com
Ömer Seyfettin'in Balkan Hikâyeleri diye bir kitabı varmış, belki hoşuna gider.

İlgisini çekerse ve öğretirseniz kolay seviye sudoku çözebilir, internetten bir dünya bulup çıktı alabilirsiniz. Bir de yaşadığınız şehirde belediyenin, halk eğitimin el işi, resim, nakış vs gibi kursları varsa hem sosyalleşir hem de bir şeyler üretir, sever bence.

Kuran okumasi kitap okumayi sevecegini gostermez. Ama tabii ki denemesinde fayda var. Ben de anneme vakit gecirtecek seyler ariyordum. "yok, kitap okumayi denedim, sevmedim" demisti. Bulmaca cozmeyi seviyordu, bir suru bulmaca kitabi aldim. Bir de ara sira bir kagida 4 islem sorulari yapip onlari cozduruyordum. Basit gelince birakmistim ama :)

Kitapçıları birlikte gezin kanka

Persepolis

takımına göre değişiyor.
fenerbahçe mesela önce kongre üyeleri, sonra fenerbahçe kart sahipleri sonra gene l satış şeklinde.

genellikle maçta 3-4 gün önce başlıyor satışlar.
passo uygulamasından takip edin.

üsttekinin dediği gibi. galiba fenerbahce kart için çarşamba çıkar. benimde niyetim var kısmetse.

bu arada derbi maçı biletini genel satışta almanız imkansız.

Çok değil ama haftada birkaç gün günde 30dk-1 saat falan. Haftasonu hanımla kitap kulübü yapıyoruz sabah kahve ve kitap olarak.

Hayatıma bir anlam katacak diye okumuyorum. Misal en son generation kill okudum, bana sadece perspektif katti, orada yasananlari hayal etmemi sagladi falan.

Geçen kütüphaneden kitap aldım. 10 sayfa okuyamadım. Zaman olmadı. Tek yol e kitap bana göre.

Her yerde okuyabileyim diye e book okuyucu aldım. Genelde toplu ulaşımda ama her zaman her yerde okuyurum. Günde 50 sayfa diye bir standardım var.
50 sayfayı kendime şart koşmuşluğum, tamamlamadan uyumayacağım demişliğim yok ama bu ortalamayı tutturmaya çalışıyorum.
Bazan ağır ilerleyen kitaplara rastlarsam bir ikinci kitapla paralel yürütüyorum.
Evde fiziki kitap, dışarda e book diye ilerliyorum genelde.

Hayatta kendimle ilgili gurur duyduğum ozelliklerimden biri okuma yazmayı öğrendiğim yaştan beri hep kitap okuma rutinimin olmasıdır. Dolayısıyla evet, okuyorum ve kendi çapımda da iyi bir okuyucu olduğumu düşünüyorum. Günde beş sayfa da olsa okurum.

Öncelikle e-reader veya basılı kitap fark etmiyor, ben kitabımı hep yanımda taşırım. Doktor kontrolüne gittiğimde, kahve için arkadaşımı beklediğimde, ne bileyim banka sırasında vs. Telefonla ugrasacagima birkaç sayfa kitap okurum. O dönem akademik ve fazlaca dikkat gerektiren bir kitap okuyorsam yanımda taşıdığım kitap biraz daha hafif bir kitaptır ama yanımda hep bir kitap vardır. Zaman olmaması bir bahane degil zira zamanı neye harcadığınız bu noktada daha önemli.

Okuma motivasyonunu kaybettiğinizde geri gelmesi için sevdiğiniz türde, çok kalın olmayan bir roman en ideali bence. İlla "şu kadar sayfa okumalıyım" gibi bir standart yerine gün gün üstüne koyarak gitmeyi deneyebilirsiniz. Örneğin bu hafta her gün beş dakika, ertesi hafta on dakika gibi. Zaman icinde bir bakmışsınız tekrar eski rutine kavuşmuşsunuz. Ama günde yarım saat diye yola çıkarsanız sıkılabilirsiniz. Gerçekci olmak önemli.

Akşam yatmadan önce okunan kitaplar uykunuzu getiriyorsa gün içinde okumayı deneyin. Zaten uyku kalitesi için yatakta uykudan önce kitap okumak, film izlemek vs gibi aktiviteler pek onerilmez.

Hep aynı tür kitaplar okumak yerine çeşitlendirme yapın. ben mesela bir mesleki kitap okuyorsam hemen ertesinde iyi bir roman okumaya çalışırım. Felsefe çok severim ama arka arkaya bir sürü felsefi kitap okumam, hep cesitlendiririm.


