[]

Bir anda çocuk yapmak isteyen eş ve boşanma kararı

Merhaba herkese,
3 aylık evli erkeğim. Eşimle 1.5 yıl önce tanışıp 3 ay önce evlendik. Bunun öncesinde 1 aylık arkadaşlık var. Birbirimizi tanımak için fırsat bulacak kadar birlikte vakit geçirdik diye düşünüyordum. Aile ve çocukluk öykümüz birbirine çok yakındı. Evlilikten çok önce çocuk istemediğimi ve belki çok ilerde isteme ihtimalim olabileceğini ve kendisi istiyorsa ona mani olmak istemeyeceğimi söyledim. O da ben istemiyorsam benimle çocuksuz bir hayat geçirebileceğini söyledi.

Ben mantıkla hareket eden bir insanken o sevgisini de siniri de çok uçlarda yaşayan, tamamen duygularıyla hareket eden, çok kaygılı şüpheci biriydi. Sanırım bu da bizi yakınlaştırdı. Belli sabit tartışma konularımız olsa da aynı evi paylaşınca kaygılarının yersiz olduğunu anlayacağını düşünüyordu ve ben de buna inanıyordum. Sevgisinden ve dürüstlüğünden fazlasıyla emindim ve kendim de aşıktım. onunla bir hayat yaşamak istediğimden emin olduğum için evlenme teklif ettim ve evlendik.

Evlilikte çok tartışmalar olsa da çift terapisi alarak düzeltme yoluna girdik. Tam iyiye gittiğimiz dönemde yani 1 hafta önce vücudundaki miyomların ağrı yapması sonucu 1 yıl içinde çocuk sahibi olmazsa bir daha hamile kalabilme ihtimalinin zayıf olduğunu öğrendi. Burdan sonra başka bir insana dönüştü. Haberi aldığında boşanmak zorunda kalmaktan korktuğunu söyledi. "Aile dediğin en az 3 kişiden oluşur. Ben çocukken bile hep anne olmak isterdim. Anne olmak benim için çok önemli. Anne olamazsam içimdeki pişmanlık, mutsuzluk hiç geçmez" gibi şeyler söyledi. Ben çocuk istemiyorum biliyorsun deyince "Böyle bir durumda yanımda olmayacaksan bir daha olmana gerek yok" gibi şeyler söyledi. Kabaca boşanma resti gibi konuşmalar geçti. En son ailelere bu boşanma konusunu söyledik. Ben, terapist ve aileler bu konuyu rafa kaldırıp evlilikte mutlu bir süreç yaşamadan bu konuyu düşünmememiz konusunda hemfikirdik ama eşim sürekli ağlamaklı bir şekilde oturmaya başladı. Sürekli çocuk yapabilmek için ihtimalleri düşünmeye başladı. Hem benim hiç olmadığım bir senaryoya hazır değil hem de çocuğu hayatının amacı olarak görüyor.

Ben de bu stresli dönemde çok kilo verdim ve rahatsızlandım o yüzden bir süre uzak kalalım dedim kabul etti. Şimdi ne yapacağım bilmiyorum. Sürekli bir ağlama hissi var. Evi beraber dizdik herşey onu hatırlatıyor. Şehrin belli yerlerini onunla defalarca gezdik otobüslerde yolda hep ağlıyorum. Çocuk konusunda geri adım atsa tekrar bir araya gelmek isterim ama o da zor gibi.

Ben bunu nasıl atlatabilirim bilmiyorum. Tavsiyeler, yorumlar vs herşeye açığım.

 
Bence yeni bir doktora gidip 1 yıl içinde hamile kalma mevzusunu gerçekten zayıf olup olmadığı hususunu netleştirin ve ona göre yol alın. Tamam eşinizle çocuk konusunda konuştunuz ama bir anda böyle bir kapının kapanacak olma ihtimali strese soktu demek ki. Ayrıca bu durumlar kadınlarda biraz da hormonal olduğu için net bir cevabı yok. Böyle bir hale girmiş sizinki de.


  • dedeminhirkasi  (15.07.24 14:29:49) 
3 aylik evlilikte 3 yillik olay yasamissiniz.

cocuk konusunda farkli düsünmek bosanmak icin gayet iyi bir neden.
bosanan herkes sevmedigi icin bosanmiyor, hayatlari amaclari farkli oldugun icin de bosanmak saglikli bir durum.

bosanma meselesine aileleri karistirmak hata olmus. önce bosanip sonra haber vermeniz daha saglikli olurdu. süreci uzattiniz ve daha acili hala getirdiniz büyük ihtimalle. her kafadan bir ses cikacak.
  • robert bosch  (15.07.24 14:31:56) 
@respect
Birlikte yaşamak ve hayatın devamını birlikte planlayacağımız için evleniyoruz sanıyordum. Eşimin "evlenelim ama çocuk yapmayı düşünmüyorum" dediğimde tamam demeden ileride isteme ihtimalini düşünerek hareket etmesi gerekmez miydi?
Ben keşke baştan hayallerini tam anlatsaydın hiç ilerleyip bu kadar acılı bir sürece girmezdik görüşündeyim.
  • balllooon  (15.07.24 14:38:36) 
@robert bosch
Evet o büyük hata oldu ama çok sıkışmıştım ve birilerine anlatıp ben mi abartıyorum veya bu şekilde bir reste üzülmem normal değil mi şeklinde bir cevap arayışındaydım. Her kafadan bir ses çıkmıyor aileler zaten sürekli tartışma olan bir evlilikte çocuk düşünülmemeli şeklinde düşünüyor.

  • balllooon  (15.07.24 14:41:07) 
Bir anda ciddi bir yol ayrımına gelince eşinizin ayarları bozulmuş. Bir de anlamadığım şey çocuk istiyor ama illa sizden mi olsun diye diretiyor yoksa bir an önce ayrılalım ben yeniden başkasıyla evlenip ondan çocuk mu yapayım diyor? İkincisiyse saçmaymış. Birini bulacak da sevecek de çocuğuna baba olacak kişiden bu stresli ruh halinde çocuk sahibi olacak da?

Kaçırdığım bir şey var ya da eşiniz de ne istediğini bilmiyor.

Bir de sizin çocuk istememe sebebiniz ezbere bir istek mi yoksa çok geçerli sebepleriniz mi var? Tanıdığım bazı kişiler de yıllarca çocuk istemiyorum asla diye gezdiler şimdi çocuk tuvaletteyken bile yanından ayrılmıyorlar.
  • brkylmz  (15.07.24 14:41:33) 
@dedeminhirkasi
Evet hormonal birşey olduğu için bunu istemesine kızmıyorum. Her saniye bir sayacın çalıştığından bahsedip o üzüntüyle yaşayarak kendini de yıpratıyor.

  • balllooon  (15.07.24 14:43:06) 
@respect

Türkiye'de evlenmeden resmi olarak çift olduğun kabul edilmiyor. Herhangi bir hukuki hakkın olmuyor, yani sokaktan geçen A ve B kişisinden farkın yok istersen 30 sene birlikte yaşa. İnsanlara "Çocuk istemiyorsanız niye evleniyorsunuz" demek ve bu konudaki kendi düşüncelerini genel geçer kabul görmüş yasalar gibi dayatmak çok saygısızca ve yakışıksız. Kullanıcı adını kendine hayat ilkesi edinmeni ve başkalarına "respect" göstermeni temenni ederim.


soruya cevap olarak, zor bir durum ama bence de başka jinekologlara gidip iyice net sonuç edinin. Olmazsa boşanmayı düşünebilirsiniz
  • nundu  (15.07.24 14:45:23) 
evlenen herkes cocuk icin evlenmek zorunda degil, ben buna katilmiyorum. gidin sevgili olarak ayni evde yasayin da herkes icin ayni degil. ayrica iyi gun var kotu gun var, basiniza bir sey geldiginde, hastane kapisinda 'sevgiliyiz, on yildir birlikte yasiyoruz' demeniz bir seye yaramiyor, ornegin sadece ailenin bilmesi gereken bilgileri, ya da ailenin almasi gereken kararlari alamiyorsunuz mesela. ona en yakin insansiniz ve o anda hicbir hukmunuz kalmiyor. dolayisiyla ben 'seviyorum, birlikte bir yasam gecirmek istiyorum ve evlenecegim ama cocuk istemiyorum' kararini gayet anliyorum.
ayrica cocuk yapmak icin evlenmeye de gerek yok mesela, bir de bu durum var bence. dolayisiyla evlilik ile cocuk karari, bence, dogrudan birbiriyle bagli degil.
bosanan herkes sevmedigi icin bosanmiyor +1 ve @robert'e fazlasiyla katiliyorum. ozellikle turk kulturunde aileler arkadaslar isin icine girince gercekten sacma bir hale geliyor olay. gerekirse terapist esliginde bu sureci yonetip bir karar vermeniz daha saglikli.
bunu su anda atlatabilmenizin bir yolu yok, once onu kabul etmek lazim. ne karar verirseniz verin zaman gerekiyor. ayrica bu tur kararlarin dogrusu ya da yanlisi da yok, o anda ihtiyaclariniz neyse ve yasam nasil gelisiyorsa genellikle o sekilde aliniyor kararlar. yani illa en dogru karari verecegim ve bu karar omrum boyunca ayni dogrulukta olacak seklinde de dusunmeyin. fikirlerimiz, dogrularimiz yanlislarimiz degisebilir, gelisebilir. yasamin kendinisi bir devinim zaten. boyle dusunmek kendi uzerinizde yarattiginiz baskiyi azaltabilir. yasam zaten siyah beyaz degil, grilerle dolu. su anda ihtiyaclariniz neler, hayat nasil bir surec sunuyor, sakin ve yavas hareket edin. ikiniz de olayin sicakligi ile bir karar almayin, buna bosanmak da cocuk yapmak da dahil.
  • kassiopeia  (15.07.24 14:47:32 ~ 14:49:31) 
@brkylmz
Çocukla ilgili hevesim hiç olmadı. Çocuk sahibi olmanın sorumluluğu bana hep korkutucu geldi. İyi bir aile yaşamı ve çocukluk dönemi de yaşamadım. Herhangi bir sorun veya gerginlik beni çok korkutur. Çocuk zaten dünyanın en geri dönülmez kararı. Benim genlerimi taşıyan bir canlıyı dünyaya getirmek ve onu iyi bir birey olarak yetiştirmek bana heyecanlı gelmiyor.

Bir de eşim de ben de soğukkanlı değiliz. O çok çabuk şekilde en kötü ihtimali düşünür ve dünyası başına yıkılır onu öyle görünce ben de çok kötü etkilenirim. Ben moralman düşsem o belki kaldırabilir ama o sürekli düşüyor ve ben kaldıramıyorum.
  • balllooon  (15.07.24 14:48:58) 
@edmond honda
o tarz bir yorum sürpriz değil önceden konuştuğumda çocuk yapmayacaksan niye evleniyorsun diyen yakın arkadaşım da oldu. Her fikri duymak lazım :)

  • balllooon  (15.07.24 14:52:26) 
@kassiopeia
evet bir anda köprüleri yakmak istemiyorum. O kadar hayal kurmuşken bunun bu kadar hızlı şekilde yok olmasını nasıl atlatacağım onu bilmiyorum.

  • balllooon  (15.07.24 14:54:06) 
@brkylmz
Eşim gerekirse başkasından yapmayı veya sperm bankasını da dile getirdiği için kötü bir noktaya gittik. Çocuğum olsa ben de severim bunu biliyorum ama çocuğun sorumluluğunu taşıyacak bir psikolojim yok. Hele ki kendimiz sürekli sürpriz tartışmalarla boğuşurken.

  • balllooon  (15.07.24 14:56:00) 
anladım hocam. uzaktan ahkam kesmek istemem ama eşiniz fevri bir kararla kendi hayatını karartabilir şu an, birinin onu sakinleştirmesi lazım. miyom ameliyetı sonrası çocuk sahibi olan çok kişi var. yaygın bir durum miyom. 50 tane çeşidi var ve artık kapalı ameliyetla bile kolayca çözülebiliyor. öncelikle başka doktorlarla da görüşüp olay hakkında tam bilgi sahibi olun. (acıbadem maslak canan genim ve aynı hastanedeki bi prof hocası var. gerekirse randevu alıp ikisiyle durumu masaya yatırın)

ve evet şu an yapacağınız en büyük hata çocuk yapmak olur. çocuk yuva kurtaran bir şey değil; aksine sağlam temelleri olan aileler tarafından yapılması gereken bir 'şey'. diğer türlüsü daha büyük bir yıkım oluyor genelde.
  • brkylmz  (15.07.24 15:04:05 ~ 15:05:46) 
Yahu çocuk marketten domates alır gibi yapılacak bir şey mi? O market olmazsa şuradan alırım. Hele ki bir kadın diyor bu lafı. Senden olmazsa başkasından yaparım demek bana normal gelmedi ustad. Sizin sorununuz çocuk değil gibi. Bir kadın sevdiği adamdan çocuk yapmak ister hadi erkekler daha odun bu konuda tamam ama senden olmazsa bir başkasından yaparım bunu anlamadım valla ben.


  • dedeminhirkasi  (15.07.24 15:08:21) 
@thetruenorthstrongandfree
olayın dışında olunca öyle de içindeyken sevgi öyle hızlı bitmiyormuş ve karar çabucak verilmiyormuş :( .

  • balllooon  (15.07.24 15:09:59) 
@arbre
Evet seçenekler bunlar ama risk alarak çocuk yapmak vs risk alarak boşanmak diye bakarsak boşanmak daha kabul edilebilir gibi geliyor ama karar vermek zor. Sonuçta anlaşabildiği kesin olmayan bir çift hamilelikte de ciddi gerginlik yaşayıp pişman olabilir.

  • balllooon  (15.07.24 15:12:04) 
@brkylmz
Aslında o alanda çok iyi olan iki doktora gittik. Sıkıntı şurda eşim sağlıkla ilgili travmalar sebebiyle ameliyat olamıyor çoğu muayeneyi bile zor oluyor. Çocuk olursa onun için dayanabilirim diyor. Ondan da emin değiliz tabii zamanı gelince krize dönebilir.

  • balllooon  (15.07.24 15:14:45) 
@brkylmz
Kapalı ameliyat ile çözülemeyeceği kesin gibi.

  • balllooon  (15.07.24 15:15:56) 
@dedeminhirkasi
bahsettiğim herşeyi uç noktalarda yaşama konusu bu tarz cümleler yaratıyor işte. Çocuğu o kadar çok istiyor ki benimle olmayacaksa başka bir yol arayacak kadar takıntı yapmış durumda. Konunun hormonal bir tarafı da olduğu için kınamıyorum ama bunları duymak üzücü oluyor.

  • balllooon  (15.07.24 15:18:26) 
arbre +1

Çok benzer durumda kalmıştım geçen sene. Çocuk istemiyordum veya istiyordum ama hemen istemiyordum, doktorlar çocuğun olmayacak diyordu. Son şansın diyordu. Zaten tek yumurtalığım alınmıştı.
Çok çaresiz hissettim kendimi yani hangi kararı verirsem vereyim pişman olacağım diye düşünüyordum. Of baya kötüydü yani.
Şu an 8 aylık hamileyim :) ve doğru kararı verdiğimi düşünüyorum. Bir insan ömür boyu asla anne/baba olmak istemiyorum diyemiyorsa böyle bir durumda çocuk yapmalı. Yoksa onun pişmanlığı daha büyük olur.

Ki sen ilk başlarda çok net konuşmayıp ileride belki isterim vs demişsin. Daha kesin ve net konuşsan belki evlenmezdi seninle. Ona da yazık.
Şimdi sana tamam çocuk yapmayalım dese 10 sene sonra artık anne olma şansını tamamen kaybetmişken başka başka sebeplerden boşanıp sen başkasıyla çocuk yapsan bu senaryoda kadının hayatı kararır. Ki böyle bir tanıdığım var. Çiftlerden birinin çocuğu olmuyor diye diğeri kabullenip uzun seneler bekledi sonra adam aldatıp boşandı kadın boşu boşuna anne olacağı seneleri kaybetti.

Netice olarak kadına hak veriyorum. Çocuk hiç istemiyorsan boşan, kadına haksızlık etme ama en ufak bir ihtimali varsa da yap çocuk. Başta korkunç geliyor ama şu an çocuğum olacak diye heyecandan duramıyorum ben iyi ki yaptım :)
  • kaptan maydanoz  (15.07.24 15:21:41) 
@nundu
şuan kafasında sadece miyomun büyümesini geciktirici veya küçültücü tedaviler var ki çocuk şansı yok olmasın. Aynı anda beni de kaybetmek istemiyor ve seviyor inanıyorum ama konu biraz sadece ben istediğim için çocuk yap gibi bir mevzuya gitmiş oldu.

  • balllooon  (15.07.24 15:21:54) 
@kaptan maydanoz
Bu konuda ileride düşüncem ne olur bilemem şeklinde söylemiştim. Üzerine 1 yıl boyunca konusu geçtiğinde istemediğimi belirtmiştim. Ben ona ilk sorduğumda çocuk sahibi olma ihtimaline mani olmak istemem diye sormuştum. Hala daha çocuk sahibi olması öncelikliyse boşanma konusunda zorluk çıkarmam. Günaşırı tartışma ve gerginlik olan evlilikte çocuk yapıp onun da boşanma sonrası sorun yaşamasını istemem.

  • balllooon  (15.07.24 15:36:37) 
Karşınızdaki insandan emin olsaydınız çocuk konusuna olumlu bakardınız. Asla çocuk istemiyorum, çocuklardan nefret ediyorum vs. demiyorsunuz çünkü. Her insanın az ya da çok yaşadığı duyguları yaşayıp, bir kere bile olsa hissettiği şeyleri yazmışsınız.
Siz eşinizden emin değilsiniz. Anladığım kadarıyla da haksız da değilsiniz. Çocuk dünyaya gelirse bir daha ayrılamazsınız bu arada. Boşanmaktan vs. bahsetmiyorum. Eşinizle o çocuk olduğu sürece iletişim kurmak zorundasınız bu birincisi. Eşiniz çok büyük bir yardım alıp, farklı bir insana dönüşmeyecekse de o çocuğun tüm ağır sorumluluğu sizde olacak bu da ikincisi.
Eşiniz gerçekten zor bir olay yaşıyor, umarım en kısa zamanda en hafif şekilde atlatıp daha iyi olur. Ama karşınızdaki insan farklı olsaydı eminim ki çocuk konusunda farklı düşünürdünüz. Kendinize fazla yüklenmeyin.
  • mrvln  (15.07.24 15:36:55) 
daha dün eski kız arkadaşımı reddettim. en çekindiğim konu bu benim de.

tavsiye verebilecek durumda değilim ben. kararı kendiniz vermelisiniz.

ben olsam ihtimalleri kesinleştirirdim. gerçekten olamayacaksa ve 1 yılı varsa ve onu seviyorsam yapardım. nereden bilebilirim ki; hiç bilmediğim bir deneyimin bana kötü geleceğini? gerekirse gider terapi alırdım. psikoloğa görünürdüm. sorunun bende olup olmadığını da netleştirdikten sonra kesin bir adım atardım.
  • baldan kaymak  (15.07.24 16:17:19) 
Birbirinizi yeterince tanımamışsınız hocam. Partnerini travma anlarında ne tepki verdiğini bilecek kadar tanımak lazım. Bir de insanların beyanlarından çok yaptıklarına bakmak lazım. Probleminiz çocuk mevzsu değil. Kişiliğinin değişmesi, söylediği sözünün arkasında durmak istememesi. Keşke orta yolu bulunacak bir şey olsaymış ama kategorik şeylerde orta yol olmaz. Yolları ayırmak gerek.

Çocuk konusunda geri adım atsa ve bir araya gelseniz tekrar, yine de 1 sene sonra "senin yüzünden çocuk sahibi olamadım, sen istemiyorsun diye o hakkımı çöpe attım ben. hayatımda en çok istediğim şeydi. Senin yüzünden hiç anne olamayacağım" deme ihtimali çok yüksek. Şu anda söyledikleri, bir miktar o zaman yapacaklarının habercisi. Söylememe gerek yoktur, böyle anlarda senin haklı olman hiçbir işe yaramıyor. Ona geçmişteki sözlerini hatırlatıp tutarlılık talep etmek de boş. Alamayacaksın o tutarlılığı. Yıpratıp biteceğine, yıpratmadan bitsin.

Çocuk için dediğin gibi, evlilik de hayatın amacı değil. İnsan birbirini sevmenin evlilik için yeterli olduğunu sanıyor. Fakat Gerçek bu değil.
  • nejdet c  (15.07.24 16:20:55 ~ 16:22:56) 
@ mrvln a katılıyorum. Ben ilişkim olmadığı zamanlar özellikle de yeni ilişkiden çıktıysam "yok abi ne ilişkisi ya" diye takılıyordum hatta görüştüğüm kadınlara da istemediğimi söylüyordum, ona göre görüşüyorsa görüşüyordu.

fakat sonra eşim karşıma çıktı. dedim ki bu kadın taşı sıksa suyunu çıkarır, fabrikadan çıkma gibi diğer kadınlara da benzemiyor. hayatımda ilk defa evlilik kararı kaldım.

belli özelliklere tav olmasaydım hala ilişki düşünmüyordum. o yüzden karşındaki insan düşüncelerini değiştirebiliyor. çocuk konusunda da "ya ben ölsem gitsem bile eşim bakabilir tek başına" gibi bir güven olsa bence bu kadar diretmezdiniz. demek ki bir şeyler tam sağlanmamış.

çünkü konu sadece sizin hazır hissetmemeniz olsa, karşı tarafın hatrı için bir şekilde düşünceler değiştirilebilirdi. Belki zaten kafanızda eşinizle ilgili bazı acabalar, korkular var. üstüne de bu son dönemde yaptıkları sizi iyice korkuttu. belki çocuk düşünmeme konusunda ne kadar haklı olduğunuzu falan düşünüyorsunuz.

öte yandan eşinizin tarafından bakarsak, zaten çocuk isteniliyor, sizi de seviyor, sizden olmasını istiyor... mu? orası biraz gri kaldı bende. konu sanki senden olmazsa başkasından yaparıma kadar gelmiş. yani derdi sizden olmasından çok çocuk olması gibi duruyor. gerçi o tıbbı haberin sonucunda çoğu insan mantıksız davranabilir şimdi çok da eleştirmeyelim eşinizi ama...

açıkçası ben evlilik meraklısı veya çocuk meraklısı bir insanla yapamazdım.
saçma sapan bir takıntısı var. ya doktor deseydi ki bırakın 1 yılı şuandan itibaren çocuğunuz olmaz artık, geçmiş olsun... o zaman ne olacaktı? intihar mı edecekti? Tıbbı bir sorun olsun olmasın ölene kadar çocuğu olmadan yaşayan insanlar var. Çok da absürt bir şey değil. Millet kendine vakit ayırıyor, gezmeye tozmaya ayırıyor vaktini.

o yüzden bence önce şu çocuk ile ilgili olan takıntıyı çözmekte fayda var.

olmuyorsa yolları ayırmakta fayda var.

eşim mesela hiç çocuk istemiyor. ölürüm de yapmam demiyor ama genel olarak istememiş hiç oldu olalı. Ben de ileride olsa güzel olur diye bakan taraftayım. Şu an hiç çocuk yapmamak konusunda da birbirimizi ikna edebiliriz, birimiz çocuk yapmak isterse de yapmak konusunda ikna edebiliriz. Çünkü ben bu tarz büyük düşünceleri önemsiyorum. Tek başıma yaşamıyorum ki bu hayatı.

