Ekşi Duyuru

yani depolayamadiktan sonra pek bir manasi yok aslinda. gunes panelleri cok asiri pahali veya ulasilamayan urunler degil. olay akude bitiyor. jel akuler var, agm dedikleri var. pahali olan kisim o.

9000 btu bir klima asagi yukari 1 kw guc harciyormus. e bunun icin en az 1 kwattlik bir panel lazim. 150 wattlik olanlardan 6-7 tane alip koymak lazim. catiya kurulur, araziye de olur.

sarj kontrol unitesi almak lazim. 220 volt ac'ye cevirmek icin inverter lazim. sehir sebekesi veya off-grid sistemi beraber kullanmak icin de grid-tied hybrid sistemler var.

www.cleanenergyreviews.info

siteyi cok incelemedim ama faydali seyler anlatmislar gibi.

"1 kw guc harciyormus. e bunun icin en az 1 kwattlik bir panel lazim" ifadesi doğru değil. Paneller kurulu güçleri kadar elektrik üretmez. Işınım, panel performansı vs. gibi parametrelere bağlı...

www.literoflightusa.org

"Now, To Determine The Number Of Panels" başlıklı kısımda,

"On average, if you install a central AC, it will use between 3kW and 5kW of electricity. Your solar panels, therefore, have to generate at least 3kW of energy for effective cooling." demişler. sayısal değerlere takılmadan anladığımız şu; taktığımız panelin ihtiyaç duyulan enerji kadar üretmesi gerekiyor. zaten arkadaşın akü kullanmadan, üretilen enerjiyi depolamadan böyle bir işe girmesi boşa kürek çekmek olur.

klimayı 1 saat boyunca çalıştıracak kadar enerji aküde birikmişse bunu 100 wattlık panelle de şarj edebilirsin sonuçta. ama 10 saat şarj edip 1 saat kullanmak şeklinde olur bu.

olay bir günlük ortalama kullanımı hesaplayıp ona göre akü ve panel seçimi yapmaktan geçiyor. bunun için de how to size solar panels diyerek arama yapılabilir. ilk bulduğum sonucu atayım.

unboundsolar.com

birkaç hesabı var ama o kadar da beyin ameliyatı değil.

monitörlerin çözünürlüğünü düşürüp deneyin bi. 32gb ram hayli hayli üstesinden gelmesi gerekir ama. bir de güç ayarlarından ekran kartı geçişi var mi ona bakın.

2 external + MBP'nin kendi monitoru 3 monitor yapar. ucune birden goruntu vermek ekran kartini zorlayan birsey. MBP'lerin zaten ekran kartlari cok guclu degil. bir de eger sol taraftaki portlari kullaniyorsan, baglantilari sag taraftaki portlara tasi. cok sacma gelecek ama MBP'lerin boyle bir malligi var. sol taraftaki portlar asiri isinmaya dolayisiyla da islemcilerin throttle yapmasina sebep oluyor.

apple.stackexchange.com

kendi ekranını kapalı kullanıyorum ama yaklaşık 3 senedir böyle kullanyıorum, son 2-3 aydır bunu yapmaya başladı.

belki aşırı sıcaklardan o portlar dediğin gibi ısınıyordur, takıldığında deneyeceğim.

ancak daha acayibi şu: bilgisayarı ilk kez açmış bile olsam, hiçbir şeye bağlı olmasa bile caps lock'a basınca bilgisayar 3sn'liik kasıyor.

Activity monitor'den bakın salak saçma cpu kullanan neler var.

/library/launchdaemons
/library/launchagents
~/library/launchagents

lokasyonlarına da göz atın ipsiz sapsız gibi gözüken bir şey var mı.

15 saatte %2 dahi olmadıysa başka bir sorun da olabilir.
Tavsiyem sadece sana gerekenleri kurtar. 500gb az bir miktar değil.

500 GByi anlamak için şöyle yapalım.
500/ 4.7 = 106.3...
Yani şu an 106 tane DVDnin içeriğiyle ya da yaklaşık 667 CD nin içeriğiyle uğraşıyorsun demektir.

Arama geçmişi temizlendiyse kaybolur.
Bir de denetim masası, internet seçeneklerinde "çıkış yapınca bazı şeyleri sil" tercihlerinden olabilir.
Ama bir şeye dokunmamıştım derseniz, neden olduğunu bilemiyorum.

Sorun olursa da aradığınızda çözüyolar, bir kere ben bir bisikleti 120 saat kullanmış gözüküyordum, tüm bakiyem de sıfırlanmış tabi, arayıp hangi saatte bıraktığımı söyledim, düzelttiler.

Bisiklet tekrar kilitlendi mi peki? Kilitlenmediyse ve birileri alırsa ne olur bilemiyorum.

Kitlendi hocam. Arayıp dosya oluşturduk, kaç günde sonuçlanır diye sordum ama bilgi beremedi. Sizinki kaç günde sonuçlanmışti

Kisa surede çözüldü sanki tam hatırlamıyorum, ben bisiklet kiralamaya kalkip da bakiyem olmadığını gordugumde sorun oldugunu farketmistim, 120 saatlik kullanimim birkac gun oncesine aitti:)

Hocam para iadesi yapmadılar ya, hatta -50 lira görünüyor. Üçüncü bisiklet teslim edilmiş görünüyor ama para iadesi yok maalesef. Tekrar aradım tekrar dosya açtılar sizde de böyle mi olmuştu?

Birkaç defa yaşadım hemen düzeltiyorlardı, bahsettiğim sefer hemen olmasa da kısa sürede çözüldü diye hatırlıyorum. Dosya açma nedir tam bilemiyorum, ben aradığımda telefondaki kişi elle kullanım saatini değiştiriyordu, yani ben öyle düşündüm, hangi saatte bıraktınız, ne kadar süre kullandınız gibi sorular sormuşlardı.

Gizlilik ve güvenlikte veri ayarları var oradan eşitlenen kişileri silip eşitlemeyi geri açın

Listeden kastınızın telefonun rehberi olduğunu varsayıyorum. Birinin profiline girip, sağ üstteki üç noktaya tıklayıp, "Delete contact" yazan yere basarsanız o kişiyi contactlar kısmından silersiniz. Bu şekilde tek tek silebilirsiniz.

edit: @heathen daha iyi bir yöntem yazmış çoktan.

Her türlü pokemon oyunu
Mortal Kombat/Tekken
Mario oyunları (Yoshi, Luigi, Kirby...)
The Legend of Zelda

Şimdilik aklıma gelenler bunlar.

Shining Force ve Shining Soul buralarda pek kimsenin bilmediği nadide gemlerdendir.

Langrisser çok güzel bir tur tabanlı JRPG.

Cartoon Network dizilerinin GBA oyunları harikadır. Foster's Home For Imaginary Friends vs.

Klasik Final Fantasy (I-VI) bunları oynayabilirsiniz, GBA versiyonları hala en iyi versiyonlardan biri daha güncel versiyonlara göre bile.

Pokemon her sene çıkıyor ama Fire Red'den daha iyisi gelmedi bence o da var.

Hoba benim konulara gelmişiz :D

Nes
Gun-Nac
Life Force
R-Type
Felix The Cat
Tiny Toon Adventures
Shatter Hand
Kabuki Quantum Fighter
Vice Project Doom
Power Blade
Whomp Em
Panic Restaurant
Magical Doropie (Crion Conquest)
Bucky O Hare
Little Samson
Batman (sunsoft)
Batman Return of the joker
Micro Machines
Rc Proam
Megaman, Mario falan zaten cepte.

