[]

The sims 4 almak?

Çocukluğumdan beri sims oynamayı severim, en son 3’te bırakmıştım. 4 alayım mı steam üzerinden? Mutlu olur muyum oynarken? :P




 
4ün base gamei ücretsiz :) ben ta 2de bırakmıştım. bak şimdi sen deyince benim de indiresim geldi :D


  • e mice  (04.06.24 02:09:26) 
Base game derken? Ben bunu bir araştırayım yarın. (:


  • redcat  (04.06.24 02:17:30) 
Base game temel oyun, ek paketler olmayan hali. Bu temel üstüne istediğiniz ek paketi yükleyip oyunu genişletebiliyorsunuz.

EA games Sims'in cılkını çıkardığı için;

Sims 4'ün 15 genişleme paketi, 12 oyun içerik paketi, 20 eşya paketi, 31 tane daha küçük çaplı eşya paketi olduğu için temel, ek paketler olmayan oyunu ücretsiz yaptılar.

Bunların hepsini almaya gerek yok ama. Zaten hepsi aktif olunca oyundaki diyalog menüleri saçma sapan bir hal alıyor aradığınızı bulamıyorsunuz.

Paketlerin içeriklerine bakın sevdiğiniz 2 genişleme paketi, 2 oyun paketi bir de bunlarla bağlantılı eşya paketleri yeterli olur.

Ama genelde çocukluğa dair şeyler güncelde hayal kırıklığı oluyor :D Temel oyundan sıkılmazsanız genişletirsiniz.
  • akhenaten  (04.06.24 06:20:06) 
torrentten indirdim, gayet iyi olan oyuncu bilgisayarımda inanılmaz yavaş, dakikalar çok yavaş ilerliyor özellikle tüm paketleri yüklerseniz bilgisayarı iyice yavaşlatıyor.

arada oynuyorum 3 kesinlikle 4 ten daha iyi.
  • eja  (04.06.24 11:24:38) 
[]

Cristiano Ronaldo Manchester'a ilk transfer olduğunda sağ bek miydi?

Öyle hatırlıyorum ilk geldiğinde sağ bek oynuyordu, şimdi hiç kaynak bulamadım bu konu ile ilgili, öyle değil miydi?




 
Sağ açık oynuyordu, hücumcuydu her zaman. Real Madrid'e gittiğinde Messi'yi en azından gol istatistiğinde alt edebilmek için tamamen skor odaklı oynamaya başladı bence. Ferguson onu hep kanatlarda kullandı diye hatırlıyorum. Maç esnasında bazen sola alıyordu duruma göre.


  • fobfilm  (04.06.24 00:41:41) 
sağ bek değildi. sağ kanattı. zaten beckham'dan boşalan pozisyon için oynuyordu.
oynadığı ilk maçı hatırlıyorum, ilk maçından itibaren çok istekli ve etkiliydi.
bir dönem bir kanatta ronaldo diğer kanatta nani oynadılar.
sıklıkla sol kanata da geliyordu.
real madride gidince forvet gibi oynamaya başladı. ondan önce hep sağ ve sol kanat oynuyordu manu ve portekiz milli takımında.
forvet oynamaya başlamasının tek sebebi messi ile rekabet değildi bana göre. yaşı ilerlediği için kanat oynamasının zor olacağını düşündü, uzun yıllar futbol oynama planı vardı, bu yüzden forvet oynamaya başladı.
  • abelardo  (04.06.24 00:54:16) 
Gareth Bale Tottenham'da ilk başladığında sol bekti mesela ama Ronaldo hep sağ açık oynuyodu.


  • nundu  (04.06.24 09:41:47) 
ronaldo'nun bek oynadığını hiç hatırlamıyorum. hep kanat/forvetti.


  • co2s2  (04.06.24 11:18:07) 
sağ açıktı diye hatırlıyorum. forvet olmasının messi ile bir alakası yok. bu yetenekte bir adam açıkta ziyan olmasın diye düşündüler bence. çok da iyi oldu zaten


  • paintov  (04.06.24 12:34:59) 
Ronaldo hiçbir zaman bek oynamadı.


  • pispinti  (04.06.24 13:14:12) 
[]

6 ayda İngilizce

Daha önce bir kur İngilizce kursuna girmiştim ancak 1 sene kadar oldu. Devamında Duolingo ile takıldım ancak onda da bildik konuları geçince hevesimi kırıyor. Aralıkta yurtdışı planım var, basıl bir İngilizce çalışma olanı önerirsiniz ?




 
Ben kitaplardan öğrendim. Betty azar understanding and using English grammar, kitabı gramer konusunda çok iyidir. Neredeyse her detay var.

Gramer hariç diğer konularda yazmak çok işe yarıyor. Biz hazırlıkta İngilizce metin yazardık, hoca feedback verirdi. Metinlerde, haber sitelerinde gördüğüm kalıpları/kelimeleri kullanmaya çalışırdım falan. Bana çok şey katmıştır bence. Sizde İngilizce metin yazıp ChatGPT’den feedback isteyebilirsiniz çok iyi çalışıyor mesela.
  • substituent  (04.06.24 00:24:51) 
hasancelik.org

şunu bi baştan aşağı inceleyin hocam içinde mutlaka seveceğiniz bir yöntem bulursunuz.
  • tabii lan manyak mısın  (04.06.24 02:34:52) 
[]

1 günlük Urfa ziyaret değer mi ya

Sözlüğü okuyunca sanırsın 1200 lü yıllara hindistana gidiyormuşum gibi geldi.
Balıklıgöl pismiş Halfeti de etkileyici bir şey yokmuş yolu kötüymüş falan



 
Kesinlikle degmez


  • primetime  (04.06.24 06:46:29) 
Hindistan daha iyi bir tercih olabilir, bir gün için bile :)


  • prole  (04.06.24 07:04:59) 
leş


  • Murat1407  (04.06.24 09:21:33) 
urfa güzel bir şehir, hindistan v.s. diyenleri sallamayın muhtemelen gerçekte görmeden ahkam kesiyorlar. sırf göbeklitepe ve balıklıgöl için bile gidilebilir.

yalnız 1 gün gerçekten az, yine de gidecekseniz merkezde balıklıgök camiiler, ciğerci v.s. takılabilirsiniz.
  • nuisance2  (04.06.24 09:59:52) 
Urfa bence güzel bir şehir değil. Gitmeye değmez. Gidersen de 1 gün yeter. Balıklıgöl civarı merkez zaten. Göbekli tepe ye gitmedim orayı bilmiyorum.


  • Topalordek  (04.06.24 10:56:53) 
Urfa'ya ben cok gitmek isterim. eksidekilere sorsan her yer cok kötü. imkan varsa kesin git.


  • robert bosch  (04.06.24 10:59:02) 
imkanın varsa git tabi. ikametini almayacaksın ya 2-3 gün takılır ciğerini yer dönersin. ama hava çok sıcaktır.


  • paintov  (04.06.24 12:36:37) 
gitmeye değer ama güzel mevsim değil. ekim-nisan arası gidilir şimdi aşırı sıcak


  • iwillsee  (04.06.24 12:40:24) 
alti ustu bir gun icin bu kadar dusunmeye degmez. gidin, begenmeseniz bile en azindan aklinizda kalmayacak, fikir sahibi olacaksiniz. yoksa acaba gitsemiydim, guzel midir degil midir diye surekli dusuneceksiniz.


  • Sour  (04.06.24 12:44:13) 
Gittim ve pismanim degmez ayrica cok yalan konusuyorlar


  • Zetnikov  (04.06.24 15:29:42) 
ben urfa da 12 yıl yaşadım :d hocam ekşisözlük kültüründen dolayı senin sevmeyeceğini düşünüyorum.


  • komando kani var bende  (04.06.24 17:17:21) 
git diyenlere tik verip, gitme diyenlere tik vermemen garip olmuş :)
gitmeyi kafaya koymuşsun belli ki.

  • abelardo  (04.06.24 17:24:47) 
ben göbeklitepeye gitmiştim bir de kara gülün yetiştiği halfetiye. araba varsa bu iki yere 1 günde gidip görebilirsin ben beğenmiştim. merkezine gitmedim bir şey diyemem. ben de çok sıcakken gitmiştim bayılacak gibi oluyor insan ama bişey olmuyor :D


  • turuncu tonlarda  (04.06.24 18:08:44) 
Urfa’ya gidin olm. Gayet güzel etkileyici


  • Cezcez  (09.06.24 12:13:48) 
Ciğer, balcan kebabı yedin mi?


  • komando kani var bende  (09.06.24 14:56:12) 
[]

İmes durağındaki iş için?

Merhaba, arkadaşım imes durağına yakın bir yerde işe başlayabilir. Tek başına yaşayacak ve kedisini yanına alacak. Yakındaki yerlerde kiralar çok yüksek gibi, maaş 28k teklif edilmiş. Sizce metroyla gidip gelebileceği, kadın olarak tek başına sıkıntı yaşamayacağı nerede oturabilir? Bu maaşa mantıklı mı? Öneriniz olur mu?

Teşekkürler.


 
Hocam 28K maaşla tek başına kiraya çıkmak, ev geçindirmek İstanbul'un herhangi bir noktasında çok zor. O metro hattının en ucuz bölgesi Parseller ve Huzur mahalleleri ve oralarda bile kiralar 15K'dan başlıyor.

Üsküdar-Çekmeköy metrosu Sancaktepe-Samandıra'ya kadar uzatıldı, oralar bir nebze daha uygun olabilir. İlla metro ile gidecekse aktarma ile İMES'e gidilebiliyor. Otobüs hatları da mutlaka vardır.

Bence kiraya çıkacaksa yanına ev arkadaşı bulsun şartlar malesef çok ağır. 2+1 bir evde 15-20K bandı kira hiç değilse ikiye bölünebilirse şartlar daha uygun olur. Site içi güvenli, düzgün bir yerde oturma imkanı olabilir.
  • Lethe  (04.06.24 10:24:28) 
[]

Mobimatter e-sim sorunu?

daha önceden buradan alıp kullanmıştım. yarın yurt dışına çıkacağım. çıkmadan yeni paket aldım. daha önceden vardı, onu kullanabilirsin gibi bi seçenek vardı onu seçtim. qr falan okutunca bu kond geçerli değil diyor. silmemiştim telefondan e-sim duruyor daha önce kaydettiğim.
şimdi iphone'da bu e-sim'i etkinleştir diyorum. ama istanbul'da internete bağlanamıyorum. uluslararası dolaşım'ı falan da açtım. yurt dışına çıkınca bağlanabilir miyim? aktif oldu mu olmadı mı anlayamadım. yanlış yaptığım bi yer mi var acaba?



 
İstanbul'dan bağlanamazsınız, gidince çalışacak.


  • montreal  (04.06.24 09:07:07) 
+1

oranin provider'ina baglaninca aktif olacak.
  • buenosdias  (04.06.24 10:56:34) 
[]

Tişört delikleri

Kaliteler de düştüğü için kemer tokası veya jean düğmesinden genelde oraya denk gelen yerlerde küçük delik oluşuyor zamanla.

1. Size de oluyor mu?
2. Delikler tamir edilebilir mi?
3. Önlemeye yönelik çözüm öneriniz var mı?

 
1. Oluyor. Az giydiğim, pantolon içine sokmadığım tişörtler bile deliniyor.
2. Terziye verdim, güzel kapattı.
3. Kaliteli diye aldığım tişörtler de deliniyor. Makinede sorun yok. Mal kalitesiz.
  • prole  (03.06.24 23:02:53) 
Yoo


  • anon1m  (03.06.24 23:43:10) 
  • synesthesia  (04.06.24 01:42:18) 
fermuarlı kıyafetlerle yıkarken deliniyor genelde makinada


  • bir soru sorcam  (04.06.24 10:06:08) 
Delikler tezgah hizasındaysa bazen oraya asidik bir şey bulaşmış oluyor. Yemek yaparken olabilir mesela. Sonra yıkarken deterjan bazik olduğu için leke ile reaksiyona girip orada delik oluşturabiliyor. Ben laboratuvarda çalışırken oluyordu. O zamandan kalan tişörtlerim hep öyle delikli. Tek neden budur demiyorum ama bir faktör olabilir.


  • peki madem  (04.06.24 11:19:56) 
Maalesef benim tişörtlerim de delik deşik.

10 sene aldığım tişörtler daha yeni yeni delinirken birkaç sene önce aldıklarım delinmeye başladı. Kumaşın kalitesiyle alakalı herhalde.

Diğer eşyalarla birlikte yıkamamayı deneyeceğim ama belki biraz olsun işe yarar.
  • chicha_v2  (04.06.24 11:21:03) 
ek olarak, @bir soru sorcam+1

pantolonlarla beraber atıyorsanız fermuarları ve düğmeleri kapatıp öyle atın. bir de çok yüksek devirlerde sıkma da zarar veriyor diye hatırlıyorum.
  • synesthesia  (05.06.24 01:39:08) 
oluyor maalesef genelde küçük başlıyor gitgide büyüyor, ben aynı renk oje varsa tshirtun arkasını çevirip sürüyorum büyümesini engelliyor


  • gergedan  (05.06.24 02:41:55) 
[]

İşten ayrılmada işverenin yıllık izin parasını vermemesi

Arkadaşımı işten çıkardılar bugün, kıdem tazminatını 2 taksitte ödeyeceklermiş ama 2024 için yıllık izin kullanmadığı halde izin parasını vermemişler kıdem tazminatıyla birlikte, sistem böyle çıkardı demişler. Bu iş yasal mıdır? Değilse ne yapmalı? Teşekkürler.




 
İşe giriş tarihi 4 Haziran veya sonrası ise 2024 için yıllık izin hakkı olmaz.


  • sasailic  (03.06.24 22:26:23) 
İşe giriş tarihi Mayıs 2012


  • gulbatur birinci sahbatur sondan geliyor  (03.06.24 22:33:58) 
Takvim yılı olmuyor. Kaç sene çalıştıysa o kadar izni olur.


  • gabe h coud  (04.06.24 00:24:31) 
işe giriş tarihi mayıs 2012 ise büyük ihtimalle sgk girişini 1-2 ay sonra yapmışlardır, bu yüzden de 2024 için izin hakkı yok görünüyordur. eğer arkadaşınız gerçekten mayıs 2012'de işe başladığını ispat edebilirse firmayı tehdit etsin dava açarım diye. zira sgk girişinin zamanında yapılmaması firmanın başını daha çok ağrıtır.

ayrıca kıdem tazminatının taksitle ödenmesi de, çalışanın kabulüne bağlı. zira normal şartlarda tek seferde ödemesi gerekiyor firmanın.
  • shadowfollower  (04.06.24 08:45:35 ~ 08:47:00) 
12 yıllık bir çalışanı işten çıkarıyorlar. Çalışan için büyük bir para ve önemli bir değişim.
Çalışan mutlaka bir avukatla görüşsün.

Avukatı olduğunu işverene söylemesin. Avukata danışsın sadece. Çünkü mahkemelerin aşırı uzun olması sebebiyle hukuk yoluna gitmek işçiye zarar da verebilir. Avukat doğru yönlendirmeyi yapacaktır.