Öte yandan size gelirsek, çok fazla "ya aslında olsun istemiyorduk da yanlışlıkla oldu işte" diye çocuk yapan baba duydum ve genellikle çocuk büyüdükçe, yıllar geçtikte, o ilk günkü pişmanlık yerini sevgiye bırakıyor.

Yani korktuğunuz kadar kötü olmayabilir. Ama siz çocuktan ziyade eşinizden tam emin değilseniz yazıldığı gibi... orasını bilemem.
  • ananiyimioguz  (15.07.24 16:46:03 ~ 16:49:17) 
Çocuk isteyemeyen biri olarak yazıyorum. Bu durumu terapist ile konuşmalısınız. Çünkü bu kararınızın da nedenleri var ve çoğu zaman travmalara dayanıyor. Belki travmalarınızı aşabilirseniz gönül rahatlığı ile çocuk yapabilir ve sevdiğiniz insandan ayrılmak zorunda kalmayabilirsiniz. Eşiniz de siz de çok haklısınız ne yazık ki.


  • ruhen hastayim ben  (15.07.24 17:15:42) 
bence sen bir adım at ve çocuk iste, sandığınız kadar zor bir şey değil. bir daha düşündüm de siz bu kadar kısa zamanda bu kadar sorun yaşadıysanız bu ilişki yürümez, bence ayrılın.


  • ravenudon  (15.07.24 17:21:32) 
@ananiyimioguz ve @mrvln
önceki yorumlar da genel olarak doğru olmakla birlikte özet olarak sizin yazdığınız şeyi yaşıyorum. Benim ailemde ve çevremde hep kadınlar güçlüydü tek başına herşeyi hallederdi paniğe kapılmazdı düşmezdi. Ben hep annem bu kadar zor geçen bir hayatta nasıl çıldırmadı diye düşünmüşümdür. Babalar görev verilirse yapardı yani anneler o kadar güçlüydü ama babalar da eşi üzülüyor diye kafayı yiyen tipler değildi. Yani düşününce biz benim kafamdaki anne baba profiline uyamıyoruz o yüzden çocuk ihtimali imkansız geliyor.
Yazdığınızı okuyunca çocuk isteseydim eşimle evlenmezdim diye düşündüğüm anı hatırladım. O da çocuk istemediği için onunla evlenmekten şüphe etmemiştim. Yoksa böyle anne mi olur ben zor topluyorum beni kim toplayacak diye düşünmüştüm.


Teşekkür ederim herkese. Gerçekten bir terapi seansı gibi iyi geldi.
  • balllooon  (15.07.24 17:26:34) 
yani isin icine zaman kisiti girince psikolojisini degistirmis ve "ya sansimi kaybedersem?" dusuncesine yenilmis gibi duruyor. oncelikli hedefiniz iyilesmesi olmali ve belki sure kisitinizi ortadan kaldirmak icin bir seyler yapmak mantikli olabilir. esinizi bir seyleri kacirmama psikolojisinden cikarmak icin, yumurta dondurmak mesela bir opsiyon olabilir. yumurtalar hazirda dururken acele etmem lazim dusuncesinden cikmis olur en azindan, tedavisine bakar. siz de kendinize cift olarak biraz zaman kazanmis olursunuz hem. bu surecte belki cocuk konusuna bakis aciniz da degisir cunku zaten asla istemediginizi dusunmuyormussunuz. ki bu cok anlasilabilir bir sey.

cocuk kesinlikle isteyerek sahip olunmasi gereken bir sey, evliligi kurtarmaz aksine bitirir. saglam temelli bir iliski yoksa gercekten gecmis olsun yani. psikolojisi kaldirmayacak insan kesinlikle kalkismamali. ama esinizin ilk adimi bir seyleri kacirmama psikolojisinden cikmak ve tedavisine odaklanmak olmali kesinlikle. her sey yoluna girdiginde hala isteyip istemediginizi anlamak icin bolca vaktiniz olacak zaten.
  • in vino veritas  (15.07.24 17:34:42 ~ 17:36:39) 
@ruhen hastayim ben ve @ravenudon
kendi eksiklerimizi giderip çocuk konusunu tekrar konuşma konusunda adım atacağım. Kestirip atmak istemiyorum. Onunla mutlu bir gelecek ihtimali %1 olsa bile denemeye değer.

  • balllooon  (15.07.24 17:52:47) 
Ben bu olayda hanım kızdan yanayım.

Her kadın anne olmak ister. İçgüdüsel bir olay bu. Saygı duymak lazım. Olayı anlatırken kullandığın cümlelerden anladığım kadarıyla bir kapı kapamak olayı yok. Üstünkörü konuşmuşsunuz. Ben seninle ancak çocuk yapmamak şartıyla evlenirim diye bir cümle kurulmadıysa kadın kişisinin şu anki ruh haline ve talebine saygı duyulmalı diye düşünüyorum.

Ha uzlaşıldı ve çocuk oldu diyelim. Bu evlilik yürür mü? O da muamma.

Başı sonu düşünülmeden, evliliğin ne olduğu, karşı tarafa ne fedakarlıklar yapıp karşıdan neler beklenileceği düşünülmeden yapılmış bir evlilik.

Hiçbir şey düşünülmeden yapıldığı için de incir çekirdeğini doldurmaz sorunlarla daha 1,5'uncu yılda debelenirken, kocaman bir sorun çıkması da ilginç olmuş.

Pardon yaa 1,5 yıl da değilmiş, 3 aymış.
  • Mirket  (15.07.24 18:23:16 ~ 18:24:52) 
tavsiyemi dinlemeni istiyorum kesinlikle yol yakınken dön bende 2 yıllık tanışma 4 yıllık evlilik.ve son dönemde çocuk isteyen biri tarafından hem iftiraya hemde boşanmak zorunda kaldım ayni sizin gibi bizimde kısa zaman içinde çok hızlı ve büyük sorunlar yaşandı bugün çocuk meselesi yarın başka inat o nedenle ne kadar hatıra eşya vs desende zarar kes uygula ve boşan yoksa büyük pişmanlıkların arkası kesilmeyecek


  • hhhh99  (15.07.24 19:01:44) 
Bir kadın için çocuk yapamama ihtimalinin oluşmasının ne anlama geldiğini anlayamamışsınız. Sanki bu konuyu, eşinizin bu haber karşısındaki psikolojisini hiç düşünmemişsiniz gibi geldi. En çocuk istemeyecek kadın bile böyle bir haber aldığında ani bir şekilde fikir değiştirebilir, fevri olarak çocuk isteyebilir. Bekar, ilişkisi olmayan kadınlar bile regl olamadığında, regli geciktiğinde “ya ileride çocuk yapamazsam” korkusu yaşayabiliyor. Kadınlığın biyolojisinde olan bir şey bu. Ergenlikten beri vücudunuz her ay sizi çocuk yapmaya hazır hale getiriyor, aklınız reddetse bile bedeninizde bunun inkar edilemeyecek bir tarafı var. Ben maalesef eşinizi haklı buldum… Bir erkek olarak çocuk istemiyorum diyebilmek kolay ama bir kadının (kendi rızası dışında) çocuk sahibi olabileceği tek şansın elinden alınması ve üstelik böyle bir muamele ile karşılaşmak korkunç bir şey…


  • silverleaf  (15.07.24 21:06:56) 
@silverleaf
kötü bir muamelede bulunduğumu sanmıyorum. Boşanmak zorunda kalacağım veya sprem bankası gibi seçenekleri değerlendirme cümlesi duyunca sinirli bir halde kaldım o da normal geliyor hala düşününce.

@Mirket
ben gerçekten evlilikten beklentilerimizi, hayallerimizi konuştuğumuzu sanıyordum. Sık görüşüyor ve ilişkilere dair birçok şeyi konuşuyorduk. Tartışma çıkan şeyler bana göre incir çekirdeğini doldurmayacak şeyler olsa da karşı taraf için korkularını tetikleyen birşey olabiliyor. Çocuk konusundan önce de birçok tartışmada ayrılalım boşanalım cümlesi duydum ama yine de mutlu olabileceğimize inancım vardı.
  • balllooon  (15.07.24 21:48:44) 
Çocuktan nefret eden kendini asla ebeveyn olarak görmek istemeyen biri değilsiniz. Eğer şuan çocuk için olumsuz bakıyorsanız eşiniz hakkında soru işaretleri var demek bence.
Çocuk çok ama çok büyük bir sorumluluk ve eşinden gerçekten emin olmak gerekiyor.

Ben eşimden emin olmadan çocuk sahibi oldum. Allah da belamı verdi tek başına büyütürken anam ağlıyor en kısa böyle ifade edebilirim.

Aldığı tanı sebebi ile eşinizin düşüncesinin değişmesi normal ama bu birbirinizi kırma dökme hakkı vermiyor ne size ne ona. Birbirinizin gelecekten beklentileri uyuşmuyor ise boşanmaktan doğal şey yok. Sakin sakin kırmadan dökmeden düşünerek karar verin.
  • cilekli pasta  (15.07.24 22:16:01) 
Evliliğinizde başka sorunlar da varmış; daha çok yeni bir evlilik aynı zamanda. Tüm bunlar olurken, eşinizin bu ani haberle dengesi şaşmış olabilir. Bu anlaşılır.

Fakat sağlam bir zemini olmayan evlilikte, üstüne bir de çocuk gelince işler iyice sarpa sarıyor. Çocuk çok büyük bir sorumluluk, istemeden de o topa girmek hiç doğru değil. Ne olacağı belli değil. Üstelik hiç yaşanmasın tabii ama çocuğun sağlık problemi/ bakıma muhtaç vs olduğu bir durumda herkesin hayatı bir anda değişiyor.

Evlilik için çocuk şart mı? Asla değil. Türkiye'de "çocuk yapmayacaksaniz niye evleniyrosunuz?" Argümanı gerçekçi değil zira evlenmediginiz durumda dış kapının, dış mandalı oluyorsunuz. İki kişilik aile olur mu? Bal gibi olur fakat buna iki kişinin de gönüllü olması gerekiyor. Aynı şekilde çocuk için de iki taraf da gönüllü olmalı. Sırf biri istiyor diye ya da onu mutlu etmek için çocuk yapmayın.


Velhasıl önce diğer sorunlarınızı çözüp sonra bu konuya odaklanmalisiniz bence. Eşiniz bunu hiç istemiyorsa, o zaman boşanmak da dünyanın sonu değil. Herkes boşanıyor.
  • fraise  (15.07.24 22:24:13) 
Bu arada olayi esime anlattim. ( Iletisimi artirmak adina artik bireysel dedikodularimdan uzaklasip hanimciliga agirlik vermeye basladim shdfj :( )

Hic aklima gelmemisti dedi ki, eşi şimdiki kendi korkusunun dışında, ileride olur da eşi de cocuk isterse, verebilecek bir pozisyonda olamayacagi icin eşi zaten benden sogur, uzaklasir, baska kadinlara gider veya bosanir gibi de dusunuyor olabilir dedi.

Boyle bakinca da yine eşiniz hakli dedim. Ama bunu soylerdi gerci yazmamis oyle bisey dedim. Bilmiyoruz yani esiniz bunu da dusundu mu ama bana mantikli geldi. Yani ileride onu eksik görürseniz ne olacak zaten simdiden goruyorsunuz. Belki aileniz arkadaslariniz vs. bir laf getirecek kulaginiza falan. Bir kadin bunu da düşünüyor olabilir.

Ote yandan hala sizin acinizdan dusundugumde sirf boyle bir sey oldu diye mecburen cocuk yapmak da bana cok mantikli gelmiyor. Iki ucu şey yani umarim ortak bir kararla cozerseniz.

Ve ben bu arada ben de eski kiz arkadaslarimi cok eksik gordugum oldu. Ama insan istedikten sonra gucsuz yanlarini gelistirebiliyor. Kaldi ki annelik icgudusel olarak otomatikmen belli skiller getirebilir. Yani maymunlar bile bakiyor afadersiniz en mıymıy en hassas en sakar en beceriksiz kadın bile bir sekilde cocuk bakabilirmis gibi geliyor.

Siz kendi sorunlarinizi cozduyseniz, bir sekilde birlikte yasamak istiyorsaniz biraz sıcak bakmakta da fayda olabilir.

Ama mantiginiza hislerinize oturtmadan bence sakin mecburiyetten falan yapmayin yani kedi kopek sahiplenmiyorsunuz ki. Kaldi ki o bile bence deneme yanilmayla yapilmamasi gereken bisey.
  • ananiyimioguz  (15.07.24 22:29:15) 
ben şu cümleye takıldım
"Ben mantıkla hareket eden bir insanken o sevgisini de siniri de çok uçlarda yaşayan, tamamen duygularıyla hareket eden, çok kaygılı şüpheci biriydi. Sanırım bu da bizi yakınlaştırdı."

bu nasıl bir yakınlaştırıcı sebep böyle anlamadım. çocukça bir şey. böyle ilişki olmaz. birbirinize hiç uyumlu değilsiniz, zaten hep kavga ediyor, çift terapisine gidiyorsunuz. çocuk isteği tek sebep değil. siz zaten uyumsuzsunuz.
  • abelardo  (15.07.24 23:54:36) 
@abelardo
Cümleleri düzenlerken yanlış yere yapıştırmışım.

"Aile ve çocukluk öykümüz birbirine çok yakındı.Sanırım bu da bizi yakınlaştırdı."

Olacaktı orası. Böyle çok tutarsız olmuş.
  • balllooon  (16.07.24 07:52:16) 
Bence boşanmanız şu açıdan mantıksız. Şimdi boşansanız eşiniz gidip hemen evlenip çocuk yapacağı ve sevebileceği birini bulabilecek mi bir sene içinde? Bu akla, mantığa ve sevgiye ters bir durum. Eğer zaten bu tıynette biriyse onu kaybetmeniz sizin için daha hayırlı olur. Öyle biri değilse zaten gene çocuk sahibi olamayacak ve bir de üstüne sizi kaybedecek. Kendisine bu şekilde açıklarsanız belki mantıklı tek yol olduğunu görür.


  • inawen  (16.07.24 10:27:35 ~ 10:28:03) 
Ben de kadın tarafı olarak şu an çocuk istemiyorum ne zaman isterim ya da ister miyim bilmiyorum ona göre evlenme isteğini düşün dedim erkek arkadaşıma o da her kararıma saygı duyacağını söyledi ama bugün doktorumdan aynı şeyi duysam koşa koşa gidip çocuk yapalım diyebilirmişim gibi hissettim.

Bir şeyi tercihle yapmakla zorundalıkla yapmak arasındaki farkın bünyede yarattığı stres, duygu değişimleri vs hepsi evliliğinizin kısa ömründe sizi bulmuş.

Haddim olmayarak evliliğiniz için çabalamaya hazır olmanız çok takdir edilesi. Umarım eşiniz de bu çabanızı görüp kıymetini anlayacak biridir de en az hasarla uzlaşırsınız.

En büyük pay size düşüyor, bu denge ilişkisinde sizin sağduyunuz ve fevri olmayan yanınız sayesinde çözebilirsiniz.

Son olarak değinmeden geçemeyeceğim ama @nundu +1. İnsanlara evlilik = çocuk denklemini hangi kafalarla yazar ki birisi. çok garip.
  • Kediyi üzdün  (16.07.24 11:57:04 ~ 11:57:26) 
eşin muhtemelen istemiyorum dedi ama ben onu her türlü ikna ederim diye düşünerek evlendi. ama sonra ikna süresi konusunda bi sürpriz yaşadı.

şu aşamada kadın çocuk istiyor mu evet. vakti kısıtlı mı, evet.

sen çocuk istiyor musun istemiyor musun? bence bu o kadar muallakta kalınacak bi durum değil.

çocuk asla istemiyorsun, ileride de istemezsin. o zaman herkes kendi yoluna.
şu an istemiyorsun, ileride istiyorsun. e bu şartlar altında beklemenin manası yok, çocuğu yaparsın.

aslında seçenekler belli. oyalanmanın bir manası yok. ha sen evliliğinden emin değilsen zaten o yola girme. bence asıl sorun burada. ikinizin de aileden kaynaklı problemleri var, bu da evliliğe yansımış. 3 aylık evlilikte hangi sorunu aşamadınız da terapiye gittiniz mesela? daha cicim aylarındasınız. bu dönemde aşamadığınız problemler varsa evlilik çok sağlam temelli değildir ki bu durumda zaten çocuk yapmanın manası yok.

bence bi evliliği ve kendi isteklerini gözden geçir.
  • elorelia  (16.07.24 12:28:00) 
[]

kadikoy civari asure var mi?

kucuk bir asure krizantesi geciriyorum ve dagitan eden gormedim pastanelerin de korkunc oluyor. izdihamsiz bi turbe camii var midir uskudar demeye korkuyorum ama baska yerler de olabilir




 
Fırın Safranbolu’da epey görmüştüm, şubelerine bakabilirsiniz :)


  • silverleaf  (15.07.24 16:10:50) 
[]

AZERTY klavyeli MSI laptop

Selam,

yurtdışından aldığım içinde 3050 ekran kartı olan laptop'ım var ama kullanmadığım için satmak istiyorum. Sizce AZERTY klavyeli laptop türkiye'de alıcı bulur mu?

Teşekkürler

 
Ben olsam yedek parça klavye arardım. Hiç olmadı güzel bir sticker seti ile tr qwerty'ye çevirirdim azerty zor iş cidden.

~Tuşların yerini değiştirerek ctrl, alt, shift karakterleri hatalı olmuş olur yapmayınız.
  • hedep  (15.07.24 14:07:19 ~ 16.07.24 01:06:45) 
klavye stickerleri var ya da klavye komple değişebilir. bir olasılık da tuşları sökme aparatları var, tuşları söküp yeri değişebilir.

azerty olarak satmak zor olur.
  • orpheus  (16.07.24 00:44:12) 
[]

İkiz bebek için kamera onerisi

Merhabalar. İkiz bebeği olan ya da çevresinde olanlar varsa, bebek kamerasi kullanimini nasıl yaptılar acaba. Tek kamera mı, iki kamera mı kullandılar. Çünkü tek kamera sadece 1 yatağı görür ikincisini goremez diye düşünüyorum. Bu nedenle iki kamera mı almak mantıklı, ya da tek bir tepe kamera tarzi alıp geçmek mı mantıklı.

Açıkçası İnternet gerektirmeyen kameralar bana daha mantıklı geliyor ama bu durumda iki kamera almak gerekiyor gibi.

İnternet gerektiren kameralarda uygulamanın telde sürekli açık olması gerekiyormuş, çok şarj yiyormuş vs vs gibi handikaplar varmış diyorlar.

Telsiz kameralarda da aklıma takılan sey, 2 tane alırsak, frekans karışması gibi bir şey olur mu acaba.


Kameraya dair her önerilere tavsiyeye de açığım bu arada.

 
Yataklari nasil konumladiginizla ilgili olur tek yada cift kamera ihtiyaci. Simdi bizim oglanin kamerasi tabii ki kendi yataginda direkt yatagi full gorecek sekilde konumlu ama daha genis acida olsa yaninda ayni boyutta baska bir yatagi da gorecek sekilde ayarlasam da yine is gorurdu. Biz henuz odalari ayirmadik bazen uyuttuktan sonra bizim yataga yatiriyoruz o zaman da dondurerek kullaniyorum kamerayi ayni verim oluyor.

Ancak yataklar birbirine uzaksa evet o zaman iki kamera gerekebilir.

Ben eufy spaceview baby monitor kullaniyorum. Wifi baglantisi yok. Biz cok memnunuz her anlamda performansi gayet iyi. Ikinci bir kamera da baglanabiliyor yani 2 kamerali tek ekran kullanim mumkun ancak sanirim ayni anda iki kamerayi da yanyana gormek mumkun degil, s ondan emin degilim. Size belki oyle bir urun daha iyi olabilir.
  • wallcan  (15.07.24 14:31:08) 
Bizde ikiz yok tek cocuk. Kameraların hareket algılama ayarı var. kayıt yaptıgı sırada bir hareket algılarsa kamera acısını hareket olan bölge geliyor.

TP Link C200 kullanıyorum. Fakat tavsiyem Xiaomi Mi 360


www.youtube.com
  • kaiserr76  (15.07.24 15:03:43 ~ 15:05:36) 
Yorum ve öneriler için cok tesekkur ederim. İnceleyeceğim.


  • aksiyom  (16.07.24 19:28:23) 
[]

annemi kuaföre götürdüm yeniden gitsem mi?

ist trafiğinde 12 km uzaklıkta bir yere götürdüm.

tam vardık, ocağın altı açık kaldı dedi.

bıraktım. geri döndüm. geri almaya gitsem mi? 1-2 saatim trafikte geçebilir :D çok arada kaldım

edit: ocağın altı kapalıymış, boşuna döndüm. tekrar gittim, onu da aldımgeldim. bu sıcakta gönlüm razı gelmedi. kadın bir sürü dua etti, hakkını helal etti şimdiden. geçmiş için cenneti garantiledik. swh.

 
Annenin beden hareketi kısıtlı mı, sağlığı nasıl? Bir de acaba ihtiyacı var mı yanında olmana. Telefon edip sorsan ya.


  • muhayyer divan  (15.07.24 13:24:39) 
Ocağın altı gerçekten açık kalmış mı?


  • etna  (15.07.24 13:25:07) 
bugün resmi tatil, trafik yok pek


  • brkylmz  (15.07.24 13:29:12) 
Git tabi ki sorman bile hata.

12 km yani çölleri aşman gerekmiyor :S
  • kaptan maydanoz  (15.07.24 13:32:17) 
Tek başına geri gelemeyecekse gitmelisin .


  • diyecevaplandı  (15.07.24 13:58:08) 
komşu filan yok muydu tanıdık? ben kendi komşularımı pek tanımam kimsenin numarası da yok ama yaşlılar genelde tanır milleti... benzer bir durum yaşanırsa söyleseniz bi komşu daire girişinden doğalgazı kesse mesela aceleyle o kadar yolu dönmeniz gerekmeden iş çözülür.

soruya cevap vermek zor ikiniz arasındaki genel ilişki durumuna bağlı bi olay sonuçta.
  • konetsu  (15.07.24 14:21:15 ~ 14:22:09) 
12 km nedir hocam anneniz için, konusu bile yapılmaz...