Eski ivmenizi kazanmaya başladığınızi hissettiğinizde bir arkadaşınız, sevgiliniz, eşiniz vs ile birlikte aynı kitabi okuyup sonra birlikte tartışabilirsiniz. Ben bunu çok severim.

Kitap içinden notlar almak için güzel kalemler, ayraçlar vs da motive edici olabilir.

Kitap okumak çok güzel bir şey ve insanlar bu zevkten mahrum kalınca çok üzülüyorum. O yüzden denemekten vazgeçmeyin, bir sure sonra alışkanlık haline gelecektir tekrar.

İyi okumalar.

3-4 aydir tiyatro metinleri okuyorum cok fazla. Hem akici keyifli hem kisa suruyor. Birkac ayda bir de roman turunde kitap okuyorum. Daha sik olarak da bazen cizgi roman.

Aynı ızdıraptan dönem dönem bende de oluyor. Gençlik yıllarında çok kitap okudum. Araya akademisyenlik girince biraz uzaklaştım çünkü iş akademik okumaya dönüyor, onu keyif amaçlı kitap okumaktan sayamıyorum. Ama çok sevdiğimden geri dönmek istediğimde, çok ağır ve roman dışı eser pek okuyamadığımdan, daha hafif içerikli, bazen bestseller denebilecek kitaplar okuyarak kitap okumaktan duyduğum mutluluğu yaşamaya devam etmeye çalışıyorum. İçinde yaşadığım tempo ve bebek sonrası kaybettiğim beyin hücreleri roman dışında bir şeyler okumamı şu an için zorlaştırıyor :D

Uzak kalıp geri dönmek istersem okuma hızım ve alışkanlığım geri gelsin diye özellikle çok hafif bir şeyler okuyorum, sonrasında okumak isteyip okuyamadığım farklı tür eserlere geçiyorum. Ben kitap okuma işini kindle ile hızlandırdım ve kolaylaştırdım. Gün içinde işlerden ötürü kitap okuyamıyorum. kindle'ın en büyük yardımı bu oldu, hem eşin hem bebeğin uyuduğu odada ışık açmadan, kimseyi de rahatsız etmeden rahat rahat okuyorum. Böyle olmasa kitap okuyacak zamanım kalmazdı. Biraz kindle'dan ötürü, biraz da İngilizce okudukça Türkçe çeviri kitaplara önyargım arttığından İngilizce okumaya başladım. Bu da biraz okuma alanımı sınırlıyor aslında. Bir de amazon'da bir kitaba 7-8 dolar bile verince maddi olarak koyuyor takdir edersiniz ki :) Bu arada özellikle gece yatmadan okuyorum, bazen çok uykumu getiriyor çabuk bırakıyorum, ama kitabın ilerleyişine bağlı olarak elimden bırakamayıp almam gereken uykudan mahrum kaldığım da oluyor :D

Bir de suçluluk duygusu sizi yapmak istediğiniz işten ister istemez uzaklaştırır, çünkü içsel bir motivasyonla değil, "kitap okumam lazım" şeklinde beyninize verdiğiniz bir çeşit emirle okumaya çalışıyorsunuz o zaman. O yüzden belki sadece çok keyif alacağınız bir tür bulup ondan okumaya çalışabilirsiniz. Tarzınıza göre bilim kurgu olur, polisiye olur, young adult romance bile olur yani artık sevebileceğiniz neyse.

Bu arada goodreads de çok işime yarıyor, bir bakmanızı tavsiye edebilirim. Kendinize reading challenge'lar oluşturabiliyorsunuz (gerçi bu da bir baskı olabiliyor). Bir de kitap seçme işini bir başlangıç için kolaylaştıran listeleri var. Okuduğunuz, sevdiğiniz bir kitabın benzerlerini gösterebiliyor. Her şeyi çok ana akıma çekmek gibi bir problem yaratsa da bazen çok yardımcı olduğu kesin bence. O yüzden, bilmeme ihtimalinize karşılık, goodreads linkini aşağıya bırakıyorum.

www.goodreads.com

Umarım sevdiğiniz eserler bulup keyifle okumaya devam edebilirsiniz :)

Haftasonları iyi okuyorum evde yapılacak iş olmadığında. Cumartesi başladığım kitabı Pazar günü bitirebiliyorum.