[]
Hangi Gerici, Yobaz?
Bu tarz sıfatların, internet üzerinde ya da yaşam içerisinde garip şekillerde kullandığını farketmeye başladım son zamanlarda veyahut benim algı biçimimde yavaştan bir gerileme mevcut çağı yakalayamıyorum belki de.
Sözlükten sıcak örneklerinden birini vereceğim gözüme çarpan (bkz: #47552186) görüleceği üzere entry yazarı insan,
"allah'ı somut olarak görmemiz mümkün değildir. ancak allah, insanların gözleri önüne bir takım mantıki kanıtlar sunarak, inanmanın yalnızca "bilinmeyene inanmak" olarak kalmasını engellemiştir. ancak bunu görebilmek için hayata at gözlükleri ile bakmamak lazım."
gibi yorumda bulunmuştur ve bunu bir kaç cümleyle gayet iyi açıklamıştır. Buraya kadar diyeceğimiz tek kelime dahi yok, zaten bu düşünce bize çok yabancı da değil, eski ve köklü bir düşünce aksine. Şimdi bu şekilde bitse sıradan olacak bir entry'nin son cümlelerini şu şekilde bitirmiş:
"ancak bunu görebilmek için hayata at gözlükleri ile bakmamak lazım. yeniliklere açık ve sorgulayıcı bir yapıda olmak lazım."
Evet, bu normalde görsem gülüp geçeceğim bir durum ama şu günlerde çok sık bir şekilde görmeye başladım ve bu farkındalığımın odağının kayması sonucu mu gerçekleşti yoksa bir yerlerde bir sorun mu var (sorun çok da) diye çok düşündürüyor beni. Ya da sadece trollerden biraz uzak kalmaya ihtiyacım var. Çünkü bu tarz herhangi bir durumla karşılaştığımda kendi kendime "troll mü lan yoksa" "yok lan değil baksana ciddi ciddi anlatmış, olmaz, değildir" tribine giriyorum. internet üzerindeyse bunun kahramanı buna kanıt olacak bir şeyler arıyorum (eski yazdığı şeylerden arkadaşlarından vs.) bir şekilde ne olduğuna kesin kanaat getirip rahatlıyorum biraz da olsa fakat günlük yaşamda kişilerin özellikleri biraz daha belirgin oluyor olsa da farklı ve kesin bir akıl bulanıklığı yaşatıyor maalesef. Ondan çıkması daha zor oluyor. Şimdi entry'nin yanında başka bir örnek daha vereyim de entry'e saldırı gibi anlaşılmasın bu.
Yanlış hatırlamıyorsam kadınları seçme ve seçilme haklarıyla ilgili bir yazıya yapılan bir yorumdu ve özetle şunu diyordu "kadını evinden çocuklarından ayırmak istiyorlar, seçme ve seçilme hakkı bize özgürlük değil tutsaklık getiriyor ne kadar Yobazsınız farkında değil misiniz bunun biraz mantığınızı çalıştırın" konu ne olursa olsun aklıma bu geldi diye bunu yazdım, beni ölümüne rahatsız eden şey karşı gelinen şey değil bunun yapılış biçimi. Ben bunları gördükçe sancılar çekiyorum elimde değil. Sokağın köşesinde gayet normal bir şekilde görüşürüz yarın diyip dudaklarına ufak bir öpücük kondurarak muazzam bir şekilde ayrılan bir çift için "hangi çağda yaşıyoruz" yorumu duyduğumda yanıyor abi beyin işte elimde değil.
Her neyse sözü biraz daha fazla uzatırsam soruyu soramayacağım. Diyorum ki;
Sizce neler oluyor? Eski düşünceleri, eski fikirleri, muhafazakarlığın adına yenilikçilik, aydınlık, bilim, aklın yolu mu? denerek bir şey mi anlatılmaya çalışıyor, yoksa karşı psikoloji mi uygulanıyor, böyle tarikat felan mı var ne bileyim, "yeni düşüncelere, ne kadar yobaz bir düşünce diyip kafasını karıştırın" içerikli psikolojik taarruz dersleri mi veriyorlar bir yerlerde. Ya da ben mi çok önemsiyorum kimlerle yaşadığımızı, nasıl olsa şu anda aynı topraklar üzerinde hapis olmuş insanlar olarak beraber bir yerlere sürükleniyoruz işte bu çok da hayret verici olmamalı mı, Çok karışığım şu an da. Beynim yandı yemin ediyorum. "Ya bi yürüyün gidin" diyesim de var bir yandan ama diyorum "lan ne olduğuna yine de bir bakmak lazım." Devreler yandı evet, biraz hava alayım ben.