  • sweetoffice  (15.07.24 14:57:26) 
[]

iPhone 15 pro max vs Samsung S24 ultra

Yeni telefon alacağım. En büyük kistasim kamerasının cok iyi olmasi. Bir sürü video izledim yorum okudum ama buraya da sormak istedim. Kullananlar, karşılaştırabilicekler bana hangisini önerirsiniz?




 
15 pro max kullanıcısı olarak s24 ultra diyorum. 8k çekiyor Samsung


  • olaylar olaylar  (15.07.24 13:09:09) 
Kullanıcı dostu ve kullanım kolaylığı olarak s24 döver.


  • etna  (15.07.24 13:25:54) 
Gözüm kapalı 15 pro max diyorum. Kamera söz konusu olunca kesinlikle iphone.


  • tahirkemalbozoglu  (15.07.24 13:39:20) 
s24 ultra kullanıyorum. Ben normalde fotoğraf çekmeyi seven biri değilim pek ama telefonun kamerası çektiriyor. Bazı yerlerde kendisi efekt mi koyuyor acaba diye düşünüyorum çünkü kendi gördüğümden daha güzel fotoğraflar çekebiliyor gün batımı gibi anlarda :D bi de gerçekten sapıklık derecesinde iyi bir zoomu var. Baya uzaktaki nesneleri bile gayet net fotoğraflayabiliyosun

iPhone 15 pro max kullanan arkadaşım yok sanırım ama 14 falan kullananlar hayran kalmıştı fotoğraf kalitesine.

Bence kullanım kolaylığı olarak da andeoid, ios'a göre daha rahat. 2 senedir iPad kullanıp hâlâ alışamadım. Samsungun kullanımı çok basit
  • nundu  (15.07.24 13:42:53) 
Incelemelerde pro max 15 kamerası daha iyi görünüyor. En iyi kamera iphone 15 pro max ve google pixel 8 pro'da.


  • ferenc  (15.07.24 15:07:14) 
olaylar olaylar +1


  • isiaha  (15.07.24 20:09:35) 
işi video olan biri olarak, 15 pro max'i görüp denemedim ama s23 ve iphone 14 pro'ları vs karşılaştırmıştım, s23 kullanıyorum, bir gün iphone'a geçersem/geçtiğimde tek sebebi video kalitesi olacak. (16 pro çıktığında alacağım galiba)

Fotoğraf olarak Samsung genel olarak iyi, ama detaya inince yine iphone iyi. İyi dediğim "doğal". Detaylara baktığında daha çok veri var daha çok şey görüyorsun. Samsung fotoda da videoda da keskinlik efekti basıyor, renkleri daha doygun hale getiriyor ve pek kaçışın yok. Bir sürü ek uygulama denedim(filmicpro, protake, opencamera vs.) yine de istediğim verimi alamadım.

Telefondan bişeyler çekip telefonda bakan biri için s24 ultra da süperdir bu arada. Ona bişey demiyorum. S23 ile çektiğim şeyleri bile görenler oha çok iyi diyor. Ama aynı zamanda bir çok aynalı aynasız makineyle iş yapmış biri olarak ben sevemiyorum.
  • nhk ni youkosu  (15.07.24 20:28:08 ~ 20:28:41) 
[]

Bazı soruya cevap olmayan cevaplar silinirken diğerleri

neden silinmiyor?

Bazı başlıklarda gönlümüzce sohbet ederken bazen bazı yazarlara başlık altında verdiğimiz cevaplar neden ışık hızıyla siliniyor? Şikayet edilen cevaplar otomatik mi siliniyor? Bir cevabın silinmesi için kaç şikayet alması lazım?

Teşekkürler.

Not: Niyetim spekülasyon yaratmak değil. İşin matematiğini merak ediyorum.

 
Bilmiyoruz. Bu cevap da bize "compumaster ve saz arkadaşlarının mekanında neyi sorguluyorsun hocam" diye düşündürüyor.


  • muhayyer divan  (15.07.24 12:59:41) 
@muhayyer divan: Dur bakalım, direkt bir cevap gelmese de ortamı koklayıp ne döndüğünü anlarım ben şimdi. Çünkü çok zekiyim hihi


  • sekizdokuzon  (15.07.24 13:00:52) 
@sekizdokuzon

Bence kafayı yedin, cevabının silineceğini düşünmeden cevap yazıyosun. Yapma etme tutma, silerler, banlarlar...
  • muhayyer divan  (15.07.24 13:03:29) 
Bence cevapların en silinmediği dönemini yaşıyor duyuru sençn siliniyorsa sende bir problem olabilir :)


  • Bir ben var benden şurada  (15.07.24 13:21:34) 
İşte bana teker teker duyuruların altına girip alakasız cevapları siliyorlar gibi değil de şikayet gelince siliyorlar gibi geliyor. Onun için belli bir zaman aralığında kaç şikayet almak lazım mesela? Otomatik mi siliniyor yazılan bir kod dolayısıyla. Soruyu 'teknik' başlığında açayım da ne sorduğumu vurgulayayim madem.


  • sekizdokuzon  (15.07.24 13:23:02) 
Cevabın ispiyonlandıysa bildirim gidiyordur yönetime ondan siliniyordur, diğerleri ispiyonlanmıyordur belki. Sende gözüne çarpan hatalı cevap varsa ispiyonla bakalım siliniyor mu silinmiyor mu :)


  • Bir ben var benden şurada  (15.07.24 13:25:14 ~ 13:25:49) 
Kıyamam ben.


  • sekizdokuzon  (15.07.24 13:26:12) 
maalesef iki kişi arası diyalog yasak :)
az önce benim de başka duyuruya cevabım bu nedenle silindi. soruya cevap olduğu için bu cevabım silinmez. (dinimiz amin)

iki kişi arası diyalog neden yasak diyorsan sonumuz turkishmusic.org’daki sezen aksu tartışması’na dönmesin diye düşünülmüş olabilir ama mantıklı bir yasak değil. mantıklı olmaması yasağı void, butlan yapmıyor. nas gibi, orada duruyor. bize ne oluyor, diyip siliyorlar.
  • gabe h coud  (15.07.24 13:26:56) 
Bende yönetimden bi yardım talebinde bulunduğum bi duyuru açmıştım silindi, baktım sonra aynı duyurudan var ama o silinmemiş, ispiyonlasam silinirdi belki ama belkide slinmezdi bende uğraşamadım.


  • Bir ben var benden şurada  (15.07.24 13:29:28) 
@gabe: Bence mantıklı bir yasak. Ama işte işin teknik tarafını merak ettim. Bence mod ya da varsa modlar duyuruya akşamları giriyor. Bazı başlıkların türünü değiştiriyorlar, tahrik edici olanları siliyorlar. Gözlerine çarpan kural ihlallerini gideriyorlar. Ama gün içinde silinen başlık ve cevaplar için önceden bir kod yazılmış olabilir diye düşündüm. İşin bu mutfak tarafını bilen varsa aydınlatır diye umdum ama herhalde dilim yanlış anlaşıldı ya da ben istemeden agresif bir tarz kullandım başlıkta. İnsanlar bana giydirmeye başladı dksksk


  • sekizdokuzon  (15.07.24 13:37:54) 
Moderator arkadaşlar gün içinde kontrol amaçlı girip bakıyor ispiyonları değerlendiyor ve ispiyondaki önceki sonraki cevapları kontrol ediyor kavga küfür vs gibi şeyleri siliyor ispiyon yoksa bir süre kalıyor sonra okununca sıkıntılı ise siliniyor gözden kaçanlarda oluyordur illaki ancak sıkıntılı gördüğünüz bir cevap varsa mutlaka ispiyon yapınız daha hızlı değerlendirilebilir.


  • basond  (15.07.24 14:17:38) 
Küfür, hakaret, iftira içeren bir çok içerik silinmezken bazı yorumların silinmesinin taraflı ve adaletsiz buluyorum. İşin matematiği kuralları uygulamakla olur kılıfına uydurarak değil. Yöneticilerin objektif olması ve farklı fikirlere ve eleştirilere saygı çerçevesinde olduğu müddetçe tahammül göstermesi gerekir en azından medeni toplumlarda bu böyledir.


  • doharkoman  (16.07.24 15:28:08) 
[]

Avukatlara selam, retweet attığım için ifadeye çağrıldım ve...

Merhaba,
retweetlediğim bir twitter postu hakaret sayıldığı için karakola ifadeye çağrıldım. Beni şikayet eden şahıs ise şu "açın pencereleri açın doğalgazı, gaz bedava" diyerek halkla dalga geçen, adeta aklına hakaret eden "abdurrahman uzun"muş. Ben ise twitterda gördüğüm (sanırım pınar isimli bir kullanıcının) "şu açın pencereleri açın diyen yavşak nerede" tweetini "retweet" ettiğim için abdurrahman'a hakaret etmiş sayılmışım. Merak ettiğim şu; senden para koparmak için sana hakaret davası açacaklar, anlaşıp mahkemeye çıkma diyenler var ama ben mahkemeye çıkıp kendimi savunsam kazanma ihtimalim var mı? Şimdiden teşekkürler.



 
Retweet nedeniyle bu tarz olaylarla karşı karşıya çok gelen oluyor. Ben yerinde olsam anlaşma yoluna giderim. Olur da davayı kaybedersen hem siciline işlemis olur hem de vekalet ücreti ödersin. Dediğin gibi belki bilinçli bir şekilde retweet edenlere bu yapılıyor bilemezsin senin burda uyanık olman gerekiyordu.


  • tahirkemalbozoglu  (15.07.24 12:53:11) 
Kardeşimin başına geldi. İfade sonrası dosya arabulucuya gitti. 20 bin tl istediler. Kardeşim vermedi. Mahkeme için evine kağıt geldi. Mahkeme günü hakim kardeşimi dinlememiş bile. HAGB sorması gerekirken sormamış. Önce hapis cezası, sonrasında hiç suçu olmadığı için para cezasına çevrilmesine ve onun da ertelenmesine karar verildi. Karşı tarafın 19.500 tl avukatlık ücretini ve mahkeme masraflarını ödedi. Avukatı üst mahkemeye itiraz etti. O da çok kısa sürede reddedildi.


  • plastik turambar  (15.07.24 13:33:49 ~ 13:34:32) 
Türkiye'de hukuk asla normal normlara göre islemez.

Ama sahsen ben sonuna kadar giderdim.
  • Yourcousinmarvinberry  (15.07.24 13:50:59) 
[]

Fotoğraflarımı nft olarak almak isteyen biri var ama dolandırıcı mı?

Merhaba,
grafik tasarımcıyım ve instagram profilimdeki birkaç işimi gören amerikalı biri satın almak istediğini söyledi. Ama nft olarak bir yere yüklemeliyiz gibi bir şey yazdı. Bu işleri tam bilmediğimden burada paylaşmak istedim. Bu adam dolandırıcı mı yoksa gerçekten almak mı istiyor emin olmak istiyorum. Yani bu işi alması için önce benim nft pazarına mı yüklemem lazım? Cevap için şimdiden teşekkürler.

şahıs emre alolat mimarlığın ortağıyım diyor. Profili aşağıda:
www.instagram.com

 
Bana dolandırıcı gibi geldi. İşlerinizi beğenen insan bunları yüksek kaliteli dosyalar olarak satın almak isteyecektir. Neden eser sahibine "Sen bunları NFT yap, sonra bana sat" desin. Çok NFT sahibi olmak istiyorsa sizden aldıktan sonra kendi de yapabilir zaten. Umudunuz varsa iletişimi kaybetmeyin; hangi siteden istiyor, kaç para verecek vb. diye diyaloğa devam edin ama olur da konu saçma sapan bir siteye kart bilgilerini girme ya da "Sen bana X dolar yolla ben sana onu Z olarak geri yollayayım" gibi saçmalıklara giderse direkt kaçın.


  • salihdt  (15.07.24 12:36:53) 
Önce paranı iste. Sonra ne şekilde isterse öyle ver. Önce para unutma.


  • numlock  (15.07.24 12:40:36) 
Emre Arolat mimarlik ofisine bir mail yazin. Bu kisi sizin adinizi verip milleti dolandirmaya calisiyor galiba diyin. Hem dlandiriciysa ögrenirsin durumu, hem de büro ögrenir.
adam direkt fotolari bile bask ahesaplardan asirmis, muhtemelen abdli kullanicilardan.
mesela son koydugu fotografi nathanbunns diye bir adamdan araklamis ama o adam da fake isler yapiyor gibi duruyor ahsjdk. instagrama yazinca direkt cikiyor adamin hesabi.
  • konusma ben konusuyorum daha bitirmedim  (15.07.24 13:03:37 ~ 13:11:33) 
Yalnızca 2 fotoğrafını aratınca
www.facebook.com

www.instagram.com
www.instagram.com
www.instagram.com
www.instagram.com

baya bi farklı isimle profil çıkıyor, boşveriniz.
  • hedep  (15.07.24 13:09:22) 
Kriptoparalardan anlamayanlara yapıyorlar kaç kişi bana sordu doğru mu diye.

Bir mail geliyor "ödedik ama şunu şunu yapman lazım" diye, ki öyle bi dünya yok sen listelersin alan tak diye alır. Genelde yüksek ama olabilecek bir meblağ işte 3eth yolladım ama hesabının doğrulanması için 0.1 eth göndermen lazım bana değil bak opensea istiyor maile bak diyor. Gönderirsen nanay.
  • nhk ni youkosu  (15.07.24 15:13:22) 
[]

Firinda sinitzel olur mu

Klasik un yumurta panko uclusuyle citir citir yapabiliyorum yagda.
Ama bu sefer firina atmak istiyorum.
Ayni performans oluyor mu?
Firina koyunca yag surecek miyim ustune?

 
Olmayacak kittie :( aynı seviye asla olmaz. Bu sebepten zaten kizartmanin tadi asla bulunamiyor.


  • logisticsmanager  (15.07.24 12:16:21) 
Oluyor. Fırça ile sürüyorsun.


  • gabe h coud  (15.07.24 12:18:00) 
Elbette kızartma gibi olmayacak, aynı performansı almanız mümkün değil ancak sık yiyorsanız fırında yapmak elbette daha iyi.


  • 10551037  (15.07.24 21:18:32) 
olmaz +1


  • cooperr  (15.07.24 21:19:46) 
Yag kadar olmasa da yeterli citirliga geldi arkadaslar. Isin sirri panko galiba.


  • Kittie  (16.07.24 08:50:26) 
Bravo kittie. Aynısı olmuyor zaten olsa kfc, popeyes bu kadar para yapmaz :( panko tabiki fark ettirir, panko efsane.
Şifa olsun, yarasin.

  • logisticsmanager  (16.07.24 10:19:27) 
[]

ders yönetimi amaçlı basit web sayfası domain'i

Selamlar, dosya paylaşımı, duyuru vb. işler için basit bir web safyası oluşturmak istiyorum ancak tam istediğim gibi bir domain veya server hizmeti veren yer belirleyemiyorum. şu an google sites kullanıyorum, aslında bana çok uygun ama kişiselleştirmeye izin vermiyor, ya da ben bulamadım (html embed ediliyor ama yine de sayfa düzeni sınırlı gibi). çok pahalı olmayan bir öneriniz var mı? arama yapınca çok öneri çıkıyor ama yine de buraya da sormak istedim.




 
github pages isini fazlasiyla gorur. yardima ihtiyacin olursa mesaj atabilirsin.

pages.github.com
  • arakaali  (15.07.24 22:13:32) 
[]

7 kedi yavrusu, 3 yetişkin

Evet dün itibariyle bahçede yaşayan, takılan kedi sayısı bu.

Arka bahçeye, düzenli beslediğim kedi yavruladı. Zaten yaş mama vs iyi besleniyordu, yavrularda ciddi pire sorunu var onun dışında fena durmuyorlar.

Geçen gün, ön bahçede evin kuyru bir yerinde de 5 yavrulu başka bir aile belirdi.

Anneleri daha önce de oraya tek kalan yavrusunu getirmişti. yavrusunun bir gözü ceviz gibi şişliği ve iki gözü de kapandığı için veterinere yollamıştım o yavruyu. Veterinerde ölmüş, anne olmadan yaşamaları çok zor dedi veteriner.

Dün farkettiğim durum şöyle, beş yavrusu olan anne kedi üç tanesini gözden çıkarmış. Dün çiçek sulamaya indiğimde, üç yavru tozun içinde güneşin altında sefil haldeydi. Bunların ulaşamayacağı bir yerde diğer iki yavrusunu emziriyordu. Agresif davrandığı için yanına çok fazla da yaklaşamıyorum.
Dışarıda kalanlara yavru kedi maması, süt ve su koydum ama öyle kendileri beslenebiliyor gibi durmuyorlar, cıyaklayıp durdular uzun süre. En sonunda annelerine bol mama, yoğurt, süt, su bol bol koydum yavruları da yanına iteledim.. böyle olunca hepsi iyi kötü emmeye başladı.

Bugün yine bir tanesi düşmüş, annenin umrunda değil. Bir tanesi de kayıp sanırım. Elle beslemeye çalıştım yavruyu ama nafile. Diğer kedinin yanına götüreyim belki sahiplenir filan dedim ama hiç hoşuna gitmedi zarar görmemesi için aldım tekrar. Şimdi zar zor yine kendi annesinin yanına koydum ama ne kadar yönetilebilir bilmiyorum.

Valla kendi işimi gücümü derdimi tasamı unuttum bunlarla uğraşıyorum.

Bir yandan, yapacak bir şey yok doğal seleksiyon diye kendimi ikna etmeye çalışıyorum ama o hallerini, bakışlarını görünce de kıyamıyorum.
Yakalayabildiğim kediyi kısırlaştırmaya göndereceğim.
Üreyip üreyip beni üzüyorlar.

Bunlarla ne yapacağım? Çaresiz durumda bir canlı, ben yardım etmesem dünyadaki son günü belki. Ama yaşam bu belki de.

 
Elinde geldiğince bakmaya çalış. Mama, veteriner vs masrafı da ağır gelirse bana mesaj at.
Hemen büyürler zaten, ondan sonrası onların hayatı. Ama yavruyken bakmamak olmaz.

  • numlock  (15.07.24 12:12:27) 
ne kadar küçükler bilmiyorum ama anası beslemiyorsa senin beslemen lazım. bence üşenme 15 gün kadar zorluk yaşatır sonra ufaktan kuru mamaya alışırlar eziyeti biter. küçük biberon, süt tozu(toz bebek maması da olur) bunları ılık suyla karıştırıp içir 5 6 saate bir. karınlarına masaj, kuyruk sokumuyla ve kıçlarına doğru da pat pat sürekli vurursan tuvaletlerini de yaptırmış olursun. (bunu da yapman lazım) bu arada normal süt sakın verme

15 gün uğraştırır dediğim gibi ama sonra kuru mama derken zorluğu biter
  • deranzo1  (15.07.24 13:31:47 ~ 13:34:26) 
Teşekkürler numlock. Madden yoracak bir durum yok.

Deranzo, elimden geldiğince aklıma geldikce gidip bakiyorum, ama su dahi içmiyor üç tanesi.

Annenin beslediği iki tane ise bariz daha temiz, hareketli ve sağlıklı. Su da içiyorlar, koyduğum mama jelini, yavru kedi macununu filan bulup yiyorlar.

Diğer üç tane amaçsızca dolanıyor. Ağızlarını aralayıp su, macun filan değdirmeye çalıştım ama başarılı olamadım.

Biberonla filan bunları nasıl beslerim onu da bilmiyorum açıkçası. Hem anneleri yokken yaklaşabiliyorum sadece hem günün çoğunda dışarıda oluyorum bazen.

O yüzden annelerine verebildiğim kadar besin vermeye çalışacağım. Belki kendisi yemek derdinde olmazsa bunlarla ilgilenir.
  • nop  (16.07.24 02:32:42) 
[]

Otomatik ödeme talimatlarını kredi kartı için verebilir miyim?

10 adet fatura ödemesi oluyor her ay banka hesabından. Banka kartı tanımlı. Bunu kredi kartına tanimlayabiliyor muyum. Ödemesi nasıl oluyor?




 
oluyor. limit varsa çekiyor yoksa bildirim gönderiyor çekemedim limit yetmedi haberin olsun diye.


  • phonex  (19.07.24 03:50:11) 
[]

Uçakların bıraktığı beyaz gaza inanan grup neyin kafasında?

Ciddiye alıpta araştırmadım. Tamam düz dünyacıları biliyoruz, peki bu arkadaşlar bu beyaz gaza neden inanıyor?

Bu gaz küresel ısınmayı engellemek için bir şeyleri zehirliyor falan dediler. Gerçekten bu grup haklı mı?


 
Chemtrail diye geçiyor.
en.m.wikipedia.org

Buna inananların farklı görüşleri var. Misal benim kayinvalide bizleri zehirlediklerini söylüyor. Aynı kayınvalide coviz aşısı sebebiyle kısır kaldığımızi da söylüyordu. Ailecek "he" diyoruz kendisine.

Haklı mi? Yani bence bu soruya cevap çok basit de sonuçta komplo teorici birine göre hakli denir. Sonuçta lizzard people olayına da inanan var.

Komik bence böyle şeyler.
www.reddit.com

Benim için komplo teorilerinde olay şu;
Misal amerika bir şey yaptı ya da fransa yaptı ya da Türkiye yaptı. Olabilir.
Ama global komplo teorileri (lizzard people, covid, chemtrail, dünya düz vs) beni sadece güldürüyor. Birbirinden nefret eden ülkelerin global bir komployu saklayacak kadar koordine çalışacağını, bunun isleyecegini, bu işin içinde olan binlerce insanin hiçbir şekilde ortaya çıkmayacağını vs düşününce aklım almıyor, komik de geliyor yani misal kuzey kore, pakistan, rusya, amerika, fransa, iran bunlar hep beraber çalışıyor misal, komik geliyor kulağa.
  • logisticsmanager  (15.07.24 11:09:49) 
Bu grup uçaklardan kasıtlı ve gizli şekilde dünyaya gaz salındığını düşünüyor uçaklar üzerimizden geçerken salıp dünyaya kötülük yapıyorlar vs diyorlar

İnandırıcı olsun diye uçaklardaki çıkıntı boruların fotolarını koyuyorlar. Bilmeyen insanlar acaba diyor ama o fotodoki borular aslında uçaklardaki su hidrolik yakıt gibi kaçak halinde birikmesin diye konulmuş drain boruları. Yada bazen jetttison borularını koyuyorlar(yakıt boşaltım sistemi boruları)

Sözün özü insanları kandırıp manipüle eden hayal satan gerizekalı bir grup bunlar argümanları çok boş.
  • basond  (15.07.24 11:10:54) 
Ben de duymuştum bi ara. Bunlara sararsan evinden adım atamazsın. Her şeye kimin parmağı var bu işte diyecek tipler.