Snes
Zombies ate my neighbours
Earthworm Jim
Demon's Crest
Donkey Kong 1-2-3
Kirby'ler
Sparkster

Megadrive
Comix Zone
Rocket Knight Adventures
Beyond Oasis
Strider
Gain Ground (yavaş bi oyun ama ben bayılıyorum)
Castle of illusion
World of illusion
Gunstar Heroes

Gba
Warioware
Sims Bustin Out
Urbz Sims in the city (bu ikisi sims gibi değil muazzam adventure oyunu aslında)
Baldurs Gate Dark Alliance (ps2 demake'i çok sevmiştim)
Crash huge adventure (2d crash)
Zelda Minish Cap
Castlevania Aria of Sorrow
Mario & Luigi (çok güzel rpg'dir)

En barizler yerine sevdiğim azcık kıyıda kalmışları yazmaya çalıştım ama tabi dev iyi oyunlar olduğundan çok çok kıyıda değiller popülerler aslında.
Henüz oynamadıysanız en göze girecek mario serisidir, megaman X'tir gba kirby'leridir mutlaka bakın nintendo 1. parti oyunların kötü olma ihtimali yok tarzını sevmeyebilirsiniz en fazla.

Hangi modeli, nereden aldığını öğrenebilir miyim?

@flo, cihazın adı LDK Landscape, retromimi.com adresinden aldım.

Teşekkürler herkese.

Army Men Advance - GBA
Golden Sun - GBA
Zombies Ate My Neighbours - SNES

küçük ekran seviyosan 12 mini. tepsi taşımak istiyorum diyorsan da 11. 12 mini, iphonedo tabiriyle minik canavar adeta.
androide hiç girmiyorum zaten.

Galaxy note için satıcı iphone 12 pro düzeyinde dedi. Bilemedim açıkçası.

12 mini alırdım küçüklüğü rahatsız etmeyecekse.

android kagit ustunde hep iyi zaten ama 2 yil sonra cop oluyor.

İpon 11

Kriz bizi çok etkilemedi zaten.

2015'de $330 + kdv olan kartı burada 1850'ye almıştım (dolar tam 3 iken)
1850/1168 = 1.58

2020'de msrp $700 olan kartı 10050'ye aldım (dolar 8.34)
10050/6888.84 = 1.45

Hatta daha ucuza bile almışım. İkisinde de yanında gelen oyunları falan satıp 10% falan düşürmüştüm fiyatı ama saymadım onları.

Motor gücü, şanzıman oranları, aktarım kayıpları, teker büyüklükleri. Bir çok hesabı vardır, işi bilen biri net cevap verir ama tek bir sebebi olmaz vites sayısının.

Tork, güç üretimi ve tekerlere aktarımı, yakıt tüketimi bunlar arasında tercih ve optimum nokta belirliyor.

Egea hb 1.3 mj neden 5 ileri mesela? Torku 200

2 faktor var.

1- elinde ne var?
2- amacin ne?

bu sorularin sonucuna gore dizayn edilip montajlanir.

Açılın şanzımancı geldi. Temelde aracı kullandığın her devirde bir tork degeri vardir. Bu tork tekerlerden aktarildigini düşünürsek ve arabayı sürekli yuksek torkta kullanip omrunu azaltmak istemeyecegimizi düşünürsek vites bize gerekli tıpkı bisiklet surerken vitesleri degistirdigimiz gibi. Yani temelde torku etkileyen şeyler bizim vites sayimizi degistirir. Bunlara teker, aracın agarligi, motorun gücü gibi özellikler sayilir. Peki neden bir cogu araba 5 yada 6 vites? Soyle ki yine bisiklet mantigi cok vitesli bisikletler pahalidir. Cunku her vites eklemesi maliyet olarak geri döner. O yuzden bir cogu benzinli duz vites arabalar 5 vitesdir ve torku fazla oldugu icin bazi dizel arabalar 6 viteslidir. Peki 8-9 vitesliler ne olacak. Onlar zaten genellikle mercedes, bmw vb. arabalarda oluyor. Birde yeni civicler galiba 9 vitesli onlarinda çoğu ayni ureticiden yani zf. transmissionda uretiliyor. Avrupa’da cok fazla transmisyon ureten firma yok. En buyukleri getrag, zf punch ve magna. Bunlar en buyukleri ve genelde yon veriyorlar sektore. Tabi her ureticinin kendi transmisyon departmani var ama cok farkli bir konuya doner bu konusma.

Elinde ne var mevzusu ise bence yanlis. Bende 2004 palio vardi. 6 ileriydi. Su an toyota yaris var 7 ileri. O cok dogru bir dusunce değil.

turbo dizelde, mesela 1.3 dizelde mesela 6 ileri yerine 5 ileri sunmak tamamen maliyet kaygılarıdır.

yakıt tüketimi, optimum nokta, bunlar klasik cevaplar.

ama pratikte her şey maliyet.

sağlam volan kullanmak yerine bok gibi volan kullanmak da (çift katmanlı volanların da bok gibi ve dayanıksız olanları var) maliyettir.

ben manuel araba alsam, 6 ileriden düşük olmamasını isterim. 5 ileri cidden kafa sikiyor.

düz redmi serileri alınmaz uzak dur.
note 9s al en azından. bütçeni biraz artırabilirsen de note 10 pro

Xiaomi redmi note serisine bak

iphone 11 8k degmez kullanim iyi hos ama ekran kalitesi kotu. 12 mini tarzi bir sey daha cok deger. 11 kullanicisiyim 12 almadigima pismanim


veya android

iphone'a bütçem yetmemeye başladığında (iphone x'den itibaren) yıllar süren iphone maceramı sona erdirip önce huawei mate 20 lite aldım. ardından xiaomi redmi note 9 pro aldım. 6 aydır da xiaomi kullanıyorum. gayet memnunum, iyi ki almışım. redmi note 10 çıktı şimdi, o nasıldır bilmiyorum ama tavsiye ederim ben note 9 pro'yu şahsen. tabii eski mi kalır bilemedim.

İphone 11 aldım ben memnun değilim bana ağır geliyor böyle kalas gibi. Kardeşim se aldı daha memnun.

ucuz olanları orijinal olmuyor da (bkz: oem) oluyor genelde. ben bi kere aldım öyle ve kullanamadım. biraz şans işi ucuz olanları.

Kendimi satıcı yerine koyayım. Neden satarım saatimi? Sıkılmış olabilirim, yeni modelini alacağımdır, memnun kalmamış olabilirim. Bu sebeplerden satılıyorsa, çıplak gözle anlaşılacak kusuru yoksa alınabilir ama elbette üçkağıtçılık olma riski var. Yazılımsal problemi vardır, bir süre kullanınca belli oluyordur (donma gibi) ya da spesifik bir fonksiyonu çalışmıyordur gibi. Yani risk her zaman var, o riski alıp almayacağınızı siz bilirsiniz.

Bütçe kişiden kişiye göre değişir ama ben 500 lira için o riski almazdım açıkçası. Daha dişe dokunur bir fark olsaydı düşünürdüm.