Tek konu izin parası değil. İşe iade imkanı olabilir, ödenmemiş ekstra mesaileri olabilir veya aklıma gelmeyen başka şeyler. İzin parası bunların yanında teferruat kalır.
  • michael_knight  (04.06.24 11:03:36 ~ 11:07:03) 
[]

Tebrikleri Alabilirim

Selam, bir süredir ciddi bir stres içindeydim. Bugün için halletmem gereken bir iş ve stres yaratan bir ortamda bulunmak zorundaydım ve hallettim. Bunu buraya yazma sebebim gerçekten rahatladım yüzümde güller açıyor. Bir kaç saate silerim duyurumu.




 
Silme. Bravo, go girl!


  • sekizdokuzon  (03.06.24 22:21:36) 
Helal olsun, en azından içimizden biri mutlu bugün. Yürüyedur kaya ve yuvarlan.


  • gulbatur birinci sahbatur sondan geliyor  (03.06.24 22:22:40) 
Duygu yönetiminde gayet iyiyim galiba. Hatta hallettikten sonra içimden " and the Oscar goes to rock n roll" dedim sonra kafamda we are the champions çaldı :))


  • rock n roll  (03.06.24 22:27:02) 
Tebriiikksss!


  • mor oje  (03.06.24 22:28:15) 
Ay hadi geçmiş olsun :) senin adına çok sevindim arkadaş. bilirim o duyguyu fakat epeydir yaşayamadım maalesef. Lütfen sen de bana şans dile!


  • cccbehzatccc  (03.06.24 23:03:20) 
tebriklerrr ben de geçen çarşamba böyle bişi başardım çok tatlı bi hafiflik :D


  • theseachange  (03.06.24 23:16:19) 
geçmiş olsun, tebrikler.


  • kibritsuyu  (04.06.24 00:19:42) 
zor zamanlar olmasaydı mutluluklarımız eksik olurdu. tebrik eder ve psikolojik sağlamlığınızın devamını dileriz efendim.


  • tabii lan manyak mısın  (04.06.24 02:30:59) 
Tebrikler


  • sen supersin  (04.06.24 09:26:23) 
Bravo hadi hayırlısı olsun :)


  • logisticsmanager  (04.06.24 11:03:34) 
Bravo.
Başka biri böyle bir işi halledince ne ödül hakettiğini düşünüyorsan kendine de o ödülü ver. Hiçbir şey de olabilir bu.

  • michael_knight  (04.06.24 13:13:33) 
Hem geçmiş olsuuun hem kocaman bir tebrik :)


  • gergedan  (04.06.24 15:17:26) 
[]

Bütçe planlaması, mal varlığı yönetme vs

40 yaşında bekar bir erkeğim. annem ve babamla yaşıyorum.

-oturduğum ev bize ait. kira vermiyoruz.
-evin tüm faturalarını ben ödüyorum.
-aylık ortalama 40k gelirim var.
-benim 2014 modem tiguan aracım var. (sadece ben kullanıyorum. çok yoğun şekilde kullanmıyorum 3 yılda 20 bin km bile yapmadım.)
-Kurumsal bir firmada çalışıyorum. şirket aracı var sadece eve gidip gelmek için. Özel işlerimde kullanamıyorum.

kredi kartı borcum hariç bir borcum yok. aracımı değiştirmek istedim ama krediler çok yüksek. cesaret edip giremedim bu tür işlere.

Acaba diyorum. arabamı satarak (1 milyon civarı ederi var) vadeliye mi yatırsam da parayı kayıpsız tutsam. ( aracın yaşı geçiyor değerini kaybediyor)

6 aylık faize yatırdığımda 1 milyona 245 bin veriyor.

Siz olsanız bu durumda nasıl bir yol izlerdiniz?

 
arabayı satarsan; yarısıyla altın, yarısıyla eurobond.

arabayı satma.
  • gabe h coud  (04.06.24 00:23:19) 
[]

Deep Purple 25 Haziran Küçükçiftlik Park Konseri Bileti

Deep purple konseri için fazladan bir adet konser biletim mevcut. Avantajlı dönemde aldığım fiyattan satıyorum. 1400₺ (güncel satış fiyatı 2000₺'dir)




 
[]

eve birakan kisiye buyur gel demek lazim mi?

arkadasim evi biraz uzak olsa da beni eve birakip oyle gitti birakirken arabadan da indi hani vedalasmak icin. bi gel diyemedim cunku onun enerjisi vardi ben yorgundum. ufaktan aklima takildi ne diyoruz boyle anlarda?




 
Olan olmuş, aynı şey başına kaç kere gelecek. Aklına takılsa ne olacak, boşver.

Ne desen yanlış anlayabilirdi. Onun aklına senin kadar takılmamıştır, salla gitsin.

Soruma cevap ver diyorsan, kapı önünde günün özeti 2 cümleyle geçilip, ne kadar yoğun olduğu vurgusu yeterince verilerek bol teşekkür edilse iyi olurdu.

Rain check diyorlar. Bizde de olsa böyle bir ifade. Yağmurlu bir gün olduğu için, daha güneşli bir günde kullanmak üzere vadeli çek keşide ediyorum sana :p
  • gabe h coud  (03.06.24 21:53:24 ~ 21:57:15) 
Yarım ağız teklif ederim. Artık şansına ya gelir ya gelmez. Tabii gelme lütfen diye dua ederim.


  • rock n roll  (03.06.24 21:53:55) 
Biri beni eve davet etmezse hiç alinmam, aklıma bile gelmez hatta. Dolayısıyla o an uygun diilsek davet etmeme hakkımız olmalı canikooo


  • abuzer  (03.06.24 22:49:31) 
Eve davet ederken "istersen kal, yol uzak sana yatak yapayım yorulma" denebilir, ya da işte daha uygun cümlelerle bu minvalde bişeyler. Senin çok yorgun olduğun hakkında mesajı vermek amaçlı. Ya da doğrudan dümdüz söylemek de uygun olur, insanlar der ki "kalbindeki/aklındaki dilinde, içten pazarlığı yok". Kızmazlar yani.


  • muhayyer divan  (03.06.24 23:07:55) 
Genelde kahve içmeye davet ediliyor benim çevremde. "Zahmet oldu bıraktın çok teşekkür ederim." den girip duruma göre çok istekli duruma göre yorgun bakışlarla kahveye davet edebilirdin. Kısmet olmamış takılma


  • cccbehzatccc  (03.06.24 23:09:34) 
kadınsan, bir erkeği en mutlu edecek şey o davettir :) dünyaları versen o hissi yaşatamazsın


  • 100binZar  (11.06.24 14:10:56) 
bugun yorgunum başka zaman misafir edeyim denilebilir


  • bir soru sorcam  (11.06.24 14:18:04) 
[]

Masatla bicak bileme yapildiktan sonra temizlenmesi gerekmez mi?

Kasaplar da donerciler de masata bicagi sürtüp direkt kullaniyor ama bicagin bileme islemi sonrasi minimal de olsa metal parcaciklari bicagin ustunde kalma/yapışma ihtimali yok mu ?




 
Var.


  • prole  (03.06.24 23:03:52) 
kesinlikle gerekli. yıkamasa da bir bezle üstünden geçmesi lazım.


  • neira  (03.06.24 23:10:43) 
kesinlikle var. ben evde kendim bilediğimde diğer bıçağın sırtına sürtüyorum. mutlaka yıkarım. illa ki metal parçaları olabilir.


  • exlibris  (03.06.24 23:13:19) 
evet temizlenmesi gerekir. evdeki tertemiz bıçağı masatla biledikten sonra keskin yerini iki parmağımın arasına alıp sıyırınca elimde metal tozları kalıyor. bayağı gözle görülür şekilde hem de.

dönercilerin bileyip dönere girişmeleri bana da hep rahatsız edici gelmiştir ama yağlı bıçağı her sefer bileyip silmeleri de gözümde canlanmıyor.
  • kibritsuyu  (04.06.24 00:19:01) 
var da kasapları sanayi ustası gibi düşün pis ve pasaklı. "kim uğraşacak" + teklif etsen veya kasap çırağı olup yanlarında yapmaya kalksan yadırgarlar. metal tozu iyidir omega3 yenur


  • lambırcek  (04.06.24 00:28:56) 
normalde masatların amacı, bıçağı bilemek değildir. yani bıçağa sürtüp bıçağı aşındırma amacı ile kullanılmıyor. bıçağın uç kısmı çok keskinleştirildiğinde incelen metal kullanım sırasında bir tarafa bükülebiliyor. masat bu bükülmeyi düzeltmek için kullanılır normalde. dolayısıyla metali aşındırıp kalıntı bırakması pek mümkün değil. zaten kasaplara veya döner ustalarına bakarsanız 3-5 kere sürtüp geçerler masatı. bu da bahsettiğim düzleştirme için yeterli olur.


  • shadowfollower  (04.06.24 08:51:36) 
[]

fotoğraf daki yer Antalya'da nerede

Antalya yi bilenler yardımcı olursanız sevinirim



hizliresim.com

 
Markantalya dan sigortaya giden kapalı yol


  • rhan  (03.06.24 21:37:43) 
[]

Satılık Deep Purple Genel Alan Biletleri

2 bilet 3000tl'den satılıktır. (Resmi fiyat: 3960tl)




 
[]

Otel fiyatı vs acenta fiyatı

Merhaba.

Acentaların otellerin verdiği fiyatlardan daha düşüğe satması yasak mıdır, böyle bir kural var mı, veya bir otel kendi özelinde böyle bir kural koyabilir mi? Koyduğu halde bir acentanın verdiği fiyat özel üyelik indirimiyle daha uyguna gelirse acenta yanlış mı yapmış olur?


 
Böyle bir kural yok, başıma gelmişti. Acenta sürümden kazanmak için otelle günlüğü 1.000 liraya satmak üzere anlaştığı odayı size 850'ye satabilir ama otel 1.000 liraya satıyordur çünkü acenta 800 lira artı 200 lira kar ile sattığı odaları acil paraya ihtiyacı olduğu için kârını düşürerek hatta sıfırlayarak bile satabilir bir süre.


  • gulbatur birinci sahbatur sondan geliyor  (03.06.24 22:28:41) 
[]

Tek erkek için ortamli tatil

Selam dostlar

En az 1 aylık, tek erkek gidilebilecek hangi yaz tatil bölgesini önerirsiniz?
Karı kız ortamı bol olmalı ama öyle kokoş tipler olmayacak bodrum tarzı, daha çok sıradışı, hippi vs tarzı mekanlar olmalı.
Bir kız arkadaşım Olympos tam senin aradığın her özellikle bungalov bölgesi öyle dedi.
Sizin fikirleriniz tecrübeleriniz nedir?

 
Kaş veya Kabak yazıyorum sana dostum.


  • chicha_v2  (03.06.24 21:02:09) 
Kalkan, Söğüt, Bodrum


  • gabe h coud  (03.06.24 21:15:38) 
kizli ortam ile hippiligi tam sey yapamadim hippi ortamda kizli ortam denmez gibi. olimpos hippi evet 2 gun takil sonra kas'taki sole'n blu'yu yaziyorum ben de


  • ala09  (03.06.24 22:47:49) 
Kelebekler vadisine uğra :)


  • Murat1407  (04.06.24 09:24:53) 
akyaka, olimpos, kaş.


  • Kediyi üzdün  (04.06.24 10:27:00) 
Olimpos, kadirde kal hatta


  • entropik  (04.06.24 14:39:45) 
[]

Birini işten nasıl çıkarırsınız

Başlık açık aslında ama detaylandırayım, bu konuda hiç tecrübem yok. Sadece bugün aynı takımda çalıştığım bir arkadaş aniden işten çıkarıldı. Son ana kadar söylememişler, adam bugün ofise geldi, mesaj uygulaması üzerinden gayet akşam içeriz muhabbeti yapıldı, iş konuşuldu. Öğleden sonra hesabını kilitleyip işten attılar. 2 sene üzerinde çalışan biri. Gözüme bir performans düşüklüğü de çarpmadı açıkçası.

Bayadır çalışıyorum çalıştığım yerde, ilk zamanlarımda yine bir kişi bu şekilde işten atılmıştı. Hatta atılmadan önceki gün adam gece nöbetine kalıp kritik bir sistem geçişi yapmıştı.

Ben etkilenmedim, iş performansımın da iyi olduğunu düşünüyorum ama böyle sahip olduğumuz işlerin özellikle özel sektörde ne kadar kırılgan yapıda olduğunu hatırlamak mutsuz hissettiriyor.

Özellikle bu konuda deneyimi olan veya yönetici olanlara sorum, bu işin doğrusu bu şekilde mi olmalı? Siz nasıl yapardınız, önceden performansından memnun olmadığınızı açık şekilde belirtir miydiniz?

Ya da diyelim ki aynı şekilde yapacaksınız patron olarak. Ben kovulacağımın ipuçlarını nasıl yakalayabilirim?

 
İnsan onuruna uygun bir çıkarmış değil bence. Ama nerdeyse aynısına şahit oldum. Yani yüz kızartıcı bir suçu vardır, ya da ne bileyim firma bilgisi sızdırmıştır vs anlarım.

Bir zamanlar bir bankada çalışıyorum. Genel merkezdeyim. Saat 10 gibi adamın önce sistem kapanıyor. Sanırım sonra bi telefon geliyor. Telde bilgi veriliyor çıkarıldınız gibisinden. Sonra iki tane binanın güvenlik görevlisi geldi adama eşlik ettiler güya ve çıkardılar binadan. Kepazelikti. O güvenlik görevlisi vlilierinin gelmesi vs adam masasını toplarken başımda durmaları... Gerçekten iğrençti. Neden çıkarıldı bilmiyoruz.
  • saturn  (03.06.24 20:48:26) 
HR ile birlikte yöneticin nedensiz bir toplantı daveti atmışsa, kovulacağın günün sabahına uyanmışsın demektir.

Pasif agresif tipler öncelikle toplantılara, organizasyonlara davet etmemeye başlar, çalışanı görmezden gelir. Ağzınla kuş tutsan fark etmez. Seninle direkt konuşmak yerine başkası üzerinden konuşur vs.

Ben kovmadan önce bir çok kez güzelce konuşurum, desteklerim. Olmuyorsa, yine yanlış kariyerde ya da şirkette olduğunu söyleyerek gönderirim.

Saygısızlık, kötü niyet görürsem anında kovarım. O başka.

Örneğin, senin başarısız olmanı istiyorum diyen birine, cevap olarak ben mi kovayım sen mi istifa edersin demiştim.
  • gabe h coud  (03.06.24 20:52:57) 
Adam kovmak için başka şehirden geldi daha üst düzey yöneticiyle bölge ofisine, normalde sadece yeni projeye başlayınca gelirdi beraber çalışırdık 3-4 gün. Bugünkü olaya ne alaka demiştim hafif şüphelendim ama çok rahatsız edici ya.