Şüphe adamı mahveder o yüzden uzak duruyorum. Benim yerime birileri şüpheleniyor zaten.
  • geveze yazar  (15.07.24 11:13:48) 
bunlara contrail deniyor. uçak motor egzoz gazı içerisinde bulunan sıcak su buharının uygun sıcaklık ve nem şartlarında önce buz kristal parçacıklarına dönüşmesi (paralelinde bazılarının süblimleşerek), belirli bir optik kalınlık ve kaplama alanında, belirli buz parçacık boyutlarında bir yapay bulut tabakası oluşturması. tüm bu mikrofiziksel özellikler ışıma dengesinde farklılık yaratıyor. bunların bazıları kalıcı olabiliyorlar (persistence contrail). küresel ısınmaya etkileri CO2'den daha fazla olabileceği yönünde bir fikir birliği oluştu. ancak belirsizlikleri çok yüksek. şu an gerçek etkiyi kimse tam olarak belirleyemiyor. sadece CO2'ye göre 2 kat daha fazla etkili olabilir deniyor. yapay sirius bulutları oluşturuyorlar yüksek irtifada, bu bulut tabakası da gelen ışınımı yansıtarak soğumaya, giden ışınımı hapsederek ısınmaya neden oluyorlar. tabi net etkisi bizim aleyhimize, yani ısınma. almanlar (DLR) ve NASA bu alanda çok yoğun çalışıyor. Tonlarca proje yapıldı ve yapılıyor, uçaklarla contrail takibi yapıyorlar. Yeni alternatif yakıtlar -SAF (sustainable aviation fuel) bu alanda da fayda sağlayacak, eğer önündeki engeller aşılabilirse. şu nature makelesine bakılabilir
www.nature.com
şurada NASA’ın meşhur DC-8 uçağı ile yapılan bir çalışmaya ait video var. Uzun yıllar uçuş testi ve laboratuvar hizmeti veren bu uçak emekli oldu bu sene bu arada.
www.youtube.com

contrailler non-CO2 emisyon kategorisinde değerlendiriliyorlar. ICAO (international civil aviation organization) zannedersem yakın gelecekte bunun için de bazı önlemler almak durumunda kalacak; daha temiz yakıt kullanmak, uçuş irtifalarında değişiklik gibi. birbiriyle karşılıklı bağımlı birçok faktör var. birini iyileştirdiğinde diğer kötüleşiyor. Örneğin uçuş irtifasını daha az contrail oluşturacak seviyeye getirmek istediğimizde yakıt tüketimi artabiliyor gibi (=ilave CO2 ve diğer emisyonlar).
şurada ICAO’nun bu sene düzenleyeceği önemli bir konferansı bulunuyor:
www.icao.int
karışık yazmış olabilirim, ek soru gelirse cevaplamaya çalışayım.
  • okul  (15.07.24 11:40:33 ~ 12:08:15) 
Birileri her türlü komplo teorisine inanıyor çünkü. Oradaki olay biraz teorinin içeriğinden çok genel olarak insanların teoriyle ve o teoriye inanlarla kurdukları bağ. İşin içinde "Bir gruba ait olmak" da var "Ben öyle her denilene inanmıyorum, koyun değilim" üzerinden ego masturbasyonu da var, yaşanılan buhranlara sıkıntılara kılıf uydurma da.


  • salihdt  (15.07.24 11:41:33) 
Ya gizli bir organizasyon insanları zehirleyecek, bunun için binlerce uçak uçurabilecek güçte...

Ama bu ortaya çıkmasın diye bunu gece yapmayı akıl edemiyor?

Üstünden beyaz iz bırakıp geçen uçak varsa aç flightradar.com'u..
Kendi olduğun yere zoom yap bak.. tependeki uçak sabiha Gökçen 'e Antep'ten gelen uçak.

Antep'te zehir mi doluruyorlar Pegasus'un uçağına? Deli saçması işler.
  • nop  (15.07.24 11:51:07) 
Bunlara "ya öyle olsa adamlar neden göstere göstere yapsın, çaktırmadan yapmak varken?" dediğinde "ya işte gözümüzün içine baka baka yapıyorlar, ayakta uyuyor millet salak bu insanlar" diyorlar.
Ki covid'e amerigan oyunu, aşıya da "bize çip taküyürler" diyenler de yine bunlardı.

  • pianeta  (15.07.24 12:31:47) 
Bu grup 6 şubat depremlerinin yapay olarak yapıldığına da inanıyor. Aynı grup belediyelerin kafalarına göre şehir şebeke sularına klor karıştırır gibi antidepresan karıştırdıklarına da inanıyor mesela. Aynı grup yönetimlerin bu ülkeye, bu ülkenin insanına düşman olduğuna da inanıyor. Aynı grup, bu beyaz gazın yapay iklimlendirme çalışmalarında kullanıldığına, bulutların bu şekilde manipule edilip başka coğrafyalara taşındığına ve yağmurlarımızın çalındığına da inanıyor.


  • muhayyer divan  (15.07.24 12:56:15) 
Başlıgı okuyunca şaştım kaldım. Bu gruptan bir dayıya rastlanan tek ben degilmişim. Dayı bana dediki bu uçaklar giderken bir gaz salıyorlar. Hatta tam İsraile almanya arası giden bir uçak hattından bahsetti. Bu uçagın rotası da bizim akdeniz ve Ege bölgesinden geçiyormuş. İşte bu uçak geçtigi bu iki bölgede kuraklıga sebep oluyormuş. O kadar inanarak anlattı ki. Doğrudur dayı diyerek istemsiz bir şekilde baş salladım. Bilimsel olarak araştırmak lazım tabi.


  • limonlu eksi  (16.07.24 00:36:11) 
cevremde gordugum kadariyla buna inanan 2 kisi var malesef.
bunlar ayni zamanda dunyanin duz olduguna, aya gidilmedigine falan da inaniyorlar.
bir de ikisi de agir trump'ci.
  • cooperr  (16.07.24 01:18:18) 
[]

burun estetiği fiyatları

yakın zamanda kendisi veya tanıdığı ameliyat olan var mı?
ne kadar tutuyor ve nerede yapıldı?



 
Ankara 50 bin TL ortalama bir doktorun fiyatı. Hatta bu fiyat doktor iyiyse makul denebilecek bir fiyat.


  • tahirkemalbozoglu  (15.07.24 11:00:03) 
Arkadaşim erkek arkadaşı Gaziantep'te 54 bine anlaşmış.


  • Amaranta ursula  (15.07.24 11:38:25) 
Antalya da Op. Dr. Engin Erkal var. 60-100 bandı diye biliyorum. Ünlülerin doktoru olarak biliniyor. Yurt içi ve yurtdışı pek çok ünlü hastası var.
drenginerkal.com

  • ibrahimhoca  (24.08.24 22:42:59) 
[]

Uzaktan çalışma ve işe çağrılmak

Merhaba, 2021'de başka bir şehirdeyken istanbul'daki şirketimle anlaşmıştım. o zamanlar onlar da uzaktan çalışıyordu.

şimdi ofise dönme kararı alındı, benim gibi başka şehirde olanları da çağırıyorlar. diğerleri önceden istanbul'da olup pandemide uzağa gidenler. benim gibi zaten uzaktayken başlayan yok.

ben işe dönemeyeceğim. bu durumda ne gibi haklarım var? özellikle hukukçular okuyorsa yardımlarını rica ederim.

 
Sözleşmede ne yazıyor bu durumla ilgili


  • jülsezar  (15.07.24 10:47:36) 
İşe girerken imzaladıgın iş sözleşmesini görmeden yorum yapmak zor.
İşverenle imzaladıgın sözleşmede açıkca remote çalışacağın yazıyorsa çalışma koşullarında esaslı degişiklige giriyor
Tüm haklarını alır çıkarsın. Diger türlü eger gitmezseniz durum sizin için çok sıkıntılı olur. İşten tazminatsız çıkarılırsınız
  • limonlu eksi  (15.07.24 11:27:51) 
sözleşmeyi hatırlamıyorum maalesef. işe girerken evrakları imzaladım orada ve sonrasında yanıma aldım mı hatırlamıyorum. sonrasında deprem yaşadık, evden taşındık. şu anki eşyalarım arasında da sözleşmeye benzer bir şey bulamadım.


  • noxie  (15.07.24 11:56:13) 
Şirketinizle konuştunuz mu? "Ya ofise gel, ya istifa et" mi diyorlar? Oturup konuşursanız ve size tazminatınızı vererek işten ayrılma imkanı sunacaklarsa muhtemelen zaten yasal olarak da alabileceğiniz bu.

Eğer sözleşmenizde hali hazırda uzaktan çalışacağınız yazıyorsa daha kolay olur sanıyorum, ancak bu tür sözleşmelerde genelde işvereni koruyan "İşverenin gösterdiği çalışma yerinde çalışılır, işveren esnek çalışma imkanları sunsa bile bunları değiştirme hakkını saklı tutar" vb. gibi ifadeler bulunuyor. İş kanunu bu tür konularda işçinin yanında ama açıkçası bu uzaktan çalışma konularında bir içtihat var mı bilemiyorum. İşvereninizin durumuna göre bir avukattan danışmanlık almanız faydalı olur.
  • salihdt  (15.07.24 12:19:47) 
Uzaktan başladıysan sözleşmeyi sana email atmışlardır, imzalayıp kargolamanı istemişlerdir. Eski emaillere baksana.


  • kanepeee  (15.07.24 13:25:05) 
@kanepeee: ofise gelip imzalamıştım :/ bilgisayar aldım, yöneticiyle tanıştım vs


  • noxie  (15.07.24 13:36:15) 
[]

Anlık çeviri yapan kulaklık gelir mi?

Anlık çeviri derken, sadece translate özelliğinden bahsetmiyorum.

Yakın gelecekte, İngilizce bir film izlerken, kulaklığım konuşmaları bütün karakterlerin ses tonlarına söyleyiş biçimlerine vs... bağlı kalarak aynen çevirebilecek mi?


 
Teoride mümkün ama pratikte senkron sorunu nedeniyle keyifsiz olur sanırım. Yani şöyle düşünelim, Netflix ile kulaklığı eşleştirdiniz, kulaklık direkt sesi alıyor, bunu kendi sunucusuna gönderiyor (Ya da cihaz üzerinde çeviriyor) ve size çevrilmiş halini iletiyor. Teknik olarak düzgün bir çeviri olması için cümlenin bitmesi lazım, bunun üzerine bir de iletişim sürecindeki gecikmeler, üstüne de çeviri için gereken süre işin içine katılırsa görüntü ile konuşma arasında ciddi senkron farkı olur.

Aşılmayacak bir problem değil tabi, mesela kulaklık Netflix tarafından destekleniyorsa bu işlemlerin tamamı için bir buffer ayarlanır ve kulaklık bu süre içinde çeviri işini halledip, bunu görüntüye senkronlar.
  • salihdt  (15.07.24 09:54:01 ~ 09:55:49) 
gelir ve yani cok kisa bir surede gelir. Ama muhtemelen bu dediginizin kapsamlisi olur. Yani AI ses ve ceviri servisleri her seye entegre gelir. Yayinin zaten o ozelligi olur kulakliginda ayrica olmasina gerek olmaz vs. VLC player otomatik dil secenegiyle gelir gibi dusunelim.

Misal ustteki ornekle Streaming platformunun ozelligi olur. Turkce almanca degil sen hangi dil istersen. Buradaki olusabilecek tek sikinti lisanslama. Benim sesimi kullanacaksan hep farkli dillerde de cunku AI bunu yapabiliyor, o zaman bana daha fazla para odersin. Veyahut bakin dizi film ozelinde soyle bir sey olabilir nasil Siri nin bir sesi varsa Netflix'in de kadin erkek sesleri olur, ama bu bayar muhtemelen.
  • wallcan  (15.07.24 09:54:43 ~ 09:57:10) 
Simultane çeviri senkron sorunu yaratsa bile muhtemelen zaten yayınlar çeşitli dillere dublajlanmış hale getirilir önceden. Rastgele videolar içinse, video önden yüklenirken ses kanalı üzerinden çevirinin de önden yürümesi teknik olarak mümkündür herhalde. Şu an biz bunu bu kadar detaylı düşünebiliyorsak baya yaklaşmış olsa gerek süreç.

Ancak kulaklık çok işlevsel olmaz iki senaryoda da. Kulaklık sadece dijital olmayan konuşmaların çevirisi için faydalı olur, kulağınızın içinde simultane tercüman gibi çalışan turistik bir seyahat aksesuarı falan örneğin. Bunlar da mümkün olsa gerek. Bence 10 yıl içinde bu ve benzeri çok şey hayatımıza girmiş olacaktır. Teknoloji hazır zaten, sadece özelleştirilip araç gereçlere entegre edilmesi gerek.
  • akhenaten  (15.07.24 10:24:50 ~ 10:25:48) 
Bununla ilgili ai prototipleri göstermişlerdi yakın zamanda ama hangi firmaydı unuttum yine google olabilir, gecikme konusunda da neredeyse sohbet hızında demişlerdi, ben de buradan en fazla 2-3 saniye bir gecikme diye düşünüyorum


  • grimavi  (15.07.24 10:27:37) 
@salihdt

Senkron sorunu olur demişsin ama söylediğin şey sadece canlı yayınlar için geçerli.

Youtube altyazıların transkiptini oluşturuyor adam daha konuşmadan altyazı gelebiliyor dolayısıyla otomatik bir transkript oluşturup çeviriyi oradan yaparsa hiç sıkıntı yaşanmaz.
  • respect  (15.07.24 10:33:31) 
Samsung ai telefon konuşmalarını diller arasında çevirebiliyor şu an. Chat gpt de normal konuşma için böyle bir sunum yapmıştı 4o'yu çıkarırken. Filmlere de yapılabilir ama ben yine orininal dilini tercih ederim muhtemelen :D ama mesela atıyorum geçen Fransa'daki seçimden sonra Melenchon'un konuşmaları twittera düşmüştü. Ona anlık çeviri olsun istemiştim. Twitterın videosuna entegre altyazı bile tam düzgün yok en azından ai destekli altyazı hizmeti gelse bari


  • nundu  (15.07.24 11:33:17) 
respect bufferdan kastım ona benzer bir şeydi zaten. Yani iş oraya gelirse çözülür tabi de örneğin Netflix böyle bir teknolojiyi desteklemekle uğrşacağına kendisi direkt bu hizmeti sunar. Ki senin verdiğin Youtube örneği de bu zaten.


  • salihdt  (15.07.24 11:46:15) 
[]

Cam arasındaki buharımsı leke

Merhaba. Camları sildim ettim arkadaşlar da, cam arasında buhar gibi bir leke var. Bu iki izocam arası. Nasıl çıkacak bu. Sökülecek mi cam. Ben sökebilir miyim? Pimapenciye mi söylemem gerekli?




 
izocam başka bir şey.

Pimapenciye söyleyin de fabrikasyon hata o. Yenisinin takılması lazım. Garanti kapsamındadır umarım.
  • Mirket  (15.07.24 09:50:35) 
çift cam arasındaki leke yani. izocam mı bilmiyorunm.


  • dolantindr  (15.07.24 10:29:32) 
hep var mıydı? sonradan olduysa hava kaçağı vardır orası zamanla komple buğu olur.


  • neira  (15.07.24 10:47:38) 
Bu cam sökülüp, pimapenci tarafından temizlendikten sonra teker güzel bir şekilde macunlanarak takılacak. Sizin yapabileceğiniz bir işlem değil.


  • tahirkemalbozoglu  (15.07.24 11:02:02) 
sen sökemezsin. söksen de toparlayamazsin. pimapenciyi aramalisin. umarim garantisi vardir cünkü denildigi gibi fabrikasyon hatasi o. izocam denilen sey camyünü yalitim malzemesi. izocam degildir o :)


  • konusma ben konusuyorum daha bitirmedim  (15.07.24 11:29:08) 
Çift cam arasında buğu, leke vs varsa aradaki kısma hava giriyor demektir.

Onarımı hem pahalı hem de sağlıklı olmuyor. Fabrikasyon üretiliyor ve hava almaz şekilde kapatılıyor bunlar, kenarlarındaki siyah silikon gibi olan malzeme ile.

Değişmesi gerekiyor.

Darbe alma, kırılma vs sebeple olduysa ve konut sigortanız varsa teminat miktarı kadarını oradan kullanabilirsiniz
  • nop  (15.07.24 11:57:49) 
İzocam değil, ısıcam demek istiyorsunuz. Aslında ısıcam da değil. Isıcam bir çift cam markası. İlk çıktığı için selpak gibi jenerik markaya dönüşmüş (izocam da malzeme adı değil, cam yünü markası bu arada).

Soruya cevap verilmiş zaten, hava alıp buğu yapmış muhtemelen. Açılması lazım, mahalle camcıları da yapar aslında.
  • kibritsuyu  (15.07.24 12:13:04) 
Teşekkürler. Kiracıyım arkadaşlar. Öyle sigorta garanti bir şey olduğunu sanmıyorum. Camciyla konuşayım o zaman, yaparsa bakayım. Sağolun.


  • dolantindr  (15.07.24 19:28:52) 
[]

kadinlar sorum size

"seninle bir gelecek göremiyorum, sana bağlandım hayatımdan çıkmanı da istemiyorum" cümlesi tam olarak ne ifade ediyor sizin için? aslında daha önemli gördüğüm kısmı bir kişi ile nasıl gelecek görüyorsunuz nedir o cumlenin arkasinda yatan parametreler




 
Gelecek görmek kadın dilinde evlilik demektir. Evlilik istemeyen kadınlar için de birlikte yaşamak anlamına geliyordur diye düşünüyorum.

Bahsettiğin cümlenin anlamı "seninle evlenmemeliyim, evlendiğimiz takdirde kesinlikle istediğimiz huzuru mutluluğu yakalayamayız (mesela sürekli kavga ederiz nesela sen beni çok hırpalarsın) onun için seninle evlilik düşünemiyorum ama şu anda seni kaybetmeye hazır değilim güçlü hissetmiyorum" olabilir.

Bu "seninle gelecek göremiyorum"un anlamı "sende istediğim şartlar yok, evleneceksem mutlaka istediğim şartlarda biriyle evlenirim ve bu sen değilsin" olabilir, "sana bağlandım hayatımdan çıkmanı da istemiyorum"un anlamı da "beni duygusal ve egosal olarak çok doyuruyorsun sende aslında sevgi açlığım azalıyor onun için seni kaybedemem" de olabilir.

Durumunuza göre değerlendirin işte. Gelecek=evlilik.
  • muhayyer divan  (15.07.24 03:39:39) 
Kadin degilim ama 42 yasin verdigi tecrübe ile bu tam olarak şu demek: bak yeni birini bulunca basar giderin haberin olsun. Sen de öyle ikimizle ilgili gelecek planları yapmaya kalkma boşuna. Ama once den beni birakirsan bunu kabullenmem, kiskancin tekiyimdir. Benim olmasan da baskasinin da olma bir sure


  • duster  (15.07.24 07:46:44) 
Ben yukarıda arkadaşlara %100 katılma butonuyum.


  • sekizdokuzon  (15.07.24 10:31:28) 
Duster +1 diyorum


  • basond  (15.07.24 10:34:12) 
muhayyer divan +1
duster +1

kadınım.

yani bir erkeğin "takılalım ama sevgili olmayalım" demesi gibi bir şey.
  • art cat chocolate  (15.07.24 10:41:05 ~ 10:41:52) 
sen cepte bekle, ben daha iyisini bulamazsam sana donerim demek istemis.


  • baldur2  (15.07.24 10:52:18 ~ 10:53:00) 
[]

devamini/durumunu/detayini en çok merak ettiğiniz duyurular

Benim misal hatırladığım bir kadın vardi. Suriyeli evli biriyle mesajlasiyordu, sürekli 5 sayfa soru sorardi. Napıyor acaba?

Sonra daha şimdi soru soran hhhh99; misal onun hikayesini karsi taraftan dinlemek isterdim. Çünkü tam bir sümer kolçak hikayesi gibi geliyor; es var, baba var, bunlar çok kötü. Pkklilar saldiriyor, alman devleti korumuyor, araba almanya belcika sınırında bırakılıyor falan. Kobra takibi bölümünden tek eksiği silahli catisma. Umarim sorunu çözülür ama ben duyurunun bu kadar kısır kaldığı bir konu gormemistim.


Sonra bir tane daha vardi gecen; hesabına para atiyorlar, o da coin yapıyor falan. Bu işin resmi adı ne diye sormaya gelmisti. Onu da merak ediyorum.

Daha kesin vardır, unuttum.

 
Kobra takibi benim de ilgimi çekmişti. Sanirim kayseri’de durup dururken annesi babası dayak yiyen biri vardı. Hatta bookmark olarak tutuyordun, biri daha sorduydu, netleşen birsey yoktu galiba.


  • mbond  (15.07.24 00:09:43) 
Net bir hikaye hatırlamıyorum ama cocodancer nick'li bir yazar vardı, onun anlattığı hikayelerde figüran olarak rol almak, olan biteni kanlı canlı izlemek isterdim. Ot bağımlısı bir sevgilisi vardı (hatırladım), onu naptı, o çocuk evinden çıkabildi mi, pijamasını çıkarıp üstüne doğru düzgün bir şeyler geçirdi mi? O çocuğun akıbetini merak ediyorum.


  • sekizdokuzon  (15.07.24 00:10:54) 
nicki market_arabasi_teroru gibi olan bir duyurucu vardı eskiden.

kleptomaniden muzdaripti, sürekli çaldıklarıyla ilgili soru soruyordu. hemşire olduğunu söylüyordu. en son afrikalı birinden hamile kalmıştı ama adam çocuğu istemiyordu. sokak kedisi iyileştirme bahanesiyle duyuruculardan topladığı paralarla ortadan kaybolmuştu.

nerede acaba şu an? çocuk doğdu mu, yoksa o da mı yalandı? veya yeni bir nickle aramızda mı salınmakta? güzin abla mektupları gibi uzun uzun yazardın, neredesin be kuzu?
  • moonie  (15.07.24 00:17:47 ~ 00:26:17) 
İş arkadaşını sürekli olarak kendi arabasıyla işe götürüp getiren bir arkadaş vardı. Israrla sesini çıkartmıyordu adama. O ne yaptı onu merak ettim ben biraz.


  • pispinti  (15.07.24 00:18:36) 
Kedi kumuna işeyen adam. Kediyi ne yaptı, kumu sonrasında ne yaptı, hala aramızda mi? Yıllardır merak ederim.