düzeltme: sözlük linki düzeltildi, Başlık düzeltildi, cümle içi hatalar düzeltildi. Bütün giriyi komple yanlış girmişim zaten. Bir anda bunalıp nasıl yazasım geldiyse.
Sözlükten sıcak örneklerinden birini vereceğim gözüme çarpan (bkz: #47552186) görüleceği üzere entry yazarı insan,
"allah'ı somut olarak görmemiz mümkün değildir. ancak allah, insanların gözleri önüne bir takım mantıki kanıtlar sunarak, inanmanın yalnızca "bilinmeyene inanmak" olarak kalmasını engellemiştir. ancak bunu görebilmek için hayata at gözlükleri ile bakmamak lazım."
gibi yorumda bulunmuştur ve bunu bir kaç cümleyle gayet iyi açıklamıştır. Buraya kadar diyeceğimiz tek kelime dahi yok, zaten bu düşünce bize çok yabancı da değil, eski ve köklü bir düşünce aksine. Şimdi bu şekilde bitse sıradan olacak bir entry'nin son cümlelerini şu şekilde bitirmiş:
"ancak bunu görebilmek için hayata at gözlükleri ile bakmamak lazım. yeniliklere açık ve sorgulayıcı bir yapıda olmak lazım."
Evet, bu normalde görsem gülüp geçeceğim bir durum ama şu günlerde çok sık bir şekilde görmeye başladım ve bu farkındalığımın odağının kayması sonucu mu gerçekleşti yoksa bir yerlerde bir sorun mu var (sorun çok da) diye çok düşündürüyor beni. Ya da sadece trollerden biraz uzak kalmaya ihtiyacım var. Çünkü bu tarz herhangi bir durumla karşılaştığımda kendi kendime "troll mü lan yoksa" "yok lan değil baksana ciddi ciddi anlatmış, olmaz, değildir" tribine giriyorum. internet üzerindeyse bunun kahramanı buna kanıt olacak bir şeyler arıyorum (eski yazdığı şeylerden arkadaşlarından vs.) bir şekilde ne olduğuna kesin kanaat getirip rahatlıyorum biraz da olsa fakat günlük yaşamda kişilerin özellikleri biraz daha belirgin oluyor olsa da farklı ve kesin bir akıl bulanıklığı yaşatıyor maalesef. Ondan çıkması daha zor oluyor. Şimdi entry'nin yanında başka bir örnek daha vereyim de entry'e saldırı gibi anlaşılmasın bu.
Yanlış hatırlamıyorsam kadınları seçme ve seçilme haklarıyla ilgili bir yazıya yapılan bir yorumdu ve özetle şunu diyordu "kadını evinden çocuklarından ayırmak istiyorlar, seçme ve seçilme hakkı bize özgürlük değil tutsaklık getiriyor ne kadar Yobazsınız farkında değil misiniz bunun biraz mantığınızı çalıştırın" konu ne olursa olsun aklıma bu geldi diye bunu yazdım, beni ölümüne rahatsız eden şey karşı gelinen şey değil bunun yapılış biçimi. Ben bunları gördükçe sancılar çekiyorum elimde değil. Sokağın köşesinde gayet normal bir şekilde görüşürüz yarın diyip dudaklarına ufak bir öpücük kondurarak muazzam bir şekilde ayrılan bir çift için "hangi çağda yaşıyoruz" yorumu duyduğumda yanıyor abi beyin işte elimde değil.