Bizdeki nemli iken kullanmazsan işe yaramıyor. Anca hafif kırışıklığı düzeltir şu saç kurutma makinesi büyüklüğünde olanları kast ediyorum
Daha büyük dikey ütüleri soruyorsan galiba daha iyi onlar

Şu andan sonra kar edemezsiniz.

Ama Radeon VII veya RTX 3060/70/80

Secme luksun var mi ki? Nvidia o zaman

ben de nvidiadan yana kullanıyorum oyumu, yazılım desteği konusunda amdnin biraz daha yol alması gerekiyor sanırım.

nvidia.

www.quora.com

okumadım :D

Once mermiyi optimum sekilde yapip sonra olctukleri icin sacma cikiyor.
En uzaga gidecek mermiyi yapiyorsun olcunce 7.62 cikiyor ne yapacaksin yuvarlak olsun diye 7.60 yapsan verimi duser.

Bir de ustune metrik ve ingiliz olcusu karmasasi var. Ustune herkesin farkli anladigi kalibre sacmaligi var.

Oldukça fazla çesidi var belli görevler için abd'de .22 kalibre aslinda 5.56 mm tabi bunlarin barut hakki vs ayni konu. Belli arastirmalar sonucu bu kalibreler çıkmış.

Mermilerin boyutu logistik imkanlar delme gücü balistik vs.

5.56 abd için vazgeçilmez sonra ruslar 5.7 mm çıkardılar hafif ama zırh delsin diye.

Bizim ordu 7.62 mm vazgeçmiyor neden teror operasyomlarında kaya siper duvar arkasından etkili olsun belli mesafeden öldürücü olsun.

Vietmam savasinsa 5.56 mm evet etkili ama hayati organlarına gelmeyen 5.56 mm vietnamliları durdurmuyordu ama isabet muazzamdı.

Gelelim türk mantigina eski mavzerler 7.9 mm iken osmanlı klasik türk mantıgi ile düz 8 mm istemis ve turk mavzeri 8 mm olarak üretilmiş :)

Bir silah sever olarak yanlış hatırlamıyorsam, ingiliz ölçü birimi olan bir birimin kurşunun hacminde bölünmesinden oluyordu.

Yoksa bu sadece yivizlerde miydi?

Anlatamadım di mi?

Mobil veriyi aç kapat

Uçak moduna da alabilirsiniz. İki türlü de değişiyor

O akordeon gibi olan boruyu ve dogalgaz bantini senin alman gerekiyor dostum. nalburdan alabilirsin, pahali bir sey degil. pimas tarzi bir seye ihtiyacin olacagini sanmiyorum.

bizde baca klapesi yok, direkt dogalgaz bantiyla o akordeon gibi olan boruyu cevrelemistik. ama tabi direkt klape de alinabilir.

Magnet heryerde yok. Böyle cihazların uploadları çok düşük oluyor. Ve 6gb çok yeteriz kalır

Çıkış yapıldıktan sonra süreç nasıl ilerliyor tam bilmiyorum ama sgk'nın bu gibi durumlarda işverenin ümüğünü sıktığını biliyorum.

Yapılacak ilk iş bir avukat tutmak. İhtar çekmek, sgk'ya eksik bildirimden şikayette bulunmak, işe iade davası açmak, arabulucuya gitmek şeklinde devam edecektir bu. Dava biraz uzun sürer ama mutlaka işçinin lehine sonuçlanır.

Bildigim kadari ile anlatayim. Tasindigim evde internet adsl vdsl yoktu. Apartmanda telefon kutusu bile yoktu. Komsulara sordum. Telefon yok dediler internette yok hali ile. Ben evi alirken hic aklima gelmedi internet altyapisi var mi diye sormak, istanbulun gobegi.

Neyse altyapi yok denilince gittim telekoma basvurdum saolsunlar apartmana fiber hat getirdiler. Apartman icine bir kutu koydular. O kutuda daire sayisi kadar port var her daireye ait porttan her dairenin icine bildigin kablo giriyor, girmeye delik yok ise aciyorlar evin icinde de istwdigin yere o kabloyu getirip kucuk beyaz bir cihaza diber kablosunu giriyorlar , bu cihazdan da baska bir internet kablosunu cikip modeme giriyor ve artik fiber internet kullaniyorsun. Ev telefonununz vvarsa o telefonu da modeme giriyorlar ve telefonda internet uzerinde calisiyoe oluyor.

Ben evin icini kendim dosedim, biraz titizim bu konuda ama komsularin evlerin icine kadar cekiyorlar. Neyse ben kabloyu dosesim. Onlarda 2 tame cihazla yularida anlattigim gibi taktilar.

fiber interneti kuracak ekip sizin evinize apartmandaki internet kutusundan WAN kablosu çekecek ya da GPON denilen aletle beraber interneti evinize ulaştıracak.

modemi kablolu olarak kullanıyorsanız kablolu kullandığınız cihaza doğru cat6 kablosu döşemeniz gerekebilir. cat5'de iş görür ama 100 mbit ve üzeri için cat6 daha iyi.

modeminiz büyük ihtimalle değiştirilecektir.

böyle bir durum hiçbir cihazda default olarak yok. sessiz çekme özelliğini de kullanmadığınız varsayarak akla gelen ilk şey videoyu çekerken mikrofonu elinizle kapatmış olmanız. aşşırı düşük bir diğer ihtimal: video gerçekten uzunsa ve telefon gerçekten eskiyse bir an için encode edememiş ve sesi verememiştir, bilgisayarda sorun olmaz.

olabilir :)

Fren hidroliği olabilir demeye geldim ama kontrol etmişsin zaten. Gerçi seviye iyi görünüyor olup kötü durumda da olabilir yağ. En son kaç yıl önce değişti? Servis 30 bin veya iki yılda bir değiştir diyor ( gerçi ben ilk hidrolik yağı değişimini beşinci yılda yaptım )

Seviye inmediyse balatalar da incelmemiştir, çünkü balata incelirse alt merkeze dolan yağ miktarı artar ve yağ haznesinde seviye düşer.

Bu yüzden seviye düşük görünce hemen yağ eklememek lazım, çünkü yeni balata takıp pistonları geri itince hanzeden yağ taşar ve akar, zararlıdır.

Konu dağıldı, birden bire olduysa sorununuz bir şekilde hava yapmış olabilir yağ.

Ya da balatalar sertleşmiş ve performansı düşmüş olabilir, yağ da belirli bir zaman içinde içindeki nem arttığından performansı düşer ama birden bire fren seviyesini hissetmezsiniz.

frenlerin bitiyor iste yenilet. hidrolikte sikintin da yok. olmadigina gore. pompalarak fren yapmayi dene oradan anlarsin fren mi hava mi yagmi

İpad çizim tableti olarak kullanılır, kendi üzerindeki uygulamalarla da kalemi ile kullanılır, bir mac'iniz varsa sidecar özelliği ile bilgisayara ikinci monitör bağlamışsınız gibi mac uygulamalarını da kalem ile kullanabilirsiniz.

Grafik tablet genel basic anlatı: Çizim yapmak için bilgisayara (artık telefona da takılıyor gerçi) grafik tabletler var (üzerinde ekran yok bilgisayar ekranındaki cursor'u oynatıyor)

Kendi ekranını barındıran grafik tabletler var bilgisayar 2. ekran olarak görüyor gördüğünüz yere çiziyorsunuz.