  • sarahkerrigan  (03.06.24 20:56:46 ~ 20:57:19) 
Ben birini işten çıkartacak olsam o kişi sabah işe geldiğinde bunu öğrenmezdi. Bence çalıştığın yerde herkes risk altında. Çünkü o derece profesyonellikten daha da kötüsü vicdan ve empatiden yoksunmuş ki yöneticileriniz. Düşünsene sabah işe gidiyorsun ama aslında dün kovulmuşsun haberin yok :(


  • rock n roll  (03.06.24 21:06:21) 
ben de bir kere yaşadım bunu. ortada hiçbir sebep yok ne bir deadline kaçırmışım ne bir işi becerememe gibi bir şey yaşamışım. normal çalışıyorum. ekip liderim de benden memnun gayet (sonra zaten o da istifaya zorlandı). iş yaptığımız firma vpn veriyordu bize ama bazen sorun çıkıyordu. sabah denediğimde bağlanamıyordum o firmadaki adamla yazıştım sorun için adam da anlamadı niye olmuyor diye falan. sonra beni bir konuşmaya çağırdılar kovulmuşum. yetkilerim kapatılmış ondan bağlanamıyormuşum meğer sonra anladım. hiçbir neden de söylemediler şundan oldu bundan oldu diye ısrarla sormama rağmen. şirketi 3 ortak yönetiyordu. konuştuğum yönetici ben bilmiyorum diğerlerine sor ben sadece sana iletiyorum kararı dedi. diğerleri ortada yok. böyle bir kaçma taktiği geliştirmişler 3 ortak.

azıcık insan olanın böyle yapmaması lazım tabi ki. bir anda semaforo'yu kovun diye vahiy gelmediyse bir süreç sonrasında alınmıştır bu karar. sürecin belli bir yerinde uyarılır çalışan şuna dikkat et buna gayret et denir sonra kişinin gelişimi gözlemlenir falan. hadi kovma kararını aldın gidip sabah salak gibi çalışmasını izlemezsin bir şekilde haber verirsin. ha sonra benim için hayırlı oldu kısa sürede çok daha iyi şartlarda bir iş buldum ama o insanlar kendini öyle iğrenç bir pozisyona düşürmüş oldu. maalesef bazen anlaşılamıyor. sadece şu var hissettiğim uyanık olan ve işleyişte en büyük etkisi olan yöneticinin bir yalaka güruhu vardı ben de biraz soğuktum o yöneticiye karşı çalışanların bir kısmıyla "kanki" olup bir kısmıyla olmaması çok profesyonellikten uzak gelirdi bulunduğu konum itibariyle. o adamın beni sevmediğini hissederdim ama bunun kovulmaya kadar gideceğini hiç düşünmedim. o adamın circleında olmayan hemen herkes sıkıntı yaşadı zaten. garip bir yerdi.
  • semaforo de medianoche  (03.06.24 21:29:01 ~ 21:32:58) 
Bence de oldukça kötü bir yaklaşım, bugüne kadar iş arkadaşlarımdan patronun çıkarmak istediklerine son şans rica ettim, hepsinde performans problemi vardı, büyük hatalar vardı.

bir kaç gün önce işten çıkarılan arkadaş işe geldiği gün gidip patrona birlikte çalışmak istemediğimi, liyakatsiz olduğunu belirttim, deneyelim dediler iyi dedim. daha ilk günden onu istemediğimi, projelerine destek vermeyeceğimi belirttim. Elemanın gidişi sürpriz değildi.

Sizin durumunuzda anlatmadığınız detay yoksa böyle işten çıkarma olmaz. Hele son gün kritik bir iş bitirtmek hiç olmaz. Adama en azından gidip iş bulabileceği bir süre yaratırsın, en kötü 2 hafta önce soylersin, işlerini devreder, kendisini hazırlar vs...
  • kimlanbu  (04.06.24 08:18:03) 
hocam sorunuza gelirsek, kovulacağınızın ipuçlarını bilmek pek mümkün değil. zira her firmanın ayrı bir yapısı var. kimisi hiç belli etmez, kimisi de açık açık söyler "şunlara dikkat etmezsen gidersin" gibisinden.

çalışanın işten çıkartılma sebebine göre masasına bile oturtulmadan gönderilmesi "normal" olabilir. özellikle ortada bir güven sorunu veya yüz kızartıcı bir suç durumu varsa bu gibi durumlar olabilir. böyle bir durumda da gerekçe çevreye açıkça söylenmez.

yalnız diğer cevaplarda çalışanın bir anda gönderilmesine takılanlar olmuş. iş kanununa göre birini işten çıkardığınızda zaten 2-8 hafta arası (çalışma süresine göre) bir ihbar süresi bulunur. ancak firma, bu ihbar süresinde çalışanı çalıştırmayıp çalışmış gibi maaşını verebilir. büyük ihtimalle bu firma da, işten çıkarılan çalışan gitmeden bir şeylere zarar vermesin mantığı ile bunu yapmış. yani günde 2 saat çalışma izni yerine 9 saat çalışma izni vermiş, dolayısıyla bir hak yeme durumu yok.
  • shadowfollower  (04.06.24 09:02:17) 
Karar verildiyse aynı gün söyleyip göndermek en iyisi ya, öbür türlü ortamı zehirleyenler oluyor dedikodu vs. Zaten onu söyledikten sonra çalışmıyor adam, hani hakkaten "1 ay sonra seni çıkarıcaz" diyip de o 1 ayı normal şekilde çalışarak geçiren insan sayısı çok düşük.

İşten çıkarılma sebebi performans olmayabilir, ama olabilir de. Birebir görüşmede "ya şu şu noktalarda daha iyi olman lazım" dediğimde ciddiye alan insan sayısı çok az oldu. Direkt "bunu düzelt yoksa işten çıkarılırsın" desen de olmuyor, çalışmayı bırakıp iş bakıyorlar falan filan. Yani feedback verilse de işe yaramıyor her zaman.

Kişi için kötü tabi, inşallah çıkarırken fazladan 2-3 maaş eklemişlerdir tazminatına. Ama "1 ay erken haber verelim de iş baksın" yerine, 1 aylık fazla tazminat vermek daha iyi bence şirket için.

Benim de başıma geldi bu arada, dünyanın sonu değil, ama insan bi üzülüyo :)
  • plutongezegendegilmi  (04.06.24 09:05:50) 
Yönetici ve patronların %90'ından fazlası bir çalışanı(bir yıldan uzun çalışan çalışanı) işten çıkarmadan önce onu uyarır, düzelmesini söyler, bekler, uğraşır.
Yeni birini bulmak hem zahmetlidir hem de nasıl biri çıkacağı pek belli olmaz. Ayrıca gelince işlere alışması için verimsiz geçireceği bir süre de var.

Bunun istisnası yüz kızartıcı suç, hakaret, tehdit gibi sebeplerdir, onlarda işçi anında işten çıkarılır. Bu durumda bi ipucu da yakalayamazsınız.

Türkiye işçi haklarının iyi olduğu bir ülke. Bir anda işten çıkarılsanız bile düzgün bir tazminat alırsınız. Ardından da 10 ay işsizlik maaşı var. Yani biraz daha rahat olabilirsiniz bu konuda.
4 yıllık, 30 bin TL maaş alan bir çalışan ihbar dahil 168 bin TL tazminat alır şirketten. 10 ay boyunca işe girmezse aylık 16 bin TL işsizlik maaşı alır.

Yani bu maaşla bu durumda işten çıkarılan işçinin toplam 328 bin liralık bir güvencesi olmuş olur.
Ayda 30 bin lira ile geçinmek yerine 10 ay boyunca ayda 33 bin lira ile geçinir. 10 aya kalmadan da umarım iş bulur.

Umarım olmaz ama bir gün bir şirket sizi işten çıkarırsa neye imza attığınıza iyi bakın, en güzeli imza atmamak. Elinizi zorla tutup imza attıramazlar ya. Bu işlere bakan bir avukata ulaşın, yardımcı oluyorlar. Ne kadar ısrar ederlerse etsinler "bu öyle bir belge değil, buna imza atabilirsin" derlerse desinler imza atmayın.
  • michael_knight  (04.06.24 09:20:46) 
Her türlü işten çıkartıldım.. Evde otururken mesaj ile, biz senle devam etmek istiyoruzun ertesi günü de. Sonuncusu da işten çıkartma değil süründürme şeklinde oldu. Zorunlu ücretsiz izine çıkardılar.


  • Kahvedesu  (04.06.24 09:21:28) 
Düzgün yerde "kötü performans hadi kapı dışarı" olmaz. Performans geliştirme vs diye bir sürü süreç var. Ben misal bir çalışana yaptim ve üstünden 3 yil geçti harbiden de gelistirdi kendini.

Ben hayatımda bir kere jet hizinda isten atilma gördüm. Sonradan öğrendiğim kişi lojistik tekliflerini genelde eski çalıştığı firmaya pasliyormus. Müdürün tanıdığı olan biri "ya size sürekli teklif yapıyoruz ama hiç kazanamiyoruz" demesi ile arastirilinca hop gg wp oldu.

Onun dışında ben de katılıyorum, eğer harbiden bu tarz bir şey yoksa riskli bir yerde gibisiniz.
  • logisticsmanager  (04.06.24 10:19:21) 
Atılacağını nasıl anlayabilirsin, sondan başlayayım:

- İş yükün hafiflediyse, sana iş vermekten kaçınıyorlarsa ve bunu sorduğunda seni oyalıyorlarsa;
- Şirkette maaş zamları çok düşükse, sana zam vermiyorlarsa veya enflasyonun çok altında zam veriyorlarsa;
- Mobbing görüyorsan, üzerinde anlamsız psikolojik bir baskı varsa;

işten çıkartılma ihtimalin belirmiş olabilir. İşten çıkartma işveren için maliyetli bir iştir o nedenle öncelikle senin istifa etmeni sağlamaya çalışacaktır.

İşten çıkarılacağını öğrendiğin an o kuruma hemen hiçbir faydan olmaz. Diğer çalışanların da en az etkilenmesi/araya zaman girmesi için bu iş genelde cuma mesai biterken anlık olarak yapılır.

İşin doğrusunu yapmak sadece o günün işi değildir, öncesi de olmalıdır. Örneğin;

- Çalışanın eksik yönlerine dair geri bildirimler verilmeli ve hatta pozisyona göre eğitim, gelişim, mentorluk fırsatları sağlanmalı.

- Performans değerlendirmesi doğru şekilde yapılmalı. Şirketin kendisinden beklentileri makul şekilde aktarılmalı.

Yine de çalışandan beklenen verim alınamıyorsa artık son aşamada profesyonel şekilde kendisiyle bu şekilde çalışmaya devam edilemeyeceği belirtilip yasal ve makul bir çıkış tazminatıyla şirketten uğurlanabilir. Konuya iki taraflı bakıp azami seviyede profesyonel ve insani olmak lazım.
  • Lethe  (04.06.24 10:35:54 ~ 10:43:20) 
duyduğum kadarıyla savunma sanayide benzer şekilde oluyor. adam sabah normal bir şekilde işe geliyor. ik konuşmaya çağırıyor. atıldığı söyleniyor hakları verilerek. masasına döndüğünde bilgisayarı yerinde olmuyor. güvenlikler eşlik ediyor çıkmasına vs. 20-30 yıllık çalışanlara bile böyle yapıyolarmış kendi isitfa etmezse.


  • jelly bear  (04.06.24 15:31:22) 
kurumsal bi yerde çalışıyorum.
yüz kızartıcı durumlar veya yasal konular haricinde bu şekilde çıkarılan olmadı.

performanstan dolayı çıkartılacak kişiler zaten kendini belli ediyor, o kişilerin bile öncesinde yönetici ik v.s. konuşuluo baya böyle ihbar süresi v.s. beklenip çıkarılıyor. kendisi söylemese çıkarıldığı bile anlayamazsınız.

bir de toplu küçülmeler oluyor, o durumda bahsettiğinize şekle benzer bir şey oluyor ama onda da nispeten perforamansı düşük çalışanlar çıkarılıyor.
  • nuisance2  (04.06.24 15:51:21) 
[]

CCOLA türk hissesi nasıl sürekli yükseliyor ?

İsrail dediler, boykot dediler teknik olarak bu hisse nasıl sürekli yükselişte olabiliyor?




 
Protesto etmek için alıp döküyorlar ya.
Satışı artıyor. Ondan öyle.

Şaka bir yana, sağlam şirket, enflasyonist ortamda da yiyecek, içecek ve perakende sektörü iş yapar.
  • Mirket  (03.06.24 20:32:15) 
Bireyselde boykotun çok bir etkisi olduğunu sanmıyorum. Coca colayı bugün boykot eden insanlar zaten benim çocukluğumdan beri boykot ediyor. Haliyle ani bir etkisi olsun sanmam.

Siz herhangi bir orta karar ve üstü restorana gidip kola isteseniz boykot ediyoruz onu gibi bir söz duyabiliyor musunuz? Ben denk gelmedim hiç. Bütün marketlerde de raflarda.

Ancak bist hisselerinin yükselmesi ve düşmesi için çok bir nedene de ihtiyaç olmayabiliyor her halükarda.
  • akhenaten  (03.06.24 20:37:06) 
O işler öyle olmuyor hisse senedinin değerini belirleyen bir çok etken var karmaşık bir konu. Boykot yüzünden bir çok şirket ciddi anlamda pazar kaybetti ve kaybetmeye devam ediyor.


  • doharkoman  (03.06.24 21:11:31) 
Coca Cola Türkiye sadece Türkiye'de faaliyet göstermiyor, Türkiye dahil 12 ülkede faaliyet gösteriyor. Diğer ülkelerde yatırımlar yaptı-yapıyor ve faaliyetlerini genişletiyor.

Bunların yanında iyi yönetilen bir şirket. Arkasında da yine iyi yönetilen ve finansal olarak iyi durumda olan Anadolu Efes ve Anadolu Holding var.

Dönemsel olarak boykot sebepli satış düşüşü yaşıyorlar ama kötü ekonomiye vs de diğer şirketlere göre çok daha dayanıklı bir şirket. Büyük ihtimal bunlardan dolayı boykotların etkisi çok olmuyor. Yine muhtemelen yatırımcıları böyle boykotların genelde bir süre sonra sönümlendiğini ve yine öyle olacağını düşünüyor.
  • perferil  (03.06.24 23:37:40) 
[]

Kurban Bayramı için tatil önerisi

Tek başıma şöyle 3 4 gün kafa dinlemelik yer arıyorum.
Ankara çıkışlı olacak
Akdeniz-Ege tarafları kalabalık ve pahalı diye pek bakmadım açıkçası.
var mı tavsiyeniz?
Dipnot:Araç var

 
[]

Kira artisi

Selam, gecen sene tasinan kiracim var 1 yil doldu ve kirayi ne yapalim diye sordu. Su an yasal olan nedir ? Kac arttirmamiz lazim ?




 
yasal olarak %25, 2 temmuza kadar.

tüik'e göre tüfe %62 enflasyon %75
enag'a göre %120
ito'ya göre %82

bence en az %90 olmalı
  • my fault  (03.06.24 20:31:27) 
Bence en az %200.

Te allahım ya. Muhitte ne kadarsa o kadar yapmak uygun olabilir gibi. Kiracının profili de önemli. Memnunsanız orta yolu bulmak makul olur.
Biz öyle yaptık. O da %30a fln denk geldi.
  • saturn  (03.06.24 20:38:45) 
Kanunen %25 den fazla artış yapamazsınız fakat iki taraf aralarında anlaşırsa daha yüksek artış yapmanız mümkün.


  • doharkoman  (03.06.24 21:08:48) 
geçen sene taşındığına göre tüfe oranında yapabilirsiniz.


  • yazar yazmaz yazan yazar  (04.06.24 08:30:39) 
[]

İzmir'de en iyi baklava

İş için geldim ekibe baklava ısmarlıycam. Antep'e yakın seviyede yapan ya da izmirlilerin "ooo x'ten almışşş" diyeceği neresi var. Bornova-bayraklı-alsancak taraflarında olursa çok daha iyi olur.
Teşekkürler!



 
Izmirde Antep seviyesi zor. Ağam baklava iyidir.