Yeniler bilmez deyip duyuruyu da buraya ekleyeyim: www.eksiduyuru.com
  • fraise  (15.07.24 00:29:03 ~ 00:31:13) 
Duyuruya yeniden gelirsem alacağım nick, sağol @fraise.


  • logisticsmanager  (15.07.24 00:30:44) 
Suriyeli evli doktorla mesajlaşan kadını ben de hatırlıyorum. Belirli aralıklarla ufak krizler yaşatıyordu bize.

On yıl önce mi ne burda çıplak fotoğrafını paylaşan bir kadın olmuştu, sözlükte başlığı açılmıştı hatta. O abla umarım aradığını bulabilmiştir.

Sevgilisinin eski kocasını takıntı yapan biri vardı. Belirli aralıklarla “aşık olduğunuz kişinin geçmişi” diye anket yapar dururdu. Duyurunun medeniyet seviyesini aşağı çekerdi.

Son olarak da kız arkadaşının iş yerine gitmeye çalışıyordu biri. O ne yaptı kız bunu en son cinnet geçirip dövdürttü mü merak ediyorum.
  • ruhen hastayim ben  (15.07.24 00:54:37) 
Hesabına yatan paradan coin alanı çok merak ediyorum ben de. Umarım başına bi şey gelmemiştir


  • nundu  (15.07.24 01:07:41) 
@nundu; ya ben onun sayesinde böyle garip bir olay olduğunu anladım. Sonra eksi'de gordum, Facebook grupları falan. Sorusunu sildi, bilemedik tabi sonra. Ben de öyle umuyorum ama okuduklarimdan genelde başlarına bir şey geldiğini anladim :/

Beni mesela hep üzüyor burada iş arayan/borcu olan yazarlar görmek. Genelde de bu tarz kişiler böyle işlere düşüyor.

Yazarken aklıma geldi; geçen kumarda hayatını dağıtan bir genç arkadaş vardı italya'da burs parasını yemişti falan. o da umarım toplamistir kendini.
  • logisticsmanager  (15.07.24 01:21:04) 
15 yil kadar once bi peseve vardi, homeless takiliyordu sonra eve ciktigini yazmisti sanirim bir duyurusunda. ara ara gelir aklima napti acaba diye :)


  • in vino veritas  (15.07.24 01:28:55) 
want2die napıyor acaba. Bazen cevaplar görüyorum, cevap tarzına/üslubuna bakıyorum direkt aklıma o geliyor.


  • numlock  (15.07.24 03:40:08) 
Duyurucu: acemi

Duyuru: şantaj duyurusu vardı bı tane. Çocuk biriyle sexting yapmıştı, ciblak fotolar fln
  • abuzer  (15.07.24 07:33:07) 
Duyuruda çiplak fotosunu paylasan kadin:

"heartache"

Kendisi sözlükte hâlâ aktif olarak saçmalamaya devam ediyor..
  • Yourcousinmarvinberry  (15.07.24 11:06:44) 
Duyuruyu o kadar içselleştiremedim henüz.


  • geveze yazar  (15.07.24 11:21:36) 
niye ama ne yapıyor, onu merak ediyorum.


  • gabe h coud  (15.07.24 11:46:42) 
Spor salonundaki 13 ya da 15 yaşındaki bir kızla birlikte olmaya çalışan 30'lu yaşlarında bir eleman vardı. Linç edilmişti burada. O zamanlar duyuru hesabım yoktu, lince katılamamıştım. Ne oldu ona? Nicki hatırlamıyorum, hatırlayan varsa yazsın lütfen:D


  • gnosis  (15.07.24 11:55:28 ~ 11:56:11) 
Ne büyük sapıklar varmış burada. Bugünlere iyi gelmişiz bir taraflarımızı kaptirmadan:(

Bu arada dünkü manken sanarak tanımadığı kadına tokat atan yazarı asamiyorum. Sanırım rüyama da girdi, beynimde dönüp duruyor. O hikayenin de devamını merak ediyorum.
  • sekizdokuzon  (15.07.24 11:56:54 ~ 11:59:54) 
@8910 kesinlikle. Misal onun videosu düşse haberlere "manken sanarken kadını tokatladi" diye sasirmam. Uzun zamandir böyle hikaye duymamistim.


  • logisticsmanager  (15.07.24 12:19:19) 
@logistic: Mankene fiziksel şiddetten bir de Boyner oyuna girerse cidden son kalan beyin hucremi de bırakırım masaya.


  • sekizdokuzon  (15.07.24 12:25:16) 
belki bir 10 yıl olmuştur. Bir tane mühendis vardı işsiz, iş arıyordu nişanlısı mı yoksa sevgilisi mi vefat etmişti. Bütün kötü durumlar üst üste gelmişti inşallah iyidir durumu.


  • komando kani var bende  (15.07.24 12:48:24) 
"yanlışlıkla manken yerine kadına tokat attım" duyurusu. ya olay çok trajikomik ve sonucu ne olacak, gerçekten merak ediyorum. inşallah yazar için olumsuz bir şey çıkmaz.


  • m e b  (15.07.24 17:56:07) 
ben asil eskiden duyuruda aktif olup da artik yazmayanlari merak ediyorum. 6-10 sene falan once Aysho vardi yanlis hatirlamiyorsam.Ismi Ayse olabilir.Kisisel hic bir iletisimim yoktu ancak orjinal bakis acisiyla duyuruyu zenginlestiren bir karakterdi.Nedense yazmayi birakti.


  • turkuaz  (16.07.24 15:04:57) 
[]

Turk hattim y.disi telefonunda calismiyor

Ingiltere'deyim. Turkiye'den getirdigim eski Nokia telefonumda Turk hattimi takili halde kullanabiliyordum. Telefonun acma kapama dugmesi bozuldu, gittim 20 pounda Nokia105 aldim en yakin telefoncudan. Ama yeni aldigim bu telefonda benim Turk sim cardim calismiyor, sinir oldum. Telefonun Cekme simgesinin ustunde R isareti var. Restricted herhalde. Telefon ne arama aliyor, ne arama yapiyor. Ne yapmak gerekiyor?




 
roaming'in R'sidir o.

Nokia105, sadece 2g mi o?

İngiltere'de çoğu operatör 2g'yi bırak 3g'yi bile vermeyi bıraktı veya bırakıyor galiba. Biraz daha yeni bi telefonla sorun yaşamayacağını düşünüyorum. Neden dersen Türk hattın burada bi hat üzerinden çalışıyor, onlar 2g yayın yapmıyorsa yapabilecekleri bişey yok. Sanırım yol üstü telefonculardan aldın, almadan tak bi dene.

edit: commonslibrary.parliament.uk
2g biraz daha uzun devam edecekmiş 3g kapanıyormuş, ama operatörüne göre değişiyor olabilir işte.
  • nhk ni youkosu  (15.07.24 00:56:08 ~ 00:59:52) 
Boyle bir olay var zaten. Turist olarak gittigimde 7-8 sene once Carphone warehouse'dan Samsung telefon almistim. Kutunun ustunde UK-eu only yaziyordu. Gorevliye sordum Turkiye'de kullanicam dedim, satici satsak mi satmasak mi diye tereddut etti. Sonra uk hat al, 10-15 dakika konus telefonu uk'de kullan ondan sonra Tr'de kullanabilirsin demisti. Dedigi gibi yaptim, sorunsuz kullandim sonra telefonu yillarca Tr'de. Direkt Tr simini koysam calismayacakti muhtemelen. Adamlar dogru duzgun ne diplomamizi tanir, ne ehliyetimizi, sim karti tanimamis cok mu:)


  • freedonia  (15.07.24 07:03:21 ~ 07:05:38) 
[]

nrw öncelikli Almanya'da avukat varmı?

kısaca özet geçeceğim arabayı bayiden ikinci el olarak eşimle ortak hesaptan ödeyerek kendi adıma faturası dahil aldım aradan bir buçuk yıl geçti kayınbabam iznim olmadan arabayı üzerine aldı ve ben üç ay sonra arabayı alıp Belçika'ya bırakıp Türkiye ye gidince arabam çalındı diyerek hakkımda ihbarda bulundu.Araç Belçika'dan Almanya ya oradan da yakında teslim edilecek kayınbabama sanırım
eşim ve ailesi bunun dışında hakkımda birçok şikayette bulunmuş ben başkası ile olan davama katılamadım oturum kartım vs olmadığı için o davadan tutuklama emri var oturum kartımı teslim almadan ve Almanya ya defalarca hakkımda ki suçlamalar ve arabam çalındı iddiası ile online yazmama rağmen hiçbir işlem yapılmadı Türkiye de savcılığa suç duyurusunda bulundum ayrıca ancak bu durumda ne yapılabilir sadece araba olayı kanıtlı araba daha önceden benim ve faturası benim adıma ödemesi benim ve eşimin ortak hesabından yapıldı bu durumda ben gelmeden , güncel oturumu kartım olmadan ve hakkımda tutuklama emri olmasına rağmen kayınbabam suçlu bulunup hapise girer mi ve aracımı geri alıp hakkımdaki araba hırsızlığı suçundan beraat edermiyim?

Not:Daha önce tutuklama emri olan davada türk avukat tuttum ancak ilk duruşmada davadan çekildi ve hiçbir şekilde iletişime geçmiyor bu nedenle gerçekten bu zor durumda iyi bir avukata ihtiyacım var.

 
güncel


  • hhhh99  (16.07.24 18:56:31) 
güncel


  • hhhh99  (07.08.24 13:07:49) 
bence türk avukattan ya da burada avukat aramaktan ziyade google'a yazip ceza avukatlarini bulun bölgedeki. tercihen büyük avukatlik firmalari olsunlar ve mutlaka ama mutlaka google yorumlarini dikkate alin. ne kadar az negatif yorum almissa onla ise baslayin.


  • alice in potatoland  (07.08.24 14:00:08) 
#alice in potatoland

Google yorumları pek işe yaramıyor kötü tecrübem oldu ücreti alıp ilk duruşmada çekildi ve Almanya daki derneğe şikayet etmeme rağmen hiçbir işlem yapılmadı.

büyük firma mantıklı bölgedekilere Mail gönderdim ancak dönüş yapan olmadı.

araba hırsızlığı nedeniyle Türkiye'den dava açmayı düşünüyorum online vekalet vererek ancak halen kimseyi bulamadım
  • hhhh99  (17.08.24 00:58:27) 
güncel


  • hhhh99  (09.09.24 18:36:28) 
[]

Şartelden duman çıkıyor, nereyi arayalım?

Evdeki birkaç ampul yanmamaya başladı, şarteli kontrol ettiğimizde inanılmaz bir duman yükselmeye başladı. Kuru bir bezle tüm şartelleri kapattık ama yanıyor resmen, çok sıcak. 10 dakika oldu hala az da olsa tütüyor.

Bu sırada hemen komşu geldi, tütme durdu. Şarteller kapalı şimdi. Yatalım mı biz yoksa sıkıntı olur mu?
Yarın elektrik idaresini mi, direkt elektrikçiyi mi arayalım? Pek bu işlerden anlamadığım için soruyorum. Teşekkür ederim.

Edit: tanıdık bir elektrikçi bulduk, geliyor şimdi. Neden olur ama böyle bir şey, her evde olan cihazlardan var, hatta yazlık burası, çok elektrik de kullanmıyoruz.

 
Geçmiş olsun. Elektrikçiyi aradığınız iyi olmuş. Bu tarz durumlarda önlem için evde yangın tüpü bulundurmak faydalı olur.


  • pispinti  (14.07.24 23:31:53) 
hemen bulduğunuz iyi olmuş, normalde apartmanlarda falan dışarıda bi şalter daha oluyor müstakil evlerde nasıldır bilmiyorum. Ben olsam onu da kapatırdım adam gelene kadar.


  • nhk ni youkosu  (15.07.24 01:01:07) 
[]

adana-istanbul araçla seyahat

merhabalar,

arabayla adana - istanbul yapmam gerek. pahalı otoyolları kullanmadan gitmek istiyoruz haliyle ama son sapağı da kaçırmayalım diyoruz :)

adana - ankara arası biliyorum ama hiç ankara sonrasını yapmadım ondan sormak istedim. ankara yolunda eminlik çıkışından aksaray karayoluna bağlanıp tuz gölü yanından fıtı fıtı gidiyoruz. gölbaşından sonrası yok bende. maps gölbaşı sapağından sonra yukarı çıkarıyor ama pahalı otoyol nerede başlıyor bilmiyorum.

teşekkürler

 
Anadolu otoyolu'nu (E80) takip edin navigasyondan.


  • prole  (15.07.24 00:03:02) 
Ankaradan Istanbula kadar ucuz otoyol var, eski devlet otobani, Adana pozanti otoyolu gibi. Pahali otoyol (Kuzey marmara otoyolu, O-7 kodu) Sakaryaya gelmeden, Akyazi da basliyor, kuzeye dogru oradan da batiya, 3. kopruye gidiyor. Navigasyon genelde daha hizli oldugu icin Akyazi'dan sonra Kuzey Marmara (O-7) yi gosteriyor. Ankaradan normal navigasyonu takip ederek otoyola (E80) e girin, Akyazidan sonra da navigasyon ordan verse de O7 de sapmamaya ozen gosterin, Yesil Istanbul diye 4-5 yerde saga sapiyor O7 ve baglanti yollari, ama siz ona inanmayin seritten ayrilmayin sorun yok :)

(git: www.aa.com.tr) surada kirmizi ile gorunen TEM otoyolu, yani E80 uzerinden devam edeceksizin. Orasi eski devlet otoyolu, ucuz.
  • The_Lollok  (15.07.24 05:56:12 ~ 06:03:40) 
[]

Google podcast alternatifi uygulama (android)

Müzik dinlediğim uygulamadan podcast dinlemeyi sevmediğim, ikisini farklı uygulamalarda tercih ettiğim için uzun zamandır google podcast kullanıyordum ama bu yaz Google fişini çekti tam bir Google klasiği olarak :/

YT Music uygulamasına yönlendirdiler ama primer Spotify kullansam da arada orayı da müzik için kullanıyorum ve bazı aradığım podcastleri bulamadım YT Music uygulamasında.

Bana güzel, arayüzü temiz, içerik olarak sıkıntı yaratmayacak bir podcast uygulaması tavsiye eder misiniz? Android kullanıyorum o yüzden apple podcast olmuyor sanırım (ipadim var da telefondan dinliyorum podcast).

 
Ayni dertten muzdarip biri olarak çözümü pocket casts'te buldum. Hiç aklıma bile gelmiyor artık Google podcasts.


  • logisticsmanager  (14.07.24 22:26:46) 
[]

Yardım - Tatile giderken kedi pınarını fişte unuttum

Duyuru sakinleri, lütfen yardımcı olun.

Kiwi’nin klasik kedi pınarını tatile giderken fişte unuttum. İçinde sanırım 800ml-1000ml kadar su vardır. 1 hafta kimse yok evde. Bu kedi pınarındaki su biterse ne olur? Okuduğum kadarıyla elektrik çekmeye devam ediyormuş prizden. Yangın ihtimali olur mu? Bir akıl verin ne olur, yoksa döneceğim ben :(


 
Sanmam yangın çıkacağını. Kediler bitirir mi suyu o sürede?


  • numlock  (14.07.24 22:16:21) 
Dışarıdan birisi sigortayı kapatma imkanı olur mu? Siteye bağlıysa yönetime söyleyin sizin sigortayı kapatabilirler belki.


  • titanic kemancısı  (14.07.24 22:18:38) 
@numlock Evde kedi yok, kedi benimle. Su devir daim yapacak sadece. Normal pompa ile çalışan usb’li, fişe takılan bir model. Su bittikçe zorlanıp elektrik çeker ve yangın çıkar mı diye endişelendim :(


  • silverleaf  (14.07.24 22:18:49) 
Yok be saçamalama. Sen eve dönünce o su aynı şekilde (biraz azalmış olarak) devir daim etmeye devam eder.


  • numlock  (14.07.24 22:20:12) 
@ titanic kemancısı Buzlukta et olduğu için onu yapmayı çok istemedik ama bir şeylerden vazgeçeceğiz en sonunda. Çok telaşlandım, çok canım sıkıldı :(


  • silverleaf  (14.07.24 22:21:53) 
Açtıralım çilingire kapıyı çekelim fişten :)


  • numlock  (14.07.24 22:23:17) 
Kedi için su pınarı hiç kullanmadım ama evde o suyu içecek kimse yoksa endişe etmenize gerek yok. Buharlaşmayla bitmez o kadar su bir haftada.


  • pispinti  (14.07.24 22:24:11) 
Suyun tamamının bitmesi gerekmez sanırım, pompa hizasından aşağısına düşse çalışmamaya başlar gibi geldi? Hiç su çekemese ve elektrik almaya devam etse ne olur?


  • silverleaf  (14.07.24 22:34:22) 
Boşta çalışmış olur. Ekstra bir güvenlik riski mevcut değil. Evde kimse yokken prize takılı ve sürekli olarak çalışan bir şeyin varlığı evet can sıkıcı ama o cihazlar yapıları gereği sürekli çalışan şeyler.


  • pispinti  (14.07.24 22:45:50) 
youtu.be

Şuradaki gibi çalışıyor.
  • silverleaf  (14.07.24 22:54:45) 
Modeline göre değişiyordur ama bazılarında "Haznede su kalmadığında otomatik kapanır" denmiş, muhtemelen öyledir. Zaten gördüğüm kadarıyla adaptörlü, görece düşük güçle çalışan bir şey. En fazla boşta çalışmaktan bozulur ve durur.


  • salihdt  (15.07.24 03:50:49) 
bende de vardı, suyunu bitiremiyorlardı bile 2 kedim. zaten 7/24 fişte olan bir şey. bir şey olmaz.

benimki bir gün bozulmuş. ne ara bozulmuş ve nasıl anlamadım. yangın çıkartmadı. tüy falan kaçtı galiba.
  • art cat chocolate  (15.07.24 10:45:58) 
Aynı pınarı kullanıyoruz muhtemelen. Cevap vereyim, hiçbir şey olmaz 1 haftada. Zaten normalde de sürekli çalışıyor. Kedi içse hadi neyse ama buharlaşarak bitmez. Bitse de en fazla kendi motoru bozulur, yangın çıkarmaz.

Ben yolculuktan önceki akşam mamayı suyu kaldırdım, yolda çiş kaka problemi olmasın diye, tavsiye ederim, böylece fişte unutma derdi de olmadı. Boşaltıp kaldırdım.
  • kibritsuyu  (15.07.24 12:50:16) 
Duyuru sakinleri hepinize çok çok teşekkür ederim, iyi ki varsınız!


  • silverleaf  (15.07.24 16:06:53) 
[]

Eskişehir’ de ev ama nerede?

Selam arkadaşlar ağustos sonu gibi Anadolu Üniversitesi Devlet Konservatuvarında sınava gireceğim. Bu benim 2. Üniversitem olacak. Zaten YTÜ Müzik Toplulukları bölümünden mezunum. Kazanmam çok olası, olmayacaksa bile şimdiden kendimi oyalamak adına ev bakmak istiyorum. Hem üniversiteye ulaşımın kolay olacağı hem de hayatın içinde olacağım yerler nereler? İki bira içeyim laps diye eve geçebileyim. Bütçe olarak 15 zorlarsam 20 olabilir. Hangi ilçe ve mahalleden bakmalı?




 
Bağlar tarafı tam istediğin yer oluyor bildiğim kadarıyla. Anadolu üni öğrencileri o tarafta oturuyor genelde


  • nundu  (14.07.24 22:27:16) 
bağlar, kırmızıtoprak

zaten eskişehir'de her yer her yere yürüme mesafesi. tramvay da artık geç saatlere kadar var. ulaşım sorun olmaz. binmezsin bile. tramvayın ilk durağından son durağına yürümüşlüğüm çok. hatta al bir bisiklet, rahat et.

eskişehir'in merkezi 2 ilçe. odunpazarı ve tepebaşı. gerisi uzak ve köy hayatı.
  • art cat chocolate  (15.07.24 00:56:12 ~ 00:59:17) 
Bağlar +1

zaten her yer 1+1 apart dolu. Herhangi birine yerleşirsin beğendiğin. En üst kat olmamasına dikkat et. Kışın çok soğuk oluyor. Isıtmak zahmetli. Yazın da acayip sıcak oluyor. Yakıcı bir iç anadolu sıcağı var.

Bir de ana caddeden bir kaç sokak arkada olsa sessizlik anlamında iyi olur.
  • jackyr  (15.07.24 12:08:10) 
Sarı sitede Bağlar diye bir yer bulamıyorum.


  • guitarissimo  (15.07.24 14:06:35) 
Tepebaşı ilçesinde Bahçelievler semti başlığı altında Eskibağlar ve Yenibağlar mahallelerine bakacaksın


  • nundu  (15.07.24 14:39:12) 
Bahçelievler mahallesi de olur bu arada.


  • jackyr  (15.07.24 17:13:40) 
[]

İstanbul Boğazının Büyüleyici Etkisi

Merhaba İstanbullular,
İstanbul boğazının büyüleyici etkisinin sebebi nedir sizce? 3 hafta önce Venedikte bulunmuş biri olarak soruyorum soruyu. Evet Venedik çok güzel ama çok farklı bir kategoride ama bizim boğazın sahip olduğu etkileyecilik yok bence. Zevkler tartışılmaz ama Boğazın bu guzelliğin kaynağı nedir?



 
Kıvrıla kıvrıla gidiyor yılan gibi, bence ondan.


  • sekizdokuzon  (14.07.24 21:52:41) 
Boğaz bence abartılacak bişey değil. Ben her baktığımda sadece bir "köprü" görüyorum. İstanbuldan nefret etmem belki bunda etken.
Venedikte cüzdanımı çaldırmama rağmen orası bence daha güzel.

  • numlock  (14.07.24 21:53:23) 
Mecazi yüklenen anlamını saymazsak (iki kıtanın sınırı) çok da bir numarası yok diye düşünüyorum. Yani salt manzara olarak öyle aman ama bir özelliği yok ama bi taraf Asya, bi taraf Avrupa diyince wow oluyosun.


  • nundu  (14.07.24 22:05:42) 
Ben bazen seviyorum, bazen sevmiyorum. İstanbul boğazını istanbul boğazı yapan benim o anki keyfim sanırsam. Bir de hava durumu. Çok rüzgar olmadığında, hava çok sıcak veya soğuk olmadığında güzel oluyor.

Yaprak kıpırdamayan ama havanın serin olduğu, hafif sisli bir bahar sabahı güzel.

Ortalık çok hareketliyse, hava çok sıcak veya soğuksa, görüntü HD kalitedeyse kötü.
  • akhenaten  (14.07.24 22:13:51) 
Tam tersi. Boğazı her gördüğümde onu hiç ettiğimiz geliyor aklıma. Çarpık kentleşme, biriyle alakasız eciş bücüş binalar ve yeşilden çok grinin hakim olması… Bence güzel bir görüntü yok ortada. Hele o çamlıca kulesi falan berbat.