Apple Pencil destekleyen modellerinden olmasi lazim ve Apple Pencil da alman lazim. En populer cizim programi Procreate.

interneti kapalıysa ya da karşı tarafın imessage'ı kapalıysa, ya da aynı şekilde senin imessage'ın ya da internetin kapalıysa sms olarak gider. aksi takdirde imessage olarak gider.

O an sizin ya da onun internet bağlantısı yoktu büyük ihtimalle. iMessage whatsapp gibi değil, internet bağlantısı olmadığında otomatik olarak SMS'e dönüyor sistem.

1 haftadır sms olarak gözüküyordu, o arada 2 kez daha mesaj attım yine sms olarak gitti. Bugün attım imessage olarak gitti, o nedenle merak ettim acaba rehberden falan mı sildi engelledi mi vs anlamamıştım.

o pil sağlığı ne yaparsan yap azalıyor en iyi nasıl kullanıyosan öyle devam et

evet döngü ömrü var aslında.

haftada bir boşaltıp daha sonra fişe takmak daha sağlıklı.

1. pil sağlığı cihaz kullanıldığı sürece azalacak, yapabileceğiniz hiçbir şey yok.
2. tabi ki sürekli şarjda kullanmayın, hatta mümkünse şarjda kullanmayın. en sağlıklısı bitene kadar kullanıp, şarja takıp kullanmadan bırakmak dolana kadar. bunu hiçbirimiz yapmıyoruz tabi üstünüze alınmayın.
3. günlük kullanım için ideali, şarjı bitene kadar fişsiz kullanın, uyarı verince takıp devam edin, dolunca çıkarıp devam edin.

Kanka oturma aygıtım ile cevaplıyorum.
Fiber yağ gibi asfalt. Vdsl toprak yol. Şerit sayısı aynı olabilir ama kalite farkı var.

Hiç fark yok.

VDSL ile alabileceğiniz maksimum hız 150 MBit kadar olabilir. Fiberde ise bu sınır 1 GBit'tir (1024 MBit). Ama 35 MBit ile sınırlandırılmış hizmette bir fark olmaz. Hat yoğunluğu gereği ikisi de 35'in altına inebilir.

vdsl'i stabil alamazsın. ismi 35 olsa da, gün gelir 20 çalışır gün gelir 35 tam alırsın. hız düşüşleri, ping süreleri, bakır hattın durumuna göre de bağlantı kopmaları olabilir. saha dolabına'da mesafe önemli vdsl'de

fiberi de stabil alamayabilirsin, yıllarca fiber kullandım 50 megabit sınırlı. O hız 8 megabit mi olmadı, oyunlarda 3000 ping mi olmadı.. Fiberde de stabil olma garantisi yok yani, en azından bende stabil değildi hiç lol

@nundu fiber'in stabil olmaması tamamen servis sağlayıcı problemi. fiber'de bir sıkıntı var ise ya çalışır ya çalışmaz. kısıtlı veya yavaş çalışır diye bir durum yok.

maalesef türkiye'de servis sağlayıcıların internet çıkışları problemli ve yoğunluğu azaltma amaçlı bilerek internet musluğunu kısma yoluna gidiyorlar.

VDSL belli bir yerden sonra evine bakır kabloyla tasinir. burada tesisatin kalitesi onem kazaniyor. santrale / bakıra gecis yapilan kutuya uzaklık alabilecegin maksimum hızı belirliyor. servis saglayici tarafinda bir kisitlama olmasa bile uzaklik / tesisat kalitesi problemleri dolayisiyla modemin 35mbit baglanmayabilir.

fiberde ise oyle bir durum yok. servis saglayici suni olarak hizi kesmedigi surece baglantin varsa alabilecegin maksimum hizi her turlu alirsin.

Ping çok fark ediyor. Fiberde hız daha stabil +1

eski oturduğum evde 25mbit fiber kullanıyordum. 18-25 arası gidip geliyordu.

şuan 25mbit vdsl kullanıyorum. 25-35 arası değişiyor hız. altyapı önemli.

ikisini de kullanmış biri olarak,
fiber>vdsl.
@allah yazdıysa bozsun çok güzel ifade etmiş mevzuyu.
fiber'de hem ping oranı düşük oluyor, hem de vaad edilen hıza ulaşabiliyorsun.

Safari için AdGuard'ı deneyin bir de. VPN için bir yorum yapamayacağım.

Ben de safari icin adblock diye bi app kullaniyorum cok memnunum.

düzeltme: yanlışlıkla daily vpn yazmışım, adblock demek istedim. adblock da indirdim ama youtube videolarındaki reklamlar engellenmiyor nedense.

youtube uygulamasındaki reklamlar engellenmez iphoneda. androidi bilmiyorum. safari için adguard indirebilirsiniz. o tarz reklam engelleyiciler uygulama içine müdahale edemez hele iosta.

youtubedaki reklamı engelleyen reklam engelleyici yok, androide youtube vanced diye bir uygulama var sadece o da iosda yoktur

o "başka kablolar" başka adaptörlerle (şarj başlıklarıyla) çalışıyor da sadece bununla mı çalışmıyor, yani kablolar sağlam mı? orijinal kablonun kalitesi ve dayanıklılığı diğerlerinden yüksektir, eskidikçe diğerleri kullanılmaz hale gelebilir (göremediğiniz kısımlarda kablolarda kılcak kopmalar olur vb. iletkenliği azalır) telefon da "bu akımı sevmedim, çok düşük" diyerek şarj olmamayı seçer, mümkün bu senaryo yani gayet.

Evet başka başlığa taktığımda çalışıyor ama bir ay öncesine kadar kendi başlığımla da oluyordu birden böyle bir durum oldu.

Televizyonun kablosuz ekran yansıtma özelliği var ise 'bulunabilirlik' gibi bir ayar varsa onu kapatın.

Ayarları bayağı kurcaladım ama göremedim bi türlü.
"Miracast bağlantı sıfırlama" diye bir şey var, sıfırlanıyor ama sonra yine bağlantı kurulabiliyor.
En saçma gelen kısmı da direkt bağlantı kurulabilmesi.
Şifre falan yok tamam da bari "X bir cihaz bağlamak istiyor" diyip "Kabul et/etme" gibi bir seçenek olsaydı.
Şıp diye bağlanıyorlar.

Çok enteresan. Mirrorshare ile mi bağlanıyor cast ile mi?
Bizde de Philips TV var ve chromecast kullanıyoruz. Cast için googlehome'dan evdekileri tek tek tanımlamadan herkes bağlanamadı mesela.
Mirror'da direkt bluetooth hoparlör gibi bulan bağlanıyor mu acaba, onu bilemedim.

Evet, ara sira bizim komsulardan birisi de kendi tv'sine baglamak istiyor ama sak diye bizim ekrana dusuyor yemek tarifleri falan :D

Ustunkoru bir bakip ayarlari bulamamistim.

Geçenlerde annem bağlanmış yanlışlıkla, ekran yansıtmayla.
Hadi o ortak Wi-Fi ama bu Doğukan? :d
Nasıl bağlandığını bilmiyorum, sadece "Doğukan bir cihaz bağladı" diye bildirim gördüm, bildirim hemen kayboluyor zaten ama ekranı yansımadı adamın.
Yanlışlıkla birinin televizyonuna ekran yansıtmak da kötü.

Anker öneriyor burada herkes. Anker'e bir bak derim.