  • ırene adler  (03.06.24 20:27:52) 
İzmir standartlarında Ağam iyidir, Fıstık vardı bi de o da fena değildi.

Ama İzmir'de "Oo Ağam'dan almış" denir yani evet o etkiye ulaşabilirsin
  • nundu  (03.06.24 21:25:17) 
Ağam bozdu diye okudum, Bilgin diye bir öneri aldım. Var mıdır oradan yemiş?


  • Bruce  (03.06.24 21:28:44) 
Petek pastanesi. Bayraklı'da ve Mavişehir'de şubeleri var, baklavalar Antakya'dan taze geliyor, mükemmel baklavaları var.


  • kobuzchu kiz  (03.06.24 23:26:31) 
Cemil baba mi ne vardı. Fena değil. Bornova tarafında Antep mutfağı olan bir restoran vardi. Baklavalarıni Gaziantep ten getiriyordu. Denenebilir.


  • fikox  (03.06.24 23:27:18) 
ben son 1 senede 2 defa cemil baba'dan aldım epey iyi bence. ama bir baklava gurusu değilim o ayrı.


  • tepedeki psychedelic adam  (04.06.24 00:20:50) 
[]

Hani kalıcıydı bu parfüm?

Dior Homme EDT aldım geçenlerde çok beğenerek. Sephora'dan aldım bu arada orjinal.
Intense daha yoğun biliyorum ama EDT hoşuma gitti.
Her yerde bu parfümün çok kalıcı olduğu falan söylenmiş, hatta fragrantica'da bile kalıcılık puanı yüksek.

E ben sıkınca niye kalıcı olmuyor bu parfüm? Burun körleşmesi falan da yaşamadığıma eminim çünkü ara ara yanımdaki arkadaşlara sorup test ediyorum (bahsettiğim arkadaşlar da burun körleşmesi yaşayacak kadar sürekli yanımda değil).
Sabah çıkarken 5 fıs falan sıkıyorum.
4-5 saat sonra 3-4 fıs daha sıkıyorum. Yetmiyor 2-3 saat sonra bir tur daha sıkıyorum.
Ama internette bahsedilen "3-4 saat sonra bile kol mesafesine rahatlıkla yayılıyor" durumunu kesinlikle yaşamıyorum.

E hani kalıcıydı bu parfüm? Genelde kıyafete sıkıyorum (omuz yaka civarına), birer fıs da kulak arkasına sıkıyorum.

Sabah çıkarken 5 fıs yerine 10 fıs mı sıkayım? Bu sefer de sinek ilacı gibi gezerim ortalıkta muhtemelen.

 
Malesef her parfüm her kişide aynı olmaz. Bu sebepten parfümü almadan sıkıp bakmak daha ideal.

Dior homme sahibiyim ve sizin beklediginiz kadar değil yani.

Misal dior homme edp de benim tenimde hiç işe yaramadi ama dior parfum hayvan gibi kaliciydi. Çok değişiyor.
  • logisticsmanager  (03.06.24 20:01:31) 
Orjinalliğinden ve yorumların edp versiyonu için yazılmadığından eminseniz cevabı kendiniz vermişsiniz aslında. Parfüm kıyafete sıkılmaz teninizdeki sıcak noktalara sıkmanız gerekir. Teee orta çağdan beri bunun adabı boyun, bilek ve dirsek içlerine ~30cm mesafeden sıkmak.

Parfümün tene teması kokunun kendisini de doğrudan etkiliyor. Zaten parfümü seçerken de teninizde denemeniz şart. Kumaşa parfüm sıkmayın.
  • akhenaten  (03.06.24 20:52:42 ~ 20:55:39) 
Valla parfüm konusunda bilgisine güvendiğim kişiler hep kıyafete sıkılması gerektiğini çünkü tene sıkılınca ter kokusu vs ile karışıp kötü bir hal alacağını söylüyorlar hep. İlla tene sıkılacaksa da dediğiniz gibi kulak arkası, ense, kol içi gibi yerlere sıkılması gerektiğini söylüyorlar.
Ama zaten dediğim gibi 2 fıs kıyafete (omuzlar ve yakaya doğru) sıkıyorsam, birer fıs da mutlaka kulak arkalarına sıkıyorum zaten. Yine de yorumlardaki o kalıcılığı yakalayamadım bir türlü.
Ayrıca EDT versiyonu için yapılıyor bu yorumlar eminim.
  • büyük engizisyoncu  (03.06.24 21:52:04) 
kalici diyenler parfum banyosu yapiyormus, bana sirtini donup "sirtima da sik" denilince ogrendim. 5 fis yetmiyor vazelin mazelin hak getire


  • ala09  (03.06.24 21:52:06) 
Üşenmedim sırf bu yüzden girip parfümün fragrantica yorumlarına baktım. Orda da insanlar ortalama 4-5 fısın 3-4 saat sonra bile kol mesafesinde alınabildiğini yazmışlar.


  • büyük engizisyoncu  (03.06.24 22:03:32) 
2009 yılında D&G the One parfüm almıştım havaalanından, bir sıkıyordum, 2 gün sonra bile herkes ne güzel kokuyor diyordu, geçen ay yine yurtdışından aldım, 2 saat sonra kokmuyor(çok azalıyor).
yani demem o ki firmalar eski parfümlerin kalitesini düşürüyor bence.

ps. her zaman EDP alıyorum.
  • ravenudon  (04.06.24 10:39:52 ~ 10:40:49) 
[]

fiyatlandırmayla ilgili şu durumun adı nedir?

merak ettiğim şey şu; hiçbir fikriniz olmayan ürünlerle ilgili orada satılan diğer ürünlere bakarak bir fiyat biçmek.

mesela markete girdiniz satılan ürünler hakkında hiç bilginiz yok.

baktınız cips 10 lira aynı gramajlarda çekirdek 100 lira. şey dersiniz ya bu 10 liraysa bu 100 lira olmamalı, artık çekirdeğin satılması gerektiği fiyatı belirleyebildiğiniz durumu soruyorum. bu olaya ne ad veriliyor.

örnekler yanlışsa geliştirilebilir basit olsun diye öyle yazdım.

 
Shadow price / gölge fiyat


  • anlatamıyorum  (03.06.24 19:11:52) 
[]

Özel sektör+ Ek iş

Özel sektörde çalışan birisinin ek iş yapması kanunen yasak mı ?

Mesela yazılımcı birinin akşamları veya haftasonları taksiye çıkması gibi ?


 
normalde herhangi bir yasak yok kanunda ama iş sözleşmenizde bunu yasaklayan bir durum varsa ek iş yapamazsınız. yapıp yakalanırsanız da sözleşmedeki yaptırımlar geçerli olur.


  • duyulmasi gerektigi kadar  (03.06.24 18:55:46) 
Kanun yasaklamıyor ama düzgün şirketlerin neredeyse hepsi yaptıkları iş sözleşmesinde bunu yasaklıyorlar.


  • michael_knight  (03.06.24 19:06:33) 
Asıl işinizle rekabet etmeyecekseniz veya performansınızı etkilemiyorsa yasak değildir. Şirketlerin iş sözleşmesinde yasaklaması bir anlam ifade etmeyebilir. İş sözleşmesindeki her madde mahkemeler tarafından hukuka uygun bulunmayabilir. Detaylı bilgi içeren bir yazı: uzmanpara.milliyet.com.tr


  • otonomo  (03.06.24 20:51:38) 
[]

Benlik bilinciniz olmasa fakat düşünebilseniz ne düşünmek isterdiniz?

Selamlar;

Kafa açan bir soruyla karşınızdayım. Ben diye bir kaybınız olmasa, yani "Aç mı kalırım?", "Öldürülür müyüm?", "Hakarete mi uğruyorum?", "Hayatım nereden geldi, nereye gidiyor?", "Yeterince başarılı mıyım? Olmam gereken noktada mıyım?" gibi ego kaynaklı problemleriniz olmasa, düşünme yetinizi ne şekilde kullanmak isterdiniz?

Teşekkürler.

 
Kaybınız=kaygınız


  • sekizdokuzon  (03.06.24 18:37:06) 
Bu memlekette kim kime neyi söyleyemiyorsa, tabii hakkaniyet adalet doğruluk dürüstlük vs anlamında, konuşurum. Kral çıplak diye haykırırım. Herkesi krala baktırırım. Muhtemelen ölürüm filan ama madem öyle bir kaygım yok, bunları ve daha fazlasını yaparım.


  • muhayyer divan  (03.06.24 19:20:21) 
Ego kaynaklı kişisel konforsuz değerlendirme yapmayı bırakan insanlar var zaten, öğreti geliştirenler, hayatını öğretiye adayanlar böyle insanlar genel olarak. Kazandıkları bu yetkinlikle insanların trajik ifadelerinin arkasındaki ihtiyaçları duyuyorlar sadece. Edebiyat felsefe sanat akımları bunun için kullanılıyor, anlaşılabilir, doğal ve basit ifade ile barışçıl düşünce ve iletişim sistemilerini yaymak. Güzel bir ütopya


  • hasmetizm 2046  (04.06.24 10:43:29) 
Düşünme yetimi (dolayısıyla zamanımı) beni Yaradan'ı tazimle geçirmek isterdim. çünkü ancak o zaman en temiz şekilde uruc edebiliyorum. ama yaradılış amacımız sadece bu değil. öyle olsak her birimiz dağda keşiş olarak doğar ve ölürdük. (öyleleri de var, saygımız sonsuz)
düşünmekle iş bitmiyor, doğru bildiğimi anlatmam da gerektiği için (aktarım) ve medeniyetlerin şehirlerin amacının da bu olduğu düşünülürse,
bilmek (düşünmek) değil, yapmak da gerekiyor.

yani "düşünce" çok güzel, (ibn arabi metafiziğine göre ilk önce düşüncedeydik)
sonra bize vücut verildi ve nüzul ettik. bunun da bir sebebi var,
nuzul etmek (yani dünyaya inmek) bizim elimizde değildi. anne babamızın ve yaradan'ın işi. ama uruc etmek (yani yükselmek) bizim elimizde.
bunu bir daire gibi düşünün.
bir noktadan aşağı bir kavis çizin (indik)
o noktadan yukarı doğru, ilk noktaya varan başka bir kavis çizin (uruc)
tekamülümüzü böyle tamamlayağız.
  • füt  (25.06.24 16:28:41 ~ 16:37:18) 
en sevdiğim soru tipi harikasın. ben peyzaja harcardım temiz ve düzenli bir çevre ama bu yine kendime çıkardı sanırım. bence naparsan yap kendine çıkarsın. ya da insanların birbirlerini sevme yollarına harcardım düşünme yetimi.


  • geveze yazar  (25.06.24 16:43:15) 
[]

"ekonomi iyiye gidiyor" haberleri

ben vatandaş olarak cebime girene, çıkana, kredi kartı taksitlerini öderken çektiğim zorluklara ya da dışarı çıkarken bir sürü düşünüyor olmama bakıyorum ve "çektiğimiz zorluklar ve kamuda tasarruf meyvesini vermeye başladı", "bakın dış ticaret açığı azalıyor, bakın merkez bankası rezervleri artıya geçti" laflarına pek itibar etmiyorum.

ancak yine de tarafsız şekilde olayı yorumlamak istiyorum.

mesela enflasyon artış hızı azaldı şeklinde bir açıklama yapıldı bugün (enflasyonun kendisi değil, artışı). bu durum önü alınmayacak bir yangının artık kontrol altına alındığı anlamına mı gelir?

ekonomi konusunda az da olsa bi iyileşme var mı? yoksa artık zaten alıştık bu sürece, kanıksadık, o yüzden mi böyle geliyor bize.

 
Şu an dövizi baskılayarak ekonominin doğal gidişatına engel olunuyor ve bu çok çok kötü sonuçlar doğrur. Bir anda olur ne olacaksa.


  • numlock  (03.06.24 18:25:18) 
2023 Mayıs ayı itibariyle yıllık enflasyon %40 iken 2024 Mayıs itibariyle %75. Bunlar resmi rakamlar olduğu için 2 ile çarparak gerçek enflasyon değerini tahmin edebiliyoruz. İyiye gitmenin tam tersi yani. Ekonomi bakanı bile iyiye gitmenin başlayacağı tarih olarak 2026 ortasını "vadetmişti" zaten.


  • otonomo  (03.06.24 19:05:18 ~ 19:29:44) 
1.dünyanın en yüksek faizini veriyoruz.
2.belli ki, birileri borcumuzu ödeyeceğimize ve devaluasyon yapmayacağımızın garantisini almış.
3.hal böyle olunca ülkeye sıcak dolar yağıyor. (carry trade)
4.halk fakirleştiği için ithal azaldı, cari açık kapanıuyor.
5)döviz düşük tutulduğu için ihracatta rekor kırıyoruz gözüküyor.
6)reel ekonomide bir iyileşme yok.
7.tefeci faizini biz (halk) ödeyeceğiz.
  • parka  (03.06.24 19:15:35 ~ 19:15:53) 
Sonuçları henüz hissedilmedi ancak ekonomik program planlandığı gibi devam ediyor. Olumlu etkileri olacaktır, daha kötüye gitmeyiz diye düşünüyorum.


  • abelardo  (03.06.24 19:46:31) 
Bakın diğer her şeyi bir kenara bırakın.
Ekonomide bir tane temel kural vardır.
Piyasada bir şey çoğalırsa değeri düşer.
Pazara gittiniz. Bütün tezgahlar domates doluysa domates ucuzdur.
Bakın şurada da ay ay Merkez Bankasının piyasada bulundurduğu TL nin grafiği var.
Para da bir maldır o da ne kadar bollaşırsa o kadar değersizleşir.

x.com
  • Mirket  (03.06.24 20:18:57) 
"...dövizi baskılayarak.." , "Bunları yiyorsanız afiyet olsun."

bu kadar cehaletin, ergence konuşmanın olduğu yere cevap verilmez. youtube'da çeşitli ekonomistleri izleyebilirsiniz. atilla yeşilada vs ile başlayarak
  • avatar is back  (03.06.24 20:32:17) 
  • mirty  (03.06.24 20:47:27) 
Şimdi bunu size izah etmesi çok zor. Bu bakış açısını kazanıp konuyu kavramanız için en az 6 ay geçmesi lazım. Kısacası evet makro ekonomik veriler iyiye gidiyor zamana ihtiyaç var. vatandaşın hissettikleri bir kriter değildir. Verilen örneklerin çoğuda safsata. Vatandaş olarak yüzyılın felaketini yaşayan 11 şehri yıkılan 50 binden fazla insanı enkaz altında şehit olan bir ülkenin nasıl bu yükün altından kalktığınıda sorgulamanızı tavsiye ederim.


  • doharkoman  (03.06.24 21:05:17 ~ 21:24:59) 
"Ekonomi iyiye gidiyor" çok genel bir ifade. Çünkü tüketici/vatandaş olarak bizim bir geçim-birikim-iş-sosyal devlet getirileri-belediye ve hükümetin yaptığı şeylerin pozitif dışsallıklarından yararlanma vs gibi bir çok şeyle ölçebileceğimiz (kimisini ölmenin zor olduğu) bir ekonomik faydalarımız var. Bunların bazılarında iyileşmeler, bazılarında kötüleşmeler olabilir. Ayrıca bunlar da yaşımıza, memur-emekli-özel sektör maaşlı çalışanı-esnaf-kobi sahibi-büyük şirket sahibi vb olmamıza, mevcut servet durumumuza, mevcut gelir grubumuza, yaşadığımız şehre vs göre değişiyor. Bir böylesine kompleks bir yapı olarak "vatandaşın ekonomisi" var.