  • ruhen hastayim ben  (14.07.24 23:17:17) 
Şimdi bence burada kişinin o şehre olan ilgisinin, bağının önemi var.

Ben misal istanbul bogazindan buyulenirim ama çok acayip güzel gözüktüğü vs için değil (gözükebilirdi ama yapilasma...) ama çok büyük yani böyle hani her yerde göremeyeceğin bir şey.

Misal insanlar eiffel kulesine "bu ne" diyor ya, aynı şekilde ilk gördüğümde altindan "oha lan" diyip çok buyulenmistim. Aynısını new York'a gidince yasayanlar olduğunu da duydum gidenlerden.

Kısacası bence bu yapilarin (dogal ya da yapay) büyüklüğü falan bizi cok etkiliyor.
Misal beni büyük makine, rüzgar gülleri falan da etkiler :) su an yaşadığım yerdeki daglara da bakip "bu ne abi ya hayvan gibi dağ" diyorum her baktigimda.
  • logisticsmanager  (15.07.24 00:29:54) 
Boğazı çevreleyen tepelerdeki selatin camileri, kız kulesi, beyazıt kulesi, galata kulesi bunlar ayrı bir hava katıyor.


  • hebanon  (15.07.24 08:54:17) 
Hocam yurtdisinda yasadim bence senin kastettigin sey "enerji" mevzusu. Ben mesela bogaza gidince bir huzur bi cosku geliyor icime nedendir bilmiyorum. Falat bu yurtdisinda falan gittim bogaz tarzi yerlerde hic enerji alamiyorum.
Belki ayni kafayi yasiyoruzdur.

  • Zetnikov  (15.07.24 09:03:22) 
Boğazın güzelliği ve çirkinliği baktığın yere göre değişir.
Yeşilliğin bol olduğu ve aradan eski yalıların ve köşklerin göründüğü otantik hali güzel.
Yüksek binaların çok olduğu, yeşilliğin neredeyse olmadığı ve sahili araba trafiğiyle dolu hali çirkin.
Ayrıca modern köprüler (tarihi, heykelli işlemeli vs. olmadıkça) insanlara neden güzel gelir hiç anlamam.
  • merhum  (15.07.24 10:37:31) 
Boğaz güzeldir ama dünyada ne güzellikler var öyle aman aman büyütülecek dünyanın incisi bebeği vs konumlanacak bir durumu yok


  • basond  (15.07.24 10:40:09) 
güzel esiyor


  • bir soru sorcam  (15.07.24 10:51:16) 
Köprüden metrobüsle geçenken bile o güzellik karşısında büyüleniyorum. Çok seviyorum ben de görsel olarak çok güzel ama tam o kıyı kısımları ve deniz :) Biraz daha açını genişlettiğinde berbat bir kent o kadar karışık ki bakarken bile yoruluyorum.
Boğaz manzaralı bir evde oturmak ister miydim mesela sanırım orman manzarasını tercih ederim ama deniz kıyısına yakın olmak yürümek oturup izlemek bana hep iyi gelmiştir severim.
Bence boğaz gayet güzel ama bu noktada @ruhen hastayım ben'e katılmamak elde değil asla kıymetini bilemediğimiz güzellikte bir şehir burası, başka ellerde olsa çok daha güzel olabileceğini düşünürüm hep.
  • mutekebbir  (15.07.24 12:23:59) 
insanlar istanbuldaki kalabalıktan ve stresten o kadar bıkmış ki gerçekçi yaklaşamıyorlar bu güzelliğe.
mesela istanbul beton deyip duruyorlar, elbette öyle de zaten. ama boğaz hiç de öyle değil. belli kısımları hariç genel olarak gayet yeşil ve özellikle bazı günler çok güzel görünüyor. köşkler, saraylar, yalılar boğaz'ı boğaz yapan özellikler. birçok farklı tarzda çok estetik yalılarla dolu.
coğrafi olarak bu su yolunun özelliği zaten ortada. biz ezelden beri kafamızda çok normalleştirdiğimiz için iki kıtayı birbirine bağlayan bu yolun ne kadar özel olduğunu unutuyoruz.
  • nathanieltroy  (15.07.24 14:48:22) 
dunyada cografi olarak istanbul'dan guzel sehir bulamadim ben. cok essiz bir sehir. belki san francisco ki o da bir bogaza sahip ufak da olsa.

istanbul cok guzel. hem deniz var, hem tepeler var bogaza bakan, hem de kiyidan bakinca gordugun karsi kiyi manzarasi var ki o da tepelik.

genelde deniz kenarindaki sehirler denizden bakinca guzel gozukur. istanbul'da kiyidan bakinca karsi tarafi gorebildigin icin iceriden de guzel.
  • antikadimag  (15.07.24 20:35:11) 
bogaz dunyanin nadir guzelliklerinden biri, insan elindekinin kiymetini bilmiyor.

yurtdisinin lansmani herzaman iyidir, oraya gidersin bu ne lan dersin. cocuklugum boyunca gidip gorme hayali kurdugum, gidince bu ne lan mevzu bu muymus dedigim cok yer oldu.

eger istanmbul/bogaz bir ucuncu dunya ulkesinin degilde gelismis bir ulkenin elinde olsaydi, isvicre falan gibi, dunyanin 1 numarali turizm merkezlerinden biri olurdu. ama biz icine ettik.
  • cooperr  (15.07.24 20:38:52) 
[]

Samos adasi denizi plaji nasildir

Sb.




 
Pek çok plaj var adada. Genel olarak güzel, temiz. Gördüğüm kadarıyla çoğu taşlık. Favorim Pappa Beach. Araba kiralamak gerekiyor.


  • inawen  (15.07.24 12:49:53) 
[]

Bu sarki size hangi sarkiyi animsatti

open.spotify.com




 
[]

Soruyu tersten soralim. Yunan adalari

Nasil ucuz hizmet veriyor?




 
Erdoğan cumhurbaşkanları değil.


  • hububrad  (14.07.24 20:52:19 ~ 20:53:01) 
Tahmini fikir yürütüyorum;
Yunanistan turizm dışında ekonomisi yok. Bu sebepten devletin bu tarz alanlara ciddi el atmış olması ve buralarda price fixing gibi olaylar yasanmamasini saglamis olması olasi.

Yunanistan vatandaslarinin gelirleri düşük. Yani buralara zaten onlar gidemiyor, gidecek yabanci turist var. Yabancı turist her yere gidebilir, neden yunanistan'a gitsin? Çünkü ucuz hizmet var.
Yunanistan'dan ucuzluğu vs kaldirirsan çok ciddi sıkıntı olur çünkü dediğim gibi turizm tek olaylari

Türkiye'de ise ülke dışında insan çıkmasın diye ekstra harc koyuluyor, zaten vize sebebiyle çıkmak zor, pasaport pahalı. Misal ben fransa'dan pasaport alacagim. Pasaport bedeli 85€. Türkiye'de 242€. Yani türkiye zaten insanlar cikamasin iceride kalsin diye ugrasiyor. Yunanistan'da ekonomi sebebiyle zaten çoğu içeride kaliyor. Bu sebepten de Türkiye'de turizm fiyatlari düşmüyor. Çünkü aslında bir nevi monopol oluşuyor.

Ha misal turkiye'de vize sorunu olmasa, harc ve pasaport bu kadar pahali olmasa bence tatil yerleri fiyatları kesin ucuzlar.

Bu arada tatil yerlerindeki yerlerin sahiplerinin profili de bence oralara gidip düzgün is yapacak kisi potansiyelini öldürüyor. Yunanistan'da ben bu tarz şeyler pek duymadim orada yasayanlardan.

Bu arada yunanistan yunanlilara da o kadar ucuz gelen bir yer değil benim bildiğim (orada yaşayan akrabalar acayip ucuz böyle para patlatiyoruz demiyor). O yüzden Türkiye'nin bize pahali gelmesi gibi yunanlilara sormak gerekir gerçekten doğru cevap almak için.
  • logisticsmanager  (14.07.24 21:12:53) 
Adamlar ucuz hizmet vermiyor ki. Mantıklı fiyatlandırma yapıyor. Daha bugün haberi çıktı adana kebap maliyeti 40 tl diye.


  • numlock  (14.07.24 21:58:16) 
Ucuz değil paranın karşılığını veriyor. bizdeki gibi kazıklama kültürü yok. o yüzden gidiyor millet.
ücra bir plajdaki tek restoran ile marketteki bira arasında 2-3 euro fark oluyor en fazla. bizdeki gibi 5 katı değil.

  • merhum  (15.07.24 08:04:23) 
Adamların yüzlerce adası var, en azından deniz ürünlerini ucuza malediyorlardır diye düşünüyorum.


  • parka  (15.07.24 09:12:54) 
Bizim esnaf gibi yamyam değiller. Bizde 20 lira maliyeti olan şeyi 500 liraya satma peşindeler. Ama ordaki esnaf 20 liralık şeyi ya 80 e satıyor ya da 100e.

Bütün sebep bu
  • limonlu eksi  (15.07.24 10:10:17) 
Yunanistan'da <3 olmasi bile basli basina yeterli bir gerekçe.


  • Yourcousinmarvinberry  (15.07.24 11:02:55) 
Ticaret ahlaklari var diye tahmin ediyorum.

Ha bir de tick vermemissin ama hububrad+1
  • Kittie  (15.07.24 12:42:19) 
[]

arabada uyumalık bir araba modeli

ne olabilir sizce?




 
Dacia jogger.
Arkasina da sleep packini aliyorsun. Bitti gitti.

  • logisticsmanager  (14.07.24 20:50:37) 
teslalar yataga dönüsüyor.


  • robert bosch  (14.07.24 21:27:45) 
Honda Crv nin arka koltuklarını öne ittirirsen 1.60 cm kadar çift kişilik alan açılıyor, şişme yatakla, bacakları kırarak yatabiliyoruz.


  • ankarakecisi  (14.07.24 22:37:05) 
arka koltukları yatan ve bagajla hemzemin olan bütün arabalar olabilir. bildiğim kadarıyla jazz dahil honda'ların çoğunda yatıyor.


  • merhum  (15.07.24 08:05:41 ~ 08:06:12) 
[]

hayat tarzı size ters olan ama görüştüğünüz arkadaşlarınız var mı?

sizin hayata bakış açınız, ilkeleriniz, düşüncelerinize ters bir hayat yaşayan ancak size bir zararı olmayan ve saygısızlık yapmayan arkadaşlarınız var mı?

aklıma gelen en basit örnek: diyelim ki alkollü araba kullanmaya, trafikte makasa falan çok karşı birisiniz. arkadaşınız da kendi hayatında sürekli alkollü araba kullanıyor ama sizin yanınızda yapmıyor.

ve önemli nokta: bunun gibi bir sürü örnek de var diyelim ki.

bu kişi ile bana bir zararı yok diye görüşür müsünüz yoksa arkadaşlık ortak yönler, özellikler, ortak dünya görüşüdür diye düşünüp görüşmeyi keser veya çok azaltır mısınız?

 
Hayatımdaki hemen hemen herkesle görüşüm farklı. Gerektiği yerde de tepkimi gösteriyorum ama görüşmemek için bir sebep değil.


  • numlock  (14.07.24 20:39:18) 
Bir kadın arkadaşım eşini aldatıyor. Hem de öyle birkaç kere değil. Tinder bile açmış. Bana son derece ters.


  • Kahvedesu  (14.07.24 20:44:50) 
@kahvedesu; tam olarak bu gibi durumları kastetmiştim. görüşmeyi kestiniz mi, tepki verdiniz mi?


  • la lykia  (14.07.24 20:48:13) 
Eşine desem adam belki farkında ama umursamıyor. Gece 12'de eşini merak etmiyor musun? Yabancı arkadaşlarım bile ayıplıyor ve olay Türkiye'de yaşanıyor.


  • Kahvedesu  (14.07.24 20:54:54) 
Şeriatçı bir arkadaşım var. Önceden ateistti, hristiyan oldu, Tevrat, Zebur ne varsa okudu. Yahudi olmak istedi, olamadı :) Sonra müslüman oldu ama şeriatçı oldu bu sefer de. Yeni bir arkadaş olsa görüşmem ya da hiç iletişimim olmaz ama bu eski ve can dostu bir arkadaş. Hayatta yolunu bulmaya çalışıyor. Sevgim, saygım azalmaz. Onun da bana karşı durumu aynı. “Yanacaksın oğlum” der, gülerek.


  • gabe h coud  (14.07.24 21:29:45) 
Eşini aldatan ve cesitli maddeler kullanan bağyan cinsiyetli cok yakin bir arkadasim var. Ben de evli çocuklu dumduz yasayan bir insanim. Benimle gorusurken ayık kafayla ve edepli bir haliyle bulundugu ve hayat standartlarimi tehdit etmediği surece sorun etmem biraz riskli gormekle beraber sevdiğim bir arkadasim.


  • instant crush  (14.07.24 22:24:09) 
Çocukluktan kalan arkadaşlarım var böyle. Daha henüz herhangi bir görüşümüz oluşmadan başladığım arkadaşlıklar. Zaman içinde herkes değişiyor tabi, ancak bu kişilerle olan ilişkimde aramıza bu tür şeyler girmiyor. Girebileceği kadar konuya yükselemiyoruz zaten. Zaten o beni olduğum gibi kabul etmiş, ben onu. Fikirsel açıdan soracak, tartışacak bir şey yok. Zaten bu kadar eski arkadaşlıklarda bu konular sıkıcı oluyor, yapacak daha güzel şeyler var. Toplum ölçeğinde olması istenen yaşam şekli yani. Herkesin fikri kendine. :D

Ancak üniden itibaren bu şekilde arkadaşım yok. Çünkü zaten fikirler oluşmuş artık, bir araya gelemiyorsunuz. Gelseniz birlikte yapacak bir şey bulamıyorsunuz. Samimi olmadığınız, içini bilmediğiniz biri bir konuda bir şey söyleyince önyargılar oluşuyor, uyuşmuyorsunuz, tanımak istemiyorsunuz, tanımak mümkün de değil zaten. Ne yapacaksınız? Ben seni sevmedim ama belki severim, istemeden de olsa vakit geçirelim denmez sonuçta. Garip olur.

Haliyle durum bu :D
  • akhenaten  (15.07.24 10:06:05 ~ 10:09:52) 
Var tabii ki. Genellikle ideolojik ayrılıklarımız var, bu ayrılıkların yaşam tarzına doğrudan yansıdığı arkadaşlıklarım da var. Ama kısasın şöyle, insani ve ahlaki kurallar bakımından bir noktaya gelmiş, bazı temel kriterleri taşıyan arkadaşlarım ne ideolojide olurlarsa olsunlar arkadaşımdır. Ama kendine hiçbir şey kalmamış, cahil, empati yoksunu vs bir kişi ile aynı fikirde olsam da arkadaşlık kurmam.
Arkadaşımın yaşam tarzı ve ideolojisi benden farklıysa benimki de ona göre farklı. O da beni böyle kabul ediyor. Demekki başka noktalarda buluşmuşuz, paylaştıklarımız bu farklardan daha üstün şeyler.

  • curukturpkokusu  (15.07.24 13:44:33) 
[]

400bin'e punto alınır mı sizce?

bir araba almaya girişeceğim de 400bin verebileceğim max tutar. punto nasıl bir tercih sizce?




 
Link varsa atarsanız herkes daha detaylı yorum yapabilir. Puntoların çok temizi de var rezalet hale gelmişi de


  • avatar is back  (14.07.24 20:29:27) 
  • floydian  (14.07.24 20:38:09) 
Bakımlı ise alınabilir fakat öncelikle kasko değerine bakın. Örnek olarak attığınız araçların kasko değeri 300-330 bin lira civarında. Dolayısıyla maks 300 bin bandında alınabilir ama 400’e alınmaz, şişirme fiyatlar.

Konudan bağımsız, fiyatların kasko değerine yaklaştığını görmek güzel :) şu an %30 şişirme ise birkaç ay önce %50-60 fazlaydı.
  • orient blue  (14.07.24 21:21:27) 
İlk ilan çok pahalı,ayrıca araç Evo değil grande.Jant kapakları başk modelden uydurulmuş
İkinci ilan yine pahalı,fotolar kötü çekilmiş,ön kaput ön tampon mesafesi çok açık.
Üçüncü ilanda fiyatı bi nebze uygun ama aynı arabayı aynı kmde 2011 euro4 ünü 375e verdim geçen hafta.Eğer bu euro5 ise uzak durmak lazım.

12 yıl aynı 1.3 dizel euro4 puntoyu kullandım.Puntolarda kronik sorun city arızası ve yolcu airbag çatlağı.Onun dışındaki sorunlar çok dert değil.Piyasası zayıf ,şu an genel olarak her modelin 2.el piysası da zayıf.Dizel 150-160 kmde ,2010-11 model , 350-370 bandında alınabilir.
  • arenas  (14.07.24 22:10:53) 
Cok tesekkur ederim arenas ama euro4 mu yoksa 5 mi oldugunu anlamanin yolu sahibine sormak mi? Zerre anlamiyorum hangi puntolarin pesine dusebilirim?


  • floydian  (14.07.24 22:42:52) 
Punto güzel bir araba, hışır edilmemiş bulursan tabi. Euro 5 motor 1.3 multijet olanını 3 yıl kullandım. Kuzeymarmara'da 190 km gordum :) yolda toyata 1.6 atmosferik motorla kapışmıştım ve kuzey marmara d kocaeli tarafinda rampada toyata'nın nefesi kesilmişti :)

Dizel alacaksan iyice baktır conta yanık testi yaptır. Enjektörler ve egr kontrol edilsin. Turboda ses vs. Direksiyon kitleniyor mu? Ön göguste çatlak var mı?

Çok keyifli araba.

Şayet bütcen biraz daha varsa i20 bak.
  • Fritz-X  (15.07.24 00:05:35) 
@floydian kaput açık motor fotosu görebilirsek anlarız,hava filtre kazanlarının şekli farklı oluyor euro5lerin,ayrıca araçta start-stop varsa büyük ihtimal euro5tir diyebiliriz (olmayan istisnalar da var).


  • arenas  (15.07.24 09:15:47) 
Punto alternatifi olarak 1.2 Clio düşünebilirsin. punto 1.3 kadar kaçmaz belki ama mekanik araç olduğu için sorun yaşama ihtimalin az. Bilinen bir kroniği yok bildiğim kadarıyla.


  • jackyr  (15.07.24 12:09:48) 
Su nasil sizce?

shbd.io
  • floydian  (15.07.24 19:38:03) 
[]

Fabrikaların öncülleri neydi?

Nasıl bir gelişim geçirdiler? Aynı özelliklere sahip bir üründen belli miktarda üretilmek istendiğinde nasıl bir yol izleniyordu?




 
Kırılma noktası herhalde Ford’un model T ile seri üretim modelini geliştirmesi. Oradan harekete araştırabilirsiniz.


  • orient blue  (14.07.24 21:23:47) 
hayır t model değil, sanayi devrimi zaten fabrikasyon süreci demek, teknik sebebi buhar gücü. öncesinde el işçiliği ve basit makinelere dayanan atölyeler mevcut. adam smith'in bahsettiği toplu iğne örneği mesela, bu tür atölyelere işaret eder. zira kendisi, sanayi devrimi öncesinde yazdı eserini.

iktisadi ve teknolojik olarak degisime bakmanız gereken eser, alandaki en iyilerden Eric Hobbsbawn'in devrim çağı, ilk cildi.
  • anlatamıyorum  (14.07.24 21:30:04) 
Marx Kapital cilt 1. Fabrika öncesinde manifaktür üretimi vardı. Ama kalitalizme geçişe ilişkin değişik teoriler var. Yine de başlaman gereken yer Kapital 1. Ardından bkz. Geçiş tartışmaları.


  • prole  (15.07.24 00:07:36 ~ 00:08:17) 
Size doğrudan ilk fabrika şuydu, şu yenilikleri getirdi diyemem ancak sorduğunuz kadarıyla fabrikaların zeminini hazırlayan şey birkaç çalışanla iş yürüten ufak üretim atölyelerinin iş bölümüne ve uzmanlaşmaya dayalı üretim modellerini benimsemeye başlamasıyla oluyor.

Bir kişinin yaptığı kompleks haldeki çeşitli işleri doğrudan bir makinaya devredemezsiniz. Ancak bir kişinin yaptığı tek bir işi makinaya devredebilirsiniz. Uzmanlaşma ve iş bölümü bunun anlaşılmasını sağladı.

Bu iş bölümü aynı zamanda verimliliği de artırıyordu, bu da fark edildi. Aynı zamanda işçinin nitelikli olması gereksinimini de azaltıyordu. Herkes bir alet üretemez, ancak herkes atıyorum bir demir parçasını eşit uzunlukta kesebilir.

Adam Smith'in çivi fabrikası örneği bunu çok detaylı ele alıyor.

Yani temel olarak bir işçinin a'dan z'ye tek bir aletin üretimini gerçekleştirmesiyle 10 işçinin o aletin üretim aşamasında sadece tek bir işi yapması (eritme, dövme, kesme, şekil verme vs.) verimlilik açısından çok büyük farka yol açıyordu. iş bölümüne dayalı çalışma işin hızını çok büyük oranda artırıyor. İş bölümüne dayalı bu sistemse icat edilen yeni sanayi araçlarının işçilerin yerini almasına yol açıyor.

Neticede fabrikalar ortaya çıkıyor.

Yani fabrikalardan önce atölyeler vardı. Atölyeler çalışan sayılarını artırıp iş bölümünü geliştirdikçe fabrikavari geniş üretim tesisleri haline geldiler ve iş bölümüyle basit parçalara bölünen her task için çalışanlar yerine makinalar atanmaya başladı. Bundan da seri üretim yapabilen fabrikalar oluştu.
  • akhenaten  (15.07.24 12:05:23 ~ 12:14:47) 
Engels'in "İngiltere'de Emekçi Sınıfların Durumu" kitabı da sanayiye dönüşümü güzel anlatıyor. En azından tekstil bazında, İngiltere için:

İlk başlarda üretim lokal, evde ve neredeyse tamamen insan gücüyle sınırlı. Bir yandan tarımsal aktiviteler de devam ediyor.

Önce "Jenny" diye bir makine icat ediliyor geliyor. Bu makine üretim sürecini baya bir hızlandırıyor; bu üretim artışı son ürün fiyatlarını düşürüyor, tekstil ürünlerine talep arttığı için dokuma işini yapacak insanların gelirleri yükseliyor. Bu insanlar tarımı bırakıp ailece dokuma işine odaklanmaya başlıyorlar ve sadece bu işle geçinen işçiler ortaya çıkıyor.