Şundan bayağı memnunum:

www.hepsiburada.com

20000 mah'lik xiaomi'leri iki arkadaş yıllardır dağa taşa vuruyoruz, gayet iyi durumda. belki de sizin şanssızlığınız oldu öncekinde. sahtesi çok yapılıyor, başka bir arkadaşım daha geçen ay hepsiburada'dan aldı, sahtesi gelmiş iade etti. sizinki de öyle olmasın?
bu arada, şarj ederken biraz, şarj olurken de çok ısınır bu aletler. güneş görmeden kastınız şarj olurken falansa olabilir demek istedim.

Şundan aldım memnunum, kablosuz şarj da var: www.amazon.com.tr

Kablosuz şarj önemli değilse Anker'in mantıklı modelleri var.

www.amazon.com.tr

şundan daha yeni satın aldım. araştırdım burada sordum, anladığım kadarıyla maksimum verimi bu cihazdan alabiliriz. 18w 5volt enerji kaybolması (anladığım kadarıyla) bulabildiğim cihazların arasında en iyi bu.

2 pin molex olmasi lazim

bravo, cok tesekkurler.

Bizde 75 var tam geliyor bence.

suradaki hesaba gore 4m fazla gorunuyor.

www.rtings.com

alabiliyorsaniz biraz daha yakinlastirin.

daha kısa mesafeye 65 aldı arkadaş hiç garip olmadı. o yüzden bütçe varsa en az 65 al bence. gerçekten başka bi deneyim.

en az 65 almalısınız bence.

65" lazım. benzer mesafeye 55 aldım biraz kücük kaldı.
75 üstü ve ise görüntü kaliteli değilse kötü olur.

EN AZ 65 AL YOKSA PİŞMAN OLURSUN

iyide tek bir ev taşımak için kaç koli kullanılıyor?

Bu Durumda 8.evden sonra koli kalmıyor.
Her taşınma maliyetin 62.5 oluyor.
Maliyet hesabını anlaöadım

İngilizceniz varsa Trivia 360

Fun run

Draw something ve songpop vardı.

gartic

Pedometer ++ kurunca watch face’de istediğin yerde tanımlayabilirsin. Anlaşılmaz bişeydi benim için normal yoldan gösterememek.

bence rtings.com u bir araştırın.

Hdr işini geçmek lazım belirtilen bu fark için, bol bol Hdr içerik tüketmiyorsan.

Dimming işi de, markanın kendi içinde yaptığı bir segmentasyon olmuş, evrensel bir karşılığı yok; genelde sırf özellik olsun diye yazılan şeyler bunlar.

Fiyat farkı %5'ten fazlaysa diğer modeli al derim. Ama genelde bu sebepten ötürü modeller arasına dahd belirgin farklar koyuyor TV'ciler, başka fark olmadığına eminsen okay.

merhaba, bu konuya yönelik bir bilgim yok ama forum.donanımhaber'de tv konusunda çok ayrıntılı inceleme yapan kullanıcılar vardı bir ara. bende tv alırken ordaki yorumlara göre almıştım. belki oraya da sorabilirsiniz diye söylemek istedim.

Panel 100hz değilse ikisi de çöp. Garip ve süslü isimler verip teknolojilerin adını eğip büküyorlar, ultimate ve supreme dimming nedir mesela, quantum hdr nedir? Tv’ler belli ki Samsung, lokal dimming mi yapıyor, edge led mi var, açık açık yazsalar ya şunu. Displayspecifications’tan bakın bence. Dediğim gibi 100hz değilse ikisini de almam ben olsam, ille alacaksam ucuz olanı alırım.

2021 modeller henüz tam giriş yapmadı trye.. lg'de 55nano866 ve üzeri 100hz paneller mevcut.. bitirme kampanyalarını takip et derim.. yine oled düşünürsen 2020 55cx modeli 2021 55a1 modelinden daha ucuz ve özellik olarak daha üstün..

illede qled olacak diyorsan zaten şuan piyasada q70 ve q80 kaldı..

ayak türünden anladığım kadarıyla tv modelleri takip ettiğim gibi.. biri çatal ayak diğeri ortadan çünkü.. fiyat itibariyle tercihim q70 olurdu..

Birçok video görüşme uygulamasının arka plan değiştirme özelliği var, belki görmemiş olabilirsin diye not düşeyim istedim.
Yok ben kendi kendime efekt yapıcam diyorsan ayrı tabii...

ilk linkteki pratik duruyor.

Zoom vs. otomatik yapıyor ama çok başarılı olmuyor, bu daha iyi olur, RTX ekran kartlı bir laptop/pc varsa Nvidia'nın sanırım özel bir yazılımı var o yapay zeka ile yeşil perde varmış gibi ayırabiliyor. Bende gtx1080 olduğu için deneyemedim Geforce Experience'te falan bir ayar vardır belki.

Domain panelinde Domain ya da Subdomain ayarlarında name server tanımlama yerine 'redirect' vardır. Direkt onla yönlendirme yapılabiliyor.

@himmet dayi istediğim yönlendirme değil de point etme dedikleri şey. yani adres satırı değişmesin istiyorum.

CNAME kaydi olusturman dogru. DNS propagate etmiyor olabilir mi? Biraz bekleyince duzelecek bir sey olabilir. CNAME hanesine tam olarak ne yaziyorsun? bazi yerlerde sona bir . eklemen gerekiyor. basinda http falan da olmamali.

yani su sekilde:

bdomain.com.

bdomain.com'a girdiginde calistigini varsayiyorum normal. plesk nereden cikiyor? bdomain.com'da plesk var mi?

bdomain.com uzerindeki herhangi bir yazilim (reverse proxy veya server kodu vs.) kullanilan domainin bdomain.com oldugunu varsayiyor da olabilir. xyz.adomain.com gorunce host olarak afalliyor olabilir.

nginx falan kullaniyorsan belki server ayarlarindan o server name'i guncellemedigin icin plesk sayfasi aciliyor olabilir.

@robokot: DNS leri kontrol ettim işle dün yapılmıştı zaten ve CNAME kaydı bdomain.com'u gösteriyor. zaten domain Natro'daydı desteğe yazdım onlar güncelledi, sanmıyorum orada bir problem olsun. bdomain.com ise IHS üzerinde, IHS destekle uzun uzun yazıştık, en son bu mümkün değil dedi :)

@esea bilemiyorum ki, işte nasıl güncelleyeceğim, sormak istediğim de buydu zaten :)

iframe tekniği işinize yarayabilir.

xyz.adomain.com da aşağıdaki gibi bir index.html dosyası oluşturun.

blog.uzmantescil.com.tr

almisken 3m 7500 serisi al.

bu yarim yuz maskelerine 2 de kartus alman gerekiyor. sadece partikul filtresi istiyorsan 6035 filtre alacaksin. eger gazdan da korunmak istiyorsan aktif karbonlu filtrelerden alacaksin. bu filtreler maske icinde nefes alabildigin surece calisir. yani bir 6035 filtre mesela 3M tarafindan "1 pandemi dalgasi boyunca kullanilabilir" seklinde geciyor. arada kullanimla falan uzun sure kullanilir.

ama mesela diyelim ki termik santral yanginina yakinsin, isler kontrolden cikti. o zaman aktif karbonlu bir filtre gerekiyor.

bu dedigim maske verdigin linkteki 3M 6200'un ust modeli. icinde nefes almasi daha kolay.

bu yolladigin: www.trendyol.com

tek kullanimlik maskeler. bir kac kere kullanilabilir tabii, ama bir kac kereden sonra çöpe atmalı. yukarida bahsettigim yarim yuz maske + filtre kombini evladiyelik basta daha pahali olsa da aslinda daha ekonomik.