Bunun yanında devletin/hükümetin bütçesi-geliri-ödemesi var. Ödemeler dengesi var. Yaptığı, yapmadığı, yapamadığı yatırımları var. İktidarını sürdürmesi için para harcayabilmesi, yatırım yapabilmesi gereken alanlar var. Dağıtılması gereken rantlar var. Bu rantların oluşabilmesi için yapılabilmesi gereken "projeler" var. Mutlu etmesi gereken çıkar grupları var. Buna da "devletin ekonomisi diyelim".

Sonra yatırımcılar var. Bunun yerlisi yabancısı var. Yerlisinin küçüğü, büyüğü, çok büyüğü, kurumsalı var. Yabancısının kısa dönemli düşüneni (sıcak para/carry trade etc.), orta vade düşünüp biraz daha "derin" alım yapanı ve uzun vade düşünen, direkt yatırım yapmış veya yapmayı düşünen, ülkede fabrikası olan veya almayı-kurmayı düşüneni var. Yatırımcılar yanında yine çıkarları yatırımcılara benzer olan sermaye kesimi/"iş dünyası" var. Buna da "iş dünyası ekonomisi" diyelim.

Son olarak da bu grupların hepsini ilgilendiren. Ülkenin total ekonomisi ile ilgili makro perspektif var. İstihdam-işsizlik, enflasyon, ithalat-ihracat-dış ticaret açığı, merkez bankası rezervleri, para arzı-krediler vb bir sürü makro parametre ile takip ediliyor. Buna da makro ekonomi+ekonomi politikası düzlemi diyebiliriz.

Şimdi, fark ettiğiniz üzere iyi deyince kim için, o kimlerin içindeki hangi alt-kimler için, o alt-kimler içindekilerin hangi vadeyi düşününleri için iyi diyoruz onu tartışmak gerekir. Ve her alt katmanda daha da kompleks bir yere gidiyoruz ama kabaca bazı tarifler yapıp, onlar üzerinden değişimi de konuşabiliriz. Buna göre de totalde iyiye mi kötüye mi gidiyor diye kabaca bir fikre sahip olabiliriz.

2023 seçimleri öncesinde Türkiye düşük faizle piyasaya TL arz eden, yani kabaca sürekli deli gibi para basan bir merkez bankasına sahipti. Merkez bankası Tayyip'in saçma sapan gerekçelendirmeli fikirlerine hiç itiraz edemeden ne derse yapıyordu. Faizin artırılaması ve deli gibi TL basılması döviz kurlarını artırıyordu (aslında TL'nin değerini düşürüyordu). Siyasi rejim sebepli instability, hukuk-demokrasi yokluğu, istihdamdaki bozulma vs vs gibi bir sürü şeyin de etkisiyle tl'nin değeri düşüyordu. Ara ara büyük kur şokları yaşıyorduk. Kuru tutmak için bu sefer merkez bankası rezervlerini yani dolar-euro-altınları "yaktılar". Rezervler eridikçe hem etkisi azaldı hem de kırılganlık daha da arttı.

Yine 2023 öncesi TCMB, ekonomi ve maliye yönetimi tamamen tutarsız, hiçbir bilinen kurala uymayan, şeffaf olmayan, kişilere bağlı, çok temel bilgileri inkar edip, bu bilgilere savaş açan, adeta dünya düz diyen ve buna göre davranan, yerli yabancı tüm paydaşlara tuzaklar kuran, şark kurnazlıkları yapan bir yönetimdi. Yani itibarları yoktu. Ekonomi beklentidir, itibardır. Merkez bankalarının en büyük gücü beklentileri yönetebilmeleridir. Bunu da tutarlı adımlarla, sinyallerle, bağlayıcı planlarla vs yapılır. Bizde bunlar yoktu.

Vatandaş olarak sürekli kur şoku yaşadığımız için fakirleştik. Devlet sürekli bedava, negatif reel faizli kredi dağıttı. Dolayısıyla alabilen ev kredisi, araba kredisi, ihtiyaç kredisi aldı. Alabilen beyaz eşya elektronik, tüketim ürünleri her şeyi aldı. Bunların hepsi savunma mekanizmalarıydı. Yapabilenler yapamayanlara göre daha az fakirleşti. Tabi hepsinin de komplikasyonları oldu. En büyüğü de enflasyon. İşsizlik düzelmedi, kötüleşti. Maaşlar kuş oldu.

Hem vatandaş hem de iş dünyası bu belirsizlik ortamında dolara yüklendi. bu da TL'yi daha da kırılgan yaptı. Daha kırılgan oldulkça daha fazla rezerv yaktılar. DAha fazla rezerv yakınca daha fazla kur şoku yaşadık. Böyle bi faist daireye girdik. Çünkü negatif faiz vererek ekonominin gerçeklerine uymamayı böyle şeylerle kompanse etmeye çalışıyorduk ama olmuyordu. Bu süreç sonunda rezervler eksiye indi. KKM ilan edildi, dövize fahiş faiz verildi. Döviz bulmak için her şey yapıldı. Katar, Suud ve BAE'den döviz dilenildi. Seçimlerde seçim ekonomisi uygulandığı yani maaş artışı, saçma yatırım harcamaları vs yapıldığı için de devlet bütçesi de gittikçe kötüleşmeye devam etti.

Tabi ki kronik problemlerimiz olan vergi adaletsizliği, gelir adaletsizliği, servet adaletsizliği, hukuk sorunları, istihdam-işsizlik-genç işsizliği, emeklilik ve sağlık sigortası sistemi vb gibi her şey düzelmek bi yana da da kötüye gitti.

Sürecin sonunda dış ticaret açığı ve rezerv düşüklüğü çok büyük bir sorun haline geldi. Artık ödemeleri yapamayacak duruma geldik. Katar-Suud vs paraları da geç geliyor veya çok daha büyük şeyler istiyorlardı karşılık olarak. Ve yetmiyordu birkaç milyar dolarlık enjeksiyonlar.

Ekonomide bir şeyleri değiştirmenin gerekliliğine Tayyip'i ikna eden en önemli şey bu döviz sorunu oldu. CDS puanımız zaten çok kötü haldeydi. Artık yukarıdaki fasit daire ile ekonomiyi çevirmenin sonuna geldiğini anladı.

Bu ve diğer etkenlerin de etkisi ile seçimden sonra direksiyonu kırdı ve yeni bir yöne döndü.

Kabaca Mehmet Şimşek'i getiriyorum, TCMB'ye az çok bu işi kitabına göre yapacak kişiler getiriyorum ve bunlara otonomi veriyorum dedi. Mehmet Şimşek ve TCMB de gelir gelmez saçma düşük faiz ısrarını bitireceklerini, artık işi kitabına göre yapacaklarını söyledi. Bunun yanında maliye tarafında da adımlar atacaklarını, vergileri artıracaklarını, kredileri kısacaklarını, bu gibi şeyler sayesinde de ekonomiyi soğutup enflasyonu azaltacaklarını söylediler. Şeffaf olacaklarını söylediler. Vs vs.

Tüm bunların temel amaçları döviz krizini çözmek, enflasyonu düşürmek, kurları stabilleştirmek, yabancı yatırımcı getirmekti. Yabancı yatırımcının geleceği ve kalacağı kurallara dayalı, birkaç ayda bi ters yüz olup bakanların vs değiştiği, Tayyip'in birilerine savaş açtığı vs tarzı bi ekonomi olmayan bir ortam olacağını vadediyorlardı.

İlk yaptıkları faizleri artırmak ve devam edeceklerini sürekli söylemek oldu. 1 yıldan kısa sürece 8'den 50'ye çıktı. Kredi musluklarını kapattılar. Taksit sınırlamaları, nakit avans sınırlamaları, kredi limit sınırlamaları vs gibi şeylerle tüketimi "dizginlemek" isteyen adımlar attılar. Bir sürü ek vergi getirdiler. Kurumlar vergisini artırdılar. Tayyip'i arkaplana çektiler, ekonomiyi biz yönetiyoruz dediler.

Bu süreçte rezervler arttı, kur stabilleşti, enflasyon düşmedi, istihdam düzelmedi, yabancı yatırımcı bekledikleri seviyede olmasa da az buçuk geldi, CDS primleri düştü. Kabaca yabancı yatırımcı ve kuruluşları az çok bir şeylerin değiştiğine ikna ettiler. Ama onlar da her seferinde kazık yedikleri için ve zaten global konjonktür karışık olduğu için hemen alın size milyarca dolar deyip girmediler. Ama 1 yıl içinde peyderpey para soktular. Bazı kuruluşlar not artırdı. Birçok farklı kanaldan olumlu raporlar geldi.

Tekrar söylemek gerekirse ilk amaçları olan döviz krizini engellemeyi başardılar gibi. Enflasyonu düşüremiyorlar.

Şimdi... Vatandaş olarak enflasyon düşmedi. Memurlar ve bi nebze asgari ücretliler hariç maaşlar kuş olmaya devam etti. Gelir adaletsizliği, işsizlik vsde düzelme olmadı. Kredi muslukları kapandı, bu da bizi daha da zor duruma soktu. Yani her zamanki gibi acı reçete vatandaşa kesildi. Enflasyon bi noktada düşerse, kur stabil kalmaya devam ederse faydasını görmeye başlayacağız bi noktada.

Devletin gelirleri bi nebze düzeldi. Kanal istanbul çeşitli sebeplerle yapılmadı. Deli gibi para yiyen KKM sönümlenmeye başladı. Garantili köprü, havalimanı, hastane vsler karadelik gibi para emmeye devam ediyor. Kabaca devlet/hükümet açısından geçen seneye göre daha iyi durumdalar. Tek sıkıntıları bu yerel seçimlerde seçim ekonomisi yapamadılar ve kötü oldu kendileri için. Ayrıca negatif reel faizli beleş kredilerle besledikleri müteahhit, yiyici takım vs ağlıyor ve bu gidişatı değiştirmek istiyorlar. Bir erken genel seçim senaryosu konuşuluyor 2025-26 için. Öyle bi seçimden önce tekrar faiz düşürüp para basma moduna geçebilmek isterler. Hala gidecekleri yol var.

İş dünyası vs açısından genel olarak iyileşme var olarak görülüyor. İşletme sermayesi az olan ve krediye bağlı olan şirketler, ihracatçı şirketler vs sorunlar yaşıyor ama genel olarak olabildiğince az maliyetle kaos ekonomisinden daha düzgün bi ekonomiye geçiyoruz diye düşünüyorlar ve şimdiden alınan meyvelerden -daha fazlasını beklemiş olsalar bile- memnunlar.

Ben kendi adıma genel bir değerleme yapacak olursam, totalde eski kuralsız, ona buna bedava kredi verilen, sürekli para basılan, bunların maliyetini de vatandaşa yükleyen, birkaç ayda bir ekonomi yönetimi değiştiren, en basit ekonomi kurallarına savaş açan yönetime göre bu yeni yönetimi ve gidişatını tercih ederim. Acı reçetenin her zamanki gibi vatandaşa patlaması, kalan çoğu paydaşın pek ırgalanmadan yoluna devam etmesi benim için olumsuz. Eğer AKP gitmezse eninde sonunda bir şekilde eski usule döneceklerini düşünüyorum, bu yüzden eğer sonunda AKP giderse bu 1 yıl ve önümüzdeki 1-2 yıl iyi sonuçlar üretecektir. Eğer AKP gitmezse bu 1-2 yıl krizleri çözmüş olur AKP açısından ama aynı krizleri doğuran yola yine girerler. Kabaca daha iyi bence ama iyi oldu, süper oldu, kurtulduk değil.
  • perferil  (04.06.24 00:33:09) 
[]

Camper ayakkabı rezaleti..

Şimdi yazlık ayakkabıları çıkarınca Camper'a olan sinirim yine canlandı. 2022 yazında Camper mağazasından 2 adet ayakkabı aldım. Detaylara girmeden özet geçeyim. Aldığım ayakkabılardan birinde bazı sorunlar vardı.İade ya da farklı bir modelle değişimi talebiyle mağazaya teslim ettim. Yapılan kontrolde üretim kaynaklı bir durumun olmadığı ifade edilerek talebim reddedildi. Sonuç alamamam üzerine ayakkabıyı haliyle kullanmaya karar verdim. Tekrar kullanımda ayakkabının gün ışığında fark edilebilen bir kusuru daha olduğunu gördüm. Siyahın bir tonunda tek renk olan ayakkabının tekinde bir parça kumaşta renk farklılığı vardı. Bu gerekçe ile tekrar incelemeye gönderdim. Bir kez daha üretimsel kaynaklı bir hata olmadığı gerekçesiyle iade talebim reddedildi.
Malum Camper pahalı da bir marka... Bazı global markaların çeşitli sebeplerle Türkiye piyasasına özensiz ve ucuz üretim yaptığı düşüncesindeyim.
Ve elimdeki bu ürün üzerinden bu anlayışla uğraşmak istiyorum.
Alım tarihi ve şikayetin 2 kez reddedilmesini de dikkate alarak bu aşamada ne yapabilirim acaba?
Söz konusu kusur bariz ve farklı yorumlanamayacak niteliktedir.

 
Sürece Tüketici Hakem Heyeti ile başlayabilirsiniz.


  • kimlanbu  (03.06.24 17:30:44) 
[]

diş klinikleri patlaması ve tavsiye

İstanbul Bostancı, Maltepe tarafında yakın zamanda gidip memnun kaldığınız diş kliniklerinden öneride bulunabilecek var mı? Diş hekimi de olur.




 
Maltepe Piazza'nin karsisinda Dentofis'e gidiyorum, cok memnunum.


  • ocaan  (04.06.24 18:02:04) 
[]

elekrikli oto otopark sorunu

bir komşumuz elektrikli oto almış ve bunun için kapalı otoparka şarj istasyonu kurmak istyor.istasyonu kuracak şirket de kat maliklerinden onay al diyor.
ben bu elektrkli oto işine hala çok pozitif olmadığımdan komşuya bu hakkı vermek istemiyorum.çünkü bina 30 daire.kapalı otopark 10 araba alır en fazla. açık otopark da 17-18 bazen yer bile kalmıyor. bide buna hak verirsek iyice problem olacak.yarın öbür gün her elektrkli araç alan bana da yer verin diyecek.

bunu efendi bir dille nasıl reddederim.

 
"Kapalı otoparkta park yeri çok az. Kapalı otopark için onay vermem. Açık otopark için onay verebilirim" deyin bence. Azıcık yer olan kapalı otoparkta bir arabalık yeri kendine özel tahsis ettirmiş olacak.


  • michael_knight  (03.06.24 16:30:38 ~ 16:31:18) 
Bir programa göre kapalı/açık sisteminde adil dağılım var mı? Yoksa adaletsizliği katmerlendirebilirsiniz. Normalde adil olan her bir aracın 2 gün sokakta, 18 gün açıkta ve 10 gün kapalıda durması. 30'da 10 hakkı bu arkadaşa verebilirsiniz kolektif olarak. Kapalıda da istasyonun oraya park edebilir. "Hayır, ben hep kapalıda kalacağım" mı diyor? Bu şartlarda herhangi bir reddediş efendi gibi olmuyor bence.