Her neyse sözü biraz daha fazla uzatırsam soruyu soramayacağım. Diyorum ki;
Sizce neler oluyor? Eski düşünceleri, eski fikirleri, muhafazakarlığın adına yenilikçilik, aydınlık, bilim, aklın yolu mu? denerek bir şey mi anlatılmaya çalışıyor, yoksa karşı psikoloji mi uygulanıyor, böyle tarikat felan mı var ne bileyim, "yeni düşüncelere, ne kadar yobaz bir düşünce diyip kafasını karıştırın" içerikli psikolojik taarruz dersleri mi veriyorlar bir yerlerde. Ya da ben mi çok önemsiyorum kimlerle yaşadığımızı, nasıl olsa şu anda aynı topraklar üzerinde hapis olmuş insanlar olarak beraber bir yerlere sürükleniyoruz işte bu çok da hayret verici olmamalı mı, Çok karışığım şu an da. Beynim yandı yemin ediyorum. "Ya bi yürüyün gidin" diyesim de var bir yandan ama diyorum "lan ne olduğuna yine de bir bakmak lazım." Devreler yandı evet, biraz hava alayım ben.
düzeltme: sözlük linki düzeltildi, Başlık düzeltildi, cümle içi hatalar düzeltildi. Bütün giriyi komple yanlış girmişim zaten. Bir anda bunalıp nasıl yazasım geldiyse.
sen ne diyorsun.. siyasal islamı, liberalizmle beraber satmayı başardılar. az kafayı yememişimdir zamanında. hoşaf oluyor insanların beyni. yalan değil. troll de geç. rahatla. abi var ya siktir et ya.
- kta (09.12.14 22:48:42 ~ 23:04:47)
Ya karsit fikirleri/ jargonlari boyle bir harmanlayip önüne sunuyorlar ki yeminle benim de beynim aciyor artik. Bence bu furyayi Ahmet Hakan denen herif baslatti. Liberal yaradiliscilar... İiiiiyyy!!!
- damdanakan (09.12.14 22:52:55)
gericilik ilericilik diye bir sey yoktur.
tc nin en reaksiyoner partisi chp'dir.
turkiye'deki en yobaz kesim de aydın denen kesimdir.
tc nin en reaksiyoner partisi chp'dir.
turkiye'deki en yobaz kesim de aydın denen kesimdir.
- partizan (09.12.14 22:58:47 ~ 22:59:24)
"Tanrı yoktur diye gezenler, sizin gözünüzde aydın, bilim akıl yeeeee filan gibi görülüyor sanırsam"
Sanmayın. Mesele "Evet. tanrı yoktur" "Evet. Tanrı vardır" Meselesi değil lakin. Mesela, Ben "Benim için tanrı düşüncesi insanın hayal gücünden başka bir şey ifade etmiyor" desem ve siz bana yobaz demiş olsanız. gibi. İşte insanlar tam olarak bunu yapıyorlar. Umarım anlatabilmişimdir.
Sanmayın. Mesele "Evet. tanrı yoktur" "Evet. Tanrı vardır" Meselesi değil lakin. Mesela, Ben "Benim için tanrı düşüncesi insanın hayal gücünden başka bir şey ifade etmiyor" desem ve siz bana yobaz demiş olsanız. gibi. İşte insanlar tam olarak bunu yapıyorlar. Umarım anlatabilmişimdir.
- solfej (09.12.14 23:00:57)
Pozitif bilimlere ve rasyonaliteye koru körüne itimat etmek yobazlikdeğil en fazla bagnazlik olarak adlandirilabilir (o da çok uç durumlarda). Kavramların içi bosaltilip anlamlarinin çok dişinda kullaniliyor, ifadeler ters yüz ediliyor. Kafalar yaniyor.
- damdanakan (09.12.14 23:13:16)
Ya hadi bunu belli başlı adamların yapmasına karşı gerekli cevaplar verilebiliyor belli mecralarda, tartışılması mümkün olmasa da neden karşıdaki insanlarla tartışılmadığı gösterilebiliyordu en azından, insanlar gözüne girecek derecede açık bir şekilde bir de. Ama bunun tabana yayılmasının etkilerini kaldıramayacağız inceldiği yerden kopacak gibi görünüyor bu gidişle. Siktir olacağız, siktir edeceğiz.