7500 serisinin boylari var. 7501 small, 7502 medium 7503 ise large. 7501 cocuga olur ama 3-5 yasindaysa yine buyuk olur tabii.

hocam naptin sen /etc'ye chmod 777 verilir mi hic :p

dosyalara erismek icin target dosyan ne onu secmek lazim once. mesela /etc/jugador/kullanicilistesi dosyasini alacaksin. root uzerinde bir cronjob acarsin dakika basi o dosyayi /root dizinine veya baska dizine atar sen de cekersin. root erisimin de varsa zaten sikinti yok

Geçmiş olsun. Sunucuyu formatlamanız gerekiyor.

/etc altındaki tüm programları 777 yaparsanız ssh gibi güvenliği kafaya takan programların çalışmaması normal. Çünkü mesela bi key var, herkes ulaşabiliyorsa güvenli değil diyip okumuyor onu ssh. Benzer başka şeyler vardır, sudo falan da öyle çalışıyordur diye tahmin ediyorum.

Ayrıca setuid diye bişey var, yani güvenlik/access modu aslında 777 değil de 0777 bazıları için. Ve bazı programlar o baştaki sıfıra ihtiyaç duyuyor. Siz hepsini 777 yaptığınızda o 0 gitti, o yüzden de programlar çalışmıyor. O 0 ne demek? Program root tarafından çalıştırılıyor demek. O yokken root user ile çalışması gereken programlar çalışmayacak.

-R flag'ini hayatınızdan çıkarmak linux kullanırken hayatınızı kolaylaştırabilir. Hangi dosyaya yetki vermeniz gerekiyorsa ona verin, komple etc klasörü üzerinde chmod çalıştırmak kötü bir fikir.

@nibba, @plutongezegendegilm, teşekkürler ilk kısmı anladım gayet iyi.

/etc/jugador/kullanicilistesi şeklinde değil dosyanın yeri

/etc/dosyaismi şeklinde. ben de haliyle bir üstündeki klasöre vereyim dedim yetkiyi :d ama ver yetkiyi gör etkiyi gibi oldu agsshha.

önemli değil zaten öğrenme amaçlı yapıyorum.

gelelim o dosyaya benim nasıl ulaşacağım kısmına ?

benim /etc/dosyaismi ve /etc/ppp/dosyaisimi2 şeklinde iki adet dosyaya ulaşmam gerekli. bu konuda hangi izinleri nereye vermeliyim?

hocam /etc/dosyaismi ve /etc/ppp/dosyaisimi2'ne chmod versen yeterli gibi duruyor

istersen scripti at buraya /root'a atilacak sekilde duzenleyelim. ya da benim dedigim gibi crontab yapalim

#!/bin/bash

cp /etc/dosyaismi /root/dosyalar/ && cp /etc/ppp/dosyaismi2 /root/dosyalar/
chmod 777 /root/dosyalar/*

bunu asd.sh olarak /root/'a at. chmod +x ver sonrasinda

crontab -e gir termden. en asagiya gelip sunu aynen yaz

* * * * * /root/asd.sh

ctrl+o ile save edip ctrl+x ile crontab'den cik. tebrikler artik her dakika basi script calisacak ve dosyalarini root'un icine atacak

hocam /etc/dosyaismi ve /etc/ppp/dosyaisimi2'ne chmod versen yeterli gibi duruyor

bununla hallettim gibi hocam. dosyalara ulaştım ve şu anlık bağlantı kesintisi olmadı.

çok güzel bir deneyim oldu benim için teşekkür ederim çok.

Valla ilk yüze girip mezun olduktan sonra zorlanan da var benim birebir tanıdığım. O biraz bölümü ne kadar sevdiği ve üniversitede ne kadar ders kastığıyla ilgili. Yoksa okuması çok zor bir bölüm değil, kolay bile denebilir hatta.

Piyasada iyi durumda olmak için sürekli kendini geliştirmek ve işi sevmek gerekiyor evet. Ama her bilgisayar mühendisliği mezunu kod yazmıyor. Analizi var, testi var, kod yazması gerekmeyen alanlar da var yani. Onlar o kadar demanding değil. O işleri de yapabilir sonuçta.

@plutongezegendegilmi, kesinlikle haklısınız, bahçeşehir mezunu arkadaşım vardı çok ta çalışkandı ama ben kod yazmayı sevmiyorum diyordu iş analisti olmuştu.

yine de kafam karışık.

Abi ben moruk oldugum icin siralama algim biraz bozuk ama 250binde sayisalci o bolumu nasil bitirecek?
O bolumun hakki 50binler falan maksimum.

Bu bolum her okulda zor. En dandik vakifa da gitsin yine ayni dersler var. Ilk 2 senesi matematikle geciyor neredeyse.

eğer yazılımcı olacaksan diye diyorum, maliyeden tut , üni okumayanlara kadar başarılı ve iyi kazanan bir çok yazılımcı arkadaşım var.

okulun bu konuy ile alakalı ek bir puan kazandıracağını düşünmüyorum bilgisayar mühendisliği okuyarak.

yazılımcılıkta direkt olarak yaptığın işe ve vereceğin referansa bakıyolar gerisi tırı vırı. bu da kendini ne kadar geliştirebildiğine ve popüler ama henüz tam bilinmeyen yeni yazılım dillerini bilmene bağlı. ha bir de türkiye'den bahsediyoruz bilgisayar mühendisliğinde sana neyi ne kadar öğretebilir?

okuyacaksan daha kolay iş bulabileceğin daha garanti bir bölüm varsa onu okumanı öneririm.(hangi bölüm nasıl iş bulur nasıl olur o konuda hiç bir fikrim yok.)

arkadaş adına sormuşsun ama ben sen sormuşsun gibi yanıtladım, daha kahvemi içmedim idare et.

Her bilgisayar mühendisi / yazılımcı orijinal işler yapmıyor. Edebiyat mezunu olup düz kod yazan çalıştığı firmanın işini görüp iyi para kazanan da var. Bankacılık, savunma gibi dikkat gerektiren sektörlerde ciddi kafa patlatan da var. Hani maksat para kazanmaksa yolunu bulursa ODTÜ mezunu da Sütçü İmam mezunu da para kazanabilir.
Ama 2 sene araştırma görevlisi olarak lab. dersi vermiş bir bilgisayar mühendisi olarak 100binin aşağısına mühendis olmayı cidden tavsiye etmiyorum. Kenarlar birer birim artınca alan ne olacak diye formül yazacağız çocuklar paralelkenarın alanını hesaplayamıyordu. İçten içe cinnet geçiriyordum derslerde.. Matematik bilmeyen bu yönde düşünemeyen adamın mühendislik okuması zulüm. Boşuna derslerde zorlanıp meslekten soğuyorlar.
Siz o genç arkadaşımıza tekrar hazırlanmasını tavsiye edin. Bir yıl daha hazırlanıp lise matematiğini halledip öyle tercih yapsın. Lise matematiğini bilmeyen insan bölümde çok zorlanır boşuna 4 sene zulum çeker okuldan soğur.
Bölûmü de kesinlikle İngilizce okusun. Kaynaklar İngilizce olduğu için Türkçe okumak bana mantıklı gelmiyor şahsi fikrim.