  • prole  (03.06.24 16:32:30) 
Bir gün o komşu evini veya arabasını satarsa o şarj istasyonu düzgün bir şekilde kaldırılmayabilir. Yani cihazları söküp orayı delik bir şekilde bırakıp gidebilirler. Buna karşı da bir önlem gerekiyor. Belki güvence bedeli gibi bir para veya bir çeşit sözleşme. İşin o kısmını da hem düşünün hem de sorun kat maliklerine.


  • michael_knight  (03.06.24 16:37:44) 
niye açık alana kurulmuyor ki benzinliklerde vs hep açık alanda.


  • elorelia  (03.06.24 16:40:18) 
Yarı doğru yarı yanlış riskler uydurup açık alana kurdurun bence de. Ayrıca kapalıya kuruldu dile oraya arabayı saatlerce bırakacak, bu hususu da bütün kat maliklerine açıklayın. 'Adam şarjı bahane edip hep kapalıda kalacak, şarj etmesi bitince arabasını çıkamayacak' deyin. 'Çıkaracam' derse bunun garantisi ve çıkarmazsa yaptırımı ne olacak diye milleti uyandırın. Son hamle olarak da toplantı kaar tutanağına itirazınızı kaydettirin ve bununla mahkemeye giderek kaldırtacağınızı söyleyin.


  • abbabaabbaababbabaababbaabbabaab  (03.06.24 18:48:54) 
Diger araclarin kendilerine ayrilmis yerleri yoksa, elektrikli aracin da olmamali. Yoksa bunun onune gecemezsiniz.

Apartmana sarj istasyonu istiyorsa gene kurulur, eger sarj istasyonunun oldugu yer bossa takar arabasini sarj eder. Baskasi parketmisse herkes ne yapiyorsa onu yapar.

Burada olasi sorun olarak su olabilir, yarin bir kisi daha elektrikli arac alirsa sarj istasyonunu ben odedim, benden baskasi kullanamz diyebilir ki hakli olur. Yani belki park yeri ustunde hakki yok, herkes oraya park edebilir ama herkes parasini o kisinin odedigi istasyonla sarj edemez.
  • sertac akin  (03.06.24 19:46:54) 
[]

booking.com hakkında

vize başvurusunda kullanmak üzere buradan bir konaklama belgesi almam gerekiyor. vizeyi aldıktan sonra konaklamayı iptal edeceğim, genelde airbnb kullanıyorum, booking hiç kullanmadım, o yüzden sistemlerini bilmiyorum. airbnb'de satın alma işlemi yapmak gerektiğinden işlemi bu kez booking'den yapayım dedim, sanırım burada ödeme yapmadan da rezervasyon imkanı var. bir de vize başvurusu yapanlar hep booking'i önermişler bu işlem için, o yüzden belki booking'in vize süreçlerinde airbnb'ye kıyasla belki daha fazla prestiji vardır dedim.

var mı acaba beni bu konuda aydınlatacak biri? rezervasyon yapsam yeterli oluyor mu? satın alma mı yapmam gerekiyor? satın alma yapacaksam airbnb'de olduğu gibi sonradan iptal edebiliyor muyum?


 
rezervasyon yeterli
bazı ülkeler (yunanistan) ödenmiş olmasını istiyor
ücretsiz iptaller var onlar ile sonradan iptal edebilirsiniz
belki ev otel farkı etkiler, airbnbye kıyasla, onun dışında zannetmem artısı olsun
  • jülsezar  (03.06.24 16:16:32) 
rezervasyon yeterli ödeme yapmana gerek yok. ama uçak bileti için rezervasyon yetmeyebiliyor.


  • jelly bear  (03.06.24 17:30:36) 
[]

bebeğin anne yanından gidince ağlaması

merhaba. daha 1,5-2 yaşında olsa bağlanmayla alakalı diyeceğim ama 2,5 aylık oğlum yalnız kalınca basıyor çığlığı. yahu annesi tuvalete gidemiyor. onda bile ağlıyor. gözünden yaş bile getiriyor. neden yapıyor bunu?




 
bebekler belirli bir yasa kadar 12-15 ay anneden ayri bir varlik olduklarini anlayamiyorlar. O yuzden ayri kalinca stress yasiyorlar, bunu her bebek farkli sekilde ifade edebiliyorlar. Kimisi daha sakin kimisi sizin ki gibi agliyor.

Dogum sonrasi babanin skin to skin yapabilmesi bu anlamda fayda sagliyor cocuk icin.
  • wallcan  (03.06.24 14:32:56) 
Evdeki ortamda yüksek gerilim mi var? Öfkeler bağırmalsr korkular vs... bebek bunları aynen yaşar, hisseder ve annesinin tenine dokunarak rahatlar ancak. Hatta bebekler anne karnındayken annenin yaşadığı her türlü duyguyu dahi kaydederler, hatta bilinçaltları da ona göre şekillenir.

Baba olmanın önemi tam da bu anlamda parlıyor. Baba hamile eşini ne kadar duygusal olarak el üstünde tutarsa, kadının huzuruna ne kadar dikkat ediyorsa o kadar sağlam psikolojide bir evladı olur.

Anne karnında yaşanmış kavgalar varsa, ağır travmalar varsa, evdeki en ufak gerginlik bile onları tetikleyecektir, huzursuz edecektir bebeği.
  • muhayyer divan  (03.06.24 15:23:15) 
(Babanın bu destekleyici tavırlarına doğumdan sonra da hem anneye hem bebeğe/evlada karşı devam etmesi gerekir sağlam psikoloji için)


  • muhayyer divan  (03.06.24 15:24:26) 
evde en ufak huzursuzluk yok. hamilelik süresince de olmadı.


  • summerjam0306  (03.06.24 15:27:39) 
anne asiri sahiplenici, koruyucu olmus olabilir mi? kastim, dogumdan itibaren bebegin sadece annesini gormesi onunla etkilesim kurmasi.


  • buenosdias  (03.06.24 15:32:11) 
ben de sürekli vardım ama anneanne babaanne desteği hiç olmadı. anne hep kendisi büyüttü ben de bu 2,5 ayın 1ini evde onlarla geçirdim hep yardım ettim. oğlumu ben deçok uyutuyorum vs. aslında.


  • summerjam0306  (03.06.24 15:33:32) 
High need baby konusunu bir araştırabilirsiniz.


  • Phoebe  (03.06.24 19:02:59) 
[]

kurumsal faturası olan ürünü iade etmek

bir internet sitesinden ürün aldım. bunu şahıs şirketi olarak kdv'den düşerim dedim. sonra ürünü beğenmedim ve iade ettim diyelim. ama kurumsal fatura hala elimde ve hala vergiden düşebilirim.

bu durum bir açık değil mi şimdi?


 
iade faturası kesmek zorundasın. iki fatura birbirini götürüyor. kesmezsen zaten ürünü iade almazlar.


  • retiredcolonel  (03.06.24 14:32:37) 
bazen iade faturayı takip etmiyorlar, aslında bu konuda ben de kararsız kalıyorum. faturadan dolayı değil. tüketicinin korunması kanunu kapsamında bazı haklardan muaf olunabiliyor fatura kesersen.


  • fistikthecat  (03.06.24 15:36:48) 
[]

giyilmiş çorap külot satan kadınlar vs

ya geçen bir tweet gördüm. yok 2 gün giydiğim bilmem ne yaptığım iç çamaşırımı sattım falan da para kazandım diyordu biri.

harbiden böyle para kazanan var mı?


 
Evet dünyada yaygın bir kink her kıtada alıcısı var


  • grimavi  (03.06.24 14:19:04) 
yıllar önce duyunca bunu, googlea yazmıştım :D blog sitesi gibi bir site denk gelmişti, detaylı detaylı anlatıyorlardı dediğiniz gibi

2 gün giyilir 3. gün ekstra ücret
isteğe göre ekstra kirletilir vs sizin istediğiniz çamaşır varsa gönderin giyelim vb :D

grimavi +1
  • jülsezar  (03.06.24 14:25:41 ~ 14:25:48) 
salak avlama yöntemi. bunlara deli gibi para bayılan mallar var piyasada. bir arkadaşım sıfır ürün kadın çorabı satmaya çalıştı satamadı da sonra bunu duyunca bütün paketleri açıp makinede yıkadı katladı hepsi giyilmiş dedi, toptan okuttu hepsini :)))
hasta bir millet içinde yaşıyoruz. Sağlıksız bir toplumuz. bu arada bu söylediğim en az 9-10 yıl önce olan bir olay. yeni değil. hep var bu sapıklık, sapkınlıklar, hep de olmaya devam edecek.

  • erty_ksk  (03.06.24 14:25:55) 
letgo'nun ilk dönemlerinde çok görüyordum. şimdi var mı bilmiyorum.

ekstra kirletilmiş olanlara bile rağbet oluyor, işenmiş vs..
  • tabudeviren  (03.06.24 14:28:23) 
buna para harcamadım harcamam öyle bir fantazim yok ama
@erty_ksk sapkınlık da demem. kimseye bir zararı olmayan fantazi duygusunu tatmin etmeye çalışan insanlar.

mallık mı evet mallık olabilir, dediğiniz gibi satışı yapılabilir , giyildiğinden 100% emin olmadan almak mallıktır. ondan da hiç bir zaman emin olamazlar :D

edit: para harcamam ama beleş olursa alırım gibi bir anlam çıkmasın lütfen :D :D
  • jülsezar  (03.06.24 14:31:19 ~ 14:40:21) 
Japonya'da aşırı yaygın olduğunu okumuştum. Ne derece doğrudur bilemem.


  • Mirket  (03.06.24 15:16:23) 
Yaygın mı bilmiyorum ama alan var detay biliyorum alan kişi hakkında değişik garip


  • Cezcez  (03.06.24 15:33:16) 
keriz silkeleme.

bazı kız arkadaşlarıma böyle mesajlar geldiğine şahit oldum.
sat gitsin ya para kazanırsın mis gibi diyorum :)
  • yetkili birine benzeyen abi  (03.06.24 15:35:46 ~ 15:36:22) 
Benim hanım zamanında letgo ya ayakkabılarını koymuştu, oradan bu tip çok mesaj gelmişti.


  • mirty  (03.06.24 20:52:22) 
[]

Şimdi ben dengesiz harcama mı yapıyorum sizce?

Popüler bir sanal alışveriş sitesinden 6 ayda 58 bin liralık alışveriş yapmışım.

Birçoğu da eşime, anneme eksikleri olarak gördüğüm için yaptığım bazı alışverişler. Kendileri istemese de ben eksikleri varsa tamamlıyorum. Örneğin her ikisine de robot süpürge aldım.

Mesela Mayıs ayında anneme piknik için 2 termos aldım çok sevindi severek kullanıyor. Kendimize 2 orta halli termos aldık soğuk kahve hazırlıyoruz dışarı çıkarken. Anneme ve kayınvalideme geçen aylarda birer türk kahvesi makinesi almıştık. Misafirleri varken uğraşmasınlar diye. Tansiyon aleti aldık en kalitelisinden 3 bin liraya.Anneme tost makinesi aldık. Dikiş makinesi aldık. (Ablam alalım yalnız sıkılmasın dedi diye)

Eşim 5 yıllık elektrik süpürgesinden dert yanıyordu ona elektrikli süpürge aldım. (O istediği için) Bir de bir alışkanlığım var elektronikte ve diğer ufak ev eşyalarında en iyisini ya da sitede en çok satan ürünü veya piyasadan ucuzsa almak gibi. O da biraz fiyatları şişiriyor sanırım.

Bu harcamaların bir kısmını annem ödedi, çoğunluğunuysa ben maaşımla alıyorum.

Maaşım da bu arada Ocak-Haziran arası güncel olarak 26-27 bin lira. Annemin maddi durumu çok iyi o mutfak ve faturalara kendi isteğiyle destek olmak istiyor. Ev kendimizin.


Açıkçası ben de kendi maaşımla aileme dışarıda yemek kahvaltı ısmarlamak bir de böyle internetten, zincir marketlerden aktüel ürünlerden vs. alışverişler yapınca rahatlıyorum çok keyif alıyorum da... :)

Şimdi ben dengesiz harcama mı yapıyorum sizce? Manik atak mı yaşıyorum ya da alışveriş bağımlısı mıyım yani? Eşim bu ara çok alışveriş yaptın vs diyor gerçi.

Şimdiden teşekkürler...

 
28 bin tl maaşa aylık ortalama 10 bin TL harcamak biraz fazla tabi(hepsini siz ödemiyorsanız daha iyi durum elbette). Eksik bitmez, biraz bu işi kendi motivasyonunuza döndürmüş olabilirsiniz. dikkatli olmakta fayda var. gerçekten ihtiyaç olup olmadığını kavrayarak başlayabilirsiniz.
Yapılan bir araştırmada avm lerde alışveriş yapanları kasada 60 sn. boş bir iş için bekletmişler, satışlar %60-70 düşmüş. almaktan vazgeçenlere sorduklarında ihtiyaç sandım ama gerek yok diyerek vazgeçtiğini görmüşler. Çoğu şeyi ihtiyaçmış gibi alıyoruz ama değil. Kendimden de biliyorum. evde ıvır zıvır bir çok şey var.
bunu kendimde yönetebiliyorum, umarım siz de bir yolunu bulur dengeye oturtursunuz.
  • erty_ksk  (03.06.24 14:12:01 ~ 14:12:32) 
2024 yılında dünyanın geldiği teknolojik gelişmişlik ve refah seviyesinde elbette bu şeyleri almak, dışarıda yemek ihtiyaç. Maaşınız ise dünyadaki refaha oranla düşük olduğu için bu soru kafanızı kurcalıyor. Sorun sizde değil, Türkiye ve ekonomik eşitsizliğin tavan yaptığı ülke ekonomilerinde.


  • prole  (03.06.24 14:16:45) 
Manevi açlığı maddiyatla tamamlamaya çalışıyorsunuz ama olmuyor. Şimdi bunun adı bipolar olsun. Ne değişecek? Evet harcamanız dengesiz. Türkiye'nin refah seviyesi ile alakası yok (1000dolara yakın maaş zaten dünya ortalamasının üzerinde )harcamanız gelirinize oranla abartılı ve lüzumsuz. Ayrıca annenizden takviye aldığınızı ve alışveriş yapmaktan haz aldığınızı belirtmişsiniz


  • doharkoman  (03.06.24 14:30:26) 
o maaş için biraz fazla harcama +1
psikolojik bişeyler +1

hediye olarak dikiş ve tost makinası biraz yüksek kalemler, alacak bişey bulamayıp bunlara yöneldiyeniz enerjiyi farklı bir hobiye çevirebilirsiniz aslında, ben kendime daha fazla maaşla robot süpürge almak için 2 sene falan bekledim bırakın hediye olarak almayı. alışkanlık ve bağımlılık arasındasınız gibi.

birde allah korusun, varken biriktirmek gerek, insan bir ameliyat olunca 500k fiyatlar veriliyor. kenara para koymaya çalışın kendinizi para biriktirmeye motive edin banka faiz oranları kovalayın.
  • eja  (03.06.24 14:45:49 ~ 14:46:27) 
Evet çoğu boşuna harcama ve bu konuda ne söylesek anlamsız. Zaruri bir an gelene kadar, acil paraya sıkışmayana kadar anlamazsınız.

kenarda acil durumlar için para biriktirin ve asla bir hevesle alış veriş için ona dokunmayın.