Bu arada "Jenny" denilen makine sürekli geliştiriliyor ve"Katır" (Mule) diye başka, daha güçlü bir makine daha icat ediliyor. Evinde üretim yapan işçi sınıfı bu yenilikleri takip etmekte zorlanıyor. Sermayesi olan kişiler dağıtık üretimi ufak ufak ortak alanlarda toplamaya başlıyorlar (1700 lerin ikinci yarısı) böylece de fabrikalar ortaya çıkıyor.
  • salihdt  (15.07.24 12:06:37 ~ 12:09:28) 
[]

Somon balığı dolapta kaç gün?

Dün öğle saatlerinde yaptım. Dolaba koydum. Yarın işe götüreyim mi? Bozulmuş mudur?




 
Bir şey olmaz hiçbir şekilde.


  • logisticsmanager  (14.07.24 19:56:02) 
Bozulmaz


  • instant crush  (14.07.24 22:25:50) 
[]

deathmatch fps oyunu önerisi

battlefield 3 tarzı tercihen küçük haritalarda geçen,günümüz silahlarıyla oynanan gerçekçi fps deatmatch modu olan oyun öneriniz var mıdır




 
Cod?


  • numlock  (14.07.24 21:16:15) 
İnsurgency sandstorm


  • cloudybloody  (15.07.24 12:05:46) 
old-school seversen: half-life, quake 3 arena, unreal tournament


  • zen1th  (15.07.24 18:06:25) 
[]

İkinci el çeşitli eşyalar

Aile evime döndüğüm için aşağıdaki eşyaları satıyorum.
Detaylı bilgi için sözlükten de buradan da ulaşabilirsiniz.
Hepsi ikinci el ve temiz. Fiyatlar için mesaj atabilirsiniz


kurutma makinası - tinyurl.com
çift kişilik yatak karyolası - tinyurl.com
beyaz çalışma masası - tinyurl.com
(satıldı 2024-07-16) çalışma sandalyesi - tinyurl.com
küçük gardolap - tinyurl.com

İlan güncel.

 
[]

Ankara'da trivia night yapan bar var mi?

Baska etkinlikler de olur bar etkinligi yani.




 
[]

Uzun süreli ilişkim bitti

3 4 yıldır devam ilişkim son aylardaki kötü gidişat sonucu bugün itibarıyla bitti. Son zamanlarda kendime yaptığım kötülükler karşı tarafı da etkiledi. Çok yanlışlar yaptım. Ben olsam galiba çok daha önceden terk ederdim kendimi. O yüzden kızamıyorum ama üzgünüm. Binlerce fotoğraf, mesaj , anı nasıl silicem hiç bilmiyorum. Nasıl geçecek bu süreç tecrübeliler yazabilir mi? Erkek kişisiyim.




 
Geçmeyecek.


  • numlock  (14.07.24 18:54:07) 
Geçmiş olsun hocam bunun üzüntüsünü yasını tutmakta bir sakınca yok gayet insani bir durum kendi usulüne göre bunları yaşarsın, kendine dersler de çıkarmışsın bunlar da değerli hayat deneyimi


  • grimavi  (14.07.24 18:58:15) 
Yani ben tabi 10 yildir ayni kisiyleyim o dönemleri unuttum ama kolay olmuyor, orada hepimiz anlasalim. Nasıl geçecek? Yani genel olarak kişinin kendini bir hobiye ya da fiziksel aktiviteye vermesi her zaman en iyi çözüm olarak gözüküyor. Bu noktada hem aklı hem bedeni yoğun tutmak ilk dönem için ideali.

Bunun sonrasında asıl gerekli olan bu sürecten kaçmak değil ama kendi içinde absorbe etmek, bundan ders cikarmak, olgunlasmak.

Bir de kararlı olmak gerekiyor. Yani bittiyse kafanizda gerçekten "bitti" olmali. Bunun da en ideal yollari foto vs her şeyi silmek ve kabullenmek. Genelde bu süreleri acili cekenler hep olur mu olmaz mi mesaj atsam mi arasam mi vs vs diye sürekli yarayi desenler (biz de yaptık oradan biliyoruz. Simdi dusundugum zaman keske yapmasaydim diyorum).
  • logisticsmanager  (14.07.24 19:43:21) 
bu neden oluyor bilemiyorum ama gercekten erkekler exleri asamiyor diye düsünüyorum. yani illa bir tanesini de degil birkac tanesi de öyle hafizalarda, kalplerde yer ediyor gibi hissettiriyor.

yapacak bir sey yok. olan oldu. kendine biraz zaman ver. agla, yemek ye, icki ic, oyun oyna... bir hafta süre ver mesela. sonra toparlan. tek tek bir seyleri silmene de gerek yok.

düsünmemeye calis bundan öncesini artik. ama bu iliskinde ögrendigin seyler muhakkak olmustur. onu bir sonraki iliskinde pozitife döndüreceksin o yüzden yasadiklarina sükret. yeni iliskine basladiginda ayrildigin kiz arkadasini ne kadar cok sevdigini, üzüldügünü vs anlatma. ayrilan taraf sen bile olsan kimse ayrildigi icin bayram etmez ama bunu karsidakinin bilmesine gerek yok.
  • robert bosch  (14.07.24 21:23:01) 
fotograflari falan sakin silme. 20 yil sonra yaslandiginda cok güzel hatirlayacagin fotolar var elinde.

kesinlikle tut. bunu unutamamakla vs ilgisi yok.
  • robert bosch  (14.07.24 21:27:03) 
[]

Antialerjik yastık

Kullanan ve memnun olan var mı ? Hangi ürünü aldınız ?




 
[]

Laptop mu macbook mu?

Arkadaşlar genelde günlük kullanım, tez yazmak bir şeyle izlemek için hafif bir laptop ihtiyacı var. İnsanlar yurtdışından alınacağı için (almanya) macbook öneriyor.

Halihazırda apple ürünü kullanmıyorken macbook almak mantıklı mı? Uzun ömürlü ve ilerde sorun yaşamamak için macbook mu alınmalı? Evetse hangi model? Belleği ve işlemcisi iyi bir şey için ne bakmalı?

Ha yok macbook şart değlse diğer markalardan hangisine ve hangi modele bakmalı?

Çok teşekkürler.

İkinci bir soru: bunu yurtdışından alırken kutuda getirmek gümrükten geçerken sorun yaratır mı?

 
Kutuda getirmek sorun oluşturmaz ama uçağa binmeden güvenlikten geçerken bilgisayarı çıkartmanızı istiyorlar. Uçak altı kabininde verirseniz de valizin kaybolma riski var malum.

Soruya gelecek olursak, bahsettiğiniz ihtiyaçlar temelinde mac almasanız da olur gibi duruyor.
  • but that was just a dream  (14.07.24 16:51:06) 
Macbook elbette şart değil ama ben şiddetle öneririm. Şu an Mid 2012 Macbook Air ile yazıyorum size bu cevabı. Hala taş gibi.


  • pispinti  (14.07.24 17:16:04) 
Dokunmatik ekranlı co-pilot laptoplar düşünülebilir.


  • ferenc  (14.07.24 17:40:02) 
Kişisel tercihiniz. Ben hayatta macbook almam tekrar. Kullanamıyorum. 2019dan beri var, evde öylece duruyor. Pil döngüsü 100'lerdedir. Yani o derece kullanamadım.

Aşina değilseniz kesinlikle tavsiye etmem.
  • artci sarsinti  (14.07.24 18:07:29) 
Macbook TR fiyatıyla almanya fiyatı arasında uçurum bir fark yok. Ayrıca Almanca klavyede bir iki harfin yeri değişik. PT.com dan öğrenci indirimiyle ucuza alabilirsiniz. Gereksiz olur yani.

MacBook alınır bu arada. Android kullanırken de alınır. Tezi MacBook sayesinde bitirdim diyebilirim. Büyük rahatlık. Zaten alışınca mecburen iPhone da alıyorsun.
  • jackyr  (15.07.24 12:12:08) 
[]

Yaz bitmeden Kadıköy'de zirve yapsak gelir misiniz?

Madem el birliğiyle duyuruyu eski parlak günlerine döndürdük, bu başarıyı efsane bir zirveyle taçlandırmayalım mi?

strawpoll.com

Teşekkürler.

Edit: 10 kişi gelirim demiş yayınladığım ankette. Ağustos başı ya da ortası müsait bir gününüz varsa yapalım. Musaitlik durumunuzu mesajla iletebilirsiniz dilerseniz. Ben varım yani, ortamda bir 2009 rüzgarı estirelim.

Edit 2: "Ankara'da olursa gelirim." diyen arkadaşlar için; isterseniz zirveyi Ankara'da organize edeyim. Ben gelemeyebilirim ama orada yaşayan bir yazar arkadaş mekan ayarlama gibi konularda yardımcı olursa oradaki arkadaşları buluşturalım. Zirveler iyidir, harareti alır:p

 
İstanbul'da olsam gelirdim. Eğlenceli karakter çok var duyuruda.


  • hasmetizm 2046  (14.07.24 16:38:48) 
hasmetizm+1

Ama nicklerimizi söyleyeceksek ben hiç olmayan bir nick söylerdim, kendimi saklamak için :))
  • rock n roll  (14.07.24 16:41:45) 
İstanbulda olsam gelirdim 2017 civarlarında iki zirveye gittim hatta birini neredeyse organize edenlerden biriydim. Yurtdışındayım ama şimdi :/ yapın buraya da foto atın lütfen.


  • nhk ni youkosu  (14.07.24 16:45:48) 
@hasmetizm 2046 +1

Burdakilerle iyi anlaşacağımızı umuyorum.
  • Amaranta ursula  (14.07.24 16:47:57) 
Hayatta gelmem.


  • numlock  (14.07.24 16:48:21) 
Gelemem, Ankara'dayım.


  • muhayyer divan  (14.07.24 16:58:14) 
Kesin gelirim.


  • Bir ben var benden şurada  (14.07.24 16:58:43) 
Gelmem


  • grimavi  (14.07.24 17:03:02) 
Gelenlere bağlı


  • gabe h coud  (14.07.24 17:24:07) 
@gabe: plan şu şekil; sen, ben, bir ben var benden şurada toplanıp Ankara'ya gidiyoruz. Orada hasmetizm, rock n Rolla ve muhayyer divan'la buluşuyoruz Kızılay'da.


  • sekizdokuzon  (14.07.24 17:50:21) 
Ben götürürüm sizi


  • numlock  (14.07.24 17:54:36) 
Benzinini koyarız, araba kaç kişilik?


  • sekizdokuzon  (14.07.24 17:56:43) 
:) şoför dahil 5 kişi rahat rahat, 6 kişi sıkışarak (arka dörtlü)


  • numlock  (14.07.24 17:59:27) 
İmkansız


  • Cenk Daniels  (14.07.24 18:46:25) 
Ee ne zaman gidiyoruz


  • numlock  (14.07.24 18:53:18) 
Kimseden ses çıkmıyor ki, o işler tarihin tozlu sayfalarına karışmış demek ki. :(


  • sekizdokuzon  (14.07.24 18:55:13) 
Ankara ne abi, Bodrum, Çeşme vs. olsa neyse.


  • gabe h coud  (14.07.24 18:59:07) 
Çeşme'ye gidelim şekerim.


  • sekizdokuzon  (14.07.24 18:59:38) 
Üzdünüz 8910u


  • numlock  (14.07.24 19:00:43) 
Ankara'dan bahsettiğim yazarları da alıp Çeşme'ye gidelim. İnternet tarihinin ilk mobil zirvesini gerçekleştirelim. Ben varım, benim mentali toparlayacak ortam.


  • sekizdokuzon  (14.07.24 19:00:48) 
İstanbula yakın havuzlu villa, 3-4 gün tatil yapalım


  • numlock  (14.07.24 19:01:40) 
@numlock: o is çok yanlış yerlere gidebilir


  • sekizdokuzon  (14.07.24 19:02:49 ~ 19:03:18) 
Çeşme bodrum gitmez sanki. Yanlış arayan, koşa koşa gider zaten. Sen buraların muhtarı gibisin, doğru seçimleri yaparsın :)


  • numlock  (14.07.24 19:04:27) 
Kimse de benden ikametgah belgesi almıyor 50 liraya. Yerin dibine batsın öyle muhtarlık.


  • sekizdokuzon  (14.07.24 19:09:32) 
@sekizdokuzon; çok tatlısın <3

Çok isterdim hepinizle yüz yüze tanışmayı ve sizleri görmeyi ama şu aralar Ankara bile olsa katılamam. Umarım bir gün görüşürüz. Ama çok merak ediyorum sizleri yalan değil. Yüz ve fiziksel özelliklerinizi kafamda oluşturdum kendimce. Benzeyip benzemediğinizi çok merak ediyorum :)
  • rock n roll  (14.07.24 20:00:34) 
@rock n roll o kadar merak ediyorsan al kendimi ifşalıyorum.

hizliresim.com
  • numlock  (14.07.24 20:07:02) 
@numlock; bütün gizemi bozdun. Bazı şeyleri sürpriz tadında yaşamama izin ver. Gelmiyorum zirveye hayret bişey :))


  • rock n roll  (14.07.24 20:17:12) 
Pazar olursa kesin gelirim. Cuma Cumartesi çalışıyorum ne yazık ki :(


  • guitarissimo  (14.07.24 22:10:40) 
Ankara olursa gelirim ama 28 temmuz falan olmalı.


  • Kahvedesu  (14.07.24 22:11:59) 
ankara olursa gelirim +1 :D


  • theseachange  (14.07.24 23:19:36) 
Ben gelmem


  • basond  (15.07.24 10:37:05) 
Çogunluk gelmem demis.

Ankara olursa gelirim.
  • Yourcousinmarvinberry  (15.07.24 11:00:44) 
Ankara'da ne çok kişi varmış. Bence bir seğmenler yapalım.


  • Kahvedesu  (15.07.24 12:01:40) 
Segmenlere filan luzum yok, Tunus caddesinde tonla pub var, serin ve de kapali ortam.


  • Yourcousinmarvinberry  (19.07.24 20:58:29) 
beni zaten herkes tanıyor, çok istek olursa djset'imle beraber gelirim


  • duyurukullanıcısı  (19.07.24 21:14:16) 
Valla bilemedim.

Belki Kadıköy olursa gelmem ihtimal dahilinde.
  • put it in your appropriate place  (19.07.24 22:02:12) 
[]

arkadaşlar zekamı geliştirecek oyunlar önerir misiniz?

Sudokudan sıkıldım, satrancı sevmiyorum. Kelime oyunları olabilir. Teşekkür ederim.

Zekan bu yaşta gelişmez kiki diyenlerniz de olacaktır elbet. Onlar içinse açıklama: gelişmese bile gerilemesin, olanı olduğu yerde kalsın... iste anladınız siz


 
Ayrıca ücretli olmasın lumosity var ama hep aynı oyunlar. Çocuklara yönelikte olabilir.


  • geveze yazar  (14.07.24 16:32:06) 
@sekizdokuzon'dan geometri dersi al. İnternette bir yerlerde mutlaka üçgenli açılı problemler vardır. Onları çöz.
Çok işe yarar.

  • Mirket  (14.07.24 16:34:17) 
Sudoku olabilir


  • Zetnikov  (14.07.24 16:39:02) 
Temel matematik test kitabım var, sık sık çözerim ordan ama şimdi canım telden oyun oynamak istedi.


  • geveze yazar  (14.07.24 16:39:41) 
Sudoku varyantı denebilecek futoshiki ve kakuro var onlara bakabilirsin. Zeka geliştirir mi bilmiyorum da işte sudoku gibi ama farklısı olarak keyifli


  • nundu  (14.07.24 17:03:16) 
tetris oynayabilirsiniz.


  • pispinti  (14.07.24 17:09:23) 
  • numlock  (14.07.24 17:16:12) 
kelime oyunun zeka ilerletecegini veya gerilemesini durduracagini sanmiyorum, daha dogrusu ben hic duymadim.

bence zor yolu tercih edip kitap okumalisin.
  • hot potato  (14.07.24 18:12:03) 
Ben kitap okuyorum zaten de şimdi tel oyunu oynasım geldi ve hatta canım kelime oyunu istiyormuş. İndirdim bj tane. Zekayı boşver.

Birde geçen bir konuşmada duymuştum sözlükçülerin sevmediği bi doktordu adını unuttum. Beyne en faydalı aktivite yabancı dilmiş.
  • geveze yazar  (14.07.24 18:22:37) 
@geveze, @mirket: geometri çalıştırabilirim sana, beleş.


  • sekizdokuzon  (14.07.24 18:24:53) 
@Sekizon, çok sağ ol. Şu an yağmur yağıyor burda. Yağmurda dualar kabul olurmuş. Allah'ta güzel kalbine göre versin.

Ben matematik öğrenmeyi sevmiyorum.

Başka planlarim var.

Teşekkür güzel teklifin için.
  • geveze yazar  (14.07.24 18:36:53) 
www.instagram.com

Şu reels in ilk saniyeleri :p
  • sekizdokuzon  (14.07.24 18:53:06) 
briç kafa çalıştırıyor diye duydum hep. nasıl bir oyun bilmiyorum ama bütün yaşlılar kafaları çalışsın (gerilemesin) diye onu oynuyor.


  • neira  (14.07.24 19:02:49) 
Simdi malesef istediğin cevap olmayacak ama bilimsel olarak elimizde "zeka geliştiren" bir şey yok.
Sudokuda efsane olan kişi sadece sudokuda efsane. Ya da satrancta efsane olan kişi onda efsane. Buradaki intelligence diğer alanlara gitmiyor yani. Misal satranc pattern recognition denilen olayda iyi olmani saglar ama satrancta iyisin diye misal çok iyi matematik problemi cozecegin anlami cikmaz.

Surada güzel örnekler vae bu konularda;
www.verywellmind.com

Cognitive decline (bahsettigin zeka dususunu engellemek) denilen olayı engellemek için de öneriler;
www.nia.nih.gov

www.health.harvard.edu

Duyuru için ozetlersek bir kişi zekasını korumak istiyorsa;
Sigara ve alkolden uzak durmali
Iyi uyku almalı
Sportif egzersiz yapmali
Sosyallesmeli
Beynini kullanacagi aktiviteler yapmali (kitap okumak, yazmak, muzik yapmak, bulmaca, satranc, sudoku, kutu oyunu, kart oyunu vs)
Akdeniz diyeti gibi diyetlerle beslenmeli

Kısacası böyle sudoku oynadim bitti değil yani.

Bu arada yabanci dil attığım linkte de söylenen crystallized intelligence tarafi için.
  • logisticsmanager  (14.07.24 19:25:03) 
[]

hangi klima daha iyi?

gree klima
www.hepsiburada.com

airfel
www.hepsiburada.com

arçelik
www.hepsiburada.com

LG
www.hepsiburada.com

Bosch
www.hepsiburada.com

Daikin
www.hepsiburada.com

Nem alma özelliği önemli, servisin hemen takması önemli 15-20 gün bekleyemem, havayı temizleme, filtrenin kolay temizlenmesi ya da kendini temizlemesi ve sessiz çalışması da önemli.
Bunlar arasından hangisi iyidir?

 
bayram öncesi 12000 arçelik aldım. en yoğun zamanda 2 gün sonra bağladılar. diğer söylediğin özelliklerin hepsi arçelikte var.


  • false pretension  (14.07.24 16:27:03) 
@false şimdi aradılar arçelik'ten 4 gün sonrasına keşif randevusu veriyorlar. en erken montaj için ise iki hafta sonrayı verdiler. bu iyi olmadı.


  • yetkili birine benzeyen abi  (14.07.24 16:53:26) 
küçük bir yerde yaşadığım için 2 güne geldiler bana. büyükşehirde yaşıyorsanız 2 hafta yine iyi. arkadaşım LG'den aldı 1 ay sonraya verdiler :)))


  • false pretension  (14.07.24 17:02:26 ~ 17:03:19) 
Hiçbirini kullanmadım ama klimada en iyisi Daikin ve Mitsubishi'dir. Bende Mitsubishi Electric var. Çok memnunum.


  • pispinti  (14.07.24 17:11:42) 
@false LG almayı düşünüyordum aslında. uzaktan kumanda etmeni sağlayan wi-fi özelliği de var.


  • yetkili birine benzeyen abi  (14.07.24 17:21:04) 
50 derecede gree kullanıyorum. Geceleri 40dereceye düşüyor hava sıcaklığı. Çatır çatır çalışıyor. Toz toprak kum fırtınası..


  • artci sarsinti  (14.07.24 18:10:04) 
@artci gree'nin servis desteği nasıl?
kendini temizleme özelliği, antibakteriyel özelliği, wi-fi kontrol gibi avantajları var mı? ve sesi nasıl, iç-dış ünite sessiz çalışıyor mu?

  • yetkili birine benzeyen abi  (14.07.24 18:46:19) 
Çok güzel sorular sordun ama inan hiç birini bilmiyorum desem. Sadece soğutma performansı ve dayanıklılık olarak değerlendirmiştim. Arabistandayım bu arada.


  • artci sarsinti  (14.07.24 21:24:10) 
Midea diyim de aklın karışsın.
Gree gibi dünyanın en büyük klima üreticilerinden biri.
Baya verimli klimaları var ve testlerini uluslararası bir kuruma yaptırmışlar
Diğerlerinin çoğunda göremedim bunu.
  • parka  (15.07.24 09:09:09) 
[]

online psikologlar ve piyasası hk.

terapi almalı mıyım diye düşünürken online olursa benim için daha iyi olabileceğini düşündüm. belli başlı sebeplerden işte.

ama google da aratınca çıkan ilk sitelerdeki klinik psikologlara bakıyorum yanlış anlamayın ya da anlayın bilmiyorum ama bir milyon sıralama yaparak girilebilecek taşra üniversitelerinin psikoloji bölümünden mezun olup açılalı 10 yıl olmamış özel ünilerde klinik yüksek lisans yapan kişilerle dolu buralar. daha tezlerine bakmadım baksam nasıldır acaba. ha en azından sahtekar değil ve diplomalı profesyoneller tabii orası hoş. tabii en iyi okuldan mezun olanın en iyi terapist olacağı da büyük bir yanılsama olurdu orasını da kabul ediyorum.

şahsi algılamanıza gerek yok bu arada sadece ben kendimce haklı olarak bu kişilerin bana çok da yardım edebileceğini sanmıyorum. ama belki de yanılıyorum. kendim mükemmel olduğumdan değil ama müşteri/danışan olarak baya soru işareti oluştuyor insanın kafasında. arz-talep dengesi kaymış burda.

tecrübeleriniz oldu mu olumlu olumsuz? nasıldı? varsa da karşı argümanları duyup ikna olmak istiyorum ki kendimi düzeltme konusunda bir adım atabileyim.