Bilgisayar mühendisliği okusun. Benim çevremde çok fazla başarı sıralaması düşük okullardan mezun olup bilgisayar mühendisi var, iyi yerlere geldiler. Bilgisayar mühendisliği okuldan çok öğrencinin kendisini geliştirmesi ile alakalı. Çoğu bilgisayar mühendisi öğrenciyken çalışmaya başlıyor. globalaihub var, bu oluşumdakilerin mezun oldukları okullar bu yazdıklarımı destekliyor. Ek olarak 2 senelik bilgisayar programcılığı okuyup, kendisini geliştirenler bile inanılmaz iyi yerlerde işe giriyorlar, şaşırıyoruz. Bilgisayar mühendisliği, kişinin kendi çalışma azmiyle iyi yerlere gelebileceği bir alan.

Özel üniversitelerdeki endüstri mühendisliği ve işletme eğitimleri çok yetersiz. Devlet okullarındaki öğrenciler özellerdeki öğrencileri yer diyebileceğim bir durum var. Ben nerdeyse hiç endüstri mühendisliğini özelde okuyup iyi bir iş bulan görmedim. bu iki bölüm için aşırı fazla hırslı, girişimci olmak gerekiyor. piyasa kurtlar sofrası gibi.

okumasın ama bilgisayar mühendisliğinden faha kötü bir şey varsa işletme yazıp iibf çukuruna düşmektir. iyi bir üniversiteden mezun olmadıkça yeni mezun mühendisler asla iş bulamıyor lcw'de işe girmek zorunda kalıyorlar. ya da 1-2 senesini kpss'ye verecek ve merkezi atamadan mühendis atanacak bir kuruma. başka çaresi yok pek.

radyoloji, hemşirelik vs düşünsün. tm puanı içinse pdr düşünün.

asla ama asla iibf yazmayın.

bizim sektörde ODTÜ İTÜ Boğaziçi vb belli başlı üniversiteler dışında kimse umursamaz nereden mezun olduğunu. bu marka üniversiteler de ilk iş için önemli bir faktör, iş hayatına sadece 1-0 önde başlatır diyelim, sonrası hangi projede ne yaptığındır. ben meslek lisesi çıkışlıyım, dgs'ye hazırlanmadan girip Beykent unide bilg. muh okudum, bana toplamda 3 yıl kazandırmıştı bu hamle, sonra master da yaptım aynı üniversitede, bugün olsa yine aynı yolu izlerdim. 8 yıldır iyi yerlerde, iyi projelerde çalıştım, şu sıralar bir teklifi kabul ettim, bir ay sonra da yurtdışına taşınıyorum, hele yurtdışında kimse umursamaz hangi üniversite...

zaten bu soruyu sorma amacım buydu.

bundan 20 yıl önce işletmeyi zar zor kazanan sıralama yapanlar şimdi mühendis olma derdinde, ben de dört bes sene sonra pek te bişey ogrenmeden bilgisayar mühendisi olacagına şimdiden gitsin işletme okusun muhasebeci olsun çıksın kafasındayım.

@divit kesinlikle haklısın bence de okumaması lazım.

açıkçası en kötü bir şekilde bilgisayar mühendisliğini bitirse bir sene mba yapsa işletme mezunu ile birebir olacak çünkü işletmede ne ögretiyorlar ki.

yata yata işletme bitirecegine belki biraz kasar da bilgisayarcı olur, ortalama bir işte çalışır en kötü erp'de danışman olur.

Bu yüzden bilgisayar yazmasını istiyorlar. Bu şekilde düşünenler de yanlış mı.

@rca işte sorun burada acaba okulu hakkıyla okuyabilecek mi?

nasıl 250bininci olduğu önemli. çok çalıştığı halde anca bu kadar puan alabilen biriyse sakın gidip okumasın. hiç çalışmayıp yan gelip yatan, bir konu, ders vs için masaya bi oturup 7-8 saatini veremeyen biriyse de gidip okumasın. çok kötü sıralama ile girip iyi mezun çıkan var ama liseden beri gözü açık uyanık fırlama tipler oluyor onlar. adam tak tak hedeflerine koşuyor falan.

@liberasi hakkıyla okumayacaksa ne olduğunun hiç bir önemi yok. mühendis kendinin öğretmeni olmak zorunda, üniversiteden alacağı bilgi ona sadece yol gösterecek, o yoldan kendisi yürümek zorunda. yata yata mezun olursa mezun olduğunda iş başı yapması çok zor, teknik becerilerini bitirme projesiyle göstermesi gerekir. benim karşıma yeni mezun geldiğinde baktığım şey ne projeler yaptığı oluyor, İTÜ veya amcaoğlu üniversitesi mezunu olması bakacağım son kriterlerden doğrusu, öte yandan IT alanında tanıdığım tüm inovatif insanlar, iyi mühendisler genellikle bir üniversiteden mezun değiller gibi bir gerçek de var. o tutku yoksa teknik olmayan alanlara yönelmesi belki de daha mantıklı olur.

Ben bilgisayar mühendisliği bölümüne 2k ile girdim. Şuan bankacılık sektöründeyim, kod yazmayı sevmiyorum ve dataya yöneldim. İş bulma sıkıntım olmuyor. Maddi sıkıntım olmuyor. İşimi sevmiyorum ama yapıyorum. Bankacılık sektöründe 2 şirket gördüm ikisinde de ilk 30k dan insanlar vardı. Yani bunu çok bile söylüyorum diywbilirim.

Özellikle sınavda çok kötü yapmadıysa
200k sıralama yapmış insanın algısı ile 20k sıralamadaki insanın algısı bir değil. Yarışamaz. Okulundaki herkes o derecelerde olacağı için ona göre eğitim göreceği için mezun olabilir çalışıp. Ama köklü şirketlere giremez. Yeni mezunken iş arama dönemi uzayabilir.

Hani ekşide bi geyik var ya yeni mezun mühendisin 3k 4k maaşı beğenmemesi diye, işte bu başlığa konu olur. Bu maaşları beğenmek durumunda kalır.

İşini çok severse, okulda ve sonrasında kendisine hem sosyal hem akademik anlamda güzel yatırımlar yaparsa iyi noktalara gelebilir. Ama onun için de network lazım.

Mülakat şansını yakalamak için ya tanıdık lazım ya da iyi bi üniden mezun olman lazım.

Yani ölmez açlıktan. Ama rahat bi hayat süremez. Çook uğraşırsa ve şansı yaver giderse 20k derece yapan ortalama bi bilgisayarcının elde ettiği şansları elde edebilir.

Dürüst olmak gerekirse para kazanma becerisi okuduğun okulla çok alakalı değil.
Yani hiç bilgisayar mühendisliği bile okumadan, "coding bootcamp" gibi 6 aylık kurslar bitirip, wordpress temaları yaparak milyon dolarlar kazanan insanlar da var:)

Bizzat tanıdığım bir arkadaşım uzaktan öğretim 2 yıllık bilgisayar programcılığı bitirdi. Kendi yazılım şirketini kurdu, oldukça da güzel kazanıyor.