Tanıdığım biri var ne zaman bilgisayar başında görsem giyim satış sitelerinde gezinir. Kargoları da gelir vs. sonra da gelirinin azlığından dert yanar bazen laf arasında.
  • diyecevaplandı  (03.06.24 14:55:59) 
Bipolar bozukluk olabilir


  • Zetnikov  (03.06.24 16:02:54) 
şunu şuraya bu kadar detaylı yazman bile rahatsız olduğunun göstergesi.


  • jamswety  (03.06.24 16:17:20) 
alisveris bagimliligi tam olarak bu. surekli o siparisi tamamla butonuna basmak istiyorsun, altini da "ama gecende sunu aldigimda cok severek kullandilar" diye dolduruyorsun her seferinde.

"dişarıda yemek ihtiyaç" - hayir degil.
  • hot potato  (03.06.24 16:27:27 ~ 04.06.24 22:49:17) 
nasıl geçiniyorsun onu anlamadım. eşin çok kazanıyor heralde. annenin maddi durumu çok iyiyse tost makinesini kendisi alsın. hani çok maneviyatı yüksek bi hediye de değil.

onun dışında başlığa net cevap evet zaten.
  • elorelia  (03.06.24 16:42:00) 
[]

yesil pasaportla yurtdisina cikarken neleri soruyorlar - neler yapmali

selam,

bir arkadasimin yesil pasaportu(ailesinden degil de kendi uzerine) var ve hayatinda ilk kez yurtdisina cikacakmis

gidis donus ucak bileti ve otel disinda neler gerekiyor ki sinirda sorun yasamasin?

sigorta da yaptirmasi gerekir sanirim.

tesekkurler,

 
başka bişey gerekmiyor, onları da zaten herkese her şartta sormuyorlar, cebinde kaç para var nakit mi getirdin kredi kartı mı diye sorarlar maks

sigorta ucuz zaten
  • jülsezar  (03.06.24 14:02:24) 
pasaport ile ilgili bir şey soracaklarını sanmıyorum, bir belge de gerekmiyor.


  • ravenudon  (03.06.24 15:11:21 ~ 15:11:31) 
facebook'da yeşil pasaportlular diye bir grup var. orada epey bilgi var, mesajları tarasın yararlı olur.

sigorta yaptırırsa iyi olur, ayrıca gitmeden harcı bankadan online ödeyebiliyor. 3 kişi çıkıyorlarsa 3 kişi ayrı ayrı tckimlik girerek ödeyebilir. havalimanında uğraşmasın.

bir de otel rezervasyon bilgileri telefon veya çıktı üzerinde giriş polisine gösterilebilir.
  • fistikthecat  (03.06.24 15:38:09) 
sıfır şey gerekiyor. ancak bazen pasaport kontrolde niye geldin, ne kadar kalıcaksın soruları oluyor. en son bir kaç ay önce almanya'ya tek gittiğimde bana sordular. otel ve uçak evraklarını telefona kaydetmiştim zaten gösterdim ve geçtim. 10 defa da bir kere oldu bu.


  • scudman1  (03.06.24 16:43:09) 
yakın zamanda 3 kez yeşilimle çıktım. gidiş geliş uçak bileti ve otel rezervasyonunun basılı hali dışında, kalınacak süreye doğru oranlı nakit para da yanında bulunması iyi oluyor.


  • jeanluc  (04.06.24 13:28:41) 
[]

Leg press makinesi her salonda farklı mı?

Örneğin ben 210 kiloda 3 set x 8 tekrar yapıyorum. Arkadaşım farklı bir salona gidiyor, diyor ki bizde hocalar bile bunun yarısıyla yapıyor, o kadar asla giremiyoruz.

Bu her yerde standart değil mi? Ağırlıkların daha dik açılı olabileceğini, bu sebepten kendi salonunda koyulan plakaların daha ağır hissedilebileceğini söyledi ama emin olamadım. Benim bastığım 200 ile arkadaşımın makinesindeki 200 kilo farklı olabilir mi?


 
Farklı


  • Mirket  (03.06.24 13:57:22) 
sadece farklı olmakla kalmayıp makinenin yükseklik, mesafe vb ayarları bile farklı olabiliyor. aynı makinede aynı şartlarda bakmak lazım, kişilerin vücuduna göre ayarlayıp.


  • tabudeviren  (03.06.24 14:29:38) 
farkli olabilir tabii ama 210 ile 210/2 kadar fark yok. sizin bacaklar guclu hocam. basmaya devam.


  • badcode  (03.06.24 17:41:46) 
Birçok etken var. Makineler arasında ciddi fark olabiliyor, plakalar arasında da.

Bu arada gene koyayım da malum çoğu harekette yanlış formda yapılıyor, leg presste ayaginizi nereye koydugunuza göre kaldıracağınız kg çok değişir.
youtu.be

Bu arada hareketi ne zaman yaptiginiza göre de değişir. Misal leg günü ilk hareketse tamam ama belki de hocalari 3 *15 tekrar yapiyor, bunu da ben gibi misal rack 10 set rack sqaut sonrası yapiyor.
O zaman sizden az yapmalari zaten normal.

Misal rack squat karşılaştırmasi yapsaniz onda fark olursa o zaman siz daha guclusunuz denilebilir ama leg press böyle bir şey değil.
  • logisticsmanager  (03.06.24 18:25:54) 
[]

2024 Yılında hala niye böyleyiz?

Hep afganları hintlileri falan linçliyoruz ama gram farkımız yok. Trtden bu korkunç açıklama geldiyse sebebi aç gibi sanki internet çağında değilmiş hiç meme görmemiş gibi ve nasıl kabullendilerse yeni türkiyeyi "oo meme trtde gördük ağağğağa" diye yırtınan türk erkeği yüzündendir. İnanılmaz bir açlık inanılmaz bir iticilik.

(git: görsel )

Edit: işte böyle de sapık olarak dünyaya açılıyoruz. (git: görsel)

 
Biz (İran, Afganistan, Mısır ve Irak gibi) bir dönem Batılı olmaya çalışmış, diğerlerinden daha uzun süre ve daha köklü olarak bunda başarılı olmuş, ama tabanda tam karşılık bulamadığı için özüne dönmeye başlamış bir Ortadoğu ülkesiyiz. Tam özümüze döndüğümüzde 'Bayan Voleybol falan ne ki? Çıplak çıplak kadınlar.' diyeceğiz hep beraber.


  • Mirket  (03.06.24 14:04:11) 
Meme olayı her ülkede ilgi çeker. Bence eğlenceli bir şeydi trt de gözükmesi.
Çok meme görünce erkekler umursamıyor mu zannediyorsunuz?
Olayı hemen cinsel açlığa bağlamamak gerek
  • Cezcez  (03.06.24 14:04:42) 
Bu ülkede her şey uç noktalarda yaşanıyor. Denge diye bir şey yok. Spor, siyaset, din ...

Eşi benzeri yok bu toprakların
  • HellKeePer  (03.06.24 14:08:33 ~ 14:13:33) 
TRT ile dalga geçmek kabullenmek mi bilmiyorum, ülkenin gidişatı ortada zaten. Ayrıca TRTde rakı görsem ben de dalga geçerim, memeyle çok ilgisi yok bence. Başka kanalda da rakı görsem ooo tvde rakı mı derim.


bir de O Türk erkekleri bir anda belirmiyor toplumda.

hep böyleydik ülkece. Sadece sosyal medya olunca herkesin ne yaptığını görüyoruz.
  • jülsezar  (03.06.24 14:10:07) 
Trt nin memeyi biz çekmedik amerikalı yayıncı çekti, sonraki maçlar için onlara da uyarı yaptık demesi face palm


  • grimavi  (03.06.24 14:11:54) 
Öz möz yok. Sağcı partiler ve askeri cuntalar eliyle itinayla islamcılaştırılmış ve ırkçılaştırılmış, bir garip medeniyetler beşiği anadoluyuz. Ha öz diyeceksek esasında binbir rengin açtığı bir kültürümüz var ama egemenlerin işine gelmiyor.


  • prole  (03.06.24 14:13:43) 
Üzülerek belirtmeliyim ki o saydığınız ülkelerin halkları ve sığınmacılar yeni nesil Türklerden daha medeni ve daha ahlaklı ve dürüst dünya sosyal medyadan ibaret değildir. Türkiye'de başıboşluk otorite eksikliği var fazla "özgürlük" var herkes her istediğini yapabiliyor yozlaşma bu yüzden. Şimdi devlet sosyal medyaya için bir düzenleme getirmeye kalksa bu sefer "özgürlük yok baskı var" diye provokasyon yapacaklar bilindik şeyler.


  • doharkoman  (03.06.24 14:19:15) 
Dönelim ya, tam dönelim ama. mağaraya geri dönelim. dinozorlar türesin yeniden yesin bizi bitelim bence. ben tamamım bu tersine medeniyet yolculuğuna, hayvandan bir farkımız kaldı mı ki giyinmekten başka?

motor sürüyorum pazar günü, viraj içinde adam motoru altına alırcasına üzerine sürüyor aynı şeritte arkandan gelip. çekilmeyince kornaya basıp ne diyorsun deyince de çekil diyor. adam motosikletin (ki teknolojisini bilmeye gerek yok adını da mı bilmiyorsun be cahil) motorlu bir taşıt olduğunu, aynı karayoluna tabi olduğumuzu hala idrak edememiş. Diğer arabaların da üzerinden geçemediği için üstüne sürmüyor bu durumda. Arabası az biraz daha yüksek, az biraz imkanı olsa, tank falan versen, altına ala ala yoluna devam edecek.

Adam öldürmeye teşebbüs ediyor sen MEME diyorsun.

O yüzden sene olmuş 2024, iki parmağınla dünyayı gezip, tüm yazılı kaynaklara ulaşabildiğin bir dönemde bu varlıklarla bir arada olmaktan ben memnun değilim.

Bu yüzden bence dinozorlar yeniden gelsin. (y/n) YES
  • erty_ksk  (03.06.24 14:21:42) 
@Cezcez konu memenin ilgi çekip çekmemesi değil.
Ve evet çok meme görünce umursamıyor en azından insanların ig hesaplarını bulup kocasına gavat diyecek kadar umursamıyor. meme gördü diye kendinden geçmeyen ülkeler ve erkekler var hepsi de en az sizin kadar erkek.
o yüzden her erkek meme görünce ülkesinde gündem yaratacak seviyede olmadığı için burada olan bal gibi de cinsel açlığın göstergesidir.
  • Kediyi üzdün  (03.06.24 14:33:02) 
açlıktan ziyade haber değeri var.
trt gibi kanalda meme görmek:D
tabi başka bi kanal da olsa haber değeri olurdu, trt olunca katmerlendi.
geçtiğimiz senelerde bi kupada memelerinin arasına telefon yerleştiren kız fenomen olmuştu.

internette tonlarca meme görseli ve videosu var. böyle doğal ortamda denk gelmek daha eğlenceli oluyor. aç olmayla alakalı bir durum değil.
  • tabudeviren  (03.06.24 14:33:28) 
bu arada dediğiniz gibi meme görünmesine olan goygoydan çok instagramını bulup paylaşmaları fecaat


  • jülsezar  (03.06.24 14:37:26) 
Yalnız 21. yüzyılda bile hala özgürlüklerin fazla olduğunu söyleyenlerin burada bile olduğu bir ortamda, durumu medeniyetlerin beşiği ve binbir rengin açtığı kültürün olduğu yerde Askerler sayesinde bu halde olduğumuzu söyleyen @prole'nin iyiniyetinden ben de istiyorum mümkünse :)


  • Mirket  (03.06.24 15:01:50) 
Çok özgürlükten bunlar. Misal eksiduyuruda çok özgürlük var, bence misal burada bir kişi hariç herkesin yazıları hakkında islem yapılmalı otorite gelmeli, bundan sonra fikirlerimizi söylemeden önce gerekli sosyal medya memurundan onay alınmalı.


  • logisticsmanager  (03.06.24 15:51:49) 
mirket +1
ben de afganistandan pek farklı olmadığımızı, yalnızca daha batıda oldugumuz için daha uzun süre sekülerleşmeye çalışmış olduğumuzu, ama artık batılılaşma direncinin zayıfladığını, hızla afganistanlaştığımızı düşünüyorum

  • abelardo  (03.06.24 16:09:09) 
[]

Acil vantilatör tavsiyesi

soğuk üfleme vs. özelliği olan kullanışlı bir şey tavsiye edebilecek olan var mı?




 
Vantilatörde soğuk üfleme, taşıma suyla değirmen döndürmeye çalışmak demek. Anlık küçük etkiler dışında bir işe yaramıyor. Şimdiye kadar verim aldığım klima dışındaki tek serinletici, tavan vantilatörü. Diğer vantilatörlere oranla daha ferahlatıcı bir etkisi var.


  • thracia  (03.06.24 13:52:22) 
[]

iplik ve bunu alan şirketler listesi elimde var ama stratejim ne olmalı?

elimde yurtdışından ithal getirdiğim bir iplik çeşidi var. çeşitleri diyeyim daha doğrusu.

benim elime bu ipliği ithal eden şirketlerin listesi geçti. toplamda 77 tane şirket. 27 tanesi faal değil diyelim 50 tane şirket var.

bu şirketlere nasıl yaklaşmalıyım? strajim ne olmalı? kar olarak arabamın benzin masrafını karşılasın şimdilik yeter. ben sektöre girmek istiyorum.

işin kötü tarafı sattığım mal ile alaklı çok birşey bilmiyorum. dediğim gibi sektöre yeni girdim. şimdilik adamların adres telefon ve maillerini toplıyorum internetten o kadar. daha kimseyi aramadım.