 
Klinik psikoloji yüksek lisanslari Türkiye'de bir rant durumunda. Devlet üniversitelerinde kontenjan çok az, bazen iki üç sene açılmıyor. özel universitelerde fiyatlar çok uçuk. durum böyle olunca insanlar iyi üniversitelerden mezun olsalar bile yüksek lisanslari daha ortalama üniversitelerden almaya başladılar zira gidip bir milyona yakın para ödemek istemiyor hiç kimse (buna ben de dahilim). Bilgi üniversitesi'nin yüksek lisansına kayıt hakkı kazanmışken gitmedim mesela, o kadar para vermek istemedim. Devlet üniversitelerinde kontenjan bekleyemedim. Klinik psikoloji yüksek lisansı olmadan terapi yapmak etik değil. El mahkum, ortalama bir yer seçiyorsunuz.


Klinisyen bir psikologsaniz yüksek lisans elbette önemli fakat tüm bunların yanında yurtdışı derneklerinden onaylı terapi eğitimleri almak (terapist ile klinik psikolog aynı şey değildir), kendi terapinden geçmek, iyi bir süpervizörle çalışmak vs de çok çok önemli. Psikoloji lisansı ise çok önemli olmakla birlikte basic bir bilgi sağlıyor. 10 yil, meslekte az bir süre değil. Eğer kendinizi gelistirdiyseniz tabii.


Ben şu anda Türkiye'deki eğitimlerimle İsviçre'de denklik aldım mesela. Demek ki yeterli bir eğitimim ve mesleki birikimim var. Bilen bilir, psikolog olarak yurtdışında denklik almak o kadar kolay değildir, klinik psikoloji denkliği almak hiç degildir. Ama yüksek lisansim öyle top universitelerden değil. Ben egitimlerime ve kendi surecime çok odaklandım. Sebebi de yukarıda yazıldı.
  • fraise  (14.07.24 15:56:24 ~ 16:01:05) 
şöyle, en iyi okuldan mezun olanın en iyi terapist olacağını düşünmeme kısmında çok haklısın. kendi deneyimimi anlatayım:

2 yıl önce bi psikiyatrist/psikoterapiste gitmeye başladım. aşırı derecede araştırdım. iyi bir okuldan mezun olmuş olmasına dikkat ettim. sadece okul yetmez yorumları da iyi olacak dedim. sonunda içime sinen birini bulup gitmeye başladım. biraz da tuzluydu. ilk seans sadece dinledi, pek yorum yapmadı. dedim olay bu heralde.

ikinci seans bana lityum vermeye kalkıştı anlattığım şeylerden sonra. ve dedi ki "sen bana bunları ilk seans neden anlatmadın, ilk seans reçete ederdim çünkü." halbuki ben ilk seans birebir aynı şeyleri anlatmıştım. orada bir güvenim kırıldı. bir de üzerine ücreti teslim etmeye çalışırken "masanın üzerine bırakın lütfen" dedi azarlayarak. bir daha gitmedim, çok sinirlerim bozuldu. anlam veremedim.

yani o kadar araştırmışım dikkat etmişim, yediğim muameleye bakar mısın? yüzlerce de iyi yorumu vardı. kaç kere seminerler düzenlemiş eğitimler vermiş, sertifikalar boy boy. belki bana öyle yapası gelmiştir, çok iyi biridir.

ama bu psikolog, psikiyatrist olayları böyle sanırım. sana en uyanı bulmak gerekiyor. daha sonra sırf iş yerime yakın, yolla falan uğraşmam, parası da iyi diye no-name bi psikologa başladım. uyum sağladık, fayda da gördüm. okulu da dediğin gibi random tırt bir şey yani.

biraz deneme yanılma işi bence. fayda gördükten sonra ne olduğunun bi önemi yok, legal bi diploması olsun yeter. ben hep erkeklerle daha rahat konuşurum diyordum mesela, o ikinci bulduğum psikolog kadındı. düşündüğün gibi de çıkmayabiliyor bazı şeyler.

birinin psikiyatrist diğerinin dümdüz psikolog olmasının da bi etkisi vardır belki ama benim deneyimim kısaca böyle oldu.

not: psikiyatrist olanın yorumlarında seanslarda uzuuun uzun sohbet ettiği yazıyordu, biraz da o yüzden tercih etmiştim.
  • nolmus yani  (14.07.24 16:41:43 ~ 16:43:49) 
Benim çok yakın bir arkadaşım özelden ücretli sosyoloji mezunu sonra bir apartman üniversitesinde aile danışmanlığı yüksek lisansı yaptı. Danışanları ne dua teşekkür ediyor görseniz hediyeler vesaire gırla.
Ben de online bir uygulamadan terapi alıyorum. Kız lisans psikoloji yüksek klinik psikoloji mezunu top üniversitelerden ikisi de. Ben anlatıyorum bariz dinlemiyor gözleri başka şeyler okuyor. Evvelki seanslar anlattıklarımı hiç hatırlamıyor vs.

Okul önemli elbet ama size fayda sağlaması daha önemli. Referans ile bulunabilir bence sonra biografisi incelenip karar verirlir. En azından ben artık öyle yapacağım.
  • Aydan Dustum  (14.07.24 16:45:40) 
  • deartheodosia  (14.07.24 17:44:30) 
Haksız değilsiniz, size bir klinik psikolog olarak şunu öneririm; o sitelere bakmaya devam edin eğitim ve kendini anlatış tarzı açısından dikkatinizi çekenler için bir liste yapın ve telefonda görüşün. Kısaca kendi durumunuzdan bahsedin ve onun terapide bunu nasıl ele alacağını sorun. Birazcık tatmin olduğunuz cevaplar alırsanız da başlarsınız. Ücret için de size daha iyi gelecek ancak absürd de olmayan pazarlıklar yapabilirsiniz. Evet çok fazla üniversitede psikoloji açıldı ama genelde en kaliteli hocalar da özel üniversitelerde. Terapi bilim ve sanat arasında bir şey. Bilgi önemli ama kişinin o bilgiyi nasıl tuttuğu nasıl hissettiği ve olgunluğu kesinlikle daha önemli. Burda da yukarıda değinildiği gibi süpervizyon ve terapistin kendi terapisinden geçme durumu devreye giriyor. Yani çok bileşenli bir yapı, siz önerimi değerlendirin. İmkanınız varsa terapi çok değerli bir süreç.


  • entellektuelmankurt  (14.07.24 20:01:39) 
Hicam psikolog degilde devlette nasil duzgun psikiyatrist buldum onu anlatayim sen kendi olayina uyarlarsin.

Hastaneye rasgele birisine randevu aldim ve hastanede gozlemlemeye basladim. Mesela hastayi cagiriyorlar mi yada doktorun cok hastasi var mi vs. Gittigim kisiden memnun kalmadim yazdigi ilaclar beni daha kotu yapti. Bu arada gittigimde bi doktor vardi cok kalabalikti dedim bu adam neden kalabalik ona ramdevu almaya calistim ve gordum ki adamin adi salliyorum ahmet beyaz, bu doktor gelmiyormus adamin ekibi varmis o geliyormus yaninsurekli degismeli ekip. Cok memnun kaldim.
Yani taktik su degisik doktorlari deneyeceksin ortalamasini alacaksin.

Birde internetten bisey alirken hizmet olur mal olur daima ben olumsuz yorumlari okurum olumlu yorumlari okuma hocam buda bi taktikdir.

Yada firma yada doktor ismini google a yaz aralik birak sikayetvar yaz boylede dogru bilgiye ulasabilirsin
  • Zetnikov  (15.07.24 09:11:52) 
[]

İnternetten fotoğraf baskısı için güvenilir site

sosyopix dışında var mıdır?




 
Kedi7 fakat sosyopix daha iyi


  • black holes in the sky  (14.07.24 16:07:12) 
Netbaski

Sosyopix'in tasarimlari iyi, baskisi kotu
  • brkylmz  (14.07.24 16:50:40) 
Baskiadam.com


  • mahsus mahal  (15.07.24 08:52:24) 
[]

Yeşil doğa manzaralı iç açan film önerisi?

Merhaba arkadaşlar

Pazar günü izlemek için yemyeşil, doğal güzelliklerin olduğu içi huzur dolduran film öneriniz var mı acaba?
Ek olarak kaliteli güzel bir film olmasıni belirtmeye gerek yoktur sanırım.

Cevaplar için çok teşekkür ederim.

 
Yüzüklerin Efendisi.


  • Bir ben var benden şurada  (14.07.24 15:25:22 ~ 15:25:36) 
perfect days.

MUBI de mevcut, rica ederim.
  • AlsterWasser  (14.07.24 15:25:36 ~ 15:25:57) 
Furiosa a mad max saga


  • grimavi  (14.07.24 15:27:37) 
leave no trace


  • unabomber  (14.07.24 18:02:01) 
Kovan yerli film


  • halk  (14.07.24 20:51:30) 
Dersu Uzala / 1975


  • ankarakecisi  (14.07.24 22:45:37) 
Bizi ayiran nehir(Brad Pitt)

Pitt'in Pitt oldugu zamanlar ve doyumsuz Oregon manzaralari...Film zaten harika.
  • Yourcousinmarvinberry  (15.07.24 11:24:18) 
[]

Türkiye neden fabrika açilmasina abanmiyor?

Cok bilgili olsugumu iddaa etmiyorum bilmediklerimide siz ogretebilirsiniz

Elbet açiliyordur ama hani boyle her bir koseye neden açilmiyor bi suru arazi var daglar var.

Mesela diyelim ki doguya fabrika acsin bir suru hem issizlik kalkar hem herseyi uretiriz fiyatlar ucuzlar hemde herkes istanbula goc etmez

Cinlilere bakiyorum nufus kalabalik, adam paso fabrika basiyor. İphone dan nike a yemin ediyorum gecen gordum igneyi bile basmis kopyalamislar.

Ucuz iscilik diyeceksiniz fakat cok enteresan bisi var adam iphone u cinde urettiyor eee cinli nasil iphone yapilacagini ogreniyor bu sefer kopyaliyor ayni teknolojileri yada daha iyilerini uretiyor.

Sizce neden her derde derman olacak fabrikalari kurmuyoruz?

 
türkiye elindeki fabrikaları satıp satıp yedi çünkü hazır para. kırsaldaki ekonomiyi çökertmek sırasıyla işsizlik, zorunlu göç dalgası, geçim sebebiyle eğitimden koparmak, ucuz iş gücü olmaya itmek, ekonomiyi dışa bağımlı hale getirmek, göç kitlesini şehirlerde gettolaştırmak, gettolaşan kitleyi popülist ve dini politikalarla manipüle etmek, sonuç olarak da şehirli kitlenin de konfor alanını bozmak, bozulan tarım ve ekonomi sebebiyle afgan çoban, suri işçi getirtmek, yurtdışından gelen göç ile ülkenin aidiyetinin temellerini sarsmak, nefret edilen eğitimli kitleyi çağdışı göç ile iyice sindirmek şeklinde buttefly effect'ini görebiliyorsun. daha uzar gider bu liste. akp gibi popülist ve kukla partiler için muazzam bir şey bu.
bunlar yapılmak istendiği için o fabrikalar kurulmuyor, tarıma destek verilmiyor.
köyünde kalıp bahçesine patates havuç ekse aç kalmayacak insanlar 70 yaşında istanbul'da ameliyatlı ayaklarıyla gün boyu şişe toplayıp para kazanmaya çalışıyorlar.

sanayi devrimini değil, günümüz türkiyesini konuşuyoruz, herhalde günümüz şartlarına bağlicaz olayları ama insan seviyesiz olunca anca özelden hakaret eder.
  • konusma ben konusuyorum daha bitirmedim  (14.07.24 15:18:47 ~ 22:34:46) 
Doğuda açılanama sonra yakılan fabrikaların haberlerini internetten bulabilirsin. Ayrıca doğudaki halk neden bi sike benzemeyen topraklarda yaşamak zorunda hissetin ki Akdeniz'de plaj mafyalığı yapmak varken.


  • Bir ben var benden şurada  (14.07.24 15:23:42) 
Çünkü bir şey o kadar kolay olsaydi, herkes yapardi.

Her derde derman olacak fabrikanin paralarini kim veriyor? Devlet mi? Ozel bu ise neden girsin?
Bu fabrikalari kim insa edecek? Kaç yil surecek?
Bu arazileri kimden alacagiz?
Bu fabrikalarda çalışacak teknik adamlar var mi?
Hangi ürünler olacak ve hammadde tedarik zinciri nasıl olacak?
Lojistik kismi? Mallari nereden nasıl getirip nereden nasil yollayacagiz?
Cevre planlari, doğaya etkisi?
Müşteri kim?
Olası döviz hareketlerinden nasıl etkilenecek?
Fabrikalar devletin mi olacak? Devletin olacaksa çalışanlar devlet memuru mu olacak? Böyle olacaksa verimliligi nasıl saglayacagiz?

Ve en en en önemli soru;
Başkası üretirken ondan daha iyi ya da ondan daha ucuz ya da ondan daha hızlı yapabilecek miyiz?

Daha böyle sabahlara kadar soru çıkar.
Cin'de kurulmasinin sebebi iç pazar. Dünyanı en kalabalık ülkesinde birakalim da çok fabrika olsun.

Bak ben sana direkt kendi tedarik zincirimden örnek vereyim;
Fabrikalarimiz cin'de. 8 hafta lojistik var su an.
Arada Avrupa'da üretim muhabbeti oluyor ama asıl sorun üretmek değil; hammadde ve işçi.
Cin'deki fabrika kapiyi açıp bağırdığı zaman hemen hammadde bulacak kadar yakın tedarikçilere. Isci konusunda da aynı bu şekilde.

Bu ikisini çözmek de milyarlarca dolar yatırım demek.
Ülkede giyim sektörü bile misir'a falan kaçıyor. Sorun fabrika olup olmaması değil. Bu işlerin bu kadar basit olmamasi.
  • logisticsmanager  (14.07.24 15:26:41) 
Amerikasi vs ulkeleri genc calistiracak nufus ariyor

Turkiyede ise genc nufus on binlerce insan yurtdisina kacmaya calisiyor

Turkiye elinde tutamiyor genc iscileri

Anlayamiyorum yani
  • Zetnikov  (14.07.24 15:45:04) 
Bir videodaki yorumda mahsülü
toplanan yerin hemen yakınında değilde yüzlerce km uzağa naklederek o mahsülü fabrikalarda işlemek veya satmaktan konusundan bahsediliyordu.

Geçmişe dönük bakıldığında bunun Esas sebebi olarak "bürokrasi de İngiliz etkisi"nin bir tezahürü diye ifade edilmişti.

Doğrusu üretici toplayan ve hemen yakındaki fabrikada işlemek satmak bölgenin gelir istihdam vs açısından büyümesi demek.
  • diyecevaplandı  (14.07.24 15:50:55) 
Nihayetinde her şey dönüp dolaşıp ne fabrikası açıyorsak o şeyi diğer ülkelerden daha iyi ve ucuza yapıp dünyaya satabilir miyiz noktasına geliyor. Çoğunlukla da değiliz çünkü fabrika demek ham madde demek, tedarik zinciri demek. Zaten öyle çok karlı bir şey olsaydı özel sektör girerdi.


  • salihdt  (14.07.24 15:57:09) 
Her ülkenin bir politikası var, teoride fabrikalar kurma imkanımız olsa da hem kurması üretimi ve ekonomik olarak dönüşü uzun vadeli fakat daha güvenilir ve sürekliliği var

Bizin ülkenin politikası ise dönüşü hızlı fakat tek seferlik, sürekliliği olmayan inşaat sektörü ve değer üretmeyen hizmet sektörü üzerine oldu

Sözün özü neden kurmuyoruz çünkü kurmamayı tercih ettik
  • grimavi  (14.07.24 19:03:37) 
Ben buradaki arkadaşlara pek katılmıyorum fabrika kurulur zor bişey değil eskiden devlet planlama teşkilatı fabrikalar kurulmasını planlıyordu. sscb'ye demir-çelik fabrikalarını kurdurduk. Sümerbank, teletaş, şeker fabrikaları, tekel sigara fabrikaları, aselsan, havelsan, tai,roketsan, seka kağıt fabrikaları kuruldu. eskiden karma ekonomik sistem vardı. şimdi yok.

bence bilerek açılmıyor tarım toplumundan sanayi toplumuna geçilmemek için. fabrika açacağına insanları yardımlarla kendine bağla.
  • komando kani var bende  (14.07.24 20:22:17) 
Bence AB istemiyor diye. Biz batılılarla ticaret yapıyoruz ve her yıl cari açık veriyoruz. Bu durumu korumak istiyorlar.Avrupa pazar değil.

Pazar Asya, Ortadoğu ve Afrika.

Örneğin IMF fazla üretiyoruz diye şekere kota koydurdu. Tarla boş, fabrika kapalı, gençler köy kahvesinde oturuyor.

Bu esnada AB ve ABD Arabistan, BAE, mısır, Katar, Kuveyt, Cezayir, Fas, Lübnan'a milyarlarca dolarlık şeker satıyor.

Aynı şey sanayi mamülleri için de geçerli. Yani olayın siyasi boyutu da var. İran gibi gidip fabrika kurup Ortadoğu'ya traktör ,ilaç vb mamüller satarsan ambargoyu yersin
  • hebanon  (14.07.24 21:27:49) 
Fabrikaları özel sektör açıyor. Devletin işlettiği pek fabrika kalmadı. Tüpraş bile 1-2 yıllık kar yiyatlarına satılmıştı.

Özel sektör için de Türkiye'de çok fazla risk var. Risk primi en yüksek ülkelerden birisi. Yatırım yapan birisi için riski kazanç oranı Türkiye'de fabrika açmaktan daha fazla çok seçeneği var.
  • isminivermekistemeyensuser  (14.07.24 21:44:03) 
fabiraka issizlik azalsin, insanlar calissin diye acilmaz. yillardir tesviklerle, desteklerle bu sekilde fabrika aciliyor anadolunun cesitli yerlerinde, birkac yil zarar ediyor, daha sonra iflas edip kapaniyor.

fabrika acmak icin ilk kriter urettigin mali satin alacak birilerinin olmasidir. yoksa, urettigini satamayip elinde kalacaksa istedigin kadar uret, istedigin kadar insan calissin farketmez.

urettigin mali satabilmek icin de hammaden ucuz olacak, ucuza uretmenin yollarini bulacaksin, ve ucuza malini teslim edebileceksin. bunlari olusturacak sartlari bir araya getirmeyip sirf insanlar bos durmasin calissin diye fabrika acarsa bir sure sonra mal elinde kalir, fabrika zarar eder, calisan insanlari isten atarsin, sonra da fabrikayi kapatirsin. bu hikayeyi anadolunun bircok ilcesinde gorursun. secim yaklasirken tesviklerle, rica minnet acilan fabrikalar bir sonraki secime kadar coktan iflas etmis olur.
  • emrahday  (15.07.24 10:51:33) 
#92790742
eksisozluk.com
akp döneminde satilan kurumlar sirali liste.
akp satarken de devlete yük oluyor diyordu, zamamnin yetmez ama evetcileri saksakliyordu. buradakiler gibi. sonra görüldü ki dogru degil. isminivermekistemeyensuser'in dedigi gibi, 1-2 senelik kar fiyatina satildi fabrikalar. herkes fabrikayi özelin acmasi gerek gibi düsünmüs. devlet tesvikiyle özele actirmaktan ziyade, devletin kendi yatirim yapmasi ihtimali hepten rafa kalmis. sadece su kurumlar devletin eline dönse bile yeterdi halbuki. tekel iscileri eylemini herkes cok cabuk unutmus. tr.wikipedia.org
  • konusma ben konusuyorum daha bitirmedim  (15.07.24 11:11:11) 
[]

güneş enerjili şarj

aletlerinden almak istiyorum ama fiyatı çok uçmasın. amazon'da birçok marka var ama yeni bir sisteme geçmiş amazon.de, o sebeple yorumlar bana çok şaibeli geldi. bilindik markalar da değiller hem.
alırken nelere dikkat etmem gerekir acaba?
amacım, doğa yürüyüşünde sırt çantamın arkasına asıp yürürken güneşten faydalanabilmek. panel şeklinde olup sabit tutulması gerekenlerden istemiyorum.www.google.at


 
O şaibeli yorumları ben de okudum. Kullanıcı deneyimi sunup yorum yaptırıyorlar. Ve neredeyse bütün güneş panellerinde var bu olay. Bana güvenli gelmedi o yüzden. Hatta aynı kişiler YouTube videosu da yapmış.

Ben araştırdığımda Decathlonda bir model beğendim. Ama wattı düşük geldi. Bir de anker markasının ürünleri gözüme hoş göründü. Garantisi de var sonuçta. Ama onların da fiyatı epeyce pahalı geldi.

İnternette baktığımda Arçeliğin ürünlerini de gördüm. Fakat Online olarak satılamıyor sanırım. Arçelik ürünlerini genelde doğuda görev yapan askerler almış anladığım kadarıyla ve memnunuz yorumlarını yapmışlar.

Hala almadım ama araştırmalarımda karşılaştığım sonuçlar böyle.
  • jackyr  (15.07.24 12:16:20 ~ 12:16:54) 
@jackyr, tesekkür ederim cevap icin. evet, ayni dedigin gibi kullandirip yorum yaptiriyorlar ama profillerin tamami fake. adam 60 tane yorum yazmis, hepsi güya vine icin ya da profile giriyorsun tek yorum ve ai fotosu var.
amazon'a mail aticam bu konuyla ilgili.

arcelik bulma sansim yok maalesef. genel olarak kac watt olsun istiyorsun sen? bana kac watt yeterli olur bilemedim :( ben disarida telefon, kindle falan sarj edicem.
  • konusma ben konusuyorum daha bitirmedim  (15.07.24 12:22:02) 
Bu cihazlar %100 performans ile çalışmıyor ve gün geçtikçe performansları düşüyor. Bu yüzden ben minimum 50watt gibi düşündüm.

amzn.eu
amzn.eu


Şu iki ürüne de bir bak. Amazon.de ve USA’de bu markaların farklı modelleri de var com.tr’de olmayan. Videoları izlediğimde nice solar markası da hoşuma gitmişti benim. Bir bak bence.
  • jackyr  (15.07.24 15:22:58) 
tesekkür ederim, incelicem bunlari.


  • konusma ben konusuyorum daha bitirmedim  (15.07.24 17:00:49) 
1 ... •818283848586878889• ... 11561   « Önceki  Sonraki »
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler angelus, Artibir, aychovsky, baba jo, basond, compumaster, deckard, duyulmasi gerektigi kadar, fader, fraise, groove salad, kahvegibi, kaymaktutmayansicaksut, kibritsuyu, monstro, pandispanya, robin, ron dennis
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır. Skimlinks ile linkler üzerinden yönlendirme payı alınmaktadır.