Bence şunu tartışmak lazım: Türkiye'de bir bilgisayar mühendisi ne iş yapar? Türkiye'nin ciddi bir bilgisayar endüstrisi var mıdır? Genelde ülkemizdeki bilgisayar mühendisleri yazılım alanında çalışıyor. Ama ülkedeki yazılım endüstrisi de ne seviyede bir düşünmek lazım. Biz genel anlamda ciddi yazılım ithal ediyoruz. Çoğu sektörel yazılım yurtdışından ithal. Birkaç muhasebe uygulaması, erp, e-ticaret altyapıları vb. üreten şirket dışında ciddi bir yazılım şirketimiz yok. Oyun firmaları var tabii, ama o apayrı bir alan ve ilgi.

Haliyle yazılım alanında çalışan mühendislerimiz, genellikle bankaların, e-ticaret sitelerinin, büyük lojistik firmalarının vs internal sistemleriyle uğraşıyorlar. Bu da ne denli tatmin edici bir iştir?


Şimdi bir de şu var. Dünyada yazılım artık biraz mavi yaka işi olarak kabul görmeye başladı. Elbette bir boeing'in otomatik pilot yazılımı ciddi bir mühendislik altyapısı gerektiriyor. Buraya çok ciddi okullardan mezun insanların alınması normal.

Ama orta ölçek bir işletmeye e-ticaret sitesi ve uygulaması yapmak artık kendi kendini yetiştirmiş ortalama bir insanın da yapabildiği bir şey.

Yani kültür üniversitesinden mezun biri iyi bir mühendis olur mu bu tartışılır, ama iyi para kazanabilir mi konusu tamamen kişiye bağlı.

Eğer bu arkadaşımız yazılım konusuna ilgiliyse, çok iyi fırsatlar yakalayabilir.

Learntocodewith.me gibi yerlere bir baksın bakalım öyle karar versin:)

Telekomu bilmem de superonline berbat.
2005deki adsl hattim bundan daha iyiydi.

Çöp modem veriyorlar

superonline hizmet konusunda iyi de teknik konularda kötü ve verdikleri modemler leş. superonline şifre vermiyor ama şifreyi kırabiliyorsun. istersen nasıl yapıldığına dair link verebilirim.

Cevapları okuyunca tecrübelerin bölgelerle ilgili değiştiğini düşünmeye başladım.

Son 10 yıldır değişimli olarak Superonline ve TTNET fiber kullanıyorum.
Benim gözlemim Superonline'ın daha stabil olduğu yönünde.
Tarife bilgilerinde de Superonline hız bilgisi verirken TTNET "*'e kadar" diye belirtiyor. Ara ara düştüğünü de gördüm.
Hatta aynı evde telekom'dan Superonline'a geçtim, daha iyi olduğunu gördüm.
Benim tercihim, Superonline oluyor.
Modem konusu da benzer sanırım. Ben ttnet'ten Superonline'a aynı evde geçerken eski ve yeni modem birebir aynı marka modeldi. Hatta gelen kurulumcu adaptörü bile değiştirmemiş, sadece cihazı değiştirip yeniden bağlamıştı. O yüzden modemlerle ilgili de bir fark yaşamadım ben.

Eğer imkanınız varsa sitedeki diğer insanlara sorabilirsiniz ne kullanıyorlar/memnunlar mı diye...

support.apple.com

Al tut her zaman daha fazla kazandırıyor. Al-sat bir nevi kumar, ama alıp tutmak yatırım bence. Ytd

*** mobilden editleyemiyorum, yatırım tavsiyesi olmadan sadece sizin ne şekilde kar realizasyonu yaptığınızı merak ediyorum

@birmilyonunvarmi evet ama elimde tuttuğumda fiyat tekrar düşüyor ve kar etmeden eksiye dönüyor. Daha da yükselir diye beklerken bu sefer anapara eriyor. Satış zamanını kestiremiyorum

Al sat yapmak icin destek-direncleri calismaniz gerekir. Bunun icin de Dow theory ogrenerek baslayabilir teknik analistleri takip ederek fikir edinebilirsiniz. Twitter’da @remdocan ‘i takip etmenizi onerebilirim.

Bu işlerin içinde değilim ama yapay zekayı hesaba katarsak al sat hususunda davranışı izleyen ve buna göre algoritmayla "kişiye yönelik" algı oluşturan bir sistem olduğunu düşünmeye başladım kaybedenlere bakarak.

Nerenin en alt nerenin en üst olduğunu bilse herkes zengin olur. Sorun bunu bilmiyor oluşumuz.

Kârdan zarar değil o, kâr edip çıkıyorsun. O dakikadan sonra cikmasaydim zengin düşüncesi herkesin felaketi oluyor. Ettiğin karı çek bankana koy.

Çeşitli fenomenlerin şu aralar çoğunlukla destek direnç çalışmadı sözleriyle karşılaşan biri olarak naçizane önerim al-tut.
Yatırım yaptığım varlıklardan şu ana kadar hiç zarar etmedim.

se kullanıyorum, şarjı hızlı bitmesi dışında on numara. Ben amazon'dan almıştım. Yeni kartı 5 dakikada servis sağlayıcınızdan çıkarırsınız, yeni kart olunca bankacılık applerini falan güncellemek gerekebiliyor. Baseus'un 2 metrelik kumaş kaplı şarj kablosunu aldım, mutluyum.

Hem iphone 11 hem samsung aserisi kullanan biri olarak söylüyorum.

Hiç gerek yok. Yeni nesil bir samsung a52, a72 gayet işini görür. iOS dünyasında android'de yaşadığın esnekeliği yaşayamıyorsun.

Her şey bir olay her şey bir sorun:) Kulaklığı dert, bilgisayara bağlaması dert, dosya aktarması dert, şarjı dert, bilgisayardan şarj etmesi dert. Bir şey oldu mesela servisi dert... Randevu alıyorsun vs vs...

O kadar komik apple'ın marketing için yaptığı uygulamalar var ki. Mesela icloud'a uzun süre android'den ulaşmak mümkün değildi. Neden? Çünkü android güvenli değil diye hesabını android cihazdan açamıyorsun. Şimdi de kısıtlı erişim veriyor.

Ben kullanıcı olarak bunlardan çok sıkıldım açıkcası bu kadar yüksek fiyatla bir cihaz aldıktan sonra böyle saçmalıklar uğraşmak istemiyorum:)

Eger cok oyun app vs ile isiniz oluyorsa se isinizi gormeyebilir cunku sarji pek uzun gitmiyor, onun disinda ben de cok memnunum. iphone 6s’ten se’ye gecis yaptim 1 senedir gayet iyiyiz.

5 icin sunu soyleyeyim sadece; kulaklik girisi diger kulakliklar gibi olmadigi icin (sarj girisinden yapiliyor) kulaklik almaniz lazim eger kullaniyorsaniz. Androiddeki kulaklik calismaz.

iphone se 2020 al. pişman olmayacaksın.

Kendi telefonum pixel 4a, is telefonu se 2020.
Ikisinden de memnunum.
Ikisinin de pili hızlı bitiyor ama iphone cok daha hızlı.
Iphone ekran dayanikliligi daha iyi.

Ben öneririm ama pil konusu sıkıntı o kesin.

Uzun yıllar android kullanan biri olarak küçük telefon tercih ettiğimden dolayı 1 sene önce ilk iphone cihazım olan se 2020 yi aldım. Söylenildiği gibi pil dışında çok çok güzel bir telefon. Tavsiye ederim.

eşime küçük telefon istediği için se aldık, çok memnun, pille ilgili bir sıkıntı da yaşamıyor.