- solfej (09.12.14 23:30:09)
adam dogru yazmıs aydın kesimin ilericilik dediği pozitivizm tam bir at gozlugudur.
- partizan (09.12.14 23:38:36)
mevcut iktidarın en başarılı olduğu konulardan biri-hatta başarılı olduğu tek konu da denebilir- medya ve algı yönetimi... senin tarikat vb ile açıklamaya çalıştığın şey aslında bu algı yönetiminin operasyon halindeki görüntüsü...
basit bir örnekle biraz açalım:
insanlar iki şey etrafında çok çabuk birleşir:
1-ortak çıkarlar
2-ortak bir düşman.
şimdi erdoğan ya da akp ya da bu ekibi yönlendiren güçler... adına ne dersek diyelim muhafazakar seçmene ortak çıkarlar sundu:önce başörtüsüne özgürlük dedi ardından ihaleler hep yakın duranlara dağıtılmaya başlandı ve kendi zenginlerini oluşturdular. dikkat ederseniz kamu ihale yasası bu iktidarın en çok değiştirdiği yasadır.
ardından seçmene ortak düşmanlar yaratmaya başladılar.
önceleri cem uzan ve grubu vardı. bunlar türkiyeyi sömürüyor, kendi deyimleriyle "milleti" soyuyorlardı. cem uzan ve grubu bertaraf edildi. ardından doğan grubu boykot edildi. onlar ahlaksızdı gazeteleri eve sokulmamalı, kanalları izlenmemeliydi, dizileri hep ensest reklamı yapıyordu.
doğan grubu da "terbiye" edildikten sonra 2007 ekonomik krizi çıkageldi. hükümetin en çok güvendiği damarıydı ekonomi ve insanlar tepki göstermeye başlamıştı ki. yeni bir düşman imdada yetişti: "ergenekon terör örgütü!"
7 yıl sürdü dava. her şeyin sorumlusu bu insanlardı. hükümete komplo kuruyorlar. dünya lideri(!) ülkeyi uçuracak(!) iken engel oluyorlardı. ne pis! ne hain tuzaklardı bunlar!
derken hepsi uydurma çıktı...
şimdi paralel yapı çıktı. sanki devletin en yüksek makamları, ordunun kozmik odaları bu yapıya kendi elleriyle teslim edilmemiş gibi.
basit bir örnekle biraz açalım:
insanlar iki şey etrafında çok çabuk birleşir:
1-ortak çıkarlar
2-ortak bir düşman.
şimdi erdoğan ya da akp ya da bu ekibi yönlendiren güçler... adına ne dersek diyelim muhafazakar seçmene ortak çıkarlar sundu:önce başörtüsüne özgürlük dedi ardından ihaleler hep yakın duranlara dağıtılmaya başlandı ve kendi zenginlerini oluşturdular. dikkat ederseniz kamu ihale yasası bu iktidarın en çok değiştirdiği yasadır.
ardından seçmene ortak düşmanlar yaratmaya başladılar.
önceleri cem uzan ve grubu vardı. bunlar türkiyeyi sömürüyor, kendi deyimleriyle "milleti" soyuyorlardı. cem uzan ve grubu bertaraf edildi. ardından doğan grubu boykot edildi. onlar ahlaksızdı gazeteleri eve sokulmamalı, kanalları izlenmemeliydi, dizileri hep ensest reklamı yapıyordu.
doğan grubu da "terbiye" edildikten sonra 2007 ekonomik krizi çıkageldi. hükümetin en çok güvendiği damarıydı ekonomi ve insanlar tepki göstermeye başlamıştı ki. yeni bir düşman imdada yetişti: "ergenekon terör örgütü!"
7 yıl sürdü dava. her şeyin sorumlusu bu insanlardı. hükümete komplo kuruyorlar. dünya lideri(!) ülkeyi uçuracak(!) iken engel oluyorlardı. ne pis! ne hain tuzaklardı bunlar!
derken hepsi uydurma çıktı...
şimdi paralel yapı çıktı. sanki devletin en yüksek makamları, ordunun kozmik odaları bu yapıya kendi elleriyle teslim edilmemiş gibi.
- hatasızcoololmaz (10.12.14 00:24:47)
1