 
ürün kendini satan ürünse yani teknik özellikleri vs ile pazarlama aşamasında senin anlatman ya da ürünün alıcıya göre revizesi gerekmiyorsa elinde ürün olduğundan ve onlar için avantajlı olduğunu söyleyerek işe başlayabilirsin. tek tek dolaşmak elbette büyük avantaj ancak alıcıların bir arada olduğunu varsaymıyorum. çok gezmeli az ticaretli olur senin için. örneğin bu ürün birim fiyatı adamlar alırken 5 tl sen satarken 4 tl ise senden almayı deneyeceklerdir. %20 karlı alışverişi kimse reddetmez. Ancak ürünün piyasasına da hakim olmalısın. bu ürün tek başına tüketilen bir ürün mü yoksa başka ürünleri alırken bunu da mı alıyor kullanıcılar. eğer bu şekilde ise senin fiyatta uygun olman elinde diğer ürün olmadığından bir anlam ifade etmeyecektir.
Ticaretin her bir ürün ve hizmet için ayrı kuralları ve marketi var. ama şuan en kıymetli şey her biri için para. bu sebeple tek tek arayıp kendini tanıtım bu ürünün ithalatçısıyım elimde şu model marka ürünlerden var sizinle çalışmak istiyorum diyerek işe girişebilirsin. dürüstlük bu tip tedarik işinde en kıymetli şeylerden biridir. Ayrıca malın ucuz olmasından ve elinde olmasından çok bir daha eline gelip gelemeyeceğine ve devamlılığına bakar alıcılar. Sen bu işe devam edeceksek onların seni yönlendirmesi, istedikleri farklı tip model marka ürünler olup olmadığını da sorman gerekebilir. Sonuçta onlara hammadde sağlayacaksan müşterinin seni yönlendirmesi doğru. Onları dinle, onların bir ferdi, bir çalışanı gibi yaklaş, yapacağınız ticaretten onların maddiyat, zaman, prestij ya da farklı bir konuda avantaj sağlayacağına ikna et. gerisi kolay satış gerçekleşir, asıl zor kısım şimdi başlıyor, bu yaptığını devam ettirmek. fire vermeden, hata yapmadan ve bahane sunmadan. O zaman sektöre sağlam bir giriş yapmış olursun.
Hepsinden önce ne sattığını öğren. Kimsenin senin malını senden iyi tanımasına izin verme. Müşterin çoğu zaman bilgiye bakmayacaktır ama senin kendine ve elindeki ürüne saygın olsun. her şeyi bil. Her şeyini mi? EVET, her şeyini. Neden böyle dediğimi yaşayarak anlayabilirsin.
Bol şans.
  • erty_ksk  (03.06.24 13:46:58) 
zaten kendilerinin de ithal ettiği ürünleri neden sizden alsınlar?

aklıma gelen tek şey fiyat avantajı. ithal edenlerin iki çeşit olduğunu varsayalım:

1- kendileri kullananlar
2- iç piyasada satanlar

iç piyasada satanlar için bir fiyat avantajı yaratmanız çok zor görünüyor. tahminen aynı fabrikalardan ve benzer fiyatlardan alıyorsunuz. ve anladığım kadarıyla siz bu firmaların listesini topluyorsunuz. ama toplamanız gereken ilk kategoridekiler, yani kendileri kullananlar. burada bir fiyat avantajı yaratmanız daha olası görünüyor.
  • co2s2  (03.06.24 15:39:07) 
Co2s2 +1

Ben de kendi ithal eden adamin sizden neden alacagini anlamadim.
Daha ucuz mu? Daha kısa lojistik mi? Daha uzun ödeme süresi mi? Daha iyi kalite mi?

Bunlardan birine giriyor mu bulunduğunuz konum?
  • logisticsmanager  (03.06.24 15:55:45) 
ufak sirketlerden basla, buyuk sirketler piyasaya yeni girmis bir oyuncu ile risk alip mevcut iliskilerini zedelemek istemez. ufak sirketlerden bi de ne kadara ithal ediyorlar, teslimat suresi nasil, kalitesi neler falan ogrenebilirsen daha uyguna teklif verirsin. kabul ederlerse teslimat yaparsin. her sey yolunda giderse orayi referans gosterip diger sirketlere yaklasirsin. o surecte de isin detaylarini ogrenirsin.


  • icim urperiyor  (03.06.24 17:56:55) 
[]

Mesai başlangıç tespiti

Kafama takıldı da mesai başlangıç saati için iş yerinin giriş turnikesi mi esas alınır yoksa masaya geçtiğiniz saat mi ? Binada turnikeden geçmemle masama varmam arasında 5 dk zaman geçiyor örneğin.




 
Turnike.


  • prole  (03.06.24 13:32:12) 
tabi ki turnike


  • sizofren06  (03.06.24 14:04:15) 
Turnike. Çünkü siz iş yerine girmiş oluyorsunuz turnikeden sonra.
Masası kapıya uzak birinin kapıya yakın birinden fazla çalışması saçma olurdu. İkisi de eşit süre çalışmalı.

  • michael_knight  (03.06.24 14:08:10) 
Masaya oturma saatinizi belirleyen bir ölçme aleti yok. Cevap giriş turnikesi.


  • SiyamkedisiZorro  (03.06.24 14:24:44) 
masaya oturduğunuzu nasıl kanıtlayacaksınız?

turnike geçişinizin log'u tutuluyordur bir yerde.
  • co2s2  (03.06.24 15:40:58) 
Peki bende bu soruya ek bir soru sorayim. Sirkete giris turnikesinden sonra 20 dakika yürüyorum sonra bir sürü bina olan bir yerde çalışıyorum ve kendi binamın kapısında da kart basıyorum ve mesai başlatma iç kapıda baslıyor. Bunun yasal bir düzenlemesi var mı? Her gün mesaimizden 40 dakika çalıyorlar.


  • zor azizim zor  (03.06.24 19:07:31) 
[]

Miras hukuku yardım

Ananemin yeğeni tek başına yaşıyordu ve tek akrabası teyzesi olan ananem, bir tane kardeşi varmış ama resmiyette başkasının üzerine, dna testi yaptırıp mirasa konmaya çalısıyor, bu durumda ne yapılmalı?




 
hiç vakit kaybetmeden bu konuyu bir avukata danışın.


  • co2s2  (03.06.24 15:42:13) 
Fikri olan var midır


  • fatihreis  (03.06.24 22:17:22) 
[]

Fotoğraf arka plan temizleyici iOS tavsiyesi

Merhaba , Ücretsiz uygulama var mı kullanıp memnun kaldığınız ,
Photoshop room ücretsiz de kalite düşürüyor mu ?
Sadece arka planı objenin arka planını beyaz veya siyah yapmak için pratik bişey arıyorum .
Teşekkürler .

 
arka plandaki objeleri google photos da temizliyor, ai filan kullaniyormus. snapseed'de de manuel olarak editlenebiliyor


  • fakyoras  (03.06.24 13:59:14) 
adobe express


  • co2s2  (03.06.24 15:43:10) 
[]

Şu an Urfa Mardin sıcağı anormal midir

41 derece gösteriyor ama gezdirmeyecek kadar çok mudur?
Nasıl oranın havası kuru mu



 
Gölgede sıkıntı yok ama güneşe direk kaldın mı rahatsız eder. Bu tarihten sonra açık alanda gezme işi anca akşam serinliği inince olur


  • limonlu eksi  (03.06.24 13:18:45) 
Güneydoğuda çok nem yok. Şapka ve gözlük ile rahat gezersin, terlemezsin bile. Ama ben uzun kollu giymeyi tercih ederdim, havadar gömlek falan.


  • prole  (03.06.24 13:36:20) 
[]

Tek bir odayi serinletmek/sogutmak

merhaba,

malum sicaklar geldi. oglanin odasi fazla sicak oluyor. hem maddi nedenlerden hem de kiraci olmamdan dolayi klima almak istemiyorum.

boyle max. 4-5 bin tl civarina 10 m2 bir odayi serinletmenin/sogutmanin yolu nedir? vantilator mu? hava serinletici mi? ne almak lazim.

tesekkurler.

 
Tavan vantilatörü. Yönünü ayarlayınca direkt üstüne üstüne esmeden bütün odayı serinletir.

Edit: www.koctas.com.tr Bundan evin üç odasında var, severek kullanıyoruz.
  • kobuzchu kiz  (03.06.24 13:05:40 ~ 13:07:40) 
@mehmettheslim bunları gördüm ama sadece biraz havayı kırar serinletmez yazmıslar emin olamadım.

@kobuzchu kiz ayaklı vantilatördense bu daha mantıklı geliyor ama genel olarak vantilatörler odayı serinletir mi ona emin olamıyorum.

@edmond üç aşağı beş yukarı bu kadardır ya. belki 1-2 m2 daha büyüktür. vantilatör serinletir mi onu kestiremiyorum. garibim sıcaktan uyuyamıyor.
  • Zima Blue  (03.06.24 13:25:47) 
vantilatör odayı serinletmez, üstünüze hava gelmesi sizi serin hissettirir

sulu klimadan kasıt, taşınabilir mobil klimalarsa serinletir, soğuksu + buz aküsü ile, youtubeda termometre ile testleri var.

ama onları da su ısındıkça buz takviyesi yapmanız lazım.


zaten hiç biri normal klima ile kıyaslanamaz.
  • jülsezar  (03.06.24 13:41:37) 
Geçen yaz eşim kendi ofisine ve yatak odasına iki tane aldı, "ya ne tavanı ne vantilatörü, icat çıkarmaya gerek yok" diyordum. Bu sene mayıs başında "acaba benim ofise de bir tane alsak mı" diye üçüncüyü istedim. İzmir'den bildiriyorum, işe yarıyor :)
Ek olarak, hafif hafif tavana doğru eserek hava akımı yapabiliyor, bütün gece çalışsa da çocuk rüzgâr yemeden rahat uyur. Hareket yönünü doğru ayarlamak lazım, alırsanız montaj sırasında sorun mutlaka.

  • kobuzchu kiz  (03.06.24 13:57:11 ~ 13:58:28) 
Vantilatörler ortamın ısı derecesini düşürmez / soğutmaz. Klima, iklimlendirme cihazı diye geçer. Dolayısıyla hiçbir vantilatör, oda ısısını düşüremez.

Hava serinletici denen şey, buz küpleri ile vantilatörü desteklemekten ibaret. Taşıma suyla değirmen döndürmekten farkı yok. Bence son derece işlevsiz.

Klima dışındaki en iyi seçenek söylendiği gibi geniş kanat açıklığına sahip tavan vantilatörü.
  • thracia  (03.06.24 14:00:45) 
Vantilatörden klima , yazarak videolarda arama yapınız.

Güvenlik hususuna dikkat edin bu arada
  • diyecevaplandı  (03.06.24 15:06:20) 
[]

Acilde serum

Geçen yüksek ateş ve öksürükle hasta olmuştum. Daha iyi olup işe başladım ama baş dönmem var. Yüzüm kireç gibi denen tipte. Acilde bunu söylesem serum verirler mi? Bir de psikolojik olarak iyi değilim. Üzüntü, stres, bunun için ilaç yazar mı doktor başka bir yere göndermeden?




 
devletse zor/yoğunluklarına bağlı, özelse para ile herşeyi yaparlar.
sağlık ocağını deneyebilirsin bir kere iş arkadaşımı sevk etmişti acile

  • eja  (03.06.24 12:44:07) 
[]

Zabıta kimlik soramaz, nasıl ceza kesecek?

Bildiğim kadarıyla zabıtanın kimlik sorma hakkı yok. Peki yere çöp attığımı görse bana nasıl ceza kesecek?

Polis ve jandarma dışında kimliğimi göstermek zorunda olduğum kimse var mı?


 
Son paragraf:

rogroup.com.tr
  • diyecevaplandı  (03.06.24 11:54:14 ~ 11:59:01) 
@diyecevapladı teşekkürler.

Acaba polisin zabıtaya ismimi söylemesi KVKK'ya takılır mı?
  • michael_knight  (03.06.24 12:16:46) 
Tecrübem olmadı ama zaten kişiye bir ceza yazılacaksa, yasaya uygun olarak polisin çağrılma sebebi de ilgili şahsın kimlik bilgilerinin öğrenilmesi zorunluluğu olmalı. İhlal gibi de görünmüyor.

Duyuruda varsa hukuk işlerine yakın üyeler daha iyi yanıtlarlat sanırım.
  • diyecevaplandı  (03.06.24 12:23:34 ~ 12:33:07) 
[]

Küre devam edeyim mi sizce?

Bir aylık ilikli kemik suyu kürü yapıyordum. Aniden şehir dışına çıkmam gerekti. 5 gün boyunca kaldı. 1 haftalık malzeme daha kalmıştı. Siz olsanız devam edip bitirir miydiniz?




 
marketlerde kemik suları satılıyor migrosta çokça görüyorum organik bölümde deneyebilirsiniz, kemik suyu cidden işe yarıyor fizik tedavi doktorumuz aldığımız ilaçlara ek olarak tüketmemizi söylemişti, devam edin bence.


  • eja  (03.06.24 11:29:18) 
[]

Saçımı biraz uzatıyorum ama profesyonel durmuyor. Ne yapabilirim?

Erkek saçı.
Saçımın biraz uzun olmasını seviyorum.
Sert ve şekle zor giren bir saç.
Şu an biraz "mullet" ayarında. Arka yanlar o kadar uzun değil. Üst, arka üstü ve üst yanlar uzun. Üst taraf yukarı doğru kalkıyor. Uçları hafif dalgalanıyor. Kendim ön yanları kesiyorum genelde.

Saçım bu durumda biraz karmaşık, biraz asi duruyor. Yani profesyonel ortama, iş ortamına uygun değil gibi.

Bazı kısa kesimler yaptırdım daha önce ve profesyonel ortama daha uygun oluyor gibi. Ama kısa saç yakışmıyor ve tipimi bozuyor bana göre.

Jöle falan işe yaramıyor pek ve zaten kimyasal şeyler kullanmıyorum. Eskiden ortamlara, etkinliklere giderken bazen saç düzleştirici kullanıyordum. Ama öyle yapınca da iş ortamına uygun bir model olmuyor. Doğal argan yağıyla da zor şekle giriyor ama genelde öyle üstünkörü şekil verebiliyorum son çare.

Ne bilim sadece uçları mı kesip düzeltmeli.. Neler önerirsiniz? ve doğal bir şeylerle nasıl şekillendirebilirim?

 
İşini bilen elit bir erkek kuaförü + wax + sprey ile şekle girmeyecek saç yok. Doğal bir yol olduğunu sanmıyorum, limon diyen olursa ağzına kürekle vurun.


  • kimlanbu  (03.06.24 12:10:41) 
[]

NFC guruları bi bakabilir misiniz?

nfc pek kullanılan bir şey değil memlekette.
kredi kartı desteği olmadığı için en azından benim için bir anlamı yok.

cüzdanı hafifletesim var. Şirketin giriş çıkış için kullandığımız kartını nfc ile kullanma şansım var mı?
Lütfen bilale anlatır gibi şu (ücretli/ücretsiz) uygulamayı yükle şöyle yap diye anlatabilirseniz çok sevinirim.
dipnot: android.

 
androidde gayet de kullanılıyor. kredi kartlarını nfc ile kullanabilirsin. banka uygulamaları içinden yapabilirsin.


  • jelly bear  (03.06.24 11:13:34) 
Kredi kartı desteği var +1


  • jülsezar  (03.06.24 11:19:54) 
ufak bi ekleme/düzeltme yapayım o halde akıllı saatler için pek kullanımda değil olarak güncellesek. Bi ara saatlerle kullanılamıyordu, bende olmuyorsa uğraşamam diyip kestirip attım.
şimdi onda da var diyecekseniz ben bayaaa geride kalmışım demektir.

lakin olaya hala çok fransız olduğumu belirterek
uygulamalardan kredi kartını şimdi gördüm ama şirket kartını eklemek üzere bir yol var mıdır?
  • qxgviper  (03.06.24 11:35:17) 
Şirket kartını nfc ile kullanamazsınız, rfid kartlar genelde 125khz oluyor, NFC ise 13.56Mhz.

Google pay vs kullanmak için sanki başka ülkedeymişsiniz gibi hesap açmayı başarmanız lazım, yoksa kredi kartı da ekleyemezsiniz. Benim zamanında hollanda hattım olduğu için google hesaplarımdan birisini hollanda yapmayı başardım, iyi yanı kartları google cüzdana ekleyebiliyorum, kötü yanı uygulamarın hepsi avrupa fiyatıyla çıkıyor.
  • kimlanbu  (03.06.24 12:14:10) 
1 ... • ... • 127 • ... 11563   « Önceki  Sonraki »
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler angelus, Artibir, aychovsky, baba jo, basond, compumaster, deckard, duyulmasi gerektigi kadar, fader, fraise, groove salad, kahvegibi, kaymaktutmayansicaksut, kibritsuyu, monstro, pandispanya, robin, ron dennis
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır. Skimlinks ile linkler üzerinden yönlendirme payı alınmaktadır.